“yapigundem-yeni-banner-1.jpeg”
Ana Sayfa Blog Sayfa 54

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nden 2 Proje!

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi, Hayrabolu Rekreasyonel ve Sportif Tesis ile Malkara Çok Amaçlı Salon projelerinin 14 Kasım’da hizmete açılacağını duyurdu. 

Belediye tarafından ilçelere kazandırılan 2 proje hakkında konuşan Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, “14 Kasım 2022’de Malkara ve Hayrabolu ilçelerimizin kurtuluşlarının 100. Yıl dönümünde iki önemli projemizin açılışını gerçekleştireceğiz. Çalışmaları yerinde inceleyerek Büyükşehir Belediyesi bürokratlarımızdan ve firma yetkililerinden devam eden çalışmalar hakkında bilgiler aldık. Ben Malkaralı ve Hayrabolulu hemşerilerimize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.” dedi. 

Hayrabolu ilçesi İlyas Mahallesi’nde yapımı tamamlanmak üzere olan Hayrabolu Rekreasyonel ve Sportif Tesis Projesi’nde 400 metrekare konferans salonu, buna hizmet eden 250 metrekare fuaye, 50 metrekare kantin ve 5 adet kulüp odasından oluşuyor. Proje kapsamında ayrıca kültürel tesis 219 metrekare restoran (kapalı) restorana hizmet eden 150 metrekare mutfak, bulaşıkhane ve depolar bulunuyor. Ayrıca 130 metrekare fitness, fitness salonu ve havuza hizmet eden soyunma odaları yer alıyor.

Malkara ilçesi Camiatik Mahallesi’nde yapımı devam eden ve 2 bin 443 metrekare inşaat alanına sahip olan Malkara Çok Amaçlı Salon’da ise; bodrum, zemin ve normal kattan oluşuyor. Bodrum katta; su deposu, makine dairesi, elektrik odası, mescit, abdesthane ve depo yer alırken zemin katta ise; güvenlik, bilet satış noktası, idari oda, erkek VİP odası, kadın VİP odası, dekor deposu ve sahne arkası yer alıyor. Birinci katta ise 8 tanesi engelli yeri olmak üzere 282 kişilik çok amaçlı salon, ışık ve ses odaları, fuaye, kafeterya ve mutfağı ve bebek bakım odası yer alıyor.

Evan Yapı Malzemeleri, 30 Yıldır Sektörünün Öncüsü Olmaya Devam Ediyor

2018 yılında proje, kurumsal satış ve bayilik işlerine yoğunlaşan firma, 2020 yılı itibarıyla yurtdışı ihracatı yapmaya başladı. Sektördeki bilgisi ve deneyimiyle tüm Avrupa’da hizmet veren Evan Yapı Malzemeleri, 2 yılda toplam 20 ülkeye ihracat yaparak başarısını ortaya koydu. 

Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük firmalarının bayi ve ana bayisi olan firma, sorunsuz, çözüm odaklı ve yüzde 100 müşteri memnuniyet hedefli çalışmasıyla ön plana çıkıyor. 

Ürünlerinde kalite ve konfora önem veren Evan Yapı Malzemeleri, kil ve kuvarsın birleşimi ile ürettiği eviye grubunda, yüksek dayanıklılık ve uzun ömürlü kullanım ile estetik ve işlevselliğin dikkate alınmasıyla yüzde 100 müşteri memnuniyetini sağlıyor. 

Evan Yapı Malzemeleri, Siemens, Teka, Franke gibi markaların ankastre ürünlerini, Eviye grubunda Teka, Franke, Blanco, Marmorin, Hafele, Nuevo gibi dev markaların ürünlerini Hırdavat, kapı donanımları, banyo, mutfak gibi yaşam alanlarında, elektrik ve tesisat denilince aklınıza gelebilecek tüm ihtiyaçları Hafele, Grass ürünleriyle tek bir çatı altında topluyor. 

Uzman Kadro, Yüksek Tecrübe

Perakende sektöründe yakaladığı ivmeyi özellikle konut projelerinde yakalamayı amaçlayan firma, daha fazla müteahhit ile görüşmeler yaparak, iç tasarımlarda da adından söz ettirmeyi hedefliyor. Alanında uzman kadrosuyla bilgi ve birikimini her daim kanıtlayan firma, profesyonel ekibinin verimliliğine verdiği dikkatle çalışan ve müşteri mutluluğunu kusursuz bir şekilde sağlıyor. 

Kurulduğu günden bugüne yaptığı işlerle farkını ortaya koyan Evan Yapı Malzemeleri, sektördeki varlığını her gün katladığı başarısıyla devam ettiriyor.

Kısa Sürede Yükselen Güç: Karbey Demir Çelik

20 yıllık iş tecrübesine sahip kurucularının alanındaki bilgisiyle Nisan 2022’den itibaren hizmet vermeye başlayan Karbey Demir Çelik, kısa sürede sektördeki varlığını ortaya koyarak güçlenmeye devam ediyor. 

Karbey Demir Çelik; bims, çelik hasır, çimento, çivi, flimasin, gazbeton, hazır beton, demir, sıva alçısı, tuğla, tel gibi ürünlerin satışının yanı sıra lojistik alanında da hizmet veriyor. 

Karbey Yapı Market çatısı altında inşaat malzemesi çeşitliliğini artırarak talep edilen tüm ürünleri müşterilerine sunmayı hedefleyen firma, sektördeki yerini koruyarak Trakya, Ege ve Akdeniz’de alanının aranan firmalarından biri olma hedefine emin adımlarla ilerliyor.

Karbey Demir Çelik, her geçen gün değişen koşullara ayak uyduran bir yönetim anlayışı ile sektöre katkı sağlıyor. Firma, hizmet, ürün ve iş süreçlerini kapsayacak şekilde teknoloji ve dijitalleşme alanındaki çalışmalarını da hız kesmeden sürdürüyor. 

Çevre Dostu Şirket Anlayışı

Faaliyetlerini doğa ve insana saygı çerçevesinde gerçekleştirmeyi ilke edinen firma, ülkemize yatırım yapmayı görev kabul ederek, çevre üzerindeki olumsuz etkileri en aza indirgeyecek şekilde sürdürülebilirlik anlayışıyla ilerliyor. 

Karbey Demir Çelik hakkında bilgi veren Firma Sahibi Suvat Karataş, ‘Karbey Demir Çelik olarak en iyi bildiğimiz işi en iyi şekilde yapma; üstün ürün ve hizmet sağlama hedefimizle durmaksızın yıllarca çalışarak günümüze uzanan bu süreçte özellikle demir-çelik sektöründe hizmet vermenin yanında, diğer yatırımlarımızı gerçekleştirdik. Öz sermayemizle yaptığımız bu yatırımları planlarken ülkemizin geleceğine olan inancımız ve güvenimiz en büyük motivasyonumuz oldu.’’ ifadelerini kullandı.  

Henüz 4 aydır hizmet veren firma, sorumlu, çözüm odaklı ve güvenilir iş ortağı olmasıyla bulunduğu bölgenin aranan kuruluşlarından biri haline gelmeyi başardı.

İstanbul’daki Oteller Güneş Enerjisi Yatırımı Yapacak

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Oteller Komitesi Başkanı Aydın Karacabay, İstanbul otelleri olarak Anadolu’da güneş enerjisi yatırımı yapmak istediklerini belirtti. 

Yüksek enerji maliyetlerinin otelcileri oldukça zorladığını söyleyen Karacabay, “Türkiye’de ve dünyada enerji maliyetleri çok yükseldi. 2021’de bir otelimize gelen elektrik faturası 70 bin TL civarındayken, içinde bulunduğumuz dönemde 290 bin TL’ye çıktı. Bu giderler müşteriye yansıtılamadı.” dedi. 

Gelecek dönem için otellerin enerji maliyetlerini düşürecek adımlar atılacağını söyleyen Karacabay, “İTO’da yapacağımız çalışmalarla kendi enerjimizi kendimiz üretmeyi amaçlıyoruz. Bunu İstanbul’da otellerin çatılarına kurulacak güneş panelleri ile yapmamız mümkün değil. O yüzden Anadolu’da güneşin yüksek olduğu bir ilde İstanbul otelleri için arazi tahsis edilmesini isteyeceğiz. Otellerin kooperatif usulüyle, kendi tükettiği enerji kadar yatırım yapmasını planlıyoruz. Yani her otelci kendi ihtiyacı kadar yatırım yapacak. 50 odalı bir otel ile 250 odalı otelin yatırım tutarı farklı olacak. Bu projenin hızlı bir şekilde 2023’te devreye girmesi için bakanlıklar nezdinde görüşmeler yapacağız. Otelcilerin enerji maliyetlerini düşürmek istiyoruz.” şeklinde konuştu. 

İstanbul otellerinde başarılı bir grafik oluştuğunu ifade eden Aydın Karacabay, “İstanbul’da eylül ayı doluluk oranları ortalama yüzde 90 seviyelerinde. Ekim ayında da doluluk oranlarının yüzde 90 seviyelerine ulaşacağını tahmin ediyoruz. Kasım ayı için daha şimdiden gelen rezervasyonlarla yüzde 60 doluluk yakalandı. Aralık ayı doluluk oranları ise yüzde 45 seviyelerinde. Bu seviye daha da yükselecek. 2023 için gelen rezervasyon talepleri de otelcileri memnun ediyor. Eğer bir sorun yaşanmazsa artık bizim için her ay turizm sezonu olacak. 2023 için otel fiyatlarında da yüzde 20’lik bir artış bekliyoruz. Ocak-şubat-mart aylarında da çok ciddi yükseliş yaşanacak gibi duruyor. Ancak bu yükselişte koronavirüs nedeniyle seyahat edemeyenler etkisi çok büyük. 2024 itibariyle yükseliş duracak. Belli bir seviyeye oturacak.” İstanbul otellerinin en büyük problemleri arasında online satış kanallarının aldığı paylar olduğunu söyleyen Aydın Karacabay, “İstanbul otellerinin satışların yüzde 90’ı online kanallardan geliyor. Avrupa konaklamada online kanalların aldığı payları yüzde 10-12 arasında sınırladı. Türkiye’de de bunun sağlanması için gelecek dönemde çalışmalarımızı hızlandıracağız.” dedi.

Öte yandan İstanbul’un 30 milyon turist çekebileceğini vurgulayan  Aydın Karacabay,  “Şu anda İstanbul’a en çok Avrupalı turistler geliyor. İngiliz ve Alman turist sayısı yükselişte. Ortadoğulu turistler de gelmeye devam ediyor. 2021’in ilk 6 ayına göre 2022 ilk 6 ayda turist sayısı iki katına çıktı. 2022’de her ülkeden gelişlerde de yükseliş var. Ancak Ukraynalı turist sayısı neredeyse sıfırlandı. Rusya’dan gelen turist sayısı da yüzde 40’tan fazla düştü” dedi. Kongre turizminde ufak da olsa hareketlilik yaşandığını kaydeden Karacabay, şu bilgileri verdi: “2023 ve 2024 yılları için bazı uluslararası kongreler teyit edildi. Kongrelerin artması oda fiyatlarına da olumlu yansıyacak. Kongre ve cruise turizminin tam olarak devreye girmesiyle fiyatlarımızı daha da yükselteceğiz. Son dönemlerde yeni havalimanı yakınlarında kongre vadisi yapılması konusu gündemde. Basın Ekspres bölgesi üzerinde yer alan oteller, havalimanının taşınmasıyla kan kaybetti. Bu yüzden fiyatlarını düşürmek zorunda kaldı. Buradaki otellerin fiyatları düşürmesi sonrasında ülkeye gelen turist bu otelleri tercih etmeyi başladı. İstanbul’daki merkezi lokasyondaki otellerde rekabet edebilmek için fiyatlarını yükseltemiyor. Kongre vadisi projesi sayesinde hem eski havalimanı bölgesindeki oteller hem de şehir merkezindeki oteller fi yatlarını daha yukarı çekecek.” Koronavirüs nedeniyle otellerin kaybının ancak 10 yılda telafi edilebileceğinin altını çizen Karacabay, şunları söyledi: “Otelciler finansal olarak çok zorlandı. O dönem verilen desteklerden şehir otelleri olarak çok fazla yararlanamadık. En büyük destek kısa çalışma ödeneğiydi. Kıyı otelleri bu dönemde bir hayli destek aldı. İstanbul bir arada hareket edemediği için bu durum yaşandı. Bu noktada İTO Oteller Komitesi olarak gelecek dönemde yapacağımız çalışmalarla Ankara ile daha sıkı ilişki kuracağız.”ifadelerini kullandı. 

AVM Ekosistemi 2,1 Milyon Kişiye İstihdam Sağlıyor

Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) tarafından, Ernst & Young liderliğinde gerçekleştirilen raporun sonuçlarına göre; AVM ekosistemi içerisinde 2021 yılında 388 milyar TL gelir yaratıldı, doğrudan ve dolaylı vergilerin toplamı 69 milyar TL olarak gerçekleşirken 2,1 milyon kişiye istihdam olanağı sağlandı. 

Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) tarafından, Ernst & Young liderliğinde ve Esas Gayrimenkul desteğiyle gerçekleştirilen “AVM Sektörü Finansal Sorunlarına Yaklaşımlar ve Çözüm Önerileri” başlıklı raporun detayları bir basın toplantısıyla kamuoyuna aktarıldı. Mart-Haziran 2022 tarihleri arasında gerçekleştirilen araştırmanın çıktılarının aktarıldığı basın toplantısına; AYD Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş, AYD Başkan Yardımcısı Cem Eriç ve Ernst & Young Türkiye Şirket Ortağı İlhami Koç katıldı.

Basın toplantısında açılış konuşmasını yapan AYD Başkan Yardımcısı Cem Eriç, “Ülkemizde ilk AVM 1988 yılında açıldı, 2021 yılı itibarıyla ise 442 adet AVM’ye ulaşıldı. Faaliyette olan AVM’lerin brüt kiralanabilir alanı 2010 yılında 4 milyon metrekareye, 2021 yılı itibarıyla 14 milyon metrekareye yükseldi. AVM’ler, içinde yer alan mağazalarla birlikte önemli bir ekosistem yaratıyor ve bu ekosistem, Türkiye’de üretim, lojistik, altyapı da dahil olmak üzere birçok farklı sektörü kelebek etkisiyle besliyor. AVM ekosistemi içerisinde 2021 yılında yaratılan gelir 388 milyar TL, yaratılan doğrudan ve dolaylı vergilerin toplamı ise 69 milyar TL seviyesinde” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “AVM ekosistemi içerisinde 2,1 milyon kişiye istihdam sağlanıyor; bu sayı, Türkiye ekonomisi için büyük bir katma değer.  AVM’ler yerel perakendecinin markalaşmasına ciddi katkıda bulunarak her biri için prestij alanı sağlıyor.”

Toplantıda AVM’lere yönelik yasal düzenlemeler ve bunların sektöre etkileri konusunda bilgi veren AYD Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş, “AVM’lerin kira gelirleri son 5 yılda sürekli olarak düştü; bu düşüş de AVM’lerin değerinin 2017 yılından itibaren sürekli olarak azalmasına yol açtı. AVM yatırımları, kiralanabilir alan açısından 2018-21 yılları arasında, 2007-17 dönemine göre yıllık ortalama %56 oranında azaldı. AVM’lerin toplam borcunun 13 milyar USD civarında olduğu ifade ediliyor, kredi yükümlülüklerinin yaklaşık yüzde 88’inin yabancı para cinsiden olduğu biliniyor. 2017 yılı için tahsil edilen ortak alan gider karşılıklarının ortak alan giderlerine oranı yüzde 71 iken, 2021 yılında bu oran yüzde 53’e kadar düştü. Eksik kalan kısım AVM yatırımcısı tarafından finanse edilirken, AVM yatırımcısının katlandığı maliyet yıllar itibarıyla artıyor. İncelenen uluslararası örneklerde; ortak alan giderlerinin kapsamı ve paylaşımının, sözleşme serbestisi kapsamında AVM yatırımcısı ve kiracısı arasında serbestçe kararlaştırıldığı görülüyor” dedi.

Mağaza ciro payı yüzde 12,7’den yüzde 9,3’e düştü

Ödenen kiranın mağaza cirosu içerisindeki payının 2017 yılında yüzde 12,7 iken 2021 yılında %9,3’e indiğini belirten Prof. Dr. Hüseyin Altaş, “COVID-19 önlemleri kapsamında 2020-2021 yıllarında mağazaların kapalı olması sebebiyle ciroları düştü. 2022 yılında artan mağaza ciroları ve karşısında sınırlı artan kira gelirleriyle bu oran daha da düşecek. Ekosistemin sürdürülebilirliği için bu konularda perakende sektörü ile iş birliği yapmaya hazırız” dedi.

Toplantıda AVM sektörüne yönelik çözüm önerilerini ileten Ernst & Young Türkiye Şirket Ortağı İlhami Koç ise “Tacirler arasındaki kiralama işlemlerinin konut amaçlı kiralamadan ayrı bir şekilde düzenlenmesini öneriyoruz. Yönetim ve pazarlama giderleri dahil bütün giderlerin AVM yönetimi ve kiracılar arasındaki mutabakata göre paylaşılmasının değerlendirilmesi isabetli olur. Kısa vadeli bir çözüm olarak; kira artışlarının TÜFE’deki son 12 aylık ortalama değişim oranı yerine yıllık/dönemlik TÜFE oranında yapılması, enflasyon oranlarındaki değişimin adil bir şekilde yansıtılmasını sağlar. Gelir/borç ödeme dengesi gözetilerek vade yapısının yeniden kurgulanması ve kredilerin tamamen tasfiyesi yerine sürdürülebilir bir borçluluk seviyesi korunması da değerlendirilebilir. Kredi borçları ile gelirler arasındaki kur uyumsuzluğunun giderilerek borç/gelir dengesinin yeniden oluşturulması ve kredi borçlarının kısmen veya tamamen TL’ye dönüştürülmesi de değerlendirilmeli.” dedi.

Dünyanın En Büyük Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı Zuchex, İstanbul’da Gerçekleşti

Hayata tasarım katan yeniliklerin sergilendiği Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı Zuchex’in 32’nci buluşması, Tüyap Beylikdüzü’nde gerçekleşti. “Zuchex, geçen yılın dünya ölçeğindeki en büyük ev ve mutfak eşyaları fuarıydı. Bu sene de ünvanını sürdürdü” diyen Tarsus Türkiye Genel Müdürü Zekeriya Aytemur, 150 farklı ülkeden 9 bin 84 yurt dışı satın almacının geldiği ve tüm zamanların en yoğun yabancı ziyaretçi sayısına ulaşıldığı fuarda, en az 1 milyar dolarlık ticaret hedefinin de aşıldığını açıkladı.

Tarsus Türkiye tarafından, T.C. Ticaret Bakanlığı, İMMİB (İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri), ZÜCDER (Züccaciyeciler Derneği) ve KOSGEB destekleriyle 32.’si düzenlenen Zuchex, başarılı bir fuarı daha geride bıraktı. #buradaolmalısınız sloganıyla kapılarını açan organizasyon, yurt içi ve yurt dışından 700 katılımcı firmaya ev sahipliği yaparken, dört gün süren fuara 150 ülkeden 9 binin üzerinde yabancı satın almacı geldi.

Yılsonuna kadar 7 milyar doların üzerinde ihracat hedefleyen Türkiye Ev ve Mutfak Eşyaları Sektörü’ne yeni ticaret fırsatları, alternatif satış kanalları ve farklı pazarlara açılma şansı sunan Zuchex 2022’de, dört gün sonunda 1 milyar doların üzerinde ticaret gerçekleşti.  Geride bıraktıkları fuar hakkında açıklamalarda bulunan Tarsus Türkiye Genel Müdürü Zekeriya Aytemur, “Zuchex, düzenlendiği her sene Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika, Balkanlar, Ortadoğu, Orta Asya ve Türki Cumhuriyetler başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından ziyaretçi ağırlayan bir fuar. Uyguladığımız Hosted Buyer programı kapsamında Türkiye ile henüz ticaret yapmamış olan ve oldukça büyük alıcılar arasında yer alan 300 civarında yeni firmayı Zuchex 2022’ye getirdik. Onlar da fuar sayesinde artık Türk firmalarla ticaret yapmaya başladılar” dedi.

Organik Tabaklar, Hibrit Tasarım Sofra Takımları, 2023’ün Renk Trendleri…

“Sofra ve Mutfak Eşyaları”, “Pişirme Ekipmanları”, “Plastik Ev Eşyaları / Bahçe Aksesuarları”, “Ev Eşyaları”, “Dekoratif Ev ve Mutfak Eşyaları” ile “Elektrikli Ev Aletleri” kategorilerinde düzenlenen Zuchex 2022’de hibrit sofra takımlarından organik tabaklara, bambudan üretilen mutfak eşyalarından, yeni nesil pişiricilere kadar yüzlerce inovatif yenilik görücüye çıktı.  Sofralarda 2023’ün ana renk trendlerinin de belirlendiği fuar, bürüt 100 bin metrekare alan ve toplam 14 salonda yapıldı. 

Türk Kahveli Tariflerin Sunulduğu Mutfak Tiyatrosu Büyük İlgi Gördü

Zuchex, bu yıl “Cooking Theatre” etkinliğine de ev sahipliği yaptı. Öztiryakiler sponsorluğunda Zuchex’in 11. Salonuna kurulan özel mutfakta, ünlü şef Rüzgar Sünbül, üniversitelerin aşçılık bölümlerinde okuyan öğrencilerle birlikte fuar boyunca workshoplar düzenledi. Katılımcı firmaların inovatif pişirme ürünlerinin ve sunum tabaklarının kullanıldığı etkinlikte, çorbadan et yemeğine, tatlıdan kurabiyeye kadar “Türk kahveli” tarifler hazırlanıp ziyaretçilere ikram edildi.

Karmar İcra Kurulu Başkanı: ”Sıfır Konut Satış Payı 10 Yılın En Düşük Seviyesine Geldi”

Karmar AŞ İcra Kurulu Başkanı Emrullah Yedikardeş, Türkiye’de toplam konut satışlarında sıfır tabir edilen yeni konutların payının 10 yılın en düşük seviyelerinde olduğuna dikkat çekti.

Türkiye genelinde Ağustos ayında toplam konut satışları yıllık bazda yüzde 12.7 azalarak 123 bin 491 adet olarak gerçekleşti. Bunun içinde sıfır tabir edilen birince konut satışının sayısı 39 bin 25 olarak açıklandı. Böylece sıfır konutların toplam satış içindeki payı yüzde 31’in altına indi. Türkiye’de yıllık bazda konut satışlarındaki belirgin düşüşün dikkat çekici olduğunu belirten Karmar AŞ İcra Kurulu Başkanı Emrullah Yedikardeş, ancak gerçek analizin sıfır konut satışları üzerinden yapılması gerektiğini söyledi. İkinci el pazarında yüksek fiyatlardan kar elde edenlerin ve/veya zor duruma düşerek satış yapmak zorunda kalanların satışları olabileceğini belirten Emrullah Yedikardeş, bu nedenle ekonomik büyümeyi gösteren esas rakamın sıfır konut satışları olduğunu söyledi.  Karmar İcra Kurulu Başkanı Emrullah Yedikardeş yeni konutların satışının toplam içindeki payının 10 yılın en düşük seviyelerinde olduğuna dikkat çekti.

Sıfır Konutların Payı 2019’dan Beri Düşüşte

TÜİK verilerini değerlendiren Karmar AŞ İcra Kurulu Başkanı Emrullah Yedikardeş, yeni konutların payının 2013-2015 yılları arasında yüzde 46, 2016-2018 yılları arasında yüzde 47 seviyesinde olduğunu ancak bu oranın 2019 yılı ile beraber düşüşe geçtiğini söyledi. Emrullah Yedikardeş, “Oran 2019 yılında önce yüzde 38’e, 2020 ve 2021 yıllarında yüzde 31’e, 2022 yılında ise şu ana kadar olan zaman diliminde yüzde 31’in altına inmiş durumda.” diye konuştu.

Pandemide Üretim Durdu, Bu Yıl Fiyatlar Fırladı

Türkiye’nin 2019 yılından itibaren zorlu bir süreç geçirdiğini belirten Emrullah Yedikardeş, “Bunda 2019 yılında aşırı stok var söylemiyle yavaşlayan konut üretiminin pandemi döneminde 2 yıl duraklamasının da payı var, inşaat maliyetlerindeki yükseliş nedeniyle konut fiyatlarındaki aşırı artışın da payı var, var olan konut üretiminin ihtiyaca veya talebe göre gerçekleşmemiş olmasının da payı var.” yorumunu yaptı.
Piyasa dengeye gelip normalleşinceye kadar sıfır konutlardaki zayıf performansın sürebileceğini öngören Emrullah Yedikardeş, “Kendi müşterisini tanıyarak üretim yapan ve fiyat performansını da buna göre belirleyenler için satışta bir sorun olmayacaktır. Kaldı ki hükümetin arka arkaya müdahaleleri ile konut fiyatlarındaki hızlı artışın önüne geçilmekte olduğu görülüyor. Bu durum piyasanın normalleşmesine katkı sağlayacaktır.” dedi.

Orta ve Orta-Üst Gelir Grubu Projeleri Duraksayabilir

Türkiye’nin dev sosyal konut hamlesinin dünyaya örnek bir yatırım hamlesi olduğuna dikkat çeken Emrullah Yedikardeş, projeye ilişkin alt ve orta gelir grubunun şimdiden milyonları aşan konut talebi olduğunu, bu nedenle önümüzdeki dönem özel sektörün orta gelir grubu satışlarında bir duraksama olmasının normal karşılanması gerektiğini söyledi. Emrullah Yedikardeş müşteri talebini karşılayan, konfor ve enerji tasarrufunda kalite sunan üst gelir grubu projelerinin bu duraksamadan etkilenmeyeceğini açıkladı.


Karmar olarak İstanbul Basın Ekspres Yolu’nda inşaatına başladıkları Karmar Sakura projesi geniş metrekareleri, geniş balkonları, huzur veren peyzajı, elektrik ve sudan tasarruf ettiren tasarımı, komşuların birbirini rahatsız etmesini önleyen izole yaşam garantisi ile orta üst ve üst gelir grubu tarafından tercih ediliyor. Toplam 46 bin metrekare inşaat alanında geniş daire ihtiyacını karşılamak üzere konut sayısı 241 adetle sınırlı tutulan projede en küçük dairenin büyüklüğü 117 metrekareden başlıyor.


Bölgenin yeni merkezi olmaya aday projesinde 1+1 ve stüdyo daireye yer verilmiyor. Basın Ekspres Yolu’nda aile sitesi açığını kapatacak olan yaşam projesi Karmar Sakura, 4 bin metrekareyi bulan yeşil alanları ile mahallenin havasını değiştirmeye hazırlanıyor.


Mimari konseptin her yerine hâkim olan aile mahremiyeti projede daire girişlerinde bile kendisini hissettiriyor. Giriş kapıları, komşuların birbirini rahatsız etmemesi için girintili olarak yapılırken, ses izolasyonlu çift duvar sistemi ile rahatsız edici hiçbir gürültüye izin verilmiyor. Ayrıca konutlarda bulunan yerden ısıtma sistemi ses izolasyonunun yatayda da gerçekleşmesini sağlıyor.  Evleri ailelerin birlikte zaman geçirdiği yaşam alanları olarak tanımlayan Karmar Sakura’da dairelerin büyüklüğü 192 metrekareye kadar çıkıyor.

Hem Çevreye Hem Bütçeye Dost

Dünyaya karşı sorumluluk bilinciyle tasarlanmış yeşil bina özellikleri sayesinde ailelerin bütçesine katkı sağlayan projede lavabolarda kullanılan gri sular arıtılarak yeniden klozetlerde kullanıma sunuluyor. Ayrıca yağmur suları toplanarak bahçe sulamasına yönlendiriliyor. Böylece Karmar Sakura sakinlerinin su faturaları en az yüzde 25 oranında azalıyor. Enerji kaynaklarını doğru kullanmayı hedefleyen projede yerden ısıtma sistemiyle yüzde 40 enerji tasarrufu sağlanıyor. İnşaat malzemesi seçiminden mimari tasarımına kadar her detayı, A sınıfı Enerji Kimlik Belgesine göre oluşturulan Karmar Sakura, İstanbul’un ilk gri su ruhsatlı konut projesi olarak dikkat çekiyor. 

Karmar Sakura projesinin tüm detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

Euro Bölgesi İnşaat Üretimi Raporu Yayımlandı

Euro bölgesi inşaat üretimi raporu Temmuz ayı verilerine göre, inşaat üretimi bir önceki aya göre yüzde 0,3 yükseldi.

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Avrupa Birliği (AB) ve Euro bölgesinin temmuz ayı mevsimsellikten arındırılmış inşaat üretimi verilerini yayımladı.

Buna göre, 19 üyeli Euro bölgesinde inşaat üretimi, temmuzda haziran ayına kıyasla yüzde 0.3 arttı. İnşaat üretimi, 2021’in temmuz ayına göre de yüzde 1,5 yükseldi.

AB’de ise inşaat üretimi temmuzda önceki aya kıyasla yüzde 0.2, 2021’in aynı dönemine göre de yüzde 1.3 artış gösterdi.

AB ülkeleri arasında temmuzda inşaat üretiminde önceki aya oranla en fazla artış yüzde 6.7 ile İspanya’da, yüzde 5.7 ile Macaristan’da ve yüzde 3.1 ile Slovakya’da ölçüldü. En fazla düşüş ise yüzde 4.2 ile Avusturya ve Slovenya’da, yüzde 2.9 ile Çekya’da ve yüzde 1.3 ile İsveç’te belirlendi.

‘’Çimento’da İhracat Hedefimiz 1,7 Milyar Dolar’’

Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği (ÇCSİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdulhamit Akçay, 2022 yılı sonunda ihracat hedefinin 1,7 milyar dolar olduğunu söyledi. 

Çimento Endüstri Konferansı INTERCEM, Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği (ÇCSİB) iş birliği ile 19-21 Eylül tarihleri arasında İstanbul’da düzenleniyor. Konferansın açılış konuşmasını yapan ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdulhamit Akçay, çimento sektöründeki gelişmeler ve hedeflerden bahsetti. 

Yaptığı konuşmada Türkiye’nin global çimento sektöründeki yeri ve önemine dikkat çeken Akçay, “Üç kıtanın kesiştiği noktadaki konumuyla küresel çimento pazarı için bir merkez oluşturan ülkemiz aynı zamanda üretim kapasitesi, sürdürülebilir ürün ve hizmet kalitesi, ürün yelpazesi, lojistik altyapısı, ihracat tecrübesi, insan kaynağına ve çevreye olan duyarlılığı ile sektörün global ölçekte büyümesine de katkı sağlıyor.” dedi.

Türkiye’nin en güvenilir tedarikçilerden olduğunu vurgulayan Akçay, sözlerine şöyle devam etti: 

Türk çimento sektörünün tüm bu başarısına ve esnekliğine karşı sektörün global ölçekte yüz yüze kaldığı riskleri de göz ardı edemeyiz. Bugün devam etmekte olan savaş ve uygulanan yaptırımlar, enerji arz güvenliğini tehlikeye sokmakta ve buna bağlı olarak giderek tırmanan enerji krizi çok boyutlu olarak başta Avrupa olmak üzere tüm dünyayı etkilemeye devam etmektedir. Bu durum enerji yoğun çimento sektöründeki maliyet baskısını daha da artırıyor. Ancak Türkiye her şeye rağmen, dünyanın önde gelen ve güvenilir tedarikçisi olduğu bilinciyle zorlu pandemi koşullarında dahi sağladığı istikrarlı ürün arzına ve ürünlerini sürdürülebilir kalite ile sunmaya kesintisiz şekilde devam etmekte kararlıdır. Dünyanın dört bir yanından İstanbul’a gelen sektörümüzün değerli temsilcilerinin de Türkiye ile bu güçlü iş birliğini devam ettireceğine inanıyoruz.” 

İzocam, Kurumsal Tutumlarını Yelken Sporu İle Denizlere Taşıdı

Yalıtım sektöründeki başarısını bu yıl kurduğu yelken takımı ile denizlere taşıyan İzocam, üst yönetiminden isimlerin de yer aldığı güçlü ekibiyle başarılı bir sezon geçiriyor. “Sürdürülebilir yarınların arkasında İzocam var” mottosuyla denizlere yelken açan İzocam Yelken Takımı, 5 kurumsal tutumunun da verdiği güçle denizlerde yol alıyor.

Yalıtım sektöründeki başarısını denizlere taşıyan lider marka İzocam, “sürdürülebilir yarınların arkasında İzocam var” mottosuyla denizlerde yelken açmaya devam ediyor. Profesyonel yarışçıların yanında Sailmaster ekibinden temel yelken eğitimi almış İzocam çalışanlarından oluşan İzocam Yelken Takımı, üst yönetiminden isimlerin de yer aldığı güçlü ekibiyle başarılı bir sezona imza atıyor. Bu yılın ilk yarısında katıldığı BAYK Bodrum Kış Trofesi ve MIYC Marmaris Kış Trofesi’nin ardından Eylül ayında Bosphorous Cup ve Ekim ayında Cumhurbaşkanlığı Kupası için yelken açacak olan İzocam Yelken Takımı, böylece 2022 yılı boyunca toplamda 4 trofe ve 34 yarışta yer almış olacak.

Doğanın gücünü (rüzgârı) arkasına alan ve fosil yakıtları azaltan çevreye duyarlı bir doğa sporu olan yelken, İzocam’ın misyonu ve tutumları ile de örtüşüyor. İzocam’ın kurumsal değerlerine en büyük gücü veren ve iş yapış şeklinin kılavuzu olan İzocam Tutumları, “Müşterimize yakınlık”, “Çeviklik”, “Yenilikçilik”, “Girişimcilik”, “Açık ve kapsayıcı bir kültür oluşturmak” şeklinde 5 ana başlıktan oluşuyor. İzocam üst yönetimi, yelken sporunda karşılık bulan her başlığın açıklamasını yaparak ekip ruhunu güçlendirmenin ve başarının sırrını paylaştı.

İzocam Genel Direktörü Murat Savcı: “Teknedeki Hayat, Girişimcilik Ruhunu Destekliyor”

2011 yılından bu yana yelken sporuyla ilgilenen İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, İzocam Yelken Takımı ile yarışlara katılan isimler arasında yer alıyor. İzocam’ın hikayesinin başladığı 57 yıl önce varoluş amaçlarını, doğal kaynaklara zarar vermeden, can ve mal güvenliğini dikkate alarak, enerji tasarrufu ve konfor sağlayan çevreci ve sürdürülebilir yalıtım çözümleri geliştirmek olarak tanımladıklarını hatırlatan Savcı, “Çıktığımız bu yolda, kaynakların verimli kullanılması, iklim değişikliği, sürdürülebilir yapıların inşası, enerji tasarrufu, çevreyi koruma ve yaşam kalitesini iyileştirme motivasyonu ile çalışan bir şirket olma özelliğimizi halen koruyoruz. Yelken sporunun özellikleri İzocam’ın bu misyonu ve tutumları ile örtüşüyor. Biz de Sailmaster iş birliğiyle sürdürülebilirliğe, küresel iklim değişikliği ile mücadeleye ve iyi yaşam hakkına dikkat çekmek amacıyla yelken açıyoruz. Yelken; deniz ve rüzgârla da birleşince her an beklenmeyeni beklediğimiz yanımızı güçlendiren, analitik ve stratejik düşünmeyi geliştiren, motor yeteneklerimize katkı sağlayan, insana hedefe giden yolda kararlılık veren ve mücadele ruhunu destekleyen bir spor dalı. Yelkeni kullanırken rüzgârı iyi hesaplamanız ve hava durumunu iyi tahmin etmeniz gerekiyor. Yelken sporunu yapanlar birçok veriyi aynı anda işleyerek daha doğru bir öngörüde bulunabiliyorlar. Bu anlamda, sorumluluk duygusunu ve liderlik özelliklerini güçlendiren teknedeki hayat, İzocam Tutumları’mız arasında yer alan ‘Girişimcilik’ ruhunu da destekliyor” diye konuştu.

Murat Savcı: “Yelken, Açık ve Kapsayıcı Kültür Anlayışımıza Işık Tutuyor”

Açık ve kapsayıcı bir kurum kültürü oluşturmayı önemseyen İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, tüm sporcuların tek bir amaç için hedefe odaklandığı ve herkesin görevini yarış boyunca en iyi şekilde icra ettiği yelken sporunun, takım olma bilincini güçlendirdiğine de dikkat çekti. Yelken sporunda takımın gücünü; o takımdaki herkesin iş birliği, kalitesi ve yenilikçi yaklaşımlarının belirlediğini belirten Savcı, “Rekabet ve dayanışmayı bir arada barındıran yelken sporunda, takım içi dayanışma ve iş bölümü son derece önemlidir. Aynı şekilde ekip içi iletişimi de desteklemektedir. Görev ve sorumlulukların net bir şekilde dağıtılabilmesi, yaşanan endişelerin serbestçe konuşularak giderilmesi, hareket planının tüm ekip üyelerince kavranabilmesi için sağlıklı ve açık bir iletişim dili oluşturmak gerekir. Açık iletişim ortamı sayesinde takım içinde karşılıklı güven pekişirken, herkes rahatlıkla yapacağı işe odaklanabilir. Bu yönleriyle yelken sporu, gerçek iş yaşamını çok doğru bir şekilde yansıtmaktadır. Takım olma bilincini güçlendiren yelken, iş hayatında oluşturmamız gereken ve İzocam Tutumları arasında yer alan ‘Açık ve Kapsayıcı Bir Kültür Oluşturmak’ tutumumuza ışık tutmaktadır. Kurum içerisinde de iletişim ön planda tutularak, açık ve kapsayıcı bir kültür oluşturulduğunda sonuçlar başarıyla gerçekleşecektir” dedi. 

