Türkiye Alüminyum Sanayicileri Derneği (TALSAD) Genel Sekreteri Dr. Erol Metin, alüminyumun sonsuz kez dönüştürülebildiğini hatırlatarak, ‘’Global pazarda uzun ömürlü ve geri dönüştürülebilir ürünlere dönük talebin artması, Türkiye’deki üreticileri harekete geçirmiş durumda.’’ dedi.
Dünyanın önemli yarı mamul tedarikçilerinden biri olan Türkiye alüminyum sanayi, üretim ve ihracatta çıta yükseltiyor. Alüminyum sonsuz kez dönüştürülebilen, bu yapısı ile çevreci trende çok uyan bir ürün ve yıldızı her geçen gün parlıyor.
Türkiye’deki üreticiler ise Avrupa’nın en yüksek seviyesine ulaşan kapasiteleri ile global rekabette giderek güç kazanıyor. Global pazarda uzun ömürlü ve geri dönüştürülebilir ürünlere dönük talebin artması, Türkiye’deki üreticileri harekete geçirmiş durumda. İhracatta yaşanan ve beklenen artış, üretimdeki hareketliliğin göstergesi olarak kabul edilirken son verilere göre 5 yıl içinde sektördeki oyuncu sayısı yüzde 26.4 artışla 756’ya ulaştı.
Dünya Gazetesi’nden Nurdoğan Arslan Ergün’ün haberine göre; Bir önceki yıla göre 2022 yılında yüzde 29.6 artışla 6.7 milyar dolarlık ihracat geliri elde eden sektörde bu yılki beklenti ise 7.5 milyar dolar. Son yıllarda sürdürülebilir ve döngüsel ekonomilere çok daha fazla öncelik verilmeye başlandığını hatırlatan Türkiye Alüminyum Sanayicileri Derneği (TALSAD) Genel Sekreteri Dr. Erol Metin, “Alüminyum yüzde 100 geri dönüştürülebilme özelliği ile bu gereksinimleri fazlasıyla karşılayan bir metal” dedi.
Türkiye alüminyum sektörünün geçen yıl 2.4 milyon ton seviyesinde hammadde ithalatı gerçekleştirdiğini bildiren Dr. Metin, şu bilgileri verdi: “Bu üretimin 1.39 milyon tonunu başta Avrupa Birliği ülkeleri ve ABD olmak üzere toplamda 190 ülkenin pazarlarına sunarak, bir önceki yıla göre döviz bazında yüzde 29.6 büyüme ile 6.7 milyar dolar ihracat geliri elde ettik.” Metin, Türkiye alüminyum sektörünün, gelişen üretim teknolojileri ve yeteneğiyle AB ile ABD başta olmak üzere dünya alüminyum pazarının yarı mamul gruplarında önemli bir tedarikçisi olduğunu söyledi.
Sektörün dış ticaret verilerini değerlendiren Dr. Erol Metin, şöyle devam etti: “2022 yılında Türkiye’nin alüminyum sektörü ihracatı döviz bazında yüzde 29.6 artışla 6.7 milyar dolara ulaştı. Geçen yıl en fazla ihracatı 2.38 milyar dolar ‘alüminyum çubuklar ve profiller’, 1.26 milyar dolar ile ‘alüminyumdan saclar, levhalar’ ve 729 milyon dolar ile ‘işlenmemiş alüminyum’ ürün gruplarında gerçekleştirdik.”
İhracatın yüzde 63.6’sı AB’ye gidiyor
Türkiye’nin mamul ve yarı mamul üretiminde önemli aşamalar kaydederek Avrupa ve Avrasya coğrafyasının önemli bir üretim merkezi konumuna geldiğini ifade eden Metin, 2022 yılında ihracatın değer olarak yüzde 63.6’sı, miktar olarak ise yüzde 64.3’ünün AB ülkelerine yapıldığını aktardı.
İlk beş sırayı Almanya, ABD, İtalya, Yunanistan ve Polonya gibi gelişmiş ekonomiler olarak açıklayan Metin, “Son 10 yıl içindeki ihracatımızın ülkelere göre dağılımı incelendiğinde alüminyum sektörünün ihracatının giderek daha geniş coğrafyalara yayıldığı görülüyor.
Türkiye alüminyum ürünleri ihracatının miktar olarak yüzde 15.4’ü, değer olarak ise yüzde 16.9’u Almanya’ya yapıldı” dedi. Türkiye alüminyum sanayiinin dünyada yaşanan sürdürülebilirlik politikalarına ‘en yüksek düzeyde’ uyum sağlamasını kaçınılmaz olarak değerlendiren Erol Metin, “Bu, gelecek yatırımlar ve bu yatırımlara dair fizibilite çalışmalarında hayati önem taşıyor” dedi.
Metin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye, bir alüminyum tedarikçisi olarak dünyada güçlü bir pozisyon elde etti ancak bu hızlı gelişme içerisinde yer alan KOBİ’lerimiz, Avrupa’nın sürdürülebilirlik, yeşil dönüşüm ve karbonsuzlaşmada aldığı kararlara ve oluşturduğu politikalara yetişmekte zorluk yaşıyor. Sektörde izlenen politikaların, en önemli ihracat pazarımız olan Avrupa’nın politikalarıyla paralel olması kritik bir öneme sahip.”
Sektörün üretim ağı geniş
756 işletmenin bulunduğu Türkiye alüminyum sektörü, üretilen veya ithal edilen külçe döküm ve dökme, biçimlendirme, haddeleme, çekme ve dövme işlemlerine tabi tutarak mal üreten ve hurda alüminyum veya külçeleri çeşitli yöntemlerle alaşımlandırarak, uç ürünlere kadar işleyen kuruluşları kapsıyor.
Eti Alüminyum, yeni yatırımla yıllık 40 bin ton alümina üretecek
Cengiz Holding çatısı altında 2005 yılından itibaren faaliyet gösteren Eti Alüminyum, yıllık 82 bin tonluk üretimiyle iç pazarın yüzde 10’unu karşılıyor. Kısa bir süre önce özel alümina üretimi ve yeni bir haddehane için iki ayrı yatırım kararı alan şirket, yeni yatırımla bin 650 kişi olan istihdamı 2 binin üzerine çıkarmayı hedefliyor.
“Türkiye’de madenden son ürüne üretim yapan tek tesisiz” diyen Eti Alüminyum Genel Müdürü Mehmet Arkan, şunları söyledi: “Yerli üretimle her yıl 250 milyon dolarlık ithalatın önüne geçen şirketimiz, yeni yatırımlarımızla önümüzdeki yılın sonundan itibaren cari açığın kapanmasına yıllık 600 milyon dolarlık destek verecek.”
Arkan, üçüncü çeyrekte üretime başlayacakları alüminada yıllık 40 bin tonluk üretim kapasitesine ulaşmayı hedeflediklerini kaydederek, “100 bin tonluk üretim kapasitesiyle başlayacağımız haddehanede bu kapasiteyi ihtiyaca göre 200-250 bin tona çıkarmak mümkün olacak” dedi.
Assan, 100 milyon dolarlık yatırımı 2024’te tamamlayacak
Kibar Holding çatısı altında faaliyetlerini sürdüren Assan Alüminyum, İstanbul Tuzla ve Kocaeli Dilovası tesislerinde yıllık 360 bin tonluk kurulu levha, folyo üretim ve rulo boyama kapasitesiyle Türkiye yassı alüminyum üretiminin liderlerinden.