“yapigundem-yeni-banner-1.jpeg”
Ana Sayfa Blog Sayfa 3

Çimsa’dan 2024 yılında 28.2 milyar TL ciro

2024 yılında güçlü bilançosunu korumayı başaran Çimsa, yılı 28.2 milyar TL’lik ciro ile tamamladı. Çimsa, tek seferlik etkiler hariç, 3.5 milyar TL net kar elde etti.

Sabancı Topluluk şirketlerinden Çimsa, 2024 yılına ilişkin enflasyon muhasebesi uygulanmış finansal sonuçlarını açıkladı. Çimsa, büyüme projelerini devreye aldığı 2024 yılını, güçlü bir bilançoyla kapadı. 

Ekim 2024’te tamamlanan Mannok satın almasının tek çeyreklik etkilerinin de yer aldığı bilançoda, Çimsa’nın 2024 yılı cirosu 28.2 milyar TL olarak gerçekleşti. Türkiye operasyonlarında artan satış hacmi, ana maliyet kalemlerindeki iyileşme ve fabrikalardaki verimlilik uygulamaları sayesinde tek seferlik etkiler hariç 5,6 milyar TL FAVÖK ile geçen senenin 2 puan üzerinde %20 FAVÖK marjı kaydetti. 

[email protected]

“FAVÖK MARJIMIZ ÖNCEKİ YILA GÖRE 2 PUAN YÜKSELEREK %20 SEVİYESİNE ULAŞTI.”

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Çimsa CEO’su Umut Zenar, yeni yatırımlarla dönüşüm stratejilerini başarıyla uygularken, güçlü bilanço yapılarını da korumaya devam ettiklerinin altını çizdi. Zenar; “Çimsa olarak en büyük önceliklerimizden biri kaliteli bilanço yapımızı korumak; şirketimizi olduğu kadar bilançomuzu da geleceğe hazırlamak. Hissedarlarımıza, yatırımcılarımıza değer yaratma hedefimiz kapsamında, ürün portföyümüz ve satış kanallarımızı güçlendirirken, bir yandan da fabrikalarımızın verimliliğini yukarı çekiyoruz. Bugün hem Türkiye’de hem de dünyada, kendi sektörümüzde kârlılığın ciddi şekilde baskı altında olduğu bir dönemde, FAVÖK marjımızı önceki yıla göre 2 puan artırarak %20 seviyesine ulaştırdık. Burada attığımız adımlar, aslında gelecekteki olası büyüme adımları için de yolumuzu açıyor. Bilançomuzdan aldığımız güçle, Çimsa’nın küresel yapı malzemeleri alanındaki varlığını pekiştirmeye devam edeceğiz. Mannok satın almamız bu yaklaşımımızın güçlü bir göstergesi. Bu satın almamızın ürün ve coğrafi çeşitliliğimize olan katkısını özellikle 2025 yılında çok daha iyi göreceğiz. Dünyanın üç kıtasına yayılan Çimsa fabrikalarının arasındaki sinerjiyle, önümüzdeki dönemde çok daha güçlü bir Çimsa göreceğiz” dedi.

Kalyon İnşaat ve RDM-Fingen’den dev yatırım! İstanbul’da lüks tasarım outlet kuruluyor! Dünyaca ünlü 200 markayı bünyesinde barındıracak

Kalyon İnşaat ile İtalyan lüks tasarım outlet markası RDM-Fingen, dünya markalarından oluşan 200 markayı bünyesinde barındıran lüks bir outlet projesini hayata geçiriyor. İstanbul Havalimanı’nın yakının kurulacak olan outlet, lüks alışveriş döneminde bir kapı açmış olacak. Dünyaca ünlü markalara yüzde 30 indirim ile ulaşılabilecek. İşte o detaylar…

Kalyon İnşaat ve ile İtalyan lüks tasarım outlet markası RDM-Fingen, İstanbul’da dev bir yatırım yaparak lüks tasarım outlet merkezini kuruyor. 2026 yılının yaz aylarında kapılarını açacak olan projenin finansal kapanış töreni bugün gerçekleşti.

“TURİSTLERİN DAHA FAZLA KALMASINI SAĞLAYACAK BİR PROJE”

Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murathan Kalyoncu projeyle ilgili olarak, “Bölgenin en büyük designer outleti olacak. Büyük bir proje, çok büyük bir ekonomik katkısı olacak proje. Türkiye’deki turistlerin Türkiye’de daha fazla kalmasını sağlayacak bir proje” diyerek, “Bu proje kapsamında İstanbul’un genişlemesinde büyük bir katkı sağlama hedefimiz var” ifadelerini kullandı.

Kalyon İnşaat ve RDM-Fingen’den dev yatırım! İstanbul’da lüks tasarım outlet kuruluyor! Dünyaca ünlü 200 markayı bünyesinde barındıracak - Resim : 2

“TÜRKİYE’DE BULUNMAYAN MARKALAR GELECEK”

Florentia Village Outlet Merkezi, 2026 yılının yaz sezonunda İstanbul’da kapılarını açarak, lüks alışveriş döneminde yeni bir kapı açmış olacak.  Dünyaca ünlü markaların olacağı alışveriş merkezinde ilk etapta 200 mağazanın açılması öngörülüyor. Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murathan Kalyoncu, Türkiye’de hiç bulunmayan markalarında Türkiye’ye getirme hedefleri olduklarını belirtti.

Alışverişin yanında konaklama ve eğlence bir arada sunulacak olan lükse outlet projesi İstanbul Havalimanı’na sadece 5 dakikalık bir uzaklıkta bulunacak.

“İSTANBUL’DA BİR SÜRE DAHA KALMAK İSTEYECEKLER”

Murathan Kalyoncu, “Avrupa’da en büyük outlet yatırımcısı ile birlikte bu yatırımı yapmaktan dolayı çok mutluyuz. Özellikte Asya’dan gelen turistler için İstanbul Havalimanı uğrak bir nokta ve iyi bir transfer merkezi. En azından gelecek transfer yolcularının İstanbul’da bir süre daha kalmak isteyecekleri bir proje olduğunu ümit ediyoruz” dedi.

Kalyon İnşaat ve RDM-Fingen’den dev yatırım! İstanbul’da lüks tasarım outlet kuruluyor! Dünyaca ünlü 200 markayı bünyesinde barındıracak - Resim : 3

DÜNYACA ÜNLÜ MARKALARA YÜZDE 30 İNDİRİM

Florentia Village Outlet Merkezi, outlet isminin hakkın verecek. Ziyaretçiler dünyaca ünlü markalara yüzde 30 indirim ile kolay bir şekilde ulaşabilecekler.

160 MİLYON EURO YABANCI KAYNAK SAĞLANACAK

Kalyon İnşaat ile İtalyan lüks tasarım outlet markası RDM-Fingen’in lüks outlet projesi ile Türkiye’ye toplam 160 milyon euro yabancı kaynak sağlanmış olacak.

Kaynak: TV100

Fuzul GYO, NEVİTA ile Ortak Projelerinden 1,2 Milyar TL Hasılat Bekliyor

Fuzul Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, NEVITA Gayrimenkul ile ortak projelerden 1,2 milyar TL hasılat öngörüyor.

Fuzul Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, NEVITA Gayrimenkul ile ortak projelerden 1,2 milyar TL hasılat öngördüğünü açıkladı. Şirketten KAP’a yapılan açıklamada, “Şirketimiz ile global gayrimenkul yatırım şirketi NEVITA Gayrimenkul Yatırım Danışmanlık A.Ş. arasında devam etmekte olan “Dış Pazarlama Aracılığı Sözleşmesi” kapsamında; Devam etmekte olan projelerden 2025 yılı uluslararası satış hasılat tutarının 1.123.000.000-TL olarak gerçekleşeceği öngörülmektedir” ifadeleri kullanıldı.

Kaynak: İnşaat Deryası

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan önemli ziyaret: Kanal İstanbul Projesi’ndeki 6 köprüden ilkinin inşaat alanında inceleme yaptı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kuzey Marmara Otoyolu 8. Kesim Nakkaş Projesi Etabı Sazlıdere Köprüsü İnşaat Alanı’nda inceleme yaptı. Sazlıdere Köprüsü aynı zamanda Kanal İstanbul Projesi’nin de bulunuyor. Geçtiğimiz Ocak ayında Sazlıdere Köprüsü’nün ayaklarının, yolun geçeceği seviyeyi aşarak yaklaşık 90 metreye ulaştığı açıklanmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kuzey Marmara Otoyolu 8. Kesim Nakkaş Projesi Etabı Sazlıdere Köprüsü İnşaat Alanı’nda inceleme yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli ziyaret: Kanal İstanbul Projesi'ndeki 6 köprüden ilkinin inşaat alanında inceleme yaptı! - 1. Resim

KANAL İSTANBUL PROJESİNDEKİ 6 KÖPRÜDEN BİRİ

Ardından Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu projeler hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bilgi verdi.

Sazlıdere Köprüsü, Kanal İstanbul projesindeki 6 köprüden ilki olarak biliniyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli ziyaret: Kanal İstanbul Projesi'ndeki 6 köprüden ilkinin inşaat alanında inceleme yaptı! - 2. Resim

Geçtiğimiz Ocak ayında köprünün ayaklarının yolun geçeceği seviyeyi aşarak yaklaşık 90 metreye ulaştığı açıklanmıştı.

Başakşehir, Kayaşehir ve Bahçeşehir arasındaki ulaşımı sağlayacak Sazlıdere Köprüsü’nün son durumu havadan çekilen görüntülere yansıdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli ziyaret: Kanal İstanbul Projesi'ndeki 6 köprüden ilkinin inşaat alanında inceleme yaptı! - 3. Resim

KANAL İSTANBUL PROJESİ NEDİR?

Kanal İstanbul Projesi, İstanbul Boğazı’ndaki yaşamı ve kültürel varlıkları tehdit eden gemi trafiğini en aza indirerek Boğaz’ın her iki girişinde yoğun trafikle karşı karşıya kalan gemilere alternatif geçiş olanağı sağlamak üzere geliştirilen bir su yolu projesi olarak bilinmektedir.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı

İnşaat sektörü hareketleniyor

Eskişehir’de inşaat malzemesi satışı yapan Şener Yaman, müteahhitlerin projelerini hızlandırmak için malzeme bağlantılarını yapmaya başladığını ifade ederek, “Projelerin art arda gelmesiyle hem inşaat hem de gayrimenkul sektörü hızlanacak, konut fiyatlarında denge sağlanacak” dedi.

Yaz aylarının yaklaşmasıyla inşaat sektörü de hareketlenmeye başladı. Projelerini belediyelere sunan müteahhitlerin gelen onayın ardından inşaatlara başlayacağı belirtildi. Bu süreçte birçok iş kolu hızlanırken, malzeme satan işletmelerde de yoğunluk başladı. Eskişehir’de inşaat malzemesi satışı yapan Şener Yaman, yaz aylarında artan rağbetle malzeme bulmakta sorun yaşanabileceğini belirterek, müteahhitlere şimdiden bağlantılarını yapmaları gerektiği konusunda uyarıda bulundu.

“Bizde bir müteahhit için inşaatta gidecek olan tüm ürünler mevcut”

En çok taş yünü, çimento ve kum tarzı ürünlere talep olduğunu belirten Yaman, “Belediyeye sorduğumuz kadarıyla Eskişehir’de inşaat sektörüyle ilgili bin 200 proje var. İçeride bin 200 ruhsat var. Yani müteahhitler son hızla projelerini almaya çalışıyor. Eskişehir’de inşaat çok güzel bir şekilde yürüyor. Biz de müteahhitlere hizmet etmekteyiz. Müteahhitlerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek malzemelerimiz var. Böyle giderse Allah’ın izniyle daha da hızlanacağız ve dijitalleşip, daha çok güzel işler yapacağız. Bizde bir müteahhit için inşaatta gidecek olan tüm ürünler mevcut. En çok taş yünü, çimento ve kum tarzı malzemelere rağbet oluyor” dedi.

“İnşaatlarda biraz daha dikkat edelim”

Türkiye’nin deprem bölgesi olması nedeniyle alınan inşaat malzemelerinin önemini vurgulayan Yaman, “Ülkemiz deprem bölgesi olduğu için satılan ürünlerin kalitesine mutlaka dikkat etmeliyiz. Yapı denetim firmalarımız, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğümüz ve belediyelerimiz olsun, bu işi sıkı takip ediyorlar. Şu anda herhangi bir sorun yok. Aslında Eskişehir’de her şey yerli yerinde, düzgün yürüyor. Biz bir sıkıntıyla karşılaşmadık. İnşaat isteyen arkadaşlara buradan sesleniyorum, bir an önce bağlantılarını yapsınlar. Çünkü yazın çok kalabalık oluyor, malzeme bulmakta zorlanabiliyoruz. Çok rağbet var. Bütün müteahhitler şimdiden bağlantılarını yapmak istiyor. Bence yapmak isteyen birisi malzemesini şimdiden alsın. İnşaatlarda biraz daha dikkat edelim. Malum, bizim ülkemiz deprem bölgesi. Demiri, betonu ve ustasına dikkat edelim. O yaptığımız inşaatta vicdan azabını çekmeyelim” diye konuştu.

İnşaat sektörü hareketleniyor

Kaynak: IHA

Orta Asya’da konaklama alanında bir ilke imza attı

Kırgızistan konaklama sektörüne yön verecek yeni bir yatırım olan Wyndham Bishkek Residence, Marq Group öncülüğünde, N Group ve Wyndham Hotels & Resorts iş birliğiyle hayata geçiriliyor. Türk imzası taşıyan Orta Asya’nın ilk Service Apartments projesi olarak dikkat çeken bu özel yatırım konfor, prestij ve yüksek yatırım potansiyelini bir araya getiriyor.

Kırgızistan konaklama sektörüne yön verecek yeni bir yatırım olan Wyndham Bishkek Residence ve N Group ile Wyndham iş birliği düzenlenen basın toplantısıyla tanıtıldı. Toplantıya N Group Genel Müdürü Ruslan Isakov, Wyndham CIS Direktörü Sergey Egorov ve Marq Group Başkanı Emrah Dalkaya katılarak, projenin Kırgızistan konaklama sektörüne ve yatırımcılarına sunacağı avantajları değerlendirdi.

Türk imzası taşıyan yeni nesil yatırım modeli: Wyndham Bishkek Residence

Projenin satış ve pazarlama süreçlerini yönetecek olan Türk şirket Marq Group Başkanı Emrah Dalkaya, Wyndham Residence Bishkek’in yatırımcılara sunduğu avantajlara dikkat çekerek, böyle bir projeye öncülük yapmaktan mutluluk duyduklarını ifade etti. 9 katlı ve 120 oda olarak inşa edilecek projenin 2027 sonunda tamamlanmasının planladığını aktaran Dalkaya, projede suit oda seçeneklerinin olacağını ve otel hizmetleriyle ev konforunu sağlayan service apartments anlayışıyla işletileceğini kaydetti.

Emrah Dalkaya, “Bugün burada sadece bir otel yatırımından değil, yepyeni bir konaklama modelinden bahsediyoruz” dedi. Service Apartments, modelinin dünya genelinde en hızla büyüyen bir trend olduğuna vurgu yapan Dalkaya, bu modelin Wyndham’ın global gücüyle birleşerek yatırımcılara yüksek getiri sağlayan benzersiz bir fırsat sunduğunu belirtti.  Orta Asya’nın ilk Service Apartments projesi olma özelliğini taşıdığının altını çizen Dalkaya, avantajlı fiyatlama modelinin projeyi cazip kıldığını belirtti. Ayrıca, Wyndham Bishkek Residence yatırımcılarının Wyndham Owner Card sahibi olacağını duyuran Dalkaya, bu kart ile yatırımcıların dünya genelinde 9.000’den fazla otelde özel indirimlerden ve VIP hizmetlerden yararlanabileceğini ifade etti. 

Yükselen pazar, güçlü yatırım fırsatı

Toplantının açılış konuşmasını yapan N Group Genel Müdürü Ruslan Isakov, Kırgızistan’ın büyüyen ekonomisine ve artan konaklama ihtiyacına dikkat çekti. 

“Son yıllarda Kırgızistan, uluslararası yatırımcılar için cazip bir merkez haline geldi. İş dünyasının gelişimi ve artan turist sayısı, kaliteli konaklama ihtiyacını her geçen gün artırıyor. Wyndham Bishkek Residence, bu ihtiyaca yenilikçi ve sürdürülebilir bir çözüm sunacak” diyen Isakov, projenin yalnızca bir konaklama tesisi değil, aynı zamanda güçlü bir yatırım fırsatı sunduğunu vurguladı.

Ayrıca, N Group ve Wyndham ortaklığında Issık Göl’de ikinci bir büyük projeyi birlikte geliştireceklerini açıklayan Isakov, bu yeni yatırımın Kırgızistan turizminde bir dönüm noktası olacağını ve sektörde pek çok ilki barındıracak yenilikçi bir konsepte sahip olacağını ifade etti.

Ruslan Isakov, “N Group’un büyüme stratejileri ve yatırımcı dostu iş modelleriyle geliştirdiği bu projeler, bölgesel ekonomiye önemli katkılar sağlayacak” dedi. 