Erdal Bozok: “Yelken, ‘Müşteriye Yakınlık’ Tutumumuzla Örtüşüyor”

İzocam Satış ve Pazarlama Direktörü Erdal Bozok ise yelkenin, doğaya zarar vermeden, insanın kendisini her defasında geliştirdiği, istikrarlı bir başarı hedeflenen, ekip içinde yakın bir iletişim gerektiren özel bir spor dalı olduğunu ifade etti. Aynı şekilde deniz üzerinde farklılaşabilen hava koşullarında yol alırken, aynı rotada ilerlediğiniz diğer teknelerle de yakın temas halinde ve dayanışma içinde olmanız gerektiğini belirten Erdal Bozok, “Bu başarı anlayışı, kurumsal kılavuzumuz olan tutumlarımızdan ‘Müşteriye Yakınlık’ tutumu ile örtüşmektedir. Yelkende yakın çalışmak ve içgörü hayati önem taşır. Biz de İzocam olarak bayilerimizin ihtiyaçları ve müşterilerinin içgörüsü ile hareket eden, onlarla yakın iletişimi önemseyen bir markayız. Bu tutumumuzu güçlendirmek amacıyla 21 ve 23 Haziran tarihlerinde farklı illerden gelen İzocam bayisi çalışanlarını İzocam yelkeninde ağırladık. Kalamış’tan start alan yelkenimiz Marmara denizinin mavi sularından geçerek Burgazada’ya ulaştı. Böylece yelkeni hep birlikte deneyimleme fırsatı yakalamış olduk. Yelken takımımız, İzocam’ın bayileriyle birlikte büyük bir takım olduğu algısını güçlendiren ve bu takımın ‘hep birlikte tam yol ileri’ gideceğine vurgu yapan özel bir mesaj da taşımaktadır” şeklinde konuştu.

Rüştü Uz: “Denizin Üzerinde Yenilikçi Fikirlere Açık Olmanız Gerekiyor”

BAYK Bodrum Kış Trofesi kapsamında gerçekleşen 9-10 Nisan 2022 yarışlarına İzocam Yelken Takımı’nda yer alan İzocam Teknik Destek ve Ürün Yönetimi Koordinatörü Mustafa Rüştü Uz ise kurumsal tutumlarından “Yenilikçilik”e dikkat çekerek, şu açıklamalarda bulundu: “İzocam, inovasyon ve Ar-Ge’ye verdiği değer sayesinde 57 yıldır yalıtım sektörünün lideri konumunda yer almaktadır. Ürün gamımızı yenilemek amacıyla aralıksız olarak Ar-Ge çalışmaları gerçekleştirerek, yalıtım ile ilgili tüm ihtiyaçların karşılanabileceği güçlü bir marka olma özelliğimizi koruyoruz. Ancak ürünün pazara sunulmasının sadece ürünle ilgili olmadığının farkında olan bir firma olarak, sadece üretimde değil, ürünün verimli şekilde nakliyesi, kolay taşınması, avantajlı depolanması ve kolay uygulanması konularında da akılcı çözümler üretmeye yoğunlaşıyoruz. Bu anlamda, kurumsal tutumlarımız arasında yer alan ‘Yenilikçilik’, üretim aşamalarımızda en önemli kriterlerimiz arasında yer alıyor. Yelken sporunda da yenilikçi fikirlere açık olmanız gerekiyor. Denizin üzerinde ilerlerken ortaya çıkan ihtiyaçları, yenilikçi fikirlerle ve tekniklerle değerlendirebilmek ve en doğru kararları alıp ilerlemek sizi başarıya taşıyor.”

Ahmet Oruç: “Teknede Olmak, Çevik Davranma Refleksini Geliştiriyor”

İzocam Yatırım ve Üretim Direktörü Ahmet Oruç, beklenmedik ani değişiklikler ve kriz anlarında kurumsal tutumları arasında yer alan “Çeviklik” tutumundan ilham aldıklarını ifade etti. Bu tarz zorlu koşulların iş yaşamında olduğu gibi yelken sporunun da doğasında yer aldığını belirten Oruç, “Farklılaşabilen görev ve sorumluluklar, bu görevleri algılamadaki değişkenler, değişen roller ve insan faktörü bir arada ve üstelik tekne gibi kısıtlı bir mekânda bulununca, ekip ekolojisine yansıyanlar her an değişebiliyor. Böyle anlarda yelken sporu, sporcuların çevik davranarak, ani gelişen koşullara ekip ruhuyla ayak uydurma ve kriz durumlarında hızlı karar alma refleksini güçlendiriyor. Bu da İzocam Tutumları’mızdan ‘Çeviklik’ anlayışımızla birer bir eşleşiyor” diye konuştu.

Sonbaharda 2 Ayrı Trofedeki 7 Yarışta Yelken Açacak

İzocam Yelken Takımı, Eylül ayında Bosphorus Cup’22 kapsamında, 22 Eylül Antreman Yarışları, 23 Eylül Şamandıra\Coğrafi Yarışları, 24 Eylül’de Boğaz Yarışı ve 25 Eylül’de Şamandıra Yarışları olmak üzere toplam 4 yarışa katılacak. Başarılı ekip, ekim ayında da Cumhurbaşkanlığı Trofesi kapsamında, 29 Ekim’de Barbaros Hayreddin Paşa Kupası’nda, 30 Ekim’de Cumhuriyet Kupası’nda, 31 Ekim’de de Mavi Vatan Kupası’nda yelken açacak.

BETAM, Kiralık Konut Piyasası Raporunu Yayımladı

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) tarafından sahibinden.com ilan verileriyle hazırlanan ‘’sahibindenx Kiralık Konut Piyasası Görünümü’’ raporu yayımlandı. 

BETAM tarafından açıklanan rapora göre; Türkiye genelinde ortalama kiralık konut ilan m2 fiyatındaki yıllık artış oranı Ağustos ayında yüzde 167,7 olurken Haziran’da 56,5 TL olan ortalama kiralık konut ilan m2 fiyatı Ağustos’ta 56 TL’ye geriledi. Yıllık kira artış oranı İstanbul’da yüzde 153,2, Ankara’da yüzde 164,1, İzmir’de ise yüzde 169,6 oldu. Ortalama kiralık konut ilan m2 fiyatları İstanbul’da 80,6 TL, Ankara’da 40,6 TL, İzmir’de ise 58,8 TL oldu. Enflasyondan arındırılmış (reel) kira fiyatları ülke genelinde ve İstanbul’da azalırken Ankara’da ve İzmir’de arttı. Kiralık konut talep göstergesi geçen aya kıyasla yüzde 18,1 arttı. Kiralık konut talebinin ise geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 6,8 yüksek olduğu açıklandı. Kiralık konut arzının ölçüldüğü kiralık ilan sayısı ise ülke genelinde, İstanbul ve Ankara’da artarken İzmir’de azaldı. Öte yandan, kiralık ilanların ne kadarının kiralandığını gösteren kiralanan konut sayısının toplam kiralık ilan sayısına oranı da geçtiğimiz aya göre ülke genelinde ve üç büyük ilde arttı.

Türkiye genelinde kira fiyatları geçen yılın aynı ayına kıyasla artmaya devam etse de kira fiyatlarındaki artış oranı önceki iki ayda olduğu gibi Ağustos ayında da düştü. Kira fiyatlarının yıllık artış oranı geçen aya kıyasla 15,9 puan azalarak yüzde 167,7 oldu. Kira fiyatı artış oranı azalsa da geçen yılın aynı döneminde 20,9 TL olan Türkiye geneli güncel ortalama m2 kira fiyatı 56 TL oldu. Öte yandan ortalama cari kira fiyatları Temmuz ve Ağustos’ta bir miktar geriledi. Ortalama kira fiyatları bu iki ayda toplamda yaklaşık yüzde 1 düştü. Nitekim, Haziran ayında 56,5 TL olan ortalama kira fiyatı Ağustos’ta 56 TL’ye düştü.

Kiralık ilan m2 fiyatlarındaki yıllık artış oranları Ankara’da ve İzmir’de yükselirken İstanbul’da düştü. Cari kira fiyatlarındaki yıllık artış oranı geçen aya göre Ankara’da 7,7 puan, İzmir’de 5,9 puan arttı, İstanbul’da ise 8 puan düştü. Yıllık kira artış oranı İstanbul’da yüzde 153,2, Ankara’da yüzde 164,1, İzmir’de ise yüzde 169,6 oldu. Ortalama kiralık konut ilan m2 fiyatları ise İstanbul’da 80,6 TL, Ankara’da 40,6 TL, İzmir’de ise 58,8 TL oldu.

En Düşük Kira Artışı Kahramanmaraş’ta En Yüksek Kira Artışı Antalya’da

Ağustos ayında yıllık ortalama kira artışı ülke genelinde yüzde 167,7 olurken büyükşehirlerdeki cari kira artış hızları farklılık gösterdi. Önceki raporlarda belirtildiği gibi Antalya en yüksek kira artış oranının (yüzde 200) hesaplandığı il oldu; Antalya’da ortalama kira bir yılda 3 kat arttı. En yüksek fiyat artışı görülen diğer iller ise Kocaeli (yüzde 191,7), Eskişehir (yüzde 181,2), Ankara (yüzde 164,1) ve Tekirdağ oldu (yüzde 156,4). En düşük kira artışının görüldüğü iller: Mardin (yüzde 106,3), Gaziantep (yüzde 103,3), Van (yüzde 93,9), Diyarbakır (yüzde 93,5) ve Kahramanmaraş olarak belirlendi (yüzde 79). Ağustos ayının verilerine göre sadece Kahramanmaraş’taki yıllık kira fiyatı artış oranının yıllık TÜFE enflasyon oranından (yüzde 80) düşük olduğu görüldü.

Kale İle Kendi Kapını Kendin Tasarla 

Kale Çelik Kapı, tüketiciler için kapı seçimini kolaylaştıran ve dileyen herkesin tarzlarını yansıtmasına olanak tanıyan çelik kapı tasarım platformu Kale Çelik Kapı konfigüratör uygulamasını hayata geçirdi.

Kale Kilit web sitesinden kolayca ulaşılabilen bu uygulama ile tüketiciler artık kendi kapılarını tüm detaylarıyla kendileri tasarlayabilecek. Kale Çelik Kapı’nın zengin tasarım portföyü sayesinde kale gibi sağlam evlerin dekorasyonunu da özgün bir biçimde tamamlamak mümkün. 

Dayanıklılığıyla ön plana çıkan çelik kapılar, evlerden iş yerlerine kadar her alanda güvenliğin ilk ve belki de en önemli aşamasını oluşturuyor. Böylesine kritik önem taşıyan bir konudaki seçimin ise şansa bırakılmadan özenle yapılması gerekiyor. Kapılarda güvenliğin yanı sıra özellikle son yıllarda kişiselleştirilmiş ürünlere olan ilginin artmasıyla birlikte tasarım anlayışı da boyut değiştiriyor. Köklü tecrübesi ve inovatif bakış açısıyla yaşam alanlarını güvenli alanlara dönüştüren Kale Çelik Kapı, konfigüratör uygulaması ile tüketicilerin kapılarını çok pratik bir biçimde kendilerinin tasarlamalarına imkân tanıyor. Kale Konfigüratör sayesinde kapı tüm detayları ve aksesuarlarıyla tamamen tüketicinin tercihleriyle oluşturuluyor. Kale Kilit web sitesinden kolayca ulaşılabilecek olan konfigüratör ile tüketicilerin içlerine tam olarak sinen bir kapıya sahip olmaları artık mümkün hale geliyor.

Kişiye Özel Kapı Üretimi

İlk aşama olarak kapı modelinin seçildiği uygulamada, sırasıyla kapının iç ve dış panel renkleri, pervazı, kapının tüm aksesuarları tüketici tarafından belirlenebiliyor. Sonrasında ürün kodu, ürün adı gibi tüm detayların ve tasarlanan ürünün fotoğrafının yer aldığı bir PDF oluşuyor, bu PDF kaydedilebiliyor, yazdırılabiliyor ya da istenen mail adresine gönderilebiliyor. Tüketicinin değerlendirmeleri ve son onayı sonrasında ise kişiye özel kapı üretimine başlanıyor.

Dayanıklılığı ve işlevselliğiyle olduğu kadar fonksiyonel ve estetik tasarımlarıyla da dikkat çeken Kale Çelik Kapı’nın portföyünde; özenle dekore edilmiş evlere çok daha şık bir görünüm kazandıracak pek çok kapı modeli ve aksesuarı bulunuyor. Kale Çelik Kapı’nın zengin tasarımları sayesinde kale gibi sağlam evlerin dekorasyonunu da mükemmel bir biçimde tamamlamak oldukça kolaylaşıyor.

Loda Mobilya’dan Lüksün ve Fonksiyonel Tasarımın Buluşması 

Loda Mobilya tarafından tasarlanan cesur mermer detayların artizan bir ruh kattığı Amber Yemek Odası, evinize lüks bir dokunuş yapıyor.

Güzel anıların biriktirildiği, dostlarla, aileyle paylaşılan  yemeklerin asıl ev sahibi olan yemek odalarına Amber Yemek Odası, tasarım detaylarıyla mermer, metal ve ahşabın kusursuz kombinlenmesiyle elagan bir dokunuş yapıyor.

Mermerin Güçlü Enerjisi Ahşap ve Metalle Birleşiyor.

Modern çizgilere sahip olan Amber yemek masası geniş mermer yüzeyi ve metal detaylarıyla dikkat çeken oval tasarımlı ayak kısmıyla otururken rahatlık sağlıyor. Amber konsol ise şık ve fütüristik tasarımıyla farklı alanlarda da kullanım olanığı sağlıyor.

Sosyal Konut Projesinin Temel Atma Tarihi Belli Oldu

TOKİ

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan sosyal konut projesinin temel atma tarihini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum açıkladı. 

Projenin açıklandığı gün yeni yılda temel atılacağı söylenen sosyal konut projesinin tarihi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İnşaatların başlaması için talimatı verdim.” sözlerinin ardından değiştirildi. 

Konuyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “İlk temelleri Allah’ın izniyle ekim ayı itibarıyla atıyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan, bu konutların anahtarlarını vatandaşlarımıza armağan edecek. Milletimize şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.” açıklamasını yaptı. 

Türkiye Genelinde Kiralar 2 Yılda 5 Kat Arttı

Flourish’in araştırmasına göre, 2022’nin üçüncü çeyreğinde OECD ülkeleri arasında kira fiyat endeksinin en yüksek olduğu bölge Türkiye olarak belirlenirken, büyükşehirlerdeki artan kiralar zorunlu göçe yol açtı. Kiradan cebi yananların kimisi uzak bölgelere taşınırken, kimisi de şehri terk ediyor. Taşınma kararı alan ev ve ofis sahipleri ise çözümü güvenilir ve uygun fiyatlı kurumsal nakliyecilerde buluyor.

Flourish’in araştırmasına göre ülke genelindeki kiraların iki yılda 5 kat artmasıyla birlikte, 2022’nin üçüncü çeyreğinde OECD ülkeleri arasında kira fiyat endeksinin en yüksek olduğu bölge Türkiye olarak belirlendi. Pandemi ve enflasyonla birlikte artışa geçen ev ve ofis kiraları, başta memurlar olmak üzere birçok kişinin büyükşehirleri terk etmesine yol açtı. Büro Memur-Sen tarafından açıklanan veriler, büyükşehirde görev alan memurların tayin talebinin önceki yıllara kıyasla 3 kat arttığına işaret ederken, taşınma sürecini uygun maliyetler ve güvenilir yöntemlerle tamamlamak isteyen kişiler çözümü kurumsal nakliye şirketlerinde buldu. 

Kira artışlarıyla birlikte şehir içi taşınmaların %58 azaldığını kaydeden Göztepe Nakliyat Global Lojistik CEO’su Ulaş Gümüşoğlu , konuyu şu sözlerle değerlendirdi: “Kira fiyatlarındaki artışlar şehir dışına yapılan zorunlu göçün yanı sıra birçok gelişmeyi de beraberinde getirdi. Örneğin 1 oda daha büyük bir evin kira fiyatının büyükşehirlerde 2 bin ila 5 bin TL arasında değişmesi, depolara talebi artırdı. Çünkü büyük ev ya da ofislerden daha küçük mekanlara taşınmak durumunda kalan insanlar, satmak istemedikleri eşyaları saklayabilecekleri alanlara ihtiyaç duyuyor. Biz de 1978’den bu yana lojistik sektöründe hizmet veren Göztepe Nakliyat olarak geliştirdiğimiz sürdürülebilir fikirler ve uygulamalarla, müşterilerimize ev eşyası depolamadan ofis ve evlerin nakliye süreçlerine kadar güvenilir ve disiplinli çözümler sunuyoruz.”

Güvenilir ve Uygun Maliyetli Kurumsal Nakliyecilere Talep Arttı

Ev kiralarının artmasıyla birlikte uzak lokasyonlara taşınan bireylerin sürecin yükünü hafifletmek için kurumsal nakliye firmalarına yöneldiğine dikkat çeken Ulaş Gümüşoğlu, “Türkiye genelinde konut fiyatlarında ve kiralarda görülen artışlar, zorunlu göç hareketini doğurdu. Çünkü özellikle büyükşehirlerde iki üç katına kadar yükselen kiralar, insanların refah düzeyini düşürerek bir kısmının yaşadığı bölgeden daha uzak bir lokasyona ya da farklı bir şehre göç etmesine yol açıyor. Süreçteki masrafları en aza indirmek ve eşyaları için yeni ev veya depolara taşınırken korunaklı paketleme ve taşıma hizmeti almak isteyenler, kurumsal hizmet sağlayıcılara yöneliyor. Biz de 40 yılı aşan deneyimimizle evden eve nakliyat hizmeti sunuyoruz” dedi.

Nakliye Süreçlerinde Eşyaya Özel Nitelikli Ambalaj Hizmeti

Kusursuz müşteri deneyimi ilkesini misyon edinerek disiplinli bir operasyonel süreç yarattıklarının altını çizen Göztepe Nakliyat Global Lojistik CEO’su Ulaş Gümüşoğlu, çalışma modellerine dair şu bilgileri paylaştı: “Gerek ev gerekse ofis taşımacılığında nakliye işlemlerini müşteri odaklı bir şekilde keyifli süreçlere dönüştüyoruz. Önce müşterimizin taleplerini dinleyerek çözüm üretirken, ardından ise ekspertiz ekiplerimizle mekana gelerek tüm detayları not alıyoruz. Bu doğrultuda fiyat aralığı belirleyerek iki taraf için de en uygun ücrette karar kılıyoruz. Taşınma sürecinde her ürüne uygun nitelikte ambalajlar kullanırken, kırılabilir ve yırtılabilir eşyaları da film naylonun üstüne yumuşak yüzeyli kumaşlarla kaplıyoruz. Elektronik eşyaları ise karton kolilerle taşıyoruz. 19 araçlık filomuzla evden eve nakliyat, ofis taşıma, parça eşya taşıma gibi ihtiyaçları olan müşterilerimizin sürecin tüm aşamalarında yanındayız.”

Çimento Sektörünün Sorunları Masaya Yatırıldı

TÜRKÇİMENTO tarafından düzenlenen Anadolu Buluşmaları’nın İzmir oturumunda bir araya gelen çimento üreticileri, sektöre ilişkin konuları konuştu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan BATIÇİM Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Üyesi Gülant Candaş, “Çimentoda her zamankinden daha çok Ar-Ge ve inovasyona ihtiyaç duyduğumuz bir dönemden geçiyoruz. BATIÇİM olarak döner fırınlarımızda yakılarak bertaraf edilen alternatif yakıtlar sayesinde karbondioksit tasarrufu sağlıyor, üretim sırasında oluşan atık ısıdan enerji üretiyoruz. Daha fazla alternatif yakıt kullanabilmek için yatırımlarımıza devam ediyoruz” dedi.  

TÜRKÇİMENTO tarafından gerçekleştirilen Anadolu Buluşmaları’nın 6. durağı olan İzmir’de düzenlenen panelde konuşan BATIÇİM Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Üyesi Gülant Candaş, küresel enerji kriziyle mücadelede Ar-Ge ve inovasyonu adres gösterdi. Gülant Candaş, konuya ilişkin şu açıklamada bulundu: 

“Ege Bölgesi’nin en köklü kuruluşlarından biri olan Batıçim olarak başta çimento olmak üzre faaliyet gösterdiğimiz tüm sektörlerde Ar-Ge ve inovasyona yönelik önemli adımlar atıyoruz. Çimento üzerinde gerçekleştirdiğimiz Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarıyla Türkiye’ye ilkleri kazandırıyoruz. Çimentoda düşük karbon salınımına odaklanarak TS EN 197-5 standardı kapsamında Türkiye’nin ilk akredite sertifikalı CEM II/C çimentosu üretimini gerçekleştirdik ve çok düşük karbon salınımlı bu çimentoyu yapısal beton üretimlerinde kullanılmasını sağladık. Döner fırınlarımızda yakılarak bertaraf edilen alternatif yakıtlar sayesinde karbondioksit tasarrufu sağlıyor ve daha fazla alternatif yakıt kullanabilmek için yatırımlarımıza devam ediyoruz. Ayrıca 2012 yılından bu yana üretim esnasında oluşan atık ısıdan enerji üretilmekte ve üretilen enerji ile elektrik tüketiminin İzmir fabrikamızda %30’u, Söke fabrikamızda %17,5’i geri kazanımla karşılanmakta böylece yaklaşık toplam 300.000 ton karbondioksit emisyonu engellenmektedir.”

Gülant Candaş: 

“Sürdürülebilirlik ilkesinin izinden gidiyoruz”

Sürdürülebilirlik ilkesinin izinden giderek sektörde öncü adımlar attıklarını kaydeden Gülant Candaş, “Attığımız her yeni adımda, İzmir, Ege Bölgesi ve asıl olarak da Türkiye ekonomisine katkı sağlamaya çalışıyoruz. Doğal kaynakları bilinçli bir şekilde kullanmaya maksimum düzeyde özen gösteriyor, çevreyle dost üretim modeli ile karbon salınımının azaltılması için önemli adımlar atıyoruz. Oluşan atıkları kaynağında azaltıyor ve mümkün olan her durumda bu atıkları ülke ekonomisine tekrar kazandırıyoruz. Ege Bölgesi’nde üretilen klinkerin üretiminin %45’ine Batıçim imzası atıyoruz. Türkiye ekonomisine sağladığımız katma değer arttıkça, sorumluluklarımızın da arttığının bilincindeyiz. Bu bilinçle hem faaliyet alanlarımızda hem de sosyal sorumluluk projelerimizde, toplumun yaşam kalitesini yükselten, eğitim, kültür, sanat gibi birçok alanda değer yaratan çalışmalar gerçekleştiriyoruz” dedi.

Gülant Candaş: 

“Bin kişiyi aşan istihdam sağlıyoruz”

Konuşmasında üretim faaliyetlerine de değinen Candaş, “1966 yılında, %100 Türk sermayesi ile kurulan grubumuz, çimento alanında İzmir’de Batıçim ve Aydın’ın Söke ilçesinde BATISÖKE olmak üzere iki entegre klinker-çimento üretim tesisinde toplam 4 milyon ton/yıl klinker ve 6 milyon ton/yıl çimento kapasitesine ulaştı. Burdur’daki çimento öğütme tesisimizle bölgenin çimento ihtiyacının önemli bir kısmını karşılıyoruz. Hazır beton alanındaki kuruluşumuz BATIBETON da 17 farklı lokasyondaki hazır beton tesisi ile bölgede en yüksek hazır beton kapasitesi ile faaliyetlerini sürdürüyor. BATILİMAN ile İzmir Aliağa’da 6 milyon ton elleçleme liman, BATIENERJİ ile hidroelektrik santrallerimizde elektrik enerjisi üretimi ve satışı hizmeti veriyoruz. Çimento üretimi, enerji ve liman işletmeciliği alanlarındaki faaliyetlerimizle hem Türkiye ekonomisine katkıda bulunuyor hem de yarattığımız bin kişiyi aşan istihdam ile iş gücünü destekliyoruz” ifadelerinde bulundu.

Fatih Yücelik:

“Türkiye’de 1 litre su 1 kilo çimentodan daha pahalı”

Anadolu Buluşmalarında düzenlenen panelde çimento sektörünün zor bir yıl geçirdiğine işaret eden TÜRKÇİMENTO Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Yücelik, “Endüstrimizin en önemli maliyet kalemi olan enerjide, yıllardır görmediğimiz bir kriz döneminden geçiyoruz. Döviz kurlarındaki ve enerji birim maliyetlerindeki bu yükseliş, enerji maliyetlerinin değişken maliyetler içindeki payının hala yaklaşık %85’ler düzeyinde seyretmesine neden olmaktadır. Enerji krizine rağmen, Türkiye piyasasına neredeyse dünyanın en ucuz çimentosunu sunuyoruz. Bugün 1 litre su, binlerce derecede işlenen ve sayısız işlemden geçerek üretilen 1 kilo çimentodan daha pahalıdır. Çimento sektörü önündeki dönemde önemli teknolojik değişikliklere gitmek zorundadır. Yani tüm bu zorluklara rağmen yatırım yapmak zorundayız” dedi.  

Trabzon’daki Atatürk Köşkü Restore Edilecek

Trabzon Büyükşehir Belediyesi, Atatürk Köşkü’nün restore edileceğini duyurdu. 

Yılda ortalama 300 bin kişi tarafından ziyaret edilen Atatürk Köşkü, zaman içerisinde yapısal olarak yıpranması ve içindeki eşyaların eskiyerek deforme olması sebebiyle tadilat sürecine girecek. 

Trabzon’un tarihi simgelerinden biri olan Atatürk Köşkü’nün restore edileceğini söyleyen Trabzon Büyükşehir Belediyesi, şu ifadelerle duyuru yaptı:

“Trabzon Büyükşehir Belediyemiz tarafından binanın onarılması için ‘Atatürk Köşkü Restorasyon ve Konservasyon’ projesi hazırlanmış, Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından onaylanan proje 24 Ağustos 2022’de ihale edilmiş olup, iş sözleşme aşamasındadır. 20 Eylül tarihinde köşk ziyarete kapatılacak ve tadilat işi başlayacaktır.

Mekânın içinde bulunan tabela, fotoğraf, yazı, mobilya ve perdeye kadar tüm eşyalar elden geçirilecek. Bunu tamamen profesyonel bir anlayışla gerçekleştireceğiz. Bu eşyaları çok düzgün şekilde alıp oradan çıkaracağız. Eşyalardaki bozulmalar, çeşitli sıkıntılar bu süreçte giderilecek ve köşkün restorasyonu tamamlandığında eşyaları yerine koyacağız.

Atatürk Köşkü aslına uygun yenilenmiş vaziyette halkımızın hizmetine açılmış olacaktır. Arzumuz 29 Ekim 2023 resepsiyonunun Atatürk Köşkü’nün bahçesinde verilmesidir. Böyle bir hedefimiz var.”

Uşak Aşevi Binası İnşaatı Başladı

Uşak Belediyesi ve hayırseverlerin desteği ile hayata geçirilen aşevi projesinin beton atma işlemi gerçekleştirilerek temeli atıldı. 

Uşak Milletvekili İsmail Güneş, Uşak Belediye Başkanı Mehmet Çakın ve Uşak Belediye Meclis üyelerinin katıldığı temel atma töreninde konuşan Başkan Mehmet Çakın, “Hayırseverlerimizden desteklerini eksik etmemelerini istiyorum. Yeni Aşevi binamız, normal zamanda ihtiyacı olanlara yemek verecek. Afet zamanlarında da günlük 20 bin kişiye kadar destek verecek.”

Çay kenarı olarak bilinen bölgeye inşa edilen aşevi binası, toplam 4 bin 500 metrekare inşaat alanına sahip. Bin 500 metrekarelik 3 katlı bina olarak planlanan projede, kapalı ve açık otopark, sevgi mağazası, 500 kişilik yemek salonu, konferans salonu ve ihtiyaç sahiplerinin kalabileceği misafirhane ile kurban kesim merkezi yer alacak. 

Proje hakkında konuşan Uşak Belediye Başkanı Mehmet Çakın, “Miktar olarak küçük büyük demeden tüm vatandaşlarımızın yeni aşevimizin yapımına destek olmasını bekliyoruz. İnşallah bu eser hepimizin olacak. Uşak’ta ihtiyaç sahibi kimseleri açıkta bırakmamış olacağız ve uzun yıllar boyunca vatandaşlarımıza hizmet edecek. Yeni aşevimizin bir an önce yapımını tamamlayıp hizmete açmayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı. 

Zigana Tüneli İnşaatı Devam Ediyor

Tamamlandığından dünyanın ikinci Avrupa’nın ve Türkiye’nin en uzun çift tüplü karayolu tüneli olacak olan Zigana Tüneli inşaatı hızla sürüyor.

2023 yılında hizmete alınması planlanan Zigana Tüneli’nde Trabzon girişindeki viyadük ve bağlantı yollarının inşaatı devam ediyor. Tünel içerisindeki asfaltlama ve havalandırma çalışmaları da tüm hızıyla sürüyor.

14 bin 500 metre uzunluğunda çift tüpten oluşan Zigana Tüneli’nin toplam uzunluğu 15 kilometreyi geçiyor. 12 metre genişliğine sahip mevcut devlet yolu ile 2×2 şeritli bölünmüş yol haline getirilecek olan Zigana Tüneli, 2,5 milyar TL yatırım bedeline sahip. 

Toplam bin personelin görev aldığı tünel tamamlandığında, Trabzon-Gümüşhane arası 1,5 saat olan ulaşım süresi 40 dakikaya düşecek. Yolun kısalması ile otomobiller 30 dakika, ağır tonajlı araçlar ise 60 dakikada ulaşım sağlayabilecek. Yapılan hesaplamalara göre, zamandan 19 milyon TL ve akaryakıttan 40 milyon TL olmak üzere toplam 59 milyon TL tasarruf sağlanırken karbon salınımı 16 bin ton azalacak. 

Tünel, bir aksilik yaşanmaması sonucunda 2023 yılı içerisinde hizmete alınacak. 

Kocasinan’da 8 Büyük Projeye İmza Atıldı

Kayseri, Kocasinan’da 3 adet aile sağlığı merkezi, 3 adet kütüphane, cami restorasyonu ve Kuşçu Su Sporları Merkezi proje çalışmaları için protokol imzalandı. 

Kayseri’nin Kocasinan ilçesine kazandırılmak üzere aile sağlığı merkezi, kütüphane, cami restorasyonu ve su sporları merkezi için Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, önceki dönem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar önderliğinde protokol imzaları atıldı.

Başkan Çolakbayrakdar imza töreninde şu konuşmayı gerçekleştirdi:

’’Kayseri’mizin her bir köşesinde hayırseverlerimizin emeği var. Hayırseverliğiyle anılan ilimiz, birçok şehre örnek olmuştur. Bütün hayırseverlere teşekkür ediyorum. Allah hayırlarını kabul etsin. Rabbim sayılarını artırsın diye de dua ediyorum. Kayseri’miz hayırseverler şehridir. Çalışkan ve azmiyle tanınan hemşehrilerimiz, ülkemizde ve dünyada örnek gösterilen çalışmalara ve projelere imza atmaya devam etmektedir. Bu doğrultuda hayırseverlerimiz işbirliğiyle Kocasinan’a 3 adet aile sağlık merkezi kazandıracağız.Oruçreis Mahallesi’ne hayırseverimiz Şükrü Karaca, Hoca Ahmet Yesevi Mahallesi’ne İlbasmış ailesi tarafından Hasan İlbasmış aile sağlık merkezi yapılacak. Kentsel dönüşüm çerçevesi içerisinde yapımı tamamladığımız Ahievran Mahallesi’ndeki aile sağlık merkezimize ise hayırseverimiz Kemal Yiğit ismi verildi. Valiliğimizin iş birliğiyle Arabidin mescidini restorasyon ederek, gelecek kuşaklara aktaracağız. Kadim Erkilet’i kendi doğal haliyle koruyarak, gün yüzüne çıkartacağız. Ayrıca Kültür Müdürümüzle birlikte ve Kültür Bakanlığımızın destekleriyle ilçemize kütüphane yapacağız. Yenişehir Mahallesi’ndeki yapmış olduğumuz tesisin iç dekorasyonu yaptıktan sonra gençlerimizin hizmetine sunacağız. Fevziçakmak Mahallesi’ndeki Zabıta noktasını bir başka yere taşıdık ve buraya bir Sinan Kütüphanesi kazandıracağız. Erkilet Mahallesi’ndeki kütüphaneyi, Hacı Mustafa Tarman Kültür Merkezi haline getireceğiz. Valiliğimiz işbirliğiyle planlama çalışmalarını nihayete erdirdik. Yamula Barajı2na yapacağımız tesisle kano, kürek ve yelken sporlarının yapıldığı yer olacak. Hedefimiz, ilçemizde ihtiyaç olan bölgelerde aile sağlık merkezi, kütüphane ve sosyal donatılar yaparak, vatandaşlarımıza daha yaşanılabilir bir Kocasinan sunmaktır. Bu vesile ile hayırsever hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. Rabbim hayırlarını kabul etsin.”

Mare Küçükbük Tanıtıldı

Muğla’nın Bodrum ilçesinde konumlandırılan ve ilgiyle beklenen projesi olan Mare Küçükbük, düzenlenen davetle tanıtıldı. 

ADH Holding tarafından hayata geçirilen projeye, Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Karaçöl ev sahipliği yaptı. Projede yer alan villaların tüm ihtiyaçları karşılayacak şekilde tasarlanması, özel plaj ve güneşlenme terasına sahip olması gibi detaylar konuklar tarafından tam not aldı.

Gecede konuşma gerçekleştiren Kurumsal İletişim ve İdari İşler Müdürü Burcu Çakır, çağdaş mimarinin hakim olduğu, iç ve dış dekorasyonda şık, modern yaşam alanları oluşturmanın yanı sıra ev sahiplerinin prestijli bir hayat tarzına sahip olmasını hedeflediklerini belirtti. 

Diğer yandan daire konseptinde hizmet veren Mare Deluxe Rezidans’ın detaylarından bahseden Çakır, “Unutulmaz bir tatil deneyimi yaşamanız adına, evinizin konforunda konaklama imkanlarını, üstün hizmet kalitesiyle bir arada sunarak tatil kavramını bambaşka bir boyuta taşıyan, deniz manzaralı, rezidansımız; geniş, ferah ve modern konseptli dairelerimiz ile sizleri; arkanıza yaslanıp rahatlamaya ve anın tadını çıkarmaya davet ediyor. Teknenizle de ulaşabileceğiniz kendine ait özel plajı, tüm yorgunluğunuzu üzerinizden alacak SPA terapileri ile Mare Deluxe Residence; Bodrum’da tatil anlayışını, baştan sona değiştirmektedir. Özel iç ve dış mimarisi ile büyüleyici bir konsept sunan rezidansımız; 1+1, 2+1 ve 3+1 seçeneklerle aylık, yıllık ve sezonluk kiralama yapılabilecek 18 adet rezidanstan oluşmaktadır. Diğer projelerimiz olan Pera Gümüşlük Evleri, Pera Yalıkavak Evleri ve Mare Gökçebel’in de satış süreci başladı. Tüm projelerimizde öncelikli hedefimiz çevre dostu, her ayrıntının titizlikle tasarlandığı mimari özelliklerdir.” dedi.

Kanlıdere Köprüsü Trafiğe Açıldı

Kahramanmaraş’ta toplam 89 günde, 40 milyon TL yatırımla inşa edilen Kanlıdere Köprüsü, düzenlenen törenle trafiğe açıldı. 

Projenin açılış töreninde konuşan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, “Bugün sadece bir köprü açmıyoruz. Tarihi dokumuzun merkezi olan, Kale’miz, Kapalı Çarşı’mız, Ulu Cami’miz buradaki Sarayaltı caddemizle buranın değişimi ve dönüşümüne hizmet eden bir projenin temelini oluşturuyoruz. Restorasyonlarla ve kamulaştırmalarla burada 100 Milyon TL’yi bulan bir yatırım yaptık. Bu köprümüze, Kahramanmaraşlı büyüğümüz; çocukluğu ve yaşamının büyük bir kısmı buralarda geçen rahmeti rahmana uğurladığımız eski milletvekilimiz ve belediye başkanlığı yapmış olan Ali Sezal ağabeyin ismini veriyoruz. Hayırlı olsun.” dedi. 

Köprü inşaatının ve açılışın gerçekleştiği Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay ise, “İnşallah bu 89 günde biten Yeni Kanlıdere Köprümüzün, Kahramanmaraş’ımızın trafiğine; Dulkadiroğlu’muzun değişimine, dönüşümüne, güzelleşmesine katkı sunacağını biliyorum. Emeği geçen herkese Sayın Başkanımız Hayrettin Güngör nezdinde çok teşekkür ediyorum. Ellerine sağlık diyorum.” ifadelerini kullandı. 

‘’Tarihi Yaşatıyoruz’’

Açılışta konuşan Kahramanmaraş Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Geçtiğimiz Cuma günü 90 günlük hedefimizi tamamladık ve Tevfik Kadıoğlu Köprülü Kavşağımızı hizmete açtık. Bugün de 89 günlük hedefle Yeni Kanlıdere Köprümüzün açılışını gerçekleştiriyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. Bugün sadece bir köprü açmıyoruz. Tarihi dokumuzu merkezi olan, Kale’miz, Kapalı Çarşı’mız, Ulu Cami’miz buradaki Sarayaltı caddemizle buranın değişimi ve dönüşümüne hizmet eden bir projenin temelini oluşturuyoruz. Yaklaşık 1 kilometrelik Sarayaltı yolunu da Kale’ye bağlamış oluyoruz. Burada kamulaştırma işlemlerimiz son aşamaya geldi. Esnaflarımızla görüştük, burada yeni bir koridor açıyoruz. Yüzde 95’in üzerinde kamulaştırdık. Tarihi dokumuzun ortasında çok önemli bir cazibe alanı oluşturuyoruz.”

