Kış aylarında soğuk hava koşulları nedeniyle durdurulan konut inşaatları, havaların ısınmasıyla birlikte yeniden hareketlendi. Iğdır’da inşaat sektöründe çalışanlar işbaşı yaparken, şehrin farklı noktalarında yeni projeler hız kazandı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından kış aylarında betonun donma riski nedeniyle ara verilen çalışmalar, uygun hava koşullarıyla birlikte kaldığı yerden devam ediyor. İnşaat sahipleri ve çalışanlar, yeni sezonun kazasız, sorunsuz geçmesi temennisinde bulunuyor.
İnşaat sektörünün canlanmasıyla birlikte, demir, çimento ve diğer yapı malzemelerine olan talebin de artması bekleniyor. Bölgedeki esnaflar da inşaat sezonunun açılmasıyla birlikte ekonomik hareketliliğin yaşanacağını belirtiyor.Tüm inşaat sektörüne hayırlı işler dileriz.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 81 ilin bitki rehberinin hazırlandığını belirterek, “Cennet ülkemizin dört bir yanındaki yerel bitki örtülerini iklim ve ekolojik özelliklerine göre kayıt altına alacağız.” dedi.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğünce hayata geçirilen “Kent Peyzajında Kullanılabilecek Doğal Bitki Rehberi Projesi” ile Türkiye’nin dört bir yanındaki yerel bitki örtüleri incelenirken, iklim ve ekolojik özelliklere göre illerin bitki varlığı kayıt altına alınıyor.
Bu kapsamda şehirlerde yeşil alanların tasarımında yöreye uygun ve iklim değişikliğine dayanıklı doğal bitki türlerinin tercih edilmesine ilişkin 81 ilde çalışma yürütülüyor.
İlk etapta İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illerin bitki rehberi oluşturulurken, bu yıl içinde 5 coğrafi bölgenin daha tamamlanması planlanıyor.
Öncelikle belediyelerin kullanımına sunulacak rehber sayesinde 12 binin üzerinde bitki taksonuna ve 3 binden fazla endemik bitki türüne sahip olan Türkiye’nin doğal bitki örtüsüne göre yeşillendirilmesi için adım atılacak.
Çalışmayla kent peyzajı uygulamalarında şehirlerin iklimine ve doğal bitki türüne uygun yeşillendirme çalışmalarının hayata geçirilmesi planlanıyor.
“81 ilimizin bitki rehberini hazırlıyoruz”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, projeye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
“Çok detaylı bir çalışmayla 81 ilimizin bitki rehberini hazırlıyoruz. Cennet ülkemizin dört bir yanındaki yerel bitki örtülerini iklim ve ekolojik özelliklerine göre kayıt altına alacağız. Böylece Türkiye’nin doğal bitki örtüsüne göre yeşillendirilmesi için çok önemli bir adım atmış olacağız.”
“Az su tüketen bitkiler olmasını arzuluyoruz”
Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Kasım Yenigün de rehberle iklim değişikliği, çölleşme ve erozyonla mücadele kapsamında önemli adımın atılacağını belirtti.
Kırsal alanlarda ağaçlandırma yaptıklarını, şehirlerde ise peyzaj uygulamalarını gerçekleştirdiklerini bildiren Yenigün, “Yapılan bu peyzaj uygulamalarının sürdürülebilirliğini sağlamak ve bitkilerin uzun ömürlü olması için aynı zamanda iklime uyumlu, kurakçıl, az su tüketen bitkiler olmasını arzuluyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de Polat Holding, Nurol Holding ve Özaltın Holding ortaklığı ile hayata geçen prestijli City Pearl projesi bölgeye değer katmaya devam ediyor.
İlk etap teslimleri başlayan bu benzersiz proje, modern yaşam alanları ve çevre dostu özellikleriyle dikkat çekiyor. Mart ayının sonuna kadar sürecek ve stoklar ile sınırlı olan kampanyalar, alıcılara büyük avantajlar sunuyor.
Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de yükselen City Pearl, yüksek yaşam standartları, çevre dostu özellikleri ve modern tasarımıyla sadece ayrıcalıklı bir yaşam değil, yatırım fırsatı da sunuyor. Şimdiden hem ticaretin hem de modern yaşamın yeni merkezi olarak anılmaya başlayan bu prestijli projede, tarihi dokuyla harmanlanmış bir yaşam sizi bekliyor.
Mart ayının sonuna kadar A blokta geçerli olan kampanya farklı seçenekleriyle önemli avantajlar sunuyor.
3+1 ve 4+1 daire sahiplerine park yerleri tamamen ücretsiz
Tüm dairelere depo ve park yeri %15 indirimli
Sadece park yeri almak isteyenlere özel %15 indirim
Ayrıca A blok dışında kalan ve inşaatı süren dairelerde %20 ön ödemeli, %80 teslimde ödeme avantajı ile City Pearl dünyanın dört bir yanından büyük ilgi görüyor.
Tuna Nehri kıyısındaki Soroksári bölgesinde yer alan City Pearl, geçmişi modern tasarımla harmanlayarak bölgenin tarihi dokusuna saygı gösteriyor. 19. yüzyıldan kalma ikonik su kulesi, boğa heykelleri ve balo salonu gibi tarihi yapılar restorasyonla projeye kazandırılırken, modern mimarisiyle de geçmişin izlerini taşıyor.
Projenin kalbinde yer alan “Piazza”, açık hava alışveriş merkezi olarak bölgeye yeni bir dinamizm kazandırıyor. Restoranlar, kafeler, fitness ve oyun alanlarıyla donatılmış bu alan, modern yaşamla birlikte ticaretin de merkezine dönüşüyor. Yüksek tavanlı daireler ve geniş yeşil alanlar, hem sakinlere hem de bölgedeki ziyaretçilere eşsiz bir yaşam deneyimi sunuyor.
Hatay Valisi Mustafa Masatlı, İskenderun’da devam eden konut, dükkan ve altyapı projelerini ziyaret ederek, çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı.
Hatay ValisiMustafa Masatlı, İskenderun İlçesi’nde Kaymakam Muhammet Önder ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü İsmail Ceylan ile birlikte devam eden inşaat projelerini yerinde inceledi. Heyet, bölgede yürütülen çalışmalar hakkında yetkililerden detaylı bilgi aldı.
İnceleme Yapılan Projeler
Vali Masatlı ve beraberindeki heyet, İskenderun’un çeşitli bölgelerinde devam eden projeleri yerinde görerek, çalışmaların son durumu hakkında bilgi aldı. İncelenen projeler arasında şu çalışmalar yer alıyor:
Hatay İli İskenderun İlçesi Merkez 2. Bölge, 5. Bölge, 6. Bölge 2. Etap, 4. Bölge 2. Etap ve 3. Etap, 14. Bölgedeki konut ve dükkan inşaatları ile altyapı ve çevre düzenleme çalışmaları İskenderun Aşkarbeyli Mahallesi Merkez 3. Bölge ve 12. Bölgedeki konut, dükkan ve depo ianşaatı çalışmaları
Bölgedeki Çalışmalar Hız Kesmeden Devam Ediyor
İskenderun’da devam eden bu projeler, bölgenin kentsel dönüşüm ve altyapı gelişimine büyük katkı sağlayacak. Altyapı ve çevre düzenleme çalışmalarının yanı sıra konut projelerinin tamamlanmasıyla birlikte vatandaşların yaşam standartlarının yükseltilmesi hedefleniyor.
Vali Masatlı, projelerin tamamlanması için çalışmaların titizlikle yürütüldüğünü ve bölgede yaşam kalitesini artıracak projelerin hızla devam ettiğini vurguladı.
Konya İli, Meram İlçesi, İnlice Mahallesi, RHT.42.00.2023.JEO.1 Jeotermal İşletme Ruhsatlı ve 3236915 Erişim Numaralı Saha adresinde Konya Krom Mağnezit Tuğla San. A.Ş. tarafından yapılması planlanan Jeotermal Kaynak Kullanımı, Termal Tesis ve Seracılık projesi ile ilgili olarak ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir’ kararı verildi.
Termal Konaklama tesisinin; 200 adet oda ve 750 yatak kapasitesinde olması planlanıyor. Bu odalar içerisinde 8 adet süit oda, 7 adet delux oda ve 109 adet aile odası bulunuyor. Alakart Restoran, Restoran, Açık Büfe, Pasta-Oyun Salonu, Bilardo Salonu, Jimnastik Salonu, Gece Kulübü, Türk Hamamı, Sauna, Masaj Salonu, Fuaye, kapalı yüzme havuzu, çocuk yüzme havuzu, yüzme havuzu, dükkanların yer alması planlanıyor.
Turizm Proje Dergisi olarak, İç Anadolu Bölgesi için yaptığımız yeni otel projeleri araştırmamıza göre 2025 yılı ile 2026 ve sonrasında, bugün itibarıyla toplam 30 yeni otel daha bölge turizmindeki yerini alması bekleniyor. Ocak 2025 tarihinde son güncellemelerini yaparak hazırladığımız bilgilere göre, İç Anadolu Bölgesi’nde, 10’u 5 yıldız, 11’i 4 yıldız, 3’ü 3 yıldız, 6’sı ise butik otel kategorisinde olmak üzere 30 yeni otel, toplamda 7 bin 392 yatak kapasitesi ile hizmet vermeye başlayacak.
Türkiye’nin yüzölçümü bakımından ikinci büyük bölgesi olan İç Anadolu Bölgesi, Ankara, Konya, Kayseri, Eskişehir, Sivas, Kırıkkale, Aksaray, Karaman, Kırşehir, Niğde, Nevşehir, Yozgat ve Çankırı illerimizi kapsamaktadır. İç Anadolu Bölgesi denince ilk olarak hiç şüphesiz, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara ve ziyaret edilecek ilk yer olarak Büyük Önder Atatürk’ün ebedi istirahatgahı Anıtkabir gelir. Ziyaret edilecek diğer yerler olarak, Cumhuriyet tarihini temsil eden Eski Meclis, Ankara Palas Oteli, İsmet İnönü’nün Pembe Köşk’ünü sayabiliriz. Bölgenin turizm merkezleri olarak, tabii ki doğal güzellikleri ve mistik atmosferi ile dünyaca ünlü Kapadokya peri bacaları en çok turist ağırlayan destinasyonlardan olarak yerini alır. Nevşehir’de bulunan Göreme Açık Hava Müzesi, doğayla tarihi buluşturan ve muhteşem bir manzaraya sahip Ihlara Vadisi, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan Ankara Kalesi, Türkiye’nin Venedik’i olarak bilinen Eskişehir, Odunpazarı, Porsuk Çayı, özellikle flamingolar olmak üzere yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yaparken, endemik bitkileriyle de dikkat çeken Tuz Gölü’nün bulunduğu Aksaray, Divriği Ulu Cami’nin bulunduğu Sivas, Unesco Dünya Kültür Mirası içinde yer alan Çatalhöyük’ü ve Mevlana Müzesi’ni bünyesinde barındıran, kültür mirası ile öne çıkan gastronomisi ile ünlü Konya önemli turizm merkezlerindendir. Kayseri ilimizde yer alan Erciyes Kış Sporları ve Turizm Merkezi ise kış turizminin vazgeçilmez adreslerinden biri haline gelmiştir. Yozgat ve Sivas illerimiz ise termal turizm faaliyetleri açısından zengin potansiyele sahiptir.
Bölgede, 2025 yılı ile 2026 ve sonrasında toplam 30 yeni otel projesi daha turizme kazandırılacak
Turizm sektörünün turist sayısı ve gelirler bakımından 2024 yılını beklentiler doğrusunda kapatmasına rağmen gerek döviz kurunun baskılanması gerekse maliyetlerdeki artış otellerin karlılıklarına olumsuz yönde yansıdı. Aynı zamanda otel yatırımlarının da önemli bir kısmı ya beklemeye alındı yada tamamen iptal edildi. Fakat bu yılın özellikle ikinci yarısından itibaren döviz kurunda ve fiyatlarda nispeten bir dengelenme olacak beklentisiyle yeni ve yenileme otel yatırımlarında bir hareketlilik yaşanması bekleniyor. Turizm Proje Dergisi olarak İç Anadolu Bölgesi için yaptığımız yeni otel projeleri araştırmamıza göre bölgede, an itibarıyla 2025 yılı ile 2026 ve sonrasında toplam 30 yeni otel projesi daha turizme kazandırılacak. Bu otellerin 18’si 2025’te, 12’si ise 2026 yılı ve sonrasında hizmete girecek. Söz konusu otellerin 10’u 5 yıldız, 11’i 4 yıldız, 3’ü 3 yıldız, 6’sı ise butik otel kategorisinde bulunuyor. Tüm bu tesislerin toplam yatak kapasitesi ise 7 bin 392 adeti buluyor.
Tesis sayılarına göre Ankara ilimiz 9 otel ile ilk sırada yer alıyor
Tesis sayılarına göre Ankara 9 otel ile ilk sırada yer alıyor. Konya ilimiz ise 7 otel ile listenin ikinci sırasında bulunuyor. Konya’yı sırasıyla Nevşehir 6, Kayseri 5, Eskişehir 2 ve Sivas 1 yeni otel projesi ile takip ediyor. Ankara’da yapımı devam eden otellerin biri 5 yıldız, beşi 4 yıldız, ikisi 3 yıldız ve biri butik otel kategorisinde bulunuyor. Konya’da dördü 5 yıldız, üçü 3 yıldız kategorisinde olmak üzere 7 yeni otel projesinin yatırımı devam ediyor. Nevşehir’de ise üçü 5 yıldız, biri 3 yıldız ve ikisi butik olmak üzere 6 yeni otel yatırımı bulunuyor. Kayseri’de biri 5 yıldız, biri 4 yıldız, üçü butik olmak üzere toplamda 5 otel projesi, Eskişehir’de biri 5 yıldız, biri 4 yıldız olmak üzere 2 otel ve Sivas’ta bir adet 4 yıldızlı otelin inşaat süreçleri devam ediyor.
Bölgede, yatak sayıları bakımından yapılan sıralamada, Konya 2 bin 66 yatak ile ilk sırada bulunuyor
Toplam da 7 bin 392 yeni yatak bölge turizmine kazandırılacak. Yatak sayıları bakımından yapılan sıralamada ise Konya 2 bin 66 yatak ile ilk sırada bulunuyor. Bu ilimizi 1.956 yatak ile Nevşehir izliyor. Bu şehirlerimizi ise sırasıyla; 1.686 yatak ile Ankara, 1.156 yatak ile Kayseri, 432 yatak ile Eskişehir ve 96 yatak ile Sivas ilimiz takip ediyor.
ST Turkuaz Turizm Yatırımları A.Ş. Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde 4 yıldızlı otel yapacak.
ST Turkuaz Turizm Yatırımları A.Ş. tarafından Kocaeli’nin Dilovası İlçesi, Muallim-1 Mahallesi’nde, 585 Ada, 1 Parsel sınırları içerisinde, “ST Turkuaz Otel” projesinin yapılması ve işletilmesi planlanıyor.
2.213,14 metrekare alana yapılacak proje kapsamında 5 katlı, 106 oda ve 226 yatak kapasiteli bir otel yapılacak. 4 yıldızlı standartlara sahip olması düşünülen otelin inşaat aşaması 24 ay içinde tamamlanacak.
Toplam proje bedeli 98 milyon 400 bin TL olarak belirlendi.
Ankara’da şaşırtan konut satış verileri gerçekleşti. İşte ilçe düzeyinde satışlar
TÜİK Ankara bölge müdürlüğünün açıkladığı verilere göre Ankara’da Ocak ayında 10 bin 158 konut satılırken bir önceki aya göre satışlar yüzde 40 oranında düştü. İşte ilçe düzeyinde konut satışları ve analizler
Türkiye genelinde 112 bin 173 konut satışı gerçekleşirken Ankara’da konut satışları sert fren yaptı. Geçen yılın aynı ayında Ankara’da 6 bin 709 konut satılırken, Ocak ayında ise 10 bin 158 konut satıldı. Ankara’da konut satışları geçen yıla arttı ancak, bir önceki aya göre satışlar çok sert düştü.
Ankara’da konut fiyatlarının reel olarak düştüğünü belirten gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde faaliyet gösteren Ankara’nın önde gelen gayrimenkul şirketi Gayrimenkul PR TÜİK verilerini şu şekilde analiz etti;
Geçen yıla göre Ankara’daki konut satışları yüzde 62 civarında artarken, bir önceki aya göre konut satışlarında ortalama yüzde 40 azalış gerçekleşti. Aralık ayında Ankara’da 18 bin konut satılmıştı. Konut satışlarında bir ay içerisindeki meydana gelen bu büyük farkın nedeni; 6 aydır yüksek seyreden satış oranları sonrasında inşaat firmaları ve mülk sahipleri Ocak ayı itibariyle suni fiyat artışına gitti ve konut satışları sert bir şekilde düştü
Nisan ayı itibariyle doğrulanmış ilan sistemi başlayacak ve piyasa gerçeklerinden uzak sahte ve mükerrer ilanlar silinecek. Önümüzdeki süreçte doğru fiyatlamanın önemi daha artacak. Satıcılar ve alıcılar konut alım-satım kararı vermeden önce ilan sitelerindeki satılamamış fiyatlara değil, konusunun uzmanlarından destek almalarında uzun vadede sonsuz faydalar görmekteyiz
Ocak 2025 Ankara ilçe düzeyinde konut satış sayıları
Modern tasarımı ve uluslararası hizmet anlayışıyla La Quinta by Wyndham Batumi, dinamik gezginlere hitap edecek
River Rock Hotels Genel Müdürü Ünay Türköz ile grubun Batum’daki yeni yatırımı ve bölgenin turizm potansiyeli hakkında konuştuk.
River Rock Hotels’i kısaca tanıtabilir misiniz?
River Rock Otelleri Antalya merkezli yaklaşık 50 yıllık bir işletme. Türkiye’nin yerli ve milli ilk otelcilik firmalarından bir tanesi. Kemer ve Kaleiçi’nde otel yatırımları da var. Buradaki otellerimizin adları Kaftan City Hotel, Olimpos Beach Hotel ve Kare Adalya Port Hotel.
Batum hem tarihi olarak hem de ekonomik olarak Türkiye ile çok sıkı ilişkileri olan bir yer. Gürcistan’ın toplam ithal ettiği ürünlerin yüzde 70’i Türkiye’den geliyor. Dolayısıyla çok iyi süregelen ekonomik ilişkileri var. Ayrıca 90’lı yıllarda, yani Sovyetler’in yıkılmasından sonra Gürcistan’ı ilk tanıyan ülkelerden biri de Türkiye. Batum Acara Özerk Bölgesi’nde Türkçe diğer bölgelere göre daha yaygın konuşuluyor. Bu sayede çalışan ve yatırım yapanlar için dil olarak da zorluk yaşanmıyor. Bizim iki sene önce Gürcistan’a gelerek otel işletmeciliği konusunda kendi markamızla başladığımız bu macera, şu anda üç tane residans ve bir tane otel olmak üzere Elt Building diye bahsettiğimiz yatırımcı firmanın çatısı altında gerçekleşiyor.
Uzman bilgi birikimimizle süreci en verimli şekilde yönetiyoruz
Elt Building hakkında bilgi verebilir misiniz? Batum’da işletme konusunda know-how eksikliğinin temel nedenleri nelerdir?
Elt Building, Batum’un yerlileri ve Gürcü bir firma. Sahibi müteahhit Elguja Turmanidze buralarda residans yapmış. Beş-altı yıl önce buraya geldiğim zaman, başka bir otelde çalışırken, Batum’da hiçbir şey yoktu. Rusya-Ukrayna Savaşı başladıktan sonra, bu iki ülkeden göç eden insanlar, önce buraya sonra Türkiye’ye yöneldi. Dolayısıyla bu durum konut talebinde artışa yol açtı. Ancak, arz yetersiz kaldığı için birçok yeni konut inşa edilse de bu yapıların etkin şekilde işletilmesi konusunda ciddi bir know-how eksikliği ortaya çıktı. Bu noktada da biz devreye girdik. Uzman bilgi birikimimizle süreci yönetiyor, satış, organizasyon becerilerimizi sunuyor ve otelcilik alanındaki deneyimimizle bu yapıları en verimli şekilde işletiyoruz.
Residanslar çok rağbet gören bir sektör haline geldi
Residans projelerinin Batum’da ilgi görmesinin nedenleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Batum çok gelişen ve ilerleyen bir şehir. Deniz kıyısında Dubai Palm adasına benzeyen bir ada yapıyorlar ve 2027’ye kadar bitirecekleri öngörülüyor. Bunun yanı sıra birçok otel ve inşaat projeleri var. Batum’da residanslar çok rağbet gören bir sektör haline geldi. Mesela, çok otel olmasından dolayı Antalya’da çok rağbet görmedi. Ama burada çok rağbet görüyor. Çünkü residans ekonomiye dönüştürülüyor. Yurtdışından gelenler residans satın alıyorlar ve elbette ülkeye döviz girdisi oluyor. Ve aldıkları bu residansları kısa ve uzun dönem kiraya veriyorlar. Bunun birkaç sebebi var. Casinoların burada olması, tropikal bir iklim olup yaz sıcaklığının tatil yörelerine göre daha ılıman geçmesi ve ucuz bir memleket olması.
Buradaki otel ve casino yatırımları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Burada yaklaşık olarak 10 otel ve 10 casino bulunuyor. 5 yıldızlı otel olmanın şartlarından birisi, otellerin kendi casinolarının olması.
Casinoların yöneticileri aynı zamanda otellerin de yöneticileri. İşletmeciler genellikle Türk ve burada çalışan birçok profesyonel de Türk arkadaşlarımızdan oluşuyor.
“Biz şehrin sadece casinolar ile anılmasını istemiyoruz”
Batum’a gelen turist profili nasıl? Gelen turistler için Batum’un avantajları neler?
Ağırlıklı olarak Türkiye, Rusya ve İsrail’den turistler geliyor. Batum’un en büyük çekim noktalarından biri casinolar. Ancak biz şehrin sadece bununla anılmasını istemiyoruz.
Uygun fiyatlı tatil imkânı, kimlikle giriş, Batum’a direkt uçuşların olması burayı cazip kılıyor.
Restoran yatırımları ile ilgili neler söylersiniz?
Batum’un kendine özgü enteresan bir yiyecek içecek kültürü var. Aslında siz de deneyimlediniz. Diğer mutfaklar çok sönük kalıyor. Restorancılık tam anlamıyla çeşitli değil. Elbette bir Hint restoranı var, Çin restoranı var. Onlar da burada yaşayan, yerel Hintlilere ve Çinlilere hitap ediyor. Gürcü mutfağı çok milliyetçi bir eğilim içerisinde olduğundan dolayı diğer mutfakları domine ediyor.
“La Quinta markası genç ve genç çiftlere hitap ediyor”
Yeni projeniz La Quinta by Wydham Batumi nasıl bir konsepte sahip olacak?
Wyndham’ın La Quinta markası, Kafkasya’da bir ilk. Kendi içerisinde gençlere ve genç çiftlere daha çok hitap ediyor. Otel odaları da dekorasyonu ve canlı renkleriyle minimal bir özelliğe sahip. La Quinta markası Doubletree by Hampton ayarında bir otel konseptine sahip. İçeride ayrıca sandviç satın alabileceğiniz makineler mevcut. Dolayısıyla Wyndham otelleri, La Quinta markasının burada olmasına çok önem veriyor.
Bizim çok sıkı sıkıya çalıştığımız şirket olan Wyndham otelleri, Türkiye’de en büyük sayıda zincir otellere sahip. 2024 yılını 110 otelle kapattılar. Gürcistan’da da buna benzer stratejileri var ve burada giderek büyüyorlar. Şu anda Batum’da iki tane Wyndham markası var. Biri Grand Wyndham, biri Ramada, biz üçüncüyüz. Bildiğim kadarıyla iki tane daha otel gelecek. Yani bütün coğrafyada aynı Türkiye’de olduğu gibi çok ilerleyerek devam edecek.
“Yüzde 65 yıllık büyüme bekliyoruz”
Otelin doluluk oranıyla ilgili beklentiniz nedir?
Özellikle yaz döneminde Batum, yüzde 100 doluluk oranına ulaşıyor. Bütün yıla böldüğümüzde yüzde 65 yıllık büyüme bekliyoruz.
98 odalı otelimizde standart ve Junior süit oda konseptimiz öne çıkıyor. Ayrıca bir tane executive junior odamız mevcut. Otelde 100 çalışanla istihdam sağlayacağız.
“Alt yapı ve üst yapı konusunda desteklerimiz var”
Otel yatırımınızın bölgede turizm alt yapısına ve ekonomisine katkısıyla ilgili neler söylersiniz?
Şimdi yolun halini görüyorsunuz. Siz de ister istemez sitemde bulundunuz haklı olarak. İşte o yolu bizler düzelteceğiz. Önünde sonunda şikâyet olacak. Bizler kamyon bulacağız, vinç bulacağız, asfalt bulacağız. Bizler düzelteceğiz. O konuda tedirginim açıkçası. Burada bu işler biraz zor.
Bizim ekonomik olarak tabii ki alt yapı ve üst yapı konusunda desteklerimiz var. Ama ekonomik olarak bu defa bu sokak olduğu gibi bizim firmanın işlettiği bir sokak olma yolunda gidiyor. Ve siz de İstanbul’da bir örneği vermiştiniz. Vadi İstanbul. Burada 15-20 yıl sonra o tarzda bir konsept olacak. Binaların önünde kendimize ait özel plajımız var ve o plaja da köprüyle geçiliyor. Köprü de işlevsel değil, ama işlevsel hale gelecek. Cafelerin olduğu bir planımız var.
“Batum daha ekonomik bir alternatif sunuyor”
Batum’a ne kadar Türk ziyaretçi geliyor? Düşüş oldu mu? Hangi dönemler, nedir ortalaması. Batum’dan Türkiye’ye gidenler nereleri gösteriyorlar?
Son yıllarda Türkiye, covitten beri ekonomik bunalım yaşıyor. Her sektör bu bunalımı yaşadığı gibi hem iç hem de dış turizm bu bunalımdan çok etkilendi. Ekonomik olarak 2021’den beri insanların satın alma gücünü etkileyen çok ciddi bir düşüş var. Doların bu kadar yükseliyor olması inanılmaz kötü bir etken. Batum’un şöyle bir avantajı var. Bodrum’da bir restorana gittiğiniz zaman ödediğiniz paranın neredeyse yüzde 70’i kadar bir parayı burada ödüyorsunuz. Bunu etkileyen etmenler var tabii ki. Batum’da gaz, elektrik, su ve iş gücünün daha uygun olması bu etkenlerin başında geliyor. En büyük etken ise; Bodrum ve Çeşme gibi destinasyonlar aşırı pahalı hale gelirken, Batum daha ekonomik bir alternatif sunuyor. Burada aynı hizmetleri daha uygun fiyatlara alabilmek mümkün. Kimlikle Yunanistan’a gidilmiş olsaydı gereksiz ve aşırı pahalı olan Bodrum ve Çeşme’ye kimse gitmeyecek. Çok egzajere edilmiş bir pahalılık mevcut. Aynı hizmet, bir mil ötedeki Yunanistan’da daha uygun.
“Yatırımcılara mihmandarlık yapmayı hedefliyoruz”
River Rock Hotels olarak yeni yatırım planlarınız var mı? Gelecekteki hedeflerinizden bahsedebilir misiniz?
Sadece otel işletmeciliği değil, konut ve residans yönetimi, restoran danışmanlığı gibi farklı alanlarda büyümek istiyoruz. Tiflis ve tüm Gürcistan’da güçlü yatırımlarla ilerlediğimizi vurgulamak isteriz. Tiflis’te inşaatı devam eden yeni bir residans yatırımı var. 2027’de bitmesi planlanan residans, turistik ve mevkii olarak çok güzel bir yerde.
Bunun haricinde One Development diye başka bir firmaya da hizmet veriyoruz. Onların da çok zevkli ve yakın zamanda açılacak olan 15 tane villası var. Aynı zamanda 2027’de açılması planlanan iki tane residans var.
Biz restoran danışmanlığı da yapıyoruz. Türkiye’de çok iyi bir networking ağımız var. O ağ ile gelecek olan yatırımcılara mihmandarlık yapmayı hedefliyoruz.
2025 yılında yeni açılacak uluslararası otellerimiz ise; River Rock Ishtar Baghdad (Bağdat, Irak), River Rock Gelendzhik Bay (Gelencik, Rusya), River Rock Tuxpan Resort (Varadero, Küba), River Rock Boulevard Hotel (Semerkant, Özbekistan).
“Türkiye ve Gürcistan mutfağı ile entegrasyon sağlayacak etkinlikler yapmayı hedefliyoruz”
Batum’un gastronomisi hakkında neler söylersiniz?
Batum’da, var olan destinasyona katkı sağlamak gibi bir misyonumuz da var. Buraya devamedebilirlik, sürdürebilirlik oluşsun diye bir katkı sunmak gerekiyor. Bunlardan birisi de gastronomiyi bu destinasyon için parlatmak. Çünkü casino ile anılan bir ülke. Şehirden ziyade başka noktalarda da çalışan bir destinasyon yaratmayı hedefliyoruz. Gastronomi her zaman sempatik geliyor insanlara. Ve bu mutfak da hak ediyor. Dünyada şaraplarıyla ünlü. 5000 yıllık şarap tarihi var. Dünyadaki en büyük bilinen şarap tarihi Gürcistan’da. Bir diğeri de Moldova’da. Bu tarihin içerisinde maalesef dünyada istenilen seviyede değil. O marketing yapılmamış şimdiye kadar. Biz elimizden geldiğince Türkiye ve Gürcistan mutfağı ile entegrasyon sağlayacak etkinlikler yapmayı hedefliyoruz. Bu bizim misyonumuz içerisinde var ve bu sayede turizm çeşitliliğini artırmak istiyoruz.
Batum şarap, et ve hamur işleriyle ön plana çıkan bir mutfağa sahip. Sebze biraz daha nadir çıkıyor.
“Kahvaltıda Türk mutfağının lezzetleri öne çıkacak”
Restoranda hangi lezzetler öne çıkacak?
Kahvaltıda Türk mutfağının lezzetleri öne çıkacak. Restoran menüsünde ise ağırlıklı olarak Gürcü, Rus mutfağının yanı sıra uluslararası mutfaklardan seçkin tatlara yer vereceğiz.
“Türkiye’deki acentelerle çalışmak istiyoruz”
Türk ziyaretçileri Batum’a çekmek için sosyal medya, dijital pazarlama veya etkinlikler gibi hangi pazarlama stratejileri uyguluyorsunuz?
Biz onu başaramadık henüz. Bir defa biz direkt Türkiye’deki acentelerle çalışmak istiyoruz. Bire bir sıcak satış yapmak istiyoruz. Buradaki en büyük handikap, Türkiye’deki acenteler birkaç tanesi hariç maalesef çok fazla burasıyla ilgilenmiyorlar. Çünkü, direkt online dan alışveriş yapıyorlar.
“Türk turizmciler dünyanın her yerinde başarılı işlere imza atıyor”
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Biz Türkiye’de çok iyi bir misafirperveriz. Bu hem genetiklerde olan bir şey, hem de aileden gelen bir şey. Başka coğrafyalarda bu nadir oluyor. Sizin kadar olmasa da dolaştım ve böyle bir şey görmedim. Bu Türkiye’nin yapısı itibarıyla başarılı olmayı getiriyor bize. Bu da otelcilik anlamında iş sahibi, yatırımcı, yönetici olmaya yarıyor. Hem Ortadoğu coğrafyasında hem bu coğrafyada hem de Uzakdoğu’da çok iyi yerlerde çalışan Türk turizmciler, dünyanın her yerinde başarılı işlere imza atıyor. Hepsiyle de gurur duyuyoruz.
Ünay Türköz Kimdir?
Ünay Türköz, Mersin Üniversitesi Turizm Otel İşletmeciliği bölümünde eğitim gördü. Turizm sektörüne 1997 yılında Antalya’da başladı.
2008 yılından itibaren yurtdışında çeşitli ülkelerde farklı pozisyonlarda çalışmaya başlayan Ünay Türköz, Tayland, Kazakistan, Libya, Moldova ve Gürcistan’da görev aldı.
Turizm ve otel işletmecisi Güngör Ünay Türköz, Gürcistan’daki River Rock Hotels ve Resorts bünyesinde görevine devam ediyor. Batum’da hali hazırda var olan dört farklı işletmenin genel müdürü olarak görev yapıyor.
Türkiye’de konut satışları ocakta yıllık bazda yüzde 39,7 artarak 112 bin 173’e yükselirken, bu rakam tüm zamanların en yüksek ikinci ocak verisi olarak kaydedildi.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) ocak ayına ilişkin konut satış istatistiklerine göre, geçen ay ülke genelinde 112 bin 173 konut satıldı. Böylece, Ocak 2020’de gerçekleşen 113 bin 615 adetlik satıştan sonra en yüksek ikinci ocak ayı rakamına ulaşılmış oldu.
Türkiye’de ocakta 112 bin 173 konut satıldı
Geçen ayki satışların 32 bin 785’ini sıfır, 79 bin 388’ini ikinci el konutlar oluşturdu. Yüksek faiz oranlarına rağmen ocakta yıllık bazda ipotekli satışlarda görülen yüzde 182,8’lik artış dikkat çekti. Geçen ay satılan konutların 16 bin 726’sında banka kredisi kullanıldı.
AA muhabirine konut satış verilerini değerlendiren sektör temsilcileri, verilerin sevindirici olduğunu ifade ederek, satış adetlerindeki canlılığın sürmesi için üretimin artırılması ve sosyal konut hamlesinin hızlıca hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
“Faizlerdeki düşüş sürmeli”
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova, konut satışlarının aralık ayına göre düşse de geçen yılın aynı dönemine kıyasla arttığını belirterek, “2025’e iyi bir başlangıç yapıldığını düşünüyoruz. Ancak konut satışlarının ideal seviyelere gelebilmesi ve ihtiyacın karşılanması için gerekli adımlar atılmalı ve faizlerin yüzde 1’ler seviyelerine kadar gerilemesi sağlanmalı.” dedi.
