“yapigundem-yeni-banner-1.jpeg”
Ana Sayfa Blog Sayfa 28

Ağustos Ayında 122 Bin 91 Konut Satıldı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ağustos ayı konut satış istatistiklerini açıkladı. Buna göre geçtiğimiz ay Türkiye genelinde 122 bin 91 adet konut satıldı.

Türkiye genelinde konut satışları Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,1 azalarak 122 bin 91 oldu. Konut satışlarında İstanbul 17 bin 408 konut satışı ve yüzde 14,3 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u 11 bin 7 konut satışı ve yüzde 9,0 pay ile Ankara, 6 bin 504 konut satışı ve yüzde 5,3 pay ile İzmir izledi. Konut satış sayısının en az olduğu iller sırasıyla 39 konut ile Ardahan, 67 konut ile Hakkari ve 139 konut ile Artvin oldu.

Konut Satışları Ocak-Ağustos Döneminde Yüzde 15,5 Azaldı

Konut satışları Ocak-Ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 15,5 azalışla 797 bin 418 olarak gerçekleşti.

İpotekli Konut Satışları 16 Bin 375 Olarak Gerçekleşti

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 26,1 azalış göstererek 16 bin 375 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 13,4 olarak gerçekleşti. Ocak-Ağustos döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 28,0 azalışla 152 bin 438 oldu.

Ağustos ayındaki ipotekli satışların, 3 bin 762’si; Ocak-Ağustos dönemindeki ipotekli satışların ise 46 bin 894’ü ilk el satış olarak gerçekleşti.

Diğer Satış Türleri Sonucunda 105 Bin 716 Konut El Değiştirdi

Türkiye genelinde diğer konut satışları Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,3 artarak 105 bin 716 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 86,6 olarak gerçekleşti. Ocak-Ağustos döneminde gerçekleşen diğer konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,9 azalışla 644 bin 980 oldu.

İlk El Konut Satış Sayısı 35 Bin 310 Olarak Gerçekleşti

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,5 azalarak 35 bin 310 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı yüzde 28,9 oldu. İlk el konut satışları Ocak-Ağustos döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,8 azalışla 238 bin 109 olarak gerçekleşti.

İkinci El Konut Satışlarında 86 Bin 781 Konut El Değiştirdi

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,7 artış göstererek 86 bin 781 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı yüzde 71,1 oldu. İkinci el konut satışları Ocak-Ağustos döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 16,2 azalışla 559 bin 309 olarak gerçekleşti.

Yabancılara Ağustos Ayında 3 Bin 58 Konut Satışı Gerçekleşti

Yabancılara yapılan konut satışları Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 42,0 azalarak 3 bin 58 oldu. Ağustos ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 2,5 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı bin 66 konut satışı ile İstanbul aldı. İstanbul’u sırasıyla 919 konut satışı ile Antalya ve 248 konut satışı ile Mersin izledi.

Yabancılara yapılan konut satışları Ocak-Ağustos döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 43,6 azalarak 25 bin 134 oldu.

Ülke Uyruklarına Göre En Çok Konut Satışı Rusya Federasyonu Vatandaşlarına Yapıldı

Ağustos ayında Rusya Federasyonu vatandaşları Türkiye’den 733 konut satın aldı. Rusya Federasyonu vatandaşlarını sırasıyla 342 konut ile İran, 220 konut ile Irak ve 141 konut ile Kazakistan vatandaşları izledi.

Mersin’de Kapılar Projesi Ay Sonunda Faaliyete Açılacak

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Liman İşletmeciliği (MIP) tarafından yapımı devam eden Kapılar projesinin inşaat çalışmaları hakkında bilgi aldı. Seçer, projenin ay sonunda faaliyete açılacağını söyledi.

MIP tarafından yapımı devam eden ve Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Valiliği, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları, Karayolları Genel Müdürlüğü iş birliğinde sürdürülen Kapılar Projesi hakkında yetkililerden bilgi alan Başkan Seçer, ardından proje sahasında teknik gezi gerçekleştirdi.

“Uzun Yıllardır Beklenen, Planlanan Bir Çalışma”

İnceleme sonrası açıklamalarda bulunan Başkan Seçer, projenin, Mersin’in doğu girişinde yaşanan trafik sorununu ortadan kaldırmak için son derece önemli bir çalışma olduğuna dikkat çekerek, “Kentin trafiğinin rahatlaması açısından bizim de son derece önemli bulduğumuz bir çalışma gerçekleşmiş olacak. Aslında uzun yıllardır beklenen, planlanan bir çalışma. Nihayetinde bizim de katkılarımızla bize nasip olacak. Bu ayın sonunda yapılacak açılışla kapılar tamamen faaliyete girmiş olacak.” dedi.

“Mersin’in Doğu Girişi Rahatlamış Olacak”

Mersin’in doğu girişinde özellikle Liman B Kapısı’ndan limana giriş yapan yük taşıtlarının trafiğe büyük sorun yarattığını belirten Seçer, “Kentin görüntüsü açısından da estetiği açısından da çok hoş görüntüler vermiyordu. Bunu ortadan kaldırma amacıyla bu çalışmalar gerçekleşti. Liman işletmeleri bu konuda da faaliyetini süratli yaptı. Bazı istem dışı koşullardan gecikmeler oldu ama hummalı bir çalışma hala devam ediyor. Bu ayın sonunda herhangi bir aksilik olmazsa kapılar açılmış olacak ve artık Liman Caddesi’nden, B Kapısı’ndan taşıtların girmesi ortadan kalkınca Mersin’in doğu girişi de rahatlamış olacak.” diye konuştu.

Proje Tamamlanınca Büyükşehir Hızla Çalışmalara Başlayacak

Proje tamamlandığında Büyükşehir’in de hızla çalışmalara başlayacağını aktaran Seçer, “Biz de Mersin’in doğu girişine yaraşır bir şekilde bir düzenlemeyle yeni bir bulvar yapıp, güzel bir giriş haline getireceğiz ve artık Mersin’in doğu girişinde de trafik sorunu ortadan kalkmış olacak. Liman kenti Mersin’imiz için de, Mersin için önemli olan liman için de çok önemli bir çalışma oldu. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Daha nice güzel projeleri birlikte gerçekleştirmek dileğiyle.” ifadelerine yer verdi.

Mahmutoğlu: “Liman Dışında Artık Liman Araçlarını Görmeyeceğiz”

Başkan Seçer’i bilgilendiren Kapılar Projesi Müdürü Serkan Mahmutoğlu ise, proje dâhilinde Liman’ın bütün girişlerini bir noktaya toplayacaklarını ve bu sayede şehir trafiğinden Liman trafiğini ayırabileceklerini belirtti. D400 Karayolu’ndan artık tırların geçmeyeceğini söyleyen Mahmutoğlu, “K4 Kavşağı’ndan itibaren bütün Liman’a giriş yapılacak olan araçları yeni yaptığımız yaklaşım yolundan içeri almaya başladık. Şu anda genel kargomuzun tamamı oradan gelmeye başladı ve yeni kapılarımızı kullanmaya başladılar. Köprümüzün bu ay içerisinde bitmesini planlıyoruz. Bittiği zaman bütün konteyner trafiğini de yine yaklaşım yolundan içeri aldığımız zaman Liman dışında artık Liman araçlarını görmeyeceğiz. Bütün araçlar bu yolu kullanıyor olacaklar.” dedi.

Ordu Şehir Hastanesi Yüzde 74 Oranında Tamamlandı

Ordu’da 900 yataklı olarak planlanan şehir hastanesi projesinin genel inşaat çalışmaları yüzde 74 oranında tamamlandı. Kaba inşaatta ise yüzde 98 ilerleme kaydedildi.

Ordu Üniversitesi’nin yer tahsis ettiği ve yapımına 2021 yılının Mart ayında başlanan 900 yataklı şehir hastanesinde çalışmalar tüm hızıyla sürüyor.

Yapım çalışmalarının devam ettiği Ordu Çevre Yolu’nun yanında, Ordu Üniversitesi yerleşkesi içerisinde yer alan hastane, Ordu’nun en temel ihtiyaçlarından birisi olan hastane sorununu çözüme kavuşturacak.

250 bin metrekare arsa üzerine inşa edildi, 1020 adet sismik izolatör bulunuyor.

Ordu Olay’dan Kaan Özel’in haberine göre; konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Ordu İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Dursun Tüzün: “Kaba inşaatta yüzde 98’deyiz. Tüm inşaat kalemlerinde yüzde 74’teyiz. İçinde elektrik, havalandırma o tür çalışmalar yapılıyor.” dedi.

Ordu Çevre Yolu’nun alt kısmında bulunan hastanede depreme karşı bin 20 adet sismik izolatör ile güçlendirildi. 8 noktadan hastaneye ulaşım olacak Ordu Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi Başkanlığı ekiplerinin hastaneye ulaşım sıkıntısı yaşanmaması için çalışmaları sürerken, hastaneye 8 noktadan ulaşım imkanı olacağı öğrenildi.

Hollywood Şıklığı ve Zarafeti ‘Rita Koleksiyonu’ İle Evinizde

İsmini Hollywood sinemasının efsane güzel oyuncusundan alan Rita Koleksiyonu, özgün ve şık tasarımıyla Art Deco anlayışının etkileyici bir yorumunu sunuyor. Art Deco tasarımlardaki dikkat çekici renk kullanımı, Rita’da en çarpıcı şekilde vurgulanıyor. 

Cesur renklerin güçlü enerjisi

Özellikle bitter kahve tonlarını, bordo ve mor renginin asaletiyle buluşturan Rita Koleksiyonu’nda altın rengi detaylar ve krem dokunuşlar evinize seçkin bir tarz katıyor. 

Rita’nın sehpalarda, yemek masasında ve koltuklarda kullanılan altın detayları ise ışıltısıyla adeta büyülüyor. Özellikle aynalardaki altın dokunuşlar ve çekmecelerin içerisindeki deri kullanımı lüksü ince bir zevkle harmanlıyor. 

Lüks detaylarla yuvarlak hatların buluşması…

Rita’da kullanılan yuvarlak hatlar sıcak ve samimi bir ev ortamı sağlıyor.

İnce düşünülmüş detaylarla öne çıkan Rita’nın lüks duruşu ve yuvarlak bombeli hatlarıyla evinizde şık bir ambiyans oluşturabilirsiniz. 

Zamansız bir tasarım

Bazı parçalarda dekoratif olarak geometrik detaylar kullanılmıştır. 1950’lerin ruhunu yansıtan bu detaylar mobilyaların daha şık bir görünüm kazanmasını sağlıyor.

Rita koleksiyonu, yemek odası, TV Ünitesi, yatak odası ve oturma odası gibi birçok parça içeriyor. Koleksiyon yüksek kalite malzeme seçimi ve kusursuz işçiliğiyle dikkat çekiyor.

Mermerin güçlü etkisinden de faydalanılan tasarımda, mermerin şıklığı ve ahşabın sıcak ruhunu yaşam alanlarınızda hissedeceksiniz…

Akar Yapı Şile’deki Yeni Projesini Tanıttı

Akar Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Figen Akar, Şile’de inşa edilecek yeni projeleri Akar Forest’in inşaat çalışmalarına yakında başlanacağını açıkladı.

Akar Forest projesi; 6 tanesi 3 tripleks ve 4+2 daire tipinden meydana gelen villalar, diğer 6 tanesi ise 2 kattan oluşan 3+1 daire tipinden meydana gelen villalar olarak tasarlandı.

6 bin 714 metrekare büyüklüğündeki arsa üzerinde inşa edilecek olan ve her villaya özel 300 metrekare bahçe peyzaj alanı bulunan projede, ortak havuz alanı, fitness alanı, her dairenin kendisine ait otopark alanı, sosyal alanları, gezi alanı ve özel güvenlik hizmeti de yer alıyor.

2024 Yılında Teslim Edilecek

Proje için çok heyecanlı olduklarını ve oluşturacakları yaşam alanı ile İstanbullulara doğayla iç içe harika bir yaşam alanı sunacaklarını vurgulayan Akar Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Figen Akar, projeye ilişkin şunları söyledi: 

“Misyonumuz sadece konut inşa etmek değil, aynı zamanda gelecek için yaşam alanı sunmaktır. Şile’de doğayla iç içe bir proje hayata geçirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Bu proje, hem şehrin stresinden uzaklaşmak hem de konforlu ve kaliteli bir yaşam sürmek isteyenler için ideal bir seçenek olacak. Projemizin inşaatına yakında başlayacağız ve 2024 yılında teslim etmeyi planlıyoruz.”

MOSDER Başkanı Balcı: ‘’Yılın Kalan Aylarından Umutluyuz’’

Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Balcı, mobilya sektöründe Ağustos ayında yüzde 7,1’lik düşüş yaşanmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Ağustos ayı ihracat rakamlarının açıklanmasının ardından mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektörünün performansını değerlendiren MOSDER Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Balcı, şunları söyledi:

“Türkiye’nin Ağustos ayı ihracatına baktığımızda Temmuz ayına

oranla yüzde 1,6’lık bir artış yaşanarak 21,6 milyar dolarlık bir seviyeyi gördük. Maalesef bu artışı mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektöründe yakalayamadık. Sektörümüz yüzde 7,1’lik bir düşüş yaşayarak Ağustos ayını 678 milyon 979 bin dolarla kapattı. Buna rağmen Türkiye’nin toplam

ihracatından yüzde 3,7’lik bir pay almayı başardık. Yılın kalan ayları için umutluyuz.” 

Orta Vadeli Program konusunda da açıklamalarda bulunan Mustafa Balcı, “Sayın Cumhurbaşkanımızın program kapsamında ekonomik büyümeden taviz verilmeyeceğini vurgulaması ve yüksek katma değerli yatırımların önünün açılacağının altını çizmesi gelecek 3 yıl için daha net bir tablo çizmemizi sağladı.” dedi.

Zeytinburnu’nda Okul İnşaatları Hızla Sürüyor

İstanbul, Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, 2019 yılından itibaren 9 okulun hizmete açıldığını 10 okul projesinde ise inşaat çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Zeytinburnu Celalettin Gözüsulu İlkokulu’nda düzenlenen bir törenle 2023 – 2024 Eğitim Öğretim Yılının Açılışını gerçekleştiren Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, 2019 yılından bu yana 9 yeni okulun açılışını yaptıklarını, 10 yeni okulun yapımı devam ederken, 2 okulun ise deprem riski ile yıkılıp yeniden inşa edileceğini ve yeni bir okul için de inşaat hazırlıklarının devam ettiğini dile getirdi. 

Zeytinburnu Belediyesi’nin çocukların ve gençlerin eğitimi için yaptığı çalışmalar hakkında konuşan Başkan Arısoy, 2019’dan bugüne; Reşat Tardu Ortaokulu, Sümer İmam Hatip Lisesi, Fatma Süslügil İlkokulu, Ayhan Şahenk Ortaokulu, Zeytinburnu Anadolu Kız İmam Hatip Lisesi, Merkezefendi İlkokulu, Reşat Tardu Anaokulu, Fatma Süslügil Anaokulu, Büyükyalı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin yapımını gerçekleştirdiklerini, Cevizlibağ Mesleki Eğitim Kampüsü’nde 3 Mesleki Teknik Anadolu Lisesi, Şehit Büyükelçi Galip Balkar, Zeytinburnu Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri ile Mehmet İhsan Mermerci Turizm Otelcilik Lisesi’nin de inşasının devam ettiğini belirtti. Öte yandan Seyitnizam Ambarlar Caddesi, Merkezefendi Sabri Obenik Sokak’ta birer, Maltepe Askeri Fırın Sokak’ta ise ismi konulmayan 2 okulun kaba inşaatının sürdüğünü, Maltepe 332 Sokak’ta ise bir başka okulun inşaatına da kısa süre içinde başlayacağını, deprem riski nedeniyle yenilenmesine karar verilen Saniye Sezgin Elmas İlkokulu ve Trisad Triko Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin de tahliyelerinin tamamlandığını sözlerine ekledi.  

‘’Yaz Döneminde Bakım ve Onarım İçin 13 Milyon TL’den Fazla Bütçe Ayırdık’’

Yaz dönemi boyunca okulların bakım ve onarımına 13 milyon TL’den fazla bütçe ayırdıklarını dile getiren Başkan Arısoy, “İlçemizde 11 okulda iç cephe, 4 okulda dış cephe boyaması yapıldı. Toplam 45 okulda; peyzaj, izolasyon, asfalt, spor alanı, elektrik, tesisat gibi ihtiyaç duyulan her türlü bakım, onarımı tamamladık. Okullarımızdaki bir diğer önemli mesele de temizlikti. Önemli bir bütçe ve personel ayırıyoruz bu işe. Yıl boyunca okullarımızın temizliğini yapan bir temizlik timimiz var. İlçemizde bulunan 54 devlet okulunun, her ay iki kez olacak şekilde iç mekân ve genel temizliği yapılıyor. Kâğıt havlu, tuvalet kâğıdı, sıvı sabun gibi temizlik malzemesi ihtiyaçları için de okullarımıza destek veriyoruz. Bu işler için son 4 buçuk yılda yaklaşık 5 milyon TL harcadık.” dedi.

Ecogreen Enerji’den Türkiye’nin Biyogaza Dayalı En Büyük Gübre Üretim Tesisi 

Türkiye’nin güneş, biyogaz ve biyokütle santrallerine sahip yeşil enerji pazarında en önemli oyunculardan biri olan Ecogreen Enerji, organik ve organomineral gübre yatırımları ile gübre pazarında da Türkiye’nin Biyogaza dayalı en büyük gübre üretim tesisi olan ‘Ecofer” markasıyla ilerliyor. Ecofer yılda 100 bin ton granül katı organomineral gübre ve 100 bin ton sıvı organomineral gübre üretim kapasitesi ile tarım sektörüne hizmet vermek için yatırımlarını tamamlamak üzere. 

’Ecofer’ markasıyla büyük bir yatırımla Türkiye’’nin biyogaza dayalı en büyük gübre üretim tesisini devreye alan Ecogreen Enerji, Türkiye’de büyük bir projeyi sektöre kazandırdı. Ecogreen Enerji bünyesindeki 3 biyogaz tesisiyle entegreli çalışan, Ecofer gübrenin ortaya çıkış amacı, Biyogaz tesislerinden çıkan organik maddelerden gübre üreterek, çiftçilerin yüksek verim elde etmesini sağlayarak, katma değer yaratmaktır.  Manisa’nın Turgutlu ilçesinde kurulan gübre entegre tesisinde; çiftçiler için uygulaması kolay granül organik ve organomineral katı gübre ve zengin içerikli sıvı organomineral gübreler üretilerek yerli hammaddelerle tüketim ve Türkiye tarımına fayda hedeflenmektedir. 

Çok yakında Türkiye pazarında yerini alacak

Ecogreen Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Osman Uğurlu, Ecofer’in üretim denemelerini başarıyla gerçekleştirdiklerini belirterek, “Gübre, tarım sektörünün dolayısıyla gıda sektörünün en önemli girdilerinden biri. Ülkemizde tarım alanında yılda yaklaşık 7 milyon ton gübre tüketimi gerçekleşiyor.  Biyogaz çıktılarımız, gübre olarak kullanılabilecek zengin organik bir yapıya sahip. Bu çıktılarımızı en yeni teknolojik donanımlarla kurduğumuz tesisimiz ile zenginleştirdiğimizde ortaya çıkan granül organomineral katı ve sıvı gübreler ile, katma değeri yüksek, çiftçi kullanımı kolay, kuraklaşmayı azaltan, tarlalardaki organik madde oranını, ürünlerin verimini ve rekoltesini arttıran sonuçlar elde etmekteyiz.  Türkiye’nin Biyogaza dayalı en büyük gübre üretim tesisi olan Ecofer markamız ile yakın zamanda ülke pazarına giriş yapmaya hazırlanıyoruz. Yerli üretime katkıda bulunarak, gübre sektörüne büyük değer katacağız. Ecofer, 100 bin ton granül katı organomineral gübre ve 100 bin ton sıvı organomineral gübre üretim kapasitesine sahip. Topraklarımız için stratejik öneme sahip böylesine güçlü bir yatırımı ülkemize kazandırdığımız için mutlu ve gururluyuz” dedi.

Türkiye ve dünyaya çevresel ve ekonomik katkılar sağlayacağız

Çiftçilere ulaşacakları bayi ağlarını güçlendirerek ‘Ecofer’ markası adı altında hızla ilerlediklerini de sözlerine ekleyen Uğurlu, “Çevresel sürdürülebilirlik açısından biyogaza dayalı gübre üretim tesisleri, enerji ve tarım sektöründe önemli bir yere sahip. Hedeflerimiz, enerji üretimine, tarım sektörüne katkı sağlamak ve atık yönetimini doğru şekilde yapmak. Ülkemizin enerji ve tarım politikalarına bağlı şekilde gübre üretimiyle tarım sektörüne katkı sağlayacağız. Biyogaz tesisleri dünya genelinde artan bir öneme sahip. Sürdürülebilir enerji üretimi, atık yönetimi ve tarım sektörünün ihtiyaçlarına cevap vererek dünyamıza çevresel ve ekonomik faydalar sunacağız. 

1500 ton hayvansal ve zirai kaynaklı organik atık temiz enerjiye dönüşüyor

Ecofer gübre entegre tesisimizi ve tüm üretim süreçlerimizi tamamen sıfır atık vizyon ile hayata geçirdik. Tesiste her aşamada oluşan çıktı katma değerli bir girdiye dönüştürülüyor. Günde yaklaşık 1500 ton hayvansal ve zirai kaynaklı organik atık Biyogaz tesislerimizde fermente edilerek temiz enerjiye dönüşüyor. Bu doğrultuda, atıkların çevrede oluşturacağı kirlilik önlenerek, hem enerjiye hem de organik maddelere dönüştürülüyor.

Tarımda yüzde 50’ye yakın ham madde yerli olacak

Yüksek teknolojiye sahip tesislerimizle, fermantasyon sonucu elde edilen ve geçirilen işlemler ile organik madde bakımından zengin olan biyogaz çıktısı; Ecofer Gübre Tesisimiz tarafından zenginleştirildiğinde, kuraklığı azaltan, organik madde tüketimini arttıran granül katı organomineral gübreler ve sıvı organomineral gübreler üretilmekte. Bu ürünlerimizin yüzde 50’ye yakın hammaddesinin yerli olması motivasyonumuzu daha da güçlendirmektedir.” şeklinde konuştu.

Kat Mülkiyeti Kanunu Revize Edilmeden ‘Site Aidatları’ Sorunu Çözülemez

Timtaş Yönetim AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akay, bazı sitelerdeki kabadayılık ve zorbalığa da varan aidat sorununun, 1965 yılında kabul edilen Kat Mülkiyeti Kanunu revize edilmeden çözülemeyeceğini vurguladı.

Site yönetimi alanında hizmet veren Timtaş Yönetim AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akay, son günlerde sık sık gündeme gelen site yönetimlerindeki aidat sorunlarının, bu alandaki tekelleşme ve haksız kazanç elde etme çabalarından kaynaklandığını belirtti.

İstanbul Adliyesi’nde görülen Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki davalarda Bilirkişi olarak da görev alan Akay, yaptığı açıklamada, site aidatları sorununun, 1965 yılında kabul edilen 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu revize edilmeden çözülemeyeceğine dikkati çekti.

Akay, bazı site aidatlarında fahiş artışlar yaşandığını, aidatların kiralarla yarışır hale geldiğini, yönetimi ele geçiren kişi ya da grupların kabadayılıkla, zorbalıkla kat maliklerine ve kiracılara hayatı çekilmez hale getirdiğini dile getirdi.

“Kral gibi hareket ediyor, kafalarına göre aidat belirliyorlar”

Bazı yöneticilerin sitede âdeta kral gibi hareket ettiğini, kendilerine muhalif olan, soru soran, bilgi isteyen kat maliklerine tehditler savurduğunu anlatan Akay, “İstemedikleri kişilerin misafirlerini siteye almıyor, araçlarını otoparka sokmuyorlar. Havuz ve sauna gibi sosyal alanları, muhalif gördükleri site sakinlerine kullandırmıyor, hatta bu kişileri darp ediyorlar. Hiçbir bilgiyi site sakinleri ile paylaşmıyor, istediklerine icra takibi başlatıyor, kafalarına göre aidat belirliyorlar.” diye konuştu.

“Aday olmak isteyenleri ‘bertaraf’ ediyorlar”

Akay, bazı site yöneticilerinin birçok konuda gayriresmî davrandığını, hiçbir şekilde yönetimi bırakmadığını, aday olmak isteyenleri de belli yöntemlerle “bertaraf ettiklerini” söyledi. Bu sitelerde oturan mülk sakinlerinin büyük emekler ve fedakârlıklarla daire satın aldığını hatırlatan Akay, “Kat maliklerini ve kiracıları, kendi evlerinde sürekli huzursuz ediyor, sudan bahanelerle çıkardıkları büyük sorunlarla yaşamak zorunda bırakıyorlar.” dedi. 

“Kat Mülkiyeti Kanunu’nun açıklarını kullanıyorlar”

Akay, söz konusu site yöneticilerinin, “haksız” kararlarını sorgulayanlara, “Git bildiğin yere şikâyet et.” cevabını verdiklerini belirterek, “Bu kişiler 634 Sayılı Kanun’un açıklarını da çok iyi bildikleri için maalesef bazı site sakinlerine hayatı çekilmez hale getiriyorlar. Bir an evvel 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nda revizeler yapılmalı, güncel sorunlara yasal çözümler üretilmelidir.” görüşünü paylaştı.

“Karakol ve adliyelerdeki iş yükü de azalır”

Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki anlaşmazlıklar nedeniyle karakollarda, Cumhuriyet savcılıklarında ve mahkemelerde ciddi bir iş yükünün oluştuğuna dikkati çeken Akay, 1965’te yürürlüğe giren ve artık bazı sorunların çözümünde yetersiz kalan Kanun’un revize edilmesi halinde karakollarda ve adliyelerdeki iş yükünün önemli oranda azalacağını da sözlerine ekledi.

2022 Yılının En Yüksek Net Zararı Gayrimenkul Faaliyetleri Sektöründe

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) iş birliğinde hazırlanan ‘2022 Sektör Bilançoları Raporu’ açıklandı. Geçen yılın en yüksek kârı imalat sektöründe olurken en yüksek zarar gayrimenkul faaliyetleri sektöründe gerçekleşti.

Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın ortak çalışması neticesinde Sektör Bilançoları İstatistikleri idari kayıtlara dayalı olarak 2009-2022 yıllarını kapsayacak biçimde kamuoyuna sunulmuştur. İdari kayıtlar üzerinden yapılan 2022 yılı çalışmasında bilanço esasına göre defter tutan 983 bin 182 girişimin kayıtları esas alınmıştır. Sektör Bilançoları İstatistikleri’nin mevcut kapsamı, Kurumumuzca yayımlanan Yıllık Sanayi ve Hizmet İstatistikleri’nin ciro büyüklüğü ile kıyaslandığında yaklaşık olarak yüzde 85’lik bir temsil payına sahip firmalardan oluşmaktadır.

Çalışmada, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından derlenen gelir tablosu ve bilanço kayıtları, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından sağlanan istihdam verisi ve Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi kayıtlarından derlenen kredi bakiyeleri kullanılmıştır.

Firma sayısının sektörlere göre dağılımında, toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü 318 bin 556 ile en başta yer aldı.

İmalat sektörünün toplam girişim sayısı içindeki payı 2022 yılı için yüzde 16,5 olarak gerçekleşti.

En Yüksek Aktif Büyüklük İmalat Sektöründe Oluştu

Firmaların toplulaştırılmış bilançosuna göre, 2022 yılında toplam aktif büyüklüğü 26 trilyon 351 milyar 610 milyon TL, kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklar toplamı ise 18 trilyon 800 milyar 514 milyon TL olurken, öz kaynakların toplamı 7 trilyon 551 milyar 095 milyon TL oldu.

İmalat sektörü 8 trilyon 109 milyar 620 milyon TL aktif büyüklüğü ile tüm sektörler arasında ilk sırada geldi. Aktif büyüklüğünde ikinci sırayı 5 trilyon 976 milyar 106 milyon TL ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü aldı. Öz kaynaklar bakımından imalat sektörü 2 trilyon 945 milyar 288 milyon TL ile ilk sırada yer alırken, onu sırasıyla 1 trilyon 589 milyar 075 milyon TL ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü, 581 milyar 164 milyon TL ile de elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü takip etti.

En Yüksek Net Kâr İmalat Sektöründe; En Yüksek Net Zarar Gayrimenkul Faaliyetleri Sektöründe Gerçekleşti 

Firmaların toplulaştırılmış gelir tablosu verisine göre, 2022 yılında tüm sektörlerin toplulaştırılmış dönem net karı 1 trilyon 511 milyar 478 milyon TL olarak gerçekleşti. İmalat sektörü 776 milyar 333 milyon TL ile en yüksek net kar elde eden sektör oldu. Toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü 350 milyar 439 milyon TL, madencilik ve taş ocakçılığı sektörü ise 120 milyar 731 milyon TL net kar elde etti. Gayrimenkul faaliyetleri sektörü, 2022 yılını 20 milyar 908 milyon TL ve eğitim sektörü ise 1 milyar 438 milyon TL net zarar ile tamamladı.

En Yüksek Yurt Dışı Satış İmalat Sektöründe Gerçekleşti

Yurt dışı satışlara bakıldığında, en yüksek yurt dışı satış 2 trilyon 788 milyar 978 milyon TL ile imalat sektöründe gerçekleşti. Toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektöründe yurt dışı satış 2 trilyon 448 milyar 062 milyon oldu.

2022 Yılında Firmaların Net Satışları ve Faaliyet Kârı Arttı

Sektör Bilançoları kapsamında bulunan tüm firmaların toplam net satışları 31 trilyon 466 milyar 768 milyon TL,  toplam faaliyet karı ise 2 trilyon 370 milyar 048 milyon TL olarak gerçekleşti.

Takım Tezgahları Sektörü Geçen Yılın İlk 6 Ayına Göre Yüzde 11,8 Büyüdü

Takım Tezgâhları alanında faaliyet gösteren GNC Makina, sanayinin farklı alanlarında üretim yapan kuruluşlara makine tedariği sağlıyor. Savunma ve otomotiv sanayi başta olmak üzere, üretimin olduğu her alanda yüksek teknolojili CNC makinaları temin eden GNC Makina Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Çetinkaya, faaliyette bulundukları takım tezgâhları sektörünü değerlendirdi.

Ekonomik ve küresel dengelerin sürekli değişkenlik gösterdiği, finansmana erişimin oldukça zor ve maliyetli olduğu 2023 yılında son gelen verilere göre sanayi üretim endeksi %1,6 artmış durumda. GNC Makina Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Çetinkaya bu durumun ‘’Takım Tezgâhları’’ sektöründe faaliyet gösteren tüm paydaşlar için pozitif bir beklenti oluşturduğunu ifade ediyor.  Çetinkaya ‘’yıllık bazda %53.4 artan sanayi ciro endeksini, sanayi şirketlerinin gelir tarafında bir iyileşmenin işareti olarak kabul ediyor. 

Çetinkaya, sektöre dair yorumlarına şu şekilde devam ediyor. ‘’Pozitif görünen bu tabloda kritik ve önemli bir nokta var. Birçok farklı sektörde olduğu gibi sanayi sektöründe de şirketlerin enflasyona bağlı maliyetleri arttı. Bu da karlılık oranlarının düşmesine neden oldu. Karlılığın azaldığı bir ortamda yatırım  kararları yavaşlar, durur… Bu durum şirketlerin  sürdürülebilirliği için tehdit unsuru oluşturmakta.’’

Toplam Pazar 1,5 Milyar Dolar

Ülkemizdeki “Takım Tezgâhları” pazarının yaklaşık büyüklüğünün 1.5 Milyar dolar civarında olduğunu belirten  Çetinkaya, bu yıl toplam pazarın %20’lik bir artışla 1.8 Milyar dolara ulaşmasını beklediklerini ifade etti. Gökhan Çetinkaya, GNC Makina A.Ş olarak sağladıkları ürün ve hizmetlerle 1.5 milyar dolarlık pazarın 600 milyon dolarlık kısmına hitap ettiklerini söyledi.

Yıllık bazda değerlendirmede 2022 yılının ilk 6 aylık verileri ile 2023 yılının ilk 6 aylık verilerini karşılaştırdıklarını belirten Çetinkaya, toplam pazarda %11.8’lik bir büyüme yaşandığını söylüyor. GNC Makina da  geçen yıla oranla %23 lük toplam pazar büyümesinin üzerinde büyüme göstermiş durumda. Pazarın büyük bir kısmını Avrupa ve uzak doğu menşeili ithal ürünlerin oluşturduğunu söyleyen Çetinkaya, özellikle son iki yılda yerli takım tezgâhı imalatçılarının artmaya başladığını belirtiyor.  

Alt Kategoride Tercihler Otomasyon ve Nitelikli Tezgahlar Yönünde

Alt kategoride, genel tercihlerin otomasyon ve nitelikli tezgahlar olduğunu belirten Çetinkaya, bu tür tezgâhların giriş seviyesi olarak adlandırılan tezgâhlara göre ciddi artış gösterdiğine dikkat çekiyor. Çetinkaya ‘’Bu evrilmenin temel sebebi  artan personel ve işletme maliyetleri. Bunlar rekabeti olumsuz etkiliyor. Birkaç tezgâh ile yapılacak operasyonlar minimum tezgâh adedi ile yapılmak isteniyor. 

Biz de GNC Makina olarak sanayicilerimize operasyonel maliyetlerinin azaltılması ve yatırımlarının verimliliğini iyileştirme yönünde destek oluyoruz. Ne yapıyoruz; GNC Mühendislik ekibi ile Üretim Planlama, Proses İyileştirme ve Ölçme-Değerlendirme konularında danışmanlık hizmeti sunuyoruz’’ dedi. Finansmana erişimdeki kısıtlar, düşük seyreden kârlılıklar ve enflasyon baskısının CNC tezgâh yatırımlarında düşük maliyetli alternatif ürün arayışını beraberinde getirdiğini ifade eden Çetinkaya, bu bağlamda kalite ve nitelik olarak önceki yıllarda tercih edilmeyen Çin menşeili ürünlerin, son iki yılda pazar payında bir ivme yakaladığını  söylüyor. Low-cost olarak tabir ettikleri bu ürünlerin, sanayiciler tarafında deneyim aşamasında olduğunu ve ülkemiz sanayisinin kalite ve nitelik anlamında beklentilerini karşılayıp karşılamayacağını söylemek için henüz erken olduğunu ifade eden Çetinkaya, bu süreci de yakından takip ettiklerini, gerekli olması durumunda doğru aksiyonu almak için planlama yaptıklarını da belirtti.

Nitelikli İnsan Gücüne İhtiyaç Var

Çetinkaya’nın sektör ile ilgili son yorumları şu şekilde oldu:

‘’Sanayi kapasite kullanımını direkt olarak etkileyen bir diğer unsur da nitelikli insan gücü. Her ne kadar Endüstri 4.0’la yapılan Robot ve Otomasyon yatırımları, insan gücündeki talebin azaltılması yönünde bir alternatif teşkil etse de, günün sonunda nitelikli insan gücü ihtiyacı hala çok yüksek seviyede. Maalesef bu konu ile ilgili ihtiyacı karşılamak oldukça sıkıntılı. Sanayinin ihtiyacı, beyaz yakadan çok mavi yaka çalışanı.  Biz de GNC Makina olarak bir akademi kurduk; GNC Akademi.  Burada düzenli olarak eğitimler veriyoruz. Başarı gösteren katılımcıları sektöre kazandırıyoruz.’’

Konut Fiyatları Kasım Ayından Sonra Güvenilir Seviyelere Oturacak

Hükümetin yeni bir avantajlı konut kredisi çıkarmamasının piyasa açısından olumlu olduğunu belirten Gayrimenkul PR şirketi, ”kredi çıksaydı, herkes fiyat artırırdı. Konut fiyatları Kasım ayından sonra güvenilir seviyelere oturacak.” açıklaması yaptı.

Yeni bir avantajlı konut kredisi çıkmamasının gayrimenkul sektörü ve alıcılar açısından olumlu olduğunu belirten gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde pazarlama alanında faaliyet gösteren Ankara merkezli Gayrimenkul PR şirketi, ”kredi çıksaydı herkes fiyat artırırdı. Şimdi gerçek alıcı ve satıcı dönemi başladı. Suni alımların önü kapandı. Konut, yatırım enstrümanı olmaktan çıkarıldı.” dedi.

Avantajlı Krediler Konut Fiyatlarını Suni Olarak Artırdı

Hükümetin gayrimenkul sektörünü krediler ile desteklemesinin fiyat enflasyonuna neden olduğunu belirten Gayrimenkul PR, ”kamu bankaları aracılığı ile daha önce çıkartılan konut kredileri, fiyatların bir gecede yüzde 30 seviyelerinde yükselmesine neden olmuş, satılamamış arsa ve konutların fiyatları bile suni olarak artırılmıştı. Krediler, avantajlı değil tam tersine alıcılar açısından dezavantajlı bir hale dönüşüyordu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ‘konutları kredi ile desteklemeyeceklerini’ açıklaması piyasanın sağlığı ve fiyatların doğru rakamlara oturması açısından çok yerinde bir karar olarak görüyoruz.” şeklinde değerlendirdi.

Gayrimenkul PR’ın Değerlendirmeleri Şöyle;

Konut satış oranları geçtiğimiz yıla göre yüzde 40’lar seviyelerinde düşmesinde rağmen, ilanlar aracılığı ile fiyatlar manipüle ediliyor, satılamamış konutların bile fiyatları suni olarak artırılıyor, konut balonu daha da büyüyordu.

İlan sitelerinde ayda ortalama 1 milyon 200 bin konut ilanı yayınlanıyor. Dileyenin dilediği fiyattan ilan girmesi sektörde kaosa neden oluyordu. Ticaret Bakanlığının seri ilan sitelerine yönelik yayınladığı yeni yönetmelik 1 Kasım 2023 tarihinde uygulanmaya başlayacak. Bu yönetmelik sayesinde sahte ve fahiş fiyatlı ilanların yüzde 40’ı sistemden kaldırılacak. Klasik emlakçılık modeli tarih olacak. İlan yayınlama koşullarında getirilen kısıtlamalar fiyat köpürtmelerinin de önüne geçeceği için fiyatlar güvenilir rakamlara oturacak.

İnşaat firmaları satışlarını kuvvetlendirmek için cazip kampanyalar yapacağını öngörüyoruz. Stoklarındaki konutları rakiplerinden daha önce satan firmalar, konut balonunun patlamasında sonra yaşanacak piyasa dalgalanmalarından etkilenmeyecek.

Gayrimenkul Satışlarında Yeni Bir Dönem Başlıyor

İş yapış şekillerinin değişeceği yeni dönemde iki önemli konu gayrimenkulün ana gündemi olacak. Birincisi doğru fiyatlandırma, ikincisi ise; seri ilan siteleri dışında alternatif pazarlama kanalları olacak.

Flokser Kimya, Creainject 90 İle Hızlı Su Yalıtımı Sağlıyor

Sektörün ihtiyaçlarına göre inovatif ürünler geliştiren Flokser Kimya, yeni ürünü Creainject 90 ile beton, taş veya tuğladan yapılan yapıları su ve nemin olumsuz etkilerinden koruyor. Tünel ve otoyol, HES ve baraj, yeraltı galerileri ve temellerde de kullanılabilen Creainject 90, su ile temas ettiği alanda reaksiyona girip şişerek yalıtımı sağlıyor.

Dünya üzerinde 55’ten fazla ülkeye ihracat gerçekleştirerek inşaat, terlik ve taban, mobilya, otomotiv, yapıştırıcı, beyaz eşya, izolasyon sektörlerinde poliüretan, poliüre, poliester ürünleriyle birçok sektöre inovatif çözümler sağlayan Flokser Kimya’nın Ar-Ge merkezinde geliştirip ürettiği Creainject 90, üstün teknik özellikleriyle pek çok ihtiyaca cevap veriyor. 