Wyndham’ın küresel gücü Kırgızistan’da

Wyndham Hotels & Resorts’un CIS Bölge Direktörü Sergey Egorov, Wyndham Bishkek Residence’in, küresel markanın Kırgızistan’daki ilk Service Apartments projesi olduğunu belirtti.

“Wyndham olarak, dünya çapında 95’ten fazla ülkede 9.000’den fazla otelimizle konaklama sektörüne yön veriyoruz. Şimdi ise Kırgızistan’a, otel hizmetleri ile ev konforunu bir araya getiren bu yenilikçi konsepti getiriyoruz” diyen Egorov, uluslararası standartlara sahip bir işletme modelinin Bişkek’te hayata geçirileceğini ifade etti.

Egorov, “Wyndham’ın denetiminde uluslararası standartlarda işletilecek olan Wyndham Residence Bishkek, yüksek hizmet kalitesi ve profesyonel işletme yönetimiyle yatırımcılarına güvenli ve sürdürülebilir bir model sunacak. Ayrıca projenin tüm satış ve pazarlama süreçlerini hem Wyndham hem de N Group adına Marq Group üstlenecek” diyerek sözlerini bitirdi.

Issık Göl’de turizmi dönüştürecek yeni proje

Wyndham Hotels & Resorts ve N Group iş birliği, Kırgızistan’ın turizm sektöründe çığır açan projelere imza atmaya devam edecek. Bişkek’te hayata geçirilecek Service Apartments modelinden sonra, Issık Göl’de Kırgızistan’ın en prestijli turizm yatırımını başlatmaya hazırlanıyor.

Issık Göl projesi, yalnızca bir otel yatırımı değil doğa ile iç içe, sürdürülebilir turizm konsepti sunması planlanan Issık Göl projesinde pek çok ilki barındıran bir model olacak. Bölgenin ekolojik dokusuna uyumlu sürdürülebilir mimari çözümler, Yüksek standartlarda bir tatil ve yatırım fırsatı, Wyndham’ın küresel yönetim gücü ile prestijli bir marka deneyimi sunması hedeflenen projeyle ilgili detayların yakında açıklanacağı ifade edildi.

Marq Group Hakkında: Marq Group, gayrimenkul sektöründeki pazarlama, satış ve reklam ayağında yatırımcıların ihtiyaç duyduğu inovatif ve vizyoner çözüm ortağı olarak İstanbul’da kuruldu. Marq Group, 20 yılda ve 20’nin üzerinde ülkede hizmet vererek global iş dünyasındaki deneyim ve tecrübesini kendine has yaklaşımı ile kaliteli ve sürdürülebilir hizmete dönüştürüyor. Marq Group, çatısı altında topladığı hizmetleri pazarlama, satış ofisi kurulumu, satış ekiplerinin oluşturulması, proje konsept geliştirme, eğitim, danışmanlık ve iş geliştirme süreçleriyle tüm hizmetlere tek elden ulaşabilecek bir sistemle global hedefleri olan ihtiyaçlarına en modern ve yenilikçi çözümleri sunmak hedefiyle çalışıyor.

N Group Hakkında: N Group, Kırgızistan’ın önde gelen inşaat şirketlerinden biridir. 20 yıl önce inşaat sektörüne yatırım yaparak faaliyetlerine başlayan şirket, günümüzde konut ve ticari gayrimenkul projeleriyle aktif olarak ilgilenmektedir. Projelerinde yenilikçi çözümler, modern tasarımlar ve özgün mimari yaklaşımlar benimsemektedir. Projelerinden bazıları; Art Square, Atmos, Gravity, Element ve Vogue’dur. N Group, Kırgızistan’dan Avrupa Kalite Araştırma Derneği’nin (ESQR) 2024 yılında Brüksel’de düzenlediği “En İyi Kalite Liderliği Ödülü”nü alan ilk inşaat şirketi olmuştur. Ayrıca, Gayrimenkul Profesyonelleri Derneği (REPA) tarafından “Orta Asya’nın en dinamik gelişen inşaat şirketi” unvanına layık görülmüştür. Şirket, Rusya’nın Forbes dergisinde de yer almış ve “Çin-Avrasya” fuarında Kırgızistan’ın önde gelen inşaat şirketlerinden biri olarak tanıtılmıştır.
Wyndham Hakkında: Wyndham Worldwide’ın bir bölümü olan Wyndham Hotel Group, 75’ten fazla ülkede, 21 marka altında faaliyet gösteren 9.000’den fazla otelle hizmet veriyor. Ekonomiden lükse kadar geniş bir yelpazede yer alan markalarıyla sektörde rekabet ediyor. Dünya çapında 40.000’den fazla çalışanı bulunan grup, lüks segmentteki otellere konaklama yönetim hizmetlerini Wyndham Hotel Management aracılığıyla sunuyor.

Medcem Port, yeni çimento silosunu devreye aldı

Türkiye ve Avrupa’nın en büyük çimento fabrikası olan Medcem Çimento’nun ihtiyacı olan yakıt ve hammaddenin temini ve fabrikada üretilen klinker ve çimentonun gemiler ile sevk edilmesi amacıyla faaliyet gösteren Medcem Port yeni çimento silosunu devreye aldı.

Silifke/Taşucu Yeşilovacık Mahallesi’nde bulunan ve Taşucu Liman Başkanlığı ile Taşucu Gümrük Müdürlüğü’nün denetiminde faaliyet gösteren Medcem Port, mevcut kapasitesini artırma hedefi doğrultusunda önemli bir adım attı. Yıllık 8.000.000 Mton elleçleme kapasitesine sahip olan limanda gerçekleştirilen kapasite artış projesinin ilk aşaması olan yeni çimento silosu, 10 Şubat 2025 itibarıyla devreye alındı.

Bölgenin En Büyük Çimento Depolama Alanlarından Biri Oluşturuldu

Yeni silonun devreye alınmasıyla birlikte limanda çimento depolama kapasitesi önemli ölçüde artırıldı. 20.000 tonluk depolama kapasitesine sahip olan yeni silo sayesinde, mevcut 38.000 tonluk toplam çimento depolama kapasitesi 58.000 ton seviyesine ulaştı. Bu kapasite artışı, Medcem Port’un lojistik kabiliyetlerini daha da güçlendirerek bölgedeki çimento sevkiyat operasyonlarını daha verimli hale getirmesine olanak sağlayacak.

Medcem Port’un bu yatırımı, şirketin büyüme hedefleri doğrultusunda önemli bir kilometre taşı olma özelliği taşıyor. Limanın mevcut altyapısını güçlendirmeye yönelik yapılan bu kapasite artışı projesi, Medcem Çimento Grubu’nun üretim ve lojistik süreçlerine de önemli katkılar sağlayacak. Medcem Port, bölgenin en önemli lojistik merkezlerinden biri olarak, Türkiye’nin çimento ihracatında stratejik bir rol üstlenmeye devam edecek.

Amsterdam’da ilk otelini açıyor: Elite World Hotels & Resorts

Farklı konaklama ihtiyaçlarına cevap veren 10 markasıyla, Elite World hizmet kalitesini yeni şehirlere ve ülkelere taşımayı hedefleyen Elite World Hotels & Resorts, Avrupa’daki ilk otelini Amsterdam’da açmak için anlaşma imzaladı.

Elite World Hotels & Resorts, 2025 yılındaki hedeflerini Elite World İstanbul Taksim’de düzenlenen bir basın toplantısıyla duyurdu.
2030 yılına kadar 50 otele ulaşma hedefiyle yola çıkan zincir yurt dışındaki büyüme stratejisi kapsamında ilk otelini geçtiğimiz yıl Fildişi Sahili Cumhuriyeti’nin başkenti Yamoussoukro’da açmak için imzaladı. Bu yıl ise Avrupa şehirlerini hedef aldıklarını belirten zincir, Avrupa’daki ilk otelini Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da açacağını duyurdu. Amsterdam Schiphol Havalimanı’nın bulunduğu Hoofddorp bölgesinde hayata geçirilecek Elite World Comfy Amsterdam Airport Schiphol için Elite World Hotels & Resorts ile yatırımcı ortağı VASTEB Invest B.V. arasında anlaşma imzalandı. 123 oda, restoran ve fitness salonundan oluşacak otel, 2026 Eylül’de hizmet vermeye başlayacak.

Kaynak: Turizm Ajansı

Dağ Holding Bu Yıl 3 Bin Konut Üretecek

Bu yıl 33. kuruluş yıl dönümlerini kutlayan Dağ Holding, Tual Asya, Tual Mabeyin; Tual Gölyaka, Tual Avangart, Tual Comfort ve LefkoşAda projelerinde 2025 yılında 3 bin yeni konut üretmeyi planlıyor

Dağ Holding, İstanbul ve Konya gibi büyükşehir ve megapol şehirlerdeki projeleri ve Lefkoşa’daki projesi ile konut gerçekleştirmeye devam ediyor. Dünya Gazetesi’nde yer alan habere göre; bu yıl 33. kuruluş yıl dönümlerini kutlayan Dağ Holding, Tual Asya, Tual Mabeyin; Tual Gölyaka, Tual Avangart, Tual Comfort ve LefkoşAda projelerinde 2025 yılında 3 bin yeni konut üretmeyi planlıyor. Günümüze kadar 3 milyon 500 bin metrekare inşaat alanına erişen ve Türkiye’de en çok konut üreten şirketlerden olduklarına dikkat çeken Dağ Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Doğan Dağ “Geçmişten bugüne 30 binin üzerinde konut, ticari ünite ve AVM üretimi gerçekleştirdik. Sektördeki öncü rolümüzü pekiştirerek emin adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz. Konya, İstanbul ve Lefkoşa’da devam eden projelerimizde 2025 yılında 3 bin yeni konut üretmeyi planlıyoruz” diye konuştu.

Kaynak: İnşaat Deryası

Günaylar İnşaat, 48 odayla başladığı otelin kapasitesini artırmak için başvuruda bulundu

Konya’nın Ilgın ilçesinde yapılması planlanan jeotermal otel, 48 oda olan kapasitesini 150 odaya çıkarmak için başvuruda bulundu.

Günaylar İnşaat tarafından Konya’nın Ilgın ilçesinde yapımına başlanan 5 yıldızlı Günay Jeotermal Otel projesinde tadilata gidilerek kapasite artışı yapıldı. 48 oda kapasiteyle başlanan projenin 150 odaya çıkarılması için şirket ÇED başvurusunda bulundu. Onaylanması halinde şirket 142 adet standart oda, 6 adet aile odası ve 2 adet süit oda olmak üzere 150 odalı olarak inşa edilecek.

Kaynak: Turizm Ajansı

Emlak Konut Kampanyası, İzka İnşaat’ın satışlarını hızlandırdı

Konut sahibi olmak isteyenlere uygun koşullarda alım fırsatı sunan ve geçen hafta Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum tarafından açıklanan Emlak Konut Kampanyası’nın etkileri ilk günden hissedilmeye başlandı.

Geçen hafta Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum’un açıkladığı Emlak Konut Kampanyası’na İstanbul ve Antalya’daki iki projesi ile katılan İzka İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Azat Yeşil, kampanyanın başladığı günden itibaren yatırımcıların satış ofislerine akın ettiğini dile getirdi.

Kampanya ile faiz oranlarının düşürülüp, piyasanın canlı tutulması ve son dönemde konut ihtiyacı doğan orta gelir grubuna fırsat sunulmasının amaçlandığını dile getiren Yeşil, “Biz de projeye bin 450 konutluk Park Yaşam Antalya ve İstanbul’daki bin konutluk Park Yaşam Çınarköy projelerimizle katıldık. Çekmeköy, İstanbul için son dönemde bir çekim merkezi haline geldi. Bizim projemizde yatay mimariyle yapılmış, 5 – 6 katlı binalar bulunuyor. Burası özel okullar, özel sağlık kuruluşları ve yeşil alanı bol olan, sosyal donatıları güçlü bir bölge. Deprem açısından İstanbul’un en dayanıklı alanlarından biri. Şehrin yoğunluğundan kaçmak isteyenler burayı tercih ediyorlar” diye konuştu.

Park Yaşam Antalya projesindeki konutların fiyatlarının 5.8 milyon TL’den başladığını belirten Yeşil, “Park Yaşam Antalya geçen yıl Türkiye’de en çok satış gerçekleştirilen proje oldu. Projemizden bu yıl da benzer bir performans bekliyoruz. İlk etaptaki 800 konut satışta, kampanya ile yüzde 60-65’inin satılacağı beklentisindeyiz. İkinci etap satışları Mayıs ayında başlayacak. Kampanya kapsamında tüketici yüzde 35 peşin verip, sonraki 1 yıl taksit ödemeden, 60 ay vade ile ev sahibi olabilir. Peşinatsız ödeme seçenekleri de var. Yüzde 1.29 gibi bugünün koşullarında çok cazip bir faiz oranı oluşturduk” dedi.

Konut ihtiyacı olanları ve yatırımcıları kampanyadan yararlanmaya davet eden Azat Yeşil, “Kampanyanın ilk gününden itibaren satış ofislerimizde ciddi anlamda bir talep yoğunluğu oluştu. Yoğunluk hala sürüyor. Amacımız piyasadaki hareketliliğe destek olmak, bu değerli projeleri karlarımızdan bir miktar fedakarlık yaparak düşük faiz oranlarıyla tüketiciyle buluşturmak ve enflasyonun düşüşüne katkı sağlamak” diye konuştu.

İzmir’deki projemizde faizi 1.79’a indirdik

Emlak Konut Kampanyası kapsamında olmayan İzmir’deki Merkez Yaşam Konak Projesi’nde de bu hafta başında yeni bir kampanya başlattıklarını söyleyen Yeşil, şöyle konuştu: “Bu projemizde 1.79 faiz oranı ve yüzde 35 peşinatla daire satışlarımızı başlattık. Önümüzdeki dönemde faizlerde düşüş bekleniyor. Bu düşüşle beraber en güçlü alternatif yatırım aracı olarak konut sektörü öne çıkıyor. Çünkü konut yapım ruhsatlarında son dönemde ciddi miktarda azalma oldu. O yüzden yatırımcının konuta yönelmesini bekliyoruz. Hele avantajlı, taksitli ve uygun rakamlarla ev bulduklarında yatırımcıların bu fırsatı kaçırmamalarını öneriyorum. Zira faizler yüzde 30’un altına indiği zaman konut fiyatları doğal olarak artacak. Diğer yatırım araçlarındaki karlarını realize etmek isteyen müşterilerimiz konuta yönelmeye başladığı bir döneme giriyoruz.”  

Kaynak: Ekonomim

Tekfen İnşaat’a Rusya’da mahkeme engeli: 111,5 milyon dolarlık talep reddedildi

Rusya’da ilk derece mahkeme Tekfen İnşaat’ın yer aldığı konsorsiyumun taleplerini reddetti.

Tekfen İnşaat ve OOO Rusfen Konsorsiyumu’nun Rusya’da OOO Kharampurneftegaz’a karşı açtığı davada ilk derece mahkemesi Konsorsiyum’un taleplerinin tamamının reddedilmesine dair sözlü kararını açıkladı.

Tekfen Holding’den KAP’a yapılan açıklamada, ilgili mahkemenin gerekçeli kararını açıklamasından sonra kararın bozulması talebiyle bir üst mahkemeye başvurulacağı belirtildi.

Açıklamada şu bilgiler verildi:

“Bağlı ortaklıklarımızdan Tekfen İnşaat ve Tesisat A.Ş.’nin (Tekfen İnşaat), yüzde 100 hissesi kendisine ait  olan OOO Rusfen ile birlikte Kharampurneftegaz LLC Firması ile 90 km. uzunluğunda gaz boru hattı inşaat ve montaj işleri için sözleşme imzaladığı, sözleşmenin Rusya Federasyonu’nda Kharampur Gaz Sahası ile Gazprom Ana Boru hattı arasındaki Gaz Nakil Boru Hattının ilk 90 km.lik kısmının yapımı ile ilgili olduğu ve projenin sözleşme bedelinin 19.527.364.329 RUB (yaklaşık 311 milyon ABD Doları) olduğu, sözleşme başlangıç tarihinin 1 Şubat 2020 ve tamamlanma süresinin 16 ay olduğu belirtilmiştir.

Devamında, 30.09.2023 tarihli mali tablolarımızın 4 numaralı dipnotunda da yer aldığı üzere; projenin yapımı sürecinde yaşanan muhtelif olumsuzluklar nedeni ile projenin başında konsolide finansal tablolara yansıtılan finansal sonuçların değişen maliyetlere bağlı olarak, rapor tarihi itibarıyla proje sonunda beklenen zararın tamamı konsolide finansal tablolara dahil edildiği ve işveren idare ile kalan zararlarımızın tazminine yönelik görüşmelerin devam ettiği belirtilmiştir.

İşveren idare ile zararlarımızın tazminine yönelik görüşmelerde mutabakat zeminine ulaşılamayacağının anlaşılması üzerine, bu proje ile ilgili tüm hak, alacak ve varlıklarımızın tazmini amacıyla işveren OOO Kharampurneftegaz’a karşı Tekfen İnşaat ve Tesisat A.Ş. ile OOO Rusfen Konsorsiyumu adına yaklaşık 9.954.112.493,80 Ruble (ABD Doları/Rub=89,25 üzerinden yaklaşık 111.5 milyon ABD Doları) değerindeki hak talepleri için yargı yoluna başvurulmasına karar verilmişti.