Ocakta tüm alt kırımlarda yıllık bazda artış yaşandığını dile getiren Kumova, “İpotekli satışlarda yüzde 182,8’lik bir artış olsa da toplam içerisindeki kredili satışların payı yüzde 14,9 olarak gerçekleşti. İdeal piyasa koşulları düşünüldüğünde kredili satış oranları düşük seyrine devam ediyor ve sağlıklı piyasa koşullarında kredili satış oranının yüzde 50’lere yaklaşması gerekir.” diye konuştu.
Kumova, faiz indirimlerinin hız kesmeden devam etmesi gerektiğini belirterek, sosyal konut hamlesi gibi gelişmelerin 2025’in kalanı için kritik öneme sahip olduğunu söyledi.
“Kiracılıktan yeniden ev sahipliğine yönelik bir kayma var”
Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Hakan Şişik de yıla hızlı bir başlangıç yaptıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
“Fiyat artışlarından etkilenmemek için nakdi olanlar peşin indirimlerden yararlanırken, birçok kişi de yüksek faiz oranlarına rağmen artan kiralardan kurtulmak ve enflasyona yenilmemek için krediyle konut alımına yöneldi. Azalan konut sahipliği oranları karşısında yavaş yavaş kiracılıktan yeniden ev sahipliğine yönelik bir kayma var. Satışlarda da daha düşük metrekareli evler ön plana çıkıyor. Gayrimenkul her zaman en güvenilir yatırım araçlarından. Faiz indirimleriyle birlikte konut satışlarındaki artış da devam ediyor. İpotekli satışlardaki artış da bunu gösteriyor. Satışlardaki hareketlilik devam ederse bu yıl 1,5 milyon konut satışına ulaşma ve bu rakamı geçme ihtimalimiz bulunuyor.”
“TOKİ’nin kiralık konut da üretmesi gerekiyor”
Gayrimenkul Pazarlama ve Satış Profesyonelleri Derneği (GAPAS) Başkanı İsmail Özcan ise konut satışlarında birkaç aydır şaşırtıcı rakamlar gördüklerini kaydederek, ocak ayı verilerinin beklediklerinden yüksek geldiğini söyledi.
Özcan, “Özellikle birinci el satış içerisinde önceden satışı yapılan projelerdeki ve kentsel dönüşümü tamamlanan konutlardaki tapu devirlerinin etkili olduğunu düşünüyoruz. Ama baktığınızda ikinci el satışları sıfır konutlara göre iki kattan fazla. Burada da ana etken yüksek kiralar. Vatandaşlar kira ödemektense kendi konutunu alıp onun taksitini ödemeyi daha doğru buluyor ve bu yöne doğru bir eğilim var.” ifadelerini kullandı.
Beklenen faiz indirimlerinin gerçekleşmesi halinde sektördeki canlılığın artıracağını dile getiren Özcan, “Ancak satışların yükünü ikinci el konutlar çekiyor. Burada canlılığın sürmesi için üretimin artırılması gerekiyor. Bu noktada stoklar bitme noktasına gelmiş durumda. Son dönemde açıklanan sosyal konut hamlesinin bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. TOKİ, Emlak Konut ve KİPTAŞ gibi kurumların sosyal konut üretimini artırması, TOKİ’nin kiralık konut da üretmesi gerekiyor.” diye konuştu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, sosyal konut projeleri için uygun arazi belirlenmesi amacıyla valiliklere genelge göndermesinin ardından, konuyu değerlendiren sektör temsilcileri, bu adımın dar ile orta gelirli vatandaşların ev sahibi olmasını kolaylaştıracağını belirtti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, sosyal konut projelerinin hayata geçirilmesi amacıyla geçtiğimiz günlerde 81 ilin valiliklerine kamu arazilerinin belirlenmesi için bir genelge göndermişti. Bu adım sektör temsilcileri tarafından konut arzının artırılması açısından olumlu karşılandı. Kamu desteği ile projelerin hayata geçirilmesiyle dar ve orta gelirli vatandaşların ev sahibi olmasının kolaylaşacağı bekleniyor.
Yeni konut projelerinin üretiminin yanı sıra kentsel dönüşümün de hızlanması gerektiğini ifade eden gayrimenkul ve inşaat sektörü temsilcisi Şemsettin Aydın, ’’Kamu arazilerinin konut projeleri için tahsis edilmesi arz kısmında önemli katkı sağlayacaktır, çok olumlu bir hamle. Özellikle kamu ve özel sektör işbirliğiyle ciddi bir etki olacaktır. Büyükşehirlerde arsa stoku kısıtlı olduğu için arz talep dengesinden ziyade ağırlıklı olarak kentsel dönüşüm ile yeni konutlar üretilmelidir. Konforlu ve dayanıklı konutların artırılması bu sayede sağlanacaktır. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğü ile başlatılan projeler konutta hem fiyatları erişilebilir hale getirecek hem de depreme dayanıklı konutlar üretilmesini sağlayacaktır’’ dedi.
Aydın, ‘‘Kamu ve özel sektörün hem mühendislik hem teknik anlamda işbirliği çok gerekli. Konut fiyatlarını en fazla yükselten etkenlerin başında arsa maliyetleri geliyor. Kamu arazileri de konut projelerine dahil edildiğinde konut fiyatları düşecektir. Bu sayede dar ve orta gelirli vatandaşların konuta erişimi kolaylaşacaktır’’ şeklinde konuştu.
‘‘Kentsel dönüşümü hızlandırmalıyız’’
Kentsel dönüşümü hızlandırmanın önemine de değinen Aydın, ‘‘Kentsel dönüşümü hızlandırmalıyız. Hem kamu hem özel işbirlikleri ile bir ahenk içinde çalışıyor. Kentsel dönüşüm toplumsal olarak her kesim ile birlikte sağlanmalıdır. Kentsel dönüşümü hızlandırmak için toplum olarak daha duyarlı olmalıyız’’ diye konuştu.
İnşaat maliyetlerinde dalgalanmaların ortadan kalktığını fiyatların normalleştiğini ifade eden Aydın, inşaat malzemesi ihracatına ilişkin de bilgi verdi. Türk inşaat sektörünün önemli projelere imza attığına dikkat çeken Aydın, ‘‘Covid salgını döneminden sonra inşaat maliyetlerinde dengesizlikler oluştu. Fakat fiyatlardaki bu dalgalanmalar son dönemde ortadan kalktı. Aynı zamanda Türkiye’den yurt dışına ihraç edilen inşaat malzemeleri de dalgalanmalar olmadığında daha mümkün hale geliyor. 1,3 milyar TL’yi bulan yurt dışı yatırımımızda 400 milyon TL’lik ürünü Türkiye’den aldık. Yatırımcılar olarak biz yurt dışı projelerimizde de Türkiye’den inşaat malzemesi tedarik ediyoruz. Bu sayede ülkemizin ekonomisine de katkı sağlıyoruz’’ dedi.
BODRUM (Muğla), (DHA)-MUĞLA’nın Bodrum ilçesinde, belediye ekipleri tarafından yılbaşından bu yana yıkım kararı verilen 44 yapıdan 10’unun yıkımının gerçekleştirildiği, 79 inşaatın ise mühürlendiği bildirildi.
Bodrum Belediyesinin, kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış, doğal güzellikleriyle ön planda olan yarımadanın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için kaçak yapılaşmayla mücadele çalışmaları sürüyor. Bodrum Belediyesi Yapı Kontrol Müdürlüğü ekipleri, 3194 Sayılı İmar Kanunu’nun 32. Maddesi’nde belirtilen ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapılarla ilgili yaptırımlarına devam ediyor. Ekipler, kendi tespitleri ve vatandaşlardan gelen ihbarlar doğrultusunda kaçak yapıları tespit ediyor ve yasal süreçleri başlatıyor. Yasal süreçlerin tamamlanmasının ardından kaçak yapıların yıkımı gerçekleştiriliyor. Bodrum Belediyesi ekipleri, 2024 yılında 179 kaçak yapımının ortadan kaldırılmasını sağladı.
Son olarak Gürece Mahallesinde 3. derece doğal SİT (Ekolojik karakteri korunması gereken alan) olarak belirlenen bölge üzerindeki kaçak yapılaşmada yıkım çalışması başlatıldı. Ekiplerin yılbaşından bu yana yıkım kararı verilen 44 yapıdan 10’unun yıkımının gerçekleştirildiği, 79 inşaatın ise mühürlendiği bildirildi.
‘KAÇAK YAPILARLA MÜCADELE KONUSUNDA KARARLIYIZ’
Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, kaçak yapılarla mücadele konusunda kararlı olduklarını söyledi. Başkan Mandalinci, “Dünyada eşi benzeri olmayan kentimizin doğal yapısının bozulmasını önlemek ve bu güzel kenti geleceğe taşımak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Kaçak yapıların tespiti için ekiplerimiz yoğun bir çaba harcıyor. Tespitler, tutanak işlemleri ve tüm yasal süreçler tamamlandıktan sonra kendi ekiplerimizle yıkım işlemini gerçekleştiriyoruz. Bu konudaki çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın da kentimizi korumak üzere kaçak yapılaşmadan uzak durmasını bekliyoruz. Daha yaşanabilir bir Bodrum bırakılmasına katkı sağlamak ve betonlaşmanın önüne geçmek için Bodrum Belediyesi olarak kaçak yapılarla mücadelede vatandaşların desteğine büyük önem veriyoruz. Kaçak yapıları gören vatandaşların bu durumu belediyeye bildirmesi, mücadeleye önemli katkı sağlayacaktır” dedi.
2024 Temmuz ayından bu yana son 6 aydır her ay yükselen konut satışları 6 ay sonra ilk defa düşüş gösterdi.
2024’ün ikinci yarısında canlanarak 1 milyon 478 bin konut satışına ulaşan sektör, eski performansına geri dönüş sinyali verirken 2025’in ilk verilerinde satışlar Aralık’a göre %47,2 geriledi. 2024 Ocak’a göre %39,7 oranında artış gerçekleşse de konut satışları 2025’e hız keserek başladı.
1. El konut satışları 2. El konut satışlarına göre daha hızlı düştü. 1. El konut satışlar adet olarak bir önceki ay Aralık 2024’e göre %57,2 azalırken 2. El konutlarda düşüş %41,6 oldu. Ocak 2024’e göre ise 1.El konut satışları %29,8, 2.El konut satışları ise %44,2 artış kaydetti.
2024’ün ilk yarısındaki düşük performansa göre 2025’e göre daha iyi bir başlangıç yapıldı ancak konut satışlarının ideal seviyelere gelebilmesi ve ihtiyacın karşılanabilmesi için faizler ve sosyal konut hamlesi belirleyici olacak.
Konutder Başkanı Ramadan Kumova, bugün TÜİK tarafından açıklanan Ocak 2025 Konut Satış İstatistiklerini değerlendirdi.
Türkiye genelinde konut satışları 2025 Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %39,7 oranında artarak 112 bin 173 olsa da Aralık 2024’e göre %47,2 düştü.
Konut fiyatlarındaki reel düşüşü 2024’ün son 6 ayında fırsata dönüştüren halkımız piyasayı hareketlendirdi ancak Ocak’ta bu 6 aylık artış trendi son buldu ve satışlar bir ayda %47,2 gerileyerek 212 bin 637 adetten 112 bin 173’e düştü. Her ne kadar 2025’e düşüş ile başlanmış olsa da 2024’ün ilk yarısındaki düşük performans göz önüne alındığında 2025’e daha iyi bir başlangıç yapıldığını düşünüyoruz. Ancak konut satışlarının ideal seviyelere gelebilmesi ve ihtiyacın karşılanması için gerekli adımlar atılmalı ve faizlerin %1’ler seviyelerine kadar gerilemesi sağlanmalı.
Ocak 2025’te 1. El konut satışları 32 bin 785 olarak gerçekleşirken adet olarak Aralık 2024’e göre %57,2 azalmış durumda. 2024’ün Ocak ayına göre ise %29,8 arttı. Öte yandan 2. El konutlarda ise satışlar 79 bin 388 olarak gerçekleşirken adet olarak Aralık 2024’e göre %41,6 azalmış durumda. Ancak 2024’ün Ocak ayına kıyasla %44,2’lik bir artış kaydedildi.
Türkiye genelinde kredili (ipotekli) satış adedi Aralık 2024’e göre %28,1 azaldı ve geçen senenin Ocak ayına göre %182,8’lik bir artış olsa da bir düşüş eğilimi var. Öte yandan toplam konut satışları içinde kredili satışların payı %14,9 olarak gerçekleşti. İdeal piyasa koşulları düşünüldüğünde kredili satış oranları düşük seyrine devam ediyor ve sağlıklı piyasa koşullarında kredili satış oranının %50’lere olması gerekiyor.
Yabancıya konut satışında ise düşüş devam ediyor. Aralık 2024’e göre %36 azalan yabancıya konut satışı geçen seneye göre de %24,9 oranında geriledi.
Tüm bu rakamlara bakıldığında Ocak ayında Aralık’a göre bir düşüş gözlemlense de 2024’e göre sektör yeni yıla daha iyi bir başlangıç yapmış durumda. Faiz indirimlerinin hız kesmeden %1’lere kadar istikrarlı olarak düşürülmesi, merakla beklenen sosyal konut hamleleri gibi gelişmeler 2025’in kalanı için kritik öneme sahip.
Erdek Belediye Başkanı Burhan Karışık, Kastri bölgesinde inşaat izni ve ruhsat verme işlemlerinin durdurulduğunu açıkladı. Erdek ilçesinde, Kara Kuvvetleri Kampı’nın da yer aldığı bölgede çeşitli hukuki sorunlar yaşanıyor.
Mahkeme Kararı
İki kaçak yapı sahibi, imar planında kendilerine ait yola itiraz ederek Balıkesir Bölge Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme, bu davayla ilgili olarak parsel bazında yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bu karara istinaden, Erdek Belediyesi Kastri bölgesindeki tüm inşaat ve ruhsat işlemlerini geçici süreyle durdurdu.
Geçici Durdurma Kararı
Belediye Başkanı Karışık, ortaya çıkan bu sorunu 1-2 ay içinde çözmeyi planladıklarını ve ardından inşaat ruhsat işlemlerinin yeniden başlayacağını belirtti. Belediye, mahkeme kararını dikkate alarak bölgede hukuka uygun bir çözüm üretmeye çalışıyor.
İleriye Dönük Planlar
Yerel yönetim, bölgedeki inşaat ruhsat problemlerini çözerek Kastri’nin gelişimini desteklemeyi hedefliyor.
İmar planlarına uygun düzenlemeler yapılacak.
Ruhsat işlemleri hukuki çerçevede sürecek.
Belediye, mahkeme kararlarına saygılı bir yol izleyecek.
Bu süreç, Erdek Belediyesi’nin bölgedeki tüm inşaat işlemlerini daha sağlıklı bir zemine oturtmasını amaçlıyor.
Yılın ilk inşaat endüstri ihracat fuarı İstanbul’da kapılarını açtı. 12-15 Şubat tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde organize edilen fuara 3 bini yabancı, 10 bin profesyonel ziyaretçi ilgi gösteriyor. Sektörün ihracatını yukarılara çekecek olan CF İstanbul 4 gün boyunca açık olacak.
Türk ekonomisinin en önemli destekçilerinden biri olan inşaat ve yapı sektörü, 2025 yılının ilk ihracat fuarı İnşaat Endüstrisi İhracat Fuarı- CF İstanbul’da bir araya geliyor. İnşaat ve yapı endüstrisine dair her türlü ürün ve hizmetin yer aldığı fuar, İstanbul Fuar Merkezi’nde organize ediliyor. Fuarı iç pazar profesyonellerinin yanı sıra Nijerya, Tunus, Cezayir, Arnavutluk, Sırbistan, Rusya, Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Mısır’ın da aralarında olduğu Orta Doğu, Doğu Avrupa, Afrika ve Bağımsız Devletler Topluluğu’ndan 40’a yakın ülkeden profesyonel alıcı geliyor. 3 bin yabancının ziyaret etmesi beklenen ve halka kapalı olan fuarın toplam profesyonel ziyaretçi hedefi ise 10 binin üzerine çıkmak.
TÜRKİYE İLK BEŞ ÜLKE ARASINDA
Fuarda, inşaat malzemeleri ve teknolojileri sanayinde dünyanın ilk beş ihracatçısı arasında olan Türk inşaat endüstrisinin global ticaretini artıracak B2B ikili iş görüşmeleri gerçekleştiriyor. Bu görüşmeler katılımcı firmalara yeni ihracat kanalları oluşturmasının yanında Türk firmaların global marka bilinirliklerini de artırma olanağı sunuyor. Fuar’da inşaat malzeme ve teknolojilerinin yanı sıra; iklimlendirme, banyo mutfak, tesisat sektörleri ile inşaat elektrik elektroniği, akıllı bina sistemleri özel olarak tasarlanan ayrı ayrı hollerde sergileniyor. Ziyaretçiler, bu özel alanlarda sektörün en güncel trendlerini takip edebilirken, yeni teknolojilere dair kapsamlı bilgilere de ulaşabiliyor.
YABANCI TİCARET ODALARI ALIM HEYETLERİYLE GELDİ
CF İstanbul’un daha ilk gününde birçok ülkenin ticaret odaları ve alım heyetleri katılımcılarla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirmeye başladı. Aralarında Fildişi Sahilleri, Nijerya, Kosova, Fas, Tunus, Cezayir, Arnavutluk, Moldova, Romanya, Suudi Arabistan, Umman ve Lübnan’ın da olduğu ülkelerin ticaret ile mimarlar oda temsilcilerinin ve heyette bulunan alım gruplarının yaptığı görüşmeler, fuar katılımcıları için yeni ihracat kanalları oluşturacak. İstanbul Fuar Merkezi’nin 9 ve 10’uncu hollerinde düzenlenen İnşaat Endüstrisi İhracat Fuarı- CF İstanbul’un kapıları 15 Şubat’a kadar açık olacak.
Biva Mimarlık A.Ş. Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde 240 odalı rezidans konseptli turizm tesisi yapacak.
İzmir bölgesinde faaliyet gösteren Biva Mimarlık A.Ş. Balıkesir’in Burhaniye ilçesi, Geriş Mahallesi, İğdeburnu mevkiinde “Solena Residence” isimli 240 oda kapasiteli bir turizm tesisi inşa edecek. 12 bloktan oluşacak tesis odalar dışında, dinlenme alanları, restoran, peyzaj alanları, satış ünitesi, oyun salonu, kamp alanı, olimpik havuz gibi alanlar yer alacak.
58.290 metre kare arsa üzerine kurulacak tesisin toplam 2.075.130.764 TL’ye mal olması planlanıyor.
Fenerbahçe Futbol Akademi’nin yer alacağı Maltepe’deki 125 dönümlük inşaatın yapımı başlıyor ve 2 yıl içinde tamamlanacak.
Fenerbahçe Kulübü, Futbol Akademi’nin tesis yapımı için “Ark İnşaat” ile resmi imzaları attı.
Fenerbahçe Futbol Akademi’nin yer alacağı Maltepe’deki 125 dönümlük inşaatın yapımı başlıyor ve 2 yıl içinde tamamlanacak.
Bu işin tamamında, Başkan Ali Koç’un talimatıyla Asbaşkan Hamdi Akın görev alacak. Hamdi Akın’ın bu konularda tecrübesiyle Fenerbahçe’ye büyük katkı vereceği belirtiliyor.
Kahramanmaraş’ta sağlık altyapısını güçlendirmek amacıyla inşa edilen 400 yataklı Kahramanmaraş Acil Durum Hastanesi, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Depreme dayanıklı çelik konstrüksiyon sistemiyle inşa edilen hastane, modern tıbbi cihazlarla donatılarak vatandaşlara geniş kapsamlı sağlık hizmeti sunmayı amaçlıyor.
Kahramanmaraş’ta 6 Şubat depremlerinin ardından sağlık altyapısını güçlendirmek amacıyla inşa edilen 400 yataklı Kahramanmaraş Acil Durum Hastanesi, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Çelik konstrüksiyon sistemiyle depreme dayanıklı olarak inşa edilen hastane, modern tıbbi cihazlarla donatılarak geniş kapsamlı sağlık hizmeti sunmayı amaçlıyor.
Onikişubat ve Dulkadiroğlu ilçelerinin sınırında bulunan hastanenin açılış törenine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve diğer yetkililer katıldı.
Bakan Memişoğlu: Afetlere dayanıklı bir sağlık üssü
Açılış töreninde konuşan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, hastanenin yalnızca deprem sürecinde değil, uzun vadede sağlık hizmetlerinin güçlenmesine büyük katkı sağlayacağını belirtti.
“Bugün hizmete açtığımız 400 yataklı Kahramanmaraş Devlet Hastanemiz, ‘önce insan’ vizyonumuzun en güzel örneklerinden biri. Depreme dayanıklı ağır çelik yapı tekniğiyle inşa edildi. 55 bin 755 metrekare alana sahip hastanemizde; 86 poliklinik, 12 ameliyathane, 12 yeni doğan yoğun bakım olmak üzere toplam 81 yoğun bakım yatağı, anjiyo ünitesi, fizik tedavi ve diyaliz gibi birçok özellikli birim bulunuyor. Modern tıbbi cihazlarla donatılmış ve afet durumlarında 3 gün boyunca kesintisiz sağlık hizmeti sunabilecek kapasitede. Kahramanmaraşlı vatandaşlarımıza hayırlı olsun” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Bölgeye büyük katkı sağlayacak
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise hastanenin sadece Kahramanmaraş’a değil, bölgedeki tüm vatandaşlara hizmet vereceğini vurguladı.
“Bu hastane, 97 bin metrekarelik bir sağlık kompleksi olarak 400 yatak kapasitesi, 86 poliklinik odası, 12 ameliyathane, 81 yoğun bakım yatağı ile büyük bir hizmet kapasitesine sahip. Anjiyografi ünitesi, diyaliz merkezi, fizik tedavi ve rehabilitasyon imkanları ile son teknolojiye sahip altyapıya sahip. Afet durumlarında 3 gün boyunca kesintisiz sağlık hizmeti sunabilecek şekilde tasarlandı. Bölgedeki vatandaşlarımız artık daha güvenli ve donanımlı bir hastanede sağlık hizmeti alabilecek” ifadelerini kullandı.
Yeni şehir hastaneleri yolda
Sağlık yatırımlarının süreceğini belirten Yılmaz, Kahramanmaraş ve Hatay’a toplamda 2 bin yatak kapasiteli iki yeni şehir hastanesinin planlandığını açıkladı:
“Bin yatak kapasiteli Kahramanmaraş Şehir Hastanesi ve bin yatak kapasiteli Hatay Şehir Hastanesi projelerini tamamladık. İnşallah ihale süreçlerini de bu yıl içinde tamamlayarak, bölgeye iki güçlü sağlık yatırımı daha kazandıracağız” dedi.
Yeni açılan Kahramanmaraş Acil Durum Hastanesi, bölgedeki vatandaşlara modern ve kesintisiz sağlık hizmeti sunarak, özellikle afet anlarında kritik bir rol oynayacak.
Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından Milli Savunma Bakanlığı için inşa edilen 56. Bakım Fabrikası’nda çalışmalar devam ediyor. Projenin 3.8 milyar TL yatırımla yapıldığını söyleyen Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, projeyi yıl sonuna tamamlayacaklarını belirtti.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Ağır Bakım Kentsel Dönüşümü kapsamında Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen 56. Bakım Fabrika Müdürlüğü inşaatındaki çalışmaları inceledi.
Tesisin taşınacağı Selçuklu Aşağı Pınarbaşı Mahallesi’nde gerçekleştirilen incelemelerde bulunan Başkan Altay, Türkiye’deki en önemli konulardan birisinin kentsel dönüşüm olduğunu belirterek, Konya’da çok önemli kentsel dönüşüm çalışmaları yürüttüklerini söyledi.
Bakım Fabrika Müdürlüğü inşaatında çalışmaların titizlikle sürdürüldüğünü vurgulayan Başkan Altay, “Aslında Konya kamuoyuna sorduğunuzda kentsel dönüşüm çalışması yapılması gereken üç alanla ilgili çalışmalar yaptık. Birincisi, Eski sanayi ve Karatay Sanayi. İkincisi Sille yolunda bulunan cephanelik alanı. Yine Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile yapmış olduğumuz protokol kapsamında Çumra’da güncel bedelle 4 milyar 800 milyon liraya Türkiye’nin en modern cephaneliklerinden birisini yaparak Milli Savunma Bakanlığı’mıza teslim ettik. Üçüncüsü ise Havzan’da Ağır bakım olarak bildiğimiz alan” ifadelerini kullandı.
Başkan Altay, “56. Ağır Bakım Fabrika alanı toplam 600 bin metrekarelik bir alan. 60 bin metrekarelik kapalı alanda Milli Savunma Bakanlığı’nın isteği doğrultusunda tesisler gerçekleştirilmiş oldu. Burada baştan sona bir tankın bakımının yapılabileceği, hatta yeni imal edilebilecek alanların oluştuğu modern bir tesis inşa ediyoruz” dedi.
Tesisin 60 bin metrekare kapalı alanda anahtar teslimi bütün mekanik elektrik işlerinin, çevre düzenlemelerinin yapıldığı ve askeri personelin tüm sosyal imkanları karşılayacağını belirten Altay, “Güncel maliyetle burasının yatırım maliyeti 3 milyar 800 milyon lira. Dolayısıyla cephanelik ve ağır bakım için 9 milyar bedel harcamış oluyoruz. Yaptığımız işler NATO standartlarında. Hiçbir masraftan kaçınılmadı. Çünkü biz bunu bir memleket meselesi olarak görüyoruz. Milli Savunma Bakanlığımıza Türkiye’nin en modern tesislerinden birisini teslim etmiş olacağız. Ağır Bakım alanının yılsonuna kadar bu bölgeye taşınmasını arzu ediyoruz.
Eylül ayı gibi Milli Savunma Bakanlığı’na teslim ederek taşınmanın tamamlanmasını bekliyoruz. Taşınma sonrası o bölgede 640 bin metrekarelik alan Büyükşehir Belediyemize devredilecek. Orada; yeşil alanlar, okul alanları, sağlık tesisi alanları ile birlikte yaklaşık 500 bin metrekarelik yeni bir sosyal donatı alanına kavuşmuş olacağız. Kalan 140 bin metrekarelik alanda projenin finansmanı için konut olarak kentsel dönüşümde kullanılmak üzere değerlendirilecek.”
“Konya’nın hayallerini bir bir gerçekleştiriyoruz”
Başkan Altay, şehrin hayati meselelerine çözümler ürettiklerine dikkati çekerek, “İfade ettiğimiz gibi el ele verdik, Konya’nın hayallerini bir bir gerçekleştiriyoruz. Böylece merkezde kalmış hem askeri bakımdan büyük bir yoğunluk oluşturan hem de tesis olarak ülkemize hizmet etmekten öte bir alanı böyle bir modern bir alana; en önemlisi de Organize Sanayi Bölgesi’nin hemen yanı başında, ASELSAN Konya’nın karşısında yeni bir üretim üssü haline getirerek, Milli Savunma Bakanlığı’na devretmiş olacağız” dedi.
Çankırı’nın Çerkeş ilçesinde eskiden çöplük olarak kullanılan alan, bugün yılda 100 milyon dolar ihracat yapılan organize sanayi bölgesine ev sahipliği yapıyor.
İlçeye yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta D-100 kara yolu kenarındaki alanda 1990’lı yıllarda Organize Sanayi Bölgesi kurulması kararı alınmasına rağmen uzun yıllar yatırım yapılmadı.
Çerkeş Belediye Başkanı ve Çerkeş OSB Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Sopacı’nın 2014 yılında göreve gelmesiyle ilçenin çöplüğü olarak kullanılan alanda çalışma başlatıldı.
Yapılan çalışmaların ardından iki etap halindeki 1500 dekar alanda bulunan OSB’de 12 fabrika faaliyet gösterirken, bu fabrikalardan yaklaşık 30 ülkeye ihracat gerçekleştiriliyor.
OSB’nin üçüncü etabının ise 2 bin dekarın üzerinde olması planlanıyor.
Sopacı, AA muhabirine, OSB’nin bulunduğu alanın 2014 yılında kocaman bir çöplük olduğunu söyledi.
Bölgenin temizlenmesi ve altyapısının yapılmasının ardından yatırımcı çekmek için çalışmalara başladıklarını belirten Sopacı, “2014 yılında belediye başkanı ve aynı zamanda OSB başkanlığını aldığım gün bu alanı İl Özel İdaresi ve kamunun desteğiyle 27 araçla 27 günde temizledik. O günden başlayarak bu alanımızda fabrikalar, sanayi kuruluşları çoğalmaya başladı.” dedi.
“OSB’de 2 bin kişiye istihdam sağlıyoruz”
İstanbul’a, Ankara’ya, Dilovası’na gittiklerini, Türkiye’nin değişik yerlerinde yatırımcıları, “Çerkeş’e yatırım yapın” diye dolaşıp ikna ettiklerini anlatan Sopacı, “Çerkeş ilçesi kalkınmada öncelikli 5. bölge ama organize sanayi bölgemiz, 6. bölge olarak geçiyor. Yatırımcılara ciddi teşvikler var. Bunları da yatırımcılarımıza anlattık ve 2014’ten bu yana alanımızda 12 fabrika faal durumda. 10 fabrika da yatırım yapıyor şu anda. Bir kısmı projede, bir kısmının yatırımı bitmek üzere.” ifadesini kullandı.
OSB’de birinci ve ikinci etapta 3 parsel kaldığını, yoğun talep üzerine üçüncü bölge için yatırım kararı alındığını aktaran Sopacı, şöyle devam etti:
“OSB’de 2 bin kişiye istihdam sağlıyoruz. Yılda yaklaşık 100 milyon dolar ihracat yapılıyor. Bölgemiz Türkiye’nin İstanbul’a ve Ankara’ya en yakın, en çok yatırım alan ve gelişen bölgesi. Havalimanına 100 kilometre, Ankara’ya 100 kilometre, İstanbul’a 350 kilometre. Üçüncü etap OSB ile ortasından D-100 kara yolunun geçtiği bir alan. Aynı zamanda OSB’nin güneyinde demir yolu da mevcut. Burada Zonguldak’tan Ankara’ya kadar uzanan demir yolu ağımız var. Tüm yatırımcılarımızı ilçemize bekliyoruz.”
OSB’de ayakkabı, raf, dolap, bijuteri ürünleri, mobilya, oyuncak, kimyasal ürün, kağıt gibi birçok alandaki fabrikanın üretim yaptığını vurgulayan Sopacı, “Burada dünyanın birçok ülkesine ihraç edilen ürünler üretiliyor. Buralarda üretilen ürünler yaklaşık 30 ülkeye gönderiliyor. Amerika’dan Çin’e kadar ürünlerin pazarlandığı bir bölgemiz.” diye konuştu.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı (GAOSB) ve Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) tarafından yapılacak Dülük-OSB Tüneli için geri sayım başladı.
Cumhurbaşkanlığı 2025 Yılı Yatırım Programı içerisinde yer alan, 7.2 milyar TL değerindeki Dülük-OSB Tüneli inşaatı başlıyor. Trafik yoğunluğunu azaltacak ve ulaşımı hızlandıracak proje ile İpekyolu üzerindeki yoğunluğun hafifletilmesi hedefleniyor.
Şehrin ekonomisi için lokomotif görevi gören, 300 bin çalışanıyla aralıksız üretimini sürdüren Gaziantep Organize Sanayisi’nde işçilerin hızlı ulaşımını sağlayacak çalışmada Dülük Ormanları’nın altından geçirilecek şekilde planlanan, 3 bin 250 metrelik iki tünel inşa edilecek. Doğaya zarar vermeyecek şekilde planlanan tünel çalışması, yapılacak bağlantı yollarıyla toplam uzunluk 8 bin 600 metre olacak.
Karayolları Genel Müdürlüğü proje içerisinde 5 yeni köprülü kavşak inşa edecek. İhale sürecinin tamamlandığı ve çalışmaların başladığı tünel çalışması için yakın zamanda temel atma yapılacak.
“Yolu ve mesafeyi kısaltıyor, zamanı ve maliyeti düşürüyoruz”
Proje hakkında bilgi veren Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, sanayi çalışanlarının organize sanayi bölgesine ulaşmak için büyük bir yol gittiklerini aktararak şunları söyledi:
“Bizim açımızdan bu çalışma çok önemliydi. Yine Gaziantep Modeli çalışıyor. Tüneli GASOB ile Büyükşehir Belediyesi yapıyor. İhalesi yapıldı. Yol açma ve delme işlemi başladı. Proje kapsamında da 5 kavşak var. 5 kavşağı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yapacak. Bu proje tam bir ilaç olacak, 40 dakikada ulaşılan yere 10 dakikada varacaksınız. 2 yıllık bir iş ama bir an önce başlaması gerekiyordu. İhalesi yapıldı. Burası organize sanayideki iş sağlığı, iş güvenliği, insanımızın huzurlu bir şekilde gitmesi açısından çok önemli. Yolu ve mesafeyi kısaltıyor, zamanı ve maliyeti düşürüyoruz.”
İnşaat maliyet endeksi, Aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,27 arttı.
Böylelikle inşaat maliyetlerinde 2021 Mart ayından bu yana en düşük yıllık enflasyon görüldü.
İnşaat maliyet enflasyonunda düşüş ivmesi devam ediyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, inşaat maliyet endeksi, 2024 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 0,70 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,27 arttı.
Yıllık enflasyon Mart 2021’den bu yana en düşük enflasyon oldu.
Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,41 arttı, işçilik endeksi yüzde 1,29 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 26,18 arttı, işçilik endeksi yüzde 54,35 arttı.
Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 0,66 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,67 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,40 arttı, işçilik endeksi yüzde 1,18 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 26,81 arttı, işçilik endeksi yüzde 53,38 arttı.
İnsansız hava araçları üreticisi Baykar, Endonezya’da üretim yapacak. Konuya ilişkin anlaşma, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Endonezya ziyareti kapsamında imzalandı. Anlaşma uyarınca Baykar, Endonezya’nın savunma şirketi Republikorp ile Bayraktar TB3 ve Bayraktar Akıncı SİHA’ların üretimi ve ihracatı konusunda ortak girişim kuracak.