Çok ince boşluklar dahi doldurulabiliyor

Solvent içermeyen aromatik poliüretan prepolimer yapıya sahip Creainject 90, reçinesi ve katalizör bileşeni enjeksiyon öncesinde karıştırılarak tek bileşen halinde su sızıntısının olduğu alanlara enjekte ediliyor. Enjeksiyon sonrasında su ile hızlı bir şeklide reaksiyona giriyor ve şişerek su sızıntılarının olduğu boşlukları yarı-sert poliüretan köpük formunda dolduruyor. Böylece CREAINJECT 90, yeraltı yapılarındaki su sızıntılarının durdurulmasında, su içeren boşlukların doldurulmasında, beton ve yığma yapılarda çatlak enjeksiyonunda, tünellerde ve otoyollarda, HES ve baraj projelerinde, beton kaplamalarda, yeraltı galerileri ve temeller gibi çok çeşitli alanda kullanılabiliyor. BS EN 1504-5:2004 standardı kapsamında CE sertifikalı olan CREAINJECT 90, solvent içermiyor, uygulama kolaylığı ve su sızdırmazlığı sağlıyor. 

Düşük viskozitesi ve akışkanlığı sayesinde kılcal boşluklara bile kolaylıkla nüfuz eden ve düşük sarfiyatla sonuç veren Creainject 90, ekonomik bir ürün olmasıyla da dikkat çekiyor. 

Samsun, İlkadım’da Yeni Hamam Projesinde İnşaatın Yüzde 80’i Tamamlandı

Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından İlkadım ilçesinde yıkılan eski belediye hamamının yerine yapılan yeni hamam projesinde yüzde 80 ilerleme kaydedildi.

Büyükşehir Belediyesi, İlkadım ilçesindeki yıkılan eski belediye hamamının yerine de yenisini inşa ediyor. 1242 metrekare alan üzerinde yapımı devam eden ve içerisinde yüzme havuzu, sauna, buhar ve masaj odalarının bulunacağı belirtilen hamamda inşaat çalışmalarının yüzde 80’i tamamlandı. 

2024 Yılında Hizmete Açılacak

“Konseptiyle örnek olacak bir hamamı şehrimize kazandırıyoruz.” diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, inşaat çalışmalarının özveriyle devam ettiğini dile getirdi.

Belediye hamamının örnek bir konseptle yeniden yapıldığını belirten Başkan Mustafa Demir, “100. Yıl Bulvarı üzerindeki hamam fonksiyonunu yitirmişti. Günümüz koşullarına uyum sağlamıyordu. İnsanların ihtiyaçlarına cevap vermiyordu. Oraya çok güzel bir proje hazırladık. Şimdi orda yeni bir hamam inşa ediyoruz. Konseptiyle örnek olacak bir hamamı şehrimize kazandırıyoruz. İnşaat çalışmaları hızla devam ediyor. Yüzde 80’i tamamlandı. İnşallah 2024 yılında vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız.” diye konuştu.

Barbaros Mahallesi Kentsel Dönüşümü Devam Ediyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Körfez ilçesinde yer alan Barbaros Mahallesi’nde gerçekleştirilen kentsel dönüşüm çalışmaları hızla devam ediyor.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Körfez ilçesinde dolum tesislerinin hemen yanında yer alan Barbaros Mahallesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile birlikte “Kentsel Dönüşüm Projesi” başlatmıştı. 11 Mayıs tarihiyle uzlaşma görüşmelerine başlayan Büyükşehir, büyük bir başarıya imza atarak hak sahiplerinin yüzde 94’üyle anlaşma sağladı.

Barbaros, Sopalı’ya Taşınıyor

Büyükşehir ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile birlikte yürütülen proje kapsamında Barbaros Mahallesi Derince ilçesi Sopalı Mahallesi’ne taşınacak Projenin 1. etap ihalesinde 534 konut, 40 dükkân ve 1 adet cami inşaatı, gerekli altyapı ve çevre düzenlemeleri yer alıyor.

Yüzde 40 İlerleme Var

Söz konusu alanda yapılacak 1. etap için 28 Ekim 2022 tarihinde TOKİ tarafından açık ihaleye çıkıldı. Yaklaşık maliyeti 668 milyon 562 bin lira olan ihale, 697 milyon 992 bin liralık teklifi ile MS Mega Yapı İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi ve Mega Arslan Yapı İnşaat Demir Otomotiv Petrol Sanayi Ticaret Anonim Şirketi iş ortaklığına verildi. Söz konusu iş ortaklığı ile 12 Ocak 2023 tarihinde sözleşme imzalandı. 1. etap ihalesi kapsamında bölgeye 534 konut, 40 adet dükkan ve 1 adet cami inşaatı, gerekli alt yapı ve çevre düzenlemeleriyle birlikte yapılacak. Söz konusu konutların inşaatı toplam 600 gün içinde tamamlanacak. Projeye göre 24 blok ve bir camiden oluşan 18 adet bloğun kaba inşaatı tamamlandı. Kalan 4 blok ve caminin kaba inşaatı devam ediyor. Projenin ilerleme oranı ise yüzde 40 seviyesine ulaştı.

Kaynak: Belediye 365

Rize Şehir Hastanesi Deniz Dolgu İnşaatında Sona Gelindi

Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, 340 bin metrekarelik alan üzerinde yükselen Rize Şehir Hastanesi projesinin deniz dolgu inşaatında sona gelindiğini açıkladı.

Rize’nin Taşlıdere ve Hamidiye mahalleleri arasında 340 bin metrekarelik alan üzerine yapılacak olan Rize Şehir Hastanesinin dolgu inşaatında sona doğru gelindi. Dolgu inşaatının tamamlanmasının sonrasında üst yapı çalışmaları için ihale yapılacak. Yapılacak olan ihale şehre gelecek olan Sağlık Bakanı yardımcısı tarafından takip edilecek.

Dolgu inşaatının yaklaşık 1 buçuk ay içerisinde tamamlanacağını ifade eden Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, “Rize Şehir Hastanesinin dolgu inşaatı tamamlanmak üzeredir. Zannediyorum kısa bir müddet içerisinde dolgu kısmı teslim edilecek. Dolgu kısmı teslim edildikten sonrada ihale süreci başlayacak. Bir inşaat ve emlaktan sorumlu sağlık bakan yardımcımız bu çalışma ile alakalı buraya gelecek. İhale süreci de onun sonrasında sürecek. Hastane süreci kendi seyrinde ilerliyor. Dolgusu önemli kısımdı. Dolgusunun çok ciddi bir eksiği kalmamış. Belki de 1-1,5 ay içerisinde teslim edilecek.” dedi.

Avrupa’ya Açılmak İsteyen İnşaat ve Mimarlık Profesyonelleri Tek Çatı Altında Buluşuyor

Mimarlık ve inşaat alanlarında uluslararası iş birliği yapmak gittikçe zorlaşıyor. Sektör liderleri, güvenilir şirketlerin ve profesyonellerle iş birliği fırsatlarını değerlendirmek için online platformlara yöneliyor. Online platform ise yerel ve Avrupa pazarındaki mimari, peyzaj, tasarım ve tadilat gibi alanlardaki şirketler, müşteriler ve ekipler arasında köprü kuruyor.

Küresel inşaat sektöründeki hareketlilik devam ederken, uluslararası çapta iş birliği yapmak isteyen şirketler, güvenilir işletmeleri, bireyleri ve ekipleri bulmak için online platformlara yöneliyor. İnşaat, mimarlık ve tasarım alanlarında son dönemde istihdam açığı oluştuğunu, bunun yanı sıra özellikle global düzeyde çalışan şirketlerin ve bireylerin yurt dışındaki iş birliklerinde de problem yaşadığına dikkat çeken Archiby.com’un kurucusu yüksek mimar ve yazılım uzmanı Said Taşdemir, şirketlerle bireysel müşterileri buluşturarak sektörde güven ağı kurduklarını açıklayarak Avrupa’ya iş yapmak isteyen tasarım ve mimarlık şirketlerine de öncülük ediyor. 

Said Taşdemir, konuyu şu sözlerle değerlendirdi: “Dünya genelinde, işgücü ve iş birliğine en çok ihtiyaç duyan sektörlerin ilk sıralarında inşaatın geldiğini biliyoruz. Ancak mimarlık ve inşaat alanlarında uluslararası çapta iş birliği yapmak giderek zorlaşıyor. Bizler buradan yola çıkarak mimarlık, tasarım ve inşaat sektörlerinde faaliyet gösteren şirketlerin ve profesyonellerin daha fazla iş fırsatı bulmalarını sağlıyoruz. Platformumuz, iş ilanları ve iletişim araçlarıyla şirketler, müşteriler ve ekipler arasındaki iş birliğini kolaylaştırıyor.”

Yasal ve güvenilir iş birlikleri için aracılık ediyoruz”

Platformlarında Türkiye ve Avrupa’daki sektörel iş taleplerine yanıt verdiklerini belirten Taşdemir, mimarlık ve inşaat alanlarında büyük taleplerin olduğunu, bunları karşılamak için platformumuzda şirketlere daha fazla iş fırsatı sunduklarını, şirketlerin işlerini usulüne uygun bir şekilde gerçekleştirmelerini sağlayıp, bu süreci belgelerle desteklediklerini açıklamıştır. Bireysel müşterilerin şikayetlerini denetleyerek adil ve güvenilir iş birliği yapılması için çalışıp, müşterilere sadece güvenilir iş ortaklarını önerdiklerini söylemiştir.

Bireysel iş ilanlarını ücretsiz yayımlıyorlar

Bireysel ilanları ücretsiz bir şekilde platformlarında yayınladıklarını söyleyen Archiby.com kurucusu Taşdemir, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Türkiye ve Belçika’da aktif olarak faaliyet gösteren şirketlerimiz bulunuyor. Başta mimarlık, tadilat, peyzaj olmak üzere, tüm inşaat sektörü ve alt sekmenleriyle ilgili bireysel talepler için iş ilanları yayınlıyoruz. Güvenilirliği onaylanmış kurumsal şirketler, açık ilanlardaki iş detaylarını inceleyerek işleri satın alabiliyor ve müşterilerle iletişim kurabiliyor. Bu sayede iş birlikleri, daha hızlı ve verimli bir şekilde başlatılıyor. Şirketler, ilanları takip ederek iş fırsatlarını kaçırmıyor.”

Eskişehir’de Konut Fiyatları Son 1 Yılda Yüzde 120-130 Arttı

Eskişehir konut piyasasını mercek altına alan Eva Gayrimenkul Değerleme, Değerleme Uzmanı Fatih Doğan, Eskişehir’de konut fiyatlarının son 1 yılda yüzde 120-130 arttığını belirterek, 150 metrekare büyüklüğünde site özellikleri olan bir taşınmazın birim fiyatının 35.000-38.000 TL/m2 aralığında olduğunu açıkladı.

Eva Gayrimenkul Değerleme, Değerleme Uzmanı Fatih Doğan, hızlı trenin şehirden geçmesi ve hızlı tren ağının yapımı devam eden hatlar ile genişlemesinin Eskişehir’e olan ilginin artacağını belirten Doğan, “Eskişehir’in her geçen gün genişlemekte olan sanayi bölgesinde havacılık-uzay, beyaz eşya, gıda sektörlerinde faaliyette olan uluslararası firmaların yurtiçi/yurtdışı misafirleri ile personelleri için ihtiyaç duyduğu konaklama talebi Eskişehir’de çoğu marka otel firmasının dikkatini çekiyor. “ dedi.

Doğan, şöyle devam etti:

Konut Fiyatlarındaki Büyük Artış

“Eskişehir de 2020, 2021, 2022 yıllarında sırası ile yılda 22.181, 21.691, 22.309 adet konut satıldı. 2023 yılı ilk yedi ayında ise konut satışları 11.160 adet iken 2022 yılında bu rakam 12.244, 2021 yılında 9.225 adet oldu. 2023 yılı ilk üç ayındaki konut satışları bir önceki yılın ilk yedi ayına göre değişim yüzde 9 oranında azalmış olup 2022 yılı verilerine göre ise yüzde 33 oranında bir artış olduğu,  2021 yılı verilerine göre ise yüzde 30 oranında bir azalış olduğu görülüyor.

Son 1 yıl İçerisinde Yüzde 120-130 Arttı

İl geneli konut satış fiyatlarına bakıldığında son 1 yıl içerisinde değerlerde yüzde 120-130 gibi yüksek seviyelerde artış olduğu görülmüştür. Yaşanan bu artışların nedeni olarak geçmiş dönemlerde konut kredisi faiz oranlarının düşürülmesi, birinci el konut satışlarındaki ek faiz indirimleri ve sağlanan diğer ödeme kolaylıklarının etkisi, enflasyon oranlarının üst rakamlara çıkması, inşaat maliyetlerinde yaşanan artışlar, döviz kurlarındaki değişimler, insanların yatırım aracı olarak gayrimenkulleri talep etmesi gibi etkenler olduğu düşünülmektedir. 

35.000-38.000 TL/m2 Aralığında Seyrediyor

Bölge özelinde birim fiyatlara değinilmek istenirse Batıkent-Aşağı Söğütönü mahallelerinde ortalama 150 metrekare büyüklüğünde site özellikleri olan bir taşınmazın birim fiyatı 35.000-38.000 TL/m2 aralığında seyrederken, yine ortalama 50 metrekare alanlı düşük metraja sahip genellikle öğrencilerin konakladığı Eskibağlar, Yenibağlar ve Bahçelievler mahallelerinde birim fiyatlar 26.000-28.000 TL/m2 seviyelerinde.

Kendini Amorti Etme Süreleri Arttı

Diğer yandan kendini geri ödeme yani amorti süreleri il içerisinde bölgesel bazda da değişkenlik göstermektedir. Yüksek gelirli ailelerin ikamet ettiği bölgelerden Tepebaşı ilçesinde Batıkent ve Aşağı Söğütönü bölgelerinde, Odunpazarı ilçesinde ise Vadişehir ve Ihlamurkent bölgelerinde kendini geri ödeme süreleri oldukça yüksek seyretmektedir. Buna karşılık, toplu konut alanlarının olduğu bölgeler, kiralama opsiyonunun yüksek olduğu üniversite çevreleri gibi orta ve düşük gelirli ailelerin ve öğrencilerin daha çok yaşadığı bölgelerde ise kendini geri ödeme süreleri daha düşüktür. Konut fiyatlarının arttığı oranlarda kira rakamlarının artmaması,  gayrimenkullerin kendilerini amorti etme sürelerinin uzamasına neden olmuştur. 

Konutların Kendini Geri Ödeme Süreleri Yükseldi

Yani kira rakamları ile konut fiyatları arasındaki makas açıldığından mülklerin kendini geri ödeme süreleri uzamıştır. Bunun başlıca sebebi olarak kontrat süresi dolan kiracıların kira rakamların makul seviyelerde tutma çabası, kira sözleşmelerindeki yasal sınırlamalar bölgede kira fiyatlarının pik bir yükseliş yapmasını engelledi.  Konutların satış rakamlarının artması, kira rakamlarının yeterli talep olmadığı için azalması konutların kendini geri ödeme sürelerinin yükselmesine neden oldu.”

İnşaat Ciro Endeksi Yüzde 116,7 Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörlerine ilişkin Temmuz 2023 ciro endeksini açıkladı. Toplam ciro yüzde 77 oranında artarken inşaat sektörü ciro endeksinde yüzde 116,7 artış gözlendi.

Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi, 2023 yılı Temmuz ayında yıllık yüzde 77,0 arttı.

Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında; 2023 yılı Temmuz ayında yıllık sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 62,7, inşaat ciro endeksi yüzde 116,7, ticaret ciro endeksi yüzde 84,9, hizmet ciro endeksi yüzde 71,6 arttı.

Toplam Ciro Aylık Yüzde 11,2 Arttı

Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi, 2023 yılı Temmuz ayında aylık yüzde 11,2 arttı.

Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında; 2023 yılı Temmuz ayında aylık sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 9,8, inşaat ciro endeksi yüzde 11,3, ticaret ciro endeksi yüzde 12,6, hizmet ciro endeksi yüzde 9,7 arttı.

İnşaat Maliyetleri Temmuz’da Yıllık Yüzde 62,25 Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan inşaat maliyet endeksine göre, inşaat maliyetleri temmuz ayında yıllık yüzde 62,25 aylık ise yüzde 15,67 arttı.

İnşaat maliyet endeksi, 2023 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 15,67, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 62,25 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 9,76, işçilik endeksi yüzde 31,66 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 47,01, işçilik endeksi yüzde 111,68 arttı.

Bina İnşaatı Maliyet Endeksi Yıllık Yüzde 62,55, Aylık Yüzde 14,68 Arttı

Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 14,68, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 62,55 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 8,18, işçilik endeksi yüzde 31,62 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 46,64, işçilik endeksi yüzde 111,74 arttı.

Bina Dışı Yapılar İçin İnşaat Maliyet Endeksi Yıllık Yüzde 61,31, Aylık Yüzde 18,96 Arttı

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 18,96, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 61,31 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 14,76, işçilik endeksi yüzde 31,83 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 48,15, işçilik endeksi yüzde 111,47 arttı.

Prestijli Projelerin Tercih Edilen Markası: Yapıloji

Sektördeki başarısıyla adından sıkça söz ettiren Yapıloji, kaliteli ve güvenilir ürün tedariki ile hassas müşteri memnuniyeti anlayışı sayesinde hızla yükselmeye devam ediyor.

Sektörde edinilen 20 yıllık tecrübe ve birikimin ardından 2008 yılında kurulan Yapıloji, doğalgaz, ısıtma, soğutma, tesisat ve yapı dekorasyon ürün gruplarının İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Eskişehir, Düzce, Balıkesir şubeleri aracılığıyla başta Güney Marmara ve Ege Bölgesi olmak üzere tüm Türkiye’ye toptan satışını sağlıyor. 

Ayrıca, Türkiye ve dünyadaki önemli markaların bölge temsilcilikleri ile gelişmeye devam eden firma, bölgede toptancılık anlayışını değiştirmeyi kısa sürede başardı. Yapıloji, sadece ürün satışı değil tedarikini de gerçekleştirdiği ürünlerin satış öncesi ve sonrası ile ilgili tüm sorulara hızlı, pratik ve işlevsel çözümlerle cevap veriyor.

İklimlendirme sektöründe engin tecrübelere sahip olan Yapıloji, Türkiye’nin önde gelen üreticilerinden Copa Isı Sistemleri’nin de içinde yer aldığı Copa Endüstriyel Ürünler Pazarlama A.Ş ile ortaklık anlaşması imzaladı. Şu anda Besler Group ismiyle güncel olarak hizmetlerine devam eden Yapıloji, müşterilerine kısa vadede hızlı ve etkin çözümler üretmeye hızla devam ediyor.

Kaliteli Ürün, Kaliteli İletişim, Kaliteli Tedarik

Her yıl bağlantı kampanyaları düzenleyen Yapıloji, bu kampanyalar aracılığıyla tatil ve toplantı organizasyonları düzenleyerek müşterileriyle bağını güçlendiriyor. Müşteri ilişkilerine son derece hassas davranan firma, ön plana aldığı bu nokta ile prestijli projelerin aranan markası haline geldi. Firma, Bursa’da İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İMSİAD) ile birlikte Bursa müteahhitlerini bir araya getirdi. Yapıloji, 1050 Konutlar Kentsel Dönüşüm projesi için desteklerini sundu.

Sektördeki aktifliğini her geçen gün artıran Yapıloji, birbirinden önemli markalarla çözüm ortaklığı yaparak başarısını kanıtlıyor. Firma, Copa, E.C.A, Wiesmann, Wavin, Bostik, Lojimax, Borusan, Yerel, Ytong, Trakya Döküm, Bien, DYO, Knauf, Danfoss, Teka, Ode, Norm, Eska, KAS, GFS, Regen, Duka, AGT, Wilo, Duyar, Masdaf, Daygas gibi birçok markayla gücüne güç katmaya devam ediyor.

Ayrıca firmanın referansları arasında, Yayla Grup, Oruç İnşaat, Bak Yapı, Akfen İnşaat, Atış Yapı, Ak Yükselen, Özgür Kavaklı İnşaat, Beydağ & ING Grup, Taşyakan İnşaat, Aluçlar İnşaat, Make İnşat, Taşkar İnşaat, Çelikyay İnşaat ve Okyanus Koleji gibi birçok firma yer alıyor. 

‘’Her Gün Yeniliklere İmza Atıyoruz’’

Firmanın faaliyetleri ve gelişim süreciyle ilgili soruları yanıtlayan Yapıloji Pazarlama Müdürü Okan Gülaydın, ‘’Faaliyetlerimiz arasında yapiloji.com en büyük öneme sahip bir konudur diyebilirim. yapiloji.com sayesinde sektöre hamle yaptırma durumunda kaldık ve bunun gururunu yaşıyoruz. 

Yapiloji.com rakiplerimizin örnek aldığı, aktif olarak takip edilen bir platform olmasının yanı sıra e-ticaret kavramını sektörümüze aşılama konusunda oldukça başarı sağladı. Bu dönüşümle birlikte Yapıloji.com üzerinden tüm organizasyon ve yapımızı yönetebiliyor hale geldik. Tüm ülkede rekabet etme tutkumuz, pazar ve müşteri odaklı yaklaşımımızla her gün yeniliklere imza atıyoruz.’’ ifadelerini kullandı.

Yapıloji’nin firma özelindeki kısa ve uzun vadeli hedefleri için ‘Yapıloji TV’ isimli Youtube kanalına yönlendirme yapan Gülaydın, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Fethi Resuloğlu’nun röportajına dikkat çekti. 

Firma’nın kurulduğu günden bu yanan daima gelişen ve büyüyen bir yapıya sahip olduğunu belirten Gülaydın, 2023-24 dönemi için de aynı sürecin işleyeceğini söyledi. Hedeflere kısaca değinen Okan Gülaydın, ‘’Sektörümüzle ilgili birkaç fikir var hatta isimleri belirlenip patentleri bile aldık. Şu an geliştirilme aşamasında yer alıyor, detayını açıklayamasam da ‘Ustam Cafe’ ve ‘Jet Servis’ projelerimiz ilerleyen dönemlerde faaliyet gösterecek. Bunun gibi birçok proje masamda bekliyor. En kısa sürede bu projeleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz.’’ dedi.

Kale’den Lüks Kartlı Kilit Serisi

Kaliteden taviz vermeyen üretim anlayışı, kurumsal bakış açısı, dinamik ve güçlü yapısıyla sektörde 70 yıldır faaliyet gösteren Kale Kilit, otellerde ve kartlı geçiş talep edilen her yerde kartlı kilit teknolojileri ile güvenliği en üst seviyeye çıkarıyor. Tasarımı ve estetik yapısı ile de öne çıkan bu ürünler, etkili güvenlikte gelinen son teknolojiyi sergiliyor. 

Güvenlikle ilgili her alanda entegre ürün ve hizmetler sunan Kale Kilit, otellerde, hastanelerde, yurtlarda ve daha pek çok yerde güvenlik seviyesini yükseltme ihtiyacı duyan kullanıcılarına kartlı kilitleri sunuyor. Bu kapsamda Lüks Kartlı Kilit Serisi ile kompakt ve modern tasarımı bir araya getiriyor. 

Mifare (Yüksek Güvenlikli Temassız) Kart teknolojisi ile Tam Koruma 

Konfor ve güvenliği bir arada sunan Kale Kilit Lüks Kartlı Kilit Serisi, mifare teknolojisi ile yüksek güvenlikli temassız geçiş özelliği sunuyor. Montajı, kurulumu ve kullanımı son derece pratik ve kolay olan lüks seri kartlı kilitler, çelik gövdesi ile uzun yıllar kullanılabiliyor. Deforme olmayan sağlam materyaller sayesinde güvenliği maksimum düzeyde tutuyor. Güvenlik özelliklerinin yanı sıra minimalist tasarımı ile farklılaşan Lüks Kartlı Kilit Serisi, şık tasarımı ile göz dolduruyor. Işıklı ve sesli uyarı, zorlamalara karşı koruma ve gizli barel özellikleriyle ön plana çıkan yeni seri, 1000 adede kadar kayıt tutma olanağı sağlıyor. Dört adet 1,5 V alkalin pil ile çalışan kartlı kilit düşük pil seviyesinde sesli uyarı da vererek kullanıcıları uyarıyor. 

Ev ve Mutfak Eşyaları Ticaretinde, Dijital Dönüşümün Şifreleri ZuchXTalks’ta

Ev ve mutfak eşyaları endüstirisinin ödüllü ve yeni lansman ürünlerini dünyayla buluşturacak olan Uluslararası Zuchex,  bu yıl ilk kez ZuchXTalks etkinliğine de ev sahipliği yapıyor.

14 – 16 Eylül tarihlerinde üç gün sürecek E-Ticaret ve E-İhracat temalı organizasyonda, her biri alanının uzmanı isimleri, ev ve mutfak eşyaları sektörüne yönelik dijital dönüşümün püf noktalarını anlatacak. Katılımın ücretsiz olduğu etkinliği takip edenler, e-ticaret alanında başarının sırlarını sektörün öncülerinden dinleyerek, e-ticaret ve e-ihracat ile işlerini nasıl büyütebileceklerini öğrenebilecekler. ZuchXTalks, E-ticaret dünyasındaki çeşitli iş modelleri ve B2B stratejileri konusunda da katılımcılarının ufkunu genişletecek. Yenitoptanci.com’un etkinlik partneri olarak yer aldığı ZuchXTalks 2023’te, Bir Fatura, Digital Exchange, Kolay Sipariş, Oplog ve Ticimax markaları Gold sponsor, The Megamerchant, MOKA ve Moof Digital Agency ise Silver sponsor olarak yer alıyor.

Ev ve muftak eşyaları fuarı ZUCHEX 2023 kapsamında bu yıl ilki düzenlenen ZuchXTalks etkinliğinde, global pazarlarda varlık göstermenin ve ihracat yapmanın incelikleri ile pazaryerlerinin sunduğu fırsatları en etkili şekilde değerlendirme yöntemleri paylaşılacak. 

40 uzman konuşmacı 30 farklı sunum

Üç gün boyunca 40 konuşmacının 30’a yakın sunum gerçekleştireceği ZuchXTalks’ın “Kobiler Dijitalleşiyor” başlıklı ilk gün oturumlarındaTürkiye’deki e-ticaret sektörünün önde gelen isimleri deneyimlerini paylaşacak. 

15 Eylül tarihli ikinci gün oturumlarında ise “E-İhracatla Globale Açılıyoruz” teması altında T.C. Ticaret Bakanlığı E-İhracat Dairesi Başkanı Hasan Önal, bu alandaki devlet desteklerini aktaracak. Ayrıca Züccaciyeciler Derneği ZÜCDER Başkanı Mesut Öksüz, Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, Lux Plastik Genel Müdürü Burak Önder, Trendyol Satış ve İş Geliştirme Direktörü Özkan Çokaygil, UPS Ülke Satış Müdürü Gurur Eralp gibi isimlerin de aralarında olduğu konuşmacılar e-ticaretin küresel boyutuyla ilgili sunumlar gerçekleştirecek. 

Etkinliğin “Türkiye’de ve Dünyada Perakende ve E-Ticaret” konuluson gün oturumlarında ise Taç Mutfak Yönetim Kurulu Başkanı Esra Kuştemir, markalarının e-ihracat yolculuğunu, Ticaret Bakanlığı Ticaret Uzmanı Ömer Faruk Ergün, Türkiye’deki e-ticaret sektörünü ve büyüklüğünü anlatacak. Ayrıca yapay zekanın e-ticarette kullanımı, e-ticarette marka olmanın yolları, başarılı bir e-ticaret sitesinin nasıl olması gerektiği gibi kritik konular da uzmanlarca masaya yatırılacak.

ZuchXTalks 2023’ün son oturumlarında ayrıca “İnovatif Tasarım Konuşmaları” bölümü olacak. Bu bölümde, akademisyenler ve tasarımcılar, endüstriyel tasarımdaki yeni stratejiler, yapay zeka ve tasarım, Sürdürülebilirlik, gelenekselin inovatif tasarıma dönüşümü gibi konular üzerine sunum ve paneller gerçekleştirecek. 

CPG, Markalaşma Yolculuğuna Tremco CPG Adıyla Devam Ediyor

İnşaat ve yapı sektöründeki hareketlilik devam ederken pazarda aktif rol oynayan şirketler markalaşma yolculuklarına bu doğrultuda devam ediyor. Son olarak sektörün öncü yapı malzemeleri şirketi CPG, adını Tremco CPG olarak değiştirdiğini duyurdu.

Okula dönüş dönemiyle birlikte yapı ve inşaat sektöründeki hareketlilik de ivme kazanıyor. Sektör profesyonelleri, imar faaliyetlerinin kentsel dönüşüm çalışmalarıyla birleşerek yeni bir boyuta ulaştığına işaret ederken, pazarda aktif rol oynayan şirketler markalaşma yolculuklarına bu doğrultuda devam ediyor. Son olarak Avrupa ve Türkiye’deki yapı malzemeleri sektörünün önde gelen oyuncularından bir tanesi CPG, Tremco CPG adıyla yeniden yapılandığını duyurdu. Bu değişim, şirketin yeniliğe ve kaliteye olan bağlılığını sağlamlaştıran, ufuk çizgilerini yeniden şekillendiren marka yolculuğunda önemli bir aşamaya işaret ediyor.

Uzun süredir CPG adıyla inşaat sektöründe ürün ve çözümler sunduklarını, Tremco CPG adıyla ilerleme vizyonuna odaklanarak ürünlerini tek bir çatı altında buluşturup geleceği şekillendirme hedefiyle yoluna devam ediyor. Tremco CPG’nin bu yolculuğu aynı zamanda da geleceğe yönelik vizyonun bir yansıması. Yapı malzemeleri alanında her zaman yeniliğin ön saflarında yer almayı hedefleyen firma, yeniden markalaşma sürecini de mükemmelliğe olan bağlılığın önemli bir kanıtı olarak görüyor. Tremco CPG ürünlerinin, gelecek nesillerde kalıcı bir etki bırakarak siluetleri şekillendirmeye devam etmesi hedefleniyor.

Tremco CPG, mirasımızı ve hedeflerimizi yaşatan bir isim”

Tremco CPG’nin sektörü dönüştürme ve şekillendirme konusundaki odağını özetleyen bu slogan ve yeni ismi, tekrar markalaşmanın da ötesinde bir anlam taşıyor. Özellikle marka için yenilikçiliğin, sürdürülebilirliğin ve dayanıklılığın kanıtı olan yapılar yaratmaya yönelik bir manifesto niteliği de taşıyor.

Miras aldığı itibarı ileriye taşıyor

Tremco CPG, ister yüksek gökdelenler ister kentsel yapılar, ister topluluk alanları olsun, ürünleriyle dünyayı yeniden tanımlayan yapıları desteklemeye devam edeceğinin altını çiziyor. Tremco CPG mükemmellik konusundaki mirasını, sektörün çeşitli ihtiyaçlarını karşılayan geniş bir yelpazede son teknoloji yapı malzemeleri sunarak ileriye taşımayı hedefliyor.

Yeşim Kozanlı Mimarlık’tan Kaş’ın Özgün Ruhunu Yansıtan Resort Otel: Radisson Blu Hotel Kaş

25 seneyi aşkın deneyimi ile akredite olduğu uluslararası otel zincirleri ve dünya markaları için konaklama projeleri üreten İç Mimar Yeşim Kozanlı liderliğindeki Yeşim Kozanlı Mimarlık, Radisson Hotel zincirinin Antalya’daki ilk resort oteli olan Radisson Blu Hotel Kaş’ın mimari ve iç mimari tasarımlarına imza attı.

Yeşim Kozanlı Mimarlık tarafından Kaş’ın ruhunun, tarihinin ve doğasının hissedilebileceği ve yaşanabileceği bir deneyim alanı olarak planlanan otelin tasarımı, “yeniyim ama buralıyım” fikrini her alanda misafirlerine hissettirecek şekilde, Kaş’ın tarihine, kültürüne ve doğal zenginliklerine saygı gösteren bir anlayışla ele alındı.

Geçtiğimiz Haziran ayında hizmete açılan Kaş, Antalya bölgesindeki Radisson Hotel Blu’nun mimari ve iç mimari tasarımını, ağırlama sektöründeki çeyrek asırlık deneyimini dünyanın farklı coğrafyalarında hayata geçirdiği ödüllü projelerle taçlandıran Yeşim Kozanlı liderliğindeki Yeşim Kozanlı Mimarlık üstlendi.

Antalya’nın batısında, turkuaz renkli denizi, doğal güzellikleri ve tarihi mirasıyla bilinen Kaş ilçesinde hayata geçirilen Radisson Blu Hotel’in tasarımı ilhamını bölgenin topografik yapısından ve kültürel bağlamından alıyor. Bölgenin MÖ 3000 yıllarına dayanan köklü tarihi ve ünlü Antiphellos antik kentinden tarihi Likya tahıl ambarlarına uzanan anıtsal ve sivil mimari örnekleri Radisson Blu Hotel’in mimari ve iç mimari tasarımını doğrudan etkiledi. Geleneksel yapılarda kullanılan doğal taş cepheler, alaturka kiremitler ve ahşap doğramalar gibi yapısal öğeler modern ve fonksiyonel şekilde projeye aktarıldı. Otel misafirlerinin kendilerini özel ve rahat hissedeceği, ev konforunda bir konaklama deneyimi, tasarımı biçimlendiren öncelikli ihtiyaçlardan biri olarak belirlendi. Misafirlerin yeşilden, doğaldan ve sadelikten kopmayacağı, ortak alanlarda sosyalleşme imkanı bulabileceği, otel konaklamasından öte deneyimler yaşayabileceği mekanlar yaratmak hedeflendi.

Sonuçta bulunduğu bölgeye saygılı bir mimari çizgiye, az katlı ve geniş alanlara sahip bir kütleye, sade bir tasarıma ve insan ölçeğine sahip bir konaklama merkezi ortaya çıktı. Coğrafyanın doğal iklimlendirme özelliklerinin kullanıldığı projenin iç ve dış mekanlarında bölgenin yerel renk ve dokularını yoğun bir şekilde hissedebilmek mümkün. Toprak tonlarının ağırlıklı olarak kullanıldığı projede çevre peyzaj etkileri maksimum düzeye çıkartılarak, doğa ile olan bağlantının sürekliliği sağlandı.

Aydınlatma, akustik ve hava kalitesi gibi unsurlar, iç mekanların konforunu artırmak için dikkatle ele alındı. Doğal taş zemin ve el yapımı özel seramiklerle kaplı yüzeyler, doğadan ilham alan tasarım felsefesi ile sürdürüldü. Açık ve kapalı mekanlar arasında kolay geçiş sağlayan cam cepheler ve sürgülü paneller, doğanın huzurlu ritminin iç mekanlara taşınmasını sağladı. Otelin içerisinde, geleneksel motiflerle süslenmiş modern sanat eserleri yer alıyor. Restoran, yerel lezzetlerin modern sunumlarıyla Kaş’ın gastronomik zenginliklerini sergiliyor.

Kaşın Ruhuyla Bütünleşen Modern Konfor

Duvarlar, nesiller boyu aktarılan bilgiyle hayat bulan geleneksel “köy sıvası” tekniği ile kaplandı. Bu sıva, estetik açıdan sadece Kaş’ın özünü yansıtmakla kalmıyor, aynı zamanda doğal bir yalıtım da sağlıyor. Toprak tonları, bu doğallığı destekleyerek odalara sıcaklık katarken bu tonların modern bir tasarımla harmanlanması, sakin bir atmosfer yaratıyor. Geniş ve konforlu alanlara sahip olan konuk odaları ve suitler, renk paleti ve doku seçimleriyle doğaya uyum sağlıyor. Konuklar, bu odalarda Kaş’ın ruhunu derinden hissederken modern konforun keyfini de deneyimliyor.

Otelin açık alanları, Kaş’ın bitki örtüsünü yansıtan yerli ağaçlar ve bitkilerle donatıldı. Havuz başı alanları ve açık sushi bar, bölgenin esintisini hissetmek için ideal mekanlar olarak öne çıkıyor. Güneşli ve gölge alanları etkili şekilde ayıran seperatörler, iç dış ilişkisinin her noktada yaşanmasına imkan sağladı. Doğal malzemelerle donatılan, huzurlu ve enerjik bir atmosfer yaratan spa ise rahatlatıcı bir kaçış noktasını müşterilerine sunmayı hedefliyor. Ayrıca otel, sürdürülebilirlik ilkesiyle hareket ediyor: Kaş’ın doğal güzelliklerini korumak ve çevreye minimum zarar vermek için atık yönetimi, enerji tasarrufu ve su koruma uygulamalarını benimsiyor.

Radisson Hotel Kaş, İç Mimar Yeşim Kozanlı liderliğindeki Yeşim Kozanlı Mimarlık  tarafından sadece bir otel değil, aynı zamanda Kaş’ın ruhunun, tarihinin ve doğasının hissedilebileceği ve yaşanabileceği bir deneyim alanı olarak planlandı. Misafirlerine Kaş’ın benzersiz güzelliklerini keşfetmenin ötesinde, kentin hikayesine dokunmayı ve onunla bir bütün olmayı vadeden otelin tasarımı, “yeniyim ama buralıyım” fikrini her alanda misafirlerine hissettirecek şekilde, Kaş’ın tarihine, kültürüne ve doğal zenginliklerine saygı gösteren bir anlayışla ele alındı.

Vedat Arslan: “Türk İnşaat Sektörü, Yurt Dışındaki Kayıplarının Suudi Arabistan’da Telafi Edebilir”

2023’te yabancılara yapılan satışların düşük seyrettiği gayrimenkul pazarında, Suudi Arabistan’ın adının öne çıkması bekleniyor. Bu yıl Riyad’da ilk kez düzenlenen Cityspace Global fuarına katılan Aremas Gayrimenkul’ün Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Arslan, Körfez ülkeleri başta olmak üzere, Türkiye’ye yönelik yoğun bir ilginin olduğunu belirtiyor.

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından en son açıklanan verilere göre, yabancılara yapılan konut satışları temmuzda önceki yılın aynı ayına göre %28,9 azalarak 2 bin 801 oldu. Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Rusya vatandaşlarına yapılırken, onları Irak ve Ukraynalılar izledi. Yabancılara konut satışları ocak-temmuz döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre %43,9 azalışla 22 bin 76 olarak gerçekleşti.

Yabancı yatırımcıların nabzını tutmak amacıyla, 10-13 Eylül tarihlerinde Riyad’da düzenlenen Cityscape Global’e katıldıklarını söyleyen Aremas Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Arslan, “Son yıllarda Dubai, Abu Dhabi, Katar ve Suudi Arabistan başta olmak üzere, Arap ülkelerinin Türkiye’ye ilgisi düşerken, geçmişte büyük satışlar yaptığımız Suudi Arabistan pazarının yeniden canlanmasını bekliyorduk. Bu yıl ilk kez düzenlenen Cityscape Global 2023 Emlak, Gayrimenkul, Yatırım Sektörü Fuarı’nın ilk gününde Suudi yatırımcıların Türkiye’ye ilgisinin yeniden canlanmaya başladığını gördük. Hem yatırımcılar hem de geliştiriciler, özellikle İstanbul, Bodrum ve Trabzon’a büyük ilgi gösteriyor” dedi.

Yabancı yatırımcıların nabzını tuttu

Vedat Arslan, “2010 yılında büyük ölçekli, seçkin gayrimenkul projelerine satış ve pazarlama danışmanlığı sunma vizyonuyla yola çıkan Aremas Gayrimenkul olarak, Türkiye dışında Almanya, Dubai ve Gürcistan’da ofislerimizle faaliyet gösteriyoruz. Konsept geliştirmeden satış sonrası hizmetlere kadar A’dan Z’ye hizmet verdiğimiz projelerin toplam büyüklüğü yaklaşık 3 milyon metrekareye, satılabilir ürün değeri ise 5,3  milyar dolara ulaştı. Yabancı yatırımcıların nabzını tutmak amacıyla Cityscape Global 2023’te yerimizi aldık. Farklı coğrafyalardaki kapsamlı portföyümüz sayesinde, Körfez ülkeleri başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanından gelen yatırımcıları standımızda ağırladık. Fuarın sonuna kadar yaklaşık iki yüz bin ziyaretçi bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Bakan ziyaret etti

Gördükleri ilgiden son derece memnun olduklarını söyleyen Aremas Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Arslan, “Yoğun ilgi gören standımızda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyeleri ile beraberindeki heyeti ağırladık. Sektör profesyonelleri ve iş insanlarının yanı sıra, kamunun da fuara ilgi göstermesi bizim açımızdan son derece önemli” şeklinde konuştu.

