Gayrimenkul sektörü pandemiye rağmen 2020 yılını rekorla kapatmaya hazırlanıyor. Pandeminin başından itibaren faaliyetlerin devam ettiği tüm ofis ve şantiyelerde salgına karşı gerekli tedbirlerin alınması için üyelere çağrıda bulunduklarını belirten GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu, “Pandemi ile mücadele ederken tedbirleri elden bırakmadan faaliyetlerin, üretimin devam etmesinin sektörümüze, ülkemize nasıl katkı sağladığını şimdi daha iyi görüyoruz” dedi.
Pandemi boyunca Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından alınan önlemler ve proaktif yaklaşımların sektöre can suyu olarak toparlanma eğilimini güçlendirdiğini belirterek, özellikle ikinci çeyreğin sonu itibarıyla alınan tedbirler sayesinde sektörün genelinde bir toparlanma yaşandığını söyleyen Kalyoncu, konut sektöründe alışkanlıklarının değiştiğini belirterek şu açıklamalarda bulundu;
“Yapılan her bir projenin çevresel etkileri itibarıyla şehre bir iz bıraktığı bilincinin yüklediği sorumluluk duygusu, gayrimenkul sektörünün kazandığı yeni bakış açıları oldu. 2021 senesi ve sonrasında bu farkındalık şehirlerimizde insanı önceleyen bir kalkınmanın ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Gayrimenkul sektörü aynı zamanda yapı endüstrisinde yerlileşmeyi öğrendi ve yerli ürünün her ülkenin kendi içine kapandığı pandemi döneminde ne kadar önemli olduğunu fark etti. Bekleyen senelerde özellikle yapı endüstrisinde kullanılan sofistike sistemlerde daha fazla yerlileşme için inisiyatifleri desteklemek gerekiyor.”
Gayrimenkul sektöründe sürdürülebilir büyümenin yakalanmasını çok önemli bulduklarını aktaran Kalyoncu, “Sektörün öngörülebilir bir şekilde belli bir eğilimde büyümesi hem ekonominin geneli hem de sektör için hayati önem arz ediyor. Bu bağlamda hızlı bir değişimin yaşandığı gayrimenkul sektöründe, finansal kaynak kullanımlarının çeşitlendirilmesi daha da önemli hale geldi. GYODER olarak, dünya ve ülkemizde yaşanan son gelişmeleri, değişimleri takip ederek sektöre öncülük edecek adımlar atmayı sürdüreceğiz. Gayrimenkulün, alt sektörleri ile ciddi bir ekonomik büyüklüğe ulaştığı unutulmamalı. Öyle ki imalat ve sanayi üretimleri de inşaat sektörünün genel eğilimleriyle birlikte hareket ediyor. Aynı zamanda istihdam yaratma ve işsizliği önleme açısından da sektörümüz makroekonomik olarak ülkemize ciddi katkı sağlıyor” dedi.
Gayrimenkulün en güvenli yatırım araçlarından biri olarak görüldüğünün altını çizen Kalyoncu, şöyle devam etti;
“Demografik nedenlerden dolayı yeni konut ihtiyacının sürdüğü ülkemizde gayrimenkul sektörünü önümüzdeki süreçte daha güçlü bir sektör olarak göreceğiz. 2020 yılını, pandemiye rağmen 2019’a göre büyümeyle kapatacak olan gayrimenkul sektörünün; 2021 yılında da güçlü potansiyeliyle büyümeyi sürdüreceğini ve Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olmaya devam edeceğine inanıyorum.”