Endonezyalı savunma şirketi Republikorp ile Baykar, Endonezya’da insansız hava aracı fabrikası için ortak girişim kurmaya yönelik anlaşma imzaladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Endonezya Cumhurbaşkanı Subianto, Bogor Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi İlk Toplantısı’nın ardından anlaşmaların imza törenine başkanlık etti ve ortak basın toplantısı düzenledi.
Törende, Endonezyalı savunma şirketi Republikorp ile Baykar, Endonezya’da insansız hava aracı fabrikası için ortak girişim kurmaya yönelik anlaşma imzaladı. Anlaşma, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto’ın ikili görüşmesinin ardından imzalandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji, tarım, ticaret, savunma sanayisi, iletişim, eğitim gibi çeşitli alanlarda 13 mutabakat metni imzalandığını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Savunma sanayinde mevcut projeleri ve ilave işbirliği imkanlarını gözden geçirdik. Görüşmelerimizde ticaretimizin 10 milyar dolar seviyesine yükseltilmesine ve dengeli hale getirilmesine yönelik yapabileceğimiz çalışmaları ele aldık.”
Antalya’nın Aksu ilçesine bağlı Kundu Mahallesi’nde 5 yıldızlı yeni bir otel inşa edilecek.
Nebula Otelcilik Organizasyon Ticaret A.Ş. tarafından hayata geçirilecek proje için 2 milyar 256 milyon TL yatırım yapılacak. 240 oda ve 900 yatak kapasitesine sahip olacak otel, toplamda 72 bin metrekarelik bir alanda yükselecek.
Otelin içerisinde misafirlerin konforunu artıracak birçok alan bulunacak. 350 kişilik ana restoran, 100 kişilik ek restoran ve 150 kişilik bar salonunun yanı sıra toplam 450 kişilik toplantı salonları yer alacak. Ayrıca, açık ve kapalı yüzme havuzları, spa, Türk hamamı, masaj ve hidroterapi birimleri, jimnastik salonu, bilardo ve bowling alanları da misafirlerin hizmetine sunulacak. Araç park ihtiyacını karşılamak için 60 araçlık açık ve 20 araçlık kapalı otopark da projeye dahil edildi.
İnşaatın 2 yıl içinde tamamlanması hedeflenirken, işletme aşamasında 650 kişinin istihdam edilmesi planlanıyor. Bölge turizmine büyük katkı sağlaması beklenen bu yatırım, Antalya’nın konaklama kapasitesini ve turizm potansiyelini daha da artıracak.
Şanlıurfa’ya 403 milyon liralık yatırımla 5 yıldızlı 240 odalı yeni otel geliyor!
Şanlıurfa’ya 403 milyon liralık yatırımla 5 yıldızlı 240 odalı yeni otel geliyor!
Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesi, Akebe Mahallesi 2373 ada, 5 parsel üzerindeki alana Ömer Bucak İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından 240 oda kapasiteli Turizm Konaklama Tesisi yapılacak.Toplam 20 bin 153 metrekare alan üzerinde 24 katlı olarak yapılacak 5 yıldızlı otel de 250 kişilik lokanta, 300 kişilik çok amaçlı salon, 110 kişilik toplantı salonu, 200 kişilik konferans salonu, açık ve kapalı yüzme havuzları bulunacak. İnşaat aşamasında 50 kişinin işletme aşamasında ise 30 kişinin çalıştırılması planlanan ve 2 yıl içerisnde hizmet vermye başlayacak. Otelin yapımı için 402 milyon 931 bin 250 TL yatırım yapılacak.
Bitlis’e 481 milyon 410 bin TL yatırımla Hilton oteli yapılacak.
Bitlis’in Merkez ilçesi, Taş Mahallesi, 9 ada 5 parselde bulunan metrekarelik araziye 4 yıldızlı otel yapılacak.
Eren Enerji Elektrik Üretim A.Ş .tarafından yapılacak otel uluslararası otel zinciri Hilton’un GardenInn markası altında ‘Hilton Garden Inn Bitlis’ ismiyle işletilecek.
Otelde 2 adet bedensel engelli oda, 38 çift kişilik oda, 64 king oda, 1 junior suit oda, 6 suit oda olmak üzere 111 oda faaliyet gösterecek. Otelde ayrıca 110 kişilik restoran, 40 kişilik bar, 2 adet toplantı odası bulunacak.
Otel projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü tarafından ÇED süreci başlatıldı.
Taahhüt ve konut projeleriyle inşaat sektöründe güvenin temsilciliği üstlenen SPOINT İnşaat A.Ş., Galatasaray Petrol Ofisi Kadın FutbolTakımı’nın forma kol sponsoru olarak, kadın futbolunun gelişimine katkıda bulunmaya hazırlanıyor. Sponsorluk anlaşması kapsamında, SPOINT İnşaat logosu, Galatasaraylı kadın futbolcuların formalarının kolunda yer alacak.
Hayata geçirdiği taahhüt ve konut projeleriyle inşaat sektörünün yenilikçi markaları arasında yer alan SPOINT İnşaat A.Ş., sporun birleştirici gücüne olan inancıyla spora ve sporculara verdiği desteği tüm hızıyla sürdürüyor. Bu kapsamda SPOINT İnşaat, Galatasaray Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımı ile forma kol sponsorluğu anlaşması imzaladı. Sponsorluk anlaşmasıyla sarı kırmızılılar, formaların kolunda SPOINT İnşaat A.Ş. logosunu taşıyacak.
“Galatasaray bizim içim bir tutku”
Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan SPOINT İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Galatasaraylı Yönetici ve İş İnsanları Derneği (GSYİAD) Yönetim Kurulu Üyesi Ünal Memiç, “Galatasaray, yalnızca bir spor kulübü değil, aynı zamanda bir değer, bir kültür ve bir ilham kaynağıdır. Bugün, SPOINT İnşaat olarak Galatasaray Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımı ile gerçekleştirdiğimiz forma kol sponsorluğu anlaşmasının imza töreni için buradayız. Bu iş birliği, kadın futbolunun yükselişine katkıda bulunma sorumluluğumuzun bir parçasıdır” dedi.
“Kadınların başarılarını ayakta alkışlamaya alıştık, daha fazlasına da hazırız!”
Sarı kırmızılı kadın futbolcuların yeşil sahalardaki mücadelesini gururla desteklediklerini ifade eden Ünal Memiç, “Kadın futbolunun gelişimi, sadece sporun değil, toplumsal ilerlemenin de önemli bir göstergesidir. Kadın Futbol Takımımız, sahada gösterdiği azim ve kararlılıkla bu dönüşümün öncülerinden biri olmuştur. Biz de kadın sporcularımızın mücadelesini desteklemeyi ve bu yolculukta onların yanında olmayı önemli bir sorumluluk olarak görüyoruz. Galatasaray, Baba Gündüz’ün dediği gibi, ‘bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır.’ Bugün burada attığımız bu adım da Galatasaray’ın bu güçlü ruhunun bir yansımasıdır. Bu güçlü takımın bir parçası olmak ve kadın futbolunun yükselişine birlikte tanıklık etmek, bizim için büyük bir onur. Futbolcularımıza ve kulübümüze emek verdikleri tüm alanlarda başarılar diliyor, bu yolculukta her zaman yanlarında olacağımızı bir kez daha belirtmek istiyorum” şeklinde konuştu.
Bu sene İPYD 8. inşaat Yönetimi Zirvesi mottosu; Çevik PMO, Kurumsal Dönüşümler, Yetkinlik Gelişimi & İnsan olacak.
İPYD 8. inşaat Yönetimi Zirvesi 27 Mayıs 2025’te gerçekleşecek
İPYD 8. inşaat Yönetimi Zirvesi mottosu; Çevik PMO, Kurumsal Dönüşümler, Yetkinlik Gelişimi & İnsan olacak. Zira 27 Mayıs 2025 Salı günü Sheraton Grand İstanbul Ataşehir Otel’de bu sene 25. Dinamikler Kongresi düzenlenecek.
İstanbul Proje Yönetim Derneği’nden İnşaat Yüksek Mühendisi Yıldır Raifoğlu konuyu sosyal medyadan şöyle duyurdu; “Bu sene 25.sini “ÇEVİK PMO, KURUMSAL DÖNÜŞÜMLER, YETKİNLİK GELİŞİMİ & İNSAN” mottosuyla düzenleyeceğimiz DİNAMİKLER KONGRESİ’nin SPONSORU olarak sizleri de diğer büyük markalarla birlikte aramızda görmekten mutluluk duyacağız.”
Raifoğlu, Bir çok değerli katılımcı, konuşmacı ve sponsorun ağırlanacağı Uluslararası Dinamikler Kongresi’ni 27 Mayıs 2025 Salı günü Sheraton Grand İstanbul Ataşehir Otel’de düzenleyeceklerini ifade etti. Bu sene 25.yılı gerçekleşecek olan 8. inşaat Yönetimi Zirvesi, network ve etkileşimlerin bolca gerçekleşeceği, profesyoneller için yenilik, motivasyon ve gelişim fırsatları ile dolu olacak.
İstanbul Proje Yönetim Derneği (İPYD) çatısı altında gerçekleştirilecek 25. Dinamikler Kongresi için inşaat ve gayrimenkul sektörü paydaşlarının gücü ile daha iyisini yapmak üzere yeniden çalışmalara başlandı.
Bu sene kongrede yurt içinde ve yurt dışında faaliyet gösteren, büyük projelere imza atmış, sektöründe yine öncü firmaların ağırlanması planlanıyor.
İnş. Yük. Müh. Yıldır Raifoğlu açıklamasını; “Kongremize sponsor olma veya konuşmacı önerisinde bulunma konusunda ilgi duyarsanız sizlerle görüşmek ve ekte paylaştığım sponsorluk detaylarını aktarmak isteriz.” sözleri ile tamamladı.
İPYD 7. İnşaat Yönetimi Zirvesi gerçekleşti.
İstanbul Proje Yönetim Derneği (İPYD) 7. inşaat Yönetimi Zirvesi, 27 Nisan 2024‘te İstanbul Feriye Sarayı’nda düzenlendi.
“Geleceğin Yönetimi” temalı etkinlik, çeşitli oturumlara ev sahipliği yaparak sektörün geleceğine ışık tutmayı amaçlamaktadır. Nitekim 24. Dinamikler Kongresi dünyadaki hızlı değişim sürecinde inşaat sektörünün geleceğinin nasıl şekilleneceğine dair önemli sorulara cevap aradı.
İstanbul Proje Yönetim Derneği
‘Proje Yönetimi’ yaklaşımları ülkemizde 1980 yılından bu yana, farklı üretim alanlarında, proje, kuruluş ve sektör düzeylerinde farklı nitelik ve tanımlarda ortaya çıkmıştır. Zira bu anlayış günümüzde dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye’de de genel kabul görmüş, mesleki bir kimliğe kavuşma sürecini yaşamıştır. Bununla birlikte konu ile ilgili bilgi birikimine sahip olma ve terminoloji oluşturma çalışmaları da önem kazanmıştır. Nitekim İstanbul Proje Yönetim Derneği ( www.ipyd.org), bu süreçte yer alan 27 kişilik kurucularının çabalarıyla 18 Mart 1997 tarihinde yasal kuruluşunu tamamlamıştır.
Derneğin şu an İnşaat ve Taahhüt, Telekom, Bilişim, Finans başta olmak üzere çeşitli sektörlerden 480’den fazla üyesi bulunmaktadır.
Misyonumuz
Ülkemizdeki işgücü ve kısıtlı kaynakların verimli kullanılması için, proje yönetiminin etkin olarak uygulanmasına katkıda bulunmaktır.
Vizyonumuz
Türkiye ve Avrasya koridorunda, proje yönetiminin çağdaş ilke, yöntem ve araçlarının kullanımını yaygınlaştıran, proje yönetimi alanında referans noktası ve paylaşım platformu olmayı hedefleyen lider Sivil Toplum Kuruluşu olmaktır.
Amacımız
Proje yöneticiliğinin tüm disiplinlerde bir meslek olarak kabul görmesini sağlamak, proje yönetiminin teori ve uygulamalarını geliştirmek ve yaygınlaştırmak, proje yönetiminde profesyonelliği ve kaliteyi teşvik etmek, etik kuralların, mesleki standartların ve akreditasyon koşullarının geliştirilmesini ve korunmasını sağlamaktır.
Rusya, yaptırımlarla engellenen sınır ötesi transferlere alternatif olarak Türkiye’deki bir nükleer santralin inşaatında doğal gaz kullanmak için görüşmeler yapıyor.
Görüşmelerin özel olması nedeniyle isimlerinin açıklanmasını istemeyen kişilerin Bloomberg News’a verdikleri bilgilere göre, Rusya’nın Türkiye’ye 20 milyar dolarlık Akkuyu santralinin inşaat maliyetinin bir kısmını devlet şirketi Rosatom’dan devralmayı önerdiğini söyledi.
Rosatom eşdeğer miktarı ruble olarak gaz ihracatçısı Gazprom PJSC’ye ödeyecek, o da Ankara’nın aylık yakıt ithalat faturasından düşecek. Önerilen takas, mega projeyi şimdiye kadar finanse eden Rusya’dan Türkiye’ye geleneksel uluslararası banka transferlerine bir alternatif sunacak.
Ne Rosatom, ne Gazprom ne de Akkuyu projesinin kendisine yaptırım uygulanıyor ancak yabancı bankalar ABD’nin cezalarına maruz kalmaktan korktukları için Rusya’ya ve Rusya’dan yapılan ödemelerde giderek artan gecikmeler yaşanıyor, özellikle de Washington’un Rusya’nın savaş ekonomisiyle iş yapan üçüncü ülke finans kuruluşlarını kıskaca alacağını açıkladığı Haziran ayından bu yana.
Çin Liman Mühendislik Şirketi, Suudi Arabistan’daki Sedra projesi kapsamında modüler inşaat fabrikasını açtı. 200.000 metrekarelik alana sahip olan fabrika, prefabrik bileşenler üreterek gelecekteki inşaat projelerine temel oluşturacak.
RİYAD, 11 Şubat (Xinhua) – Çin Liman Mühendislik Şirketi’nin Suudi Arabistan’daki Sedra (çizgi) projesi çerçevesinde kurulan modüler inşaat fabrikası resmen faaliyete başladı.
Şirket tarafından pazar günü yapılan açıklamada, yaklaşık 200.000 metrekarelik alana sahip fabrikanın Sedra projesinin tamamen modüler villalar için prefabrik bileşenler sağlayacağı ve gelecekte Suudi Arabistan’da kurulacak prefabrik inşaat girişimleri için endüstriyel bir temel oluşturacağı belirtildi.
Borsada işlem gören Yeşil Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO), mali sıkıntılar nedeniyle konkordato ilan etti. Yeşil GYO’nun konkordato talepli başvurusuna Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi üç ay geçici mühlet verdi.
Yeşil Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Innovia 4 projesiyle ilgili yaşadığı imar sorunları nedeniyle konkordato ilan etti. Konuyla ilgili olarak KAP’a yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“MAĞDUR OLDUK”
Innovia 4 projesi ile ilgili yaşadığımız imar sorunları nedeni ile şirketimiz çok mağdur olmuş, müşterilerin dairelerini iade etme talepleri karşılığında 640 daire geri alınarak müşterilerin alacakları faizi ile iade edilmiş ve şirketimizin nakit kaynakları çok ciddi manada eksilerek şirketi ve tüm diğer muhataplarını da zor duruma düşürmüştür.
Müşteriler iflas istemli alacak davası açmakta ve şirketimizi iflas etme tehdidi altında tutmaktadır. Şirketimizin 16 milyar TL öz varlıklarını korumak, müşterilerin alacaklarını makul bir vadeye yayarak ve Innovia 4 inşaatını tamamlayarak şirketimizi bu güç durumdan sorunsuz bir şekilde geçirmeyi hedeflemekteyiz.
3 AY GEÇİCİ MÜHLET VERİLDİ
Bu kapsamda; Konkordato talepli başvurumuza Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2025/113 E. sayılı dosya ile 05/02/2025 tarihinde bu tarihten itibaren üç ay geçici mühlet verilmiş, geçici Konkordato komiserleri görevlendirilmiş ve tedbir kararlarına hükmolunmuştur.
Devam eden süreçte şirket faaliyetlerinin aksamaması, nakit akışın düzenli hale getirilmesi amacıyla gerekli hassasiyet ve hedeflenen noktaya ulaşılması adına tüm çabalar gösterilecektir.
Düzce’nin köklü ve güvenilir markası Algün İnşaat, 2025 yılını atılım yılı olarak ilan etti. 2024 yılında beş projenin teslimini gerçekleştiren Algün İnşaat, 2025 yılında hem devam eden projelerini tamamlayacak hem de yeni projeler için düğmeye basacak.
Çeyrek asırlık tecrübesiyle Düzce’nin lider gayrimenkul markası olma başarısını yakalayan Algün İnşaat, 2025 yılını atılım yılı olarak ilan etti. 2024 yılında beş projenin inşaatını tamamlayarak sahiplerine teslim eden Algün İnşaat, 2025 yılında ise hem devam eden projelerinden altısının teslimini gerçekleştirecek hem de yeni projeler için start verecek.
Kurulduğu günden bu yana 5 binin üzerinde aileyi ev sahibi yapan Algün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Algün, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Düzce projelerindeki konutları sahiplerine teslim etmek üzere çalışmalarına hız verdiklerini söyledi. Algün “Bugüne kadar yerleşik olduğumuz Düzce’de, imzamızı taşıyan 47 proje ile bölge ekonomisine, marka değerine, sosyal hayatına ve modern bir kent olmasına katkı sunduk. Bugüne kadar 5 binin üzerinde aileyi ev sahibi yaptık. Beş projemizin inşaatını tamamlayarak sahiplerine teslim ettiğimiz 2024 yılında ise toplam 24 bin 453 m² olmak üzere 209 adet bağımsız bölümün satışı gerçekleştirdik.
738 bağımsız bölümü teslim edecek
Şimdi de 2025 yılını atılım yılı olarak ilan etmiş bulunuyoruz. 2025 yılı içerisinde Düzce projelerimizdeki konutları sahiplerine teslim etmek üzere çalışmalarımıza hız verme kararı aldık. Bu yılı, Düzce’deki projelerimiz için teslimat yılı olarak planladık. Bir yandan dabu yıl, İstanbul pazarına girme kararı alarak bu alandaki çalışmalar için düğmeye bastık. Düzce’de hali hazırda eş zamanlı 16 şantiyede faaliyetimiz devam ediyor. Bunların altısında satışlarımız devam ediyor. Tüm projelerimizi peyderpey sahiplerine teslim edeceğiz. Bu yıl içinde toplam 8 milyar TL yatırım değeri taşıyan altı projemizdeki 738 bağımsız bölümün teslimatını gerçekleştirmeyi hedefledik” diye konuştu.
Hedef dünya pazarları…
Planlamalarını sadece yurt içi için yapmadıklarını ifade eden Cihat Algün, aynı zamanda sektörün global oyuncuları arasında yer almak üzere de çalıştıklarını belirtti. Algün “Global oyuncu olmak için ilk adımı attık ve 2025 yılını bu atılım kararlarımızı uygulamaya almak için bir milat olarak kabul ettik. Bu çerçevede, öncelikle markamızı global arenaya taşıyacak olan İstanbul’u merkez aldık ve genel müdürlüğümüzü İstanbul’a taşıdık. Düzce projelerimizi sırasıyla teslim edeceğiz, bir yandan da İstanbul’a Ataşehir ve Beylerbeyi’nde olmak üzere iki dev kentsel dönüşüm projesini hayata geçirerek giriş yapacağız.
Diğer yandan global oyuncu olma hedefimiz doğrultusunda şimdiden yurt dışında arazi geliştirme çalışmalarına da başladık” dedi.
Şantiye yapılarının markası Karmod, Misek İnşaat AŞ’nin İstanbul ve Hatay’daki projeleri için hazırladığı şantiye yapılarının kurulumunu tamamlayarak teslim etti.
Konuyla ilgili Karmod’dan yapılan açıklamaya göre, Misek İnşaat’ın İstanbul Arnavutköy ve Hatay Antakya’daki projeleri için iki ayrı şantiye mobilizasyon işi tamamlandı.
Karmod ilk olarak Misek İnşaat’ın yükleniciliğini yaptığı ‘İstanbul Arnavutköy Dursunköy 3. Etap 12. Kısım’ projesi için şantiye yapıları hazırlayarak kurulumunu gerçekleştirdi. Şantiye yapı grubunda prefabrik ve konteyner şantiye yapıları birlikte kullanıldı.
Karmod’un ikinci şantiye kurulum sahası Hatay oldu. Yine Misek İnşaat’ın yükleniciliğini yaptığı ‘Hatay Antakya 6. Etap Konut Ve Ticaret İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenleme İşi’ projesine konteyner ve prefabrik şantiye mobilizasyonunun kurulumu gerçekleştirdi.
İstanbul Arnavutköy Dursunköy 3. Etap 12. Kısım Şantiye Yapıları
Karmod, Misek İnşaat’ın, ‘İstanbul Arnavutköy Dursunköy 3. Etap 12. Kısım’ projesi şantiye yapı ihtiyacı için prefabrik ofis ve konteyner yatakhane binaları kurdu.
Proje yönetim ofisi olarak kullanılacak prefabrik ofis 2 katlı. 780 m2 büyüklükteki ofis içerisinde şantiye şefi odası, proje teknik odası, iş güvenliği odası, insan kaynakları odası, toplantı odası, mutfak gibi alanlar yer alıyor.
Proje için hazırlanan şantiye yapılarından biri de yatakhane binası. Konteyner modeliyle inşa edilen yatakhane binası 560 m2 büyüklüğe sahip olup iki katlı olarak kurulum yapıldı. İki katta 40 ayrı yatak odasının yer aldığı bina saha mühendisleri başta olmak üzere şantiye teknik ekibince kullanılacak. Bağımsız yatak odalarının içerisinde WC ve duş üniteleri de yer alıyor.
Hatay Antakya 6. Etap Konut ve Ticaret İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenleme İşi Şantiye Yapıları
Karmod, Misek İnşaat için ikinci şantiye kurulumunu Hatay’da tamamladı. Firmanın yükleniciliğindeki ‘Hatay Antakya 6. Etap Konut ve Ticaret İnşaatları ile Altyapı ve Çevre Düzenleme İşi’ projesi için Karmod, prefabrik ofis ve konteyner yatakhane binalarının kurulumu gerçekleştirdi.
Misek İnşaat’ın Antakya projesi için, Arnavutköy projesindeki şantiye yapılarının aynı proje uygulaması yapıldı. Şantiye projesi kapsamında, Karmod tarafından 780 m² prefabrik ofis ve 560 m² konteyner yatakhane binası kurularak kullanıma sunuldu.
Danimarka merkezli Navigare Capital Partners, Çin’de altı yeni inşa gemisi için yaptığı anlaşmayla portföyüne daha fazla konteyner gemisi eklemeyi planlıyor.
Danimarka merkezli Navigare Capital Partners, Çin’de altı yeni inşa gemisi için yaptığı anlaşmayla portföyüne daha fazla konteyner gemisi eklemeyi planlıyor.
Clarksons’a göre, Kopenhag merkezli alternatif yatırım fonu yöneticisi, Taizhou Sanfu Gemi İnşa’da dört adet 4.300 TEU’luk gemi için sözleşme imzaladı ve iki gemi için daha opsiyonu bulunuyor.
2027-2028 yılları arasında teslim edilmesi öngörülen gemilerin fiyatı henüz açıklanmadı.
Navigare, 2017 yılında Maersk Yönetim Kurulu Başkanı Robert Maersk Uggla ve dört tanınmış nakliye yöneticisi tarafından kuruldu.
Şirketin şu anda konteyner gemilerinin yanı sıra dökme yük gemileri, tankerler, gaz taşıyıcıları ve açık deniz rüzgar destek gemileri de dahil olmak üzere işletme varlıklarına sahip üç fonu yönetimi altında bulunduruyor.
Şirketin kutu gemi yeni inşasındaki son katılımı, Schoeller Holdings ile yapılan ortaklık aracılığıyla 2023-2024 yılları arasında teslim edilen altı adet 2.700 TEU’luk besleyici gemiyi (resimde) içeriyordu.
Clarksons’a göre yılbaşından bu yana toplam hacmi 0,2 milyon TEU olan 18 konteyner gemisi sipariş edildi.
Anahtar, priz ve elektrik aksesuarları alanındaki 17 bin çeşit ürün portföyüyle kaliteli, güvenilir ve uygun fiyatlı çözümler sunan Günsan Elektrik, nitelikli inşaat projelerinin vazgeçilmez çözüm ortağı olmayı sürdürüyor.
Son olarak, Antalya’daki La Mare Lara konut projesinde Domino serisiyle yer aldı.
Nitelikli inşaat yaşam konseptlerinin güvenilir çözüm ortağı olan Günsan Elektrik, prestijli konut projelerine sunduğu yenilikçi çözümlerle adından söz ettirmeye devam ediyor. Son olarak, Antalya’daki La Mare Lara konut projesinde de tercih edilen Günsan, domino serisinin bronz inox rengiyle projeye dahil oldu.
Günsan Elektrik, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde gerçekleştirdiği projelerle sektördeki etkisini güçlendirirken, bu doğrultuda stratejik iş birliklerini derinleştirmeye, geleceğe yönelik vizyonunu pekiştirmeye devam edecek.
Günsan Hakkında 1982’de anahtar priz ve elektrik aksesuarları imalatı yapmak üzere kurulan Günsan, 1995’te halen üretiminin devam ettiği endüstriyel tesisine geçti. Anahtar-priz üretimi ile Türkiye’nin sektöründe öncü şirketlerinden biri olan Günsan, inşaat sektöründe alçak gerilim tesisatı ekipmanları olan elektrik anahtarı, priz, grup priz, şalt malzemesi, kompakt şalter, kaçak akım röleleri, sigorta kutuları ve aksesuarlarından oluşan 17.000 parçalık ürün portföyünü distribütörleri ve bayileri aracılığı ile hem ülke içine hem de dünyada 50’den fazla ülkeye ulaştırıyor
Türkiye Seramik Federasyonu’nun hazırladığı İhracat Katkı Endeksi 2024 yılı ikinci yarı sonuçlarına göre; inşaat seramikleri sektörü yılı 12,89 puanla en yüksek ihracat katkı oranına erişerek kapattı.
2024 yılı ikinci yarısında devam eden küresel sıkı para politikaları, dünya ticaretini ve ihracat pazarlarını olumsuz etkiledi. Türkiye’de uygulanan tasarruf politikaları, yüksek faiz oranları ve Türk lirasının reel olarak değer kazanması, finansmana erişimi zorlaştırdı. Bu koşullar altında, 2024 yılı ikinci çeyreğini 0,85 puan ile negatif kapatan Türkiye ihracat katkı endeksi, üçüncü çeyrekte 0,90 puanla pozitife yükselse de dördüncü çeyrek sonunda 0,87 puana geriledi.
İnşaat seramikleri sektörünün net katkısı 860 milyon dolara ulaştı
2024 yılında 20 sanayi kolu içinde en yüksek ihracat katkı oranını 12,89 puan ile inşaat seramikleri sektörü gerçekleştirdi. Sektörün bu başarısında ithalattaki gerileme etkili olurken, net ihracat katkısı, 2023 yılındaki 842 milyon dolardan 2024 yılında 860 milyon dolara yükseldi. Mobilya sektörü 5,37 puan ve giyim eşyaları sektörü 3,92 puan ile diğer yüksek katkı oranına sahip sektörler oldu.
İhracat performansında değişken tablo
2024 yılında Türkiye’nin toplam ihracatı yüzde 2,4 artışla 262 milyar dolara ulaşırken, inşaat seramikleri ihracatı yüzde 0,7 düşüşle 939 milyon dolar olarak gerçekleşti. Seramik kaplama malzemeleri ihracatı değer olarak yüzde 8,0 artışla 685 milyon dolara, miktar olarak ise yüzde 33,7 artışla 1.787.232 tona yükseldi. Seramik sağlık gereçleri ihracatı ise değer olarak yüzde 18,6 düşüşle 254 milyon dolara, miktar olarak da yüzde 16,7 düşüşle 126.940 tona geriledi.
Birim fiyatlarda düşüş
2024 yılında seramik sektöründe birim fiyatlar da düşüş gösterdi. Seramik sağlık gereçleri ihracat birim fiyatı ortalama 2,00 dolar/kg’ye, seramik kaplama malzemeleri ihracat birim fiyatı ise 38 cent/kg’ye geriledi.
Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Zeki İlter Yurtbay, endeksle ilgili yaptığı değerlendirmesinde şunları söyledi: “2024 yılında küresel pazarlarda yaşanan tüm zorluklara rağmen sektörümüz, 20 sanayi kolu arasında en yüksek ihracat katkı oranını elde ederek önemli bir başarıya imza attı. Net ihracat katkımızın 860 milyon dolara yükselmesi, sektörümüzün uluslararası rekabetteki gücünü ve sürdürülebilir büyüme potansiyelini açıkça ortaya koymaktadır. Önümüzdeki dönemde de katma değerli üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejimizi kararlılıkla sürdüreceğiz.”
Cengiz İnşaat, Akdeniz, Balkanlar ve Orta Avrupa’yı birbirine bağlayan Karavanke Tüneli’nde altyapı çalışmalarını tamamladı.
Avusturya ve Slovenya sınırında bulunan ve Avrupa ulaşımı için stratejik öneme sahip olan Karavanke Tüneli’nin doğu tüpü, 2026’nın ilk çeyreğinde trafiğe açılacak. Proje, Slovenya’da bir Türk yüklenici firma tarafından hayata geçirilen ilk altyapı projesi olma özelliğine sahip. Slovenya üzerinden Avusturya’ya ulaşan ve Akdeniz, Balkanlar ve Orta Avrupa’yı birbirine bağlayan karayolu ağındaki en önemli nokta kabul edilen Karavanke Tüneli projesinde önemli bir aşama daha geride bırakıldı. Cengiz Holding’in grup şirketi Cengiz İnşaat tarafından gerçekleştirilen Karavanke Tüneli’nde altyapı işleri başarıyla tamamlandı. Alp Dağları’nda stratejik bir geçiş noktası olan Karavanke Tüneli, mekanik ve asfalt tabakaları, beton yol imalatları, epoksi boya imalatları, tünel aydınlatma ve havalandırma sistemleri ve diğer elektromekanik sistemlerle ilgili çalışmaların tamamlanmasının ardından 2026’nın ilk çeyreğinde trafiğe açılacak.
Slovenya sınırları içinde inşa edilen en uzun karayolu tüneli olan ve Alp Dağları’ndaki Hrusica bölgesinde yer alan Karavanke Tüneli’nin toplam uzunluğu 7.822 metre olacak. Projede Cengiz İnşaat, Slovenya sınırları içinde kalan 3.446 metrelik kısmı inşa ederek; Slovenya’da bir Türk yüklenici firma tarafından hayata geçirilen ilk altyapı projesine imza atmış olacak. Karavanke Tüneli projesindeki elverişsiz koşulları, ileri mühendislik bilgileriyle bertaraf eden Cengiz İnşaat, Avrupa’nın bu önemli ulaşım projesinde Türk müteahhitlik sektörünü başarıyla temsil ediyor.
ULUSLARARASI TİCARETİ GELİŞTİRECEK Geçen yıl nisan ayında yapılan ışık görme töreni sonrasında çok kısa sürede, tünel temel ve invert betonu, nihai kaplama betonu, tavan plakaları ve kablo kanallarını tamamladıklarını belirten Cengiz İnşaat Proje Müdürü Mert Çevik, “Karavanke Tüneli, 8 ülkenin ulaşımını etkilerken, aynı zamanda uluslararası ticaretin ve turizm akışlarının gelişmesine büyük katkı sağlayacak. Böylesine stratejik bir projede yer almaktan ve önemli kilometre taşlarını başarıyla geçmekten gurur duyuyoruz. Kasım ayında tüneli teslim ettiğimiz elektromekanik sistem yüklenicisi Avusturyalı şirketle işlerimizi eşzamanlı olarak ilerletiyoruz. Şimdi, üstyapı çalışmalarına odaklanarak Karavanke Tünel’ini 2026’nın ilk çeyreğinde kullanıma hazır hale getireceğiz. Tünel açıldığında; 1991 yılında tamamlanan ve halihazırda faaliyette olan diğer tünelin renovasyonu yapılacak ve bu süre içinde bizim tünelimiz tek tüp olarak gidiş geliş için kullanılacak. Eski tünelin renovasyonu tamamlandığında ise bizim tünelimiz sadece Slovenya – Avusturya yönü için trafiğe açılacak” diye konuştu.
Projenin 120,2 milyon Euro ihale bedeliyle alındığını ve Avrupa Birliği tarafından finanse edildiğini hatırlatan Çevik, şöyle devam etti: “Proje kapsamında gişelerden tünele kadar gelen yolun yanı sıra, 165,2 metre uzunluğunda ardgermeli bir köprü ile tünelin havalandırma, aydınlatma ve diğer elektromekanik sistemlerinin yönetiminin yapılacağı portal binasını ve 1.000 metrekarelik 3 katlı idare binasını da tamamladık. 175’i Türk 225 kişinin istihdam edildiği tünel trafiğe açıldığında, diğer tünelin renovasyon dönemi olan üç yılda toplam 15 milyon aracın geçmesi bekleniyor.”
Avrupakent GYO, 26 adet dükkanı kira geliri elde etmek amacıyla 980 milyon TL bedelle satın alacak.
Avrupakent GYO, Avrupa Konutları Yenimahalle projesindeki 26 adet dükkanı kira geliri elde etmek amacıyla 980 milyon TL bedelle satın alacak.