Devam eden davanın 25.02.2025 tarihinde saat 17:00 de yapılan duruşmasında, ilk derece mahkemesinin Konsorsiyum’un yukarıda açıklanan taleplerinin tamamının reddedilmesine dair sözlü kararını açıkladığı bilgisi edinilmiştir. İlgili mahkemenin gerekçeli kararını açıklamasından sonra kararın bozulması talebiyle bir üst mahkemeye başvurulacaktır.”

Kaynak: Ekonomim

Medila AŞ Güre’de 4 yıldızlı termal otel açacak

Albaraka Portföy AŞ’nin iştiraki Medila AŞ, Balıkesir Güre’de 4 yıldızlı termal sağlık oteli açacak.

Albaraka Portföy AŞ’nin iştiraklerinden Medila Özel Sağlık Hizmetleri Ve Turizm San. Tic. A.Ş., Balıkesir’in Edremit ilçesi, Güre Mahallesi, 548 ve 549 ada 1 parsel üzerinde bulunan ve inşası yarım kalan binanın irtifak hakkını 25 yıllığına alarak, 4 yıldız standartlarında sağlık oteline dönüştürmek için çalışmalara başladı. 181 odalı olarak planlanan tesisin 747 milyon TL’lik yatırımla hayata geçirilmesi planlanıyor.

Proje 181 oda, reklam 200!

Şirketin web sayfasında Medila Thermal Health Club Hotel olarak tanıtılan tesis, projede 181 odalı olmasına rağmen 200 odalı olarak duyuruluyor!

Medila A.Ş

Kaynak: Turizm Ajansı

Dedeman’dan yeni otel

Türkiye’nin önemli otel zincirlerinden biri olan Dedeman Hotels & Resorts International (DHRI) Afyon’daki yeni oteli için imza attı.

43 oteliyle hizmet veren yeni işletmesi Rest By Dedeman Afyon Emirdağ için imza attı. İş insanlarından Özgür Denizli’nin kurucusu olduğu Denkas Turizm Otelcilik ile yapılan iş ortaklığı ile açılışı gerçekleştirilecek yeni otel, Türkiye’nin önemli kesişim noktalarından Afyon Emirdağ’da yer alacak.


Eskişehir Konya yoluna cephe, Ankara İzmir karayoluna ve Emirdağ Organize Sanayi bölgesine eşit uzaklıkta bulunan, Ankara İzmir Yüksek Hızlı Tren hattı Emirdağ durağı ve Emirdağ şehir merkezine çok yakın konumuyla dikkat çeken Rest By Dedeman Afyon Emirdağ, 50 odasıyla bölgenin ilk ve tek ulusal marka oteli özelliğini taşıyacak.

Kaynak: Turizm Ajansı

Demirtaş’tan muhteşem proje: Baruthane Vadisi

İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, ilçede doğal yaşamın korunacağı, bölge insanlarına farklı bir yaşam alanının sunulacağı “Baruthane Vadi” Projesi’nin müjdesini verdi.

Baruthane Mahallesi ve Karasamsun Mahallesi’ni bağlayan dere boğazında 37 bin 950 m2 alana yapılması düşünülen “Baruthane Vadi” Projesi yalnızca İlkadımlıların değil, Samsun’da yaşan herkesin kullanımına sunulacak. “Baruthane Vadi” Projesi, doğanın korunduğu, doğal ortamda elde edilen alanın spor ve sosyal anlamda yaşam merkezi olacak.

Proje hakkında bilgi veren İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, ”Projeyi her yönüyle çok önemsiyoruz. İlçe halkının günlük çalışma temposu içinde yaşadığı stresten uzaklaştıracak Baruthane Vadi, hafta sonlarında vazgeçilmez bir sosyal mekan olacak. İki mahallemizin sınırlarında bulunan dere yatağı çevresinde doğal yaşamın canlandığı, koruma-kullanım dengesinin gözetilerek rekreasyon alanlarının geliştirildiği bir yaşam alanı oluşturarak bu alanı şehrimize ilçe halkına kazandırmak istiyoruz.

Baruthane Vadi Projesi içinde, yürüyüş yolları, çocuk oyun alanları, cam teras alanı ve şelalesi, kayrak taşı ile çevrili yapay göletler, hayvan parkı, seyir ve açık şömine alanları, kedi evleri piknik alanları, piknik masalarının yanında oturma mekanlarıyla, bölge buraya gelecek insanlara farklı bir ortam sunacak. Diğer farklı düzenlemeler de bölgenin cazibesini arttıracak. Bu proje İlkadım’a ilçe halkına ve şehrimize hayat verecek” dedi.

Kaynak: Samsun Ekip

Samsun’da yeni mahalleler oluşuyor

Kentsel Dönüşüm projeleriyle değişen ve gelişen Samsun’da, rezerv konut inşaatları hızla devam ediyor. İnşaatların yüzde 50 seviyesine ulaştığı kentte dönüşüme ihtiyaç duyulan mahalleler yenileniyor.

Samsun Büyükşehir Belediyesi, gelecek projeksiyonu kapsamında şehrin dizaynını kolaylaştıracak dönüşüm projelerine büyük önem veriyor. Modern ve planlı kentleşme ile Samsun’u bölgenin markası haline getirmeyi hedefleyen Büyükşehir Belediyesi, kentsel dönüşüme ihtiyaç duyulan mahallelerde mevcut konut ve ticari yapı stokları ile hak sahiplerini belirliyor.

Mahallelerde kentsel dönüşümü hızlandıracak Samsun Büyükşehir Belediyesi, bunun için Canik ve İlkadım ilçelerinde yapımı süren planlı, estetik ve depreme dayanıklı yeni rezerv konut inşaatlarının tamamlanmasını bekliyor. Canik ilçesi Yeni Mahalle’de lastik fabrikalarının ve hurdacıların kalkmasıyla boşalan 77 dönümlük alanda 45 blok, 698 bağımsız bölüm, 2 otopark ve 1 cami yapımını kapsayan proje inşaatının yüzde 50’si tamamlandı. Soğuksu Mahallesi’nde 17.5 hektarlık alan içinde kentsel dönüşüme giren 727 binadaki mülkiyet sahiplerine teklif edilecek rezerv konutlar, gelecek yıl bitirilecek.

KONUTLAR HIZLA YÜKSELİYOR
İlkadım ilçesi Saitbey, Ulugazi ve Kökçüoğlu mahallerinin kentsel dönüşümüne yönelik Kıran Mahallesi’ndeki rezerv konutlar da hızla yükseliyor. Söz konusu mahallelerdeki gayrimenkulleri karşılığında hak sahiplerine önerilecek 2. etap 1. bölgedeki 694 konut ve 9 dükkan inşaatında fiziki gerçekleşme yüzde 55’i geçti. 2. etap 2. bölgedeki 710 Konut, 28 dükkan inşaatında ise çalışmalar yüzde 34 seviyesine ulaştı. Toplamda depreme dayanıklı 1404 konut ve 37 iş yeri ile 3 metrekare büyüklüğündeki caminin yapımı eş zamanlı olarak 2023 yılında tamamlanacak.

SAMSUN GELECEĞE HAZIRLANIYOR
İnşaat çalışmaları sürerken TOKİ, Saitbey, Ulugazi ve Kökçüoğlu mahallerinde kentsel dönüşüm kapsamında bulunan 2 bin 406’sı yapı, 7 bin 523’ü mesken, 500’ü işyeri ve 96’sı depo gibi bağımsız olmak üzere toplamda 10 bin 525 gayrimenkulü kıymetlendiriyor. Ayrıca halk sahiplerine ilişkin verileri güncelliyor. Aynı çalışmayı Soğuksu Mahallesi’nde ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile koordineli şekilde Samsun Büyükşehir Belediyesi ekipleri yürütüyor. Rezerv konut inşaatlarının tamamlanmasıyla TOKİ ve Samsun Büyükşehir Belediyesi, 4 mahallede hak sahipleriyle bir araya gelecek. Mülkiyetleri karşılığında rezerv konutların kabul edilmesi halinde hak sahipleri yeni dairelerine yerleşecek. Ardından da binaların yıkımı başlayacak.

İLÇELERE FARKLI VE YENİ BİR VİZYON GELİYOR
Plansız yapılaşma nedeniyle şehir merkezinin önemli kısmının kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu ifade eden Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Bütün şehirlerimizde olduğu gibi Samsun’da da plansız yapılaşma sorunu var. Canik ve İlkadım ilçelerimizde ruhsatsız ve plansız yapı sayısı çok fazla. Bu nedenle devasa bir problemle karşı karşıyayız. Sadece İlkadım’da 11 mahallemiz kentsel dönüşüm kapsamında. Bu sorunu çözebilmemiz için de depreme dayanıklı ve modern inşa edilmiş büyük rezerv konut stoğumuzun olması gerekiyor. Kıran ve Yeni Mahalle’deki konut projelerini bu yüzden başlattık. İnşaatları aksama yaşanmadan devam ediyor. İnşallah gelecek yıl tamamlanacak. Akabinde hiç vakit kaybetmeden hak sahipleriyle buluşacağız. Kendilerine de gayrimenkullerine karşılık bu rezerv konutları teklif edeceğiz. Bu projeler, ilçelerimize yeni ve farklı bir vizyon katacak” dedi.

BAKANLIK VE TOKİ İŞ BİRLİĞİ İLE EN İYİ ŞEHİR OLACAĞIZ
Samsun’da tarihi bir dönem yaşandığının altını çizen Başkan Demir, “Şu an tarihi bir dönem yaşıyoruz. Bu nedenle de büyük bir heyecan ve mutluluk duyuyoruz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve TOKİ iş birliği ile şehrimizi modernize ediyor, sağlam ve dayanıklı yapılar inşa ediyoruz. Milletimizden aldığımız güçle insanımızın daha mutlu olması, çocukların daha güzel yarınlarda büyümesi için çalışıyoruz. Yapılaşma ve planlama anlamında en iyi şehirlerden biri haline geleceğimize inanıyorum” İfadelerini kullandı.

Kaynak: Samsun Ekip

Aydınlıkevler mahallesinde dönüşüm ve değişim başlıyor

Anbar, Kazım Karabekir, Battalgazi ve Yıldırım Beyazıt mahallelerindeki başarılı ve örnek kentsel dönüşüm çalışmalarına hızla devam eden Melikgazi Belediyesi; Aydınlıkevler…

Anbar, Kazım Karabekir, Battalgazi ve Yıldırım Beyazıt mahallelerindeki başarılı ve örnek kentsel dönüşüm çalışmalarına hızla devam eden Melikgazi Belediyesi; Aydınlıkevler Mahallesi’nde de kentsel dönüşümle blokların yapımına başlıyor.


1 blok 72 daire, 13 dükkanı içeren kentsel dönüşüm projesi için ihale yapacaklarını hatırlatan Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu; “Melikgazi olarak ihtiyaç olan tüm mahallelerimizde kentsel dönüşümü yapıyoruz. Kentsel dönüşüm sürecinin hızlanması ve ilçe sakinlerimizin bir an önce güvenli konutlara kavuşması için çalışmalarımız kesintisiz bir şekilde devam ediyor. Kentsel dönüşüm yaptığımız mahallelerimizde yapıları yenilemenin ötesinde, güvenli ve sürdürülebilir yaşam alanları oluşturuyoruz. Aynı zamanda depreme karşı dirençli yaşam alanları da oluşuyor. Melikgazi’mize değer katacak çok güzel bir projeyi daha hayata geçiriyoruz. Eski Çorakçılar Mahallesi yeni adı ile Aydınlıkevler Mahallesi şehrin merkezinde bulunan bir yer. Burada eski yapı stoğunu yenileyecek şekilde bir çalışmaya başlıyoruz. Bu mahallemizde de diğer kentsel dönüşüm yaptığımız yerlerdeki gibi modern, sağlam ve konforlu binalar yapacağız. Bunun için geçtiğimiz yıl ömrünü tamamlamış yapıları yıkmıştık. Bu kapsamda yeni bloklarımızı yapmak için ihale düzenliyoruz. 11 Mart Salı günü saat 11.30’da 72 daire, 13 dükkân için ihalemizi gerçekleştireceğiz. İnşallah yeni kentsel dönüşüm çalışmalarımızdan sonra Kayseri’ye prestij katacak yeni bir mahalle daha kazandıracağız. İlçemize ve Kayseri’mize hayırlı olmasını dilerim” dedi.

Kaynak: İHA

Başkan Çolakbayrakdar; Kocasinan’daki kentsel dönüşümün öncesi ve sonrasını paylaştı

Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar; Yunusemre Mahallesi’ndeki Tayfun Caddesi’nde gerçekleştirdikleri büyük dönüşümü paylaştı. Bu dönüşümün Kayseri için önemli bir kilometre taşı olduğunu ifade eden Başkan Çolakbayrakdar; Karadeniz Caddesi’nden başlayıp Alınteri Caddesi’ne kadar uzanan Tayfun Caddesi’nin, 50 yıllık hayali gerçekleştirmek adına yapılan imar hareketleri ve onlarca gecekondu yapının yıkılmasıyla genişletildiğini belirtti.

Tayfun Caddesi’ndeki dönüşümle birlikte, hem estetik hem de ulaşım açısından bölgedeki yaşam kalitesinin önemli ölçüde arttığını vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar, projenin öncesi ve sonrası ile ilgili görsellerin gerçekleştirilen değişimin büyüklüğünü gözler önüne serdiğini söyledi. İmar hareketi ve gecekonduların yıkılmasıyla bölgenin daha nitelikli bir konuma ulaştığına dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar; “İnsanların mutlu olarak yaşayabileceği bir Kocasinan’ı hazırlamak için gayret ediyor ve yoğun çaba gösteriyoruz. Bu istikamette daha önce Yavuzlar Mahallesi olarak bilinen ve sonrasında mahallelerin birleşimiyle Yunusemre bölgesine dahil edilen bu bölgedeki önemli bir çalışmayı paylaşmak istiyorum. Gerçekleştirdiğimiz yol çalışması, uzun süredir beklenen bir ihtiyacı karşılamaktadır. Karadeniz Caddesi’nden başlayıp, yolun devamında gecekonduların bulunduğu ve yapılaşmaların imarsız olduğu, dolayısıyla yolun açılamayacak bir durumda olduğu bir alanda yapılan bu çalışma, büyük bir dönüşümün simgesidir. Burası, daha önce caddesi olan ancak genişliği son derece dar olan bir bölgeydi. Tayfun Caddesi üzerinde, onlarca gecekondunun istimlaki ve yıkılmasıyla birlikte altyapı çalışmaları tamamlandı ve yol yapımına başlandı. Bu bölgedeki hemşehrilerimizin uzun süredir beklediği bu projeyi bir an önce hayata geçirmek için büyük bir heyecanla asfaltlama çalışmalarını tamamladık. Karadeniz Caddesi’nden başlayarak, Ziyagökalp Mahallesi’ndeki Alınteri Caddesi’ne kadar uzanan Tayfun Caddesi’nin asfaltlama çalışmalarıyla modern hale dönüştü. Ayrıca bu cadde, Lokman Caddesi ile birleşerek önemli bir ulaşım yolu oluşturmuş oldu. Bu projede, kentsel dönüşüm ve kamulaştırma çalışmalarıyla mülkiyet sorunlarını çözerek bölgenin gelişimi için önemli adımlar attık. Bu çalışmalar, bölgedeki hayat kalitesinin artmasına imkan sağlayacak. Vatandaşlarımızın yaşamaktan keyif alacağı ve mutluluk duyabileceği bir Kocasinan inşa etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Özelikle imarsız yapıları, imar çalışmasıyla birlikte yıkılarak, yepyeni bir mahalleler inşa ettiklerine dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, Kocasinan’ı her alanda daha güzel bir geleceğe hazırladıklarını sözlerine ekledi.

Başkan Çolakbayrakdar; Kocasinan’daki kentsel dönüşümün öncesi ve sonrasını paylaştı

Kaynak: IHA

Pritzker Ödüllü Şilili Mimar Alejandro Aravena Türkiye’ye geliyor  

İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi ve Yuva Projesi işbirliğiyle düzenlenen “Coming Together & Building Back Better” başlıklı sempozyumda 6 Şubat depremlerinin ardından sürdürülebilir yeniden inşa, sosyal dayanışma ve risk azaltma stratejileri ele alınacak. STK’lar, araştırmacılar, mimarlar, politika yapıcılar ve uygulayıcıları bir araya getiren sempozyum mimarlık dünyasının Nobel’i kabul edilen Pritzker Ödüllü Şilili mimar Alejandro Aravena’yı ağırlıyor.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi ve Yuva Projesi işbirliği ile 6 Şubat 2023 depremlerinin ardından dayanıklılığı artırmak, yeniden inşa süreçlerini desteklemek, toplum dayanışmasını güçlendirmek ve gelecekteki felaketlere karşı daha iyi hazırlanmak amacıyla “Coming Together & Building Back Better” başlıklı bir sempozyum düzenliyor.

27-28 Şubat 2025 tarihlerinde santralistanbul Kampüsü’nde gerçekleşecek sempozyum bu alanda çalışan STK’ları, araştırmacıları, mimarları, politika yapıcıları ve uygulayıcıları bir araya getiriyor.