Sunvital Kurucu Ortağı Murat Kılıç; ‘’100 MWp Projeyi Hayata Geçireceğiz’’

Sunvital Enerji Kurucu Ortağı Murat Kılıç, Özel sektördeki tecrübemizi Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi’nde ön plana çıkaracağız.’’ dedi.

Enerjisini Üreten Fabrikalar Zirvesi’nin katılımcılarından biri olan Sunvital, 100’ün üzerinde güneş enerji santralinin resmi kabülünü gerçekleştirmesiyle gündemde. Yeni dönem projeler hakkında bilgi veren Sunvital Kurucu Ortağı Murat Kılıç, “Sunvital Enerji olarak 10 yıllık güneş enerji sistemleri sektöründe tecrübemiz var. Danışmalık, servis bakım onarım, projelendirme ve mühendislik konularında profesyonel şekilde hizmet vermekteyiz. Bugüne kadar da 100’ün üzerinde GES projesinin resmi kabulünü gerçekleştirdik. Özetle sektördeki tecrübemizi, kaliteli hizmetimizi ve referanslarımızı ön plana çıkarmayı hedefliyoruz. Enerjinin üretildiği yerde tüketilmesi sunduğumuz en optimum çözüm. Dolayısıyla işletmelerin çatıları bu açıdan oldukça uygun yerlerdir. Projelendirmeyi yaparken en fazla üretim yapacak şekilde sistemi tasarlıyoruz. Yatırımcı ile teknik olarak konuları karşılıklı görüşerek en uygun çözüme ulaşıyoruz.” dedi. 

‘’Nestle Health Science Fabrikasına GES Kurduk’’

Son dönemde yer aldıkları proje ile ilgili konuşan Kılıç, “Uluslararası firmalara da projeler yapıyoruz. Bunlardan bir tanesi de Karacabey’de bulunan Nestle firmasının yeni yaptığı Nestle Health Science fabrikasının çatısında faaliyete geçirdiğimiz 640 kWp’lik GES projesi. Bu proje ile yılda yaklaşık 745.000 kWh elektrik üretimi yapılacak, 328 ton CO2/yıl emisyonu engellemiş olacak ve 64 TEP/yıl (Ton Eşdeğer Petrol) karşılığı üretim yapılmış olacaktır.” ifadelerini kullandı.

2023 yılında 100 MWp hedefi koyduklarını belirten Kılıç, “2022 yılını 80-90 MWp’lik bir kapasite ile tamamlamayı planlıyoruz. Yıl başında planladığımız hedeflerin oldukça üzerine çıkmış bulunmaktayız. Bu duruma Şubat ayında açıklanan teşviklerin de etkisi oldu. Hızlıca önlem alarak ekibimizi ve depomuzu büyüttük. Bu dönemde ürünlerim teslim sürelerinde oldukça sorun yaşandı ve yaşamaya da devam ediyoruz. Bu nedenle üretici firmalarla anlaşmalarımızı güncelledik. Ülkemizde ve Avrupa’da enerji fiyatlarının da yükseldiğini düşünürsek yenilenebilir enerjiye olan talebin artarak devam edeceğini düşünüyoruz. Ayrıca Ağustos ayında yayımlanan yönetmelik ile birlikte arazi GES projelerinin de artacağını öngörebiliyoruz. 2023 yılı için kendimize 100 MWp kapasite hedefi koyduk. Çalışmalarımıza da bu doğrultuda devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Bornova ve Bayraklı Müteahhitler ve İş Adamları Derneği (BOMİAD) Başkanı Caner Tan: “İnşaatta Güç Birliği Hem Sektörü Hem de İzmir’i Büyütür”

Bornova ve Bayraklı Müteahhitler ve İş Adamları Derneği (BOMİAD)Başkanı Caner Tan, sektörde daha büyük hedefleri yaşama geçirmek için mesleki örgütlenmenin ve güç birliğinin önemine dikkat çekti.

Dernek olarak 250’ye yakın üyeleri bulunduğunu ve bu sayıyı bine yükseltmek istediklerini belirten Caner Tan, amaçlarının bireysel çabaların yanı sıra sektörde kümelenmeyle daha büyük ölçekli projeleri yaşama geçirmek olduğunu söyledi. 

İzmir Ticaret Odası’na kayıtlı yaklaşık 8 bin inşaat firması olduğunu ve bunların bin 200 kadarının Bornova ve Bayraklı’da aktif olarak hizmet verdiğini dile getiren Tan, sektör olarak önemli bir iş hacmi ve potansiyeli sahip olduklarını vurgulayarak “Enflasyon nedeniyle inşaat girdi maliyetleri ve arsa maliyetleri çok arttı. Konut kredilerindeki yetersizlik de sektörü dar boğaza itti. Öte yandan Ülkemizde her yıl 800 bin yeni konut ihtiyacı bulunuyor. Yani arz azalmasına rağmen talep devam ediyor. Dernek olarak yaşanan sıkıntıları yakından takip ediyoruz. Bizler dernek çatısı altına buluşarak yaşadığımız sorunları belediyeler ve bakanlık nezdinde çözüm üretmek için çalışıyoruz. İzmir’de konut sektöründe yapılması gereken daha çok iş var. İnşaatta güç birliği hem sektörü, hem de İzmir’i büyütür. Yeni işbirlikleriyle önemli bir ticari hacme ulaşmak da mümkün” diye konuştu. 

Bornova ve Bayraklı Önemli

Bornova ve Bayraklı ilçelerinin İzmirdeki inşaat sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu, bölgenin hem ofis hem de konut anlamında talep gördüğünü kaydeden Tan, “BOMİAD olarak önceliğimiz üyeler arasında kaynaşmayı ve işbirliğini kuvvetlendirmek. 10 tonluk bir yükün altından hiç kimse tek başına kalkamaz. Ama 100 kişi rahatlıkla kalkar. Elde edilen bu güç birliği maliyetleri bölüşme ve iş yapma konusunda firmalara avantaj sağlayacaktır. Tek başlarına yapamayacakları büyük montanlı işleri birlikte yapabilmeleri mümkün. İzmirde bunun güzel örneklerini hep birlikte gördük. BOMİAD olarak müteahhitlik firmalarının yanısıra yapı sektörüne bağlı çalışan, doğrama, seramik, alüminyum gibi farklı iş kollarını da bünyemize dahil etmek istiyoruz. Sektörün iletişimini web sitesi ve WhatsApp grupları gibi kanallar aracılığıyla güncel tutacağız. Birlikte sektörel aktivitelere de imza atacağız” ifadelerini kullandı

Söz Hakkımız Olsun İstiyoruz

Türkiye’nin aynı İmar kanununun uygulanması konusunda değişiklik yapılması gerektiğini dile getiren Caner Tan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizde, hem coğrafi hem de kültürel olarak farklı bölgelerde farklı konut ihtiyaçları bulunuyor. Bununla birlikte uygulanan tek bir imar yasası, farklı yerel dinamiklerle örtüşmüyor. İzmirde ise aynı konuda farklı ilçelerden farklı kararlar çıkabiliyor. Burada da bir fırsat eşitliği yaratılması için eşit şartlar getirilmesi önem taşıyor. Yani benzer durumlar için benzer uygulamalar yapılmalı. Sektör temsilcileri olarak yapılacak kanunlarda bizlerin de söz hakkı olmasını istiyoruz. Sektörün sorunlarını birebir yaşayan biz müteahhitlere kanun çıkarılacağı zaman danışılmasını istiyoruz. Bizler de toplum yararına olarak kentlerin güzelleştirilmesi için çözüm önerilerimizi sunmak istiyoruz. Bir diğer önemli konu da kentsel dönüşüm. İzmirde özellikle şehir merkezinde arsa bulmak çok zor. Hem de çok maliyetli. Bu nedenle sosyal donatı alanları ve peyzajıyla ada bazında dönüşümün kolaylaştırılması gerekiyor. Burada hem daire sahiplerinin hem de müteahhitlerin yararına bir model uygulanması çok önemli ” 

Kuşadası Okul Projesi Hayata Geçiriliyor

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından, Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalanan Ulusal Eğitime Katkı Protokolü ile, Kuşadası’nın da içinde bulunduğu 154 ilçeye yapılan okul projesi hayata geçiriliyor.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından, Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalanan Ulusal Eğitime Katkı Protokolü ile, Kuşadası’nın da içinde bulunduğu 154 ilçeye yeni okul kazandırılıyor.

Kuşadası’na yapılacak okul alanında Kuşadası Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Akdoğan, Meclis Başkanı Bülent İlbahar, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Namık Kemal Daylan, Meclis Başkan yardımcısı Tolga Erdem, Yönetim Kurulu Üyeleri Müslüm Yıldırım ve Murat Boranalp, Kuşadası İlçe Milli Eğitim Müdürü İbrahim Ataman ile birlikte okul yapılacak alanda incelemelerde bulundu.

Kuşadası Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Akdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Kuşadası Ticaret Odası tarafından eğitime verilen öneme değinerek, Kuşadası’na kazandırılacak okula destek ve çabaları için TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu’na teşekkür etti. Akdoğan, “Yakında temel atma töreni gerçekleşecek okulun, Kuşadası’na hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum” dedi.

Loda’dan Berjer Dokunuşu

Değişen trendlerle formu değişse de özellikle salonların bazen yatak odalarının, hele ki oturma gruplarının vazgeçilmezi Loda Berjer koltuklar artık her zevke uygun tasarımlarıyla evlerimizin demirbaşı.

Tüm Trendlere Uyan Zamansız Bir Klasik

Her zaman fark yaratan tasarımlarıyla Loda Mobilya koleksiyonlarındaki Berjer koltuklar, sonsuz seçenekler sunuyor.

Amber Berjer koltuk fütüristik çizgileriyle büyülerken,. Prisma Berjer ise vintage çizgileriyle  oldukça iddialı. Modern dekorasyon stilini endüstriyel tasarım anlayışıyla birleştiren Tergum Berjer, hareli ceviz cilası ve kullanılan kayın ağacı ile evinde farkı arayanlar için özel bir seçenek sunuyor. Modern bir kompozisyon yaratmak isteyenler için önemli ipuçları sunan Pugna Berjer, klasik izler taşıyan tasarımıyla da sofistike bir stil önerisi olarak yerini alıyor. Birbirinden çok farklı seçenekler için Loda mağazalarına uğramanız yeterli. Unutmayın herkese özel bir Berjer mutlaka vardır. 

GYODER Başkanı Kalyoncu: ‘’Her Türlü Desteğe Hazırız’’

GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu, erişilebilir konut açısından atılan her adımı desteklediklerini söyledi. 

İlk Evim İlk İş Yerim Projsini değerlendiren GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu, barınma ihtiyacının çok insancıl ve önemli bir ihtiyaç olduğunu belirterek, “Barınma ihtiyacı konut geliştirme, gayrimenkul geliştirme sektörünün de bir alanı. Barınma ihtiyacı söz konusu olduğunda toplumun ihtiyaçları ve beklentileri her zaman ticari beklentilerin önüne geçer. Devlet tarafından atılan bu adım özellikle yeni konut arzını artırarak şu anda arz – talep dengesinde oluşan dengesizlik için çözüm olabilir.  Son dönemde barınma ihtiyacı için oluşan yoğun talep dikkat çekiyordu.” dedi.  

Erişilebilir konut üretimi için atılan adımları sonuna kadar desteklediklerinin de altını çizen Kalyoncu, “Devletimizin böyle önemli bir ihtiyaç sonrası hızlı bir aksiyon alarak bu projeyi başlatması bizi çok mutlu etti. Özel sektör olarak memleketimiz için destek vermek ve hizmet etmek bizin için asli bir görev olur.  GYODER için gurur verici bir vazife olur. Biz de bu projenin destekçisi olmaktan ve üzerimize ne düşerse gerçekleştirmekten büyük mutluluk duyarız. “İlk Evim, İlk İş Yerim” Projesi, istihdam noktasında da çok hızlı olumlu bir etki oluşturacak. Atılan bu adım 250 alt sektörü de beslerken, bu sektörlerin de çarpan etkisi ile çok etkili bir ekonomik canlanma yaşanmasını öngörüyoruz. Bu 250 sektörde sadece inşaat sektörü yok. Çok çeşitli bir spektrum var burada. Ayrıca TOKİ’nin inşaat işlerini yapması için ihale ile görevlendirdikleri şirketler genelde orta ölçekli şirketler oluyor. Devletin attığı bu adım özellikle dar gelir sahibi kişilerin konuta erişimini kolaylaştırırken, orta gelir grubunun da konuta erişim problemini çözecek bir hamleyi ortaya koymamız gerekiyor.   Bu noktada her şeyi sadece devletten beklemeden, biz de gayrimenkul sektörü olarak çalışmalarımızı son hızla sürdürüyoruz. Toplumumuza yarar sağlayacak her türlü projenin her zaman tam destekçisiyiz.  GYODER olarak, devletimizin başlattığı bu tarihi sürece her türlü desteği vermeye, üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye bütün kalbimizle hazırız. Bu projeye özel sektörün de dahil olması devletimizin üzerindeki yükü azaltırken, hareketlenen ekonomiye de can suyu niteliğinde olacaktır.  GYODER olarak topluma katkı sağlama bakış açısını çok önemsiyoruz

Erişilebilir Konut Komitesi’ni kurduk

Ayrıca, gayrimenkul sektörünün kalıcı ve sürdürülebilir gelişimi için, ülkemizin kaynaklarını optimum şekilde değerlendirerek israfı önleyecek, teknolojiyi daha yoğun kullanarak gerekli hizmetleri sağlayacak bir bakış açısı, önümüzdeki dönemde tesis yönetimine yön verecektir. Bu açıdan yapıları inşa etmek kadar yaşatmak da çok önemlidir.  GYODER olarak sektörümüz adına güzel işlere imza atmak için çalışıyoruz. Ana vizyonumuz olan 4T; Tabiat, Toplum, Teknoloji ve Tasarım konularını sahiplenerek amacımızı ve farkımızı hem yaptıklarımızla hem de söylemlerimizle tüm sektör paydaşlarına iletiyoruz. Kısacası 4T vizyonumuzu tüm faaliyetlerimizin ya da projelerimizin merkezinde konumlayarak hareket ediyoruz. GYODER olarak Ocak 2022’de Erişilebilir Konut Komitesi’ni kurduk. Komitemizde akademisyenler ve sektörün farklı temsilcileri bulunuyor.

Önce altyapının, sonra üst yapının ortaya çıkarılması gerekir

Öte yandan sektörün daha erişilebilir bir veri tabanına sahip olması, veri üzerinden yönetilebilmesi,  uzun dönemli planlamaların yapılması ve şehirlerimizin artık eskiden olmayan fakat bugün olan sağlık, enerji ve ulaşım altyapısı sayesinde şehirlerimizde uzun dönemli planlama yaparak önce altyapının, sonra üst yapının ortaya çıkarılması gerekir. Bu projede en önemli maddelerden biri de altyapının hazır olması. Artık devletimizin altyapısı hazır bir arsa veriyor olabilmesi çok değerli. Artık sağlıkta, enerjide oturmuş bir altyapı var. Bu altyapılarımız dünyada da öne çıkmış durumda. Sektörümüzde bugün arsa seçeneği, yarın ise farklı fikirler üretebilme alanı doğuyor. Sektör de bunu mutlaka avantaja çevirecektir.” şeklinde konuştu.

Erişilebilir konut üretimi ilgili projemizi 25 Ekim’de açıklayacağız

Yerli Yeşil Bina Sertifikası’nın çok önemli olduğunu da sözlerine ekleyen Kalyoncu, “Gayrimenkulümüz bizim için altın değerinde. Her toplumun en büyük değeri gayrimenkuldür. Gayrimenkulünü iyi yöneten toplumlar her zaman gelişmiş toplumlardır. GYODER olarak erişilebilir konut üretimi ve finansmanı ile ilgili bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmanın çıktılarını 25 Ekim’de gerçekleştireceğimiz Gayrimenkul Zirvesi’nde paylaşacağız.” diyerek sözlerini tamamladı. 

İşbirliğine Yönelik İmzalar, Tüyap Beylikdüzü’nde Başlayan Uluslararası Zuchex 2022 Fuarında Atıldı

Ev ve Mutfak Eşyaları Sektörüne yönelik Zuchex ve Host İstanbul fuarlarını organize eden Tarsus Türkiye ile züccaciye sektörünün lider firmalarını çatısı altında buluşturan ZÜCDER arasında 5 yıllık yeni işbirliği protokolü imzalandı. 10 milyar dolarlık ticaret hacmine sahip sektörün derneği ve fuar organizasyonu arasında imzalanan protokol, Türkiye’nin üretici markalarını küresel rekabette daha da ileri taşıyacak. 

Konuyla ilgili açıklama yapan ZÜCDER Züccaciyeciler Derneği Başkanı Mesut Öksüz, dernek olarak temel amaçlarının, temsil ettikleri markalarla birlikte var olan sorunları çözüme kavuşturmak,  mevcut pazarlarda gücümüzü koruyarak alternatif ihracat kanalları oluşturup sektörün global pazar payını genişletmek ve istikrarlı büyümeye katkıda bulunmak olduğunu vurguladı. Zuchex ve Host İstanbul fuarlarının, bu amaca doğrudan hizmet ettiğini ifade eden Öksüz; “ Züccaciye sektörü son 10 yıldan beri her yıl yaklaşık yüzde 10 büyüyor. Dış ticaret fazlası son 5 yılda yüzde 80’in üzerine çıkmış durumda. Sektör ihracatı 2021 yılı sonunda bir önceki seneye göre yüzde 34,5 büyüdü ve 4,5 milyar dolardan 6,1 milyar dolara geldi. Dünya ihracat liginde sektör olarak şu anda Türkiye 8. sıraya yükseldi. İlk 5 içine girmeyi ve ihracatımızı da 7 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Bu süreçte, Türkiye ev ve mutfak eşyaları sektörünün uluslararası ölçekteki en büyük beş fuarından birisi olan Zuchex ve yerli üreticileri dünyaya açan Host İstanbul fuarları büyük rol oynuyor. Dernek olarak her iki fuarımıızı da desteklemeye devam edeceğiz. Önümüzdeki yeni 5 yıllık dönemde de bugüne kadar başarıyla sürdürdüğümüz karşılıklı işbirliğimiz artarak sürecek.” dedi. 

“Fuar organizasyonlarının temel hedefi, özellikle yurt dışındaki doğrudan satın almacıları firmalarla buluşturarak, yeni uluslararası ticaret ve alternatif pazar fırsatları oluşturup, hitap ettiği sektörlerin gelişiminde katkıda bulunmak olmalı” diyen Tarsus Türkiye Genel Müdürü Zekeriya Aytemurimzalanan protokol ile ilgili yaptığı açıklamada; “Bu yıl 32.’sini gerçekleştirdiğimiz Zuchex ve 15.’sini geride bıraktığımız HOST İstanbul fuarları, yurt içi ve yurt dışından binlerce satın almacıyı, üretici markalarımızla buluşturarak, Türkiye ev ve mutfak eşyaları sektörüne 1 milyar doların üzerinde ihracat katkısı sağlıyor. ZÜCDER’in değerli katkılarıyla düzenlediğimiz fuarlarımız, sektörün büyüme hızını ve ihracatını arttırmaya devam edecek” dedi. 

Artvin, Yusufeli’de Kamu Binaları Taşınıyor

Artvin, Çoruh Nehri üzerinde yapılan Yusufeli Barajı’nın sular altında kalacak ilçesinde bulunan kamu binaları yeni yerleşim yerlerine taşınmaya başladı. 

3 bölge ve 10 etap olarak sürdürülen alt yapı ve üst yapı ile bina, çevre düzenleme çalışmalarında sona gelinen Yusufeli’de kamu kurumlarının taşınma süreci başladı. 

Türkiye sınırlarında 410 kilometrelik uzunluğa sahip, Kuzeydoğu Anadolu’nun en büyük nehirlerinden Çoruh’un üzerine Yusufeli Barajı ve hidroelektrik santrali (HES) projelendirildi. Temeli 26 Şubat 2013’te atılan, 275 metre gövde yüksekliğiyle Türkiye’nin en yüksek, dünyanın ise ‘çift eğrilikli ince kemer baraj tipi’ kategorisinde 3’üncü en yüksek barajı olan Yusufeli Barajı’nın gövde inşaatı tamamlandı. Baraj inşaatıyla ilçe merkezi ile köylerde yaklaşık 5 bin konut, 270 iş yeri ve 9 bin 430 dönüm tarım arazisi, sular altında kalacak.

İlçenin yeni yerine taşınması kapsamında, Yansıtıcılar mevkisinde, 24 milyon metreküp kazı ve 11 milyon metreküp dolguyla 153 hektar alan elde edildi. 3 bölgede 10 etap halinde sürdürülen yeni yerleşim yerindeki altyapı çalışmalarıyla hükümet konağı, emniyet, jandarma, adliye, ilkokul ve ortaokul, lise, müftülük, öğretmenevi gibi kamu binaları tamamlandı. Sular altında kalacak Yeniköy, Tekkale, Irmakyanı, Çeltikdüzü, Çevreli, İşhan ve Meşecik köylerinde yaşayanlar için de dağların eteklerinde yeni yerleşim birimleri kuruldu. 7 köyde, yöresel mimaride, 2’şer katlı modern evler yapıldı. Toplam 520 köy evi, inşa edildi. 152 yıllık tarihinde 6 kez yerleşim yeri değiştirilen ve 7’nci kez taşınacak olan Yusufeli’nde altyapı ve üstyapı ile bina ve çevre düzenleme çalışmaları tamamlanan 2 etap, taşınmaya hazır hale getirildi.

Kütahya Vefa Futbol Sahası’nda Ek Bina İnşaatı Başladı

Kütahya Belediyesi tarafından yapımına başlanan Vefa Futbol Sahası Ek Bina inşaatı hızla başladı. 

Kütahya Belediyesi tarafından, gençlerin spora yönelmeleri ve sağlıklı bireyler olarak yetiştirilmesi kapsamında yapılan Vefa Futbol Sahası Ek Bina inşaat çalışmaları tüm hızıyla başladı. 

Saha zemin alt yapı çalışmalarının tamamlandığı projenin ek bina projesinin en kısa sürede tamamlanması hedefleniyor. 

Borsa Yeni Hizmet Binası İnşaatı Sürüyor

Nazilli Ticaret Borsası üyelerine yönelik kaliteli hizmet sunmak amacıyla bir yıl önce temeli atılan yeni hizmet binasında inşaat çalışmaları devam ediyor. 

Brüt 3 bin 200 metrekare inşaat alanına sahip Borsa Hizmet Binası’nı inceleyen Nazilli Ticaret Borsası Başkanı Nurettin Kırlıoğlu, “Nazilli’ye ve borsa üyelerimize böyle bir hizmet binasını kazandırdığımız için tüm ekip olarak büyük onur ve gurur duyuyoruz.” dedi.

Aydın-Denizli devlet karayolu üzerinde yükselen Nazilli Ticaret Borsası hizmet binası, bodrum, zemin, 1 ve 2’nci kattan oluşuyor. Yeni hizmet binasında çok amaçlı toplantı salonu, yönetim kurulu toplantı salonu, yönetim kurulu ve meclis başkanlıkları odaları, genel sekreterlik, kayıt, tescil, muhasebe bölümleri ile buğday analiz laboratuvarı bulunacak. 

1 Ekim tarihinde gerçekleşecek borsa seçimleri öncesinde çalışmalara hız veren Nazilli Ticaret Borsası Başkanı Nurettin Kırlıoğlu, yapılan çalışmaları yerinde inceledi. Ziyaret sonrasında konuşan Başkan, “Bugüne kadar yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır. Nazilli’ye ve borsa üyelerimize böyle bir hizmet binasını kazandırdığımız için tüm ekip olarak büyük onur ve gurur duyuyoruz. Çünkü bugüne kadar hep yapılamaz dediler ve direncimizi kırmaya çalıştılar. Şimdi açılış aşamasına geldik. Yerel ve Doğal Ürünler Ticaret Merkezi’ni yapamazlar dediler, onda da tüm engellemelere rağmen önemli bir aşamaya geldik ve kısa sürede onun da hayata geçmesi için çalışmalarımıza hız vereceğiz. İncir ve kestanenin anavatanının Nazilli olduğunu, ticaretinin en önemli noktasının Nazilli olduğunu katıldığımız fuarlar, girişimcilere verdiğimiz desteklerle tüm dünyaya duyuruyoruz, duyurmaya da devam edeceğiz. Üyelerimiz için yaptığımız hizmetlerimiz daha iyilerini ve güzellerini ekleyerek devam edecek.” ifadelerini kullandı. 

Arsa Kampanyasında Başlama ve Bitirme Süresi Belli Oldu

Sosyal konut kampanyası kapsamında 100 bin arsa sunan Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), inşaat başlama ve bitirme süresine ilişkin bildiri yayımladı. 

TOKİ tarafından yayımlanan bildiriye göre; imarlı arsa satın alan kişilerin tahsis sürecinden itibaren 1 yıl içerisinde inşaata başlayıp 2 yıl içerisinde nüve kısmını tamamlamak zorunda. 

Yayımlanan duyurunun detayları şu şekilde;

ARSA SATIŞI BAŞVURU ŞARTLARI:

  1. • T.C. Vatandaşı olmak.
  2. • 18 yaşını doldurmuş olmak.
  3. • O Belediye sınırları içerisinde ikamet etmek.
  4.   Tahsis edilecek arsalar, Büyükşehir Merkez ilçelerden herhangi birisinde ise Merkez ilçelerden herhangi birisi sınırı içinde ikamet etmek. Diğer Belediyelerde ise arsa tahsisi öngörülen Belediye sınırları içerisinde ikamet etmek.
    • Yoksul ve dar gelirli olmak. (Aylık Gelir Durumu 16.000 TL’nin altında olması)
    • Arsa tahsis edilecek kimselerin, kendisinin veya eşinin veya ergin olmayan çocuğunun herhangi bir belediye sınırı içinde ev yapmaya müsait arsaya veya her hangi bir yerde bir ev veya apartmanın ayrı bir dairesine karşılık olan arsa payına sahip olmaması şarttır.
    • 775 sayılı Gecekondu Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği hükümleri uyarınca yapılmış olan uygulamalardan daha önce faydalanmamış olmak.
    • Başvuru bedeli olarak 500 TL yatırılması
       (Noter kurası sonucu kendilerine asıl ve yedek olarak arsa isabet etmeyenler ile arsa tahsisinden yararlanmaktan vazgeçen ve yedek listede sırası gelmeyenlerin başvuru bedeli  iade edilecektir. Kendilerine arsa tahsis edilenlerin ödemiş oldukları başvuru bedeli peşinat bedeline dahil edilecektir.)
  5.  

HAK SAHİPLİLİĞİ SONRASI 775 SAYILI KANUNA GÖRE TAHSİS SÜRECİ

  1. 1) Arsa tahsis bedelinin 1/10’u peşin geriye kalanı 9 yılda 9 eşit taksitle ve faizsiz olarak ödenir.

   a) Arsa tahsisi yapıldıktan sonra, 1/10 arsa tahsis bedeli peşinatının ödenmesi, noter taahhütnamesi imzalanarak arsa tahsis bedeli geriye kalan 9 taksitin 9 yılda 9 eşit taksitle ödenmek üzere Toplu Konut İdaresini izafeten Ziraat Bankası A.Ş. ile borçlanma sözleşmesi imzalanmasını müteakiben arsa tahsisi kesinleşmiş olur.
   b)  Taksit ödeme tarihi; peşinat bedeli ödendikten sonra, sözleşme imza tarihinden itibaren 1 yıl sonraki tarihtir. Tahsis sahibi peşinat tutarı yatırıldıktan 1 yıl sonra başlamak üzere, taksitler aylık yada yıllık eşit taksitler halinde ödenebilir. Ancak sözleşme aşamasında aylık yada yıllık sözleşme tiplerinden sadece biri tercih edilecektir.

  1. 2- Kesinleşen arsa tahsisi sonrasında tahsis sahibinin yükümlülüklerini yerine getirmesini teminen taahhütname alınır.
  2. 3- 3 ay içerisinde ipotekli ve takyitli olarak tapu devri yapılır.
  3. 4-a) Tahsis edilen müstakil arsalar üzerine; arsa tahsis tarihinden itibaren ilk yıl içerisinde konut inşaatına başlanması, 2 yılda  nüve kısmının tamamlanması şarttır.
       b) İmar planlarına göre toplu yapılaşmaya uygun olan (müstakil arsa tahsisi yapılamayacak) taşınmazlar taliplilerce bankaya müracaat edildiğinde bu taşınmazlar için diğer başvuru sahipleri ile müşterek müracaat etmiş sayılır. Kura sonrası bu taşınmazlardaki hak sahipleri de müşterek müracaatları sebebiyle aynı arsa içerisindeki diğer ortakları ile 775 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğinde belirtilen inşaat yapma şartlarına uymayı peşinen kabul ve taahhüt eder.

    Müşterek parseller için kura çekimi yapıldıktan sonra parsel bazlı ortaklar (7 ve üzeri ortaklar için), 3 ay içinde konut yapı kooperatifi kuracak olup, bu taşınmazdaki yapım süreci kooperatif kanuna göre yürütülecektir. Bu kooperatiflerden ayrılanların olması halinde, bunların yerine kurada belirlenmiş olan yedek listeden hak sahipleri üye olarak alınacaktır.
   Müşterek asa için müracaat edenler, tapu senedinin tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde konutunu yapmaya başlamaları ve önceden tespit edilen plana göre tüm bloklar için zemin kat taban döşeme seviyesini en geç 2 yıl içinde bitirmeleri şarttır.
    Bu şarta uymayanlardan tahsis edilen arsalar, hiçbir hüküm alınmasına gerek olmaksızın ödemiş olduğu bir bedel var ise %10’u kesilerek kalan meblağ iade edilerek geri alınır.

  1. 5- Bu Kanun hükümlerine dayanılarak yapılan tüm işlemler her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır.
       Tapu devri esnasında döner sermaye harcı, tahsis sahibi tarafından ödenir.
  2. 6- Arsa tahsisi için yapılan müracaat sayısının tahsis edilecek arsa sayısından fazla olması halinde, arsa sayısı kadar asil ve asil sayısı kadar yedek hak sahipleri noter kurası ile belirlenecektir.

   Noter kurası ve diğer duyurular İdaremiz www.toki.gov.tr internet adresinde yayımlanacak ve tahsis sahiplerine kısa mesaj yolu ile iletilecektir.

  1. 7- İmar planı çalışmaları sonucu arsaların belirlenmesi ve altyapı çalışmalarının (elektrik, su, kanalizasyon) tamamlanmasını müteakiben inşaat yapımına ait süreler başlayacaktır.

İlk Evim İlk İş Yerim Projesinde İhale 10 Ekim’de Yapılacak

Geçtiğimiz günlerde duyurulan ve Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından başlatılan İlk Evim İlk İş Yerim projesinde ihale tarihi 10 Ekim olarak belirlendi. 

Konuyla ilgili bilgi veren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “İlk etapta inşa edilecek olan 250 bin adet sosyal konut 2 yıl içerisinde tamamlanıp vatandaşlarımıza teslim edilecektir. 5 yıllık 500 bin sosyal konut ve 50 bin iş yerini içeren bir proje açıkladık. 31 Ekim’e kadar vatandaşlarımız konut almak istiyorlarsa başvurularını yapabilecekler. Arsa ve iş yeri başvurularını henüz başlatmadık. Onlara da 10 Ekim ile 7 Kasım tarihleri arasında başvuru alacağız. Başvurular bittikten sonra kura çekimi olacak. Bunlar yapılırken inşaatlar da başlayacak. Biz 10 Ekim’den itibaren ihaleleri yapmaya başlayacağız.” açıklamalarında bulundu. 

Sosyal Konut Projesinde Ödeme Şartı Değişti

Geçtiğimiz günlerde açıklanan sosyal konut projesinde ödeme şartları değiştirildi. Buna göre, 2 yıl sonra başlayacak olan ödeme planı, ‘’sözleşme tarihini takip eden ay’’ olarak değiştirildi. 

13 Eylül tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından duyurulan İlk Evim İlk İş Yerim sosyal konut projesinde ödemelerin konut tesliminden sonra başlayacağı açıklanmıştı. İlk başvuruların alınmaya başlandığı projede, ödeme şartları Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından değiştirildi. 

Açıklandığı gün kurayı kazananlar için ‘konut teslimini takip eden ay’ olarak düzenlenen ödeme planı, ‘sözleşme tarihini takip eden ay’ olarak değiştirildi. 

2 gün önce başlayan E-devlet başvurularının son tarihi ise 28 Ekim olarak belirlendi. Proje ilindeki başvurular 14 Eylül-31 Ekim tarihleri arasında, Ziraat Bankası ve Halk Bankası yetkili şubelerinden yapılacak. 

Burhaniye Sağlık Merkezi İçin İhale Düzenlendi

Balıkesir, Burhaniye Belediyesi, ücretsiz hizmet verecek olan Ferit Çakıroğlu Sağlık Merkezi inşaat yapım işi için ihale düzenledi. 

Geçtiğimiz aylarda Nur Çakıroğlu Albak ile yeni yapılacak Ferit Çakıroğlu Sağlık Merkezi için bağış protokolü imzalayan Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler, inşaat yapım ihalesini de gerçekleştirdi. İmzaların atılmasının ardından merkezin, itiraz süresi sonucunda yapımına başlanması kararlaştırıldı.

Eski Belediye binasının olduğu kısma yapılması planlanan sağlık merkezi, toplam 736 metrekare kapalı alana sahip olacak. Tam adı Burhaniye Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü Ferit Çakıroğlu Sağlık Merkezi olacak olan merkezde, 2 doktor, 1 psikolog, 1 sosyolog, 1 fizyoterapist, 1 diyetisyen, 1 laboratuvar teknisyeni ve Belediye sağlık işleri personeli görev alacak. 

‘’Bu Şartlarda Yapı Sektörüne Hizmet Veremeyecek Noktaya Gidiyoruz’’

Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Derneği, artan maliyetler nedeniyle sektörde zorlandıklarına dair bir bildiri yayımladı.

Yapı Denetim Kuruluşları Derneği Genel Başkanı Tayfun Gücenmez imzasıyla yayımlanan bildiri şu şekilde;

‘’Yapı denetim kuruluşları olarak, artan maliyetler karşısında sektörümüze hizmet vermekte zorlanıyoruz. Bilindiği üzere 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren asgari ücrete yüzde 30 oranında ara zam yapılmıştır.  Personel giderleri gider kalemlerimizin en büyüğünü oluşturmakta olup, bu zam kuruluşlarımızı sıkıntıya sokmuştur. 

Bunun dışında yılbaşından beri maruz kaldığımız;

– Yakıt ve araç maliyetlerindeki artışlar (mevzuat gereği en az 3 adet araç ile hizmet vermekteyiz), 

– Beton numunelerine yapı laboratuvarlarının yaptığı fahiş  zamlar,(yılbaşından beri en az yüzde 100 oranındadır),

– beton numunesi çiplerine yapılan zamlar (Mart 2022 ve 15 Eylül 2022 tarihinde yüzde 33 oranında yıl içerisinde yapılan zamlar) (Bu çip giderlerini beton firmaları karşılamalıdır)

– Ofis giderlerinin artması (mevzuat gereği en az 100 metrekare ofiste hizmet vermekteyiz)

gibi olumsuz koşullardan dolayı yapı denetim kuruluşları olarak hizmet veremeyecek duruma gelmemizle, inşaat sektörünün durması gündeme gelmektedir. 

Tüm sektör aktörleri serbest piyasa koşullarında istedikleri şekilde fiyatlarını güncelleyerek koşullara ayak uydurabilmektedir. Yapı denetim kuruluşlarının ücretlerinde ise yılbaşından bu yana, bütün masraf kalemlerindeki ciddi artışa rağmen hiçbir artış olmamıştır. Bunu bir örnekle açıklamak gerekirse;

1 Ocak 2022 tarihinde 1 milyon TL’den satılan 140 metrekare bir villanın emlak komisyon bedeli 30 bin TL iken, şu anda satış fiyatı en az 2 milyon TL olduğu için 60 bin TL olarak güncellenmiştir.

Oysa 1 Ocak 2022 tarihinde 1 milyon TL’den satılan 140 metrekare bir villanın yapı denetim hizmet bedeli 7 bin TL iken şu anda tüm artan maliyetlere rağmen hala aynı fiyattır. 

Hal böyle iken, sektörün deprem sigortası olan yapı denetim kuruluşlarının, emlak hizmet bedellerinden çok daha düşük ücretlerle çalışmaları gündemden düşmeden çözüm bulunması gereken bir konudur.

Bu yıl müteahhitlerin birim fiyatlarına da üçüncü kez güncelleme yapılmıştır. Sektördeki tüm mal ve hizmetlerin fiyatlarının güncellendiği noktada yapı denetim ücretleri çok geride kalmıştır. 

Bakanlığımızdan yapı denetim hizmetini sağlıklı koşullarda verebilmemiz için mevzuat değişikliği yapılarak yapı denetim hizmet bedellerinin yıl içinde en az 2 defa güncellenmesini talep ediyoruz.

Aksi takdirde bu şartlarda yapı denetimi hizmeti veremeyecek noktaya doğru gidiyoruz. Hepimizi zora sokacak böylesi bir durumun yaşanmaması adına Bakanlığımızdan destek talep ediyoruz. ‘’

İnşaatta Dalgalanma Yüksek, Yön Belirsiz

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri gösteren “Hazır Beton Endeksi” 2022 Ağustos Ayı Raporu’nu açıkladı. Rapora göre, faaliyette ağustosta yukarı yönlü bir hareket olmasına rağmen yılın başından bu yana inşaatın hâlen yönünü tayin edemediği görülmektedir. 2 ay üst üste faaliyette yükselişin görülmemesi sektörün ne yönde hareket edeceğinin belli olmadığının net bir göstergesidir.

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir.

THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton Endeksi’nin 2022 Ağustos Ayı Raporu’nu açıkladı. Rapora göre, Faaliyette ağustosta yukarı yönlü bir hareket olmasına rağmen yılın başından bu yana inşaatın hâlen yönünü tayin edemediği görülmektedir. Ağustos ayında Beklenti ve Güven Endeksleri eşik değerin altında kalmıştır. Güven temmuz ayına paralel hareket ederken Beklenti Endeksi yılın en düşük seviyesine gerilemiştir. Birleşik Beton Endeksi, 2 endeksteki azalmaya rağmen faaliyetteki yükseliş nedeniyle yukarı yönlü hareket etmiş ancak eşik değerin altında kalmaya devam etmiştir.

Her 4 endeks de geçen yılın aynı dönemine kıyasla gerilemiş görünmektedir. Özellikle beklentideki gerileme daha yüksek durumdadır.

Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Beklenti ve güvenin geçen yıla kıyasla düşük kalması, hem mevcut durumda hem de önümüzdeki dönemde inşaat sektöründe beklenen canlanmadan hâlen uzak olduğumuz anlamına gelmektedir.” dedi.

Faaliyet Endeksi’nin yükselmesine rağmen geçen yıla kıyasla gerilemiş olmasını da değerlendiren Yavuz Işık, “Bu durum hükûmetin inşaata yönelik almış olduğu tedbirlere rağmen sektörün daralmaya devam ettiğini bize göstermektedir. Yılın geride bıraktığımız ikinci çeyreğinde %7,6 büyüyen Türkiye ekonomisinde en çok küçülen sektör %10,9 ile inşaattır. Tarım sektörü ile birlikte negatif büyüyen 2 sektörden biri olan inşaat sektöründeki geriye gidiş devam etmektedir.” diye konuştu.

Edirne Atık Su Arıtma Tesisi İnşaatı Tamamlanmak Üzere

Edirne’de mahallelerde bulunan atık suların Meriç Nehri’ne akması sonucu inşa edilen İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi inşaatında sona gelindi. 

Tesisin inşaatında son aşamaya gelinince, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, tesise ziyarette bulunarak, son durumlar için yetkililerden bilgi aldı. 4 yıldır yapımına devam edilen tesis hakkında konuşan Gürkan, “Pandemi ile birlikte uzun bir süre işlere ara vermek zorunda kaldık. Çalışılmayan bir buçuk yıl oldu. Pandemiden sonra Edirne’nin ilk arıtma tesisini, yani 8 bin 300 yıllık kentin ilk arıtma tesisini yapmaya başladık. Aralık ayı sonunda buradaki inşaat bitecek. İnşaat işlemleri bitti, mekanik işlemler devam ediyor. Bugün bu hali ile bu tesisi görmenizi istedik. Bu tesis, dünyada da Türkiye’de de en son sistem tesislerden birisi. Şehirdeki bütün atık suları, yağmur suyu ile birlikte toplayıp işledikten sonra atığı arıtarak doğaya bırakmak. Buradan çıkacak su tarımsal amaçlı da kullanılabilir. Bu suyun tarımsal sulamada kullanılmasını da bütün bilim insanları tavsiye ediyorlar. Etrafımız tarlalar, 600 metre ilerimiz Meriç Nehri. Bu tesis bittikten sonra, yıl başından sonra işletmeye aldığımızda buradan, doğanın düşmanı değil tam tersine doğanın dostu olan bir atık su çıkacak. Tarımsal üretimde kullanırsanız ki çiftçilerimiz ile de görüşeceğiz, verimi artırıyor, Meriç Nehri’ne salarsak canlı yaşamını, biyosfer ortamını artıran bir özelliği olacak.’’ dedi.

Kalan Çamurdan Enerji Üreteceğiz!

Suyun arıtılmasının ardından arta kalan çamuru da enerjiye dönüştüreceklerini söyleyen Bakan, ‘’Buradan uzun vadede 7 ton, kısa vadede 4-5 ton çamur kalacak elimizde, sıvı kısmını arıttıktan sonra. Peki bu çamuru ne yapacağız? Bunu da aynı çöplükteki gibi enerjiye dönüştürebiliriz, elektrik enerjisine dönüştürebiliriz, onun çalışmalarına başladık. Bir yıldır çalışıyoruz. Onunla da ilgili dünyada gelişen teknolojiler var ama biz o noktaya gelene kadar, yeterli çamuru biriktirene kadar, -buna ‘çamur’ demeyin o da değerli bir materyal haline gelecek- doğa ve çevre için en doğru yöntemi bularak buna bir çözüm oluşturacağız. Ondan da bir üretim prosesiyle enerjiyi üreterek ekonomik anlamda fayda sağlayacağız.” şeklinde konuştu.

Edirne’de Sokak Sağlıklaştırma Projesi Devrede

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı İşleri Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen Sokak Sağlıklaştırma projesi kapsamında, Edirne, Selimiye Cami çevresi düzenleme çalışmaları başlatıldı. 

Edirne Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü koordinesinde Kıyık Caddesi’nde devam eden çalışmaların yanı sıra Selimiye Cami çevre düzenlemesi başlatıldı. Konuyla ilgili konuşan Edirne’yi tanıtma ve Tava Ciğer Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, “Bu eserin çevresi de güzel olmalıydı. Sokak Sağlıklaştırma Projesi ile çok güzel bir çalışma başlatıldı. Hem Selimiye hem de Selimiye Meydanı bir de Selimiye’nin çevresi çok güzel olacak. Çok mutlu olduk çok da güzel şeyler oluyor burada. Dükkanlar, tabelalar bir örnek olacak. Turistler bakınca ‘evet burası Selimiye Meydanı ve çevresi’ diyecekler.” dedi.

Xylem, 2025 Yılına Kadar 16,5 Milyar Metreküpten Fazla Su Tasarrufu Yapmayı Hedefliyor

Kendisini dünya genelindeki en zorlu su sorunlarını çözmeye adamış lider su teknolojisi şirketi Xylem, bu kapsamda attığı somut adımlarla su tasarrufunun önemine dikkat çekiyor. 

2020 yılında su kullanımını bir önceki yıla göre yüzde 19 oranında azaltmayı başaran şirket; 2025 yılına kadar 16,5 milyar metreküpten fazla su tasarrufu yapmayı hedefliyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Xylem Orta Doğu ve Türkiye Direktörü Naji Skaf, 2025 hedefleri arasında yılda 55 milyonu aşkın kişinin evsel su kullanım ihtiyacına eş değer olan 3,5 milyar metreküpün üzerinde gelir getirmeyen suyu azaltmanın ve yılda 197 milyondan fazla kişinin evsel su kullanım ihtiyacına eş değer olan 13 milyar metreküp suyu yeniden kullanım için arıtmanın bulunduğunu belirtti.

Suyu daha erişilebilir ve uygun fiyatlı, su sistemlerini ise daha esnek hale getiren teknolojiler ve çözümler hayata geçiren lider su teknolojisi şirketi Xylem, dünya genelindeki 17 bin çalışanı ile suyun daha iyi kullanımı, korunması ve gelecekte yeniden kullanılması için var gücüyle çalışıyor. Attığı somut adımlarla suyun sürdürülebilirliğine katkıda bulunan şirket; 18 Eylül Dünya Su İzleme Günü vesilesiyle su tasarrufunun önemine bir kez daha dikkat çekiyor. 2020 yılında çalışmaları ve dijital teknolojileri aracılığıyla 1,4 milyar metreküp kirli suyun yerel su kaynaklarına ve yerleşim yerlerine girmesinin önlenmesine katkıda bulunan Xylem, kurduğu arıtma çözümleri ile müşterilerinin 4,3 milyar metreküp suyu yeniden kullanmalarına olanak sağladı. Ayrıca gelir getirmeyen suyu 0,5 milyar metreküp azaltmayı başardı. Önümüzdeki dönemde 7 milyar metreküpten fazla kirli suyun yerel su kaynaklarına veya yerleşim yerlerine girmesini önlemeyi hedefleyen Xylem, küresel ekonomik piramidin tabanında yaşayan en az 20 milyon insanın temiz su çözümlerine erişimini sağlamayı kendisine amaç ediniyor. 

Su Tasarrufu İçin 2025 Hedefleri

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Xylem Orta Doğu ve Türkiye Direktörü Naji Skaf, “Şirketimizin 22 büyük tesisinden 10 tanesi şu anda yüzde 100 yenilenebilir enerjiyle çalışıyor ve iki tanesi projelerinin devam ettiği 12 saha ile saha proses suyunun yüzde 100’ünü geri dönüştürüyor. Bu tesislerdeki genel su yoğunluğunu 2014 yılına göre yaklaşık yüzde 30 oranında düşürmeyi başardık. 2020 yılında su kullanımımızı bir önceki yıla göre yüzde 19 oranında azalttık. 2025 yılına kadar 16,5 milyar metreküpten fazla su tasarrufu yapmayı hedefliyoruz. 2025 hedeflerimiz arasında yılda 55 milyonu aşkın kişinin evsel su kullanım ihtiyacına eş değer olan 3,5 milyar metreküpün üzerinde gelir getirmeyen suyu azaltmak ve yılda 197 milyondan fazla kişinin evsel su kullanım ihtiyacına eş değer olan 13 milyar metreküp suyu yeniden kullanım için arıtmak bulunuyor. Ayrıca tesislerimizde yüzde 100 yenilenebilir enerji ve yüzde 100 proses suyu geri dönüşümü kullanma hedefimizle değer zincirimizde de 2050 yılından önce net sıfır karbon emisyonu elde etme taahhüdünde bulunuyoruz.” dedi.

Xylem Watermark, Şirketin Sürdürülebilirlik Çabalarının Önemli Bir Parçasını Oluşturuyor

Xylem’in tüm bunların yanı sıra Watermark isimli bir de kurumsal sosyal sorumluluk programı bulunuyor. Watermark’ın misyonu, sağlıklı yaşamları desteklemek ve dirençli topluluklar oluşturmaya yardımcı olmak için eğitim, güvenli su ve sanitasyona adil erişim sağlamak olarak öne çıkıyor. Bu misyon doğrultusunda şirket, dünyanın her yerindeki topluluklar için eğitim sağlayan ve güvenli su kaynaklarını koruyan sürdürülebilir kalkınma projelerinde kâr amacı gütmeyen ortaklarla birlikte çalışıyor. Şirket; program aracılığıyla çalışanlarını ve paydaşlarını, zamanlarını gönüllü olarak harcayarak, ayni teknoloji ve ürün bağışlayarak ve parasal bağışlar yaparak küresel su sorunlarının üstesinden gelmek için harekete geçmeye teşvik ediyor. Kâr amacı gütmeyen kuruluşlar ve paydaşlarla iş birliğinde bulunuyor. Su krizini herhangi bir organizasyonun tek başına çözemeyeceği kadar büyük olarak tanımlayan şirket; su sorunlarını birlikte çözmeyi hedefliyor. 2021 yılında 113 bin saat gönüllü çalışmış dünyanın dört bir yanındaki Xylem çalışanları su sorunu yaşayan toplulukların karşılaştığı tehditlere ışık tutuyor.

Maslero CEO’su Ömer Demirel: “Gayrimenkul Odaklı Teknolojiler Geliştirilmiyor”

İş dünyasının geçtiğimiz birkaç yıl içinde yakaladığı dijitalleşme ivmesi, tüm sektörlere yansıyor. Yerleşik geleneksel uygulamalarla öne çıkan gayrimenkul sektörü de bu konuda 2019’dan bu önemli yol katediyor. Süreçleri herkes için kolaylaştırmak isteyen gayrimenkul sektörü, müşteri ilişkileri yönetiminde yapay zeka teknolojilerine başvuruyor.

İş dünyasının son yıllarda yakaladığı dijitalleşme ivmesi, geleneksel uygulamaların benimsendiği ve kurumsallaşmanın daha yavaş ilerlediği sektörleri de etkiledi. İş ilişkilerinin çoğunlukla yüz yüze iletişimlerle ilerlediği gayrimenkul de bu sektörlerden biri olarak öne çıktı. Küresel danışmanlık şirketi KPMG’nin gerçekleştirdiği bir araştırma, gayrimenkul şirketlerinin yüzde 58’inin bir dijital stratejisi olduğunu, yüzde 29’unun ise aktif bir biçimde dijital uygulamalardan yararlandığını ortaya koydu. 

Gayrimenkul sektörü için müşteri ilişkileri yönetimi platformu Maslero’nun Kurucusu ve CEO’su Ömer Demirel, konuyla ilgili görüşlerini şöyle paylaştı: “Gayrimenkul, dijitalleşme ve kurumsallaşma konusunda diğer sektörlere kıyasla daha geriden gelse de son yıllarda büyük yol kat etti. Bu süreci hızlandırmanın yolunun sektör özelinde teknolojiler geliştirilmesi olduğunu düşünüyoruz Bu içgörüden hareketle, gayrimenkul odağında geliştirdiğimiz Maslero platformu, sektörün kritik iş fonksiyonlarından biri olan müşteri ilişkileri yönetimine odaklanıyor.”

Gayrimenkulde Dijitalleşme Ciddiye Alınıyor

KPMG araştırmasına göre, dijitalleşme çalışmalarına ağırlık veren gayrimenkul şirketlerinin yüzde 89’unda, bu görevi üstlenen profesyoneller doğrudan CEO veya yönetim kuruluna bağlı çalışıyor. Gayrimenkul sektörü oyuncularının çağın hızına yetişebilmeleri için net bir dijital strateji benimsemeleri ve bir an önce eyleme geçmeleri gerektiğinin altını çizen Ömer Demirel, “Bu sonuç, sektörün dijitalleşme süreçlerini ciddiye aldığını gösteriyor. Gayrimenkulde ağırlıklı satış odaklı bir operasyon yürütülüyor. Dijitalleşmeyi önemseyen işletmeler için geliştirilen Maslero, bu operasyonu kusursuzlaştırmak için müşteri ilişkileri yönetimine (CRM) odaklanıyor. Maslero sayesinde gayrimenkul şirketleri e-posta, telefon görüşmesi, canlı destek, SMS, WhatsApp gibi pek çok kanalı tek platformdan yönetebiliyor. Şirketler, mevcut veya yeni müşterilerilerinin takiplerini bu iletişim araçlarını kullanarak otomasyon aracılığıyla yürütebiliyor. Ayrıca Google Ads, Meta, Instagram veya farklı platformlardaki reklamlar da yine Maslero üzerinden yönetilebiliyor” ifadelerini kullandı. 

Şirketlerin Yüzde 65i Dijital Teknolojilerle Daha Verimli Hale Geliyor

KPMG araştırmasının sonuçlarına göre, gayrimenkul odaklı teknolojiler kullanan işletmelerin yüzde 65’inin iş süreçlerinde verimlilik yakaladığını hatırlatan Maslero CEO’su Ömer Demirel, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Her gayrimenkul şirketi portföyünü büyütmek, sektör liderleri arasında yer almak ister. Maslero, bugüne kadar özel bir CRM yazılımı olmayan gayrimenkul sektörünün bu ihtiyacına çözüm sunmayı vaat ediyor. Proptech (gayrimenkul teknolojileri) ve CRM çözümlerinin tam ortasında konumlanan Maslero, öğrenebilir yapay zekasıyla tekrar eden işleri otomasyona emanet etme fırsatı tanırken, işletmelerin farklı üçüncü parti uygulamalara olan bağımlılığını da azaltıyor. Teklif hazırlayabilen ve müşterilerle görüşebilen Maslero, satışları yüzde 400 artırma potansiyeli taşıyor. Tüm bu yönleriyle Maslero, gayrimenkul şirketlerinin hızlı ve emin adımlarla büyümesi için stratejik bir dijital dönüşüm hamlesi olarak konumlanıyor.”

Van-İran Sınır Güvenlik Duvarı İnşaatı Devam Ediyor

Yasa dışı geçişleri önlemek amacıyla Van- İran sınırına inşa edilen güvenlik duvarında yüzde 64 ilerleme kaydedildi.

Düzensiz göçmenlerin sınırdan yasa dışı geçişlerini önlemenin yanı sıra kaçakçılık faaliyetlerini ve teröristlerin sızmasını engellemek amacıyla Türkiye-İran sınırında güvenlik duvarı, yeni kulelerin inşası ve hendek kazma çalışmaları devam ediyor.

Sınırdaki, haberleşme ve gözetleme olmak üzere 103 elektro optik kuleden 51’i tamamlandı, 52’sine elektrik nakil hattı çekim işlemleri sürüyor. 72 lego ve 45 monoblok kulenin inşaatının da kısa süre içinde tamamlanmasıyla toplam 220 kuleden sınır hattının sürekli kontrol altında tutulması planlanıyor. İnşaatı tamamlanan 64 kilometrelik güvenlik duvarının 55 kilometrelik bölümüne iki ve üç sıra şeklinde jiletli tel çekildi.

Konuya ilişkin konuşan Şantiye Şefi İnşaat Mühendisi Menderes Cengiz, “Hududun güvenliği için çalışmalar hızla devam ediyor. Bir yandan hendekler kazılıyor bir yandan da duvar örülüyor yol ve kule yapılıyor, tel örgü çekiliyor. Yüzlerce personel ve iş makinesiyle çalışmalar yürütülüyor.” ifadelerini kullandı. 

Artvin, Dereiçi Köyü Yeniden İnşa Edildi

Artvin’in Yusufeli ilçesine bağlı Dereiçi köyünde çıkan yangın nedeniyle zarar gören evlerin yeniden inşa edilmesi süreci tamamlandı. 

Yaklaşık 18 ay önce çıkan yangın sebebiyle Artvin, Dereiçi köyünde bulunan evler oldukça hasar görmüştü. Toplam 193 yapının hasar gördüğü köye Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından yapılan 42 konut inşası tamamlandı. 

Konuyla ilgili konuşan Dereiçi Köyü Muhtarı Sabri Duman, Büyük bir yangın felaketi geçirdik, köyün 3’te 1’i yandı. Konut inşatlarının kabası bitti. Bakanımız Süleyman Soylu ve Murat Kurum, yangının ikinci günü buraya geldiler. Büyük karamsarlık içindeydik, bizim büyük tedirginliğimizi aldılar. Arazi şartları zor, kolay iş değil. Süreç biraz uzamıştır ama devlet elinden geleni yaptı, sözünü tuttu. Allah, başımızdan eksik etmesin.’’ dedi.

Ali Kurt: ‘’Fazla Konut Üreterek Barınma Sorunu Çözülmez’’

KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, geçtiğimiz Salı günü detayları açıklanan sosyal konut projesi hakkında açıklamalarda bulundu.

Katıldığı bir program sonrasında konuşan KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, İlk Evim İlk İş Yerim sosyal konut projesi hakkında, ‘’Bu gerçekleşebilirse, evi olmayan, orada sayın Cumhurbaşkanı’nın belirttiği kriterlerdeki vatandaşlara avantajlı bir süreç. Çok büyük montanlı bir iş; finansı, teknik süreci. Bunun yönetilebilir olması önemli. Umarım gerçekleştirirler. Oradaki finans modelinin aynısını, özellikle riskli yapılarda öncelik kabul edip oraya da yansıtabilirse, biz bugün temelini attığımız projede olduğu gibi ‘İstanbul Yenileniyor’ kapsamında başvuran yaklaşık 150 bin bağımsız birimi an itibarıyla hepsini dönüştürebiliriz. Kısa vadede bunun konut satış fiyatlarının düşmesinde pozitif bir etkisi olmayacaktır. Zaten yılbaşında temel atılıp 24 ay sonra teslim edilecek, her şey yolunda giderse. Kısa vadede bunun kiraları ve konut satış fiyatlarını düşüreceğini beklemek hayalci olur ama evi olmayan insanların uzun vadeli finansman seçeneğiyle ev sahibi olması anlamında tabii ki pozitif bir şey. Eğer inşaat maliyetlerini düşüremezsek, inşaat malzemelerinin üretimini teşvik edemezsek fazla konut üreterek barınma sorununu çözemeyiz.” dedi.

‘’İstanbul Yenileniyor’’ projesi hakkında bilgi veren Kurt, “İstanbul Yenileniyor, bence Türkiye’nin geleceği bir iş. Sadece İstanbul’da değil, tüm Türkiye’de uygulanabilecek bir model. Biz, vatandaşlar, müteahhitler ve final kuruluşunu bir araya getirmeden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin şehircilik kuruluşu şirketleri tüm süreci, anahtar teslimine kadar garantörlüğünü yapıyoruz. Bizim şu anda en çok zorlandığımız şey uzlaşı süreçlerinde, finans ve inşaat maliyetlerini aşırı artması. Hükümetin açıkladığı sosyal konut paketindeki ödeme planını, riskli yapı dönüştürenlere pozitif ayrımcılık yaparak onlara da sunabilsek biz bugün sadece İstanbul Yenileniyor’a başvuran 6 bin 700 noktada 150 bin bağımsız birim var. 150 bin bağımsız birimi an itibarıyla dönüştürebiliriz.” açıklamasını yaptı. 

Bakan Kurum, Basın Toplantısında Konuştu

Çevre, şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul, Beşiktaş’ta düzenlenen İlk Evim İlk İş Yerim projesinin basın toplantısında konuştu. 

Türkiye’de yüzde 90’ı sosyal konut olmak üzere Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı eliyle 1 milyon 170 bin konut inşa edildiğini söyleyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, ‘’81 ilde bütün ilçeleri dev eserlerle, projelerle donattık.’’ dedi.

Tarihi mekanların ihya edilmesi adına büyük projeler gerçekleştirdiklerini belirten Kurum, “Bu manada tarihe vefa, geçmişe saygı anlayışıyla Konya’da yeni Mevlana Meydanı’nı, yine Edirne’de Mimar Sinan ‘ın emaneti Selimiye Camii ve çevresinde düzenlemeler yapıyoruz. Bursa ‘da Ulu Cami etrafında yine belediyelerimizle birlikte yapmış olduğumuz bir proje kapsamında Ulu Cami etrafını, Bitlis’imizi, köprülerimizi, medreselerimizi, meydanlarımızı yeniden ayağa kaldırıyoruz. Toplamda 45 ilimizde, 80 tarihi meydanımızı bulunduğu bölgeyi cazibe merkezi haline getirmeye ve milletimize aslına uygun bir şekilde kazandırmaya gayret gösteriyoruz.” dedi.

Sosyal konut projesini öncelikleri arasına aldıklarını ifade eden Kurum, “Bu ülke ve millet için gece gündüz koşmamızın en büyük sebebi de her ülkeye nasip olmayan bu büyük potansiyelimiz. Bu anlayışla sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 20 yıldır hep sosyal devletin temel görevi olan barınma hakkını, sosyal konutu, önceliklerimiz arasında gördük. 2019 yılında kendi yerli, yenilikçi, milli, sürdürülebilir kaynaklarımızla önce 50 bin, ardından da 100 bin sosyal konut dedik ve bu projelere 2 milyonu aşkın vatandaşımız müracaat ederek büyük bir teveccüh gösterdi. Biten konutlarımız vatandaşlarımız tarafından büyük bir beğeniyle karşılık buldu. Yöresel mimariye, bölgenin değerlerine uygun şekilde inşaatlarımızı yapmaya devam ediyoruz. Tabii milletimizin taleplerini siyasetin merkezine almış liderimiz, Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla da bu başvurunun karşılanabilmesi amacıyla yeni yuva yapma hayaliyle vatandaşlarımız evlerine kavuşabilme hayaliyle bu başvurularını gerçekleştiriyorlar.” şeklinde konuştu.

Hamidiye Çeşmesi Yeniden İnşa Edildi

Samsun’da yer alan ve Sultan 2.  Abdülhamid tarafından yaptırılan tarihi Hamidiye Çeşmesi, restore edilerek yeniden hizmete açıldı.

Son dönemde tarihi eserlerin tekrar kullanıma açılması için çalışan Samsun Büyükşehir Belediyesi, Hamidiye Çeşmesi’nin yanı sıra Subaşı Meydanı’nı da tarihi görüntüsüne kavuşturdu. 

Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Büyükşehir Belediyesi, “Subaşı Meydanı’na Sultan 2. Abdülhamid Han’ın şahsi parasıyla yaptırdığı ancak çeşitli nedenlerle günümüze ulaşamayan 534 metrekarelik 8 kurnalı tarihi Hamidiye Çeşmesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından arşivdeki fotoğraflardan istifade edilerek rekonstrüksiyon çalışmasıyla aslına uygun şekilde yeniden inşa edildi. Tamamlanan tarihi çeşme açıldığı andan itibaren yoğun talep gördü. Çeşmeyi kullananlar hem su ihtiyacının giderilmesinden hem de tarihin gün yüzüne çıkarılmasından son derece mutlu oldu.” açıklamasını yaptı.

Ayrı olarak bir konuşma yapan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, “2. Abdülhamit Han’ın yaptırdığı çeşmeyi aslına uygun şekilde yeniden inşa ederek vatandaşımızın hizmetine sunduk. Cami inşaatı da hızla ilerliyor. Subaşı Meydanı bu şehrin simgesi. Yakın zamanda hizmete aldığımız yerli yazılım iki katlı mekanik otopark ile bölgedeki park sorununu çözerken, tarihi çeşme ve mescitle de meydanın tarihi yönünü gün yüzüne çıkardık. Tarihi yeniden yaşatıyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.” dedi.

Türkiye’nin Üçüncü Büyük Sınır Kapısı, Aura Design Studio İmzasını Taşıyor! 

Yurt içi ve dışında farklı ölçek ve fonksiyonlardaki mimari projelerle ön plana çıkan Aura Design Studio tarafından Türkiye ve İran sınırları arasında tasarlanan Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi, mevcut kapıdaki altyapı, lojistik, güvenlik ve mekansal yetersizliklerini gidermek amacıyla, yeniden tasarlandı.

Ağrı il merkezinin doğusunda, Türkiye ve İran sınırları arasında yer alan Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi,Aura Design Studio tarafından Türkiye’nin üçüncü büyük sınır kapısı olarak tasarlandı. Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi bölgesel lojistik ağları, otobüs ve tır hatları ve yolcu geçişleri için yoğun bir bağlantı noktası oluşturuyor. Mevcut kapıdaki altyapı, lojistik, güvenlik ve mekansal yetersizlikleri gidermek amacıyla tasarlanan projede proje alanı genişletilerek tüm yapılar yeniden tasarlandı ve yeni fonksiyonlar eklendi. Yaklaşık 324 bin metrekarelik bir arsa alanında inşa edilecek olan, 80 bin metrekare kapalı alana sahip, 32 farklı yapının yer aldığı master plan ve tüm yapıların BIM koordinasyonu Aura Design Studio tarafından sağlandı. 

Aura Design Studio, proje çalışmaları 2021 yılında tamamlanan ve halihazırda inşaat süreci devam eden Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi’nde güvenlik ve verimlilik konularını önemseyen, kullanıcı odaklı bir tasarım elde ederken aynı zamanda da Anadolu geleneği ve arkeolojisinin motifsel özelliklerinden ilham alan davetkar bir karşılama mekanı yaratmayı amaçlamış.

Türkiye ve İran’ı Birbirine Bağlayan Sembolik Bağlantı Kapısı

Türk ve Altay mitolojisinde çift başlı kartal, önemli bir mitolojik öğe olarak biliniyor. Göğün kapısını beklediğine ve gece ve gündüzü, ak ve karayı, aydınlık ve karanlığı, evrendeki çiftli zıtlığı simgelediğine inanılan çift başlı kartal, Selçuklu Devleti’nin bayrağında ve armalarında da yer alıyor. Çift başlı kartal motifine eski çağlarda Sümerler ve Hititlilerde de rastlanıyor. Onlardan Akadlara, Asurlulara, Sasanilere ve Bizanslılara geçer. Anadolu’da durum böyleyken Orta Asya’da Şamanizm’e göre yer ile göğün arasındaki çelik kapıyı kartal tutar. İnsanlara gökyüzü ve yeryüzü yolculuklarında refakat eden varlıklar kuş şeklindedir. Kartal ise bu kuşlar arasında, ululuk ve yükseklik timsalidir. 

Aura Design Studio mimarları bu sembolden etkilenerek, Anadolu giriş kapısına çift başlı kartal sembolünü hatırlatan giriş takları tasarlamış. 24 saat yaşayacak olan Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi’nin tasarımında tüm yapıların gündüz ve gece algıları eşit olarak önemsenmiş ve özel cephe aydınlatma tasarımları yapılmış. Motiflerdeki ululuk ve yükseklik temalarından esinlenilen bir omurga ve onu saran serbest formlar ile yeni geçirgenlik biçimleri arayışına girilmiş.

Topografya ile Kurulan Güçlü İlişki

Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezinde parçalı kütle konfigürasyonunun topografya ile güçlü ilişkiler kurması amaçlanmış. Tırların ağırlıklı olarak geçiş yaptığı bölgede geliş ve gidiş yönlerindeki yapılar özel olarak fonksiyon ve güvenlik kurgusu ile tasarlanmış. Tır sirkülasyonunda, farklı güvenlik önlemleri için farklı dolaşım senaryoları çerçevesinde arazi iki ana kotta çalışılmış; iki kota aynı anda hizmet veren idari ve ticari yapılarla iki kot arasında güvenli bağlantı sağlanmış. Aura Design Studio tarafından arazinin iki kotta tasarlanması topografik bir gerekliliğin yolcu akışını net bir şekilde bölmesinden yararlanılarak ve gelen-giden tır bölgelerini dağıtarak kontrollü bir dolaşım sağlayacak şekilde kurgulanmasına izin vermiş. 

Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi’nde nizamiyeler arsa sınırında konumlandırılmış, bu sayede topografyadaki stratejik noktalardan maksimum alan kullanımına izin verecek şekilde faydalanılmış.  Bölgeye giriş yapan otobüs, otomobil ve yayalar için ise sınır kapılarında ayrı güvenlik noktaları oluşturulmuş, yolcu salonunun da yer aldığı yolcu yapısı farklı iki kottan giriş ve çıkışlara izin verecek şekilde tasarlanmış. Yolcuların güvenli giriş çıkışlarını organize edebilmek için Aura Design Studio projede iç avlulu tünel yapılar tasarlamış. Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi; içinde ticari, sosyal ve güvenlik birimlerini barındıran bir terminal yapısı olarak ele alınmış.İdari ve ticari yapılar, çeşitli güvenlik seviyeleri için gereksinimleri sağlarken Aura Design Studio tarafından şeffaflığa önem verilmiş ve kampüs ziyaretçilerini de içine çekecek mimari program ve cephe dili ile düzenlenmiş. 

Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi, yolcu salonu yapısı, idari ve ticari kompleks yapıları, arama hangarları, x-ray yapıları, muayene platform yapıları, teknik yapı, narkotik dedektör, köpek barınma yapısı, kaçak eşya ambarı, tarım veteriner kontrol ve karantina binası, bölge müdürlüğü, cami, İran giriş saçağı, Türkiye çıkış saçağı gibi yapıları programında barındırıyor. 

Gürbulak Sınır Kapısı ve Transit Merkezi’nin cephe dili, cephe malzeme seçimleri ve yapısal elemanları, bölgenin coğrafi özellikleri göz önünde bulundurularak belirlenmiş ve sert iklimsel verilere uygun tasarım yapılmış.

İlk Evim İlk İş Yerim Projesi Hangi İlçelerde Yapılacak? 

Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi olan İlk Evim İlk İş Yerim projesinin inşa edileceği bölgeler belli oldu. 

İşte projenin yapılacağı il ve ilçeler;

ADANA

İmamoğlu, Merkez, Sarıçam, Yumurtalık, Tufanbeyli

ADIYAMAN

Besni, Gölbaşı, Gerger, Sincik, Tut, Çelikhan

AFYONKARAHİSAR

İscehisar, Kızılören, Merkez, Bayat, Başmakçı, Dazkırı, Dinar, Emirdağ, Hocalar, Beyyazı, Sandıklı, Sinanpaşa, Çay, Çobanlar, Kuyucak, İncirliova

AĞRI

Merkez, Patnos, Tutak

AKSARAY

Merkez, Ağaçören, Eskil, Gülağaç, Güzelyurt, Sarıyahşi, Sultanhanı, Göynücek, Hamamözü, Suluova, Ziyaret

AMASYA

Merkez

ANKARA

Ayaş, Gölbaşı, Kahramankazan, Mamak, Etimesgut, Polatlı, Sincan, Bala, Evren, Kızılcahamam, Çamlıdere, Şereflikoşhisar

ANTALYA

Döşemealtı, Gazipaşa, Kaşa, Manavgat, Merkez, Serik, İbradı

ARDAHAN

Merkez, Göle

ARTVİN

Merkez

AYDIN

Çine, Efeler, Merkez, Nazilli, Söke, Bozdoğan,Buharkent, Karacasu, Karpuzlu, Koçarlı

BALIKESİR

Altıeylül, Ayvalık, Bandırma, Susurluk, Bigadiç, Havran, Marmara, Savaştepe, Sındırgı, İvrindi

BARTIN

Merkez, Kozluk, Amasra, Kozcağız

BAYBURT

Merkez, Aydıntepe, Demirözü, Aydıntepe

BATMAN

Beşiri, Gercüş, Hasankeyf

BİLECİK

Merkez, Osmaneli, Pazaryeri, İnhisar

BİNGÖL

Adaklı, Merkez, Genç

BİTLİS

Ahlat, Ovakışla, Tatvan, Adilcevaz, Hizan,

BOLU

Merkez, Kıbrısçık, Dörtdivan, Mengen, Yeniçağa

BURSA

Gürsu, Karacabey, Kestel, Mustafakemalpaşa, Nilüfer, Orhangazi, Büyükorhan, Harmancık, Keles, Orhaneli, Yenişehir

ÇANAKKALE

Merkez, Biga, Ezine, Gelibolu, Gökçeada

ÇORUM

Merkez, Alaca, Dodurga, Laçin, Ortaköy, Osmancık, Sungurlu, Uğurludağ, İskilip

DENİZLİ

Acıpayam, Bekilli, Çivril, Merkezefendi, Pamukkale, Baklan, Beyağaç, Buldan, Honaz,Kale, Sarayköy, Serinhisar, Kızılcabölük, Çal, Çardak

DİYARBAKIR

Bismil, Ergani, Kayapınar, Merkez, Eğil, Hazro, Kocaköy, Kulp, Çermik, Cüngüş

DÜZCE

Merkez, Cumayeri, Kaynaşlı, Yığılca, Gölyaka

EDİRNE

Merkez, Enez, Keşan, Meriç, Süloğlu, Uzunköprü, İpsala

ELAZIĞ

Merkez, Ağın, Karakoçan, Keban, Kovancılar, Yurtbaşı, Palu,

ERZURUM

Olur, Oltu, Paladöken, Aşkale, Hınıs, Narman, Pasinler, Çat, İspir

ERZİNCAN

Kemah, Otlukbeli, Refahiye, Çayırlı, İliç

ESKİŞEHİR

Odunpazarı, Günyüzü, Han, Mahmudiye, Mihalıççık, Sarıcakaya, Seyitgazi

GAZİANTEP

Nurdağı, Şahinbey, Şehitkamil, Nizip, Araban, Karkamış, Oğuzeli, Yavuzeli, Islahiye

GİRESUN

Görele, Merkez, Alucra, Bulancak

GÜMÜŞHANE

Merkez, Köse, Kürtün, Özkürtün

HAKKARİ

Çukurcan, Merkez, Yüksekova, Durankaya,

HATAY

Dörtyol, Altınözü, Erzin, Hassa, İskenderun, Kırıkhan, Merkez, Payas, Reyhanlı, Belen, Yayladağı

IĞDIR

Merkez

ISPARTA

Merkez, Gönen, Keçiborlu, Senirkent, Yalvaç, Yenilarbademli

İSTANBUL

Arnavutköy, Çatalca, Silivri, Tuzla, Başakşehir, Esenler

İZMİR

Aliağa, Bergama, Dikili, Güzelbahçe, Kiraz, Menemen, Merkez, Seferihisar, Torbalı, Urla, Karaburun, Kınık

KAHRAMANMARAŞ

Afşin, Elbistan, Göksun, Merkez, Pazarcık, Türkoğlu, Çağlayancerit

KARABÜK

Merkez, Eflani, Eskipazar, Yortan, Ovacık

KARAMAN

Merkez, Başyayla, Kazımkarabekir, Akçaşehir

KARS

Merkez, Sarıkamış

KASTAMONU

Merkez, Araç, Ağlı, Cide, Devrekhanı, Küre, Seydiler, Çatalzeytin, İhsangazi

KAYSERİ

Merkez, Yahyalı, Akkışla, Bünyan, Develi, Felahiye, Hacılar, Pınarbaşı, Sarız, Tomarza, Yeşilhisar, İncesu

KIRKLARELİ

Merkez, Babaeski, Demirköy, Kofçaz, Lüleburgaz, Pınarhisar,

KIRIKKALE

Bahşılı, Delice, Karakeçili, Keskin, Sulakyurt, Çelebi

KİLİS

Merkez

KIRŞEHİR

Kaman, Özbağ, Mucur, Çiçekdağı,

KOCAELİ

Derince, Dilovası, Gebze, İzmit, Kandıra, Körfez

KONYA

Akşehir, Beyşehir, Çumra, Ereğli, Ilgın, Karapınar, Kulu, Merkez, Seydişehir, Bozkır, Cihanbeyli, Doğanhisar, Güneysınır, Hadim, Hüyük, Kadınhanı, Sarayönü, Taşkent, Tuzlukçu, Yalıhüyük, Yunak, Çeltik,

KÜTAHYA

Merkez, Simav, Tavşanlı, Altıntaş, Aslanpala, Domaniç, Dumlupınar, Gediz, Simav, Hisarcık

MALATYA

Battalgazi, Merkez, Arapgir, Darende, Doğanşehir, Hekimhan, Kuluncak, Pütürge, Yazıhan, Ahmetli

MANİSA

Akhisar, Alaşehir, Kırkağaç, Kula,Saruhanlı, Soma, Şehzadeler, Yunusemre, Demirci, Gördes, Salihli, Durasıllı

MARDİN

Artuklu, Midyat, Merkez, Dargeçit, Mazıdağı,Yeşilli

MERSİN

Merkez, Mut, Silifke, Tarsus, Toroslar, Anamur, Aydıncık

MUĞLA

Bodrum, Fethiye, Merkez, Milas, Seydikemer, Kavaklıdere, Köyceğiz, Yatağan,

MUŞ

Merkez, Korkut

NEVŞEHİR

Merkez, Acıgöl, Derinkuyu, Gülşehir, Kozaklı, Sulusaray, Tatlarin, Ürgüp

NİĞDE

Bor, Merkez, Aktaş, Çamardı, Çiftlik

ORDU

Fatsa, Merkez, Ünye, Akkuş, Gölköy, Gürgentepe, Mesudiye, Çamaş, Çaybaşı

OSMANİYE

Kadirli, Merkez, Bahçe, Düziçi, Sumbas, Topraktepe

RİZE

Merkez, Güneysu

SAKARYA

Merkez, Arifiye, Hendek, Kocaali, Ferizli, Taraklı

SAMSUN

Canik, Çarşamba, İlkadım, Merkez, Ondokuzmayıs, Havza, Kavak

SİİRT

Merkez, Baykan, Eruh, Tillo

SİNOP

Merkez, Ayancık, Boyabat, Dikmen, Saraydüzü

SİVAS

Merkez, Doğanlar, Divriği, Gemerek, Gürün, Hafik, Kangal, Yıldızeli, Zara, İmranlı

ŞANLIURFA

Birecik, Bozova, Ceylanpınar, Eyyübiye, Aşuk, Viranşehir

ŞIRNAK

İdil, Merkez

TEKİRDAĞ

Çorlu, Saray, Süleymanpaşa, Hayrabolu, Muratlı

TOKAT

Erbaa, Merkez, Turhal, Artova, Pazar, Yeşilyurt

TRABZON

Merkez, Of, Araklı, Arsin, Düzköy, Maçka, Ortahisar, Çarşıbaşı, Sürmene

TUNCELİ

Mazgirt, Merkez, Hozat

TOKAT

Erbaa, Merkez, Turhal, Artova, Pazar, Yeşilyurt

TRABZON

Merkez, Of, Araklı, Arsin, Düzköy, Maçka, Ortahisar, Çarşıbaşı, Sürmene

TUNCELİ

Mazgirt, Merkez, Hozat

YOZGAT

Saraykent, Boğazlıyan, Sorgun, Yenifakılı, Çekerek, Akdağmadeni, Şefaatli

ZONGULDAK

Gökçebey, Beycuma, Merkez, Çaydeğirmeni, Çaycuma 

İnşaat Sektörü Yetkilileri Sosyal Konut Projesi Hakkında Konuştu

İnşaat sektöründen birçok temsilci, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından detayları açıklanan ilk evim ilk iş yerim sosyal konut projesi hakkında konuştu. 