Şirket’ten KAP’a yapılan açıklamada şu bilgiler verildi:
“Yönetim Kurulumuzun 07.02.2025 tarihli toplantısında, Artaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. mülkiyetinde bulunan ve İnvest Gayrimenkul Değerleme ve Danışmanlık A.Ş.’nin 07.02.2025 tarihli Değerleme Raporu ile KDV hariç toplam piyasa değeri 1.090.230.000TL olarak takdir edilen İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Kirazlı Mahallesi, 3282 ada 8 nolu parsel üzerinde kayıtlı bulunan Avrupa Konutları Yenimahalle projesindeki 26 adet dükkanın Şirketimizin mevcut yatırım stratejisi kapsamında düzenli kira geliri elde etmek amacıyla toplu olarak yaklaşık %10 iskonto uygulanması suretiyle 980.000.000TL+KDV bedel üzerinden satın alınmasına ve bedelin peşin olarak ödenmesine karar verilmiştir.”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’nin inşaat ekosisteminde dijitalleşme hedefleri doğrultusunda önemli bir adım atıyor. Proje, yapım ve işletme süreçlerinin tamamen dijital platformlara taşınması için çalışmalar resmen başladı.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü tarafından inşaat sektöründe dijital dönüşüm yol haritasının belirlenmesi amacıyla “Ulusal Yapı Bilgi Modellemesi (BIM) Entegrasyonu Çalıştayı” düzenlendi. İlbank Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen çalıştay, Birleşik Krallık Connected Places Catapult (CPC) işbirliği programı kapsamında düzenlendi.
Çalıştaya; Bakan Yardımcısı Hasan Suver, Mesleki Hizmetler Genel Müdürü Banu Aslan, İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Jill Morris, Birleşik Krallık Türkiye Ticaret Müsteşarı Charles Maguire, akademisyenler ve sektör paydaşları katıldı.
BIM ile Verimli ve Yenilikçi Bir Sektör Hedefleniyor
Çalıştayda konuşan Bakan Yardımcısı Hasan Suver, Türkiye’nin dijital inşaat stratejisine yönelik yol haritasının belirlenmesinin yanı sıra, sürdürülebilir, verimli ve yenilikçi bir inşaat sektörü oluşturmayı hedeflediklerini belirtti. Dijitalleşmenin sektöre sosyal, çevresel ve ekonomik faydalar sunduğuna vurgu yapan Suver, şu değerlendirmelerde bulundu:
“İnşaat sektörünün dijital dönüşümü için yenilikçi ulusal stratejiler geliştirilmesi yönünde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sektörün dijital dönüşümünün merkezinde yer alan ve projelerde zaman, maliyet, kalite ve koordinasyon problemlerine teknolojik çözümler sunan BIM ve ilgili araçların kullanımına yönelik çalışmalara başladık. Bu sayede bina yaşam döngüsü boyunca verilerin, üç boyutlu sayısal yapı modelleriyle görselleştirilmesi ve yönetilmesi sağlanacak.”
Türk Firmalarına Küresel Fırsatlar
Suver, inşaat sektöründe dijitalleşmenin artmasıyla Türk firmalarının sadece Türkiye’deki kamu projelerinde değil, uluslararası büyük ölçekli projelerde de daha fazla yer alabileceğine dikkat çekti.
Sektörde dijital dönüşüm sürecinin hız kazanmasıyla birlikte, inşaat projelerinin daha verimli, şeffaf ve sürdürülebilir hale getirilmesi hedefleniyor.
Kızıldeniz’in plajları ve berrak sularıyla ünlü Abu Soma körfezinde yer alan Seven Seas Jolie Bay oteli, 1 Mart tarihinden itibaren Coral Group Hotels çatısı altında faaliyet göstermeye başlıyor.
Coral Group Hotels, yurt dışındaki otel yatırımlarıyla istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Aqua Mondo Abu Soma Resort, 1 Mart tarihinden itibaren Coral Group Hotels’in üst segment markası Seven Seas çatısı altında, Seven Seas Jolie Bay adıyla faaliyet göstermeye başlıyor. Seven Seas Resorts & Hotels markasının iyi tasarlanmış hizmet standartları ve fark yaratan hizmetleri sayesinde konaklama deneyimini daha da yukarı noktalara taşıyacak olan Seven Seas Jolie Bay, unutulmaz bir tatilin adresi olmaya hazırlanıyor. Coral Group Hotels’in yönetimi altındaki Seven Seas Jolie Bay, huzurlu bir ortamda dinlenmek ve farklı kültürleri tanımak isteyen gezginler için ideal bir seçenek haline geliyor.
Aile üyeleriyle, arkadaşlarla veya tek başına seyahat eden tüm yaş gruplarına hitap eden Seven Seas markası, konuklarına sunduğu hizmet çeşitliliği ile birinci sınıf bir konaklama deneyimi yaşatıyor.
Seven Seas Jolie Bay, Kızıldeniz’in plajları ve berrak sularıyla ünlü Abu Soma körfezinde yer alıyor. Otel, zengin yemek seçenekleri, plajı, spor ve fitness aktiviteleri, çocuk ve gençlik aktiviteleriyle konuklarına dolu dolu bir tatil vaat ediyor. 372 odalı tesiste, biri ana restoran ve dördü à la carte olmak üzere toplam 5 restoran ve 6 bar bulunuyor. Ayrıca, otelde biri 6 kaydıraklı aquapark özelliğine sahip olmak üzere 3 adet ısıtmalı havuz mevcut.
Seven Seas Jolie Bay, Coral Group Hotels’in Mısır’daki ikinci oteli olacak. Grup hâlihazırda Mısır’da Hurghada bölgesindeki Xanadu Makadi Bay otelinin işletmesini yürütüyor. 2022 yılında Grup bünyesine katılan otel “High Class All Inclusive” konseptiyle hizmet veriyor. Coral Group Hotels konaklama sektöründe Seven Seas Resorts & Hotels, Xanadu Hotels ve Marvida Hotels olmak üzere üç farklı markayla faaliyet gösteriyor. Grup üç marka altında, Türkiye, Mısır, Tunus ve Yunanistan’da farklı iş modelleri ile yönetilen toplam 3.430 oda kapasiteli 12 tesis ile misafirlerini ağırlıyor.
Coral Travel Group hakkında:
1992 yılındaki kuruluşundan bu yana Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük turizm gruplarından biri olmayı başaran Coral Travel Group, tur operatörlüğü, konaklama, destinasyon hizmetleri, havacılık, seyahat acenteliği, bilgi teknolojileri ve güvenlik alanlarında sektörün en güvenilir markalarıyla uluslararası turizm endüstrisinde büyümeye devam ediyor. 23 ülkedeki 38 şirket ve 5 binden fazla çalışanıyla Coral Travel Group, yılda 3 milyondan fazla turiste hizmet veriyor.
Grup, tur operatörlüğü ve satış acenteliği alanında Coral Travel markası ile 15 ülkede hizmet vermektedir. Destinasyon hizmetlerinde ODEON Tours (Türkiye, Mısır, Yunanistan, İspanya, BAE, Tayland, Tunus, Vietnam’da), konaklamada Coral Group Hotels (Seven Seas Hotels, Marvida Hotels, Xanadu Resort) bünyesindeki otellerle yer almaktadır. Otel yatak bankası alanında ODEONBEDS, bilgi teknolojilerinde ODEON Yazılım ve Teknoloji, güvenlik alanında ise ODEON Güvenlik ve Danışmanlık markalarıyla faaliyet gösteriyor.
Muğla Büyükşehir Belediyesi, Köyceğiz’in Beyobası Mahallesi’nde toplam maliyeti 2 milyon 203 bin 147 TL olan pazar alanı, açık otopark ve yeşil alan projesini hayata geçiriyor.
Muğla Büyükşehir Belediyesi yatırımları ile kente değer katacak projeler üretmeye devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi, Köyceğiz’in Beyobası Mahallesi’nde hayata geçireceği toplam maliyeti 2 milyon 203 bin 147 TL olan pazar alanı, açık otopark ve yeşil alan projesinin ihalesini tamamladı ve çalışmalara başladı.
Bölgede Hem Ticaret Hem De Sosyal Yaşam Canlandırılacak
Proje kapsamında 650 metrekare yeşil alan, 2 bin 440 metrekare pazar alanı parke kaplaması, 135 metrekare kaldırım imalatı ve 390 metrekare itfaiye alanı yapılıyor. Büyükşehir Belediyesi,çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte bölgede hem ticareti hem de sosyal yaşamı canlandırmayı hedefliyor.
Bölge Değer Kazanacak
Proje kapsamında bölge halkı daha modern bir alanda pazar alışverişlerini yapabilecek. Açık otopark ve yeşil alan düzenlemeleri ile de bölgeye önemli katkılar sunulacak. Büyükşehir Belediyesi çalışmalarını kısa sürede tamamlayarak modern alanı halkın kullanımına sunacak.
Başkan Aras: “Halkımızın İhtiyaçlarına Yönelik Projeler Üretmeye Devam Edeceğiz”
Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Hemşehrilerimizin yaşam kalitesini artırarakkentimizi daha modern ve yaşanabilir hale getirmek için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Köyceğiz ilçemizin Beyobası Mahallesi’nde hayata geçireceğimiz pazar alanı, açık otopark ve yeşil alan projesi ile mahallemize hem ekonomik hem de sosyal açıdan önemli katkılar sunacağız. Bu projeyle, vatandaşlarımız daha düzenli bir pazar alanına kavuşacak ve dinlenebilecekleri yeşil alanlara sahip olacaklar. Çevre dostu anlayışımız doğrultusunda yeşil alanları artırarak mahallemize sosyal alanlar kazandırmış olacağız. Muğlamızın her köşesinde halkımızın ihtiyaçlarına yönelik projeler üretmeye devam edeceğiz” dedi.
TTV, depremin ikinci yılında da Hatay için çalışmaya devam ediyor. Hatay’ın yeniden doğuşu için atılan adımlar, 6 Şubat depreminin ikinci yılında da sürüyor.
Türkiye Tasarım Vakfı tarafından yürütülen “Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi, sadece bir yeniden inşa süreci değil, kültürel mirası koruyarak geleceğe taşıyan sürdürülebilir bir şehir modeli sunuyor. Deprem sonrası şehircilik anlayışına yön veren bu proje, küresel ölçekte de ilgiyle takip ediliyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan protokoller kapsamında Türkiye Tasarım Vakfı (TTV), geçtiğimiz yıl Nisan ayında tanıtımı gerçekleştirilen “Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi çalışmalarına depremin ikinci yılında da devam ediyor. Hatay’ın ihyası için tasarlanan proje, şehrin kültürel mirasını koruyarak ve kent kimliğini yaşatarak bölgenin yeniden ayağa kalkmasını hedefliyor.
TTV, ulusal ve uluslararası ölçekte 53 mimarlık, mühendislik ve planlama ofisiyle ve yaklaşık 1000 kişinin emeğiyle kolektif biçimde oluşturulan projede, Hatay’ın kentsel dokusunun arkeolojik, sosyolojik, ekonomik ve mimari dinamiklerini gözeterek bir master plan oluşturmuştu. Hatay için bir master plan hazırlanması süreci, DB Mimarlık, KEYM, Foster + Partners, Buro Happold ve MIC-HUB ile birlikte yürütüldü. Şehir için yapılan master plan çalışmasında, yeşil alanlar ve kamusal alanların artırılarak mevcut konut ve ticaret sayısının korunması hedeflendi. Asi Nehri kolları ve çevresinde, sıvılaşma ve taşkın riskinin yüksek olduğu alanlar da dahil olmak üzere kent boyunca bütünlük arz eden bir yeşil koridorlar oluşturuldu. Eğitim, sağlık, idari, dini donatı alanları – spor alanları ve yeşil alanlar artırılarak yeşil koridorlarla bağlandı. Bu sayede avlularıyla, yeşil alanlarıyla, kamusal mekanlarıyla ve caddeleriyle Antakya daha yaşanabilir ve yürünebilir bir açık şehir haline geldi. Master planın pilot çalışmaları ise Antakya kent merkezi, Antakya tarihi kent merkezi ile Defne, İskenderun, Kırıkhan ve Samandağ ilçelerinde başladı ve devam ediyor.
“Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi dünya şehircilik tarihinde yerini aldı
“Hatay Yeniden Canlanıyor” projesine geniş bir paydaş grubu dahil edilerek Hatay’ın yeniden doğuşu için çok katılımlı bir çalışma planı kurgulandı. Medeniyetler şehri Hatay’ın tarihi ve kültürel dokusunun korunarak yeni bir gelecek vizyonuyla yeniden tasarlanması için düzenlenen platformlarda, yerel sivil toplum kuruluşları ve Hataylıların fikir, öneri, ihtiyaç ve beklentileri dikkate alınarak ortak bir payda oluşturulması hedeflendi ve ortak bir işbirliği şeması oluşturuldu. Depremden sonra 8 ay içerisinde 40’tan fazla paydaş toplantısı gerçekleştirildi. Dünya şehircilik tarihinde yerini alan proje, global çaptaki mimarlık ve tasarım platformlarında da ses getirerek büyük bir heyecan yarattı. Yeni çağın getirdiği sürdürülebilir şehircilik anlayışına uygun, Hatay’ın derin mirasına sahip çıkan ve depreme karşı dayanıklı bir tasarım anlayışıyla oluşturulan proje, dünyanın farklı bölgelerindeki deprem tehlikesi yaşayan şehirlerin tasarımı için de bir örnek teşkil etti.
“Hatay’ı yeniden tasarlamanın gururunu ve sorumluluğunu taşıyoruz.”
TTV Yönetim Kurulu Başkanı Furkan Demirci ve TTV yöneticileri, depremin ikinci yıldönümü dolayısıyla Hatay’da düzenlenen anma törenlerine katıldı. Demirci, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hüznümüz ilk günkü gibi taze. Ancak Hatay’ın yeniden ayağa kalkması için hepimize büyük görevler düşüyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığımızla Antakya’nın yeniden ihyası için vakıf olarak protokoller yaptık. Biz 3 ölçekte Hatay için bir masterplan hazırladık. Masterplan süreci Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen mimarlık ofislerinden DB Mimarlık, KEYM, Foster and Partners, Buro Happold, Mic-Hub’un emekleri ile ortaya çıkarıldı. Tasarımlar aynı zamanda şehrin iklimine ve geleceğine de uygun düşünüldü.” dedi.
Hatay’da ele aldıkları yaklaşımda erişilebilirlik, yenilenebilir enerji, kültürel süreklilik ve ekolojik yaklaşık eksenleri korunarak ilerlendiğini kaydeden Furkan Demirci, dereler, taşkın alanları şeması, yeşil alanlar ve acil durum kullanım şeması, ulaşım stratejileri ve merkez kurgusu dikkatle ele alınarak masterplan oluşturulduğunu vurguladı. Şu bilgileri verdi: “Antakya’da kentin genelinde 136 bin metrekare olan yeşil alanı, yeni masterplan ile 778 bin metrekareye ulaştırdıklarına dikkat çekti. Eğitim alanları 183 bin metrekare alandan 270 bin metrekareye ulaştırıldı. Sağlık tesisi yerleşkesi 4.100 metrekare alandan 42.600 metrekare alana çıkarıldı. Sosyo kültürel tesis alanları 16 bin metrekareden 53 bin metrekareye çıkarıldı.”
Antakya kent merkezi hakkında da bilgi veren TTV Başkanı Furkan Demirci, “Asi Nehri’nin batı yakasında, 50 hektarlık ana kent merkezindeki pilot proje alanı, daha önce var olan yaklaşık 5 bin konut ve 2 bin ticari alan korunarak ama nehir kıyısı da açılarak, yeşil alanlar tam üç katına, donatı alanları ise iki katına çıkarılarak, yeni bir kütüphane, yeni bir konser salonu, yeni bir tiyatro, 1,5 km yayalaştırılmış yol, 9 km bisiklet yolu eklenerek özetle 50 hektarlık alan verimleştirilerek tasarımın gücü ile herkesin tatmin olacağı bir kentsel dokuya dönüştürüldü.” ifadelerini kullandı.
‘Unutmak yok, umut var’ diyerek çıktığımız yolda, Hatay’ın köklü tarihine, kültürel mirasına uygun bir yeniden canlandırma süreci başlattık. Bu proje, yalnızca şehrin fiziksel dönüşümüne değil, aynı zamanda hafızasını ve kimliğini koruyarak geleceğe taşınmasına da katkı sağlıyor. Dünya mimarlık tarihinde kendine yer edinen bu çalışmayı, üyesi olduğumuz uluslararası platformlarda, dünya medyasında, tasarım ve mimarlık çevrelerinde anlattığımızda büyük ilgiyle karşılandı. Projemiz tüm dünyada bir umut oldu. Bugün, insanlık tarihinin en eski yerleşimlerinden biri olan Hatay’ı tüm paydaşlarla beraber yeniden tasarlamanın hem gururunu hem de sorumluluğunu taşıyoruz. Şuan bakanlığın koordinasyonunda 50 hektarlık kent merkezi TTV Hatay İş Birliği ekibinin çalışmaları çerçevesinde inşa ediliyor ve hayat buluyor. Bundan sonra da Hatay için çalışmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
“Hatay Yeniden Canlanıyor, tüm Türkiye’nin ortak projesidir”
Gelinen noktada bu sürecin sürdürülebilir kılınması için daha geniş çaplı bir dayanışmaya ihtiyaç olduğunun da altını çizen Furkan Demirci, “Bir dünya şehri olan Hatay’ın yeniden ayağa kalkmasını desteklemek adına, Türkiye’de ve dünyada, geleceğe daha yaşanılabilir bir dünya bırakma hassasiyeti taşıyan tüm kurum ve kuruluşları iş birliğine ve desteğe davet ediyoruz. Hatay Yeniden Canlanıyor, aslında tüm Türkiye’nin ortak bir projesi. Hatay’ı geleceğe hep birlikte taşımalıyız.”
Türkiye Tasarım Vakfı Hakkında:
Türkiye Tasarım Vakfı, tasarımın gücünü kullanarak toplumsal fayda sağlayan projeler geliştirmeyi amaçlayan bir kurumdur. Eğitim, mimari, sanat ve kültürel miras konularında projeler üreten TTV, yerel ve uluslararası paydaşlarla iş birliği yaparak sosyal etki yaratmayı hedeflemektedir. Depremin ardından, TTV Hatay Tasarım ve Planlama İş Birliği Grubu öncülüğünde hayata geçirilen “Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi, bölgenin mimari kimliğini koruyarak geleceğe taşımayı amaçlamaktadır.
Radisson Otel Grubu, 2024 yılında marka portföyüne yaklaşık 40.000 anahtar ekleyerek rekor kırdığını, ve dünya çapındaki varlığını daha da güçlendirdiğini bildirdi. Radisson Blu, üst üste 13. yıldır Avrupa’nın lider lüks markası olmaya devam ederken Grup, EMEA’da üst segment resort kategorisinde lider konuma geldi.
Radisson Otel Grubu Küresel Geliştirme Başkanı Elie Younes şu yorumda bulundu: “2024 yılında yaşanan küresel jeopolitik değişimlere rağmen, misafirlerimiz ve yatırımcılarımız olmak üzere iki temel müşteri grubumuza sunduğumuz kesintisiz hizmet ve kararlılıkla başarılı bir yıl geçirdik. 2025 yılında da mevcut segment ve ortaklıklarımızı geliştirmenin yanı sıra yeni iş alanları arayarak tüm paydaşlarımız için daha fazla olanak ve fırsat yaratmaya devam edeceğiz. Güvenleri ve destekleriyle ortak başarımızı mümkün kılan ortaklarımıza, hissedarlarımıza ve özverili ekiplerimize minnettarız.”
Radisson Otel Grubu’nun dönüşüm planı ile belirlenen net bir büyüme ve gelişme vizyonu ile Grup, 2024 yılında portföyünde aşağıdaki başarıları elde etmeyi başardı:
2018’deki lansmanından bu yana Radisson Collection markası 2024 yılında yaklaşık 70 otele ulaştı ve önemli destinasyonlarda önemli bir portföy büyümesi gerçekleştirdi. Paris ve Madrid’deki ilk Radisson Collection tesislerinin imzalanması, Riyad’da Grubun üçüncü Radisson Collection tesisinin imzalanması ve Roma (İtalya) ve Srinagar’da (Hindistan) amiral gemisi otellerin açılması bu gelişmeler arasında yer aldı. Paris’in kalbindeki Radisson Collection oteli, Louvre Müzesi ve Le Marais bölgesine sadece birkaç adım uzaklıktaki ikonik ve miras korumalı Haussman binasında yer alıyor. Madrid’de ise Radisson Collection oteli, prestijli Canalejas bölgesindeki Madrid’in en önemli caddelerinden biri olan Alcala Caddesi üzerinde yer alan ikonik Generali binasında hizmete girecek.
Radisson Otel Grubu, PPHE Hotel Group ile işbirliği yaparak Mayıs ayında art’otel London Hoxton’ın kapılarını açtı. Hareketli Hoxton bölgesinde yer alan otel, Signature Artist D*Face’in büyüleyici sanat eserlerini son teknoloji tasarımla birleştiriyor. Grup ayrıca 2025 yılının başlarında Roma’da bir art’otel tesisi açarak markanın İtalya’daki ilk açılışını gerçekleştirecek
Radisson Blu geçtiğimiz yıl, EMEA ve APAC’daki güçlü ivmesini yansıtacak şekilde portföyüne 20’den fazla yeni otel ekleyerek büyük bir başarı elde etti. Bu büyüme, tesisin şehrin yeni finans bölgesinde yer aldığı Kazablanka (Fas) gibi dünyanın en ünlü şehirlerinden bazılarının silüetini yeniden tanımlayan açılışları ve imzaları içeriyordu. Conakry’de kısa süre önce açılan otel, Gine’nin canlı başkentine önemli bir ektir ve sadece yeni bir pazar girişi değil, aynı zamanda Grubun Batı Afrika’daki ayak izinin önemli bir genişlemesidir.
Radisson RED, Danang (Vietnam), Berlin (Almanya), Auckland (Yeni Zelanda), Vientiane (Laos) ve Abuja (Nijerya) dahil olmak üzere birçok yeni pazara açıldı. Galway’in en yeni bölgesi Crown Square’de ve Galway’in şehir merkezine yakın bir konumda yer alan Radisson RED Galway’in açılmasıyla markanın İrlanda’da ilk kez faaliyete geçmesi önemli bir gelişme oldu. İkonik Patong Plajı’na sadece 200 metre mesafede yer alan Radisson RED Phuket Patong Beach ise markanın Tayland’daki ilk açılışı. Otel, kendi RED radyo istasyonu ile konuk deneyimini yeni seviyelere taşıyor.
İlk kez 2020 yılında lanse edilen Radisson Individuals, APAC bölgesinde en hızlı büyüyen markalardan biri haline geldi ve 2024 yılında portföyüne Udaipur ve Güney Delhi’nin Saket bölgesi (Hindistan) dahil olmak üzere neredeyse 15 yeni otel ekledi. EMEA bölgesinde ise marka, Umman, Sardinya, Türkiye, Fransa ve İngiltere gibi ülkelerde genişleyerek büyümesini sürdürdü. İngiltere’de, Surrey ve Bolton’daki açılışlarla güçlenen marka, özellikle Bolton Wanderers Futbol Kulübü’nün merkezine bağlı oteliyle Kuzey Batı İngiltere’de dikkat çekici bir konum kazandı.
Yıl sonuna doğru Grup, orta ölçekli yaşam tarzı markası prizeotel’i Prize by Radisson olarak yeniden markalaştırdı. Gdansk (Polonya) ve Berlin’de (Almanya) duyurulan yeni oteller, markanın büyüme stratejisinde önemli bir dönüm noktası oldu.
Faaliyette ve geliştirilmekte olan 150’den fazla tesisiyle Radisson Otel Grubu, üst segment resort kategorisinde sektör lideri konumunda. Grubun Mauritius’taki mevcut otel portföyüne bir ekleme de dahil olmak üzere nefes kesici destinasyonlarda yeni açılışlar ve imzalar duyuruldu. Bu çarpıcı tesis, Mauritius’un doğu kıyısında, adanın en bakir plajlarından birinde birinci sınıf bir konumda yer alıyor.
2025 yılına adım atarken Radisson Otel Grubu, her pazar için doğru marka ve çözümle stratejik coğrafyalarda genişlemeye ve odaklanmaya devam edecek ve paydaşlar için daha fazla olanak ve fırsat yaratacaktır.
Fethiye’de kapılarını açmaya hazırlanan ve “New Era On The Turkish Riviera” mottosuyla bölgeye yeni bir soluk getirmesi beklenen XO Cape Arnna, Rusya’nın önde gelen tur operatörleri Coral ve Sunmar’ın Moskova’da düzenlediği workshop etkinliğinde acentelerle bir araya geldi.
Melden Group’un yeni otel markası XO Collection’ın Fethiye’nin dünyaca ünlü Çalış bölgesinde yer alan ilk oteli XO Cape Arnna, toplamda 100.000 m2 alan üzerine inşa edilen ve en küçüğü 50m2’den başlayan 530 lüks oda, 17 farklı alakart restoran, ısıtma ve soğutmalı havuzlar, 3Moms tarafından tasarlanan Kids Club bölümü, aileler ve yetişkinlere özel kişiselleştirilmiş hizmetler sunan The Resort ve The Club bölümleriyle bölgenin öne çıkan oteli olmayı başarıyor.
Workshop etkinliğinde boy gösteren oteller arasında yer alan XO Cape Arnna, etkinlik sonrasında çok özel bir partiye de ev sahipliği yaptı. 500 misafirin katıldığı workshop etkinliği sonrası tüm acenteler, XO Cape Arnna’nın davetlisi olarak Metropol Hotel’de gerçekleşen partide keyifli anlar yaşadı. Luxury Band’in canlı müzik performansının yanı sıra ikramlar ve çeşitli şovlarla eğlenen misafirler, düzenlenen çekilişe de yoğun ilgi gösterdi. XO Collection Genel Müdürü Burç Özarutan’ın yaptığı çekilişle de geceye katılan 5 talihliye XO Cape Arnna’da muhteşem tatil deneyimleri hediye edildi.
Gecede konuşma yapan Genel Müdür Burç Özarutan, otelin ruhunu misafirlerin varlığıyla kazandığını vurgulayarak şunları söyledi: “Biz ne kadar güzel oteller yaratırsak yaratalım, aslında bir oteli asıl güzelleştiren, içinde konaklayan misafirlerdir. Eminiz ki gelecekte sizler ve sizlerin seçkin misafirleri otelimizi daha da güzelleştirecek.”
Gürsu’da, 413 konut ve 8 adet dükkanın bulunacağı yeni Toki konut alanı oluşturulacak. Gürsu İpekyolu Mahallesi’nde oluşturulacak yeni Toki konut alanında incelemelerde bulunan Gürsu Belediye Başkanı Mustafa Işık, “ Nüfusu hızla artan ilçemizin konut ihtiyacının karşılanmasında bu konutların önemi çok büyük. Verimli Gürsu ovamız, oluşturulacak bu yeni konut alanları sayesinde korunacak.
Toki konutlarıyla oluşmuş İpekyolu Mahallemiz ve yeni oluşacak konut alanıyla, hem ovamız korunmuş olacak hem de sağlıklı yapılaşma sağlanmış olacak. Yaşam alanları planlamaya ve çağdaş kentleşmeye yönelik politikalar belirleyerek, belediyelerle işbirliğinde kentsel dönüşüm uygulamaları yapan Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından oluşturulan bu yeni konut alanıyla Gürsumuz’un konut ihtiyacının giderilmesine büyük katkı sağlanmış olacak” dedi. Başkan Işık, teknik ekip, inşaatı gerçekleştirecek firma yetkilileri ve muhtarla alanda incelemelerde bulunarak bilgi aldı.
6 Şubat depremlerinde evleri yıkılan vatandaşlar, kendileri için yapılan Birecik ilçesindeki TOKİ’ye yerleştiklerini ancak evlerinde elektrik, su ve doğal gaz olmadığını belirterek, yetkililerden çözüm istedi.
6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerde evleri yıkılan vatandaşlar, Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde yapılan TOKİ’lere yerleştiklerini ancak evlerinde elektrik, su ve doğal gaz olmadığını dile getirdi. Çoğan Mahallesi muhtarı Müslüm Çetin, mağdur olduklarını belirterek yetkililerden çözüm istedi. Taşındıkları deprem konutlarında her gün yeni bir sorun ile karşılaştıklarını öne süren mahalle muhtarı Müslüm Çetin, şunları söyledi:
“Depremzede konutları muhtarıyım, depremzedelerimiz mağdur zor durumda ekmek fırınımız yok, sağlık ocağımız eksik, okulumuz açılmadı, market yok, ulaşım sıkıntımız var, asansörlerimizin kimi çalışıyor kimi çalışmıyor, doğal gazımız düzenli bir şekilde faaliyette değil, bazen soğuk bazen sıcak, su akıyor, elektrik sorunlarımız oluyor bazen giderilmesini istiyoruz.”
GYODER tarafından BETAM’a yaptırılan “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” araştırması kamuoyu ile paylaşıldı. Depremler ve kentsel dönüşüm ihtiyaçlarının inşaat sektöründe iş gücü krizini derinleştirdiğine dikkat çeken araştırma, yeni nesil iş gücünün ağır çalışma koşulları ve gelir düzensizliği nedeniyle sektörü tercih etmediğini ortaya koyuyor. GYODER Başkanı Neşecan Çekici, daha iyi çalışma koşulları ve yıpranma hakkı gibi düzenlemelerle sektöre cazibe kazandırılması gerektiğini belirterek, “Bu kriz uzun vadeli stratejilerle aşılabilir. Raporumuzun ardından Uzun Vadeli Stratejik İş Gücü Platformu için çalışmalara başlayacağız” dedi.
Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) tarafından Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’ne (BETAM) yaptırılan “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” araştırmasının sonuçları 4 Şubat’ta İstanbul Divan Otel’de düzenlenen basın toplantısında açıklandı.
GYODER Başkanı Neşecan Çekici, YTÜ Konut ve Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Serhat Başdoğan, Bahçeşehir Üniversitesi BETAM Direktörü Prof. Dr. Seyfettin Gürsel ve İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü ve Kurucusu Can Selçuki araştırmanın çıktılarını ve çözüm önerilerini paylaştı.
Basın toplantısında konuşan GYODER Başkanı Neşecan Çekici, “Sektörümüzün en büyük sorunlarından biri nitelikli işçi bulamama sorunu. Özellikle depremden sonra bu durum daha da arttı. Bu kriz yalnızca kısa vadeli çözümlerle değil, uzun vadeli stratejilerle aşılabilir. Hazırlamış olduğumuz raporumuz, sektörümüzün mevcut durumuna ışık tutarken geleceğe yönelik önemli bir yol haritası da sunuyor. Bu kapsamda, GYODER olarak iş gücünün niteliğini artırmak ve stratejik çözümler üretmek amacıyla 7 sektörel STK ve Birlik ile ‘Uzun Vadeli Stratejik İş Gücü Platformu’ oluşturma çalışmalarına başlıyoruz. Amacımız, sektörde sürdürülebilir bir kalkınmayı mümkün kılacak insan kaynağı yapısını desteklemek ve bu alanda öncü bir rol üstlenmek” dedi.
Raporda verimlilik analizi de yapıldı
İnşaat sektörünün güncel sorunlarını belirlemeyi ve bu sorunların çözümlerine yönelik önlem ve politikalar önermeyi amaçlayan “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” raporunda ekonomik dinamiklerin sektöre yansımaları da derinlemesine analiz edildi.
2000 sonrası dönemde yatırımların inşaat ve hizmet sektörlerine kaydığı, ancak bu sektörlerde üretimin ve millî gelir içindeki payın beklenen artışı göstermediğine dikkat çeken araştırmada, bu durumun 2014 sonrası dönemde inşaat sektöründe yaşanan düşük verimlilikten kaynaklandığı vurgulanıyor.
Rapora göre, 2020’den itibaren emek verimliliğinde ciddi artışlar görüldü. Enflasyondan arındırılmış TL cinsinden çalışan başına katma değer, 2019’da 121 binden 2022’de 220 bine çıkarak yüzde 82 artarken bunun sadece yüzde 15’i TL’nin değerlenmesinden kaynaklandı. 2020’den 2022’ye çalışan sayısındaki yüzde 20’lik sınırlı artışın ise kriz döneminde inşaat firmalarının vasıflı çalışanları işten çıkarmak yerine düşük kapasitede çalıştırmayı tercih etmesiyle açıklanıyor.
Cazip görülmüyor
“İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” araştırması kapsamında 12.037 çalışan ile anket gerçekleştirildi. İşveren tarafında da 100’e yakın kurumla derin görüşmeler yapıldı. Araştırmaya göre, bedensel güç gerektirmesi, ağır çalışma koşulları, mesai saatlerinin uzunluğu, hafta sonu çalışma, iş kazaları riskinin yüksekliği, projelerin dönemsellik taşıması ve sürdürülebilir iş imkanı sunmaması gibi sebeplerden dolayı inşaat sektörünün mecbur kalınmadıkça büyük çoğunluk tarafından çalışılmak istenmeyen bir sektör haline geldiği görülüyor.
Raporda, “Çalıştığınız işten genel olarak memnun musunuz?”sorusuna en çok “Hayır” cevabı verilen iki sektör tarım ve inşaat olarak ortaya çıkıyor. En yüksek memnuniyetsizlik oranları, yevmiyeli kesimden geliyor. İnşaatta işten memnuniyetsizliğin uzak ara en önemli nedeni gelir düzensizliği ve inşaat işlerinin ağır ve zor oluşu olarak ortaya çıkıyor.
‘Aldığım ücret / maaş / yevmiye ya da işten elde ettiğim gelir ile geçinemiyorum’ diyenlerin oranı yüzde 54,2, ‘Ağır bir iş yapıyorum, iş sağlığıma zarar veriyor’ diyenlerin oranı yüzde 37,5, ‘Çalışma saatlerimden memnun değilim’ diyenlerin oranı ise yüzde 26,7.
3 yevmiyeli çalışandan 2’si ayrılmayı düşünüyor
Araştırmaya göre inşaat sektöründe çalışmayı istemeyenlerin en sık belirttiği neden, işin ‘bedensel olarak yorucu’ olması. Bu nedeni, sırasıyla inşaatta çalışmanın tehlikeli oluşu, deneyim gerektirmesi ve sağlık sorunlarına yol açma ihtimali izliyor.
Neredeyse her üç yevmiyeli çalışandan ikisi sektörden ayrılmayı düşünüyor. Sektörden ayrılmayı düşünenlere nedenleri sorulduğunda yüzde 31,4 ile “Ücretin tatmin edici olmaması” yanıtı dikkat çekerken, onu yüzde 30,7 ile “İş/yaşam dengesinin iyileştirilmesi” talebi ve yüzde 23,7 ile “Daha kısa saatler çalışma” isteği takip ediyor.
