“yapigundem-yeni-banner-1.jpeg”
Ana Sayfa Blog Sayfa 32

Konut Fiyatları Artan Maliyetlerle Birlikte Yükselmeye Devam Edecek

TÜİK rakamlarına göre, Türkiye genelinde konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %44,4 azalarak 83 bin 636 oldu. Konut satışlarında İstanbul 13 bin 578 konut satışı ve %16,2 ile en yüksek paya sahip oldu. Verileri değerlendiren Fenercioğlu A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Aycan Fenercioğlu, konut fiyatlarının artan maliyetlerle beraber artış göstereceğini öngördüklerini açıkladı.

TÜİK verilerine göre, Türkiye genelinde Haziran ayında 83 bin 636 konut satıldı. Türkiye genelinde konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %44,4 azalarak 83 bin 636 oldu. Konut satışlarında İstanbul 13 bin 578 konut satışı ve %16,2 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u 7 bin 325 konut satışı ve %8,8 pay ile Ankara, 4 bin 503 konut satışı ve %5,4 pay ile Antalya izledi. Konut satış sayısının en az olduğu iller sırasıyla 17 konut ile Ardahan, 29 konut ile Hakkari, 44 konut ile Tunceli oldu. Konut satışları Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %22,1 azalışla 565 bin 779 olarak gerçekleşti.

Verileri değerlendiren Fenercioğlu A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Aycan Fenercioğlu, konut fiyatlarının artan maliyetlerle beraber artış göstereceğini öngördüklerini açıklayarak, “Konut fiyatları geçtiğimiz ay geçen seneye göre biraz daha artış gösterdi. Bunun sebebi ise bu dönem yaşanan arz talep dengesindeki azalma oldu. İlerleyen günlerde konutların fiyatları artan maliyetlerle beraber biraz daha artış gösterecektir.” şeklinde konuştu.

İpotekli Konut Satışları 13 Bin 463 Olarak Gerçekleşti

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %66,8 azalış göstererek 13 bin 463 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %16,1 olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %28,6 azalışla 121 bin 530 oldu.

Haziran ayındaki ipotekli satışların 4 bin 698’i; Ocak-Haziran dönemindeki ipotekli satışların ise 39 bin 499’u ilk el satış olarak gerçekleşti.

Diğer Satış Türleri Sonucunda 70 Bin 173 Konut El Değiştirdi

Türkiye genelinde diğer konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %36,1 azalarak 70 bin 173 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı %83,9 olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran döneminde gerçekleşen diğer konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %20,1 azalışla 444 bin 249 oldu.

İlk El Konut Satış Sayısı 25 Bin 886 Olarak Gerçekleşti

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %42,1 azalarak 25 bin 886 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı %31,0 oldu. İlk el konut satışları Ocak-Haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %17,9 azalışla 171 bin 158 olarak gerçekleşti.

İkinci El Konut Satışlarında 57 Bin 750 Konut El Değiştirdi

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %45,4 azalış göstererek 57 bin 750 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı %69,0 oldu. İkinci el konut satışları Ocak-Haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %23,8 azalışla 394 bin 621 olarak gerçekleşti.

Yabancılara Haziran Ayında 2 Bin 625 Konut Satışı Gerçekleşti

Yabancılara yapılan konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %69,6 azalarak 2 bin 625 oldu. Haziran ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı %3,1 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı bin 4 konut satışı ile Antalya aldı. Antalya’yı sırasıyla 760 konut satışı ile İstanbul ve 223 konut satışı ile Mersin izledi.

Şehit Mustafa Koçoğlu Parkı Hizmete Açıldı

Konya’da Merkez Karatay Belediyesi tarafından ilçeye kazandırılan Şehit Mustafa Koçoğlu Parkı, düzenlenen törenle hizmete açıldı.

Konya’nın merkez Karatay İlçe Belediyesinin ilçeye kazandırdığı ve toplamda 47 milyon liraya mal olan Şehit Mustafa Koçoğlu Parkı, Karatay Trafik Eğitim Parkı ve Kafe Karatay’ın açılışları gerçekleştirildi. 

Karatay Belediyesi tarafından Ulubatlı Hasan Mahallesinde yapımı tamamlanarak hizmet vermeye başlayan Şehit Mustafa Koçoğlu Parkı, Karatay Trafik Eğitim Parkı ve Kafe Karatay’ın resmi açılışları gerçekleştirildi. Toplamda 30 bin metrekarelik alana kurulu projelerin açılışında konuşan Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Karatay’ı ve hemşehrilerini çok sevdiğini ifade ederek bu sevginin ilçenin tamamında birbirinden güzel projeler ile yaşam alanlarına dönüştüğünü ifade etti. 

Açılışları gerçekleştirilen projeler hakkında bilgi veren Başkan Hasan Kılca, “Şehit Mustafa Koçoğlu Parkımız, 30 bin metrekarelik bir yeşil alan. Belediye olarak burayı yaklaşık 47 milyon liraya mal ettik. Parkımızın içerisinde halı sahamız, kaykay pistimiz, yeşil alanlarımız, yürüyüş yollarımız, ailelerimizin rahatça vakit geçirebileceği kamelyalarımız ve çocuklarımız için yeni nesil çocuk oyun gruplarımız var. Yine parkımız içerisinde Karatay Trafik Eğitim Parkımız ile Kafe Karatay var. Her şey çocuklarımız için çünkü onlar bizim geleceğimiz. Onun için de bu tür projeleri ilçemizin tamamında yapmayı sürdüreceğiz. Parkımızın özellikle çocuklarımıza, mahallemize, ilçemize, şehrimize ve hemşehrilerimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi. 

‘’Yatırımlar İlçemize Değer Kattı’’


Karatay İlçe Başkanı Mehmet Genç ise, “Çocuklarımızın heyecanını ve mutluluğunu çok iyi anlıyoruz. Karatay Belediyemiz çocuklarımız için çok güzel yatırımları hayata geçirdi. Hem Şehit Mustafa Koçoğlu Parkı hem de Karatay Trafik Eğitim Parkı çocuklarımızın eğlenmeleri ve gelecekleriyle ilgili eğitim almaları için çok önemli projeler. Kafe Karatay da ailelerimizin hoşça vakit geçirebileceği güzel bir mekan oldu. Bu yatırımlar mahallemize ve ilçemize değer kattı. Bu vesileyle bu güzel hizmetleri ilçemize ve mahallemize kazandıran Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca’ya teşekkür ediyorum” diye konuştu.

‘’Karatay, Konya’nın En Gözde İlçelerinden Biri Oldu’’

Konya Milletvekili Mustafa Hakan Özer de, Karatay Belediyesi tarafından ilçeye kazandırılan yeni projelerin Karatay’a hayırlı olmasını dileyerek, “Konyamızda çok güzel bir hizmet sağanağı var. Konya’da yıllar içerisinde en fazla değişim gösteren ilçe Karatay’dır. Altyapısıyla, yollarıyla, parklarıyla, sosyal ve sağlık tesisleriyle Karatay bugün, Konyamızın en gözde ilçelerinden birisi haline geldi. Burada çok büyük bir emek var ve gayret var.’’ ifadelerini kullandı.

Malatya Valisi Şahin: ‘’569 Projeden 91’i Tamamlandı’’

Malatya Valisi Hulusi Şahin, 2023 Yılı 3. İl Koordinasyon Toplantısı’nda il genelinde devam eden ve tamamlanan projeler hakkında bilgilendirmede bulundu.

Toplantıda, 2023 yılında 568 yatırım projesinin yer aldığını dile getiren Malatya Valisi Hulusi Şahin, “Uygulanan bu yatırım projelerimizin 401 adedi genel ve özel bütçeli kuruluşlarımıza aittir.  Belediyelerimiz tarafından yürütülen yatırım projesi sayısı ise 167 adettir. Genel ve özel bütçeli kuruluşlarımıza ait olan 401 projenin toplam tutarı 21 milyar 21 milyon 33 bin TL, 2023 yılı ödeneği 2 milyar 916 milyon 397 bin TL, ikinci dönem itibariyle yılı harcaması 673 milyon 966 bin TL ve nakdi gerçekleşme oranı ise yüzde 23 seviyesindedir. Belediyelerimize ait olan 167 projenin toplam tutarı 8 milyar 596 milyon 632 bin TL, yılı ödeneği 7 milyar 535 milyon 122 bin TL, yılı harcaması 967 milyon 664 bin TL olup yüzde 13 oranında nakdi gerçekleşme sağlanmıştır.” dedi. 

91 adet projenin tamamlandığını belirten Şahin, şunları söyledi:

 “Genel olarak (belediye yatırımları dâhil) İlimizin 2023 yılı yatırım programında yer alan toplam 568 projenin tutarı 29 milyar 617 milyon 666 bin TL, 2023 yılı ödeneği 10 milyar 451 milyon 519 bin TL’dir. Yatırım projelerimize yılın ikinci dönemi itibariyle 1 milyar 641 milyon 630 bin TL harcama yapılarak yüzde 16 oranında nakdi gerçekleşme kaydedilmiştir. 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen asrın felaketi depremler nedeniyle kamu kurum ve kuruluşlarımızın depreme ilişkin faaliyetlere önem ve öncelik vermesi nedeniyle yatırımlarımızın gerçekleşme oranı istenilen seviyede bulunmamaktadır. 2023 yılı kamu yatırım projelerimizin sektörel dağılımı ise şu şekildedir; projelerimizin 156 adedi diğer kamu hizmetleri, 150’si   eğitim, 95’i tarım, 61’i ulaşım, 31’i konut, 30’u enerji, 21’i sağlık, 18’i kültür-turizm ve 6’sı imalat sektöründe yer almaktadır. 2023 yılı yatırım programında yer alan toplam 568 projemizin; 91 adedi tamamlanmış, 226 adedi devam etmekte, 181 adedi ihale aşamasında, 16 adedi tasfiye edilmiş ve 54 projeye de çeşitli nedenlerle başlanamamıştır.”

Eskişehir OSB Yatırımlarına Aralıksız Devam Ediyor

Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Küpeli, OSB genelindeki yatırım hedeflerini Yapı Gündem’e anlattı.

Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) köklü bir geçmişe sahip olduğunu dile getiren Eskişehir OSB Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Küpeli, Dijital Dönüşüm Merkezi, Güneş Enerjisi Santrali (GES) ve Yeşil OSB Uygulama Projesi konularının Eskişehir OSB bünyesine etkilerinden bahsetti. İşte Nadir Küpeli ile röportajımız:

1)Eskişehir OSB hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Kaç yılında kuruldu, hangi faaliyet alanında hizmet veriyorsunuz, sektörün yüzde kaçını temsil ediyorsunuz? 

Ülkemizde sanayinin ilk gelişme gösterdiği yerlerin başında Eskişehir gelir. Köklü bir sanayi geçmişimiz var. Geriye dönüp baktığımızda yaklaşık 130 yıllık bir sanayileşme tarihine, aynı zamanda demiryolu sanayi geçmişine sahibiz. Yine havacılık sanayiinde 97 yıllık bir tarihsel sanayi mirasına, beyaz eşya sektöründe ise 48 yıllık bir sanayi mazisine sahibiz. Türkiye o yıllarda bir tarım toplumu iken, Eskişehir’de hızla gelişmiş sanayi tesisleri yükseliyor, batıyla yarışan sanayi tesisleri Eskişehir’de üretime başlıyordu. Eskişehir, Türkiye’de sanayinin köklerinin geliştiği ve diğer şehirlere yayıldığı ilk merkezlerden biridir. Bu tarihsel mirasımız zaman içinde Eskişehir Organize Sanayi Bölgesinin kurulmasına vesile olmuştur. 54 yıldır başarıyla sayıları şimdilerde bine doğru yaklaşan sanayi tesislerimizle, Eskişehir ve Ülkemiz ekonomisi için var gücümüzle çalışıyor, üretim ve ihracat yapıyoruz.

Eskişehir Organize Sanayi Bölgemiz 1969 yılında kuruldu. Kurulduğunda 1 milyon metrekare olan bölgemiz bugün 34 milyon metrekarelik büyüklüğü ile Türkiye’nin 2. büyük OSB’sidir. Bu alanımızın halen 23 milyon metrekareden fazlası dolmuş durumdadır. Eskişehir sanayinin yüzde 80’i Eskişehir OSB’de üretim yapmaktadır.

Eskişehir OSB’de sanayicimizin talep ettiği çok önemli yatırımları hayata geçirdik. Bunların başında yıllardır üzerinde çalıştığımız, Özel EOSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesini kurarak hayata geçirdik ve Cumhuriyetimizin 100. yılında ilk 100 öğrencimizi mezun ettik. Okulumuzda 1560 öğrenci şimdi eğitim alıyor. Her yıl sanayimize nitelikli ve yetişmiş 400 kişiyi burada en iyi şekilde eğiterek sanayimizde istihdam edeceğiz. Yine mesleki eğitim merkezimiz MEGEM’i hizmet dönemimizde çok daha aktif hale getirdik, yeni bölümler açtık ve teçhizatlarla donatarak, sanayimize 32 kurs dönemi sonunda, toplam 1646 kursiyere eğitim verdik ve meslek sahibi yaparak, sanayimizde istihdam eder hale getirdik.

Sınav ve Belgelendirme Merkezimiz olan ESBEM’i de kurduk ve 2021’de sanayimize hizmet vermeye başladı, sadece bölgemizde değil çevre illerde de başarılı sınavlar yaparak binlerce çalışanı MYK onayı ile belgelendirdi ve sanayimizin çok ihtiyaç duyduğu bir hizmeti daha onlara sunmuş olduk.

Eskişehir OSB’ye çok büyük değer katacak olan ve herkesin ihtiyaç duyduğu çok sayıda birimi içeren Yaşam Parkın yapımına başladık. Çok sayıda ticari ve ihtiyaç biriminin bulunduğu bu önemli yatırımın fiziki olarak çok büyük bölümü tamamlanmış olup, bu yıl içinde Sanayi Müzesi dışında diğer birimler hizmete açılmış olacaktır.

Hizmet dönemimizde OSB 1. Gelişme Bölgesini tamamlayarak hizmete açtık ve bu bölgemize yüzlerce yeni sanayi tesisi kazandırmış durumdayız. Aynı zamanda bu bölge içinde 2. KOBİ-OSB bölgemizi de hayata geçirdik. Bu bölgemizde yatırımcılardan çok büyük talep gördü. Bu önemli yatırıma ek olarak mevcut OSB’miz ile 1.Gelişme Bölgemizin arasındaki 40 metre genişliğinde ve 5,5 km uzunluğundaki bağlantı yolunun tüm alt ve üst yapısını OSB’mizin maddi kaynaklarıyla yaparak hayata geçirdik.

Çok önemsediğimiz Eskişehir’de havacılık, raylı sistemler, makine imalat, otomotiv, beyaz eşya gibi öncü sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’lerin mühendislik, tasarım ve prototipleme ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında Eskişehir Tasarım ve İnovasyon Merkezi’ni (ETİM) açtık.

Türkiye’de ilk kez LoRaWan sistemi kullanılarak kurulan Dijital Dönüşüm Merkezini sanayicilerimizin hizmetine sunduk. Altyapı yatırımları, elektrik hatları, yollar, hizmet tesisleri, on binlerce ağaç dikimi ve yeşillendirme çalışması ile çok sayıda yeni hizmet aracı alımları gerçekleştirilmiş olup tamamı OSB’nin kendi mali kaynaklarıyla hayata geçirilmiş ve sanayimizin hizmetine sunduk.

2) Bünyenizde hangi firmalar bulunuyor, aranıza yeni katılacak olan firmalar var mı? (planlanan veya inşaatı devam eden) 

Bölgemiz karma bir OSB’dir. Savunma sanayi, havacılık, beyaz eşya, makine imalat, gıda sanayi, kimya ve plastik, metal eşya, tarımsal sanayi gibi ileri teknolojik alanlarda OSB’de çok sayıda firmamız üretim yapmakta şehir ve ülke ekonomisine büyük katkılar sunmaktadır. Temmuz 2023 itibarıyla; OSB’deki toplam işletme sayısı 885, üretimdeki işletme sayısı 625, inşaat halindeki işletme sayısı 73 ve toplam çalışan sayımız 48 bin 500’dür. 2025 yılında ise OSB’deki firma sayımız bini geçecek ve çalışan sayımız 55 bin kişiye ulaşacaktır. 2 yıl içerisinde devreye girecek yeni sanayi tesisi sayısı 257 olacak. 2030 yılında OSB’deki işletme sayımız en az bin 250’ye ulaşacak ve çalışan sayımız ise mevcut tesislerin de büyümesiyle birlikte en az 75 bin kişiye ulaşacaktır.

Bölgemizde çok sayıda yabancı sermayeli firmalar üretim yapmakta olup, bu firmaların ihracatı 1 milyar doları geçmiş durumdadır. Dünyanın en büyük beyaz eşya üreticisi Haier, Havacılık ve savunma sanayi sektöründe dünyanın en büyük firması Lockheed Martin bünyesindeki Sikorsky-Alp Havacılık ortaklığı, ülkemizin en büyük beyaz eşya üreticisi Arçelik, yine Türkiye’nin bisküvi ve gıda sanayiindeki en büyüklerinden ve öncü firması ETİ Gıda gibi yüzlerce çok önemli markanın tesisleri Eskişehir OSB’deki işletmelerinde üretim gerçekleştirmektedir.

3) OSB’nizin bünyesinde bulunan firmalara ne tür avantajlar sunuyorsunuz? 

Yukarıda da bahsettiğim gibi bölgemizdeki toplam firma sayısı 885 ve bunların 628 tanesi üretim aşamasında. Eskişehir OSB Müdürlüğü olarak bölgemizde üretim yapan firmalara elektrik, doğalgaz, temiz su, atıksu, telefon, fiber internet, yol ve yağmur suyu gibi alt yapı hizmetleri yanı sıra sanayicilerimize itfaiye, ambulans, lojistik, gümrük ve antrepo hizmetleri vermekteyiz. Arıza ve tamir ekiplerimiz ise 7/24 sanayicimizin hizmetinde. Bölgemizde güçlü bir fiber internet altyapısı söz konusu. Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi tarafından kurulan Eskişehir’in Telekomünikasyon Kurumundan Lisanslı ilk internet servis sağlayıcısı olan Eso-Es.net, tüm sanayi kuruluşlarında çok yüksek ve paralel hızda son teknolojiye dayalı profesyonel ve ekonomik internet çözümleri sunmaktadır. Ayrıca İmişehir’deki 1. Gelişme Bölgemizde TANAP doğalgaz hattından da gaz tedariki sağlanmakta çok gelişmiş bir elektrik ve fiber optik internet altyapı hizmeti verilmektedir.

4) OSB’nin gelişimi için hangi yatırımlarda bulundunuz? Önümüzdeki dönemlerde yatırım hedefleriniz var mı? 

Eskişehir’in ulaşım ağlarının kesişim noktasında olması, büyük şehirlere yakın ve ulaşımın avantajlı olması, insanı yormayan ve yaşamın kolay olduğu bir şehir yapısına sahip olması, yüksek eğitimli insan gücü varlığının en yüksek şehirlerden biri olması, güvenli bir kent olması, sosyo-kültürel gelişmişliğin çok yüksek olması yanında; bölgemizde arsa fiyatlarının birçok yere ve OSB’ye göre çok uygun olması, bir yatırımcının talep edeceği her türlü altyapının eksiksiz bir şekilde sunulması, gelişmiş bir fiberoptik internet altyapımız, nitelikli işgücü varlığımız, Eskişehir OSB’nin yatırımlar açısından çok cazip bir bölge olmasını sağlıyor. Bu kapsamda Eskişehir OSB’de son 5,5 yılda; mevcut OSB’de 44 yatırımcıya 732 bin metrekare, 1. Gelişme Bölgesinde 238 yatırımcıya 2 milyon 616 bin metrekare olmak üzere (2. KOBİ-OSB Dahil) toplamda 282 yatırımcıya 3 milyon 348 bin metrekare yer tahsisi yapılmıştır. 2021 ve 2022 yılı içinde 142 KOBİ’ye 2. KOBİ-OSB bölgesinden 566 bin m2’lik alan ayrılmış ve tamamı tahsis edilmiştir. 2023 yılının ilk 7 aylık döneminde Eskişehir OSB’den 31 yeni yatırımcımıza 450 bin metrekarelik yeni alan tahsis ettik.

Türkiye’de geneline baktığımızda yatırım maliyetleri düşük, en modern ve altyapısı en gelişmiş OSB’lerden biri olmamız nedeniyle başta yurt dışından olmak üzere ülkemiz çeşitli kentlerinden yeni yatırımcılar Eskişehir OSB’yi tercih ediyorlar. Hızla artan bu yatırımcı talebini karşılayabilmek için çok uzun süredir 3 ayrı rezerv alanımız üzerinden kamulaştırma ve yasal izinler üzerinde çalışıyorduk. Bunlardan ilki olan mevcut OSB alanımıza komşu olan 2,5 milyon metrekarelik alanının yasal izin süreçlerini tamamladık. Bu alanı kısa bir süre sonra yatırımcılarımıza sunmuş olacağız. Yine üzerinde 2 yıldır çalıştığımız Hasanbey bölgesinde bulunan 560 bin metrekarelik alanımızın da yasal süreçleri yakın zamanda tamamlanarak bu bölgemizde yatırım yapacak olan raylı sistemler sektöründeki firmalara bölge hızla tahsis edilecektir.

Son olarak en büyük rezerv alanlarımızdan biri olan 5 milyon metrekarelik Kalkanlı OSB alanımızın da kamulaştırma süreci bitmek üzere olup, 2023 yılı içinde bu bölgenin tüm yasal süreçlerinin tamamlanması sağlanacaktır. Böylece Eskişehir OSB’de önümüzdeki 5-6 yıllık süreçte gelebilecek tüm büyük veya küçük çaplı her türlü yatırım talepleri sorunsuz bir şekilde karşılanarak, yatırımcılara en yüksek standartlar ve kalitede alt yapı hizmeti kesintisiz sağlanmış olacaktır. Eskişehir OSB olarak alan hedefimiz, 2030 yılına kadar 50 milyon metrekareye hedefine ulaşmaktır.

5) OSB’nizde enerji verimliliği, sürdürülebilir kaynaklar bulunuyor mu? Varsa bahsedebilir misiniz?

Eskişehir OSB’de yatırımcılar için en büyük maliyet olan enerjiyi ucuzlatmak ve olası enerji açıklığını azaltmak için yenilenebilir enerji alanında Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Bu kapsamda Eskişehir OSB sınırları içinde 1’er megawatt gücünde 2 tane güneş enerjisinden elektrik üretimine yönelik güneş enerji santralleri (GES) kurulmuştur. İlk etapta Eskişehir OSB içerisinde güneş enerjisinden elektrik üretecek olan ve Eskişehir OSB’nin iştiraklerinden olan EEE A.Ş’nin öz kaynaklarıyla kurulan GES üretime geçmiştir. Arkasından ise Eskişehir OSB tarafından ikinci bir santral yapılmış ve Ekim 2017 tarihi ile devreye alınmıştır. Santrallerimiz halen yıllardır başarıyla güneşten elektrik üretimine devam etmektedir.

6) OSB’lerin su kaynaklarına karşı yaptığı yatırımlar da gündemde. Su kaynaklarını nasıl kullanıyorsunuz, hangi altyapı çalışmalarını gerçekleştirdiniz?

Organize Sanayi Bölgemizdeki üye yatırımlarının sürekli artması, yeni fabrikaların üretime geçmesiyle hızla artan su ihtiyacını karşılayabilmek ciddi büyük yatırımlar yapmaktayız.  Organize Sanayi Bölgemizin su ihtiyacı aylık ortama 500-600 bin m3 olup, bu su ihtiyacını yer altından elde ettiğimiz su ile ana su deposunda biriktirilmek suretiyle sağlanmaktadır.

Şuna da değinmek istiyorum. Eskişehir OSB olarak çevre konusunda ülkemizdeki en hassas bölgelerden biriyiz. Ülkemizin en yeşil OSB’si Eskişehir OSB’dir. 2009 yılında o zamanki Bakanımız Veysel Eroğlu’dan başarılı çalışmalarımızdan dolayı çevre beratı almıştık. Her yıl binlerce ağaç ve fidanı bölgemizde toprakla buluşturuyoruz. Kurduğumuz modern atıksu arıtma tesisimiz, akredite olan ve Türkiye çapında hizmet veren çevre laboratuvarımız. Dünya Bankası destekli “Yeşil OSB Uygulama Projesinde” pilot OSB olarak seçilmemiz. Yine ilk kez Eskişehir OSB’de geniş çaplı uygulanan ve Avrupa Birliği tarafından da desteklenen “simbiyoz projelerimiz” çalışmalarımızdan bazılarını oluşturuyor. Bölgemizdeki fabrikaların tüm atık suları arıtılarak kullanma suyu kalitesinde tekrar doğaya bırakılmaktadır.

7) OSB’nin büyümesi ve gelişimi için Ar-Ge ve inovasyon projeleriniz bulunuyor mu, varsa kısaca bahsedebilir misiniz?

Ülke olarak büyük ve tarihi hedeflere güçlü bir ekonomiyle ulaşmak istiyorsak rakiplerimizden daha hızlı olmak zorundayız. Bunun içinde bilgi üretimi ve teknoloji yatırımlarımızı artırmak, sürdürülebilir rekabet gücüne ulaşmak zorundayız. Bu kapsamda Eskişehir özelinde sanayimizin teknoloji ve inovasyona dayalı üretim oranını arttırırken, ileri teknoloji ürünlerinin ihracatımız içerisindeki payını da büyük bir hızla arttırmamız gerekiyor. Yüzde 99 hissesi Eskişehir OSB’ye ait olan Eskişehir Teknoloji Geliştirme Bölgesi (ETGB) yönetici şirketi ATAP A.Ş.’nin bu konuda ciddi çalışmaları bulunuyor. Mart 2021 tarihinde gerçekleştirilen genel kurul sonrası başkanlığa Metin Saraç’ın ve yeni yönetim kurulunun gelmesiyle birlikte, kısa sürede önemli çalışmalara imza atıldı. ATAP çatısı altında 4 yerleşkede 140’ın üzerinde Ar-Ge firması yer alıyor ve 1000’in üzerinde Ar-Ge personeli çalışıyor. Eskişehir Teknoloji Geliştirme Bölgesi içinde yeni binalar yaparak, Ar-Ge yapan firma sayısını ilk etapta en az 250’ye çıkarmak niyetindeyiz. Çok sayıda büyük ve orta ölçekli başta yazılım firmaları olmak üzere ileri teknoloji ürünleri geliştiren firmaların bölgemizde yatırım yapmalarını sağlayacağız.

Eskişehir OSB olarak yüksek teknoloji ürün ihracatımız Türkiye ortalamasının bir hayli üzerinde. Eskişehir’in ihracatında yüksek teknoloji ürün ihracatı halen yüzde 15’ler düzeyinde, bu oran Türkiye ihracatında ise sadece yüzde 3,8 civarında. Eskişehir’in yüksek teknoloji ihracat oranını yüzde 15’den yüzde 20’ye çıkarmak için, özellikle ATAP bünyesinde yüksek katma değerli ürün geliştiren, yüksek getiriye ve ihracat imkanına sahip ürünlerin geliştirilmesini sağlayacak nitelikli firmaları bölgemize kazandırmaya devam ediyoruz. Eskişehir OSB’deki firmalarımız yüksek teknoloji ürünü üretiminde ve ihracatında, ülkemiz genelinin çok ilerisindedirler. Önümüzdeki yıllarda mevcut yüksek teknoloji alanlarımızın sektörel çeşitliliği daha da artarak, bu konudaki öncülüğümüz sürmeye devam edecektir.

Gölcük Kentsel Dönüşüm Projesinde Zemin İyileştirme ve Hafriyat Çalışmaları Başlıyor

Kocaeli’nin Gölcük Merkez Mahallesi’nde başlatılan kentsel dönüşüm projesinde zemin iyileştirme ve hafriyat çalışmaları başlıyor.

Gölcük’ün merkezinde modern bir alan oluşturacak, ilçenin kalbine dönüştürecek Merkez Kentsel Dönüşüm Projesi’nde zemin iyileştirme ve hafriyat çalışmalarına başlanıyor. Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer’in yoğun girişimleri ile hayata geçirilen projede, Emlak Konut G.Y.O. tarafından yapılan ihaleyi kazanan firma  yer tesliminin ardından mobilizasyon çalışmalarına başladı.

360 Daire 407 İş Yeri İnşa Edilecek

Çağdaş Kocaeli’nin haberine göre; Gölcük Kentsel Dönüşüm Projesi’nin önemli kısmı olan zemin iyileştirme çalışmalarına başlanması akabinde hafriyat çalışmaları da hızlı bir şekilde devam edilecek. Projede; 10 blokta, 360 daire, 407 işyeri ve 985 araçlık 2 katlı otopark inşa edilecek.

Yüklenici Firma Çalışmalarını Sürdürüyor

Gölcük Merkez Kentsel Dönüşüm 1. Etap inşaatı ile ilgili; zemin iyileştirme raporları, inşaat projeleri ve diğer teknik çalışmalar yapılarak, tüm ilgili kurumlardan ve üniversitelerden onay alındı. Projenin yapımını gerçekleştirecek Siyahkalem Mühendislik İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. firması ile sözleşme imzalanmış ve yer teslimi yapıldı. Yüklenici firma sahada başladığı mobilizasyon çalışmalarına da devam ediyor.

Proje Alanı 2015 Yılında Riskli Alan İlan Edildi

Proje kapsamında 2015 yılında riskli alan ilan edilen, Merkez Mahallesi, D-130 Karayolu, Amiral Sağlam Caddesi, 19 Mayıs Caddesi ve Ali Fuat Kanpara Caddesi (20. Sokak) arasındaki 36 dönüm alanın Kentsel Dönüşüm Plan Tadilatı, 2020 yılında, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü tarafından yapıldı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Gölcük Belediyesi arasında, 02.06.2022 tarihinde imzalanan protokolle; Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, zararın 100 milyon TL’sini karşılamayı ve alt yapı çalışmalarını üstlendi. Gölcük Belediyesi Hizmet Binası Meclis Salonu girişinde, Gölcük Merkez Kentsel Dönüşüm Ofisi açılarak, hak sahipleriyle görüşmeler yapıldı ve sözleşmeler imzalandı. 

Çarşı Merkezinin Ticari Hareketliliğini Artıracak Proje

Proje hakkında bilgi veren Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “Gölcük Belediyesi tarafından tahliye süreci tamamlandı. Acele kamulaştırma dava süreçleri de, Gölcük Belediyesi tarafından tamamlandı. Gölcük Belediyesi’nin 05.01.2023 tarihinde yaptığı yıkım ihalesi sonrasında; 16 Ocak 2023 tarihinde başlayan yıkım çalışmalarıyla; 321 daire, 248 işyeri, 69 ofis ve 125 deponun yıkımı tamamlandı. Proje alanındaki hak sahiplerine kira ödemleri de; düzenli olarak yapılmaktadır. Çarşı merkezin ticari anlamda daha hareketli olmasına katkı sağlayacak projenin ilçemize ve hak sahibi hemşehrilerimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Son Zamanların Gözdesi Lojistik Depolama ve Ticaret Merkezi Kompleksleri

Lojistik depolama ve ticaret merkezi komplekslerinin son zamanlar gelişen bir sektör olarak dikkat çektiğini belirten EVA Gayrimenkul Değerleme Kıdemli Müdürü Erdem Akyol, özellikle kara, hava, deniz ve demiryolu ulaşım entegrasyonuna sahip illerin ticaret merkezleri konusunda öne çıkacağını açıkladı.

Benzin fiyatlarında yaşanan artışlar sebebiyle ulaşım/lojistik maliyetlerinin düşürülmesi amacıyla özellikle kara, hava, deniz ve demiryolu ulaşım entegrasyonuna sahip olan illerin, bu noktada öne çıkacağının altını çizen EVA Gayrimenkul Değerleme Kıdemli Müdürü Erdem Akyol, “Lojistik Depolama ve Ticaret Merkezi kompleksleri son zamanlarda gelişen bir sektör olarak karşımıza çıkıyor. Ticaret merkezilerine, İstanbul’da özellikle sanayi bölgeleri ve yakın çevresinde yer seçimi yapan sektörlerle, endüstriyel tesislere olan talebin ağırlıklı olarak depolama alanları için büyük alanlara ihtiyacı olan işletmeler, bacasız üretim yapan küçük sanayi işletmeleri, toptan ve perakende satış yapan çeşitli işletmeler ile birlikte kalıp ve pres üzerinde faaliyet gösteren firmaların talep gösterdiğini görüyoruz.” şeklinde konuştu.

Söz konusu tesislerde herhangi bir sektör üzerine yoğunlaşılmadığını belirten Akyol; tesislerin, içerisinde depolama alanları, küçük sanayi dükkanları, büyük hacimlere sahip işyerleri, restoran alanları, ticari dükkanlar ve ofis alanları ile birlikte endüstriyel bir yapı olarak inşa edildiğini söyledi. Bu tesislerin özellikle tır ve ağır vasıta araçlarının, her bağımsız bölüme sahip depolama, dükkan ve küçük sanayi alanlarına kadar ulaşım sağlamasının, geniş ve ferah kullanım alanına sahip olmasının, gerek ağır vasıta gerekse otomobiller için park yeri alanı sıkıntısı olmamasının, firmalar tarafından önemli tercih sebeplerinden birisi olarak öne çıktığını dile getirdi. Ayrıca son yıllarda artan lojistik maliyetleri sebebiyle kent merkezinde yer alan bu tarz ticari projelerin, gerek üretici gerekse lojistikdepo ihtiyacı olan firmalar için cazip hale geldiğini aktaran Akyol, merkezde olmanın getirdiği yüksek kira maliyetine rağmen özellikle deprem yönetmeliğine uygun inşa edilen bu tarz ticari yapılar için taleplerin artmakta olduğuna dikkat çekti. Özellikle eğimli araziler üzerine kurulan bu tarz yapıların, eğimden dolayı açığa çıkan ve emsal harici olarak kullanılabilen bodrum katların depolama, imalat amaçlı küçük araç, kamyon ve tır girişlerine uygun olarak tasarlanması ile oluştuğunu da belirtti.

Anadolu illerindeki ticaret merkezlerini de değerlendiren Akyol, “Özellikle büyükşehirlerde bu trendin yakın gelecekte oluşması için arz/talep dengesinin oluşması gerekmekte. Özellikle İstanbul ve çevresinde yüksek arsa maliyetleri sebebi ile üretimlerini Anadolu illerindeki OSB, Özel Endüstri Bölgeleri ve sanayi alanlarına taşıyan fabrikalara yakın konumlu olmak isteyen firmalar için gerek üretim gerekse depolama ihtiyaçlarına yönelik ticari merkezlerin artacağını düşünüyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.

Bir Yetkin Mühendislik Başarısı: Antakya Müze Otel Depremde Nasıl Ayakta Kaldı?

Yaşadığımız büyük deprem felaketinde Antakya’nın en büyük yapılarından biri olan Müze Otel bölgede depremi en az hasarla atlatan binalardan biri oldu.

Deprem gecesi Hatayspor’la maç yapan Kasımpaşasporlu futbolcuları da ağırlayan otelin statik mühendisliğini üstlenen İnş. Yük. Müh. Bülent Deveci: “ Bu proje mühendislik deneyimi ve bilgilerimizin sınırlarını olukça zorlamıştı. Deprem sonrası böylesine zor bir projenin kolon ve kirişlerinde en ufak bir deformasyon olmamış olması, hasarsız atlatılmış olması bu büyük felakette bizim için bir teselli oldu” diye konuştu. 

The Museum Hotelin hikayesi: 2300 yıllık bir tarih

2009 yılında inşaatına başlanan otelin arkeolojik sondajı sırasında Dünya’nın en büyük tek parça mozaiği ve 5 ayrı medeniyete ait tarihi eser ve kalıntılar bulunur. Yıllar süren arkeolojik çalışmalar sonrasında projenin mimarı Emre Arolat’ın bulduğu sıra dışı çözümle, tarihi kalıntılar ve tek parça mozaik korunur. Yerden 30 metre yükseklikteki kolonların üzerinde 50 bin tonluk Dünya’nın en ilginç otellerinden biri olan 200 odalı Müze Otel inşa edilir.

Bülent Deveci: “ Yapının ana taşıyıcıları mevcut zeminin metrelerce altındaki sağlam zemine oturtuldu. Deprem başta olmak üzere tüm parametreleri titizlikle hesaplayarak tüm teknik gereksinimleri yerine getirdiğimiz bir bina ortaya çıkardık. Binanın yüzde 90’ı çelik olsa da kompozit kolon kullanmış olmamız, yani boru kolonların içine beton doldurmamız ve kirişleri geniş tutma kararlarımızın bu büyük depremlerin hasarsız atlatılmasında kritik rol oynadığını biliyoruz” diye konuştu.

Bülent Deveci: Bu oteli ayakta tutan en önemli unsur, “Yetkin Mühendislik”; mimar-mühendis diyalogu, koordinasyon ve saha kontrolleri.

“Bu otelin bu kadar büyük iki depremde böyle bir performans göstermesi elbette ki proje ekiplerinin titizliği, deneyimi, mesleki sorumluluk bilinçleri ile açıklanabilir. Ancak belki de hepsinden önemlisi denetim ve teknik kontrollerin olması gerektiği biçimde yapılmış olması. 

Türkiye’de inşaat sektöründe çok kapsamlı ve çok katmanlı problemler olsa da yetkinlik ve denetim eksikliği bence en önemli sorunların başında geliyor. Bir inşaat mühendisi mezun olur olmaz 50 katlı 100 katlı binaların projelerinde onay verememeli. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi deneyim ve yetkinlik şartı konmalı. 

Denetim konusunda ise en azından inşaat ile ilgili yönetmeliklerin uygulanıp uygulanmadığı koşulsuz ve eksiksiz denetlenmeli. Bu depremi bu kez unutmamamız gerektiğini, denetim gibi çok kolaylıkla çözülebilecek problemleri ivedilikle çözmemiz gerektiğini düşünüyorum” dedi.

