Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan, “İnşaat malzemeleri ihracatında zirve olarak 23 milyar dolarları gördükten sonra 15 milyar dolarlara inmiştik. Şimdi yeniden 23 milyar dolara doğru gidiyoruz” dedi.
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, bu yıl ikincisi “Fırtınalı Havada Dümende Olmak” başlığıyla düzenlenen Türkiye İMSAD Gündem Buluşmalarının açılışında yaptığı konuşmada, inşaat malzemeleri sanayisine ilişkin verileri paylaştı.
Sektör büyüklüğünün son yıllarda özellikle iç pazarda inşaattaki daralma sonrası 100 milyar dolara gerilediğini dile getiren Erdoğan, bunun 21,5 milyar dolarının ihracat, geri kalanının ise iç pazarı temsil ettiğini söyledi.
Erdoğan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı verilerine göre Türkiye kara ve demir yollarında 950 milyon ton yük taşındığını kaydederek, bunun 250 milyon tonunun inşaat malzemeleri, 200 milyon tonunun da bu malzemeleri üretmek taşınan maden olduğunu, toplam taşınan yükün neredeyse yarısının inşaat malzemeleri sanayisinin oluşturduğu güçten kaynaklandığını anlattı.
Türkiye’nin tonaj bakımından ihracatının 120-130 milyon ton olduğunu aktaran Erdoğan, bunun 40 milyon tonunu inşaat malzemelerinin oluşturduğunu bildirdi. Erdoğan, bir dönem yurt dışında 30 milyar doları gören Türk müteahhitlik sektörünün, yaşanan olumsuzluklar sonrası karşılaştığı düşüşü atlattığını belirti.
İnşaat malzemeleri ihracatında da zirve olarak 23 milyar dolarları gördüklerini anımsatan Erdoğan, “Sonrasında her ne kadar 15 milyar dolarlara insek de şimdi yeniden 23 milyar dolar ihracata doğru gidiyoruz.” diye konuştu.
Türki Cumhuriyetler, Orta Doğu, Körfez ülkeleri ve Rusya gibi ülkelere yönelik ihracat potansiyelinden ve bu ülkelerin petrol fiyatının düşmesinden sonra yaşadığı ekonomik sıkıntılardan bahseden Erdoğan, “İnşaat malzemelerinde önemli pazarlarımız sanılanın aksine AB ülkeleri ve ABD. Gelişmiş ülkelere daha fazla ihracat yapıyoruz. İngiltere, Fransa, Almanya, ABD, Kanada, Orta Doğu’da İsrail ve Irak en önemli pazarlarımız.” ifadelerini kullandı.
İnşaatta Konut Geriledi Enerji Santralleri Devrede
Erdoğan, Batı standartları ile üretip Doğu fiyatlarıyla ihracat yaptıklarını belirterek, Afrika’nın potansiyelinin çok yüksek olduğunu ancak özellikle Kuzey Afrika’da Avrupalıların, Sahraaltı’nda ise Çinlilerin etkisiyle ihracatta istedikleri etkiyi yakalayamadıklarını söyledi.
İç pazarda konut satışlarında ve inşasında yaşanan daralmadan bahseden Erdoğan, geçen yıl inşaatta enerji santralleri, askeri tesisler, havalimanları, demir yolları gibi yatırımların öne çıktığını bildirdi.
Erdoğan, imar barışından sonra bazı binaların sisteme dahil edildiğini ve kentsel dönüşümün aslında şu anda yeni başladığını kaydederek, 20 milyon konuttan 7 milyonunun yeniden yapılması gerektiğini, kalan binaların da bakım ve tadilatla yenilenmesi gerektiğini anlattı.
Ferdi Erdoğan, “Sektörün yeniden canlanması için şantiye yerine yenileme pazarını devreye almalıyız. İşin kozmetiğinden yani boyadan vesaire bahsetmiyorum. Esas iklimlendirme, ısıtma-soğutma, aydınlatma, yangın güvenliği gibi konulardan bahsediyorum.” dedi.
İnşaat malzemelerinde kilogram başına düşen ihracat tutarının düşüklüğünden bahseden Erdoğan, ortalamanın altında olan bu tutarın artırılması gerektiğine işaret etti.
“Sıkıntıların üstesinden geleceğiz”
Eczacıbaşı Topluluğu Üst Yöneticisi (CEO) Atalay Gümrah ise belirsizliğin ve değişkenliğin yüksek olduğu ortamlarda pazarda daha çok bulunmanın, müşteriler ile daha çok zaman geçirmenin önemine dikkati çekti.
Gümrah, “Bütünde sıkıntılar, belirsizlikler olsa da, fırsatlar barındıran alt sektörler, coğrafyalar veya projeleri olan akıllı müşteriler her zaman vardır ve var olacaktır.” dedi.
İş insanının, hayalperest olma şansı olmadığı gibi umutsuz, çözümsüz olma şansının da bulunmadığını dile getiren Gümrah, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bizler rasyonel olmalıyız, çözüm üreten, fırsatlar yaratan kişiler olmak zorunluluğundayız. Aldığımız her kararın uzun dönem etkisini göz önüne almalıyız. İMSAD çatısı altındaki her bir yönetici eminim çok zor koşullarda dümende oldu. Biz bu ülkede profesyonel yöneticiler olarak arkasına rüzgarı almış, doğru dürüst dalga görmemiş, çarşaf gibi denizlerde süzülmüş kaptanlar değiliz. Fırtına yabancımız değil. Her fırtınada yeniden öğreniyoruz yüzmeyi, yüzdürmeyi, demir almayı, yeni limanlara varmayı. Bu zor günleri de atlatacağımıza, ülke olarak, sektör olarak sıkıntıların üstesinden geleceğimize inanıyorum.”
“Sektörü orta-yüksek teknoloji grubuna taşımalıyız”
Gümrah, süreklilik ve sürdürülebilirliğin ancak güçlü yapılar kurmak, geçmiş deneyimleri, birikimleri etkin kullanarak günün ihtiyaçlarına cevap vermek ve yarına hazır olmakla mümkün olabileceğini söyledi.
Bugün sağlam temeller üzerine kurulmuş, deneyimli insan kaynağına sahip köklü kuruluşların yerel değil küresel düşünmesi gerektiğini dile getiren Gümrah, bunun yanı sıra yaratıcılığın, inovasyonun ve dijitalleşmenin ön plana çıkmasının önemli olduğunu, bu sayede şirketlerin gelecekte de güçlerini sürdüreceğini anlattı.
Gümrah, “Maalesef orta-düşük teknolojili sektörler arasında listelenen inşaat malzemeleri sektörümüzü teknoloji kullanımı ile geliştirerek, kısa vadede orta-yüksek gruba taşımalıyız.” diye konuştu.
Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel de inşaat sektöründe yaşanan daralmalardan ve muhtemel senaryolardan bahsederek, inşaat sektörüne yönelik yeni özel programa ihtiyaç odluğunu söyledi.