Dar gelirliler için uyguna ev sunan projeyi değerlendiren yetkililer şu sözleri söyledi: 

İMKON Başkanı Tahir Tellioğlu:

Cumhurbaşkanımız inşaat maliyetlerinin çok yüksek olduğunu ancak devlet desteğiyle sübvanse edilip bu fiyatlarla satış yapılabildiğini söyledi. Konuta erişim noktasında büyük sıkıntılar var. Bu maliyetlerle alt ve orta gelirli vatandaşın konuta erişimi mümkün değildi. Bu anlamda devletin bu sosyal konut hamlesini çok değerli buluyoruz. İnşaat sektöründe 250 alt sektöre de olumlu yansıyarak 2 trilyon liralık bir katmadeğer oluşturacak. Milletimiz açısından büyük bir fırsat olduğunu ve ekonomiye büyük bir katmadeğer yaratacağını düşünüyorum. Kamu müteahhitleri için de yeni bir iş fırsatı olarak görüyorum.

İTO Başkanı Şekib Avdagiç:

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı “İlk Evim, İlk İş Yerim” projesi, hem dar gelirli vatandaşımızın konut sıkıntısına çözüm olacak hem de oluşturacağı istihdam ve pek çok sektörde sağlayacağı hareketlilikle ekonomimize katma değer olacak. Projenin konutla sınırlı kalmayıp, işyeri edinme imkânı sunmasını ayrıca değerli buluyoruz. Belirlenen satın alma kriterleri, 81 ile yayılan kapsayıcılığı ve öncelikli kategorileri ile önemli bir etki yapacak. Atılan bu güçlü temel ülkemize hayırlı olsun.

TÇÜD Genel Sekreteri Veysel Yayan:

Türkiye’nin çelik talebini artıracak her projeye sektörün ihtiyacı var. Bu haliyle ilave 1 milyon tonluk çelik talebi oluşacak. Çarpan etkisiyle beraber bu katkı daha da artacaktır. Durgunluğun konuşulduğu bu dönemde projenin hızlı bir şekilde hayata geçmesi ekonomiye katkı sağlayacaktır.

İDDMİB Başkanı Çetin Tecdelioğlu:

Demir ve demir dışı metaller sektörünü ciddi anlamda hareketlendirecek önemli ve olumlu bir proje olarak değerlendiriyoruz. Ayrıca projenin her ilde olması ve hareketliliği tüm Türkiye coğrafyasına yayacak olmasını da çok değerli buluyoruz. Kamunun böyle bir yatırıma girmesi ve bu yolla hem istihdam hem de resesyona karşı Türkiye’nin iç dinamiğini harekete geçmesi de memnuniyet verici.

EYG Gayrimenkul Başkanı Ömer Faruk Çelik:

Gayrimenkul sektöründe son 5 yılda yeni konut üretimi 1 milyondan 350 bine düştü. Bu süreçte stoklar tükendi. Ancak her yıl 1 milyon konuta ihtiyaç var. Fakat süreçte konut sektörü çok yoruldu ve üretimini düşürdü. Onun için TOKİ’nin 250 bin konut üretmesi iyi bir şey. Fakat 250 bin konutun üzerine 750 bin konuta daha ihtiyaç duyulacak gibi duruyor. Yani önümüzdeki yıllarda fiyatların dengelenmesi ve kiraların düşmesi için 250 binini TOKİ üretecekse 750 binini özel sektörün üreteceği bir ortama ihtiyaç var. Ancak hükümet bunu yüzde 40 indirimli fiyata üretebiliyor. Fakat özel sektörün bunu finanse edecek yapısı yok. Üretimde daha ince eleyip sıkı dokuyacak. Zaten çok yorulmuştu. Şimdi daha fazla yorulacak.

THBB Yönetim Kurulu Üyesi Adem Genç:

50 bini İstanbul’da olmak üzere ilk 2 yılda 250 bin konut üretiminin çimento ve hazır beton sektörüne olumlu katkısı olacak. 2 yıl boyunca sektörde üretim kapasitelerini yüzde 10 oranında artırmasını bekliyoruz. Doğu Anadolu’da azalan üretim nedeniyle boşta duran ciddi araç parkı vardı. Böylece burada bekleyen bu araçlar yeniden üretime dönecek. İstanbul’da ise 6 ay sonra ne olacak derken, üretime sürdürülebilirlik katacak. Konutların kente uzak noktalarda yapılması halinde ise sektöre ayrıca bir katkı sunacak.

Armatür Derneği Başkanı Gökhan Turhan:

Yapı sektörü ekonominin lokomotif sektörlerinden. Hem altyapı hem de üst yapı anlamında birçok sektörü ilgilendiriyor. Burada yüzde 100 Türk malı kullanımı zorunluluğu olmalı bize göre. Geçmişte çok büyük projelerde bizim de olamadığımız oldu. Bazı büyük projelerde yüzde 100 Türk malı olamadı. Fayanstan seramiğe, armatürden vidasına kadar her şeyin Türk malı olması büyük katma değer sağlar ülke ekonomisine. Rakip ülkelere bunu kaptırırsak yine bize katkısı olmaz. Bir inşaat maliyetinin yüzde 20’sini bizim de temsil ettiğimiz altyapısı oluşturuyor. Dolayısıyla sektörün hacmine yapacağı katkı önemli olacaktır.

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Laçin:

Epeydir gündemde olan bir proje ve piyasaya mutlaka olumlu etkisi olacaktır. Burada esas olan bir an önce başlayıp ekonomide hareketliliğin sağlanmasıdır. Ekonomide bir durgunluktan bahsediliyor. Bu durgunluğun önce psikolojik olarak yenilmesi gerekiyor ki bu proje de bu anlamda önem arz ediyor. Öte yandan satın alma şartları da uygun. Ancak projenin hayata geçiş hızı çok önemli. Mesela birkaç yılda hayata geçecekse ki bizim sektör proje bitince devreye giriyor. Türkiye’nin konut ihtiyacı da var ayrıca. Genel ekonomi için de oldukça anlamlı ve projenin kendisinden ziyade etkisi çok daha önemli.

MOBSAD Başkanı Nuri Gürcan:

Bitime yakın mobilya sektörüne etkisi olur. 1 yıl sonra mutfak ve kapı anlamında etkisi başlar. Bitince de mobilya alımlarıyla sektöre hareket katacak. Pandemide stokların satılmasıyla bir hareket gelmişti. Bu anlamda bu konutlarla sektörü ayağa kaldıracak. Sektör üretime hazır.”

MOSFED Başkanı Ahmet Güleç:

“Yeni eve yeni mobilya lazım. Dolayısıyla teslimden önceki yıl ve sonraki 1 yıl olmak üzere sektöre hareket katacak. Aşağı yukarı bir konun yüzde 20’si mobilyaya harcanıyor. Dolayısıyla 500 bin liralık bir konutta hareketli mobilyaya 100 bin TL ayıracaklar. Ayrıca sektörün diğer uzantısı olan kapı pencere ve parkeye de pozitif etki sağlayacak. Köyden kente göç nasıl artık katkı sağladıysa bunun artı katkısı olacak.

Akkuş Gayrimenkul YKB Abdülkadir Akkuş:

Yıllık 900 bin konut üretimine ihtiyaç duyulan Türkiye’de özel sektör bunun 450 bini üretiyor. Dolayısıyla bu proje orta gelirlinin ev sahibi olması için olumlu bir adım. Ayrıca 50 bin ofisin de konuta dönüşme projesi var. Böyle bir sosyal konut projesinin, barınma ihtiyacının bu kadar yoğun olduğu bir dönemde hayata geçirilmesini çok olumlu bir gelişme olarak karşılıyoruz. Hepsini bir arada değerlendirdiğimizde orta kesimin ciddi fayda sağlayacağını söyleyebiliriz. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki; bir yandan konut kredi faizlerinin 1’in altına inmesi şart. Bankalar da vadeleri 120 aya kadar uzatacak. Bu olmadığı sürece sektörde istediğimiz hareketi göremeyiz.

Endeksa Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt:

Endeksa verilerine göre Türkiye genelinde Ağustos ayı sonu itibarıyla konut satış fiyatlarında yıllık değer artışı yüzde 203 seviyesinde gerçekleşirken, ortalama konut metrekare satış fiyatı 11 bin 450 TL, ortalama konut fiyatı 1 milyon 488 bin 500 TL ve konut yatırımının geri dönüş süresi 19 yıl oldu. Ağustos sonu verilerine göre Türkiye genelinde 2+1 bir evin ortalama fiyatı 1 milyon 196 bin 100, 3+1 bir evin fiyatı 1 milyon 441 bin 155 TL. Bu açıdan baktığımızda 2+1 konutun 608 bin TL’den, 3+1 konut fiyatının 850 bin TL’den başlaması dar gelirli kesimin erişimi açısından önemli.

İzmir Şehir Hastanesi İnşaatında Sona Gelindi

İnşaat sürecinin ekim ayında tamamlanması hedeflenen İzmir Şehir Hastanesi’nde sona gelindi. Hastanenin açılışının ise 2023 şubat ayı sonuna kadar yapılması planlanıyor. 

Yatırım bedeli toplam 1 milyar 638 milyon TL olan İzmir Şehir Hastanesi inşaatında son aşamalara gelindi. Yüklenici firma tarafından ekim ayında teslim edilmesi beklenen hastanenin 2023 şubat ayına kadar yapılması hedefleniyor. 

Bölgede incelemeler yaparak yetkililerden bilgi alan AKP İzmir Milletvekili Necip Nasır, “Hastanemizin inşaat çalışmaları neredeyse bitmiş durumda. Ekim ayı sonunda müteahhit firma teslim etmiş olacak. Tabii ki hastaneler diğer kurumlar gibi değildir. Personelin adaptasyonu, eğitimi ve makinelerin kurulması için de yaklaşık 4 aylık bir süreç gerekiyor. Şubat ayında inşallah Cumhurbaşkanımız tarafından açılışı yapılacak” dedi. İzmir Şehir Hastanesinin araştırma ve geliştirme hastanesi olarak düşünüldüğünü kaydeden Nasır, “Hastanemiz, vatandaşlarımıza bütün alanlarda hizmet verebilecek. Bütün birimlerin olduğu, her şeyin en ince detayına kadar düşünüldüğü, son teknoloji ile donatılmış, yüksek kapasitede hocalarımızın olacağı hastanemizde çok güzel hizmetler vereceğiz. Bölgenin geleceğe yönelik ulaşım projeksiyonunda ikinci çevre yolumuz da Menemen-Çandarlı Otoyolu’nun Koyundere Viyadüğü’nden başlayacak, Doğançay Mezarlığı ve İzmir Bayraklı Şehir Hastanesinin kuzey istikametinden geçecek. Pınarbaşı Ambarlar semtine kadar devam edecek proje son hızla devam ediyor. Bu proje de 2023 yılında ihale aşamasına getirilecek.” açıklamalarında bulundu. 

Pandemi döneminde sağlık yatırımlarının önemli bir konu olduğunun anlaşıldığını söyleyen Nasır, “Pandemi döneminde sağlıkta geldiğimiz noktaya bütün dünya şahit oldu. İzmir Şehir Hastanemiz; Ege Bölgesinin en büyük, Türkiye’nin dördüncü büyük hastanesi olacak. İlk etapta 5 bin sağlık personeli, 2 bin çalışan ile hizmete başlanacak. Hasta ve refakatçiler ile birlikte günde 75 bin kişiye hizmet vereceğiz.” dedi.

Tarihi Çarşı Cami’nin Restorasyon Çalışmaları Başladı

Denizli, Buldan Belediyesi tarafından restorasyon kararı verilen Tarihi Çarşı Cami’de dış cephe temizleme ve hasar gören bölümleri aslına uygun olarak yenileme çalışmaları başladı. 

Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ve Vakıflar Genel Müdürlüğü gözetiminde Buldan Belediyesi tarafından restorasyon işleri başlatılan Tarihi Çarşı Cami hakkında konuşan Buldan Belediye Başkanı Mustafa Şevik, “17.yüzyıla ait Çarşı Camisinin etrafını çevreleyen ve görüntü kirliliği oluşturan dükkanları yıkarak caminin görünürlüğünü sağladık.  Caminin dış cephesinin sıva artıklarından temizlenmesi ve hasar gören bölümlerin aslına uygun olarak restore edilmesi için yürütülen çalışmayı da Buldan belediyesi olarak biz üstlendik. İlçemize gelen yerli ve yabancı turistlerin izleyeceği kültür ringi üzerinde bulunan Çarşı Cami’nin restorasyonu kapsamında yapılacak çevre düzenlemesiyle, bir dönem bölgenin en hareketli tarihi çarşı yeniden canlanacak.  Projesi Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunca onaylanan Tavacı, Tarakçı, Düzalan ve Terziler Kaşı sokaklarımızda sağlıklaştırma, aynı güzergahta bulunan Mavi Ev, Berber Nihat ve Ballar Konağı’nı da en kısa zamanda restore ederek Kültür Ringi projemizi tamamlamış olacağız.” dedi. 

Yüksek İrtifa Kamp Merkezi İnşaatı Hızla Devam Ediyor

Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen Erciyes Yüksek İrtifa Kamp Merkezi inşaatı hızla sürüyor. 

Tamamlandığında 100 milyon TL’ye mal olması planlanan Yüksek İrtifa Kamp Merkezi, bin 840 metre yükseklikte 2 futbol sahası olarak hizmet vermeye devam ederken, olimpik yüzme havuzu, kapalı spor salonu, altı adet futbol sahası ve fitness merkezinin çalışmaları da sürüyor. 

Konuyla ilgili konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, “Yerel, ulusal ve uluslararası takımları ağırlayan Erciyes Yüksek İrtifa Kamp Merkezi’mizin şahane bir tesisinde, şahane bir sahada kamp yapılıyor. Bu iki sahamıza ilaveten olimpik yüzme havuzu, kapalı spor salonu, altı adet futbol sahası, jimnastik salon tesisleri ve fitness merkezi olmak üzere buradaki çalışmalar hızla devam ediyor. Gelecek sezona yeni tesislerimizin yetişmesini planlıyoruz. Burası ulaşım açısından hem Hacılar, hem Melikgazi, hem de Develi bölgesinden rahatlıkla ulaşacak konum ve durumdadır. Sadece futbol takımlarının değil, tüm spor dallarına hitap ediyor.” dedi. 

Mersin Hemzemin Kavşak Çalışması Tamamlandı

Mersin Büyükşehir Belediyesi, Yol Yapım, Bakım ve Onarım Dairesi ekiplerinin gerçekleştirdiği 3. Çevreyolu hemzemin kavşak çalışması tamamlandı.

Toplam 6 bin 75 metrelik yolda yapılan yenileme ve düzenleme çalışmaları çerçevesinde, 36. Cadde ile 13. Cadde kesişimindeki bölge, 1 haftalığına trafiğe kapatılmıştı. 4. Çevre Yolunda yapılan yolun bir benzerini 3. Çevre Yolunda uygulamaya alan ekipler, yol güzergahında 36. Cadde ile Ali Kaya Mutlu Caddesi kesişimindeki kavşakta, hemzemin kanalize kavşak uygulamasını tamamladı. Araçların düz istikamette, sağa ve sola dönüşlerinde 3 farklı kulvardan yönlendirme yapan kavşak sayesinde, trafik ışıklarında bekleme süresi en aza indiriliyor.


Bin 900 ton binder, bin 600 ton aşınma tabakası olmak üzere, toplam 3 bin 500 ton sıcak asfalt serimi yapan ekipler, 5 bin metre bordür ve 4 bin metre kare de kaldırım imalatı yaptı. Son olarak yol çizgileri de tamamlan kavşak, vatandaşların hizmetine sunuldu.

“Daha Önce Türkiye’de Denenmemiş Bir Proje”


Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi mühendislerinden, 3. Çevre Yolu şantiye şefi sorumlusu Bertan Ünal, “Bu kavşakta yapılan çalışmalar, 3. Çevre Yolu düzenleme projeleri çerçevesinde yapılıyor. Şu anda 13. Cadde, yani 3. Çevre Yolu ile 36. Cadde kesişimindeki kavşak düzenleme projesindeyiz. Projeye 5 gün önce başladık ve bugün itibariyle bitirerek vatandaşlarımızın hizmetine açtık. Daha önce Türkiye’de denenmemiş bir proje. Türkiye’de kanalize kavşak modülleri alt geçit veya üst geçiş olarak tasarlanmış. Hemzemin olarak, ilk defa Mersin’de deniyoruz bu projeyi” dedi.


Kanalize kavşağın özelliklerini aktaran Ünal, “Kanalize kavşak dediğimizde aklımıza ilk gelen, yolların farklı 3 kulvarda değerlendirilmesidir. Bu kavşak modülü, trafiğin farklı üç kulvarda yönlendirilmesiyle oluşturuldu. Hem sağa dönüşlerde hem sola dönüşlerde hem de düz istikametlerde, araçların ışıklarda daha az bekleme süreleri ile daha konforlu seyahat etmelerini hedefleyen bir kavşak modeli. 3. Çevre Yolu üzerindeki 6 kavşak bu şekilde projelendirildi ve onların yapım aşamaları da önümüzdeki süreçte tamamlanacak.” şeklinde konuştu.

TOKİ Kırklareli’ne Bin 50 Konut İnşa Edecek

Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesini açıklayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kırklareli’ne bin 50 konut kontenjanı ayırdıklarını bildirdi. 

Dün açıklanan İlk Evim, İlk İş Yerim projesinin ardından yazılı açıklama yapan Kırklareli İl Başkanı Alper Çiler, kentteki emlak stoğuna katkıda bulunacağını belirtti. 

Hangi ilçeye ne kadar inşaat yapılacağını açıklayan Çiler, “Kırklareli kent merkezinde 160, kent merkezine bağlı Kavaklı beldesinde 55, Üsküp beldesinde 150, Pınarhisar ilçesinde 246, Babaeski ilçesine bağlı Alpullu beldesinde 91, Büyükmandıra beldesinde 84, Demirköy ilçesinde 114, Kofçaz ilçesinde 80, Lüleburgaz ilçesine bağlı Ahmetbey beldesinde 70 olmak üzere 1050 konut inşa edilecek. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Çevre, Şehircilik ve İklim DeğişikliğiBakanımız Murat Kurum, TOKİ Başkanımız Ömer Bulut ve ekiplerine hemşehrilerim adına teşekkür ederim.”

Galatasaray, Konut Satışı Yapacak

Galatasaray Kulüp Başkanı Dursun Özbek, Mecidiyeköy’de otel olarak projelendirilen binayı rezidansa çevirerek konut satışı yapılacağını açıkladı. 

Mali anlamda zor durumda olduklarını belirten Dursun Özbek, Mecidiyeköy binası, Florya arazisi, Riva ve Kemerburgaz projeleri hakkında konuştu. Bu projeler ile Bankalar Birliği’ne olan 2 milyar TL’lik borcu kapatmak istediklerini anlatan Özbek, Ama aynı zamanda mali bağımsızlığımızı da ilan etmek çok önemli. Projelerimizi anlatacağız ve sportif anlamda nerede olduğumuzu söyleyeceğiz.” dedi. 

Mecidiyeköy projesi hakkında bilgi veren Özbek, “Rahmetli Duygun abi döneminde gündeme gelen bir bina. Duygun abi o dönemde bana bu görevi verdi. Buranın nasıl değerlendirilmesi gerektiği konusunu yönetmemi istedi. O zaman inşaata başladık. Bugünkü şekline gelecek hale getirdik. Buranın geliştirmesini yaptık. Bu geliştirmeye katkı veren arkadaşlarım var. Özellikle Erden Timur büyük destek verdi. Bugünkü ekonomik getirisi açısından otel projesi olarak inşa ettiğimiz binayı rezidans projesine çevirdik. Bölgenin ekonomik değeri ve çok talep olması nedeniyle bu proje ağırlık kazandı. 1+1. 1+0, 3+1 gibi daireler var burada. 2 kategoride satış düşünüyoruz. Yerli yatırımcılara ilk etapta satış söz konusu. İkinci etapta ise yabancıya satış söz konusu. Ayrıca 5 parça da ticari alan var ve bunları satışa koymayacağız.” açıklamalarını yaptı.

Bahsi geçen projeler sayesinde 1 milyar TL gelir beklediklerini belirten Başkan, “160 dairenin satışından, masraflar çıktıktan sonra 1 milyar TL’lik bir para bekliyoruz. Bu parayı çeşitli finans kalemleriyle değerlendireceğiz. Bunun bir kısmı Galatasaray’ın kredilerinin kapatılması için kullanılacak. Şu anda 2 milyar 200 milyon TL’lik ana para kısmı var. Buradan gelecek olan paranın yarısını buraya, diğer yarısı da Kemerburgaz ve Florya’daki faaliyetler için Galatasaray’ın kasasına girecek. Buranın bugüne kadar atıl kalması iyi bir şey değildi. Bundan sonra süratle bu faaliyetleri tamamlamak istiyoruz. Mecidiyeköy’de 1 hafta 10 gün içinde satış ofisimiz kurulacaktır. Bölge çok değerli ve burasının süratle nakde döneceğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı. 

Dev Sosyal Konut Projesinde Başvurular Alınmaya Başladı

Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesinin detaylarını dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıkladı. 

Uzun süredir herkes tarafından merakla beklenen sosyal konut projesinde başvurular alınmaya başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan projenin ilk temeli yılbaşında atılacak. Projede, dar gelirliler için 5 yılda 500 bin konut, 250 bin alt yapılı arsa ve 50 bin iş yeri satışa sunulacak. Konut fiyatları ise 608 bin TL satış 2 bin 280 TL taksit bedelinden başlayacak. 

‘’İlk Evim İlk İş Yerim’’

Projenin detaylarına değinmeden önce projenin isminin ilk evim ilk iş yerim olduğunu açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm detayları şu sözlerle açıkladı: 

“Vatandaşlar toplamda 608 bin TL fiyata sahip 2+1 konutlara 2 bin 280 TL’lik taksitlerle, 240 ay vade ile sahip olacak. Toplam 850 bin TL fiyata sahip 3+1 konutların ödemesi 3 bin 187 TL’den başlayan taksitlerle 240 ay vadeyle yapılabilecek. Ülkemizin her yerinde yüzbinlerce yeni sosyal konutu konut arsasının ve işyerlerinin inşa sürecini başlatıyoruz. Başvurular yarın (bugün) itibarıyla başlayacak ve ekim ayına kadar sürecek. Bu projelerin ilk temelini yılbaşında atıyoruz. Amacımız ilk etap konutlarını azami iki yıl içinde bitirip vatandaşlarımıza teslim etmek. Yatay mimari anlayışıyla yani zemin artı üç, dört bilemediniz beş, depreme uygun şekilde inşa edeceğimiz projeler ülkemizin her yerinde devam edecek. Projelerimizi yeşili hâkim kılacak anlayışla hayata geçiriyoruz. Bu kampanya sayısı ve kalitesi bakımından dünyadaki en büyük konut yatırımını ifade etmektedir. Cumhuriyet’imizin yüzüncü yılına böylesine küresel ve tarihi önemde bir kampanyayla girmekten gurur duyuyoruz. Kampanyamızla ilgili ayrıntıları paylaşmak istiyorum. Hedefimiz 81 ilimizde ve tüm ilçelerimizde 2023-2028 arasını kapsayan 5 yıllık süreçte 500 bin sosyal konut. 250 bin konut amaçlı arsa, yani vatandaş der ki bana altyapısı yapılmış arsa verin ben kendim yapacağım. Onun için 250 bin konut yapımına müsait altyapısı halledilmiş arsa. 50 bin işyeri yapıp milletimizin istifadesine sunmaktır.”

Omsan Logistics’ten Avrupa’ya Yeni ‘’Yeşil Hat’’

Omsan Logistics Genel Müdürü Cömert Varlık: “Omsan Logistics olarak Avrupalı lojistik firması METRANS ile Türkiye ve Slovakya arasında ihracat ve ithalat hattı kurdu ve hizmete açtık.”  

Omsan Logistics, Avrupalı lojistik firması METRANS ile Türkiye ve Slovakya arasında kurduğu ihracat ve ithalat hattını hizmete açtı. Konuyla ilgili olarak şirketten açıkla yapıldı ve “OYAK Grubu şirketlerinden Omsan Logistics’in, kara yolu, deniz yolu, hava yolu ve demir yolu gibi farklı taşıma modları kullanılan intermodal taşımacılık yapan Avrupa’nın köklü lojistik firması METRANS ile ortaklaşa kurduğu ithalat ve ihracat hattında ilk tren yola çıktı. Bu proje kapsamında Türkiye’nin demir yolu ihracatının artırılması hedefleniyor. Proje kapsamında konteynerlar trenle Slovakya’nın Dunajska Streda şehrindeki METRANS Terminali’nden İstanbul Halkalı Tren İstasyonu’na doğru hareket etti” denildi. 

Törende konuşma gerçekleştiren Türkiye’nin Slovakya Büyükelçisi Yunus Demirer, “Her iki ülke coğrafi konumları açısından birbirleriyle benzerlik gösteriyor. Türkiye’nin Orta Avrupa ülkesi Slovakya için Orta Asya ve Asya ile Orta Doğu’ya bir kapı olabilecek. Slovakya ise Türkiye’nin Orta, Doğu ve Kuzey Avrupa’ya açılmasına aracılık edebilecek” dedi. 

Konuyla ilgili açıklama gerçekleştiren Omsan Logistics Genel Müdürü Cömert Varlık, “OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem’in vizyonu doğrultusunda METRANS ile yapılan iş birliğinden ötürü onur duyuyoruz. Ekonomilerin büyük bir dönüşüm geçirdiği bu dönemde yapılan ortaklık ülkelere çok şey kazandıracak. Bu operasyon hem ülke ekonomilerine hem de bölge ülkelerine katkı sağlayacak” dedi. 

Konuyla ilgili açıklama gerçekleştiren METRANS Genel Müdürü Peter Kiss, “Omsan Logistics ile çıktıkları yolda böyle örnek bir projeye başlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Proje ile iki şirketin güç birliği ile müşterilerine en iyi ve kapsamlı hizmeti sunmasını sağlamayı amaçlıyoruz. Gelecek dönemde başka projeler de hayata geçireceğiz” dedi.

Kastamonu’da Bin 196 Konut İnşaatı Tamamlanıyor

Çevre Bakanı Murat Kurum

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kastamonu Bozkurt ve Abana, Sinop Ayancık ve Bartın’da geçtiğimiz yıl sel felaketi nedeniyle evleri zarar görenler için yapılan konut projesi hakkında bilgi verdi. 

Konuyla ilgili konuşan Kurum, ‘’Henüz bir yıl bile dolmadan 220 gün gibi çok kısa bir sürede Bozkurt ilçemizde 2 fabrika ile 52 iş yeri, Abana ilçemizde ise 40 iş yeri olmak üzere toplamda 2 fabrika, 92 iş yerimizi hamdolsun tamamladık. Şimdi sıra bu sanayi sitelerimizin kura çekiminde ve tesliminde. İnşallah iş yerlerimiz, ilçelerin ekonomisine can suyu olacak. Bugün geçtiğimiz yıl selde hasar gören Kastamonu, Bozkurt ve Abana küçük sanayi sitelerimizin kura çekim törenlerini gerçekleştiriyoruz. Bereketli rızık kapısı olacak dükkanlarımız, yeşil alanlarımız, sosyal donatılarımız, Kastamonu’muz için Bozkurt’umuz için Abana’mız için hayırlı uğurlu olsun. Abana ve Bozkurt’ta meydana gelen selde dükkanlarımız, iş yerlerimiz ve sanayi alanlarımız büyük zarar görmüştü. Bozkurt ve Abana ilçelerimizde küçük sanayi inşaatları ile alt yapı ve çevre düzenlemesi projelerimizi başlattık. Yapı İşleri Genel Müdürlüğümüz eliyle yer tesliminin ilk anından itibaren büyük ve hummalı bir çalışma gerçekleştirdik. Henüz bir yıl bile dolmadan 220 gün gibi çok kısa bir sürede Bozkurt ilçemizde 2 fabrika ile 52 iş yeri, Abana ilçemizde ise 40 iş yeri olmak üzere toplamda 2 fabrika, 92 iş yerimizi hamdolsun tamamladık. Şimdi sıra bu sanayi sitelerimizin kura çekiminde ve tesliminde.’’ şeklinde konuştu.

TÜİK, Temmuz Ayı Ciro Endeksini Yayımladı

TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu), sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörlerine ilişkin Temmuz ayı ciro endeksini yayımladı. 

TÜİK tarafından bugün açıklanan verilere göre; sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörlerinin ciro endeksi Temmuz ayında yüzde 1,5 azaldı. Yıllık bazda ise toplam ciroda yüzde 122,4 artış görüldü. 

Toplam ciro alt detayları incelendiğinde ise, temmuz ayında aylık hizmet ciro endeksi yüzde 0,6 artarken sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 2,6, inşaat ciro endeksi yüzde 5,7, ticaret ciro endeksi yüzde 1,0 azaldı.

Yıllık bazda değerlendirilen toplam ciro endeksinin yüzde 122,4 oranında arttığı gözlenirken alt detaylarda, sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 122,3, inşaat ciro endeksi yüzde 89,4, ticaret ciro endeksi yüzde 119,7 ve hizmet ciro endeksi yüzde 142,4 oranında artış yaşandı. 

Keçiörengücü Spor Kulübü İnşaatı Devam Ediyor

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, inşaatı devam eden Ankara Keçiörengücü Spor Kulübü’nü ziyaret etti. 

Yapımı devam eden tesisi inceleyen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’na Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan da eşlik etti. Yaklaşık 35 bin metrekare alana kurulan tesis hakkında bilgi alan Bakana 61 numaralı forma hediye edildi. 

Ankara Keçiörengücü Spor Kulübü’nün yapımı devam eden tesisinde futbolcuların konaklama yerleri, 2 doğal, 2 suni çim futbol sahası, profesyonel takım ve altyapı için antrenman sahaları, amatör branşlar için antrenman salonları ve sosyal tesisler bulunuyor.

Hoca Ahmet Yesevi Cami İnşaatı Başladı

Kocaeli, Derince’de 2017 yılında inşaatı başlayan fakat 2018 yılında durdurulan Hoca Ahmet Yesevi Cami inşaatı Büyükşehir Belediyesi tarafından tekrar yapılıyor.

Uzun yıllar inşaat halinde yarım kalan cami inşaatının tamamlanması için Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, 14 Mart günü yarım kalan Hoca Ahmet Yesevi caminin ikmal ihalesini yapmıştı. İhaleyi kazanan firma, çalışmalarına geçen ay başladı. Aynı anda iki bin kişinin ibadet yapabileceği cami toplam 4 bin 500 metrekare alan üzerinde inşa ediliyor. Caminin daha önce iki minaresi tamamlamıştı. Yarım kalan cami gövdesinin inşaatı ise 300 iş gününde tamamlanması planlandı.

Xylem’den Sürdürülebilir Geleceğe Katkı Sağlayan Havalandırma Çözümleri

Sürdürülebilirliği faaliyetlerine her açıdan entegre etmek için çalışan lider su teknolojisi şirketi Xylem, müşterilerine hemen hemen tüm ihtiyaçlara ve çalışma koşullarına uygun, güvenilirliği kanıtlanmış kapsamlı havalandırma çözümleri sunuyor. Şirket, bu kapsamda sunduğu blowerları, dalgıç karıştırıcıları, difüzörlü ve mekanik havalandırma çözümleri ile hem tesislerin yatırım harcamalarını hem de işletme ve bakım maliyetlerini düşürüyor. Aynı zamanda enerji verimliliği sağlayan sistemleriyle sürdürülebilir bir geleceğe de katkı sağlıyor.

Çevre ile ilgili yönetmeliklerin giderek sıkılaşması, enerji maliyetlerinin yükselmesi ve tüm dünyada sürdürülebilirlik bilincinin artması atık su arıtma tesislerinin daha yüksek enerji verimliliğine sahip olmasını zorunlu kılıyor. Tipik bir atık su arıtma tesisinde toplam enerji maliyetlerinin yaklaşık yüzde 30 ila yüzde 70’ini havalandırma sistemlerinin oluşturduğu biliniyor. Sürdürülebilir bir gelecek için bu alanda enerji verimliliği sağlayan ürünlerin geliştirilmesi kritik önem taşıyor. Sürdürülebilirliği yaptığı işin esası olarak gören ve enerji verimliliği yüksek sistemler geliştiren lider su teknolojisi şirketi Xylem sunduğu başarısı kanıtlanmış enerji verimli havalandırma çözümleri ile tesislerin biyolojik arıtma süreçlerini daha etkin hale getirerek enerji tasarrufu yapabilmeyi mümkün hale getiriyor.

Maliyetleri Düşüren Güvenilir Havalandırma Çözümleri

Xylem bünyesinde 50 yılı aşkın bir süredir hizmet veren Flygt ve Sanitaire ürünleri hemen hemen tüm ihtiyaçlara ve çalışma koşullarına uygun, güvenilirliği kanıtlanmış kapsamlı havalandırma çözümleri sunuyor. Xylem bu anlamda en iyi havalandırma ekipmanlarının yanı sıra işin özünün ustalıktan da geçtiğini de çok biliyor. Şirketin alanında uzman mühendisleri, tesislerde çevreye duyarlı operasyonlar sağlayarak yüksek oksijen aktarımına yönelik büyük bir uzmanlık ve tutkuyla çalışıyor. Xylem, doğru işletme stratejilerinin ve ekipman seçiminin enerji tüketimini ve maliyetlerini düşürebileceğinin altını çiziyor.

Tasarımdan Bakıma Kadar Sürecin Her Aşamasında Tam Destek

Çok derin bir sistem mühendisliği uzmanlığı bulunan Xylem; karıştırma proseslerinin geliştirilmesi, havalandırma spesifikasyonları, tesiste yapılan testler gibi süreçlerin her aşamasında müşterilerine destek oluyor. Eksiksiz havalandırma tasarımı analizi ile mümkün olan en düşük miktarda enerji harcayarak, mümkün olan en yüksek hacimde oksijen aktarımı elde edilebilmesini sağlıyor. Şirketin mühendisleri deneyim ve uzmanlıklarını, özel geliştirilmiş yazılımlar ve araçlarla birleştirerek tesislerin ihtiyaçlarına özel, yeni ve mevcut havalandırma kurulumları tasarlıyor. Havalandırma sistemlerinin tasarımından devreye alınmasına, optimizasyonuna ve bakımına kadar her alanda dünyanın her yerindeki müşterilerini daima destekliyor. Hesaplamalı sıvı (akışkanlar) dinamiği (CFD) programları ile müşterilerinin havalandırma çalışma koşullarının simülasyonunu yapabilmesine, tanklarda akım türbülansının en iyi şeklide optimize edilmesine ve enerji tüketiminin nasıl en aza indirilebileceğinin belirlenmesine olanak sağlıyor. 

Dalgıç Karıştırıcıda Eşsiz Uzmanlık, Güvenilirlik ve Üstün Verim

Dalgıç karıştırıcıyı icat eden Flygt’ın, yüksek verimli bir mikser ile eşşiz bir entegre frekans değiştiren sürücüyü (VFD) birleştiren hızı ayarlanabilir karıştırıcıları toplam enerji tüketimi ve işletme maliyetlerini minimize etmeyi mümkün kılıyor. Dahili hız kontrollü bu mikserler enerji maliyetlerini yüzde 50’ye kadar düşürüyor. 