Suudi Arabistan’ın ülke olarak dünyanın en büyük şantiyesine dönüştüğüne dikkat çeken Vedat Arslan, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Türkiye’deki gayrimenkul geliştirici firmaların Suudi Arabistan’da proje geliştirmesi için önemli talepler alıyoruz. Gayrimenkul geliştirmek için hazır arsa stoku ve finansmana sahip Suudi pazarında, ülkemizin geliştirme, inşaat ve satış konularındaki tecrübelerine ihtiyaç var. Türk inşaat sektörü, Rusya ve Ukrayna’daki kayıplarının telafisini Suudi Arabistan’da bulabilir.” 

250 Bin Konutun Temeli 2024 Yılından Sonra Atılacak

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Ömer Bulut, 250 bin sosyal konut projesinin temelinin 2024 yılından sonra atılacağını açıkladı.

Sosyal konut projesi doğrultusunda 250 bin konutu kazanan adaylar geçen yıl Kasım ayında çekilmeye başlandı. TOKİ sosyal konut projesi normal şartlarda kısa sürede başlayacaktı ancak 6 Şubat’ta meydana gelen büyük depremlerden sonra proje ertelendi.

TOKİ Başkanı Ömer Bulut bu konuyla ile ilgili son dakika açıklaması yaparak 250 bin konut hakkında bilgiler verdi. 6 Şubat tarihinde yaşanan deprem felaketini de hatırlatan Bulut, deprem bölgesi için de çalışmaların başladığını ifade ederek, şunları söyledi:

“Burada inşaatlarımız devam ederken diğer şehirlerimizdeki sosyal konut çalışmalarımızı da sürdürüyoruz. Geçen yıl açıkladığımız 250 bin sosyal konut uygulamasında 50 bin konutun ihalesini yaptık. İstanbul’daki sosyal konutlar için çalışmaları tamamladık. Yılbaşından sonra onların da temellerini atmaya başlayacağız. Temeller 2024 yılından sonra atılacak ve inşaatlar hızla yükselecek.’’

İşsizlik Oranı Temmuz’da Yüzde 9,4 Oldu

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre, işsizlik oranı, temmuz ayında yüzde 9,4 olarak gerçekleşti.

Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2023 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre 38 bin kişi azalarak 3 milyon 291 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,2 puan azalarak yüzde 9,4 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,6 iken kadınlarda yüzde 12,9 olarak tahmin edildi.

Mevsim Etkisinden Arındırılmış İstihdam Oranı Yüzde 48,4 Oldu

İstihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre 318 bin kişi artarak 31 milyon 671 bin kişi, istihdam oranı ise 0,5 puan artarak yüzde 48,4 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 65,7 iken kadınlarda yüzde 31,5 olarak gerçekleşti.

Mevsim Etkisinden Arındırılmış İşgücüne Katılma Oranı Yüzde 53,4 Olarak Gerçekleşti

İşgücü 2023 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre 280 bin kişi artarak 34 milyon 962 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,4 puan artarak yüzde 53,4 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,1 iken kadınlarda yüzde 36,1 oldu.

Genç Nüfusta Mevsim Etkisinden Arındırılmış İşsizlik Oranı Yüzde 18,0 Oldu

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,3 puanlık azalış ile yüzde 18,0 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 15,2, kadınlarda ise yüzde 23,1 olarak tahmin edildi.

Mevsim ve Takvim Etkilerinden Arındırılmış Haftalık Ortalama Fiili Çalışma Süresi 44,5 Saat Oldu

İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2023 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre 0,2 saat azalarak 44,5 saat olarak gerçekleşti.

Mevsim Etkisinden Arındırılmış Atıl İşgücü Oranı Yüzde 22,7 Oldu

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2023 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre 1,5 puanlık azalış ile yüzde 22,7 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 14,8 iken işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı yüzde 17,8 olarak tahmin edildi.

Sanayi Üretimi Temmuz Ayında Yıllık Yüzde 7,4 Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Temmuz ayına ilişkin sanayi üretimi verilerini açıkladı. Buna göre sanayi üretimi, yıllık yüzde 7,4 arttı.

TÜİK tarafından açıklanan verilere göre; sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2023 yılı Temmuz ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,7, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 7,4 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 4,1 arttı.

Sanayi Üretimi Aylık Yüzde 0,4 Azaldı

Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2023 yılı Temmuz ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 10,5 arttı, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,4 azaldı ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 3,7 arttı.

Hazine Arazileri İmara Açılacak

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, hazine arazilerinin imara açılacağını duyurdu.

Konut arzının artırılması, vatandaşın konuta ulaşımının kolaylaşması, kira fiyatlarının düşmesi için hazine arazilerini imara açacaklarını dile getiren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Türkiye’de  konut sorununun pandemiyle başladığını, Rusya-Ukrayna savaşıyla emtia fiyatlarının tüm dünyada çok ciddi artış gösterdiğini kaydetti.

Özhaseki, açıklamalarının devamında şunları söyledi:

“Özellikle depremden sonra ortaya çıkan manzarada arz-talep dengesi iyice şaşırdı. Deprem bölgesinde evini kaybeden 1 milyon 900 bin vatandaşımız oldu. Devletimiz 325 bin aileye kira yardımı yapıyor.  Hatay’dan Maraş’dan Malatya’dan vatandaşlarımız başka şehirlere giderek ev kiraladı. İstanbul’a gelenler oldu. Bu şekilde 100 bin ev kiralanması fiyatları bir anda zıplatır İstanbul’da.

Bunları dengeleme ve indirmenin yolunun arz-talep dengesini sağlamaktan geçiyor. Ne kadar çok arzda bulunursanız o kadar çok fiyatı aşağıya çekersiniz.

Bu sorunun çözümü için bir tarafta deprem konutlarının yapımına devam ediyoruz. Arkasından epeyce bir arazi parselasyonu yaparak ve altyapısını hazırlayarak bunu arz etmemiz lazım. Şu anda birçok yerde artık müteahhitlik firmaları yüzde 50’yle çalışıyor. Bu çok büyük bir rakam. Bu inşaat maliyetlerini çok artırıyor, konut fiyatları yükseliyor. Bunun tersine dönmesi için o zaman bizim elimizdeki imkânları kullanmamız gerekiyor. Şu anda Milli emlak arazilerinin hepsi bizim bakanlığımızda. Çalışmaya başladık bile. Meclis açılınca ilk iş yeni bir yasa çıkaracağız. Yasada bu hazine arazileri de yer alacak. Vatandaşın konut sorunu çözülecek.”

Karpuzlu Yeni Hükümet Binası İnşaatı Sürüyor

Aydın’ın Karpuzlu ilçesinde hayata geçirilen yeni hükümet binası projesinde inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor.

Aydın Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) tarafından Karpuzlu Hükümet Konağı yapım işi için geçtiğimiz 24 Mayıs’ta ihaleye çıkıldı. İhaleyi kazanan yüklenici firmaya yer tesliminin ardından iş makineleri yeni hükümet konağı inşaatı için Karpuzlu Devlet Hastanesi’nin yanındaki alanda Temmuz ayında çalışmalara başladı. 

3 Bin 138 Metrekare Alanda Yükseliyor

Temmuz ayından bu yana süren inşaat çalışmaları çerçevesinde yeni hükümet konağı yükselmeye devam ediyor. Toplamda 3 bin 138 metrekarelik alanda 2 katlı yapıdan oluşacak olan ve ilçedeki tüm kamu hizmetlerini tek çatı altında toplayacak olan Karpuzlu Hükümet Konağı’nın inşaatının 2024 yılının ikinci yarısında tamamlanarak binanın hizmete açılması hedefleniyor. 

100. Yıl Ateş Canbaz Kreş ve Gündüz Bakımevi Açıldı

Bodrum Belediyesi tarafından Mumcular-Karaova Mahallesi’nde yapılan, yaklaşık bir yıl önce temelleri atılan 100. Yıl Ateş Canbaz Kreş ve Gündüz Bakımevi’nin açılışı gerçekleştirildi.

Karaova Mahallesi’nde mevcut ihtiyacı karşılamak amacıyla yapılan, 75 öğrenci kapasiteli günüz bakımevi açılış törenine Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, CHP Bodrum İlçe Başkanı Tuna Işın ve yönetim kurulu üyeleri, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü İlknur Aydın, Karaova Muhtarı Muhammet Karademir, bağışçı Nazmi Canbaz ve ailesi, belediye meclis üyeleri, meclis üyesi-koordinatör Emel Çakaloğlu, başkan yardımcıları, birim müdürleri ile personelleri, bölge muhtarları, basın mensupları ve vatandaşlar katıldı.

Sunuculuğunu Banu Tarancı’nın yaptığı tören saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. İlk olarak konuşan Karaova muhtarı Muhammet Karademir, eğitimin önemine değinerek çocukların eğitimine katkı sağlayacak hizmetin hayata geçirilmesini sağlayan Belediye Başkanı Ahmet Aras, hayırsever Canbaz ailesine ve emeği geçen herkese teşekkür etti. 

Gündüz bakımevi 6 aylığına Milli Eğitim Müdürlüğün tahsis edildi

Kreş hakkında bilgiler aktaran Başkan Yardımcısı Tayfun Yılmaz yaptığı konuşmasında şunları belirtti:

“Mülkiyeti Bodrum Belediyesine ait olan üzerinde bulunduğumuz alan 825 metrekare olup 385 metrekarelik kapalı alanı mevcuttur. Bunun dışındaki 425 metrekarelik alan da okul öncesi eğitimi desteklemek amacıyla etkinlik alanı olarak tasarlanmıştır.  İçerisinde 5 adet derslik, 1 adet müdür ve müdür yardımcısı odası, 1 adet rehberlik servisi bulunmaktadır.” 

Bakımevinin, bölgede depreme dayanıksız olduğu için yıkılan ve yapımı halen devam eden Sitare Özkan Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencileri için Bodrum Meclisi’nin kararı ile 6 aylığına İlçe Milli eğitim Müdürlüğüne tahsis edildiğini ileten Yılmaz, inşaat tamamlandığında bakımevinin tekrar 0-3 ile 0-6 yaş gurubu öğrencilere hizmet vereceğini belirtti. 

Bodrum Belediyesi 100. Yıl Ateş Canbaz Kreş ve Gündüz Bakımevinin bağışçısı Nazmi Canbaz ise daha nice böyle eğitim yuvaları için destek olmak istediğini ifade ederek herkese teşekkür etti. Nazmi Canbaz’ın konuşmasının sonunda Başkan Aras kendisine teşekkür plaketi verdi.

Belediye Başkanı Ahmet Aras, yaklaşık bir yıl önce temelini hep beraber attıkları gündüz bakımevinin açılışında emekleri olan başta Canbaz ailesine ve tüm çalışanlara teşekkür ederek konuşmasına başladı. 

5 ayrı mahallede 5 gündüz bakım evi daha açılacak 

Belediye gündüz bakımevlerinin mevcut piyasa koşullarında uygun fiyata hizmet verdiğini, ilkini iki yıl önce Konacık’ta, ikincisini Canbaz ailesinin katkısıyla Karaova’da açtıklarını belirten Başkan Aras, Bodrum’da özellikle okul öncesi eğitim tesisi ihtiyacının olduğunu ilerleyen günlerde Çırkan, Gümbet, Yalıkavak, Turgutreis, Gündoğan Mahalleleri’nde gerek belediye bütçesi gerek hayırseverlerin destekleriyle gündüz bakımevlerinin açılacağını söyledi.

Okul öncesi eğitimin kadının hayatındaki önemine vurgu yapıldı 

Günümüzde özellikle kadınların çocuklarına bakmak zorunda olmalarından dolayı ekonomik hayata katılmakta zorlandıklarını ifade eden Başkan Aras, kadınların sosyal ve ekonomik hayata geçişlerini hızlandıracak şeyin onların çocuklarını, bebeklerini bu gündüz bakımevlerinde eğiterek ve onlara zaman yaratarak gerçekleştirebileceklerini söyledi. Bodrum’da şu anda çoğu ailenin kreş paralarını ödemekte zorlandığını vurgulayan Belediye Başkanı Ahmet Aras şu şekilde devam etti: “Dışardaki özel kreş bakımevlerinin yarı fiyatına burada hizmet veriyoruz. Kontrollü, denetimli, yemeğiyle, bakımıyla, temizliğiyle, öğretmenlerimizin liyakatiyle iyi bir eğitim veriyoruz. Daha nice bu tür hizmetleri bölgemize kazandırmak zorundayız. Belediyenin tüm birimleri gece gündüz demeden çalışıyor. Hepsine teşekkür ediyorum.”

Tören bitiminde yerel sanatçı Halil Bilgiç Bodrum türkülerini seslendirirken bakımevinin önünde belediye tarafından tüm katılımcılara lokma dağıtıldı.

CuboArte Velutto İle Kadifenin Büyüsü, Bordonun Etkisi

Cubo’nun dekoratif boyalar ürün grubunu temsil eden ‘’CuboArte’’, zengin desen ve renk alternatifleriyle tamamen yenilendi.

CuboArte Akrilik Esaslı Boya ve Kaplamalar olarak adlandırılan iç cephe ürünleri arasındaki Velluto ile duvarlarınız kadife dokuya bürünsün. Kadife doku görünümlü ‘’Velluto’’yu dilediğiniz renkte duvarlarınıza yansıtabilirsiniz.

Cubo’nun tamamen yenilenen CuboArte ailesinde iç mekanlar için tasarlanan ürünleri, uygulandığı yüzeye estetik bir görünüm kazandırıyor. Kadife görünümlü CuboArte Velluto ile duvarlarınıza özel estetik dokunuşlara imza atabilirsiniz.

Tarihe bakıldığında Bordo renginin ihtişamı, gücü, lüksü ve tutkuyu temsil ettiğini görürsünüz. Adını Fransa’nın şarap üretilen kenti olan Bordeaux’dan alan Bordo rengi o dönemlerde üst sınıfın tercih ettiği bir renk olmuş. Bir de bu rengi kadife ile lanse ettiğinizi düşünün. Hissettirdiği duygular ikiye katlanıyor. Bordo renkte olduğu gibi kadifenin de verdiği duygu yine lüksü, ihtişamı ve zenginliği adresliyor.  Geçmişi araştırdığınızda soylular, zenginler giyim kuşamda olduğu gibi dekorasyonda da tercih etmiş kadifeyi. 

CuboArte’nin iç mekân ürün grubunda yer alan kadife dokulu, soft mat görünümlü ‘’Velluto’’ da işte tam bu duyguları mekâna taşımanıza yardımcı oluyor. 

CuboArte Velluto, “Boyacı Küpü Renklendirme Sistemi” ile yaratacağınız farklı renk tonlarıyla birlikte kullanılıyor. Tercih edildiği mekanlarda farkını ortaya koyan “Velluto”, ile farklı renklerde yaratacağınız özgün tasarımlarla iddialı bir duvar boyası alternatifi oluşturuyor.

Sabancı Holding, ABD’de Gri Çimento Öğütme Tesisi Kuracak

Sabancı Holding ve Çimsa Amerika Birleşik Devletleri’nde faaliyet gösteren iştiraki ile gri çimento öğütme tesisi kurulacağını açıkladı.

İki şirket tarafından yapılan açıklamaya göre Çimsa, böylece ABD’de beyaz çimentonun yanı sıra gri çimento pazarına da girmiş olacak.

Yılda ortalama 600 bin ton öğütme kapasiteli tesis 2025 yılı son çeyreğinde devreye girecek ve tamamen özkaynakla finanse edilecek.

Sabancı Holding’in yüzde 60, Çimsa’nın yüzde 40 paya sahip olduğu Cimsa Americas ABD’de yapı malzemesi alanında faaliyet gösteriyor. Şirketin ABD’de yıllık 300 bin ton öğütme kapasiteli beyaz çimento imalat faaliyeti bulunuyor.

Anakent Otopark ve Meydan Projesinin Yüzde 22’si Tamamlandı

Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından Anakent İş Merkezi’nin yerine yapılan otopark ve meydan projesinin inşaat çalışmalarında yüzde 22 ilerleme kaydedildi.

Bankalar Caddesi ile Kuyumcular Çarşısı arasında bulunan Anakent İş Merkezi’ni yıkan ardından otopark ve meydan projesinin startını veren Büyükşehir Belediyesi, çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Yüzde 22 fiziki gerçekleşmeye ulaşan proje 3 katlı 222 araçlık otopark, meydan ve kafeden oluşuyor. Yeşil ve kent estetiğinin ön planda tutulacağı projenin 2024 yılında tamamlanarak hizmete açılması planlanıyor.

Kente hem yeni bir meydan hem de yeni bir otopark kazandırdıklarını söyleyen Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Bu projeyi çok önemsiyoruz. Orada var olan atıl durumdaki çok katlı binayı yıkarak çalışmalarımıza başladık. İnşaat çalışmaları da hızla ilerliyor. Yüzde 22’si tamamlandı. Yaptığımız her projede maksimum faydayı hedefliyoruz. Bu projede bunun güzel örneklerinden biri.  Altı otopark, üstü kafe ve meydan. Yani bir işle iki önemli kazanım sağlıyoruz. Samsun’a hem otopark hem meydan kazandırıyoruz. İnşallah önümüzdeki yıl bitirip hizmete açacağız” diye konuştu.

Polat Gayrimenkul Yönetim Kurulu Üyesi Yücel: ‘’Yetersiz Müteahhite Sahip Firmalar Ayıklanmalı’’

Polat Gayrimenkul İcradan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Yücel, kentsel dönüşümün önündeki en büyük engelin yetersiz müteahhitler olduğunu vurguladı. Yücel, öncelikle firmaların bu yönde ayıklanması gerektiğini söyledi.

Hürriyet Gazetesi’nden Gülistan Alagöz’ün sorularını yanıtlayan Polat Gayrimenkul İcradan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Yücel’in açıklamaları şu şekilde:

“İşi bilmeyenlerin müteahhitlik yapması hem kentsel dönüşümün hem de inşaat sektörünün önündeki en büyük sorun. Dünyanın başka hiç bir yeri yoktur ki isteyen herkes konut üretsin. Müteahhitlere yetki belgesi şartı bu sorunu çözmedi. Finansal gücü olmayan, iş tecrübesi yetersiz çok sayıda firma var. Farklı farklı işkollarından gayrimenkul sektörüne geliyorlar. Kentsel dönüşüm bölgelerinde bu tip firmaları görüyoruz. Vatandaşı da yanlış yönlendiriyorlar. Hatalı teklifler veriliyor. Mesela ‘bir daireye iki daire veririz’ diyorlar. Bakıyoruz işin matematiği buna uygun değil. Biz ya da bizim gibi kurumsal firmalar böyle durumlarda o işten çekiliyor, iş ne yapacağı belirsiz firmaların eline kalıyor.

Depremde gördük, yeni binalar yıkıldı. Bunun zemin, zemine uygun olmayan proje, statik hesap hatası, denetim eksikliği gibi onlarca nedeni olabilir. Ama işin özünde hatalı olan bir sistem var. Eğer İstanbul’un dönüşüm sürecinde güvenli yapılar inşa etmek istiyorsak, önce bu sistemi düzeltmek zorundayız. Bunun da belli yolları var. Mesela sigorta zorunluluğu… Eğer projelere sigorta zorunluluğu gelirse, şirketler tazminat yükü nedeniyle yeterli olmayan müteahhitlerle çalışmaz. Değerleme şirketleri müteahhitleri inceler ve derecelendirir. Riski yüksek olan daha fazla prim ödeyeceği için zaman içinde yapamaz, satamaz ve elenir.

Macaristan’da proje yapıyoruz, orada da yeni proje için yüzde 30-35 sermaye şartı var. Alıcının ödediği para proje bitene kadar bir hesapta bloke, kullanılmıyor. Firma sermayeye ek kredi kullanıp işi yapıyor. Kredi aldığı için bankalar inceliyor. Taşeronların ödemesi dahi aracı sistemlerce otomatik yapılıyor. İşin tüm tarafları korunuyor. Türkiye’de de yeni bir proje için sermaye şartı getirilebilir…

Yapılacak düzenlemeler kadar alıcıların yaklaşımı da önemli. Yakın zamanda yaşadığımız depreme rağmen ev almaya gelenler hâlâ önce mutfağa bakıyor. İnşaatı kim yapıyor inceleyen yok…

Dönüşümde vatandaşlarımız gelen tekliflerde birkaç metrekareye bakmamalı. Firmayı iyi incelemeli, geçmişlerine, bilançolarına bakmalı. Hem kamu hem de tüketici açısından yetersiz firmaların ayıklanması şart.

Dönüşüme girecek binaların büyük kısmı zaten yasal imarın üzerinde inşa edilmiş. Mesela bina 10 katlı, yıkıp yapılırsa hakkı 8 kat. Fazlası değil, aynısı çıkmıyor. Zamanında yapılmış, aflardan faydalanmış. Bu evlerin nasıl dönüşeceği bilinmiyor. Bir müteahhidin bu durumda iş yapması imkânsız.

Tek bina değil, ada bazında dönüşüm yapılmalı. Bu amaçla yapılan birleşmeler sonucunda yollar, yeşil alanlar ve kamuya terkler belirleniyor. Belediyeler de buradan rant elde ediyor. Yol belediyenin olunca bir anda arsa sahibi pozisyonuna geçiyor. Bu birleşme aslında fırsat ve milletin faydasına kullanılmalı. Alanlar planlanırken dönüşümün ticari olarak yapılabilir hale gelmesi sağlanmalı. Ancak bu şekilde firmalar sürece dahil olabilir. 

Bir de tebligatlar sorunu var. Riskli yapı kararı, sözleşmeler vatandaşa tebliğ edilemiyor. Kimi zaman dönüşüme engel olmak isteyen biri çıkıp hissesini satıyor. Bir de hisse sahibi yurtdışında ise kaos başlıyor. O kişilere ulaşmak ciddi zaman kaybı yaratıyor.

Hakkından fazlasını isteyenler de oldukça sık karşılaştığımız bir durum. Durumu kötüye kullananlar için bir otorite devrede olmalı.

Vatandaş evi küçülmesin, hiç borçlanmasın ama dönüşüm olsun istiyor. Oysa iyi bir firmayla yapılan dönüşümde evi küçülse dahi 10 lirası 100 lira olacak. Sadece metrekare değil, değer odaklı da bakmak gerek.”

Temmuz Ayında İhracat Miktarı Yüzde 10,6 İthalat Yüzde 31 Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan temmuz ayı dış ticaret verilerine göre, ihracat miktar endeksi yüzde 10,6 ithalat miktar endeksi ise yüzde 31 oranında arttı.

TÜİK verilerine göre; ihracat birim değer endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,1 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde yüzde 3,4 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 16,1 azaldı, yakıtlarda yüzde 34,3 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 2,7 arttı. 

İhracat miktar endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10,6 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde yüzde 47,9 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 3,9 arttı, yakıtlarda yüzde 17,9 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 4,7 arttı. 

İthalat birim değer endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15,7 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde yüzde 15,8 azaldı, yakıtlarda yüzde 41,5 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 24,2 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 6,6 azaldı. 

İthalat miktar endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 31,0 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde yüzde 42,4 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 10,9 arttı, yakıtlarda yüzde 10,8 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 39,8 arttı.

Mevsim ve Takvim Etkilerinden Arındırılmış İhracat Miktar Endeksi Yüzde 6,8 Azaldı 

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat miktar endeksi; 2023 Haziran ayında 158,4 iken 2023 Temmuz ayında yüzde 6,8 oranında azalarak 147,6 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ihracat miktar endeksi; 2022 yılı Temmuz ayında 143,9 iken 2023 yılı Temmuz ayında yüzde 0,1 oranında artarak 144,1 oldu. 

Mevsim ve Takvim Etkilerinden Arındırılmış İthalat Miktar Endeksi Yüzde 8,5 Arttı 

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ithalat miktar endeksi; 2023 Haziran ayında 126,7 iken 2023 Temmuz ayında yüzde 8,5 oranında artarak 137,4 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ithalat miktar endeksi; 2022 yılı Temmuz ayında 121,3 iken 2023 yılı Temmuz ayında yüzde 20,5 oranında artarak 146,2 oldu. 

Dış Ticaret Haddi 2023 Yılı Temmuz Ayında 89,6 Olarak Gerçekleşti 

İhracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2022 yılı Temmuz ayında 77,1 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 12,5 puan artarak, 2023 yılı Temmuz ayında 89,6 oldu.

Bakan Özhaseki: ‘’Yeni Bir Dönüşümün Eşiğindeyiz’’

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, “Bugün yeni bir dönüşümün eşiğindeyiz. Bu dönüşümün adı da ‘Akıllı Şehirler’dir. Biz Türkiye olarak bu anlamda çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz.’’ dedi.

Suudi Arabistan’da ‘Geleceğin Şehirleri Zirvesi’ için yer alan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Riyad’da, Cityscape Global 2023 Emlak, Gayrimenkul, Yatırım Sektörü Fuarı’na katıldı.

Fuarda konuşan Mehmet Özhaseki, Türkiye’nin adeta bir açık hava müzesi olduğunu, iktidarları döneminde, binlerce tarihi eser ve kültürel mirası restore ederek, koruyarak, gelecek nesillere aktarmaya gayret ettiklerini dile getirdi.

Dünyanın ve şehirlerin dijitalleşmeyle yeni bir döneme girdiği bu dönemde, Türkiye’nin, milli teknoloji hamlesi, dijitalleşme süreci, yeşil kalkınma hedeflerine doğru güçlü bir şekilde ilerlemeye devam ettiğini söyleyen Özhaseki, 21’inci yüzyılın bilgi çağı olduğunu, şehirlerin gelişiminde de bu prensiple hareket etmek gerektiğini vurguladı.

Bakan Özhaseki, sözlerine şöyle devam etti:

“Bugün yeni bir dönüşümün eşiğindeyiz. Bu dönüşümün adı da ‘Akıllı Şehirler’dir. Biz Türkiye olarak bu anlamda çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Akıllı şehir kavramını sorun çözme ve şehir yaşamını iyileştirme genel hedeflerine hizmet eden bütüncül ve etkili bir araç olarak görüyoruz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak dünyada dördüncü olma niteliği taşıyan 2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı’nı ‘Hayata Değer Katan Yaşanabilir ve Sürdürülebilir Şehirler’ vizyonuyla hayata geçirdik.

Eylem planı kapsamında belirlenen 16 bileşen doğrultusunda, ülkemizde çevreden ulaşıma, altyapıdan konuta kadar farklı sektörlerde çevre dostu, sürdürülebilir Akıllı Şehir faaliyetleri ile projelerimizi vatandaş odaklı bir şekilde sürdürmekteyiz. Akıllı şehirler, daha yaşanabilir, daha çevreci ve daha teknolojik bir geleceğin temelini oluşturmaktadır.” 

6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerin ardından yürütülen çalışmalar ile ilgili de bilgi veren Bakan Özhaseki, şunları kaydetti:

“Deprem, doğrudan 11 şehrimizi, toplamda 18 şehrimizi ve 14 milyon insanımızı etkiledi. Büyük bir inşaat çalışması başlattık. 680 bin civarında evimiz yıkılmıştı. 170 bin kadar da iş yeri, depo, ahır gibi tek katlı yapılar yıkıldı. 850 bin bağımsız birimin yapılması gerekiyor. Şu anda, 200 bin bağımsız birimin konut olarak yapımına başladık. Sert zeminlerde konutları inşa ediyoruz. 2-3 ay sonra inşallah evleri teslim etmeye başlayacağız. Bir taraftan da ‘Yerinde Dönüşüm’ yapan vatandaşlara katkıda bulunuyoruz. Vatandaşlarımızı evlerini yapabilmesi için teşvik ediyoruz. Bu konuda Suudi Arabistan Hükümeti’nden büyük destekler gördük. Dostane ve kardeşlik duygularından ötürü teşekkür ediyoruz.”

Trabzon’a Yeni Bir Havalimanı Kazandırılacak

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Trabzon’a yeni bir havalimanı kazandırmak için çalışmalara başladıklarını ifade etti.

Trabzon İl Valiliği’ndeki İl Koordinasyon Toplantısı’na katılım gösteren Ulaştırma ve Altyapı Bakan Abdulkadir Uraloğlu, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim, Osmangazi ve 1915 Çanakkale köprüleri, İstanbul Havalimanı, Ordu-Giresun, Rize-Artvin havalimanları, İstanbul-İzmir, Kuzey Marmara, Ankara-Niğde otoyolları gibi küresel ölçekli mega projeleri hayata geçirdiklerini anımsatan Uraloğlu, Bakanlık olarak son 21 yılda Türkiye’nin ulaşım ve iletişim altyapısına yaklaşık 4 trilyon 173 milyar liralık yatırım gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.

Uraloğlu, 2003 öncesi 6 bin 100 kilometre olan bölünmüş yol ağını 29 bin kilometrenin üstüne çıkardıklarını, 1714 kilometre otoyol ağını 3 bin 633 kilometreye yükselttiklerini ifade etti.

Hava yolunu halkın yolu yaptıklarına işaret eden Uraloğlu, “İç hat uçuş nokta sayımızı 26’dan 57’ye, dış hat uçuş noktamızı 343’e yükselttik. 149 olan liman sayımızı 217’ye, 37 olan tersane sayımızı ise 84’e çıkardık. Tüm ülkemizde olduğu gibi Trabzon’umuzu da dev yatırımlarla dört baştan imar etmeye devam ediyoruz.” diye konuştu.

Uraloğlu, son 21 yılda Trabzon’un ulaşım ve iletişim altyapı yatırımları için yaklaşık 78 milyar lira harcadıklarını vurgulayarak şu değerlendirmede bulundu:

“Trabzon’un 2003’e kadar sadece 56 kilometre bölünmüş yolu vardı. Biz 184 kilometre daha yaparak 240 kilometreye ulaştık. Yollarının 89 kilometresi bitümlü sıcak karışım kaplamalıydı, 488 kilometreye yükselttik. 2007 yılında yıllarca bitmeyen, adeta yılan hikayesine dönen Karadeniz Sahil Yolu’nu biz tamamladık. Karadeniz Sahil Yolu ile Samsun’dan Sarp Sınır Kapısı’na kadar hareket geldi. Trabzon’da kuzeyden güneye ulaşım sağlayan birçok yolu bitirdik. Bir kısmında da çalışmalarımız devam ediyor.”

Bakan Uraloğlu, Yeni Zigana Tüneli ile iki asra yakın süredir yapım, iyileştirme gibi pek çok çalışmanın yürütüldüğü güzergaha adeta bir mühür vurduklarını söyledi.

Trabzon’u Gümüşhane üzerinden Bayburt, Aşkale ve Erzurum’a bağlayan 14,5 kilometrelik Yeni Zigana Tüneli’ni çift tüplü olarak inşa ettiklerini belirten Uraloğlu, “Açıldığı günden itibaren Zigana Tüneli’nden 880 binin üzerinde araç geçti. Yeni Zigana Tüneli, Türk mühendisliğinin gurur ve yüz akı projelerinden biri olmuştur.” dedi.

Maçka-Karahava kesiminin de bölünmüş yol haline getirilmesiyle Trabzon’dan Erzurum, Ağrı ve İran sınırına uzanan yolun standardının yükseldiğini anlatan Uraloğlu, böylece güzergahta trafiğin Karadeniz sahil kesimindeki merkezlere ve limanlara sorunsuz akışının sağlandığını ifade etti.

Trabzon’da yaklaşık 40 milyar liralık proje bedeli ile 23 kara yolu projesinin devam ettiğini dile getiren Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hiç şüphesiz devam eden en önemli kara yolu projelerimizden biri Kanuni Bulvarı Yolu’ndaki çalışmalarımızdır. Kanuni Bulvarı, Trabzon şehir içi trafiğinde yaşanan yoğunluğun çözümünü doğrudan ilgilendiren bir projemiz. Toplam 28 kilometre uzunluğundaki Kanuni Bulvarı Yolu’nu bitümlü sıcak karışım kaplı bölünmüş yol standardında inşa ediyoruz. Bugüne kadar yapılan çalışmalar ile 28 kilometrelik Kanuni Bulvarı’nın 17,6 kilometresini, 17 kilometrelik imar bağlantı yollarının 9,4 kilometresini ve 17,9 kilometrelik kavşak kollarının 11,2 kilometresini açtık. Şu anda Kanuni Bulvarı’nın Yenicuma-2 Kavşağı-Çukurçayır Kavşağı arasında kalan 4 kilometrelik kesiminde ve 1 kilometrelik Değirmendere bağlantısında da yapım çalışmalarımız devam ediyor. Boztepe Tüneli’ni ve viyadüğünü hizmete açmayı planlıyoruz. Projenin tamamını da 2024 yılı içerisinde bitirmeyi hedefliyoruz. Araklı’dan Bayburt’a ulaşım sağlayan Araklı-Bayburt Yolu’nun 7-17’nci kilometreleri arasında kalan 10 kilometrelik kesimdeki yapım çalışmalarımız devam ediyor.”

Bakan Uraloğlu, 43,8 kilometreden oluşan Güney Çevre Yolu’nun 35,8 kilometresini 15 tünelle, 2,1 kilometresini ise 14 viyadükle geçmeyi planladıklarını, Güney Çevre Yolu’nu üç kısım halinde hayata geçireceklerini anlattı.

Türkiye’de bir taraftan kara yolu yatırımları devam ederken özellikle demir yolu ağırlıklı bir yatırım dönemine girdiklerinin altını çizen Uraloğlu, “Planlamalarımız içerisinde Trabzon da bu yatırımların ortasında bulunuyor. Samsun-Sarp demir yolu ve bunun merkezi de Trabzon. Toplam 513 kilometre uzunluğunda planlanan demir yolunun proje çalışmalarını yakın zamanda başlatacağız. Yine, Trabzon Raylı Sistem Hattı Projemiz için de Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanlığımızla koordineli bir çalışmayı başlattık.” ifadesini kullandı.

Trabzon Havalimanı’nın, ülkenin en yoğun havalimanlarından biri olduğunu anımsatan Uraloğlu, iç hat yolcu sayısında 7’nci, dış hat yolcu sayısında ise 10’uncu sırada yer almasının çok önemli bir başarı olduğunu vurguladı.

Uraloğlu, bu havalimanında 2022’de iç ve dış hat toplamında yaklaşık 3 milyon 185 bin yolcu ağırlandığına dikkati çekerek, “Bu yıl ise daha ağustos sonu itibarıyla yaklaşık 2 milyon 500 bin yolcu ağırladı. Yıl sonunda yolcu sayımızın 4 milyona ulaşacağını öngörüyoruz. Çünkü, Trabzon’da çok ciddi bir turist artışı olduğunu gözlemliyoruz. Yeşil ve mavinin bir arada bulunduğu eşsiz doğası ve tarihi kültürel varlıklarıyla Trabzon’umuz artık turizm açısından bir cazibe merkezi oldu.” şeklinde konuştu.

Körfez ülkeleri başta olmak üzere Hollanda, İtalya, Fransa ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu 12 ülkeden doğrudan uçuş gerçekleştirilen Trabzon’a, Avrupa ülkelerinden de çok sayıda turist geldiğinin altını çizen Uraloğlu, “Şu anki verilerimize göre, 2023’ün ilk 7 ayında yabancı turist anlamında yaklaşık 400 bin misafirimiz var. Yabancı turist sayımızda 2022’nin 7 ayına göre yüzde 79 artış oldu. Yerli ve yabancı toplamında da 2023’ün 7 aylık dönemini baz aldığımızda 740 bin misafirimiz var. Bunda da geçen yılın ortalamasını baz aldığımızda yüzde 43 artış söz konusu.” değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Uraloğlu, Trabzon’a yeni havalimanı kazandırmak için çalışmalara başladıklarını, yeni havalimanının kente gelen turist sayısının ve turizm gelirlerinin artmasına vesile olacağını ifade etti.

Havalimanının öncelikli olarak yapılması gereken yapılarının inşasına başladıklarını anlatan Uraloğlu, “Mevcut iç hatlar terminal binasına iki adet sabit yolcu köprüsü ve körük ekleyeceğiz. Özellikle yeni dış hatlar gelen yolcu terminali ve CIP binasının aciliyeti vardı. Şu anda yıl sonuna kadar 3 bin 240 metre uzunluğundaki yeni pist ve 10 milyon yolcu kapasiteli 110 bin metrekare büyüklüğündeki yeni terminal binasının fizibilite çalışmalarını tamamlayacağız. Sonrasında yapım sürecini başlatmış olacağız. Ve hiç şüphesiz tüm bu yapılanlar tamamlandığında Trabzon’a uzun yıllar hizmet edecek çok kıymetli bir eser olacaktır.” diye konuştu.

Uraloğlu, hem turizmdeki hem de spordaki başarıları ile Trabzon’un gelecek dönemlerde Türkiye’nin geleceğine damga vuracağına inandığını söyledi.

Şahinbey Tüneli’nde Çalışmalar Aralıksız Sürüyor

Gaziantep, Şahinbey’de ilçe belediyesi tarafından yapılan 2 bin 484 metrelik tünel projesinde inşaat çalışmaları hızla devam ediyor.

Kentin en önemli projelerinden biri olan Şahinbey Tüneli projesinde çalılşmalar hızla sürerken İlçe Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, trafiğin önemli ölçüde azalacağını dile getirdi.

Ulaşım 1 Dakikaya İnecek

Tahmazoğlu, “Şehrimizin trafik problemine yeni bir çözüm üretecek olan tünel çalışmamızın inşaatı hızla devam ediyor. Çalışmalarımız karşılıklı olarak dört koldan ilerliyor. Tünel açma çalışmasında makinelerimiz ortada buluşarak tünel açma çalışmasını tamamlayacak. Gidiş geliş şeklinde yapılan tünelimizin uzunluğu 2 bin 484 metre olacak. Yapılan çalışma sonrasında Şehreküstü’yü, Yeşil Vadi Bulvarı’na bağlamış olacağız. Böylelikle yarım saat sürecek olan ulaşım 1 dakikaya inecek. Vatandaşlarımız yolda geçirecekleri zamanı sevdikleri ile geçirecek. Tünel çalışmamızın şimdiden vatandaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.

Global Ports Holding, Bremerhaven’i Portföyüne Eklediğini Açıkladı

Global Yatırım Holding iştiraki Global Ports Holding, Kuzey Denizi’nin önde gelen limanlarından Bremerhaven’i portföyüne aldığını açıkladı.

Global Ports Holding, Bremenports ile imzaladığı anlaşma kapsamında Bremerhaven Kruvaziyer Limanı’nı 5 yıl uzatma opsiyonuyla birlikte 10 yıl süreyle işletecek. Şirket, mevcut operatörle olan anlaşmasının sona ereceği 2025 takvim yılının ilk çeyreğinde limanın operasyonlarını devralmayı planlıyor. Global Ports Holding böylece Avrupalı kruvaziyer yolcuları arasında ilk sırada yer alan Almanya’daki ilk limanını portföyüne ekleyecek.

Seatrade Europe Fuarı’ndaki standında 14 ülkeden 27 limanını tanıtan Global Ports Holding, Bremerhaven Kruvaziyer Limanı’nın da 2022 yılında yüzde 90’ından fazlasının ana liman yolcusu olmak üzere 230 binden fazla yolcu ağırladığını duyurdu.

Yerel yetkililer tarafından multimilyon euroluk yatırım sürecinin devam ettiği Bremerhaven Kruvaziyer Limanı’nda, bu yatırım tamamlandığında limandaki bağlama tesisleri genişletilerek limanın yolcu kapasitesi artırılacak. Bremerhaven Kruvaziyer Limanı 2022 yılında yüzde 90’ı ana liman yolcusu olmak üzere 230 binden fazla yolcuyu ağırlamıştı. Liman, İskandinavya ve Baltık Denizi güzergahları için ideal bir konuma sahip.

