Alman otomotiv devi Mercedes-Benz, Rusya’daki ilk fabrikası olacak 250 milyon Euro yatırıma sahip tesisini gelecek hafta açıyor. Türk inşaat şirketi ESTA Construction, tarafından 18 ayda tamamlanan fabrikayı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin açacak.
Alman otomotiv devi Mercedes, Rusya’daki ilk fabrikasını tamamladı. Mercedes-Benz Daimler’in Rusya’daki en büyük yatırımı ve ilk otomobil fabrikası özelliği taşıyan fabrikaya Dünya’dan görülebilen en parlak yıldız olan SIRIUS’un adı verilirken burada Mercedes-Benz’in E ve SUV modelleri CKD (Complete Knock-Down) tekniği ile üretileceği belirtildi.
Fabrikanın inşaatını ise Türk firması ESTA üstlendi. Moskova’nın yaklaşık 40 kilometre kuzeyindeki Esipovo Endüstri Parkı’nda yer alan fabrika, yaklaşık 85 hektarlık bir arazi üzerinde hayata geçirildi.
Bir montaj hattında çok sayıda araç üretilmesini sağlayan Endüstri 4.0 teknolojilerini ve full esnek montaj teknolojisini barındıracak olan fabrika; boya atölyesinden nihai montaja kadar tüm üretim aşamalarını da kapsıyor.
250 milyon Euro üzerinde bir yatırımla hayata geçirilen projenin temelini Rusya Sanayi ve Ticaret Bakanı Denis Manturov atmıştı. Türk firmasının anahtar teslim yaptığı fabrikanın açılışını ise 3 Nisan’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin gerçekleştirecek.
Önümüzdeki hafta Rusya Devlet Başkanı’nın açılışını yapacağı 100 bin metre kare kapalı alana sahip dev otomobil fabrikasını bir Türk firması olarak zamanında teslim etmenin haklı gururunu yaşadıklarını belirten ESTA Construction Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Demirbilek, “Batılı firmalarla da veya Asyalı firmalarla çok uluslararası firmalarla yapılan işbirliği sonucu güzel beraberlikler ve sonuçlar ortaya çıkmaya başladı. Bu sonuçlar ortaya çıktıkça yeni işler katlanarak gelmeye devam edecektir diye düşünüyorum. Türk firmalarının dünyadaki inşaat sektöründeki konumu Çin firmalarından sonra ikinci sırada. Ben açıkçası bu sektörde büyük bir potansiyel bekliyorum Türk inşaat firmaları için ve bunu Rusya coğrafyasıyla da sınırlamanın doğru olduğuna inanmıyorum.”
Yaklaşık 2 yıldır fabrikanın yapılması için büyük bir çaba sarf ettiklerini belirten Mercedes -Benz Rusya CEO’su Axel Bense, Türk firmasının sayesinde artık üretim aşamasına geldiklerini belirterek, “Şu anda üretime geçme aşamasına geldik. Bu proje sektördeki önemli oyuculardan biri olan ESTA Construction ile ortak uluslararası projelerden birisi. Desteklerinden dolayı çok mutlu olduğumu ve kendilerini güvenilir bir ortak olarak gördüğümüzü söylemek isterim. Bu ortaklığın uzun ömürlü olacağını ve bunun sadece Rusya’da değil dünyanın değişik yerlerinde de süreceği kanaatindeyim. Aslını söylemek gerekirse bu karar, başlangıçta sırf bu şirket ihaleyi kazandığı için öylesine alınmıştı. Ama kendileri daha sonra bizi hem fiyat konusunda hem de kalite ve zamanında işi bitirme kriterleri ile ikna ettiler. Böylesine büyük bir projede yeni bir firmayla hareket etmek büyük bir riskti. Ancak gördük ki bu doğru bir kararmış” dedi.
Türk İşçilerinin Ortaya Çıkardığı Bir Proje
Haziran 2017’de ilk imzayı attıkları günden bu yana gecen 18 aylık süre sonunda yaklaşık bin 500 kişi ile fabrikayı zamanında üretime geçirme aşamasını getirdiklerini belirten ESTA Construction Genel Müdürü Erdal Güner, projenin Türk müteahhitlik sektörünün ciddi bir başarısı olduğunu belirtti. Güner, “100 bin metrekarelik bir fabrika inşaatından bahsediyoruz ve gerçekten hem Rusya koşulları, hem işverenimiz Mercedes-Benz’in kendine özel şartlarının olduğu bir projeydi. Türk işçilerinin, Türk inşaat mühendislerinin, elektrik, mekanik mühendislerinin çalıştığı bir proje oldu ve bizden övgüyle bahsedildi. Bundan dolayı da mutlu ve gururluyuz. Rusya inşaat piyasası, Türk inşaatçıları olmadan, Türk inşaatçıları olmadan da Rusya İnşaat piyasası olmaz gibi bir durum var. Yani uzun yıllara dayanmış bir geçmişi var Rusya ve Türkiye inşaat sektörü ilişkilerinin. Piyasa koşulları Tabii ki her geçen süre ağırlaşmakta çeşitli coğrafyalarda farklı uygulamalar olmak da. Ama Türk inşaat sektöründe çalışanlar bu işleri güzel bir şekilde başarabilmekteler ve piyasada alınmış bütün işlerinde hepsinin de damgaları var. Bu açıdan da mutlu oluyoruz tabii ki.” dedi.
Proje başladığı günden açılış aşamasına geldiği güne kadar kendilerini en çok ilk altı ayın zorladığını belirten Güner, şöyle devam etti: “Projenin çok sıkı bir iş grafiği vardı; sebebi ise içerdeki araç üretim boyahane ve üretimhanedeki yüksek teknolojili hem robotlar hem konveyer sistemlerinin hem de boya işlerini yapacak olan üst düzey teknoloji ekipmanlarının getirilip montaj edilmesiydi. Bunun yanında da bütün elektromekanik sistemin hazır halde bulunmasaydı. Bu süreçte binaların kapatılması ki 100 bin metrekare bir binadan bahsediyoruz; hem cephesinin hem de çatısının kapatılması ile ilgili süreç gerçekten yoğun ve zor oldu. Sebebi ise biliyorsunuz inşaat Moskova’da yapılıyor ve çok yoğun kar yağışlarının olduğu ve kış şartlarının zor geçtiği bir bölge. O yüzden bu çalışmalar esnasında gerçekten hem ekipmanı olarak hem mühendis kadrosu olarak hem işçi kadrosu olarak hem de toplantılar proje toplantı olarak çok yoğun bir süreç yaşandı. En zor süreç bu ilk 6 aylık süreç oldu açıkçası. Ama tabi Türk insanın çalışkanlığı adaptasyon sürelerini hızlı geçmesi ve aldığı eğitimden dolayı da Rusya’da gerçekten çok başarılı Türk inşaatçıları çıkmıştır ve çıkmaya devam ediyor. Ben Türk inşaat şirketlerinde başarılı buluyorum. Coğrafi koşullar tabii ki zorluyor. Yani Moskova’nın dışında biz şirket olarak Vladivostok, İrkutsk, Petersburg, Krasnodar ve Perm gibi birçok bölgede inşaat yapıyoruz. Emin olun her birinin kendine özel bakış açısı var; kendine özel farklı anlayışları var, kendilerini özel normları var, saat farkı var ve iklim farkları var. Bu açıdan çok zorlu oluyor ama biz o koşulları alışmış insan güçlerine hâkim olduğumuz için bunu başarıyla atabiliyoruz ve kısa sürede inşaatlarımızı da başarıyla tamamlayabiliyoruz.”