İnşaat malzemeleri sektörü pandemiyle geçen 2020’yi %9,1 büyümeyle kapatarak 22 alt sektörün 21’inde üretimini artırmayı başardı. 8 alt sektördeki üretim ise çift haneli olarak ve yüksek oranlarla büyüdü. Yıla damgasını vuran dijitalleşme hareketiyle 2021 yılında da çift haneli büyüme artışı bekleniyor.
Pandeminin getirdiği ekonomik dalgalanmalar, pek çok sektörde olduğu gibi inşaat malzemelerinde de dengeleri değiştirdi. İMSAD verilerine göre 2020’nin 2. çeyreğinde %8 düşüş yaşayan inşaat malzemeleri üretimi, 3. ve 4. çeyreklerde desteklerin hareketlendirdiği taleplerle yılı %9,1’lik büyümeyle kapattı. Salgında 2. dalga endişesiyle özellikle Avrupa’da öne çekilen siparişler ise sadece aralık ayında %23,1’lik büyüme oranının yakalanmasını sağladı. Böylece sektörün yıllık ihracatı 21,16 milyar dolar seviyesinde gerçekleşirken, adet bazında %16,2 artışla tüm zamanların en yüksek ihracat rakamına ulaşıldı. Ancak sektör oyuncuları, kazanılan bu ivmenin sürdürülebilirliğinde yüksek maliyetlerin engel teşkil edebileceğinden endişeli. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan YapıRadar.com Genel Müdürü Devrim Ünal Saygın, “Emtia fiyatlarındaki yükseliş, inşaat malzemelerinin maliyetlerini de artırdı. 2021’in şubat ayını da etkisi altına alan bu tablonun sektör lehine değişmesi ise dijital dönüşüm rüzgarının kalıcı hale getirilmesine bağlı” dedi.
2021’de çift haneli büyüme bekleniyor!
2021 yılına dair öngörülerini paylaşan Devrim Ünal Saygın, “2020’nin 2. çeyreğinde üretimde düşüşler yaşasak da yılın son iki çeyreğinde, yurt içinde mevcut inşaat projelerinin canlanmasıyla ve özellikle dış pazarlardaki talep artışının etkisiyle oldukça başarılı bir performans gerçekleştirdik. Çabuk karar alan proaktif yaklaşımımızla sürece kolay uyum sağladık. Sektörün büyümesinde büyük pay sahibi olan dijitalleşme hareketinin kalıcı olması halinde, 2021’den çift haneli büyüme rakamları ve ithalatın 3 katı olan ihracatta da çok daha üstün bir performans bekliyor, inşaat malzemeleri ihracatının 25 milyar dolara ulaşmasını öngörüyoruz. Bu noktada YapıRadar olarak bizler de geleneksel ticaretin zor şartlar altında sürdürüldüğü bu dönemde, tedarikçiler ile müteahhitler arasında mal ve hizmet alışverişi sağlamak için oluşturduğumuz proje veri ve talep bankası YapıRadar.com ile sektörde başlayan dijitalleşme hareketine destek oluyoruz” dedi.
“Ar-Ge yoğunluğumuzu artırmalıyız”
Sağladığı yüksek katma değerle Türkiye ekonomisinde kritik bir rol oynayan inşaat malzemeleri sektörünün 2021 yılında iç ve dış piyasada oluşan talebi iyi okuyarak inisiyatif kullanması gerektiğinin altını çizen Devrim Ünal Saygın, “Yeni dönem stratejilerini belirleyecek en önemli unsurlardan biri olan Avrupa Birliği’nin (AB) yeni yasal düzenlemelerine de kendimizi hazırlamalıyız. AB tarafından hazırlanan “İnşaat Sektörünün Avrupa’daki 2030 Vizyonu” çalışmasında, inşaat ve inşaat malzemeleri sektörünün geleceğini belirleyecek iki eğilimin, sürdürülebilir yapılanma ve müşterilerin ihtiyaçlarına uygun yapılar üretme olduğunu görüyoruz. Türkiye olarak bu eğilimleri karşılayan sağlıklı adımlar atabilmemiz için, Ar-Ge yoğunluğumuzu artırmamız gerekiyor. Bu sayede AB’nin ticaret ortağı olarak üretim üssü konumumuzu koruyabiliriz” dedi.
20 binden fazla projede tedarikçilerle müteahhitleri buluşturuyor
Ar-Ge çalışmalarına önemli bir kaynak desteği sağlamayı amaçladıklarını ifade eden YapıRadar.com Genel Müdürü Devrim Ünal Saygın, sözlerine şöyle devam etti: “YapıRadar.com’u sadece hizmet değil, çözüm ortaklığı sunan bir sistem olarak geliştirdik. Sunduğumuz 20 binden fazla güncel proje sayesinde tedarikçi şirketler, yeni proje araştırarak zaman kaybetmezken müteahhit şirketler de talep ettikleri ürünleri, tüm tedarikçilerden gelen teklifleri karşılaştırarak beklentilerine uygun fiyatlar üzerinden satın alabiliyor. Sahip olduğumuz Proje ve Performans Takip Sistemi (PPTS) ile tedarikçi şirketler açısından proje enflasyonu yaratmanın önüne geçiyoruz. Sunduğumuz projeler içerisinden şirketlerin kriterlerine uygun projeleri listelemelerine ve iş süreçlerini aksatmadan sürdürebilmelerine olanak tanıyoruz. Öte yandan şirketler, görüşme notları, proje skorlama, hatırlatma, çalışma istatistikleri gibi konularda çalışanların ayrıntılı performansını ölçümleyerek performans yönetimini de kolayca yapabiliyor.”