Almanya’nın Hamburg şehrinde düzenlenen Seatrade Europe Fuarı’na katılan Global Ports Holding, buradaki standından 14 ülkeden 27 limanını tanıtıyor. Fuarın ana sponsorlarından olan Global Ports Holding, 8 Eylül’e kadar sürecek fuar süresince düzenlenecek konferanslar ile sektörün gelecek dönem hedeflerini şekillendirecek. Fuar kapsamında Ege Port Kuşadası Genel Müdürü ve Global Ports Holding Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Aziz Güngör ‘Biniş ve Güvenlik Teknolojisi Nasıl Geliştirilir?’ başlıklı konferansta konuşmacıları arasında yer alıyor. Barcelona Kruvaziyer Limanı Genel Müdürü ve Global Ports Holding Batı Akdeniz ve Asya Bölge Direktörü Javier Rodriguez ise ‘Liman Operasyonlarını Kolaylaştırma: Gemiler ve Limanlar için Verimliliği En Üst Düzeye Çıkarma’ başlıklı konferansta bir konuşma yapacak. Global Ports Holding Pazarlama Direktörü Ceylan Erzi Yaman da ‘Kruvaziyer Turizminin Toplumlardaki Mirası: Kruvaziyerin Geride Bıraktıkları’ başlıklı konferansta yer alacak.

Fuar süresince sektör paydaşları ile birebir görüşmeler gerçekleştirecek olan Global Ports Holding, yeni liman imkanlarını da gözden geçirecek.

Kanada’da İnşaat İzinleri Yüzde 1,5 Düştü

Statistic Canada tarafından açıklanan bilgilere göre, Kanada’da inşaat izinleri Temmuz ayında yüzde 1,5 düşerek 11,7 milyar dolar seviyesinde kaldı.

Temmuz ayında konut inşaatlarının izin değeri yüzde 5,4 artışla 7,4 milyar dolar olurken Ontario yüzde 23,9 artışla 3,5 milyar dolar seviyesine çıkarak en büyük artışı kaydetti.

Aynı anda tek haneli konut izinleri yüzde 7,6 artışla, 2,8 milyar dolara yükselerek üç ay arka arkaya artış kaydetti.

Çok haneli konut inşaatları Ontario, Manitoba, Nova Scotia, Saskatchewan, New Brunswick ve Prince Edward Adası’nda konut inşaat izinleri değerinin artması sağlandı.

Temmuz ayında ülkede 22 bin 300 yeni konut için izin verilirken yılın ilk yedi ayındaki toplam konut izinleri, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 10,9 düşüş gösterdi.

Konut dışı inşaat izinleri Haziran ayında verilen bazı çok değerli hastane inşaatı izinlerinin ardından Temmuz ayında yüzde 11,5 düşüşle 4,3 milyar dolar seviyesinde yer aldı. Kurumsal bina izinleri de yüzde 19,7 düşüşle 1,3 milyar dolar seviyesinde kaydedildi. 

Ticari izinler yüzde 10,8 düşüşle 1,9 milyar dolar seviyesine gerilerken endüstriyel izinler yüzde 1 düşüşle 1,1 milyar dolar seviyesinde yer aldı.

Kaynak: Steel Orbis

Selimiye Camii Restorasyonunun 2024 Yılında Tamamlanması Hedefleniyor

Edirne Valisi Yunus Sezer, restorasyon çalışmalarının devam ettiği Selimiye Camisi’nin önümüzdeki yıla tamamlanmasının hedeflendiğini söyledi.

Restorasyonun hızlı şekilde ilerlediğini vurgulayan Sezer, şunları kaydetti:

“Hemen hemen üç tane minaresiyle ilgili çalışmalar tamamlanmış. Bir minaresiyle ilgili onda da çok az bir çalışma yapılacağı için sona bırakılmış. Yine içeride de kalem işleri dahil olmak üzere diğer bütün çalışmalar hızlı bir şekilde yürüyor. Selimiye’deki restorasyon çalışmaları önümüzdeki yıl büyük oranda tamamlanacak. 2025 hedefi koymuşlar ama oradaki işin yüklenicisi çok hızlı çalışıyor. Daha önce de önemli restorasyon projelerine imza atmış bir yüklenici. Dolayısıyla burada çok hızlı bir şekilde çalışıldığını hem Bilim Kurulu’yla beraber ortak istişare halinde çalışıldığını takip ediyoruz. İnşallah tamamlanacak ve tekrar eski ihtişamlı haline dönecek.”

”I2P – Idea to Product” Projesi Tamamlandı

İstanbulSMD girişimiyle, MEF Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi (FADA) iş birliğinde hayata geçirilen “I2P- Idea To Product” projesi stüdyosunda, programa katılan öğrenciler tarafından kolektif olarak hazırlanan “THE CUBE” isimli enstelasyon MEF Üniversitesi girişinde ziyarete açıldı.

Mimarlık öğrencilerinde temel malzeme bilgisini destekleyerek, pratikte farkındalığı artırmayı ve endüstri ile akademi arasında bir köprü oluşturmayı hedefleyen “I2P- Idea To Product” projesi Kasso Mühendislik, Ahşap Ürün San., Alimoğlu Mermer tarafından desteklendi.

Türkiye’nin önemli yapılarına imza atan İstanbul merkezli serbest mimarlık ofisleri ve yapı sektörünün tüm paydaşlarının desteğiyle 21 yıldır faaliyetlerini sürdüren İstanbul Serbest Mimarlar Derneği (İstanbulSMD), mimarlık eğitimindeki temel malzeme bilgisi ve pratiğe dair uygulamaların eksikliğine dikkat çekmek, konuyu çözümü yönünde tartışmaya açmak üzere uygulamalı bir eğitim projesi olan “I2P- Idea To Product”ı hayata geçirdi.

İstanbulSMD Yönetim Kurulu Üyesi Y. Mimar Burak Pekoğlu tarafından geliştirilen ve yürütülen proje, MEF Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi 2022-2023 bahar döneminde seçmeli ders olarak oluşturuldu. Mimarlık öğrencilerine yönelik bu stüdyonun müfredatı Burak Pekoğlu öncülüğünde ve Damla Soyseven asistanlığında hazırlandı. 

Fikirden ürüne inşa sürecindeki pek çok konuyu tek çatı altında buluşturan ve pilot bir eğitim programı olarak kurgulanan “I2P- Idea To Product” projesi ile; endüstri ile akademi arasında bir köprü oluşturularak, mimarlık öğrencilerinin temel malzeme bilgisinin desteklenmesi, uygulamada malzemeye dair farkındalıklarının arttırılması hedeflendi. Proje kapsamında hedefe yönelik gerçekleştirilen tasarım & uygulama stüdyolarının yanı sıra üretimi yerinde görmeye olanak sunan fabrika gezileri de yer aldı.

MEF Üniversitesi mimarlık bölümü öğrencileri, 2022- 2023 bahar ders yılı boyunca seçmeli ders olarak aldıkları “I2P- Idea To Product” stüdyosunda, üretim ve uygulama süreçlerini yerinde deneyimlediler. Programa katılan öğrenciler stüdyonun konusu olan üç ana materyal doğal taş, metal ve ahşap arasındaki bağlantı detaylarını kullanarak, tektonik ve malzeme özelliklerine dair edindikleri teorik ve pratik bilgiler ışığında, soyut bir fikri, bileşen tasarımıyla üretime dönüştürdüler. Stüdyonun final çıktısı olan 1m³’lük hibrit bileşenlerin oluşturduğu “THE CUBE” ismi verilen enstelasyon, etkileşimli mekansal bir yapı ve deneysel bir çıktı olarak MEF Üniversitesi giriş bölümünde yerini aldı.

Projenin geliştiricisi ve yürütücüsü İstanbulSMD Yönetim Kurulu Üyesi Y. Mimar Burak Pekoğlu projeye dair görüşlerini şu şekilde ifade etti: “Mimarlık mesleğini icra ederken bizler, işin istenilen performansta ortaya konması için üretim, tasarım ve uygulama alanlarını bir araya getiren takımlar kuruyoruz. Bu sürecin başarısı ve takımların uyumla çalışması mimarlık mesleğinde eğitim ile pratiğin bir arada verilmesiyle doğrudan ilintili. Mimarlık mesleğinin pratikte geliştirilmesinin, öğrencilerin akademik eğitimi sırasında başlamasının iyi bir temel atılması açısından büyük önem taşıdığına inanıyoruz. 

Dernek çatısı altında yönetim kurulu üyesi meslektaşlarımızla bu konuda gördüğümüz eksikliklerin giderilmesi ve olası sorunların çözümüne dair pek çok görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmelerimiz neticesinde, yapı malzemesi üreticilerinin desteğini akademideki potansiyelle birleştiren uygulamalı bir eğitim programı oluşturulması fikri ortaya çıktı. İstanbulSMD çatısı altında, MEF Üniversitesi ev sahipliğinde, Kasso Mühendislik, Ahşap Ürün San., Alimoğlu Mermer firmalarının desteğiyle gerçekleştirdiğimiz “I2P- Idea To Product” ismini verdiğimiz proje kapsamında, açtığımız seçmeli dersle, 1 yıllık eğitimleri süresince öğrencilerle tasarım ve uygulama stüdyolarında buluştuk, üretimi yerinde görmeleri için fabrika gezileri gerçekleştirdik. Proje sürecinden tüm deneyimi özetleyen, kolektif çalışmayla oluşturulmuş ve okul girişinde sergilenen iyi bir çıktı elde ettik. Proje başta koyduğumuz hedeflere başarıyla ulaştı. Bu bizim için oldukça mutluluk verici. Uygulamalarda kullandığımız demokratik bakış açısı ve kolektif çalışmanın günümüz iş yaşamındaki yeni çalışma modellerinin altyapısını oluşturması açısından da öğrenciler adına iyi bir deneyim oluşturduğuna inanıyorum. 

Örneklerini dünyanın farklı eğitim kurumlarında gördüğümüz ama ülkemizde maalesef henüz tam anlamıyla hayata geçirilemeyen akademi ve endüstri arasında köprünün, mimarların da katılımıyla kurulması ve güçlü takımların ancak birlikte oluşturulabileceğini gösteren önemli bir adım attık. Attığımız bu adımın arkasının geleceğine inanıyorum… Projenin; uygulamalı eğitimin, eğitim programlarında daha çok yer bulması hatta müfredatta yer alması yönünde fikir vereceğini, örnek olacağını ümit ediyoruz.”

Mimarlık eğitiminin geliştirilmesi ve öğrencilerin mesleki gelişimlerinin desteklenmesi konusunda pek çok proje yürüten İstanbul Serbest Mimarlar Derneği (İstanbulSMD) Başkanı Y. Mimar Ali Hızıroğlu ise “I2P- Idea To Product” projesine dair “Günlük çalışma hayatı içerisinde genç meslektaşlarımıza ancak onların zorunlu stajları noktasında değebiliyoruz. Staj süresi de oldukça kısa bir zaman. Bir ihtiyaçtan yola çıkarak çözüm için oluşturduğumuz, genç meslektaşlarımızın mesleki gelişimlerine nasıl daha fazla katkıda bulunuruz sorusuna yanıt olarak ürettiğimiz, sonuçları başarıya ulaşmış bu proje dernek olarak bizler için büyük önem taşıyor.

Onları bir fikir noktasından başlayarak görünür çıktılar üretmelerine aracılık eden, bu çıktının tüm süreçlerini tüm paydaşlarıyla bir takım olarak deneyimlemelerini sağlayan, kolektif bir iş ortamı oluşturan bu projenin, uygulamalı eğitimin artmasında örnek teşkil etmesini arzu ediyoruz.” dedi.

Öğrenci Zammı Kira Fiyatlarını Artırdı

Eğitim döneminin açılmasıyla öğrencilere ev sahipliği yapan vatandaşlar kira fiyatlarını artırdı. İstanbul’un Fulya ilçesinde 100 bin TL’yi aşan kiralık daireler gündeme oturdu.

Okulların açılmasına sayılı günler kala öğrencilerin ev telaşı başlarken, kiralar da yükseldi. İstanbul’da 45 metrekare sadece bir odalı (1+0) dairenin kirası 45 bin liraya çıkarken, Maslak’ta eşyalı 2+1’ler 85 bin, Fulya’da 100 bin liraya kadar yükseldi. Ev sahiplerinin yeni gözdesinin öğrenciler olduğunu söyleyen Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan, bunun gerekçelerini şöyle açıkladı: “Nedeni yüksek kiraların ödenmesi. Çünkü iki-üç arkadaş bir evi paylaştıkları için genelde yüksek kiralara çok fazla itiraz etmiyorlar. Kendi aralarında kirayı bölüşüyorlar. Düzenli ödemelerinde de sıkıntı olmuyor.

Dünya Gazetesi’nden Hamide Hangül’ün haberine göre; Kısa dönemli oturuyorlar, o nedenle tahliye durumu yok. O nedenle öğrenciler, ev sahiplerinin yeni gözdeleri oldu.” Yeni eğitim-öğrenim döneminin başlayacak olması nedeniyle kampüslere yakın yerlerde kiralarda yüzde 10’luk bir artış göründüğünü söyleyen Akdoğan, “Beşiktaş, Kadıköy, Şişli, Sarıyer, Üsküdar gibi bölgelerde fiyat hareketliliği var. Şehir çeperlerinde olan üniversitelere yakın bölgelerde de kira hareketliliği söz konusu” diye konuştu.

Kiralar bir ayda yüzde 25 arttı

 İstoç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Gayrimenkul Danışmanı Şenay Araç Demir, yeni eğitim-öğretim döneminin başlayacak olmasıyla birlikte kira fiyatlarında yüzde 20-25 artış görüldüğünü, en fazla hareketliliğin İstanbul’da Şişli, Beşiktaş, Kağıthane, Sarıyer, Maslak bölgelerinde 1+1, 1+0, 1+1 mobilyalı kiralık dairlerde görüldüğüne işaret etti. Piyasada daire bulmanın da zor olduğuna işaret eden Demir, maddi durumu iyi olan velilerin çocukları için satılık ev almaya yöneldiğini açıkladı. Demir, “Satılık yer bulmak bile 1+1 piyasasını hareketlendirdi. Öğrenci bereketi dairelere yansıdı” dedi.

Maslak’ta 2+1 eşyalı 85 bin TL

Öğrenciler tarafından toplu ulaşıma yakın, yeni bina ve masrafsız dairelerin tercih edildiğini vurgulayan Şenay Araç Demir, “Örneğin Kağıthane’de, temmuz-ağustos arasında 1+1 daireler 13 bin liradan 17 bin liraya yükseldi. Mobilyalı daireler ise 25 bin TL ile 30 bin TL arasında kiralanmaya başladı. Bunlar yeni daireler” dedi. Maslak bölgesinde 1+0 dairelerin 20 bin TL ile 25 bin TL, eşyalı 1+1’lerin 50 bin TL’den kiralanmaya başladığının altını çizen Demir, “Yine Maslak bölgesinde 1+1 boş daireler 35 bin TL, 2+1 eşyalılar 75 bin TL ile 85 bin TL arasında kiralanıyor” bilgisini verdi

Fulya’da 3+1’ler 100 bin liraya çıkıyor

Şişli’de Fulya bölgesinde ise 1+1’lerin 15 bin TL, 2+1’lerin 22 bin TL’den kiralandığına işaret eden Şenay Araç Demir, “Yine bu bölgede 2+1’ler 45 bin TL ile 65 bin TL, 3+1’ler 75 bin TL ile 100 bin TL arasında kiralanmaktadır” diye konuştu. İstanbul’da en çok kiralık dairelerin, Maslak, Kağıthane, Beşiktaş, Beyoğlu, Nişantaşı, Sarıyer, Anadolu Yakası’nda ise Kadıköy, Bağdat Caddesi, Bostancı’da yeni site ve manzaralı evlerin her zaman yüksek değerden kiralandığına işaret eden Demir, istediği fiyattan kiralamak için bazı mülk sahiplerinin indirim yapmadığını ve 1-2 ay bekleyerek dairelerini kiraladığını sözlerine ekledi.

Özel yurtlar yıllık 320 bin liraya çıkıyor

EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, büyük şehirlerde kiralık daire bulmanın sorun haline geldiğini, üniversite sınavlarının sonuçlanmasıyla öğrenciler tarafından tercih edilen şehirlerde kiralık konutlara da talebin artığını vurguladı. Yazıcı, şu değerlendirmelerde bulundu: “Öğrenci nüfusunun en yoğun olduğu illere baktığımızda büyük şehirlerin başı çektiğini görüyoruz. Özel yurt fiyatları çok değişkenlik gösterse de aylık 2 bin TL’den başlayarak yukarılara doğru çıkıyor. İstanbul’da özel yurt fiyatları yıllık 40 bin TL ile 320 bin TL arasında değişebiliyor. Kaç kişi kaldığınız, yurdun lokasyonu, olanakları fiyatlarda belirleyici etken.

Ankara ve İzmir de bu rakamlar yıllık 45 bin TL ile en yüksek 260 bin TL arasında değişiyor. Öğrenciler için barınmak artık büyük maliyet. Yurt alternatifleri sınırlı olduğu için eve yönelmek isteyen öğrenciler için kiralar çok yüksek. 1990’lı yıllarda öğrencilerin konaklama imkanları azdı. Bazı emekli veya yalnız yaşayanlar evlerinde bir odayı öğrencilere kiralardı, sanırım o modele doğru döneceğiz. Hem emekli için ek gelir olacak hem de öğrenciler için bir barınma alternatifi modeli olacak. Bir diğer yöntem de İstanbul’da binaların kullanılmayan çatı aralarını iskana açarak kat sakinlerinin buraları düzenlemesine izin vermek ve kiraya vermek olabilir. Bu yöntemde kira sorununa ciddi bir nefes alma sağlayacaktır.”

Kiraları acilen dondurulmalı, yabancıya ev kiralanması yasaklanmalı, yabancıların kira kontratları uzatılmamalı. Anadolu’daki istisnasız her yerde kiralık ev bulmak zorlaşıyor, maliyeti katlanıyor. Stok belli, nüfusun bu göçüne kesinlikle hazır değiliz ama zaten nasıl hazır olunurdu? Konut kiralamada arz ve talep dengesi hızla bozuluyor.

Anadolu’da şehir dışında konumlanan evlerin bile fiyatları minimumu ikiye hatta üçe katlandı. Yetkililerin gecikmeden yapması gereken bu konuda da bazı şeyler var, boş olan evlerin boş tutulmasını yasaklamak ve kiraya verilmesini sağlamak ve kira fiyatlarını dondurmak, yabancıya ev kiralanmasının yasaklanması.

Gölbaşı’da Yol Çalışmaları Hız Kesmeden Devam Ediyor

Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde belediye ekipleri tarafından 54 mahallede gerçekleştirilen yol yapım çalışmaları hızla devam ediyor.

Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, 4 yıl içerisinde 194 bin 140 ton asfalt serimi, 86 bin 803 ton asfalt yama çalışması gerçekleştirerek ilçe sakinlerinin gündelik hayatını kolaylaştırmak için çalıştı.

İlçenin farklı bölgelerinde yapılan üst yapı çalışmaları 4 yıl boyunca da hız kesmeden devam etti. 

Anadolu Gazete’nin haberine göre; Gölbaşı genelinde yeni imar yolları açılırken, mevcut yollarda ise yol genişletme ve düzenleme çalışmaları gerçekleştirildi. Çalışmalar çerçevesinde bir yılda toplam 388 bin 735 metre imar ve kadastro yolu, 1 milyon 41 bin 173 metre malzeme serimi ve 416 bin 605 metre yol bakım onarım çalışması yapıldı. Bunun yanı sıra ilçe genelindeki tüm mahallelerde, kilit parke döşeme ve kaldırım onarım çalışmaları yapan Fen İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler 4 yıl içerisinde toplam 106 bin 854 metrekare andezit kaldırım döşemesi, 67 bin 875 metreküp bordür döşemesi, 64 bin 165 metrekare kilitli parke döşeme yaparak onarım ve yenileme gereken her bölgede çalışmalarını aralıksız sürdürmeye devam etti.

ZAS, Eşya Hasarlarını da Karşılayacak

Steel Sigorta ve Brokerlık CEO’su Abdullah Özcan, Zorunlu Afet Sigortası’nın (ZAS) kapsamına konuttaki eşyaların da dahil olacağını söyledi.

Yeni düzenlemede iş yerleri ve sanayi kesimine yönelik deprem sigortası şartlarında da önemli değişiklikler yapıldığına değinen Özcan, iş yerleri için 400 bin lira olan sigorta bedelinin de 2 milyar liraya yükseltildiğini belirtti.

Türkiye’de her yıl ortalama 200’ün üzerinde sel ve su baskını yaşanıyor. Önceki yıl Sinop, Bartın ve Kastamonu’daki sel felaketi 590 milyon liranın üzerinde bir hasara neden oldu. Sigorta sektörü bu hasarın yalnızca yüzde 18’ini ödedi. Yani hasarın yüzde 80’lere ulaşan kısmı sigortasızdı. Deprem gibi sel hasarlarının da ekonomiye yükünü hafifletmek amacıyla SEDDK’nın uzunca bir süredir üzerinde çalıştığı bütüncül afet sigortası projesinde son adımlar atılmaya başlandı. DASK kapsamındaki zorunlu deprem sigortası, yerini Zorunlu Afet Sigortası’na bırakıyor.

Öngörülen değişikliklerle birlikte Zorunlu Deprem Sigortası’nın yerini, Zorunlu Afet Sigortası’na bırakacağını söyleyen Steel Sigorta ve Brokerlık CEO’su Abdullah Özcan, sistemin sigortalılar için çok daha avantajlı hale getirildiğine işaret ederken şöyle dedi:

“DASK hem depremi hem de seli teminat altına alacak. Düzenlemeyle birlikte ZAS’ın teminat kapsamına, konuttaki eşyalar da dahil olacak. ZDS’de sadece konut sigortalandığı için sigortalılar eşyalarını sigorta korumasına almak için de ayrıca konut paket poliçesi satın almak durumunda kalıyorlardı. Bu da sigortalıya ek bir maliyet getiriyordu. Yalnız burada ufak bir detay var, sigortalanan konutta eşyanın da sigorta kapsamında olması için kiracılık şartı aranacak. Bir diğer önemli nokta, Zorunlu Deprem Sigortası olmayan konuta konut paket poliçesi kapsamında deprem teminatı verilmeyecek. Böylelikle sigorta şirketi, DASK sigorta bedelinin üzerindeki hasardan sorumlu olacak.”

SEDDK’nın yeni şartlara göre yayınladığı örnek tabloya da değinen Özcan, “Konut sigorta bedeli 1 milyon 200 bin lira ve DASK teminat tutarı 300 bin lira olan birinci derece deprem bölgesindeki bir konutun sigorta bedeli 900 bin lira olacak ve bunun için sigortalı 1.692 lira prim ödeyecek” dedi.

Yeni düzenlemeyle teminatların da yükseleceğini kaydeden Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şu anda DASK’ın birim metrekare bedeli 3 bin 16 lira. DASK 100 metrekarelik bir konut için ortalama 301 bin 600 lira teminat veriyor. En yüksek teminat tutarı ise 640 bin lira. Yeni düzenlemeyle 100 metrekarelik bir konut için DASK’ın ödeyeceği tutar 603 bin lira olacak. En yüksek teminat tutarı ise 1 milyon 280 bin lira olarak güncellenecek. Diğer taraftan DASK poliçesi de enflasyona endeksli olacak. TÜFE’ye göre her ay belirlenen enflasyon oranında sigortalı konutun bedeli de artmış olacak. Ancak bu artış prime yansımayacak, sigortalı ZAS’ı yaptırırken bir kere ödeyecek. Poliçe yenilemelerinde güncel tutardan ödeme yapacak. DASK poliçesi enflasyona endeksli olacağı için de zeyilname sorunu yaşanmayacak. Kahramanmaraş depreminde sigorta şirketleri ile sigortalılar arasındaki en büyük sorunlar da burada yaşandı. Zeyilname yaptıranlar hasarlarını artan teminatlar üzerinden alırken yaptırmayanlar eski tutarlar üzerinden yani daha düşük ödeme aldılar.”

Muafiyet alarak priminizi düşürebilirsiniz

Yeni sistemde konutlara yapılan deprem sigortasında sigorta şirketlerinin yüzde 2 oranında muafiyet uygulayabileceklerine de dikkat çeken Özcan “Yani oluşabilecek hasarın belli bir tutarını sigortalı üstlenebilecek. Muafiyet yüzdesi artıkça sigorta şirketleri de primde indirim yapacak. Örneğin, sigortalı yüzde 10 muafiyet isterse sigorta şirketi fiyatta yüzde 35’lere varan bir indirim uygulayacak. Bu nedenle küçük hasarların belli bir tutarını sigortalı üstlenirse daha az prim ödeme şansına sahip olacak” dedi.

Yeni düzenlemede iş yerleri ve sanayi kesimine yönelik deprem sigortası şartlarında da önemli değişiklikler yapıldığını söyleyen Özcan, iş yerleri için 400 bin lira olan sigorta bedeli limitinin 1 Ağustos’tan itibaren 2 milyar liraya yükseltildiğini kaydetti.

Poliçe artış hızı düştü

Kahramanmaraş depremlerinin öncesinde Türkiye genelindeki konutların yüzde 55.10’u DASK poliçesi yaptırmışken bugün sigortalılık oranının yüzde 58.70’e çıktığını belirten Özcan, “Deprem öncesinde Türkiye genelindeki 20 milyon konuttan 11 milyonu zorunlu deprem sigortalıyken bugün 11.7 milyon konut sigortalanmış durumda. Sigortalılık oranının en fazla Doğu Anadolu’da arttığını görüyoruz. Doğu Anadolu’da 868 bin konuttan 442 bini sigortalıyken bugün sigortalı konut sayısı 498 bine yükselmiş durumda. Ancak son aylarda poliçe satışında azalma var. Deprem sonrası ilk üç ayda 1 milyon yeni poliçe yapıldı ancak sonrasında poliçe yaptırma hızı yavaşladı” diye konuştu.

Edirne Valisi Sezer, Keşan Projelerini İnceledi

Edirne Valisi Yunus Sezer, Keşan ilçesinde inşaat çalışmaları devam eden projeleri yerinde inceledi. Sezer, çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Edirne Valisi Yunus Sezer, Keşan ilçesinde yapım çalışmaları devam eden projeleri inceledi.

Sezer, programı kapsamında inşaat faaliyetleri süren AFAD Koordinasyon Merkezi’ni gezdi.

Yetkililerden bilgi alan Sezer, çalışmalarla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sezer, daha sonra yapımı süren İlçe Jandarma Komutanlığı hizmet binası ve Keşan Kent Müzesi’nde inceleme yaptı.

Restorasyonu devam eden Hersekzade Ahmet Paşa Camisi’ni gezen Sezer, çalışmalarla ilgili bilgi aldı.

Sezer, ilçedeki bir tekstil fabrikasını da ziyaret ederek çalışanlarla sohbet etti.

Vali Sezer’e ziyaretlerinde Edirne Milletvekili Fatma Aksal, Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, Edirne Vali Yardımcısı ve İl Özel İdare Genel Sekreteri Eyyüp Batuhan Ciğerci ve kurum müdürleri eşlik etti.

Wyndham Hotel Türkiye’deki Otel Sayısını Artırdı

95’ten fazla ülkede hizmet veren Wyndham Hotels & Resorts, Türkiye’deki otel sayısını 100’e çıkardı.

95’ten fazla ülkedeki yaklaşık 9 bin 100 oteli bulunan Wyndham Hotels & Resorts, açık ve faal durumdaki yaklaşık 105 oteli ve proje stokundaki yaklaşık 20 yeni otel projesi ile Türkiye’deki konumunu güçlendiriyor. Wyndham’ın yakın zamanda gerçekleştirdiği açılışlar, şirketin Türkiye’de büyümeyi sürdürme planlarının bir parçasını oluşturuyor. Wyndham, tesis sayısı bazında Türkiye’deki en büyük uluslararası otel grubu konumunda bulunuyor.

Wyndham, Türkiye’deki 100’üncü otelini 176 odalı ve yeni inşa edilen Days Hotel by Wyndham İstanbul Esenyurt’un açılışıyla kutladı. Şirketin, bu açılışın ardından gerçekleştirdiği diğer bazı açılışlar arasında Ramada by Wyndham Karapınar, İstanbul New Airport Hotel, Trademark Collection by Wyndham; ve üst segmentteki WyndhamAfyonkarahisar Thermal & Spa ve diğerleri de yer aldı.

Türkiye, otel sayısı bazında Wyndham’ın en büyük beşinci pazarı konumunda yer alıyor. Wyndham’ın Türkiye’deki portföyü, 45’in üzerinde şehir ve ekonomiden en üst segmente kadar konaklama seçenekleri sunan tesislerden oluşuyor.

Wyndham Hotels & Resorts EMEA Başkanı Dimitris Manikis, “Türkiye, zengin kültürü, göz alıcı sahilleri ve canlı şehirleriyle, her ziyaretçiye hitap eden özelliklere sahip. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yaşını kutladığı yılda burada 100’den fazla otele ulaşmış olmamız, bu kilometre taşını daha da özel kılıyor. İstanbul’daki yetenekli ekibimizle burada sunduğumuz hizmetleri daha da çeşitlendirmeye kararlıyız ve değerli otel ortaklarımızla birlikte, dünyanın en heyecan verici ülkelerinden Türkiye’deki başarılarımıza yenilerini eklemeyi heyecanla bekliyoruz” dedi.

Wyndham, yakın zamanda gerçekleştirdiği yeni açılışlarla, otelde konaklayarak seyahat etmeyi herkes için mümkün kılma misyonunu yerine getirmeye devam ediyor. Bu açılışlardan bazıları aşağıda sıralanıyor:

Days Hotel by Wyndham İstanbul Esenyurt –Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’ne ve İstanbul Fuar Merkezi’ne yakın bir konuma sahip. Days Hotel by Wyndham İstanbul Esenyurt’un 176 odası ve 120 metrekare etkinlik alanı bulunuyor.

Ramada by Wyndham Karapınar – 118 misafir odası, terasında bir restoranı ve spa alanı bulunuyor.

İstanbul New Airport Hotel, Trademark Collection by Wyndham – Wyndham’ın Türkiye’deki Trademark Collection by Wyndham markalı ilk tesisi olan bu otel, 68 otel odası ve süit odalardan oluşuyor.

Wyndham Afyonkarahisar Thermal & Spa – Otelin 161 misafir odası, altı termal havuzu, hamam, sauna ve buhar odası mevcut.

Ramada Encore by Wyndham Şişli –Cevahir Alışveriş Merkezi’ne yakın bir konumda bulunan bu otelde 101 geniş oda, bir sağlık ve fitness kulübü, Flame restaurant ve bar yer alıyor.

Wyndham, yaklaşık 20 yeni otel projesinin daha yer aldığı proje stokuyla, daha fazla markalı konaklama seçeneğini Türkiye ile buluşturma kararlılığını sürdürüyor. 2023 yılı sonuna kadar açılması planlanan bazı oteller aşağıda sıralanıyor.

Wyndham Istanbul Old City – Otel, İstanbul’un tarihi merkezinde, Topkapı Sarayı, Ayasofya ve Sultanahmet Camii, Kapalıçarşı ve Yerebatan Sarnıcı gibi yapılara yalnızca birkaç dakika mesafede yer alacak. Otelin, 138 misafir odası, açık ve kapalı havuzlarının yanı sıra geleneksel Türk hamamlarını da barındıran bir spa ve wellness alanı bulunacak.

Operla Airport Hotels, Trademark Collection by Wyndham – Bu yeni otel, İstanbul’un Arnavutköy ilçesinde, İstanbul Havalimanı’na yalnızca 10 kilometre mesafede yer alacak. Otelde, 65 misafir odasının yanı sıra, uluslararası mutfaklardan oluşan bir menü de sunan oda servisi ve tüm gün açık bir restoran bulunacak.

Ramada by Wyndham İstanbul Pera –Galata Kulesi’ne ve İstiklal Caddesi’ne yakın bir konumda bulunacak olan 200 odalı otelde, yerel lezzetlerde uzman bir restoran ile hamam ve spa bulunacak.

Kaynak: Turizm Güncel

Deprem Bölgesi’nde İnşa Edilecek Hibe Konutlara KDV İstisnası Uygulanacak

Gelir İdaresi Başkanlığı, deprem bölgesinde inşa edilecek olan kamu kurumu niteliğindeki hibe konutlar için Katma Değer Vergisi (KDV) istisnası uygulanacağını açıkladı.

Sözcü Gazetesi’nin haberine göre; KDV genel uygulama tebliğinde değişiklik yapan ve Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan tebliğe göre, KDV istinası; afetzedelere bağışlanacak konutların inşası dolayısıyla kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına yapılan teslim ve hizmetleri kapsıyor.

İşyeri, fabrika, alışveriş merkezi, cami, park, okul, hastane, sosyal tesis gibi konut niteliğinde olmayan yapıların inşası ile mevcut konutların tadil, bakım ve onarımına ilişkin mal ve hizmet alımları istisna kapsamında değerlendirilmeyecek.

Meslek kuruluşlarının istisnadan faydalanılabilmesi için AFAD ile bağış protokolü imzalaması zorunlu olacak.

İstisna, kuruluşlara 31 Aralık 2024’e kadar yapılan teslim ve hizmetlere uygulanacak.

İnşa edilen konutların bu tarihten sonra bağışlanması istisna uygulamasını etkilemeyecek. Bu kuruluşlar istisnadan KDV mükellefi olup olmadığına bakılmaksızın yararlanacak.

KDV istisnası işlemlerinden kaynaklanan mahsuben iade talepleri tebliğle belirlenen gerekli belgelerin ibraz edilmiş olması halinde ve 10 bin TL’yi aşmayan nakden iade talepleri miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilecek.

Nakden iade talebinin bu tutarı aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilecek.

Sanayi Alanları 2028’de İki Katına Çıkacak


Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Oruç Baba İnan, “Sanayi alanlarının genişletilmesi devlet politikası haline geldi. 2028’e geldiğimizde sanayi alanlarını iki katına çıkaracağız” dedi.

Organize sanayi bölgelerinin yeni yatırımlar ve genişleme için arazi talebi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın gündemine girdi. Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kurulu (OSBÜK) Başkanı Memiş Kütükçü, “Genişlemek ve büyümek istiyoruz. Yeni sanayi alanları devlet politikası olmalı” derken, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Oruç Baba İnan, “Sanayinin mevcut alanlara sığmadığının farkındayız. 2028’e geldiğimizde sanayi alanları bugünün iki katına çıkacak” diye konuştu. 

İstanbul’da gerçekleştirilen Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Marmara Bölge Toplantısı’na katılan Bakan Yardımcısı Oruç Baba İnan, Marmara Bölgesi’nde yer alan 98 OSB başkanının talep ve sorunlarını dinledi.

“Reel sektör tekrar hak ettiği yere gelecek”

 “Sanayiciler bu memleketin gerçek kahramanlarıdır” diyen Bakan Yardımcısı İnan, bugün yaşanan çalkantılı sürecin önümüzdeki dönem de devam edeceğini söyledi. İnan, “Reel sektör tekrar hak ettiği yeri kazanacak”dedi.

Marmara Bölgesi’nin hem Türk sanayisindeki liderliğini koruyacağını, hem de dünyadaki ağırlığını artıracağını vurgulayan İnan, OSBÜK Başkanı Kütükcü’nün yeni sanayi alanı ve OSB’lerin genişleme taleplerine yönelik ise şunları söyledi: “Sanayi alanlarımız şu anda toplam yüzölçümümüzün binde 4’ünü oluşturuyor. Bunu 5 yıl içinde iki katına, binde 8’e çıkarmayı hedefliyoruz. Ayrıca OSB Uygulama Yönetmeliğini de çalışıyoruz, kısa bir süre içerisinde tamamlayacağız.”

Kütükçü: Ortak hedefimiz güçlü bir Türkiye sanayisi

OSBÜK Marmara Bölge Toplantısı’nda konuşan Memiş Kütükçü, konuşmasında Türkiye’nin yatırım iştahının çok yüksek olduğunu, ancak yatırımcıların sanayi parseli talebine karşın OSB’lerin genişleme alanı açmakta zorlandıklarını ifade etti. Kütükcü, “Neredeyse tüm organize sanayi bölgelerimiz genişlemek, büyümek istiyor. Yeterli düzeyde parsel üretemediğimiz için, yatırımcılarımıza ya noter huzurunda kura ile yer tahsis ediyoruz ya da yatırımcılarımız 4-5 yıl gibi uzun süreler beklemek zorunda kalıyorlar.

Bu durum Türkiye’nin yeni mottosu; yatırım, üretim, istihdam ve ihracatla büyüme hedefleriyle örtüşmüyor. Dolayısıyla artık, organize sanayi bölgelerimizin genişleme taleplerine hızlı çözüm üretecek, ülkemize yeni sanayi alanları kazandıracak stratejileri devlet politikası olarak belirlemek zorundayız. Bu konuda destek bekliyoruz” diye konuştu.

Marmara Bölgesi’ndeki olası deprem gündemine de değinen Kütükcü, bölgedeki organize sanayi bölgelerinin depreme karşı daha güvenli haline getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Marmara Bölgemizde ağırlığını İstanbul, Kocaeli ve Bursa oluşturmak üzere 33 bin 724 fabrikamız. Bu çok ciddi bir rakam. Başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesi’nin sanayi yükünü hafifletmeye yönelik stratejilerimiz olması gerektiğini düşünüyoruz. Marmara’daki yeni hedefimiz ise; bölgeyi orta-yüksek ve yüksek teknoloji üreten yeni bir sanayi alt yapısına kavuşturmak olmalı.

Marmara, ekonominin kalbi

Marmara Bölgesi’nin Türk sanayisinin kalbi olduğunu söyleyen OSBÜK Başkanı Kütükçü, bölgede 75’i işletme aşamasında olmak üzere toplam 98 organize sanayi bölgesi olduğunu ifade etti. Kütükcü, Marmara Bölgesi’ndeki OSB’lerde 33 bin 724 fabrikanın üretim yaptığını, 938 bin 633 kişiye de istihdam sağlandığını belirtti. Kütükcü, “81 ilimizdeki tüm OSB’lerimizde 67 bin fabrikamızın yarısı, 2.5 milyonluk toplam istihdamımızın da yüzde 37.5’u Marmara’da. Üretimde ise, bölgedeki organize sanayi bölgelerimiz, Türkiye’deki tüm OSB’lerimizin toplam üretiminin yüzde 33’ünü gerçekleştiriyor” dedi. Ortak hedeflerinin daha güçlü bir Türk sanayisi inşa etmek olduğunu belirten Kütükcü, şunları söyledi: “Tüm zorlu şartlara rağmen bu motivasyonla çalışıyor, üretiyoruz.”

Dış Ticaret Temmuz Ayında Geriledi

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD), İnşaat Malzemesi Sanayi Dış Ticaret Endeksi’nin 2023 Temmuz ayı sonuçları açıkladı. Raporda, temmuz ayında gerileme olduğuna dikkat çekildi.

Türkiye İMSAD İnşaat Malzemesi Sanayi Dış Ticaret Endeksi’nin 2023 Temmuz ayı sonuçları açıklandı. Rapora göre dış ticaret, temmuz ayında geriledi. Pazarlardaki yavaşlamaya bağlı olarak inşaat malzemesi sanayi ihracatı temmuz ayında değer olarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,2 azalarak 2,33 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Söz konusu dönemde Türk lirasında yaşanan düzeltme ve ekonomide rasyonel zemine dönüş, temmuz ayındaki dış ticareti henüz olumlu yönde etkilemedi.