Klasik Blower’lara Kıyasla Yüzde 30 Enerji Tasarrufu

Xylem, enerji verimliliği ve güvenilirlikten ömür döngüsü maliyetine, çalıştırma esnekliği ve kurulumun çevre üzerindeki etkisinden gürültü seviyelerine ve bakım gereksinimlerine kadar blower seçimindeki tüm parametrelere hâkim. Klasik blower tasarımlarına kıyasla enerji tüketimini yüzde 30 azaltarak enerji tasarrufu sağlayan Xylem turbo blowerlar, titreşimsiz ve sessiz çalışma ortamı sağlamasının yanı sıra yağ ve gres kullanılmadığı için çevre ve kullanıcı dostu olmasıyla da ön plana çıkıyor.

Zamandan ve Enerjiden Tasarruf Sağlayan Difüzörlü Havalandırma Sistemleri

Her türlü atık su havalandırma uygulamalarında güvenilir oksijen aktarımı için etkinliği dünya çapında binlerce işletmede ve sektörde kanıtlanmış Sanitaire® marka difüzörlü havalandırma sistemlerini sunan Xylem, arıtma tesislerinde verimi arttırarak zamandan ve enerjiden tasarruf sağlıyor. Tank ölçüleri veya uygulama ne olursa olsun Sanitaire, dünya genelinde tercih edilen sistemleriyle işletmelere hizmet veriyor.  

Kurulum Kolaylığı ve Minimum Bakım İhtiyacıyla Öne Çıkan Jet Havalandırıcılar

Xylem’in portföyündeki Flygt mekanik havalandırıcılar küçük ve orta ölçekli çamur tankları, dengeleme havuzları ve biyoreaktörler için güvenilir ve düşük maliyetli oksijen aktarımı sağlıyor. Kanıtlanmış N-teknolojisi, özel tasarım Flygt ejektör aksamı ve hava emme borusu dirseği ile birlikte çalışma güvenilirliğinin yüksek olmasını sağlayarak bakım ihtiyacını minimuma indiriyor.

Zuchex 2022, 15 – 18 Eylül’de!

Ev ve mutfak eşyaları sektöründe 2022’in dünya ölçeğindeki en büyük uluslararası ticaret buluşması olacak Zuchex, 15 – 18 Eylül tarihlerinde Tüyap Beylikdüzü Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek. 

Tarsus Türkiye tarafından, T.C. Ticaret Bakanlığı, İMMİB (İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri), ZÜCDER (Züccaciyeciler Derneği) ve KOSGEB destekleriyle 32.’si düzenlenecek fuar, yurt içi ve yurt dışından 700 katılımcı firma ile yaklaşık 37 bin satın almacıya ev sahipliği yapacak. Yılsonuna kadar 7 milyar doların üzerinde ihracat hedefleyen Türkiye Ev ve Mutfak Eşyaları Sektörü’ne yeni ticaret fırsatları, alternatif satış kanalları ve farklı pazarlara açılma şansı sunacak Zuchex 2022’de, dört gün boyunca 1 milyar doların üzerinde ticaretin gerçekleşmesi bekleniyor. Fuarda, “Sofra ve Mutfak Eşyaları”, “Pişirme Ekipmanları”, “Plastik Ev Eşyaları / Bahçe Aksesuarları”, “Ev Eşyaları”, “Dekoratif Ev ve Mutfak Eşyaları” ile “Elektrikli Ev Aletleri” kategorilerinde en yeni koleksiyonlar ve 2023 tasarımları bir arada sergilenecek.

Seçkin markaların heyecan verici koleksiyonlarını, sektör profesyonelleriyle buluşturan  Zuchex, yine tüm dünyadan binlerce satın almacıyı İstanbul’da ağırlayacak. Ev ve mutfak eşyaları dünyasına ilham veren yeniliklerin bir arada sunulacağı fuar, #buradaolmalısınız sloganıyla Tüyap Beylikdüzü’nde 14 salonda birden gerçekleşecek.

Aytemur; “Zuchex 2022, Dünyada Yılın En Büyük Ev ve Mutfak Eşyaları Sektör Buluşması Olacak”

Bu yıl Zuchex’in, dünya ev ve mutfak eşyaları endüstrisine hitap eden uluslararası ölçekteki en büyük fuar olacağını vurgulayan Tarsus Türkiye Genel Müdürü Zekeriya Aytemur, “Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika, Balkanlar, Ortadoğu, Orta Asya ve Türki Cumhuriyetler başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelecek binlerce satın almacı, katılımcımız olan pazar lideri marka ve üreticilerin en yeni tasarımlarını, en avantajlı koşullarla tedarik edebilecek. Katılımcı firmalarımız da Zuchex 2022 ile birlikte kendilerine yeni satış kanalları açarak, eşsiz ticaret fırsatları yakalayacak” dedi. Zuchex’in, sektörün tüm paydaşlarına, yeni bir bakış açısı sunacağını ifade eden Aytemur, üretici, ihracatçı ve distribütör firmaların, zincir mağaza satın almacılarının, bağımsız perakendecilerin, toptancı & perakendeci kuruluşların, otel ve restoran işletmecilerinin, catering ve organizasyon şirketlerinin, kurumsal hediyelik eşya satın almacılarının, kısacası bu alanda faaliyet gösteren tüm profesyonellerin, Zuchex 2022’yi mutlaka ziyaret etmelerini önerdi. 

Lider Markaların En Yeni Koleksiyonları, Ünlü Şef Rüzgar Sünbül’ün Özel Lezzetleriyle Zuchex’te Buluşuyor

Zuchex bu yıl “Cooking Theatre” etkinliğine de ev sahipliği yapacak. Etkinlik kapsamında ünlü şef Rüzgar Sünbül, üniversitelerin aşçılık bölümlerinde okuyan öğrencilerle birlikte dört gün süren bir workshop düzenleyecek. Şef Rüzgar Sünbül, fuar alanına kurulan özel mutfakta, katılımcı firmaların inovatif pişirme ürünlerini kullanarak hazırladığı birbirinden lezzetli tarifleri, yine fuardaki firmaların 2022-2023  koleksiyonlarına ait sunum ekipmanları eşliğinde ziyaretçilerin beğenisine sunacak.

Hava Kent Yapı Kooperatifi’nden 150 Konutluk Yeni Proje!

Hava Kent Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Çavuş, İstanbul, Arnavutköy ilçesinin Haraççı Mahallesi’nde 150 konutluk bir projeye başlayacaklarını duyurdu. 

İstanbul Havalimanı projesinin hayata geçirilmesinin ardından oluşan konut ihtiyacının karşılanmasını sağlamak amacıyla kurulan Hava Kent Yapı Kooperatifi, yeni yatırımlar için hazırlıklara başladı. 

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Hava Kent Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Çavuş, “Taşoluk-2 ve Tuzla Aydınlı projelerimizde çalışmalar devam ediyor. Sancaktepe/Samandıra bölgesi için de yeni bir proje geliştiriyoruz. Arnavutköy’de yeni proje için çalışmalarımız başladı. Çok büyük talep alıyoruz. Bundan sonraki hedefimiz de Hava Kent’i farklı illere taşımak. Hava Kent olarak Sancaktepe/Samandıra bölgesinde yeni bir proje geliştiriyoruz. Bunun yanı sıra, yine Arnavutköy’de Haraççı mahallesinde 150 konutluk bir projeye başlayacağız. Gelen talepler neticesinde Hava Kent’i farklı illere de taşımak istiyoruz. İzmir, Muğla ve Ankara gibi şehirlerde arazi geliştirme aşamalarındayız ve yine butik bir villa projesi geliştirerek ortaklarımıza sunmaya hazırlanıyoruz.” şeklinde konuştu. 

Son projeleri olan 144 konutluk Taşoluk-1 projesinin çok fazla ilgi gördüğünden bahseden Çavuş, “Üretimin 3 katı talep aldık diyebiliriz. Üretim kalitesi ve çağdaş mimarisinin yanı sıra, daire sahibi olan kooperatif ortakları Türk Lirası bazında yüzde 400, dolar bazında ise yüzde 120’nin üzerinde bir getiri elde ettiler. Yine, yeni başladığımız Taşoluk-2 ve Tuzla Aydınlı projelerimize büyük talep var. Taşoluk-2 projemizde kontenjanlar doldu bile. İlk projemiz İstanbul Havalimanı’na 5 kilometre mesafede inşa edildi. 144 konutluk projede tüm tapular hak sahiplerine teslim edildi. Taşoluk-2 etabı da İstanbul Havalimanı’na 5 kilometre mesafede konumlanıyor. Tuzla Aydınlı projemiz de Sabiha Gökçen Havalimanı’na 5 kilometre mesafede bulunuyor. İnşaat çalışmaları hızla devam ediyor. Önümüzdeki 18-20 ay içerisinde teslimlerini yapmayı planlıyoruz. Hem bitirdiğimiz projelerin kalitesini ve teslim sürelerinin kısalığını görenler hem de pandemi sonrası yaşanan enflasyon ve emtia artışından kaynaklı konuta erişebilme problemini, yatırımcı ve ev sahibi olmak isteyenler bizimle aşıyorlar.” dedi.  

‘’Markalı Sosyal Konut Üretiyoruz’’

Hava Kent Yapı Kooperatifi’nin diğer yapı kooperatiflerinden farklı olarak ortaklık biçimleri olduğunu söyleyen Erkut Çavuş, “En önemli farklılığımız ortaklık yapımız. Kooperatifimizin ortaklarının büyük çoğunluğu hava yolu çalışanlarıdır. Yüksek standartlara alışkın, dünyayı ve yenilikleri yakından gören insanlar oldukları için bizler de konutları üretirken buna özen gösteriyoruz. Bu sayede, sosyal konutu, markalı konut statüsünde üretiyoruz. Hava Kent olarak kooperatifçilik ve sosyal konut anlayışını da değiştirdik. Türkiye’de oluşan kooperatif ve sosyal konut algısının dışında yeni konseptlerde konutlar geliştirdik. Çağdaş mimari, kapalı otopark, sosyal donatıların yanı sıra doğal tuğla kaplama, gri su dönüşüm sistemleri, yerden ısıtma gibi ürünleri kooperatifimizin standartları haline getirdik. Aile tipi siteler yaparak, sosyal yaşam alanları bol olan ve Türk aile yaşam kültürüne uygun konutlar geliştirdik.” ifadelerini kullandı.  

Hava Kent Yapı Kooperatifi’nin Arnavutköy/Haraççı projesinin detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

Sabiha Gökçen Havalimanı Metro Hattı Ne Zaman Açılıyor?

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Pendik-Sabiha Gökçen Havalimanı Metro Hattı projesinin açılış tarihine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Ulaştırma projelerine ilişkin yatırımları arttırarak devam ettirdiklerini vurgulayan Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu, “Bugün de önemli bir yatırımımızın son aşamasına geldik. Bütün işlemlerimizi tamamladık. Biraz önce test sürüşlerimizi de yaptık. Gerekli incelemeleri de yaparak inşallah önümüzdeki sayılı günleri de geride bırakarak ekim ayı içerisinde Kadıköy-Kartal metro hattını devam ettirerek Sabiha Gökçen Havalimanı’na kadar metro konforunu İstanbullulara yaşatmanın gururunu, sevincini hep birlikte yaşıyoruz.” dedi.

İstanbul’daki metro projelerinden bahseden Bakan, “İstanbul genelinde de yapımı devam eden, bakanlığımızca üstlenilmiş 7 tane metro hattımız var. Bu yıl içerisinde ekim ayından itibaren her ay İstanbul’da önemli bir metro hattının açılışını yapacağız. Diğer 4 metro hattımızı da 2023 yılı içerisinde de bitireceğiz. Sabiha Gökçen Havalimanı’yla birlikte D100’le Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki özellikle Pendik’teki yoğun nüfus hareketinin iş hareketinin olduğu mahalleleri de metroyla buluşturmuş oluyoruz. Şeyhli, Yayalar, Fevzi Çakmak ve Kurtköy mahallelerini de ekim ayı itibarıyla metro konforuyla buluşturmuş olacağız.” şeklinde konuştu.

Kasım ayı itibarıyla Kağıthane-İstanbul Havalimanı metro projesinin Kemerburgaz, Göktürk, Eyüp bağlantılarıyla buluşturulacağını belirterek, “Aralık ayı itibarıyla Başakşehir-Kayaşehir arasında Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nden de geçecek olan metromuzun son aşamasına geldik. Planımız aralık ayı içerisinde Başakşehir-Kayaşehir metro hattımızı tamamlayarak, dünyanın en gelişmiş en modern hastanelerinden bir tanesi olan Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ni metroyla buluşturduğumuz gibi özellikle Güngören, Bahçelievler, Başakşehir, Bağcılar’daki vatandaşlarımızın hem Kayaşehir-Başakşehir bağlantısını sağladığımız gibi bunun devamında da İstanbul Havalimanı bağlantılarını ve Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’ndeki metro bağlantılarını da tamamlamış oluyoruz. Başakşehir’deki metro hattımızı, belediye zamanında daha önce bizlerin başlattığı metro hattını yapmayacağını mevcut yönetim söylediği zaman biz de özellikle pandemi sürecince oldukça önemli faydalar sağlamış olan hastanemizin de hattını, yolunu yapmadıkları gibi metro hattında yapmayacaklarını bize bildirdiklerinde özellikle hemen devraldık ve bu kadar kısa bir süre içerisinde de 2 yıl içerisinde metro hattımızı bitirerek aralık ayı içerisinde İstanbulluların hizmetine sunacağız. Sabiha Gökçen Havalimanı’nın Marmaray bağlantısı da aslında daha önce başlanmış projeler arasındaydı.” açıklamalarında bulundu.  

TOKİ Sosyal Konut Projesinin Başvuru Şartları Açıklandı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan dev konut projesinin başvuru sürecine dair detaylar belli oldu. 

13 Eylül tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın detaylarından bahsedeceği Sosyal Konut projesinin başvuru sürecine dair açıklama yapıldı. Başvuru şartları şu şekilde;

TOKİ aracılığıyla inşa edilecek konutlara, proje ili sınırları içerisinde en az 1 yıl ikamet eden veya proje il nüfusuna kayıtlı, kendisi, eşi ve velayeti altındaki çocukları üzerine ülke sınırları içinde tapuda kayıtlı konutları bulunmayan, daha önce TOKİ aracılığıyla ev satın almamış 18 yaşını doldurmuş Türk vatandaşları başvuru yapabilecek. Sosyal konutlar için bir haneden tek başvuru alınabilecek.

Yeni sosyal konutlarda gençler, emekliler, şehit yakınları ve gaziler ile engellilere kontenjan ayrılacak. Genç kategorisine 1991 Eylül ayından sonra doğanlar müracaat edebilecek. Şehit aileleri, harp ve vazife malulleri ile bunların dul ve yetimleri hariç başvuruda bulunacaklarda, aylık hane halkı gelirinin İstanbul için en fazla net 16 bin lira, yurt genelinde ise en fazla 14 bin lira olması şartı aranacak.

Konutların aylık taksitleri asgari ücretlilerin ödeyebileceği tutarda olacak. Ödeme, toplam hane gelirinin yüzde 30’unu aşmayacak, 240 aya kadar vade imkânı getirilecek.

TOKİ eliyle yürütülecek konut projesi 81 ilde hayata geçirilecek, en fazla konut, olası depremin en çok etkileyeceği İstanbul’da yapılacak. Proje kapsamındaki konutlarda yerel ve yatay mimari tercih edilecek, konutlar beş katı geçmeyecek şekilde yapılacak. Çevre dostu yapı malzemelerinin kullanılacağı evler sıfır atığa, enerji verimliliğine ve yenilenebilir enerji sistemlerine uyumlu inşa edilecek.

Proje kapsamında satışa sunulacak 100 bin arsa, elektrik, su ve doğal gaz altyapıları tamamlanmış, imar planları bulunan ve inşaat yapmaya hazır şekilde teslim edilecek. Başvuru bedeli 500 lira olarak belirlenen kampanyadan faydalanmaya hak kazananlar bu arsalar üzerine kendi evlerini yapabilecek. Başvuru şartlarını taşıyanlar arasında kura çekilecek. Arsa satışı başvurularında şu şartlar aranacak:

  1.  Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,
  2. Yoksul ve dar gelirli olmak,
  3. Kendisinin, eşinin veya ergin olmayan çocuğunun herhangi bir belediye sınırı içerinde ev yapmaya müsait arsaya veya herhangi bir yerde bir ev veya apartmanın ayrı bir dairesinin karşılığı olan arsa payına sahip olmamak,
  4. Daha önce 775 sayılı Gecekondu Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği hükümlerine tabi uygulamalardan faydalanmamış olmak.

TOKİ’nin yürüteceği proje kapsamında ilk olma özelliği taşıyan, “Küçük ve orta ölçekli sanayiciye yönelik 28 ilde oluşturulacak sanayi sitelerindeki 10 bin iş yeri” için başvuru bedeli 2 bin lira olarak belirlendi. Projenin bu ayağına başvuruda bulunacaklardan, projenin bulunduğu il nüfusuna kayıtlı veya o il sınırlarında faaliyette bulunan 18 yaşını doldurmuş Türk vatandaşı olması şartı aranacak. Başvuru yapacaklardan ayrıca ustalık, iş yeri açma, ilgili oda kayıt veya vergi mükellefi belgesi ile e-Ticaret yapıldığına dair belgeler istenecek. Sanayi sitelerindeki iş yerleri için başvuru yapacakların, kendisinin, eşinin ve 18 yaşından küçük çocuklarının mülkiyetinde sanayi dükkanı olmaması da gerekecek.

Goodyear, Adapazarı Fabrikası’na Güneş Paneli Kuracak

Sektörün lider lastik üreticilerinden biri olan Goodyear, Adapazarı’nda bulunan fabrikasına güneş paneli yerleştirerek yenilenebilir enerji konusunda önemli bir adım atacak. 

Fabrikalarında yenilenebilir enerji odaklı dönüşümler yapma kararı alan Goodyear, Adapazarı’nda bulunan tesisine güneş paneli kurarak sürdürülebilirlik alanında önemli bir adım atıyor. Proje ile enerji yönetimi ve karbon ayak izi küçültülmesi gibi konularda yardım sağlanacak. 

Proje hakkında bilgi vererek açıklama yapan Goodyear Türkiye Genel Müdürü Mahmut Sarıoğlu, “The Goodyear Tire & Rubber Company, Türkiye’de bulunan Goodyear tesislerinde 100 yenilenebilir elektriğe geçeceğini duyurmuştu. Bu gelişmenin önemli bir parçası olan projemiz kapsamında Goodyear’ın sürdürülebilirlik vizyonuna verdiği önemi ve değeri bir kez daha vurgulamış oluyoruz. Bu önemli projede emeği geçen değerli çalışma arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.” dedi. 

Battalgazi Konakları Projesinin Temeli Atıldı

Malatya’nın Beydağı eteklerine konumlandırılan Battalgazi Konakları projesinin temel atma töreni gerçekleştirildi. 

Projenin temel atma törenine katılım gösteren Malatya Valisi Hulusi Şahin, konakların sağlam bir zemin üzerine kurulduğunu vurgulayarak deprem riskinin olmadığını ifade etti. Açılış sırasında konuşan Şahin, “Belediyeciliğin temel ilkesi şehrin temel ihtiyaçlarını tespit edip doğru ve sağlıklı bir şehirleşmenin yolunu çizmek bu açıdan bakıldığında sosyal konutta bir ihtiyaç lüks konutta bir ihtiyaç ve şehrin gelişimine yönelik olarak bunları doğru yerlere konuşlandırmak da çok önemli bir belediyecilik faaliyeti. Bugün bulunduğumuz bu noktada prestij konutlarını burada planlıyor belediyemiz ve sadece planlamıyor inşaatın yapılmasında da risk alıyor. Öncelikle tebrik ediyorum. Bir kere yer seçimi doğru ve sağlıklı bir yer çünkü gördüğünüz gibi son derece sağlam bir zemin üzerine kuruluyor. Burası bu şehir bir deprem şehri dolayısıyla binaları nereye yaptığımız çok çok önemli. İkinci hassas nokta yükseklik konusu. Binalarımızı çok yüksek katlı yapmak hem deprem yönünden risk hem de sağlıklı bir şehircilik için de çok uygun değil.  Cumhurbaşkanımızın da talimatları bu yönde. Sağlıklı bir şehircilik açısından doğru bir proje olarak değerlendiriyoruz.” dedi.

Proje hakkında bilgi veren Proje Koordinatörü İnşaat Mühendisi Yusuf Kenan Karabulut ise, “Battalgazi Konakları Battalgazi Belediyesi tarafından planlanan bir prestij projesidir. Battalgazi Konakları Malatya’da bugüne kadar yapılmış en büyük site şeklindeki villa projesidir. İşimizin güncel maliyeti 500 milyon değerindedir. İşimizin süresi 36 ay olup biz bunu daha kısa sürede tamamlamayı planlamaktayız. Projemizin alanın 100 bin metrekaredir. Villalar iki çeşit olarak yapılmaktadır. Birisi 383 metrekare olarak diğeri ise 216 metrekare olarak planlanmıştır.” ifadelerine yer verdi. 

Çağdaş Holding’ten Yeni Otel Projesi

Çağdaş Beton iştirakini satarak turizmde büyümeyi hedefleyen Çağdaş Holding, Bodrum’da yeni bir otel projesine imza atacak.

1997 yılından bu yana başta Bodrum olmak üzere Muğla’nın birçok bölgesinde inşaat sektörü tedarikçiliği alanında boy gösteren Çağdaş Holding, Çağdaş Beton’u satarak yeni turizm projelerinde öne çıkacak. 

Konuyla ilgili konuşan Çağdaş Holding İcra Kurulu Üyesi Dağlarca Çağlar, “İnşaat ve turizm alanındaki özgün projelerimize yenilerini ekleyeceğiz. Akana markasıyla Cennet Koyu’nda ilkini açtığımız butik otelin, ikincisini de yine Bodrum’da çok özel bir lokasyonda hayata geçireceğiz.” dedi. 

Bodrum’un sadece Türkiye değil dünya turizminde çok önemli bir yere sahip olduğunu belirten Çağlar, “Hem kendi inşaat projelerimize hem de Bodrum Yarımadası’ndaki konut ve otel projelerine beton tedariğinde bulunarak bölgenin gelişimine katkı sağladık. Ancak pandemiyle birlikte Bodrum’a artan ilgi ve talep sonucu artışa geçen yapılaşmanın ardından yeni bir döneme girmeye ve değişime karar verdik. Tedarikçi değil, sürdürülebilir bir Bodrum’a yön veren tarafta olmak istedik. Bu vizyonla alışılagelmişin dışında daha duyarlı, daha seçici ve özel projeler geliştirme kararı aldık. Bodrum’un tüm değerlerine sahip çıkmaya ve bu değerleri en üst düzeyde gözeten projelerimizle, Bodrum’un marka algısını korumaya, geliştirmeye ve sürdürülebilir kılmaya devam edeceğiz.” açıklamalarında bulundu. 


Çağdaş Holding Tüm Projeleri İçin Tıklayınız.

Köy Yaşam Merkezleri Projesi Kapsamında 5 Okul Açıldı

Yozgat’ta Milli Eğitim Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı iş birliğinde yürütülen Köy Yaşam Merkezleri projesi kapsamında atıl durumdaki 5 okul yeniden kazandırıldı. 

Kullanılmayan köy okulu binaları, Köy Yaşam Merkezleri projesi kapsamında anaokulu, ilkokul, kütüphane, matematik, doğa, bilim ve tasarım atölyeleri, gençlik kampları gibi projelere dönüştürülüyor. 

Milli Eğitim Bakanlığı’nın yürüttüğü proje kapsamında kullanılmayan, atıl durumdaki 5 okulun faaliyete kazandırıldığını söyleyen İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Yazıcı, “Daha önce taşıma kapsamına alınmış bir okulumuzu, tekrar 22 öğrencimiz ve okul öncesi sınıfıyla birlikte açmış bulunmaktayız. Bu da haliyle hem köydeki vatandaşlarımız açısından hem de bizler açısından bir mutluluk vesilesi oldu. Okulla beraber, Bakanlığımızın projeleri dahilinde olan ‘yaşam merkezini de okulun eklentilerinin içerisinde açtık.” dedi.

Yazıcı, köyde yaşayan öğrencilerin okullarına yürüyüş mesafesinde ulaşım sağlamalarının son derece önemli olduğunu vurgulayarak, “Öğrencilerimizin öğleyin kendi evlerine gidip yemek yemelerini, aileleriyle birlikte vakit geçirmelerini önemsiyoruz. Öğretmenlerimizin köylerde vatandaşlarımızla iç içe olması, onların çeşitli sorunlarına rehberlik ediyor olabilmeleri, köydeki vatandaşlarla, öğretmen arasındaki kaynaşmanın arzu ettiğimiz düzeye gelmesi açısından da bu proje önemlidir.” ifadelerinde bulundu. 

Ofiste Ev Rahatlığını Zivella ile Yaşayın

Bedene ve ruha iyi gelen tasarımlarıyla dikkat çeken Zivella’nın ‘Ofiste Ev Rahatlığı’ temalı koleksiyonu, Orgatec’te ziyaretçilerle buluşmaya hazır. 

Yaşam odaklı yaklaşımı ile değişen çalışma hayatında yeni deneyimler sunan Zivella, 25 – 29 Ekim tarihlerinde Almanya’da düzenlenecek ofis mobilyası fuarı Orgatec’e hazır. ‘Ofiste Ev Rahatlığı’ teması ile yeni bir koleksiyon hazırlayan Zivella Tasarım Ekibi, çalışanların ev ofislerden hibrit çalışma modeline geçerken ofislerinde evlerinin konforunu bulmalarına odaklandı. 

Koltuk, kanepe ve pufların yer aldığı koleksiyonda, çalışanların motivasyonunu, üretkenliğini ve enerjisini yükseltecek renk kullanımlarına da yer verdi. Koleksiyonda yer alan ürünler, ergonomi ve konforun yanı sıra sosyalleşmeyi, beraber çalışma gibi kollektif aktiviteleri, kişisel alan oluşturmayı, odaklanma ve dinlenmeyi desteklemesi için tasarlandı.  

Ofiste Ev Rahatlığı Koleksiyonunda Öne Çıkanlar;

Doğadan Gelen Rahatlık: Whale

Doğadan, okyanusların en büyüklerinden balinadan ilham alınarak tasarlanan Whale, tek kişilik koltuk ya da birden fazla kişinin oturabileceği bir kanepe olarak hayata geçirildi. Özgün, alışılmışın dışında, estetik bir tasarıma sahip olan Whale aynı zamanda ergonomik de… Eşsiz formu ve kol yapısı ile dikkat çeken Whale, yalın tasarımı ile ofiste ev rahatlığını ya da bekleme alanlarında konforu arayanlar için ideal. 

Uzayın Çekim Gücü: Hole

Karadeliklerin çekim gücünden esinlenerek hazırlanan Hole, bekleme alanlarında kullanıcıları kendisine çekmek için tasarlandı. Farklı modülleri birleştirildiğinde oluşan orta boşluk bitki alanı ya da seperatör olarak kullanılabiliyor. Hole ürün grubunda hem puflar hem de farklı boyutlara sahip modüller yer alıyor.

Copa Eomix Plus, Tasarruf ve Konforu Bir Arada Sunuyor

İklimlendirme sektörünün öncü markası Copa Isı Sistemleri’nin dokunmatik ekranlı kombisi Copa Eomix Plus, konforlu kullanımı ve tasarrufu ile tüketicilerin ilk tercihi olmaya aday. Copa Akıllı Oda Termostatı’na bağlanabilen Eomix Plus, uzaktan kontrol edilebilme özelliğiyle de dikkat çekiyor. 

Çevreye saygılı, ekonomik ve yenilikçi ürün grubuyla iklimlendirme sektörünün önemli firmalarından Copa Isı Sistemleri, akıllı kombisi Eomix Plus ile tüketicilere tasarrufu ve konforu bir arada sunuyor. CP300S Smart oda termostatı ilavesiyle Eomix kombiler, kullanıcılara günlük ve haftalık program yapabilme, uygulama üzerinden akıllı telefon ile uzaktan kontrol imkanı sunuyor. Copa Eomix kombiler, sadece 40 cm genişliği ve 60 cm yüksekliği ile evinize girer girmez az yer kaplayarak tasarrufa başlıyor.

Yüksek verimliliği ve düşük emisyon değerleri ile yakıt tasarrufunu artıran Copa Eomix Plus, Copa Akıllı Oda Termostatı ile kullanıldığında, yüzde 35’e varan enerji tasarrufu sağlıyor. Copa Eomix Plus, 24kW, 35kW ve 42kW aralığında kapasite seçenekleri ile konforu ve yüksek enerji verimliliğini tek bir cihazda buluşturuyor. “En iyi kombi varlığını unutacağınız kombidir” söyleminden yola çıkarak Copa Eomix Plus kombilerde kullanılan özel tasarım ‘silencer’ sayesinde çalışma esnasında çıkabilecek gürültü en düşük seviyede tutulmaya çalışılır.

Diji­tal ve Dokunmat­ik Kontrol Panel­ ­ve Estetik Tasarım

Kontrol paneli geliştirilmiş dijital ekran ve yazılıma sahip olan Eomix Plus, kullanım kolaylığı sağlayan dijital LCD LED ekranı ve dokunmatik kontrol paneli sayesinde hem estetik hem de ergonomiktir. Özel tasarım dokunmatik kontrol paneli ile sıcaklık ayarları ve servis parametreleri kolayca ayarlanan Eomix Plus’ta dış hava sensörü takılarak kontrol paneli, eko-panel olarak da kullanılabilir.

Kaliteyi Önde Tutan COPA Gaz Kontrol Grubu Sayesinde Yüksek Performans

Avrupa’da kalitesini kanıtlamış, yaygın kullanılan gaz kontrol grubu ve yüksek verimli paslanmaz çelik ana eşanjörü bulunan Eomix Plus kombiler, kullanım ömrü boyunca daha yüksek kapasite ve verimi hedefler. Spiral formda, tek parça imalat ana eşanjörde kaynaklı bölümler bulunmamaktadır. Baca gazı içinde bulunan sert yoğuşma sularına karşı da son derece dayanıklı ve uzun ömürlüdür.

Ertuğrul Gazi Cami ve Türbesi İnşaatı Tamamlandı

Bilecik İl Müftüsü Ali Erhun, Ertuğrul Gazi Cami ve Türbe yerleşkesinin tamamlanan inşaat çalışmalarını inceledi. Cami ve Türbe açılışını yapan Müftü, açıklamalarda bulundu. 

Açılış öncesi yaptığı ziyaret ile yetkililerden bilgi toplayan İl Müftüsü Ali Erhun, “Ertuğrul Gazi Türbesi yerleşkesinde 2020 yılında temeli atılan Ertuğrulgazi Camii ve Ertuğrulgazi Darülkurrası inşaatında sona gelindi. 11 Eylül 2022 Pazar açılışını yapacağımız Camimiz ve Darülkurramız Söğüt’ümüzün sembolü olacak. Darülkurrada hafızlarımız hem Kur’an-ı Kerim öğrenecek hem de talimlerini yapacaklar. Bir külliye olarak tasarlanan “Ertuğrulgazi Camiinde vatandaşlarımız gönül huzuruyla ibadetlerini eda edecek. Pazar günü 741. Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenliklerinde Camimizin ve Darülkurramızın açılış töreni gerçekleşecek inşallah. Bilecik Valiliği ve Söğüt Ertuğrulgazi Birliği iş birliğiyle ecdadımıza yaraşır bir şekilde yaptırılan Camimiz ve Darülkurramızın açılışına tüm halkımızı davet ediyoruz” sözlerini kullanmıştı. Cami ve Türbenin açılışını dün yapan Erhun, tebrik ve dualarla camiyi hizmete açtı. 

Zengezur Koridoru İnşaat Çalışmaları Devam Ediyor

Zengezur Koridoru’nun Azerbaycan ayağındaki inşaat çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. Horadiz-Cebrail-Zengilan-Ağbend Karayolunda yüzde 57 oranında ilerleme kaydedildi. 

26 Ekim 2021 tarihinde temeli atılarak çalışmalarına başlanan Zengezur Koridoru’nun Horadiz-Cebrail-Zengilan-Ağbend karayolunda inşaat süreci hızla devam ediyor. Koridorun Azerbaycan kısmında kalan 123.6 kilometre uzunluğundaki yol Füzuli ilinin Ahmetbeyli köyünden başlıyor. Türk dünyasını birleştirecek Zengezur Koridoru’nun bir kısmı olan Horadiz-Cebrayıl-Zengilan-Ağbend karayolunun inşaatının yüzde 57’si tamamlandı. Horadiz-Cebrayıl-Zengilan-Ağbend karayolu uluslararası standartlara uygun olarak birinci sınıf kalitede inşa ediliyor. Karayolunun, 77,5 kilometrelik kısmı 6 şeritli, kalan 46,1 kilometrelik kısmı ise 4 şeritli olarak projelendirildi. Yolda inşaatı devam eden 3 otomobil tünelinin yüzde 37’si tamamlanırken projedeki 23 köprüden 19’u yapım aşamasında. Horadiz-Cebrayıl-Zengilan-Ağbend karayolu, Azerbaycan’ın diğer bölgelerini Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne bağlaması açısından büyük önem taşıyor. Azerbaycan Karayolları Devlet Ajansı gözetiminde Türk firmaları tarafından gerçekleştirilen inşaat işlerinin 2024 yılında tamamlanması planlanıyor. Azerbaycan Karayolları Devlet Ajansı Basın Sözcüsü Anar Necefli yaptığı açıklamada, karayolunun ilk 22,4 kilometrelik kesimlerinde yol yüzeyi yapım çalışmalarının devam ettiğini belirterek, “25,9-115 kilometrelik kesimlerinde ise sondaj, dolgu ve montaj çalışmaları devam edilmektedir. Yol boyunca toplam uzunluğu 6 kilometre olan ve geçici olarak T1, T2 ve T3 olarak adlandırılan 3 tünelin yapımı devam etmektedir. Tünellerin tamamlanma oranı yüzde 37 civarında. Ortalama bin 20 metre uzunluğundaki T1 tünelinin kazısı ve beton püskürtmesi tamamlandı. Tünel içindeki diğer işlerin yürütülmesine devam ediliyor” dedi. Zengezur Koridoru, Azerbaycan’ın batı kısımları ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ni Ermenistan üzerinden, Zengezur bölgesinden geçecek kara ve demiryolu hatlarıyla birleştirecek. Horadiz’den Nahçıvan’ın Ordubad iline uzanan yeni demiryolu hattı inşa ediliyor. Koridor tamamlandıktan sonra Türkiye ile Azerbaycan arasında yeni ulaşım bağlantısı sağlanacak.

2023 Yılının Sonunda Tamamlanacak

Horadiz-Ağbend demiryolu hattının temeli, 14 Şubat 2021’de Cumhurbaşkanı Aliyev tarafından atıldı. Demiryolu hattının eksen uzunluğu 110,4 kilometreyken, hattın güzergahında Horadiz, Mercanlı, Mahmudlu, Soltanlı, Gümlag, Hekeri, Mincivan, Bartaz ve Ağband isimleri ile 9 istasyon bulunuyor. Ayrıca proje kapsamında 3 adet tünel, 41 adet köprü, 7 adet üst geçit ve yaklaşık 450 adet yapay mühendistik tesisi inşaatı planlanmaktadır. Demiryolu hattının inşaatı mayın temizleme çalışmalarına paralel olarak yürütülmekte olup, şu ana kadar güzergâh boyunca 105 kilometrelik alan mayınlardan temizlendi. İnşaat ve montaj işleri 3 etapta yürütülüyor ve şu ana kadar demiryolu hattının 55 kilometrelik kısmı tamamlandı. Demiryolu hattı projesinin 2023 yılı sonunda tamamlanması planlanıyor.

Düzce’de Kent Meydanı Projesi Başladı

Düzce’de Cedidiye Kent Meydanı Projesinde temel kazı çalışmalarına başlandı.


Millet Bahçesi ile Cedidiye Meydanını birbirine bağlayarak bütünleşmeyi sağlayacak olan ‘Cedidiye Kent Meydanı Projesi’ birinci etabı hayata geçiriliyor. Şehre ahenk katacak olan aynı zamanda yeni cazibe merkezi olması hedeflenen meydanda kazı çalışmaları başlatıldı. Proje kapsamında ilk etapta cami ile uygun mimari yapıda ticarethanelerin yapılacağı alanda kötü görünümlü binaların yıkılmasının ardından temel kazma çalışmalarına başlandı.


Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, şehre ahenk katacak proje çerçevesinde ilk etap çalışmalarının başlatıldığını belirterek, “Millet Bahçesinden başlayarak İstanbul Caddesi üzerinden Cedidiye Meydanı ile bütünleşecek olan Cedidiye Kent Meydanı Projemizin temel kazı çalışmalarına başladık. Cedidiye Camiinin tarihine ve mimarisine uygun şekilde yeni yapılar oluşturacağız. Projemizi Cami-Meydan-Çarşı konsepti olarak tasarladık. Cedidiye Kent Meydanı Projemizi tamamladığımızda, Millet Bahçesine kadar ahenk yakalamış olacağız. Düzce’mize şimdiden hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı.

Kanal İstanbul’un Yanı Başındaki Projede Yeni Gelişme!

Tarihi proje Kanal İstanbul’un yanı başında hayata geçirilecek olan proje onaylandı.


Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından Arnavutköy’e bağlı Baklalı Mahallesi mevkiinde hayata geçirilecek olan TOKİ Arnavutköy projesi için “Çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararı verildi.


Kanal İstanbul güzergahında hayata geçirilecek olan TOKİ Arnavutköy projesi 40 blok olarak yükselecek. 90 bin 876 metrekarelik alan üzerinde hayata geçirilecek olan proje için İstanbul Valiliği tarafından 7 Eylül 2022 tarihinde “ÇED gerekli değildir” kararı verildi.