Geniş Alanlara: Copa Salon Tipi Klima

Üstün teknolojiye sahip ve yüksek enerji tasarruflu ürünleriyle hizmet eden Copa, klima ailesini genişletmeye devam ediyor.

Copa’nın bütçe dostu ve yüksek verimli R32 soğutucu akışkana sahip yeni nesil inverter kliması ‘Salon Tipi Klima 48’, hızlı ısıtma ve soğutma özelliğiyle öne çıkıyor. Sınıfının en üstün özelliklerini bir araya getiren Copa Salon Tipi Klima 48, enerji verimliliği, çevre dostu teknolojileri ve yüksek performansı ile dikkat çekiyor.

Her geçen gün ürün portföyünü genişletmeye devam eden Copa, yaz sezonuna klima ailesini genişleterek başlıyor. Copa’nın yeni nesil inverter salon tipi kliması, daha geniş alanlar için dikkat çekici bir soğutma ve ısıtma çözümüyle öne çıkıyor. ‘Copa Salon Tipi Klima 48’, güçlü ısıtma ve soğutma özellikleri sayesinde ortamı ısıtmak için sadece 1 dakikada, soğutmak için ise sadece 30 saniyede etkili oluyor. Böylelikle kullanıcılar uzun beklemelerle vedalaşarak iklimlendirme konforunun tadını çıkarıyor.

4 yöne hava yönlendirme sistemiyle odanın her köşesine eşit şekilde hava dağılımı sağlayan ’Copa Salon Tipi Klima 48‘, 10 derece sıcaklığın altında bile yüksek verimli çalışırken, güçlü turbo kompresörü sayesinde istenilen sıcaklık seviyesine hızla ulaşıyor. Yeni nesil özellikleriyle dikkat çeken ‘Copa Salon Tipi Klima 48‘, A++ enerji sınıfı soğutma performansıyla, düşük enerji sarfiyatına sahip. Bu sayede çevreyi korurken enerji maliyetlerini de düşürüyor.

LED ekranıyla estetik ve şık bir görünüm sunan ’CopaSalon Tipi Klima 48‘, sessiz çalışmasıyla da rahat bir kullanım sağlıyor. Güçlü hava çıkışı ise konferans salonları, açık ofisler gibi geniş mekanlarda bile etkili bir iklimlendirme deneyimi sunuyor. Ürünlerinin kalitesi ve güvenilirliği konusunda tam güvence veren Copa, yeni ’Salon Tipi Klima 48’ modeli ile müşterilerine 3 yıl garanti imkanı sunuyor.

Girişim Elektrik Fortune 500’de 300’üncü Sırada

Son yıllarda kaydettiği hızlı büyüme ile global ölçekte önemli bir sektör oyuncusu haline gelen Girişim Elektrik A.Ş., net satış gelirine göre en büyük 500 firmanın yer aldığı “Fortune Türkiye” listesinde 140 basamak birden yükselerek 300’üncü sıraya yerleşti.

Fortune 500 Türkiye Araştırmasının 2022 sonuçları açıklandı. Listede yer alan 500 şirketten 466’sı kâr, 34’ü ise zarar açıkladı. Fortune 500 Türkiye listesine girmenin çıtası 2022’de büyük oranda yükseldi. 2021’de listedeki 500’üncü şirketin net satışı 1 milyar 36 milyon TL olurken, 2022 listesinde 2 milyar 225 milyon TL’ye çıktı.

Borsa’da Yıldız Pazar’da işlem gören enerji devi Girişim Elektrik A.Ş. ise 2022’de net satış gelirini yüzde 243 artışla 4 milyar 224,7 milyon liraya yükseltti. Listede, 2020 yılında 485 ve 2021 yılında 440’ıncı sırada yer alan Girişim Elektrik, 2022 yılında rekor bir yükselişle 300’üncü sıraya yerleşti.

İhracatta hızlı artış

Girişim Elektrik A.Ş.’nin 2022 yılı mali göstergeleri oldukça parlak bir tablo ortaya koydu. Şirket, yıllık ihracatını önceki yıla göre yüzde 354’lük artışla 334,3 milyon dolara çıkardı. Aktifleri önceki yıla göre yüzde 177 artarak 5 milyar 673 milyon liraya, öz kaynakları yüzde 142 artışla 2 milyar 406,2 milyon liraya ulaşan Şirket’in faiz ve vergi öncesi net karı önceki yıla göre yüzde 158,4 artışla 1 milyar 280,2 milyon lira olarak gerçekleşti.

Faaliyetleri hakkında bilgi veren Girişim Elektrik Taahhüt A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Elektrik Yüksek Mühendisi M. Behiç Harmanlı, 1999’da kurulan Şirket’in, enerjinin her alanına yönelik faaliyetler sürdürdüğünü ve yatırımlarına da ara vermeden devam ettiğini belirtti. Harmanlı, enerjinin üretim, iletim ve dağıtımı alanında geniş bir ürün yelpazesine yönelik ekipman-sistem üretimi ve anahtar teslim kurulumlar gerçekleştirdiklerini iletti.

Hedef; Global 500

Yeni yatırım planlarını hızla devreye almaya devam ettiklerini ve ülke için değer yaratma hedefini öncelediklerini de ifade eden Harmanlı şu bilgileri paylaştı:

“Girişim Elektrik A.Ş. olarak, güçlü ortaklık yapımız, sağlıklı bilançomuz, sektörümüzle alakalı hemen tüm ürünleri kendi bünyemizde üretme kapasitemiz, kuvvetli likiditemiz ve aralıksız sürdürdüğümüz yeni yatırımlarımız ile ülkemiz için değer yaratmaya devam ediyoruz. Alanında uzman insan kaynağımız, grubumuza bağlı Europower Enerji bünyesindeki Ar-Ge merkezimiz de kapsam ve kapasitesini her geçen gün artırarak ürün çeşitliliğimize de katkı sunmaya devam ediyor. Çabalarımızın başarılı sonuçları bizleri memnun ediyor. Ancak bu başarıları hiçbir zaman finansal neticelerden ibaret olarak düşünmüyoruz. Girişim Elektrik’in taahhüt ve mühendislik başarısı hepimizi gururlandırırken, bağlı şirketleri Europower Enerji ve Peak PV Solar’ın üretim gücü ve çeşitliliğini artırmaya, ülkemiz ile birlikte global ölçekteki geniş hizmet ağımızı daha da genişletmeye odaklanıyoruz. Fortune 500 Türkiye listesinde bu yıl 300’üncü sırada yer aldık. Önümüzdeki yıllarda daha üst sıralar ile Global 500 arasında da yerimizi almak hedefimiz. Mottomuzda belirttiğimiz gibi biz enerjimizi başarmaya veriyoruz. Bu başarıda katkıları büyük olan çalışma arkadaşlarımız, yatırımcılarımız, iş birliği içinde olduğumuz önemli şirketlerimize de teşekkürlerimizi sunarız.”

Geniş üretim yelpazesi

Faaliyetlerinden bahsederken dağıtım şirketleri ve endüstrinin ihtiyaç duyduğu her çeşit panoyu üretebildiklerine de işaret eden Harmanlı, şunları kaydetti:

“Trafo merkezleri ve hidroelektrik santralleri için gerekli olan kontrol, kumanda ve SCADA panolarını üretiyoruz. Bunda da Türkiye pazarının yüzde 90’ına sahibiz. Firmamız 70’e yakın ülkeye ihracat yapıyor. Orta gerilimde de en geniş ürün yelpazesinde üretim yapan tek firma konumundayız. Modüler hücre, hava ve gaz yalıtımlı orta gerilim anahtarlama cihazları konusunda en geniş akım sahasında üretim yapabiliyoruz. Dünyada en ağır standartlarda ürün talep eden Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde iş yapıyoruz.

Sadece Katar’da önümüzdeki 5 yıl içinde 60-70 milyon dolar seviyesinde iş bağlantılarımız söz konusu. Bu bölgeye ürün satışı diğer coğrafyaların kapılarını da aralamakta kolaylık sağlıyor. Yüksek gerilimde de ayırıcıları 550 kV kadar üretebiliyoruz. Bu gerilim seviyesinde Türkiye pazarının lideriyiz.”

Behiç Harmanlı, Türkiye ve yurtdışında gruba ait 72 şantiyenin faaliyet gösterdiğini belirterek, Girişim Elektrik’in, yenilenebilir enerjinin rüzgâr, güneş ve hidroelektrik santralleri başta olmak üzere trafo merkezleri, kompanzasyon ve enerji otomasyon sistemlerinde faaliyet gösterdiğini ve grubun bu marifetini dünyanın neresinde olursa olsun kullanacak yetenek, bilgi, finans ve yatırım iştahına sahip olduğunu ifade etti.

Yatırımlarda Avrupa ve Türkiye başta olmak üzere, ABD ve Kanada’yı mercek altına aldıklarını da dile getiren Harmanlı, “Dünyada enerji ihtiyacı giderek artıyor. ABD, Kanada ve Avrupa’da enerji ile ilgili yatırım yapmak önceliklerimiz arasında. Türkiye ve Avrupa’da ESCO projeleri ile ilgileniyoruz. ESCO; yap-devret-işlet modelini temsil ediyor.Dünyada oldukça popüler bir iş modeli. Türkiye, ESCO modeli ile yatırımların yapılması için çok uygun bir ülke. Bu modelde, sanayici olmasanız da elektrik üreten bir firma haline geliyorsunuz. 2 yıl içerisinde 150 MW, yaklaşık 120 milyon Euro’luk yatırım planlamaktayız’’ diye konuştu.

Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Demir: ’’Kamu Yapıları İçin Özel Proje Çalışması Başlattık’’

Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, Belediye Meclisi Temmuz Ayı Olağan Toplantısı’nda yeni projeler hakkında bilgi verdi.

İl genelinde devam eden projeleri değerlendiren Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, Şu anda yeni bir kamu kampüs alanı için çalışmamız var. Önümüzdeki hafta neticelendirme ihtimali çok kuvvetlidir. Belediye, valilik, kamu yapıları için hatta içerisinde il müdürlüğü de var. Türkiye’nin sayılı teknolojiyi en üst düzeyde kullanan enerji ve kullanım verimli, ısıtma maliyetleri düşük özel düşünülmüş alan proje çalışmasına başlandı. Kongre merkezi için proje çalışması devam ediyor. İhalesi 25 Temmuz’da yapılıyor. Amacımız Türkiye’nin Haliç Kongre Merkezi’nden sonra muhtemelen en iyi kongre merkezidir. Kongre projemiz 2 milyar TL’yi bulur. Makro AVM’nin projesi bitmek üzere. Gürgen Yatak’ta ihalemiz oldu. Oraya 3 tane kamp merkezi yapacağız. Cıvıl cıvıl olacak. Orada hafta sonları ve hafta içi eğitim, eğlence, tanışma yeri gibi bir sosyal mekan oluşturuyoruz. Sarıgazel’in inşasına başlıyoruz. Atakum’da 3 tane yeni park, İlkadım ve Canik’te 1’er tane yeni konsept, bize has güzel fonksiyonlu parklarla ilgili proje çalışması devam ediyor. Şehrin denizle buluşması yetmiyor. Şehrin içerisini yeşil alanlarıyla beraber, donatıp çok fonksiyonlu yeşil alanlar oluşturma noktasında kararlıyız. Eski Ruh Sağlığı Hastanesi’nin restorasyonu hızlı bir şekilde devam ediyor. Bu şehir belediyenin kendi işlettiği tesislerle iç içe olacak. Bir karınca gibi dokumaya devam edeceğiz. Costal’dan Hürriyet’e kadar proje bitmek üzere. Canik’te 120 ile 150 yatak arasında çok şık bir toplantı oteli belediye olarak yapacağız. Canik’te manzarası çok güzel bir yerde planlayacağız.” Dedi.

Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti koruma alanın dışına yeni bir enstitü kurulacağını açıklayan Başkan Demir şunları söyledi:

“Kuş Cenneti’nin koruma alanının dışında bir enstitü kuruluyor. Bununla ilgili hem enstitünün oluşumu bir de orada bilimsel çalışmaları yapmak için hem yurt dışından hem de yurt içinden gelecek insanların konaklayacak olduğu tek katlı tamamen doğal malzemelerle yapılı bir tesis oluşturacağız. Tahsis yazısı geldi. Hemen de proje çalışmalarına başladık. Özellikle bilimsel çalışmalar için aynı lokasyonda en fazla kuş cinsimi barındıran yer burasıdır. Bilim dünyasında çok ses getirecek bir çalışmadır.”

Rize Şehir Hastanesi Üst Yapı İhale Çalışmaları Başladı

Rize Milletvekili Muhammed Avcı, deniz üzerinde inşa edilen Rize Şehir Hastanesi projesinde dolgu çalışmalarının tamamlanarak üst yapı ihale çalışmalarının başladığını duyurdu.

Proje çalışmalarının deprem nedeniyle aksadığını belirten Avcı, Rize Şehir Hastanesi’nin kent genelinde değer kazandıracağını dile getirdi.

Konuyla ilgili açıklamada bulunan Rize Milletvekili Avcı, ‘’Rize için en önemli yatırımlardan bir tanesi olan Rize Şehir Hastanesi ilimizin bütün ilçelerine hizmet verecek. Hastanenin dolgu çalışmaları tamamlandı. Türkiye’nin tıpkı hava limanı gibi en özel şehir hastanesi projesi Rize’de yapılıyor. Önümüzdeki süreçte hızlı bir şekilde üst yapı ihalesini gerçekleştireceğiz ve başlatacağız. Bununla ilgili de kısa bir zamana ihtiyacımız var. Sadece depremden dolayı süreç uzadı. İnşallah çok kısa bir zamanda ihalesini gerçekleştirmiş olacağız.’’ dedi.

Rize Şehir Hastanesi projesinin detaylarına buradan göz atabilirsiniz.

Kentsel Dönüşüme Giren Evlerini Davul Zurnayla Teslim Ettiler

Zeytinburnu Belediyesi ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının ortak çalışmasıyla Arnavut Mahallesi’nde kentsel dönüşüm başlıyor. Depreme dayanıksız evlerini davul zurnalar eşliğinde teslim eden hak sahipleri ilk balyozu da kendileri vurdu.

İstanbul’un Zeytinburnu ilçesinde yer alan Merkezefendi Mahallesi Arnavut Mevkii’nde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Zeytinburnu Belediyesi tarafından ortak yürütülen çalışmalar neticesinde 482 konut ve 44 ticari birim olmak üzere toplam 526 bağımsız birimin yeniden yapılacağı kentsel dönüşüm öncesi mahalleli bir araya geldi. Yıkımlar başlamadan önce düzenlenen veda kahvaltısında 300’e yakın hak sahibi davul zurnalar eşliğinde evlerini teslim etti.

Kentsel dönüşüm için 20 yıldır bekleyen Merkezefendi Mahallesi Arnavut Mevkii sakinleri, evleri yıkılmadan önce son kez düzenledikleri kahvaltıda Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy’un da katılımıyla bir araya geldi. Bir yandan mutlu bir yandan buruk hissettiklerini belirten hak sahiplerinin ortak dileği ise kentsel dönüşümün bir an önce bitirilmesi ve mahallelerine kavuşmaları oldu.

“BÖLGEDE TAHLİYELER BAŞLADI”

Konuyla ilgili bilgilendirmelerde bulunan Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, “Burası 50 yılı aşkın bir zaman önce Makedonya’dan gelen hemşerilerimizin yerleştiği bir bölge. Merkezefendi Mahallemizle ilgili 2019 Mart ayında kentsel dönüşüm sürecini başlatmıştık. Toplu Konut İdaresi’yle ilk protokolümüz Mart 2019’da yapıldı ve bir uzlaşma gördü. Çalışma daha sonra Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na geçti, biz de bir proje önerisiyle geldik. İlk projemiz 3’te 2 çoğunluğu erişemediği için muvafakat alamadı. Sonra proje revize edildi. İkinci projeyi hemşehrilerimize sunduk; bu sefer büyük bir oy çokluğu ile muvafakat aldı. Şu anda bu bölgede tahliyeler başladı. Buradaki komşularımız, hemşehrilerimiz dağılmadan önce son kez bir araya gelmek istedi. Biz aslında onların davetine geldik. Gördüğünüz gibi komşular güle oynaya komşular bir arada son kez kahvaltılarını yapıyorlar” dedi.

“BURASI ESKİ YOĞUNLUKTA YENİDEN YAPILAŞMA İMKÂNI OLAN BİR YER DEĞİLDİ”

Arısoy, sözlerine şöyle devam etti: “Tahliyeler gerçekleştikten sonra riskli yapılar tahliye edilecek ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğümüzce yeni konutlar yapılacak. Burası Zeytinburnu’nda kendiliğinden dönüşme imkanı olmayan bir yer olduğu için ayrı bir önem teşkil ediyordu. Merkezefendi Mahallesi, Kültür Vadisi Sur Koruma Bandı’nda imar planı olduğu için aynı bölgede ve aynı yoğunlukta yeniden yapılaşma imkanı olan bir yer değildi. Yani gördüğünüz yapı stoğunu yeni durumda muhafaza etme imkanı yoktu. Bu yüzden Zeytinburnu Belediyesi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’yla ek bir arsa tahsis edildi; mevcut bölgede 46 bin 825 metrekare olan proje alanı yeni durumda 70 bin 784 metrekareye çıkıyor. Ancak bu şekilde mevcut konutlara sığdırabiliyoruz. O bakımdan Zeytinburnu’muzda kendiliğinden ve yerinde dönüşümün imkânı olmayan son bölgenin dönüşüm başlangıcını bugün yapmış oluyoruz.”

“TAMAMEN TAHLİYE EDİLEN BİNALARI ÖNÜMÜZDEKİ HAFTADAN İTİBAREN YIKMAYA BAŞLIYORUZ”

Arısoy, “6 Şubat büyük deprem felaketinden sonra yapıların depreme dayanıklı hale gelmesi çok önemli olduğu için bugün düzenlenen kahvaltı şenliği, Zeytinburnu’muz ve İstanbul’umuz için hayırlı olsun. Mevcut durumda 440 bağımsız birim var ve bunun 334’ü konut, 106’si iş yeri idi. Yeni projede ise 482 konut ve 44 ticari birim olmak üzere toplam bağımsız birim sayısı 526’ya çıkıyor. Biraz önce de söylediğim gibi tahliyelerin yapılmasından sonra üst yapılar yıkılacak ve yeni proje başlayacak. İnşallah güle oynaya, davul zurnayla komşularımızın yeni ve güvenli evlerine kavuştuklarını görmek nasip olur. Komşularımız, herhangi bir bina yıkılmadan önce son kez bir araya gelmeyi kendileri istediler. Bütün organizasyonda kendilerine ait. Tamamen tahliye edilen binaları önümüzdeki haftadan itibaren yıkmaya başlıyoruz” ifadelerini kullandı.

“BU MAHALLEDE 60 SENEDİR OTURUYORUM”

78 yaşında olan ve tüm çocukluğunu Merkezefendi Mahallesi’nde geçirdiğini söyleyen Cezmi Vardar “Bu mahallede aşağı yukarı 60 senedir oturuyorum ve burada 60 yıllık emeğim var. Buradan ayrıldığımıza çok üzgünüz, kolay değil bunca sene buradaydık. Yeniden yapılanma herhalde 2-3 sene sürecek. Bizler de kendi evimiz varken kiraya giderek biraz mağdur olmuş olduk ama diyecek bir şey yok. İnşallah bir an önce evimize kavuşuruz” dedi.

“BURADA DOĞDUK, BURADA YAŞAYACAĞIZ VE BURADA DA ÖLMEK İSTİYORUZ”

Mahallede büyüdüğünü belirten Recep Döner de “Merkezefendi Mahallesi Arnavut mevkii sakinlerindeniz. Doğma büyüme buralıyız. Ben 15 yaşındayken bu ev yapıldı, bir arka sokaktaki evde doğmuştum. Evlerimiz eskidiği için kentsel dönüşüme ihtiyacımız vardı bu yüzden devletimize ve belediyemize teşekkür ediyoruz. Mahalle konseptinde kalmak istiyoruz ve bu isteğimizi söyledik. Onlar da kabul ettiler, ardından TOKİ’yle anlaştık. Güzel bir şey olmasını bekliyoruz. Burayı seviyor ve burada kalmak ve mahalle kültürünü yaşatmak istiyoruz. Bize Arnavut diyorlar ama biz Makedonya Türk’üyüz, Türk’üz. Burada doğduk, burada yaşayacağız ve burada da ölmek istiyoruz. Burası saklı bir cennet” şeklinde konuştu.

TMB’den İnşaat Sektörü Analizi

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), 2023 yılının ilk yarı dönemine ilişkin İnşaat Sektörü Analiz Raporu’nu yayımladı. 

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) yayımladığı raporda, deprem bölgesinde başlayan yeniden inşa sürecinin sektörde hızlanma yarattığına, konut dışı faaliyetlerde ise ülke genelinde bir büyüme gözlemlenmediğine dikkat çekti.

Türkiye’nin en köklü sivil toplum örgütlerinden TMB, ekonomi çevreleri ve sektör tarafından ilgiyle takip edilen İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nun Temmuz 2023 sayısını yayımladı. “Seçimlerin Ardından Ekonomide Rasyonelliğe Dönüş” başlıklı analizde, küresel ve ulusal ekonomi ile inşaat sektörüne ilişkin veriler değerlendirildi.

Sektörde Son 20 Çeyreğin En Hızlı Yükselişi

Raporda, deprem sonrasında yeniden inşa çalışmalarının yarattığı ivmeyle inşaat sektörünün yılın ilk çeyrek döneminde son 20 çeyreğin en hızlı artışını kaydettiği ve milli gelirden yüzde 5,4 pay aldığı belirtilirken, “Diğer taraftan 2016 yılında milli gelirden aldığı pay yüzde 9’a kadar çıkan inşaat sektöründe pozitife dönen görünüm halen geçtiğimiz yılların çok gerisindedir” denildi. Çalışmada, İstanbul başta olmak üzere deprem riski yüksek şehirlerde kentsel dönüşüme olan talebin artış göstermesinin de önümüzdeki döneme dair potansiyel yarattığı ancak sektörün geneli için maliyet yükünde ve finansmana erişimde zorluğun artması öngörüleri çerçevesinde beklentilerin sınırlı olduğu dile getirildi.

Riskler Mevcut, Ek Fiyat Farkı Beklentisi Sürüyor

İnşaat sektöründe son yıllarda gerek küresel gerek ulusal bazda yaşanan gelişmelerle beklenmedik biçimde artan girdi maliyetleri yüküne dair endişelerin sürdüğüne işaret edilen çalışmada, “Son olarak döviz kurunda yaşanan hızlı yükseliş ve para politikasında sıkılaşma adımları, gerek konut üreticileri gerek kamu ile çalışan müteahhitler açısından ek maliyetler yaratacaktır” değerlendirmesi yapıldı. Geçen dönemde maliyet artışı sorununun aşılamamasıyla teminat mektupları nakde çevrilen kamu projeleri üstlenmiş müteahhitlik firmalarına tek seferlik sicil affı getirilmesi yoluyla yasakların kaldırılması ve maliyet artışlarını karşılayacak oranda ek fiyat farkı düzenlemesi getirilmesi beklentisinin sürdüğü de vurgulandı.

Yeniden İmar Faaliyeti Çok Büyük Çapta

Yaşanan acı depremlerle birlikte sektörde öne çıkan konut alanında ise yeni ve zorlu sorunların gündemde olduğuna işaret edilen çalışmada, Türkiye’nin yıllık konut ihtiyacının 800-850 bin olduğu düşünüldüğünde hükümet tarafından ilk aşamada deprem bölgesinde yapılması planlanan 600 bin dolayında konutun öneminin anlaşıldığı, ayrıca az hasarlı konutlarla birlikte bölgede 2 milyona yakın konutun yeniden inşasına ihtiyaç olduğu belirtildi. Diğer taraftan söz konusu faaliyetler kapsamında işgücü bulmada çekilen zorlukların sektör temsilcileri tarafından dile getirildiği eklendi. Raporda deprem riski yüksek illerde hızla ihtiyaç duyulan afet odaklı kentsel dönüşüm sürecine de işaret edilerek, “Bu hayati sürecin, vatandaşın inisiyatifine bırakılmadan başlatılıp sonuçlandırılması ve güvensiz yapıların hızla tahliye edilerek dönüşümün devletin desteğiyle gerçekleştirilmesine ihtiyaç vardır” denildi. Ülke çapında barınma ihtiyacının aciliyetinin yanı sıra deprem bölgesindeki yeniden inşa çalışmalarının planlı ve denetimli biçimde yürütülmesinin önemi vurgulandı.

Türkiye Müteahhitler Birliği’nin 2023 yılının ilk yarısını değerlendirdiği raporda, inşaat sektörüne ilişkin özetle şu ifadeler kullanıldı:

YURT DIŞINDA 7,5 MİLYAR DOLARLIK İŞ ÜSTLENİLDİ: Türk inşaat sektörü, bu yılın ilk yarısında yurt dışında 7,5 milyar ABD Doları tutarında 110 proje üstlenmiştir. Böylece sektörün ilk kez 1972 yılında Libya ile yurt dışı pazara açılmasından bu yana ulaştığı uluslararası proje portföyü büyüklüğü, 133 ülkede üstlenilen 11 bin 758 projeyle toplam 480,5 milyar ABD Doları olmuştur. Körfez ülkeleriyle son dönemde ısınmaya başlayan siyasi ilişkiler kapsamında Suudi Arabistan öne çıkmaktadır. İkinci hedef pazar olarak hayata geçmeyi bekleyen büyük altyapı projelerinin bulunduğu Irak (yenilenebilir enerji, konut, sağlık tesisi ile tarım projeleri) takip edilmektedir. Yakın bağlarının ve önemli iş tecrübesinin bulunduğu Balkan ülkeleri de yeni proje ve yatırım olanaklarıyla Türk müteahhitler için yeni fırsatlar sunmaktadır.

RUSYA’DAKİ KAYBI SUUDİ ARABİSTAN TELAFİ EDECEK: Rusya-Ukrayna savaşının yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinde yarattığı kayıp sürerken, sektör Rusya’daki kaybı bu yıl Suudi Arabistan’da hayata geçirilecek projelerle telafi etme hedefi doğrultusunda TMB koordinasyonunda çalışmalarına hız vermiştir. TMB tarafından, ülkenin ulusal petrol şirketi olan dünya devlerinden Aramco ile işbirliğinde 30-31 Mayıs 2023 tarihlerinde Ankara’da bir etkinlik düzenlenmiştir. Etkinlikte Saudi Aramco yetkilileri, gelecek dönem projelerinde birlikte çalışmak için TMB üyeleriyle iki gün boyunca ikili görüşmelerde biraraya gelmiştir. Rapor yayıma hazırlanırken bir başka etkinlikte TMB üyeleri, Suudi Arabistan Belediye, Kırsal İşler ve Konut Bakanı Sayın Majid Al Hogail ile buluşmuştur.Sahra-altı Afrika ve Irak’ta bazı projelerin Körfez finansmanı ile gerçekleştirilmesi yönünde çalışmalar da gündemdedir.

HAKEDİŞTEKİ GECİKMELER SEKTÖRÜ OLUMSUZ ETKİLİYOR: Yüksek girdi maliyetlerinin yanı sıra ödenek yetersizliği ve hakediş ödemelerinde yaşanan gecikmeler sektörü olumsuz etkileyen başlıca unsurlardır. Bu şartlar altında müteahhitlik firmalarının bir süredir borçluluk oranlarının yüksek seyrettiği izlenmektedir. BDDK’nın Nisan 2023 verilerine göre sektörün toplam nakdi kredi hacmi de önceki yılın aynı dönemine göre %32 artarak 627,1 milyar TL olmuştur ve sektörde takipteki kredi oranı %4’tür. Diğer taraftan özel sektörün genelinde olduğu gibi piyasa faizlerinin halen yüksek ve bankaların kredi verme iştahının düşük olması nedeniyle firmalar için son dönemde finansmana erişim sorununun yaşandığı da bilinmektedir.

KREDİ SORUNU KONUT SATIŞI ÜZERİNDE BASKI YARATIYOR: Konut talebinde de kredilere erişimde sınırlamaların artmasının yanı sıra son aylarda mevduat faizlerinde yaşanan yükselişin yatırım amaçlı alımlar üzerinde baskı yarattığı değerlendirilmektedir. Kamu bankaları tarafından hayata geçirilen “Yeni Evim Kampanyası”nın ise etkili olduğu değerlendirilmiş, seçimlerin ardından konut fiyatlarının artacağı beklentisi bazı alıcıları harekete geçiren diğer bir unsur olarak görülmüştür. Ülke genelinde konut satışlarındaki gerilemeye karşın konut fiyatlarında artış devam etmektedir. Makroekonomik gelişmeler konut fiyatlarında yakın zamanda dengelenme yaşanması beklentisini mümkün kılmamaktadır. Yaşanan afetlerle arzın gerilemesi özellikle göç edilen yerlerde konut fiyatlarında ve kiralarda önümüzdeki dönemde artışın süreceğini göstermektedir.

Şişecam, Yenilenebilir Enerji Kullanımını 8 Kat Artırmayı Hedefliyor

Şişecam, 2022 yılı sürdürülebilirlik raporunda yenilenebilir enerji kurulu kapasitesini 10 MWp seviyesine ulaştırdığını belirtti. Firmanın yeni hedefi ise 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kullanımını 8 kat artırmak. 

Faaliyet gösterdiği tüm alanlarda dünyanın en büyük üç oyuncusundan biri olma hedefiyle üretim ve yatırımlarını sürdüren Şişecam, 4 kıta ve 14 ülkedeki karbon ayak izini azaltmak için çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Geçen yıl sürdürülebilirlik odağında yaptığı tüm çalışmaları 2022 Sürdürülebilirlik Raporunda toplayan Şişecam, sürdürülebilir gelecekle ilgili hedeflerini de ortaya koydu.

29 Milyon TL Enerji Tasarrufu Sağlandı 

ST Endüstri’den Derya Kumtepe’nin haberine göre; 2022-2030 CareforNext sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında gezegen ve tüm paydaşları için değer yaratma odaklı sürdürülebilir büyüme yolculuğuna devam eden Şişecam, 2022 yılında gerçekleştirdiği çalışmalarla yenilenebilir enerji kurulu kapasitesini 10 MWp (Megawatt peak) seviyesine çıkarttı. Bu kapasite artışıyla birlikte Şişecam, yıllık 8 bin 321 MW (Megawatt) yenilenebilir enerji üretimi gerçekleştirirken, yaklaşık 4 bin ton karbon emisyonunu önledi. 2022’de gerçekleştirdiği çalışmalarla 29 milyon TL’lik enerji tasarrufu elde eden Şişecam, 6,8 milyon metreküp suyun geri dönüşümünü sağladı. Şişecam fabrikalarındaki yenilenebilir enerji kullanım oranını ise 2030 yılına kadar 8 kat artırmayı planlıyor. 

“Bilim ve Teknolojiyi Merkezde Tutuyoruz’’

Şişecam Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kırman, “Bulunduğumuz sektörün dünyaya ve insanlığa olan etkilerinin bilinciyle stratejiler geliştiriyor, uzun vadeli değer yaratacak yatırımlarla gezegenin ve insanlığın devamlılığı için önemli adımlar atıyoruz. Sürdürülebilirlik ise bu yolculuktaki en önemli pusulamız” dedi. 2030 CareforNext stratejisinin değer yaratma odaklı sürdürülebilir büyüme yolculuğunda Şişecam’a önemli ölçüde güç kazandırdığının altını çizen Prof. Dr. Kırman, “Çalışmalarımızı 2050 “Sıfır Karbon” vizyonumuzla sürdürüyoruz. Attığımız her adımda Geleceğin Şişecam’ını yarının ihtiyaçlarına cevap verebilecek yetkinliklerle donatıyoruz. Bu doğrultuda CareforNext stratejimizin “Gezegeni Koru”, “Toplumu Güçlendir”, “Yaşamı Dönüştür” yaklaşımları odağında ilerlerken bilim ve teknolojiyi her zaman merkezde tutuyoruz” diye konuştu.

Haziran Ayında 83 Bin 636 Konut Satışı Yapıldı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Haziran ayı konut satış verilerini açıkladı. Buna göre, Türkiye genelinde toplam 83 bin 636 konut satıldı.

Türkiye genelinde konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 44,4 azalarak 83 bin 636 oldu. Konut satışlarında İstanbul 13 bin 578 konut satışı ve yüzde 16,2 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u 7 bin 325 konut satışı ve yüzde 8,8 pay ile Ankara, 4 bin 503 konut satışı ve yüzde 5,4 pay ile Antalya izledi. Konut satış sayısının en az olduğu iller sırasıyla 17 konut ile Ardahan, 29 konut ile Hakkari, 44 konut ile Tunceli oldu.

Konut satışları Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 22,1 azalışla 565 bin 779 olarak gerçekleşti.

İpotekli Konut Satışları 13 Bin 463 Olarak Gerçekleşti

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 66,8 azalış göstererek 13 bin 463 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %16,1 olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 28,6 azalışla 121 bin 530 oldu.

Haziran ayındaki ipotekli satışların 4 bin 698’i; Ocak-Haziran dönemindeki ipotekli satışların ise 39 bin 499’u ilk el satış olarak gerçekleşti.

Diğer Satış Türleri Sonucunda 70 Bin 173 Konut El Değiştirdi

Türkiye genelinde diğer konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 36,1 azalarak 70 bin 173 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 83,9 olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran döneminde gerçekleşen diğer konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 20,1 azalışla 444 bin 249 oldu.

İlk El Konut Satış Sayısı 25 Bin 886 Olarak Gerçekleşti

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 42,1 azalarak 25 bin 886 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı yüzde 31,0 oldu. İlk el konut satışları Ocak-Haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,9 azalışla 171 bin 158 olarak gerçekleşti.

İkinci El Konut Satışlarında 57 Bin 750 Konut El Değiştirdi

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 45,4 azalış göstererek 57 bin 750 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı yüzde 69,0 oldu. İkinci el konut satışları Ocak-Haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 23,8 azalışla 394 bin 621 olarak gerçekleşti.

Yabancılara Haziran Ayında 2 Bin 625 Konut Satışı Gerçekleşti

Yabancılara yapılan konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 69,6 azalarak 2 bin 625 oldu. Haziran ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 3,1 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı bin 4 konut satışı ile Antalya aldı. Antalya’yı sırasıyla 760 konut satışı ile İstanbul ve 223 konut satışı ile Mersin izledi.

Ülke Uyruklarına Göre En Çok Konut Satışı Rusya Federasyonu Vatandaşlarına Yapıldı

Haziran ayında Rusya Federasyonu vatandaşları Türkiye’den 733 konut satın aldı. Rusya Federasyonu vatandaşlarını sırasıyla 333 konut ile İran, 175 konut ile Irak ve 168 konut ile Ukrayna vatandaşları izledi.

İnşaat Sektöründe Çalışan Sayısı Yüzde 13 Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Mayıs ayına ilişkin ücretli çalışan istatistiklerini yayımladı. Buna göre, toplam ücretli çalışan sayısı yüzde 4,0 artarken inşaat sektöründe bu oran yüzde 13,0 olarak gerçekleşti.

Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı 2023 Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,0 arttı. Ücretli çalışan sayısı bir önceki yılın aynı ayında 14 milyon 308 bin 991 kişi iken, 2023 yılı Mayıs ayında 14 milyon 881 bin 757 kişi oldu.

Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; 2023 yılı Mayıs ayında ücretli çalışan sayısı yıllık olarak sanayi sektöründe yüzde 1,4, inşaat sektöründe yüzde 13,0 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde 4,0 arttı.

Ücretli Çalışan Sayısı Aylık Yüzde 0,7 Arttı

Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı 2023 Mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 0,7 arttı.

Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; 2023 yılı Mayıs ayında ücretli çalışanlar aylık olarak sanayi sektöründe yüzde 0,3, inşaat sektöründe yüzde 1,5 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde 0,8 arttı.

Konut Satışları Son İki Yılda En Sert Düşüşünü Yaşadı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde konut satışları bir önceki yıla göre yüzde 44,4 geriledi. Konut satışlarında, 2021 yılı Temmuz ayından bu yana en sert düşüş yaşandı. 

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 44,4 azalarak 83 bin 636 oldu.

Konut satışlarında İstanbul 13 bin 578 konut satışı ve yüzde 16,2 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u 7 bin 325 konut satışı ve yüzde 8,8 pay ile Ankara, 4 bin 503 konut satışı ve yüzde 5,4 pay ile Antalya izledi.

İpotekli konut satışları yüzde 66,8 düştü

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 66,8 azalış göstererek 13 bin 463 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 16,1 olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 28,6 azalışla 121 bin 530 oldu.

Haziran ayındaki ipotekli satışların 4 bin 698’i; Ocak-Haziran dönemindeki ipotekli satışların ise 39 bin 499’u ilk el satış olarak gerçekleşti.

Sıfır konut satışı yüzde 42,1 düştü

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 42,1 azalarak 25 bin 886 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı yüzde 31 oldu. İlk el konut satışları Ocak-Haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,9 azalışla 171 bin 158 olarak gerçekleşti.

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 45,4 azalış göstererek 57 bin 750 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı yüzde 69,0 oldu. İkinci el konut satışları Ocak-Haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 23,8 azalışla 394 bin 621 olarak gerçekleşti.

Yabancılara satış yüzde 69,6 geriledi

Yabancılara yapılan konut satışları Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 69,6 azalarak 2 bin 625 oldu. Haziran ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 3,1 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı bin 4 konut satışı ile Antalya aldı. Antalya’yı sırasıyla 760 konut satışı ile İstanbul ve 223 konut satışı ile Mersin izledi.

Haziran ayında Rusya vatandaşları Türkiye’den 733 konut satın aldı. Rusya Federasyonu vatandaşlarını sırasıyla 333 konut ile İran, 175 konut ile Irak ve 168 konut ile Ukrayna vatandaşları izledi.

