Enerji Yatırımcıları Derneği (GÜYAD) Başkanı Cem Özkök, ‘’Sektörlerimizin yeşil enerji konusunda yatırım iştahı çok yüksek.” dedi.
Hangi sektör olursa olsun karbonsuzlaşma sürecinde yenilenebilir enerji yatırımları oldukça stratejik bir ağırlığa sahip. Özellikle sürdürülebilir üretim için güneş ve rüzgâr enerjisinin katkıları oldukça önemli. 1 Ekim’de Avrupa Birliği’nde yürürlüğe giren Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’nın (SKDM) Türkiye’de de farklı sektörlerde yeniden yapılandırmayı hızlandıracağını anlatan Enerji Yatırımcıları Derneği (GÜYAD) Başkanı Cem Özkök, “Bu dönüşümde geç kalmamak için kapasite ve finansman sorununu hızla çözmemiz gerekiyor. Daha fazla yeşil enerji için harekete geçelim.” dedi.
Tüm Sektörlerde Yatırım İştahı Var
Türkiye son yıllarda yenilenebilir enerji yatırımlarında hızlı bir gelişim gösteriyor. Cem Özkök ise, “Şu an tüm sektörlerde bir yatırım iştahı var. Karbonsuzlaşma süreci için yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlı ve güçlü yapılması oldukça stratejik. Zira üretim süreçlerinde kullanılan yeşil enerji size artık avantaj sağlayacak. Tam tersi durumda ise Avrupa ülkelerine ihracatta rekabet gücünüz düşecek. Bu da yatırım iştahının yüksek olmasında önemli bir etken. Ve bunu tüm sanayicilerimizde görüyoruz.” diye konuştu.
Demir-çelik, çimento gibi enerji yoğun sektörlerin yanında Avrupa’ya önemli bir ihracatı olan tekstil sektöründe de yenilenebilir enerji yatırımlarına oldukça istekli olduğunu vurgulayan Cem Özkök, “Sektör temsilcileri ile yaptığımız görüşmelerde bu talebi görüyoruz. Zaten çok sayıda proje var. Onlar da kısa süre içerisinde bu dönüşümü tamamlamak istiyorlar. Ama Türkiye Elektrik İletim AŞ’nin (TEİAŞ) kapasite konusunda yeni adımlar atması gerekiyor. İştah olsa bile bunun için kullanılabilecek kapasitenin de sağlanması şart.” şeklinde konuştu.
‘’Finansman Sorununun Çözülmesi Gerekiyor’’
Yeni ekonomi yönetiminin attığı adımlara da vurgu yapan Cem Özkök, “Kapasite sorununun yanında planlanan yatırımların hayata geçirilmesi için finansman sorununun da çözülmesi gerekiyor. Kredi bulmak zor ama son dönemde atılan adımlarla Türkiye’nin bu konudaki puanı yavaş yavaş yükseliyor. Geçmişteki yanlış uygulamaların hasarlarını kaldırmak zaman alacaktır ama biz süreci olumlu görüyoruz. Finansman konusunda daha yapıcı bir süreç yönetilirse özel sektördeki bu yüksek yatırım iştahı ile birlikte güçlü bir dönüşüm yaşanabilir. Geç kalmamak adına herkesin bu konuda adım atması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.