Yıllık ihracat 30,21 milyar dolara geriledi 

Rapora göre, Temmuz 2023’te inşaat malzemesi ihracatı miktar olarak bir önceki aya oranla 705 bin ton gerileyerek 3,66 milyon ton seviyesinde gerçekleşti. Temmuz ayında ihracat pazarlarındaki yavaşlama daha çok hissedilmeye başlandı. Ortalama yıllık ihracat birim fiyatı 0,64 dolar/kg ile geçen yılın temmuz ayına göre yüzde 16,4 artış gösterdi. Temmuz ayı performansına bağlı olarak yıllık (son 12 aylık) inşaat malzemesi ihracatı da 30,21 milyar dolara geriledi.Yıllık ihracat değer olarak geçen yılın aynı döneminin yüzde 12,7 altında kaldı.Temmuz 2023’te ihracat miktar olarak ise yıllık bazda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 18,2 azalarak 48,15 milyon tona indi. Yıllık ortalama ihracat birim fiyatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14,8 artarak 0,62 dolar/kg’a yükseldi.

İnşaat malzemesi ithalatı yüzde 36,7 arttı

Sektöre dair ithalat rakamlarına ilişkin de bilgi verilen raporda, Temmuz 2023’te inşaat malzemesi ithalatında yükseliş olduğuna dikkat çekildi. Bu çerçevede temmuz ayında 1.092 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen ithalat, geçen yılın temmuz ayına göre yüzde 36,7 artış gösterdi. Temmuz ayında miktar olarak 457bin 904 ton seviyesinde gerçekleşen ithalat, ortalama yıllık birim fiyatı açısından 2,38 dolar/kg oldu.

İhracat birim fiyatlarındaki değişim alt sektörlerde dengeli oldu 

Temmuz 2023’te sekiz alt ürün grubunun dördünde ihracat birim fiyatları geçen yılın temmuz ayına göre artış kaydederken, dördünde ise geriledi.Söz konusu dönemde mineral, taş ve toprak ürünlerin ortalama ihracat birim fiyatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 21,8 arttı. Elektrik malzemesi ve teçhizatlarında birim fiyatlar yüzde 3,5, yalıtım malzemesinde ise yüzde 20,0 yükseldi. Demir çelik ürünlerin ortalama ihracat birim fiyatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 8,2 düşerken, metal bazlı ürünler fiyatları yüzde 7,3,ağaç ve ahşap ürünlerinde yüzde 12,8 ve prefabrik bazlı ürünlerde ise 18,3 gerileme gösterdi.

Temmuz 2023’te sekiz alt ürün grubunun beşinde ihracat miktar olarak geçen yılın temmuz ayının üzerinde, üçünde ise altında gerçekleşti. 2023 yılı temmuz ayında miktar olarak ihracat düşüşleri demir çelik ürünlerinde yüzde 7,7, mineral, taş ve toprak ürünlerinde yüzde 25,3 oldu. Metal bazlı ürünlerin ihracatı yüzde 5,5, kimyasal bazlı ürünlerin ihracatı yüzde 11,6 ve prefabrik yapılar ihracatı da yüzde 42,9 arttı.

Temmuz 2023’te sekiz alt ürün grubunun dördünde ihracat değer olarak bir önceki yılın aynı ayına göre azalırken dördünde arttı. Değer olarak düşüşler miktar ve fiyat gerilemelerinden kaynaklandı. 2023 yılı temmuz ayında değer olarak ihracat düşüşü demir çelik ürünlerde yüzde 15,2, metal bazlı ürünlerde yüzde 2,3, mineral, taş ve toprak ürünlerinde yüzde 9,2 oldu. Kimyasal bazlı ürünlerde ihracat değer olarak yüzde 17,6, elektrik malzemesi ve teçhizatlarında yüzde 9,5, prefabrik yapılarda yüzde 16,7 artış gösterdi.

Bakan Özhaseki: ‘’Deprem Konutlarının Teslimi 2-3 Ay Sonra Başlayacak’’

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Özhaseki, “Depremden etkilenen illerde 200 bine yakın konutun ihalesi yapıldı. İki, üç ay sonra teslimler de başlayacak.” dedi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Erzincan’da düzenlenen kentsel dönüşüm kapsamında Kızılay ve Hocabey mahallelerinde Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından gerçekleştirilen temel atma, açılış, anahtar ve tapu teslim törenine katıldı.

Bakan Mehmet Özhaseki, törende yaptığı konuşmada, Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu ve bu bilinçle hareket etmesi gerektiğini söyledi.

Himalayalar’dan başlayarak Alpler’e doğru uzanan çizgi üzerinden dünyadaki en riskli deprem riski taşıyan beş ülkeden birisinin Türkiye olduğuna işaret eden Özhaseki, “Geçtiğimiz yüzyıl içerisinde Anadolu topraklarında ve denizlerde 6 ve üzerinde şiddetle yani yıkıcı deprem olarak tasvip edilir bunlar. Deprem sayısı 226, karada ise meydana gelen deprem sayısı 60. Ölen insan sayımız 130 bin. Maddi hasarı tarif etmek veyahut şimdi bir rakam söyleyebilmek gerçekten çok zor. Yüz milyarlarca dolar, toprağa verdiğimiz canlar, bizim için elbette ki ayrı bir acı vesilesi. Topraklarımızın yüzde 66’sı içinde yaşayan nüfusumuzun da yüzde 75’e yakını, birinci ve ikinci derecede deprem bölgesinde yaşıyor” dedi.

Özhaseki, Kuzey Anadolu, Doğu Anadolu ve Batı Anadolu fay hatlarının olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

“Ne yapıyorsak alttaki bu hareketliliği asla unutmadan yapmak durumundayız. Eğer bizler akıllıysak sonradan dizimize vurmanın bir manası yok. İşin başında tedbir alırız, doğru işler yaparız ve buralarda da rahat ederiz. Kahramanmaraş merkezli depremlerde 850 bin bağımsız alan yıkıldı. Burada tam 14 milyon insanımız etkilendi. 18 şehrimiz bu işten doğrudan zarar gördü. Toprağa verdiğimiz canların sayısı da 50 binden fazla, maddi hasarı hiç söylemiyoruz. 680 bin konut yıkıldı. 170 bin civarında da iş yeri, depo, ahır gibi tek katlı yerlerimiz yıkıldı. Söylemesi çok kolay, ‘850 bin tane bağımsız birim yıkıldı’ diyoruz. O kadar basit söylemesi ama bunun 850 bin tane bağımsız birimin açıklamasına bakarsanız Adıyaman, Malatya gibi beş tane, altı tane şehirler yerle bir oldu.”

Deprem sonrasında ülkedeki insanların gösterdiği birlikteliğin başka bir örneğinin olmadığını belirten Özhaseki, o dönem kumbarasındaki paraları bozdurup gönderen çocuklara şahit olduklarını hatırlattı.

Böyle bir milletin parçası olmanın herkes için şeref vesilesi olduğunu söyleyen Özhaseki, “Depremden etkilenen illerde 200 bine yakın konutun ihalesi yapıldı. Rezerv alanlarda o konutlar yükseliyor. İki, üç ay sonra zaten teslimler de başlayacak. Bir taraftan da özellikle ‘yerinde dönüşümü yapalım’ diye gücü yeten vatandaşlarımız, ‘biz onları destekleyelim, evlerini yapsınlar’ diye de yeni bir proje başlattık. 200 binden fazla insan da bizim ‘Yerinde Dönüşüm’ projemize ‘evet siz bizi destekleyin biz yaparız’ diyerek devam ettiler. Israrla dedik ki, ‘bak bundan sonra bize ısrar etmeyin. Bizim kırmızı çizgilerimiz var. Zemini müsait olmayan yerlere, fay hattının olduğu yerlere, dere yataklarını asla ve asla yapılaşma olmayacak ve yaptırmayacağız.’ Kim ne derse desin yaptırmayacağız. ‘Biz güvenle evlerimizde oturmak istiyoruz’ dedik.” diye konuştu.

TOKİ’nin yaptığı konutların örnek olarak gösterildiğini vurgulayan Özhaseki, şunları kaydetti:

“Özellikle 2000’den önce yapılmış şehirlerimizin belki statik hesapları daha hassas yapılamadığı için de depreme maruz olduğunda sıkıntılı gibi gözüküyor. Belki fakirlikten, garip insanlar, küçük evler ve basit evler yapmış olabilir. Ama biz bundan sonra hem deprem bölgesinde hem depreme maruz olacak işte Erzincan gibi bölgelerimizde öyle güzel yerler yapmalıyız ki orada Japon vatandaş ne kadar rahat ediyorsa, dönüp orada deprem oluyor diye korkudan kendini camdan aşağı atmıyorsa, biz ondan daha emin bir vaziyette buralarda oturmalıyız. İnşallah bu amaçla da bu duygularla da bu evleri inşa etmeye çalışıyoruz. Sadece deprem bölgesinde değil evet orada hassas bir durum var. 1 milyon 900 binden fazla vatandaşımız evlerinin dışında, onları biran önce evlerine taşıyacağız, evlerini yapıp. Onun dışındaki Erzincan, Elazığ gibi çevredeki tüm illerimizde de kentsel dönüşümü sonuna kadar devam ettireceğiz. Bu güzel evleri yapacağız, vatandaşımızı buraya taşıyacağız. Onlar güvenli bir vaziyette oturacaklar, bizlere de dua edecekler.”

World of Türkiye Dergisi Yayında

Türkiye dergi yayıncılığının yeni oyuncusu World of Türkiye Dergisi’nin ilk sayısı okurlarıyla buluştu.

Asmir Medya’nın yeni dergisi World of Türkiye yayın hayatına başladı. Türkiye ve dünya gündeminden önemli haberler, araştırmaları ile ses getiren uzman yazarların görüş ve analizlerinin yer aldığı World of Türkiye; güncel, tarafsız ve kaliteli haberciliği ilke ediniyor.

World of Türkiye Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmenliğini, Asmir Medya Yönetim Kurulu Başkanı Reşit Kemal As’ın yaptığı derginin yazı ekibinde de önemli isimler yer alıyor. 7 Ekim 2023 tarihi itibarıyla okurlarıyla buluşan dergi bünyesinde; Türkiye ve dünya ekonomisi, uluslararası ilişkiler konusunda uzman isimler yer alıyor. Güncel haberlerin yanı sıra iş dünyasının duayen isimleri ile gündem, tecrübe ve iş geçmişlerine dönük başarı hikayeleri aktarılırken, her sayıda köklü firmaların temsilcileri, dijital çağın yeni oyuncuları, uluslararası ilişkiler, hukuk ve akademi çevrelerinden uzman isimler görüşlerini paylaşacak.

Her sayı farklı konu

Yayın hayatına başlayan dergi ile ilgili Reşit Kemal As, “İlk sayımız ile birlikte gündeme dair farklı konulara odaklanarak olayları derinlemesine ele aldık. Sektör, bölge ve iş dünyasından haberlerinin de yer alacağı derginin her sayısında; savunma sanayi, tekstil, enerji, gıda, turizm gibi farklı alanlarda Türkiye’nin geldiği noktalar işaret edilecek. Gelecek sayılarda da değerli okurlarımızın ilgisini çekecek ve bilgilendirecek haber ve yazılara yer vermeye devam edeceğiz” dedi.

Av.  Gökçe Özdemir: “Kiracınızı Yüzde 25’ten Fazlasına İkna Etseniz de Başınız Derde Girebilir!”

Av. Gökçe Özdemir, kiracı ile kiraya verenin karşı karşıya kaldığı sorunlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Yüzde 25 sınırı varken daha yüksek artış yapmanın riskleri konusuna da değinen Özdemir, “Kiracıyla kanuni sınırın üzerinde bir oranda anlaşılsa dahi ileride kiraya veren kendisine karşı kiracı tarafından açılacak bir dava sonucunda ciddi tutarda faiz ile birlikte geri ödeme yapmak zorunda kalabilir” dedi.

Kirada yüzde 25 zam sınırlamasının 1 Temmuz 2024 tarihine kadar devam edecek olması bazı ev sahiplerinin ikna yoluyla daha fazla zam talebine neden oluyor. Konu hakkında bilgilendirmede bulunan Av.  Gökçe Özdemir, “Geçen yıl 31863 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7409 sayılı Kanunun 4. Maddesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’na Geçici 1. Madde eklenerek, 11/06/2022 ile 01/07/2023 tarihleri arasında yenilenen konut kiralar için artış oranı yüzde 25 ile sınırlandı. Önceden bu artış TÜİK tüketici fiyat endeksindeki 12 aylık değişim oranlarının ortalamasına göre yapılıyordu. Bu Geçici 1. Madde’nin uygulama süresi 15/07/2023 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 7456 sayılı Kanunun Geçici 2. Maddesi ile 02/07/2023 ile 01/07/2024 tarihleri arasında da geçerliliğini koruyacak şekilde genişletildi. Kiracı ve kiraya verenin ilgili hükmü esas alarak yüzde 25 oranında kira bedelinde artırım yapmaları halinde taraflar arasında bir anlaşmazlık olduğunu söylemek mümkün olmayacağı gibi ilgili hükme aykırılıkta mevcut olmadığından hukuki açıdan da bir uyuşmazlık ortaya çıkmaz. Lakin kiracının ilgili hükmü esas alıp kira bedelini yüzde 25 artırım yaparak ödemeye devam ettiği durumlarda, mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ve rayiç bedelin altında kira geliri elde ettiğini düşünen kiraya verenin hukuki durumu ve başvurabileceği kanun yollarına değinmemiz gerekir” şeklinde konuştu ve şu bilgilendirmelerde bulundu:

Yazılı tahliye taahhütleri… 

“Türk Borçlar Kanunu Madde 352/I ‘Kiracı, kiralananın teslim edilmesinden sonra, kiraya verene karşı, kiralananı belli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak üstlendiği hâlde boşaltmamışsa kiraya veren, kira sözleşmesini bu tarihten başlayarak bir ay içinde icraya başvurmak veya dava açmak suretiyle sona erdirebilir’ hükmü uyarınca kiraya veren, yazılı tahliye taahhütlerini icraya koyarak tahliye sağlayabilir.

Kira Bedelinin Tespiti davası… 

“Türk Borçlar Kanunu Madde 344/III, ‘Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, beş yıldan uzun süreli veya beş yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerinde ve bundan sonraki her beş yılın sonunda, yeni kira yılında uygulanacak kirabedeli, hâkim tarafından tüketici fiyat endeksindeki 12 aylık ortalamalara göre değişim oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak hakkaniyete uygun biçimde belirlenir. Her beş yıldan sonraki kira yılında bu biçimde belirlenen kira bedeli, önceki fıkralarda yer alan ilkelere göre değiştirilebilir’ hükmü dikkate alındığında kiraya veren, beş yılı dolduran kiracılara karşı Kira Bedelinin Tespiti davası açabilme imkânına sahiptir.

Yüzde 25 sınırı varken daha yüksek artış yapmanın riskleri

Kiracı ve kiraya verenin ilgili geçici maddelere aykırı şekilde, yani yüzde 25’lik orandan daha fazla bir oranda artırım yapılması hususunda anlaşması hakkında da bilgilendirmede bulunan Özdemir şunları kaydetti: “Geçici 2. Madde’nin ve Geçici 1. Madde’nin etkileri sonraki yıllara da sirayet edebilir. Özellikle kira sözleşmesinin TBK Madde 347/I’de yer alan ve kiracı bildirimde bulunmadıkça onuncu yılı izleyen uzama yılının sonuna kadar devam edebileceği kuralı dikkate alındığında; geçici maddelere aykırılık sebebi ile iadesi gereken kira bedeli toplamı ciddi meblağlara ulaşacaktır.” 

Av.  Gökçe Özdemir,  konuyu şu örnekle açıkladı: “Emredici hükme aykırı şekilde kiraya veren ve kiracı tarafından kabul edilen yüzde 25’ten daha yüksek oranda artışlar halinde bir konut kirasında kiranın 2022 Ekim ayında 10.000 TL olduğunu, geçici maddedeki artışla beraber 12.500 TL olması gerekirken, tarafların anlaşması sonucunda 15.000 TL olarak belirlendiğini varsayalım. 2023 yılındaki TÜFE oranının yüzde 50 ve 2024 yılında yüzde 40 olduğunu düşünerek tarafların bu yıllarda artışı TÜFE’ye göre yaptığını kabul edelim. Şu halde, 2023 yılında kira bedeli 22.500 TL ve 2024 yılında da 31.500 TL olur. Lakin, ilgili kanun maddelerinde de belirtildiği üzere; kira bedelleri kanun koyucunun belirlediği sınırın üzerinde bir oranda arttırıldığı için değiştirilmiş kısmî hükümsüzlük yaptırımına tabidir ve kanunda öngörülen oran üzerindeki anlaşmalar bu kısım yönünden kesin olarak hükümsüzdür. Kanun koyucunun belirlediği sınır dikkate alınarak yapılan hesaplama ile kira bedellerinin aslında 2022 yılında 12.500 TL, 2023 yılında 15.625 TL ve 2024 yılında da 19.531,25 TL olması gerekir. Bu sebeple toplamda fazla ödenen tutarın iadesi gündeme gelebilir. Yani kiracı, kural olarak fazla ödediği bedeli sözleşmesel bir taleple geri isteyebilir. Böyle bir durumda kiracıyla kanuni sınırın üzerinde bir oranda anlaşılsa dahi ileride kiraya veren kendisine karşı kiracı tarafından açılacak bir dava sonucunda ciddi tutarda faiz ile birlikte geri ödeme yapmak zorunda kalabilir. TMK Madde 2/II uyarınca kiracının geçersizliği ileri sürerek ödemiş olduğu fazla kira bedellerini talep etmesinin somut olayın özelliklerine göre hakkın kötüye kullanılmasıniteliği taşıyabileceğini de unutmamak gerekir. Yine de kiraya veren için risk büyük görünüyor.”

EGİAD’dan OVP Değerlendirmesi

Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, Türkiye ekonomisinin 3 yıllık hedef ve politikalarının yer aldığı Orta Vadeli Program’a (OVP) ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

Yelkenbiçer, büyümenin 2026’da yüzde 5’e çıkarılması öngörülen programda kişi başı gelirin 15.000 dolara çıkarılmasının planlandığına dikkat çekerek, “OVP ile Ekonomimizin 2024, 2025 ve 2026 yıllarına ilişkin yol haritası belli oldu. Büyümenin 2026’da yüzde 5’e çıkarılması öngörülen programda kişi başı gelirin 15.000 dolara çıkarılması planlanıyor. Önceki yıllara göre hedefler açısından daha gerçekçi, piyasanın tahminlerine ulaşan rakamları görüyoruz. Enflasyonla mücadele var. Gerçekçi bir program olduğu için eğer yüksek bir kararlılık gösterilir ise üç yılın sonunda hedeflere ciddi ölçüde ulaşılabilinir. Özellikle gençlerin ve kadınların iş gücüne katılım oranlarını hedeflemek ve yakalamak önemli. EGİAD Think Tank raporu kapsamında şu anda “neet” dediğimiz ne istihdamda ne de eğitimde olan; işsiz gençlere yönelik bir rapor hazırlatıyoruz bu anlamda bizim için açıklanan hedefler çok önemli ve takip edeceğimiz rakamlar olacaktır. Yine bu sene başında yayınladığımız girişimcilik ana başlığındaki EGİAD Think Tank raporumuzda önerildiği gibi yeşil dönüşüm ve dijital dönüşümün ekonomimiz için çıkış noktası olarak görülmesi gerektiğine yürekten inanıyoruz. EGİAD olarak sürdürülebilirlik ve alt başlıkları bizim için çok önemli; bunun bir bileşeni de temiz enerji konusu. İstanbul Finans Merkezi’nde kurulacak olan enerji borsasını bu anlamda büyük bir merakla bekliyoruz. Bunun ekonomik yanına bakarsak geçen yıl 96.5 milyar dolarlık enerji açığımız vardı; bu açığı azaltacak ve kapatacak bir oluşum olmasını da temenni ediyoruz” dedi.

Yelkenbiçer sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Son olarak büyümenim odağına girişimcilik ve inovasyonun alınmasını ve girişimciliği destekleyecek finansal enstrümanların çeşitlendirilmesini istiyoruz. Üniversite- kamu- sanayi üçgenindeki iş birliği alanlarının çoğaltılmasının hedeflenmesini oldukça önemli bir strateji olarak görüyoruz. Bu fikirlerimiz doğrultusunda raporu oldukça olumlu buluyor ve yapısal reformlara acilen başlanmasını temenni ediyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ‘’Dar Gelirli Vatandaşların Konuta Erişim İmkanını Artıracağız’’


Orta Vadeli Program Tanıtımı’na katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Konut stokundaki kayıpların telafisine yönelik yeni sosyal konut projeleri geliştirerek dar gelirli vatandaşların konuta erişim imkanını artıracağız.” dedi.

Katıldığı Orta Vadeli Program Tanıtımı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “3 yıllık dönemin sonunda cari işlemler açığının yüzde 4’ten yüzde 2 civarına inmesini öngörüyoruz. Programdaki iyileşmenin devamıyla ve yapısal dönüşüm sürecinin meyvelerini vermesiyle ileride cari işlemler fazlasına da ulaşacağız. OVP’de uygulayacağımız politika sepetiyle, enflasyon sorununu ülkemizin gündeminden kaldıracağız. Para, maliye ve gelirler politikalarında eş güdümle hareket edilecek, enflasyon ataletini gidermeye yönelik adımlar atacağız. Makro ihtiyati politikalarda sadeleşmeye gidilerek ekonomik dengeleri bozucu ve enflasyonu besleyen tüketim artışlarını önleyeceğiz. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracata dayalı büyüme politikalarıyla fiyat istikrarı odaklı olarak reel sektörü destekleyen finansman imkanı sağlayacağız. Tüketici aleyhine uygulamalar ile rekabeti sınırlayıcı fiyatlama davranışlarını ve haksız kazancı önlemeye yönelik düzenleme ve denetimleri uygulamaya koyacağız. Konut stokundaki kayıpların telafisine yönelik yeni sosyal konut projeleri geliştirerek dar gelirli vatandaşların konuta erişim imkanını artıracağız. Yeni, yenilenebilir ve yerli enerji kaynakları ile arz güvenliğini garanti altına alacak adımlar atmaya devam edeceğiz” dedi.

Ayrıca, ekonomi planlarında bahseden Erdoğan, ‘’Ekonomiyle ilgili planlarımızda 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ilimizde yaşayan 14 milyon insanımızı etkileyen depremi asla göz ardı etmiyoruz. Ülkemiz ekonomisine maliyeti 104 milyar doları bulan deprem felaketi yükümüzü ağırlaştırmakta, mücadelemizi daha da zorlaştırmaktadır. Türkiye, dünyadaki diğer ülkelerden farklı olarak küresel sorunlara ilaveten asrın felaketinin yol açtığı sıkıntılarla da mücadele etmektedir. Ancak devlet-millet dayanışmasıyla nasıl bugüne kadar nice engelleri aştıysak aynı başarıyı depremin yaralarını sarmada da sergiliyoruz. Geride bıraktığımız 8 aya dair veriler, bu gerçeği açıkça ortaya koyuyor. 2023 yılının ilk yarsısında yüzde 3,9 oranında büyüme kaydederek büyüme performansımızı kesintisiz 12 çeyreğe çıkardık. Yıllık bazda ise 13 yıldır aralıksız büyüyoruz. Çeyreklik büyüme performansı ile Türkiye, OECD ülkeleri içinde pozitif ayrışmıştır. Yine bu dönemde, ekonomimizi yıllıklandırılmış olarak ilk kez 1 trilyon doları aşan bir ekonomik büyüklüğe ulaştırmayı başardık. Böylece depremin iktisadi faaliyetler üzerindeki olumsuz etkilerinin sınırlı kalmasını temin ettik.’’ ifadelerini kullandı.

Astor Enerji Hasılat Hedefini Açıkladı


Astor Enerji, 2023 yılının ilk 6 ayında 1,5 milyar TL’lik ihracat yaptığını açıkladı. Şirketin yıllık hasılat hedefi ise 540 milyon dolar.

Avrupa, Ortadoğu, Kuzey Afrika, Birleşik Krallık, Orta Asya ve Kafkas bölgelerindeki 90’dan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren Astor, yeni pazarlarla ihracat hacmini ve gelirlerini artırmayı hedefliyor.

Bu yıl 540 milyon dolar hasılat hedefi olan şirket, yüzde 40 oranındaki yurt dışı satış hedefini de yakın dönemde yakalamayı planlıyor. Şirket, ihracatının yüzde 53’ünü ise Avrupa Birliği ülkelerine gerçekleştiriyor. 

Astor Enerji A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı ve CFO Olcay Doğan, Türkiye’de ihracatın stratejik önem taşıdığını belirterek, “Astor Enerji, 2023 haziran ayı itibari ile 4,7 milyar TL olan toplam hasılatının yüzde 33’üne karşılık gelen 1.5 milyar TL ihracat geliri elde etti. Astor olarak, 2023 yılında 540 milyon dolar hasılat hedefimiz bulunuyor” dedi.

Doğan sözlerine şöyle devam etti:

“Devam etmekte olan siparişlerimizdeki düzenli artışa bağlı olarak yüzde 40 oranındaki yurt dışı satış hedefini de bu yıl içerisinde yakalamayı öngörüyoruz. Yıl başından bu yana aldığımız toplam sipariş tutarı 685 milyon doları buluyor. Astor Enerji A.Ş. olarak, ülke ihracatımızın gelişimine katkı sağlamak ve ihracat hedefine ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Ülke ekonomimizin büyümesinde önümüzdeki en önemli fırsatı ihracat olarak görüyoruz. İhracat oranlarımızı artırırken öte yandan da yeni ihracat stratejileri belirleyip hedeflediğimiz rekorlara ulaşmayı amaçlıyoruz. Gelecek dönemde de emin adımlarla ilerlemeye ve satış hacimlerini istikrarlı şekilde büyütmeye devam edeceğiz.”

Sahibinden Pro Uygulaması Emlak Profesyonellerine Sunuldu

Sahibinden.com, S-Sanal Tur teknolojisine sahip yeni uygulamasını emlak profesyonellerinin kullanımına sundu.

Teknoloji ve Ar-Ge’ye yaptığı yatırımlarla sektörüne öncülük eden ve inovatif çözümleriyle fark yaratan sahibinden.com, kullanıcılarının hayatlarını kolaylaştıracak hizmetler sunmaya devam ediyor. sahibinden.com geçtiğimiz yıl kendi Ar-Ge merkezinde geliştirdiği ve Sahibinden Pro uygulaması üzerinden emlak profesyonellerinin kullanımına sunduğu “S-Sanal Tur” teknolojisine, şimdi de S-Sanal Tur Gimbal cihazını entegre etti. S-Sanal Tur, mesafeleri ortadan kaldırarak gayrimenkul alıcılarının ilgilendikleri ilanları diledikleri zaman diledikleri yerden evin içindeymiş gibi gezmesini sağlıyor. Gayrimenkul profesyonelleri için yeni geliştirilen “S-Sanal Tur Gimbal” ile de çekimler daha da kolay ve otomatik hale gelirken, S-Sanal Tur düzenleme, ilana ekleme ve yayınlama gibi tüm süreçler sahibinden Pro uygulamasıyla mobil cihazlar üzerinden kolayca gerçekleştirilebiliyor.

Adını bir gemicilik teriminden alan gimbal, profesyonel video ve fotoğraf çekimlerinde titremenin önüne geçmek amacıyla kullanılıyor. sahibinden.com da S-Sanal Tur teknolojisi için özelleştirdiği S-Sanal Tur Gimbal ile emlak profesyonellerinin sarsıntısız, hızlı ve otomatik çekim yapmalarına destek oluyor. Emlak profesyonelleri, S-Sanal Tur Gimbal’e cep telefonlarını yerleştirerek çekim yapmak istedikleri odanın ortasına bırakıyorlar ve S-Sanal Tur Gimbal onların yerine odanın tüm detay çekimlerini saniyeler içinde tamamlıyor.

sahibinden.com Ürün Geliştirme ve Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Bora Biçer, “sahibinden.com aylık 63 milyona yaklaşan kullanıcısıyla Türkiye’nin buluşma noktası. AR-Ge merkezimizde düzenli olarak kullanıcılarımızın ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştiriyoruz. Hem kullanıcılarımıza ilan bakarken en gerçekçi deneyimi sunmak, hem de emlak profesyonellerinin iş verimliliğini artırmak amacıyla; dünyadaki benzerlerine göre fark yaratan, Türkiye’de ise bir ilke imza atarak S-Sanal Tur hizmetini geçtiğimiz yıl kullanıcılarımızın hizmetine sunmuştuk. Şimdi de S- Sanal Tur Gimbal cihazını bu teknolojimize entegre ettik. S-Sanal Tur Gimbal ile daha profesyonel çekimler yapan emlak profesyonelleri, hem çekimin otomatikleşmesi sayesinde zamandan kazanıyor hem de kullanıcı hatalarını minimize ederek daha kusursuz S-Sanal Tur deneyimleri oluşturabiliyorlar. Böylelikle potansiyel alıcıların söz konusu mülkü fiziksel olarak ziyaret etmeden gerçeğine yakın olarak keyifli bir deneyimle gezebilmelerine imkân tanıyorlar. sahibinden.com olarak kullanıcılarımızın hayatlarına değer katan teknolojiler üretmek için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Kaynak: Emlak Dream

Vakıfbank, AFD İle ‘Yeşil Konut’ Anlaşması Yaptı

Vakıfbank, Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) ile ‘Yeşil Konut’ projesi kapsamında 100 milyon avroluk anlaşma sağladı.

Vakıfbank ve Fransız Kalkınma Ajansı (AFD), ilk üç yıl anapara ödemesiz olmak üzere toplam 10 yıl vadeli ‘Yeşil Konut Projesi’ kapsamında 100 milyon Euro’luk ikinci dilimin kullandırılması konusunda anlaşmaya vardı.

Bu anlaşma ile toplam kullandırım tutarı 200 milyon Euro’ya ulaşacak ve yeşil konut üretimine önemli bir ivme kazandırılacak. Anlaşmanın imza töreni VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih ev sahipliğinde, Fransa İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin ve AFD Balkanlar, Orta Doğu ve Asya Direktörü Cyrille Bellier’in katılımıyla gerçekleşti.

VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih, “Hatırlanacağı gibi AFD ile ilk işbirliğimiz 2017 yılında imzaladığımız ‘Kırsal Kalkınma Kredisi’ ile başlamış ve 2020 yılında imzaladığımız ‘Yeşil Konut’ kredisi ile taçlanmıştı. Şimdi ise ülkemiz için çok önemli olan ‘Yeşil Konut Projesi’ kaynağının ikinci dilimi için anlaşma imzalamış bulunmaktayız. Bu vesileyle AFD yetkililerine, Bankamıza ve ülkemize verdikleri destek ve güven nedeniyle bir kez daha teşekkür etmek istiyorum” dedi. Söz konusu kredinin Türk bankacılık sektöründe şu ana kadar gerçekleştirilen en büyük tutarlı ‘Yeşil Konut Kredisi’ olduğuna dikkat çeken Üstünsalih, “Ayrıca 2020 yılında küresel bir salgının hüküm sürdüğü ekonomik koşullarda sağladığımız ilk dilimi, yeşil konut alanında başarılı bir şekilde kullandırdık. İlk dilimin yüzde 10’luk kısmı A enerji sertifikalı konutların, kalan yüzde 90’lık kısım ise B enerji sertifikalı konutların finansmanında kullanıldı” açıklamasında bulundu.

Türk Çimento Sektörü INTERCEM Konferansında Bir Araya Geldi

Türk çimento sektörü INTERCEM konferansında bir araya geldi. Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği (ÇSİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdulhamit Akçay, “Türk Çimento Sektörünün Bugünü ve Yarını’’ başlıklı sunum yaptı.

Uluslararası çimento endüstrisinin buluşma noktası olan INTERCEM konferansının 115’inci buluşması İstanbul’da yapılıyor. Sekizinci kez INTERCEM’e ev sahipliği yapan İstanbul’daki buluşmaya 45’in üzerindeki ülkeden yaklaşık 480 sektör temsilcisi katılım gösteriyor. Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği’nin (ÇCSİB) iş birliğiyle düzenlenen etkinliğin açılış konuşmasını ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdulhamit Akçay yaptı. Akçay açılışın ardından “Türk Çimento Sektörünün Bugünü ve Yarını”nı anlattığı bir sunum da gerçekleştirdi.

Abdulhamit Akçay: “Sıkı ekonomi politikalarının etkilerini 2024’te de göreceğiz”

Çimento sektöründe küresel ölçekte büyümenin bu yıl için yüzde 3’ün altında kalacağını öngördüklerini söyleyen Abdulhamit Akçay, “Bu yıl Çin ekonomisindeki yavaşlama, Avrupa’da devam eden savaş ve ekonomik kriz endişesiyle talepte yaşanan daralmanın etkilerini hep birlikte yaşıyoruz. Ancak diğer taraftan dünya genelinde ekonomi yönetimleri enflasyon ve maliyet şoklarına karşı daha dirençli bir ekonomi yapısı oluşturmak için kararlılıkla mücadele ediyor. Para ve mali politikalarda tavizsiz bir duruş sergileniyor. Bunun neticesinde her ne kadar her ülkede aynı seviyede olumlu sonuç elde edilemese de özellikle enflasyonla mücadele konusunda yavaş yavaş mesafe alınıyor. Enerji piyasalarında da volatilitenin giderek azaldığını görmekteyiz. Uygulanan sıkı ekonomi politikalarının bir süre daha devam edeceğini öngörüyoruz. Bu durum talepteki yavaşlamanın 2024 yılında da devam edeceğine işaret ediyor. Hiç kuşkusuz bu noktada Çin’in önümüzdeki dönemde sergileyeceği performans belirleyici olacak” dedi.

“Pazarlarımızdaki tüketicilerin maliyet yönetimini destekleyen bir duruş sergileyeceğiz”

Emlak Dream’in haberine göre; Global ekonomik gelişmelerin Türk çimento sektörüne yansımalarını değerlendiren Akçay, “Türkiye de dünya ekonomilerinin içinden geçtiği süreci yaşıyor. Parasal genişlemeden parasal sıkılaşmaya evrilen ve enflasyonla mücadele odaklı bir ekonomi modeli uygulanıyor. Kısıtlı likidite ve borçlanma maliyeti, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir gündem maddesi ve bu da ticaret hacmini olumsuz etkileyerek talepte yavaşlamaya neden oluyor. Ancak özellikle orta vadede olumlu sonuçlar vereceğini düşündüğümüz bu mücadele süreci, artan rekabet ortamında daha fazla esneklik gösterebileceğimiz bir ortam da hazırlıyor. Dünyanın en büyük ihracatçısı, Avrupa’nın ise en büyük üreticisi olduğumuz sektörde, mevcut koşulları göz önünde bulundurarak ihracat pazarlarımızdaki tüketicilerimizin maliyet yönetimine katkı sağlayacak, destekleyici bir duruş sergileyeceğiz” diye konuştu.

“Deprem nedeniyle iç piyasa oluşan talep ihracatımızı etkilemeyecek”

6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinin ardından Türk çimento sektörünün bölgenin yeniden imarı için önceliğini iç piyasa olarak belirlediğini hatırlatan Akçay şöyle devam etti:

“Şu anda bölgenin yeniden imarı için çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Biz de Türk çimento üreticileri bu yapılanmaya katkı sağlama sorumluluğuyla hareket ediyoruz. Bunun neticesinde iç piyasada yüzde 16’lık bir artış yaşandı. Ancak yeniden imar nedeniyle oluşan ekstra talep ihracatımızı etkilemeyecek. Yıllık 120 milyon tonluk yüksek üretim kapasitemiz, hizmet kalitemiz, ürün yelpazemiz, lojistik gücümüz ve coğrafi avantajlarımız ile hem iç hem de dış talebi aynı anda karşılayacak güce sahibiz. Dolayısıyla tüm taahhütleri yerine getirmeye devam edecek, siparişlerimizi her zaman olduğu gibi eksiksiz ve zamanında teslim edeceğiz.”

“Tonaj bazında ihracat artışı hedefliyoruz”

Küresel daralmanın ve özellikle düşük enerji maliyeti avantajına sahip olan ülkelerin uyguladığı düşük fiyat politikasının etkisiyle Türk çimento sektörünün rekabetçilik gücünü bir miktar kaybettiğini ifade eden Akçay, “Bunun neticesinde 2022 yılını 1,6 milyar dolarlık ihracat ile kapatan sektörümüzün bu yıl sonunda deprem sonrası artan iç talebi de dikkate alarak, ihracatta yüzde 20’lik bir azalma yaşayacağını öngörüyoruz. 2024 yılında ise bu yüzde 20’lik kaybı yeniden kazanmayı hedefliyoruz. Bunu da pazarda derinleşerek, tonaj bazında ihracat artışıyla sağlayacağımızı öngörüyoruz” açıklamasında bulundu.

“Katkılı çimento taleplerini karşılamaya hazırız”

Küresel ölçekte sektörün bir diğer önemli gündeminin iklim değişikliğiyle mücadele ve yeşil dönüşüm süreci olduğuna vurgu yapan Akçay şunları söyledi:

“Türk çimento sektörü olarak döngüsel ekonomiye katkı sağlamayı ve çevresel sürdürülebilirliği odağımıza aldık. Bu kapsamda alternatif yakıt kullanımı, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji alanında somut adımlar atıyor, yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Öte yandan klinker oranı çok daha düşük olan katkılı çimento üretimi için de tüm belgelendirme ve sertifikasyonlarımızı tamamladık. Şu anda tüm katkılı çimento taleplerini karşılayabilecek durumdayız. Ancak bu ürünün globalpiyasada kabulü için sektör temsilcilerimizin, yasa koyucuların yapması gereken çalışmalara rehberlik etmesini, kendi ülkelerinde bu çalışmaları desteklemelerini bekliyoruz. Sektörün ve yasa koyucuların iş birliği ile çimento endüstrisi sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlayabilir.”

ÇCSİB’nin çimento sektöründe yurt dışı faaliyetlerini sürdürdüğü “Turkish Cement” markasıyla yer INTERCEM’in 115’inci buluşmasında başta tedarik zinciri, üretim ve ham madde maliyetleri, dekarbonizasyon, Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması ve emisyon ticareti olmak üzere çimento sektöründeki gelişmeler Türkiye’den ve yurt dışından uzman konuk ve sektör temsilcilerinin katılımıyla masaya yatırılıyor. Sergi alanında ise tanıtım, iletişim ve iş geliştirme imkanı sunuluyor. INTERCEM İstanbul buluşması, 7 Eylül Perşembe günü 17.45’te düzenlenecek kapanış etkinliğiyle sona erecek.

Nef Arsa Yeni Ofisini Gaziantep’e Açtı

Yüksek yatırım değerine sahip arsaları yatırımcılarla buluşturan Nef Arsa, İstanbul, Ankara, İzmir, Samsun, Konya, Antalya, Sakarya ve Bursa’nın ardından Nef Arsa, yeni ofisini Gaziantep’te açtı.

Nef Arsa, değerli lokasyonlarda hayata geçirdiği arsa projeleriyle adından söz ettirirken, şimdi de Türkiye’nin her yerindeki arsa portföyünün tanıtım ve satış operasyonları yürütmek üzere Gaziantep’te bulunan yeni satış ofisini hizmete açıyor. Şehrin ticaret merkezi İncilipinar Bulvarı’nda yükselen satış ofisi, Nef Arsa’yı daha geniş kitlelere ulaştırma misyonu taşıyor.

Sakarya’dan Assos’a, Beynam’dan Kaz Dağları’na, Çanakkale Köseler’den Dikili’ye, Nef Arsa’nın geniş ve çeşitli proje yelpazesi, Gaziantep satış ofisi aracılığıyla tanıtılıyor. Her bir proje, o bölgenin benzersiz doğası ve potansiyeliyle öne çıkarken, Nef Arsa’nın yaratıcı yaklaşımıyla buluşuyor. Gaziantep’teki yeni satış ofisi, yatırımcıları bekleyen fırsatlarla dolu bir dünyanın kapılarını aralıyor.