Kaynak: Bloomberg HT

CEPHEDER Genel Sekreteri Cüheyda Altınok: ‘’Cephe Uygulamalarında, Kaliteli Ürün Kadar Doğru Uygulama da Önem Taşıyor’’

Cephe Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (CEPHEDER) Genel Sekreteri Cüheyda Altınok, Yapiradar.com’un YouTube kanalı Yapıradar TV’ye konuk oldu.

CEPHEDER’in kurulum aşamasından bu yana dernekte bizzat görev aldığını dile getiren CEPHEDER Genel Sekreteri Cüheyda Altınok, derneğin kuruluş amacını, ‘’CEPHEDER, Cephe sektöründe malzeme üretimi ve uygulamalarını belli bir standarda getirebilmek, kamuoyu ve sektörü bu alanda bilinçlendirmek için malzeme üreticileri, uygulayıcıları, cephe danışmanları ve akademisyenlerin desteğiyle kurulmuş bir sivil toplum kuruluşudur.

Derneğimizde bilinçlendirmeyi ön plana aldık. Bunun için de belediyelerle, sivil toplum kuruluşlarıyla, mimarlar odalarıyla, sektör çalışanlarıyla bir araya gelip ürünlerimizin doğru uygulanmaları konusunda bire bir görüşmeler yaptık, seminerler verdik.’’ sözleriyle ifade etti.

‘’Uygulama Standartlarının Belirlenmesi İçin Çalışıyoruz’’

Derneğin attığı önemli adımlara değinen Altınok, mesleki yeterlilik adına bir protokol imzaladıklarını belirterek, ‘’Bunun kapsamı da doğru uygulamalar ve doğru malzeme seçimleri ile ilgili. Bu bizim için çok önemli çünkü malzeme üretiliyor ama doğru uygulanmazsa, doğru ustalarca uygulanmazsa binalar şekil değiştirebiliyor, yapılar zedelenebiliyor. Bu nedenle bu uygulama standartlarının belirlenmesi için çok büyük çalışmalar yürütüyoruz.’’ dedi.

‘’Enerji Üretebilen Cephelerin Olmasını Ön Görüyoruz’’

Cephe sektörünün önümüzdeki dönemlerde teknolojik gelişmeler yaşayacağını dile getiren Altınok,  sözlerine şöyle devam etti:

‘’Teknolojik olarak da enerji verimliliği olan, sürdürülebilirliği olan hatta enerji üretebilen cephelerin olmasını ön görüyoruz. Bunlar çatıdan yapılabiliyor fakat cepheden yapılamıyor. Enerjiyi cepheden sağlayıp bunu en azından bina içerisinde kullanılabilmesi çok da zor olmasa gerek. Bunun için de ilgili firmalara destek vermeye çalışıyoruz. Bu tarz teknoloji birikimlerini varsa yurt dışı bağlantılı firmalarla ve STK’larla da yapılması gerekiyor. Ben bunun önümüzdeki dönemlerde önem kazanacağını düşünüyorum.’’

‘’Afet Yönetmeliği Bilinçli Kullanılmalı’’

Cephe uygulamalarında doğru ve kaliteli ürün kullanımına dikkat çeken Cüheyda Altınok, şunları söyledi:

‘’Binalarda iklim koşullarına göre daha sağlam ürünlerin kullanılması gerekiyor. Biliyorsunuz ki bir rüzgâr ve dolu ile bütün cepheler etkileniyor. Bunların sebebi kaliteli ürün ve uygulamadan geçiyor. Hele ki şimdi afet yönetmeliği var. Bu yönetmeliğin de çok bilinçli kullanılması ve ona göre de binaların yapılması gerekiyor. Çünkü, siz kötü bir bina yaptığınızda bu uzun dönemde sizin zararınıza oluyor. Önce yaşayanlara sonra çevreye ve sonunda ülkeye zararı oluyor. Doğru uygulama, doğru planlama, kaliteli ürün, estetik ürün diyoruz.’’

CEPHEDER Genel Sekreteri Cüheyda Altınok ile gerçekleştirdiğimiz röportajın tamamını buradan izleyebilirsiniz.

Mitsubishi Electric, 275 Milyon Avro Yatırımla İkinci Fabrikasını Açıyor

Mitsubishi Electric, Japonya’nın Aichi eyaletinde bulunan Owariasahi kentindeki ikinci fabrikası için 275 milyon avro yatırım yapacağını açıkladı.

Mitsubishi Electric Japonya’daki Nagoya Works tesisinin bir parçası olan Aichi eyaletinin Owariasahi şehrinde Fabrika Otomasyonu (FA) kontrol sistemi ürünlerinin üretimi için ikinci bir fabrika inşa etmek üzere 42,5 milyar yen daha (yaklaşık 275 milyon avro) yatırım yapacağını açıkladı.

Toplam Kümülatif Yatırım 360 Milyon Avroya Ulaştı 

AA’nın haberine göre; Mitsubishi Electric’ten yapılan açıklamaya göre, ilk yatırım, 28 Mart 2022’de açıklanmış ve Nisan 2025’te faaliyete geçmesi planlanan tek bir üretim binası için yapılmıştı. Bu plan, şimdi Nisan 2027’de faaliyete geçmesi planlanan ikinci bir üretim binasının eklenmesiyle genişletiliyor. Bu da toplam kümülatif yatırımı, 55,5 milyar yene (yaklaşık 360 milyon avro) çıkarıyor.

İki üretim binası, operasyonları kolaylaştırmak için yakından entegre edilecek. Yeni nesil fabrikalarda 5G iletişim ve yapay zekanın yanı sıra Mitsubishi Electric’in e-F@ctory konseptine dayanan gelişmiş tedarik zinciri yönetimi (SCM) ve mühendislik zinciri yönetimi de (ECM) kullanılacak. Beklenen faydalar arasında hızlandırılmış üretkenlik ve kalite iyileştirme döngüleri, kısaltılmış teslimat süreleri ve yüksek kaliteli, yüksek verimli üretim yer alıyor.

Yüksek düzeyde otomatikleştirilmiş bir üretim sürecinin gerçekleştirilmesine ek olarak, otonom mobil robotların (AMR’ler) kullanımı yoluyla lojistik verimliliğin artırılması ve müşterilerin istikrarlı bir ürün tedariki alabilmelerini sağlamak için dijital ikizlerden yararlanılarak senkronize üretim yoluyla talep dalgalanmalarına karşı direnç güçlendirilecek.

Ayrıca, yeni tesislerdeki çeşitli CO2 azaltma girişimleri sayesinde Mitsubishi Electric, karbon nötr bir toplumun gerçekleştirilmesine katkıda bulunmaya devam edecek.

Depremzedelere 500 Bin TL Hibe ve Kredi Desteği

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, 17 Temmuz’da başlatılacak ‘Yerinde Dönüşüm’ projesine ilişkin konutlara 500 bin TL, iş yerlerine ise 250 bin TL hibe ve kredi desteği sağlanacağını açıkladı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, “Yerinde Dönüşüm projesiyle deprem bölgesinde yaralar daha hızlı sarılıyor. Bakanlığımızın denetiminde yerinde dönüştürülecek konutlara 500 bin lira, iş yerlerine 250 bin lira hibe veriyoruz. Konutlarda 500 bin liradan 800 bin liraya, işyerleri de 250 bin liradan 500 bin liraya kadar 2 yıl ödemesiz, 10 yıl vade ile faizsiz kredi desteği sunuyoruz.” dedi.

Deprem bölgesinin ihya ve inşasında yeni bir dönemin başladığını belirten Bakan Mehmet Özhaseki, 17 Temmuz’da başlatacakları ‘Yerinde Dönüşüm’ projesiyle 11 şehrin yeniden ayağa kaldırılacaklarını ifade etti. Bakanlığın denetiminde evini yerinde dönüştürmek isteyen vatandaşların beklentilerini karşılayacak yeni bir projeyi hayata geçireceklerini vurgulayan Bakan Özhaseki, “Bu modelde kendi evini yerinde dönüştürmek isteyen vatandaşlarımıza destek var. Bu projede, konut ve iş yerleri dönüşümü için hibe desteği ve kolay ödemeli krediler var. Yerinde Dönüşüm projesiyle deprem bölgesinde kadim mahalle kültürünü koruyor, meydanları, çarşıları, kadim yapıları, tarihi silüeti ve değerleriyle 11 şehrimizi yeniden ayağa kaldırıyoruz. Yeniden ihya ve inşa çalışmalarında yeni bir dönem başlıyor.” ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan Yeni Projeler İçin Türk Müteahhitleri Bekliyor

Suudi Arabistan Belediye, Kırsal İşler ve Konut Bakanı Majed Al Hugail, Ankara programı kapsamında ziyaret ettiği Türkiye Müteahhitler Birliği’nde (TMB) ülkenin mevcut dev proje portföyü için Türk müteahhitlerle çalışma kararlılığını teyit etti.

Bakan Hugail, ülkesinde belediyelerin gerçekleştireceği projeler için 100 milyar dolar ve konut projeleri için de 50 milyar dolarlık bütçe ayrıldığını, bu projeler kapsamında Türk müteahhitlik firmalarıyla birlikte çalışmak istediklerini kaydetti. TMB Başkanı M. Erdal Eren ise, “Mart ayında Riyad’a düzenlenen Müteahhitlik Heyeti Programı’ndan sonra, Bakan Hugail’in Türk müteahhitlerle bir araya gelmek istemesi, kendisinin bu alanda işbirliğinin daha da geliştirilmesi kararlılığının bir göstergesidir” dedi.

Türk müteahhitler savaş nedeniyle taahhüt işleri yavaşlayan Rusya pazarından doğan açığı Suudi Arabistan ile kapatacaklar. Suudi Arabistan’da belediyelerin gerçekleştireceği projeler için 100 milyar dolarlık ve konut projeleri için 50 milyar dolarlık bütçe ayrılırken, Suudi yetkililer Türk müteahhitlik firmalarının söz konusu projelerde daha fazla yer almasını istiyor. Bu pazara yeniden dönüş için sektör, ülkedeki önemli bir bürokratik adım olan firma kayıt işlemlerini de tamamladı ve yeterlilik başvurularında bulundu.

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), Suudi Arabistan Belediye, Kırsal İşler ve Konut Bakanı Majed Al Hugail başkanlığındaki Suudi heyeti 11 Temmuz 2023 tarihinde Ankara’da ağırladı. TMB üyeleriyle biraraya gelen Bakan Hugail, toplantıda yaptığı konuşmada, ülkenin 2030 vizyonu kapsamında belediyelerle ilgili projeler için 100 milyar doları aşkın, konut projeleri için de yaklaşık 50 milyar dolar tutarında bütçe ayrıldığını söyledi. Türk müteahhitlerin yetkinliklerini bildiklerine ve söz konusu projelerde daha fazla Türk firması görmek istediklerine işaret eden Konuk Bakan, Türk şirketlere gereken kolaylığın sağlanacağının altını çizdi. Hugail ayrıca, Türk müteahhitlik firmalarını 10-13 Eylül 2023 tarihlerinde Riyad’da gerçekleştirilecek dünyanın en iddialı emlak etkinliklerinden biri olarak görülen “The Future of Living” temalı Cityscape Global’a davet etti.

Çok sayıda yeterlilik başvurusunda bulunan firma var

TMB Başkanı M. Erdal Eren de konuşmasında, Mart ayında Riyad’a düzenlenen Müteahhitlik Heyeti ziyaretinden sonra Suudi heyeti ağırlamaktan memnuniyet duyduklarını ve Bakan Hugail’in Türk müteahhitlerle bir araya gelmek istemesinin, bu alanda işbirliğinin daha da geliştirilmesi kararlılığının bir göstergesi olduğunu kaydetti. Eren, “Müteahhitlerimiz, Suudi Arabistan’ın 2030 vizyonu kapsamındaki projelerde yer almak hususunda hazır ve isteklidir. Birçok firmamız ülkede faaliyet göstermek için gerekli kayıt işlemlerini tamamlayarak yeterlilik için başvuruda bulunmuştur. Ülkede hayata geçirilmesi planlanan kentsel altyapı ve konut projelerinde yer alarak Suudi Arabistan’ın kalkınma programlarına katkıda bulunmaktan memnuniyet duyacağız” dedi.

Kaynak: ST Endüstri

İNDER Başkanı Nazmi Durbakayım: ‘’Kira Sorunu İçin Yeni Modeller ve Vergiler Hayata Geçirilmeli’’

İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım, “Kira sorunu artık özel sektörün birkaç projeyle çözeceği boyuttan çıktı, çok büyüdü. Buradaki ihtiyacı karşılamak için kamu öncülüğünde yeni modeller ve vergiler hayata geçirilmeli.” Dedi.

Kira sorununa karşı önerilerde bulunan İNDER Başkanı Durbakayım, şunları sıraladı: 

‘’Kamunun arsa tahsisi ile kiralık sosyal konutlar üretilebilir. Yerli ya da yabancı fonlara üst kullanım hakkı verilerek bu yapılabilir. Kira rakamları dar gelirliye göre belirlenir ve denetime tabi tutulur. Devletin tespit ettiği gerçek ihtiyaç sahibi vatandaşlar da bu yolla uygun fiyatlı kiralık eve kavuşur.


Bugün birçok yatırımcı aldığı evi boş tutuyor. Böyle bir ortamda bu tip stokçuluğa izin verilmemeli. Boş bırakılan evlere ek vergi getirilirse sisteme yeni arz eklenebilir.

Türkiye’de hane halkı sayısı giderek düşüyor. Gençler ailelerinden ayrı yaşamak istiyor.

Çalışan, tek yaşayan bu gençler için yeni konut projeleri üretilebilir. ‘Çalışan yurdu’ gibi, salonu mutfağı ortak olan daha küçük metrekareli birimler bugün tek yaşayan birçok genç için iyi bir çözüm yolu olur. Gündüz yoğun çalışan, günün çok kısıtlı zamanında evi kullanan kişiler için özel mimari çözümler geliştirilir. Bu evlerde kira daha makul olacağı için tercih de edilir. Gayrimenkul sektöründeki firmalar da talebi görünce bu şekilde yeni projeler inşa eder. Ayrıca ülkenin birçok şehrinde boş kalan oteller de bu amaçla konuta dönüşebilir.”

DASK Genel Müdürü Eren: ‘’29,5 Milyar TL Deprem Hasarı Ödendi’’

Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) Genel Müdürü Selva Eren, Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin şu ana kadar 29,5 milyar TL ödeme yapıldığını açıkladı.

Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nın (MTSO) düzenlediği DASK’ın işleyişi ve hasar süreçlerinin ele alındığı bir programa katılan DASK Genel Müdürü Selva Eren, Kahramanmaraş merkezli depremler sebebiyle 19 ilde hasar ihbarı aldıklarını açıkladı.

Süreçte son derece hassas ilerlediklerini belirten Eren, şunları söyledi:

“Yaklaşık 600 bin dosyadan ve hasar ihbarından bahsediyoruz. Bu görülmüş bir şey değil. Olabildiğince çok hızlı aksiyon almaya çalıştık. Sadece bu işi eksperle çözemeyeceğimizi bildiğimiz için aslında parametrik bir ödeme yöntemiyle ilerleyerek Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının raporlarını da baz alarak bir ödeme sistemiyle ilerledik. Bu da bize ciddi bir hız kazandırdı. Ama her şeyden daha önemlisi bu 600 bin dosyanın nerdeyse 450 binine yakını, hatta daha fazlası az hasarlı. Az hasarlılarda bir rakam belirledik. Biz bu eksper talepleri olmadan daha hızlı hareket edip bu şekilde ödeme yapmak istediğimizde de elimizdeki eksper sayısı da kısıtlıydı. Burada belirli aşamalarda ve belirli süreçlerde beklemeler oldu. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık.”

Sadece Malatya’dan 80 bin adet ihbar aldıklarını dile getiren Eren, “Bugüne kadar 66 bin dosyayı sonuçlandırdık. Bunun dışında da itirazlar oluyor, eksperlerimizi gönderiyoruz ve Malatya’da yaklaşık 6,8 milyar gibi bir ödeme yaptık. Tüm Türkiye genelinde de 578 bin dosya ve burada da devam eden 20 bin dosyamız var. Ödenen 29,5 milyar gibi bir paradan bahsediyoruz. Bu çok ciddi bir rakam. Tüm iyi niyetimizle sahada olmaya çalıştık.” dedi.

Kayseri Havalimanı Yeni Terminal Binası İnşaatı Sürüyor

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Kayseri Havalimanı Yeni Terminal Binası projesinde çalışmaların hızla devam ettiğini açıkladı.

İnşaat çalışmaları Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı DHMİ Genel Müdürlüğü tarafından başlatılan Kayseri Havalimanı Yeni Terminal Binası’nın inşaatında çalışmalar aralıksız sürerken, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, inşaat alanında incelemelerde bulunarak son durum hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Çalışmaları yerinede inceleyen Büyükkılıç’a incelemeleri esnasında Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Hamdi Elcuman ve Ali Hasdal, daire başkanları ile yüklenici firma yetkilileri eşlik etti. Başkan Büyükkılıç, Kayseri Havalimanı Yeni Terminal Binası ve Apron Yapım Projesi inşaat alanında incelemelerde bulunarak, çalışmaların seyri ve proje detayları hakkında yüklenici firma yetkililerinden bilgi aldı.

İncelemesinin ardından açıklama yapan Büyükkılıç, ‘’Kayseri Havaalanımızın terminal binasıyla ilgili çalışmalar hızla devam ediyor. İnşallah sonbahara sürecin tamamlanacağına inanıyoruz. Yüklenici firmamızı tebrik ve teşekkür ederek bu konudaki gayretlerine devam diye temennide bulunuyorum. Bu sürecin başından beri Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla Ulaştırma Bakanlarımızın ve DHMİ Genel Müdürümüzün yapmış olduğu, bakanlarımızın, milletvekillerimizin vermiş olduğu desteklerden dolayı her birine şehrimiz adına ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Şehrimize şimdiden hayırlı uğurlu olsun.” dedi.

Akça Cami Caddesi Yapımı İhaleye Çıkıyor

Kocaeli’nin İzmit ilçesinde yer alan Akça Cami Caddesi, üst yapı çalışmaları için 28 Temmuz Cuma günü ihaleye çıkacak.

ilan.gov.tr’de yer alan bilgilere göre; İzmit Belediyesi kent genelinde cadde ve sokakların üst yapı çalışmalarını yenilemeye devam ediyor. Bu kapsamda Akça Cami Caddesi ve yan yolları için de yenileme kararı alındı. Cadde üst yapı ve aydınlatma çalışmaları ile daha estetik bir görünüme kavuşturulacak. Projenin ihalesi 28 Temmuz Cuma günü saat 10.00’da İzmit Belediyesi 7. kat toplantı salonunda gerçekleştirilecek. Proje yer teslimi sonrasında 90 günde tamamlanacak.

Kaynak: Özgür Kocaeli

Kaymakam Bayram’dan Kamu Binalarına Ziyaret

Muş’un Malazgirt ilçesinde inşaat çalışmaları devam eden kamu binalarını ziyaret eden Kaymakam Göksu Bayram, incelemelerde bulundu.

Kaymakam Bayram, beraberindeki İlçe Milli Eğitim Müdürü Vedat Kaya ile aile destek merkezinin (ADEM) üst katında yürütülen bilim merkezinin tadilat çalışmalarını inceledi. Daha sonra Ziraat Bankası Müdürü Alparslan Çakar’ın talimatları ile Ziraat Bankası tarafından ilçede yapılan özel öğrencilerin eğitim göreceği Ziraat Bankası Özel Eğitim ve Uygulama Merkezi inşaatını gezen Kaymakam Bayram, ardından Danışmendgazi İlk ve Ortaokulu, Refik Cesur İlk ve Ortaokulu ile Fatih Ortaokulunda incelemelerde bulundu.

Kaymakam Göksu Bayram, yapımı devam eden tüm inşaatlarda yapılan çalışmalar hakkında İlçe Milli Eğitim Müdürü Vedat Kaya’dan bilgi aldı.

Dedeman’dan Mersin’e İkinci Otel Yatırımı

Dedeman Hotels&Resorts, DEKMAK Turizm ve Otelcilik ile Rest&More by Dedeman Mersin Erdemli projesi için franchise sözleşmesi imzaladı.

Dedeman Hotels & Resorts International, 2023 yılı sonuna kadar anlaşma sürecindekiler de dahil olmak üzere otel sayısını 50’nin üzerine çıkarma hedefine doğru hızla ilerliyor. Marka, DEKMAK Turizm ve Tiamat Otelcilik Turizm arasında Rest & More by Dedeman Mersin Erdemli için imzalanan franchise sözleşmesi ile Mersin’de ikinci otel projesini hayata geçirmeye hazırlanıyor. Dedeman markasını Mersin’e taşıyacak ilk imza Ocak ayında, Dedeman Mersin Yenişehir için atılmıştı.

Sahile yürüyerek 10 dakika uzaklıkta konumlanan otel, tatil odaklı yerli ve yabancı gezginlerin yanı sıra bölgeyi iş amaçlı ziyaret eden konukları da ağırlayacak. Mersin’i Dedeman kalitesi ve hizmet anlayışıyla ilk kez buluşturacak Rest & More by Dedeman Mersin Erdemli, Eylül 2023’te kapılarını açacak.

Yeni otel “Rest & More by Dedeman” markasıyla hizmet verecek

Otel, Dedeman Hotels & Resorts International’ın yeni markalarından; oda ve kahvaltı hizmetinin yanı sıra restoran, spa, toplantı odası veya balo salonu seçeneklerinden en az birine sahip olan ve merkezi lokasyonlarda yer alan otelleri olarak tasarlanan “Rest & More by Dedeman” imzasını taşıyacak. Rest & More by Dedeman Mersin Erdemli, Dedeman’ın hem tatil hem şehir otelciliği deneyimini yansıtacak.

Mimaride retro yaklaşım

Retro tarzı iç mimarisi ve yıkılan tarihi yapıların tuğlaları kullanılarak tasarlanan bina yüzey kaplaması ile dikkat çeken Rest & More by Dedeman Mersin Erdemli; 11 bahçe kullanımlı, 5 aile olmak üzere toplam 61 odası, 190 m²’lik restoranı, 55 m²’lik teras alanı, 155 m²’lik toplantı salonu ve 510 m²’lik kiralanabilir alanı ile hizmet verecek.

“Erdemli, taşıdığı potansiyelle gelişmeye açık bir bölge”

Erdemli’nin sınırları içindeki tarihi ve turistik yerleri, plajları ve özellikle sahip olduğu büyük narenciye üretimi ile turizm ve ticaret açısından taşıdığı potansiyele dikkat çeken Dedeman Hotels & Resorts International Yönetim Kurulu Başkanı Banu Dedeman “Mersin’e yapılan yeni yatırımlar tüm bölgenin gelişimine hız katıp potansiyeli artırırken bizler de şehirde ikinci otel projemizi hayata geçiriyor olmaktan son derece mutluyuz.

Hijyen, güvenlik, tutarlı hizmet ile çevreye duyarlı işletme yaklaşımıyla kaliteli bir konaklama deneyimi sunarken seçili hizmetlerle bu deneyimi zenginleştiren Rest & More by Dedeman markalı otelimizin ülkemize ve Türk turizmine hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

“Otelimiz, bölgenin ihtiyacını en mükemmel şekilde karşılayacak”

Tiamat Otelcilik ve Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Salih Gürbüz de Mersin’in gerek ülkemizin sosyopolitik durumu gerekse ulusal ve uluslararası yatırım stratejileri açısından çok önemli bir rol üstlendiğini belirterek, “Şehrimizde yeni açılacak ve ülkemizin en büyük havalimanlarından biri olacak olan Uluslararası Çukurova Havalimanı ile bölgemizin vizyonel çehresinin tamamen değişeceğini öngörüyoruz.

Taşucu’nda yer alan Akkuyu Nükleer Santral ile birlikte uluslararası yatırımların da ilgi odağı haline gelen Mersin’in, Erdemli ilçesinde çok amaçlı olarak kullanıma açacağımız, tüm yıl boyunca hem tatil hem iş amaçlı konaklamalara ev sahipliği yapacak olan Rest & More by Dedeman Mersin Erdemli, aynı zamanda bu ilçe ve çevresindeki ihtiyacı en mükemmel şekilde karşılayacak bir işletme olacaktır. Yerli ve milli anlayışımız doğrultusunda gelişmekte olan vizyonumuza ciddi anlamda değer katacağına sonsuz inancımız olan Dedeman markası ile iş birliği yapmaktan dolayı oldukça mutlu ve gururluyuz” şeklinde konuştu.

Kaynak: Turizm Ajansı

Üsküp Diamond Mall Açılışa Gün Sayıyor

Limak Holding’in Makedonya’nın Üsküp şehrinde inşaat çalışmalarını sürdürdüğü Diamond Mall projesi, sonbaharda hizmete açılacak.

Kamuoyunda müteahhitlik hizmetleriyle öne çıkan Limak Holding, faaliyetlerini 9 ayrı sektörde sürdürüyor. İnşaatın dışında, içecekten, turizme, havalimanı işletmeciliğine uzanıyor bu iş alanları. Tabii ki grubun amiral gemisi yurt içinde ve dünya genelinde projeler üstlenen Limak İnşaat. Hali hazırda Türkiye’de ve küresel arenada 30’un üzerinde inşaatı devam eden projesi bulunan Limak’ın önümüzdeki aylarda hizmete girecek bir de AVM inşaatı bulunuyor.

Ekonomim’in haberine göre; Limak Holding’in yurt dışında yatırımcısı olduğu ilk gayrimenkul projesi Diamond of Skopje. Toplam yatırım tutarı 250 milyon Euro ve 4 bölümden oluşuyor. Otel iki yıl önce açılırken, 4 bloktan oluşan konut ve rezidansın iki bloğunda teslimler yapıldı. Ofis bölümünde de teslimatlar başlatılırken, AVM bölümü sonbaharda tamamlanacak.

AVM, 48 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olacak. Bünyesinde 180 mağaza, 7 bin metrekare eğlence alanı, kafe, bar ve restoran hizmet verecek. Konut, ofis alanları ve 3.200 araçlık kapalı otoparka da sahip olacak.

Artaş Holding Yeni Yatırımlara Hazırlanıyor

‘Bir Harf, Binlerce Mutluluk’ mottosuyla basın toplantısı düzenleyen Artaş Holding, önümüzdeki dönemde yapacağı yeni yatırımlarını kamuoyuna sundu.

Toplantıya Süleyman Çetinsaya ile birlikte Artaş Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Serhan Çetinsaya, Artaş Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Oğuzhan Çetinsaya, Çelik Halat Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Kılıç, Artaş İnşaat Şantiyeler Koordinatörü Zafer Ak, Artaş İnşaat Genel Müdürü Yener Yıldırım, Artaş İnşaat Genel Müdürü ve Kamu İlişkilerinden  Sorumlu Atilla Demir, Artaş Holding Turizm Koordinatörü Ali Hasdemir,  Artaş Holding Perakendeden Sorumlu Genel Müdür Muhsin Erkoç ve Artaş Holding Finans Direktörü Fatih Rüştü Kaplan ev sahipliği yaptı.

Toplantıda konuşan Artaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, şunları söyledi:

“Artaş Holding olarak kurulduğumuz 1977 yılından bugüne dek yarım asra yaklaşan tecrübemizle ve sahip olduğumuz değerlerle, bulunduğumuz tüm sektörlerde hep en iyisini üretmek için çalıştık. “Bir Harf, Binlerce Mutluluk” mottomuz yaklaşık 50 yıllık çalışkanlığımız, güvenilirliğimiz ve dürüstlüğümüzün bir göstergesi. Sahip olduğumuz tecrübemiz ve gelecekten aldığımız ilhamla yeni yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. İlkelerimiz ve değerlerimizle, ülkemizin büyük ve güçlü hedefleri doğrultusunda biz de faaliyet gösterdiğimiz gayrimenkul, perakende, turizm, enerji ve sanayi sektörlerindeki yatırımlarımızla gücümüze güç katmayı hedefliyoruz.

Avrupa Konutları markasıyla inşa ettiğimiz projelerde binlerce aileyi ev sahibi yaptık. Bugüne kadar ürettiğimiz konutların tamamını kalite, güven ve memnuniyet üçgeninde konumlandırdık. Bu bakış açımızla birlikte erken teslim müjdelerimiz, satış sonrası hizmetlerimiz, yatırımcılarımıza sürekli kazandırmamız, Avrupa Konutları markasını gayrimenkul sektöründe bir konut devi konumuna taşırken “Bir Harf, Binlerce Mutluluk” mottosunun da temelini oluşturdu. Bugüne dek Avrupa Yakası’nda önemli projeler ürettikten sonra Anadolu Yakası’na da adım attık ve Avrupa Konutları kalitesini İstanbul’un diğer yakasıyla da tanıştırdık. Kısa vadede yeni projeler için plan ve çalışmalarımız sürüyor. Avrupa Yakası’nda Bağcılar bölgesinde Avrupa Konutları Yenimahalle, Atakent bölgesinde Avrupa Konutları Ata projelerimiz var. Anadolu Yakası’nda Avrupa Konutları Yamanevler projesinin yanı başında Avrupa Residence Yamanevler projesine imza atıyoruz. Tüm bu projelerle birlikte sanayi odaklı hayata geçirdiğimiz Artaş Sanayi ve Ticaret Merkezi projemiz, Avcılar’da yükseliyor. Geniş tır giriş çıkışlarına imkan sunan ve tüm ihtiyaca cevap verecek konseptte tasarlanan projemiz, Ambarlı Limanı ve ulaşım akslarına yakınlığıyla ticarete hız kazandıracak. Avrupa Konutları markalı projeler, olduğu her bölgeye çok büyük değer katmaya devam edecek.

İstanbul’da yeni projeler üretmek için çalışmalarımızı son sürat sürdürüyoruz. Milpa ve Profilo AVM anlaşmalarının ardından son olarak Eczacıbaşı Holding ile Cendere arsası için anlaştık, imzalar atıldı. Bu projemiz, Vadistanbul’un devamı niteliğinde olacak. Tüm dinamiklerini ve detaylarını çok iyi bildiğimiz Cendere’de yeni bir proje için düğmeye basmış bulunuyoruz. 75 bin metrekarelik alanda Eczacıbaşı ile nihai sonuca vardık. Bölgeye hakimiz ve tüketici taleplerini çok iyi biliyoruz. Bu projeyle İstanbul’a yepyeni bir çehre kazandırmayı hedefliyoruz.

Artaş kalite ve tecrübesini faaliyette olduğumuz tüm alanlara taşımayı hedefliyoruz. Doğan Holding’den satın aldığımız 60 yıllık Çelik Halat Tel Sanayi A.Ş’yi daha da büyüterek elde edeceğimiz ihracat rakamlarıyla ülke ekonomimize önemli katkılar sunmayı hedefliyoruz. Bu noktada sanayi alanındaki yatırımlarımızı devam ettirmeyi planlıyoruz. Enerji sektöründe ise yatırım planlamalarımız devam ediyor.

Ülkemiz ve ekonomisi için turizm sektörü büyük önem arz ediyor. Uzun yıllardır turizm sektöründe ciddi projelere imza attık ve yüksek  kalite  hizmet sunan tesisler ürettik. Son yıllarda gerçekleştirdiğimiz anlaşmalarla dünyaca ünlü turizm işletmecilerini Türkiye’deki faaliyet alanlarını genişlettik. Bugün içerisinde bulunduğumuz Vadistanbul Radisson Collection bunun en güzel örneklerinden birisi. Yine Accor ile yaptığımız anlaşma neticesinde Çamlıvadi ve Saklıvadi’de premium segment  Mövenpick Living ile turizm sektörüne yeni bir soluk kazandırıyoruz. Son teknolojiyle donatılmış bu konsept, Mövenpick kriterleri ve Türk  misafirperverliğini tek çatı altında sunuyor. İstanbul dışında yine Kayseri’de hizmete aldığımız Radisson BluMount Erciyes oteli, şehrin ilk kayak oteli olma özelliğini taşıyor. Bu yatırımla birlikte Kayseri’nin turizmine ve ülkemizin turizm verilerine çok önemli katkılar sağlıyoruz. Son olarak Mesa-Artaş-Kantur&Akdaş ortaklığında inşa edilen Tema İstanbul’un yapımı süren Tema World bölümündeki otel için de Marriott International Grubu ile Marriott Executive Apartments marka kullanımı anlaşması imzaladık.

Sahip olduğumuz tecrübe, bilgi ve birikimle AVM sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösteriyoruz ve bu alanda büyümemiz devam ediyor. Türkiye genelinde İstanbul, Kayseri ve Trabzon olmak üzere 3 farklı şehirde toplam 6 AVM yatırımımız bulunuyor. Vadistanbul AVM, Arena Park AVM, Armoni Park AVM, Carousel AVM, Forum Trabzon AVM ve Kayseri Park AVM olarak belirtebileceğimiz alışveriş merkezlerimiz 1000’e yakın  mağaza ve 300 bin metrekarenin üzerinde kiralanabilir alana sahip. Özellikle İstanbul’da alışveriş deneyimini konforlu ve yüksek seviyeye çıkaran, alışveriş caddeleri, cadde restoranları ve özel havarayı ile ulaşım kolaylığı sunan ödüllü yaşam projemiz Vadistanbul, şehrin yeni ikonu ve buluşma noktası haline geldi. Artaş Holding olarak önümüzdeki dönemde perakende alanındaki yatırımlarımızla yükselişimizi sürdürmeyi hedefliyoruz.

Şirket olarak faaliyet gösterdiğimiz her sektör ve imza attığımız her projede büyük bir özveriyle çalışıyoruz. Artaş Holding’le “Bir Harf, Binlerce Mutluluk” diyoruz.”

Haydarpaşa Garı’nda Restorasyon Çalışmaları Sürüyor

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Tarihi Haydarpaşa Garı’nda başlatılan restorasyon çalışmalarının 2024 yılında tamamlanacağını açıkladı.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, tarihi Haydarpaşa Garı’nda yürütülen restorasyon çalışmalarını ve bölgede bulunan Arkeopark Alanını yerinde inceledi, yetkililerden bilgi aldı.

Tarihi garın restorasyon çalışmalarının titizlikle sürdüğünü ifade eden Bakan Uraloğlu, “Tarihi dokuya zarar vermeden çalışmaları titizlikle sürdürüyoruz. Tarihi Haydarpaşa Garı, 2024 yılında tamamen hazır hale getirilerek hizmete alınacak. Ayrıca Arkeopark alanındaki çalışmalar da İstanbul’u tarihine ışık tutacak.” dedi.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı himayesinde, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın (TCDD) Tarihi Haydarpaşa Garı’nda yürüttüğü restorasyon çalışmaları sürüyor. 2010 yılında çıkan yangında büyük hasar gören gar, 2024’te tamamen hazır hale getirilecek. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, restorasyon çalışmalarını ve Arkeopark Alanı’nda incelemelerde bulunarak yetkililerden bilgi aldı. İstanbul’un tarihine ışık tutan Arkeopark alanında yapılan çalışmaları inceleyen Bakan Uraloğlu, bölgenin yerli ve yabancı turistler için çekim merkezi olacağına inandığını dile getirdi.

Türkiye’nin önemli tarihi kültür mirası olan Haydarpaşa Gar Binası restorasyon çalışmaları iki etap halinde sürdürüldüğünü ifade eden Bakan Uraloğlu, “En çok hasarın yaşandığı ve birinci etap olan tarihi garın çatı restorasyonu 3 yıl içinde aslına uygun şekilde restore edilerek tamamlandı. İki kuleden oluşan çatı binası için 11 adet çelik çatı makası, orijinaline uygun olarak yeniden imal edilerek eski haline kavuşturuldu. Çıkan yangında zarar gören eski çelik makaslarla, tuğla duvarlar ve çatı ahşap malzemeleri de onarılarak koruma altına alındı. Yangında ayrıca zarar gören, su ve ısı yalıtım uygulamaları yapılarak, bakır, kurşun ve arduvaz çatı üst örtü kaplamaları ve çatı olukları aslına uygun olarak yenilendi.” diye konuştu.

Uraloğlu, yangında zarar gören iç mekan restorasyonu tamamen aslına uygun olarak inşa edildiğini vurgulayarak, “Yangının tahrip ettiği zemin kattaki yolcu bekleme salonunun alçı onarımı ve boya çeşitleri aslına uygun olarak yapıldı. Tarihi dokuya zarar vermemek adına yapılan titiz çalışma duvarlarda oluşan her türlü kalıntı temizlenerek, mikro enjeksiyon ile yüzey sağlamlaştırıldı. Yangında zarar gören dış cephe vitrayları için atölye kurularak, denetim ve gözetim altında çok itinalı şekilde onarılıp montajı yapılarak geçici olarak koruma altına alındı. Tarihi Haydarpaşa Gar’nın simgesi olan ve yangında motoru ve diğer mekanizmaları zarar gören saatin bakımı da yapılarak yerine takıldı. Zarar gören dış cephe taşları ise, Bilecik’in Osmaneli ilçesinde numune taşlar çıkartılarak laboratuvara gönderildi. Haydarpaşa Garı’nın dış cephe taşlarıyla birebir uyumlu olduğu tespit edilince orada açılan taş ocağıyla taşların temin edilmesi sağlandı. Bu kapsamda yapılan ikinci etap çalışmaları ise devam ediyor. Dış cephe taşlarının onarım işleri devam ederken, yolcu bekleme salonundaki zemin döşeme kaplamaları orjinaline uygun bir şekilde yenilendi. Silüet aydınlatma çalışmaları devam eden gar, 2024 yılında tamamen hazır hale getirilerek hizmete alınacak.” dedi.

Bakan Özhaseki: ‘’İstanbul’da 800 Bin Bağımsız Bölümün Dönüşümü Tamamlandı’’

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İstanbul’da toplam 39 ilçede kentsel dönüşüm çalışmalarının aralıksız sürdüğünü ifade etti.

