Kasım ayında ilk fiyat gerilemesi 2018’de yaşandı. Dün açıklanan aralık ayı enflasyonuna göre, Ekim itibariyle son bir yıllık Türkiye konut fiyatlarındaki artış yüzde 11.3’e inince enflasyon karşısında yüzde 7.5 kayba uğrattı.
Enflasyon yılı yüzde 20.30’a indi. 2018 yılı enflasyonu aynı zamanda 2002 yılından sonra en yüksek oranı oluşturdu ve son 16 yılın rekorunu kırdı. Enflasyonun yükselmesi konut sektörünü yakından etkiledi. İşte Habertürk Gazetesi’nden Abdurrahman Yıldırım’ın yazısı…
1980 sonrasında kasım ayında ilk fiyat gerilemesi 2018 yaşandı. Dün açıklanan aralık ayı enflasyonu da yüzde 0.40 negatif çıktı. Böylece kasım ve aralıkta peş peşe enflasyonun gerilemesi 1980 sonrasında ilk kez gerçekleşiyor. Bununla yıllık enflasyon ekimde yüzde 25.24’ten yılı yüzde 20.30’a inerek bitirdi. Oran düşmüş haliyle bile önceki yılların ortalamasının iki katına yakın.
-Enflasyonu tek haneli rakamlardan yüzde 20’nin üzerine fırlatan ana etken döviz kurlarındaki artıştı. Doların geçen yıl içindeki artışı yüzde 90.4’e kadar çıkmıştı. Düşüren ana etken de yine kurların gerilemesi oldu. Çünkü dolarda zirveye göre gerileme yüzde 27’ye vardı.
-Bunun da üç ana nedeni var. Biri ekonominin yavaşlaması. Diğeri enerji fiyatlarının geçmiş yılın aksine düşmesi. Belki de tarımda üretimin geçen yıldan daha iyi geçmesi ve gıdadan gelen baskının bir ölçüde azalması da saymak gerekir.
-Zaten geçen yılki enflasyonu artıran temel unsurlar da bunlardı. Yüzde 20.3’lük enflasyonun 5.8 puanı veya yüzde 28.6’sı gıdadan geldi. Halbuki gıdanın enflasyon sepeti içindeki ağırlığı yüzde 23. İkinci en yüksek katkı 3.5 veya yüzde 17.2 ile konuttan geldi. Üçüncü büyük katkı da 2.8 veya yüzde 13.8 pay ile ulaştırma kaynaklı. Yurtiçi hava koşullarına bağlı olarak gıdada üretimin bollaşması ve yurtdışı gelişmelerle enerji fiyatlarının düşüklüğü devam edecekse enflasyonda işimiz kolaylaşacak.
TL Yatırım Araçları Kaybettirdi
-Yüzde 20.30 olarak açıklanan 2018 yılı enflasyonu aynı zamanda 2002 yılından sonra en yüksek oranı oluşturdu ve son 16 yılın rekorunu kırdı. Enflasyonun yükselmesi finansal yatırım araçlarının getirilerini budadı. En büyük zararı da Türk Lirası bazındaki yatırım araçlarına yatırım yapanlara verdi. TL’ye yatırım yapanlara hem mutlak anlamda zarar vererek hem de döviz kurunda artış yaşanmasıyla bu zarar duble oldu da denilebilir.
-Enflasyon bu kadar yükselmeseydi mevduat ve hazine faizlerinin reel getirileri negatif olmayacak, yatırım fonları ile bireysel emeklilik fonlarının getirileri de pozitife dönebilecekti.
-Borsanın ise hiçbir koşulda reel getiri şansı yoktu. Çünkü nominal kaybı enflasyon oranından bile yüksek çıktı. Bu durumda hisse senetleri yüzde 34.2’lik ortalamayla en çok kaybettiren ana yatırım aracı oldu.
Konut Fiyatları Geriledi
-2018’in geçmiş yıllardan önemli bir farkı da konut fiyatlarının reel olarak gerilemesiydi. Ekim itibariyle son bir yıllık Türkiye konut fiyatlarındaki artış yüzde 11.3’e inince enflasyon karşısında yüzde 7.5 kayba uğrattı.
-Kayıpta İstanbul konut fiyatları başı çekiyor. Yüzde 6.1’lik nominal fiyat artışının enflasyon karşısındaki gerçek artışı yüzde 11.8 negatife dönüşüyor.
-Türkiye’de ortalama bazda kira artışları da yüzde 9.61 ile yıllık TÜFE’nin yaklaşık yarısı düzeyinde kaldı.
Yeni Yılda Satışları Ne Tetikliyor?
-Dünyada büyüme hızının düşmesinin başlattığı piyasa kötüleşmesi Apple’ın gelirlerini aşağı yönde revize etmesiyle iyice ivme kazandı.
-Yeni yılla pozisyonlarda da değişikliğe gidiliyor. Zayıf araçlar, piyasalar ve paralardan çıkış ve riskten kaçış olurken, sığınılacak yeni limanlar bulunuyor.
-Kaçışın olduğu yerlerden biri de Türkiye. Belki buna iç nedenler de yardım ediyor. Merkez Bankası karının normal zamanını beklemeden olağanüstü genel kurulla Hazine’ye aktarılacağının gündeme gelmesi bu döneme rastlayınca satışları tetikledi.