TOKİ Arnavutköy projesinde inşa edilecek konutların bina yüksekliği 21,50 metreden az olacak. Söz konusu projenin inşaat aşamasında idari ve teknik olmak üzere 80 kişinin çalışması planlanıyor.

TOKİ Arnavutköy projesinin inşaat çalışmaları 24 ay, hafriyat çalışmaları 11 ayda tamamlanacak. Söz konusu projenin inşaat aşamasında ayda 26 gün, günde 8 saat ve tek vardiya sistemi ile çalışılacak.

TOKİ Arnavutköy projesi 149/25-26-27-28-29-30-40 parsellerde hayata geçirilecek. Projenin yapılacağı alanlar hazine mülkiyeti durumunda olup bu alanlar TOKİ mülkiyetine geçirilecek.

TOKİ Arnavutköy projesinin doğu yönünde kuş uçuşu 259 metre mesafede Kanal İstanbul projesi geçiyor. Ayrıca proje alanına 4 kilometre mesafede İstanbul Havalimanı bulunuyor. Proje alanına en yakın yerleşim birimi de proje alanının güney yönünde kuş uçuşu 190 metre mesafede yer alıyor.

TOKİ Arnavutköy projesinin bedeli de 491 milyon 666 bin 296 TL olarak hesaplandı. Hafriyat çalışmalarının 11 ayda tamamlanması, inşaat çalışmalarının 24 ayda tamamlanması planlanıyor.

İntek Konut Yönetim Kurulu Üyesi Çiçek’ten Kentsel Dönüşüm Çağrısı!

Avcılar'da Kentsel Dönüşüm Tam Gaz Sürüyor!

İntek Konut Yönetim Kurulu Üyesi Çiçek, “Türkiye’de 1.5 milyon konut, İstanbul’da 300 bin bağımsız birim acil dönüşmeli” diyerek kentsel dönüşüm çağrısında bulundu.


İntek Konut Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Muhammed Zeki Çiçek, son zamanlarda sık sık gündeme gelen kentsel dönüşüm konusuyla ilgili son dakika açıklamalarında bulundu.


İntek Konut olarak vatandaşlardan konutlarının yenilenmesi için çok fazla kentsel dönüşüm talebi aldıklarına dikkat çeken Çiçek, hepsine yetişmelerinin mümkün olmadığını belirterek, “Ancak biz de elimizi taşın altına koyarak bu talepleri mümkün mertebe yerine getirmek için üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz” dedi.

Çiçek, tüm dünyada sanayileşme ile beraber kırsaldan kentlere hızlı göçün yaşanması, mevcut illeirn bu göçe hzırlıklı olmaması, çarpık, imarsız ve teknik konuda kusurlu olan bir yapılaşma sorununu ortaya çıkardığını vurguladı.

Başta deprem olacak şekilde yaşanan doğal afetler sonrasında söz konusu kusurlu yapıların yıkıldığına dikkat çeken İntek Konut Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Muhammed Zeki Çiçek, “Bu kusurlu yapıların yıkılmasıyla buralarda yaşayanlar evsiz kalmakta, yaralanmakta ve en acısı da canlarını kaybetmekteler. Ülkemiz de hem 1’nci ve 2’nci derece deprem bölgesi olması hem de hızlı büyüme ve sanayileşmenin sonucu olarak çarpık yapılaşmanın çok olduğu bir ülke” açıklamasında bulundu ve İstanbul’u da değerledirdi.

İntek Konut Yönetim Kurulu Üyesi Çiçek, AFAD’ın verilerinin altını çizerek, AFAD’a göre son beş senede Türkiye’de irili ufaklı olmak üzere toplam 140 bin deprem kaydedildiğini aktardı ve “Bunun yanında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye genelinde 1,5 milyon konutun, sadece İstanbul’da ise 300 bin bağımsız birimin acil şekilde dönüşmesi gerektiği vurgulanmakta” şeklinde konuştu.

“Geçtiğimiz günlerde Tokyo’dan bir misafirim geldi. Kendisi gelmeden hemen önce orada yaşadığı 7,8 şiddetinde, yaklaşık 2 dakika süren depremi ve deprem sırasındaki rahatlığını anlatırken şaşkınlık içerisinde onu dinledim” diyen Çiçek doğal afetler konusunda çaresiz olunmadığına vurgu yaparak, “Doğru planlama, projelendirme ve teknolojiyle ülkemizde de bunu sağlayabileceğimize olan inancımı daha da güçlendirdi” dedi.

Çiçek, İntek Konut olarak Türkiye’nin kentsel dönüşüm konusundaki ihtiyacının gideirlmesi amacıyla önemli bir çaba gösterdiklerinin altını çizdi ve “Tabii bu alanda en büyük görev devletimize düşmekte. Devletimiz de özellikle 2011 Van depremi sonrası çıkartılan 6306 sayılı ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun’ ile kentsel dönüşümü teşvik etmiş, vatandaşın hakkını güvence altına almış ve kira yardımı, yapım kredisi, belediye harç ve vergileri konusunda destekler vaat etmiştir” ifadelerini kullanarak İntek Konut olarak ülkemizin kentsel dönüşüm ihtiyacının farkında olduklarını belirtti.

Firma olarak, kentsel dönüşüm projelerine özel bir önem verdiklerine dikkat çeken Muhammed Zeki Çiçek, “20 yılı aşkın bir tecrübe ile inşaat sektöründe bugüne kadar fabrikalar, hastaneler, kapalı spor salonları, ibadethaneler, alışveriş merkezleri yaptık. Bunların hepsi de büyük projelerdi” diye konuştu ve kendilerinin en çok önem verdikleri alanın konut ve konut özelinde ise kentsel dönüşüm projeleri olduğunun altını çizdi.

Çiçek, konuşmasını “Yine geçtiğimiz günlerde 60 bin konuttan oluşan Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm projesi olan TOKİ Esenler Kentsel Dönüşüm Projesi’nin ilk etabının yapımını tamamladık” ifadelerini kullanarak ve hak sahiplerine dairelerini teslim ettiklerini belirterek sonlandırdı.

Beylerbeyi’nde Yükselen Antteras Nev Projesi Satışa Çıkıyor

Ant Yapı tarafından İstanbul Beylerbeyi’nde hayata geçirilen Antteras Nev projesinde ön talep süreci başladı.


Beylerbeyi’nin tarihi dokusuna uygun olarak tasarlanan Antteras Nev projesi, 3+1 ve 4+1 daire seçeneklerinin yanı sıra 5+1 bahçe ve çatı dubleksleri de bulunduğu boğaz manzaralı toplam 54 lüks konuttan oluşuyor.


Sosyal donatıları arasında özel barbekü alanı, çocuk oyun alanı, havuz ve spor alanları da yer aldığı projede metrekare satış fiyatları 6 bin dolardan başlıyor.

Antteras Nev Projesi’nin tüm detayları için tıklayınız.

796 Konuttan Oluşan Rams Garden Projesi Satışa Çıktı

Kazakistan merkezli Türk firması RAMS Global’in imzasını taşıyan RAMS Garden projesi satışa çıktı.


RAMS Global, dünyadaki 83, Türkiye’deki 4’üncü projesini İstanbul Bahçelievler’de satışa çıkardı. Arsa hariç 2,5 milyar TL maliyeti olan RAMS Garden’da 796 konut yer alıyor.


2+1’den 5+1’e kadar çeşitli konut seçeneklerinin sunulduğu projede, 210 metre uzunluğunda göletin yanı sıra bisiklet, koşu ve yürüyüş parkuru bulunuyor. Projede ayrıca 42.300 metrekarelik koru alanı yer alıyor. İstanbul’da ortalama kişi başına düşen yeşil alan miktarı 13,25 metrekare iken, RAMS Garden’da bu rakam 94,5 metrekareyi buluyor.


Projeyle ilgili detayları aktaran anlatan RAMS Global CEO’su Faruk Bülbül, Türkiye’ye yatırımlarının 60 milyar TL’yi geçeceğini söyledi. Bülbül, “RAMS Garden, tabiri caiz ise küçülen ve arz-talep dengesi bozulan inşaat sektörüne can suyu getirdi. Birkaç gün gibi kısa bir süre içerisinde gösterilen bu yoğun ilgiden oldukça memnunuz.” dedi.


Bugüne kadar 20 binden fazla konut teslim eden şirket, önümüzdeki 4 yıl içerisinde Türkiye’de yaklaşık 9 bin evi sahipleriyle buluşturmayı hedefliyor. Faruk Bülbül, İstanbul’da 20 bin konut üretmeyi planladıklarına işaret ederek, eylül sonunda Uzel Traktör Fabrikası arazisinde 2 bin konutluk projeye başlayacaklarını, Bayramoğlu Darıca’da 11 binden fazla konut üreteceklerini, Hattat Holding’in Maslak’taki yarım kalan ‘Diamond of İstanbul’ projesinin de yapımını üstlendiklerini söyledi.


Yabancıya satış yapmadıklarını ifade eden Bülbül, projede metrekare fiyatlarının 55 bin TL’den başladığını kaydetti.

“Emlak Fiyatlarını Yetkisiz Emlak Danışmanları Yükseltiyor”

Ülke çapında büyük bir ekonomi oluşturan gayrimenkul sektöründe yetkisiz emlakçıların varlığına dikkat çeken uzmanlar, danışanları taşınmaz ticareti yetki belgesi olan emlakçıları tercih etmeleri konusunda uyardı.

TÜİK tarafından temmuz ayında duyurulan konut satış istatistiklerine göre, bir önceki yılın aynı dönemine göre %24,2 büyüyen gayrimenkul sektörü, küresel enflasyona rağmen potansiyelini kanıtladı. Ülke çapında büyük bir ekonomi oluşturan gayrimenkul sektöründe yetkisiz emlakçıların varlığına dikkat çeken uzmanlar, danışanları taşınmaz ticareti yetki belgesi olan emlakçıları tercih etmeleri konusunda uyardı.

Türkiye’deki en büyük sektörlerden biri olan gayrimenkul, küresel enflasyona rağmen 2022’nin ilk yarısında büyümesini sürdürdü. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından temmuz ayında yayımlanan Konut Satış İstatistikleri’ne göre konut satışlarının Ocak-Temmuz arasında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla %24,2 arttığı görülürken, yılın ilk yarısında satılan konut sayısı toplam 820 bin 300 olarak kaydedildi. Geçtiğimiz temmuz ayında en çok konut satışı İstanbul’da yapılırken, İstanbul’u Ankara ve İzmir izledi. Denizli’nin tek RE/MAX ofis brokeri Ramazan Sakallı, emlak sektöründeki son gelişmeleri değerlendirerek gayrimenkul satın almak isteyen yatırımcıları uyardı.

Yetki belgesi olmayan emlakçıların mal sahiplerinden taşınmazlarını satabilmek için fahiş fiyatlar üzerinden taşınmaz değeri biçtiğini ve bu yüzden de piyasadaki fiyatların arttığını söyleyen Ramazan Sakallı, “Fiyatlardaki yükselişin bir sebebi de taşınmaz ticareti yetki belgesi olmayan emlakçılar. Mal sahiplerinin taşınmazlarını satma hakkını elde etmek için, mal sahiplerini de yanıltacak şekilde yüksek fiyatlardan değer biçiyorlar. Profesyonel emlak danışmanları bölge expertsiz fiyatlarına hakim olduğu için mülkün değerini doğru tespit edebiliyor. Bu durumda mal sahipleri taşınmazları yüksek fiyatla satmak için yetki belgesi olmayan emlakçılara satış yapılması için başvurabiliyor Yönetmelik, gayrimenkul satışının yetkili kimseler tarafından yapılacağını açıkça gösteriyor. Bu durumda gayrimenkul sahiplerinin mağdur olmamaları için profesyonel emlak danışmanlarına yönelmesi gerekiyor” dedi.

Emlak Komisyonunda Limit %4

5 Haziran 2018 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik’in emlak ticaretine ilişkin tüm ayrıntıları ortaya koyduğuna dikkat çeken Ramazan Sakallı, “Yönetmelik gereği taşınmaz ticaretinin yetkili gayrimenkul ofisi ve emlak danışmanları tarafından yapılması gerekiyor. Danışmanlar için seviye 5 olarak tabir edilen bu yetki belgesi, Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından yapılan bir sınavda başarılı olanlara veriliyor. Ayrıca yine yönetmelikte belirtildiği üzere gayrimenkul satışlarında emlak danışmanlarının alabileceği tavan komisyon oranı KDV hariç %4 olarak belirleniyor. Fakat ne yazık ki sektörde bu belgeye sahip olmayan aracıların da olduğuna şahitlik ediyoruz. Vatandaşlar, bu kişilerle çalıştıklarında kapora dolandırcılığı dahil istemedikleri sonuçlarla karşılaşabiliyor. Bir ofisin veya danışmanın yetki belgesi olup olmadığı, Taşınmaz Ticareti Bilgi Sistemi üzerinden kolaylıkla kontrol edilebilir. RE/MAX Revizyon olarak Denizli’de yeterlilik sahibi iş arkadaşlarımızın Seviye 5 sertifikasyon sınavına girmelerine aracılık ediyor ve başarılı adayların sektöre yetki belgeli emlak danışmanları olarak katılmasına olanak tanıyoruz” dedi.

Gayrimenkul Sektöründe İstihdam Bir Yılda Yaklaşık %10 Büyüdü

TÜİK tarafından haziran ayında yayımlanan Ücretli Çalışan İstatistikleri’ne atıfta bulunan RE/MAX Revizyon ofis brokerı Ramazan Sakallı, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “TÜİK’in Haziran 2022 verileri, gayrimenkul sektöründeki ücretli çalışanların bir önceki yılın aynı dönemine göre %9,7 büyüdüğünü gösteriyor. Küresel koşullara rağmen başarılı emlak danışmanları için güçlü bir finansal potansiyel sunan emlak sektörünün; ifade ve ikna kabiliyeti güçlü, prezentabl, düzgün bir diksiyona sahip genç arkadaşlarımızın dikkatini çektiğini bu veriden de anlayabiliyoruz. RE/MAX Revizyon, Denizli’nin tek RE/MAX ofisi olarak konumlanıyor ve bünyemizde 30 emlak danışmanı arkadaşımız için istihdam yaratıyoruz. Remax’ın bünyesindeki aday danışanlara özel sunduğu eğitimler sayesinde hem MYK sınavlarına hazırlıyoruz hem de kişisel gelişimlerine katkıda bulunuyoruz. Bu arkadaşlarımız RE/MAX ekosistemine bağımsız birer girişimci olarak katılıyor.” ifadelerini kullandı.

Şehriyaz Beşevler Projesi İçin Düğmeye Basıldı!

İstanbul konut projelerine bir yenisi daha ekleniyor. Şehriyaz Konut Yapı Kooperatifi tarafından hayata geçirilecek olan Şehriyaz Beşevler projesi İstanbul Anadolu Yakası Tuzla’da yükselecek.

Geçmiş yıllarda Şehriyaz Manzara projesini hayata geçiren Şehriyaz Konut Yapı Kooperatifi, yeni projesi için İstanbul’un parlayan semti Tuzla’yı tercih etti. Projenin 24 ay içerisinde tamamlanması planlanıyor.

Şehriyaz Beşevler projesinde 2+1 daire fiyatları 400 bin TL’den başlıyor. 30 dönümlük alan üzerinde hayata geçirilen Şehriyaz Beşevler projesinde 2000’e yakın konut yer alması planlanıyor.

Satışların Tuzla Belediyesi tarafından gerçekleştirildiği Şehriyaz Beşevler projesi lokasyonuyla da dikkat çekiyor. Paşabahçe’nin Tuzla fabrikasının yakınında hayata geçirilen proje E-5’e de yakın konumda yer alıyor.

ADMİB Başkanı Tosyalı “Fırsatları En İyi Şekilde Değerlendireceğiz”

Ocak-Ağustos 2022 döneminde 165,6 milyar dolara ulaşan Türkiye ihracatının 25,2 milyar dolarını demir çelik sektörleri üstlendi. Sektörler, bu ihracatıyla Türkiye ihracatında yüzde 15,2 pay aldı. Sektörlerin Avrupa pazarında yeniden büyüdüğü görülürken, ADMİB ise hedef ülkelerden ABD’de rekor büyüme kaydetti.

Dünyanın içinde bulunduğu değişim sürecinde çok iyi pozisyon aldıklarını kaydeden ADMİB Başkanı Fuat Tosyalı, “Başta Rusya olmak üzere Avrupa ülkeleri yönünü Türkiye’ye çevirmeye başlayacak. ABD’de, Latin Amerika ülkelerinde önemli potansiyel var. Uzak Pazarlar Stratejisi’nden iyi yararlanmalıyız. Ortaya çıkacak muhtemel fırsatları en iyi şekilde değerlendirmemiz halinde, hem sektörlerimizin hem de Türkiye ihracatının hedeflerin üzerinde bir başarıya ulaşması mümkün” dedi.

Türkiye’nin ağustos ayı ihracatı geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 13,2 artış kaydederek 21,3 milyar dolarla tarihin en yüksek ağustos ayı ihracatına ulaştı. İlk 8 ayda ihracat 165,6 milyar dolar olurken Türk ihracatçısı, son 12 ayda ise 250 milyar doları aşma başarısını göstererek yıllık bazdaki ihracat hedefine ulaşmış oldu. Türkiye demir ve demir dışı metaller sektörü ile çelik sektörü ağustos ayında yaklaşık 3 milyar dolar, ilk 8 ayda ise 25 milyar doları aşan katkısıyla Türkiye ihracatına önemli destek sundu.

Türkiye demir ve demir dışı metaller sektörü ağustos ayında yüzde 10,9’luk yükselişle 1 milyar 134 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirirken, ilk 8 ayda yüzde 30 oranında artış ile 9 milyar 927 milyon dolarlık ihracata imza attı. Çelik sektörü ise ağustosta tüm dünya ülkelerinde yaşanan küresel talepteki düşüşün de etkisiyle yüzde 18,9 azalışla 1 milyar 829 milyon dolarlık ihracat yaptı. Sektörün 8 aylık performansı yüzde 16,6 artış ile 15 milyar 317 milyon dolar olarak gerçekleşti.

ADMİB, 8 Ayda 2,5 Milyar Doları Aştı
Akdeniz Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (ADMİB) de bu periyotlarda önemli katkı sağladı. Ağustos ayında demir ve demir dışı metaller sektöründe geçen yılın ağustos ayına göre yüzde 10’luk artışla 74,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Bu ayda çelik ihracatı ise yüzde 26,9’luk azalışla 237,2 milyon dolar olarak gerçekleşti.


Ocak – Ağustos ayları ADMİB’ten yapılan ihracat rakamları incelendiğinde ise, demir ve demir dışı metaller sektöründen yapılan ihracat yüzde 10,4 artışla 600 milyon dolar, çelik sektöründen yapılan ihracat ise yüzde 12,1 artış ile 1 milyar 908 milyon dolar oldu.

“Küreseldeki Değişim Süreci Türkiye’ye Yeni Fırsatlar Getirecektir”
Küresel çapta yaşanan tüm sorunlara rağmen ihracatta yakalanan seviyenin memnun edici olduğunu belirten ADMİB Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, ortaya çıkacak muhtemel fırsatların en iyi şekilde değerlendirilmesi halinde hem sektörlerin hem Türkiye ihracatının hedeflerin üzerinde bir başarıya ulaşabileceğinin altını çizdi.
İlk 8 aylık performansın hedefler dahilinde gerçekleştiği bilgisini veren Tosyalı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm dünya ham madde tedarikindeki sıkıntıdan, yüksek emtia ve enerji fiyatlarından, çip sorununun devam etmesinden, Çin’deki emlak krizinden, Rusya-Ukrayna savaşının ekonomik yansımalarından etkileniyor. Bu nedenle küresel talepte daralma söz konusu. Ancak Türkiye’ye farklı cephelerden fırsatlar doğuyor. Ortadoğu, Körfez Ülkeleri, Kuzey Afrika cephesinde olumlu gelişmeler yaşanıyor. Özellikle çelik sektöründeki küresel durgunluğa rağmen ithal ikame olan ürünlerde yatırımlar hız kazandı. Yassı ürün başta olmak üzere, birçok ürün grubunda sıcak ve soğuk yassı üretimleri başlayacak. Bu yatırımlar ithalatımızı önemli seviyede azaltacak. Aynı şekilde dünyanın içinde bulunduğu değişim sürecinde çok iyi pozisyon aldık. Başta Rusya olmak üzere Avrupa ülkeleri yönünü Türkiye’ye çevirmeye başlayacak. ABD’de Latin Amerika ülkelerinde önemli potansiyeller var. Uzak Pazarlar Stratejisi’nden iyi yararlanmalıyız. Oluşabilecek fırsatları iyi değerlendirmeliyiz.”

En Fazla İhracatı Yapılan Ürün Demir Çelik Çubuk Oldu

Türkiye demir ve demir dışı metaller – çelik 2022 yılı ağustos ayı sektörel ihracatı ürün grubu bazında incelendiğinde; demir çelik çubuğun 414,3 milyon dolar ile ilk sırada yer aldığı görüldü. Bu ürünü 285,5 milyon dolar ile demir çelik diğer, 237,9 milyon dolar ile demir çelik boru izledi.

ADMİB’in 2022 yılı ağustos ayı ihracatı ürün gruplarına göre incelendiğinde; demir çelik boru 66,4 milyon dolar ihracatı ile ilk sırada yer aldı. Bu ürünü 45,5 milyon dolarla demir çelik yassı kaplama ve 25,9 milyon dolar ile demir çelik çubuk takip etti.

ADMİB’in ABD’ye İhracatında Rekor Büyüme

Ağustos’ta Türkiye geneli sektörel ihracatta en başarılı ülke 258,2 milyon dolar ile Almanya oldu. Almanya’ya ihracat yüzde 16 artış kaydetti. Bu ülkeyi, yüzde 12 yükselişle 209,9 milyon dolar ile ABD ve yüzde 24 artışla 169,5 milyon dolar ihracat yapılan Birleşik Krallık izledi.

ADMİB’in 2022 yılı ağustos ayı ihracatı ülkelere göre incelendiğinde; ABD’nin yüzde 227 artış ve 24,2 milyon dolar ihracat ile ilk sırada, yüzde 92’lik artış ve 21,6 milyon dolarlık ihracat ile Birleşik Krallık’ın ikinci sırada, yüzde 36 artış ve 21,2 milyon dolarlık ihracat ile Irak’ın üçüncü sırada yer aldığı görüldü.

Tan Urla, Yeşil Eneri Sistemiyle Doğayla İç İçe

Tanyer Yapı’nın Urla Bademler’de yaşama geçirdiği Tan Urla, sürdürülebilir yeşil enerji konseptiyle doğaya saygılı ve çevresiyle bütünleşen bir yaşam imkanı sunacak.


Tanyer Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Münir Tanyer, çağdaş, çevreci, doğa ve insan odaklı bir konut projesini yaşama geçireceklerini belirterek, proje içerisinde güneş enerjisinden yararlanılacak bir sistem kurulacağını belirtti.


Tan Urla’nın sunduğu imkanlarla bölgeye değer katacağını da vurgulayan Tanyer: “Dünyanın bize sunduğu kaynakları en doğru şekilde kullanmak zorundayız. Çünkü bu ülke bize emanet, bizler de çocuklarımıza bırakacağız. Bu nedenle doğayı korumak adına atık bırakmayan, sürdürülebilir güneş enerjisi sistemlerini projemize entegre edeceğiz. Ayrıca, önemi giderek daha çok anlaşılan elektrikli araçlar için AC ve DC hızlı şarj istasyonları da bulunacak.” diye konuştu.

Yeni Bir Çekim Merkezi Olacak
Projenin konumu ve donatılarıyla hem yurt içi hem de yurt dışından yatırımcıların ilgisini gördüğüne dikkat çeken Münir Tanyer şu bilgileri verdi: “Yaşam devam ettikçe insanların konut ihtiyacı da sürecek. Bu nedenle insanların konforu için doğayla iç içe yaşam konseptiyle hareket ediyoruz. Mimar Nevzat Sayın’ın projenin başında belirlediği prensiplerden ve tasarımlardan taviz vermiyoruz. Binaların iç tasarımlarında da aynı özeni gösteriyoruz. Tanıtım ofisimizde konuklarımızı ağırlıyoruz. Tan Urla, yarımadaya açılan bir kapı üzerinde ve bölge gelişime çok açık. Seferihisar, Sığacık Körfezi, Azmak Koyu, Çeşme ve Kuşadası aksına da çok yakınız. Proje 20 bin metrekarelik ticari alana sahip. Tan Urla’nın tüm bölgeye değer katacağı ve çekim merkezi olacağı kanaatindeyiz”

Sosyal Alanlarıyla Dikkat Çekiyor
Tan Urla’nın bölge geneline de hitap edeceğini kaydeden Münir Tanyer, “Sosyal etkinlikler, toplantı ve gösterilerin yapılabilmesi için bir köy meydanı oluşturduk. Çeşitli ihtiyaçları karşılanması için sağlık merkezi, eczane, el sanatları, terzi, ayakkabı tamircisi, kreş ve petshop gibi dükkanlar da olacak. Yeşil alan ve hobi bahçelerine de özel önem verdik. Tan Urla’da artık Sağlıklı yaşam imkanlarının yanısıra bir sağlık merkezi de bulunacak. Güzellik ve spor merkezi ön planda olacak. Urla’nın sahip olduğu gastronomi kültürünü ve yerel lezzetlerini yansıtan şef restoranlarımızla da misafirlerimizi ağırlayacağız. Proje bünyesinde otel ve konaklama imkanı da sunacağız. Proje bünyesindeki farklı alanlarda, Türk sanat müziği ve diğer tarzlarda müzik dinletileri ve konserlerle renkli etkinliklere de imza atmak istiyoruz. Tan Urla sakinlerinin son derece konforlu ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri için çalışıyoruz.”


Hem İzmir’e hem de Urla’ya önemli bir yaşam alanı daha kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını vurgulayan Tanyer, Tan Urla projesini 36 ay sonra ticari alanları ve sosyal donatılarıyla birlikte teslim edeceklerini sözlerine ekledi.

Pendik’te Yükselen Siltaş Panorama LifeX Konsepti İle Ses Getirecek

Hayata ekstra konfor katmayı hedefleyen Siltaş Yapı, yeni projesinin yüzde 65’ini ayrıcalıklı sosyal donatı ve peyzaj alanlarına ayırıyor.

İş dünyasındaki 40 yılı aşkın köklü geçmişi ışığında 2011 yılından bu yana kente değer katan yapılar inşa etmeye odaklanan Siltaş Yapı’nın yeni projesi Siltaş Panorama, LifeX konsepti içerisinde yer alan sosyal donatı alanları ile hayata ekstra konfor katmaya hazırlanıyor. Denize ve yeşile komşu olarak Pendik’te hayata geçirilen proje; kayıpsız alan felsefesiyle tasarlanan modern mimarisi ve trafikten uzak doğanın içindeki huzurlu ortamıyla eksiksiz bir sosyal yaşam deneyimi sunmaya hazırlanıyor. 23 bin metrekarelik arazi alanına sahip Siltaş Panorama, 7 ve 11 katlı 13 bloktan oluşuyor. 650 konut ve 24 ticari ünitenin yer aldığı projenin yüzde 65’i ise sosyal donatı ve peyzaj alanlarına ayrılmış durumda.

Siltaş Yapı’nın adını önü hiç kapanmayacak panoramik deniz ve adalar manzarasından alan Siltaş Panorama projesi, LifeX konsepti ile sadece bir ev değil, komple bir yaşam alanı sunuyor. 23 bin metrekarelik arazi alanında, 7 ve 11 katlı 13 bloktan oluşan Siltaş Panorama’da; 650 konut ve 24 ticari ünite bulunuyor. Yüzde 65’i sosyal donatı ve peyzaj alanlarına ayrılan proje, sunduğu üst düzey özelliklerle dikkatleri üzerine çekiyor.

LifeX Konsepti İçinde Yer Alan Sosyal Donatıları İle Hayatı Kolaylaştırıyor

Siltaş Panorama’da yer alan LifeX konseptinin içerisinde; proje sakinlerinin misafirlerini beş yıldızlı otel konforunda ağırlayabilecekleri misafir süiti, geniş ekranda film ya da maç izleyebilecekleri cep sineması, klasik bir kafeterya yerine içeceklerini yudumlarken aynı zamanda kütüphaneden seçtikleri bir kitabı okuyabilecekleri kafe-kütüphane başta olmak üzere yaşama ekstra konfor katacak pek çok detay mevcut. Ayrıca projede yer alan; yüzme havuzu, toplantı odası, çocuk oyun odası, fitness salonu, sauna, yürüyüş ve bisiklet parkuru, kamelya ve dinlenme alanları, spor ve oyun sahaları, süs havuzları, şelaleler ve koku bahçeleri de küçük büyük herkesin hayatını renklendirmeye hazırlanıyor.

Siltaş Panorama, tatil köyünü aratmayan zengin konseptiyle ev sahiplerine dört mevsim ayrıcalıklar sunacak. Kara, deniz, hava yolu ve raylı sistem gibi pek çok farklı ulaşım alternatifinin kesişim noktasında yer alan proje; metroya 4 dakika, Pendik sahiline 5 dakika, Pendik Marina’ya 9 dakika, yüksek hızlı trene ve İDO Pendik Terminali’ne 5 dakika, Sabiha Gökçen Havalimanı’na 10 dakika mesafede konumlanıyor. E-5’e 2 dakika, FSM köprüsüne 25 dakika ve TEM’e 10 dakika uzaklıkta bulunan proje; okul, market, AVM, kuaför, hastane gibi önemli noktalara yakınlığıyla da yaşam standartlarını yükseltiyor.

2022’nin İlk 8 Ayında 2 Milyondan Fazla Gayrimenkul Satışı Yapıldı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından paylaşılan verilere göre; Türkiye’de 2022 yılının 8 ayında 2 milyon 137 bin 670 gayrimenkul satışı yapılarak 24 milyar 480 milyon 235 bin 785 lira tapu harcı geliri elde edildi.

Paylaşılan verilere göre, Ağustos ayında 222 bin 578 gayrimenkul satış işleminin yapıldığı temmuza göre, gayrimenkul satış işlemi oranında yüzde 40 artış oldu.

Ülke genelinde Ocak-Ağustos 2022 döneminde 2 milyon 137 bin 670 gayrimenkul satış işlemi yapıldı. Bu işlemlerden 24 milyar 480 milyon 235 bin 785 lira tapu harcı geliri elde edildi. İşlemlerin 917 bin 458’ini konut, 371 bin 358’ini arsa, 593 bin 521’ini tarla, 97 bin 599’unu iş yeri, geri kalanını diğer taşınmazların satışı oluşturdu.

En Çok İşlem İstanbul’da
En çok işlem yapılan il, 272 bin 574 satışla İstanbul oldu. İstanbul’u 142 bin 52 ile Ankara, 114 bin 132 ile İzmir, 85 bin 992 ile Antalya, 80 bin 273 ile Bursa, 66 bin 299 ile Konya, 57 bin 961 ile Kocaeli ve 57 bin 229 ile Balıkesir takip etti. Kaynak: Türkiye’de 8 Ayda 2 Milyondan Fazla Gayrimenkul Satıldı

Türk Müteahhitlerden Yurt Dışı Atağı! Ağustos Ayında 40 Yeni Proje Sözleşmesi İmzalandı

Türk müteahhitler Ağustos ayında yurt dışında 40 yeni proje için anlaşma sağladı. Böylelikle Ocak-Ağustos döneminde alınan toplam proje sayısı 196’ya yükseldi.

Ticaret Bakanlığı verilerine göre Türk müteahhitlerin yurt dışında üstlendiği iş tutarı Ocak-Ağustos döneminde 6 milyar 807 milyon dolara, proje sayısı da 196’ya yükseldi. Geçen yıl Ocak-Ağustos döneminde üstlenilen iş tutarı yaklaşık 9 milyar dolar seviyesindeydi. 1972’den Ağustos 2022’ye kadar üstlenilen işlerin sayısı 131 ülkede 11 bin 346’ya, tutarı da 460,9 milyar dolara ulaştı. Türk müteahhitler Ağustos ayında 40 yeni sözleşme imzaladılar. Bu sözleşmelerin tutarı 877 milyon doları buluyor.

Ağustos ayı sonu itibariyle en fazla iş üstlenilen ülke Rusya olmayı sürdürdü. Türkiye; Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT), Ortadoğu, Kuzey Afrika ve son dönemde Sahra Altı Afrika’da yoğun olarak iş üstleniyor. Türk müteahhitlerin üstlendiği işlerin yüzde 45,7’si BDT ülkelerinde, yüzde 25’i Ortadoğu’da, yüzde 18’i Afrika’da, yüzde 7,6’sı da Avrupa ülkelerinde oluştu.

Sektörde, salgının etkisinin azalmasının ardından 2021’de 30 milyar doların üzerinde sözleşme imzalanarak önceki yıllar rekoruna ulaşılmıştı. Rusya-Ukrayna savaşının 2022’de toplam tutarı etkilemesi bekleniyor. Öte yandan yükselen petrol fiyatları nedeniyle gelecek dönemde geliri petrol ve doğalgaza dayalı ülkelerde yeni proje sayısında artış olabileceği ve orta-uzun vadede yeniden büyük oranlı yükselişlerin görülebileceği belirtiliyor. Türk müteahhitler yurt dışında en fazla konut, karayolu- tünel-köprü, enerji santralleri, ticaret merkezleri ve havalimanı inşa etti. Son yıllarda ise bunlara demiryolu, içme suyu altyapı, arıtma tesisi gibi daha farklı alanlar da eklendi.

İnşaat Malzemeleri Sanayinde 2022’nin En Düşük İkinci Aylık İhracatı Gerçekleşti

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin (Türkiye İMSAD) hazırladığı Dış Ticaret Endeksi’nin temmuz ayı sonuçlarını açıkladı.


Türkiye İMSAD tarafından hazırlanan İnşaat Malzemeleri Sanayi Dış Ticaret Endeksi’ne göre temmuz ayında, inşaat malzemeleri sanayi ihracat performansı yavaşladı. Temmuz ayında çalışma gün sayısındaki düşüşle birlikte esas etki yavaşlayan pazarlardan kaynaklandı. Küresel ölçekte resesyon endişeleri ile gerileyen emtia ve metal fiyatları da temmuz ayı ihracatında etkisini hissettirmeye başladı. 
2022 yılı temmuz ayında 2,48 milyar dolarla değer olarak bu yılın en düşük ikinci aylık ihracatı gerçekleşti. Buna rağmen ihracat miktar olarak geçen yılın temmuz ayına göre yüzde 6,7 yükseldi. 2022 yılı temmuz ayında inşaat malzemeleri ihracatı miktar olarak geçen yılın temmuz ayına göre yüzde 10,3 azalarak 4,53 milyon ton oldu.İnşaat malzemeleri sanayi ortalama yıllık ihracat birim fiyatı temmuz ayında geçen yıla göre yüzde 19,6 artarak 0,55 dolar/kg seviyesine çıktı. 2021 yılı temmuz ayında ortalama ihracat fiyatları 0,46 dolar/kg olmuştu.


Bu ayki ihracat performansına bağlı olarak inşaat malzemeleri yıllık (son 12 aylık) ihracatı temmuz ayında 34,64 milyar dolara ulaştı. Yıllık ihracat miktar olarak 63 milyon tona inerken ihracat birim fiyatı yıllık ortalama 0,55 dolar/kg oldu.  İnşaat malzemeleri ihracatı yılın ilk yarısını tarihin en yüksek yıllık ihracat seviyesinde tamamladı ancak yılın ikinci yarısında pazarlarda savaşın etkileri, yüksek küresel enflasyon ve resesyon endişelerinin baskısı hissediliyor. Pazarlardaki yavaşlamanın ihracat üzerindeki yavaşlatıcı etkisini önümüzdeki aylarda daha güçlü şekilde göstermesi bekleniyor.


Temmuzda İthalat Yine Yüksek
Dış Ticaret Endeksi’ne göre ithalat geçen yılın temmuz ayına göre yüzde 26,8 artışla 800 milyon dolara ulaştı. 2022 yılı temmuz ayında inşaat malzemeleri ithalatı miktar olarak önceki aylara göre gerileyerek 275 bin 903 ton seviyesinde gerçekleşti. Ortalama ithalat birim fiyatı ise 2,90 dolar/kg oldu.


İhracatta Birim Fiyatlar Arttı, Miktar Düştü
2022 yılı temmuz ayında inşaat malzemeleri ihracat performansı alt sektörler itibarıyla geçen yılın aynı ayı ile karşılaştırıldığında farklı gelişmeler gösterdi. Sekiz alt ürün grubunda da değer olarak birim fiyatlardan kaynaklı artış kaydedildi. Miktar olarak ise düşüşler görüldü. Sekiz alt ürün grubunun altısında ortalama ihracat birim fiyatları geçen yılın temmuz ayına göre yükseldi. Küresel emtia ve nihai ürün fiyatları gerileme eğiliminde olmasına rağmen geçen yıl yaz dönemi fiyatlarının üzerinde bulunuyor. 


Temmuz ayında demir çelik ürünlerin ortalama ihracat birim fiyatları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 22, mineral, taş ve toprak ürünlerin ise yüzde 23,3 arttı. Metal bazlı ürünlerin ortalama ihracat birim fiyatı yüzde 24,2 yükselirken, prefabrik ürünlerde yüzde 15,5, ağaç ve ahşap ürünlerinde yüzde 25,3 arttı. 


Bu dönemde sekiz alt ürün grubunun beşinde ihracat miktar olarak geçen yılın üzerinde gerçekleşti. Üç alt sektörde ise düşüş yaşandı. Miktar olarak düşüşlerde geçen yılın yüksek artışlarının baz etkileri görülmeye başlandı.Temmuz ayında miktar olarak ihracat artışları kimyasal bazlı ürünlerde yüzde 15,8, yalıtım malzemelerinde ise yüzde 12,9 oldu. Demir çelik ürünleri ihracatı miktar olarak yüzde 16,6, mineral, taş ve toprak ürünlerin ihracatı yüzde 10 ve metal bazlı ürünlerin ihracatı yüzde 11,6 azaldı. 