1,5 milyon konutun dönüşümünün 5 yılda tamamlanacağını dile getiren Özhaseki, şunları söyledi:

“İstanbul’umuzu deprem başta olmak üzere tüm afetlere karşı dirençli hâle getirmekte kararlıyız. İstanbul’da yaklaşık 800 bin bağımsız bölümün dönüşümünü tamamladık, vatandaşlarımıza evlerini, yeni sağlıklı yuvalarını teslim ettik. 142 bin 548’i bakanlığımız eliyle olmak üzere özel sektörle birlikte toplamda 170 bin 941 bağımsız bölümün dönüşüm süreci devam ediyor. 2012’den bugüne kadar kentsel dönüşüm kapsamında 127 milyar 926 milyon TL değerinde yatırım gerçekleştirdik.

İstanbul’da acil dönüşmesi gereken 600 bin bağımsız bölüm başta olmak üzere toplamda 1.5 milyon konutu 5 yıl içerisinde dönüştüreceğiz. İnşallah İstanbul’umuzun 39 ilçesini deprem başta olmak üzere tüm afetlere karşı dirençli hale getirene kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz” 

Kira Krizinden Çıkış Yolları

Gayrimenkul sektörünün önde gelen temsilcileri fahiş kiralara karşı alınabilecek önlemlerden bahsetti.

Hürriyet’ten Gülistan Alagöz’ün derlediği habere göre; Son iki yılda milyonlarca kişinin ortak sorunu kiralar oldu. Yeni ev arayan bütçesine göre seçenek bulamaz hale gelirken, kiracılar zam ve tahliye baskısıyla uğraşmak zorunda kaldı. Kamu, kiracıları korumak için geçen yıl kira artışına yüzde 25 sınırı getirdi, bu yıl da süreyi uzattı. Ancak sınırlama sorunu çözmediği gibi ev sahibi-kiracı anlaşmazlıklarının daha fazla artmasına neden oldu.

İşte kira krizine karşı çözüm önerileri;

Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) Başkanı Mehmet Kalyoncu:

Kira sorununun çözümü için ‘kiralık sosyal konut’ formülü Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği’nden geldi. Yaklaşık 1.5 yıldır kurdukları komitelerle çözüm yolları üzerinde çalıştıklarını belirten Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) Başkanı Mehmet Kalyoncu şunları söyledi: 

“Çalışmalarımız sonucunda ‘Yeni Konut Modeli’ni hazırladık. Bu modelle ev sahibi-kiracı anlaşmazlığı bitecek, kiraya veren kurumsal yapılar oluşacak. Model şöyle ilerleyecek:

  • Arsa maliyeti sıfıra indirildiğinde kiralar yarı yarıya düşer. Kamunun kiralık konut üretimi için tahsis   ettiği arsada özel sektör proje geliştirir. Arsanın mülkiyeti devlette kalır, üst kullanım hakkı verilir.
  • Projelerde maksimum ev kirası önceden belirlenir, ticari birimler için sınırlama getirilmez. Özel sektör projeyi geliştirir, finanse eder, inşaatını tamamlar, sözleşme süresince bakım ve onarımları yapar. Yatay mimaride, yerli malzeme ile enerji tasarruflu binalar hızla hayata geçer.
  • Kamunun sorumlulukları ise proje sahasının ilgili tüm izin ve imar süreçlerini hazırlamak, proje finans kurgusu içerisinde belirli garantileri sunmak, proje süresince gerekli durumlar için kamu denetimlerini yürütmek ve sözleşme sonunda konutların kamuya devir işlemlerini yapmak olur.
  • Tüm bunların sonunda kent hayatında sosyal dengeler sağlanırken, ihtiyaç sahibi kesim piyasa dalgalanmasından etkilenmeden uzun dönem aynı yerde kiracı kalabilir. Kirası hane gelirinin yüzde 30’u kadar olacağı için yaşam standartları yükselir. Ayrıca bu projeler çevre bölgelerde de kira fiyatlarının düşmesini sağlar. Uzun süredir üzerinde çalıştığımız modelin tüm detaylarını önümüzdeki hafta kamuoyu ile paylaşacağız.”

İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım:

Boş Konutlara Vergi Geri Gelsin

“Kira sorunu artık özel sektörün birkaç projeyle çözeceği boyuttan çıktı, çok büyüdü. Buradaki ihtiyacı karşılamak için kamu öncülüğünde yeni modeller ve vergiler hayata geçirilmeli” diyen İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım önerilerini şöyle sıraladı:

  • “Kamunun arsa tahsisi ile kiralık sosyal konutlar üretilebilir. Yerli ya da yabancı fonlara üst kullanım hakkı verilerek bu yapılabilir. Kira rakamları dar gelirliye göre belirlenir ve denetime tabi tutulur. Devletin tespit ettiği gerçek ihtiyaç sahibi vatandaşlar da bu yolla uygun fiyatlı kiralık eve kavuşur.
  • Bugün birçok yatırımcı aldığı evi boş tutuyor. Böyle bir ortamda bu tip stokçuluğa izin verilmemeli. Boş bırakılan evlere ek vergi getirilirse sisteme yeni arz eklenebilir.
  • Türkiye’de hane halkı sayısı giderek düşüyor. Gençler ailelerinden ayrı yaşamak istiyor.
  • Çalışan, tek yaşayan bu gençler için yeni konut projeleri üretilebilir. ‘Çalışan yurdu’ gibi, salonu mutfağı ortak olan daha küçük metrekareli birimler bugün tek yaşayan birçok genç için iyi bir çözüm yolu olur. Gündüz yoğun çalışan, günün çok kısıtlı zamanında evi kullanan kişiler için özel mimari çözümler geliştirilir. Bu evlerde kira daha makul olacağı için tercih de edilir. Gayrimenkul sektöründeki firmalar da talebi görünce bu şekilde yeni projeler inşa eder. Ayrıca ülkenin birçok şehrinde boş kalan oteller de bu amaçla konuta dönüşebilir.”

Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Ramadan Kumova:

Ev Sahipliği Oranı Artmalı

Türkiye’de ev sahipliği oranının 2014 yılında yüzde 61 iken, 2022 sonunda yüzde 57.5 seviyesine kadar düştüğünü belirten Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Ramadan Kumova, “Düşen bu oran Türkiye’de yıllık yaklaşık 150 bin yeni kiralık konut talebi yarattı. Salgının etkisiyle birkaç yıl bu ihtiyaç sönümlenmiş olsa da pandemi sonrası biriken talep piyasaya yansıdı. Dolayısıyla Kira sorununa kalıcı çözüm için ev sahipliği oranını arttırmamız gerek” dedi ve önerilerini aktardı:

  • “İlk adım konuta erişimi kolaylaştırmak. Özel sektör ve kamu işbirliği ile kredi faizleri yüzde 1’in altına düşürülebilir.
  • Kredinin yanında konut fiyatının da ulaşılabilir olması gerekli. Üretim için de temel ihtiyaç arsa. Bugün arsa sahiplerinin beklentisi ile sosyal konut üretilemiyor. Kamu; arsa ofisini tekrar hayata geçirip ucuz arsa üreterek özel sektörle işbirliği yapabilir. Yapılacak konutların fiyatı ve kalitesi de TOKİ tarafından denetlenir.
  • Daha uzun vadede ise finansal çeşitliliğin artırılması gerekli. Yapı tasarruf sandıkları devreye alınabilir, Bireysel Emeklilik Sistemi’ndeki (BES) gibi devlet destekli konut edindirme sistemleri uygulanabilir. 
  • Dünyada uygulanan modeller incelenmeli. Mesela; Avrupa’da belediyeler müteahhitlerden mülkler satın alarak ucuza kiraya veriyor, piyasa dengelenince de satıyor. Almanya’da yeni bir konut projesi yapıldığında belediye ‘yüzde 12’sini kiraya ayıracaksın’ diyor ve bölgeye göre rakamı belirliyor. Projeyi geliştiren firmaya da maliyet desteği veriliyor. Bunun yanında boş tutulan konutlardan ek vergi alan ülkeler de var.”

Yalova’da İsale Hattı Çalışmaları Sürüyor

Yalova Belediye Başkanı Mustafa Tutuk, 500 milyon TL maliyetle hayata geçirilen içme suyu ana isale hattı projesini yerinde inceledi.

Yalova tarihinin en büyük projelerinden olan 500 milyon lira maliyetli ‘İçme Suyu Ana İsale Hattı’nda çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Yalova Belediye Başkanı Mustafa Tutuk, çalışmaları yerinde inceleyerek projenin yüzde 35’lik bölümünün tamamlandığını bildirdi. 

Sağladıkları mali disiplinin de etkisiyle Yalova tarihinin en büyük yatırımını hayata geçireceklerini söyleyen Yalova Belediye Başkanı Mustafa Tutuk, projede gelinen son durumu yerinde inceledi. 500 milyon TL değerindeki 70 kilometrelik içme suyu ana isale hattında yüzde 35’lik kısmın tamamlandığını bildiren Başkan Tutuk, çalışmaların 5 ayrı noktadan sürdürüldüğünü söyledi. 

Belediye tarihinin en büyük içme suyu isale hattı projesinde çok önemli bir noktaya gelindiğini dile getiren Başkan Tutuk, Safran Yolu Caddesi üzerinde yapılan çalışmaları yerinde inceledi. Projeyle ilgili çalışmalarda ivmenin arttığını dile getiren Başkan Tutuk, “Projeyle ilgili 3 noktada çelik boru iletim hatları, 2 noktada da Yüksek Yoğunluklu Polietilen (HDPE) boruların depolara bağlantısıyla ilgili olmak üzere toplam 5 ayrı noktada 5 ayrı koldan çalışmalar yürütülüyor. Bu çerçevede su depolarının yapımı da sürüyor. Projemizle, Yalova’mızda 70 kilometrelik hat yenilenmiş olacak. İçme suyu hattı, 1999 Büyük Marmara Depremi’nde 20 ayrı noktadan hasar almıştı. Şimdi sıfırdan bir hat yapıyoruz. Hem sudaki kayıp kaçağın önüne geçeceğiz hem de temiz su içeceğiz. 50 yıllık eskimiş borulardan kurtulmuş olacağız” dedi. 

“Sürdürülebilir Su Kullanımını Sağlayacağız” 

Çözüm odaklı belediyecilik anlayışı ile Yalova’da yıllardır çözüme kavuşmayan bir sorunu çözeceklerini belirten Başkan Tutuk, “Yalova’mız için durmadan, yorulmadan çalışmaya devam ediyoruz. Yalova tarihinin en büyük projesi bu. Bu projeyi başlatmasaydık, Yalova’mız ciddi su sorunlarıyla karşı karşıya kalacaktı. Su tasarrufunun büyük önem kazandığı günümüzde, kayıp kaçağın da önüne geçecek olan bu hat ile sürdürülebilir su kullanımını sağlayacağız. Şu an projenin yüzde 35’lik kısmı tamamlanmış durumda. Çalışmalar planlamalar çerçevesinde ilerliyor” ifadesini kullandı. 

‘’Vatandaşlarımız 50 Yıl Boyunca Temiz Su İçecekler’’

Projeyi bugüne kadar hayata geçirmeye kimsenin cesaret edemediğini anlatan Başkan Tutuk, şunları kaydetti: 

“Bazen siyaseten bazı yatırımlar birileri tarafından ötelenmiş olabilir ancak biz hiçbir şeyi ötelemiyoruz. Ben, gözümün gördüğü hiçbir şeye kayıtsız kalmam. Düşünün ki 500 milyon TL’yi toprağın altına gömüyorsunuz ve üstünü asfaltla kapatıyorsunuz. Bunu, vatandaşlarımız görmeyebilir ancak 50 yıl boyunca tertemiz su içecekler. Hemşerilerimizden de büyük bir destek var. Her konuda olduğu gibi bu konuda da samimiyiz. Onlar da bu samimiyetimizi görüyorlar, takdir ediyorlar. Bende hemşerilerime bana verdikleri güven ve destek için teşekkür ediyorum.” 

Proje çerçevesinde Çınarcık’tan Altınova’ya kadar hat yapılacak. Projenin tamamlanmasıyla çelik boru içme suyu iletim hatları, terfi merkezi, 50 metreküplük yeni beton su toplama yapısı, branşman yapısı, 3 adet basınç düşürme odası inşaatı ve çıkış kapısı, çıkış boru hattı, 2 su deposu devreye girecek. Proje ile toplam yaklaşık 21 bin metreküplük 5 mevcut su deposu yenilenmesi ile yardımcı yapılar vana odaları, manevra odaları, debimetre odaları da yapılacak.

Eskişehir’de Yeni Halk Ekmek Fabrikası’nın İnşaatı Tamamlandı

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından kazandırılan yeni halk ekmek fabrikasının inşaat çalışmaları tamamlandı. Günlük 250 bin ekmek üretim kapasitesine sahip olan fabrikanın önümüzdeki aylarda üretime açılması hedefleniyor.

Eskişehir’de mevcut fabrikanın yetersiz kalması üzerine hayata geçirilen yeni halk ekmek fabrikasının inşaatı tamamlandı. 

Yaklaşık 6 bin metrekarelik alanda yapımı tamamlanan ve faaliyete geçmesi için son düzenlemelerin yapıldığı yeni fabrika, yüksek teknoloji ile hizmet verecek. Yeni tesiste incelemelerde bulunan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Halk Ekmek fabrikasının hem üretim kapasitesi hem de kullanılan teknoloji açısından Türkiye’ye örnek olacağını ifade etti.

Dünya Gazetesi’nden Ayşe Kaytan Uçak’ın haberine göre; Eskişehir Halk Ekmek’in kurulduğu 2001 yılından bu yana halk için sağlıklı ve uygun fiyata ekmek üretimi gerçekleştirdiğini söyleyen Büyükerşen, yeni tesisle ilgili şu bilgileri paylaştı: “Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olarak yeni Halk Ekmek tesisimizi çok yakın zamanda açacağız.

Kapasitesi en az günlük 250 bin ekmek üretebilecek bu modern tesisle Eskişehirliler, acil durumlarda da ilave edilecek ünitelerle daha fazla ekmek ve diğer unlu gıda maddeleri üretilebilecek bir fırına sahip olacaklar. Tesisin devreye alınması ile eski fırını kapatacağız. Üretimimize yeni fabrikada devam edeceğiz.

Piyasada diğer fırınların ve fabrikaların yaptığı ekmeklerle rekabet edebilecek, fiyatlara zam yapmaktan ve gramajı küçültmekten kaçınan bir tesisi yaptığımızın altını çizmek istiyorum.” Öte yandan temmuz ayında yapılacak yeni zamla birlikte Eskişehir’de özel fırınlarda 210 gramı 5 liradan satılan ekmek 200 grama düşülerek 7 liradan satılacak. Eskişehir Halk Ekmek ise 200 gramlık ekmeği 3 liradan satıyor.

Sincan’a 3 Dev Proje Geliyor

Ankara, Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan, ilçeye yeni yatırımlar geleceğini müjdeledi. Ercan, 3 yeni projenin detaylarından bahsetti.

Katıldığı bir televizyon programında yatırımların detaylarını anlatan Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan, altı otoparklı, meydanlı, tek katlı açık AVM tarzında yapılan projeyle beraber 500 dönümlük bir dinlenme alanı ile Gaziosmanpaşa Mahallesi’nde 210 dönümlük büyük bir millet bahçesi yapılacağını söyledi. 

Projelerin 4 ay içerisinde hayata geçirileceğini söyleyen Murat Ercan, “Meydan AVM projemiz Sincan’ın vizyon projelerinden biri. Sadece Sincan’a değil, Ankara’ya da çok büyük değer katacak bir proje. Altı otoparklı, meydanlı, tek katlı açık AVM tarzında yaptığımız proje çok hızlı bir şekilde ilerliyor. Ve Zir Vadisi alanımız, 500 dönümlük bir etkinlik alanından bahsediyorum, bu dile kolay. Gaziosmanpaşa Mahallesi’nde de 210 dönümlük büyük bir millet bahçesi önümüzdeki 3-4 ay içerisinde bitecek.” ifadelerini kullandı.

Sokak hayvanları için bir rehabilitasyon merkezi kurulduğunu dile getiren Ercan, “Sokak hayvanları için bir bakım ve rehabilitasyon merkezimiz yok dedim ve bir merkez kurduk. Burada aynı zamanda özel çocuklarımız için hipoterapi yapılıyor. Ayrıca Sevgi Bahçesi ile de çocuklarımız hayvan dostlarını tanıma imkânı buluyor.” dedi.

Folkart, Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Töreni’nden 4 Ödülle Döndü

İngiltere’nin Londra kentinde düzenlenen Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Töreni’ne katılım sağlayan Folkart, 4 farklı kategoriden ödül almaya hak kazandı.

Londra’da düzenlenen ödül töreninde katıldığı dört dalda da ödül alan Folkart, Avrupa Gayrimenkul Ödül Töreninde dört farklı kategoride ödül alan tek marka oldu.

Geçtiğimiz yıllarda Çeşme’deki Folkart Blu ve Folkart Hills projeleri ile de farklı dallarda Avrupa Gayrimenkul Ödülleri’ni kazandıklarını hatırlatan Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, şu ifadeleri kullandı:

“Bu yıl da European Property Awards-Avrupa Gayrimenkul Ödülleri’nden dört farklı ödüle layık görülmek bizleri gururlandırdı. Projelerimizin ve çalışmalarımızın bu şekilde ödüller kazanması, attığımız adımların doğruluğunu gösteriyor. Başta ekip arkadaşlarımız olmak üzere, çözüm ortaklarımız, paydaşlarımız ve sonrasında da bizi tercih eden değerli Folkart dostlarının ‘duyduğu güven’ başarımızın temelini oluşturuyor.”

Hasankeyf’in Yeni Yaya Köprüsü Tamamlandı

Ilısu Barajı nedeniyle sular altında kalan Batman, Hasankeyf’te başlatılan yeni yaya köprüsünün inşaat çalışmaları tamamlandı.

Tarihi ilçede tarihi yapıların gezilebilmesi için 500 metre uzunluğunda ahşap kaplamalı çelik yaya köprüsü inşası tamamlandı.

Tarihi Yapılara Daha Kolay Ulaşım Sağlanacak

DSİ Ilısu Projesi 16. Bölge Müdürlüğü tarafından Hasankeyf arkeopark çevre düzenlemesi işi kapsamında tarihi yapıların daha kolay ziyaret edilebilmesi için çalışmalara ağırlık verildi. Yürütülen çalışmalar kapsamında yerli ve yabancı ziyaretçilerin şaab vadisinden yamaç külliyesi ve mağara evlere ulaşımını sağlanmak amacıyla ahşap kaplamalı çelik yaya köprüsü inşa edildi.  Ahşap kaplamalı, 500 metre uzunluğa, 3 metre genişliğe ve 20 metre yüksekliğe sahip olan çelik konstrüksiyon köprü yapımı tamamlanarak hizmete sunuldu. Çelik konstrüksiyon köprüsünün faaliyete geçmesiyle birlikte tarihi ilçeye gelen yerli ve yabancı turistlerin tarihi yapılara daha kolay ulaşım sağlayacak. 

İnşaat Sektörü Ciro Endeksi Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörlerine ilişkin ciro endeksini açıkladı. Buna göre inşaat sektörü ciro endeksi mayıs ayında yüzde 102,8 arttı.

TÜİK tarafından paylaşılan verilere göre, Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi, 2023 yılı Mayıs ayında yıllık yüzde 52,7 arttı.

Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında; 2023 yılı Mayıs ayında yıllık sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 34,9, inşaat ciro endeksi yüzde 102,8, ticaret ciro endeksi yüzde 58,8, hizmet ciro endeksi yüzde 62,3 arttı.

Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi, 2023 yılı Mayıs ayında aylık yüzde 2,9 arttı.

Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında; 2023 yılı Mayıs ayında aylık sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 1,6, inşaat ciro endeksi yüzde 3,5, ticaret ciro endeksi yüzde 3,2, hizmet ciro endeksi yüzde 4,7 arttı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ‘’Yapımı Tamamlanan Deprem Konutlarını Teslim Edeceğiz’’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerdeki konutlara ilişkin, “Ekim, kasım aylarından itibaren yapımı tamamlanan konutların teslimatını peyderpey gerçekleştireceğiz.” dedi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Almanya Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen Berlin Deprem Konferansı’na video mesaj ileten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, deprem konutlarına ilişkin bilgilendirmede bulundu.

Depremin yaralarını sarmaya çalıştıklarını ifade ederek sözlerine başlayan Erdoğan, şunları söyledi:

“Bölgede hayatın normale dönmesi için yoğun gayret sarf ediyoruz. Enkazın tamamını kaldırdık. Deprem riski olmayan alanlarda kalıcı konutların inşasına süratle başladık. Ekim, kasım aylarından itibaren yapımı tamamlanan konutların teslimatını peyderpey gerçekleştireceğiz. İlk bir yılda 319 bin konutun inşasını bitirip hak sahiplerine teslim edeceğiz. Toplamda 650 bin konut inşa etmeyi hedefliyoruz. Şehirlerimizi eskisinden daha güvenli, dayanıklı hale getirmekte kararlıyız. Depremin ülkemiz ekonomisine maliyeti toplam 104 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Bu ağır yükün altından, siz dostlarımızın da desteğiyle inşallah hep birlikte kalkacağız.”

Elazığ Deprem Konutları’nda 19 Blok İnşaatı Tamamlandı

Elazığ’da Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından temeli atılan 2 bin 936 konuttan 300 dairelik 19 blokun inşaatı tamamlandı. Diğer konutların çalışmaları ise devam ediyor.

6 Şubat tarihinde yaşanan depremlerden etkilenen Elazığ’nın Aşağı Demirtaş ve Yemişlik bölgesinde yer alan Karakoçan, Palu, Sivrice ve Baskil ilçelerinde yapılan afet konutlarının inşaat çalışmaları sürüyor. Toplam 2 bin 936 etaplar halindeki toplu konutlardan 300 dairelik kısmı kapsayan 19 blokluk kısım tamamlandı.

Konutların inşaatının hızla devam ettiğini belirten Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdür Yardımcısı Fatih Önalan, “İlimizde toplam 2 bin 936 konut yapılıyor. Bunların 1887’si il merkezinde, 1049’u Karakoçan, Palu, Sivrice ve Baskil ilçelerinde.” dedi.

Afet konutlarının kentin en güzel noktalarına konumlandırıldığını belirten Önalan, şunları söyledi:

“Konum olarak en iyi yerleri seçiyoruz. Vatandaşlarımızı mağdur etmeden en kısa sürede bu konutları tamamlayarak teslim edeceğiz. Konutlarımız 3+1 projeler. Bodrum, zemin, artı 4 kat şeklinde inşa ediliyor ve yaklaşık 105 metrekare. Elazığ halkına en yakışır bir şekilde konutlarımızı inşa edeceğiz. Zemini uygun yerlerde konutları yapıyoruz.”

Vatandaşların güvenli gördüğü için TOKİ konutlarına yöneldiğine dikkati çeken Önalan, depremde Elazığ’da 10 bin 694 yapının ağır hasarlı olarak tespit edildiğini, bu konutlar içerisinde TOKİ konutlarının bulunmadığını vurguladı.

Önalan, “Bu depremde hak sahipliği süreci bitmeden konut yapımlarına başladık. Bu çok önemli. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması için hızlı bir şekilde başladık. Konutları yıl sonuna kadar teslim etmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Kale Kilit’ten Acil Durumları Güvenlik Altına Alan Panik Barlar

Özellikle hastaneler, okullar, alışveriş merkezleri, havaalanları, oteller gibi topluma açık, kalabalık olan iç mekanlarda yangın, deprem gibi afetler sırasında ya da herhangi bir panik anında ortamdan hemen ayrılabilmek için kapı kilidinin hızlı ve pratik şekilde açılabilen bir tasarıma sahip olması gerekiyor. 70 yıllık deneyimi ile tüketici ihtiyaçlarına yönelik çözümler üreten Kale Kilit, kalabalık ve topluma açık alanların kaçış kapıları için tasarladığı, pratik çıkış eylemi için bu alanlarda kullanılma zorunluluğu bulunan panik barlar ile acil durumlarda güvenli ve kolay bir şekilde çıkış yapılabilmesini sağlıyor.

Kilitten çelik kapıya, çelik kasadan pencereye ve elektronik kilit sistemlerine kadar birçok güvenlik çözümünü bir arada sunan Kale Kilit, riskli durumlarda bulunulan ortamı hızla terk etmeyi sağlayan panik barları tüketicilerle buluşturuyor. Başta kullanıcı sayısının yoğun olduğu proje tipleri, hastaneler, okullar, üniversiteler, alışveriş merkezleri, oteller, havaalanları, tren garları ve otobüs terminalleri gibi topluma açık, kalabalık alanlar olmak üzere konser salonları, sinemalar, çeşitli sosyal ve kültürel organizasyon alanları panik barların kullanımının bir zorunluluk olarak görülebileceği yerleri oluşturuyor. Özellikle bu alanlarda kapı üzerine uygulanan panik barlar, herhangi bir acil durumda içeriden dışarıya kolay çıkış yapmayı sağlayan tasarımıyla, kapıların kilitli olduğu durumlarda bile kaçış yönüne doğru acil çıkış yapılmasına imkân tanıyor.

İçerideki ve dışarıdaki tehlikelere karşı koruma sağlıyor

Acil durumlarda hızlı ve güvenli çıkış açısından ihtiyaç duyulan konforu sunan panik barlar; tek kanat, çift kanat, dik kilitlemeli ve gömme kilit tek kanat olmak üzere farklı kapı türleri üzerinde kullanılabilen modellerle tasarlanıyor. Opsiyonel olarak dışarıdan iki anahtarlı kilitli kol ünitesi ile tüketicilere sunulan panik bar modelleri, dışarıdan gelen tehlikelere karşı da koruma sağlıyor. Kale Kilit imzası taşıyan Avrupa Birliği Standartları’na sahip EN 1125 CE sertifikalı panik barlar, farklı renk seçenekleri ve alüminyum gövdeli sağlam tasarımları ile kalite, güvenlik ve estetiği bir araya getiren bütüncül bir kullanım deneyimi sunuyor.

Deprem Bölgesi’ndeki Yurtlar Sağlamlaştırılacak

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, “Deprem illerinde hem yurtlarımızı sağlamlaştıracağız hem de yurtlarımızın yenisini yapacağız.” dedi.

Gaziantep Tek Yürek Meydanı’nda depremzedelerle sohbet eden Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Büyükşehir Belediyesinin sanat ve meslek eğitim kurslarına katılan öğrencilerle buluştu. Basketbol oynayan Bakan Bak, daha sonra İslahiye ilçesinde Sanayi Sitesi inşaat alanında incelemede bulundu.

Burada konuşan Bakan Bak, bir iş insanının 2 bin 500 kişinin çalışacağı 7 fabrikadan oluşan tesis için yatırım yaptığını dile getirdi.

Sanayicileri bölgenin kalkınması için bölgeye beklediklerini dile getiren Bak, şöyle konuştu:

“Bölgemizin gelişmesini istiyoruz. Bu noktada bu yaraları hızlıca sarmak için bir yandan devletimiz konutları yapıyor, altyapıyı yapıyor. Bir yandan da tabii yatırımcının, müteşebbisin, iş adamlarının da buraya gelip yatırımlar yaparak bölgenin kalkınmasına katkı sağlamaları bizim için de önemli. Bu bir örnek. Kendilerine çabalarından dolayı teşekkür ediyoruz. Aslında depremden önce başlamış yatırım yapmaya kendileri ama devam ediyorlar hız kesmeden. İnşallah bölgemizi de böyle kalkındırmış olacağız. Biz de bunu takip edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız zaten yakından bölgeyi takip ediyor, deprem bölgesindeki yapılan yatırımları, inşaatları, konutları… Yaralarımızı hep beraber sarıyoruz. Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak bizim bölgemizde gençlerin, çocukların talepleri olan spor salonumuz hasar görmüştü. Onun yenisini yapacağız. Gençlik merkezi yapacağız.”

Deprem illerinde yapmayı planladıkları çalışmalara değinen Bak, şunları kaydetti:

“Deprem illerinde hem yurtlarımızı sağlamlaştıracağız hem de yurtlarımızın yenisini yapacağız. Öğrencilerimizin, üniversite öğrencilerimizin rahat bir şekilde yerleşmeleri için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Gençlerimize, çocuklarımıza spor yaptırıyoruz. Bakın çocuklar cıvıl cıvıl ama onların da vakit geçirmeleri, bu depremin travmalarını atlatmaları için de spor salonunda bakın yüzme öğretiyoruz orada çocuklara, gördünüz, oyunlar oynuyorlar. Kütüphanesi var. Sayın Belediye Başkanımızın da yoğun bir bisiklet talebi var. Dolayısıyla çocuklar da bu yaraları sarıyor hep beraber. Devletimiz burada.

Hem Hasan Kalyoncu Üniversitesinin mezuniyet törenine geldik hem de bölgemizdeki yatırımları takip ediyoruz. Buradaki spor yatırımlarımızı tekrar gözden geçireceğiz. Çünkü bu bölge hem göç alıyor hem de deprem nedeniyle diğer illerden gelen nüfuslar var. Buralara da o gençlere de alan açmak gerekiyor. Onların spor yapması için, sağlıklı bireyler olması için, sosyalleşmesi için de spor tesislerine ihtiyaç var. Bunları da hızla yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Önceki Bakanımız, Kasapoğlu Bakanımız, Gaziantep’e çok güzel tesisler kazandırdı. Biz de devam edeceğiz. Yaraları hep beraber saracağız. Ülkemizin her köşesi bizim için kıymetli, istihdam önemli. Biz güçlü bir ülkeyiz. Hep beraber ayağa kalkacağız. Bütün vatandaşlarımız desteklerini devam ettiriyor. İş adamlarımızı da böyle yatırımlara bekliyoruz.”

BOSS4 İnşaat’tan 4 Milyar TL’lik Yatırım

BOSS4 İnşaat 2023 yılı için devam eden projelerine ek dört yeni projeye daha yatırım yaptı. Projelerin yatırım değeri ise 4 milyar TL.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, BOSS4 İnşaat, dört yeni projeye daha başlanacağını açıkladı. Maltepe, Zeytinburnu, Bahçeşehir ve Büyükçekmece Kumburgaz’da inşa edilecek projelerin toplam yatırım tutarının ise 4 milyar TL olması planlanıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen BOSS4 İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Akkuş, salgın döneminde başlayan az katlı yatay mimari trendinin artık daha da yaygın hale geldiğine dikkati çekerek kendilerinin de yapımı süren ve planlanan projelerini bu talep doğrultusunda şekillendirdiklerini belirtti.

Akkuş, devam eden projelerine ek olarak dört yeni projeyi daha planladıklarını aktararak, salgınla birlikte gelen taleplerin daha çok bahçeli, balkonlu, ferah, açık alanı bol ve yatay mimari konseptindeki projelere olduğu bilgisini paylaştı.

Deprem sonrasında bu tip projelere talebin daha da arttığını ifade eden Akkuş şöyle devam etti:

“İnsanlar yüksek katlı binalarda oturmak istemiyorlar. Biz de projelerimizi bu talep doğrultusunda geliştiriyoruz. Şu an için bu yıl içerisinde yatay mimari tarzında dört yeni projeyi hayata geçirmeyi planlıyoruz. Bunlardan biri Maltepe’de hayata geçecek olan 600 konutluk bir kentsel dönüşüm projesi, diğeri Zeytinburnu’nda ve yine 600 daireden oluşacak bir proje. Bu projelerimizde bloklar en çok 10’ar katlı olacak. Ayrıca 50 villadan oluşan Büyükçekmece Kumburgaz projesi ve bir de dört etapta 500 konuttan oluşan Bahçeşehir projemiz var. Bu dört projenin toplam 4 milyar TL’lik bir yatırım maliyeti olacak. Bu yatırımlarımız butik konut projesinden ziyade büyük projeler olacak ve tamamlandıklarında yaklaşık toplam 2 bin konut hayata geçmiş olacak.”

“Projeler Arasında Teslim Aşamasına Gelenler Var”

Devam eden projeleri arasında teslim aşamasına gelenlerin olduğunu ifade eden Akkuş, şu anda Beylikdüzü’nde inşa edilen ve teslim aşamasındaki 108 dairelik “Alya Dolunay” projesinin olduğunu ifade etti.

Akkuş, “Alya Bella” projesinin ise yine Beylikdüzü Gürpınar bölgesinde 12 tripleks villadan oluşan butik bir proje olduğunu aktararak, şöyle devam etti:

“Bu projemizin teslimleri başladı. Bahçeşehir’de inşaatı süren ‘Alya Bahçe’ ise 177 bağımsız birimden oluşan örnek bir villa projesidir. İkiz, üçüz ve dördüz villalar şeklinde planlanan bu projemiz lüksü ve konforu bir arada barındırıyor. Esenyurt’ta hayata geçirdiğimiz iddialı bir projemiz de ‘Alya 4 Mevsim’ projesidir. Toplam dört blokta 217 daireden oluşan bu projemizde iki blok tamamlanmış durumda, iki blokun yapımı devam ediyor.

‘Alya Dream’ ise üç blokta 94 daireden oluşan ve Beylikdüzü’nde inşa ettiğimiz diğer projemiz. Bir de inşaatına başladığımız ve Zeytinburnu’nda dokuz blokta 467 daireden oluşan ‘Alya Konutları Merkezefendi Kentsel Dönüşüm Projesi’ var. Bu projemizde dairelerin yüzde 90’ı balkonlu. Peyzaj alanı ve yeşil ortak alanlar tüm projelerimizin olmazsa olmazıdır.”

Şu anda İstanbul’da aşırı bir kentsel dönüşüm talebi olduğu bilgisini paylaşan Akkuş, her projeyi değerlendirdiklerini uygun bir proje olduğunda görüşmelere hemen başladıklarını belirtti.

Kaynak:AA

DAP Yapı’dan 250 Milyon Avroluk Yalı Yatırımı

İzmir’in Çeşme ilçesine yalı hayatını taşımayı hedefleyen DAP Yapı, 93 adet yalıdan oluşan projesi için 250 milyon avro yatırım yaptı.

İzmir’deki ikinci projesini Çeşme’de başlatan DAP Yapı, 200 milyon avro yatırımla hayata geçirdiği projeyle yalı yaşamını Çeşme’ye taşımayı amaçlıyor. 23 yalı, 70 yalı dairesinin yer aldığı projeye 3 ayda 8 bin 171 adet ön talep başvurusu yapıldı. Satışların bugün başladığı ve 3 örnek evin tamamlandığı projede, teslimatlar 24 ayda tamamlanacak. DAP Yapı’yı da bünyesinde bulunduran DAP Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, “Eşsiz bir mimariyle Ege’nin kalbinde hayat bulan DAP Çeşme’de; tarihi dokuyu, kültürel zenginliği ve Akdeniz sahillerinin Avrupai lüks deneyimini, Çeşme’nin rüya gibi doğasıyla buluşturuyoruz” dedi.

Tatil değil 12 ay yaşam için

Dünya Gazetesi’nden Nurdoğan Arslan Ergün’ün haberine göre; DAP markasıyla üretilen her projede olduğu gibi Çeşme projesi için de yıllarca hazırlık çalışması yaptıklarını söyleyen Ziya Yılmaz, “Çeşme, İzmir’i İzmir yapan, Türkiye’nin en ‘nitelikli’ sahil kasabalarından, Türkiye’nin en kıymetli tatil rotalarından biri. Akdeniz çanağının en nitelikli projelerinden birini hayata geçirmeyi hedefledik.

Nihayetinde de İstanbul Boğazı ile özdeşleşen ‘yalı’ konseptini Ege’nin maviliklerine taşımış olduk” diye konuştu. Projenin tasarımında Akdeniz mimarisinin zarif çizgilerinden esinlendiklerini aktaran Yılmaz, şunları söyledi: “Bölgenin tarihi dokusu, kültürel zenginliği ve Akdeniz sahillerinin Avrupai lüks deneyimini, Çeşme’nin rüya gibi doğasıyla buluşturduk.

Ulaşım anlamında İstanbul’a yakınlığıyla da öne çıkan DAP Çeşme, İzmir Adnan Menderes Havalimanı ve Çeşme Marina’nın hemen yanı başında olmasının yanı sıra tekneyle evinize ulaşım imkânı da sunuyor. Yeşilin, mavinin, denizin, rüzgârın ve güneşin benzersiz uyumunu DAP Çeşme sakinleri için bir araya getirdik.” Yılmaz, yalı projesinin sadece tatil amaçlı değil 12 ay boyunca yaşam konseptiyle hayata geçirildiğini kaydetti. Yılmaz, projede 4+1’den 6+1’e kadar farklı yalı seçeneklerinin yanı sıra 1+1, 2+1 ve 3+1’den oluşan ve tamamı deniz manzarasına sahip yalı dairelerinin de yer aldığını iletti.

Roma ve Osmanlı avluları yeniden hayat buluyor

DAP Çeşme’nin Osmanlı ve Roma mimarisinden izler taşıyarak hem tarihi hem modern bir yaşam alanı olarak tasarlandığını söyleyen Ziya Yılmaz, özellikle geniş avlulara dikkat çekti. Projenin Çeşme Marina’ya 2 kilometre uzaklıkta yer aldığını aktaran Yılmaz, “Keyifli bir hayatın yanı sıra, sporu da hayatın tam merkezine yerleştiren DAP Çeşme, rüzgâr sörfünden bisiklete, yeşillikler içinde yürüyüşten pilates ve yogaya; doğayla iç içe sağlıklı bir yaşam alternatifi sunuyor” dedi.

Yılmaz, projenin, Babil’in Asma Bahçeleri’ne benzer bir tasarımla konumlandırıldığını da söyledi. Pandemiden sonra insanların daha büyük evlere yöneldiğini dile getiren Yılmaz, “Biz de bu talebe yönelik projeler tasarlıyoruz. DAP Çeşme de bu projelerimizden biri olacak. Bölgenin en üst segment projesi olan Çeşme’de ön satışa yönelik kampanyalarımız da olacak” diye konuştu.