Yüksek maaşlar geçici
Araştırmada, inşaat sektöründeki kazançların diğer sektörlere göre daha yüksek olmasına rağmen, çalışma koşulları ve toplumdaki olumsuz algı nedeniyle özellikle gençler tarafından tercih edilmediğine dikkat çekiliyor. Örneğin kule vinç operatörü maaşlarının kimi zaman şantiye şefinden bile daha yüksek olduğunu belirten görüşmeciler bulunmakla birlikte, ankete katılanlar bu yüksek maaşların yalnızca dönemsel olduğunu ve kalıcı olmayacağını ifade ediyor.
Kadın çalışan oranı yüzde 5
Rapora göre Türkiye’de inşaat sektöründe kadın istihdamının payı 2022 yılında yüzde 5 iken, Almanya ve Fransa’da sırasıyla yüzde 14 ve 13, İtalya’da yaklaşık yüzde 10, İspanya ve Polonya’da yüzde 7’nin üzerinde. Raporda, Avrupa’da özellikle vasıflı mavi yakalı kadınların inşaat sektöründe bu oranlara ulaşmasının yaklaşık 30 yıllık bir sürece yayıldığı vurgulanıyor. Ayrıca uygun koşullar sağlandığında kadınların ustalık gerektiren işlerde çalışabileceği ve hatta bazı işlerde erkek ustalardan daha başarılı olabileceğine dair görüşler öne çıkıyor.
Çözüm önerileri
Demografik ve sosyal olguları da ele alan raporda, Türkiye’de şehirleşme sürecinin devam ettiği, iç ve dış göçten kaynaklı nüfus artışının konut talebini yüksek tuttuğu vurgulanıyor. Deprem riski ve kentsel dönüşüm ihtiyacının ise bu talebin yakın gelecekte daha da artmasına yol açacağı ifade ediliyor. Sağlıklı bir inşaat sektörü için arz-talep ve fiyat dengesinin önemine dikkat çekilen raporda, istikrarlı yapı üretimi için nitelikli mavi yaka çalışanların kritik rol oynadığı vurgulanıyor. Sektörün cazip hale gelmesi için gelir istikrarı, iş güvenliği, çalışma koşulları ve mesai saatlerine ilişkin düzenlemelerin şart olduğu ifade ediliyor. Ayrıca, eğitim ve müfredatta köklü çalışmaların yapılması, nitelikli işçi yetiştirmeye yönelik istihdam ve setifika programlarının düzenlenmesi, inşaat işlerini fiziksel olarak kolaylaştıracak teknolojilerin devreye alınması, teşvik mekanizmalarının oluşturulması, iş güvenliği denetimlerinin etkin olarak yapılmasının yaygınlaştırılması, mavi yaka çalışanlara yıpranma hakkı tanınması da raporda sunulan çözüm önerileri arasında yer alıyor.
Sektör çalışanlarının künyesi
2024 ilk çeyreği rakamlarına bakıldığında inşaat sektörü 2 milyon 147 kişiye istihdam sağlıyor. Sektörde çalışanların %95,4’ü erkek, %4,6’sı kadın. Çalışanların %60,6’sı ilkokul ya da ortaokul, %20,2’si lise, %13,5’i ise yüksekokul ya da daha üst seviye okul mezunu. Sektörde çalışanların yüzde 90’ı tam zamanlı çalışırken yüzde 37’si haftada 50 veya daha fazla saat çalışıyor. Sektörde çalışanların yarıya yakını (yüzde 47) mevcut işinde 1 yıldan daha kısa süredir çalışıyor. Bu durum, inşaat sektöründe işgücü istikrarsızlığının oldukça yüksek olduğunu gösteriyor.
Deprem bölgesinde kamu kaynakları daha çok konut yapımı için harcanırken ticari tarafta işlerin ağır ilerlediği şikayetleri var. İllerin tamamında onarım çalışmalarının yoğunluğu inşaat sektörünü öne çıkarmış durumda. En büyük eksik ise nitelikli işgücü.
6 Şubat Depremi’nde büyük yıkım yaşayan 11 ilin ekonomisi büyük zarar gördü. Konutlar dışında (518 bin konut yıkılmış veya ağır hasar almıştı!) sanayi tesisleri, turizm binaları, atölyeler, işletmeler yıkıldı, hasar aldı. Enerji ve ulaştırma altyapılarında büyük yıkım oldu. Deprem sonrası hasar tespit çalışmalarında imalat sanayi tesislerinde 82 milyarlık hasar tespit edilmiş, tarımda da 70 binden fazla büyük ve küçük baş hayvan telef olmuş, 13 binden fazla ağır yıkılmıştı.
Cumhurbaşkanlığı Strateji Başkanlığı’nın raporuna göre ülke GSYH’sı içinde %10- 11 payı olan 11 ilde oluşan 104 milyar dolarlık hasar; GSYH’da yüzde 1 ila 1,4 puan kayba yol açabilecek kadar büyüktü.
Depremin üzerinden 2 yıl geçti. İktisadi toparlanma iki kanaldan yürüyor. Birisi kamu yatırımları ve destekleri, ikincisi de yurttaşların kendi çabaları… 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi’nin yüzde 9,3’ü kadar (1 trilyon TL’nin üzerinde) kaynak ayrılmıştı. Bu kaynak daha çok konut yapımı için harcanıyor. Ticari tarafta onarım ve yerine koyma işlerinin biraz daha ağır ilerlediği şikayetleri var. Bazı illerde esnaf konteyner çarşılarda hizmet veriyor. Bu illerin tamamında onarım çalışmalarının yoğunluğu inşaat sektörünü öne çıkarmış durumda. Bu sektör sayesinde çarklar dönüyor. Bilindiği gibi deprem illerinden büyük göç dalgalarına, işgücü ve istihdam kayıplarına yol açtı. Şimdi bu toparlanma döneminde en çok ihtiyaç duyulan eksiklerin başında nitelikli işgücü açığı var.
Şirket kuruluş ve kapanışlarında deprem bölgesi hızı gözüküyor
Bu illerin ekonomisi toparlandı mı? Buna çeşitli göstergelerden bakmak mümkün. En önemli veri yatırım projeleri, teşvik verileri… Ancak bakanlık bu verileri kapattığı için, bu açıdan durumu görmek olanaksız. Şirket kuruluş kapanış sayıları, ticari araç satış verileri, konut satış sayılarından bakıldığında ise durum çıkışı yansıtıyor. Türkiye ortalamasından daha iyi rakamlar var. Şirket kuruluş kapanışları ekonomik aktiviteyi yansıtan önemli bir gösterge. Deprem illeri, bu açıdan Türkiye ortalamasından daha iyi bir performans göstermiş. Kurulan şirket ve gerçek kişi işletmelerde azalma olmuş ancak bu Türkiye ortalamasından daha düşük. Kapanışlarda da Türkiye ortalamasından daha iyi bir performans dikkat çekiyor. Rakamlar, deprem illerinde ekonomik yıkım seviyesinden çıkışı yansıtıyor. Tek tek iller bakımından durum farklılık arzediyor. Adıyaman gerek şirket gerekse gerçek kişi işletmelerinde kuruluşlar bakımından en yüksek gerçekleşme olan il. Depremden görece daha az etkilenen Urfa’da şirket kuruluşlarında %21,1 azalma olmuş. Bu 11 il içindeki en yüksek azalmaya işaret ediyor. Şirket kapanışlarında %38,4’le en kötü performans K. Maraş’ta.
Deprem illeri ihracatta depremden bir önceki yıl, 2022 seviyesini henüz yakalayamadı. 2024’te bu illerin toplam ihracatı 19 milyar 35 milyon dolar. 2022’de bu rakam 20,2 milyar dolardı. Buna göre geçen yıl ihracat rakamları 2022’nin %5,7 altında. Ancak deprem yılı 2023’e göre artış Türkiye ortalamasının (%2,3) üstünde, yüzde 7 seviyesinde. Deprem öncesinde 11 ilin Türkiye ihracatındaki payı % 8,5’tu. 2024 itibariyle %8’e tekrar gelmiş durumda. İhracatta da ilden ile durum farklı. İhracatını deprem öncesi (2022) seviyesinin üzerine çıkaran iki il var. Şanlıurfa’da 2022’ye kıyasla ihracat geçen yıl yüzde 25 artış göstermiş. Adana da 2022 seviyesini yakalamış. Ancak diğer illerin tamamı henüz deprem öncesinin altında. Adıyaman, Osmaniye, Elazığ’da hem deprem öncesine göre hem de deprem yılına göre yüksek oranlarda düşüş var. Diğer illerde toparlanma dikkat çekiyor.
Deprem nedeniyle oluşan konut ihtiyacı satışları artırdı
Konut satışları geçen yıl Türkiye ölçeğinde de rekor seviyelere çıkmış, 2023’e göre yüzde 48,7 artış göstermişti. Ancak deprem bölgesi yıkım nedeniyle büyük konut açığı ortaya çıktığı için, konut satışları Türkiye ortalamasından çok daha yüksek, %67,3 artış göstermiş. Bununla birlikte geçen yıl adet bazında deprem öncesi (2022 yılı) seviye, ancak yakalanmış görünüyor. 2022’ye göre Türkiye ortalamalarına yakın bir tablo var ancak deprem yılına göre yıkım nedeniyle geçen yıl artış çok yüksek. Ticari araç satışlarında geçen yıl, deprem öncesi (2022) rakamların bir hayli üzerine çıkıldı, yüzde 25,7 artış oldu. Bu rakam Türkiye ortalamasının (%23,4) üstünde. Deprem yılına (2023) göre de artışlar Türkiye ortalamasının (%11,5) üstünde.
Turizmde de toparlanma var
Gaziantep ve Hatay, UNESCO Yaratıcı Şehirler listesinde Gastronomi şehri unvanına sahip. Adana ve Diyarbakır gastronomi, Kahramanmaraş, edebiyat, Şanlıurfa müzikte UNESCO Yaratıcı Şehirler listesinde. 2022’de bu şehirlerde turizm işletme belgeli tesislerde 4.181.454, belediye belgeli tesislerde ise 1.426.181 turist konaklamıştı. Diğer tesislerle birlikte 2022’de toplam 7.185.814 geceleme yapılmıştı. Bu Türkiye toplamının yüzde 3,9’una denk geliyor. Deprem yılı 2023’te sadece bakanlık belgeli ve basit konaklama tesislerinde 5 milyon geceleme olsa da deprem nedeniyle olduğu için gerçek durumu yansıtmıyor. 2024 rakamları henüz bazda için artışı göremiyoruz. Depremde 21 turizm işletme belgeli ve 26 belediye belgeli konaklama tesisi yıkılmıştı. 240 tesis ağırorta- az hasar görmüştü. Cumhurbaşkanlığı Strateji Bütçe Başkanlığı’nın raporuna göre bu tesisleri onarma ve yeniden kurma maliyeti 2,2 milyar lira olarak tespit edilmişti. Bu tesislerin bir kısmında onarım çalışmaları tamamlandı. Ancak hala yapılacak çok şey var. Yetkililerin verdiği bilgiye göre Adıyaman’da, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Nemrut Dağı için otellerin hasarlı olması ve yenilerinin inşa edilmemesi nedeniyle konaklayacak yer bulamıyor. GAP turlarına katılan turistler çevre illerde konaklamak zorunda kalıyor.
23 yeni OSB geliyor
Depremden etkilenen 11 ilde halen 39 organize sanayi bölgesi (OSB) faal durumda. Planlama aşamasında 13 OSB var. 6 yeni OSB için altyapı çalışması yapılıyor. 4 OSB için de kamulaştırma çalışmaları yürütülüyor. Bunlar da açıldığında bölgedeki 11 ilde toplam OSB sayısı 62’ye ulaşacak.
Bunların tamamının bu yıl açılması beklenemez elbette. En muhtemel olanı altyapı çalışması yapılmakta olan 6 OSB’nin açılması. Bu OSB’lerin devreye girmesi bölgedeki ekonomik canlılığı haliyle artıracaktır.
Moskova’nın Yeni Arbat bölgesinde, SSCB devrinden kalma eski Ekonomik Karşılıklı Yardım Konseyi (SEV) binasının yerine inşa edilmesi planlanan yeni kentsel kompleksin ilk görselleri ortaya çıktı. Hafta sonu ilk haberle Türk inşaatçılara duyurduğumuz projeye aşina olan bir kaynağın RBC’ye sunduğu görseller, bölgenin dönüşümüne yönelik çeşitli tasarım alternatiflerini gözler önüne serdi. Şehir planlama yetkilileri, bu dönüşüm projesi için hem yerel hem de uluslararası olmak üzere 10’dan fazla mimarlık bürosunun katkı sunduğunu belirtti. Ancak şu ana kadar kesinleşmiş bir proje bulunmuyor. Nihai kararın yaz aylarından önce alınması beklenmiyor.
Moskova yönetimi, Ekim 2024’te SEV binası ve çevresinin yenilenmesi yönünde bir karar almıştı. Şehir Mülkiyet Departmanı yetkilileri, 1960’lı yıllarda inşa edilen yapıların, yapılan teknik analizler sonucunda “kısmen işlevsel ve kullanıma elverişsiz” olarak değerlendirildiğini açıklamıştı. Yapılar, günümüzün yangın güvenliği ve enerji verimliliği standartlarına uymadığı gerekçesiyle yıkılmaya karar verildi. Departman yetkilileri, mevcut yapıların onarım maliyetinin yeni bir inşaata kıyasla çok daha yüksek olacağını ve bu nedenle kapsamlı bir yeniden yapılanma projesinin başlatıldığını ifade etti.
Söz konusu alan, 1960’lı yıllarda SEV için inşa edilen ve içerisinde ünlü “Kitap Ev” (Dom-Knjiga) binasını da barındıran bir kompleksten oluşuyor. SEV’in 1991 yılında feshedilmesinin ardından bina Moskova belediyesinin kontrolüne geçmişti. Ancak 2024 sonbaharında yapılan incelemeler sonucunda yapı “riskli” olarak sınıflandırılmış ve yenileme sürecinin hızlandırılmasına karar verilmişti. 3 Şubat’ta projeye yatırımcı olarak dahil olan Kievskaya Ploshchad Şirketler Grubu, eski SEV binasının yerinde “sosyo-kültürel bir merkez” inşa etme planlarını açıkladı. Şirket yetkilileri, projeye uluslararası uzmanların da dahil edildiğini ve yeni merkezin Moskova’nın kültürel ve ekonomik aktivitelerine büyük katkı sağlayacağını belirtti.
Planlanan kompleksin toplam alanının 600 bin metrekare olacağı açıklandı. Bunun 450 bin metrekarelik kısmı kültürel, sosyal ve ticari amaçlı yapılar için ayrılırken, geri kalan alan ise konut ve teknik altyapı tesisleri olarak değerlendirilecek. Yetkililer, Yeni Arbat’ta oluşturulacak bu yeni kompleksin, Moskova’daki Büyük Şehir (Bolşoy Siti) ile Arbat ve Hamovniki bölgeleri arasında önemli bir bağlantı noktası haline geleceğini belirtti. Proje tamamlandığında, Moskova’nın modern kent planlaması açısından önemli bir dönüşüm noktasını temsil etmesi bekleniyor.
Hasanoğulları Hafriyat Yönetim Kurulu Üyeleri Ferhat Akkuş ve Mehmet Akkuş, “Biz de büyüme stratejilerimizi belirledik. Önce yarımada bölgesine daha sonra İzmir merkeze açılacağız. Bunun için makine yatırımlarımıza başlıyoruz” dedi.
Çeşme’nin ilk ruhsatlı yıkım firması olarak 2004 yılında Alaçatı’da aile şirketi olarak faaliyetlerine başlayan Hasanoğulları, ilk büyük atılımını 2010 yılında sektörel büyük makine yatırımlarıyla başladı. Şirketin bir sonraki büyüme durağı pandemi döneminde yazlık bölgelerine kayan inşaat furyasıyla oldu. Şirket bugün merkezi Çeşme olmak üzere temel kazı çalışmaları, vinç çalışmaları, ruhsatlı yıkım, hafriyat, moloz nakliye, tanker kiralama gibi hizmetleri 70 kişilik ekibiyle sağlıyor. Hasanoğulları Hafriyat Yönetim Kurulu Üyesi Ferhat Akkuş ve Mehmet Akkuş son teknolojiye göre her ebatta makineleri ile parkurlarını hazır tuttuklarını söyledi.
Akkuş, “Şu an 60’a yakın araç parkurumuz bulunmaktadır. Merkezimiz Çeşme olduğu için hacmimizin yoğun kısmı yine bu ilçeyi kapsıyor. Buna rağmen İzmir içi diğer bölgelerde de proje bazlı çalışmalarımız oluyor” dedi.
Çeşme’de mobil vinci olan tek hafriyat firmasıyız
Çeşme’de mobil vinci olan tek hafriyat firması olduklarını ifade eden Akkuş, “Vinç sektöründe 1,5 senelik firma olmamıza rağmen burada da öncü yatırımlarda bulunuyoruz. Bu alanda daha da büyümeyi düşünüyoruz ve yatırımlarımızı hızlandırdık. Çeşme’de vince yönelik çok büyük bir ihtiyaç hasıl. Çünkü ilçenin arazi durumu ve doğayla uyumlu yapıların tercih edilmesi her şarta uyumlu mobil vinç ve iş makinesini önemli kılıyor. Mobil vinçlerimizi konteynır taşımacılığı, büyük şantiyelerdeki malzeme ve tiny house aktarımları ve yüksek gerilim hattındaki işlemler için kullanıyoruz” şeklinde konuştu.
İş garantili eğitim programı
Sektörde kalifiyeli personel sorunu yaşandığını belirten Akkuş, bu sorunu çıraklıktan personel yetiştirerek gidermeye çalıştıklarını vurguladı. Akkuş, “İl dışından gelen personellerimizin barınma imkanından, yeme içmesine kadar her şeyini karşılıyoruz. Bunun dışında yaşanan kalifiyeli personel sorununu aşmak için devlet okulunda eğitim gören 10 öğrencimizi çırak olarak bünyemizde çalıştırıyoruz. Bu arkadaşlarımız okul bittiğinde sektörde çalışabilecek tam donanımlı bir birey haline geliyor. Sektördeki işçi açığı da göz önüne alındığında okul sonrasında iş garantili bir eğitim veriyoruz diyebilirim” dedi.
Son 4 ay zorlu geçti
20024’ün ilk 4 ayının iyi son 4 ayının ise zorlu geçtiğini belirten Akkuş, şunları dile getirdi: “İşlerimiz ülkemizdeki ekonomik koşullardan dolayı biraz daha daralsa da biz herhangi bir küçülmeye gitmedik ve işimizin başındayız. Şu anki politikamız para kazanmak değil, konumumuzu korumak ve istihdamı sürdürmek. Bu dönemi zararsız atlatmayı ve sonraki seneye mevcut konumumuzu taşımanın derdindeyiz.”
Yönümüz İzmir merkez…
2025’te inşaat sektöründe büyük yatırımların olmasını beklediklerini ifade eden Akkuş, “Gelişen piyasalarla beraber biz de yönümüzü önce yarımada bölgesine daha sonra İzmir merkeze çevirmeyi planlıyoruz. Bunun için gerekli altyapı ve makine yatırımlarına başlayacağız. Emin adımlar atmayı ve gittiğimiz yerde kalıcı olmayı arzuluyoruz. Yaptığımız her işte doğayı korumayı, müşterilerimize de; hızlı, pratik, fiyat olarak da avantajlı hizmetler sunmayı hedefliyoruz” dedi.
22. Uluslararası Yapı ve İnşaat Fuarı KyrgyzBuild 2025, 15-17 Nisan 2025 tarihlerinde Bişkek’te düzenlenecek.
Yatırımlar Dergisi’nin aldığı bilgiye göre, KyrgyzBuild 2025, Kırgızistan inşaat sektöründeki en önemli etkinliklerden biridir. Hükümet ve ilgili bakanlıklar ile departmanlar tarafından destekleniyor.
Kırgızistan inşaat sektöründeki tedarikçiler, üreticiler, bayiler ve etkili profesyonellerle iş görüşmeleri yapmak için en uygun yer olan KyrgyzBuild, Orta Asya bölgesinde iş ilişkileri kurma ve güçlendirme ve şirketlerin faaliyet alanlarını genişletme konusunda mükemmel bir fırsat sunuyor.
Kyrgyz Build 22. Uluslararası Yapı ve İnşaat Fuarı Katılımcı Ürün Grupları :
İnşaat sektöründe son bir kaç yıldır işçi sorunu yaşanıyor. 6 Şubat depremleri sonrasında işçilerin bölgedeki yeniden yapılanma faaliyetlerinde görev alması, kentsel dönüşümün hızlanması ve işçilerin yurtdışına gitmesi açığı artırıyor.
İşçi ücretleri yükselse de ağır çalışma koşulları ve gelir düzensizliği nedeniyle gençler, inşaat sektöründe çalışmak istemiyor. Sektör, işlerinin aksamaması, üretimin durmaması için yurtdışından işçi getiriyor ya da göçmenlere iş veriyor. Sorun şimdilik bu şekilde bertaraf ediliyor. Ancak bu da kalıcı çözüm olarak görülmüyor.
USTALAR BİLE İSTEMİYOR
Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER), ‘İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24’ araştırmasını açıkladı. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (BETAM) hazırladığı rapora göre, bedensel güç gerektirmesi, ağır çalışma koşulları, mesai saatlerinin uzunluğu, haftasonu çalışma, iş kazası riskinin yüksekliği, dönemsel olması ve sürdürülebilir iş imkanı sunmaması gibi sebeplerden dolayı inşaat sektöründe çalışılmak istenmiyor. Özellikle gençler bu sektöre yanaşmazken, mevcut ustalar bile çocuklarının inşaat sektöründe çalışmasına sıcak bakmıyor.
6 BAŞLIKTA ÇÖZÜM ÖNERİSİ
GYODER Başkanı Neşecan Çekici, nitelikli işçi bulamama sorununun yalnızca kısa vadeli çözümlerle değil, uzun vadeli stratejilerle aşılabileceğini söyledi. Raporda, işçi sorununun çözülememesi halinde inşaat sektörünün durma noktasına gelebileceği ifade edildi. Çözüm önerileri ise şöyle:
* Çalışma koşullarının iyileştirilmesi * Özel vasıf gerektiren mesleklerde eleman yetiştirilmesi * Kanun ve yönetmeliklerin sıkı şekilde uygulanması * İnşaat sektöründe kadın istihdamının artırılması * Konut piyasasının etkinliğinin artırılması * Toplumla iletişimde hamle.
KADINLAR UMUT OLUR MU?
Rapora göre, Türkiye’de inşaat sektöründe kadın istihdamının payı 2008’de yüzde 3 gibi çok düşük bir düzeydeyken, bu oran 2022’de yüzde 5 seviyesine geldi. Mimar, mühendis, iş güvenliği uzmanı gibi kadrolar dışında kadın çalışan sayısı yok denecek kadar az. Kadın çalışan oranının yüzde 14’e çıkması durumunda, sayılarının 258 bin olacağı hesaplanıyor. Buna göre, mevcut ile potansiyel kadın çalışan sayısı arasında 167 bin kişilik fark oluşuyor. Rapor, ustalık gerektiren işlerde de kadın çalışan sayısının artması gerektiğini vurguluyor.
ÜRETİM GÖÇMENLERE KAYIYOR
Rapora göre, işçi sorunu göçmen işçilerle hafifletiliyor. Genellikle Suriye, Afganistan ve Türki Cumhuriyetler’den gelen göçmenler işçi olarak çalıştırılıyor. Sektördeki işçilerin yaklaşık yüzde 20-30’unun göçmen olduğu tahmin ediliyor. Göçmen işçilerin de çalışmamaları durumunda üretimin ciddi biçimde sekteye uğrayacağı görüşü hakim.
2 MİLYON 147 BİN
İnşaat sektöründe istihdam.
YÜZDE 95.4
Sektörde çalışan erkek oranı.
YÜZDE 60.6
İlkokul ve ortaokul mezunu çalışan oranı.
50+
Çalışanların yüzde 37’sinin haftalık çalışma süresi.
Tüketicilerin yıldızların altında, doğanın kucağında geceleme taleplerin artması, uluslararası otel zincirlerinin bu alandaki yatırımlarının hızlanmasına yol açıyor.
Türkiye Turizm Ansiklopedisi’nin THP’den Chris Bown imzalı haberden derlediği bilgilere göre, bu alanda ilk adımı geçen yıl Hilton yönetimi attı.
Hilton yönetimi, 2024 yılının başında Autocamp ile bir ortaklık anlaşması yaparak portföyüne o markanın ikonik Airstream karavanlarında konaklamaları ekledi. Hilton’un ardından Hyatt yönetimi, glamping (lüks çadırda konaklama) markası Under Canvas’la yaptığı ortaklık anlaşmasını duyurdu.
Glamping seçeneğine yönelik talebin artması Best Western grubu yönetiminin de dikkatini çekti. Şirket yönetimi, Zion Ulusal Parkı’ndaki bir alanı, otel odasından farklı konaklama arayan gezginlerin beklentilerine uygun şekilde hazırlama planı yapıyor. Doğaseverlere yönelik tasarlanan konaklama biriminin bu yılın mart ayında hizmete girmesi bekleniyor.
Marriott International da bu kervana katıldı
Uluslararası otel zincirlerinin doğa tabanlı yatırımlara yöneldiğini gören Marriott International yönetimi de konuya kayıtsız kalmayıp bu kervana katıldı. Şirket yönetimi, ABD genelinde 29 şubesi bulunan Postcard’ı satın aldığını duyurdu.
Postcard, 29 destinasyonunda misafirlerin tüm elektronik cihazların fişini çekerek dijital detoks yapıp, doğanın tadını çıkarmasını sağlayan yaklaşık 1.200 kabinin sahibi. Bu kabinler, büyük yerleşim yerlerine iki saat uzaklıktaki konumlanmış olup, orta büyüklükteki kabinlerin kendi mutfakları ve özel banyoları var. Ayrıca her birinin etrafında konukların mahremiyetini sağlamak için bolca alanları da bulunuyor.
Marriott International yönetimi, Rocky Dağları ve Grand Canyon gibi ulusal park konumlarında beş tesis ve 559 odalı bir butik otel markasının sahibi Trailborn ile de uzun vadeli bir anlaşma imzaladı.
Trailborn’un tesislerinde, açık hava deneyimi konforlu otel tarzı konaklama imkanlarıyla birleştirip müşteriye sunuluyor. Trailborn markasının Wrightsville Beach, Newyork City, Mendocino ve Kaliforniya’da geliştirme aşamasında iki tesisi daha bulunuyor.
Marriott yönetimi, yeni satın alma ve ortaklıklarla misafirlerine doğa tabanlı, çevre dostu konaklama seçeneği de sunmaya kararlı olduklarını söylüyor. Marriott’un günümüzde üye sayısı 219 milyonu aşan Marriott’un Bonvoy sadakat programı var. Marriott yönetimi, bünyeye yeni katılacak doğa tabanlı konaklama birimleri misafirlerinin de bu sadakat programından yararlanacağını açıkladı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün Aliağa’da başlattığı altyapı projeleri hız kesmeden devam ediyor. Aliağa Merkez Kültür Mahallesi’ndeki yağmur suyu hatları tamamlanırken, Şakran’daki eskiyen ve ekonomik ömrünü yitiren içme suyu şebeke hatları da İZSU’nun işletme ekipleri tarafından yenileniyor. İZMİR (İGFA) – İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün ilçelerdeki atık su ve içme suyu şebekelerini yenileme çalışmaları devam ediyor. İşletme ömrünü tamamlayan içme suyu hatları yenileniyor, atık su arıtma tesisleri ile yeni kanalizasyon ve yağmursuyu hatlarının yapımı devam ediyor.
İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan da Aliağa’da devam eden çalışmaları yerinde denetleyerek, Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar ile bir toplantı gerçekleştirdi.
ALİAĞA’DAKİ BİRÇOK YATIRIM ELE ALINDI
Toplantıda İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün Aliağa’da yaptığı yatırımlar ve saha ekiplerinin koordinasyonunu sağlamak üzere iki kurumun teknik ekipleriyle birlikte koordinasyon toplantısı yapıldı.
Aliağa’da devam eden yatırımlarla ilgili de bilgi veren İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan “Şakran Hasbi Efendi Mahallesi’nde 30 yıllık içme suyu şebekesi ve branşman hatlarını kendi işletme imkanlarımız ile yeniliyoruz.
25 milyon liralık yatırımın ardından Samurlu, Karaköy, Kapukaya ve Bahçedere Mahalleleri’nde çalışmalar devam edecek. Kültür Mahalle’mizde yağmursuyu hatlarını yeniledik. Diğer mahallelerde de taşkın riski olan alanlarda yağmursuyu hattı çalışmalarımız da devam edecek” dedi.
Avrupa Ve Ortadoğu Gayrimenkul Ve Şehircilik Sektörleri 35. Kez Cannes Da Bir Araya Geliyor!
Türkiye temsilciliğini ALKAŞ’ın üstlendiği gayrimenkul sektörünün en prestijli fuarı MIPIM, 11-14 Mart 2025 tarihlerinde Fransa’nın Cannes kentinde düzenlenecek. Bu yıl 35. kez düzenlenecek olan fuar, “Global Şehir Festivali” temasıyla, dünya çapındaki gayrimenkul profesyonellerini bir araya getirecek. Türkiye, fuarda hem devlet düzeyinde hem de sektör liderleriyle güçlü bir temsil sergileyecek.
Dünyanın en önemli gayrimenkul etkinliklerinden biri olan MIPIM, Türkiye’den Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katılımıyla gerçekleşecek. Bakanlık, fuara TOKİ ve İller Bankası gibi sektöre yön veren kuruluşlarla geniş bir heyetle katılacak. Ayrıca, Emlak Konut, SP Architects,LAL Değerleme,GYODER ve YENİA Yeni Nesil Yapı gibi sektörün önemli oyuncuları da fuarda yer alacak.
Bakan Kurum’un katılımıyla Türkiye, uluslararası yatırımcılara ülkenin güçlü gayrimenkul potansiyelini ve fırsatlarını tanıtmayı hedefliyor. Bu sene Avrupa ve Orta Doğu’dan eşit oranda katılım aldığını belirten MIPIM, bu doğrultuda Türkiye’nin dünya çapındaki yatırımcılar için cazip bir pazar olduğuna vurgu yaparak yurt dışından yeni yatırımların ülkeye kazandırılmasına olanak sağlayacak.
Türk mimarlar uluslararası sahnede bir araya geliyor.
Türk mimarlık sektörü de fuarda güçlü bir şekilde temsil edilecek. A Tasarım Mimarlık, Avcı Architects, Dome+Partners, DS Landscape & Architecture, GAD Architecture, Melike Altınışık Architects (MAA), Norm Architects, Tabanlıoğlu Mimarlık ve RGG Architects gibi önemli isimler yer alacak.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’deki konut ihtiyacını karşılamak ve dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını kolaylaştırmak amacıyla sosyal konut seferberliği başlattı.
Bakan Murat Kurum’un imzasıyla 81 ilin valiliklerine gönderilen genelge ile sosyal konut yapılabilecek arazilerin belirlenmesi talimatı verildi. Bu kapsamda, öncelikle Hazine veya belediye mülkiyetinde bulunan taşınmazların tespit edilmesi hedefleniyor” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’deki konut ihtiyacını karşılamak ve dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını kolaylaştırmak amacıyla sosyal konut seferberliği başlattı. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Global Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Sosyal konut projelerini, konut sahipliği oranını artıracak önemli bir adım olarak görüyoruz. Bakanlığımız, 2025 yılı sonuna kadar 81 ili kapsayan yeni bir sosyal konut kampanyası başlatacak. Bu sene sonuna kadar deprem bölgesinde 453 bin bağımsız bölümün teslim edilmesi hedefleniyor. Ayrıca, daha önceki 250 bin sosyal konut projesinde inşaatlar ve ihaleler devam ediyor. On İkinci Kalkınma Planı dönemi sonuna kadar dar ve orta gelirlilere yönelik üretilmesi hedeflenen toplam konut sayısı 500 bin seviyesinde” dedi.
Konut Arzını Artırıcı Etkileri Olacak
Özelmacıklı, “Bu tür uygulamalar konut kira ve satışlarındaki fiyat artışlarının enflasyon üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesine yönelik konut arzını artırıcı ve konuta erişimi kolaylaştırıcı uygulamalar olarak değerlendiriyoruz. Yapılacak konutlar salgın döneminde daralan konut arzını hızla artırılacak, depremin oluşturduğu konut stokundaki kayıpların telafisine yönelik yeni sosyal konut projeleri geliştirilecek ve dar gelirli vatandaşların konuta erişimini kolaylaştırılacaktır” dedi.
Türkiye’de Konut Sahipliği Oranı
2023 yılı Eylül sonu itibarıyla Türkiye’de toplam konut sayısının 41,3 milyon olduğunu ifade eden Özelmacıklı, “TÜİK verilerine göre, fertlerin yaklaşık yüzde 56,2’si kendilerine ait bir konutta yaşarken, yüzde 27,8’i kiracı statüsünde bulunuyor. TOKİ’nin yürüttüğü projeler, bu oranı daha da artırarak, özellikle dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını sağlayacak” dedi.
Nüfusa Göre Konut Planlamas
Özelmacıklı, “Kent merkezleri ve ilçelerde, nüfus yoğunluğuna göre konut sayıları belirleniyor. Nüfusu 10 bin ve altında olan yerleşim yerleri için en az 100 konut, nüfusu 10 binden fazla olan ilçeler için ise en az 500 konut yapımı planlanıyor. Uygun arazilerin belirlenmesinde altyapı ve ulaşım olanaklarına yakın, tarım, orman veya sit alanı gibi kısıtlamalar içermeyen arazilerin tercih edilmesi isteniyor. Arazi seçiminde, sadece büyüklük değil, arazinin eğimi, yerleşime uygunluğu ve topoğrafik yapısı gibi teknik detaylar da dikkate alınıyor. Valiliklerden, mülkiyet sınırlarının sayısal verileri, imar planları, jeolojik-jeoteknik etüt raporları ve halihazır haritalar gibi teknik belgeler de talep ediyor” dedi.