Nef Arsa Diyarbakır Çok Yakında Açılacak

Yatırım yapmak isteyen müşterilere daha iyi ve kaliteli hizmet vermek için Anadolu’nun bir çok şehrinde yeni ofisler açtıklarını ifade eden Nef Arsa Satış Direktörü Emre Erkan şunları söyledi:

“Nef arsa ürünlerine çok yüksek bir talep olduğunu biliyoruz ve müşterilerimize en iyi servis deneyimini yaşatmak için Anadolu şehirlerinde ve Avrupa’da Türklerin yaşadığı bölgelerde yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bugün Dikili’den, Çanakkale Assos’a, Ankara Beynam’dan, Sakarya’ya çok geniş alanda bir portföyümüz var. Bu portföyü Türkiye genelinde arsa yatırımcıları ile buluşturabilmek için Nef Arsa olarak farklı lokasyonlarda hizmet veriyoruz. Bugün de en yeni ofisimizi Gaziantep’te açtık. Yine bu ay içinde, Köln ve Berlin bayilerimiz satışa başladı.  Çok yakın zamanda Diyarbakır Nef Arsa ofisini,yıl sonuna kadar da planladığımız Türkiye ve Avrupa’dakifarklı şehirlerde yeni Nef Arsa ofislerimizi hayata geçireceğiz; Türkiye ve Avrupa’da 100’e yakın satış noktasında tüketiciler, Nef Arsa ürünlerine ulaşılabilir olacak.’’

Nef Arsa, arsa piyasasına sadece kuralları değiştiren bir yenilik getirmekle kalmıyor, aynı zamanda ‘paylaşım modeli’ ile yatırıma yeni bir bakış açısı da getiriyor. Çanakkale’den bir arsa alan kişiye, Nef Arsa portföyü içinde bulunan Sakarya, Ankara ya da İzmir’deki arsaları da kullandırarak yatırımcısına, ‘Kışın birini, yazın diğerini’ kullanma fırsatı sunuyor. Nef’in patentli tasarımı Fold Village üniteleriyle hem şehir hayatının avantajları hem de doğal hayatın ayrıcalıkları ulaşılabilir hale getirilirken, eğitimden sağlığa, spordan sanat faaliyetlerine ve eğlenceye kadar birçok alanda hayat kalitesinin de artırılması hedefleniyor.

Sakarya, Assos, Ankara Beynam, Kaz Dağları, Çanakkale Köseler, Lüleburgaz ve Dikili arsalarında satışlar devam ederken, tüm Nef Arsa lokasyonlarında yüzde 10 peşinat, yüzde 0,99 oranında banka kredisi fırsatı ve 24 aya varan vade seçeneklerinden yararlanarak hayalinizdeki doğal yaşama sahip olmak mümkün.

Nef Arsa’da doğayla iç içe, huzurlu ve mutlu bir yaşam kurma olasılığına müstakil bir evde yaşamanın özgürlüğünü de ekleniyor. Nef Arsa, modüler ev sistemlerinin Nef mimari tasarım ve uygulama güvencesi ile gerçekleştirilmesini mümkün kılıyor.

Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi İnşaatı Hızla Sürüyor

Kocaeli İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Yüksel Pehlevan inşaat çalışmaları devam eden Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi projesini yerinde inceledi.

Kocaeli İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Yüksel Pehlevan ilimizdeki dev sağlık yatırımlarından birisi olan, yaklaşık 44 bin metrekarelik kapalı alana  sahip, ana bina ve ek bina olarak inşasına devam edilen Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi inşaat alanını beraberindeki heyetle ziyaret ederek çalışmaları yerinde inceledi ve yetkililerden bilgi aldı. 272 yataklı Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesinin önümüzdeki yıl açılmasını planladıklarını kaydeden Op. Dr. Pehlevan,  hastanenin hizmete alınmasıyla ilçedeki sağlık hizmetlerinin çok daha güçlü hale getirileceğini vurguladı.

Ziraat GYO Muğla Projesi İçin Düğmeye Bastı

Ziraat Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) Muğla’nın Fethiye ilçesinde hayata geçireceği konut projesi için inşaat sürecine başladı.

Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yazılı açıklama yapan Ziraat GYO Muğla Fethiye Projesi İnşaata Başlama Belge ve Evrak Tespit Raporları ile alakalı son dakika gelişmeleri paylaştı.

KAP’a yapılan yazılı açıklamada, “Seri III No 48-1 sayılı Tebliğ’in 40. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, Şirketimizin portföyünde yer alan Muğla Fethiye Projesi’ne ilişkin Başkent Taşınmaz Değerleme A.Ş. tarafından hazırlanan inşaata başlama belge ve evrak tespit raporları ekte yer almaktadır. ” ifadeleri kullanıldı.

Muğla Fethiye Projesi
AdresCumhuriyet Mahallesi, Atatürk Caddesi, 281 Ada, 23,25 ve 26 Parseller Fethiye-Muğla
Türüİşyeri ve Konaklama 
Toplam Arsa Alanı1.549 m²
Toplam İnşaat Alanı1.730 m²
Portföye Katılma Tarihi26/11/2021
Ekspertiz Değeri33.472.500 ₺ (KDV Hariç)

KalDer Kalite Kongresi 21-22 Kasım’da İstanbul’da Gerçekleştirilecek

Ülkemizde sürdürülebilir iş ve yaşam kalitesine yön gösteren ve dönüşüme liderlik eden bir sivil toplum kuruluşu olma vizyonuyla çalışan Türkiye Kalite Derneği (KalDer), gelenekselleşen Kalite Kongresi’nin bu yıl 32.’sini gerçekleştirmeye hazırlanıyor.

“Su Gibi” temasıyla 21-22 Kasım’da İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılacak 32. Kalite Kongresi’nde, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100 yıllık panoramasına ışık tutulacak ve yeni 100 yıllık döneme dair önemli çıkarımlarda bulunulacak. Kongre’de bilim, akademi, medya ve iş dünyasının önde gelen temsilcileri bir araya gelecek. 

Türkiye Kalite Derneği (KalDer) bu sene 32. kez düzenleyeceği Kalite Kongresi’nde yepyeni bir konu ile kamuoyunun karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 21-22 Kasım’da İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda “Su Gibi” teması ile gerçekleştirilecek olan 32. Kalite Kongresi’nde, Cumhuriyetin 100. yılında Türkiye’nin 100 yıllık geçmişi ve önümüzdeki 100 yılın bizlere neler getireceği ele alınacak. Kongre’nin ilk günü 1923’ten 2023’e ekonomimiz, sosyal yapımız ve coğrafyamız, ikinci günü ise önümüzdeki ekonomik sorunlar, sosyal değişimler, coğrafyamızın karşı karşıya olduğu riskler masaya yatırılacak. 

“Su Gibi” temasıyla geçmiş ve geleceğe uzman bakış

32. Kalite Kongresi hakkında değerlendirmede bulunan KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Bayraktar; “Dernek olarak 1992 yılından bu yana düzenlediğimiz Kalite Kongre’lerinde yaklaşık 150 bin katılımcı ve 2 bin 800 konuşmacı yer aldı. Ayrıca her yıl yaklaşık 3 bin 600 kişiye ev sahipliği yaptık. Bu sene içinse heyecanımız ve mutluluğumuz çok başka. Çünkü Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutladığımız bu yılda temamızı Cumhuriyetimizin su gibi geçen 100 yılına atfettik. Bu kapsamda ‘Su Gibi’ temasıyla ülkemizin 100 yıllık geçmişinden dersler çıkaracak, gelecek 100 yıllık dönemdeki fırsat ve riskleri bilimsel bir zeminde ele alacağız. Birinci gün ‘Su Gibi Geçti’ temasıyla; “100. Yılında Türkiye Toplumu, 100 yıl Nasıl Geçti? Türkiye Ekonomisi, Coğrafyası, Dünden Bugüne Cumhuriyet Kadını” oturumları gerçekleştirilecek. İkinci gün ise ‘Su Gibi Gelecek’ temasıyla; “Gelecek 100 Yıl Neler Getirecek? Bugünden Yarına Cumhuriyet Gençliği, Nasıl Bir Ekonomi, Nasıl Bir Toplum, Nasıl Bir Coğrafya, Biz Cumhuriyeti Nasıl Geliştireceğiz” oturumları düzenlenecek. Alanında uzman isimler iki gün boyunca çok önemli konu başlıkları altında değerli bilgiler paylaşacak. Son olarak belirtmek isterim ki 32. Kalite Kongremizin ikinci gününün sonunda gelenekselleşen Türkiye Mükemmellik Ödülleri sahiplerini bulacak. Bu Kongremizde yine bir ilke daha imza atacağız. Bu yıl ilk defa düzenlediğimiz ve şirketlere sürdürülebilirlik konusunda yol haritası olması açısından ülkemizde ilk olan Türkiye Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri de birinci günün sonunda sahiplerine takdim edilecek.” şeklinde konuştu.

Erzurum OBM Yeni Hizmet Binası İnşaatı Sürüyor

Erzurum Orman Bölge Müdürlüğü’ne (OBM) tahsis edilecek yeni hizmet binası projesinde inşaat çalışmaları devam ediyor.

Erzurum Orman Bölge Müdürü Oktay Ayatay beraberinde Bölge Müdür Yardımcıları Muammer Tizi ve Ömer Faruk Bulut, Erzurum Orman İşletme Müdürü Abdullah Şahin Kaya, Makine ve İkmal Şube Müdürlüğü İnşaat Mühendisi Eyyup Hancı ve yüklenici firma yetkilileri ile birlikte hizmet binasını yerinde inceleyerek inşaatın son durumu hakkında bilgi aldı.

Bölge Müdürlüğünün iş ve işlemleri fiziki ömrünü tamamlamış ve dört ayrı lokasyonda bulunan binalarda uzun zamandır yürütüldüğünü ifade eden Bölge Müdürü Ayatay, “2023 Kasım ayında tamamlanması planlanan hizmet binası ile Genel Müdürlüğümüze bağlı birimlerin hizmetlerin kampüs içerisinde tek bir çatı altında uzun yıllar boyunca yürütülerek kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması, personelin depreme dayanıklı modern ve sağlam binalarda hizmetlerini yerine getirebilmelerinin temin edilmesi sağlanacaktır.” dedi.

Daha Az Enerji Harcamak ve Tasarruf Yapmak İçin Evinizi Kışa Nasıl Hazırlamalısınız?

Kış mevsiminin serin esintileri yaklaşırken, evlerimizi sıcak tutmanın ve enerji tasarrufunun bir araya geldiği stratejiler tekrar önem kazanıyor. İyi düşünülmüş yalıtım, akıllı ısı kontrolü ve enerji dostu alışkanlıklar hem konforunuzu artıracak hem de faturalarınızı düşürecektir. 150 yıllık köklü geçmişi ile müşterilerine hizmet veren Generali Sigorta, daha az enerji harcamak ve tasarruf yapmak için evinizi kışa hazırlamanın yollarını paylaştı.

İzolasyonu kontrol edin

Evdeki izolasyon düzenli aralıklarla kontrol edilmeli ve ihtiyaç duyulduğunda güncellenmelidir. Çatı, duvarlar ve pencerelerdeki çatlaklar veya izolasyon eksiklikleri, ciddi ısı kaybına neden olabilir. Bu tür eksikliklerin giderilmesi veya izolasyonun güçlendirilmesi, evinizin daha etkili bir ısı yalıtımına sahip olmasını sağlar ve enerji maliyetlerini düşürmeye yardımcı olur. Ayrıca iyi bir izolasyon, sadece enerji tasarrufu sağlamakla kalmaz, aynı zamanda evinizin konfor seviyesini de artırabilir. Isı yalıtımını artırmak için pencerelerde çift cam kullanımı, çatıda yalıtım malzemelerinin güçlendirilmesi ve duvarlardaki boşlukların dikkatlice kapatılması gibi çeşitli adımlar atabilirsiniz. Bu basit önlemler, evinizin enerji verimliliğini önemli ölçüde artırabilir.

Pencereleri ve kapıları inceleyin 

Pencereler ile kapılardaki hava sızıntıları, enerji kaybına ciddi şekilde neden olabilir. Contaların düzenli kontrol edilmesi ve gerektiğinde yenilenmesi önemlidir. Ayrıca pencere ve kapılardaki çatlakları sızdırmaz hale getirmek için gerekli adımları atmak gereklidir. Bunun yanı sıra, geceleyin perdeleri kapatmak da soğuk havanın içeri girmesini engellemeye yardımcı olabilir. Böylece evinizin ısı yalıtımı daha etkili hale gelir ve enerji maliyetlerinde azalma sağlanabilir.

Isıtma sistemini bakıma alın

Isıtma sistemini periyodik olarak bakıma almak, enerji verimliliğini artırmanın önemli bir yoludur. Isıtma sisteminin verimli çalışmasını sağlamak için filtreleri temizlemek veya değiştirmek oldukça etkilidir. Eğer daha eski bir ısıtma sistemine sahipseniz, daha verimli bir sisteme geçmeyi düşünebilirsiniz. Bu, enerji tüketiminizi azaltmanın yanı sıra daha uzun vadede tasarruf sağlayabilir. Isıtma sistemleri üzerinde düzenli kontrol ve bakım yapmak hem konforunuzu artırır hem de enerji maliyetlerinizi düşürmeye yardımcı olur.

Akıllı termostat kullanın

Akıllı termostatlar, evinizin sıcaklığını programlamak ve uzaktan kontrol etmek için harika bir çözümdür. Evinizi kullanılmadığı zaman dilimlerinde otomatik olarak daha düşük bir sıcaklığa ayarlayarak enerji tasarrufu sağlar. Ayrıca, ihtiyaca göre ısıtma ve soğutma sistemini yöneterek gereksiz enerji harcamalarını minimuma indirir. Bu akıllı cihazlar sayesinde evinizin konforunu korurken aynı zamanda enerji maliyetlerinizi de düşürebilirsiniz.

Doğru kullanım alışkanlıkları geliştirin

Doğru uygulanan ısıtma yöntemleri ile enerji tasarrufu elde edebilirsiniz. Kullanılmayan odaların gereksiz yere ısıtılmasından kaçınmalısınız. Odaları aşırı sıcakta tutmak yerine daha konforlu bir sıcaklık seviyesinde tutarak enerji verimliliği sağlayabilirsiniz. Isıtma sistemini akıllıca kullanmak hem evinizin konforunu korumanıza hem de enerji maliyetlerini azaltmanıza yardımcı olacaktır. Her derece artırılmış sıcaklık, enerji harcamalarını artırabilir. Isıtma sistemini ihtiyaca uygun şekilde ayarlamak, hem çevre dostu bir yaklaşım sağlar hem de bütçenizi korur.

Güneş enerjisinden yararlanın

Güneşli günlerde, evinizi doğal şekilde ısıtmak için güneş enerjisinden yararlanabilirsiniz. Gün içerisinde gün ışığından mümkün olduğu kadar çok faydalanmaya özen gösterin. Doğal güneş enerjisi, hem çevre dostu bir alternatif sunar hem de ısıtma maliyetlerinizi düşürmeye yardımcı olur. Öte yandan güneş panellerinden yararlanarak bir yandan maliyeti düşürebilir, bir yandan da sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunabilirsiniz.

İstanbul’da Aidatlar Bir Yıl İçinde Yüzde 40 ile Yüzde 170 Arasında Arttı

Maliyetlerdeki artışlar, asgari ücrete yapılan zamlar, enflasyondaki artışların ardından İstanbul’daki aidatların yüzde 40 ile yüzde 170 arasında arttığını açıklayan EVA Gayrimenkul Değerleme Değerleme Koordinatörü Serkan Bal, aylık aidat tutarının en yüksek 2 bin 900 TL ile Beşiktaş’ta, en düşük rakamlı ilçelerin ise Silivri, Fatih ve Çatalca olduğunu belirtti. İstanbul’da 100 metrekare alana sahip daire başına ortalama aidat tutarı ise minimum 575 TL’ye ulaştı.

EVA Gayrimenkul Değerleme Değerleme Koordinatörü Serkan Bal, 2022 yılı başında İstanbul genelinde aidat artışlarının ortalamasının yaklaşık yüzde 40 oranlarında olduğunu belirterek, “Apartman ve site yönetimleri 2022 yılı içerisindeki hızlı gerçekleşecek olan maliyet ve enflasyon artışlarına hazırlıklı değildi. Ocak ayında uygulanan artışlar daha çok asgari ücret zammına ve enflasyon oranına odaklı gerçekleşmişti. 2022-2023 yıllarındaki değişimleri inceldiğimizde 1 yıl içerisinde gerçekleşen artış oranları yüzde 40 ile yüzde 154 arasında değişiklik göstermekteydi. Maliyetlerdeki artışlar, asgari ücrete yapılan zamlar, enflasyondaki artışların kendini gösterdiği 2022 yılı Ocak ayını başlangıç noktası kabul ettiğimizde bu zamana kadar gerçekleşen artış oranları yüzde 40 ile yüzde 170 arasında değişiklik gösteriyor.” dedi.  

2023 Yılı aidatlarındaki oranlar konut/proje özelliklerine göre şu şekilde dikkate çekiyor; 

Nitelik2022-2023 Artış oranı2022 Ağustos – 2023 Ağustos Artış oranı
*Markalı konut projeleri77%57%
**Standart özelliklere sahip projeler60%50%
***Az konut yapılar – Tekil binalar45%40%
****Tekil binalar35%35%

*Markalı konut projeleri                     : Tam donanımlı ve tüm özelliklere sahip siteler

**Standart özelliklere sahip projeler: Geniş peyzaj alanı, havuz alanları, açık kapalı otoparkı bulunan siteler 

***Az konut yapılar- Tekil binalar     : Açık-kapalı otoparkı ve peyzaj alanı bulunan binaların

****Tekil binalar                                  :Apartman görevlisi bulunan, güvenlik vb. çalışan personeli bulunmayan

İstanbul’da daire başına ortalama aidat tutarı minimum 575 TL 

İstanbul’da en düşük ve en yüksek aidatlar hangi ilçeleri açıklayan Bal, “100 metrekarelik daire başına ödenen ortalama aylık aidat tutarında en yüksek rakam 2 bin 900 TL ile Beşiktaş’ta görülürken, onu 2 bin 450 TL ile Şişli, 1 bin 950 TL ile Sarıyer ve Ataşehir, 1 bin 850 TL ile Kadıköy takip ediyor. Söz konusu rakamın en düşük olduğu ilçeler ise Silivri, Fatih ve Çatalca. Yapılan araştırmalara göre İstanbul’da 100 metrekare alana sahip daire başına ortalama aidat tutarı minimum 575 TL’ye ulaştı. 2022 yılından bu zamana en yüksek artış oranı sırası ile Üsküdar, Ataşehir, Beykoz, Bahçelievler ve Kadıköy ilçeleri oldu. Bunun nedeni ise Üsküdar, Beykoz, ilçelerinde müstakil villa kullanımına uygun çok sayıda site bulunması, Kadıköy, Bahçelievler ve Ataşehir ilçelerinde de donanımlı sitelerin fazla olmasından kaynaklı. Bu sitelerdeki ortak alan maliyetlerinin hızlı artış göstermesi oranlara da yansıdı.” şeklinde konuştu.

Apartman yönetimlerine önerilerde de bulunan Bal, şöyle devam etti:

“Yönetimlerin alabildiği en verimli önlemlerden biri ortak alan giderlerini minimuma düşürmeye çalışması. Yüksek enerji tüketen aydınlatmalar, dışarıdan alınan ortak alan hizmetlerinin sayılarının azaltılması, peyzaj giderlerinin düşürülmesi gibi önlemler öncelikli olarak ortaya çıkıyor.  Özellikle 2022 yılı içerisindeki maliyetlerde yaşanan hızlı dalgalanmalar apartman ve site yönetimlerine maddi açıdan zor zamanlar yaşatmıştır. Yaşanan bu sürecin yönetimler için örnek teşkil edeceğini tahmin ediyorduk. Burada da olası gelir/gider dengesizliğinin önüne geçebilmek ve sağlam adım atabilmek adına 2023 yılı zam fiyatlarını apartman/site sakinleri ile paylaşırken 6 aylık dilim için belirlendiğinin özellikle altını çizdiklerini görüyoruz. Site ve apartman sakinlerinin yönetim toplantılarına, genel kurullara kesinlikle katılmalarını tavsiye ediyoruz. Özellikle toplantıların ilkinde yeterli çoğunluğun sağlanamaması nedeni ile ertelendiğini ve ikinci toplantılara da katılım yüzdelerinin çok düşük olduğunu görüyoruz. Bu toplantılara katılım sağlanarak gider kalemlerinin detaylı bir şekilde incelemeleri ve sorgulamaları doğrultusunda da yapılan artışların makul seviyelerde olup olmadığını anlayabileceklerdir.”

GABORAS Genel Müdürü Gökçe: ‘’Gayrimenkul Sektörünün Dijital Dönüşümünün Öncüsü Olmaya Devam Ediyoruz’’

Gayrimenkul Borsası A.Ş (GABORAS) Genel Müdürü Dinçer Gökçe, Ticaret Bakanlığı’nın taşınmaz ticareti yönetmeliğinde yaptığı değişiklik hakkında konuştu. 

Geçtiğimiz günlerde Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik’te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmî Gazete’de yayımlandı. Son zamanlarda ilan sitelerinde gerçeği yansıtmayan, fiyat şişirmeleri ve aldatmacaları içeren ilanlar yoluyla, taşınmaz ve ikinci el motorlu kara taşıtı ticaretinde vatandaşların mağdur edildiğinin gözlemlendiği ve bu konuda çokça artan şikayetler üzerine yapılan değişiklikte, Bakanlık tarafından söz konusu etik dışı uygulamaları ve mağduriyetleri ortadan kaldırmak amacıyla Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik’te değişikliğe gidilmesi zorunluluğunun ortaya çıktığı bildirildi. Yeni düzenlemeye göre ilan sitelerinde ikinci el motorlu kara taşıtı veya gayrimenkul ilanı vermek isteyenler, açık kimliklerini gizledikleri sahte hesaplar üzerinden ilan veremeyecek.

Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelikte yapılan değişikliklerin tamamını bünyesinde barındıran ve bu konuda Türkiye’nin ilk ve tek online gayrimenkul ticaret platformu olma özelliğine sahip olan GABORAS, “Gerçek ilanlar, gerçek arz ve talep ve gerçek değer üzerinden ticaret yapmak’’ gibi bir motto belirliyor.  Kurulduğu günden bu yana yetkisiz ilan yayınlamanın yasak olduğu GABORAS Gayrimenkul ticareti platformu www.gaboras.com.tr’de ilan yayınlayabilmek için Web Tapu üzerinden yetki verilmesi gerekiyor. Bunun için web sitesinde ve mobil uygulamasında nasıl yol izlenmesi gerektiğini de açıkça izah ettiği yönlendirmeler bulunuyor. Bunun yanı sıra özellikle İhale Piyasası’nda teklif verebilmek için kişilerin doğru bilgileri girip girmediğinin kontrol edilmesi adına kimlik ve telefon numarası doğrulama işlemleri gerçekleştiriliyor. Yönetmelikteki değişikliklerden diğeri olan; “Piyasa yapısını bozucu veya tüketiciyi yanıltıcı ilanları önlemeye yönelik tedbirleri almak, etkin ve sürdürülebilir rekabet şartlarının ve tüketicinin korunması amacıyla Bakanlıkça alınan tedbirlere uymak.” maddesine göre de GABORAS, kurulduğu günden bu yana hassas bir süreç yürütüyor.

Yönetmelikteki değişiklikler hakkında açıklamalarda bulunan GABORAS Genel Müdürü Dinçer Gökçe, “GABORAS olarak, gayrimenkul sektörünün dijital dönüşümünün öncüsü olmaya devam ediyoruz. Ticaret Bakanlığı tarafından getirilen yeni yönetmelik değişiklikleri, güvenli gayrimenkul ticaretini desteklememiz ve daha şeffaf bir pazar yaratmamız için bir fırsattır.” dedi. Gökçe, “GABORAS olarak amacımız, gayrimenkul ticaretini dijitalleştirerek hem güvenli hem de verimli bir platform sunmak. Bakanlık tarafından yapılan yönetmelik değişiklikleri, bu amaç doğrultusunda attığımız adımları daha da değerli kılıyor.” diye konuştu. Yeni yönetmeliklere uyum konusundaki kararlılığını belirten Gökçe, şu sözlerle devam etti: “Bu yönetmelik değişiklikleri, gayrimenkul ticaretinin güvenilirliğini artırmak için atılan önemli adımlardan biridir. GABORAS olarak, gayrimenkul ticaretini daha güvenli ve şeffaf hale getirmek için bu değişiklikleri destekliyoruz.”

İşte Yönetmelikte yapılan değişikliklere göre GABORAS ekosistemi:

1. Yetkisiz İlanlar Engelleniyor: GABORAS platformu kurulduğu günden bu yana yetkisiz ilan yayınlamayı engellemektedir. www.gaboras.com.tr’de ilan yayınlayabilmek için Web Tapu üzerinden yetki verilmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra özellikle Online İhale Piyasası’nda teklif verebilmek için kişilerin doğru bilgileri girip girmediğinin kontrol edilmesi adına kimlik ve telefon numarası doğrulama işlemleri gerçekleştirmektedir. Bu sayede kullanıcılar, gerçek ve güvenilir ilanlarla işlem yapma avantajına sahiptir.

2. Spekülatif ve Manipülatif Hareketlere Son Veriliyor: Piyasalardaki spekülatif ve manipülatif hareketleri önlemek amacıyla GABORAS, güncel verileri ve dijital teknik analizleri kullanarak gerçek zamanlı piyasa izleme sağlamaktadır. Bu, ticaretin şeffaf ve adil bir şekilde gerçekleşmesini desteklemektedir.

3. Veri Güvenliği Temin Ediliyor: Platform, dijital teknik analizler ve brokerler aracılığıyla veri güvenliğini sağlıyor. Kullanıcıların kişisel ve finansal verileri, en üst düzeyde koruma altındadır.

4. Gerçek Değer Üzerinden Ticaret İmkânı: GABORAS’ın online piyasaları, satış ve kiralama işlemlerinin gerçek değer üzerinden yapılmasını sağlar. Bunun için hem sahada çalıştığı emlak danışmanlarıyla hem de özel değerleme raporlarıyla donanımlı bir analiz gerçekleştirir. Bu, gayrimenkul ticaretinin daha adil ve rekabetçi bir şekilde gerçekleşmesini mümkün kılar.

İkinci Çeyrekte İnşaat Sektörü Yüzde 6,2 Büyüdü

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) tarafından açıklanan Aylık Sektör Raporu’na göre inşaat sektörü 2023 yılı ikinci çeyrekte yüzde 6,2 büyüdü.

Türkiye İMSAD tarafından her ay hazırlanan Aylık Sektör Raporu’nun Ağustos 2023 sonuçları açıklandı. İnşaat sektörü uzun süre sonra genel ekonominin üzerinde büyüdü.

2023’ün ikinci çeyreğinde inşaat sektörünün yüzde 6,2 büyüdüğü belirtilen raporda, deprem bölgesindeki yeniden imar faaliyetlerinin etkisiyle inşaat sektöründe hareketlilik yaşanacağı vurgulandı. Yüzde 6,2’lik büyüme ile inşaat sektörü uzun zaman sonra genel ekonomik büyümenin üzerinde bir performans sergiledi. Yılın ilk çeyreğinde inşaat sektörü büyümesi yüzde 5,1’den yüzde 4,5’e güncellendi. Böylece inşaat sektörü yılın ilk yarısında yüzde 5,4 büyüdü. Ancak yılın ikinci yarısında görülen sıkılaşma politikalarının inşaat sektöründe büyümeyi sınırlayacağı belirtildi. Yerel seçimler öncesi hızlanması beklenen kentsel dönüşüm ve altyapı faaliyetlerinin ise sektörü destekleyeceğine dikkat çekildi.

Ağustos Ayında 312 Bin 339 Gayrimenkul Satışı Yapıldı

Türkiye genelinde Ağustos ayında toplam 312 bin 339 gayrimenkul satışı yapılırken bu işlemlerden 5 milyar 109 milyon 465 bin 415 TL tapu harcı geliri elde edildi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü yetkililerinin paylaştığı bilgilere göre, ağustos ayında 312 bin 339 gayrimenkul satış işlemi yapıldı. Bu satış işlemlerinden 5 milyar 109 milyon 465 bin 415 lira tapu harcı geliri sağlandı.

En Fazla Satış İstanbul’da

İşlemlerin 119 bin 547’sini konut, 55 bin 570’ini arsa, 101 bin 104’ünü tarla, 11 bin 758’ini iş yeri, geri kalanını ise diğer taşınmazların satışı oluşturdu. Ağustosta kayda geçen işlemler, 275 bin 556 gayrimenkul satışının yapıldığı temmuz ayına göre yüzde 13 arttı. İstanbul’u 18 bin 622 satışla Ankara, 13 bin 68 ile İzmir, 11 bin 486 ile Konya, 10 bin 978 ile Bursa, 9 bin 569 ile Antalya, 8 bin 251 ile Tekirdağ, 8 bin 36 ile Gaziantep, 7 bin 934 ile Balıkesir, 6 bin 975 ile Mersin takip etti.

Adıyaman’da Deprem Konutlarının İnşaatı Hızla Sürüyor

Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Adıyaman’da yapılan deprem konutlarının inşaatı tüm hızıyla devam ediyor.

Adıyaman Valisi Osman Varol, İndere bölgesindeki inşaat alanında incelemede bulundu, yetkililerden bilgi aldı.

Vali Varol, gazetecilere yaptığı açıklamada, kentte 826 blokta 16 bin 433 konutun inşasının sürdüğünü aktardı.

Varol, şöyle konuştu:

“İndere bölgesinde depremzede vatandaşlarımız için inşa ettiğimiz kalıcı konutlar tüm hızı, etkinliği ve verimliliğiyle devam ediyor. 826 bloğumuzun önemli bir bölümünün temel çalışmaları başladı. Çevremizde de gördüğünüz gibi burası çok kayalık bir bölge dolayısıyla sadece kırmayla temel açmak mümkün olmuyor. Onun için zaman zaman arkadaşlarımız patlatma yöntemini de deniyorlar daha seri çalışmak için.

Tüm gayemiz vatandaşlarımızın kalıcı konutlara bir an önce kavuşması ve hak ettikleri konforlu yaşama refaha bir an önce kavuşturmak. Bunun için de burada 3 firma bu konutların inşası için çok geniş bir şantiye alanında çalışmalarını sürdürüyor.”

Kaynak: AA

Manisa Salihli’de Altyapı Çalışmaları Devam Ediyor

Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) tarafından Salihli, Çelikli Mahallesi’nde başlatılan altyapı çalışmaları hızla devam ediyor.

MASKİ Genel Müdürlüğü, Salihli ilçesine bağlı Çelikli Mahallesinde 68,5 milyon TL bedelle alt ve üstyapı yatırım çalışmalarına devam ediyor. 154 Mahalle Projesi çerçevesinde hayata geçirilen projeyi incelemek için Yatırım ve İnşaat Dairesi Başkanı Hilmi Serkan Emir de mahalleyi ziyaret etti.

Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü, Salihli ilçesine bağlı Çelikli Mahallesinde 68,5 milyon TL ile başlanan altyapı yatırımlarını tüm hızıyla sürdürüyor. Yatırım ve İnşaat Dairesi Başkanlığı bünyesinde yürütülen 154 Mahalle Projesi çerçevesinde hayata geçirilen çalışmayı Yatırım ve İnşaat Dairesi Başkanı Hilmi Serkan Emir, Şube Müdürü Kadir Bahadır Zeybek ve teknik personel eşliğinde sahada inceledi. 19 kilometre içme suyu şebeke hattının yenilendiği mahallede Yatırım ve İnşaat Dairesi Başkanlığı tarafından da 11 kilometrelik kanalizasyon hattı, 11 adet foseptik imalatı ve 100 bin metrekare de kilit parke taşı döşeme işi yapılacak.

“Çelikli, Daha Modern ve Sağlıklı Altyapıya Kavuşacak”

Yatırım ve İnşaat Daire Başkanı Hilmi Serkan Emir, “Manisa Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Cengiz Ergün’ün talimatları noktasında köy ve belde durumundan mahalleye dönüşen yerleşim yerlerinde alt ve üstyapı yatırımlarımıza devam ediyoruz. Salihli ilçemizin Çelikli mahallesinde de hayırlısıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Mahallemizde 19 kilometre içme suyu şebeke hattı yenilenmişti. Yatırım ve İnşaat Dairesi olarak da yürüttüğümüz 11 kilometrelik kanalizasyon hattı çalışmalarımızda da sona doğru ilerliyoruz. Akabinde 100 bin metrekarelik kilit parke taşı döşeme işleri de sorunsuz bir şekilde ilerliyor. Hayırlısıyla çalışmalarımız tamamlanınca mahallemiz daha modern ve sağlıklı bir altyapıya kavuşacak. Yapacağımız çalışmaların yanında da mahallemizde 750 kişiye hitap edecek olan 11 adet foseptik imalatını da yapacağız” dedi.

“Mahallemiz Şehir Havası Kokuyor”

Çelikli Mahalle Muhtarı Erol Akça, mahallelerine yapılan hizmetten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Görüldüğü gibi alt ve üstyapı çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Çalışmaların tamamlandığı bazı sokaklarımızın kilit parke taşları da döşeniyor. Mahallemiz de şehir havası koklamaya başladık. Vatandaşlarımız artık toprağı tarlalarında görüyor. Çalışmaların tamamlanmasıyla mahallemizin şehirlerden bir farkı kalmayacağını göreceğiz. Ben şahsım ve mahallelim adına Büyükşehir Belediye Başkanımız Cengiz Ergün’e çok teşekkür ediyorum” dedi.

Mariott International 13 Anlaşma İle Büyüme Planını Güçlendirdi

Mariott International, portföyüne kattığı 13 yeni anlaşma ile Türkiye’deki büyüme planını güçlendirdi.

Marriott International’ın Türkiye’de halihazırda 21 marka çatısı altında 48 faal tesisi ve 8 bin odaya yakın bir portföyü bulunuyor. Marriott International Avrupa, Orta Doğu ve Afrika İş Geliştirmeden Sorumlu Başkanı Jerome Briet, “Dünyanın en çok tercih edilen turizm destinasyonlarından biri olan Türkiye, şirketimize ülkenin birçok farklı pazarında ürün portföyümüzü çeşitlendirme fırsatları sunmaya devam ediyor. Bu anlaşmalar, otel ve franchise sahiplerinin Marriott International’a olan güvenini ve Türk pazarının etkileyici marka portföyümüze olan güçlü talebini göstermektedir” diye konuştu.

 Fairfield Inn by Marriott Markasının Türkiye’deki İlk Oteli Olacak

Dünya Gazetesi’nden Demet Yalçın Güneş’in haberine göre; Marriott International’ın imzaladığı anlaşmalar arasında yer alan 192 odalı Fairfield by Marriott Istanbul Yenibosna, Fairfield Inn by Marriott markasının Türkiye’deki ilk oteli olacak. Otel konfor ve tasarımı, çağdaş bir estetikle buluşturacak. Otel Yenibosna bölgesindeki karma kullanımlı bir projenin parçası olacak, projede aynı zamanda 90 odalı Residence Inn by Marriott Istanbul Yenibosna’da yer alacak. Her iki tesisin de 2025 yılında açılması öngörülüyor.  

 Ülkenin Uzun Süreli Konaklama Talebini Karşılayacak

Residence Inn by Marriott markasının ülkedeki uzun dönemli konaklama talebine cevap vermeye devam etmesi bekleniyor. Şirket 450 bin metrekarelik karma kullanımlı dönüşüm projesi Piyalepaşa İstanbul’un içinde yer alan Residence Inn by Marriott Istanbul Piyalepasa için de imza attı. Aynı projenin içinde Courtyard by Marriott Istanbul Piyalepasa da yer alacak. İki otelde toplamda 329 oda kapasitesi söz konusu ve 2026’da hizmete açılması planlanıyor.

 İstanbul’daki Yoğun Uzun Dönem Konaklama Talebine Yönelik 2 Anlaşma İmzaladı

Marriott Executive Apartments Istanbul Fulya ile Türkiye’deki ilk lüks daire konseptli uzun dönem konaklama tesisini açan Marriott International, İstanbul’daki yoğun uzun dönem talebine yönelik 2 yeni anlaşma daha imzaladı. Marriott Executive Apartments Vadistanbul, 202 ünitesiyle hizmete girecek. Karma kullanımlı Tema İstanbul projesinin bir parçası olacak bir diğer tesis Marriott Executive Apartments Istanbul Tema’nın ise 208 ünitesi olacak. Her iki tesisin de 2024 yılında açılması planlanıyor. Şirketin Türkiye büyüme planları arasında İstanbul Marriott Hotel Pendik projesi de yer alıyor. Otel, mevcut bir tesisin yenilenmesiyle ana marka Marriott Hotels & Resorts çatısı altında kısa bir süre önce açıldı. Şirketin ülke genelindeki en büyük marka portföyünü oluşturan Sheraton Hotels & Resorts markası yeni imzalanan Sheraton Hotel & Thermal Spa Uşak anlaşmasıyla daha da büyüyecek. 2024 yılında açılması öngörülen otel ayrıca şirketin Uşak’taki ilk projesi olacak.

 Marriott International, Türkiye genelindeki Delta Hotels by Marriott, Aloft Hotels ve Moxy Hotels projelerini de duyurdu. 78 odalı Delta Hotels by Marriott Istanbul Karakoy ile Delta Hotels by Marriott, misafirlerine Karaköy’de kusursuz bir konaklama deneyimi sunacak. 2024 yılında açılması planlanan 100 odalı Aloft Istanbul Karakoy ülkedeki ikinci aloft olacak. Moxy Izmir Turan ise İzmir’e Moxy’nin eğlenceli, cesur ve canlı otel deneyimini getirecek, otelin 2025 yılında açılması planlanıyor

Koleksiyon Markaları Autograph Collection ve Tribute Portfolio’nun Yeni Projeleri

Şirket, Türkiye’deki Autograph Collection ve Tribute Portfolio markalı tesis sayısını artırmak için yeni anlaşmalara imza attı. Bu yılın sonuna kadar açılması planlanan Taksim Meydanı’ndaki Tribute Portfolio, büyüleyici tasarımı ve canlı sosyal mekanlarıyla 61 odada hizmet verecek. 2024 yılında açılması planlanan Kapadokya’daki Autograph Collection Hotel, 153 odası ile bağımsız oteller koleksiyonuna katılacak.

Türkiye şu anda Marriott International’ın 21 markasına ev sahipliği yapıyor ve markalardan her biri farklı deneyimler sunuyor. Türkiye’deki mevcut markalar arasında lüks segmentte St. Regis Hotels & Resorts, The Ritz-Carlton, W Hotels, The Luxury Collection, EDITION ve JW Marriott; premium segmentte Marriott Hotels, Sheraton, Renaissance Hotels, Le Meridien, Westin Hotels, Tribute Portfolio, Autograph Collection, Delta Hotels by Marriott, Marriott Executive Apartments ve Design Hotels; odaklı hizmet segmentinde ise Courtyard by Marriott, Four Points by Sheraton, Aloft Hotels, Residence Inn by Marriott ve AC Hotels by Marriott bulunuyor.

Evinizde Siber Güvenliği Sağlamanın Yolları

Teknolojinin evlerimize girdiği bu çağda, siber dünya ile gerçek dünya arasındaki sınırlar giderek bulanıklaşıyor. Öte yandan bu dijital evrim, siber tehditlerin evimizin kapısını çalabileceği anlamına geliyor. Evde siber güvenliği sağlamak, ailemizin mahremiyetini, kişisel bilgilerimizi ve dijital varlıklarımızı koruma sorumluluğumuzu beraberinde getiriyor. 150 yıllık köklü geçmişi ile müşterilerine hizmet veren Generali Sigorta, evde siber güvenliğinizi sağlamanın yollarını paylaştı.