Sekiz alt ürün grubunun tamamında ihracat geçen yılın aynı dönemine göre değer olarak yükselirken farklı artışlar gerçekleşti. Artış oranı ağaç ve ahşap ürünlerinde yüzde 26,7, prefabrik yapılarda yüzde 18,9, mineral ürünlerde yüzde 10,4 olurken, demir çelik ürünlerinde yüzde 1,5 seviyesinde kaldı. 


Türkiye’nin Sanayi İhracat Performansı Temmuz Ayında Yavaşladı
Temmuz ayında çalışma gün sayısının azalması ve pazarlardaki yavaşlama sanayi ihracatında da durağanlaşmaya yol açtı. Bu dönemde sanayi ürünleri ihracatı değer olarak 13,63 milyar dolara inerken, ocak ayı sonrası en düşük ihracat olarak kaydedildi.Rusya-Ukrayna savaşının pazarlardaki etkileriyle birlikte ihracat miktar olarak da düştü. 2022 yılı temmuz ayında Türkiye toplam sanayi ürünleri ihracatı miktar olarak 8,26 milyon tona gerileyerek ocak ayı sonrası en düşük seviyesine geldi.2022 yılı temmuz ayında ortalama ihracat birim fiyatları küresel fiyat düşüşlerine rağmen sınırlı ölçüde arttı. Sanayi malı ihracatında ortalama birim fiyatları 2021 yılı temmuz ayında 1,46 dolar/kg iken 2022 yılı temmuz ayında 1,65 dolar/kg’a çıktı.Yüksek ihracat birim fiyatlarının ihracata katkısı sürerken, önümüzdeki aylarda bu etkinin azalması bekleniyor. Savaşın yukarı ittiği fiyatlar resesyon endişeleri ile temmuz ayından itibaren gerileme sinyalleri veriyor.İnşaat malzemeleri sanayi dışındaki sanayilerin toplam ihracatı değer olarak 2022 yılı temmuz ayında önceki aya göre gerileyerek 11,15 milyar dolar oldu. İhracat miktar olarak da düştü. 


İnşaat malzemeleri sanayi dışındaki sanayilerin ortalama ihracat birim fiyatı geçen yıl temmuz ayında 2,83 dolar/kg iken bu yıl 2,99 dolar/kg seviyesine çıktı. Türkiye’nin sanayi mallarına yönelik ilave talebi yeni yılın ilk yarısında yüksek gerçekleşirken, hem Rusya-Ukrayna savaşının pazarlarda artan etkileri hem de resesyon endişeleri ile yılın ikinci yarısında sanayi ihracatındaki artışın yavaşlaması bekleniyor.

BOSS4 Gayrimenkul İnşaat, Alya Merkezefendi Projesi İle 456 Konut İnşa Edecek

BOSS4 Gayrimenkul, Alya Merkezefendi projesiyle 456 adet konut ve 15 adet dükkan inşa edecek.

Yatırımlarına hız kesmeden devam eden BOSS4 Gayrimenkul, yeni konut projesi Alya Merkezefendi için Zeytinburnu’nu seçti. Zeytinburnu İETT Blokları’nın yerinde yükselecek olan Alya Merkezefendi projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvuruda bulunuldu ve Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başladı.


347 milyon 858 bin 740 TL’ye mal olması öngörülen projede 456 konut ve 15 dükkan yer alacak. Arsa alanı 17 bin 928 metrekare olarak belirlenen Alya Merkezefendi projesinin inşaat alanı 75 bin 951 metrekare olarak belirlendi.

A-B-C-D-E-F-G1-G2-H1-H2-J1-J2 Blokları olmak üzere toplamda 12 blok yapılması planlanan Alya Merkezefendi’de B-C-D-E-F-G1-G2 Bloklar 5 normal kat+1 Zemin kat +2 bodrum olmak üzere 8 katlı, H1-H2-J1-J2 Blokları 5 normal kat+1 Zemin kat +3 bodrum ise olacak olup, her blokta bulunan 2 bodrum kat otopark alanı şeklinde projelendirildi.
ÇED sürecinin başladığı Alya Merkezefendi projesinde 1 oda 1 salon, 2 oda 1 salon, 3 oda 1 salon, 4 oda 1 salon ve dubleks konut tipleri yer alıyor.

Alya Merkezefendi projesi Zeytinburnu İETT bloklarının yerinde yükselecek. Söz konusu proje alanının batısında Sabriülker Sokak, kuzeyinden Mevlevihane Caddesi, doğusunda da İETT Bloklar Yolu yer alıyor. Ulaşım metrobüs, minibüs, otobüs ve metro ile sağlanıyor.

Proje sahasının kuşuçuşu mesafe bakımından en yakın konut 45 metre doğusunda yer alıyor. Ayrıca proje alanının 25 metre kuzeybatısında Atatürk KYK Yurdu, 25 metre güneydoğusunda Merkezefendi Camisi, 30 metre kuzeyinde Vakıf Üniversitesi Şantiyesi, 135 metre güneyinde Zeytinburnu 75. Yıl Ortaokulu ve 350 m batısında E-5 Yolu yer alıyor.

Alya Merkezefendi projesinde hafriyat ve zemin işlerine Kasım ayında başlanılması ve 36 ay sürerek Kasım-2025’te sonlandırılması planlanıyor. Söz konusu projenin Kasım-2025 tarihinde tamamlanarak işletmeye açılması planlanıyor.

Alya Merkezefendi Konutları Projesi bodrum katlarda 500 araçlık otopark yer alacak. Söz konusu proje kapsamında sosyal tesis yapılacak olup bünyesinde; havuz, sauna, hamam, buhar odası ve fitness yer alacak.

Villeroy & Boch’un Parterre Serisi Duvarlarda Kelebek İllüzyonu Yaratıyor

Villeroy & Boch’un Adını çiçek bahçelerinden alan Parterre serisi, çiçek rölyefli karolarıyla duvarlarda kelebek illüzyonu yaratıyor.


Villeroy & Boch’un Parterre serisi, çiçek rölyefli karolarıyla duvarlarda kelebek illüzyonu ile dikkatleri üzerine çekiyor. Adını çiçek bahçelerinden alan seri, doğanın yalınlığını tasarıma taşıyor. Beton yüzey üstünde tekstil dokularıyla sunulan seri, ilkbaharın heyecanını ve kelebeklerin hafifliğini dekorasyona yansıtıyor.

Parterre’de kullanılan moka ve bej renk alternatifleri mekanı ısıtıyor. Serinin her iki renginde de çiçek dokusunu bir iz gibi üzerinde taşıyan dekorlar bulunuyor. Villeroy & Boch’un Parterre serisindeki 30×90 cm’lik mat seramik duvar karoları, 1×90 cm ebadındaki parlak bronz bordürlerle tamamlanıyor.

MOSDER: “Mobilyada İç Piyasayı Canlandırmak İçin Taksit Sayısı Artırılmalı”

Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği MOSDER Başkanı Mustafa Balcı, “Mobilyada taksit sayısı en az 18 ay olmalı.” dedi.

TÜİK 2022 Ağustos ayı verilerine göre tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık yüzde 80,21 olurken aylık yüzde 1,46 oldu. TÜFE’deki değişim 2022 yılı Ağustos ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 80,21 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 54,69 olarak gerçekleşti.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği MOSDER Başkanı Mustafa Balcı, enflasyon etkisiyle birlikte tüketicilerin satın alma gücünde düşüş olduğuna değinirken “İç piyasada genel olarak mobilya satışlarında adetlerin düştüğünü görüyoruz ancak yıl içerisinde firmaların ürünlere uygulamış oldukları fiyat artışlarıyla cirolarda önceki yıllara göre bir yükselişte var” dedi.

Başkan Mustafa Balcı, tüketici finansman kredilerinde 36 aya kadar taksitlendirilebilen kredilerin kullanıcılara kolaylık sağladığını ancak bireysel kredi kartlarında da taksit sayısının en az 18 ay olmasını istediklerini söyledi. Balcı, mobilya alışverişlerinde kredi kartı taksit sayısının artmasının hem kullanıcılara destek olacağını hem de perakende sektörüne katkı sağlayacağını ve satışlarda ekstra bir hareketlilik olacağını kaydetti. MOSDER Başkanı Balcı, sonbaharla birlikte okula dönüş sezonunun da başlamasıyla, evinde yenilik yapmak isteyenler ve genç odası almak isteyen kullanıcıların mağazalara alışverişe geldiklerinde daha çok taksit yapılması yönündeki ihtiyaçlarını dile getirdiklerini de ifade etti.

Hammadde ihracatına kota sınırlaması getirilmesinin iç piyasaya olumlu yansımalarının devam ettiğini belirten Mustafa Balcı, “Fabrikalarda üretim hızla devam ederken, kullanıcılara da ürünler zamanında teslim ediliyor. Yılın ilk aylarında termin sıkıntısı yaşayan sektörümüzde bu anlamda normalleşme görülüyor” diye ifade etti.

Mustafa Balcı: “Mobilya İhracatı Yüzleri Güldürüyor. Enerji Krizi Yaşayan Avrupa Rotasını Türkiye’ye Çeviriyor”

MOSDER Başkanı Mustafa Balcı “Mobilya sektörümüz 2022 Ağustos ayında toplam 407 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. Mobilya sektörünün yılın ilk 8 ayındaki ihracatı ise toplamda 3,11 milyar dolara ulaştı” diye belirtti. Sektör yılın 8 ayında 337 milyon dolar ile en çok Irak’a ihracat gerçekleştirirken, ikinci sırada Almanya ve üçüncü sırada İsrail yer aldı. İhracatta heyecanlandıran ülkeler arasında dördüncü sırada ABD bulunurken, Birleşik Devletler’e 169,3 milyon dolar, beşinci sıradaki Fransa’ya ise 141,7 milyon dolar değerinde ihracat yapıldı” dedi. Mustafa Balcı küresel çapta yaşanan enerji sorunu nedeniyle başta Avrupa ülkeleri çözüm arayışına girmişken mobilya alımı konusunda rotayı en yakın lokasyon olarak Türkiye’ye çeviriyor” diyerek sözlerini noktaladı.

Özelleştirme İdaresi 3 İlde 7 Arsayı Satışa Çıkardı

İyi Bir Arsa Yatırımı Yapmak için Dikkat Edilmesi Gereken 5 Husus

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, İzmir’de 2, İstanbul’da 4, Kütahya’da ise 1 adet arsayı satışa çıkardı. Kapalı zarf açık artırma usulüyle gerçekleşecek olan ihalelerin son teklif verme tarihi 27-28 Eylül olarak belirlendi.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan açıklama şu şekilde:


YATIRIMCILARA DUYURU
T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (İdare) tarafından aşağıda belirtilen taşınmazlar, 4046 sayılı Kanun hükümleri kapsamında “satış” yöntemiyle özelleştirilecektir.

  1. İhaleler, birden fazla teklif sahibinden kapalı zarfla teklif almak ve görüşmeler yapmak suretiyle “pazarlık” usulü ile gerçekleştirilecektir. İhaleler, pazarlık görüşmelerine devam edilen teklif sahiplerinin katılımı ile yapılacak açık artırma suretiyle sonuçlandırılacaktır.
  2. Teklif Sahipleri ayrı ayrı olmak koşuluyla birden fazla taşınmaz için teklif verebilirler. Birden fazla taşınmaz için teklif verilmesi halinde bu teklifler birbirleri ile ilişkilendirilemez.
  3. İhaleye gerçek ve tüzel kişiler, Ortak Girişim Grupları (OGG), kooperatifler, vakıflar ile belgelerinde taşınmaz edinebileceklerine dair hüküm bulunan dernekler katılabilir. Yatırım fonları ise sadece bir OGG içinde yer alabilirler. OGG ortaklarının tamamı yatırım fonu olamaz.
  4. İhale konusu taşınmazların ihalelerine katılacak teklif sahiplerinin her bir taşınmaz için ayrı İhale Şartnamesi alması, her bir taşınmaz için ayrı teklif sunulması ve teklif ile şartnamede istenilen belgeleri İdare’nin Ziya Gökalp Caddesi No:80 Kurtuluş/ANKARA adresine son teklif verme tarihi saat 18.00’e kadar elden teslim etmesi zorunludur.
  5. İhale Şartnamesi bedeli;
  6. Alıcı  : Özelleştirme İdaresi Başkanlığı
  7. Hesap No: TR22 0001 5001 5800 7287 5506 67 (T. Vakıflar Bankası T.A.O)
  8. Açıklama: İhaleye Katılacak Yatırımcının İsmi/Unvanı ve İl-İlçe-Mahalle-Ada-Parsel’e İlişkin İhale Şartname Bedelibelirtilerek İdare’nin hesabına yatırılacaktır. İhale Şartnamesi almak için ödenmiş tutarlar her ne surette olursa olsun iade edilmez. (İhaleye teklif verenin OGG olması halinde dekontun OGG’nin veya ortaklarından birinin adına düzenlenmiş olması yeterlidir).
  9. İhale Şartnamesi ve ekleri ile Alındı Belgesi, banka dekontu karşılığı İdare’nin aşağıdaki adresinden elden teslim alınabileceği gibi talep edilmesi halinde İhale Şartname bedelinin ödendiğine dair banka dekontunun bir nüshasının en geç son teklif verme tarihinden 7 (yedi) gün öncesine kadar elektronik posta, posta veya kargo yoluyla İdare’ye ulaştırılması ve telefon ile teyidinin alınması kaydıyla, elektronik posta, iadeli taahhütlü veya kargo ile gönderilebilecektir.
  10. Teklif sahiplerinden ihalelere katılabilmek için yukarıdaki tabloda belirtilen tutarlarda geçici teminat alınacaktır. Geçici teminat bedelinin nakit olarak getirilmesi durumunda yatırılacak hesaba ait bilgiler İhale Şartnamesinde ve İdaremiz internet sitesinde (www.oib.gov.tr) ana sayfasının en alt satırında yer alacaktır. Açıklama bölümüne: İhaleye Katılacak Yatırımcının İsmi/Unvanı ve İl-İlçe-Mahalle-Ada-Parsel’e İlişkin İhale Teminat Bedeli ibaresi yazılmalıdır.
  11. Teklifler Türk Lirası cinsinden verilecek olup ihale bedeli peşin veya vadeli olarak ödenebilecektir. Vadeli ödemelerde; ihale bedelinin asgari %40 (yüzde kırk)’ı peşin, vadeye bırakılan tutarı ise 12 (oniki) ayda bir ödeme yapmak kaydıyla en çok 48 (kırksekiz) ayda ödenebilecektir. İhale bedelinin vadeye bağlanan tutarına yıllık %24 (yüzde yirmi dört) oranında basit faiz (vade farkı) uygulanacaktır.
  12. 1. ve 2. sıradaki taşınmazların ihale bedelinin vadeli ödenmesi yönteminin tercih edilmesi halinde, vadeye bağlanan borç için sözleşme tarihinde kesin teminat mektubu alınacaktır. Diğer taşınmazlar için taşınmazın mülkiyetinin devredilmemesi yönteminin tercih edilmesi halinde, vadeye bağlanan borç için sözleşme tarihinde kesin teminat mektubu alınmayacaktır.
  13. İhale konusu taşınmazların yabancı uyruklu gerçek kişilere, yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip şirketlere ve Türkiye’de kurulan yabancı sermayeli şirketlere satışı, yürürlükteki Doğrudan Yabancı Yatırımlar mevzuatı ve Tapu Kanunu ile ilgili diğer mevzuat hükümlerine tabidir. Bu kişiler satışın mümkün olup olmadığını önceden araştırmakla yükümlüdürler. İhaleyi kazanmaları halinde bu kişilerden en kısa sürede gerekli işlemleri yapmaları istenir.
  14. İdare ihale işlemlerini 4046 sayılı Kanun çerçevesinde yürütmektedir. Özelleştirme ihaleleri, 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa tabi olmayıp, İdare ihaleleri yapıp yapmamakta serbesttir.
  15. İdare son teklif verme tarihini belirli bir tarihe kadar veya bilahare belirlenecek bir tarihe kadar uzatabilir. Bu husus teklif verme süresinin sona ermesinden önce duyurulur.
  16. Özelleştirme işlemleri; her türlü resim, vergi, harç ve KDV’den muaftır.İhaleler ile ilgili diğer hususlar İhale Şartnamelerinde yer almaktadır.
  17. İhale konusu taşınmazlara ilişkin şartnamelerin İdare’den satın alınmasının talep edilmesi durumunda, yukarıda yer alan iletişim numaralarından randevu alınması gerekmektedir.

Mutfakta Arıtma Suyu İhtiyacına Etkili Çözüm

Artema’nın arıtma çıkışlı eviye bataryası Split Dual-Flow, mutfaklardaki temiz su ihtiyacına tek üründe pratik bir çözüm sunuyor.

Su arıtma cihazının musluğu için mutfak tezgahının delinmesi gerekliliğini ortadan kaldıran ürün, özellikle kiralık evlerde yaşayanlar tarafından tercih ediliyor. Arıtılan su ile şebeke suyunun birbirine temas etmesini engelleyerek, tek gövdede temiz su çözümü sunan Artema Split Dual-Flow, sağladığı %25 su tasarrufuyla hem bütçeyi hem de kaynakları korumaya yardımcı oluyor.

Artaş İnşaat’tan Yeni Konut Projesi

Artaş İnşaat’ın yeni konut projesi Avrupa Konutları Ata, İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinde yükselecek.

Artaş İnşaat konut projelerine bir yenisini daha ekliyor. Avrupa Konutları Esentepe projesini Ağustos ayında satışa çıkaran firma, Küçükçekmece projesi için harekete geçti. Avrupa Konutları Ata projesi, İstanbul Avrupa Yakası Küçükçekmece’de inşa edilecek. Ön talep aşamasında olan projenin detayları çok yakında paylaşılacak.


Avrupa Konutları Esentepe’nin Satışları Devam Ediyor
Anadolu Yakası’ndaki 2. projesini ‘Avrupa Konutları Esentepe’ adıyla hayata geçiren Artaş İnşaat merakla beklenen projeyi geçtiğimiz Ağustos ayında satışa çıkarmıştı. Avrupa Konutları Esentepe projesinin arsa alanı 39 bin 730 metrekare olarak belirlendi. Artaş İnşaat Avrupa Konutları Esentepe projesinde 12 blokta 865 daire ve ticari ünitelere yer veriliyor. Avrupa Konutları Esentepe projesinde 1 oda 1 salon, 2 oda 1 salon, 3 oda 1 salon ve 4 oda 1 salon konut tiplerine yer veriliyor.


Söz konusu projede fitness, hamam, kapalı yüzme havuzları, sauna, çocuk oyun alanı gibi zengin sosyal donatı alanlarına yer veriliyor. Söz konusu projede ayrıca bir kamusal park da mevcut.


Satışların resmen başladığı Avrupa Konutları Esentepe E 5 Karayolunun yanı başında yükseliyor. Söz konusu proje, metro, otobüs, deniz otobüsü, minibüs gibi ulaşım ağları ile çevrili bir lokasyonda yer alırken, eğitim ve sağlık kurumlarının yanı sıra Kartal Adliyesi’ne yakın bir konumda bulunuyor.

İnşaat çalışmalarının başladığı Artaş İnşaat Avrupa Konutları Esentepe projesinde teslimlerin 2024 yılının Temmuz ayında yapılması hedefleniyor.

*Haberdeki görsel, Avrupa Konutları Esentepe projesine aittir.

Emlak Konut GYO Firuzköy 1. Etap 1. Kısım İçin Yer Teslimi Yapıldı

Emlak Konut GYO Firuzköy 1. Etap 1. Kısım’ın yer teslimi Dağ Mim. ve Müh. Yapı Gay. Tic .San. A.Ş.’ye gerçekleştirildi.

Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO), Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) İstanbul Avcılar Firuzköy 1. Etap 1. Kısım Yer Teslimi ile ilgili açıklama yaptı. Buna göre; projenin yer teslimi Dağ Mimarlık’a yapıldı.

Emlak Konut GYO Avcılar Firuzköy 1. Etap 1. Kısım, İstanbul’un Avcılar ilçesinde konumlanacak ve projede 5 bin 785 konut ve 437 adet ticari üniteye yer verilecek. Ruhsatı 2022 Mart’ta alınan projede, 1+1, 2+1, 3+1 ve 4+1 konut tipleri bulunuyor.

Emlak Konut GYO Avcılar Firuzköy projesinin, 2027 senesinin ortalarında bitirilmesi ve projenin 6 mahalle şeklinde inşa edilmesi hedefleniyor. Proje, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne 3 bin 40 metre ve Küçükçekmece Gölü’ne 500 metre mesafede yükselecek. PRoje, E-80 otoyoluna 865 metre, E-5 karayoluna 3 bin 920 metre kuş uçuşu mesafede yer alıyor.

Emlak Konut GYO Firuzköy 1. Etap 1. Kısım’ın sözleşmesi Ağustos ayının son haftasında imzalanmıştı. Sözleşme bedeli 5 milyar 115 milyon Türk Liraıs olarak açıklanmıştı.

Samsun’da 14 Yeni Okul İnşaatı Devam Ediyor

Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, “Samsun genelinde 14 yeni okul inşaatının yanı sıra güçlendirme çalışmalarının da devam ediyor. Yapımı tamamlanan ve devam eden eğitim yatırımları ilköğretim ve ortaöğretimde derslik başına düşen öğrenci sayısının 20’nin altında olmasını sağlayacak” dedi.

Gelecek hafta başlayacak olan 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılı öncesi Samsun genelindeki okullarda yürütülen hazırlıklar ile okul çevrelerinde alınacak güvenlik tedbirleri ve okul servis araçlarının denetimine yönelik olarak yürütülen çalışmaların görüşüldüğü toplantı, Vali Zülkif Dağlı başkanlığında, vali yardımcıları, ilçe kaymakamları ve ilgili kurum yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Samsun’un eğitim ve öğretim noktasındaki başarı çıtasının yükseltilmesi, derslik sayısının artırılması ve okulların eksiklerinin giderilmesi ile Samsun’un eğitim ve öğretimde başarı seviyesinin daha da yükselmesi için ellerinden gelen gayreti göstermeye devam ettiklerini belirten Vali Dağlı, ‘Başarılı bir şekilde ev sahipliği yaptığımız TEKNOFEST KARADENİZ’e ilimizden 35 bin projeyle katılım sağlanmasını ve 135 projenin de finale çıkmasını yürütülen çalışmaların güzel bir yansıması olarak görüyoruz. Bu durum geleceğimizin teminatı çocuklarımıza olan güvenin de bir kez daha tazelenmesine vesile oldu’ diye konuştu.

“Derslik Başına Düşen Öğrenci Sayısının 20’nin Altında Olmasını Sağlayacak”
Samsun’da 14 yeni okulun yapımının devam ettiğini ifade eden Dağlı, ‘Samsun’un toplamda 60 bine yakın öğrenciye sahip iki adet üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarında eğitim-öğretim gören 270 bini aşkın öğrencisiyle bir öğrenci kentidir. İlimiz genelinde 14 yeni okul inşaatının yanı sıra güçlendirme çalışmalarının da devam ediyor. Yapımı tamamlanan ve devam eden eğitim yatırımlarıyla ilköğretim ve ortaöğretimde derslik başına düşen öğrenci sayısının 20’nin altında olmasını sağlayacak. Fiziksel şartların iyileştirilmesiyle öğrencilerimizin akademik, sosyal, sportif, sanatsal vb. alanlarda başarısının artmasına ve öğretmenlerin de daha verimli çalışmalarına katkı sağlanacak’ şeklinde konuştu.


Okul ve okul çevrelerinde güvenliği sağlayarak öğrencileri her türlü olumsuzluktan korumak için gayret göstermeye devam edeceklerini belirten Dağlı, eğitim-öğretimin huzur ve güven içerisinde sürdürülebilmesi için ilgili tüm kurumların titizlikle yürüttüğü çalışmalar doğrultusunda güvenlik tedbirlerinin daha da artırılacağını ve okul servisleri ile kantinlerin de daha sıkı denetleneceğini dile getirdi.

Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi İnşaat İhalesinde Yeni Gelişme!

Üçüncü kez gerçekleştirilen İzmir Büyükşehir Belediyesi Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi 4. Faz 2. İkmal İnşaatı ihalesi iptal edildi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, İzmir Körfezi’nin hayata dönüşünü sağlayan Büyük Kanal Projesi kapsamında, Türkiye’nin en büyük ileri biyolojik atıksu arıtma tesislerinden biri olan Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin kapasite artırma çalışmalarına devam ederken, 4’üncü fazın ikinci ikmal çalışmaları için üçüncü kez ihaleye çıkmıştı. İhalede en düşük teklif 428 milyon 975 bin lira ile Nurol İnşaat ve Alkataş İnşaat ortaklığından gelmişti. İkinci sıradaki teklif ise 474 milyon ile Faber İnşaat-Arbiogaz Çevre ortaklığı olmuştu. Üçüncü sıradaki Dillingham Cons. Int. Inc-Özka İnşaat Ortaklığı’nın teklifi ise 614 milyon lira olarak olmuştu. Projenin gerçekleşmesi için harekete geçilmesi beklenirken ihalenin iptal edildiği duyuruldu.


KAP’ta yer alan bilgilere göre ihalenin iptal edilmesine gerekçe olarak ise “bütün tekliflerin alıma ayrılan ödeneğin/ yaklaşık maliyetin çok üzerinde olması” gösterildi. İZSU’nun yakın zamanda yeniden ihaleye çıkması bekleniyor. Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi 4. Faz 2. İkmal İnşaatı kapsamında 1 adet ortalama debisi 2,5 metreküp  (216000 m³/gün) kapasiteli ileri biyolojik yöntemler ile atıksu arıtma tesisinin (inşaat, mekanik, elektrik işleri ile işletmeye alma ve eğitimi dahil) ikmal inşaatının yapılması planlanıyor.

Mobilya İhracatına Rusya ve Portekiz Dopingi

Ağustos ayında ihracatını yüzde 21,2 artırarak 733,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektörü, yüzde 26,4’lük artışla yılın ilk 8 ayında 5,5 milyar dolarlık ihracata imza attı.


Ağustos ayında Türkiye genelinde üç haneli büyümesini sürdüren Rusya, yüzde 220,8’lik büyüme kaydederken, Akdeniz’den yapılan ihracatta ise yüzde 490’luk büyüme ile Portekiz dikkat çekti.

Ağustos ayında mevcut pazarların yanı sıra, hedef pazarlarda da önemli artışlar kaydettiklerini belirten AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, “Yılsonunda sektör olarak 8 milyar dolar, AKAMİB olarak 1 milyar dolar hedefimizi gerçekleştirmeye 4 adımlık mesafedeyiz. Her şey yolunda gittiği takdirde yılsonu hedeflerimizi aşacağız” dedi.

Geçen yılın ağustos ayına göre yüzde 13,1 artış kaydederek 21,3 milyar dolarla tarihin en yüksek ağustos ayı ihracatına ulaşan Türkiye ihracatı, ilk 8 ayda 165 milyar doları son 12 ayda ise 250 milyar doları aşma başarısını gösterdi.

Yılın ilk 8 ayında da büyüme göstererek, 8’de 8 yapan Türkiye ihracatına mobilya sektöründen de önemli katkı geldi. Türkiye mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracatı, 2021 yılının ağustos ayına kıyasla yüzde 21,2 oranında artış göstererek, 733 milyon 126 bin dolara ulaştı ve en başarılı 10’uncu sektör oldu. Akdeniz Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği (AKAMİB) de bu dönemde yüzde 2’lik artışla 78 milyon 38 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

2022 yılı Ocak-Ağustos dönemi Türkiye mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracatı, 2021 yılına kıyasla yüzde 26,4 oranında artış göstererek 5 milyar 460 milyon 121 bin dolar olurken aynı dönem içinde AKAMİB yüzde 9,2 artış ile 616 milyon 660 bin dolar ihracat sağladı.

“Dünyanın Güvenli Limanı Olduğumuzu Göstererek İhracatımızı Artıracağız”

Ağustos ayında hem mevcut pazarlarda büyüdüklerini hem de pazar çeşitliliği sağlamanın olumlu etkilerini gördüklerini ifade eden AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, dünya genelinde yaşanan sorunların olumuz etkisini minimize etmeye çalıştıklarını kaydetti. AKAMİB olarak yaptıkları pazar çalışmalarının meyvesini bu ayda da gördüklerinin altını çizen Kılıçer, şöyle devam etti:

“Katar’da birkaç aydır yakaladığımız büyümeyi, Rusya pazarındaki canlılığı görmekteyiz. Bu ay da Portekiz’de önemli bir başarı elde ederek yüzde 490’lık büyüme kaydettik. Portekiz en başarılı 5’inci pazarımız oldu. İlk 8 aylık periyot hem sektörümüz hem de AKAMİB için planların dahilinde tamamlandı. 2022 yılının sonunda sektör olarak 8 milyar dolar, AKAMİB olarak 1 milyar dolar hedefimizi gerçekleştirmeye 4 adımlık mesafedeyiz. Her şey yolunda gittiği takdirde yılsonu hedeflerimizi aşacağız. Küresel konjonktürün ciddi değişimler gösterdiği bu dönemde kıta kıta gezerek, dünyanın güvenli limanı olduğumuzu göstererek ihracatımızı artırmaya devam edeceğiz.”

Rusya, Üç Haneli Büyümeye Devam Etti

Türkiye geneli sektörün 2022 yılı ağustos ayında ilk 10 pazarın tamamında artış yakalandı. En başarılı pazar Irak oldu. Irak’a yapılan ihracat yüzde 3’lük artışla 86,4 milyon dolara ulaştı. Irak’ı 47,2 milyon dolarla Birleşik Krallık, 40,2 milyon dolarla İsrail, 34 milyon dolarla ABD ve 27,1 milyon dolarla Almanya izledi. En dikkat çekici artış ise yüzde 220,8 artışla 23,4 milyon dolar ihracat yapılan Rusya oldu. 2022 yılı Ocak – Ağustos dönemi Türkiye geneli ihracat rakamları incelendiğinde ise en çok artış yüzde 96,6 oranında Yunanistan’a yapılırken, ilk 10 içinde tüm ülkelere ihracat artışı kaydedildi.

AKAMİB’in 2022 yılı ağustos ayı ihracatında Irak yine ilk sırada yer aldı. Irak’ı sırasıyla; İsrail, Libya, Almanya ve Portekiz takip etti. Bu ayda en çok artış yüzde 490 ile Portekiz’e yapılan ihracatta gerçekleşti. 8 aylık dönemde ilk 10 ülke arasında en çok artış yüzde 97,9 ile Katar’a yapıldı. Hedef pazarlardan ABD’ye yapılan ihracat artışı devam etti ve yüzde 40,2 oranında artış kaydetti.

Diğer Ahşap Mamulleri Hızla Büyüyor

Sektörün ağustos ayı ihracatında alt grup bazında ilk sırayı kağıt-karton ve matbu yayınlar aldı. Bu grupta değer bazında yaklaşık yüzde 28,2’lik artış sağlandı. Ocak-Ağustos ihracat rakamları incelendiğinde ise en çok artışın yüzde 40,5 ile yine diğer ahşap mamulleri grubunda yaşandığı görüldü. Mobilyalar grubunda da yüzde 15 oranında artış gerçekleşti.

AKAMİB’in 2022 yılı ağustos ayı ihracatı alt grup bazında değerlendirildiğinde ise mobilyalar ürün grubu yüzde 7 artışla ilk sırada yer aldı. Alt gruplar içerisinde diğer ahşap mamulleri grubunda yüzde 19,1 oranında artış olduğu görüldü. Ocak-Ağustos dönemi ihracat rakamları incelendiğinde ise ilk sırada yine mobilyalar ürün grubu yer alırken, en çok artış yüzde 44,6 ile diğer ahşap mamulleri ürün grubunda gerçekleşti.

Kale Kilit’ten Üniversite-Sanayi İş Birliğine Destek…

Kale Kilit ile Namık Kemal Üniversitesi arasında iş birliği protokolü imzalandı.


Yaşam alanlarını güvenli alanlara dönüştüren Kale Kilit ile ülkemizin önemli yükseköğretim kurumlarından Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi arasında üniversite-sanayi iş birliği protokolü imzalandı. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer ile Kale Kilit Bakım ve Yatırımlar Grup Müdürü Murat Gül arasında imzalanan protokol kapsamında Kale Kilit, bilimsel ve teknolojik araştırmalarda üniversiteden destek alırken üniversiteye de pratik uygulamalar konusunda destek verecek.

70 yıllık köklü tecrübesini inovatif bakış açısı ve gelişen teknolojilerle harmanlayan Kale Kilit, Ar-Ge çalışmalarına ve üniversite iş birliklerine büyük önem veriyor. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylanmış Ar-Ge merkezi bulunan Kale Kilit, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ile bir iş birliği protokolü imzaladı. İmza töreni Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer ile Kale Kilit Bakım ve Yatırımlar Grup Müdürü Murat Gül arasında gerçekleştirildi.

Kale Kilit’in üniversite ile iş birliğini güçlendirme ve uygulanabilir sonuçların sanayiye aktarımını sağlama hedefiyle imzaladığı protokol çerçevesinde şirket; mevcut ve yeni projelerinde bilimsel veya teknolojik araştırma konularında üniversiteden destek alabilecek ve üniversiteye gerekli her türlü pratik bilgi akışını sağlayacak. Bir yıl süreyle geçerli olacak iş birliği kapsamında üniversitede lisans, yüksek lisans, doktora programlarında öğrenim gören öğrenciler tam zamanlı veya yarı zamanlı olarak Kale Kilit bünyesinde çalışabilecek veya staj yapabilecek.

“Gerçek Başarıyı Yakalamanın Yolu Yenilikleri Takip Etmekten Geçiyor”
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Kale Kilit Bakım ve Yatırımlar Grup Müdürü Murat Gül, “Yüzde 100 yerli sermaye ile üretim yapan Kale Kilit olarak, gerçek başarıyı yakalamanın yolunun katma değerli ürünler üretmek ve yenilikleri takip etmekten geçtiğine inanıyoruz. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylanmış Ar-Ge merkezimizde de inovatif ürünler hayata geçirmeye öncelik veriyoruz. Ar-Ge ekibimiz sayesinde kilit ve silindir portföyümüzü her yıl yeni ve teknolojik ürünlerle zenginleştiriyor, ürün ve sistemlerimizi sürekli güncelliyor ve sağlamlaştırıyoruz. Hayata geçirdiğimiz ürün ve hizmetlerle olası tehlikeleri henüz gerçekleşmeden engellemeyi amaçlıyoruz. Bu anlamda üniversite iş birliklerine de büyük önem ve değer veriyoruz. Ülkemizin değerli üniversitelerinden Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ile imzaladığımız protokolün her iki taraf için de çok verimli olmasını diliyorum.” şeklinde konuştu.

Vitra, Yaşam Alanlarında Güvenli Hijyen Sunuyor

VitrA’nın geliştirdiği akıllı yüzey teknolojisi V-Agent, içerdiği aktif maddeler sayesinde hücre yapısını bozarak karo yüzeyinde bulunan korona virüs ve bakterilerin etkisini azaltıyor. Üretim aşamasında uygulanan özel yüzey teknolojisi, yer ve duvar karolarında virüs ve bakterilerin etkisini %99,99* oranında düşürüyor.

VitrA’nın tüm karo koleksiyonlarına uygulanabilen V-Agent teknolojisi, tüm zeminlerde güvenli hijyen sunuyor. Banyo ve mutfağın yanı sıra, salondan koridorlara, balkondan odalara evdeki tüm yaşam alanlarında kullanılabilen akıllı teknoloji; okul, hastane, restoran, otel, alışveriş merkezi, spor salonu, SPA gibi toplu kullanım alanlarında da güvenle tercih edilebiliyor.

Korona virüslerine (Human Coronavirus 229E ve OC43) ve bakterilere (E. coli ve S. aureus) karşı etkili olduğu, Kuzey Amerika Seramik Konseyi’nin (Tile Council of North America | TCNA) laboratuvarlarında yapılan testlerle kanıtlanmıştır.

Cubo’dan Saf Ama Güçlü Duygular Uyandıran Renk: Zambak

Cubo’nun 2022 iç cephe kartelasında yer alan Zambak (C5007) rengi, zarafeti, saflığı ve temizliği temsil ediyor. Tarih boyunca saraylarda, köşklerde, bahçelerde kullanılan ve hafızalara işlenen Zambak Çiçeği’nin asaletinden esinlenerek elde edilen renk, mekanları da hafızalara işleyecek güce sahip.

Cubo’nun adını çiçeklerin kraliçesi olarak da nitelendirilen Zambak Çiçeği’nden alan Zambak rengi mekanlara zarafeti ve saflığı taşıyor.

Estetik görünümü ile edebiyatın ve sanatın içinde yer alan bu çiçekten esinlenerek geliştirilmiş olan Zambak Rengi, çok uçuk mavi tonunda. Ruha iyi gelen, aşkı simgeleyen, saflık ve ferahlık duygusunu yansıtan Zambak rengi, her mekanda kullanabileceğiniz bir renk aynı zamanda.

Eski çağlardan günümüze uzanan hatta eski medeniyetlerde saf ve verimli hayat yaşasınlar diye gelin tacı olarak kullanılan Zambak Çiçeği, Cubo’ya da ilham vermiş ve çiçeğin en güçlü duygular uyandıran rengini kartelaya taşımış.

Cubo’nun renk kartelasından tercih edeceğiniz iç cephe rengi ZAMBAK, ipek mat, soft mat, mat görünümlü, su bazlı ve silinebilir özellikteki tüm ürün gruplarında hazır olarak bulunuyor.

Cubo’nun Zambak Rengi’ni “Boyacı Küpü Renklendirme Sistemi” ile yaratacağınız farklı renk tonlarıyla bir arada kullanarak özel mekânlar tasarlayabilirsiniz.