17 Ağustos 1999 Gölcük depreminin 23. yıl dönümünde, Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Derneği’ne üye tüm Türkiye’den yapı denetim kuruluşları #işimizinbaşındayız etiketiyle Twitter’da gündem oldu.
Bünyesinde 800’den fazla üye firma bulunan Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Derneği, 17 Ağustos 1999 Gölcük depremini anmak ve yapı denetim hizmetlerinin önemini vurgulamak için bir video yayınladı. Gölcük depremindeki can kayıplarının ve maddi zararların denetimsiz yapılardan kaynaklandığı belirtilen videoda, depremin yaratacağı her türlü kaybın yapı denetimler ile önlenebileceğinin altı çizildi.
Anma videosunun ardından Türkiye’nin dört bir yanındaki üye firmalardan ve çalışanlarından #işimizinbaşındayız etiketiyle paylaşımlar yapıldı. Şantiye denetimleri esnasında çekilen fotoğraf ve videoların eklendiği paylaşımlar kısa sürede tt olup Twitter’da gündemdeki konular arasına girdi.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Dernek Başkanı Tayfun Gücenmez, “17 Ağustos ülke tarihimizin en kara, en acı günlerinden biri. Depremin sebep olduğu onbinlerce can kaybının acısını bugün hala yaşıyoruz. 17 Ağustos depremi, can kayıpları başta olmak üzere, çok büyük ekonomik ve psikolojik hasarlar da yarattı ülkemizde. Ancak bunlar kader değildi. Deprem elbette bir doğal afet ancak depremin yıkıcı sonuçları önlenebilir. Bu da yapı denetimle mümkündür. Biz de ‘işimizin başındayız’ diyerek bu noktada bir farkındalık yaratmak istedik.” diye konuştu.
Gölcük depreminin ardından 2001 yılında yürürlüğe giren 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun ile yapı denetim sisteminin uygulanmaya başladığını ifade eden Gücenmez, bu sayede depreme karşı daha dayanıklı binalar yapıldığını belirterek, 30 Ekim 2020’deki İzmir depreminde yapı denetimli binaların hiçbirinde taşıyıcı sistem hasarı meydana gelmediğini vurguladı. Gücenmez, yapı denetim sistemiyle birlikte inşaatların başından sonuna kadar denetçi mühendisler tarafından denetlendiğini ifade ederek şöyle devam etti:
“Aynı acıları bir daha yaşamamak için bizler sahadayız. İnşaatları proje aşamasından, oturma ruhsatı aşamasına kadar denetlemekle sorumluyuz. Yapı denetim kuruluşları olarak çok önemli ve hayati bir kamu hizmeti yürütüyoruz ve sorumluluğumuzun farkındayız. Bu yüzden tüm Türkiye’den üye firmalarımız ve onların çalışanlarıyla hep bir ağızdan ‘işimizin başındayız’ dedik. Vatandaşlarımız da eğer yapı denetimli binalarda oturuyorlarsa içleri rahat olsun. Bilsinler ki oturdukları binaların kontrolleri mühendisler tarafından yapılmış, demiri, betonu laboratuvarlarda test esilmiştir. Elbette işimiz ‘denetim’ olduğu için gerek proje kontrollerinde gerekse şantiye kontrollerinde pek çok sıkıntıyla karşılaşıyoruz. Ancak yaptığımız işin direkt insan hayatını etkiliyor olması, yaşadığımız birçok zorluğa rağmen bizi motive ediyor.”
Diğer yandan yapı denetimsiz ve eski yapıların hala olası depremler için büyük risk barındırdığını söyleyen Gücenmez, “Bu eski yapıların da bir an önce yenilenmesi gerek. Bu anlamda yapı denetim kuruluşları olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Sonuçta hepimizin ortak bir amacı var: Vatandaşlarımızın depreme dayanıklı, sağlam, içinde endişe değil huzur duydukları yapılarda yaşaması.” dedi.