Sempozyumun Aura İstanbul ve SAMET desteğiyle gerçekleşecek açılış konuşması, dezavantajlı topluluklar için geliştirdiği açık kaynak barınma çözümleri ve sosyal konut projeleriyle tanınan Pritzker Ödüllü Şilili Mimar Alejandro Aravena tarafından yapılacak.

Mimarlığı yalnızca bir tasarım pratiği değil, toplumsal sorunlara çözüm üreten bir araç olarak gören ve sosyal konut projeleriyle ekonomik eşitsizlikleri azaltmaya yönelik yenilikçi yaklaşımlar sunan Aravena, deprem sonrası sürdürülebilir konut modelleri ve katılımcı tasarım süreçleri üzerine konuşacak. 

Sosyal dayanışma, sivil örgütlenme ve uzun dönemli geçici barınma konularının da tartışılacağı sempozyumda, İhtiyaç Haritası Yönetim Kurulu Üyesi Esra Arslan ile BİLGİ İletişim Fakültesi Dekanı, İhtiyaç Haritası Ortağı Prof. Dr. Itır Erhart ve UCLA Mimarlık ve Kentsel Tasarım Bölümü Öğretim Üyesi, ArchiAid kurucu ortağı Prof. Dr. Hitoshi Abe ana konuşmacılar olarak yer alacak. 

Afetlerin çok yönlü etkilerini ele alarak sürdürülebilir çözümler geliştirmeyi amaçlayan sempozyumda, depreme yatkın bölgelerde dayanıklı kentsel planlama stratejileri, acil ve geçici barınma çözümleri ve yerel yönetimler, afet sonrası toplulukların sosyo-ekonomik dayanıklılığı, sivil toplum kuruluşları ve üreticiler arasındaki işbirliği gibi konular tartışılacak.

Ayrıca, kriz dönemlerinde eğitime erişim ve eğitim ortamlarının sürdürülebilirliği, mimarların barınma çözümlerindeki rolü ve katılımcı stratejilerin önemi de sempozyum kapsamında ele alınacak başlıklar arasında yer alıyor.

Kaynak: İnşaat Dünyası

İSTANBUL’UN KONUT İHTİYACINA KONUTDER’DEN SOSYOLOJİK BİR BAKIŞ

Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği KONUTDER, İstanbul’un konut ihtiyacını bu kez istatistiklerin ötesine geçerek, sosyolojik boyutlarıyla ele alan bir araştırmayla ortaya koydu. “Konut Talebini Belirleyen Mikro Faktörler – İstanbul Örneği” isimli araştırma, bugün yapılan basın toplantısı ile kamuoyu ile paylaşıldı.

Basın toplantısına KONUTDER Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova‘nın yanı sıra araştırmayı yapan İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Prof. Dr. Ali Murat Vural ve İktisat Fakültesi’nden Prof. Dr. Murat Şeker dekatıldı.

İnsanımız Konut Almak İçin Tasarruf Etmeye ve Harcamalarını Kısmaya Hazır

Türkiye’nin markalı konut üreticilerini temsil eden KONUTDER Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova “Konut ihtiyacını anlamaya yönelik çalışmalarımızı bir adım daha ileriye götürüp rakamların ötesine geçerek, toplumun konuta bakışını sosyolojik olarak ele almak istedik. Bunun için İstanbul Üniversitesi’nin değerli akademisyenleriyle bir araya geldik ve ‘Konut Talebini Belirleyen Mikro Faktörler – İstanbul Örneği’ isimli raporumuzu hazırladık.

Pandemi sonrası yapılan araştırmaların aksine çalışmamız gösterdi ki %72,1 gibi önemli bir kesim uygun ödeme koşulları olduğunda konut almak için tasarruf etmeye ve harcamalarını kısmaya hazır. Araştırmamızda da görüyoruz ki halkımız kiracı olmaktan ve artan kira fiyatlarından mutsuz. Konutu hem bir güvence hem de bir yatırım aracı olarak görüyorlar.

Gençlerimiz, kendi evini satın alma isteğinde geçmişe kıyasla daha da istekli duruma gelmiş bulunuyorlar. Çok değil bundan 5 sene önce gençlere hayatta en çok ne yapmak isterdiniz sorusunda ev sahibi olmak 5. sıradayken bu araştırmada ev sahibi olma istekleri 2. Sıraya yükselmiş durumda.

Özetle; bu araştırmanın gizli öğretisi, kira fiyatları arttıkça ve konuta sahip olma zorlaştıkça, insanların en büyük isteği tekrar en az bir ev sahibi olmak olmuş. Ev sahibi olduklarında kendilerini daha güvende hissederek yaşayacaklar ve en değerli yatırım aracı hala ‘konut’” dedi.

Ev Sahiplik Oranı Düşerken Kiracı Oranı Hızla Artıyor, Çözüm; Kamu-Özel Sektör İşbirliği

Düşen ev sahipliği oranına vurgu yapan Kumova, tüm gelir grupları göz önüne alındığında 2024’te % 56.1’e gerileyen konut sahiplik oranının 2007’den bu yana en düşük oran olarak kayda geçtiğini, bu tablonun dar gelir gruplarında daha da fazla hissedilir boyutlarda olduğunu belirtti. Kumova ayrıca, son 17 yılda dar gelirlinin ev sahibi olma oranının % 61’den % 45’e gerilediğini, 2007’de dar gelirli her 100 kişiden 18’inin kirada otururken bu sayının 2024 yılında neredeyse ikiye katlanarak 36,7’ye çıktığını, bunun toplumumuzu ekonomik olduğu kadar sosyolojik ve psikolojik olarak etkilediğini de söyledi.

Dar gelir grubu için TOKİ, orta gelir grubu için Emlak Konut GYO, üst gelir grupları için de Özel Sektör iş başında gibi bir algı oluşmuş durumda. Bu dağılım toplumun gereksinimlerini karşılamada maalesef yetersiz kalıyor. Bunu rakamlar ve yüksek kira fiyat artışı kaynaklı tetiklenen enflasyon net bir biçimde ortaya koyuyor. KONUTDER olarak her platformda dile getirdiğimiz Kamu – Özel Sektör İşbirliği ile sosyal konut ve erişilebilir konut üretiminin arttırılması kronikleşmek üzere olan sorunun en ideal çözümü olacaktır” diyen Kumova, daha sonra sözlerini şöyle tamamladı:

Dar gelirli kesim için konut üretimi TOKİ’ye devredilmiş gibi duruyor, ancak bu TOKİ için bir haksızlık olduğu gibi ihtiyacın da bu yolla karşılanması mümkün değil. Orta ve üst gelir grubunda Emlak Konut GYO ve özel sektör arasında kurulmuş olan ve başarısını kanıtlamış modelin sosyal ve erişilebilir konut için TOKİ ve özel sektör arasında da kurulması çok önemli. Bu modelin detaylarını da daha önce açıklamıştık.

Araştırmadan Öne Çıkanlar:

  • İstanbul halkı “Konutu bir güvence ve yatırım aracı” olarak görüyor. Katılımcıların % 81,1’i konut yatırımını mantıklı buluyor. % 87 gibi bir çoğunluk çocuğuna veya gelecekte olabilecek çocuğuna bir ev bırakmayı öncelikleri arasına alıyor.
  • İstanbul halkı kiracı olmaktan mutsuz ve barınma endişesi duyuyor. Yıllar içinde ekonomik sebeplerden düşen talep ve üretim yetersizliği, konut sahiplik oranının düşmesine ve buna paralel olarak kiracı oranının ciddi bir artış göstermiş neden oldu. Bunun somut yansımaları da araştırmada şöyle öne çıkıyor:

Katılımcıların yüzde 79,9’luk gibi önemli bir çoğunluğu kiracı olmanın kendilerini mutsuz ettiğini ve gelecekte barınma noktasında bunun bir sorun teşkil edeceğini söylüyor.

  • Her üç kişiden biri (% 34,6) İstanbul’da gelecekte barınma sorunu yaşayacağını düşünüyor. Barınma sorununa ilişkin endişenin varlığı alt gelir gruplarında daha yüksek düzeyde görülüyor.
  • Son yıllarda gözlenen barınma sorununa ilişkin endişe gençlere de yansımış durumda. Gençlerin son 5 yılda öncelikleri değişmiş bulunuyor. Konut sahibi olma hedefi gelecek planında öne çıkmış durumda. Geçmiş dönemde yapılan çalışmalarda “Kendi evini satın alma isteği” gençler arasında beşinci önem sırasına sahipken, bu son araştırmada “kendi evini satın alma isteği” ikinci önem sırasında yer alıyor. Gençlerin uzun vadeli yatırım ve güvence arayışı belirgin bir şekilde konut sahibi olmayı önceliklendirmek istemelerine neden oluyor.
  • Konut almak isteyenler tasarrufa hazır. %72,1’lik bir kesim uygun ödeme koşulları olduğunda konut almak için tasarruf etmeye, harcamalarını kısmaya hazır olduğunu belirtiyor. Gençler tüketimlerini kısıp ev almaya oldukça sıcak bakıyor. Tüketim harcamalarının tasarruf yoluyla kontrol altına alınması tüm gelişmiş dünya ülkelerinin uygulamaya on yıllar önce koyduğu bir yöntem. Tasarruf için ev alımını kolaylaştırmak en bilindik uygulama. Tüketim enflasyonunu dizginlemek için bizim ülkemizde de konut alımının kolaylaştırılması çok önemli.
  • Kendini üst gelir grubu olarak tanımlayanların % 45,7’si 5 yıl içerisinde konut almayı planlıyor. Yakın zamanda konut almayı planlayanlar 40-50 yaş grubu, üniversite mezunu, ortaüst gelir grubunda yoğunlaşıyor.
  • Araştırmaya katılanlar konut kredisi için ortalama olarak gelirinin üçte birinden vazgeçebileceğini belirtiyor. Üst gelir grubunda olanlar da bu oran gelirlerinin %40’ını konut taksitlerine yatırmaya hazır.
  • Gençler ise konut satın almak için 10 yıldan uzun vadeli borçlanmayı göze alıyor, konut almak için gerekirse arabasını satmayı planlıyor.


Araştırma Künyesi:

Veri toplama aşamasının, İstanbul örnekleminde, 1 Kasım – 20 Kasım 2024 tarihleri arasında yapıldığı araştırmada; % 50,2’sini erkek, % 49,8’ini kadınların oluşturduğu ve yaş ortalamasının da 35.2 olduğu 1.069 kişi ile görüşme yapıldı. Görüşülen kişilerin yaş aralığını 18-49 yaşlar oluştururken bunun % 18.6’sını 24-29 yaş aralığı, % 36.2’sini de 30-39 yaş aralığı oluşturdu. Görüşülen kişilerin %90’ını aktif olarak çalışanlar ve bunun da büyük bir kısmını özel sektörde tam zamanlı çalışanlar oluşturdu. Ayrıca, araştırmaya % 10,4 oranında üniversite öğrencisi dâhil edilerek genç nüfusun konut talebine yönelik tutumları analiz edildi.

Kaynak: Gayrimenkul Haber

77 İnşaat ve Rama Enerji, Ukrayna’ya yatırım için harekete geçti: Ankara diplomasiye ev sahipliği yapıyor

Rus Rejimi’nin 24 Şu­bat 2022’de başlattığı Ukrayna işgalinin üze­rinden 3 yıl geçti. ABD ve Rusya’nın geçtiğimiz hafta Suudi Arabis­tan’da yaptığı görüşmelere işga­le uğrayan Ukrayna heyeti davet edilmezken, Ankara önemli bir ziyarete ev sahipliği yaptı.

Uk­rayna Cumhurbaşkanı Volodo­mir Zelenskiy ve beraberinde­ki heyet, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü, ba­kanlıklar karşılıklı ortak anlaş­malara imza attı. Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne karşı An­kara’nın tavizsiz mesajı yenile­nirken, bir yandan da ekonomik anlamda desteğin süreceği açık­landı. Ankara’da tam da bunlar olurken, Türk şirketler, Ukray­na’daki bağını güçlendirmek ve Kiev’i desteklemek adına görüş­melerine devam ediyor.

77 İNŞAAT VE RAMA ENERJİ İLE GÖRÜŞÜLDÜ

Ukrayna Yatırım Ajansı; Ukra­ineInvest, Türkiye’nin önemli iki şirketini ağırladı. Afganistan gi­bi zor coğrafyalarda projelere im­za atan 77 İnşaat ve Rama Ener­ji’nin temsilcileri Kiev’e geldi. Türk-Ukrayna İş Adamları Der­neği’nin (TUID) öncülüğünde Hü­kümet Yatırım Tanıtım ve Destek Ofisi’nde gerçekleştirilen toplan­tıda özellikle Türk sermayesinin Ukrayna’nın enerji sektörüne ve altyapı projelerine yönelik ilgi­si masaya yatırıldı. Türk şirket­leri, son dönemde Rus Rejimi’nin saldırılarına maruz Ukrayna’da­ki enerji santral ve yatırımlarının yeniden inşasına, yenilenebilir enerjinin geliştirilmesine ve yeni üretim tesislerinin kurulmasına yatırım yapmaya ilgi gösterdi.

Özellikle ulaştırma ve enerji alt­yapı sektörlerinde olmak üzere dünya çapında büyük altyapı pro­jeleri sunma konusunda deneyi­me sahip olan 77 İnşaat ile Rama Enerji’ye UkraineInvest, kapsam­lı destek sağlamaya ve Ukrayna’da proje uygulamak isteyenler için elverişli bir iş ortamı yaratmaya kararlı olduğunu açıkladı.

RUSYA ARTIK SİVİL HEDEFLER VURUYOR

Öte yandan Ukrayna’nın Anka­ra Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Oleksii Chernyshev ile Rusya-Uk­rayna savaşının üçüncü yılı ve Uk­rayna Devlet Başkanı’nın Türkiye ziyareti hakkında konuştuk. Dün­ya Gazetesi’ne açıklamada bulu­nan Chernyshev, Rusya’nın Uk­rayna’ya karşı yürüttüğü saldırgan politikanın yalnızca son üç yıl de­ğil, aslında Kırım’ın işgaliyle baş­layan 11 yıllık bir süreç olduğunu vurguladı.

Dünya’dan Kerim Ülker’in haberine göre,bütün zorluklara rağ­men Ukrayna’nın direnişini sür­dürdüğünü belirten Chernyshev, Ukrayna ordusunun sadece sa­vunmada kalmadığını, zaman za­man karşı taarruzlar gerçekleştir­diğini ifade etti. Rus ordusunun ciddi kayıplar verdiğini ve bu ka­yıpların devam ettiğini belirten Chernyshev, Moskova’nın Ukray­na’yı ve müttefiklerini yıldırmaya çalıştığını, ancak bu çabaların ba­şarısız olacağını söyledi.

Ateşkes sürecine değinen Cher­nyshev, savaşın Rusya tarafından başlatıldığını hatırlatarak, Ukray­na’nın en başından beri barışçıl bir çözüm istediğini vurguladı. Ancak Rusya’nın gerçek bir barış niye­tinde olmadığını ve geçici ateşkes yoluyla yalnızca zaman kazanma­ya çalıştığını belirtti. Savaşın so­na ermesi için Moskova’nın da bu yönde bir irade göstermesi gerek­tiğini dile getiren Chernyshev, Uk­rayna’nın kalıcı ve adil bir barıştan yana olduğunu ifade etti.

Bununla birlikte Chernyshev, Rusya’nın savaşta taktik değiş­tirdiğini vurguladı. Moskova’nın artık doğrudan cephe hattındaki askeri hedeflerden çok, sivil yer­leşim yerlerini, altyapıyı ve kri­tik tesisleri vurduğunu belirtti. Elektrik santralleri, su altyapısı ve konutların Rus saldırılarının ana hedefi haline geldiğini söyleyen Chernyshev, bu tür saldırıların Ukrayna halkını korkutmayı ve ül­keyi istikrarsızlaştırmayı amaç­ladığını dile getirdi. Ancak Ukray­na’nın direncinin kırılmayacağını ve halkın her şeye rağmen müca­delesini sürdüreceğini vurguladı.

ONUR’UN İRPİN KÖPRÜSÜ SEMBOL OLDU

Ukrayna, Türk şirketleri adına anlamlı bir ödül kazandı. Bilindiği üzere dünyanın en büyük müteahhitleri liginde Türkiye, son yıllarda sahip olduğu ikinciliği kimseye kaptırmıyor. İşte bu araştırmayı yapan Engineering News-Record (ENR) dünyanın dört bir yanından 1.000’den fazla projeyi değerlendirdi.

İnşaatın zorluklarını, sanatını ve etkisini yakalayan görüntülerin yarıştığı bu süreci kazananı ise işgalin sembolü olan İrpin Nehri Köprüsü. Oleksandr Kulyk’un çektiği fotoğraftaki İrpin köprüsü, Kiev bölgesinde yaşayan binlerce sivilin kucaklarında çocuklarıyla haftalar boyunca yol aldığı, Rus ordusunun başkente girmesini önlemek için Ukrayna askerleri tarafından savaşın ilk günlerinde patlatılan İrpin’i Türk inşaat şirketi Onur tekrar hayata kazandırmıştı.

Katliamlara sahne olan İrpin’i tekrar inşa eden Onur, ülkedeki en önemli yabancı şirket olarak biliniyor. Bunun sebeplerinden biri de dünya devlerinin savaş nedeniyle kaçtığı Ukrayna’daki varlığını sürdürmesi, hem Ukrayna’da hem de Türkiye’de savaştan etkilenenlere verdiği destek ülkede Türk şirketlerine olan sempatiyi de artırmış durumda.