Konut Üretim Sürecine Desteğimiz Tam
Özelmacıklı, “26 yıllık tecrübesi ve 150’ye yakın franchise işletmesiyle Türkiye’nin önde gelen gayrimenkul markalarından biri olan Altın Emlak Global olarak konut sektörüne yönelik devlet destekli projelerin öneminin farkındayız. Sosyal konut projelerinin, hem konut arzını artırmak hem de dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını kolaylaştırmak açısından büyük bir adım olduğuna inanıyoruz. Bu süreçte tüm temsilcilerimiz ile bu projelerin hayata geçirilmesi ve vatandaşlarımızın modern, güvenli ve uygun fiyatlı konutlara erişimi için destekler sunmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin konut sektöründeki dönüşümüne katkıda bulunmaktan gurur duyuyoruz” dedi.
Emlak Konut GYO güvencesiyle, Emlak Planlama Proje İnşaat Yönetimi ve Ticaret A.Ş. i işbirliğiyle hayata geçirilen Kuzey Adalar projesi Kartal’da satış süreci başladı.
Emlak Konut GYO güvencesiyle, Emlak Planlama Proje İnşaat Yönetimi ve Ticaret A.Ş. i işbirliğiyle hayata geçirilen proje, sakinlerine modern yaşam alanları ve prestijli bir yaşam fırsatı sunuyor.
SAHİLE YAKIN KONUM VE ZENGİN SOSYAL OLANAKLAR
Kuzey Adalar sakinlerine hem şehrin hem de denizin keyfini bir arada sunuyor. Sahile yakın konumu sayesinde, deniz manzaralı daireler ve çevreye dost bir yaşam alanı oluşturulmakta. 1+1, 2+1, 3+1, 4+1 ve dubleks daireler ile farklı konut seçenekleri sunuyor. Aynı zamanda, 45.000 m2 peyzaj alanı, spor salonu, çocuk oyun alanları ve dinlenme alanları gibi sosyal olanaklar da yer alıyor. Kuzey Adalar, İstanbul’un önemli ulaşım hatlarına kolay erişimiyle de öne çıkıyor. TEM Otoyolu, E-5 karayolu ve Marmaray istasyonlarına yakınlığı sayesinde, İstanbul’un diğer bölgelerine kolayca ulaşılabiliyor.
Proje hakkında detaylı bilgilere, projenin resmi internet sitesi www.kuzeyadalar.com üzerinden ulaşılabiliyor.
Malatya Büyükşehir Belediyesi ile hayırsever iş insanı Yusuf Kaya arasında 20 Eylül 2024 tarihinde imzalanan protokol ile başlatılan Yeni Şire Pazarı Cami projesinde inşaat çalışmaları devam ediyor.
Yeşilyurt Yaka Mahallesi’nde Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından tahsis edilen alanda yapılan cami, bin 500 kişilik kapasitesiyle bölgedeki cami ihtiyacını karşılayacak. Modern mimarisiyle dikkat çeken cami, Şire Pazarı’na ve çevresine hizmet verecek şekilde inşa ediliyor. Projenin kaba inşaatı tamamlanma aşamasına gelirken, cami binası harim katı (775 kişilik ibadet alanı), mahfil katı (130 kişilik ibadet alanı), son cemaat alanı, geniş avlu (1600 m), şadırvan, 2 adet minare, taziye evi, kütüphane, mutfak, imam odası, bay-bayan abdesthane, lojman, kafeterya ve teknik hacimlerden oluşacak.
Cami inşaatının toplam alanı 6 bin 789 metrekare, inşaat alanı ise bin 422 metrekare olarak belirlendi. Yapı denetimi ve proje onay işlemleri, Malatya Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülüyor.
Otel yatırım danışmanlık şirketi Turizoom, 2025 yılında 5 yeni otel projesine başlayacağını duyurdu.
Turizoom International Hotel, 2025 yılında 5 yeni otel projesine başlayacağını duyurdu. Konuyla ilgili açıklama yapan Turizoom International Hotel Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Aksu, 2024 yılında ivme kazanan otel yatırımlarının 2025 yılında da hız kesmeden devam edeceğini söyledi.
Şirket olarak 2024 yılında 6 otel projesini hayata geçirdiklerini açıklayan Aksu, 2025’te 5 yeni otel projesine başlayacaklarını kaydetti.
Yatırımların özellikle Anadolu kentlerinde yoğunlaştığına dikkat çeken Ali Can Aksu, yatırımcıların markalara olan talebinin artmasından memnuniyet duyduklarını dile getirdi.
Turizoom International Hotel’in 2025 yılında yatırım danışmanı olarak yer alacağı projeler şunlar:
DOUBLETREE BY HILTON BURSA-NİLÜFER
Bursa’nın Nilüfer ilçesinde Yafa Grup tarafından yapılacak olan 120 odalı tesis şehir – termal & Spa konseptinde hizmet verecek.
Proje Başlangıç Tarihi: Mayıs 2025
WYNDHAM RESIDENCES HOTEL – ANTALYA
Antalya’nın Aksu ilçesinde Perma İnşaat Ltd.Şti tarafından yapıştırılacak110 odalı tesis otel rezidans konseptinde hizmet verecek.
Proje Başlangıç Tarihi: Ocak 2025
HILTON GARDEN INN ANTALYA-AKSU
Antalya’nın Aksu ilçesi Altıntaş Bölgesinde Instant Turizm İnşaat Ltd.Şti tarafından inşa edilecek 120 odalı tesis havaalanı-şehir oteli konseptinde hizmet verecek..
Proje Başlangıç Tarihi: Mayıs 2025
RAMADA BY WYNDHAM SEYDİŞEHİR
Konya’nın Seydişehir ilçesinde Torkam Holding tarafından inşa edilecek 120 odalı tesis termal otel olarak hizmet verecek.
Proje Başlangıç Tarihi: Nisan 2025
5-REST BY DEDEMAN AFYON-EMİRDAĞ
Afyon’un Emirdağ ilçesinde Denkas Turızm Otelcilik Ltd.Şti tarafından 50 odalı olarak inşa edilecek tesis şehir oteli konseptinde hizmet verecek.
Rusya, Karadeniz’de ilk yapay adasını inşa etmek için hazırlıklara başladı. Projenin toplam yatırım tutarının 1 trilyon rubleyi aşacağı ve yaklaşık 12 yıl içinde kendini amorti edeceği öngörülüyor.
Soçi açıklarında yapılması planlanan proje 2026 yılında başlayacak. 70 hektar büyüklüğünde olacak adada oteller, lüks apartmanlar, spor ve yürüyüş alanları, müzik ve tiyatro sahneleri ile Karadeniz’i araştırmaya yönelik bir merkez bulunacak. Ada ayrıca turizm ve eğlence alanında birçok önemli tesise de ev sahipliği yapacak.
Proje kapsamında toplam inşaat alanı 1,5 milyon metrekareyi bulacak adanın yapımı üstlenen “Ostrov Pervıy” (Birinci Ada) şirketinin yöneticisi Bulat Şakirov, inşaat sürecinin ilk aşamasında koruyucu su yapılarının inşa edileceğini belirtti. Şakirov’a göre, adanın ana yapısının oluşturulabilmesi için önce su ve rüzgâr etkilerine karşı koruma sağlanmalı.
Karadeniz kıyılarındaki en büyük yatırımlardan biri olacak adanın tamamlanmasının 2031 yılına kadar sürmesi bekleniyor. Projenin toplam yatırım tutarının 1 trilyon rubleyi aşacağı ve yaklaşık 12 yıl içinde kendini amorti edeceği öngörülüyor.
İl Millî Eğitim Müdür Yardımcısı Kutlutekin Baş, Tarsus ilçemizde bulunan ve yapımı devam eden 33 derslikli Fatih Anadolu Lisesi inşaatında incelemelerde bulundu. Tarsus İlçe Millî Eğitim Müdürü Mustafa Anteplioğlu ve teknik personelin de katıldığı incelemede, okul inşaatının son durumu ile ilgili bilgi alınarak incelemelerde bulunuldu. Okul inşaatları konusunda değerlendirmede bulunan İl Millî Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, “6 Şubat’ta meydana gelen ve milletimizi her açıdan sarsan deprem felaketinden sonra yıkımına karar verilen okullarımızı ve yeni yapılan okullarımızı evlatlarımızla buluşturmak için elimizden geleni yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Okul inşaatlarımızın tamamlanmasında büyük bir özveri ile çalışan İnşaat Emlak birimimize emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum.” dedi.
Aydın’ın Didim ilçesinde yapımı tamamlanan 75 yataklı Didim Devlet Hastanesi yeni hizmet binasında yakında hizmete gerinecek.
Aydın İl Sağlık Müdürü Dr. Eser Şenkul, saha ziyaretleri kapsamında yapım çalışmaları tamamlanan ve yakın zamanda vatandaşların hizmetine sunulacak olan Didim Devlet Hastanesi Yeni Hizmet Binası’nda incelemelerde bulundu.
İl Sağlık Müdürü Şenkul, yürütülen çalışmalar, taşınma süreci, devam eden teknik altyapı çalışmaların yanında hastanede kullanılacak olan mobilya, mefruşat ve tıbbi cihazlarla ilgili gerçekleştirilen çalışmalar, son durum ve planlamalar hakkında Hastane Başhekimi ve Yüklenici firma yetkililerinden bilgi aldı.
“DİDİM HALKINA HAYIRLI OLSUN”
Didim’de 23 bin 278 metrekare kapalı alana sahip, 75 yatak sayılı, 32 poliklinik ve 10 yoğun bakım yataklı Didim Devlet Hastanesi yeni hizmet binası ile bölgedeki sağlık hizmetlerinin verimliliğini artırma ve daha kaliteli hizmet sunumu için atılan adımlara bir yenisinin daha eklendiğini ifade eden İl Sağlık Müdürü Şenkul, yeni hizmet binasının Didim halkına hayırlı olması temennisinde bulundu.
Trabzon’da deniz dolgusu üzeri 275 bin metrekare alana inşa edilen, 900 yataklı Trabzon Şehir hastanesi inşaatı tüm hızıyla sürüyor. 300 poliklinik ve 33 ameliyathane olacak. Şehir hastanesi inşaatında 5 bin 200 fore kazığı kullanıldı. Kaba inşaatı tamamlanan hastane 762 sismik izolatörle depreme karşı korunacak. İnşaat çalışmalarında yüzde 67 seviyelerine gelen Trabzon Şehir hastanesi bu yıl sonunda açılması planlanıyor.
Trabzon’da Şenol Güneş Spor Kompleksi’nin yanındaki dolgu alanında yapımına başlanan Şehir Hastanesi’ndeki çalışmalar 7/24 esasına göre sürüyor. 275 bin metrekare alana inşa edilen hastanede 264 bin 946 metrekare kapalı alan bulunuyor. Elektrik-mekanik imalatlar devam eden inşaatın 3 blokta bulunan cephe imalatları tamamlandı. Kentteki yoğun bakım kapasitesini iki katına çıkartacak olan Şehir Hastanesi’nde 300 poliklinik ve 33 ameliyathane olacak. 5 bin 200 fore kazığı kullanılarak kaba inşaatı tamamlanan şehir hastanesi depreme karşı monte edilen 762 sismik izolatörle korunacak. Hastanede yanık tedavi ünitesi, nükleer tıp ünitesi, radyoterapi alanı, diyabet ünitesi, kan transfüzyon merkezi, uyku laboratuvarı ve genetik laboratuvarı yer alacak. Toplam 900 yatak kapasiteli projelendirilen hastane inşaatında yüzde 67 seviyelerine geldi.
Çalışmalar hakkında SABAH’a konuşan İl Sağlık Müdürü Dr. Hakan Usta, “Şehir hastanesi süreçlerimiz yüzde 67 aşamasına gelmiş durumda. Elimizden geldiğince takiplerimizi de devam ettiriyoruz. İlgili firmamızda azami gayret ortaya koyuyor.24 saat esasına göre çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Cumhurbaşkanlığımızın koyduğu bütçe doğrultusunda tüm harcamanın planlandığını görüyoruz. 900 yatak kapasiteli, ancak bin 461 yatak kapasitesine kadar çıkarılabilir yapısı haline gelecek olan Trabzon Şehir hastanesinde yoğun bakım yatakları ve her odayı çift yatağa çevirebilecek.
Karayolları ile yapılan çalışmalar neticesinde Şehir hastanemizin dört bir tarafından geçiş yolları yapılacak. Hastane 5 bin 200 fore kazığı ile güçlendirilerek teknolojiye uygun şekilde imalat edildi. Kaba inşaatı tamamlanan şehir hastanesi depreme karşı monte edilen 762 sismik izolatörle korunacak. Trabzon’a hizmet verecek olan Şehir hastanemiz inşallah 2025 yılı sonunda bitmiş olacak, faaliyetlerimizi orada başlatmış olacağız” dedi.
DEPREME DAYANIKLI HASTANE İNŞAATI TAMAMLANMAK ÜZERE
Diyarbakır’da inşa edilen 1000 yataklı şehir hastanesi, deprem dayanıklılığı için sismik izolatör sistemlerinin entegrasyonu ile yüzde 80 oranında tamamlandı. İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Hakan Pamukçu, “Depremde ameliyatların da durmayacağı bir şekilde hizmet verebilmesi için 802 sismik izolatörle hastanemiz hizmet verecek” açıklamasında bulundu. Sağlık Bakanlığı tarafından Kayapınar ilçesinde projelendirilen hastane, sağlık altyapısının güçlendirileceği ve sağlık hizmetlerinin daha erişilebilir hale getirileceği amaçları taşımaktadır. 2025 yılının sonunda hizmet vermeye başlaması beklenen hastane, sismik izolatör kullanarak deprem güvenliğini sağlıyor.
HASTANENİN KAPASİTESİ VE SUNACAĞI HİZMETLER
Hastanenin tamamlanmasının ardından, 250 poliklinik, 38 ameliyathane odası, 316 yoğun bakım yatağı, 42 diyaliz cihazı, 11 tek kişilik doğum odası, 25 yataklı anne oteli, 49 koltuk ve 8 yataklı ayaktan kemoterapi merkezi, 5 yataklı uyku laboratuvarı, 11 yataklı yanık merkezi, 1 hiperbarik oksijen tedavi merkezi ve 6 yataklı iyotlu tedavi merkezi ile hizmet sunacak. İl Sağlık Müdürü Dr. Hakan Pamukçu, hastanenin yıl sonunda hizmete girmesi için 24 saat, 3 vardiya şeklinde etkin inşaat faaliyetlerinin devam ettiğini belirtti. Hedefler doğrultusunda kaba inşaatın yüzde 80’inin tamamlandığını ve inşaatın 260 bin metrekare kapalı alan ile 400 dönüm açık alanda yapılmakta olduğunu ifade etti.
SAĞLIK HİZMETİ VE EKONOMİK KATKI
Hastane, sadece Diyarbakır’a değil, Güneydoğu’daki tüm illerden gelen hastalara da hizmet verebilecek bir kapasiteye sahip. Pamukçu, “Diyarbakır’ın uçakla 1 saat, 1,5 saat mesafedeki tüm ülkelere de sağlık turizmi kapsamında hizmet verecek” diyerek, günlük 10 bin hastanın hastaneye başvurmasını beklediklerini aktardı. Ayrıca, hastanede 6 bin kişinin çalışmasının planlandığını belirten Pamukçu, bu projenin Diyarbakır ekonomisine önemli bir katma değer sağlayacağına inandıklarını söyledi. “Bu hastanenin Diyarbakır halkının hizmetine katılması nedeniyle büyük bir mutluluk içinde olacağız” diyen Pamukçu, süreçteki katkılarından dolayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Sağlık Bakanı’na ve tüm yetkililere teşekkür etti. Ayrıca, hastanenin son deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edildiğini belirtti.
Eyüpsultan’a bağlı Göktürk mahallesinde, sağlık hizmetlerinin yetersizliği nedeniyle büyük bir ihtiyaç olan hastane projesi belirsizliğe girdi. Hasdal yolu üzerinde inşasına başlanan hastanenin yapımı, henüz tamamlanmadan durduruldu.
Bölge halkı, uzun süredir bir hastane talep ediyordu ve başlanan proje büyük bir umut olmuştu. Ancak yetkililer tarafından henüz net bir açıklama yapılmazken, inşaatın neden durduğu konusunda çeşitli iddialar gündeme geliyor. Bütçe yetersizliği, ruhsat sorunları veya yüklenici firma ile ilgili anlaşmazlıklar gibi olasılıklar konuşulsa da, yetkililerden resmi bir açıklama bekleniyor.
Göktürk ve çevresindeki mahallelerde yaşayan vatandaşlar, sağlık hizmetlerine erişim konusunda büyük sıkıntılar yaşadıklarını belirtiyor. En yakın hastanelerin uzak bölgelerde olması, özellikle acil durumlarda büyük bir risk oluşturuyor. Yerel halk, yıllardır süren sağlık yatırımları eksikliğinin artık son bulmasını ve bu hastanenin bir an önce tamamlanmasını istiyor.
Sağlık sektöründe yaşanan bu aksaklık, yalnızca Göktürk değil, çevredeki birçok mahallede yaşayan vatandaşları da olumsuz etkiliyor. Özellikle yaşlılar, kronik hastalar ve çocuklu aileler için bölgedeki hastane eksikliği ciddi bir sorun teşkil ediyor. Hastane projesinin tamamlanmasının, bölgedeki sağlık hizmetlerinin kalitesini artıracağı ve vatandaşlara büyük kolaylık sağlayacağı düşünülüyor.
Sağlık hizmetlerine erişimde sıkıntı yaşayan Göktürk sakinleri, hastanenin tamamlanmasını beklerken yetkililerden sürece dair bilgi talep ediyor. Yapımın ne zaman devam edeceği belirsizliğini korurken, hastane projesinin akıbeti merak konusu olmaya devam ediyor. Yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların konuya dair net bir açıklama yapması beklenirken, bölge halkı sosyal medyada ve çeşitli platformlarda seslerini duyurmaya çalışıyor.
Aladağ İnşaat imzalı Çatalköy’ün en lüks villa projeleri arasında olan Velux By Aladağ proje özelliklerini inceliyoruz! Detaylar Kıbrıs Emlak Merkezi’nde.
Kıbrıs Emlak Merkezi kurumsal üyeleri arasında yer alan Aladağ İnşaat’ın popüler yatırım bölgeleri arasında yer alan Çatalköy’e konumlandı.
Projede bulunan 4 adet 2+1 konut tipleri ise 90 m2 kullanım alanına sahip.
Ayrıca 4 adet de 1+1 konut tipleri bulunuyor. Büyüklüğü ise 65 m2.
Kişiye özel ödeme planı ile vade farkı olmadan, taksitle bu lüks projede yerinizi alabilirsiniz.
Çatalköy’ün merkezi konumunda yer alan Velux By Aladağ projesinde yer almak için geç kalmadan Aladağ İnşaat ile iletişime geçin.
Velux By Aladağ Özellikleri:
Merkezi konum
Anayola yakın mesafe
Dağ ve deniz manzarası
Geniş kullanım alanı
Modern yapı
Müsteriye özel malzeme seçimleri (zemin, banyo ve mutfak seçimleri)
Birinci sınıf malzeme ve isçilik
Betonarme karkas ve P.V.C. borulama
Suya karşı dayanıklı çatı izolasyonu
Doğal mermer merdiven basamaklar
Spider korkuluk
High-gloss akrilik mutfak dolap üniteleri(alt/üst) – değişik renk ve seçenekleriyle
Çim Stone mutfak tezgâhı
En-süite dolap odalar
Alüminyum ısı yalıtımlı çift cam dış pencere ve balkon kapılar
Amerikan Press iç kapılar
Villa başına 100 litre elektrikli termosifon sistemi
İzmir-Çeşme’ye 442 milyon TL yatırımla 3 yıldızlı otel ve kür merkezi yapılması planlanıyor.
İzmir’in Çeşme ilçesi 16 Eylül Mahallesi, 7937 ada 6 parseldeki 11 bin 773 metrekarelik araziye 442 milyon 238 bin TL yatırımla 3 yıldızlı otel ve kür merkezi yapılacak
Ragazzi Gayrimenkul San Ve Tic. Ltd. Şti tarafından yapılan 8 bloklu otelde 83 adet süit birim yer alacak. Tesiste 16 adet 1+1, 51 adet 2+1 ve 16 adet 3+1 süit oda faaliyet gösterecek.
Toplam 20 bin 299 metrekarelik kapalı alana sahip olacak otel içerisinde 2 adet yüzme havuzu, 80 araçlık açık otopark ve sosyal birimler bulunacak.
Projenin inşaat aşamasında 100 işletme aşamasında da 51 kişinin istihdam edilmesi planlanıyor.
Otelin yapılacağı arazi, İzmir-Manisa, 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni planında L16 paftasında “Tercihli Kullanım Alanı ve Doğal Sit Alanı” içerisinde kalıyor.
Proje için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü tarafından ÇED süreci başlatıldı.
Bayburt’ta inşaat sektöründe faaliyet gösteren ustaların yetki belgesi olmadan çalışması yasaklandı. İlgili idare, yetkisiz ustalar için yasal işlem başlatacak ve belgeler kontrol edilecek.
İnşaat sektöründe faaliyet gösteren ustaların yetki belgesi olmadan çalışması yasaklandı.
Bayburt Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından 28.01.2025 tarih ve 11609632 sayılı yazı ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 28. maddesi kapsamında yetki belgesi zorluluğuna uymayanlar hakkında yasal işlem başlatılacağı belirtildi.
İnşaat sektöründe faaliyet gösteren tüm ustaların yetki belgesine sahip olması zorunlu hale getirildi. Yetki belgesi olmayan ustaların çalıştırılması yasaklandı. Konuyla alakalı yapılan yazılı açıklamada, “Yapı sahipleri, müteahhitler ve yapı denetim kuruluşları, inşaatta çalışan ustaların yetki belgelerini kontrol etmek ve belgesiz çalışanları tespit etmeleri halinde 6 iş günü içinde ilgili idareye bildirmekle yükümlüdür.
Yetki belgesi olmayan usta çalıştırılması durumunda, yapı sahipleri, müteahhitler ve yapı denetim kuruluşları sorumlu tutulacaktır. Yetkili idare tarafından tespit edilmesi halinde yasal işlemler başlatılacaktır. İlgili idareler, yapı denetim kuruluşlarının bu yükümlülüğü yerine getirip getirmediğini denetleyecek, aksi takdirde konuyu Valiliğe (Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü) bildirecektir.
Kanuna aykırı davrananlar hakkında idari yaptırımlar ve cezai işlemler uygulanacaktır.
Yetki belgesi bulunmayan inşaat ustalarının bir an önce belgelerini almaları büyük önem arz etmektedir.
Aksi takdirde yetki belgesi olmadan herhangi bir inşaatta çalışmaları mümkün olmayacaktır ve hem kendileri hem de çalıştıranlar hakkında cezai işlem uygulanacaktır. İlgili tüm tarafların yasal sorumluluklarını yerine getirmesi gerekmektedir. Bu hususta gerekli hassasiyetin gösterilmesi önemle rica olunur” ifadeleri yer aldı. – BAYBURT
Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Türk müteahhitlerin 2024 yılında yurt dışında 28,6 milyar dolarlık yeni proje üstlendiğini açıkladı. TMB Başkanı Erdal Eren de “Başka ülkelerin yıktığı yakın coğrafyamızdaki ülkeleri yeniden inşa etmek sorumluluğumuz” dedi.
Türkiye Müteahhitler Birliği’nin (TMB) yurt dışı müteahhitlik ve teknik müşavirlik hizmetleri 2024 Yılı değerlendirme toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımıyla, birlik merkezinde yapıldı. Yurt dışı müteahhitlik sektörünün 2024 yılını, 28,6 milyar dolar gibi ciddi bir toplam proje değeri büyüklüğü ile kapattığını dile getiren Bakan Bolat, ilk 10 büyük pazarda Suudi Arabistan’ın geçen yıl birinci sıraya yükseldiğini söyledi. Bolat, “Suudi Arabistan ile hem ticarette hem de müteahhitlikte çok büyük atağa kalktık, birlikte büyük işler başaracağız” dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Uganda, Gabon, Cezayir, Polonya, Romanya ve Kazakistan’ın da bu sıralamada yer alan diğer ülkeler olduğuna işaret eden Bolat, Uganda’da demir yolu, Gabon ve Cezayir’de ise üstyapı ve konut projelerinin Türk müteahhit firmaları tarafından gerçekleştirildiğini anlattı. Bolat, Dubai’deki metro projesi ihalesini de bir Türk konsorsiyumun kazanmasından mutluluk duyduklarını belirtti.
Müşavirlikte Nepal ve Bangladeş yeni pazarlar
Yurt dışı teknik müşavirlik sektöründeki başarıya da dikkati çeken Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü: “Teknik müşavirlik, katma değeri yüksek bir sektör. 2024 sonuna kadar 138 ülkede, 3 milyar 460 milyon dolar proje değeriyle yaklaşık 3 bin proje ihalesini kazandı. Romanya ve Suudi Arabistan, Türk teknik müşavirlik firmalarının en önemli pazarları konumunda yer aldı. Geçen yıl en fazla proje listelenen ilk 10 ülke arasına Nepal ve Bangladeş girdi, geleneksel pazarlarımız da devam etti. Bangladeş’te hem Türk yatırımları hem Türk inşaat projeleri artıyor.”
Bolat, Türk Cumhuriyetleri ve Suriye’nin de önemli pazarlar olduğunu aktararak, “Yeni Suriye’nin temelleri atılıyor. Ticarette ilişkilerimiz hız kazandı. Müteahhitlikte de onarım, restorasyonlar ve yeni projelerle Suriye, önümüzdeki 10 yıllık süre zarfında Türk müteahhitlerinin, müşavirlerinin önemli rol oynayacakları bir ülke konumunda. Suriye yeniden imar, yeniden inşa edilirken bizlere ve tabii ki müteahhitlerimize, müşavirlerimize çok önemli görevler düşecek.”
Kamu müteahhitlerine tasfiye hakkı verilmeli
TMB Başkanı Erdal Eren, Rusya-Ukrayna Savaşı, Gazze ve Suriye’deki son gelişmelere dikkati çekerek başka ülkelerin yıktığı yakın coğrafyadaki ülkeleri yeniden inşa etme görevini, sorumluluk olarak kabul ettiklerini söyledi. Eren, geçen yıl deprem bölgesindeki yaraların sarılması ve bölgenin yeniden imarı için çalıştıklarını, tasarruf önlemleri çerçevesinde yurt içinde sınırlandırdıkları faaliyetleri yurt dışında telafi etmeyi hedeflediklerini kaydetti.
Yavaşlatılan veya durdurulan kamu projelerinin müteahhitlerine tasfiye hakkı verilmesi gerektiğini vurgulayan Eren, “Rusya-Ukrayna Savaşı’nın neden olduğu kaybı, yeni pazarlarla telafi etmeye çalıştığımız 2024 yılında, özellikle Körfez ülkeleri ve Irak’a yoğunlaştık. Bu kapsamda, sektörümüz için büyük iş potansiyeli taşıyan Suudi Arabistan’ı hedef pazarlarımızın birincisi olarak belirledik” dedi.
Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği (TMMMB) Başkanı İrfan Aker de Avrupa ülkelerinin Ukrayna’daki işler için kendi Eximbanklarını yeniden yapılandırdığını, Türk Eximbank’ın da bu anlamda yeniden yapılanmaya gitmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Öte yandan, Londra’da gerçekleştirilen “Birleşik Krallık-Türkiye Üçüncü Ülke İşbirliği İş Forumu”na, 26 müteahhitlik ve 4 teknik müşavirlik firması yetkilerinin katıldığını bildiren Aker, toplantılar sonrası ilk hedef olarak Özbekistan’ın belirlendiğini kaydetti.
Kısa vadede 30, orta vadede 50 milyar dolar proje hedefi
Irak’ın kalkınmasında büyük rol oynayacak Kalkınma Yolu Projesi çerçevesinde hayata geçirilmesi planlanan tüm alt ve üstyapı projelerinin önemine işaret eden TMB Başkanı Erdal Eren, Suriye ile ilgili olarak da “Suriye’nin yeniden imarı ve inşası sürecinde, devletimizin belirleyeceği yol haritası kapsamında üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız” diye konuştu.
Eren “Türk müteahhitleri olarak önümüzdeki dönemde yurt dışında her yıl üstleneceğimiz yeni proje tutarı hedefimizi kısa vadede 30 milyar dolar, orta vadede ise 50 milyar dolar olarak korumaktayız” dedi.
Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü (AYGM), “Demiryolu Lojistiğinin Geliştirilmesi” projesi kapsamında Dünya Bankası finansmanı ile gerçekleştirdiği, “Filyos Limanı Demir Yolu İltisak Hattı Bağlantısı Yapımı” ihalesinin tekliflerini 30 Ocak 2025 tarihinde topladı.
Yatırımlar Dergisi’nin aldığı bilgiye göre, ihaleye 10 firma teklif verdi. Söz konusu firmalar şöyle belirlendi:
01. Aga Enerji-Bayburt Grup
02. Cengiz İnşaat
03. China Overseas Engineering Group-China Railways No4 Engineering Group
04. Kolin İnşaat
05. Özgün İnşaat-Özdemir İnşaat
06. Rail Vikas Nigam
07. REC Uluslararası İnşaat-Ballast Nedam-Heitkamp Constructing
08. Söğüt İnşaat-Ege Asfalt-Danış Asfalt
09. Unitek İnşaat-Integra Construction
10. Yüksel İnşaat-ERK İnşaat
“Mali Kısım” ibaresi taşıyan zarflar değerlendirme çalışmalarının tamamlanmasından sonra ikinci açık oturumda açılacak.
İhale kapsamında Filyos Limanı, Filyos Sanayi Bölgesine Gidiş/Dönüş Son-Mil Demir Yolu ve Kara Yolu Altyapı Bağlantı İnşaatı için uygun isteklilerden kapalı teklif sunmaları talep ediliyor. Bölge, Zonguldak il sınırları içinde, Filyos ilçesinde bulunuyor. Tasarım hızı 50 km/s olan demir yolu hattının toplam uzunluğu, 2 köprü dahil, yaklaşık 13 km olarak belirlendi.
Kaynak: Yatırımlar Haftalık Proje ve İhale Dergisi
Türkiye’nin ilk güneş enerjisi santrali (GES) yatırımını yapan şirketlerinden Met-Gün Group, Türkiye’deki 15 yıllık tecrübesiyle yurtdışına açılıyor.
Patronlar Dünyası’ndan Mustafa Ali Akyol’un özel haberine göre şirket, yılın büyük bölümününün güneşli geçtiği ve bu sebeple GES rekabetinin sıkı sıkıya yaşandığı İspanya piyasasına iki şehirde kuracağı iki GES santrali anlaşmasını imzalayarak girdi. Met-Gün Group’un bu atağı İspanyol basınında geniş yer aldı.
Türkiye’de Konya, Kahramanmaraş, Afyonkarahisar ve Burdur’da Güneş Enerjisi Santrali (GES) bulunan ve yaklaşık 15 yıllık bir tecrübeye sahip olan Met-Gün Group, yurtdışına açıldı.
SORIA VE ZARAGOZA’DA FOTOVOLTAİK PROJE İNŞASI İÇİN İMZALAR ATILDI
365 günün ortalama 300’ünün güneşli geçtiği için güneş enerjisi pazarının sıkı bir rekabet içerisinde olduğu İspanya pazarına giren Met-Gün Group, İspanyol iştiraki Luminous Renewable Energy ile Soria ve Zaragoza şehirlerinde toplam 23 MWp’lik iki fotovoltaik projenin inşası için anlaşma imzaladı.
İSPANYOL BASINI YAZDI
İspanyol basınında çıkan haberlere göre Zaragoza projesi 11,32 MWp kurulu kapasiteye sahip olacak ve yılda 21.000 MWh’den fazla üretim yapabilecek.
İspanyol basınında çıkan haberlere göre Zaragoza projesi 11,32 MWp kurulu kapasiteye sahip olacak ve yılda 21.000 MWh’den fazla üretim yapabilecek.
Aynı şekilde Soria projesi de tek eksenli güneş takip sistemlerine monte edilen 16.968 modül ile 11,79 MWp kurulu güçle 20.000 MWh/yıl’ın üzerinde üretim gerçekleştirecek.
Her iki şehirdeki projelerde toplamda 41.000 MWh/yıl’dan fazla üretim gerçekleştirecek. Luminous Renewable Energy’nin hedefi ise 3 yıl içerisinde 1 GW geliştirme ve inşa etme kapasitesine ulaşmak.
ÇİMSA DA İSPANYA’DAKİ FABRİKASINA GES KURACAK
Daha önce de Sabancı Topluluğu’nun markalarından Çimsa, İspanya’daki beyaz çimento fabrikasında 4,2 milyon euro yatırımla güneş enerjisi santrali kuracağını açıklamıştı.
İstanbul Sultanahmet’te bulunan Four Seasons Hotel’in genişletilme projesi arkeolojik alanda olması sebebiyle iptal edildi. Tarihi bölge Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle “Arkeopark” olarak düzenlenip halkın ziyaretine açılacak.
Four Seasons Hotel’in 60 odalı 3 binadan oluşan inşaatına itiraz kararında oluşturulan raporda, inşaat alanının hem Cumhuriyet ve Osmanlı tarihi hem de dünya açısından UNESCO kriterlerine göre son derece önemli olduğu belirtildi. Osmanlı padişah ve anıtsal yapılarının yanında ve Büyük Bizans Sarayı kalıntıları ile 1933’te yangın sonucu yitirilen Osmanlı Adliye Sarayı kalıntıları üzerinde olduğu belirtilen yapıların restorasyon işlemleri sonrası “Arkeopark” haline getirileceği ifade edildi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından Konya Kadınhanı’nda yapımına başlanan 206 sosyal konut tamamlandı.
Tamamlanan konutlar, 27 Ocak – 14 Şubat 2025 tarihleri arasında hak sahiplerine teslim edilecek.