“Bölge için çok özel bir proje”

DAP Çeşme projesini tasarlayan mimar Gökhan Avcıoğlu, “DAP Çeşme, yeşillerle donatılmış, yaşayanlara dört mevsim, 12 ay boyunca konforlu ve özel yaşam keyfi sunuyor. Proje, sahip olduğu farklı özelliklerdeki yapı tipolojisi içinde, Ege bölgesinin yerel mimari ve tasarım geleneklerinden esinlenen bir proje. Sahip olduğu teraslar, avlular ve havuzlar; konumlandırıldığı özel açıyla dış hayatla teması güçlendirirken, Ege’nin ve Çeşme’nin eşsiz doğasını içine alan kucaklayıcı bir dile sahip” dedi.

Mehmet Ali Paşa Merkez Cami Meydanı İnşaatı Sürüyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin Mehmet Ali Paşa Cami önünde başlattığı meydan projesinin inşaat çalışmaları devam ediyor.

Kocaeli’nin gözde camilerinden Mehmet Ali Paşa Merkez Cami’nin çevresindeki meydan projesi büyük bir ilerleme kaydediyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilen meydan, yeni ve estetik bir mimariyle dikkat çekiyor. Çalışmaların hızla devam ettiği meydan projesinde, zemin taş kaplama işleri başarıyla tamamlanıyor.

Mehmet Ali Paşa Merkez Cami’nin önünde bulunan 2 bin metrekarelik alanda inşa edilen modern meydan projesi, toplamda 3 bin 410 metrekarelik bir alana sahip. Alt kısmında 34 araçlık otopark, abdesthane ve tuvaletler bulunacak. Abdesthane ve tuvaletlerde seramik kaplama işleri yapılarak son dokunuşlar gerçekleştiriliyor. Aynı zamanda meydanın zemininde de özenle seçilen taş kaplama işleri tamamlanıyor.

Tamamlandığında, Mehmet Ali Paşa Merkez Cami’nin önündeki yeni meydan, modern mimarisi ve estetik tasarımıyla çevre halkının ve ziyaretçilerin dikkatini çekecek. Ayrıca, meydanın yeşil alan düzenlemesi de tamamlandığında cami çevresinde huzurlu bir ortam oluşturacak.

Ulaştırma Bakanı Uraloğlu: ‘’Demiryolu Ağımızı 28 Bin 590 Kilometreye Yükselteceğiz’’

Halkalı-Ispartakule tünel projesinin açılış töreninde konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ‘’Tüm hızlı tren projelerimizi tamamladığımızda 52’ye yükseltmiş olacağız. Demiryolu hat uzunluğumuzu da 28 bin 590 kilometreye yükselteceğiz” dedi.

Türkiye’de yapımı devam eden en önemli demiryolu projelerinden biri olan Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattı Projesi’nin Halkalı-Ispartakule arası tünel açma çalışmaları düzenlenen törenle başlatıldı.

Törene; Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Küçükçekmece Kaymakamı Mehmet Tunç ve Altyapı Yatırımları Genel Müdürü Yalçın Eyigün katıldı. Projenin öneminden bahseden Bakan Uraloğlu, Avrupa Birliği ile iş birliği içerisinde uzun zamandır hayata geçmesi için projeye çaba sarf edildiğinin de altını çizdi. TBM giriş noktası olan Halkalı kesiminde portal imalatlarının tamamlandığını ifade eden Abdulkadir Uraloğlu, 1 numaralı TBM’in kesici kafa montajının tamamlandığını ve tünel delme çalışmalarının da başlayacağını aktardı.

İha’dan Volkan Kayalar, Hacer İnci ve Mehmet Kaan Kurt’un derlediği habere göre; Törende konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde demiryollarını 2003 yılından itibaren başlattığımız gelişim hamleleriyle devlet politikası olarak ele aldık ve öncelikli sektör olarak tespit ettik. Asya ve Avrupa arasında köprü görevi gören ülkemizin coğrafi konumunun sağladığı fırsatların ekonomik ve ticari avantajlara dönüşebilmesi için demiryollarında yeni bir atılım başlattık. Son 21 yılda demiryollarına yaklaşık 880 milyar lira yatırım yaptık. ‘Ana yurdumuzun demir ağlarla örülmesi’ vizyonuna sahip çıktık.

Demiryollarımızın tamamını elden geçirdik ve yeniledik. 2003 yılında yaklaşık 11 bin kilometre olan demiryolu uzunluğumuza; 2023 yılı itibarıyla, 2 bin 250 kilometresi YHT ve hızlı tren hattı olmak üzere yaklaşık 3 bin kilometre ekledik. Demiryolu ağımızı 14 bin kilometreye yükselttik. Hatlarımızın; 8 bin kilometre ile yüzde 60’ını sinyalli, yüzde 40’ını ise elektrikli hale getirdik. Ülkemizi, yarım asırlık hayalimiz olan Yüksek Hızlı Tren işletmeciliği ile tanıştırdık.

İlk olarak 2009 yılında hizmete başlayan Ankara-Eskişehir yüksek hızlı tren hattı sonrasında Ankara-Konya ve Ankara-İstanbul hatlarını hizmete aldık. Son olarak 26 Nisan’da Ankara-Sivas hattının da açılmasıyla 11 ilimizi birbirine hızlı tren ağıyla bağlamış olduk. 2053 Ulaştırma ve Lojistik ana planı ve yol haritamızla, hızlı tren hizmeti alan il sayımızı; tüm hızlı tren projelerimizi tamamladığımızda 52’ye yükseltmiş olacağız. Demiryolu hat uzunluğumuzu da 28 bin 590 kilometreye yükselteceğiz” dedi.

Projenin önemine değinen Bakan Uraloğlu, “Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattı Projesi Asya-Avrupa Demiryolu koridorunun ilk parçasını oluşturmaktadır. Bu proje, Demir İpekyolu güzergahının ülkemizden geçen bölümü ile Avrupa bağlantısını oluşturan en önemli halkalarından birini teşkil etmektedir. Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattımız 153 kilometrelik Kapıkule-Çerkezköy, 67 kilometrelik Çerkezköy-Ispartakule ve 8 bin 420 metrelik Ispartakule-Halkalı arası olmak üzere 3 fazdan oluşmaktadır.

Bu 3 kısmın birleşmesiyle toplamda 229 kilometre güzergahta saatte 200 kilometre hıza uygun, çift hatlı, elektrikli ve sinyalli olarak hem yük hem de yolcu taşımacılığı yapılabilecek yeni yüksek standartlı tren hattı inşa etmiş olacağız. Tüm hatların tamamlanmasıyla, Halkalı-Kapıkule arası yolcu seyahat süresi 4 saatten 1,5 saate, yük taşıma süresi ise 6 buçuk saatten 2 buçuk saate düşecektir. Mevcut hat kapasitesinin de 4 katına çıkması hedeflerimiz arasındadır” şeklinde konuştu.

“Segment fabrikası kurulumu tamamlanmış ve üretime başlanmıştır”

TBM giriş noktası olan Halkalı kesiminde portal imalatları tamamlandığını belirten Uraloğlu, “Sizlerle birlikte Halkalı-Kapıkule Demiryolu Projesi’nin üçüncü fazı olan Halkalı-Ispartakule kısmındaki tünel açma çalışmalarını başlatarak projenin tamamında çok önemli bir aşamayı daha hayata geçiriyoruz. Proje ile üçüncü faz kapsamında; 6 bin 180 metre TBM tünel, 860 metre aç kapa tünel ve bin 380 metre açık hat olmak üzere zemin iyileştirmeleri dahil 8 bin 420 metre uzunluklu yeni demiryolu hattının tamamının altyapı, üstyapı, elektrifikasyon, sinyalizasyon ve telekomünikasyon imalatları yapılacaktır. Sanat yapıları ve Halkalı İstasyonu bölgesine ait işler de tamamlanarak test aşaması sonrası hat devreye alınacaktır. Şu anda sizlerle birlikte bulunduğumuz TBM giriş noktası olan Halkalı kesiminde TBM portal imalatları tamamlanmıştır. Segment fabrikası kurulumu tamamlanmış ve üretime başlanmıştır. 1 numaralı TBM’in kesici kafa montajı tamamlanmış olup artık tünel delme çalışmalarına başlayacaktır” ifadelerini kullandı.

“Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattı Projesi, Avrupa Birliği ile iş birliği içerisinde uzun zamandır hayata geçmesi için çaba sarf ettik”

Projenin Avrupa Birliği ile iş birliği içerisinde uzun zamandır hayata geçmesi için çaba sarf edildiğini kaydeden Bakan Uraloğlu, “Londra’dan Pekin’e uzanan Demir İpek Yolunun hayata geçmesi; bu hatta taşımacılık faaliyetlerinin en etkin şekilde gerçekleştirilmesi de bu kapsamda büyük bir titizlikle ele aldığımız işlerin başında geliyor. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’nın 30 Ekim 2017’de hizmete alınmasıyla bu büyük hayal gerçekleşmiş oldu. Hattın hizmete alınmasıyla birlikte gelişmeye başlayacak ticari hareketlilik bölge insanımızın ve ülkemizin ekonomik süreçlerine, kalkınmasına ve gelişmesine çok büyük faydalar sağlayacaktır. Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattı Projesi, Avrupa Birliği ile iş birliği içerisinde uzun zamandır hayata geçmesi için çaba sarf ettiğimiz önemli bir projedir” diye konuştu.

IDS Enerji’den AOSB’ye 5 Milyon Dolarlık Yatırım

IDS Enerji, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi’nde (AOSB) 5 milyon dolarlık yatırımla güneş paneli çerçevesi üretimi yapacak.

Türkiye’nin güneş paneli için ithal ettiği stratejik bileşeni üreterek, bu sektörde dışa bağımlılığı azaltmayı hedeflediklerini kaydeden IDS Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Selim Çelik, güneş panellerinin önemli bileşeni olan “eva film” için Türkiye’nin 250 milyon dolarlık bir ithalat gerçekleştirdiğini, IDS Enerji’nin yerli üretimde yüzde 20’yi bulan pazarın yüzde 10’luk kısmını karşılayacağını bildirdi.

Selim Çelik, AOSB’deki 4 bin metrekarelik kapalı alanda yaptıkları yatırımla Türkiye’nin 3’üncü eva film üreticisi olarak yıllık 15 milyon metrekare üretim gerçekleştireceklerini, ayrıca 125 megavatlık üretim gerçekleştiren panele denk gelecek 250 bin güneş paneli çerçevesi üretimi hedeflediklerini kaydetti.

Güneş enerjisi paneli üreticilerinin eva film için yılda 250 milyon dolarlık ithalat yapmak zorunda kaldıklarını anımsatan Çelik, şöyle devam etti:

“Eva film ile bu ithalat rakamını azaltırken müşterilerimize güneş enerjisi paneli çerçevelerini de kuruluma hazır halde ulaştıracağız.

Belli başlı markalara güneş paneli çerçevesi ve eva film verecek, onların hazır panellerinin satışını gerçekleştirerek sektördeki gücümüzü artıracağız. EPC firmalarına sektördeki 10 yılı aşkın bir sürede edindiğimiz tüm bilgi birikimini aktararak mühendislik hizmetleri başta olmak üzere her tür danışmanlık hizmeti de vererek sektörün önemli oyuncularından biri olacağız.”

Dünya Gazetesi’nin haberine göre; EPC firması olarak 10 yılı aşan sürede 300 MW’nın üzerinde GES santrali kurulumu gerçekleştirerek önemli bir bilgi birikimine sahip olduklarını ve bu tecrübelerini ithalatı ikame edecek üretime yönlendirmek için yatırım kararı aldıklarını açıklayan Selim Çelik, güneş enerjisi panellerinin stratejik bir bileşeni olan eva film ve güneş paneli çerçevesiyle, panel üreticilerinin önemli bir çözüm ortağı olacaklarına dikkat çekti.

Çelik, bugüne kadar doğru ürün seçimleri yaparak en iyi markaların bayiliklerini aldıklarını aktararak, şunları kaydetti: 

“Bugüne kadar bölgede, Doğu Anadolu’da, Güneydoğu Anadolu’da Ege’nin doğusunda, İç Anadolu’da birçok firmaya malzeme temin ettik. Şimdi hem sanayici hem de ürün tedarik kimliğimizle varız.

Güneş panellerinin önemli bir malzemesi olan eva filmin tamamı yurt dışından ithal ediliyordu. Eva film üretimi gerçekten zor bir iş. Şu an, ülkemizde eva film üreten iki firma var. Biz üçüncü üreticiyiz. Ülkemizin bu alandaki ithalata bağımlılığını azaltmak istiyoruz. Eva film üretimi zor, içerisinde çeşitli kimyasalları barındırıyor.

Özel reçetesi olan ürünü oluşturmak, bunu iklim şartlarına göre uyarlamak ve kalitede sürekliliği sağlamak ciddi bir bilgi birikimi gerektiriyor. IDS Enerji olarak sahip olduğumuz bilgi birikimi, network ile biz bunu başardık.” 

EPC firmalarını rekabetçi fiyatlarla destekleyeceklerini kaydeden Çelik, doğru ürünleri doğru kombinasyonlarda almak isteyenlerin adresinin IDS Enerji olacağını ifade ederek, “Üretimleri mizi tüccar mantığıyla al-sat olarak yapmıyoruz. Sonuçta bir tesis kuruluyor, bir proses oluşuyor.

Bu prosesesin bütün parametrelerinin doğru, birbirine uyumlu ve kaliteli olması lazım. Fiyatlarımız rekabetçi olacak. Aynı zamanda sattığımız her ürünün de arkasında satış sonrası desteğini vereceğiz. Sektöre farklı bir hava katarak hem üretici kimliğimizi hem de ürün tedarikçi kimliğimizle sektörün içinde var olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Dış pazarlara açılacak

AOSB’de iş kapasitesini artırdıkça tesisi büyütecek adımlar da atacaklarını kaydeden Selim Çelik, dış pazarlara da açılmak istediklerini vurgulayarak, “Gerek eva film gerekse güneş enerjisi paneli çerçevesi üretimi için iddialıyız. İhracatta komşu ülkeler ve Orta Doğu ülkelerinin en önemli pazarımız olmasını bekliyoruz” diye konuştu.

Deprem Bölgesi İçin Kredi Anlaşması

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ve Akbank, deprem bölgesinin kalkınmasını desteklemek için 90 milyon dolara kadar kredi anlaşması sağladı.

Akbank’tan yapılan açıklamaya göre, banka, deprem bölgesinde finansal sağlığın tesis edilmesi için gerçekleştirdiği çalışmalarına bir yenisini ekledi. EBRD ile imzaladığı anlaşma çerçevesinde Akbank, afet bölgesine 90 milyon dolara kadar kredi kaynağı sağlıyor. Bu finansman, depremden etkilenen illerdeki işletmelerin ve bireylerin kredi ihtiyaçlarına ayrılacak.

Akbank Kurumsal ve Yatırım Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Levent Çelebioğlu ise, “EBRD ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğimiz sayesinde Akbank olarak depremden etkilenen bölgedeki müşterilerimize sağladığımız desteği daha da artırarak bölgenin kalkınmasına katkı sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

Sanayi Üretimi Mayıs Ayında Azaldı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) mayıs ayına ilişkin sanayi üretimi verilerini açıkladı. Buna göre sanayi üretimi, yıllık yüzde 0,2 azaldı.

TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2023 yılı Mayıs ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 7,1 azaldı, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 0,6 arttı ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 1,3 azaldı.

Aylık olarak incelendiğinde ise, 2023 yılı Mayıs ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 2,4, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 0,9 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 2,4 arttı.

Bakan Özhaseki: ‘’Akıllı Sistem İle Bakanlık Binasında 100 Milyon TL’yi Aşkın Tasarruf Sağladık’’

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Bakanlık binasına 2017 yılında kurulan akıllı sistem sayesinde 100 milyon TL’yi aşkın tasarruf sağlandığını belirtti.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlık binasında uygulanan akıllı sistemle elektrik, su ve yakıt tasarrufu sağlıyor. Bakan Mehmet Özhaseki, “Akıllı sistemle enerji tüketimimizi azalttık, 2017’den bu yana uygulanan akıllı sistem ile 100 milyon TL’yi aşkın tasarruf sağladık.” dedi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, resmî sosyal medya hesabından Bakanlık ana akıllı binasıyla ilgili bir video yayımladı. Bakan Özhaseki, videolu paylaşımında, “Çevreye duyarlı, enerji verimliliği yüksek akıllı binalar üreterek kaynaklarımızın tükenmesini engelliyor; elektrik, su ve yakıt tasarrufu sağlıyoruz. Bakanlığımızın ana hizmet binasını da 2017 yılından itibaren enerji verimliliğine uygun hâle getirdik. Bu sayede; enerji tüketimimizi azalttık, kamu kaynaklarımızda tasarruf elde ettik. 2017’den bu yana uygulanan akıllı sistem ile 100 milyon TL’yi aşkın tasarruf sağladık. Karbon salımını azaltarak çevremizin kirlenmesine engel olduk. Doğal kaynakların sürdürülebilirliği ve yenilenebilir enerji ile ortak evimiz dünyamızı çocuklarımıza daha temiz bırakacağız.” ifadelerini kullandı.

TÜİK İnşaat Maliyet Endeksini Açıkladı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) inşaat maliyet endeksi verilerini yayımladı. Buna göre; inşaat maliyetleri yıllık olarak yüzde 47,95 arttı.

İnşaat Maliyet Endeksi, Mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 0,54, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 47,95 arttı.

Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,28, işçilik endeksi yüzde 1,23 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 33,55, işçilik endeksi yüzde 104,83 arttı.

Bina inşaatı maliyet endeksi yıllık yüzde 49,97, aylık yüzde 0,77 arttı.

Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 0,77, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 49,97 arttı.

Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,60, işçilik endeksi yüzde 1,17 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 35,38, işçilik endeksi yüzde 105,27 arttı.

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi yıllık yüzde 41,50 arttı, aylık yüzde 0,22 azaldı. Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 0,22 azaldı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 41,50 arttı.

Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,78 azaldı, işçilik endeksi yüzde 1,42 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 27,93, işçilik endeksi yüzde 103,18 arttı.

Marmara’nın Büyük Konut Projesi Zeray’dan

Gayrimenkul sektörünün etkin firmaları arasında yer alan Zeray, 2023 yılında da inşaat sektörüne damga vuracak önemli projelere arka arkaya start vererek dikkatleri üzerine toplamaya devam ediyor.

Bu yıl içinde Zeray Country Akmeşe , Harmony City, Miracle Garden ve Next Capital gibi temalı ve markalı projelerine başlayan Zeray, şimdi de Marmara’nın  büyük temalı konut projelerinden Zeray Grande Anatolia projesine hazırlanıyor.

Zeray İnşaat, İstanbul’un çevresinde bulunan, yaklaşık 2500 konutluk Zeray Grande Anatolia ile yaşam ve yatırım fırsatını Marmara’nın doğusuna taşıyor.

Marmara’nın  En Büyük Konut Projelerinden 

Zeray, şirketinin kurumsal yapısı ve ürettikleri özgün mimariye sahip nitelikli projeleriyle sektörün çıtasını da yükseltmek istiyor.  Zeray yeni istihdamlar yaratarak Türkiye’nin farklı bölgelerinde mimari ve sosyal donatılarıyla ön plana çıkan temalı konut projeleri geliştirmeye tüm hızıyla devam ediyor.

Zeray Grande Anatolia’yı, Kocaeli’nin İstanbul’a komşu olan lokasyon avantajı sunan ilçesi Çayırova’da hayata geçireceklerini söyleyen Zeray Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Aytül AYHAN , projenin sektöre yeni bir vizyon katacağını belirtti. Ayhan, “Özellikle tasarımıyla ses getirecek bu proje bugüne kadar ezberleri bozduğumuz gibi yine çok nitelikli ve çok donanımlı özel bir proje olacak. Projede ihtişam hissi uyandıran lüks donatılar, Zeray zarafeti ve mimari çizgisiyle buluşacak.” dedi. Projelerimizi üretirken arsa seçiminden, mimari tasarımına uzanan her süreci dünya mimari ekollerini yakından takip ederek, uluslararası arenada taktir gören, vizyon sahibi tasarımlarla oluşturduklarını dile getiren Ayhan, yaklaşık 2500 adet, tek etapta gerçekleşecek olan , iddialı bir konut sayısına sahip mega proje Zeray Grande Anatolia ile adeta yeni bir yaşam merkezi kuracaklarını 15.07.2023 tarihi itibariyle Ön Satış ve Proje Katılım sürecine başlayacaklarını iletti.

Lokasyon Avantajı İle Dikkat Çekiyor!

Zeray Grande Anatolia, gerek İstanbul gerek Kocaeli için özellikle orta ve üst düzey segmentin gözdesi olacak bir konumda bulunuyor. Projenin İstanbul’u kuşatan bu eşsiz konumu, hem yaşamak isteyenler hem de yatırımcılar için cazip bir fırsat sunuyor. Bölgenin yaşam ve yatırım potansiyelini yükseltme mottosuyla ve adeta iki şehri kucaklayan muhteşem konumuyla geniş bir kitleye hitap edecek proje için Zeray İnşaat, bütün ekibi ile yoğun bir şekilde çalışıyor. Zeray İnşaat’ın uzmanlığı ve titiz çalışmasıyla hayata geçirilecek Zeray Grande Anatolia, İstanbul ve Kocaeli’nin yanı başında yaşamak ve yatırım yapmak isteyenlere benzersiz bir fırsat sunuyor. Yaşamın ve yatırımın kapılarını Marmara’nın doğusunda aşıklar tepesinde aralamak isteyenler Zeray Grande Anatolia’ya şimdiden büyük ilgi gösteriyor.  

15. yılında, 47. projesine imza atacak olan Zeray , yıl sonuna kadar 50. projesini hayata geçirmeyi yatırım planlarına dahil etti.

Yüksekova Halk Eğitim Merkezi Binası’nda İnşaat Sürüyor

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde hayata geçirilen yeni Halk Eğitim Merkezi projesinde inşaat çalışmaları hızla devam ediyor.

4 kattan oluşan ve içerisinde konferans salonu, spor salonu, giyim atölyesi, kafe ve kurs bölümlerinin yer alacağı bina, 12 bin metrekare alan üzerinde inşa ediliyor. Yüksekova Kaymakamı Ömer Çimşit, Güngör Mahallesi’nde yapılan binanın inşaatında inceleme yaparak, yüklenici firma yetkilisinden bilgi aldı. 

Memleket.com’un haberine göre; Burada açıklamalarda bulunan Kaymakam Çimşit, “Binanın bodrum katı dahil olmak üzere 4 kattan oluşuyor. Binanın iki yıl içerisinde teslim edilmesini öngörüyoruz. Binamızın tabanı bin 200 metrekare üzerine oturtulmuş. 4 bin 800 metrekare kapalı alanı olacak. 33 milyon TL artı KDV ile bir maliyeti olmuştur. Yetkili firma bu süreci hızlandırarak daha kısa sürede teslim edecek. Şu anki halk eğitim merkezi müdürlüğümüzü kullanmaya devam edeceğiz. Muharrem Malazgirt Lisemizin yanındaki inşaatımız giderek yükseliyor. İnşallah bittiği zaman idari birimlerimiz tamamen burada olacak. Onun haricinde 12 dersliği de olacak. Bir kısım kurslarımızı burada devam ettireceğiz. İnşallah tamamlandığında ilçemiz için güzel bir hizmet olacak” dedi.

Ordu Şehir Hastanesi’nin Kaba İnşaatı Yüzde 95 Tamamlandı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Ordu Şehir Hastanesi projesinin kaba inşaatının yüzde 95 oranında tamamlandığını duyurdu. 

250 bin metrekare inşaat alanı üzerine kurulan hastane, 250’si yoğun bakıma ait olmak üzere 987 yataklı olarak, 38 ameliyathane ve 350 poliklinik içerecek şekilde hizmete hazırlanıyor.” ifadelerini kullandı.

Sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Ordu Şehir Hastanesi’nin kaba inşaatının yüzde 95’inin bittiğini açıkladı. 

Bakan Koca, sosyal medya hesabından Ordu Şehir Hastanesine ilişkin yürütülen çalışmaların yer aldığı videoyu paylaştı.

AA’nın haberine göre; Koca, bu paylaşımına, “Ordu Şehir Hastanesi, kaba inşaatı açısından yüzde 95 gibi bir oranla tamamlandı. 250 bin metrekare inşaat alanı üzerine kurulan hastane, 250’si yoğun bakıma ait olmak üzere 987 yataklı olarak, 38 ameliyathane ve 350 poliklinik içerecek şekilde hizmete hazırlanıyor.” notunu düştü.

Videoda hastaneye ilişkin bilgileri aktaran Ordu İl Sağlık Müdürü Dursun Tüzün, 312 bin metrekare kapalı alandan oluşan hastaneyle hem yurt içi hem de yurt dışından gelecek hastalara Ordu’nun doğal güzellikleriyle birlikte sağlık hizmeti sunulacağını kaydetti.

Tüzün, son teknolojik imkanlarla inşa edilip donatılan Ordu Şehir Hastanesinde depreme karşı 1020 sismik izolatör bulunduğunu da belirterek, “Hastanemiz 2024’ün ilk yarısında hizmete açılacak.” ifadesini kullandı.

Ordu Şehir Hastanesi’nin proje detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

EİS Eczacıbaşı İle Artaş İnşaat’tan İş Birliği

EİS Eczacıbaşı, İstanbul, Ayazağa ilçesinde bulunan arazi üzerinde konut projesi geliştirilmesi için Artaş İnşaat ile anlaştı.

Eczacıbaşı Topluluğu, başta EİS Eczacıbaşı ve Eczacıbaşı Holding mülkiyetinde bulunan gayrimenkuller olmak üzere, gayrimenkul geliştirme projelerine devam ediyor. EİS Eczacıbaşı, sahibi olduğu Ayazağa arazisinde gayrimenkul projesi geliştirilmesi için, Artaş İnşaat ile arsa payı karşılığı hasılat paylaşımı ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladı. Verilen bilgiye göre; sözleşme uyarınca, Artaş İnşaat proje süreçlerinin yürütülmesinden, gerekli izin ve ruhsatların alınmasından sorumlu olarak projeyi tüm inşaat, pazarlama ve satış giderlerini üstlenerek geliştirecek. Projede hasılat paylaşım oranı EİS Eczacıbaşı için yüzde 47, Artaş İnşaat için yüzde 53 olarak belirlendi.

Eczacıbaşı Topluluğu geçtiğimiz yıllarda da EİS Eczacıbaşı altında İş GYO ortaklığıyla İstanbul Levent’te Kanyon konut, AVM, ofis karma projesini ve EİS Eczacıbaşı-Eczacıbaşı Holding ortaklığıyla İstanbul Zekeriyaköy’de Ormanada konut projesini geliştirmişti. Öte yandan, Eczacıbaşı Holding’in sahibi olduğu Kartal arazisi ile ilgili imar uygulama süreçleri de devam ediyor.

Artaş İnşaat ve Eczacıbaşı iş birliğinde gerçekleştirilecek olan Cendere projesinin detaylarını buradan inceleyebilirsiniz.

Adalet Bakanı Tunç: Malatya’ya Yeni Bir Adalet Binası Kazandıracağız’’

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, deprem nedeniyle yıkıma uğrayan Malatya Adalet Binası’nın kente yeniden kazandırılacağını duyurdu.

Malatya Valiliği ziyareti sırasında önemli bilgiler veren Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 6 şubat tarihinde yaşanan depremler nedeniyle yıkılan adalet binasının yerine daha modern ve geniş bir adalet binası inşa edileceğini açıkladı. 

Bakan Tunç, sözlerini şöyle dile getirdi:

“Deprem nedeniyle Malatya’mızda ana hizmet binamız, Adalet Sarayı’mız, hukuk mahkemelerinin bulunduğu ek bina ağır hasar gördü ve bu binalarımız yıkıldı. Depremin hemen akabinde Malatya Adliyemizi geçici olarak uygun kamu binalarına taşımak durumunda kaldık. Geçici binalardan Malatya’mızı, Malatya Adliye’mizi kurtararak Malatya’mıza yakışır yeni bir adalet binamızı kazandırmanın çalışması içerisindeyiz. Bir noktaya geldik. İnşallah Malatya’ya yeni bir adliye binasını kısa süre içerisinde kazandıracağız. Yapım ihalesini 24 Ağustos’ta yaparak inşaatına başlayacağız. Hızlı şekilde ihale sürecini gerçekleştirdikten sonra da Malatya’mıza yakışan bir adalet sarayı inşa edilmiş olacak. Eski binamız 34 bin metrekarede hizmet veriyordu. Yeni binamız 82 bin 547 metrekare yani eski binanın üç katı büyüklüğünde modern bir hizmet binamız olacak. Bunu ısrarlı bir şekilde takip edeceğiz. Şimdiden hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.”

Metex Studio Erk Tasarımı Bayou Villas Tamamlandı!

Metex Studio Erk’in Antalya, Lara’da tasarladığı “Bayou Villas” doğa-insan-zaman-yaşam ilişkisine dair irdelemeleri içeren, düşünce ve üretimin farklı katmanlarını barındıran geniş çağdaş sanat seçkisiyle fark yaratıyor. 

Antalya’nın Lara bölgesinde yer alan, doğayla bütünleşen ve her biri kendi içerisinde kişiye özel bir deneyim sunması anlayışıyla biçimlendirilen Bayou Villas, 20 yılı aşkın tecrübesiyle Türkiye’de ve yurtdışında üstlendiği farklı fonksiyonlardaki birçok projenin yanısıra otel tasarımlarıyla da öne çıkan Hüray Erk ve Kağan Erk liderliğindeki MSE imzasını taşıyor. 

Projeye özel olarak oluşturulan çağdaş sanat seçkisiyle dikkat çeken Bayou Villas’ta kullanılan sanat yapıtları mimari, iç mimari ve peyzaj mimariyle uyumlu, yalın bir dile sahip. Ağırlıklı olarak insandan, doğadan, doğa gözlemlerinden ve doğanın davranışsal özelliklerinden ilham alan seçki, doğa-insan-zaman-yaşam ilişkisine dair irdelemeleri içeren, düşünce ve üretimin farklı katmanlarını barındıran eserlerden oluşuyor. 

Zaman içerisinde farklı bakış açılarına sahip izleyicilerle buluşacak olması sebebiyle etkileşim alanlarını genişletmeyi de önemsen MSEekibi; hem çağdaş sanat kariyerinin başında olan genç sanatçıların desteklendiği hem de uluslararası bilinirliği olan ya da Türkiye’de çağdaş sanat alanında kendilerini ilerletmiş genç-orta kariyerdeki 25 farklı sanatçının resim, seramik, yerleştirme, kolaj, dijital sanat, video art ve NFT gibi farklı disiplinlerdeki üretim biçimlerinin yer aldığı geniş bir koleksiyon yaratmış. 

İnceledikleri konular farklılık gösteren bu eserler Bayou Villas’a yerleştirilişleri, renk ve biçim yaklaşımları, kavramsal arka planları ve estetik dilleri açısından birbiriyle uyumlu, bütüncül bir bakış açısıyla gerçekleştirilmiş.

Trabzon Şehir Hastanesi İnşaatı Hızla Sürüyor

Trabzon’un Akyazı ilçesinde yükselen Trabzon Şehir Hastanesi projesinin inşaat çalışmaları hızla devam ediyor.

Temelinde 4 bin 300 fore kazık kullanılan hastanede depreme dayanıklı olarak sismik izolatörler de kullanılan Trabzon Şehir Hastanesi ile kentteki yoğun bakım kapasitesi 2 katına çıkartılacak.

Şenol Güneş Spor Kompleksi’nin yanındaki dolgu alanında yapımına başlanan Trabzon Şehir Hastanesi’ndeki çalışmalar hızla sürüyor. Toplam 900 nitelikli yatak sayısı sahip olacak şekilde projelendirilen ve bin 461’e tamamlanacak şekilde yatak kapasitesi arttırılabilir durumda olan Trabzon Şehir Hastanesi kentteki yoğun bakım kapasitesini 2 katına çıkartacak. 283 bin 943 metrekarelik kapalı alana sahip şehir hastanesinde 300 poliklinik ve 33 ameliyathane olacak.

562 Adet Sismik İzolatör Kullanılacak

Yoğun bakıma ayrılan yatak sayısı 236, diyaliz yatak sayısı ise 30 olan şehir hastanesinde yanık tedavi ünitesi, nükleer tıp ünitesi, radyoterapi alanı, diyabet ünitesi, kan transfüzyon merkezi, uyku laboratuvarı ve genetik laboratuvar yer alacak. 4 bin 300 fore kazığın kullandığı şehir hastanesi depreme dayanıklı olarak inşa edilen 562 sismik izolatör ile korunacak. 2025 yılının şubat ayında hizmete girmesi planlanan şehir hastanesinin kaba inşaatının ve dış cephesinin ise 2024 yılının ilk ayında tamamlanması hedefleniyor. 4 bin 300 fore kazık ve 562 izolatör ile depremden korunacak.

Trabzon Şehir Hastanesi projesinin tüm detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

The Most Bodrum Yalıkavak projesi 2024 Yaz Sezonunda Tamamlanacak

“Deniz dolu bir yaşam” vaat eden The Most Bodrum Yalıkavak projesi, ultra lüks konutları ve Uğur Şirketler Grubu’nun alt markalarından USG İnşaat’ın deneyim ve güvencesiyle dikkat çekiyor.

Kendine has yaşam tarzının yanı sıra gayrimenkul yatırımlarında da öne çıkan Bodrum’daki projelere bir yenisi eklendi. Uğur Derin Dondurucu ve Mondial Motor gibi Türkiye’nin önemli markalarını bünyesinde barındıran Uğur Şirketler Grubu’nun alt markalarından USG İnşaat’ın imzasını taşıyan The Most Bodrum Yalıkavak projesi, ultra lüks konutlarıyla dikkat çekiyor.  Bodrum’un en çok değerlenen bölgesinde keyif dolu yaşam ya da kazançlı bir yatırım arayanları hedefleyen projede yaşamın 1 Ağustos 2024’te başlaması planlanıyor.

Bölgenin en yeni ve iddialı projelerinden birine imza attıklarını söyleyen The Most Bodrum Yalıkavak Pazarlama Sorumlusu Timuçin Dandin şu bilgileri paylaştı: “Denize 250 metre mesafedeki The Most Bodrum Yalıkavak’ta 47 özel bağımsız bölüm yer alıyor. Bodrum mimarisine uygun inşa edilen ultra lüks taş evlerden oluşacak projede, 3 adet tek katlı malikane bulunuyor. Kesintisiz panoramik deniz manzarasına sahip projedeki, kendi bahçesi ve havuzu bulunan müstakil ve 3 odalı villaların sayısı ise 20. Ayrıca 8 ana bloktaki toplam 24 residence daire de ortak alandaki havuz, kafe ve otoparkı kullanabiliyor; residence, concierge ve özel temizlik hizmetlerinden yararlanabiliyor.”

Lansman öncesi satın alma avantajı

Alıcısına sunduğu değer ve sağladığı yatırım avantajıyla The Most Bodrum Yalıkavak’ın hem oturumcu hem de yatırımcılar için kazançlı bir proje olduğunun altını çizen Timuçin Dandin, “USG İnşaat, 15 yıllık deneyimi ve kurumsal güvencesiyle taahhüt ve sanayi projelerinin yanı sıra, markalı konut projeleri geliştiriyor. Kaliteye önem veriyor, insanlara değer katacak nitelikli yaşam alanları üretmek için çalışıyoruz. Premium hizmet ve konfor anlayışımızla geliştirdiğimiz lokasyon bazlı markalı projelerin en son örneği de Bodrum Yalıkavak’taki The Most” ifadelerini kullandı.

Denize sıfır konumdaki The Most Kuşadası Plage Villas | Kuşadası’nın ardından yeni bir lüks yaşam alanına imza atmanın gururunu yaşadıklarını belirten The Most Bodrum Yalıkavak Pazarlama Sorumlusu Timuçin Dandin, “Bodrum Yalıkavak’ta tapusu hazır inşası devam eden projemizde, lansman öncesinde avantajlı fiyatlardan yararlanma olanağı bulunuyor. Sunduğumuz benzersiz yaşam ayrıcalıklarına peşin ya da vadeli ödemeyle ulaşmak mümkün” diye konuştu.

Fuga Panorama’da Teslimler Başladı

Yenilenebilir enerji projeleriyle dikkat çeken Metemtur’un Bodrum, Gümüşlük’te hayata geçirdiği Fuga Panorama Vilları projesinde anahtar teslimleri başladı.

Geçtiğimiz günlerde düzenlenen Yaza Merhaba daveti ile yapılan duyuruda, projenin anahtar teslimlerinin başladığı belirtildi. Davette konuşan Metemtur İdari ve Mali İşlerden Sorumlu yönetim Kurulu Üyesi Şükrü Tuncer şunları söyledi: 

“Bodrum yarımadasında, şirketimizin farkıyla yepyeni bir projeyi daha yeni sahiplerine sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Fuga Panorama Gümüşlük ve Yalıkavak arasında olağanüstü manzaraya sahip çok değerli bir lokasyonda, on iki ay yaşama göre tasarlanmış katma değerli bir proje. 30 akıllı villanın her birinin kendine ait otoparkı ve yirmi yedi metrekarelik havuzu var. 22 milyon dolar yatırımla gerçekleştirdiğimiz projemizin, muhteşem manzarası ve serinletici yaz rüzgarıyla Bodrum’da lüks, ayrıcalıklı ve huzurlu bir yaşam arayanların gözdesi olacağına eminiz.”

Firma tarafından yapılan açıklamada projenin detayları şöyle anlatıldı:

‘’Villaların tamamı Yunan Adaları, Tilkicik Koyu, Koyunbaba Koyu ve Didim’e kadar uzanan panoramik bir manzaraya sahip. Ege Denizi’nde iç içe geçmiş adaların bu manzarasının yanı sıra Fuga Panorama, begonviller ve zeytin ağaçlarıyla bezeli peyzajı ile de dikkat çekiyor. Proje, merkezi konumu ile Gümüşlük Antik Limana 4 kilometre, Yalıkavak Marina’ya 8 kilometre, Bodrum Kalesine 24 kilometre ve Bodrum Milas Havalimanına 59 kilometre mesafede yer alıyor.’’