Kaynak: patronlardunyasi.com

Çınarlıköy Villaları doğal yaşam ve mimariyi bir arada sunuyor

İzmir’in yeni çekim merkezi Villakent’te Çınarlıköy Kooperatifi tarafından yaşama geçirilen Çınarlıköy Villaları’nın lansman toplantısında İzmirli gayrimenkul sektörü temsilcileri bir araya geldi.

Kooperatif Başkanı Sırrı Taştan, Çınarlıköy Villaları‘nın İzmir’de artan konut ihtiyacına cevap verecek nitelikte tasarlandığını belirterek, bankasız, kefilsiz ve faizsiz ödeme modeli sunduklarını söyledi.

UYGUN ÖDEME SEÇENEKLERİ

Sağlam zemini, yatay mimarisi ve sosyal alanlarıyla dikkat çeken projeye önümüzdeki bahar aylarında başlanacağını dile getiren Taştan, “Çınarlıköy Villaları herkesin özlem duyduğu doğal yaşam konsepti üzerine oturtuldu. Projenin ilk etabında 1+1 ve 2+1 daire seçeneklerinden oluşan toplam 162 daire olacak. İlk etap yoğun ilgi görüyor; ikinci etabı da yıl içinde yatırımcılarımıza duyuracağız. Anahtar teslimini ise 2028’de yapmayı planlıyoruz. Proje, ulaşım olanaklarının yanı sıra; yüzme havuzu, peyzajı ve sosyal donatılarıyla da dikkat çekiyor. 500 bin TL.’den başlayan peşinat seçenekleriyle bankasız, kefilsiz ve faizsiz ödeme modelimiz, yatırım yapmak isteyenlere büyük kolaylık sağlıyor” diye konuştu.

Kaynak: İnşaat Dünyası

Ege Yapı Alsancak dev kampanyayla satışa başladı

İzmir’in kalbinde yükselen Ege Yapı Alsancak, modern yaşamın konforunu güvenli bir yaşam ile birleştiriyor. Şehrin dinamik yapısına uyum sağlayan ve yaşam kalitesini artırmaya odaklanan proje, Ege Yapı’nın kalitesini ve mühendislik tecrübesini İzmir’e taşıyor. Depreme dayanıklı yapısı, sürdürülebilir mimarisi ve akıllı yaşam teknolojileriyle öne çıkan Ege Yapı Alsancak, güvenli ve prestijli bir yaşam arayışında olanlar için benzersiz bir fırsat sunuyor. 48 ay taksit, %1,99 vade oranı ve lansmana özel avantajlarla satışa sunulan proje, ayrıcalıklı bir yaşamın kapılarını aralıyor.

Gayrimenkul sektöründeki yenilikçi ve vizyoner yaklaşımıyla öne çıkan Ege Yapı, estetik ve fonksiyonelliği buluşturan projeleriyle şehirlerin siluetini yeniden şekillendiriyor ve sektöre değer katmaya devam ediyor. Dünyanın önde gelen emlak danışmanlığı şirketi Knight Frank’ın Küresel Konut Şehirler Endeksi’ne göre, emlak fiyatlarında dünyanın en yüksek artış gösteren ilk üç şehrinden biri olarak dikkat çeken İzmir, yatırımcıların ilgisini çekmeye devam ediyor. Ege Yapı, bu dinamik şehirde daha önce hayata geçirdiği ve 2025 Aralık’ta teslim edeceği Urla Kekliktepe projesinin ardından şimdi de Ege Yapı Alsancak ve Kordon İzmir projeleriyle, bölgenin potansiyelini avantaja çevirmek isteyenler için benzersiz bir yaşam fırsatı sunuyor. 

İzmir’in kalbindeki en prestijli lokasyonda yükselen Ege Yapı Alsancak, yatırımcılarına ayrıcalıklı fırsatlar sunan özel bir kampanyayla satışa çıktı. 8 katlı 4 bloktan oluşan projede, toplamda 132 konut ve 7 ticari ünite yer alıyor. 1+1’den 6+1’e kadar farklı daire tipleriyle geniş bir yaşam alternatifi sunan Ege Yapı Alsancak; Kordon, İzmir Fuarı, Kıbrıs Şehitleri Caddesi ve İzmir Kültür Sanat Fabrikası gibi önemli noktalara yaklaşık 5 dakikalık yürüme mesafesinde konumlanıyor. Projenin tüm ulaşım ağlarının merkezinde bulunması ve metro, tramvay ve İZBAN bağlantılarına sadece birkaç dakikalık yürüme mesafesinde olması, şehrin diğer sosyal ve kültürel olanaklarına da erişim sağlıyor.

Detaylı zemin analizleri sonucunda, bölgede güvenli bir yapı tasarımı oluşturuldu

Ege Yapı, 300’ü aşkın mühendis kadrosu ve Türkiye’nin önde gelen üniversitelerindeki danışman akademisyenleriyle bugüne kadar 2 milyon metrekarenin üzerinde inşaat alanı geliştirerek sektöre yön vermeye devam ediyor. İleri mühendislik teknolojisi kullanımıyla öne çıkan Ege Yapı, Ege Yapı Alsancak projesinde de güvenli ve dayanıklı yapı anlayışını en üst seviyeye taşıyor. Proje kapsamında, gerçekleştirilen 800 metre sondaj çalışması ile detaylı zemin analizleri yapıldı. Titizlikle yapılan zemin etütleri ve ileri mühendislik çözümleri sayesinde, binaların taşıyıcı sistemi kirişli betonarme plak döşeme olarak tasarlandı ve C35 beton ile B20C sınıfı nervürlü çelik kullanılarak depreme karşı yüksek dayanıklılık sağlandı. Zemin iyileştirme kapsamında diyafram duvar sistemi, jet grout teknikleri ve radye temel uygulamaları gibi güvenliği artıran ileri inşaat teknikleri uygulandı.

Lüksü ve konforu bir arada sunuyor

Sadece güvenliğiyle değil, sunduğu lüks ve konforlu yaşam alanlarıyla da dikkat çeken proje, çatıda konumlandırılmış açık gökyüzü havuzu, fitness ve SPA alanları ile sağlıklı yaşam ihtiyaçlarına cevap verirken, ticari alanları ile de sosyal yaşamı destekliyor. Ayrıca, farklı yaşam tarzları ve ihtiyaçları karşılayacak şekilde tasarlanmış, farklı büyüklüklerdeki dairelerin birbirinin manzarasını kesmeyecek şekildeki yerleşimi, her katta ferahlık ve rahatlık hissi sağlıyor. Sürdürülebilir yaşam anlayışıyla tasarlanan projede, kapalı otopark alanları, peyzajla bütünleşen ferah bir avlu ve sosyal alanlar, modern şehir hayatına konforlu bir alternatif sunuyor. Lansman ile birlikte satış ofisinde konumlandırılan örnek daire de ziyaretçilere sunuluyor.

Sürdürülebilir konut modelinde öncü bir proje

Sürdürülebilir konut anlayışına örnek olan Ege Yapı Alsancak’ta enerji ve su altyapıları da bu doğrultuda geliştirildi. Çevreye duyarlı bir yaşam alanı sunma amacıyla tasarlanan Ege Yapı Alsancak’ta; elektrikli araç şarj istasyonları, enerji ve su tüketimlerini otomasyondan kontrol edip minimum seviyeye indiren sistemler ilesürdürülebilir bir yaşama katkıda bulunuyor. Blok çatılarında kurulu güneş panellerinden elde edilecek enerji ile ortak alan elektrik sarfiyatının düşürülmesi hedeflenirken, yağmur suyu toplama sistemi ile toplanan suyun, ortak alan peyzaj sulamasında kullanılmasıyla çevreye duyarlı bir yaşam sunuluyor.

“Detaylarıyla İzmir’in kent dokusuna değer katacak”

İzmir’in hızla gelişen yapısı ve artan yatırım potansiyeline dikkat çeken Ege Yapı Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Kabadayı, Ege Yapı Alsancak’ın güçlü altyapı ve modern teknolojilerle donatıldığını vurguladı. Kabadayı, “İzmir; stratejik konumu, köklü tarihi, zengin kültürel mirası ve Akdeniz ikliminin sunduğu avantajlarla her geçen gün daha fazla ilgi görüyor. Bu dinamik yapı hem yerli hem de yabancı yatırımcılar için şehri cazibe merkezi haline getiriyor. Bütün bu değerli özelliklerinin yanında deprem riskine karşı yenilenmesi ve güçlenmesi gereken kent yapısına tecrübemizle katkı sunabildiğimiz için mutluyuz. Ege Yapı Alsancak, İzmir’in kalbinde, güvenli, prestijli ve yüksek yatırım değerine sahip bir proje olarak hayata geçiyor. Şehrin dinamizmini, sosyal ve kültürel hayatını modern yaşamın konforuyla buluşturduğumuz bu proje, çağdaş mimarisi, sürdürülebilir tasarım anlayışı ve özenle düşünülen detaylarıyla İzmir’in kent dokusuna değer katacak. En güncel deprem yönetmeliğine uygun olarak tasarlanan projemizi, ileri mühendislik çözümleriyle oluşturduk”  dedi.

“İzmir’de İstanbul düzeyinde portföye ulaştık”

Ege Yapı olarak İzmir’deki proje sayılarının toplamda 6’ya ulaşacağını ifade eden Kabadayı, projelerle ilgili şu bilgilere yer verdi: “Kekliktepe’deki projemiz devam ediyor. Sonbahar aylarında teslimlere başlamayı planlıyoruz.

Alsancak projemizle eş zamanla satışa çıktığımız, Turizm İşletme Belgesi de bulunan Kordon İzmir projesi ise Pasaport İskelesi ve Cumhuriyet Meydanı’na yürüme mesafesinde. 3+1’den 1+1’e kadar olan farklı tipolojileri, ticari üniteleri ve güvenli altyapı ve mühendislik çözümleri ile daha butik bir projede yaşamak isteyenlerin tercihi olacak.

İzmir’de önümüzdeki dönemde devam eden ve yeni projelerimizle yaklaşık 7 milyar TL’nin üzerinde bir değer üretmeyi hedefliyoruz.

Ege Bölgesi’nin diğer illerine de yayılmayı hedefliyoruz. İzmir portföyümüz İstanbul portföyümüz gibi büyümeye devam edecek. İzmir’de İstanbul düzeyinde bir portföye ulaştık.”

Gayrimenkul yatırımcıları İzmir’i soruyor”

Uluslararası gayrimenkul yatırımcılarının İzmir’i sormaya başladığını aktaran Kabadayı, yatırımcıların İstanbul, İzmir ve Bodrum’a yoğun ilgileri olduğunu ifade etti. İzmir’in daha fazla uluslararası yatırımcı çekeceğini düşündüklerini söyleyen Kabadayı, “2024 yılında TÜİK verilerine göre sektörde uluslararası yatırımcı oranı %1,6’lara düşmüştü, bu yıl içinde bunun artacağını düşünüyoruz. Türkiye’nin sanayi şehirlerinden de İzmir’e çok talep var. İzmir ihracatı da çok güçlü bir şehir. Ticari anlamda çok daha gelişeceğini düşünüyorum. Firmamızın kaliteli işlerini gören birçok arsa sahibinden talep var. Önümüzdeki projeler için çevre incelemesi yapıyoruz” dedi.

“Dikili’ye uluslararası bir otel markası getireceğiz”

Dikili’de uluslararası bir otel zinciriyle anlaşmak üzere olduklarını da söyleyen Kabadayı, sonbaharda bu projeye başlamayı planladıklarını ifade etti. Manisa’dan ve İzmir’den Dikili’ye yoğun talep olduğunu da belirten Kabadayı, “Dikili lokasyon olarak çok uygun. Kalem Adası tam bir doğa harikası” diye konuştu.

Konuşmasında EgeYapı Avrupa GYO’nun performansına da değinen İnanç Kabadayı, “EgeYapı Avrupa GYO’nun iyi bir performansı var. Sermaye piyasasına girmek kurumsal anlamda iyi bir adım. 2025 yılında GYO çatısı altında 2 tane proje teslim hedefimiz var. Yeni portföyler de ilave ederek daha da iyi performans yakalamak istiyoruz” dedi.

Kaynak: Gayrimenkul Haber

Türkiye İnşaat Çalıştayı yapıldı

Kocaeli Müteahhitler Birliği Başkanı, TOBB İnşaat Müteahhitleri Meclis Üyesi ve İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Oğuzhan Keleş, İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu tarafından Ankara’da düzenlenen Türkiye İnşaat Sektörü Çalıştay’ına katıldı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un da katıldığı çalıştayda Türkiye’deki inşaat sektörünün mevcut durumu ve geleceği konuşuldu.

BAKAN KURUM’DA KATILDI

Bakan Yardımcıları, Bakanlık bürokratları, TOBB Başkan Yardımcısı, Ankara ve İstanbul Ticaret Odası Başkanları, Sektör Paydaşları ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen Birlik Başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin katıldığı Çalıştay’ın açılış konuşmasını gerçekleştiren İMKON Genel Başkanı Tahir Tellioğlu yaptı. Tellioğlu, Çalıştaya katılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve tüm paydaşlara teşekkür etti.

Türkiye İnşaat Çalıştayı yapıldı

İNŞAAT SEKTÖRÜ MASAYA YATIRILDI

Çalıştay’ın açılış konuşmalarının ardından sektörün gelişimi, karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerileri üzerine önemli istişarelerde bulunuldu. Teknik oturumlar kapsamında yapı müteahhitlerinin sınıflandırılması, kentsel dönüşüm, konut fiyatları, inşaat malzeme maliyetleri, yurtdışı müteahhitlik hizmetleri ve finansmana erişim konuları ele alındı.

Türkiye İnşaat Çalıştayı yapıldı

KELEŞ: İNŞAAT SEKTÖRÜNÜ TÜRKİYE’NİN LOKOMOTİFİDİR

İMKON Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Kocaeli Müteahhitler Birliği Başkanı Oğuzhan Keleş, Çalıştayın sektör açısından kritik bir dönemde gerçekleştiğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu: “İnşaat Sektörü, Türkiye ekonomisinin lokomotifidir. Yaşanan yapısal sorunlar sektörümüzü doğrudan etkilemektedir. Çalıştay’da; müteahhitler odasının kurulması, müteahhitlerin sınıflandırılması, kentsel dönüşüm sürecindeki aksaklıklar, nitelikli iş gücü eksikliği ve finansal erişim konularında önemli öneriler sunulmuştur. Kocaeli özelinde, özellikle arsa maliyetlerinde ki yükseliş ve Kentsel Dönüşümde yaşanan sıkıntılara yönelik değerlendirmelerde bulundu. Çalıştay’da dile getirilen çözüm önerilerinin hayata geçirilmesini temenni ediyoruz” dedi.

Türkiye İnşaat Çalıştayı yapıldı

MÜTEAHHİTLER ODASI KURULSUN

Çalıştay’ da öne çıkan başlıklar hakkında da bilgiler aktaran Oğuzhan Keleş, “Müteahhitler Odasının kurulması, yapı müteahhitlerinin sınıflandırılması ve yeni düzenlemeler, kentsel dönüşümde vatandaş odaklı çözümler, inşaat malzeme ve arsa fiyatlarındaki artışın sektöre etkileri, konut kredilerine erişim ve finansal enstrümanların geliştirilmesi, kamuya iş yapan müteahhitlerin sıkıntıları ve çözüm önerileri ile yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde yeni fırsatları görüştük” dedi. Keleş ayrıca,” Türkiye İnşaat Sektörü Çalıştay”ının başarılı geçmesini sağlayan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Sayın Murat Kurum’a ve Türkiye İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Genel Başkanı Sayın Tahir Tellioğlu’na sektör adına teşekkür etti.

Türkiye İnşaat Çalıştayı yapıldı
Türkiye İnşaat Çalıştayı yapıldı

Kaynak: Özgür Kocaeli

Çınarlıköy Villaları 500 bin TL’den başlayan peşinatla satışa çıktı! Yeni proje!

Çınarlıköy Kooperatifi tarafından İzmir’de yaşama geçirilen Çınarlıköy Villaları 500 bin TL’den başlayan peşinatlarla satışa çıktı.

İzmir’in yeni çekim merkezi Villakent’te Çınarlıköy Kooperatifi tarafından yaşama geçirilen Çınarlıköy Villaları’nın dün lansmanı yapıldı. 

Çınarlıköy Villaları herkesin özlem duyduğu doğal yaşam konsepti üzerine inşa ediliyor. Projenin ilk etabında 1+1 ve 2+1 daire seçeneklerinden oluşan toplam 162 daire yer alacak.

Çınarlıköy Villaları 500 bin TL den başlayan peşinatla satışa çıktı! Yeni proje!

İlk etabının yoğun ilgi gördüğü projede, ikinci etabı da yıl içinde satışa çıkması planlanıyor. Anahtar tesliminin ise 2028’de yapılması planlanıyor. Proje, ulaşım olanaklarının yanı sıra; yüzme havuzu, peyzajı ve sosyal donatılarıyla da dikkat çekiyor.

Çınarlıköy Villaları 500 bin TL den başlayan peşinatla satışa çıktı! Yeni proje!

