Son yıllarda inşaat sektöründe gözlemlenen düşüş, ekonominin lokomotif sektörlerinden biri olan bu alanı zorlu bir sürece soktu. Özellikle artan maliyetler, döviz dalgalanmaları ve finansman zorlukları, sektördeki yavaşlamayı tetikleyen temel unsurlar arasında yer alıyor. Müteahhitler ise sektörde yeniden bir hareketlilik yaşanması adına devlet destekli teşvik paketlerini hayati önem taşıyan bir çözüm olarak görüyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, 2023’ün ilk üç çeyreğinde inşaat sektöründeki büyüme oranı önceki yıllara kıyasla büyük bir düşüş gösterdi. Gayrimenkul satışlarında azalma ve kamu projelerindeki yavaşlama da sektörde iş hacmini daraltıyor. Uzmanlar, inşaat sektöründeki hareketliliğin yalnızca bu alanla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda birçok yan sektörü de etkilediğini vurguluyor.
Demir, çimento ve diğer yapı malzemelerindeki fiyat artışları, müteahhitlerin kar marjlarını düşürerek iş yapmayı daha zor hale getiriyor. Tedarik zincirinde yaşanan aksaklıklar ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar sektördeki büyük oyunculardan küçük ölçekli firmalara kadar herkesi etkiliyor.
Kocaeli’de faaliyet gösteren bir müteahhit, “Son yıllarda projelerimize maddi olarak başlamak bile zorlaştı. Yüklenici firmalar olarak maliyetleri karşılamak için finansmana erişim sağlamamız gerekiyor; ancak bankalardan kredi alma süreci giderek karmaşıklaşıyor. Devlet teşvikleri burada hayati bir rol oynayabilir” diyerek yaşadıkları durumu özetledi.
Sektördeki genel durgunluk, yatırımcıların yeni projelere başlamakta tereddüt etmesine neden oluyor. Uzmanlar, gayrimenkulde talebi artıracak önlemler alınmadan durumun çözülmesinin zor olduğunu belirtiyor. Bazı müteahhitler, düşük faizli konut kredilerinin yeniden devreye alınması ve altyapı projelerinde ivme kazandıracak desteklerin sağlanması halinde sektörün toparlanabileceğini düşünüyor.
Kamunun sektöre olan etkisi de tartışma konusu. Özellikle sosyal konut projelerine ayrılan bütçelerin artırılması ve kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması, piyasalardaki güvenin yeniden kazanılmasını sağlayabilir. Ayrıca, yurtdışı müteahhitlik hizmetlerine yönelik teşvikler ile Türk inşaat şirketlerinin uluslararası pazarda daha rekabetçi hale gelmesi için atılacak adımların kritik olduğu ifade ediliyor.
Uzmanlar, inşaat sektörünün canlanması için yalnızca finansal desteklerin yeterli olmayacağını, ekonomik istikrar ve güvenin sağlanmasının da büyük bir öneme sahip olduğunu belirtiyor. Bir diğer önemli mesele ise yasal düzenlemeler. İhale süreçlerindeki şeffaflık ve yatırım teşvik mekanizmalarının basitleştirilmesi, hem yerli hem de yabancı yatırımcıların ilgisini artırabilir.
Kaynak: sehirmedya.com