Emlak Konut’un Yeni Genel Müdürü Cengiz Erdem Oldu

Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’ndaki (GYO) genel müdürlük görevini 5 yıldır sürdüren Hakan Gedikli, yeni dönemde bayrağı Cengiz Erdem’e devretti.

Emlak Konut GYO’da son 5 yıldır genel müdürlük görevini istikrarla sürdüren Hakan Gedikli, bayrağı gayrimenkul ve ulaştırma sektöründe önemli görevleri başarıyla üstlenen Cengiz Erdem’e devretti.

Emlak Konut’tan yapılan açıklamaya göre, Yıldız Teknik Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği bölümünden mezun olan Cengiz Erdem, yüksek lisansını 2014 yılında Okan Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği bölümününde tamamladı. Erdem, 2023 yılında da Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesiniden mezun oldu.

Kısa süre özel sektörde çalışan Erdem, 1997 yılında İstanbul Konut İmar Plan Sanayi ve Ticaret AŞ’de (KİPTAŞ) harita mühendisi olarak göreve başladı. Erdem, bu tarihten itibaren KİPTAŞ’ta çeşitli birimlerde şef, müdür, genel müdür yardımcısı ve genel müdür olarak çalıştı. Erdem 2019’da GEDAŞ’ın Genel Müdürü oldu.

Sivas Kale Projesi 2024’te Tamamlanacak

Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, deprem nedeniyle projenin beklemeye alındığını ifade ederek, “2024 yılında kale projesi, altyapısıyla, peyzaj düzenlemesiyle bir bütün olarak Gök Medrese ile Ulu Camii’yle bütünleşecek şekilde tamamlanmış olacak” dedi.

Tarihi Sivas Kalesi’nin kalıntılarının bulunduğu alanda başlatılan ‘Kale Projesi’nde çalışmalar sürüyor. Kentin geleneksel mimari dokusunu canlandırarak bölgedeki turizm potansiyelinin artırılması için başlatılan ve Cumhuriyetin 100’üncü yılı olan 29 Ekim 2023 tarihinde açılması planlanan projenin tamamlanma süreci, 6 Şubat’taki depremler nedeniyle ertelendi.

Her iki yanında yer alan Selçuklu eserleri Ulu Camii ve Gök Medrese ile bir bütün olarak planlanan projenin tamamlanması için çalışmalar hız kazandı. Projeyle iki Selçuklu eseri arasında yer alan Osmanlı dönemi tarihi evleri yeniden ayağa kaldırılacak.

Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin deprem sonrası tüm imkân ve yatırımların deprem illerine yönelmesinden dolayı projeyi geçici olarak beklemeye aldıklarını belirterek, “Şehrimizin ve bölgenin kültür ve turizm projelerinden en önemli projemiz olan Kale Projesi’nde yapım işlemleri devam ediyor. Malumunuz uzun yıllar Sivas’ın gündemini meşgul eden ancak sonuçta ortaya çıkan proje 2019 yılından önce ilk etabı ihale edilmişti. Biz göreve geldikten sonra ihale edilen ilk kısmı bitirdik. Şu an orada toplamda 100 tane yapı var. İrili ufaklı Sivas’ın eski mahallesini temsil edecek konaklar, evlerden oluşan 100 binalık bağımsız bölümlü bir alan var. Bunların 10 tanesi ihale edilmiş ve yapılmıştı. Şu anda ikinci etap olarak biz 37 adetinin ihalesini yaptık ve yapım işlemleri devam ediyor. Bunun dışında kalan yaklaşık 50 adet binanın ihale işlemleri de hazır. Kuruldan gerekli onayları aldık. Mimari projeler geldi. Şu an ihale edilecek aşamaya geldi” dedi.

Projenin önemli bir ayağı olan altyapı ihalesini de yapıldığını ve çalışmaların devam ettiğini belirten Bilgin, “Malumunuz pandemi süreci, daha sonra tüm dünyadaki oluşan ekonomik dalgalanma nedeniyle ihalelerin bir kısmının yapılması gecikti. Aslında bizim temel amacımız, temel hedefimiz Cumhuriyetimizin 100’üncü yüzüncü yılında 29 Ekim 2023 tarihinde projeyi tamamlamaktı. Ancak ihale süreçlerinin aksaması, daha sonra ülkemizi etkisi altına alacak depremle birlikte yatırımların o bölgelere yönlendirilmesiyle biraz da biz ihaleyi beklettik. İnşallah 2024 yılında Kale Projesi, altyapısıyla, peyzaj düzenlemesiyle bir bütün olarak Gök Medrese ve Ulu Cami’yle bütünleşecek şekilde tamamlanmış olacak. Bu projeyle eş zamanlı olarak da yine kalenin üst kısmını da kaleyle entegre edecek şekilde ilgili kurumlarla birlikte çalışmalarımız devam ediyor. Proje zor bir proje. Birçok kurumun koordinasyonunu gerektiriyor. Kazı yapıyoruz. Alttan tarihi niteliğindeki birçok belge çıkabiliyor. Biz doğal olarak müzeyle ortak çalışıp, çıkan eserleri de koruma altına alıyoruz” diye konuştu.

COPA Klima Alanlara Blu TV Aboneliği Hediye

Türkiye iklimlendirme sektörünün öncü markalarından COPA, yaz sıcakları başlarken müşterilerine özel bir kampanya düzenliyor. Kampanya kapsamında COPA, klima modellerinden herhangi birini satın alan herkese sene boyunca Blu TV aboneliği hediye ediyor. 

Yeni nesil ürünleriyle iklimlendirme sektöründe faaliyet gösteren COPA, yaz sıcakları başlarken yeni klima almak isteyen müşterine özel bir hediye kampanyası sunuyor. COPA, kampanya kapsamında tüm klima modellerinin alımında geçerli olan Türkiye’nin en sevilen yayın platformlarından Blu TV aboneliği hediye ediyor. Klima montajı sonrasında müşteriler, Blu TV üyeliğini anında başlatarak sene sonuna kadar izleyebilecek.

Geniş içerik yelpazesiyle Türkiye’de en popüler yayın platformlarından biri olan Blu TV aboneliği hediyesiyle müşteriler sevdikleri dizileri, filmleri ve orijinal içerikleri keyifle izleyebilecekler.  Müşterilerin ihtiyaçlarına uygun, enerji verimli ve çevre dostu ürünler sunan COPA Blu TV aboneliği hediyesiyle birlikte müşteri memnuniyetini en üst düzeyde tutmayı hedefliyor. Müşteriler, COPA klima ile serinlerken, 10.000 saatten fazla film, dizi ve daha fazlasına kolayca ulaşmanın konforunu da yaşayacak.

Reportage Türkiye’nin “Sylvana İstanbul” Projesine European Property Awards Ödülü 

Reportage Türkiye tarafından Bahçeşehir’de inşa edilen “Sylvana İstanbul” projesi, European Property Awards tarafından ödüllendirildi. Proje, sıra villa konsepti ile “Best Townhouse Community” kategorisinde ödül aldı. 

Reportage Türkiye, Avrupa’nın büyük ödüllerinden biri olan European Property Awards’da Sylvana İstanbul projesiyle “Best Townhouse Community” kategorisinde ödül elde etti. 

Bahçeli sıra villa konseptiyle ödüle uzanan Sylvana İstanbul projesi, İstanbul Bahçeşehir’de 44 bin metrekare alan üzerinde 232 adet 4+1 büyüklükte villalardan oluşuyor. 

İstanbul’un en hareketli ve dinamik semtlerinden birinde sakinlerine güvenilir ve sürdürülebilir bir yaşam deneyimini “daire fiyatına lüks villa sahibi olma” fırsatıyla sunan Reportage Türkiye’nin Sylvana İstanbul projesi, alışveriş merkezleri, restoranlar ve kültürel simge yapılar gibi şehrin en gözde cazibe merkezlerinin çoğuna yakın olarak konumlanıyor. Projenin yer aldığı bölgede Taksim, Beşiktaş ve Mecidiyeköy’e bağlayan metro hattının yanı sıra toplu ve özel ulaşım hatları, İstanbul Havalimanı, Marmaray ve birbirine bağlı tramvay hatları gibi geniş bir ulaşım ağı bulunuyor. 

Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Mısır, Fas, Türkiye, Beyaz Rusya ve Uganda’dageliştirdiği projelerle güvenilir bir gayrimenkul marka gücüne sahip olan Reportage Properties’in Türkiye ayağı konumundaki Reportage Türkiye, Sylvana İstanbul’un ardından İstanbul’un farklı yerlerinde de yeni araziler için görüşmelerini sürdürüyor.

”Barınma Temel İhtiyaçtır, Fahiş Kira Artışları Geri Çekilmelidir”

Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Karahan, fahiş kira artışlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Karahan yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi:

“COVİD 19 Pandemi sürecinde konut ihtiyacında arz talep dengesinin bozulması, enflasyon ve dövizde yaşanan artışlar neticesinde konut kiralarında fahiş artışlar yaşanmıştır. Fahiş kira artışlarının temelinde ekonomik sebeplerden çok mal sahiplerindeki iş ahlakından yoksunluk yatmaktadır. Mal sahipleri kira gelirini ticari ve mevduat geliriyle kıyaslamamalıdır konutu rant aracı olarak değerlendirmemelidir.  Mal sahibi kiracısını mülkünün emanetçisi olarak görmeli, kira gelirine bereket gözüyle bakmalıdır. Mal sahiplerinin kiracısını kendi yerine koymadan, empati yapmadan, kiracısına karşı tamahkarlığı, aç gözlülüğü, göz doymazlığı, aşırı kazanma hırsı, insaf ve vicdanla bağdaşmayan fırsattan istifade eden   davranışları neticesinde konut kiralarına yapılan aşırı fiyat artışları kiracıları çok zor durumda bırakmakta, hayatı çekilmez hale getirmekte, kiracılık zulme maruz kalmaya dönüşmektedir. İstanbul’da kiralar artık ödenemez, altından kalkılamaz boyuttadır. Konut kiralarında iş çığırından çıkmış ipin ucu kaçmıştır. İstanbul’da konut fiyatlarında yaşanan fahiş kira artışları hiçbir hesaba, kitaba, ölçüye, emsale uymamakta; kiralarda enflasyon ve döviz artışının çok çok üstünde artışlar yaşanmaktadır. İstanbul’da konut kiraları Türkiye’nin ekonomik gerçeklerine, kiracıların gelir düzeyine, hayatın doğal akışına, yaşam standartlarına uymamakta, sosyal barışı tehdit etmektedir. 

İstanbul’da dar ve orta gelirli ailelerin oturduğu bir semtte 9000 TL olan kira 1 Temmuz’da kontrat yenilenmesinde 3 kat artarak 27.000 TL ye çıkmıştır. Türkiye’de son bir yılda neyin fiyatı 3 kat arttı da kirada artış 3 kat oldu.  Bugün asgari ücretlinin maaşının tamamı İstanbul’da kiranın yarısını karşılayamamaktadır. Yapılan son zamla en düşük memur maaşı olan 22.000 TL dahi kiraya yetmemektedir. Devletin kiralara azami %25 zam artış kararı mal sahipleri tarafından uygulanmamaktadır. Gözünü aşırı kazanma hırsı bürümüş mal sahiplerini bugün hiçbir şey durduramamaktadır. Kiralık konut ihtiyacını fırsata çeviren mal sahipleri kira artışlarını kendilerince hiçbir hesaba kitaba kıyasa dayanmadan keyfi oranlarda yapmaktadırlar. Fahiş kira artışlarına mutlaka dur denilmelidir. Konut ihtiyacı karşılanana, arz talep dengesi sağlanana kadar, kiracıların hakları korunmalı, fahiş kira artışları mutlaka geri çekilmelidir. Konut kira artışları mal sahibinide kayba uğratmayacak, kiracıyıda zor durumda bırakmayacak, makul bir seviyede tutulmalı, makul seviyenin üzerinde kira artışlarına kesinlikle müsaade edilmemeli, makulün üstünde kira artışı yapan mal sahiplerine hukuki yaptırım ve cezai müeyyide uygulanmalıdır.”

Enerji Bakanı Bayraktar: ‘’Enerjide 200 Milyar Dolarlık Proje Setiyle Sürece Hazırlanıyoruz’’

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar enerji hedefiyle ilgili, “200 milyar dolarlık bir proje setiyle önümüzdeki sürece hazırlanıyoruz” dedi.

Bakanlığının temel görevinin kesintisiz, kaliteli ve ucuz enerji tedarik etmek olduğuna dikkat çeken Bayraktar hedeflerini ve buna uygun politika setleri hazırladıklarını söyledi. Bakan Bayraktar’ın konu başlıkları şu şekilde:

-“Birinci önceliğimiz artan talebe karşılık arz güvenliğini sürdürülebilir bir şekilde sağlamak.

-İkinci husus, Türkiye maalesef enerjide dışa bağımlı. Bugün itibarıyla enerji kaynaklarının yaklaşık yüzde 70’ini ithal ediyoruz (Petrolün yüzde 92’si, doğalgazın yüzde 99’unu). Artan talebi karşılamamız ve dışa bağımlılığı düşürmemiz lazım.

-Benim esas işim elektrik, doğalgaz, akaryakıt fiyatlarını mümkün olduğu kadar aşağıda tutabilmek.

-Türkiye’nin ekonomideki temel açmazlarından bir tanesi cari açık ve bu cari açığın temel sebeplerinden bir tanesi maalesef enerji ithalatı. 2022 yılı için 96.5 milyar dolarlık ithalat yaptık. Malum dünyada petrol ve doğalgaz fiyatları izah edilenin ötesinde bir noktaya geldi. Bu kadar büyük bir enerji ithalatıyla ekonomide de köklü bir dönüşüm yapmak mümkün değil.

-Dünyanın gündeminde iklim değişikliği var. Dünya ekonomileri, ülkeler dönüşüm içerisinde. Cumhurbaşkanımız 2021’de ‘Türkiye 2053 yılında karbon nötr bir ekonomi olacak’ dedi. Önümüzdeki 30 yıl içerisinde bütün alanlarda çok büyük köklü bir dönüşüme ihtiyaç var.”

Güneş Panelleri Türkiye’de Üretilecek

Temel hedefin yerlileştirme olduğunu belirten Bakan Bayraktar, “2017 yılında güneş enerjisiyle alakalı Konya-Karapınar’da bir proje anons ettik, adına YEKA dedik. YEKA’lar o bütüncül bakışın bir yansımasıydı aslında. Dedik ki Konya-Karapınar’da 1000 megavatlık santral kurun, belli bir süre de sizden elektriği alacağız. Bunu yaparken ama şu şartı getiriyoruz dedik: Siz burada kullanacağınız panelleri Türkiye’de üreteceksiniz. 

Bundan sonraki süreçte de hangi alan olursa olsun, yenilenebilir enerji, pil, batarya teknolojileri, petrol, doğalgaz aramada kullanılan ekip-ekipman, elektrik üretiminde kullanılan diğer ekipmanlar konusunda yerlileşme gündemimizde ve ajandamızda yer alacak.

Yatırım iştahını da yapacağımız düzenlemelerle sağlamayı hedefliyoruz.

Bizim önümüzde bir proje seti ve portföyü var. Temel hedefimiz, enerjide yeni bir yatırım ve reform süreci başlatarak, uygulamak.

Şu anda gözüken, 2035 yılına kadar startını verip bir kısmını tamamlamamız gereken, bu dönemde başlayıp biten, bir kısmı başlayacak, bir kısmı başlamak için hukuki altyapısı hazırlanacak yaklaşık 200 milyar dolarlık projelerimiz var.

Bu projelerimizin içerisinde başta yenilenebilir enerji olmak üzere, nükleer, doğalgaz-petrol aramacılık, doğalgaz-petrol ve elektrik altyapı, enterkonneksiyon projelerimiz var. Hepsini finanse edilebilir, uluslararası finansman sağlanabilir iş modellerinde sunmayı hedefliyoruz.

Enerjide özellikle yatırımlarla alakalı portföyü çeşitlendirme, yabancı yatırımı buraya çekmeyle alakalı bir sürecin içerisine giriyoruz.

Ortaklarımıza, ilgi gösterecek gruplara, dünyadaki herkese açık. Körfez ülkeleri, Batı’dan şirketler -ki Türkiye’de şu anda yatırım yapan Avrupalı şirketler de farklı ülkelerden şirketler de var- hepsine bu alanlar açık.’’ ifadelerini kullandı.

Her Yıl Bin 500 Megavatlık Rüzgar Projesi

Projenin detaylarına değinen Bayraktar, şunları söyledi:

‘’Yenilenebilir enerjide onshore’da-offshore’da, yani karada ve denizdeki rüzgârı devreye almak istiyoruz. Önümüzdeki süreçte her yıl yaklaşık 1.500 megavat rüzgâr projesi yapma hedefimiz var. 2035’e kadar 5 bin megavatlık offshore’da yani denizde rüzgâr projemiz var. Marmara Denizi’nde, Kıyıköy’de, Karadeniz civarında ciddi bir potansiyel gözüküyor. Bu 1.500 megavat, önümüzdeki 12 yılda yaklaşık 18 bin megavat ilave güç artışı ile Türkiye rüzgârda 30 bin MW kurulu güce ulaşacak.

Güneş Enerjisi Hedefleri

Güneşte iddialı hedeflerimiz var. Yıllık en az 3 bin-3 bin 500 megavatlık yeni kurulu gücü devreye almamız gerekiyor, yani 2035 yılına kadar yaklaşık 40 bin megavatlık ilave hedef koyduk. Farklı coğrafyalara ihracat da söz konusu olabilir.

Trakya’ya Nükleer Santral

Akkuyu’da şu anda muazzam bir çalışma devam ediyor. Dünyanın en büyük nükleer şantiyesi, 4 tane reaktör aynı anda yükseliyor. Seneye elektrik üretmeye başlayacağız. Fransa’yla Akkuyu’da çalışıyoruz, Fransa’dan üçüncü taraf bağımsız denetimle alakalı çok ciddi destek alıyoruz. Akkuyu Ruslara bırakıldı gibi eleştiriler var. Orada birçok farklı paydaş var, farklı bağımsız denetim kuruluşları var, dolayısıyla nükleer kendi başına bırakılmış bir alan asla değil. İkincisini-üçüncüsünü yapmayla alakalı da önemli çalışmalarımız var. İkinci santral veya lokasyon Sinop olacak. Bunun için Rusya, Güney Kore ve Çin ile görüşmeler sürüyor.

Bizim Trakya’da mutlaka bir nükleer santrala sahip olmamız lazım.

‘’Türkiye’ye 2050’lere Geldiğinde 20 Bin Megavat Nükleer Güce Sahip Olacak’’

Büyük çaplı nükleer santralların dışında İngiltere ve Amerika’yla küçük modüler reaktörler üzerinde çalışıyoruz. Türkiye, 2050’lere geldiğinde 20 bin megavatın üzerinde nükleer kurulu güce sahip olacak. Yani neredeyse 4 tane Akkuyu büyüklüğünde. Bunların bir kısmı büyük ölçekli santrallar olabilir ama bir kısmı sanayimizin dönüşümü için çok önemli olan küçük modüler reaktörler.

Gabar Keşfiyle 100 Bin Varil Üretim Olacak

Türkiye’de günlük yaklaşık 1 milyon varil ham petrol tüketiyoruz. Bu ham petrolün şu ana kadar yaklaşık yüzde 8’ini kendi imkânlarımızla karşılıyoruz. Gabar’daki keşifle bu rakamı bu sene inşallah 100 bin varil gün üretime çıkaracağız. Hedef, 2024 sonunda 200 bin varile ulaşmak. 200 bin varil, Türkiye’nin ihtiyacının yüzde 20’sini kendi kendine karşılaması anlamına gelir.

Rusya kriz dönemlerinde dahi güvenilir tedarikçi rolünü yerine getirmiştir. Azerbaycan ve İran da tedarikçilerimiz. Çok önemli bir LNG yatırımı altyapısını kurduk. Karadeniz gazının BOTAŞ hattına bağlantısı yapıldı. Bizim hedefimiz günlük 10 milyon metreküp gaz üretmek, bu yılda yaklaşık 3,5 milyar metreküp demek. O da aşağı yukarı hane halkında 25 metreküp mutfakta ve sıcak suda kullanılan gaz miktarı oluyor. Hane halkımızın, 19 milyon doğalgaz abonesinin konutlarında sıcak su ve mutfakta kullandığı gazı biz bir senede üretmeyi hedefliyoruz. 10 milyon metreküp birinci faz. İkinci fazda 40 milyon metreküpe çıkmasını hedefliyoruz. Ama ilk fazdaki 10 milyon metreküpe de bir günde çıkma şansımız yok. Onun hemen üretim rejimine girmesini de beklemek doğru değil.

Enerjinin Verimli Kullanımı Önem Taşıyor

Enerjimizi birkaç açıdan verimli kullanmamız lazım. Birinci öncelik eğer Türkiye’nin ciddi bir şekilde küresel ısınmayla alakalı süreçte katkı koymasını hedefliyorsak emisyonlarımızı düşürmemiz lazım. Kamuoyunda bu farkındalığı arttırmamız gerekiyor. Önümüzdeki dönemde bu anlamda seferberlik yaklaşımı düzenleyeceğiz.’’

Arama-Kurtarma Rolleri Kurumsallaşacak 

Depremde arama-kurtarmada madencilerin muazzam çalıştıklarına dikkati çeken Bakan Bayraktar, “Bunu biraz daha kurumsal hale dönüştürme noktasında çalışıyoruz. Felaket bölgesine intikal gibi başlıklarda AFAD’la çalışmalar yapıyoruz. Gerekirse farklı alanlarda eğitim almaları lazım. Ekipman anlamında da çalışmalarımız olacak” dedi.

Enerji İş Birliğini Doğalgazla Sınırlandırmak İstemiyoruz

İsrail Başbakanı’nın Türkiye’ye geleceğini belirten Bakan Bayraktar, “Enerjide iş birliğini sadece doğalgazla sınırlandırmak istemiyoruz. Farklı alanlarda da enerjide iş birliği olabilir ama gaz bu işin bir anlamda amiral gemisi olabilecek bir konu” diye konuştu.

Türkiye’de madende büyük bir potansiyel olduğunu söyleyen Bayraktar, “Güvenli madenciliğe verebileceğimiz en büyük ehemmiyeti vererek çalışmak istiyorum” dedi ve şu mesajları verdi: 

“Madenlerde iş sağlığı ve güvenliği önceleyerek yatırımları kolaylaştıracak, izin süreçlerini iyileştirecek düzenlemeler madenlerin ekonomiye katkısını artıracaktır. Madencilik faaliyetlerini iyileştirecek çalışmaların içerisinde olacağız.”

BAE ile Çalışma

Birleşik Arap Emirlikleri’ni de içeren Körfez turuna dikkati çeken Bakan Bayraktar, “Enerji gündemin en önemli maddelerinden bir tanesi. Nükleerin, rüzgârın, güneşin, altyapı projelerinin olduğu Proje setimizin bir kısmını onlarla paylaştık. Bir kısmını olgunlaştıkça onlarla, potansiyel yatırımcılarla ve uluslararası finansal kuruluşlarla paylaşmayı düşünüyoruz” dedi. BAE’yle son 2-3 haftadır yoğun çalışma yürüttüklerini de belirten Bayraktar, imzalanacak anlaşmalar olduğunu söyledi.

Coğrafyanın kader ama dışa bağımlılığın kader olmadığını söyleyen Bakan Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin dört derin deniz sondaj gemisine dikkati çekerek, “Biz tıpkı Azerbaycan’da olduğu gibi Irak’ta, Libya’da, Afrika’da petrolle ilgili zengin coğrafyalarda Türkiye Petrollerini ve Türk şirketlerini, belki özel şirketlerimizi işin içerisine katmak suretiyle süreci geliştirmek istiyoruz” dedi.

Bostik Türkiye, Archisign Etkinliğinde Yenilikçi Ürünleriyle Yapı Sektörü Firmaları ve Mimarlar ile Bir Araya Geldi

Archimim’in düzenlediği Archisign özel etkinliğinde bu yıl Bostik Türkiye de yerini aldı. “Ticari Alanlarda Trendler” teması ile 8 Haziran’da Fransız Sarayı’nda gerçekleştirilen organizasyona, 18 üretici firmanın yanı sıra  5 yüzün üzerinde mimar ve iç mimar katıldı.

Semea Pazarlama Direktörü Bilgehan Türkkan: “Archisign ile sektör profesyonelleriyle bir araya gelerek yeni ürünlerimizi tanıttık. Bostik Türkiye’nin uzman ekibiyle uygulamalarımızı ve akıllı sistemlerimizi anlatan sunumlar yaptık. Dekoratif yüzey kaplamalarında Avrupa liderlerinden olan ve bünyemize yeni katılan Idealwork markamızın tanıtım sürecini ve Türkiye pazarındaki stratejilerimizi mimarlar ve yapı sektöründeki değerli meslektaşlarımızla paylaştık.” dedi.

Bandırma Belediyesi Çalışıyor, Yollar Güzelleşiyor

Bandırma Belediyesi kendi asfalt tesisinde ürettiği asfalt ile ilçenin dört bir yanında eş zamanlı olarak yol yapım, düzenleme ve asfalt serim çalışmalarına devam ediyor.

Bandırma Belediyesi, yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte ilçenin her bir noktasında deyim yerindeyse asfalt seferberliği başlattı. Çalışmalar, ilçenin merkez ve kırsal mahallelerinde eş zamanlı olarak yürütülüyor. Son olarak 100. Yıl Mahallesi’nde devam eden çalışmaları yerinde inceleyen Bandırma Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun, ekiplerden çalışmalar ile ilgili bilgi edindi. Ayrıca, mahalle sakinleriyle de sohbet ederek görüş ve önerileri dinledi.

Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun, çalışmalar hakkında bir açıklama yaparak, “Bugün 100. Yıl Mahallemizde yapımı tamamlanan ve devam eden yol düzenleme, onarım ve asfalt serim çalışmalarımızı yerinde inceledik. Mahallemizin genelinde asfalt onarım ve yama çalışmalarımız devam etmekle beraber, ekiplerimiz özellikle 1552, 1554, 1060, 1614, 1619 ve 1621 Sokak’ta yoğunlaşmış durumdalar. Bu sokaklarımız sil baştan asfaltlanıyor.

Kentimizin farklı noktalarında süregelen çalışmalarımızla yollarımızın daha güvenli, konforlu ve erişilebilir hale gelmesini amaçlıyoruz. Kısa bir süre önce Liman AVM Kavşağı, Sunullah Caddesi’ndeki çalışmalarımızı tamamlamıştık. Yine, Süleyman Özbeyli Caddesi ile Belediye Evleri Sokağı’ndaki asfalt serim, kaldırım planlama ve yapımını da tamamladık. Ayrıca, Şoförler ve Otomobilciler Odası Tır Parkı’nın çehresini değiştirerek modern hale getirdik. Gerçekleştirdiğimiz 20.000 metrekare parke taş döşeme uygulamasıyla Tır Parkı’nın zeminini tamamen yeniledik. Karaçalılık Mahallemizin yollarını da baştan aşağı yeniliyoruz. Merkez-Kırsal demeden Bandırmamızın her noktasına adil bir şekilde hizmet götürmeye devam edeceğiz.

Bandırmamızın ulaşım altyapısının güncellenmesine ve geliştirilmesine yönelik çalışmalarımız artarak devam edecek,” dedi.

Türkiye Seramik Federasyonu Başkanlığı’nda Devir Teslim

Seramik sektörünün çatı kuruluşu Türkiye Seramik Federasyonu’nun 11’inci olağan genel kurulu gerçekleştirildi. Yüzde 82 yerli katma değer oranıyla net döviz yaratan seramik sanayisinin gelişen yapısının öne çıktığı toplantıda, yeni yönetim kurulu seçildi. Üç dönem boyunca Türkiye Seramik Federasyonu başkanlık görevini yürüten Erdem Çenesiz, görevi Yurtbay Seramik Yönetim Kurulu Başkanı İlter Yurtbay’a teslim etti. 

Dünya seramik sektörünün önemli bir oyuncusu olan Türk seramik sektörü; yerli kaynaklarla yaptığı üretimle de ülkemiz ihracatının büyük bir bölümünü gerçekleştiriyor. 6 Temmuz’da Shangri-La Bosphorus İstanbul Hotel’de düzenlenen Türkiye Seramik Federasyonu 11. Olağan Genel Kurulu’nda, rakamlarla seramik sektörünün büyüklüğü ele alınırken, geçmiş dönemde gerçekleştirilen proje ve faaliyetler paylaşıldı. Yeni yönetim kurulunun oy birliğiyle belirlendiği toplantıda, Yurtbay Seramik Yönetim Kurulu Başkanı İlter Yurtbay Erdem Çenesiz’den başkanlık görevini devraldı. 

TSF’de yeni dönem

6 yıl önce, 6 Haziran’da yapılan 8. Olağan Genel Kurul’da Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı seçilen Ece Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, 3 dönem boyunca görevini sürdürdü. Erdem Çenesiz’in tekrar aday olmadığı genel kurulda, 2023-2025 yılları arasındaki yeni dönemin bayrağını devralan İlter Yurtbay’la yola devam edecek olan yeni Yönetim Kurulu’da belli oldu. Buna göre Genel Kurul’da Altuğ Akbaş, Hasan Pehlivan, Enver Sever, Göksen Yedigüller, Fatih Kıvanç, A. Hakan Tanış, Ali Güral, Nihat Özyurt, Ülker Yazıcı, Hakan Çanakcı, Mustafa Özgen Özkan, Nuri Bülent Onur, Kürşad Noyan Özkaya, Serkan Haskol, Olgun Çakmak, Rifat Noyan, Deniz Cenk Kaya, Kemal Yıldırım, Kemal Çelik, Serdar Dönmez, Kazım Demir ve Taner Kavas asil üyeler olarak yer alırken; Altuğ Akbaş, Hasan Pehlivan, Göksen Yedigüller, Hakan Çanakcı, Enver Sever ve Nihat Özyurt da Başkan Yardımcılıklarına seçildiler.

Çenesiz: “ 6 Yıllık Başkanlık Süresince 642 günde, 23 ülkede, 47 şehirde toplam 835 faaliyette bulunarak, sektörümüz için verimli ve aktif bir dönemi geride bıraktık.’’

Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Erdem Çenesiz toplantıda 2017-2023 yılları arasında gerçekleştirdikleri faaliyetleri detaylarıyla paylaştı. Çenesiz, gerçekleştirdiği konuşmada; “3 dönem başkanlık yaptığım süre boyunca; yönetim kurulumuz ile beraber sektörümüzün sorunlarını çözmeye odaklanarak, ihracatın artırılması amacıyla ihtiyaçlarımızı, güçlü yönlerimizi ve ileriye dönük hedeflerimizi belirleyerek yola çıktık. Bu yolda değerli üyelerimizin 

öneri, katkı ve katılımlarıyla ortak hedeflerin gerçekleştirilmesi, ortak çıkarların gözetilmesi yönünde sektörümüze yol gösterici, destekleyici çalışmalar yaptık. Türkiye Seramik Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptığım süre boyunca beraber çalıştığımız Yönetim Kurulu Üyeleri ve Genel Sekreterlik çalışma arkadaşlarımla beraber aktif olarak; Kamu Kurumları ile iletişimi arttırdık, Federasyon olarak Bakanlıklar ’da daha aktif rol aldık, sektörümüzün önemini ortaya koymak için yerli katma değer raporu ve İhracat Katkı Endeksi çalışmalarını yürüttük. Toplamda 12 seramik sektör toplantısı düzenleyerek sektörümüzdeki firmaları bir araya getirdik. Yoğun bir şekilde diplomasi trafiği yönettik. Basında sıklıkla sektörümüzün sıkıntılarından ve çözüm önerilerimizden bahsettik, taleplerimizi dile getirdik. 

Rakamlarla özetleyecek olursak 6 yılda; toplamda 642 günde 23 ülke ve 47 şehri kapsayan 835 faaliyetle dolu, son derece aktif ve örnek gösterilecek bir dönem geçirdik. 288 kamu ziyareti gerçekleştirdik. 10 adet sektör raporu, sektöre yönelik 19 basılı yayın hazırladık. 17 fuara, 64 uluslararası konferans ve organizasyona katılım gösterdik. 12 çalıştay ve sektör toplantısı gerçekleştirdik. 46 canlı yayına katılarak sektörümüzü, ihtiyaçlarını, gelişimini geniş kitlelerle paylaştık. Sektörel örgütlerde zamanı geldiğinde bayrağı devretmek gerektiğini düşünerek bu genel kurulda sektörümüzde birçok kıymetli temsilcinin devam etmem yönündeki teklifine rağmen başkanlığa talip olmadım. Başkanlık görevini devralan kıymetli arkadaşım İlter beyin   heyecan ve azimle güzel işler yapacağına inanıyorum. Ayrıca başkanlığım döneminde ihracat rakamını 945 milyon dolardan 2 milyar dolara çıkartan Seramik Sektörünü tebrik ediyor  ve şükranlarımı sunuyorum”” 

“AVRUPANIN EN BÜYÜK İKİNCİ FUARI OLAN UNİCERA İLE İHRACATTAKİ BAŞARILARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ “ 

Sektörün ihracatta geldiği noktaya da değinen Çenesiz, “Türk seramik sektörü dünyada önemli bir oyuncu konumunda. Türkiye, seramik sektöründe bir üretim üssü olma yolunda hızını artırarak ilerliyor. İhracatta yerli kaynakları en çok kullanan ve ithal ürünlere bağımlılığı en az olan sektörlerden biri olarak, seramik sektörünün Türk ekonomisine katkısı oldukça önemli. Sektörümüz, üretimin yaklaşık %40’ını ihraç ediyor. Yıllık ihracat rakamı 2 milyar dolar seviyesinde. Yerli kaynakları dolayısıyla net döviz girişi ile Türkiye’nin cari dengesine pozitif katkı yapan seramik sektörü, %82 oranıyla sanayi alanında yerli katma değer rekoruna sahip. İhraç ettiğimiz her 100 doların 82 doları yurt içinde kalıyor. Dolayısıyla sektörün yapmış olduğu 2 milyar dolarlık ihracat bazı sektörlerin 10 milyar dolarlık ihracatından daha fazla katkı sağlıyor. Hedefimiz, yeniden şekillenen dünya pazarında ve tedarik zincirinde Türk seramiklerinin kalıcı olarak yer alması. TSF olarak kurduğumuz UNİCERA Fuarcılık A.Ş. tarafından düzenlenen uluslararası fuar sayesinde tüm dünyadan alıcıları İstanbul’da buluşturuyoruz. UNİCERA sektöründe Avrupa’nın en büyük 2. Fuarı oldu. Hedef 10 yıl içerisinde birinciliği yakalamak. Son yıllarda tüm olumsuz etkilere rağmen büyümeye, hedeflerimizi yakalamaya devam ettik. Başta Amerika pazarı olmak üzere ihracat yaptığımız ülkelerde daha da güçlenmeye ve yüksek yerli katma değer oranımızla net döviz girişini artırmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

“TÜRKİYE SERAMİK FEDERASYONUNUN VİZYONUNDA ÜNİVERSİTE KURMAK OLMALI”

Erdem ÇENESİZ :”Türkiye’nin AB’de lider ve dünyada ilk 5 içerisinde olduğu seramik sektörü ve alt dallarının gelişmesinde Arge, İnnovasyon ve teknolojinin  yeri aşikardır. Yıllardır yaptığımız çalıştaylarda karşımıza çıkan en büyük talep, sektöre teknik kabiliyet kazandıracak yeni insan kaynağı oluşturulması yönündedir.  Türkiye Seramik Federasyonu önümüzdeki 5 yıl içerisinde Seramik Teknolojileri, Malzeme Bilimi, Satış, Pazarlama ve Lojistik bölümlerinin olacağı bir üniversite kurmayı hayal etmelidir.” 

Erdem ÇENESİZ: “TÜRKİYE SERAMİK FEDERASYONUNA YÜKSEK DANIŞMA KURULU ÜYESİ OLARAK HİZMET VERMEYE DEVAM EDECEĞİM” 

“Bugüne kadar birlikte çalıştığım tüm mesai arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum. Bayrağı Devralan Kıymetli Arkadaşım İlter YURTBAY ın başarılı olacağından eminim ve şimdiden başarılarını kutluyorum. Yarattığı yerli katma değer oranı ile rekor düzeyde cari fazla oluşturan federasyonumuz bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da uyum içinde çalışarak örnek gösterilen sektörel örgütlerden birisi olmaya devam edecektir. Bende Federasyonumuza “YÜKSEK DANIŞMA KURULU ÜYESİ” olarak hizmet vermeye devam edeceğim” dedi.

Europower Enerji, Temelini Attığı 9’uncu Fabrikası ile Büyümesini Sürdürüyor

Girişim Elektrik A.Ş.’nin bağlı ortaklığı olan, beş kıtada 70’e yakın ülkede ürün ve hizmet ihracatı gerçekleştiren Türk enerji devi Europower Enerji, temelini attığı 9’uncu fabrikası ile hızlı büyümesini sürdürüyor.

Girişim Elektrik A.Ş.’nin bağlı ortaklığı olan ve 8 fabrikası ile elektrik ekipmanları ve sistemlerini 420kV’a kadar her gerilim seviyesinde üreten, bunun yanında dünya çapında proje tasarımı, proje yönetimi, otomasyon & SCADA, işletmeye alma, denetim, saha testleri ve eğitim hizmetleri gibi geniş bir yelpazede mühendislik hizmetleri sunan global oyuncu Europower Enerji, 9’uncu fabrikası olan güç trafosu fabrikası ile yüksek gerilim laboratuvarının temel atma törenini gerçekleştirdi.

Törene, Europower Enerji A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı M. Behiç Harmanlı, Başkan Yardımcısı Ali Gökhan Öztürk, Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Ramin Malek, Şirket Ortağı Mesut Baz ve Europower Enerji A.Ş. Operasyon Başkanı A. Beril Harmanlı’nın yanı sıra Kahramankazan Belediye Başkan Yardımcısı Mahmut Uzun, Girişim Elektrik A.Ş. ile Europower Enerji borsa yatırımcıları ve şirketin üst düzey çalışanları katılım gösterdi.