BANKASIZ, KEFİLSİZ VE FAİZSİZ ÖDEME SEÇENEKLERİ!

Kooperatif Başkanı Sırrı Taştan, Çınarlıköy Villaları’nın İzmir’de artan konut ihtiyacına cevap verecek nitelikte tasarlandığını belirterek, bankasız, kefilsiz ve faizsiz ödeme modeli sunduklarını söyledi.

Sağlam zemini, yatay mimarisi ve sosyal alanlarıyla dikkat çeken projeye önümüzdeki bahar aylarında başlanacağını dile getiren Taştan, “Çınarlıköy Villaları herkesin özlem duyduğu doğal yaşam konsepti üzerine oturtuldu.” dedi. 

Kaynak: emlakkulisi

Marriott Executive Apartments İstanbul Vadi geliyor! Invest Vadi’nin ofis bloğu otel oluyor!

Invest Beta İnşaat, Invest Vadi’nin ofis bloğunu otele çeviriyor.  Marriott Executive Apartments İstanbul Vadi adını taşıyacak otelin Mart ayında açılması planlanıyor. 

Invest Beta İnşaat, Invest Vadi’nin ofis bloğunu otele çevirmek için düğmeye bastı. Marriott Executive Apartments İstanbul Vadi adını taşıyacak otelin maliyeti 995 milyon 412 bin TL olarak açıklandı. 

Söz konusu proje için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvuru yapıldı ve ÇED süreci başladı. 

Marriott Executive Apartments projesi, İstanbul ili, Sarıyer İlçesi, K.Ayazağa Mahallesi, 10642 Ada 6 Parsel üzerinde yer alıyor. Projenin arsa alanı 20 bin 657,99 metrekare olarak açıklandı.

201 adet apart otel odası ve 11 adet ofisin yer alacağı Marriott Executive Apartments projesinin inşaat alanı 28 bin 693,67 metrekare.

Marriott Executive Apartments İstanbul Vadi geliyor! Invest Vadi’nin ofis bloğu otel oluyor!

2021 yılında; Invest Beta İnşaat tarafından, İstanbul İli Sarıyer İlçesi, K. Ayazağa Mah. 10642 ada 1-2-3-4-5 parseller üzerinde, 20.657,99 metrekare arazide, “İnvest Vadi (144 Konut+278 Ofis)” projesi gerçekleştirilmek üzere E-71280893-220.03-2422202 Sayılı ÇED Kapsam Dışı yazısı alınmıştı.

ÇED yazısı alındıktan sonra tüm inşaat 18.07.2022 tarihinde başladı. Konut bloklarının inşaatı 10 Mart 2024 tarihinde bitirilmiş ve 29 Mart 2024 tarihinde iskâna açıldı.

Bu projede ofis bloğu olan B Bloğun ise; 30 Haziran 2022 tarih ve 46/1 sayılı yapı ruhsatı ile 213 adet ofis olacak şekilde inşaatına başlanmış ve 31 Aralık 2024 tarih ve 172 sayılı yapı kullanma izin belgesi ile inşaatı tamamlanmıştı.

Söz konusu B Blok için bölgedeki ihtiyaç ve ekonomik getiri dikkate alınarak ofis kullanımından vazgeçilerek, 11 adet ofis + 201 odalı müstakil apart otel olarak kullanılmasına karar verildi.

Proje kapsamında toplam konaklayacak ziyaretçi sayısının yaklaşık 500 kişi olması bekleniyor.  Ofis kısmında ortalama 165 kişinin ve otel bünyesinde temizlik-güvenlik- hizmet amaçlı 50 kişinin çalışması planlanıyor. 

Marriott Executive Apartments İstanbul Vadi geliyor! Invest Vadi’nin ofis bloğu otel oluyor!

MART’TA AÇILACAK

Proje alanına 100 metre mesafede LİV Hospital, 950 metre mesafede Seyrantepe Hamidiye Etfal Eğitim Araştırma Hastanesi, 350 metre mesafede Vadi İstanbul AVM, 20 metremesafede Ayazağa Deresi, 280 metre mesafede Oyak Konutları (en yakın konut), 800 metre  mesafede TEV Celalettin Buluğ İlkokulu, 750 metre mesafede Mehmet Rıfat Evyap Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, 750 metre mesafede GS Stadı bulunuyor. 

Ayrıca proje sahası, TEM otoyoluna kuş uçuşu 1 kilometre mesafede, FSM Köprüsüne ve Marmara denizine 6 kilometre mesafede, Alibey Barajına 5,4 kilometre mesafede, İstanbul havaalanına 26 kilometre mesafede bulunuyor. 

Projenin işletmeye açılış tarihi Mart 2025 olarak planlanıyor.

Kaynak: Emlakkulisi

2025 Ocak Ayı Konut Satış Verileri Açıklandı: Satışlarda Yüzde 39,7 Artış!

2025 yılı Ocak ayında gerçekleşen konut satış verileri açıklandı. Geçen yılın aynı dönemine göre toplam konut satışları %39,7 oranında artarak 112 bin 173 adede ulaştı.

İpotekli Satışlar Rekor Artış Gösterdi

Verileri değerlendiren EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, “Konut satışlarının en dikkat çekici bölümü ipotekli satışlardaki artış oldu. 2025 Ocak ayında ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %182,79 oranında artarak 16 bin 727 adede ulaştı. Toplam konut satışları içindeki ipotekli satış oranı %14,9 olarak gerçekleşirken, bu oran 2024 yılının Ocak ayında %7,4 seviyesindeydi.

İlk Satışlarda Artış Devam Ediyor

2025 Ocak ayında ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yıla göre %29,77 artarak 32 bin 785 olarak kayıtlara geçti. Toplam konut satışları içinde ilk satışların payı %29,23 oldu.

Büyükşehirlerde Konut Satışları Hız Kazandı

Büyükşehirler bazında incelendiğinde, 2025 Ocak ayında konut satışlarının bir önceki yılın aynı dönemine göre önemli ölçüde arttığı görülüyor: Ankara: %51,4 artış, İstanbul: %40,9 artış, İzmir: %60,6 artış

Yabancılara Konut Satışları Azaldı

2025 Ocak ayında yabancılara yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %24,94 oranında azalarak 1.547 adede geriledi. Yabancıya satılan konutların toplam konut satışları içindeki payı %1,38 oldu. İstanbul 611 konut satışı ile yabancılara en fazla satış yapılan şehir olurken, onu 469 adet ile Antalya ve 118 adet ile Mersin izledi.

Yabancı Alıcılar Arasında Rusya İlk Sırada
2025 yılı Ocak ayında en fazla konut satın alan yabancılar 248 konutla Rusya vatandaşları oldu. Onları 162 konutla İran ve 103 konutla Irak vatandaşları takip etti.

Sektör Beklentileri

Konut satışlarında gözlemlenen bu artış, sektörde canlanmanın habercisi olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, faiz politikaları, kredi imkanları ve ekonomik gelişmelerin konut piyasası üzerindeki etkisinin yakından izlenmesi gerektiğini belirtiyor.” dedi.

EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık Hakkında: EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık AŞ, gayrimenkul sektörün uzman isimleri tarafından 2008 yılında kuruldu. EVA, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkilendirilen Değerleme Şirketlerinden olup ayrıca, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) tarafından finans kurumlarına, “gayrimenkul, gayrimenkul projesi veya bir gayrimenkule bağlı hak ve faydaların değerlemesi” hizmet verme yetkisine sahip şirketler arasındadır. Ayrıca uluslararası bir kurum olan RICS (Royal Institution of Chartered Surveyors) tarafından Türkiye’de “Regulated by RICS” olarak ünvanı verilen ilk kuruluştur.
EVA Değerleme’nin kendi alanında 26 adet uluslararası ödülü bulunmaktadır. Finans piyasaları konusunda dünyanın önemli otoritelerinden Euromoney Yayın Kurumunun lider dergisi olan Euromoney Magazine her yıl dünyanın birçok ülkesinde çeşitli kategorilerde en başarılı kurumları bilimsel bir çalışma ile belirlemektedir.  EVA  Değerleme,   2011 senesinde Euromoney tarafından Değerleme Konusunda Türkiye En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması, 2013 senesinde Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde, 2014 senesinde ise “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Araştırma Firması” ödülüne, 2016, 2017 ve 2018 senelerinde tekrar Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde layık görülmüştür. 2020 yılında ise  Euromoney’in “Real Estate Awards 2020” ödülleri kapsamında, Türkiye’nin en iyi Gayrimenkul Araştırma ve Gayrimenkul Değerleme firması seçilmiştir. Ayrıca uluslararası International Property Awards, EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlığı 2013-2014 senesi ödüllerinde “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması” ve “Avrupa’nın En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması”;  2014-2015, 2015-2016, 2016-2017, 2017-2018 ve 2018-2019 senesinde ise arka arkaya tekrar “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması”  olarak seçmiştir. Tüm bu ödüller yanısıra 2017 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Best Property Appraisal Company, Turkey 2017”, 2018 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Most Innovative Real Estate Valuation Brand, Turkey 2018, 2023 senesinde tekrar Global Brands Magazine tarafından “Best Real Estate Advisor Turkey 2023 ödülüne layık görülmüştür. 2024 senesinde Boston Brand Research&Media tarafından “Best Real Estate Advisor, Turkey 2024 ödülüne layık görülmüştür. 
EVA Gayrimenkul Değerleme, her türlü gayrimenkul ve gayrimenkule dayalı hak ve faydaların değerlemesi, makine ve ekipman değerlemesi hizmetleri vermekte, gayrimenkul projelerinde fizibilite, şerefiyelendirme, yer seçimi analizi, çalışmaları yapmakta, en iyi ve en verimli kullanım etütleri hazırlamakta, kurumsal imar barışı danışmanlığı hizmeti vermekte, finansal kurumlar için kredilerde yatırım ilerleme raporları hazırlanması hizmetleri vermektedir. Şirketin ortakları ve Yöneticileri arasında Türkiye’nin ilk SPK Lisanslı Değerleme Uzmanlarından Cansel Turgut Yazıcı, Özdil Şahin, Özhan Yurtseven ve Zuhal Balsarı bulunmaktadır. Şirketin Türkiye Otel Sektörü Pazar Analizi Raporu, Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli Analizi raporları, İstanbul Markalı Konut Piyasası Araştırma ve Öngörüler Raporu, İstanbul Yurt sektörü raporu gibi yayınlanmış sektörel araştırma raporları vardır.

ÖZAK GYO YEPYENİ BİR SEMT KURUYOR!

Tüm beklentilerinizi karşılayan yepyeni bir semt kuruluyor!

Emlak Konut güvencesi ve Özak GYO kalitesi ile hayata geçen Hayat Flora, güvenle yaşayabileceğiniz, çocuklarınıza miras bırakabileceğiniz, benzersiz deniz ve göl manzarasına sahip özel bir yaşam sunuyor.

Geniş peyzaj alanı, bahçe kullanımlı ve teraslı daireleri, cadde mağazaları, Metro ve Marmaray’a yakınlığı, sıcak komşuluk ilişkileri ve yatırım değeriyle huzurlu ve sürdürülebilir bir hayatın kapılarını aralıyor.

Marmara Denizi’nin ferahlatıcı esintisi ve Küçükçekmece Gölü’nün dingin atmosferiyle Hayat Flora, maviyle iç içe, tazelik dolu bir yaşam sunuyor.

Metro ve Marmaray’a yürüme mesafesinde konumlanan proje, İstanbul’un dört bir yanına hızlı ve kolay erişim sağlarken, E5 ve TEM otoyollarına yakınlığıyla şehir içi ulaşımı da zahmetsiz hale getiriyor. 1+1’den 4+1’e kadar farklı daire seçenekleri, modern şehir hayatını konforla buluşturuyor.

Ön satışına Emlak Konut’un “Kazançlı Yatırım Kampanyası” ile çıkan Özak GYO ilgililerini Zeytinburnu / Fişekhane ‘deki satış ofisine bekliyor.

İzmir’de 804 Milyon TL’lik Gökdelen İmarlı Taşınmaz Satışa Çıkıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yer alan 7 bin 960 metrekarelik gökdelen imarlı taşınmazı 804 milyon TL bedel ile satışa çıkarmaya hazırlanıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi mülkiyeti kendisine ait bir adet taşınmaz için satış hazırlığı yapıyor. Satış kararı alınan Konak Umurbey Mahallesi’ndeki gökdelen imarlı olan 7 bin 960,97 metrekarelik taşınmazın 3,5 emsal yapılaşma hakkı bulunuyor. Encümen tarafından yapılan değerlendirme sonrası ise satışın beklenen tutar üzerinden gerçekleşmesi halinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kasasına 804 milyon 57 bin 970 TL girmesi planlanıyor. Satışa çıkarılan parsel ayrıca İZELMAN A.Ş’nin ana hizmet binasının yanında yer alırken, ayrıca yeni yapılacak olan Emniyet Binası’nın tam karşısında yer alıyor.

Kaynak: İnşaat Deryası

İnşaat Malzemesi Sanayi Bileşik Endeksi ocakta 85,1 puan oldu

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) İnşaat Malzemesi Sanayi Bileşik Endeksi ocak ayında 85,1 puan oldu.

Türkiye İMSAD tarafından her ay düzenli olarak yayımlanan İnşaat Malzemesi Sanayi Bileşik Endeksi’nin ocak ayı sonuçları açıklandı.

Ağustos 2013’ten bu yana hazırlanan ve 2014 Haziran’dan beri düzenli olarak yayınlanan raporda, İnşaat Malzemesi Sanayi Bileşik Endeksi ve alt endekslerinde baz başlangıç döneminin 2013 Ağustos yerine, yeni yılda 2019 Haziran olarak güncellendiği duyuruldu. Dönem değişikliği dışında endekslerin hazırlanma metodolojisinde ve ağırlıklarda herhangi bir değişiklik yapılmadığı belirtildi.

Rapora göre, İnşaat Malzemesi Sanayi Bileşik Endeksi, 2025’e gerilemeyle başladı. Yurt içi ve yurt dışında yeni yılın ilk ayında ortaya çıkan koşullar endekslerin zayıflamasına yol açtı.

Aralık 2024’te uzun süre sonra artış yaşanan Beklenti Endeksi ocakta yeniden geriledi. Yine aralıkta düşüşün durduğu Güven Endeksi’nde de ocakta zayıflama görüldü. Mevsimsellik, faaliyetleri olumsuz etkiledi.

Yaşanan gelişmeler sonucunda, İnşaat Malzemesi Sanayi Bileşik Endeksi, 2025 Ocak’ta bir önceki aya göre 1,2 puan azalma kaydetti ve 85,1 puan oldu. Bileşik Endeks, 2024 Ocak’ı 96,5 puan ile tamamlamıştı. Bileşik Endeksin ilk ay performansı yılın zorlu geçeceğinin göstergesi oldu.

Faaliyetler 2025 Ocak’ta zayıf kaldı. Mevsimselliğin sınırlayıcı etkileri görülürken, iç pazarda durgunluk hissedildi. İhracat pazarlarında ticarette korumacılık belirsizliği ise bu kez sınırlayıcı etki yarattı.

Bileşik Endeks’in yeni yılda büyük ölçüde ekonomi politikalarının etkileri ve ihracat pazarlarındaki gelişmeler ile şekillenmesi bekleniyor. 2025’in ikinci çeyreğinden itibaren ise endekslerde toparlanma öngörülüyor.

Faaliyet Endeksi 125,8 puana indi

Bir önceki ay zayıflayan faaliyetler 2025 Ocak’ta mevsimselliğin de sınırlamasıyla gerilemeye devam etti.

Uygulanan sıkılaştırma politikasının iç pazardaki etkileri devam ederken, küresel pazarlarda ABD’nin uygulamaya koyduğu korumacılık adımları ihracat pazarlarında belirsizliği artırmaya başladı.

Faaliyet Endeksi 2025 Ocak’ta bir önceki aya göre 2,2 puan azaldı ve 125,8 puan seviyesine indi. Bu sonuçla birlikte Faaliyet Endeksi, 2024 Ocak ayı seviyesinin de altında kaldı.

Öte yandan, ocakta ihracatta sınırlı düşüş kaydedildi ve pazarlardaki durağanlık sürdü. Üretimin azaldı, cirolar düştü ve yurt dışı satış fiyatları yükseldi.

İnşaat malzemesi sanayisinde faaliyetler; sıkılaşma politikaları, mevsimsellik ve ihracat pazarlarındaki gelişmeler tarafından belirlendi.

İç pazarda zayıf talebin birkaç ay daha süreceği öngörülürken kış aylarında mevsimselliğin olumsuz etkileri görülmeye başlandı. İhracat pazarlarında beklenen toparlanma ötelenirken Faaliyet Endeksi’nin yeni yılın ilk aylarında durağan kalacağı tahmin ediliyor.

Güven Endeksi 0,9 puan düştü

Rapora göre, Ocak 2025’te Güven Endeksi yeniden aşağı yönlü hareket etti. İç pazarın durağan olması ve buna bağlı olarak faaliyetlerin zayıf kalması, güven üzerinde olumsuz etki yarattı. Ayrıca, iç pazarda sıkılaştırma politikaları ve yüksek finansman maliyetlerinin etkileri devam ediyor. İhracat pazarlarındaki korumacılık belirsizliği de güveni olumsuz etkiliyor.