Kuvvetli ve bireysel şifreler kullanın

Online hesaplarınızın güvenliğini sağlamanın temel yollarından biri, her biri diğerinden farklı ve karmaşık şifreler kullanmaktır. Hesaplarınız için özelleştirilmiş şifreler oluşturarak, çeşitli saldırılara karşı daha yüksek bir savunma seviyesi elde edebilirsiniz. Bu şifrelerde büyük harf, küçük harf, rakam ve özel sembollerin bir araya geldiği karmaşık kombinasyonları tercih etmek, şifre güvenliğinizi artıracaktır. Şifrelerinizin tahmin edilmesini veya kırılmasını zorlaştırarak, kişisel bilgilerinizin ve verilerinizin çalınmasını önlemiş olursunuz. Ayrıca, düzenli olarak şifrelerinizi güncellemek ve çift faktörlü kimlik doğrulama gibi ek güvenlik önlemleri kullanmak da çevrimiçi hesaplarınızın güvenliğini sağlamak için önemlidir.

İki aşamalı kimlik doğrulamayı es geçmeyin

Birçok online hizmet, hesap güvenliğini artırmak amacıyla iki aşamalı kimlik doğrulama (2FA) seçeneği sunar. Bu yöntem, hesaba erişmeye çalışan bir kişinin yalnızca parolayı değil, aynı zamanda ek bir doğrulama adımını da geçmesini gerektirir. Bu ek adım genellikle SMS kodu, mobil uygulama tarafından üretilen zaman tabanlı bir kod veya biyometrik veriler gibi bilgileri içerebilir. 2FA kullanarak, hesabınıza yetkisiz erişimi zorlaştırarak güvenliği artırabilirsiniz. Çünkü bir saldırganın hesabınıza erişmek için yalnızca parolayı ele geçirmesi yeterli olmayacak, aynı zamanda ikinci doğrulama adımını da geçmesi gerekecektir. Bu, hesabınızın daha güvende olmasını sağlayarak çevrimiçi tehditlere karşı korumanıza yardımcı olur.

Güvenlik yazılımları kullanın

Bilgisayarlarınıza ve diğer cihazlarınıza güvenlik yazılımları yüklemek, zararlı yazılımlar ve siber tehditlere karşı önlem almanın kritik bir parçasıdır. Tanınmış ve güvenilir güvenlik yazılımlarını kullanmak, cihazlarınızı potansiyel tehditlere karşı korumanın en etkili yoludur. Bu yazılımları yükledikten sonra düzenli olarak güncellemek, en son tehditlere karşı direnç sağlar. Güvenlik yazılımlarının güncel tutulması, yeni ortaya çıkan tehditlere ve zayıflıklara karşı savunmanın güçlü bir yolu olarak işlev görür. Aynı zamanda bu yazılımlar, virüsler, fidye yazılımları, casus yazılımlar gibi çeşitli kötü amaçlı yazılımların algılanmasını ve engellenmesini sağlar.

Ev Wi-Fi ağı güvenliğine dikkat edin 

Evdeki Wi-Fi ağının güvenliğini sağlamak, siber tehditlere karşı korunmanın en temel adımlarından biridir. Evdeki Wi-Fi ağı için modeminizin arayüzüne güçlü bir şifre belirlemek önemlidir. Bu şifre, yetkisiz erişimi engellemek için ilk savunma hattını oluşturur. En son güvenlik protokollerini kullanarak ağınızın güvenliğini sağlamak büyük önem taşır. WPA3 gibi gelişmiş protokoller, şifreleme ve güvenliği daha da artırabilir. Sadece güvendiğiniz cihazlara ağ erişimi sağlamak, potansiyel riskleri azaltır. MAC adresi filtrelemesi gibi yöntemlerle cihazları kontrol edebilirsiniz. Ağınızı düzenli olarak izlemek ve güvenlik güncellemelerini zamanında yapmak, potansiyel güvenlik açıklarını en aza indirir. Wi-Fi güvenliği ile evinizde yer alan akıllı ve IoT teknolojisine sahip tüm teknolojik cihazları büyük ölçüde koruma altına alacaksınız.

Güvenilmez kaynaklardan kaçının

Bilmediğiniz veya güvenilir olmayan kaynaklardan gelen e-postaların açılmaması, şüpheli bağlantılara tıklanmaması ve güvenilmeyen dosyaların indirilmemesi, siber dolandırıcılık ve zararlı yazılım tehditlerini minimize etmek açısından büyük önem taşır. Bu adımlar, çevrimiçi güvenliğinizi artırmanın temel yollarından birini oluşturur. E-posta açılırken ve bağlantılara tıklanırken dikkatli olunmalı, alıcı bilgileri ve içerik doğrulanmalıdır. Bilinmeyen veya beklenmedik e-postaların eklerini veya bağlantılarını açmadan önce dikkatli bir değerlendirme yapılmalıdır. Güvenilmeyen kaynaklardan gelen dosyaların indirilmemesi, cihazınıza kötü amaçlı yazılımların bulaşmasını engeller. Bu nedenle, güvenli internet alışkanlıkları edinerek ve siber güvenlik konularında bilgi sahibi olarak çevrimiçi tehditlere karşı daha korunaklı hale gelebilirsiniz.

Düzenli güncellemeleri ihmal etmeyin

İşletim sistemleri, uygulamalar ve cihaz yazılımları düzenli olarak güncellenmeli ve en son versiyonlarına getirilmelidir. Bu güncellemelerin temel amacı, güvenlik açıklarını kapatmak ve potansiyel siber saldırılara karşı daha etkili bir savunma sağlamaktır. Güncellemeler, yazılımların stabilitesini artırmakla birlikte, yeni tehditlere karşı da daha dirençli hale gelmelerini sağlar. Düzenli güncellemeler, siber suçluların yazılımlardaki bilinen açıkları istismar etmelerini zorlaştırabilir. Bu nedenle, işletim sistemleri, uygulamalar ve cihaz yazılımları için güncellemelerin yalnızca işlevselliği değil, aynı zamanda çevrimiçi güvenliği de artırdığı unutulmamalıdır. Herhangi bir güncelleme bildirimi aldığınızda, bunları ivedilikle uygulamak, dijital cihazlarınızın ve kişisel verilerinizin güvenliğini en üst düzeye çıkarmanıza yardımcı olur.

Kullanıcı Dostu Vision Wide İle Yüksek Kapasite ve Kalitede Üretim

Üretimi destekleyen kalite yönetim süreçleri, büyük parçaların üretim standardını sağlama, hassasiyet, üretim verimliliği gibi konularda geliştirdiği teknolojiler ile öne çıkan Vision Wide, Türkiye’de GNC Makina güvencesi ile hizmete sunuluyor.

Özellikle otomotiv, havacılık ve sivil savunma alanlarında global üreticilerin bir numaralı tercihi olan Vision Wide, ultra büyük ve hassas parçaların işlenmesine olanak sağlayan köprü tipi CNC makineler üretiyor.

Talaşlı İmalat Sanayi’nde önemli bir güce sahip olan GNC Makina, özellikle savunma sanayinde güçlü çözüm sağlayıcısı Vision Wide’ın tüm satış, servis ve yedek parça temini süreçlerinde tam yetkili Türkiye destekçisi. 

Ultra büyük ve hassas parçaların işlenmesinde ortaya koyduğu yenilikler ile sektöre yön veren Tayvan Menşeili marka Vision Wide, aynı zamanda çok sayıda ürün patentine de sahip. Havacılıktan uzay sanayine, otomotivden kalıp ve makine endüstrisine kadar Türk üretim sanayisinin stratejik öneme sahip sektörlerinde kullanılan Wision Wide modern çizgisi, kaliteden ödün vermeyen büyük kapasiteli frezeleme çözümleri ile iddialı bir çözüm ortağı.

Wision Wide, özellikle 2021 yılında piyasaya sunulan SF Serisi ile 4100 mm’ye kadar X eksende, 2700 mm ye kadar Y eksende ve 1020 mm’ye kadar Z eksende hareket imkanı sağlayabiliyor. Tabla genişliği 4000×1800’e kadar, kolon arası 2100 mm’ye kadar genişleyebilen ve yenilikçi olan SF Serisi, tasarımıyla Award Design ödülü olan bir seri. Çok kademeli bir sürgülü kapı sistemi, askı tipi kontrol paneli ve kendine has Fanuc tabanlı VW-FX yazılımı ile kullanıcı için pratik çözümler de oluşturuyor. 

Vision Wide’ın tüm serileri özellikle savunma sanayinde fark yaratarak yerli üretimde ülkemizin gücüne güç katıyor.

Mağaza Programı ile Aynı Anda Tüm Mağazaları Kontrol Etmek Mümkün

DİA Mağaza Programı ile mağazaların ihtiyaçları pratik ve hızlı bir şekilde çözülüyor. Sistem ile aynı anda tüm mağazaları kontrol etmek mümkün.

DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, perakende sektörü için her şubeden sisteme anlık erişimin önemini vurgulayarak, “Bu noktada maliyet konusu öne çıkıyor. DİA’da işletmelerin, şube başına ekstra ücret vermeden yapılan tüm işlemlerin anlık takibini sağlamaları mümkün” ifadelerini kullandı.

DİA’nın Mağaza Programı hakkında bilgiler veren, Onay, “Hızlı satış yapan tüm firmalar, perakende gıda satışı yapan market ve süpermarketler, toptan gıda satışı yapan toptancılar için DİA’nın her modülünde farklı özellikler var. Bu özellikler sayesinde işletme ihtiyaçları pratik ve hızlı bir şekilde çözülebiliyor. DİA Yazılım’ın uzman kadrosu tarafından bu sektörlerde faaliyet gösteren firmaların ihtiyaçları ve istekleri analiz edilerek geliştirilmiş olan özellikler sayesinde, kaliteli mağaza yönetimleri gerçekleştirmek kolaylaşıyor. Programın diğer bazı özelliklerini anlatmam gerekirse; farklı noktalarda yer alan mağazaları şube tanımı ile mağazalarda yer alan depoların depo tanımları ile rahatlıkla tanımlanması, kullanıcıların yetkilendirmesinin mağaza bazında yapılabilmesi, sadece belirlediğiniz mağazalarda işlem yapılabilmesi, hızlı ve pratik bir şekilde dokunmatik ekran üzerinden ister barkodlar, ister ürün görselleri ile satışların gerçekleştirilmesi, satış işlemlerinde barkodsuz özelliği kullanılarak dokunmatik ekrandan ürün seçimi yapabilme” dedi.

Tüketicilerin, kişisel gelirlerinin yaklaşık yüzde 60’ını perakende satış ve mağaza yönetimi yapan işletmelere harcadığını da sözlerine ekleyen Onay, “Yeni bir alışveriş ve yaşam kültürü oluştu. Bu da Türkiye’de geleneksel küçük ölçekli perakendeciliğin yerini büyük ölçekli, teknolojik gelişmelerden yararlanan, uluslararası pazarlara açılan, hizmet ve müşteri odaklı bir perakendeciliğe bıraktı. DİA’nın pratik ve hızlı fiyat güncelleme yöntemleriyle, mağazaların şube bazlı fiyat listeleri kolayca güncellenebiliyor. Fiyatlar güncellendikten sonra etiket tasarlama aracıyla istenildiği gibi fiyat-ürün-raf etiketi gibi yeni etiketler oluşturuluyor. Bu yeni etiketler okutularak satış yapılabiliyor” şeklinde konuştu.

IBS CEO’su Murat Çiftçi: ”İnşaat Projeleri Sigorta Sektörünün Büyümesine Katkı Sağlayacak”

IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO’su Murat Çiftçi, “2022 yılında bu alanda 2.6 milyar TL’lik prim hacmi gerçekleşti. 2023 sonu itibariyle de yüzde 45-50 arasında artış öngörülüyor. Bu yıl içinde inşaat projelerinde sigorta ağırlığının artması ve sigorta sektörüne olumlu katkı sağlayacak düzenlemelerin yapılması bekleniyor” dedi. 

Türkiye’de Akkuyu Nükleer Enerji Santrali projesinin inşaat süreci devam ederken, Türkiye inşaat sektöründeki sigorta hacmi de büyümesini sürdürüyor. İnşaat sektörünün yaklaşık 175 milyar dolar civarında olduğu Türkiye’de, inşaat ve mühendislik alanında sigorta potansiyeli de 2023 itibariyle 400 milyon dolar prim büyüklüğüne ulaştı. IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO’su Murat Çiftçi,Türkiye’de inşaat ve mühendislik branşlarında sigorta penetrasyonunun, diğer branşlara göre oldukça yüksek olduğunu belirterek, “Bunun sebepleri arasında inşaat sektöründeki firmaların kurumsallığının yüksek olması ve kamu ihalelerindeki sigorta yaptırma zorunluluğu gelmektedir” dedi.

Yeni düzenlemeler sektörü hareketlendirecek 

İnşaat mühendislik sigortalarına yönelik değerlendirmelerde bulunan Murat Çiftçi, şunları söyledi: “İnşaatların büyük çoğunluğunun kamuya yönelik yollar, toplu konutlar, köprüler olduğu düşünülürse, bu ihalelerdeki sigorta yaptırma zorunluluğu ve belirlenen şartlar alınan poliçelerin içeriğini de belirliyor. Türkiye’deki uyulması gereken standartların dünya klasmanında olması ve yapı denetim sisteminin varlığı, inşaatlardaki kaliteyi artıran bir unsur. Dolayısıyla yeterli kalitede olmadığı için sigortalanamayan riskler hemen hemen yok. Ancak rakamsal olarak çok büyük değere sahip ve prototip özelliği taşıyan projeler, uzmanlaşmış reasürans piyasaları tarafından sigortalanmaktadır. 2022 yılında 2.6 milyar TL olan prim hacmi 2023’ün ilk 6 aylık döneminde 1.9 milyar TL’nin biraz üzerinde gerçekleşti. 2023 yılında geçen seneye göre TL bazında yaklaşık yüzde 45-50 arasında bir artış bekliyoruz. Bu yıl içinde beklenen gelişme, inşaat projelerinde yoğun olarak kullanılan Teminat Mektubu yerine Kefalet Sigortası’nın yaygınlaşması adına yapılabilecek düzenlemelerdir. Bu sayede dünyada olduğu gibi Türkiye’de de Kefalet Sigortalarının ağırlığının artması ve sigorta sektörüne olumlu bir katkı sağlanması beklenmektedir.”

Kentsel dönüşüm sigortaya yüzde 10 artış sağlayacak

Özellikle beklenen büyük İstanbul depremi nedeniyle kapsamlı bir kentsel dönüşüm hareketi olduğuna dikkat çeken Murat Çiftçi,“Kentsel dönüşüm için yapılması planlanan yatırım büyüklüğünün yıllık olarak 10 milyar dolar civarında olduğu düşünülürse bu yatırım sektör geneli için yaklaşık yüzde 10 civarı bir artış getirecektir. Bu da sigorta sektörünün büyümesine olumlu yönde etki edecektir. Yapı stoğunun modern yapılarla değişmesi anlamına da gelecek bu yatırım, sigortacılık açısından gelecek yıllardaki muhtemel hasarlara karşı önleyici bir gelişme olarak dikkat çekmektedir” dedi.

IBS’in uzun yıllardır Türkiye’de gerçekleştirilen büyük ve itibarlı projelere hem inşaat aşamasında, hem de inşaat sonrası işletme aşamasında işverenler ve müteahhitler için çok çeşitli branşlarda hizmet verdiklerini belirten Murat Çiftçi, “Çeşitli inşaat ve sigorta türleri konusunda sektörde geniş deneyime ve uzmanlığa sahip özel bir ekip ile sigortalıların ihtiyaçlarını belirleyerek yurt içinde ve gerektiğinde yurtdışında doğru ve ekonomik bir şekilde teminat sağlama konusunda çok güçlüyüz. Ayrıca, sigorta sürecinde müşterilerimize destek olmak için etkin bir iletişim ağı kurduk. Onlarla işbirliği yaparak, proje gereksinimlerini analiz ediyor, sigorta süreci boyunca ihtiyaç duyduğu her türlü bilgi ve yardımı temin ediyoruz.

Müşteri memnuniyetini ön planda tutan bir şirket olarak, sorumluluklarınızı ve projelerinizi korumak için en son sigorta trendlerini takip ediyor ve hızla değişen piyasa koşullarına uyum sağlıyoruz.” diyerek açıklamalarını tamamladı.

Kaynak: Emlak Dream

İnşaat Malzemesi Sanayi Üretimi 2023 Yılında Yüzde 1,4 Artı

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) tarafından açıklanan Aylık Sektör Raporu’na göre, inşaat malzemesi sanayi üretimi yüzde 1,4 arttı.

Türkiye İMSAD Aylık Sektör Raporu’nun Ağustos 2023 sonuçlarına göre, inşaat malzemesi sanayi üretimi Haziran 2023’te geçtiğimiz yılın aynı ayına oranla yüzde 5,7 geriledi. Bu gerilemede çalışma gün sayısının azalması etkili oldu.Haziran ayında üretim geçen yılın aynı dönemine göre alt sektörlerin 18’inde düşerken, 4’ünde ise yükseldi. Hazirandaki gerilemeye rağmen yılın ilk yarısındaki toplam inşaat malzemesi sanayi üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,4 arttı.

İnşaat malzemesi sektörünün çatı kuruluşu Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) tarafından her ay hazırlanan Aylık Sektör Raporu’nun Ağustos2023 sonuçları açıklandı. Rapora göre 2023’ün Haziran ayında inşaat malzemesi sanayi üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,7 azaldı. Söz konusu gerilemede, haziran ayındaki çalışma gün sayısının azalması en önemli etken olarak öne çıktı. Haziran ayındaki üretim düşüşüne rağmen yılın ilk 6 ayında toplam inşaat malzemesi sanayi üretimi geçen yılın ilk 6 aylık üretiminin yüzde 1,4 üzerinde gerçekleşti.

Haziranda alt sektörlerin 18’inde üretim düştü, 4’ünde arttı

Rapora göre, dış pazarlarda talep koşulları haziran ayında zayıf kalmaya devam etti. Yurt içinde ise seçimler sonrası yeni fiyatlamalar ve yeni ekonomi politikaları beklentileri üretimi ve satışları etkiledi. Bu çerçevede haziran ayında üretim geçen yılın aynı dönemine göre 22 alt sektörün 18’inde düşerken, 4’ünde ise yükseldi. 

2023 yılının ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre en yüksek üretim artışı yüzde 44,4ile metal yapı ve yapı parçalarında gerçekleşti. Metalden kapı ve pencereler üretimi ise yüzde 38,6 arttı. Ahşap inşaat malzemesi üretimi yüzde 23,8, plastik inşaat malzemesi üretimi ise yüzde 14,1 yükseldi. Yılın ilk yarısında en yüksek gerileme yaşanan alt sektör de yüzde 18,5 ile inşaat camları oldu.

İnşaat sektörü uzun süre sonra genel ekonominin üzerinde büyüdü  

2023’ün ikinci çeyreğinde inşaat sektörünün yüzde 6,2 büyüdüğü belirtilen raporda, deprem bölgesindeki yeniden imar faaliyetlerinin etkisiyle inşaat sektöründe hareketlilik yaşanacağı vurgulandı. Yüzde 6,2’lik büyüme ile inşaat sektörü uzun zaman sonra genel ekonomik büyümenin üzerinde bir performans sergiledi. Yılın ilk çeyreğinde inşaat sektörü büyümesi yüzde 5,1’den yüzde 4,5’e güncellendi. Böylece inşaat sektörü yılın ilk yarısında yüzde 5,4 büyüdü. Ancak yılın ikinci yarısında görülen sıkılaşma politikalarının inşaat sektöründe büyümeyi sınırlayacağı belirtildi. Yerel seçimler öncesi hızlanması beklenen kentsel dönüşüm ve alt yapı faaliyetlerinin ise sektörü destekleyeceği vurgulandı.

İnşaat sektörü güven endeksi 1,9 puan geriledi

Türkiye İMSAD raporunda, inşaat sektörü güven endeksinin seçimlerin yapıldığı mayıs ayından sonra gerileme eğilimine girdiği belirtildi. Bu kapsamda haziran ve temmuz aylarında düşen güven endeksi, ağustos ayında da gerilemeye devam etti. Endeks 2023 Ağustos ayında bir önceki aya göre 1,9 puan düştü. Raporda ayrıca, ekonomide uygulanacak yeni politikaların belirginleştiği ve uygulamaya konulduğuna işaret edildi. Para politikasındaki sıkılaşma tercihi, kredilerde sıkılaşma ve faiz oranlarında artışların inşaat sektöründe de yavaşlamaya yol açabileceği yönünde bir öngörü oluştu. Bu nedenle mevsimselliğin olumlu koşullarına rağmen inşaat sektörü güveninde düşüş yaşandı. Mevcut işler seviyesi de ağustos ayında bir önceki aya göre 4,0 puan birden geriledi.Alınan yeni iş siparişleri ise seçimler sonrasında da dalgalanma göstermeye devam etti.

Ticari kredi faizlerindeki artış inşaat faaliyetlerini sınırlayacak 

Raporda; Türk lirası ticari kredi faiz oranlarının arttığına işaret edildi. T.C. Merkez Bankası’nın para politikasındaki kademeli sıkılaşma adımları ile ticari kredi faiz oranlarının da kademeli olarak yükseldiği belirtildi. T.C. Merkez Bankası’nın TL ticari kredi faiz oranlarını, referans faizin 1,8 katı ile sınırlamaya devam ettiğine vurgu yapıldı. Buna bağlı olarak T.C. Merkez Bankası’nın faiz oranı artışı olmadan önceki hafta ticari kredi faiz oranları yüzde 32’ye ulaştı. T.C. Merkez Bankası’nın 7,5 puanlık faiz artışı ardından kredi faizlerinin de yüzde 40-45 aralığına çıkacağı tahmin edildi.

Vesta Global, Türk Yatırımcılar İle Portekizli Gayrimenkul Şirketlerini Bir Araya Getiriyor

Vesta Global, bugün düzenleyeceği organizasyon ile Türk yatırımcılarla Portekiz menşeili gayrimenkul şirketlerini bir araya getirecek.

Gayrimenkul sektöründe uluslararası pazarlama ve satış danışmanlığı hizmeti veren Vesta Global, 5 Eylül tarihinde İstanbul Mandarin Oriental Bosphorous Oteli’nde,potansiyel Türk yatırımcılarla Portekizli gayrimenkul şirketleri ve avukatları bir araya getireceği ve Portekiz’deki en yeni yatırım projelerinin anlatılacağı bir organizasyon düzenliyor.

Tüm dünyada gayrimenkul yatırımcılarının en çok ilgisini çeken Golden Visa programı Portekiz Parlamentosu’nun aldığı kararla bu ülkede sona ermek üzere.  Ancak geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı’nın yasayı yeniden görüşmek üzere parlamentoya göndermesi bu ülkeye yatırım yapmak isteyenlere kısa da olsa bir zaman kazandırdı. Yeni yasanın yürürlüğe gireceği güne kadar yapılan bütün başvurular işleme konulabilecek.

Portekiz Golden Visa yatırımı için vakit daralırken Vesta Global, bu ülkeye yatırım yapacaklar için önemli bir organizasyona imza atıyor. Şirket, 5 Eylül tarihinde İstanbul Mandarin Oriental Bosphorus Oteli’nde düzenleyeceği “Portekiz Vatandaşlık Yatırımları” organizasyonuyla potansiyel yatırımcılarla gayrimenkul şirketlerini bir araya getirecek. Organizasyonla ilgili bilgi veren Teuta Narazan “Organizasyonda Arish Capital, Spark Capital, THYKE, Lakhani Group olmak üzere dört şirket, 15 farklı projeyi Türkiye’deki potansiyel yatırımcılara sunacak. Portekiz’in en güvenilir hukuk bürolarından Legal Square’den gelen avukatlar Portekiz Golden Visa programında beklenen değişiklikleri anlatacak. Organizasyona katılacak potansiyel yatırımcılar gayrimenkul şirketlerinin yetkilileri ve avukatlarla birebir görüşme yapabilecek. Portekiz’de Golden Visa ile ilgilenen bütün yatırımcılar 5 Eylül’de yapacağımız organizasyona davet ediyoruz” diye konuştu.

Portekiz Golden Visa için Son Şans

AB üyesi olmayan ülkelerin vatandaşları için yatırım yoluyla oturma izni ve vatandaşlık hakkına sahip olma imkânı tanıyan Golden Visa programı Portekiz’de sona ermek üzere. İspanya, Yunanistan ve Malta ile program kapsamındaki dört ülkeden biri olan Portekiz’de parlamento kısa bir süre önce gayrimenkul yatırımlarının programdan kaldırılmasını kabul etmişti. Geçtiğimiz hafta ise Portekiz Cumhurbaşkanı Marcelo Rebelo de Sousa yasayı tekrar görüşülmesi için parlamentoya gönderdi. Bu gelişmeyle Portekiz’de Golden Visa yatırımı yapmak isteyenler için bir aylık daha zaman kazanıldığını belirten Vesta Global Kurucu Ortağı Teuta Narazan, “Ancak sürenin kısıtlı ve hızlı aksiyon alınması gerektiğini belirtmeliyim. Bugünlerde gayrimenkul satın alama yoluyla Golden Visa elde etmek isteyen yatırımcıların başvuru yapması gerekiyor” diye konuştu.

150’den Fazla Ülkeye Vizesiz Seyahat İmkanı 

Golden Visa ile İspanya, Portekiz, Yunanistan ve Malta’da gayrimenkul yatırımı yapan bireyler oturma izni ve vatandaşlık alabiliyor. Program sadece AB ülkelerine değil, 150’den fazla ülkeye vizesiz seyahat imkânı tanıyor. Gayrimenkul yatırımıyla Euro bazlı kira elde etme imkanının yanı sıra AB ülkelerinde ticaret ve çalışma hakkı elde edilebildiğini ifade eden Teuta Narazan, “Golden Visa’nın sunduğu haklardan yatırımcının eşi, 21 yaşına kadar veya okuyan çocukları ile bakmakla yükümlü oldukları ebeveynleri de faydalanabiliyor. Çocuklar ayrıca AB ülkelerinde diğer ülke vatandaşlarına göre daha ekonomik koşullarda eğitim alabiliyor. Portekiz’de yapılan yasa değişikliği kapsamında Golden Visa’ya aile üyelerinin eklenmesine ilişkin yasada herhangi bir değişiklik uygulanmayacak. Yeni yasanın yürürlüğe girmesinden sonra bile yeni aile üyeleri eklenebilecek. Vatandaşlığa erişim ve daimî oturma izni ile ilgili hiçbir değişiklik de söz konusu değil” diyor.

Emlak Konut GYO ve Fuzul GYO Arasında Protokol Anlaşması İmzalandı

Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) ile Fuzul GYO ortaklığında hayata geçirilecek olan Başakşehir Ayazma 4. Etap projesi için protokol anlaşması imzalandı.

 Yakın zamanda imzalanan işbirliği protokolünün ardından Fuzul GYO ”Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı” yöntemi ile 22 bin 310 metrekarelik bir alanda inşa edeceği projeyle Başakşehir’de yeni bir yaşamın kapılarını aralayacak.

Gayrimenkul yatırım ve geliştirme sektörünün öncüsü Emlak Konut ile yeni bir iş birliğine daha imza atan Fuzul GYO, Başakşehir’e değer katan projelerine bir yenisini daha ekledi. Yakın zamanda Emlak Konut GYO tarafından düzenlenen İstanbul Başakşehir Ayazma 4. Etap arsa satışı karşılığı gelir paylaşımı ihalesinin kazanan Fuzul GYO, yeni bir yaşam alanının temellerini atmak üzere anlaşma imzaladığını duyurdu. Satış geliri bedeli 4.125.000.000 TL olan Başakşehir Ayazma 4. Etap projesi, 22 bin 310 metrekarelik bir alanda hayata geçirilecek.

İnşaat sektörünün köklü temsilcisi Emlak Konut GYO ile uzun yıllardır iş birliklerinin devam ettiğini ifade eden Fuzul GYO Yönetim Kurulu Üyesi Zeki Akbal, “İstanbul’un yeni yaşam merkezi haline gelen Başakşehir’de yine nitelikli bir projeye Emlak Konut GYO güvencesiyle imza atıyoruz. Başakşehir’in bizim açımızdan ayrı bir anlamı bulunuyor. Uzun yıllardır bölgeye yatırım yaparak yaşam kalitesi yüksek, modern yaşam alanları hayata geçiriyoruz. Tüm projelerimizde olduğu gibi Başakşehir Ayazma 4. Etap projemizde de vatandaşlarımıza güvenilir ve yüksek getirili bir proje sunacağımıza inanıyorum.Bu değerli arsanın ihalesini başarıyla gerçekleştirmiş olmamız bize ve sektörümüze olan inancın göstergesidir. Yeni projemizin başta ülkemize ve vatandaşlarımıza hayırlı, uğurlu ve faydalı olmasını diliyorum. Türkiye’nin geleceğine ve ekonomisine değer katan yatırımlarımıza bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da emin adımlarla devam edeceğiz’’ dedi.

Başakşehir’in Kalbinde

Olimpiyat Stadı, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesinin yanı başında yer alan arsanın kuzeyinde TEM otoyolu, güneyinde yine kentin ana ulaşım omurgalarından biri olan E5 Karayolu bulunuyor. İstanbul Havalimanı’na 10 dakika, ikinci köprüye ise 20 dakika mesafede olan proje, metro istasyonuna ise sadece 900 metre mesafede yer alıyor.

Osmancık OSB’de 10 Fabrika İnşaatı Devam Ediyor

Çorum’un Osmancık ilçesinde yer alan Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) fabrikalar yükselmeye devam ediyor. 6 fabrikanın üretime başladığı OSB’de 10 fabrika inşaatı sürüyor.

Konuyla ilgili bilgi veren Osmancık Belediye Başkanı Ahmet Gelgör, OSB’de 16 firmaya yapı ruhsatı verildiğini, 6 fabrikanın üretime başladığını, 10 fabrikanın inşaatının sürdüğünü bildirdi. Gelgör, OSB’nin bölge ekonomisine büyük katkı sağlayacağını söyledi.

Başkan Gelgör, “İlave 300 dönüm genişleme alanı ile yeni yatırımcılar için ek arsa üretiliyor. Osmancık sanayisiyle bölgenin yıldızı olacak.” dedi.

Kentsel Dönüşüm Çalıştayı 7 Eylül’de Erzurum’da İncelemelere Başlayacak

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından projelendirilen Kentsel Dönüşüm Geliştirme ve Arama Çalıştayı, 36 kişilik heyetle 7 Eylül’de Erzurum’da yer alacak.

Çevre, Şehircilik ve İlkim Değişikliği Bakanlığı’nın öncülüğünde, Erzurum Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde ve Kentsel Dönüşüm ve Şehircilik Vakfı (KENTSEV) organizasyonu ile gerçekleşecek olan Kentsel Dönüşüm Geliştirme ve Arama Çalıştayı, kentsel dönüşümün bileşenleri üzerine çalışmalar yürüten paydaşları bir araya getirerek, şehirlerle ile ilgili yapılmış, yapılmakta ve planlanmakta olan kentsel dönüşüm çalışmaları için bir altlık oluşturacak.

Konunun uzmanları tarafından, kentsel dönüşümün gelişimi ve kanun maddelerinin geliştirilmesi için yeni önerilerin yapılacağı bir çalıştay olarak planlandı. Aynı zamanda geliştirilecek kanun maddelerinin meclise sunulacağı katılımcı bir ortam yaratma ve çözüm arama amacıyla 7 Eylül’de Erzurum’da 36 kişilik bir heyetle düzenlenecek.

Arama Çalıştayının Konu Başlıkları :

  • 6306 Nolu Kanunun Geliştirilmesi
  • Kentsel Dönüşümde Planlama ve Mülkiyet Yönetiminin Çözülmesi
  • Kentsel Dönüşüm Sürecinde Yerel Yönetimlerin Geliştirilmesi
  • Kentsel Dönüşüm Strateji ve Eylem Planlarının Hazırlanması
  • Kentsel Dönüşümde Mühendislik ve Denetimin Geliştirilmesi
  • Kentsel Dönüşüm Projelerinde Kaliteli İnşaat Malzemeleri Kullanımı
  • Kentsel Dönüşüm Verilerinin Üretilmesi ve Entegrasyonu
  • Kentsel Dönüşüm Projelerinde Karbon Nötr ve Sürdürülebilirlik

Kaynak: Emlak Dream

Eylül Ayı İşyeri Kira Artış Oranı Belli Oldu

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyon verilerini açıklamasıyla birlikte eylül ayına ilişkin işyeri kira artış oranı da belli oldu.

İşyeri mülk sahipleri ile kiracılar arasında düzenlenen ve 2023’ün Eylül ayı içinde yenilenecek (uzatılacak) olan kira sözleşmelerine göre yapılacak maksimum yasal artış oranı 4 eylül 2023 pazartesi günü açıklanan son 12 aylık ortalama enflasyon rakamlarına göre belirlendi. Buna göre kiralara son 1 yıllık ortalama TÜFE oranı olan  yüzde 56.28’in  üzerinde zam yapılamayacak. Her iki tarafın aralarında anlaşmaları halinde bu orandan farklı olarak bir artırıma gidebilir ancak tarafların aralarında uzlaşamamaları halinde eylül ayında yenilenecek işyeri (dükkan, mağaza, ofis, büro, depo, lojistik depo, atölye, üretim tesisi vb) kira kontratlarında yasal olarak bu oran baz alınır.

Buna göre aylık kirası 10.000 TL olan ve sözleşmesi eylül 2023’te yenilenmesi gereken işyerlerinin kirası 10.000 TL + %56.28= 15.628 TL olur.

2023’te Aylar Bazında Kira Artış Oranı

  • Ocak 2023 – Yüzde 72.31
  • Şubat 2023 – Yüzde 72.45
  • Mart 2023 – Yüzde 71.83
  • Nisan 2023 – Yüzde 70.20
  • Mayıs 2023 – Yüzde 67.20
  • Haziran 2023 – Yüzde 63.72
  • Temmuz 2023 – Yüzde 59.95
  • Ağustos 2023 – Yüzde 57.45
  • Eylül 2023 – Yüzde 56.28

Trabzon Şehir Hastanesi 2025 Yılında Tamamlanacak

Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, inşaat çalışmaların hızla sürdüğü Trabzon Şehir Hastanesi projesinin 2025 yılında tamamlanacağını açıkladı.

Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, şehir hastanesi projesinin inşaat çalışmalarını yerinde inceledi. Hastane sahasındaki binaların hepsinin kaba inşaatının gelecek yıl martta biteceğini belirten Yıldırım, “Ondan sonraki bir yıl içerisinde de 2025’in şubat ya da mart ayında hastanemizi bitmiş vaziyette ve taşınabilir hale gelmiş durumda görmemiz mümkün olacak” dedi.

Yıldırım, bölgedeki olası trafik yoğunluğuna karşı da Karayolları Genel Müdürlüğü ile Büyükşehir Belediyesinin gerekli hazırlıkları yaptığını ifade etti.

Yaklaşık 900 yatak kapasiteli hastanenin şehrin ihtiyacını karşılayacağını vurgulayan Yıldırım, “Günlük 15 bin hastanın poliklinik yapabileceğini düşünüyoruz. Ameliyathanelerimiz ve yoğun bakımlarımız oldukça yeterli. Toplamda da 300 bin metrekareye yakın kapalı alanımız var. İnşallah hep birlikte burayı 1,5 yıl sonra hazır halde göreceğiz” diye konuştu.

Vali Yıldırım ve beraberindeki heyet daha sonra yapımı devam eden Kanuni Bulvarı’nda inceleme gerçekleştirdi.

Bulvarın otoyol standartlarında olduğunun altını çizen Yıldırım, 28 kilometrelik projenin 18 kilometresinin tamamlandığını aktardı.

Yıldırım, projede pek çok köprü, viyadük ve tünel bulunduğuna işaret ederek, “Bildiğim kadarıyla 8 tane büyük tünelimiz var. Bunlar çift tüplü tüneller. Bir tane de tek tüplü tünelimiz var. İki tane büyük viyadüğümüz var. Geriye kalan 40 kadar köprümüzün bir kısmı da viyadük büyüklüğünde” sözlerini kullandı.​​​​​​​

Trabzon Şehir Hastanesi projesinin tüm detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

Bakan Bolat: ”İhracat En Yüksek Ağustos Ayı Değerinde”

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 21,6 milyar dolar ile Türkiye’nin en yüksek ağustos ayı ihracat değerini yakaladığını söyledi.

Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan verilere göre ithalat Ağustos’ta yüzde 6.3 azalarak 30.5 milyar dolar, ihracat yüzde 1.6 artışla 21.6 milyar dolara çıktı.

Yılın başından bu yana bakıldığında dış ticaret açığı yüzde 12.1 artışla 82.4 milyar dolar oldu.

Reuters hesaplamalarına göre 12 aylık dış ticaret açığı ise yüksek seyrini sürdürdü.

12 aylık dış ticaret açığı Ağustos’ta bir önceki aya göre 2.4 milyar dolar azalmış olsa da 120.7 milyar dolarla geçen yılki seviyenin yüze 34.3 üzerinde gerçekleşti.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ağustos ayı ihracat rakamlarına dair değerlendirmelerde bulundu.

Bolat “Ağustosta ihracatımız yüzde 1,6 artışla 21 milyar 619 milyon dolar seviyesine yükseldi. Böylelikle en yüksek ağustos ayı ihracat değerine ulaştık.” dedi. 

Sirius Yapı Başkanı Öncü: ‘’İnşaat Sektörünün Canlanması İçin Kredi Sorunu Çözülmeli’’

Sirius Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Barış Öncü, inşaat sektörünün yeniden hareketlilik kazanması için konut kredi sorununun bir an önce çözüme kavuşması gerektiğini belirtti.

Artan girdi maliyetleri ve satışlardaki düşüşün sektörde yüzde 70’e varan bir daralmaya neden olduğunu kaydeden Barış Öncü, “Konut kredilerinin düşürülmesi ve ev almak isteyenlerin bu kredilere ulaşması şu anki sektörün canlanması için çok önemli. Son 10 yılda müteahhitlerin sayısı artan enflasyon girdi maliyetleri gibi nedenlerle yüzde 70 oranında daraldı. Demir, çimento cam seramik ve diğer ürünlerin fiyatlarında 10 kata varan artışlar yaşandı. Bunun yanı sıra enerji personel ve diğer giderlerin de artışı müteahhitlerin yeni konut üretememesine neden oldu. İnşaat 300’e yakın farklı iş kolunu besleyen ve önemli istihdam sağlayan bir sektör. Bu durağanlık ekonomiye de olumsuz olarak yaşadı. İstihdam oranı düştü. İnsanlar farklı sektörlere yöneldi bu işte deneyimli ustalar da yurtdışındaki şantiyelere gitti. Geri kalan ustalar ve işçiler de deprem bölgesinde istihdam ediliyor. Günlüğü 2 bin TL’ye çalıştıracak usta bulamaz olduk.” dedi. 

‘’Uygun Fiyatlı Konut İçin İmkânlar Artırılmalı’’

İnşaat sektöründe binlerce kişinin istihdam edildiğini ve ekonomi için önemli bir itici güç olduğunu vurgulayan Barış Öncü, şunları söyledi:

“Ben İZTO 67’inci İnşaat Komitesinde görev yapıyorum ve Müteahhitler Federasyonu (MÜFED) Başkan yardımcısı olarak çalışıyorum. İnşaat sektöründe yaşadığımız sorunları ve çözüm önerilerini bakanlığın kurumlara gönderdiği beklenti anketlerinde ifade ediyoruz. Uygun fiyatlı konut üretimi yapabilmemiz için devletimizden beklentimiz, şehrin çeperlerinde kalan, altyapı imkanı ve kamusal hizmetlere yakın, kayalık veya eğimli arazi olmasından kaynaklı tarıma elverişli olmayan ama tapu kayıtlarında tarla veya tarımsal alan olarak belirtilen arazilerin imar planları yapılıp belirli koşullarla sektöre tahsis edilmesidir. Böylelikle uygun fiyatlı konut üretimini de yaparak devletimizin üzerinden bu büyük yükü bizler sektörün gerçek aktörleri sırtlamış oluruz.”