Europower Enerji Yönetim Kurulu Başkanı M. Behiç Harmanlı, tören öncesi yaptığı konuşmada fabrika hakkında bilgiler verdi. 2025 yılının ilk yarısında üretime ve test yapımına başlayacaklarını belirten Harmanlı, şunları söyledi:

“Dünyada çok ciddi güç trafosuna ihtiyaç var. Dağıtım trafosu ve güç trafosu olarak Türkiye, başta Avrupa olmak üzere Afrika, Rusya, Ukrayna dahil dünyanın lideri durumunda. Sınırsız bir taleple karşı karşıyayız. Enerji sektöründe tek üretmediğimiz kalem güç trafosuydu. Bu fabrika ile birlikte hem alçak gerilimde, hem de orta ve yüksek gerilimde her voltajda ve her megavatta müşterilerin talebini karşılayabilecek yegane firma olacağız.

Şu an mevcut olan tesisimizde 20 MBA’ya kadar trafo üretebiliyoruz. Bugün temel atma törenini gerçekleştireceğimiz tesisimizde ise 550Kv ve 330 MVA güce kadar Yüksek Gerilim güç trafosu imalatı yapacağız. Örneğin Türkiye’de maksimum 380 – 420Kv ve 250 MBA’dan büyük trafo genelde kullanılmıyor. Yani bu tesiste Türkiye’nin yanı sıra başka ülkelerin de ihtiyacını karşılayabilecek güce sahip güç trafoları üretebileceğiz.”

Tesiste yer alacak olan yüksek gerilim laboratuvarından da bahseden Harmanlı, “Tesiste ARGE/ÜRGE çalışmalarında da kullanılabilecek Türkiye’nin konusunda önde gelen test merkezlerinden biri olacak Akredite YG Ekipmanları Test Laboratuvarı bulunacak. Aynı anda iki trafoyu test edebilecek bir alan olacak. Bu laboratuvarın yüksekliği 22 m olacak. Çünkü 550Kv’luk bir trafonun yıldırım testini yapmak için 1 milyon 850 bin watt üretmek gerekiyor” diye konuştu.

Emek Hatice Kübra İlgün Gençlik ve Spor Tesisi İnşaatı Sürüyor

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Emek Mahallesi’nde yükselen Hatice Kübra İlgün Spor Tesisi projesinin inşaat çalışmaları devam ediyor.

Bursa’yı sporda da marka kent haline getirmek amacıyla amatör kulüpleri desteklemenin yanında kente ‘branşlara özel’ spor tesisleri kazandıran Büyükşehir Belediyesi, Emek Mahallesi’nde de ayrıcalıklı bir tesis inşa ediyor. Toplamda 1420 metrekare kullanım alanına sahip olacak tesis, Bursa Büyükşehir Belediyespor’un olimpiyat madalyalı milli tekvandocusu Hatice Kübra İlgün’ün adını taşıyacak.

Bursa’da Bugün’ün haberine göre; Emek Hatice Kübra İlgün Gençlik ve Spor Tesisinin zemin katında güreş salonu, tekvando salonu, soyunma odaları ve antrenör odaları yer alacak. Üst kat ise kütüphanesi, sesli okuma salonu, diyetisyen/psikolog odası ve ders çalışma alanları ile gençlik merkezi olarak kullanılacak. Çevre düzenlemesi ve açık otoparkı ile bölgedeki önemli bir ihtiyacı karşılayacak olan tesis, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın destekleriyle inşa ediliyor. Kaba inşaatı büyük ölçüde tamamlanan tesisin Ağustos ayı sonuna kadar tamamlanması hedefleniyor.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, 17 ilçede 600’ü aşkın şantiyede altyapıdan ulaşıma, çevreden tarihi mirasa kadar her alanda yoğun faaliyet içerisinde olduklarını söyledi. Emek ve civarındaki mahallelerin hızla büyüdüğünü, buna bağlı olarak da ihtiyaçların sürekli arttığını kaydeden Başkan Aktaş, “Bu süreçte özellikle genç nüfusa hizmet edecek bu tür tesislere ihtiyaç doğdu. Gençlik bizim en hassas olduğumuz konu. Çünkü onlar bizim geleceğimiz, şehrimiz ve ülkemizin yarınları. Onlar için ne yapsak azdır. Bursa tarihinde ilk defa olimpiyat derecesi elde etmiş bir kardeşimiz olan Hatice Kübra’nın adını bu tesislere verdik. İstedik ki burada eğitim alan çocuklarımız Hatice’den ilham alsın, onu örnek alsın ve olimpiyatlarda yarışacak yeni sporcular burada yetişsin. Tesisimiz şimdiden bölgemize ve Bursa’mıza hayırlı olsun” dedi.

Japonya’nın En Yüksek Gökdeleni: Azabudai

Japonya’da inşaat çalışmaları tamamlanan 330 metrelik Azabudai Hills Mori JP Tower, ülkenin en yüksek gökdeleni oldu.

Mori Building Co firmasının açıklamasına göre, Tokyo’nun Minato bölgesindeki “Azabudai Hills Mori JP Tower” binasının yapımı tamamlandı.

Japonya’nın en yüksek gökdeleni olarak kayda geçen yeni yapı, zemin altında 5 ve zemin üstünde 64 kata sahip.

Gökdelenin en üst katlarında Avrupa merkezli otel zinciri Aman Resorts ile lüks rezidanslar bulunuyor

“British School” şubesi ile Keio Üniversitesine ait sağlık enstitüsünün yer aldığı gökdelende, perakende mağazalar, firmaların temsilci ofisleri ve restoranlar bulunuyor.

Söz konusu gökdelen tamamlanmadan önce, Osaka metropolündeki 300 metrelik “Abeno Harukas” ülkenin yüksek binasıydı.

Tokyo İstasyonu yakınlarındaki Mitsubishi Estate Co. firmasına ait 390 metrelik gökdelenin yapımının ise 2027 yılında tamamlanması bekleniyor.

Kaynak: AA/Tokyo

Rheinmetall, F-3 Projesine Fabrika Kuracak

Rheinmetall, Northrop Grumman ve Locheed Martin iş birliği ile F-35A Lightning 2’nin gövde üretimi için fabrika kurmaya hazırlanıyor.

Defenceturk.net’ten Mehmet Ali Kula’nın haberine göre; Yeni tesis, Hava Kuvvetleri ve diğer dost ülkeler için en az 400 adet F-35A merkez gövde bölümü üretecek. Rheinmetall, hem karmaşık bileşenlerin üretiminde entegre bir teknoloji grubu hem de bir havacılık şirketi olarak projeye katkıda bulunanacak. Üretimin 2025 yılında başlaması bekleniyor.

Rheinmetall CEO’su Armin Papperger şu açıklamada bulundu:

“Northrop Grumman ve Lockheed Martin ile uzun süredir devam eden ortaklığımızın ve Bundeswehr ile onlarca yıldır var olan çok yakın bağlarımızın Almanya’ya gerçek bir know-how transferine yol açmasından gurur duyuyoruz. Ayrıca bir teknoloji merkezi olarak Almanya’nın gelecekteki uygulanabilirliğine katkıda bulunmaktan ve bu şekilde geleneksel şirket merkezimizin bulunduğu Kuzey Ren-Vestfalya eyaletini teknolojik olarak zenginleştirmekten memnuniyet duyuyoruz. Düsseldorf eyaletinin başkentinden çok uzakta olmayan bir yerde, Avrupa’da standartları belirleyecek bir fabrika inşa edeceğiz. Weeze’de bir yer ararken aldığımız yüksek düzeyde siyasi ve idari destek için minnettarız.”

Muradiye Cami Restore Edilecek

Bursa, Orhangazi ilçesinde yer alan Muradiye Camisi, Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restore edilecek. Projenin önümüzdeki yıl başlaması hedefleniyor.

Orhangazi’nin tarihi değerlerinden birisi olan Orhangazi Muradiye Cami Vakıflar Bölge müdürlüğü tarafından restore edilecek. 17 ve 18.yüzyılda yapıldığı ileri sürülen ve Orhangazi’nin en eski tarihi yapılarından birisi olduğu belirlenen Muradiye camiinde son dönemlerde tadilat ihtiyacı duymasından dolayı cemaatten de gelen talepler üzerine Muradiye Mahallesi Muhtarı Kadri Ergen Caminin Restorasyonunun yapılması için Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne resmi yazı ile başvurdu. 

Tuna Gazete’nin haberine göre; Muradiye Mahallesi Muhtarı Kadri Ergen’in Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne yaptığı resmi yazıda Muradiye Cami’nin çatı işlemlerinin vakıf tarafından 2019 yılında yapıldığı ve şu anda camide ibadet edildiği belirtilere, vatandaşlarımız tarafından memnuniyetle karşılanan bu çalışma sonrasında Camimizin tarihi özelliği statüsünün de bulunması gerçeği ile hareketle caminin zemini kot altında kaldığı için rutubet ve korku olmaktadır. Camimizin zemininde bulunan ahşap döşemenin kaldırılarak zemin yükseltilmesi ve taban döşemesi yapılması gerekmektedir. Ayrıca bayan girişinin erkeklerle aynı yerden olması sebebiyle bayanların ciddi manada şikayetleri bulunmaktadır. Söz konusu tadilatın gerçekleşmesi için Orhangazi Müftülüğüne gerekli başvuru yapıldı. Müftülüğümüz ise konuyu Vakıflar Bölge Müdürlüğüne havale etmiştir. Gereğinin yapılmasını bekliyoruz ifadelerine yer verdi.

Muradiye Mahallesi Muhtarı Kadri Ergen Orhangazi Muradiye Mahallesi’nin tadilattan ve restorasyondan geçmesi için müdürlükten olumlu dönüş olduğunu ve geçtiğimiz günlerde Vakıflar Bölgesi’nden teknik personelin camide inceleme yaptığını belirterek, şu anda proje çalışmaları başlatılıyor. Önümüzdeki yıl camimizin restorasyonunun başlamasını bekliyoruz dedi.

Bakan Özhaseki: ‘’Kendi Evini Yapan Depremzedeye 500 Bin Hibe Verilecek’’

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, kendi evini yapan depremzede vatandaşlara 500 bin TL’lik hibe verileceğini açıkladı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İller Bankası Macunköy Tesisleri’nde, Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen illerin hızla ayağa kaldırılması ve afetzedelerin evlerine kavuşmalarına ilişkin “Yerinde Dönüşüm” projesinin detaylarını açıkladı.

Özhaseki açıklamasında, şu başlıkları ele aldı:

– 180 bin konutun inşaatı başladı. Eylül-ekim ayında konut teslimi başlayacak. Bir yıl içinde 319 bin konutu bitirip hak sahiplerine teslim edeceğiz. Bu arada yıkımlar gerçekleşirken bir taraftan da biz planlamalara ağırlık verdik.

– Bu şehirlerimiz kadim şehirler, binlerce yıldır yaşıyor. Buralarda yeniden yapılaşmayı sağlam zeminde yapmak zorundayız. Yerinde dönüşümü sağlayabilirsek şehirlerimizde hayat yeniden canlanacak. Burada birkaç yıl sürecek olan bir faaliyetten bahsediyorum.

– 4 kırmızı çizgimiz var. Taviz mümkün değil. Fay kırıklarını olduğu yerlerde asla yapılaşma olmayacak. İkincisi zeminde sıvılaşma var. Böyle yerlerde bir daha yapı yapılamayacak. Oralar boşalacak. Üçüncüsü, dere yataklarına da bundan sonra yapı yapılması mümkün değil.

– İnşaat maliyetlerini de hesaplayarak kredi ve hibe bölümleri gerçekleştirdik. Tek katlı ya da birden fazla katlı konut yapmak istediklerinde vatandaşlarımız, buna izin vereceğiz. Hibe olarak konuta 500 bin lira, dükkan için 250 bin lira maddi yardımda bulunacağız. Yine 500 bin lira ile 800 bin lira arasında kredi verilecek.

– Dükkanlar için de 250 bin ile 500 bin lira kredi vereceğiz. 150 metrekareye kadar büyüklükte konut sahibi evini yapmak isterse 500 bin lira hibeye devam edeceğiz, 700 bin lira kredi vereceğiz. 150 metrekareden büyükse 500 bin yine hibe, 800 bin lira da kredi vereceğiz.

– Dükkanlı iş yerleri için de 500 bin liraya kadar, 250 bin liradan başlamak üzere hibe vermeye devam edeceğiz.

– Bu krediler 2 yıl ödemesiz 10 yıl vadeli olacak ve faiz 0. Bu paraları nasıl vereceğiz. Hak ediş karşılığı vereceğiz.

Türkiye’nin Rüzgâr Türbini Kanadı Üretimi İhracat Gücünü Arttırdı

Türkiye’nin rüzgâr türbini kanadı üretimi konusundaki başarısı ihracat gücünü arttırdı. Avrupa’da kurulan rüzgâr türbinlerindeki kanatların 3’te 1’i Türkiye’de üretildi. 

Rüzgardan enerji üretiminde büyük potansiyele sahip Türkiye, İzmir’de kümelenen dünyanın önemli türbin kanat üreticileri sayesinde bu alanda ekipman üretiminde de dünya için önemli bir ülke olarak görülüyor.

İzmir’in lojistik avantajlarından faydalanarak ürettikleri kanatları dünyanın birçok noktasına ulaştırabilen küresel kanat üreticileri, kentte her yıl 4 bin civarında kanat üretiyor. Kanatların büyük kısmı ihraç edilirken kalanları da yurt içi türbin kurulumlarında kullanılıyor.

TPI Composites Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Kıdemli Başkan Yardımcısı Gökhan Serdar, İzmir’de iki üretim noktasında yılda yaklaşık 3 bin kanat ürettiklerini, bunun da yaklaşık yüzde 80’inin ihraç edildiğini söyledi. Dünyada bu alanda “Çin ve Çin hariç” diye bir kavram oluştuğunu aktaran Serdar, “Çünkü Çin çok büyük bir pazar. Ancak Çin tamamen kendi yağında kavrulan, Çinli üreticilerin Çin’de kurulum yaptıkları bir pazar.

Bizim müşterilerimiz de dünyanın en büyük dört büyük kanat üreticisi. Çin hariç tüm kurulumların yüzde 77’sini gerçekleştiriyor. TPI’nın ürettiği kanatlar, 2022 yılında Çin hariç üretilen kanatların toplam yüzde 38’ini oluşturdu. Aynı oranı TPI Türkiye olarak Avrupa’ya ürettiklerimiz için de söyleyebiliriz.

Avrupa’da kurulumu yapılan her üç kanattan biri Türkiye’den gitti” diye konuştu. Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı da 22 yıldır İzmir’de kanat üretildiğini, 2023 yılı itibarıyla 6 binin üzerinde direkt istihdam, 700 milyon doların üzerinde ciro ve 500 milyon dolardan fazla bir ihracata ulaşıldığını kaydetti.

Türkiye’de rüzgar türbini kanadı üreten 3 firmanın da İzmir’de bulunduğuna dikkati çeken Kalaycı, üretimin ihracat payının yüzde 75’in üzerinde olduğunu söyledi.

Kalaycı, kanat nakliyelerinin limanlar üzerinden yapıldığını belirterek, “Ağırlıklı Yunanistan, Fransa, İtalya daha doğrusu tüm Akdeniz coğrafyası diyebiliriz ama onun dışında Japonya, Hindistan, Kanada gibi çok daha uzak ülkelere gönderildiği oluyor. Asıl büyük pazar payı Akdeniz coğrafyası.

Çin dışında dünyanın her yerine gönderiyoruz.” İzmir’in kanat üretiminde küresel bir üs olduğunu ifade eden Kalaycı, “2023 ihracatının 500 milyon doların üzerinde olacağını düşünüyorum. Belki önümüzdeki 3 sene içerisinde 1 milyar dolar sınırına gelebiliriz. 2030 yılını görmeden milyar dolar sınırını kesinlikle geçeceğiz” dedi.

“Avrupa pazarında büyük patlama olacak”

Özellikle Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan sonra Avrupa ülkelerinin doğal gaza olan bağımlılığı azaltmayı amaçladığını, bunun karşılığı olarak da rüzgar ve güneş enerjisi gibi yatırımlarını artırmalarının beklendiğini aktaran Kalaycı, şöyle konuştu:

“Rüzgar tarafında, türbin kurulum izin süreçleri biraz zaman alıyor. Şu an tüm Avrupa Birliği bu süreçleri hızlandırmak için ‘ne yapmalıyız?’ diye tartışıyor. Yani belli bir süre orada izin süreçlerini biraz daha geri plana çekecekler, daha rahatlatacaklar ki yatırımcı ciddi miktar türbini dikebilsin diye.

O yüzden Avrupa pazarında büyük bir patlama olacak. O patlama mutlaka Türkiye’ye yansıyacak. O patlama bugün itibarıyla olmuş durumda değil. Yatırımcının hevesi çok fazla ve bununla ilgili finans bulabiliyor. Sadece izin süreçlerinin uzun sürmesi, meşakkatli olması yatırımcıyı şu an üzüyor veya bir adım geride beklemesine neden oluyor.”

İngiltere İnşaat Sektörü Haziran Ayında Daraldı

S&P Global/CIPS tarafından yapılan açıklamaya göre, İngiltere’de inşaat sektörü, haziran ayında 48,9 seviyesine geriledi.

Ülkede bir önceki ayda (mayıs) inşaat sektörü PMI verisi 51,6 seviyesinde gerçekleşmişti.

Açıklamada, söz konusu rakamın son 5 ayın en düşük seviyesi olduğu belirtildi.

PMI verilerinde 50 seviyesinin üzeri sektör büyümesi olarak, bu seviyenin altı ise sektör daralması olarak yorumlanıyor.

Uzmanlar, ülkede son dönemde yüksek enflasyon ve artan faizlerin tüketicilerin alım gücünü ciddi şekilde baskıladığını belirtiyor.

Finansal veri sağlayıcısı Moneyfacts verilerine göre, bu hafta başında ortalama 5 yıllık sabit konut kredisi faizi yüzde 5,97’den 6,1’e yükselerek, geçen yılın kasım ayından bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.

Geçen yıl, ülkede ortalama beş yıllık sabit konut kredisi faizi yaklaşık yüzde 3 seviyesindeydi.

İngiltere Merkez Bankası (BoE), geçen ay politika faizini 50 baz puan artırarak yüzde 4,50’ten 5’e yükseltmişti.

Bu artışla, BoE, enflasyonu düşürmek için Aralık 2021’den bu yana uyguladığı sıkılaşma politikası kapsamında üst üste 13’üncü kez faiz artırmış oldu.

Ülkede Ulusal İstatistik Ofisi (ONS) verilerine göre, yıllık enflasyon mayısta yüzde 8,7 ile sabit kalmıştı.

Beklenti enerji fiyatlarındaki gerilemenin etkisiyle enflasyonun yüzde 8,4 olacağı yönündeydi.

Kaynak: AA

Deprem Bölgesinde 3 Farklı Otel Yatırımı

Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Gaziantep ve Şanlıurfa’da 3 farklı otel yatırımı yapılıyor. Otellerden biri için ÇED kararı verilirken ikisi için süreç devam ediyor.

Kahramanmaraş merkezli, 11 kenti etkileyen yıkıcı depremlerin ardından her ne kadar “yatay mimari” çağrısı yapılsa da birçok ilde dikey mimari projelerine onaylar veriliyor.

Cumhuriyet’ten Şeyda Öztürk’ün haberine göre, depremde hasar gören illerden Gaziantep ve Şanlıurfa’da üç farklı otel projesi için adım atıldı. Bir projeye “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararı verilirken, diğer ikisi için süreç başlatıldı.

11 katlı Otel Projesi İçin “ÇED Gerekli Değildir” Kararı

İlhan Taahhüt İnşaat, Şanlıurfa Karaköprü’de yapılması planlanan 11 katlı otel projesi için 6 şubat depreminden önce Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına başvuruda bulundu. Projeye depremden sadece iki ay sonra “ÇED gerekli değildir” kararı verildi. Karara göre şirket 492 milyon TL’lik projeyle birlikte ilde iki ana bloktan oluşmak üzere 11 katlı binalar inşa edecek. Her iki blok, 7 bodrum katı, zemin ve 11 kat odaların yanı sıra terastan oluşacak. Binalarda 246 oda bulunacak.

403 Milyon TL’ye 24 Katlı 5 Yıldızlı Otel

Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesinde yapılması planlanan 24 katlı otel projesi için Ömer Bucak İnşaat, ÇED sürecini başlattı. Projeye onay verilmesi durumunda şirket bölgede 402 milyon 931 bin TL değerinde 5 yıldızlı otel yapacak. Ayrıca proje dosyasına göre 248 odalı otel, zemin altı 2 kat, zemin kat, asma kat ve asma kat üstü 24 kat artı teras olarak planlandı. Bununla birlikte 250 kişilik lokanta, 300 kişilik çok amaçlı salon, 110 kişilik toplantı odası, 200 kişilik konferans salonu, açık ve kapalı yüzme havuzu, 66 araçlık açık otopark ve 18 araçlık kapalı otopark inşa edilecek.

Gaziantep’te 21 Katlı Otel Projesi

Gaziantep Şahintepe’de de OSKA İnşaat, otel projesi için adım attı. Bakanlığa başvuran şirket onay alması durumunda 18 katlı otel yapacak. Proje kapsamında 2 bodrum kat, zemin kat ve 18 normal kat olmak üzere 21 kat inşa edilecek. 238 odalı planlanan projede 450 kişilik büyük salon, 50 kişilik küçük salon, pastane ve kafe de yapılacak.

Yenimahalle Belediyesi’nden GES Atılımı

Ankara, Yenimahalle Belediyesi pazar yerlerinin kapalı hale getirilerek güneş enerjisi panelleri kurulacağını açıkladı.

Pazar yerlerini kapalı hale getiren Yenimahalle Belediyesi, bunun yanında pazar alanlarının üzerine yenilenebilir enerji kullanımı için güneş enerji panelleri kuruyor.Yapılan çalışmayla enerji tasarrufuna büyük katkı sağlanacağını belirten Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, inşaatların devam ettiği pazar yerlerini denetleyerek çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Anka’nın haberine göre; Proje kapsamında mevcutta üzeri açık olan Kardelen, Ergazi, İnönü ve Kentkoop Mahallesi pazar yerlerinin üzerini kapatarak fotovoltaik güneş enerji panelleri yerleştirecek. Hazırlanan proje ile Batı Sitesi Mahallesi Pazar Yeri ile birlikte toplamda 26 bin 394 metrekare alana enerji paneli yerleştirilerek şebeke bağlantılı elektrik enerjisi üretimi yapılacak.

“Kendi Elektriğimizi Kendimiz Üreteceğiz’’ 

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, “Göreve geldiğimiz günden beri belediye kaynaklarını en verimli şekilde kullanmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Yenimahalle’de tasarruf konusuna büyük önem veriyoruz. Ülke olarak enerji sarfiyatını azaltmak ve fosil yakıtlar yerine yenilenebilir enerjiye geçişi yapmamız gerekiyor. Beş mahallemizde açık olan pazar alanlarının üzerini kapatıyoruz. Bu alanlara güneş enerjisi panellerini konumlandırarak kendi elektriğimizi üretecek ve belediye bütçesine çok ciddi bir katkı sağlayacağız. Ürettiğimiz elektrikle belediyemizin tüm tesislerinin ihtiyacını karşılamayı planlıyoruz” dedi.

Yarımburgaz Semt Konağı İnşaatında Sona Gelindi

İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinde yükselen Yarımburgaz Semt Konağı’nın inşaat çalışmalarında son aşamaya gelindi.

Yarımburgaz Mahallesi’nde 5 kat olarak yükselen ve Gündüz Çocuk Bakım Evi, Aile Sağlığı Merkezi, PTT, Muhtarlık, Çok Amaçlı Salon ve Bilgi Evi olarak planlanan yatırım, çok yakında, çok amaçlı bir tesis olarak hizmete açılacak.

Parsel alanı 1.222 metrekare olan semt konağı, bölgede önemli bir ihtiyaca cevap verecek. Belediye Başkanı Kemal Çebi, “Küçükçekmece’de pek çok sosyal ve kültürel etkinliğin düzenlendiği, mahalle sakinlerinin sosyal alandaki ihtiyaçlarına cevap veren bir hizmet alanı olarak çok önemsediğimiz, vatandaşın eğitim ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayabildiği, vazgeçilmez hizmet merkezleri olan semt konaklarının sayılarını artırmaya devam ediyoruz. Yarımburgaz’da çok amaçlı kullanıma uygun bir merkez inşa ediyoruz. Bu tesis, 7’den 70’e herkese hitap ediyor. Küçükçekmece’de mahalle sakinlerimizin ihtiyaçları doğrultusunda, bölgenin yaşam kalitesini yükseltecek hizmetler üretmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Küçükçekmece Belediyesi, Yarımburgaz’a kazandıracağı Semt Konağı, bodrum kat, zemin kat ve artı 3 kat olmak üzere toplam 2 bin 379 metrekare kullanım alanına sahip olacak. Bodrum katta çok amaçlı salon, zemin katta Muhtarlık ve PTT, 1. katta Gündüz Çocuk Bakımevi, 2. katta Aile Sağlığı Merkezi, 3. katta ise Bilgi Evi bulunacak. Tesis, çok amaçlı salonuyla da kültürel ve sosyal amaçlı hizmet verecek.

Küçükçekmece Belediyesi, Yarımburgaz ile birlikte kentteki Semt Konağı sayısını 4’e çıkardı. Yeşilova, Kemalpaşa ve İstasyon Mahalleleri’nde de yer alan Semt Konakları çok amaçlı tesisler olarak hizmet veriyor.

Su Yalıtımı ve Bina Güvenliği Araştırması’nın Sonuçları Belli Oldu

Türkiye genelinde 26 ili kapsayan araştırmaya göre, 100 kişiden 45’i oturduğu binada su yalıtımı olup olmadığını bilmiyor.

Su yalıtımının olmadığı veya standartlara uygun yapılmadığı binalardaki demir donatıların taşıma kapasitesi 10 yılda yüzde 66 oranında azalıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 28,4’ü oturduğu binada su sızıntısı küf gibi problemlerin olduğunu söylüyor. Sadece yüzde 2,2’si ise, binanın depreme karşı dayanıklılığında su yalıtımının önemli olduğunu düşünüyor. 

Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, “Sulu zemin depremde en tehlikeli alandır. Yani bizim, yeraltında evimizin çevresindeki suyu var mı yok mu bilmemiz lazım. İnşaat yapılacağı zaman o yeri önce açıyoruz yalıtım örtüleri, halıları vardır onları o zemine sermemiz lazım. Neden bunu yapıyoruz biliyor musunuz? Alttan bir şekilde suyun gelmesini engellemek için. Binaya ve temele su gelmemeli” dedi. Marmara depremi, 2011’deki Van depremi, 2020’deki Elâzığ ve İzmir depremlerinde olduğu gibi bize kaliteli ve güvenli binalar yapma konusunda eksiklerimiz olduğunu gösterdi. Binaların deprem güvenliği hiç kuşkusuz her şeyden önce zeminle ilgili. Bugünkü araştırma konusu olan su yalıtımı ise binanın sağlamlığı ve güvenliği açısından büyük önem taşımakta. Binanın iskeletini oluşturan taşıyıcı kolanlardaki demir, korozyondan ne kadar etkin korunursa yapının dayanıklılığı ve ömrü de o kadar uzuyor. Su yalıtımı olmayan veya eksik olan binalara baktığımızda, korozyon etkisiyle demir donatıların taşıma kapasiteleri 10 yılda yüzde 66 azalıyor.” dedi.

Mersin’e 7 Bin 100 Adet TOKİ Konutu Geliyor

Mersin, İçel Valisi Ali Hamza Pehlivan, il genelinde 7 bin 100 adet Toplu Konut İdaresi (TOKİ) konutu inşa edileceğini açıkladı.

Ülke genelinde barınma ihtiyacını uygun şart ve koşullarda, kira ödercesine çözmek için sosyal konut anlayışıyla 81 ilde uygulamaları hayata geçiren Toplu Konut İdaresi Başkanlığı, Mersin’de toplamda 7 Bin 100 adet konut inşa edecek.

Emlak Pencerem’in haberine göre; Her sene 100 Bin üzerinde sosyal konut üreten ve vatandaşı ucuz yollu konut sahibi yapan TOKİ, yurdun dört bir yanında üretimleri sürüyor. 250 Bin sosyal konut kampanyasında milyonların başvurduğu sosyal konutların kuraları tamamlanmış, pek çok projenin temelleri atılarak inşaat süreçlerine geçilmişti. Diğer taraftan projelerde yer alan evlerin hak sahipleri kura çekimi ile sahipleri belirlenmeye başlandı.

İçel Valisi Ali Hamza Pehlivan, “İlk Evim Projesi” çerçevesinde TOKI tarafından şehirde inşa edilecek olan 5 bin 100 konutla beraber toplamda 7 bin 100 sosyal konut yapılacağını söyledi.

Valilik makamında TOKI sosyal konut hak sahipleri ile görüşe gerçekleştiren Pehlivan, 250 bin konutluk “Cumhuriyet Tarihinin En Büyük Sosyal Konut Hamlesi”, “İlk Evim Projesi” çerçevesinde TOKI tarafından İçel’de inşa edilecek olan 5 bin 100 konutla beraber toplamda 7 bin 100 sosyal konut yapılacağını belirtti.

Temmuz Ayı Kira Artış Oranı Belli Oldu

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) haziran ayı kira artış oranlarını açıkladı. Buna göre; temmuz ayı kiralarında yüzde 59,95 oranında zam uygulanabilecek. Zam oranları konut kirası için geçerli olmayacak.

Haziran ayında kira artış oranı yüzde 63,72 olarak belirlenmişti. TÜİK tarafından Temmuz ayı için yapılan açıklamalara göre artış oranının bu ay için bir miktar düşüşe geçtiği görüldü. Temmuz ayı kira artış oranı yüzde 59,95 oldu. Mülk sahiplerinin yeni kira hesaplamaları yapmak istedikleri zaman Temmuz ayı için bu rakamı baz almalarının gerektiği ifade edildi. 

Konu ile ilgili her ne kadar Türkiye istatistik Kurumu tarafından yapılan belirlemelerde Temmuz ayı için kira artış oranı yüzde 59,95 de olsa bu artışın konutlar için herhangi bir geçerliliğinin bulunmadığı ifade edildi. Adalet Bakanlığı tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamalara göre konutlar için konulan yüzde 25 zam sınırının bir sene kadar daha uzatıldığı ifade edildi. 1 Temmuz 2023 tarihinden 1 Temmuz 2024 tarihine kadar devam edecek olan zam sınırı nedeniyle yalnızca iş yerlerinin Temmuz ayı zam sınırına uygun bir şekilde hareket edebileceği ifade edildi.

Yapılan hesaplamalar sonucunda kiralara yapılabilecek zamlar şu şekilde verildi;

Konutlar İçim Kira Zammı

Kira Tutarı = 10.000 TL
Kira Zammı Oranı = Yüzde 25
Kira Artış Tutarı = 2.500 TL
Yeni Kira Tutarı = 12.500 TL

İş Yerleri İçin Kira Zammı

Kira Tutarı = 10.000 TL
Kira Zammı Oranı = Yüzde 59,95
Kira Artış Tutarı = 5.995 TL
Yeni Kira Tutarı = 15.995 TL

Metex Studio Erk Tasarımı Bayou Villas Tamamlandı!

Metex Studio Erk’in Antalya, Lara’da tasarladığı “Bayou Villas” doğa-insan-zaman-yaşam ilişkisine dair irdelemeleri içeren, düşünce ve üretimin farklı katmanlarını barındıran geniş çağdaş sanat seçkisiyle fark yaratıyor. 

Antalya’nın Lara bölgesinde yer alan, doğayla bütünleşen ve her biri kendi içerisinde kişiye özel bir deneyim sunması anlayışıyla biçimlendirilen Bayou Villas, 20 yılı aşkın tecrübesiyle Türkiye’de ve yurtdışında üstlendiği farklı fonksiyonlardaki birçok projenin yanısıra otel tasarımlarıyla da öne çıkan Hüray Erk ve Kağan Erk liderliğindeki MSE imzasını taşıyor. 

Projeye özel olarak oluşturulan çağdaş sanat seçkisiyle dikkat çeken Bayou Villas’ta kullanılan sanat yapıtları mimari, iç mimari ve peyzaj mimariyle uyumlu, yalın bir dile sahip. Ağırlıklı olarak insandan, doğadan, doğa gözlemlerinden ve doğanın davranışsal özelliklerinden ilham alan seçki, doğa-insan-zaman-yaşam ilişkisine dair irdelemeleri içeren, düşünce ve üretimin farklı katmanlarını barındıran eserlerden oluşuyor. 

Zaman içerisinde farklı bakış açılarına sahip izleyicilerle buluşacak olması sebebiyle etkileşim alanlarını genişletmeyi de önemsen MSEekibi; hem çağdaş sanat kariyerinin başında olan genç sanatçıların desteklendiği hem de uluslararası bilinirliği olan ya da Türkiye’de çağdaş sanat alanında kendilerini ilerletmiş genç-orta kariyerdeki 25 farklı sanatçının resim, seramik, yerleştirme, kolaj, dijital sanat, video art ve NFT gibi farklı disiplinlerdeki üretim biçimlerinin yer aldığı geniş bir koleksiyon yaratmış. 

İnceledikleri konular farklılık gösteren bu eserler Bayou Villas’a yerleştirilişleri, renk ve biçim yaklaşımları, kavramsal arka planları ve estetik dilleri açısından birbiriyle uyumlu, bütüncül bir bakış açısıyla gerçekleştirilmiş.

İskenderun Acil Durum Hastanesi Yakında Hizmete Açılıyor

6 Şubat tarihinde yaşanan depremlerden etkilenen Hatay’ın İskenderun ilçesinde inşa edilen Acil Durum Hastanesi’nin çalışmalarında sona gelindi.

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası en büyük yıkımın meydana geldiği Hatay’da yaraların sarılması için sürdürülen çalışmalar aralıksız devam ediyor.

Sağlık Bakanlığı tarafından Hatay’ın İskenderun ilçesinde inşa edilen İskenderun Acil Durum Hastanesi de çalışmaların tamamlanması için gün sayıyor.

Yeni Akit’in haberine göre; Hizmete başlamasıyla birlikte yaklaşık 850 sağlık personelinin görev yapması planlanan 200 yatak kapasiteli İskenderun Acil Durum Hastanesinde 33 poliklinik, 36 yoğun bakım yatağı, 7 ameliyathane, 6 görüntüleme odası, MR, tomografi, tam donanımlı laboratuvar, bronkoskopi, 2 endoskopi, 6 fizik tedavi ve rehabilitasyon, 3 onkoloji merkezi ve KVC ünitesinin olması planlanıyor.”

Hastanenin yapıldığı bölgenin yanında bulunan sitede yaşayan Orçun Teğmen, hastanenin kısa süre içerisinde inşa edilmesinin kendilerini şaşırttığını ifade etti.

Teğmen, “Hastanenin yapıldığı alanın yanı başında bulunan sitede oturuyorum. İlk başta çok hızlı başladılar. Biz hemen bitireceklerini düşündük. Şu anda ince işçilikleri geçtikleri için biraz yavaşlamış görünüyor ama bu kadar kısa süre içerisinde yapılması hepimizi şaşırttı. Bu kadar hızlı yapılmasını beklemiyorduk. Temelin atıldığı ilk günü hatırlıyorum, 2 senede anca biter dediğimiz hastane 3 ay gibi kısa bir süre içerisinde şu anki haline geldi” dedi.

Gayrimenkulü Yatırım Aracı Olmaktan Çıkarmanın Yolu Yüksek Vergilendirme

Endeksa Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt, gayrimenkulün bir yatırım aracı haline döndüğünü, bunu önlemenin yolları arasında ise, kredi sınırı ile ilk konuttan sonra alınan konutlara daha yüksek tapu vergileri koyulması olabileceğini belirtti.

Endeksa Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt, gayrimenkulün bir yatırım aracı haline döndüğünü belirterek, “İnsanların artık dövizden ziyade gayrimenkule yöneldiğini, gayrimenkule yöneldiğinden dolayı da fiyatların arttığını görüyoruz. “Fiyatlar yukarı doğru hareket ediyor” söyleminin çözümünün bulunması çok önemli. Bu duruma dünyada uygulanan yöntemlerle çözüm bulunabilir. Örneğin;  2.  konutta daha yüksek vergi, 3. konutta daha da yüksek vergi, 4. konuta çok daha yüksek vergi uygulamaları gelebilir. Yani ilk konuttan sonra diğer gayrimenkul alımını zorlaştıran birtakım yaptırımlar uygulanabilir. Bu dünyada böyle. Bu tarz yöntemler gayrimenkulün bir yatırım aracı haline dönmesinin önüne geçecektir.” dedi.

Bir diğer çözüm yönteminin kredi sınırı olduğunu da sözlerine ekleyen Öğüt, “İlk konutun ardından alınacak diğer konutlar için kredi alımını zorlaştıracak tedbirlerin alınması da bu durumun önüne geçecektir çünkü kiralar doğrudan bundan dolayı da etkileniyor. Ayrıca yatırım perspektifiyle bakarsak bir gayrimenkule yatırım yaptıysanız geri dönüşünü hesaplarsınız ve geri dönüş süresine göre de kirayı belirlersiniz. Kiralar da haliyle ona oranlı bir şekilde artıyor.” şeklinde konuştu. 

Kiralık konutlardaki yüksek artışlara da değinen Öğüt, “Satılık konutlarda bir durgunluk söz konusu. Satılıklara ulaşamayan vatandaşların kiralıklara yöneliyor olması da aslında bir etken. Bu da fiyatları yukarı doğru çeken parametrelerden bir tanesi haline geldi. Bu durumu fırsatçılığa çeviren, faiz, enflasyon, döviz artış oranıyla kirayı aydan aya artırmayı bir şekilde huy haline getirmiş, ev sahiplerinin de burada etkin olduğunu söylemek mümkün. Bir yandan da bu yasayla beraber %25’lik artışı korumak isteyen kiracılar da evlerden çıkmak istemiyor, bundan dolayı da kiralık konut bulmak zorlaşıyor. Bulmak zorlaştıkça da fiyatlar yukarı doğru çıkıyor.” diyerek sözlerini tamamladı. 