Bu gelişmelere bağlı olarak, 2024 Ocak’ta güven seviyesi bir önceki aya göre 0,9 puan düşerek 60,8 puan olarak gerçekleşti. Güven Endeksi 2024 Ocak’ı 73,5 puan ile kapatmıştı.

2024 Ocak’ta Türkiye ekonomisine ilişkin güven seviyesi sınırlı ölçüde düştü.

İnşaat sektörü ve inşaat malzemesi sanayisinde güven seviyesi sınırlı ölçüde gerileme gösterdi. Ayrıca, yurt içi pazarlarda güven sınırlı ölçüde azaldı, ihracat pazarlarına olan güvende de sınırlı ölçüde düşüş görüldü.

Ocak ayında mevsimselliğin sınırlayıcı etkileri arttı. Güvende ana belirleyici iç pazardaki faaliyetler oldu. Jeopolitik gelişmeler ve ticarette korumacılık belirsizliği de önemli unsurlar olarak dikkati çekti. Ek olarak, ihracat pazarlarındaki toparlanmanın ötelenmesi, güveni sınırlandıran etkenlerden oldu.

Beklenti Endeksi 69,9 puana geriledi

2024 Aralık’ta uzun süre sonra artış gösteren Beklenti Endeksi, yeni yıla düşüşle başladı. Beklentilerde gerilemeye neden olan iki önemli unsur dikkati çekti. Uygulanan sıkılaştırma politikaları ve ihracat pazarlarında toparlanmanın ötelenmesinin, beklentileri etkilemeye devam edeceği öngörüldü. Ayrıca, üretim, yatırım ve istihdam beklentileri ocak ayında farklı eğilimler gösterdi.

Yaşanan süreçlerin etkisiyle, Beklenti Endeksi 2025 Ocak’ta bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak 69,9 puana indi. 2024 Ocak’ta ise Beklenti Endeksi 83,3 puan seviyesinde gerçekleşmişti.

Türkiye ekonomisine ilişkin beklentiler 2025 Ocak’ta sınırlı ölçüde düştü. Ekonomi programının kararlılıkla uygulanması ve ilk faiz indirimi, beklentileri sınırlı şekilde etkiledi.

Raporda, gelecek üç aya ilişkin alınan yurt içi siparişlerde sınırlı düşüş gerçekleştiği ve ihracat siparişlerinde ise belirgin azalma görüldüğü belirtildi. Ayrıca, gelecek üç ayın üretim beklentisinin değişmediğine, yatırım beklentilerinin azaldığına ve istihdam beklentilerinin ise yeniden sınırlı ölçüde yükseldiğine vurgu yapıldı.

Raporda yer alan değerlendirme kapsamında, yeni yılın ilk aylarında beklentileri şekillendirecek ana unsurun ekonomi politikaları ve sonuçları olacağı ifade edildi.

Faiz indirimlerinin devam edeceğine dair beklentinin, malzeme sanayisini de olumlu etkileyeceğine parantez açıldı. İhracat pazarlarındaki toparlanmanın ise bir diğer önemli beklenti olduğuna vurgu yapıldı.

Öte yandan, yeni ABD yönetimin uygulamaya başladığı ithalat vergilerinin belirsizliği artırarak beklentileri olumsuz etkilediği belirtildi.

Kaynak: AA

Avro Bölgesi’nde inşaat üretimi aralıkta sabit kaldı

Avro Bölgesi’nde inşaat üretimi, aralıkta önceki aya göre değişmedi.

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Avrupa Birliği (AB) ve Avro Bölgesi’nin 2024 aralık ayına ilişkin mevsimsellikten arındırılmış inşaat üretim verilerini yayımladı.

Verilere göre, Avro Bölgesi’nde inşaat üretimi aralıkta bir önceki aya kıyasla sabit kalırken, önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 0,1 düştü.

AB’de ise inşaat üretimi aralıkta önceki aya kıyasla yüzde 0,4 artarken, 2023’ün aynı dönemine göre yüzde 0,8 geriledi.

Öte yandan, 2024 yılında inşaat sektöründeki yıllık ortalama üretim 2023 yılına kıyasla Avro Bölgesi’nde yüzde 0,9, AB’de ise yüzde 1,3 azaldı.

AB ülkeleri arasında aralıkta inşaat üretiminde önceki aya oranla en fazla artış yüzde 5,7 ile Polonya’da, yüzde 4,6 ile Çekya’da ve yüzde 3,6 ile Portekiz’de gerçekleşti.

En fazla düşüş ise yüzde 3,4 ile Bulgaristan’da, yüzde 2 ile Hollanda’da ve yüzde 1,7 ile İtalya’da ölçüldü.

İnşaat üretimi yıllık bazda yüzde 11,2 ile İspanya’da, yüzde 9,7 ile Çekya’da ve yüzde 5,8 ile Slovakya’da artarken, Romanya’da yüzde 12,9, Polonya’da 9,9, Avusturya’da yüzde 9,3 geriledi.

Kaynak: AA

İnşaat Sektöründe Şok! Dev Firma Konkordato İlan Etti!

Ham madde fiyatlarının yükselmesi ve tedarik zincirindeki aksaklıklar dev şirketleri zor durumda bırakırken, iflas haberleri peş peşe geliyor. Son olarak, Türkiye’nin ünlü inşaat devlerinden biri konkordato ilan etti! Mahkeme 1 yıllık süre tanıdı, binlerce çalışan işsiz kalabilir..

Türkiye’de ekonomik kriz derinleşirken, iflas ve konkordato haberleri art arda gelmeye devam ediyor. Pandemiyle başlayan ve giderek büyüyen finansal sıkıntılar, inşaat sektörünü de vurdu. Son olarak İstanbul merkezli Nasoğlu İnşaat, mali darboğazı aşamayarak konkordato talebinde bulundu. Şirketin başvurusu, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından değerlendirilerek kritik bir karar alındı.

Nasoğlu İnşaat’a 1 Yıl Kesin Mühlet Verildi!

2010 yılından bu yana inşaat sektöründe faaliyet gösteren Nasoğlu İnşaat için mahkeme, 5 Şubat 2025 tarihli duruşmada konkordato sürecine ilişkin önemli bir adım attı. Şirkete 1 yıl kesin mühlet tanınmasına karar verilirken, geçici komiser heyetinin görevine devam etmesine hükmedildi. Bu süreçte şirketin mali yapısı ve alacaklılarla olan ilişkileri yakından incelenecek.

Binlerce Çalışanı Etkileyecek Karar!

Ekonomide Haber‘de yer alan bilgilere göre, mahkeme aynı zamanda şirketin alacaklıları tarafından başlatılan icra takiplerini durdurdu. Bununla birlikte, şirkete ait taşınmazlar, tescilli ve tescilsiz mülkler ile araçların üçüncü kişilere devri yasaklandı. Mahkeme, Nasoğlu İnşaat’ın varlıkları üzerine ayni ve şahsi hak tesis edilmesini de engelleyen bir tedbir kararı aldı.

Bu kritik süreçte, konkordatonun başarıyla tamamlanabilmesi için şirketin mali durumu detaylı şekilde incelenecek. Geçici komiser heyeti, konkordato sürecini denetlemeye devam ederken, Nasoğlu İnşaat aleyhinde yeni haciz işlemlerinin yapılması yasaklandı.

İnşaat sektöründeki bu gelişme, binlerce çalışanın işini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Konkordato sürecinin nasıl sonuçlanacağı, sektördeki dengeleri de doğrudan etkileyecek.

Kaynak: ABC Haber

Van’ın İpekyolu ilçesinde 72 odalı otel yapılacak

Eraslanlar Lojistik Gıda Turizm İnş. San. Tic. Ltd. Şti. Van’ın İpekyolu ilçesinde 72 oda kapasiteli otel yapacak.

Eraslanlar Lojistik Gıda Turizm İnş. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından Van’ın İpekyolu ilçesi, Şerefiye Mahallesi’nde, 1251 Ada, 66 Parsel numaralı alanda turizm ve konaklama amaçlı 72 oda kapasiteli otel yapılması planlanıyor.
1.404,88 metrekare alana yapılacak olan projede 64 standart + 2 engelli + 6 süit olacak şekilde toplam 72 adet oda ve 4 adet işyeri bulunuyor.
Toplam proje bedeli, yaklaşık inşaat ve diğer giderler düşünülerek 186 milyon 617 bin 514 TL olarak belirlendi.

Otel projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü tarafından ÇED süreci başlatıldı.

Kaynak: Turizm Ajansı

Yale ve Beko’dan akıllı ev iş birliği

Ev güvenliği çözümleri alanının lideri Yale, dünyanın önde gelen ev teknolojileri şirketlerinden Beko ile yeni bir ortaklık kurduğunu duyurdu. Bu entegrasyon, kullanıcıların HomeWhiz uygulaması aracılığıyla Yale Linus® Akıllı Kilit L2’yi Beko çatısı altındaki 22 markanın ürünlerine bağlamasına olanak tanıyor. 

Yale’in Linus® Akıllı Kilit L2 ve orijinal Linus® Akıllı Kilit modellerinin Beko’nun HomeWhiz uygulaması ile tamamen entegre hale gelmesini sağlayacak iş birliği ile Beko akıllı cihaz kullanıcıları Yale Akıllı Kilitlerini artık HomeWhiz üzerinden zahmetsizce kontrol edebilecek. 

İş birliği ile kullanıcılar HomeWhiz uygulaması üzerinden Linus® L2 cihazlarını kapatıp açmanın yanı sıra dünyanın neresine giderlerse gitsinler internet bağlantısı üzerinden kapılarının açık ya da kapalı olduğunu kontrol edebilecekler, cihazlarını tercih ettikleri moda geçecek şekilde programlayabilecekler. Örneğin klimalarını akıllı kilitleri açıldığında çalışmaya başlayacak şekilde programlayan kullanıcılar, daha konforlu ve verimli biçimde evlerini kontrol etmenin tadını çıkarabilecek. 

İnşaat şirketinden, sağlık ve kamu çalışanlarına yönelik 3 yeni konut projesi

İSTANBUL,(DHA)- BURSA merkezli inşaat şirketi ‘Sağlıkçılar MTN, sağlık ve kamu çalışanlarına yönelik 3 yeni konut projesi duyurdu. Ortalama 170 metrekare olan Bursa ve Elazığ’daki konutların 2 yılda tamamlanması hedefleniyor.

‘Hobi Bahçeli Evler’ konseptine sahip projeyle, sürdürülebilir bir yaşam biçiminin yaygınlaştırılması ve sağlık çalışanlarının uygun fiyat politikasıyla ev alabilmesi amaçlanıyor.

‘SAĞLIK VE KAMU ÇALIŞANLARININ YAŞAM STANDARDINI YÜKSELTİYORUZ’

Projelere yönelik bilgi veren Sağlıkçılar MTN’nin Yönetim Kurulu Başkanı Metin Altundal, konuya dair şunları söyledi:

“Konut sahibi olmak yalnızca barınma değil, aynı zamanda bir güven ve aidiyet meselesidir. Sağlık çalışanlarımızın yoğun iş yükü ve fedakarlık gerektiren meslekleri düşünüldüğünde, bu alandaki zorluklarının çözümü daha da önem kazanıyor. Biz onların yalnızca mesleklerinde değil, özel hayatlarında da rahat edebilecekleri bir ortam yaratmayı hedefliyoruz. Yaşam standartlarını yükseltmek ve geleceğe güvenle bakmalarını sağlamak için üzerimize düşeni yapıyoruz.”

‘KONUT PROJELERİ 2 YIL İÇİNDE TAMAMLANACAK’

Sağlık çalışanlarına yönelik hazırladıkları projelerin sadece bireysel bir ihtiyaç değil, toplumsal bir gerekliliğin giderilmesi açısından da büyük bir önem taşıdığının altını çizen Metin Altundal, gelecek dönemde tamamlanacak konut projelerine dair detaylı bilgiler aktararak, “Bursa Yolçatı’daki 75 dairelik projesi, bu yılın sonunda teslim edilecek. Aynı bölgede bulunan 200 dairelik diğer projeler ve Elazığ’daki 150 dairenin anahtarları ise 2026 sonunda sahiplerine teslim edilecek” diye konuştu.

Projelerinin teslim sürelerinin büyüklüğüne ve kapsamına bağlı olarak değiştiğini söyleyen Altundal, “Konut Yapı Kooperatifi sistemindeki 10 yılı aşkın deneyimimizle binlerce konut sahiplerine teslim edilirken, inşaat sektöründe yenilikçi projelere imza atıyoruz. Başta sağlık çalışanları olmak üzere, orta düzeyde bir gelire sahip olan kamu çalışanları ve yakınları için konut üretiyoruz. Şu anda Bursa ve Elazığ’da devam eden projelerimizin yanı sıra, birçok ilde de fizibilite çalışmaları yapıyoruz. Kısa süre içinde talep durumuna göre uygun lokasyon ve yapı tespit edilerek başka illerimizdeki çalışanlarımızın konut taleplerinde de yanlarında olmaya gayret edeceğiz” dedi.

‘PROJELERİMİZLE SOSYAL DÖNÜŞÜMÜ DESTEKLİYORUZ’

Çalışan kesimin küçük birikimleriyle konut edinmelerine yardımcı olmak adına hem maliyetine yakın bir fiyat politikası hem de ödeme kolaylığı sağlayacak imkanlar sunmak için yoğun bir şekilde çalıştıklarını söyleyen Altundal, “Projelerimizin en büyük avantajının, maliyetine yakın fiyatlarla kamu çalışanlarına sunmamız olduğunu düşünüyoruz. Öte yandan şehrin kargaşasından uzaklaşma olanağı tanıyarak doğayla iç içe, keyifli ve sürdürülebilir bir yaşam alanı sunuyoruz. Projelerde yalnızca konut inşa etmeye değil, sosyal yaşamı destekleyecek alanlara, ekonomik ödeme planlarına ve çalışanların ihtiyaçlarına özel çözümler sunmaya önem veriyoruz. Bu tür projelerin daha geniş kapsamlı bir sosyal dönüşüme hizmet edebileceğine inanıyoruz. Sağlık çalışanları gibi kritik roller üstlenen kamu personellerinin desteklenmesi, yalnızca bireysel yaşamlarında değil, toplumun genel refahında da olumlu bir etki yaratıyor” ifadelerini kullandı.

‘BARINMA SORUNU, YALNIZCA KOLEKTİF PROJELERLE ÇÖZÜLEBİLİR’

Küresel ekonomik dalgalanmalara bağlı olarak son yıllarda süregelen barınma sorununa ilişkin çözüm önerilerinde bulunan Altundal, açıklamalarını şöyle sonlandırdı:

“Kamu personeli için geliştirilen her bir çözüm, daha yaşanabilir bir geleceğin inşasına katkıda bulunuyor. Biz de 81 ilde sağlık çalışanlarımızın sağlam ve modern yapılara en uygun şartlarla erişmesi için çabalıyoruz. Böylece sosyal sorumluluk bilincimiz ve toplumsal fayda sağlama konusudaki misyonumuzu da somut örneklerle ortaya koyuyoruz. Güvenli, sağlam ve modern yapı teknikleri kullanarak ailelerin huzurlu bir yaşam sürmesine öncülük ediyoruz. Şehir hayatının gerekliliklerine uygun, küçük metrekarelerde bile konfor ve işlevsellik sunan tasarımlar üretiyoruz. Gelecek dönemde de projelerimizin tümünde toplumsal faydayı ön planda tutarak, sürdürülebilir ve çevre dostu bir yaklaşım sergileyeceğiz.”

Kaynak: DHA | Demirören Haber Ajansı

Emlak Konut GYO İzmir Çeşme Projesinin İhalesi 27 Şubatta!

Emlak Konut GYO tarafından İzmir’in Çeşme ilçesi Dalyan mahallesine bağlı Ayayorgi Koyu’nda 47.084 metrekarelik arsa üzerinde hayata geçireceği projenin arsa satışı karşılığı gelir paylaşımı işi ihalesinin ilk oturumu 27 şubatta gerçekleşecek.

Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO), Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) İzmir Çeşme Dalyan İhale ilanı ile ilgili açıklama yaptı. 

Emlak Konut GYO projelerinden İzmir Çeşme Dalyan Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi ihalesinin 1. oturumu 27 Şubat 2025 Perşembe günü saat 11:00’de yapılacak.

Söz konusu arsa İzmir Çeşme Dalyan Mahallesi 8920 ada 2 parsel, 8921 ada 1 parsel ve 8922 ada 2 parselde bulunuyor. 

Dalyan Mahallesi 8920 ada 2 parselde yer alan arsa 6 bin 438,40 metrekare, 8921 ada 1 parselde yer alan arsa 23 bin 534,88 metrekare, 8922 ada 2 parselde yer alan arsa 17 bin 111,59 metrekare alana sahip.

47 BİN METREKARE

Toplam alanı 47 bin 84,87 metrekare olarak belirtilen arsanın fonksiyonu konut alanı olarak açıklandı.

8920 ada 2 parselde yer alan arsanın emsal inşaat alanı bin 931,52 metrekare, 8921 ada 1 parselde yer alan arsanın emsal inşaat alanı 7 bin 60,46 metrekare, 8922 ada 2 parselde yer alan arsanın emsal inşaat alanı ise 5 bin 133,48 metrekare.