Konya Kadınhanı 6. Etap konut projesi, 2+1 nitelikli 142 daire ve 3+1 nitelikli 64 daireden oluşuyor. Projede, 16 dükkân da bulunuyor.
Yatay mimari anlayışıyla yapılan konutlar; radye temel üzerine, tünel kalıp sistemi ile depreme dayanıklı olarak inşa edildi.
Dinlenme alanlarının, spor alanlarının, çocuk oyun alanlarının ve yeşil alanların bulunduğu proje, hak sahiplerinin keyifli vakit geçirebileceği konforlu alanlar sunuyor.
Malatya Girişimci İş İnsanları Derneği (MAGİNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Karademir ve beraberindeki heyet, Emlak Konut tarafından inşa edilen yeni çarşı ve iş yerlerini ziyaret ederek yetkililerden bilgi aldı.
Başkan Karademir, ziyareti sırasında Emlak Konut Uygulama Müdürü Yunus Emre Demirkıran’a teşekkür ederek, 6 Şubat depreminden sonra Malatya’nın yeniden ayağa kalkması için sürekli sahada olduklarını vurguladı. Karademir, şu ifadeleri kullandı:
Devletimizin burada yaptığı çalışmalar gerçekten çok ciddi. Devletimizin ne kadar güçlü, ne kadar büyük olduğunu proje alanını gezdiğimizde bir kez daha gördük. Allah devletimize zeval vermesin. Buradan bir kez daha Cumhurbaşkanımıza, bakanlarımıza, kıymetli Valimiz Seddar Yavuz’a ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Malatya’nın çarşısı daha güzel, daha dirençli ve daha modern olacak. Biz buna inanıyoruz. Elbette çarşımızın eksikleri ve kusurları vardır ama bunlar hızlı bir şekilde düzeltilip imalatlara devam ediliyorşehrimizin motivasyonunu ve enerjisini düşürecek kadar önemli değildir.
Bugün burada, mimar ve mühendislerden oluşan teknik bir ekibimizle incelemelerde bulunduk. Esnafımıza bir çağrımız var; devletimiz güzel dükkanlar inşa ediyor. Bu süreçte çarşı kültürünün devam etmesi için dükkanların verimli bir şekilde dağıtılması gerekiyor. Peynircinin, kadayıfçının, Mısır Çarşısı’nın, kasabın ve manavın yeri belli olmalıdır. Çarşı kültürü devam etmelidir. Bizim için ve esnafımız için bu konu çok önemlidir.
Yaptığımız Teknik İncelemeler Sonucunda Edinilen Bilgiler:
•Dükkan cepheleri en yüksek kalitede boya ve Traverten Doğaltaşkaplamalarla düzenlenecek. •Özel ışıklandırma sistemleri kullanılacak. •Sokak ve caddeler eskisine kıyasla daha geniş olacak. •Üst katlarda yapılan ofislere tuvalet, lavabo ve mutfak hatları çekilecek. •Hiçbir hak sahibi mağdur edilmeyecek ve hak sahiplerine yerinde veya en yakın noktada yer tahsis edilecek. •Hak sahiplerine verilen yerlerde %25 oranında küçülme olabileceği belirtildi. •Yangın sistemleri tüm iş yerlerinde mevcut olacak. •Zemin katta otoparklar bulunacak. •Depreme dirençli, modern yapılar inşa ediliyor. •Bazı bölgelerdeki kot farkları, Arazideki ve çevre yolundaki ciddi kot farkından oluştuğunuve büyük ada ölçekli yapıların yerleşiminden kaynaklanıyor bu adaların ise diğer cepheleri cephesi düz ayak olacak şekilde planlanmıştır ve bu sorunun dış dolaşım alanları ve rampalarla çözüleceği bildirildi.
•Tüm çarşı projesinin 2025 yılı sonuna kadar tamamlanması planlanıyor. Bu inceleme ve görüşmeler neticesinde edindiğimiz bilgileri kamuoyuyla paylaşmak isteriz.
Karademir, ayrıca Malatya’nın geçmişteki güzel günlerine atıfta bulunarak şunları söyledi:
“Ben bu çarşının çocuğuyum. Çocukluğum burada yaşadığım hatıralarla geçti. Bu çarşıda yeni umutlar ve yeni hatıralar oluşacağına inanıyoruz. Esnaf kültürü korunmalıdır ve bunun için gerekli adımları hep birlikte atmalıyız.”
Ziyaretin sonunda Malatya’nın geleceği için umut dolu mesajlar veren Karademir, olumsuz söylemlere karşı birlik olmanın önemini vurguladı.
“Şehrimizde artık negatif havayı ve olumsuz söylemleri ortadan kaldırmalı, pozitif yaklaşımlarla Malatyamızın geleceğe daha iyi ve daha güzel bakmasını sağlamalıyız. Bilgi kirliliği, dezenformasyon ve algı operasyonlarına karşı dikkatli olunmalıdır. İtibar edilmesi gereken tek yer, devletimiz ve devletimizin kurumlarıdır. Çarşımız bizimle güzelleşecek, esnafla var olacaktır. Malatya, Malatyalılarla ayağa kalkacaktır. Herkese teşekkür ediyorum.”
Sentra Gayrimenkul, stratejik büyüme ve hizmet kalitesini yükseltme hedefleri doğrultusunda yönetimsel değişikliğe gitti. Bu kapsamda şirkette daha önce AVM ve Gayrimenkul Direktörü olarak görev yapan ve bu alanda 20 yılı aşkın deneyime sahip olan Mert Örücü, ‘genel müdürlük’ görevine getirildi.
Gayrimenkul sektörünün kadın girişimi ile kurulmuş sayılı şirketlerinden biri olan ve Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı Sedakat Özgür’ün yürüttüğü Sentra Gayrimenkul’de daha önce AVM ve Gayrimenkul Direktörü olarak görev yapan Mert Örücü, ‘genel müdürlük’ görevine getirildi. Alanında 20 yılı aşkın deneyimi bulunan Örücü; genel yönetim ve yatırım stratejilerinin belirlenmesinden, kurumun reorganizasyonu, şirket portföyünde bulunan varlıkların yönetim ve yatırım planlamaları ile gerek yurtdışı gerekse yurtiçindeki yeni proje ve yatırım fırsatlarının değerlendirilmesinden sorumlu olacak.
Sentra Gayrimenkul Geliştirme, bu yıl güçlü bir yatırım atağı başlatacak
Türkiye’nin ilk ve köklü alışveriş merkezlerinden biri olan Kale Outlet Center’ı dinamik, modern ve güncel perakende beklentilerine uygun bir yüzle bölgenin önemli bir çekim ve buluşma merkezi haline getirmek hedefiyle hareket eden Sentra Gayrimenkul, bu önemli yatırım atağı öncesinde merkeze daha iyi odaklanmak için verimli bir çalışma ortamı yaratmayı önceliklendirdi. Yeni proje ve yatırımların hazırlıklarına devam eden şirketin portföyünde Beylikdüzü’nde 12 dönüm büyüklüğündeki arsanın yanı sıra Düsseldorf’a bağlı Velbert kasabasında 10 dönümlük bir kilit fabrikası da yer alıyor. Portföy değeri 100 milyon doları aşan Sentra Gayrimenkul; konut, sosyal yaşam alan ve karma kullanım projelerine sıcak bakıyor.
Mert Örücü Hakkında
Dokuz Eylül Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümünde lisans eğitimini tamamlayan Mert Örücü, iş hayatına 2001 yılında aile işletmesinde başladı. 2003-2008 yılları arasında gıda ve zincir marketlere yönelik imalat sektöründe faaliyet göstermek üzere kendi şirketini kurdu. Bu süreçte finans, bütçe, maliyet kontrolü, satın alma, fizibilite çalışmaları ve ekip yönetimi gibi alanlarda yöneticilik yaptı.
2008- 2023 yılları arasında Tesco Kipa, AVM Partners, JLL Türkiye, Cushman & Wakefield Türkiye gibi önde gelen uluslararası şirketlerde çalışarak, AVM ve gayrimenkul geliştirme, yönetim, kiralama ve renovasyon alanlarında kapsamlı bir deneyim kazandı. Aralık 2023 yılı itibariyle şirketin portföy yönetiminden sorumlu AVM ve Gayrimenkul Direktörü olarak görev alan Örücü, bu tecrübelerini geçtiğimiz yıl kurulan Sentra Gayrimenkul Geliştirme bünyesinde üstlendiği Genel Müdürlük rolüne taşıdı.
Yaptığı güvenli konutlarla öne çıkan Haldız İnşaat, Körfez İlimtepe’de inşaatını sürdürdüğü 564 konut ve 16 iş yerini Temmuz 2025’te hak sahiplerine teslim edecek. 34 bloktan oluşan konutların tamamının kaba inşaat ve dış cephe imalatları tamamlandı. Proje Müdürü İslam Kazdal, “Konutların yüzde 75’i tamamlandı. İç kısım imalatlarının da önemli bölümü bitti. Konutları tarihinden önce hak sahiplerine teslim edeceğiz” dedi.
PANDEMİ SONRASI ETAPLARA BÖLÜNDÜ
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı, 2020 yılında Körfez İlimtepe bölgesinde toplam 2 bin 500 konut, 40 iş yeri, 2 cami, 24 derslikli ilkokul ve 24 derslik ortaokul yapma kararı aldı. Tüm bu yapılar için tek ihale düzenlendi. Dünyayı sarsan koronavirüs salgınıyla birlikte bozulan ekonomi ve inşaat maliyetlerinde yaşanan artış nedeniyle firmalar, TOKİ ile yaptıkları sözleşme sonrasında ihaleden çekildi. TOKİ, İlimtepe bölgesindeki konutları etaplara bölerek ihaleye çıkma kararı aldı.
İHALEYİ HALDIZ İNŞAAT KAZANDI
2022 yılı başlarında salgının etkisini kaybetmesiyle daha önce iptal edilen ihaleleri TOKİ yeniden düzenledi. Körfez İlimtepe’de yapılması planlanan 2 bin 500 konutun 1, 2 ve 3. etap ihaleleri 2022 yılı içerisinde gerçekleşti. TOKİ, son bölüm olan 4. etaptaki 564 konut ve 16 adet ticari alan ile altyapı ve çevre düzenlemesi ihalesini ise 7 Eylül 2023 tarihinde düzenledi. TOKİ Başkanlığı’nda gerçekleşen ihaleyi 1 milyar 394 milyon 500 bin TL teklif veren Haldız İnşaat kazandı. TOKİ, yer teslimi yaptıktan sonra Haldız İnşaat ile 10 Ekim 2023’te sözleşme imzaladı.
KÖRFEZ MANZARALI KONUTLAR
Körfez İlimtepe mevkinde Haldız İnşaat tarafından yapılan 564 konutun tamamı İzmit Körfezi manzaralı. İki ada üzerinde inşa edilen konutlarda birinci adada 23, ikinci adada ise 11 blok olmak üzere etapta toplam 34 blok bulunuyor. 81 bin 545,91 metrekare inşaat alanına sahip 564 konutun 206 adedi 3+1, 358 adedi 2+1 olacak. Ayrıca 5 adet daire de kapıcı dairesi olarak hazırlanıyor.
DAHA ERKEN TESLİM EDİLECEK
Herhangi bir aksama yaşanmadan devam eden konut inşaatları hakkında gazetemize bilgi veren Haldız İnşaat Proje Müdürü İslam Kazdal, “300 personel ile çalışıyoruz. Projenin tamamının yüzde 75’i bitti. Konutlarımız iki ada ve 34 bloktan oluşuyor. 34 blokun kaba inşaat aşamasını tamamladık. Dış cephe sıva ve boyaları yapıldı, pencereleri takıldı. İç kısım tesisatlar, dış ve iç kapılar, mutfak dolapları ile zemin laminant parke imalatlarının yüzde 80’i tamamladı. Her hafta TOKİ Başkanlığı’na yaptığımız işin raporunu bildiriyoruz. Belirlenen sözleşme teslim süresine bir aykırılık olmadığı gibi sözleşmenin de önünde ilerliyoruz. Hedefimiz konutları, 19 Ekim 2025 tarihinden önce hak sahiplerine teslim etmek” ifadelerini kullandı.
Haldız İnşaat Proje Müdürü İslam Kazdal, 564 konutun yüzde 75’inin tamamlandığını belirterek, konutları sözleşmeye göre teslim tarihi olan Temmuz 2025 tarihinden önce hak sahiplerine teslim edeceklerini söyledi.
Haldız İnşaat tarafından Körfez İlimtepe’de yapılı sürdürülen 564 konuttan oluşan 34 blokun tamamı yapıldı.
Temmuz 2025’te hak sahiplerine teslim edilecek olan Haldız İlimtepe TOKİ Konut bölgesinde 300 çalışan bulunuyor.
Haldız İnşaat TOKİ İlimtepe Konutlarının tüm iç imalatları tamamlandı. Konutların dış kapılarına TOKİ Başkanlığı tarafında önerilen lüks çelik kapılar takıldı.
Körfez İlimtepe mevkiinde yapılan konutların 34 bloku da Körfez deniz manzaralı.
564 konutun tamamının iç kısımlardaki yer laminat, parkeleri ve diğer tüm iç imalatların tamamlandı.
Haldız İnşaat tarafından Körfez İlimtepe’de yapılan konutların dış cephelerinde kullanılan boya ve renk uyumu konutları bir hayli lüks ve şık gösteriyor.
Bayraktar İnşaat, Adres Ankara projesindeki bağımsız birim sayısında değişiklik yaparak, projedeki 2 bin 486 konut, 84 iş yerine ilave olarak, 445 konut, 137 ofis ve 39 ticari alan ekleneceğini duyurmuştu. Söz konusu proje için ÇED gerekli değildir karar.
Bayraktar İnşaat, başkentteki yeni projesi Adres Ankara projesindeki bağımsız birim sayısında değişikliğe gidileceğini duyurmuştu. Adres Ankara projesinde yer alan 2 bin 486 konut, 84 iş yerine ilave olarak, 445 konut, 137 ofis ve 39 ticari alan ekleneceği açıklanmıştı. Projedeki değişiklik için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvuru yapılmış ve ÇED süreci başlamıştı. “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilen Adres Ankara projesinde 2 bin 931 adet konut, 84 adet iş yeri, 137 adet ofis ve 39 adet ticari alana yer verilecek.
KONUM BİLGİSİ
Bayraktar İnşaat’ın merakla beklenen Adres Ankara projesi, Ankara İli, Yenimahalle İlçesi, Işınlar Mahallesi (Eski Çerçideresi Mahallesi), 64784 Ada 2 Parsel İle 64785 Ada 1 ve 2 Parseller üzerinde hayata geçirilecek. Maliyeti 1 milyar 730 milyon 553 bin 979,04 TL olarak açıklanan Adres Ankara projesindeki kapasite artışı kapsamında 1 oda 1 salon, 2oda 1 salon ve 3 oda 1 salon konutlara yer verilecek. 64785 Ada 2 Parsel üzerindeki kapasite artışı kapsamında A Blokta 4 Adet 17 katlı, 1 adet 10 katlı, 2 adet 7 katlı bina ve ayrıca Sosyal Tesis Alanı bulunurken, B blokta ise 1 adet 16 katlı bina bulunacak. Söz konusu binalarda konut ve ofislerin yanı sıra ticari alanlara da yer verilecek.
3 YILDA TAMAMLANACAK
Toplamda 2 bin 931 adet konut, 84 adet iş yeri, 137 adet ofis ve 39 adet ticari alana yer verilen Adres Ankara projesinin inşaat çalışmaları 3 senede tamamlanacak. Söz konusu projenin inşaat aşamasında yaklaşık olarak 300 personelin istihdam edileceği belirtilirken, projenin inşaat alanında 12 ay, ayda 22 gün ve günde 8 saat çalışma yapılacak.
PROJENİN KONUMU
Bayraktar İnşaat, Adres Ankara Evleri, Akşemsettin Caddesi ve Eşref Bitlis Caddesi üzerinde hayata geçiriliyor. Proje alanının yaklaşık olarak 1 kilometre kuzeyinde Halil Sezai Erkut Caddesi yer alıyor. Söz konusu bu caddeler Yenimahalle – Keçiören – Altındağ İlçelerine ait mahalleleri birbirine bağlayan ana arterler şeklinde belirtiliyor. Adres Ankara Evleri projesinin yükseleceği alanın 325 metre uzağında İvedik Metro İstasyonu yer alırken, EGO araçları proje alanının batısındaki Yahya Kemal Caddesi üzerinden geçiyor.
Isparta Valisi Abdullah Erin İnşaat Mühendisleri Odası Isparta Temsilcisi Erdem Demiralay ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti.
Isparta Valisi Abdullah Erin “İlimiz inşaat sektörünün önemli paydaşlarından biri olan İnşaat Mühendisleri Odası Isparta Temsilcisi Sn. Erdem Demiralay ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya geldik. Görüşmede, ilimizin yapı stoku ve inşaat sektöründeki gelişmeler hakkında değerlendirme yapma fırsatı bulduk. Yapıcı önerileri ve destekleri için kendilerine teşekkür eder, bundan sonraki çalışmalarında başarılar dilerim.” ifadelerine yer verdi.
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, 2024 senesinin gayrimenkul sektörü açısından sakin olduğu bir sene olduğunu belirterek, 2025 yılının fiyatların çok aşırı gitmediği, piyasanın arz ve talebinin biraz daha birbirine yaklaşabileceği bir yıl olacağını öngördüklerini açıkladı.
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, 2024 senesinde gayrimenkul sektöründe alım ve satımların bir önceki yıldan çok da farklı gerçekleşmediğini vurgulayarak, “Krediler son derece zorlayıcıydı. Faizlerin yüksek olması alıcı ve satıcıyı birbirinden uzaklaştırdı ve alım satım nakit gerçekleşti. Ülkemizde ne olursa olsun aylık ortalama 115 bin konut satılıyor. Ayda bazen 120 bine kadar çıkabiliyor bu rakam. Satışların yüzde 45’i ilk altı ayda yapılıyor, ikinci altı aylarda ise daha yoğun dönemler yaşıyoruz. 2024 yılında konutların fiyat artışlarına baktığımızda enflasyonun gerisinde kaldığını gördük. Merkez bankası verilerine göre Fiyatlar yine yüzde 29 arttı ama sonuçta ortalama enflasyonun gerisinde kaldı. Kiralara baktığımızda ise kira artışlarının yüzde yüze yakın olduğunu görüyoruz. Çünkü enflasyonist ortamlarda kiraların beklenenden fazla artırılması yıl içinde değer kaybı olacak diye bir düşünce olmasından kaynaklanıyor. Ama son bir aydır da kiraların artışının durulduğunu görüyoruz.” dedi. Gayrimenkul sektörü için 2025 yılını değerlendiren Yazıcı, “Sektör açısından 2025 yılı daha zor bir sene olmayacak çünkü en zoru geçirdik diye düşünüyorum. Mülkünü kiraya vermek isteyenlere önerim kirayı ödeyebilir kiracı bulmak önemli, rakamlarını değerlendirirken öyle bakmak gerekli. Kira ödemelerinde problemler çok yoğun ve birikti, 2025 yılı bu sorunların mahkemelerde ki yığınların çözümlenmesi gereken bir yıl olacak. Konut kredi hacmi büyüklüğü 2024’de takribi yüzde 12 kadar arttı, bu sene faizler gerilerse biraz daha artmasını öngörüyoruz. Öte yandan takipteki konut kredilerinde çok az da olsa bir miktar artış yaşanıyor. Türkiye dünya ortalamasının çok altında gidiyor, rakamlar çok düşük ama yukarı çıktığının sinyalini görebiliyoruz. Dolayısıyla 2025 senesi aslında fiyatların çok aşırı gitmediği, piyasanın arz ve talebinin biraz daha birbirine yaklaşabileceği bir yıl olacak. Öte yandan biz sürekli konut yapmaktan bahsediyoruz. Türkiye’de hane halkı sayısı 3,1 kişi; toplamda yirmi üç milyona yakın da konut var ama bu konutların yeri istediğiniz yerlerde değil. Çünkü şehirlere göç ettik. Son on yıldır politikalar bizi köylerden şehirlere göç ettirdi. Köyler, kasabalar tekrar canlanmalı. Yani bütün ekonomiyi 3-5 şehre yayarak değil, başka küçük şehirlere de giderek hayatın dağıtılması gerektiğini, oradaki yapı stoklarının kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Yoksa büyük şehirleri büyüte, büyüte çok da efektif bir hale getiremeyeceğiz. Dolayısıyla yapı stokunu büyükşehirlerde büyütmek yerine, ilçelerde, kasabalarda, köylerde değişik hayat şartları, okul ve sağlık hizmetleri şartlarını geliştirmeli, nüfusu ülke geneline daha homojen yaymalıyız. İnsanların uzaktan çalışma modeli ile uzaktan çalışabilirler, kalanların da emeklilerin köylerine dönmesi gibi modeller geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yoksa büyükşehirlerde sonsuza kadar konut yapamayız, bu gerçekçi değil.” diyerek sözlerini bitirdi.
Yeşil Masa Sosyal Alan Ürünü: Cafe ve Bekleme alanlarında inovaktif tasarımı ile kullanışlı, keyifli ve samimi bir ortamın tamamlayıcısı olan yeşil masa bulunduğu yeri renklendirirken, uyumlu tasarımıyla en çok tercih edilen ürünler arasında yer alıyor.
Mod Tasarım’dan, 2025 yılı için modern iş dünyasının ihtiyaçlarına uygun çözümler sunan yenilikçi ofis trendleri.
2025, ofis tasarımlarında işlevsellik, teknoloji entegrasyonu ve sürdürülebilirlik gibi unsurların ön planda olduğu bir yıl olacak. Bütünleşik çözümleriyle sektörde fark yaratan Mod Tasarım, bu yeni trendleri yakından takip ederek iç mimari, ofis mobilyaları, bölme ve akustik alanında yenilikçi çözümler sunmayı sürdürüyor.
2025 yılının ofis tasarımında yenilikçi çözümlerin, doğal yaklaşımların ön planda olacağına dikkat çeken Mod Tasarım Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Sicim, “Mod Tasarım olarak bu trendleri ürünlerimize yansıtarak, müşterilerimize hem işlevsel hem de estetik çözümler sunuyoruz. İş dünyası, değişen ihtiyaçlara hızla adapte oluyor. Biz de işlevsellik ve tasarımı bir arada sunan çözümlerimizle 2025’te ofis tasarımlarında fark yaratmaya devam edeceğiz” dedi.
Bu yıl Hibrit Çalışma Alanları ön planda Özellikle pandemi ve sonrasının çalışma alışkanlıklarına etkisiyle esnek ve modüler mobilyalar, değişen ekip ihtiyaçlarına uyum sağlıyor. Ofisler artık sabit değil, dinamik bir yapıda tasarlanıyor. Katlanabilen, büyüyüp, küçülebilen grup çalışma masaları, modüler bölme sistemleri, çok amaçlı ofis mobilyaları bu yıl ön planda olacak.
Açık ofislerde Akustik Konfor önem kazanacak Açık ofis düzenlerinde çalışan verimliliğini artırmak için akustik çözümler, tasarımın temel bir parçası. Mod Tasarım’ın yenilikçi akustik tavan, duvar ve masa arası akustik bölme çözümleri bu ihtiyacı en iyi şekilde karşılıyor.
Minimalist ve Biophilic Tasarım
Doğal malzemeler ve bitki temaları, çalışanların huzur ve motivasyonunu artırıyor. Ahşap ve taş gibi doğal malzemeler, bitkilerle zenginleştirilmiş alanlar huzurlu bir çalışma ortamı sunuyor.
Asel Couple Ofis grup çalışma masası: Ofislerde doğal ahşabın gücünü kullanın, sıcak bir atmosfer oluşturarak motive ekipler yaratın! Asel Double, üzerindeki özel aydınlatması, cilalı MDF tablası, akustik panelleri ve yeşile alan açan mesh yapısıyla yeni nesil ofislere uygun olarak tasarlandı.
Teknoloji Entegrasyonu:
Yükselip, alçalabilen akıllı masa sistemleri, ses ve görüntü sistemleriyle uyumlu mobilyalar; modern ofislerin olmazsa olmazı haline geliyor.
Mod Tasarım Hakkında;
«Yenilikçi Bakış Açımız ve Tecrübemizle Ofislerinize Hayat Veriyoruz» Her ofisin bir hikayesi var. Mod Tasarım, 2002 yılında bu hikâyeyi şekillendiren alanları tasarlamak ve üretmek için yola çıktı. Yenilikçi ve vizyoner bir anlayışla ofis mobilyası, ofis bölme sistemleri, akustik ve iç mekân çözümleri sunan Mod Tasarım, estetik ve işlevselliği bir arada sunarak çalışma alanlarını sadece birer mekân olmaktan çıkarıp ilham veren, üretkenliği artıran ve konforu önceliklendiren yaşam alanlarına dönüştürüyor.
Sektörde 20 yılı aşkın tecrübemizle, tasarımcı kimliğimizle özgün çizgiler yaratırken, üretici yetkinliğimizle 5000m2lik üretim tesisimizde bu çizgileri hayata geçiriyoruz. Ofis alanları için, her iş yerinin kendi yapısını; DNA’sını yansıtan şekilde, entegre çözümler sunarak, her ihtiyacı karşılayan bir çalışma ortamı oluşturuyoruz. Bugüne kadar kamudan, uluslararası firmalara, finanstan bilişime, küçük işletmelerden, çok uluslu büyük şirketlere, çağrı merkezlerine kadar tamamladığımız projelerle sektörün öncülerinden biri olmayı başardık. Yenilikçi bakış açımızla, bir yandan yurt içi çalışmalarımıza devam ederken, uluslararası arenada da Amerika Birleşik Devletleri ve Gürcistan’da 2024 yılında açtığımız ofislerle büyümeye devam ediyoruz.
Levent’teki 2000 m2lik Ofiste Her Şey Deneyim Merkezimiz ’i ziyaret edebilir, tüm çözümlerimizi bir arada deneyimleyebilirsiniz.
Couple Yeni Nesil Çalışma Ünitesi: Couple estetik ve iş verimini artıran tasarımıyla sürdürülebilir ofisler için tasarlandı. Fonksiyonel, mekanın içerisinden kendini soyutlayan, ünitenin küçültülebilir ve çoğaltılabilir olduğu çözümlerdir. Aynı zamanda akustik ortamıyla dinlenmeye de olanak sağlıyor. Büyük bir mekan içerisinde sırasal masa düzenine alternatif bağımsız ayrı bir bölüm olarak kurulabiliyor.
Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal, geçtiğimiz aylarda Sancaklı’ya futbol sahası ile oyun alanı isteyen çocuk ve gençlere verdiği sözü tuttu. Tekrar köyü ziyaret ederek gerekli çalışmaları başlattıklarını müjdeleyen Başkan Ünsal, “Kısa süre içinde sahamızı, oyun parkımızı ve yeşil alanımızı tamamlayacak, bölge halkı için çok keyifli bir sosyalleşme alanı yaratacağız” dedi.
Mahallelerdeki ihtiyaçları yerinde tespit etmek için ilçeyi adım adım dolaşan Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal, vatandaşlar tarafından kendisine iletilen talepleri de tek tek yerine getiriyor. Bu kapsamda Başkan Ünsal, geçen aylarda Sancaklı’ya yaptığı ziyarette futbol sahası ile oyun alanı isteyen çocuk ve gençlerin talebini de karşılıksız bırakmadı. Toplam bin 100 metrekarelik alan üzerinde mini çim futbol sahası, yeşil alan ve oyun parkı kurulması için çalışmalara başlandı. Sahanın çevre betonları atılırken, tüm demir aksamlar Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün atölyelerinde üretildi. Yakın zamanda da montaj ve rulo çim serim işlemlerine geçilecek. Sahanın yanındaki park komple revize edilerek, oyun grubu yerleştirilecek. Ağaç dikimi ve peyzaj düzenlemeleri de yapılarak, bölgeye değer katacak keyifli bir sosyal alan yaratılacak.
PANKARTLARLA KARŞILANDI
Hem çalışmaları yerine incelemek hem de vatandaşlarla buluşmak için geçtiğimiz günlerde Sancaklı köyünü tekrar ziyaret eden Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal; “Sözünü Tutan Başkan”, “En İyi Başkan Yıldız Başkan”, “Köyümüz Hizmet Gördü”, “Teşekkürler Başkanım” yazılı pankartlarla karşılandı. Gösterdikleri büyük ilgi ve sevgi için köy halkına teşekkür eden Başkan Ünsal “Sancaklı’ya daha önce yaptığımız ziyarette çocuk ve gençlerimize bir söz vermiştim. Şimdi o sözü tutmanın sevincini yaşıyorum. Karşıyakamızın her bir köşesi bizim için çok kıymetli, Sancaklı da öyle. Burada yaşayan çocuklarımız en modern spor alanlarını, en güzel oyun parklarını hak ediyorlar. Kısa süre içinde çalışmalarımızı tamamlayarak, onları bu imkanlara kavuşturacağız” dedi.
Başkan Ünsal’a çiçek takdim eden Sancaklı sakinleri de “Bizi hiç bırakmıyorsunuz, unutmuyorsunuz. Sizden çok memnunuz. Allah razı olsun” diyerek sevinçlerini dile getirdi.
MIPIM 2025’te Türkiye, global şehir festivalinde dünya çapında tanıtılıyor. Bakan Kurum’un katılımıyla ülkenin gayrimenkul sektörü yeni yatırımlar için önemli fırsatlar sunuyor.
Cannes’da Düzenlenen MIPIM 2025’te Türkiye Parlıyor!
Gayrimenkul sektörünün nabzının attığı en önemli etkinliklerden biri olan MIPIM, bu yıl da Türkiye’nin önemli katılımıyla gerçekleşti. 11-14 Mart tarihleri arasında Fransa’nın Cannes kentinde düzenlenen 35. MIPIM’da, Türkiye, hem devlet hem de özel sektör temsilcileriyle güçlü bir varlık gösterdi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum liderliğindeki Türk heyeti, fuarda ülkemizin büyüyen ve gelişen gayrimenkul sektörünü dünya yatırımcılarına tanıttı. TOKİ, Emlak Konut gibi kamu kuruluşlarının yanı sıra, SP Architects, LAL Değerleme, GYODER ve YENİA gibi özel sektörün önde gelen oyuncuları da fuarda yer alarak Türkiye’nin yatırım potansiyelini sergiledi.
MIPIM 2025, Türkiye’nin sadece coğrafi konumu ve doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda istikrarlı ekonomisi, nitelikli insan kaynağı ve sunduğu teşviklerle de uluslararası yatırımcılar için cazip bir destinasyon olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Fuarda, Türkiye’nin özellikle konut, ticari gayrimenkul ve altyapı projeleri alanında sunduğu fırsatlar büyük ilgi gördü.
MIPIM 2025’te Türkiye, gayrimenkul sektöründe dünya çapında bir oyuncu olduğunu bir kez daha kanıtladı. Bakan Kurum’un liderliğindeki heyet ve sektörün önemli oyuncularının katılımıyla ülkemizin yatırım potansiyeli uluslararası platformda başarıyla tanıtıldı. Avrupa ve Orta Doğu’dan gelen yoğun ilgi, Türkiye’nin gayrimenkul pazarının geleceği hakkında olumlu sinyaller veriyor.
Bu önemli etkinlikte elde edilen başarı, Türkiye’nin gayrimenkul sektörünün daha da büyüyeceği ve gelişeceği yönündeki beklentileri artırdı. Ülkemizin sunduğu fırsatlar ve istikrarlı ekonomik ortam, uluslararası yatırımcılar için cazip bir seçenek olmaya devam edecek.
Sonuç olarak, MIPIM 2025, Türkiye’nin gayrimenkul sektörü için önemli bir dönüm noktası oldu. Bu etkinlik sayesinde ülkemiz, dünya çapında tanınır hale geldi ve yeni yatırımlar için önemli adımlar atıldı.
Tavşanlı Belediye Başkanı Mücahit Kaçar öncülüğünde hayata geçirilen yatırımlar, belde halkının memnuniyetini arttırırken çevre ilçelerde de dikkat çekiyor.
Elektrik hatlarının yer altına alınması, alışveriş merkezi, benzin istasyonu projeleri ve hastane girişimleriyle beldenin çehresi değişiyor. Tavşanlı Belediye Başkanı Mücahit Kaçar, son olarak TOKİ projesinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı programına alındığını duyurarak bir seçim vaadini daha gerçekleştirmiş oldu. Başkan Kaçar’ın başarılı çalışmaları, belde halkı tarafından takdirle karşılanıyor. Seçim vaatlerinden biri olan TOKİ projesinin hayata geçmesi için gereken görüşmeleri gerçekleştirdiklerini belirten Belediye Başkanı Mücahit Kaçar, projeyle ilgili açıklamalarda bulundu, “Beldemize bir hastane kazandırılması konusunda Sağlık Bakanlığımızla görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Elektrik hatlarını yer altına alma çalışmalarımızı tamamladık. Alışveriş merkezi projemiz ise devam ediyor. Belediyemize bir benzin istasyonu kazandırarak hizmet çeşitliliğini artırıyoruz. TOKİ projesi, seçim dönemimde verdiğim önemli sözlerden biriydi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Murat Kurum ve milletvekillerimizin desteğiyle TOKİ projesini Bakanlık programına dahil ettirdik. Şimdiden beldemize hayırlı olmasını diliyorum.” TOKİ Projesi ile 70-80 Yeni Konut Bakanlık programına dahil edilen TOKİ projesi kapsamında, Tavşanlı’da 70 ila 80 konutluk bir yerleşim alanı oluşturulması planlanıyor. Belde halkının konut ihtiyacını karşılamayı hedefleyen bu proje, bölgedeki sosyal ve ekonomik yapıya da katkı sağlayacak. Belde halkı, Belediye Başkanı Mücahit Kaçar’ın seçim döneminde verdiği sözleri birer birer yerine getirmesinden duydukları memnuniyeti dile getirirken, beldenin gelişimi adına yapılan yatırımların devam etmesini temenni ettiklerini belirtti.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin TOKİ’ye ait Mavişehir’deki arazinin açık artırma yöntemiyle satışına ilişkin yürütmeyi durdurma ve iptal davasında mahkeme kararını verdi. Ankara 3. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın Karşıyaka ilçesinde Mavişehir Şemikler Mahallesi 25697 ada 1 parseldeki taşınmazın açık arttırma usulü ile satışının yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle Ankara 3. İdare Mahkemesi’ne açtığı davada mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mahkeme kararında şu ifadelere yer verildi:
“Dava dosyasının incelenmesinden, ihale edilen dava konusu 25697 Ada 1 Parsel nolu taşınmazın Ege Denizi, kıyı ve sahil şeridi, hassas koruma bölgesi ve sulak alanı içerdiği, dava konusu ihaleye ilişkin hazırlanan şartnamede taşınmazın anılan vasıfların gerektireceği yasak ve sınırlara ilişkin herhangi bir ibareye yer verilmediği anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın davalı idarenin mülkiyetine alınmasına dair iş, işlem ve izinlerin sorulmasına, bu süreci gösteren bilgi ve belgelerin Mahkememize ibrazının istenilmesine, Dava konusu işlemin, devletin hüküm ve tasarrufu altında olan taşınmazın satışına ilişkin bir ihale olduğu ve bu ihalenin yapıldığı ve satış işlemlerinin devam ettiği göz önüne alındığında, niteliği itibariyle uygulanmakla etkisi tükenecek nitelikte işlemlerden olduğu anlaşıldığından, Mahkememizin işbu ara kararına cevap verildikten veya ara karar süresi geçtikten sonra yeniden bir karar verilinceye kadar dava konusu işlemin geçici olarak yürütmesinin durdurulmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20. ve 27. maddesinin 5. fıkrası gereğince ara kararı süresinin onbeş (15) gün olarak belirlenmesine, ara kararı gereğinin belirtilen sürede ve eksiksiz olarak yerine getirilmesinin yasal zorunluluk olduğunun hatırlatılarak yerine getirilmemesi halinde dosyadaki bilgi ve belgelere göre karar verilebileceğinin ilgililere bildirilmesine, 22.01.2025 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”
Tokat’ta uzun süredir beklenen yeni Valilik Binası’nın inşaat süreci için önemli bir adım atıldı.