Avro Bölgesi’nin Konut Fiyatları Düşüşte

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Avrupa Birliği (AB) ülkelerine ilişkin 2023 yılı ilk çeyrek konut fiyat verilerini paylaştı. Buna göre, avro bölgesinde konut fiyatları yüzde 0,9 düştü.

Avro Bölgesi’nde konut fiyatları yılının ilk çeyreğinde önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,9 düştü.

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), AB ülkelerinde 2023 yılı ilk çeyrek konut fiyatlarına ilişkin verileri yayımladı.

Buna göre, AB’de konut fiyatları 2023 yılının ilk çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,7 geriledi. AB’de konut fiyatları 2022’nin aynı dönemine göre ise yüzde 0,8 yükseldi.

Aynı dönemde konut fiyatları Avro Bölgesi’nde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,9 gerilerken, yıllık bazda yüzde 0,4 arttı.

AB üyesi ülkeler arasında, bu yılın ilk çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla konut fiyatları Lüksemburg’da yüzde 4,1, Almanya’da yüzde 3,1, Finlandiya’da yüzde 1,8, Avusturya’da yüzde 1,4, Çekya’da yüzde 1,1, Hollanda ve Fransa’da yüzde 1, İsveç ve İrlanda’da yüzde 0,8, Romanya’da yüzde 0,4 ve Polonya’da yüzde 0,1 azaldı.

Söke Yeni Hükümet Binası Projesinde İnşaat Başladı

Aydın, Söke-Bodrum Çevreyolu üzerinde konumlandırılan yeni Hükümet Konağı binası projesinde inşaat çalışmaları başladı.

Söke-Bodrum Çevreyolu kenarında, SGK binası karşısında bulunan alana inşa edilecek yeni Hükümet Konağı Binası yapımı için çalışmalar başladı.

Arazinin temizlenmesinin ardından, iş makineleri ile temel kazma çalışmaları başlatıldı. Söke’nin yeni Hükümet Konağı binasının, 2024 yılı sonunda hizmete girmesi planlanıyor. Geçtiğimiz mayıs ayında ihalesi yapılan binanın üç kattan oluşacağı, toplam 6 bin 301 metrekare inşaat alanına sahip olduğu öğrenildi. Yenicami Mahallesi’nde yapılacak yeni Hükümet Konağı Binası’nın maliyeti 100 milyon TL olacak. Yeni binanın tamamlanması ile birlikte Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan mevcut bina yıkılacak.

Gölcük Terminal Binası’nın İnşaatı Sürüyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Gölcük ilçesine kazandırılacak yeni terminal binası projesinde inşaat çalışmaları hızla devam ediyor.

Çalışmalar kapsamında terminal binasının çevre duvarının yapımı tamamlandı. Yapının zemin ve birinci katın döşeme betonu döküldü. 30 kadar kolunun betonu döküldü ve diğerlerinin inşa çalışması devam ediyor. Ayrıca su basman perdelerinin de yalıtımı sürüyor. 10 bin metrekare alana inşa edilen yeni terminal binası zemin katı bin 450 metrekare, 1. normal katı 460 metrekare olmak üzere toplamda bin 910 metrekare kullanım alanına sahip olacak.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımı devam eden Gölcük Terminal Binasının zemin katında bekleme salonu, yazıhaneler, çay ocağı, mescitler, emanet odası, güvenlik odası ve tuvaletler bulunuyor. Birinci katta ise ofisler, depo, personel soyunma odası, havalandırma santrali, elektrik odası ve tuvaletler yer alacak.

Designist’ten Tarihin Kadim Rüzgarıyla Biçimlenen Bir Otel Tasarımı: Doubletree by Hilton Şanlıurfa

Aslı Arıkan Dayıoğlu liderliğindeki mimarlık ve iç mimarlık ofisi Designist tarafından tasarlanan Doubletree by Hilton Şanlıurfa, Doğu Anadolu’nun incisi olarak kapılarını misafirlerine açtı. Otelin sıcak ve özgün tasarımı ilhamını gelenekten, tarihin ve coğrafyanın kadim izlerinden alıyor.  

İç Mimar Aslı Arıkan Dayıoğlu liderliğinde ulusal ve uluslararası ölçekte ödüllü projelere imza atan Designisttarafından tasarlanan Doubletree by Hilton Şanlıurfa hizmete açıldı. Urfa taşıyla biçimlendirilmiş anıtsal cephesiyle misafirlerini karşılayan otel, ilhamını geleneklerden alıyor ve kadim coğrafyanın dört elementi olan toprak, ateş, su ve havayı kucaklıyor. Lobiye attığınız ilk adımda ana girişin üzerinde yer alan avize Göbeklitepe rüzgarı gibi sizi kucaklarken lobi ve resepsiyon alanının üzerindeki dalgalı beyaz tavan sessizce aşağı akan şelale duvarı ile birleşerek Şanlıurfa’nın kutsal Balıklıgölünü selamlıyor. Resepsiyon alanının karşısında ise yine Göbeklitepe’den esinlenerek biçimlendirilen geometrik şekiller ve sembollerle fırınlanmış yöresel toprak çömleklerin vurgulandığı yüksek traverten anıtsal duvar karşınıza çıkıyor. Misafirler lobi alanında dinlenirken şöminede yanan tomrukların çıtırtısıyla ruhunu ısıtıyor.

Designist, şehrin ruhunu her odada yansıtabilmek için yerel sanatçılar Şanlıurfa’nın Balıklıgöl’ünden esinlenerek elle boyadığı dairesel çerçeveli sanat eserlerini kullanmış. Kültürlerin beşiği olan bin yıllık tarihi ile hayranlık uyandıran Şanlıurfa’nın ilk uluslararası 5 yıldızlı oteli Doubletree by Hilton Şanlıurfa, antik motiflerin modern mimariye eşlik ettiği tasarımı ve birçok tarihi ve kültürel cazibe merkezine yakın konumuyla benzersiz bir konaklama deneyimi sunuyor.

Duvarları Urfa taşının dinlendirici toprak tonları ve dokusuyla biçimlenen Doubletree by Hilton Şanlıurfa’nın spa merkezi Spa Soul, konuklarını dinlendirici bir yolculuğa çıkarıyor. Lacivert tonlarındaki havuz, tıpkı Urfa’nın parliament mavisi gökyüzü ve Göbeklitepe’nin taşkın zeminlerinden yansıyan Sirius (Şira) yıldızı gibi, indirekt olarak aydınlatılmış kolonad için keyifli bir yansıtma yüzeyi oluşturuyor.

Noterlere Büyük Sorumluluk Düşüyor

Tapu satışlarında 4 Temmuz itibariyle yeni bir dönem başladı. Bundan böyle ev alım satım işlemleri noter de yapılabilecek. Noterler, satışı yapılacak gayrimenkule ilişkin tüm bilgileri kontrol edecek.

Yeni uygulamayı değerlendiren EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, sistemin çok mantıklı ve basit görülmesiyle birlikte birçok açıdan noterlere büyük sorumluluk getireceğini belirtti.

Gayrimenkul satışlarında yeni bir dönem 4 Temmuz itibariyle başladı. Satış sözleşmelerinde Tapu Sicil Müdürlükleri’nin yanı sıra noterler de yetkili olacak.  Konutun yanısıra ofis, dükkan, arsa ve tarla gibi tüm taşınmazların alım-satım işlemi noterlerde yapılabilecek.

Sistem Noterlere Büyük Sorumluluk Getiriyor

Yeni uygulamayı değerlendiren EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, “Adalet Bakanlığı ile Türkiye Noterler Birliği’nin tüm taşınmaz satışlarının noterliklerde yapılması için uzun süredir altyapısını hazırladığı sistem hayata geçirildi. Mülkünü satmak isteyen kişi, Türkiye Noterler Birliği’nin internet sitesindeki E-Başvuru sistemi üzerinden işlem yapmak istediği noterliği seçerek başvuruda bulunacak. Bu sistem ülkenin her yerinden her yerine işlem yapabilmeyi sağladığında aslında vatandaşa büyük kolaylık getirecek. Başvuran kişinin hak sahibi olduğu sistemin kabul etmesi ardından işlem başlayabilecek. Başvuru ardından noterin tapu kayıtlarını incelemesi ve satışa izin vermesi gerekiyor. 

Bu işlemle aslında tapu dairesi mülkiyetin devri ile ilgili en büyük yetkisini noterlere devir etmiş veya bu etkiye noterleri ortak almış oluyor. Sistem aslında mantıklı, basit ve noterlere ek gelir sağlayacak olsa da birçok açıdan noterlere çok büyük sorumluluk getiriyor.” dedi.

Noterler kanunen yaptıkları işlemden sorumlu tutulabilir

Noterlerin üzerine aldığı sorumlulukla ilgili dikkat edilmesi gereken noktaları açıklayan Yazıcı, “Harçlar Kanunu’na göre gayrimenkulün beyan edilen devir ve iktisap bedelinden az olmamak üzere emlak vergisi değeri üzerinden devlete tapu alım-satım harç ödenmesi gerekiyor. Alım-satım değerleri harçların yüksekliği nedeni ile ülkemizde çoğunlukla sadece emlak vergi değeri üzerinden yatırılıyor. Noterler kanunen yaptıkları işlemden sorumlu tutulacakları için, değerinde yapılmayan işlemler noterleri büyük bir maddi sorumluluğa sokabilir. 

Değerleme raporu olmadan noterden satış yapmanın noterler tarafından kabul edilmemesi gerekiyor. Öte yandan tapu iptalleri ve benzer davalarla ilgili karşılaştıkları davalarda noterler de bu işlemlerde taraf olacaktır. Tapu memurları yaptıkları tüm işlemlerin yanlışlığından bizzat kendi mal varlıkları ile sorumlular, bu durumda bu sorumluk da noterlere geçmiş olacak. Eğer geçmiyorsa kimin sorumlu olacağı ise çok önemli bir nokta.” diyerek sözlerini tamamladı.

Copa’dan Klima Tasarruf Önerileri

Copa, ‘Bizim Tasarrufumuzda’ projesiyle çağımızın en önemli sorunlarından biri olan enerjinin verimli kullanılması ve tasarrufla ilgili farkındalık yaratmaya devam ediyor. Yaz aylarının gelmesiyle birlikte enerji tasarruflu ve konforlu iç mekanlar yaratmanın önemine dikkat çeken Copa, klima kullanımı hakkında önemli bilgiler paylaştı. 

Yaz aylarında, yüksek sıcaklıkların etkisiyle iç mekanlarda konforlu bir ortam sağlamak büyük önem taşıyor. Ancak bu konforu sağlarken enerji tasarrufunu da dikkate almak gerekiyor. Havaların iyice ısındığı bu günlerde Copa’nın enerji tasarruflu klima kullanımı konusundaki önerilerini dikkate almanın tam zamanı.

Enerji Verimliliği İçin Doğru Klimayı Seçin

Klima seçimi yapılırken öncelikle enerji etiketi dikkatlice incelemelisiniz. Enerji etiketi, klimanın enerji verimliliğini ifade eden bir göstergedir. A enerji etiketine sahip klima modelleri en yüksek verimlilik seviyesine sahip. Buna ek olarak, enerji etiketinde yer alan yıllık enerji tüketimi, ses seviyeleri ve soğutma kapasitesi gibi diğer önemli verilere de dikkat etmeniz gerekir. İnverter teknolojisi de klimanın enerji verimliliğini artıran bir özelliktir. Geleneksel klima sistemleri sürekli olarak aç-kapat yaparak sıcaklık farkını düzenlerken, inverter teknolojisine sahip klimalar ise devamlı bir hızda çalışarak enerji tasarrufu sağlar. İnverter klima modelleri, sıcaklık ayarlarına daha hızlı ve hassas bir şekilde tepki verir ve istenen sıcaklık düzeyini daha stabil bir şekilde korur.

Optimum Sıcaklık Ayarlarına Dikkat Edin

Klimanızı doğru sıcaklık ayarlarıyla kullanarak hem enerji tasarrufuna katkı sağlayabilir hem de konforunuzu artırabilirsiniz. Yaz aylarında termostatı 24-26 derece arasında tutarak serinlik hissini artırabilir ve enerji tüketimini düşürebilirsiniz. Ayrıca, klimanızı açmadan önce pencere ve kapıları kapalı tutarsanız, iç ortamın daha hızlı ve etkili bir şekilde serinlemesine yardımcı olur. 

Klimanızın Bakımını Düzenli Olarak Yaptırın

Düzenli klima bakımı, enerji verimliliğini artıran önemli bir faktördür. Kirli filtreler, hava akışını engeller ve klimanızın daha fazla enerji harcamasına sebep olur. Temiz filtreler ve düzenli bakım, hava akışını düzgünleştirir ve enerji tüketimini azaltır. Bu da enerji faturalarınızın düşmesine yardımcı olur. Ayrıca klimanın düzenli bakımı, cihazın ömrünü uzatır. Bakım işlemleri sırasında, klimanızı olumsuz etkileyebilecek potansiyel sorunlar tespit edilir ve zamanında müdahale edilir. Böylelikle daha pahalı tamir veya değiştirme işlemlerinden kaçınarak klimanızın daha uzun süre verimli bir şekilde çalışmasını sağlayabilirsiniz.

Klimanızı Dengeli Kullanın

Klimanızı gereksiz yere açık bırakmak yerine, zamanlama özelliklerini kullanarak optimum bir denge elde edebilirsiniz. Örneğin; evde olmadığınız veya uyuduğunuz saatlerde klimanızı kapatabilirsiniz. Böylelikle enerji tasarrufu sağlayarak klimanın sürekli çalışmasını da engellersiniz. Klimayı sürekli çalıştırmak yerine, doğal havalandırmayı da tercih etmek enerji tasarrufunu destekler. 

Samsun Şehir Kütüphanesi Projesi ‘En İyi Kamu Binası Mimarisi’ Ödülünü Aldı

Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından Atakum ilçesinde inşaat çalışmaları devam eden Şehir Kütüphanesi, Avrupa Gayrimenkul Ödülleri (International Property Awards) Yarışmasında, ‘Avrupa’nın En İyi Kamu Binası Mimarisi’ ödülünü aldı.

Şehir Kütüphanesi projesi, küresel ölçekte düzenlenecek büyük finalde ‘Avrupa kamu binaları’ kategorisinde yer alacak. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Yarışması’nda Şehir Kütüphanesi projesinin ‘Avrupa’nın en iyi kamu binası mimarisi’ ödülünü alıp finale kalması bizi öte yandan gururlandırdı” şeklinde konuştu.

Samsun Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’nin en büyük kütüphanelerinden birini Atakum ilçesinde inşa ediyor. Eski Türk-İş Eğitim Merkezi’nin bulunduğu 27 bin 570 metrekare alanda yapımı süren Şehir Kütüphanesi, 525 bin kitap kapasitesi ile konsepti ve zengin içerikleriyle her yaş grubundan insana hizmet veren bir yaşamsal mekan haline gelecek. Şehir Kütüphanesi projesi, 30 seneden buyana devam eden, mimari, iç mimari ve gayrimenkul alanlarında Avrupa’nın pek çok farklı ülkesinden mimarlık ve inşaat projelerinin ödüllendirildiği Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Yarışması’na sunuldu. Tasarım kalitesi, işlevselliği, sürdürülebilirliği ve inovasyon kriterleri baz alınarak uluslararası jüri tarafından değerlendirilen projeler için Londra’da gala gecesi düzenlendi. Gecede ödüle layık görülen projeler, sahiplerini buldu.

‘Kamu binaları’ kategorisinde Şehir Kütüphanesi projesine, Avrupa’nın en iyi kamu binası mimarisi ödülü verildi. Avrupa’yı temsil etmeye hak kazanan tek proje unvanına da sahip olan proje öte yandan bu sene Asya, Amerika ve Afrika’dan birçok projenin değerlendirileceği 2023 International Property Awards Finali’nde, küresel ölçekte en iyi kamu binası mimarisi ödülünü almak için yarışacak.

‘’Bütün Dikkatleri Üzerine Çekecek’’

Kütüphane projesinin Avrupa’da bu şekilde bir ödüle layık görülmesinden büyük memnuniyet işittiğini söyleyen Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Yeni neslin ihtiyaçlarına uygun ve her yaştan insanımızın istifadesine sunacağımız Şehir Kütüphanemizin inşaatı bütün hızıyla sürüyor. İnovatif tasarımı, işlevselliği ve estetik çekiciliğiyle bütün dikkatleri üstüne çekecek kütüphanemizi hizmete açacağımız günü sabırsızlıkla bekliyoruz. Avrupa’nın en iyi yapı projelerini ve tasarım firmalarını onurlandırmak için gerçekleştirilen bir etkinlik olan Avrupa Gayrimenkul Ödülleri Yarışması’nda Şehir Kütüphanesi’nin projesinin Avrupa’nın en iyi kamu binası mimarisi ödülünü alıp finale kalması bizi öte yandan gururlandırdı.” dedi.

Samsun Şehir Kütüphanesi’nin tüm proje detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

Özgün ve Şık Mekanlara Cubo’dan Gardenya Rengi

Zengin ürün gamı ile yapı sektörünün iddialı markası Cubo’nun Gardenya Çiçeği’nden esinlenerek renk kartelâsına kattığı ‘Gardenya’ Rengi, aynı çiçeğinin etkileyici kokusu gibi tercih edildiği mekanları hafızalara kazıyor. Cubo’nun iç mekan duvar boyası olan bu çok uçuk gri rengi yaşamın her alanı için iddialı bir alternatif oluşturuyor.

Türkiye’nin yerli boya üreticisi Cubo’nun ismini Gardenya Çiçeği’nden alan ‘’Gardenya Rengi’’ adını aldığı çiçeğin ortamlarda varlığını hissettirdiği gibi ben buradayım diyen iddialı bir renk.

Çok uçuk bir gri olan renk tercih edildiği alanlara sade bir şıklık kazandırıyor. Öyle bir şıklık ki Gardenya Çiçeği’nin etkileyici kokusu gibi renk de mekanları hafızalara kazıyor.

Kullandığı alanı olduğundan daha geniş, ferah ve çok şık gösteren “Gardenya Rengi” misafir odalarından yatak odalarına, çalışma odalarından hobi odalarına kadar tüm iç mekanlarda tercih edilebilir bir renk. 

Cubo’nun iç cephe renk kartelasından tercih edeceğiniz “Gardenya Rengi”, ipek mat, soft mat, mat görünümlü, su bazlı ve silinebilir özellikteki tüm ürün gruplarında hazır olarak bulunuyor.

Cubo’nun ‘’Gardenya’’ rengini “Boyacı Küpü Renklendirme Sistemi” ile yaratacağınız farklı ve kontrast renk tonlarıyla bir arada kullanarak, çok özel yaşam alanları tasarlayabilirsiniz.

Architizer A+ Awards’tan IGLO Architects’e Özel Mansiyon Ödülü!

IGLO Architects tarafından Kocaeli Dilovası’nda Türkiye’ye yatırım yapan Tayvanlı paslanmaz çelik firması YC INOX  için tasarlandığı YC INOX Üretim ve Yönetim Binası projesi, yılın en iyi mimarisini ve mekanları ödüllendiren, dünyanın en prestijli ödüllerinden biri olan Architizer A+ Awards 2023’te “Factories & Warehouses” kategorisinde Özel Mansiyon ödülüne layık görüldü.

Bugüne kadar farklı sektörlerden gelen müşterileri için Türkiye’deki birçok şehirde ve yurt dışında mimari tasarım, proje ve uygulama alanlarında hizmet veren, mimarlık alanında işlevsel tasarımlar ve uygun maliyetli çözümler üreten, Mimar Zafer Karoğlu ve Mimar Esen Akyar Karoğlu liderliğindeki IGLO Architects, Kocaeli Dilovası’nda Türkiye’ye yatırım yapan Tayvanlı paslanmaz çelik firması YC INOX  için tasarlandığı YC INOX Üretim ve Yönetim Binası projesi ile Architizer A+ Awards 2023’te “Factories & Warehouses’’ kategorisinde Özel Mansiyon ödülüne layık görüldü.

2013’den beri düzenlenen Architizer A+Awards’ta mimari, tasarım, teknoloji, emlak, moda ve daha fazlası gibi çeşitli alanlardan kategorilerinde üretilen güncel tasarımlar değerlendiriliyor. Architizer’ın temel misyonu, tasarımcıları yapı ürünü üreticileriyle buluşturarak ve ilham verici içerikleri, ödül programları, yarışmaları ve dünyanın en iyi mimarisine ışık tutan küresel erişimleri aracılığıyla mimarları onurlandırmak, mimarları daha iyi binalar, daha iyi şehirler ve daha iyi bir dünya inşa etmek için ihtiyaç duydukları araçlarla buluşturmaktır. Ödül alan tüm projeler A+Awards, 7 milyondan fazla güçlü izleyici kitlesiyle, dünyanın en büyük çevrimiçi mimarlar topluluğu olan Architizer.com’da canlı olarak yayınlanacak.

Architizer A+ Awards 2023’te “Factories & Warehouses” kategorisinde ödül alan YC Inox projesi ile IGLO Architects’in yapının tasarım kurgusundaki ana hedefleri; çalışanlarının nitelikli ve prestijli bir ortamda verimli ve istekli çalışabilmesi, üretim ve yönetim bağlantılarının kolaylığı, enerji verimliği, sürdürülebilirlik, atık yönetimi, proses akışının optimizasyonu kriterlerini sağlamak olmuş. Ayrıca yapının giriş açıları, mekansal ilişkileri, form ve renk seçimleri, doğa öğelerinin kullanımı gibi kriterler, verimli ve iyi ilişkilerin kurulmasına teşvik etmek amacıyla firmanın önemsediği Feng Shui kurallarına uygun olarak biçimlenmiş.

Yapının bir fabrika binası olmasının pek çok standardın ve proses gerekliliklerinin uygulanmasını şart koştuğunu ve hatta forma esneklik kazandırmanın dahi pek mümkün olamadığını dile getiren IGLO Architects kurucuları Mimar Zafer Karoğlu ve Mimar Esen Akyar, yönetim ve sosyal alanların mimarinin fark yaratabilecek fırsatları olarak kullanıldığını şu sözlerle aktarıyor: “Giriş bölümü Feng Shui ilkelerinde sert köşeleri kıracak ve yapıda mimari ilgiyi üzerine toplayacak şekilde yumuşak hatlar ile tasarlanarak su ögesinin içine yerleştirildi. Bodrum katı açığa çıkartmak adına oluşturulan köprü, su kaskatları ve amfitiyatro alanıyla sınırları çizilen bahçeyle çalışanlar için sosyal alanlar oluşturuldu.”

Yapının yüksek prestij algısı oluşturma talebi, misafirlerin üretim alanındaki hareketlilikten uzaklaştırılması prensibini oluşturmuş. Bunu sağlamak amacıyla misafir araçlarının park alanını örten giriş kanopisi kullanılmış. Gelen ziyaretçilerin adlarının yazıldığı elektronik karşılama bordu giriş kapısının üzerine yerleştirilerek uzun bir yürüme yolu ile binaya yönlendirilmiş. Bu esnada ziyaretçiler peyzaj, su ve mimari ögelerle her adımda oluşan sürpriz etkilere hazırlanmış. Yapı girişi ferah, heykelsi duruşuyla sanat koleksiyoneri olan firmanın eserlerini sergileyebilmesine olanak verebilecek şekilde tasarlanmış. Derin perspektifli manzarayı, bahçeyi ve su oyunlarını işaret eden galeri boşluğuna yerleştirilen kırmızı merdiven heykelsi duruşuyla tüm katlarda kendini gösteriyor. YC INOX’un üreticisi olduğu paslanmaz çelik malzeme, iç ve dış mekanlarda kullanılarak detaylar zenginleştirilmiş.

Şahinbey’de Tünel Çalışmaları Devam Ediyor

Gaziantep’in önemli projeleri arasında yer alan Şahinbey Tünel projesinde inşaat çalışmaları hızla devam ediyor.

Tünel çalışmalarını yerinde inceleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, proje ile ilgili şu açıklamaları yaptı:

“Şehrimizin trafik problemine yeni bir çözüm üretecek olan tünel çalışmamızın inşaat çalışması aralıksız bir şekilde devam ediyor. Tünel çalışmamızda 221 metre derinliğe ulaştık. Yükseklik olarak ise zeminin 36 metre altına kadar indik. Tünel açma çalışmasında makinelerimiz ortada buluşarak tünel açma çalışmasını tamamlayacak. Yapılan çalışma sonrasında Şehreküstü’yü, YeşilVadi Bulvarı’na bağlamış olacağız. Böylelikle yarım saat sürecek olan ulaşım 1 dakikaya inecek. Vatandaşlarımız yolda geçirecekleri zamanı sevdikleri ile geçirecek. Yolumuz 25 Aralık’ta inşallah hizmete açılacak. Tünellerimiz şimdiden hayırlı uğurlu olsun.”

TÜİK Haziran Ayı Enflasyon Rakamlarını Açıkladı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Haziran ayına ilişkin enflasyon rakamlarını açıkladı. Buna göre, enflasyon aylık bazda yüzde 3,92, yıllık bazda ise yüzde 38,21 arttı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından derlenen bilgilere göre; TÜFE’deki (2003=100) değişim 2023 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 3,92, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 19,77, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 38,21 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 59,95 olarak gerçekleşti.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 14,76 ile konut oldu. Bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 67,22 ile lokanta ve oteller oldu.

Parça Parça Sahiplik Sistemi

Parça parça sahiplik sistemi, alıcıların almak istedikleri konutun belirli bir oranına, konutun değer değişimlerinden etkilenmeden, kısa dönem içerisinde sahip olmasını sağlayan bir sistemdir.

Bu sistemle alıcılar istedikleri ev için herhangi bir peşinat ödemeden Parça Parça Sahiplik firmasına başvuru yaparak evin firma ile önceden anlaşılan kısmına sahip olabilir. Sistem, istenilen eve sahip olmak için bankaların yüksek oranlı kredilerine başvurmak ve uzun dönem yüksek faizler ödemek karşısında bir başka seçenek olarak durmaktadır. 

Sistem, alıcının Parça Parça Sahiplik firması ile beraber evi satın alması, zaman içerisinde ödenen prim ile sahibi olduğu oranı arttırarak önceden belirlenen sürede, evin kalan kısmı için kredi tedariğine ulaşabilme temeline oturur. 

Yakın dönemde ismi daha da çok duyulan bu sistemde, son birkaç yılda ABD’de Home Partners of America, Verbhouse, ZeroDown ve Divvy Homes ve İngiltere’de Wayhome firmaları en çok duyulan isimler arasında. Divvy Homes’un piyasa değerlemesi 2 milyar dolara ulaştı ve Blackstone Home Partners’ı 6 milyar dolara satın aldı. Ülkemizde RUUF (www.ruuf.com.tr) bu alanda en aktif firma. 

Senegal Devlet Yatırım Fonu şu anda IFC (International Finance Corporation, www.ifc.org) ile düşük gelirli işçiler için “kiradan mülkiyete esası”na göre 20.000 yeni ev geliştirmek için yeni bir girişimde ortaklık kuruyor. Mısır, kira ödemelerini kolaylaştırmak için fintech ortaklarını kullanarak Dünya Bankası’nın 1 milyar ABD doları tutarındaki Ekonomik Konut projesi kapsamında kiralama sektörünü modernize etme çabalarını yeniledi. Kenya da uzun süredir Ulusal Konut Şirketi ve bazı Emeklilik Fonları gibi kamu kurumları tarafından kullanılan Kiracı Satın Alma Programına (TPS) sahip. Güney Afrika, Zambiya, Vietnam ve tüm Latin Amerika’da bu planın varyasyonlarını benimseyen yeni şirketler türedi.

Şartlar

Alıcının geliri baz alınarak ideal bir ödeme süreci oluşturularak, banka kredileri ile alıcı uzun süreli borcu yüklenmeden satın alma deneyimi sunar. Firmalar, konut belirlemeden satın alımına, ödeme sürecinden dönem sonunda tapu devrine dek her adımda alıcının yanında yer alarak alıcılara pürüzsüz bir süreç sağlarlar. Firmanın parça parça sahiplik sisteminden alıcıyı yararlandırması için şu şartları aramaktadır:

  • Düzenli bir gelire sahip olmak,
  • Sahiplik sistemine ön başvuruda bulunmak,
  • Bütçeye göre ödeme planı oluşturmak,
  • Alınacak konutu belirlemek

Kimler için?

Aylık sabit geliri olan herkes parça parça sahiplik sisteminden yararlanabilir. Ülkenin herhangi bir şehrinde birden fazla ödeme seçeneği sunan sistem, banka kredisine hazırlık için geliştirilmiş olsa da kimileri için bir alternatif olarak da değerlendirilebilir. Parça parça sahiplik sisteminden faydalanabilmek için alıcının sabit gelirinin olması gerekiyor. Herhangi bir geliri olan kişiler, bunu gösteren belgelerle başvuru yapabilirler. Alınmak istenilen evin 6 Mart 2007 tarihinden sonra yapı ruhsatı almış olması, kat mülkiyetine geçmiş olması ve firmanın değerleme ve risk kriterlerine uygun olması gerekmektedir.

Gerekli Belgeler

Parça parça sahiplik sisteminden yararlanmak için kişilerden istenilen belgeler arasında gelir belgesi ve SGK (4A) döküm belgesi yer alıyor. Yanı sıra, alımı yapacak kişi işveren ise, yine gelir tespiti yapılabilecek belgelerin varlığı gerekli. Satın almak istenilen evle ilgili belgeler arasında ise; evin tapusu veya kat mülkiyetinin olduğunu gösteren belge, varsa ilan numarası ya da ilan linki yer alıyor.

Uygunluk 

Peşinat istemeyen parça parça sahiplik sistemi, ev almak veya yatırım yapmak isteyen herkes için son derece uygundur. Kişilerin banka kredisi çekmek için gelirlerinin yeterli olmadığı durumlarda, SPK denetiminde faaliyet gösterecek fonlar vasıtasıyla istenilen evin alınmasını sağlayarak konutu alıcıyla buluşturur. Bu sistemden yararlanmak için de uzun prosedürlerle zaman kaybetmek yerine ön başvuru yapmak ve istenilen kriterleri karşılamak yeterli oluyor.

Sistemin asıl amacı, alıcının banka kredisine uygun olduğu yüzdede sahipliğinin ardından, evin geri kalanının satın alınmasına yardımcı olması. 

Bankalardan kullanılabilecek konut kredisi ile yıllık net hane gelirinin 2,5 katı değerinde bir ev sahibi olabilecekken parça parça sahiplik finansal modeli ile yıllık net hane gelirinin 5 katına kadar değere sahip bir evin sahibi olunabilir. Firmaya iletilecek aylık hane geliri ve özlük bilgileri işlenerek her bir alıcıya özel en uygun ödeme planı üretilir ve alıcı için uygun bütçede mutabık kalınır. Firma, satın alım, ödeme, tapu devri süreçlerine kadar her aşamada alıcının yanında yer almaktadır.

Avantajları: Peşinatsızlık, Hemen Oturum, Kredi Hazırlığı

Bu finansal sistemin en büyük avantajlarından biri de, yüksek enflasyon nedeni ile sürekli artan peşinat birikimi için gerekli olan süreyi alıcının avantajına dönüştürebilmesi. Sistemin fonu ile satın alım ivedilikle gerçekleştiği için, satın alınan konutta da oturum ilk günden itibaren mümkün oluyor. ​

Sistem uyarınca peşinata ihtiyaç duyulmuyor, dolayısı ile peşinatın biriktirilmesine kadar bir zaman geçmesi gerekmediği için konuta hemen taşınılabilir. 

Konuta hemen taşınılan bu finansal sistemde, örneğin, ilk 5 yıl içerisinde konutun %30’una sahip olduktan sonra konut kredisi için bir peşinat elde etmiş olunuyor. Elbette bu süre ve oran, BDDK’nın kararında da belirtildiği gibi (https://www.bddk.org.tr/Mevzuat/DokumanGetir/1164) daha uzun süreye ve yüksek orana çıkartılabilir.

Sistemden Çıkış

Sistemden çıkış yapılması halinde ise o güne kadar sahip olunan payların o günkü değeri üzerinden Parça Sahiplik firması alıcıdan satın alım yapıyor. 

Özet ile, kredi erişiminde güçlük yaşayan veya kredi erişimine rağbet etmeyen kişiler için güvenilir ve uzun vadeli bir ev sahiplik alternatifi olarak, parça parça sahiplik ön plana çıkıyor. 

Gayrimenkul Satışları Noterliklerde Yapılabilecek

Gayrimenkul satış sözleşmeleri tapu müdürlüklerinin yanı sıra noterliklerde de yapılabilecek. Uygulama 4 Temmuz’da yürürlüğe girdi.

Gayrimenkul satışında yeni dönem başlıyor. Taşınmaz satış sözleşmelerinin tapu müdürlüklerinin yanı sıra noterliklerde de yapılmasına yönelik uygulama ülke genelinde bugünden başlayacak. Adalet Bakanlığı ile Türkiye Noterler Birliği, arsa, tarla, konut, iş yeri gibi tüm taşınmaz satışlarının noterliklerde yapılması için hazırlıklarını tamamladı. Yeni uygulama bugün ülke genelinde başlayacak.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, uygulamayı Ankara’daki bir noterlikte başlatarak ilk işlemi yapacak. Taşınmazını satmak isteyen kişi, Türkiye Noterler Birliğinin internet sitesindeki e-Başvuru sistemi üzerinden işlem yapmak istediği noterliği seçerek başvuruda bulunacak. Noterlik tarafından, başvuranın taşınmazın hak sahibi olduğunun tespitinin ardından başvuru kabul edilerek işlem başlatılacak.

Noter huzurunda imzalanacak

 Başvurunun kabulüyle noter tarafından taşınmazla ilgili tapu kayıtları incelenecek, satış yapmaya engel durum olup olmadığı kontrol edilecek. Taşınmazın satışına engel durum bulunmadığının belirlenmesiyle gerekli harç ve tapu döner sermaye hizmet bedelinin ödenmesi için ilgililerin cep telefonlarına mesaj gönderilecek. Harç ve masrafların ödenmesinin ardından taraflar düzenlenen taşınmaz satış sözleşmesini imzalamak üzere noterliğe davet edilecek.

Sözleşmeler noter huzurunda alıcı ve satıcı tarafından imzalanacak. İmzalanan sözleşmeler sisteme kaydedilecek. Bunun ardından da sözleşmelerin Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemine elektronik ortamda gönderilmesiyle taşınmaz, tapu kütüğüne tescil edilecek. Taşınmazın devri gerçekleştikten sonra düzenlenecek tapu ve diğer belgeler noter tarafından teslim edilecek.

Adalet Bakanı Tunç, yaptığı açıklamada, yeni uygulamanın tapu müdürlüklerindeki yoğunluğu azaltacağını, vatandaşların işlemlerini daha kısa ve hızlı sürede tamamlamasını sağlayacağını belirtmişti. Bakan Tunç, nöbetçi noterlik uygulaması kapsamında taşınmaz satış sözleşmelerinin hafta sonu da yapılabileceğini bildirmişti.

4 bin liraya kadar hizmet bedeli alınacak

Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan, uygulamada, taşınmazın değerine göre 500 Türk Lirasından az ve 4 bin Türk Lirasından fazla olamayacak şekilde hizmet bedeli alınacağını söyledi. Akdoğan, Notere randevusuz gidilmesi mümkün olmadığını belirten Akdoğan, “Noter, e-tahsilat seri numarası ve ödeme yöntemi ile sözleşmenin imzalanmasına yönelik randevu tarih ve saatini taraflara kısa mesajla bildirecek. Randevu tarih ve saatinde noterlikte hazır bulunmayan taraflara, on gün içinde noterliğe müracaat etmeleri hâlinde işlemin yapılacağı, aksi takdirde başvurunun iptal edileceği bilgisi aynı gün kısa mesajla bildirilecek” şeklinde konuştu.

Kaynak: Dünya Gazetesi

Bakan Özhaseki: ‘’Deprem Konutlarının Maliyeti 100 Milyar Doları Bulacak’’

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, deprem bölgesinde inşa edilecek konut ve iş yerlerinin 100 milyar dolar maliyeti bulacağını söyledi.

Kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, kış gelmeden sağlam konutların oldukça zor olduğunu dile getirerek, “İstanbul’dan müteahhitler arıyorlar, ‘ekipleri Deprem bölgesine çektiniz ama biz burada usta bulamıyoruz. Günlük bin 500 TL’ye çalışacak işçi bulamıyoruz…’ Eleman zorluğu yaşanıyor. Türkiye’ye hem üreten hem yurtdışına malzeme satışı yapan bir ülke. İnşaatta kullanılan malzemelerin büyük çoğunluğu yerli üretim. Usta bulabilmek zor hale geliyor. Ama hepsinin bir çözümü var. Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanımıza bir arzımız olacak. İşi kolaylaştırmak ve hızlandırmak için birtakım kararlar alacağız. Bir basın toplantısı yaparak, aldığımız kararları açıklayacağız.” dedi.

Deprem bölgesindeki hasarlı binaların yıkım ve moloz kaldırma işlemlerinin hızlandırılması gerektiğini belirten Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu ise, ağır hasarlı bina sayısının 40 bin, ticarethane sayısının 20 bin olduğunu hatırlatarak, “Yıkım ve moloz kaldırma işlerinde şehir merkezine ağırlık verilmeli. Yıkımlar hızlıca yapılmalı, çarşının ayağa kalkması için düşünülen proje hızlıca uygulanmalı. Ekonominin canlı tutulduğu, ticaretin merkezi dediğimiz çarşımız tamamlanmadan, esnafımıza hakları korunarak yeni işyerleri teslim edilmeden tüm konutlar tamamlansa dahi bir anlamı yok. Şehri yeniden ayağa kaldırmak istiyorsak önce ticareti ayağa kaldırmamız lazım.” ifadelerini kullandı.