‘’Malzeme Temini ve Fiyatlarında Sorun Yaşıyoruz’’

Diğer girdi maliyetlerinde de sektör olarak sıkıntıların yaşandığını kaydeden Öncü, “Malzeme temini ve fiyatları konusunda da olumsuzluklar yaşıyoruz. Tapu harçlarının düşürülmesi, KDV’nin 150 metrekarenin altındaki evler için yüzde 1’e çekilmesini istiyoruz. Hükümetimiz Eylül ayı içinde ilk ev almak isteyenlere yönelik bir kampanyayı açıklayacağını duyurdu. İlk ev almak isteyenlerin yanı sıra vatandaşlara da uygun koşullu uzun vadeli kredi imkanları sunulması gerekiyor. Bizler yatırım yapmaya ve istihdam yaratmaya devam etmek istiyoruz. Konut satışlarında ve ev sahibi ve kiracı arasında yaşanan sıkıntıların da bu şekilde düzelebileceğini düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Mardin Şehir Hastanesi’nde İnşaat Devam Ediyor

Mardin’de toplam 750 yatak kapasitesine sahip olacak Mardin Şehir Hastanesi projesinin inşaat çalışmaları tüm hızıyla sürüyor.

Mardin’deki sağlık yatırımlarının en büyüğü olan 750 yataklı şehir hastanesinin yapımı sürüyor. 195 bin metrekare kapalı alana sahip olacak hastanede 260 poliklinik odası, 29 ameliyathane masası bulunacak. Projenin 2025 yılında tamamlanarak hizmete açılması planlanıyor.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, inşaat çalışmaları devam eden Mardin Şehir Hastanesi projesini yerinde inceledi.

Sağlık çalışanlarına gayretlerinden dolayı teşekkürlerini ileten Koca, sağlık hizmetlerinin daha etkili sunulmasına yönelik çalışanların öneri ve istekleri konusunda istişarelerde bulundu.

Bakan Uraloğlu: ‘’T1 Tüneli İle Türk Müteahhitlik Sektörünün Başarını Gösterdik’’

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Eşme-Salihli arasında inşa edilen T1 tüneli çalışmalarını yerinde inceledi. Bakan Uraloğlu T1 tünel projesini işaret ederek, ‘’Türk müteahhitlik sektörünün zorlu şartlar altında ne kadar başarılı olabileceklerini gösterdik.” dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Eşme-Salihli arasındaki 3 bin 47 metre uzunluğundaki “T1” tünelinin, Türk müteahhit ve mühendislerinin neleri başarabileceğini dünyaya gösterdiğini söyledi.

Bakan Uraloğlu, Ankara-İzmir Hızlı Tren Projesi güzergahındaki Afyonkarahisar ve Uşak kesimlerinin ardından, Manisa’nın Alaşehir ilçesindeki “Eşme-Salihli Projesi T21 Tüneli”nin inşaatında incelemelerde bulundu.

Bakan Uraloğlu, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, Banaz-Eşme arasındaki 85,6 kilometrelik güzergahtaki 712 metrelik “V-12 Viyadüğü” ve bölgedeki dolgu çalışmalarını, zemin iyileştirmelerini incelediklerini, Banaz-Eşme arası altyapı işlerinin fiziki ilerlemesinin yaklaşık yüzde 65’e ulaştığını ifade etti.

Eşme-Salihli arasındaki kesimin, 22 bin 730 metre uzunluğundaki 25 tüneliyle hat üzerindeki en zorlu kesimlerden biri olduğunu belirten Uraloğlu, buradaki 25 tünelden 7’sinin tamamladığını söyledi.

AA’nın haberine göre; tamamlanan tünellerden birisi olan “T1” tünelinin 3 bin 47 metre uzunluğu ile Eşme-Salihli arasındaki en uzun ve Türkiye’de TBM (tünel açma makinesi) ile açılan en büyük çaplı tünel olduğunu kaydeden Uraloğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Tünelin kazı çapı 13,77 metre, tünel kaplama betonunun iç çapı da 12,50 metredir. Ayrıca Türkiye’de demiryolu ve güvenlik tünelinin tek kesitte iki katlı olarak inşa edilen ilk tüneldir. Tünelimizin üst katında hızlı tren giderken, alt katta ambulans ulaşımı da sağlanabilecektir. Bu tünelimizin kazı ve segment montaj imalatını, 206 gün gibi kısa bir sürede tamamlayıp, dünyada kırılması zor bir rekora imza attık. Bu tünel inşaatıyla, dünyaya Türk müteahhitlik sektörünün, Türk mühendislerinin ve çalışanlarının zorlu şartlar altında ne kadar başarılı olabileceklerini gösterdik.Dediğim gibi 25 tünelin 7’sinde çalışmaları tamladık. 8 tünelde çalışmalara devam ediyoruz. 4 tünelin portal yapısında çalışıyoruz. Kalan 6 tünelin çalışmalarına da yakında başlamayı planlıyoruz.”

“2028’de Tamamlanması Öngörülüyor”

Eşme-Salihli arasındaki kesimde 4 bin 627 metre uzunluğunda 21 viyadük de inşa edeceklerini kaydeden Uraloğlu, bu kesimdeki altyapı işlerinin fiziki ilerlemesinin yüzde 61,7 olduğunu belirterek, imalatları 2026 yılı başında tamamlanmayı hedeflediklerini söyledi.

Buradan Alaşehir Şantiyesi’ne geçeceklerini belirten Uraloğlu, şunları kaydetti:

“Hattımızın devamında Salihli, Turgutlu, Manisa ve İzmir Menemen var. Salihli-Manisa arası 62 kilometrelik güzergahtaki altyapı işlerinin fiziki ilerlemesi yaklaşık yüzde 60’tır ve bu kesimdeki imalatları da 2024 sonunda tamamlamayı planlıyoruz. Tüm çalışmaları ise öğlen yaptığımız açıklamada da belirttiğim üzere 2028 yılı içerisinde tamamlamayı öngörüyoruz. Hattımız tamamlandığında mevcut demiryolu bağlantısıyla 824 kilometre olan mesafe 624 kilometreye inecek. Ankara-İzmir arası 14 saat olan seyahat süresi ise 3 saat 30 dakikaya düşecektir. Aynı şekilde demiryoluyla yapılan; Ankara-Uşak arası seyahat süresi 6 saat 50 dakikadan 2 saat 10 dakikaya, Ankara-Manisa arası 11 saat 45 dakikadan 2 saat 50 dakikaya düşecektir. 9 istasyon ile Afyonkarahisar, Uşak, Manisa ve İzmir illerimizde yaşayan 7 milyondan fazla insanımız doğrudan hızlı tren konforuna kavuşacaktır. İlk etapta günlük karşılıklı 8 tren seferine göre yıllık zaman, enerji ve bakım maliyetleri gibi kalemlerden yaklaşık 1,1 milyar lira tasarruf sağlamayı hedefliyoruz.”

“Çok Önemli Bir Projeyi Hayalden Gerçeğe Dönüştüreceğiz”

Ankara-İzmir Hızlı Tren Hattı’nın önemine işaret eden Uraloğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ankara-İzmir Hızlı Tren Hattı’mızın açılışını gerçekleştirdiğimizde, ülkemizin bir prestij projesini daha başarıyla tamamlamanın gurunu yaşayacağız. Ülkemiz adına çok büyük ve önemli bir projeyi daha hayalden gerçeğe dönüştüreceğiz. Ülkemizde son 21 yılda gerçekleştirilen bütün yatırımları akla gelebilecek her alanda olduğu gibi ulaştırma alanında da küresel eğilimleri dikkate alarak yapıyoruz. Ulaşım alanında uluslararası entegrasyonu, ekonomik kalkınmanın dinamosu olarak görüyor ve artan demiryolu yatırımlarını da bu dinamonun en önemli güç kaynaklarından biri olarak değerlendiriyoruz. Ankara-İzmir Hızlı Tren Hattı’mızın güzergah üzerindeki tüm bölgenin kalkınması adına adeta bir lokomotif olacağına inanıyor, bölgeye ticaret ve turizm açısından büyük hareketlilik kazandıracağını öngörüyoruz. Bu düşüncelerle işçisinden mühendisine projemizin yapımında emeği geçen tüm yüklenici firma ve Altyapı Yatırımları ve Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü çalışanlarına teşekkür ediyor, başarılarının devamını temenni ediyorum.”

Çobançeşme Çocuk Köyü’ne Festival Gibi Açılış

Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken’in çocuklar için yaptırdığı ve tüm İstanbul’dan çocuklu ailelerin dikkatini çeken Çobançeşme Çocuk Köyü coşkulu bir törenle açıldı.

Başkan Deniz Köken törende yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Çobançeşme Çocuk Köyümüz hayırlı olsun. Güzel günlerde kullanın inşallah. Buralarda büyüyeceksiniz, çok şanslısınız. Eyüpsultan’ın bütün bölgelerinde 55 tane park yaptık. Yan tarafta, ikinci etabında daha güzel işler çıkacak. Kemerburgaz’daki Matematik Evi’ni buraya getireceğiz. Otoparkıyla, çevre düzenlemesiyle bu bölge çok daha farklı bir yere gelecek. Bunların hepsine layıksınız. Yapılanların hepsini hak ediyorsunuz. Her ortamda, her daim bizlerle berabersiniz. Buralar siz kullandıkça güzelleşecek. Siz bizlerle birlikte oldukça biz daha iyi şeyler yapacağız.

“EYÜPSULTAN’DA YÜZME BİLMEYEN KALMAYACAK”

Şimdi okullar açılacak. Eyüpsultan’da ilkokul, ortaokul bitmeden herkes yüzmeyi öğrenecek, yüzme bilmeyen kalmayacak. Okullarla görüşüyoruz, bir beden dersini yüzmede, bir beden dersini okçulukta, bir beden dersini binicilikte geçireceksiniz. Bir de Matematik Evi’miz var. Bu 8 senelik eğitim döneminde hem matematiği, hem biniciliği, hem yüzmeyi, hem ok atmayı halletmemiz lazım. Yabancı dil sorununu çözeceğiz.

“BUNLARI SİZLERDEN ALDIĞIMIZ GÜÇLE YAPIYORUZ”

Bunları çocukların sevgisiyle, sizlerden aldığımız güçle yapıyoruz. Çocuklarımız ileride buralarda yönetici olacaklar” 

Konuşmanın ardından kurdele kesilerek Çobançeşme Çocuk Parkı’nın açılışı yapıldı.

ÇOCUKLAR EĞLENCEYLE BULUŞTU

Açılışı yapılan çocuk köyüne birbirinden eğlenceli şişme oyun grupları kurulurken sahnede sergilenen sihirbazlık gösterisi izleyenleri büyüledi. Ayrıca törene katılanlara çeşitli ikramlar yapıldı.

EĞLENEREK ÖĞRENİYORLAR, YETENEKLERİNİ KEŞFEDİYORLAR

Çobançeşme Çocuk Köyü, Eyüpsultanlı çocukların olduğu kadar İstanbul’daki tüm çocukların eğlenceli zaman geçirebilecekleri, hayal güçlerini geliştirici etkinliklere katılabilecekleri, yeteneklerini keşfedebilecekleri bir ‘Eğitlence’ alanı.

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) tarafından düzenlenen ‘Çocuk Dostu Şehirler Fikir ve Proje Yarışması’nda ödüle layık görülen çocuk köyünde çocuklar birbirinden eğlenceli oyun alanlarında unutamayacakları bir gün yaşıyor.

Aileleri ile çocuk köyüne gelen minikler burada farklı oyun gruplarında gönüllerince eğleniyor, çektikleri fotoğraflarla yaşadıkları anı ölümsüzleştiriyor.

MACERA PARKURU’NDAN MİNİ TREN’E KADAR BİRÇOK EĞLENCE SİZLERİ BEKLİYOR

Toplam 24 bin 276 metrekare büyüklükteki yeşil alanda bulunan proje alanı üzerinde oluşturulan Çobançeşme Çocuk Köyü içerisinde, mini tren, atlı karınca, macera parkuru, eğlence donatıları, uçak ve sevilen çizgi film karakterleri yer alıyor.

Gayrimenkul PR: ”Sahte Yetki Belgeleriyle Sahte İlanlar Devam Edecek”

Seri ilan sitelerinde sahte ve fahiş fiyat ilan girilmesini önleme amacı ile Ticaret Bakanlığı tarafından çıkartılan yönetmeliğin sorunu çözmeyeceğini açıklayan Gayrimenkul PR şirketi, ‘sahte yetki belgeleri ile fiyat manipülasyonları yapılacak ve vatandaşın mağduriyet devam edecek’ açıklamasını yaptı

Seri ilan siteleri aracılığı ile fiyat manipülasyonlarının kolaylıkla yapıldığını belirten gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde pazarlama alanında faaliyet gösteren Gayrimenkul PR şirketi, ‘Türkiye’de aylık ortama 1 milyon 200 bin civarında gayrimenkul ilanı yayınlanıyor. Böylesine büyük potansiyeli takip veya kontrol edecek bir sistem kurulamaz. Bu yönetmelik sahte ilan sorunlarını çözmüş gibi görülmesinden başka hiçbir işe yaramayacak’ açıklamasını yaptı

Sahte yetki belgeleri artacak, mahkemelerin dava yükü büyüyecek

Seri ilan sitelerinin sistemde yapacağı birtakım doğrulamaların yönetmeliğin gereğini yerine getirmekten başka bir anlamının olmayacağını belirten Gayrimenkul PR, ‘taşınmaz ticareti yetki belgesi dahi olmayan çok sayıda merdiven altı emlak ofisi hala ilan yayınlayabiliyor. Yönetmelikte, gayrimenkul ilanı yayınlamada ‘satışa/kiralamaya yetki belgesi şartı’ getiriliyor. Satıcılar, emlak ofislerine çoğu zaman satış/kiralama yetkisi vermiyor. ‘Müşteriniz varsa getirin sözleşme yapmıyoruz’ diyorlar. Hal böyle olunca kimi emlak ofisleri ilan girebilmek için sahte yetki belgeleri düzenleyecek. Gayrimenkul sektöründe ‘sahte ilanların yerini, sahte satış yetki belgeleri’ alacak ve satıcılar ve alıcılar daha fazla mağdur olacak, mağdur olanlar mahkeme yolunu tutacak. Netice de mahkemelerin yükü inanılmaz düzeyde artacak’ açıklaması yaptı

Sorunun temelden çözülmesi gerekiyor

Bakanlığın çıkarttığı yönetmeliğin iyi niyetli fakat sektörde yetki belgesi sahteciliğini ve mahkemelerin daha yükünü artıracağını belirten Gayrimenkul PR şirketi şu değerlendirmeyi yaptı;

”Bu sorun aslında yönetmelikler ile temelden çözülebilir. Ancak çıkartılan yönetmelikler, piyasa gerçeklerinde kopuk olduğu için gayrimenkul sektöründeki fiyat enflasyonu ve spekülatif fiyat artışlarını engellemiyor. İlan yayınlamak ‘resmi dijital beyan’ niteliğine getirilmesi gerekiyor. Gayrimenkul sektörüne yönelik bir karar alınmadan önce konunun uzmanlarından fikir alınmasında uzun vadede sonsuz faydalar görmekteyiz”

Konut Kredi Hacmi 447,1 Milyar TL  Oldu

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yapılan açıklamaya göre, kredide konut hacmi 445,1 milyar TL oldu.

Verilere göre, tüketici kredileri tutarı, 25 Ağustos itibarıyla 15 milyar 241 milyon lira artışla 1 trilyon 434 milyar 174 milyon liraya yükseldi. Söz konusu kredilerin 447 milyar 99 milyon lirası konut, 87 milyar 84 milyon lirası taşıt ve 899 milyar 991 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu.

Söz konusu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 2 milyar 394 milyon lira azalarak 1 trilyon 206 milyar 297 milyon liraya geriledi. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 2,9 artışla 889 milyar 973 milyon liraya yükseldi. Bireysel kredi kartı alacaklarının 410 milyar 220 milyon lirası taksitli, 479 milyar 753 milyon lirası taksitsiz oldu.

GYODER’den Girişimcilik Merkezi

Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) YTU Startup House-Proptech HUB Girişimcilik Merkezi, gayrimenkul girişimcilerinin ana merkezi olacak.

GYODER YTU Startup House-Proptech HUB Girişimcilik Merkezi, gayrimenkul alanındaki girişimcilerin yeni adresi olmaya hazırlanıyor. Merkez, gayrimenkul sektöründe fark yaratan yeniliklerin ve çağın ihtiyaçlarına en iyi şekilde cevap veren teknolojik çözümlerin hayata geçmesi için projeler geliştiren yeni nesil girişimcileri aynı çatı altında toplamak amacıyla Maslak’ta açılıyor. PropTech HUB’da yatırım fonları, bireysel yatırımcılar, proptech girişimcileri ve proptech’lere ihtiyaç duyan müşterilerle bir arada olacak.

GYODER ve YTÜ Yıldız Teknopark işbirliği ile Maslak 1453 yerleşkesinde kurulacak olan PropTech HUB, inovasyon, iş birliği ve yatırım fırsatları sunarak proptech alanında faaliyet gösteren girişimlerin globale açılan penceresi olacak. YTU Startup House aynı zamanda gayrimenkul sektöründe yerel, bölgesel ve küresel ağı oluşturan liderler ve öncüler ile işbirliği yapma fırsatı konusunda destek sağlarken, GYODER üyeleri arasında bir sinerji ortamı yaratmak adına yeni nesil co-working imkânı sağlayacak.

GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu, proptech’in dünyanın en büyük pazar büyüklüğüne sahip gayrimenkul dikeyinin teknoloji açılımı olduğunu belirterek, “Dönüşmekte olan bu dev sektör, büyüklüğü ve hacmi ile en büyük teknoloji fırsatlarını içerisinde barındırıyor. İşlerin yapılış şeklini değiştirmenin ne kadar zorlu olduğunun bilincindeyiz. Bu zorlukları aşmak için; daha iyi ve hızlı çözümler geliştirmek, Türkiye’de ve dünyada daha kapsayıcı, güçlü ve sürdürülebilir topluluklar oluşturmak için bir araya gelme fırsatı olarak görüyoruz. Sektörümüzün öncü isimlerinden olan ekibimiz, kurumları ve yatırımcıları gelecek vadeden startup’larla buluşturarak teknolojik ilerlemeyi hızlandıran toplantı ve etkinlikler düzenlemek için ekosistemini, sahip olduğu deneyimi bu projeyle bir araya getirecek” şeklinde konuştu.

“Girişimcilerin İlk Başvuru Yapacağı Yerler Teknoparklardır”

Dünyada kuluçka merkezleri arasında ilk 10’da yer alan YTU Startup House ile girişimleri desteklerini ifade eden YTÜ Yıldız Teknopark Genel Müdürü Orhan Tanışman,proptech kümelenmesini destekleyecek birçok önemli firmaya ev sahipliği yaptıklarını belirtti. Tanışman, “Ülkemizin emlak, sigorta ve mülkiyet yönetimi gibi alanlarda çözüm üreten ve ciddi büyüklüğe sahip şirketleri, bünyemizde faaliyetlerini başarılı bir şekilde yürütüyor. Girişimcilik ekosisteminde çok uzun yıllara dayanan bir bilgi birikimine sahibiz. Dolayısıyla ülkemize kazandırılacak her yeni teknolojiyi desteklemek, onların sermayeye ve doğru networking ağına dahil etmek bizim profesyonel bir şekilde yürüttüğümüz iş. Eğer girişimci olmak ve Ar-Ge faaliyetlerinde bulunmak istiyorsanız, bununla ilgili ilk başvuru yapacağız yerlerden birisi teknoparklardır. Yani girişimcilerimizin birçok seçeneği var bizler de çok sayıda programımızla bu seçenekleri kendilerine tek bir çatı altında sunuyoruz” dedi.

Bilgilendirme Toplantısı Geniş Bir Girişimci Gruba Yapıldı

GYODER ve YTÜ Yıldız Teknopark iş birliği ile kurulan “GYODER YTU Startup House-Proptech HUB Girişimcilik Merkezi” hakkında bilgilendirme toplantısı 22 Ağustos’ta çok sayıda girişimcinin katılımı ile yapıldı.YTÜ Yıldız Teknopark ve GYODER iş birliğinin kapsamı, GYODER Proptech HUB’ın vizyonu, başvuru ve kiralama süreçlerinin paylaşıldığı toplantıda girişimcilere ve adaylarına detaylı bir şekilde proje kabul şartları anlatıldı. Proje kabul edildikten sonra hayata geçmesi sürecinde; Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde bulunanlara mal ve hizmetler kapsamında teşvik ve primler veriliyor. GYODER YTU Startup House-Proptech HUB Girişimcilik Merkezi’ne yoğun bir teveccüh var ve henüz daha lansmanı yapılmadan önemli bir doluluğa ulaştı.

GYODER YTU Startup House-Proptech HUB Girişimcilik Merkezi Maslak ofisinde toplam 1.327 metrekarede kiralanabilir alanlarda; 14 adet kapalı ofis, 76 kişi kapasiteli açık ofis, 5 adet toplantı odası ve 109 metrekarelik etkinlik alanı yer alıyor. Proptech alanında faaliyet gösteren teknoloji şirketleri merkezde yer alabilirken katılım ve Teknopark’ın sunduğu avantajlara sahip olmak için başvuru yapılması gerekiyor.

Sanica Boru’dan Kentsel Dönüşüme Lojistik Destek!

Türkiye’nin önde gelen sanayi kuruluşlarından olan  Alt yapı ve üst yapı boru, radyatör, kombi, gömme rezervuar, cam, kabin, SPA, küvet ve duş teknesi gibi banyo ürünleri ile elektrikli forklift ve istif makinaları üretim faaliyetlerini gerçekleştiren Sanica Isı, Adana Valisi Sayın Yavuz Selim Köşger’in değerli teşrifi ve kurdele kesimi ile birlikte Sanica Adana Bölge Müdürlüğü açılışını gerçekleştirdi.

Ülkemizde yaşanan deprem felaketi nedeniyle doğan alt yapı ve üst yapı ihtiyaçlarının yerinde ve hızlı bir şekilde karşılanması açısından ve aynı zamanda Kentsel Dönüşüme destek olmak amacıyla stratejik konumu gereği tercih edilen Adana Seyhan’da, 01.09.2023 tarihinde gerçekleştirilen açılış töreni pek çok davetlinin katılımı ile beraber sona erdi.

Sanica Adana Bölge Müdürlüğü açılışı ile beraber, gerçekleştirdiği projelerini ve üretimini inovasyon ve kaliteye verdiği önemle birleştirerek sürdürülebilir ürünleri ile yurt içi ve yurt dışı pek çok noktada varlığını her geçen gün sürdürme ve üretme konusundaki kararlılığını bir kez daha ortaya koydu.

Türkiye’de 3 ayrı şehirde, 8 fabrikada üretim faaliyetlerini gerçekleştiren ve aynı zamanda 84 Ülke’ye yaptığı ihracat ve İngiltere, Macaristan, Kanada, Cezayir yapılanmasından sonra, yakın zamanda Hollanda’da Sanica Benelux BV şirketinin kurulmasının hemen ardından gerçekleşen Adana Bölge Müdürlüğü Açılış töreninde Sanica Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sayın Ali Fatinoğlu, yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Adana Bölge Müdürlüğü’nün açılışı, Sanica’nın Türkiye’deki büyümesini hızlandırma ve müşterilerimize daha yakın olma taahhüdümüzün bir ifadesidir. Her geçen gün büyüyen, yerli ve milli markamız olan Sanica, artık Adana Seyhan’da açılan bölge müdürlüğümüz ile müşteri hizmetleri, satış ve lojistik operasyonlarına destek sağlayarak, Hatay, İskenderun, Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Kilis, Tarsus ve Mersin bölgelerine daha hızlı lojistik desteği vermeyi hedefliyor.”

SAYD Başkanı Gem: ‘’Emlakçılar Günlük Ev Kiralama Sisteminden Çıkarılmalı’’

Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) Başkanı Mehmet Gem, günlük ev kiralama sisteminden emlakçıların çıkarılması gerektiğini söyledi.

Dünyanın her yerinde Airbnb sistemi kullanıldığını ifade eden Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) Başkanı Mehmet Gem, Turizm amaçlı günlük ev kiralama sürecinin emlakçıların yetkisi dışında bırakılmasını önerdi.

Gem, “İspanya’da 45 bin civarında Airbnb sistemine kayıtlı kullanıcı var. Bizde ise bu sayı 3-4 bin civarında. Biz kiralama yetkisinin tamamen seyahat acentelerine bırakılmasını istiyoruz. Yani emlakçılar sistemin dışında bırakılmalı. Bunu da öneri olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunduk. Eğer emlakçılar elindeki portföy özel bir sistem kurularak acentelerin yönetimine bırakılırsa hem kayıt dışılık ortadan kalkar hem de güvenlik sorunu çözülür. Bu yöntem içinde herkes kiralık evi kimin tuttuğunu devletin ilgili birimlerine bildirmek zorunda kalır. Bu şartlarda otelciler de mutlu olur kamu da. Biz dünyadaki örnekleri bir rapor halinde ilgili makamlara sunduk. Umarım en kısa sürede bu konu sorun olmaktan çıkar.” dedi.

Arabuluculuk Yasası Yürürlüğe Girdi

Ev sahipleri ile kiracılar arasında yaşanan kira uyuşmazlıklarını ortadan kaldırmak amacıyla uygulanacak yeni arabuluculuk yasası bugün yürürlüğe girdi.

Son yıllarda kira oranlarındaki yükselen artışlar  konut bulmayı zorlaştırırken ev sahibi ile kiracılar karşı karşıya gelmeye başladı.  Mahkemelerde dava yoğunluğu oluşmasının ardından hükümet bu durum nedeniyle kiralarda arabulucu formülü getirdi. Artık bu tarz anlaşmazlıklarda taraflar önce arabulucuya gidecek. Eğer arabulucuda uzlaşma sağlayamazsa yargı süreci başlayacak. Uygulama bugün yürürlüğe girdi.

Arabulucuya gidildikten sonra taraflar en geç 4 hafta içinde bir karar verecek. Anlaşamazlarsa, bu defa hem kiracıya hem ev sahibine mahkemeye başvuru yolu açılacak. Zorunlu ara buluculuk uygulamasının, özellikle fahiş kira artışının önüne geçilmesi konusunda katkı sağlaması bekleniyor.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç iki tarafın anlaşması halinde yüzde 25 sınırının aşılabileceğini söyledi.

Ham Çelik Üretimi 2,9 Milyon Ton Oldu

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD), ham çelik üretiminin 14 ayın ardından yükselişe geçtiğini duyurdu. Buna göre ham çelik üretimi temmuz ayında bir önceki yıla göre yüzde 7,7 artarak 2,9 milyon tona ulaştı.

Türkiye’nin ham çelik üretimi, temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,7 artarak 2,9 milyon ton oldu. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD), Türkiye’nin temmuz ayına ilişkin ham çelik üretim, tüketim ve dış ticaret verilerini açıkladı.

Buna göre, ham çelik üretimi, temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,7 artışla 2,9 milyon ton olarak hesaplandı. Söz konusu üretim, ocak-temmuz döneminde ise yüzde 13,3 azalışla 18,8 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.

Nihai mamul tüketimi temmuzda geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 26,9 artışla 3,4 milyon ton, ocak-temmuz döneminde ise yüzde 17,1 artışla 23,3 milyon ton oldu. Temmuzda çelik ürünleri ihracatı, geçen yılın aynı ayına göre miktar yönünden yüzde 27,4 azalışla 851,7 bin tona, değer yönünden ise yüzde 40,2 azalışla 675,5 milyon dolara geriledi.

İhracat, ocak-temmuz döneminde 2022 yılının aynı dönemine kıyasla miktar yönünden yüzde 44,2 azalışla 5,3 milyon ton, değer yönünden ise yüzde 51,1 düşüşle 4,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Çelik ürünleri ithalatı temmuzda yıllık bazda miktar yönünden yüzde 16,1 artışla 1,5 milyon ton, değer yönünden ise yüzde 7,1 azalışla 1,4 milyar dolar oldu.

Türk çelik sektörü Almanya’nın ardından 8’inciliğe yükseldi

İthalat, ocak-temmuz döneminde ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla miktar yönünden yüzde 22 artışla 11 milyon ton, değer yönünden yüzde 4,7 azalışla 9,5 milyar dolar olarak kayıtlara geçti.Geçen yılın ocak-temmuz döneminde yüzde 93,4 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, bu yılın aynı döneminde yüzde 48 seviyesine geriledi. Temmuz ayında yaşanan artışla Türkiye’nin ham çelik üretiminde 14 ay sonra ilk kez artış görüldü. Türk çelik sektörü bu üretimiyle Almanya’nın ardından 8’inci sıraya yükseldi. Açıklamaya göre, Türkiye’nin Çin’den yapılan çelik ürünleri ithalatı yılın 7 ayında yüzde 84 artarken sektör tarafından Çin’in üretim fazlasını Türkiye’ye göndermesinin engellenmesi talep ediliyor.

Sivas’ta Bin 71 Yataklı Hastane İnşaatı Hızla Sürüyor

2020 yılında inşaatı başlayan bin 71 yatak kapasiteli Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde çalışmalar hızla devam ediyor.

Selçuklu mimarisine uygun giriş kapısı ile ön plana çıkacak olan Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, 20 bin 380 metrekare alan üzerinde 172 bin 332 metrekare kapalı alana sahip olacak. Kamu yatırımlarını yakından takip eden Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, Belediye Başkanı Hilmi Bilgin ile birlikte hastane inşaatında incelemelerde bulunarak, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız’dan gelinen süreç hakkında bilgi aldı.

“Daha Kaliteli Sağlık Hizmeti Sunulacak”

Vali Yılmaz Şimşek, yaptığı açıklamada, yapımı devam eden Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi inşaatında incelemelerde bulunduklarını ifade ederek, kaba inşaatı biten hastanenin yüzde 40 seviyesine ulaştığını aktardı.

İşçisinden mühendisine kadar tüm ekibin büyük çaba gösterdiğini dile getiren Vali Şimşek, “İnşallah burası şehrimizdeki sağlık hizmetlerini çağın gereklerine uygun olarak daha ileri seviyeye taşıyacaktır. Otoparkından yeşil alanına, muayenehanesinden diğer sağlık alanlarına kadar modern bir hastane olmuş olacak. Bu hastanemizde halkımıza daha konforlu daha kaliteli hizmet sunulacak. Hastanemizin yatak kapasitesi bin 71 kişiliktir. İnşallah bu önemli projeyi kısa sürede bitirmeyi hedefliyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Hastane 2024 Yılında Tamamlanacak

Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin ise yeni Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi inşaatının 2024 yılında tamamlanmasının hedeflendiğini dile getirerek, “İlimize sağlık alanında önemli bir hizmet kazandırılacak. Proje planlandığı şekilde devam ediyor. Bu güzel hizmet ilimize hayırlı uğurlu olsun, emeği geçenlere de teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“Hastanemiz Şehrimize En Az 50 Yıl Hizmet Verecek”

Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız da inşaat çalışmalarına 2020 yılında başlanan Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nin kaba inşaatının tamamladığını dile getirerek, “Hastanemiz tamamlandığında şehrimize rahatlıkla 50 yıl hizmet verecek verebilecek bir sağlık kuruluşu olacak. Hastanemiz koğuş sistemine göre yapılmış. Hastanede 1 ve 2 kişilik odalarımız var ve kaliteli bir hizmet verilecek. İnşallah 2024 yılı eylül ayında bitirilmesi planlanıyor. 1 milyar 400 milyonluk ödenek istemiştik, onunla ilgilide problemimiz gözükmüyor. Yüklenici firmamıza teşekkür ediyorum, iyi çalıştılar. Ödeneklerimiz bitti, yedek ödenek istedik. Devlet büyüklerimize teşekkür ediyorum, 200 milyon TL ödenek geldi. 200 milyonluk bir ödenek daha gelecek. Sivas milletvekillerimize desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Valimiz Sayın Yılmaz Şimşek ve Belediye Başkanımız Hilmi Bilgin hastanemizin inşaatını yakından takip ediyorlar. Hastanemizin kapısı Selçuklu kapısı olacak şekilde yöreye ait bir mimarisi olacak” ifadelerini kullandı.

Eskişehir’de Arsa Maliyetleri Hızla Artıyor

Eskişehir’de artan arsa maliyetleri inşaat ve emlak sektörlerini zor duruma düşürdü. Sektör temsilcileri çözüm bekliyor.

Sektör temsilcileri, kentte mevcut imarlı arsa stokunun azalmasının ve yeni imar alanları açılmamasının arsa maliyetlerinin normalin çok üzerinde artırdığına işaret ederek, konut talebine karşılık verebilmek için acilen yeni imarlı alanlara ihtiyaç olduğunu belirtiyor.

Dünya Gazetesi’nden Ayşe Kaytan Uçak’ın haberine göre; Eskişehir’de kat karşılığında oranların yüzde 50’lere ulaştığını ve bu şekilde konut üretmenin zor olduğunu belirten sektör temsilcileri ucuz arsa temini konusunda çözüm bekliyor. Meslek odaları ise mevcut imar planlarının revize edilmesi ve deprem riskine karşı öncelikli olarak yapı stokunun iyileştirilmesi gerektiğine savunuyor.

Arsa Maliyetleri Sektörü Lüks Konuta Yönlendiriyor

Pandemi sonrası Eskişehir’de yükselişe geçen konut ve kira fiyatlarının neredeyse İstanbul ile yarışacak seviyeye ulaştığını söyleyen Eskişehir Ticaret Odası (ETO) İnşaat Taahhüt Komite Başkanı Murat Kemal Keser, Eskişehir’de kat karşılığı oranlarının yüksek olmasının konut fiyatlarını yükselttiğini savundu.

Keser, ayrıca konutta fiyatı düşürmek ve konut arzının artmasını sağlamak için imara açılmamış yerlerde yeni plan çalışmaları yapılması gerektiğini belirtti.

Eskişehir’deki arsa maliyetleriyle, düşük ve orta gelirliye yönelik konut üretmenin çok mümkün görünmediğini aktaran Keser, “Eskişehir’in Batıkent, Aşağısöğütönü ve Sümer bölgesinde arsa maliyetleri yüzde 50 bandında. 10 daire yapıyorsanız bunun 5 tanesini arsa sahibine vermek durumunda kalıyorsunuz.

Sektör bu bölgelerde lüks konut yapmayı tercih ediyor. Ancak bizim alt ve orta gelir grubuna yönelik de konut üretmemiz gerekiyor. Eskişehir’de bir barınma sorununun yaşanmasından endişe ediyoruz” dedi. Keser, yeni imar alanlarının açılması ve vatandaşın da konut alabilmesi için kredilerde düzenleme yapılmasına Eskişehir de ihtiyaç olduğunu da sözlerine ekledi.

“Metrekare Maliyeti 25 Bin Liralara Ulaştı”

Aydoğanlar İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aydoğan da, konut üretiminde arsa maliyetlerinin orta/üst gelir grubunun yaşadığı bölgelerde yüzde 50’lilerin üzerine ulaştığını aktardı. Aydoğan, “Eskişehir’de bir konutun brüt metrekare maliyeti, arsa maliyetiyle birlikte 24 bin lira ile 25 bin liraları görüyor. Arazi fiyatları yüksek olunca konut fiyatları da yükseliyor.

İnşaat maliyetlerinde en büyük girdimizi arsa maliyetleri oluşturuyor. Yüzde 33 olan arsa payında konutun fiyatı yüzde 50 etkilenirken, yüzde 50 olan arsa payında ise konutun fiyatı yüzde 100 etkileniyor. Yeni imarlı alanların açılması, konut fiyatların da düşüşü de beraberinde getirecektir” ifadelerini kullandı.

Eskişehir’in acilen yeni imar alanlarına ve uydu kentlere ihtiyacı olduğunu belirten Özsoy İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özsoy, gerek yerel yönetimlerin gerekse de merkezi hükümetin işbirliği içerisinde olarak, şehrin gelişimi için ortak bir akıl oluşturmasının önemli olduğunu söyledi. İmar planlarında yaşanan sıkıntı nedeniyle büyük ölçekli arsa bulunamadığına dikkat çeken Özsoy, Eskişehir’de imara kapalı olan bölgelerin imara açılmasıyla birlikte fiyatların düşme eğilimine gireceğine işaret etti.

“Eski Yapı Stoku Eskişehir’de Çok Fazla”

Eski yapı stokunun oldukça fazla olduğu Eskişehir’de, deprem riskine karşı bir an önce kentsel dönüşüm çalışmalarına hız verilmesi gerektiğini söyleyen ETO İnşaat Taahhüt Komite Başkanı Murat Kemal Keser, “Özellikle şehir merkezindeki konut stokunun çok büyük oranı alüvyon zemin üzerine kurulu eski yapılardan oluşuyor.

Olası Eskişehir depreminde herhangi bir sıkıntı yaşamamak adına belediyeler ve devlet eşgüdümünde mahalle ve ada bazında biran önce kentsel dönüşüm çalışmalarına başlanılmalıdır. Şehrin imarının belli bölgelere sıkışması trafik sorununu da beraberinde getiriyor. Kentin kuzey ve güneyi zemin açısından şehirleşmeye çok uygun. Buralara yönelik yeni imar planları hazırlanmalıdır” dedi.

“Mevcut İmar Planları Revize Edilip, Eski Yapı Stoku Güçlendirilmeli”

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Başkanı Orkun Kılıç ise Eskişehir’de konut sorununu çözmenin tek yolunun yeni imar alanları açmak olmadığını belirterek, yeni imar alanları yerine mevcut imar planlarının revize edilerek eski yapı stoklarının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Konut ve kira artışlarından belediyelerin sorumlu tutulamayacağını, ülkede yüksek enflasyon sorunu olduğunu belirten Kılıç, yeni imar alanları açılsa bile hiçbir zaman arsa maliyetlerinin konutta yüzde sıfır olamayacağını savundu.

İnşaat Mühendisleri Odası olarak yeni imar alanlarının açılmasına karşı olmadıklarını ancak deprem kuşağında olan Eskişehir’de öncelikle yapılması gerekenin eski yapı stokunun dönüştürülmesi olduğunu vurgulayan Kılıç, yeni imar alanlarında üst ve altyapıya harcanacak bütçenin vatandaş için ekonomik bir külfet oluşturacağını işaret etti.

Zeray Perla Projesinin 2. Etabında Teslimler Başladı

Zeray İnşaat tarafından Kocaeli’de inşa edilen Zeray Perla projesinin 2. etabında teslimler başladı.

“Zeray’ın İncisi” mottosuyla tasarlanan Zeray Perla’nın 2. etabı da sahipleriyle buluşuyor. Zeray Perla’da toplam 9 Blok, 288 daire ve 20 ticari ünite bulunuyor. Site içerisinde 2 adet açık yüzme havuzu, güneşlenme terasları, gölet, basketbol ve voleybol sahası, tenis kortu, çocuk oyun parkı, yürüyüş alanları ve açık alanda keyifli vakit geçirilebilecek localar yer alıyor. Projenin kapalı sosyal tesislerde ise yüzme havuzu, hamam, sauna ve fitness alanları ile Başiskele’nin doğasında sağlıklı ve kaliteli yaşamın kapıları Zeray Perla ile aralanıyor. Zeray Perla sadece bir konut değil yaşama değer katan tüm ayrıcalıkları barındıran yuva misali nesillere aktarım sağlanacak bir değer olarak görülüyor.

Zeray’ın Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Aytül Ayhan, ”Adeta Ülkemizin geleceğine güven inşa ediyoruz. Uluslararası standartların üstünde tasarımlarımızla geliştirdiğimiz yatırımlarımızla sektöre değer katarak öncülük ediyoruz.” dedi.

Ürettiğimiz binlerce konut, villa ve ticari alanlar ile her koşulda taahhütlerimizi yerine getirerek ezber bozmaya devam edeceğiz diyen Ayhan, “Bir yandan yeni projeler üretirken bir yandan da teslimat heyecanını ve gururunu yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.