İhale süreci tamamlanan projede, yer teslimi Tokat İl Özel İdaresi tarafından yapıldı. Eski Valilik binasının yıkıldığı ve geçici olarak otopark alanı olarak kullanılan bölge, inşaat çalışmaları için boşaltıldı. Alanın güvenlik bariyerleri ile çevrilmesinin ardından inşaata kısa süre içinde başlanması bekleniyor. Yeni Valilik binası, toplamda 9.502 m²’lik bir alana sahip olacak ve 4 katlı olarak inşa edilecek. Modern mimari anlayışla tasarlanan bina, şehrin ihtiyaçlarına yönelik birçok fonksiyonel alan içerecek.
Valilik Binasında Hangi Birimler Olacak? Yeni binada Tokat Valiliği’ne bağlı olarak hizmet verecek bazı birimler şunlar: İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü – İl Yazı İşleri Müdürlüğü – Hukuk İşleri Şube Müdürlüğü – Tüketici Hakem Heyeti. Ayrıca, binada 150 kişilik iki büyük toplantı salonu bulunacak. Bu salonların resmi toplantıların yanı sıra halk toplantıları ve etkinlikler için de kullanılması planlanıyor. Tokat halkına modern ve işlevsel bir hizmet sunmayı amaçlayan bu projede çalışmaların hızla ilerlemesi hedefleniyor. Şehirdeki gelişmeleri takip etmek için gözler artık yeni Valilik binası inşaatında olacak.
Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, ilçedeki rezerv alan projelerindeki çalışmaları yakından takip etmeye devam ediyor.
Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, ilçede sürdürülen rezerv alan projelerini ziyaret ederek, çalışmaların son durumunu yerinde inceledi. Saray Mahallesi’nde devam eden inşaat alanında konuşan Başkan Taşkın, kullanılan inşaat tekniklerinden övgüyle bahsederek şu açıklamalarda bulundu:
“İnşaatın böyle yükseldiğini görmek bizleri ziyadesiyle mutlu ediyor. Fore kazık ve diyafram duvarı gibi teknikler sayesinde zemin iyileştirmeleri kusursuz şekilde gerçekleştiriliyor. Bu, ancak devlete mahsus bir iştir. Özel sektörde bu ölçüde kapsamlı bir zemin sağlamlaştırması yapmak neredeyse imkânsızdır. Bu yüzden rezerv alanlarını artırarak tahliyeleri hızlandırmalı, güvenli konut ve iş yerleri oluşturmalıyız.”
Başkan Taşkın, ayrıca çalışmaların hızlandığını vurgulayarak Saray Mahallesi’ndeki projenin Aralık 2025’te tamamlanacağını belirtti.
Şantiye Müdürü Mecid Türkoğlu: Proje Planlandığı Gibi İlerliyor
Şantiye Sorumlu Müdürü Mecid Türkoğlu, proje hakkında teknik detayları paylaşarak çalışmaların hızla sürdüğünü belirtti. Türkoğlu, projenin ilk etabında toplam 1.343 bağımsız bölüm yer aldığını ifade ederek;
“Burada 594 konut, 493 dükkân ve 256 ofis olmak üzere toplam 1.343 bağımsız bölüm bulunuyor. Bunun yanı sıra 1.450 araç kapasiteli iki katlı bir otopark inşaatımız var. Yaklaşık 1.100 metrelik diyafram duvarı tamamladık ve 8.000 fore kazığın %60’ını bitirdik. Şubat ayı sonunda tüm kazık imalatını tamamlamayı planlıyoruz. Proje, 6 parsel ve 24 bloktan oluşuyor. Şu an 3 parselde inşaat, 2 parselde kazık çalışmaları, 1 parselde ise hafriyat çalışmaları devam ediyor.” dedi.
Depreme Dayanıklı Bir Battalgazi İçin
Saray Mahallesi’nde devam eden rezerv alan inşaatları, bölgenin deprem güvenliği açısından önemli bir proje olarak öne çıkıyor. Zemin iyileştirme çalışmalarıyla hem konutlar hem de iş yerleri daha güvenli hale getiriliyor. Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, bu çalışmaların tüm ilçeye yayılarak modern, güvenli ve yaşanabilir bir Battalgazi oluşturulması için büyük önem taşıdığını belirtti.
Sivas Belediyesi’nin Kızılırmak Projesi, Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda tanıtıldı. Proje, şehrin tarihsel ve modern yüzünü bir araya getirerek turizm ve sosyal yaşamı dönüştürmeyi hedefliyor. 683 bin m² alanda planlanan proje, Sivas’ın geleceğini şekillendirecek.
Sivas Belediyesi’nin Kızılırmak Projesi’nin ön konsepti, Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda kamuoyuna tanıtıldı. Belediye Başkanı Dr. Adem Uzun, projeyle Sivas’ın tarihsel ve modern yüzünü birleştirmeyi amaçladıklarını vurguladı.
Kızılırmak şehrin yeni kültür ve turizm merkezi olacak
Sivas Belediyesi’nin en büyük projelerinden biri olan Kızılırmak Projesi’nin ön konsept tanıtımı, yoğun bir katılımla gerçekleşti. Programa, Belediye Başkanı Dr. Adem Uzun’un yanı sıra kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve siyasi parti temsilcileri katıldı.
Başkan Uzun, projenin sadece Sivas için değil, bölge genelinde sosyal, ekonomik ve turizm alanında büyük bir dönüşüm yaratacağını belirtti. “Amacımız, Kızılırmak’ı şehrimizin kalbine entegre ederek bir kültür koridoru oluşturmak. Bu sayede turizmi canlandırırken, çevre ve sosyal yaşam standartlarını da yükseltmeyi hedefliyoruz,” dedi.
Devasa alan, modern planlama
Projeyi iki etap halinde hayata geçireceklerini açıklayan Başkan Uzun, birinci etapta 447 bin m², ikinci etapta ise 236 bin m² olmak üzere toplam 683 bin m²’lik bir alanda çalışmalar yapılacağını belirtti. Proje kapsamında sosyal donatı alanları, yürüyüş yolları, yeşil alanlar ve kültürel etkinlik merkezlerinin yer alacağı vurgulandı.
Katılımcılar önerilerini sundu
Toplantının ikinci bölümünde, davetliler projeye dair görüş ve önerilerini paylaştı. Yapılan değerlendirmelerle projenin nihai haline katkı sunulması hedefleniyor.
Şehrin çehresi değişiyor
Kızılırmak Projesi, modern mimarisi ve sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımıyla şehrin tarihsel dokusuna yeni bir soluk getirecek. Projenin tamamlanmasıyla Sivas’ın sosyal ve turistik açıdan önemli bir cazibe merkezi olması bekleniyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, uzun yıllardır gündemde olan Finike-Demre-Kaş-Kalkan Devlet Yolu Projesi ile ilgili ÇED Olumlu kararı verildiğini 17 Ocak 2025 tarihinde sayfasında duyurdu.
Proje 57 hektar orman, 118 hektar tarım, 95 hektar makilik alanının zarar görmesine neden olacak. Otoyol projesi koruma altına alınmış doğal varlıkları ve antik kentleri tehdit ediyor. Hoyran Antik Kenti, Myra Antik Kenti, sura ve Kyaneai Antik Kentleri bunlardan birkaçı. 67 bine yakın ağacın kesilmesi, 11 arkeolojik sit alanı ve 9 korum alanının zarar görmesi söz konusu. Ayrıca dünyada sadece Kaş’ta yetişen Likya orkidesi, Kaputaş andızotu, Sürmeli çiğdemi gibi endemik türler de tehlike altında. Çevreciler ve sivil toplum kuruluşları, projenin bölgenin tarihi dokusuna ve doğal alanlarına gelecek zararın önüne geçeilmek için tepki gösterdiler. Kaş-Kalkan arasından geçecek duble yol sonrasında oluşabilecek betonlaşma da bölge halkını tedirgin ediyor.
“Dört şeritli yolun yapılması Türk halkına vergi yüküdür, israftır!”
Kaş Çevre ve Kültür Derneği öncüsü olduğu kampanyada sosyal medya hesabında şunları ifade etti: “Kaş’ı transit geçen, ilçe merkezi ile bağlantısı olmayan duble yol için bilirkişi raporunda; mevcut Kaş-Kalkan yolunun 28 dakikada geçildiğini, yeni yolun girişinin ise merkeze 12 km olan Ağullu Mahallesinden olacağı için 31 dakika süreceğini ve yerel halkın yüzde 73’ünün bu şartlarda mevcut yolu kullanmaya devam edeceği rapor edilmiştir. Duble yol güzergahının mevcut yolların üzerinden ya da mevcut yollara teğet geçtiği görülürken Demre-Kaş arasında üç şeritli bir yol zaten mevcutken, sadece belli noktaların fiziki ve geometrik standartlarının iyileştirmesi yeterliyken, yeniden dört şeritli olun yapılması ekonomik sıkıntılar içinde yaşayan Türk halkına vergi yüküdür, israftır!”
ÇED’in otoyol projesiyle ilgili raporunda ise şunlar yazmaktadır: “Çalışma koridorunun tamamında sit alanları ve tarihi yapılar mevcuttur. Güzergâh çevresinde tarihi mezarlık, sit alanı veya tescil edilmiş tarihi yapıları ıstlada, Apollonia, İsinda, Kyaenai gibi antik kentler yanında ismi bilinmeyen birçok harabe yerler vardır. Bunlar irili ufaklı antik yerleşimlerdir. Güzergâh ekseni mevcut yolu takip ettiğinden çevrede bulunan tarihi kalıntılara ve doğal sit alanlarına müdahale yapılmayacaktır. Proje güzergâhı üzerinde yapılacak çalışmalar sırasında herhangi bir taşınır veya taşınmaz kültür varlığına rastlanılması durumunda 2863 sayılı yasanın 4. Maddesi gereği çalışmalar durdurularak en yakın Müze Müdürlüğüne veya Mülki İdare amirine haber verilecektir.”
Çukurbağ-Ağullu-Pınarbaşı-Gökçeören mahallelerinden geçerek Kalkan yoluna bağlanacak olan 28,7 kilometrelik iki gidiş iki geliş olarak planlanan yolda dört adet viyadük, üç adet tünel ve yedi adet kavşak bulunacak. Projeye göre yol güzergahı 1. derece SİT alanı olan Kaputaş mevkiinden geçecek. Yolun 2842 metresinin Kaputaş’ı da kapsayan Kalkan Güney yamaçları SİT alanı bölgesinden geçerken, Kaputaş hattında da bir viyadük yapılacak.
2007-2013 yılları arasında Kültür ve Turizm Bakanı olarak görev yapan Ertuğrul Günay da, geçtiğimiz yıllarda “İtalya’nın güneyine baktığımızda yollar, Finike, Demre, Kaş, Kalkan arasındaki yollardan daha kötü. Zaman zaman insanların doğa içerisinde kaybolması, zahmet çekmesi gerekiyor ki bölgeye özel önem vererek gelsinler. Her şey yol demek değildir, mevcut yol iyileştirilerek bölgeye katkı sağlanmalı. Karayolları Myra antik kentinin üzerinden geçirmeyi planladığı yol için üç şiddetinde yapay depremler oluşturacak patlamalar yapmayı planlıyor. Tarihin yok olmasına, yeşilin yok olmasına hem ülke insanının hem de doğanın tahammülü yok” diye görüş bildirmişti.
ArsaVev Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Öztürk, Çiftlikköy Projesi için Mövenpick ile imza attıklarını duyurdu. Öztürk konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ”Projemiz içinde 6.000 metrekare alana inşa edeceğimiz 80 odalı otelimiz, dünya turizm devi Accor’un Mövenpick markasını taşıyacak” şeklinde konuştu.
Herkesin ev sahibi olabilmesi amacıyla geliştirdikleri ev getirili arsa modeli ve satışa sundukları 12 proje ile geçen sene toplam 2 bin 436 kişiyi gayrimenkul sahibi yaptık, yıl sonu itibarıyla yüzde 170 büyümeye ulaştıklarını ifade eden Bülent Öztürk, şunları söyledi: ”Yalnızca 2024’te toplam 15 milyon metrekare arsa satış talebi aldık, bunun 3 milyon metrekaresini değerlendirdik ve yatırım yapılabilecek 150 bin metrekare arsa için görüşmelere devam ediyoruz. Hedefimiz 2025 yılını yüzde 100 büyüme ile tamamlamak. arsaVev olarak 2024 yılında 12 proje satışa çıkardık. Satışları halen devam eden Türkiye’nin en değerli lokasyonları olan Bodrum, Foça, Kuşadası, Balıkesir, Sapanca ve Çiftlikköy’de 9 farklı projemiz var. Satış faaliyetlerimiz için ofis sayımızı 12’ye çıkarttık. arsaVev Akademi ile emlak danışmanlarına eğitimler verdik, arsaVev mobil uygulaması sayesinde bizimle güçlü bir iş birliğine başlamalarını sağladık. Türkiye’de bir ilk olan ArsaVev Club’ı hayata geçirerek yapılacak satın alma karşılığında ArsaPara kazanılmasını ve bunu bir sonraki proje tercihlerinde kullanabilme imkânı sunduk. HDI Sigorta ile iş birliği yaptık, iş ortaklarımızı güvence altına aldık.”
80 odalı oteli Mövenpick yönetecek
“Sektörde bir ilki daha gerçekleştiriyoruz” diyen Bülent Öztürk; “Yalova Çiftlikköy’de 39 bin 746 metrekare alanda gerçekleştirdiğimiz, doğa ile uyumlu, içinde çocuk kulübünden tarım, sanat atölyelerine kadar hayata değer katacak sosyal donatılar bulunan projemizde olağanüstü bir iş birliği yapıyoruz. Projemiz içinde 6 bin metrekare alana inşa edeceğimiz 80 odalı otelimiz, dünya turizm devi Accor’un Mövenpick markasını taşıyacak” şeklinde konuştu.
Hem tatil yapmak isteyenlere hem de iş dünyasına hizmet verilecek
İş birliğine dair değerlendirmelerde bulunan Accor Premium, Orta Ölçekli ve Ekonomik Segmentler Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Operasyon Direktörü Paul Stevens, ”Accor olarak, bu dikkat çekici projede arsaVev ile ortaklık yapmaktan gurur duyuyoruz. Mövenpick Living Yalova, sürdürülebilir uygulamalar ve yenilikçi tasarımıyla, doğal çevresiyle uyum içinde olacak şekilde titizlikle tasarlandı. Mövenpick’in sürdürülebilirlik konusundaki bağlılığını yansıtan bu proje hem tatil hem de iş amaçlı konaklamalar için özel bir deneyim sunacak. Gastronomiden sosyal alanlara, etkinlik mekanlarından rekreasyonel olanaklara kadar her detay Mövenpick markasının kalitesini ve sürdürülebilirlik anlayışını yansıtarak topluma değer katacak” dedi. arsaVev Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Öztürk, kadınların hayatın her alanında varlıklarının güçlendirilmesi gerektiğine inandıklarını vurgulayarak, ”Geçen sene olduğu üzere bu yıl da Fenerbahçe’nin Opet Kadın Basketbol Takımı, Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımı ve Medicana Kadın Voleybol Takımı’nın sponsorları arasında yer alıyoruz. Kadın futboluna verdiğimiz desteği dünyanın en büyük 3 liginde Sheffield United FC, FC Schalke 04 ve Real Betis Feminas takımlarına da sağlayarak bu alanda arsaVev’i global arenaya taşıdık” ifadesini kullandı.
Sağlık Bakanı Dr. Hakan Dinçyürek, Gazimağusa Belediye Başkanı Süleyman Uluçay ile birlikte yapımı devam eden Yeni Maraş Sağlık Merkezi’ni ziyaret ederek çalışmaları yerinde inceledi.
Bakan Dinçyürek, merkezin alt yapı, yol ve çevre düzenlemesi konularında Belediye Başkanı Uluçay ile değerlendirmelerde bulunduklarını belirtti.
Projenin kısa sürede tamamlanmasının hedeflendiğini vurgulayan Dinçyürek, çalışmaların belediye ile eş zamanlı olarak sürdürüleceğini kaydetti.
Sağlık merkezinin tamamlanmasının ardından gerekli donanımın hızla sağlanacağını ifade eden Bakan Dinçyürek, merkezin bölge halkına daha etkili bir sağlık hizmeti sunacağını söyledi.
Ral Yatırım Holding (RALYH), bağlı ortaklıkları aracılığıyla 3 farklı konut projesi ihalesinde sözleşme imzalamaya davet edildi.
Hatay Defne’de 618 Konutluk Proje
RALYH’nin %100 bağlı ortaklığı RAL YAPI, Hatay Defne’de 618 konut, 2 ticaret merkezi ve 1 cami inşaatı projesi için 1 milyar 610 milyon 760 bin 680 TL teklif verdi. Şirket, 22 Ocak 2025’te idareden sözleşme imzalamak üzere davet aldı.
Hatay Defne’de 1005 Konutluk Proje
RAL YAPI’nın %51 ortağı olduğu MÇ Müteahhitlik ile Mustafa Ekşi İnşaat ortaklığı, Hatay Defne’de 1005 konut ve 43 dükkan inşaatı projesi için 2 milyar 550 milyon TL teklif verdi. Ortaklık, idareden sözleşme daveti aldı.
Malatya Doğanşehir’de 907 Konutluk Proje
MÇ Müteahhitlik ve Mustafa Ekşi İnşaat ortaklığı, Malatya Doğanşehir’de 907 konut, 400 ticari alan, 5 fırın ve 18 ofis inşaatı projesi için 3 milyar 589 milyon TL teklif verdi. Bu proje için de ortaklık, idare tarafından sözleşme imzalamaya davet edildi.
RALYH’nin aldığı bu davetler, şirketin büyüme stratejisi doğrultusunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Şehitfevzi Mahallesi’nde 1. etap rezerv alan çalışmalarını yerinde inceledi.
Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Şehitfevzi Mahallesi’nde 1. etap rezerv alan çalışmalarını yerinde inceledi. Modern ve yaşanabilir mahalleler oluşturmayı hedefleyen proje, diğer bölgelere örnek teşkil ederken 531 konut, 16 dükkan ve 2 fırın inşası ile altyapı ve çevre düzenleme çalışmalarını kapsıyor.
Başkan Taşkın, projenin yalnızca konut yapımına odaklanmadığını, aynı zamanda doğalgazlı, asansörlü, park ve yeşil alanlarla donatılmış modern yaşam alanlarının inşa edildiğini vurguladı. Taşkın, “Bu çalışmalar, mahallemize değer katmanın ötesinde, Battalgazi genelindeki kentsel dönüşüm projelerimize öncülük edecek” dedi.
Taştepe’den çevre yoluna kadar modernleşme
Şehitfevzi Mahallesi’ndeki projenin, Battalgazi’nin geneline yayılacak bir dönüşümün başlangıcı olduğunu ifade eden Taşkın, “Hedefimiz, Taştepe’den başlayarak çevre yoluna kadar kesintisiz, modern ve yaşanabilir mahalleler oluşturmaktır. Vatandaşlarımızı, mahallelerinin dönüşümü için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na taleplerini iletmeye davet ediyoruz. Biz de belediye olarak sürece her türlü desteği vermeye hazırız” şeklinde konuştu.
Depremden etkilenen mahallelere güvenli ve estetik alanlar
Battalgazi Belediyesi, depremde zarar gören mahalleleri modern ve güvenilir yaşam alanlarına dönüştürmek için çalışmalarına devam ediyor. Başkan Taşkın, Şehitfevzi Mahallesi’nde başlatılan bu projenin gelecekte Beylerbaşı, Sarıcıoğlu ve çevre yoluna kadar uzanacak geniş bir kentsel dönüşümün temel taşı olduğunu belirterek, “Gelecek nesillere gururla bırakabileceğimiz bir Battalgazi için el ele çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Ahzee İnşaat Mevlana Apartmanı Kentsel Dönüşüm Projesine Start Verdi
Güngören’in Haznedar Mahallesi Kınalı Caddesi üzerinde yer alan Mevlana Apartmanı, Ahzee İnşaat tarafından hayata geçirilecek kentsel dönüşüm projesiyle yenileniyor. Firmanın sahibi ve inşaat mühendisi Ebubekir Erten, Güngören’e yakışır bir projeye imza atacaklarını belirterek, kentsel dönüşüm sürecinde vatandaşların tüm meraklarını gidermek ve ihtiyaçlarına destek olmak için her zaman yanlarında olacaklarını ifade etti.
Sözleşme süresinden önce tamamlanması planlanan proje, bölgedeki hak sahiplerini modern ve güvenli bir yaşam alanına kavuşturmayı hedefliyor. Proje, kaliteyi ön planda tutarak kat maliklerine huzurlu bir yaşam sunmayı vaat ediyor.Ebubekir Erten’i bu önemli adım için Radyo ve TV program yapımcısı İmparator ile sanatçı Ozan Deniz de tebrik etti. Yenilikçi ve çevre dostu özellikleriyle dikkat çeken proje, Güngören’de kentsel dönüşüm çalışmalarına örnek teşkil edecek.Ahzee İnşaat’ın bu vizyoner projesi, bölgedeki yaşam kalitesini artırmayı amaçlarken, kentsel dönüşümün önemine de dikkat çekiyor. Projenin tamamlanmasıyla birlikte, Mevlana Apartmanı sakinleri, daha güvenli ve modern bir yaşam alanına kavuşacak.
Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Yüksek Danışma Kurulu Toplantısı, Ankara Sanayi Odası (ASO) ev sahipliğinden düzenlendi. Düzenlenen toplantıya ilişkin ASO Başkanı Seyit Ardıç paylaşım yaptı.
ASO Başkanı Seyit Ardıç, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımında INTES Yüksek Danışma Kurulu Toplantısı’nı Ankara Sanayi Odası ev sahipliğinde düzenlediklerini duyurdu. Düzenlenen toplantı İNTES Yüksek Danışma Kurulu Başkanı başkanlığında gerçekleşti.
TOPLANTININ EV SAHİPLİĞİNİ ASO ÜSTLENDİ
İNTES Yüksek Danışma Kurulu Başkanı Emre Aykar başkanlığında, İNTES Başkanı ve ASO Meclis Başkanı Celal Koloğlu’nun katılımıyla gerçekleştirilen toplantının ev sahipliğini ASO üstlendi. Düzenlenen toplantıda inşaat sektörünün daha güçlü ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşması için atılabilecek adımlar masaya yatırıldı.
ASO ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya ilişkin açıklama yapan ASO Başkanı Ardıç, katılımcılara teşekkür ederek şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Yüksek Danışma Kurulu Toplantısı’nı Odamız ev sahipliğinde gerçekleştirdik.
İNTES Yüksek Danışma Kurulu Başkanı Sayın Emre Aykar başkanlığında, İNTES Başkanı ve ASO Meclis Başkanımız Sayın Celal Koloğlu’nun katılımıyla yaptığımız toplantıda, ekonomimizin lokomotifi inşaat sektörünün daha güçlü ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşması için atılacak adımları değerlendirdik; sektörün sorunlarını ve çözüm önerilerini istişare ettik.
Odamızda ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğum İNTES Yüksek Danışma Kurulu Üyelerine bu verimli toplantı için teşekkür ederim”
SORUNLAR VE ÇÖZÜMLER KONUŞULDU
ASO Başkanı Seyit Ardıç, yaptığı paylaşımında toplantıda ekonominin lokomotifi görevi gören inşaat sektörünün sorunları ve çözüm önerilerini görüştüklerini belirtti. Bunun yanı sıra inşaat sektörünün daha güçlü bir yapıya kavuşması için yapılabilecekler konuşuldu.
Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz, depremlerin ardından rezerv alan ilan edilen yerlerde başlatılan konut ve iş yeri inşaatlarında inceleme yaptı.
Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz, depremlerin ardından rezerv alan ilan edilen yerlerde başlatılan konut ve iş yeri inşaatlarında inceleme yaptı.
Valiliğin açıklamasına göre Yılmaz, Adnan Menderes Mahallesi’ndeki Metin Tamer Sitesi ve Raufbey Mahallesi’ndeki Sefa Evler Sitesi’nin yerinde başlatılan inşaatların şantiyelerini ziyaret etti.
Yapımı süren konut ve iş yerlerini inceleyen Yılmaz, çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Vali Yılmaz, daha sonra Atatürk Caddesi, Zafer Camisi çevresi ile Rahime Hatun Mahallesi’ndeki konut ve iş yeri çalışmalarını inceledi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Yılmaz, 6 Şubat 2023’teki depremlerin ardından rezerv alan ilan edilen yerlerdeki inşaatların hızla sürdüğünü belirtti.
Çalışmaların yüzde 70 oranında tamamlandığını bildiren Yılmaz, şunları kaydetti:
“Metin Tamer’de 427 daire ve 88 dükkan, Sefa Evler’de 317 daire ve 70 dükkan bulunuyor. Depremde evlerini kaybeden hemşehrilerimizi evlerine, dükkanlarını kaybedenleri dükkanlarına kavuşturmak için var gücümüzle çalışıyoruz. İnşallah martta Metin Tamer, mayısta da Sefa Evler sitemizi bitirmiş olacağız.”
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, İzmir’de konut satışları 2024 yılında bir önceki yıla göre %22,8 artarak 80 bin 398 olarak gerçekleşti. En fazla konut satışı Buca’da gerçekleşti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, İzmir’de konut satışları 2024 yılında bir önceki yıla göre %22,8 artarak 80 bin 398 olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde ise konut satışları 2024 yılında bir önceki yıla göre %20,6 oranında artarak 1 milyon 478 bin 25 oldu. Konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 239 bin 213 ile İstanbul, 134 bin 46 ile Ankara ve 80 bin 398 ile İzmir olurken, en az olduğu iller sırasıyla 755 ile Ardahan, 958 ile Hakkari ve 999 ile Bayburt olarak gerçekleşti.
İzmir’de ilk defa satılan konut sayısı geçen yıla göre %20,5 artarak 21 bin 389 oldu. İzmir’de toplam konut satışları içinde ilk satışın payı %26,6 olarak gerçekleşti. İzmir’de ikinci el konut satışları bir önceki yıla göre %23,7 artarak 59 bin 9 olarak gerçekleşti. İzmir’de toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışlarının payı %73,4 oldu. İzmir’de ipotekli konut satışları geçen yıla göre %3,8 artarak 10 bin 449 oldu. 2024 yılında satışı yapılan konutların %13,0’ı ipotekli satış olarak gerçekleşti.
İzmir’de 2024 yılında yabancılara yapılan konut satışı bir önceki yıla göre %48,4 azalarak 381 oldu. Ülkemiz genelinde ise yabancılara yapılan konut satışları 2024 yılında bir önceki yıla göre %32,1 oranında azalarak 23 bin 781 oldu. 2024 yılında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı %1,6 olarak gerçekleşti. 2024 yılında yabancılara yapılan konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 8 bin 416 ile İstanbul, 8 bin 223 ile Antalya ve 2 bin 112 ile Mersin oldu.
İzmir’de 2024 yılında en fazla konut satışı Buca’da gerçekleşti. Konut satış sayısı yüksek olan ilçelerden Buca’da 9 bin 470 konut satılırken Buca’yı 8 bin 702 konut satışı ile Menemen, 7 bin 197 konut satışı ile Karşıyaka, 7 bin 163 konut satışı ile Torbalı, 4 bin 960 konut satışı ile Karabağlar, 4 bin 621 konut satışı ile Konak, 4 bin 540 konut satışı ile Çiğli, 4 bin 526 konut satışı ile Bornova, 3 bin 132 konut satışı ile Bayraklı ve 2 bin 622 konut satışı ile Seferihisar takip etti.
Om Group tarafından Gaziemir Sarnıç’ta hayata geçirilen Om Neo Sarnıç projesi satışa çıktı. Farklı daire ve villa seçeneklerinin yer verildiği projede fiyatlar 9 milyon TL’den başlıyor.
Toplamda 12 bin metrekare alana sahip olan projede 124 konut yer alıyor.
Projede 2+1 açık mutfak, 2+1 kapalı mutfak, 3+1 , 4+1 çatı dublex seçenekleri bulunuyor. Projede 120 konut 4 adet villa 8 adet işyeri bulunuyor. Projede 5 bin metrekarelik alan yeşil alaan olarak ayrıldı.
OM NEO SOSYAL ALANLAR
Projede sosyal alanlar olarak; açık yüzme havuzu, kapalı yüzme havuzu, giriş lobisi, kapalı otopark, sosyalleşme alanları, restoran ve cafeler, site çevresinde güvenlik kamerası , projeye özel geliştirilmiş peyzaj, otomatik sulama sistemi, çocuk oyun alanı, profesyonel site yönetimi, engelli dostu mimari tasarım, akıllı ev otomasyonu, sauna sinema salonu, araç şarj istasyonu, yerden ısıtma,tavan tipi klima gibi sosyal donatılara yer verildi.
OM NEOFİYATLARI NE KADAR?
OM neo projesinde konutların fiyatları 9 milyon liradan başlayıp 13 milyon 500 bin liraya kadar yükseliyor.
Projede inşaat aşaması devam etmekte olup teslimlerin Aralık 2026’da yapılması planlanıyor.
Başmakçı’da inşaatı devam eden Devlet Hastanesi, milletimizin hizmetine sunulacak önemli projelerden biri olarak öne çıkıyor. Kaymakam Bilal Çelik, İlçe Başkanı Murat Kerpiç ve yetkililer, hastane inşaatındaki çalışmaları yerinde inceledi.
Hastane Projesi Hızla İlerliyor
Başmakçı ilçesinde yapımı süren Devlet Hastanesi, bölge halkına sağlık hizmetlerini daha kaliteli sunma amacıyla hayata geçiriliyor. Kaymakam Çelik, İlçe Başkanı Kerpiç ve beraberindeki yetkililer, inşaat alanında incelemelerde bulunarak, çalışmalar hakkında detaylı bilgi aldı.
“Durmak Yok, Yola Devam”
Milletvekili Ali Özkaya, il genelinde sürdürülen projelerle milletin huzurunda olduklarının altını çizerek, Başmakçı ilçesi için durmadan yola devam ettiklerini belirtti. Özkaya, bölgenin ihtiyaçlarını karşılamak adına bu tür projelerin önemini vurguladı.
İlçeye Katkı Sağlayacak
Yeni hastane ile birlikte, Başmakçı ve çevresindeki vatandaşların sağlık hizmetine daha kolay erişmesinin hedeflendiği bildirildi. Proje tamamlandığında, modern hastane koşullarıyla birlikte, sağlık hizmetleri sunumunun artacağı bekleniyor.
Besni Devlet Hastanesi kampüsünde, sağlık hizmetlerini daha da geliştirmek amacıyla yeni bir ek bina yapımı için kazı çalışmalar hız kazandı.
Besni Kaymakamı Çağlar Partal, Besni’deki sağlık altyapısını güçlendirmeyi hedefleyen projeyi yerinde inceledi.
Başhekim Ali Helli’den bilgi alan Kaymakam Partal,
Yeni ek bina, toplamda 2000 metrekare kapalı alan ile inşa edilecektir. İki katlı olarak planlanan bu yapıda, her katında 12 poliklinik odası bulunacak. Böylece, hastaneye başvuran hastalara daha fazla hizmet sunulması amaçlanmaktadır.
Tüp Geçit ile Bağlantı
Yeni binanın ana hastane binasına bağlantısı, özel olarak inşa edilecek bir tüp geçit ile sağlanacaktır. Bu sayede, hastalar ve sağlık personeli arasında hızlı ve güvenli bir geçiş imkanı sunulacak.
Diş Poliklinik Hizmetleri
Ayrıca, hastanenin dışındaki diş poliklinik hizmetleri de bu yeni ek binaya taşınacak. Bu değişiklik, hem hastaların hem de sağlık çalışanlarının iş yükünü azaltarak hizmet kalitesini artırmayı hedeflemektedir.
Yerel Sağlık Hizmetlerine Katkı
Besni Devlet Hastanesi’nin bu yeni ek bina projesi, yerel sağlık hizmetlerine büyük bir katkı sağlayacak. Sağlık Bakanlığı’nın destekleriyle hayata geçirilen bu projeyle birlikte, bölgedeki sağlık hizmetlerinin kalitesi ve erişilebilirliği artırılacaktır.