Toplam emsal inşaat alanı 14 bin 125,46 metrekare olarak belirtilen arsanın konumu şu şekilde:

Emlak Konut GYO’nun KAP açıklaması şu şekilde:
Şirketimiz projelerinden İzmir Çeşme Dalyan Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi ihalesinin 1. oturumu 27.02.2025 Perşembe günü saat 11:00’de yapılacaktır.

Kaynak: İnşaat Deryası

Mega kent projesi The Line’ın ilk bölümü yükselmeye başladı

Suudi Arabistan’ın çizgi şeklindeki fütüristik mega kent projesi The Line’ın ilk bölümü yükselmeye başlıyor. The Line projesi tamamlandığında ise toplam 170 km uzunluğunda olacak.

Suudi Arabistan’ın çölün ortasında 170 kilometre boyunca uzanacak devasa mega şehir projesi The Line’ın ilk aşamasında inşaat süreçleri başladı. Riyad’da düzenlenen PIF Private Sector Forum etkinliğinde, Neom yöneticisi Denis Hickey tarafından yapılan açıklamalar, projenin geleceğine dair yeni detayları ortaya koydu.

İlk aşama: Hidden Marina

The Line’ın ilk bölümü olarak adlandırılan Hidden Marina, 2,5 kilometrelik uzunluğa ve 500 metre yüksekliğe ulaşacak. Üç modüler yapıdan oluşan ve dış cephesi ayna kaplı olacak bu bölüm, toplamda 21 milyon metrekarelik (yaklaşık 5.200 dönüm) bir alanı kaplayacak. Karşılaştırma yapmak gerekirse, dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa’nın inşaat alanı sadece 350.000 metrekare (86 dönüm) büyüklüğünde.

Projede, yapay zeka destekli enerji yönetimi ve güvenlik sistemleriyle donatılmış 80.000’den fazla konut birimi, 9.000 otel odası, ticari ve perakende alanları, okullar, itfaiye ve polis istasyonları gibi modern bir şehrin tüm gereksinimleri bulunacak. İlk aşamanın tamamlanmasıyla birlikte burada 200.000 kişinin yaşaması bekleniyor.

Şu anda The Line projesinde 140.000’den fazla işçi çalışıyor ve altyapıya yapılan toplam yatırım 140 milyar doları aşmış durumda. Hidden Marina bölümünün 2030 yılında tamamlanması planlanıyor. Hatta, 2034 FIFA Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak olan Suudi Arabistan, The Line’ın en üst katında bir stadyum inşa etmeyi hedefliyor.

Ancak bu devasa proje, birçok tartışmayı da beraberinde getiriyor. The Line, dünya çapında bulunan çelik rezervlerinin yüzde 20’sini tükettiği iddialarıyla gündemde. Ayrıca, inşaat sürecinde robotların da devreye alınacağı konuşuluyor.

The Line, Suudi Arabistan’ın dev şehirleşme projelerinden sadece biri. Ülke, aynı zamanda dünyanın en uzun binası olması beklenen JEC Tower ve küp şeklindeki dev yapı Mukaab gibi projeleri de 2030’lara kadar tamamlamayı hedefliyor. Lüks oteller, teknoloji odaklı akıllı şehirler ve turistik cazibe merkezleriyle Suudi Arabistan, küresel çapta bir dönüşüm sürecine girmiş durumda.

Neom’da The Line’ın yanı sıra kayak köyü, kayak pisti, sağlık merkezleri ve doğa koruma alanı bulunan bir dağ tesisi olan Trojena ve sekizgen yüzen liman kenti Oxagon gibi yerler de yer alıyor. Neom’un ilk durağı olan Sindalah isimli lüks tatil köyü ekim ayında açıldı.

Kaynak: DonanımHaber

DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması

DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması Finali 14-16 Mayıs Tarihleri Arasında İstanbul Osmanlı Arşivleri’nde Gerçekleştirilecek

DASK olarak, toplumda deprem farkındalığı ve depremle yaşam bilincinin oluşturulması amacıyla kurulduğumuz günden bu yana büyük bir özveri ile çalışıyoruz.  Depreme dayanıklı binaların inşa edilmesinde önemli rol üstlenecek olan geleceğin inşaat mühendisleri ile mimarlarının mesleki gelişimine katkı sağlamak ve deprem mühendisliğinin önemini vurgulamak için üniversite öğrencilerinin projeleriyle yarıştığı “DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması”nı hayata geçirdik. Bu kapsamda, ABD’de Deprem Mühendisliği Araştırma Enstitüsü’nün (EERI) Öğrenci Liderlik Konseyi (SLC) tarafından düzenlenen Sismik Tasarım Yarışması’nın (Seismic Design Competition) Türkiye versiyonu olan bu yarışmayı 2014 yılından bu yana Türkiye’de düzenliyoruz. 

Geçtiğimiz yıl, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen Gaziantep’te düzenlenen DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması’nın finali bu sene, Türkiye’nin dört bir yanından projeleriyle finale kalan üniversite öğrencilerinin katılımıyla İstanbul’da Osmanlı Arşivleri’nde gerçekleştirilecek. 14-16 Mayıs tarihleri arasında büyük finali olacak yarışmanın teması “Yarının Mühendisleriyle Geleceğimizi Sağlamlaştırıyoruz” olarak belirlendi.

Üç bölümden oluşan DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması’nın birinci bölümünde takımlar, proje ön şartnamesine uygun olarak yarışmaya başvurularını iletti. Yarışmanın ikinci bölümünde finale kalan takımlar açıklandı ve öğrenciler teknik şartnameye uygun olarak bina maketlerini tasarlamaya başladı. Yarışmanın üçüncü bölümü ise final gününde gerçekleşecek. Bu aşamada finalist takımlar, projelerinin sunumlarını gerçekleştirecek ve inşa ettikleri çok katlı bina maketleri “sarsma masası” üzerinde, üç farklı deprem etkisi altında test edilecek. Kazanan takım, maket binaların yarışma kapsamında gösterdiği deprem performansına göre belirlenecek.

Bu yıl sekizincisi düzenlenen ve geleneksel hale gelen DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması’nın 14-16 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleşecek büyük finalinde yarışmaya hak kazanan üniversiteler açıklandı. Bu sene ilk kez, daha önce ABD’deki EERI Seismic Design Competition Yarışması’nda başarı göstermiş olan Romanya İnşaat Mühendisliği Teknik Üniversitesi yarışmacı olarak katıldı.

ÜNİVERSİTE ADIPROJE ADI
Antalya Bilim ÜniversitesiDINARIS OTEL
Atatürk ÜniversitesiAURORA TOWER
Bozok ÜniversitesiAKRONES PALAS
Bursa Teknik ÜniversitesiAPAMEIA OTEL
Dokuz Eylül ÜniversitesiONİKS TERMAL OTEL
Erciyes ÜniversitesiAKRONIUM OTEL
Gaziantep ÜniversitesiGÜNEY ANKA
Hasan Kalyoncu ÜniversitesiGRAND OPIUM HOTEL
İstanbul Teknik ÜniversitesiARMONİ TERMAL OTEL
İzmir Ekonomi ÜniversitesiMARSYAS OTEL
İzmir Katip Çelebi ÜniversitesiAUREUM OTEL
İzmir Yüksek Teknoloji ÜniversitesiORION SKY HOTEL
Konya Teknik ÜniversitesiPENTUS TOWER
MEF ÜniversitesiMİDAS OTEL
Necmettin Erbakan ÜniversitesiNOBLE ELITE UTOPIA
Ondokuz Mayıs ÜniversitesiMARSIA HOTEL
Orta Doğu Teknik ÜniversitesiDIAMOND TOWER OTEL
Recep Tayyip Erdoğan ÜniversitesiAKMONİA OTEL
Romanya İnşaat Mühendisliği Teknik ÜniversitesiBUCHAREST
Sakarya ÜniversitesiBLACK MARSYAS TOWER
Yeditepe ÜniversitesiTHERMALUX DINAR

DASK olarak, geleceğin inşaat mühendislerinin deprem bilincini yaratıcı bir bakış açısıyla ve takım ruhu içinde geliştirmesinin, Türkiye’nin deprem riskine karşı daha dayanıklı bir gelecek inşa etmesinde büyük önem taşıdığına inanıyoruz. Bu yarışma sayesinde, öğrencilerin hem teknik bilgilerini hem de mesleki motivasyonlarını artırmayı hedefliyoruz. 

Kaynak: Emlak Haberleri

InterContinental Hotels Group 116 milyon dolara Ruby’i satın aldı

InterContinental Hotels Group PLC (IHG), Ruby SARL’den Ruby markasını ve ilgili fikri mülkiyeti yaklaşık 116 milyon dolar (110,5 milyon euro) başlangıç bedeliyle satın aldı. Ruby, modern gezginler için önemli şehir destinasyonlarında premium bir kentsel yaşam tarzı markası olup otel sahiplerine alan verimliliği yüksek tasarımlar ve esnek bir konsept sunuyor. IHG, bu markayı hızla küresel çapta genişletmeyi planlıyor.

2013 yılında kurulan Ruby markası, şu anda Avrupa’nın büyük şehirlerinde 20 otel (3.483 oda) işletiyor ve 10 otel (2.235 oda) daha açmayı hedefliyor. Almanya’da (Köln, Düsseldorf, Frankfurt, Hamburg, Münih ve Stuttgart) 9, Londra’da 3, Avusturya’da (Viyana) 3, İsviçre’de (Cenevre ve Zürih) 2 ve İtalya, İrlanda ve Hollanda’da birer otel bulunuyor. Planlanan oteller önümüzdeki üç yıl içinde Edinburgh, Marsilya, Roma ve Stockholm gibi Avrupa şehirlerinde açılması planlanıyor.

Ruby otelleri, şehirlerin ruhunu yansıtan tasarımları ve özgün hikayeleriyle şık ve rahat bir atmosfer sunuyor. Markanın ‘Lean Luxury’ yaklaşımı, konuk odalarında rahat bir yatak ve duş gibi temel unsurlardan, 7/24 hizmet veren barlarda sunulan özel kokteyllere kadar misafirleri doğru fiyatla arzu edilen şehirlerle buluşturuyor.

IHG’nin 20. markası olarak Ruby, modern, yaşam tarzına odaklı gezginlere hitap edecek ve otel sahiplerine maliyet açısından verimli ve son derece uyarlanabilir bir premium otel konsepti sunacak. ‘Kentsel mikro’ olarak adlandırılan, yüksek giriş engelleri ve alan kısıtlamalarıyla karakterize edilen bu segmentte, alan tasarrufu sağlayan tasarımlar ve yüksek derecede operasyonel standardizasyon ve otomasyon, örneğin hızlı check-in için self-servis kiosklar, sahipler için verimlilik sağlıyor.

Ruby, Avrupa’da zaten iyi bir konuma sahip olmasının yanında yeni inşa projelerinde olduğu kadar, ofis dönüşümleri gibi farklı ticari mülk türlerinde adaptif yeniden kullanım için de son derece uygun olup, başarılı dönüşümler gerçekleştirdi. Bu doğrultuda, Ruby markası son beş yılda yüzde 26’lık bir net sistem büyüme bileşik yıllık büyüme oranı (CAGR) elde etti. Satıcı firma, Ruby markalı otellerin portföyünü önemli ölçüde genişletmeyi planlamakta olup, IHG de diğer otel sahipleriyle birlikte markayı Avrupa’da ve küresel çapta büyütmeyi hedefliyor. IHG, organik olarak geliştirdiği ve satın aldığı markaları uluslararası alanda başarıyla büyütme konusunda kanıtlanmış bir geçmişe sahip. IHG, Ruby markasının yıl sonuna kadar ABD’de geliştirmeye hazır olmasını bekliyor.

IHG ile güçlerini birleştiren Ruby otelleri, güçlü bir dağıtım ağı ve teknoloji sistemlerinin yanı sıra, dünyanın en büyük ve en güçlü otel sadakat programlarından biri olan IHG One Rewards’tan faydalanacak. IHG, kentsel mikro alt segmentinin dünya genelinde gezginlerden güçlü talep görmeye devam edeceğini ve bunun da küresel otel endüstrisinden daha yüksek oranlarda oda arzı büyümesini destekleyeceğini öngörüyor. IHG, Ruby markasının önümüzdeki 10 yıl içinde 120’den fazla otele ve 20 yıl içinde 250’den fazla otele ulaşmasını hedefliyor.

Elie Maalouf: Ruby’i Amerika ve Asya’ya da taşıyacağız

IHG Hotels & Resorts CEO’su Elie Maalouf şunları söyledi: “Ruby’nin satın alınmasından dolayı çok memnunuz; bu, popüler şehir destinasyonlarında hem misafirler hem de sahipler için heyecan verici, farklı ve yüksek kaliteli bir teklif sunarak portföyümüzü zenginleştiriyor. Bu satın alma, büyük ve çekici endüstri segmentlerindeki varlığımızı güçlendirme ve markaları ve otel portföylerini entegre etme ve büyütme konusundaki deneyimimizi gösteriyor. Kentsel mikro alanı, franchise dostu bir model olup, çekici sahip ekonomilerine sahip ve Ruby’nin güçlü Avrupa temelini genişletmenin yanı sıra, bu heyecan verici markayı Amerika ve Asya’ya hızla taşımak için mükemmel fırsatlar görüyoruz.”

The Ruby Group’un Kurucusu ve CEO’su Michael Struck ise satın almayla ilgili şunları söyledi: “Ruby markasını ve uluslararası genişlememizi bir sonraki seviyeye taşımak için IHG’yi doğru ortak olarak dikkatlice seçtik. IHG’nin güçlü dağıtım ağı, Ruby’nin IHG portföyünü mükemmel şekilde tamamlaması ve markaları entegre ederken kimlik ve kültürü koruma konusundaki kanıtlanmış geçmişi, birlikte bu yeni bölüme başlarken bize büyük güven veriyor. IHG’nin küresel erişimi ve kaynakları ile operasyonel ve inşaat modelimizin verimlilik avantajlarını birleştirmek, yatırımcılarımız ve emlak ortaklarımız için üstün getiriler sağlayacak. Ayrıca, zamanlama daha iyi olamazdı. Ofis alanlarının verimli adaptif yeniden kullanımı için benzersiz çözümlerimiz yüksek talep görüyor ve bu da bizi güçlü bir büyüme için konumlandırıyor.”

Kaynak: Turizm Ajansı

Suudi Arabistan, Turizme 1 Trilyon Dolarlık Dev Yatırım planlıyor

Suudi Arabistan, turizm sektörüne 1 trilyon dolarlık yatırım yaparak 2030 yılına kadar yıllık turist sayısını 150 milyona çıkarmayı hedefliyor. Suudi Arabistan Varlık Fonu’nun (PIF) yatırım planları doğrultusunda, ikinci kademe şehirlerde yeni otel ve eğlence projeleri hayata geçirilecek.

Turizmde Büyük Dönüşüm

Suudi Arabistan Varlık Fonu’nun turizm yatırım girişimi kapsamında, ülkenin dünyanın en çok ziyaret edilen destinasyonlarından biri haline gelmesi amaçlanıyor. Fon, bu hedef doğrultusunda yatırımlarını hızlandırarak, turizm altyapısını genişletmeyi planlıyor.

Varlık Fonu CEO’su Fahad Bin Mushayt, yıl sonuna kadar ilk projelerin Al Bahah bölgesinde ve Kızıldeniz kıyısındaki Yanbu’da başlayacağını açıkladı. Mushayt, bunun yanı sıra daha az bilinen altı farklı bölgede de turizm projelerinin hayata geçirileceğini ve 2030 yılına kadar ülkeye 2 bin yeni otel kazandırılmasının hedeflendiğini belirtti.

Veliaht Prens’in Vizyonu

Turizm sektörü, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman’ın ülke ekonomisini petrolden bağımsız hale getirme hedefi doğrultusunda büyük önem taşıyor. Bu kapsamda hükümet, 2030 yılına kadar yılda 150 milyon turisti ağırlayabilmek için 1 trilyon dolarlık yatırım gerçekleştirmeyi planlıyor.

Mushayt, “Riyad ve Cidde dışındaki bölgeleri de turizm merkezlerine dönüştürmeye odaklanıyoruz” diyerek, ülkenin dört bir yanında yeni destinasyonların oluşturulacağını vurguladı.

Suudi Arabistan’ın bu büyük ölçekli yatırımlarla turizmi çeşitlendirme ve küresel ziyaretçi akışını artırma hedefi, bölgeyi uluslararası turizm pazarında önemli bir oyuncu haline getirebilir.

Kaynak: airporthaber

Alanya’ya 245 odalı yeni otel geliyor! 434 milyon TL yatırım yapılacak

Turizm geliri ve turist sayısında rekor kıran Türkiye turizm sektöründe konaklama alanındaki yatırım iştahı hız kesmeden artarak devam ediyor.

Turizm geliri ve turist sayısında rekor kıran Türkiye turizm sektöründe konaklama alanındaki yatırım iştahı hız kesmeden artarak devam ederken İspanya’nın toplamından daha fazla 5 yıldızlı otele sahip turizmin başkenti Antalya’da açılması planlanan otellere her geçen gün yenileri eklenmeye devam ediyor.

Turizm sektörünün haber radyosu Turizm FM’in haberine göre Antalya İli, alanya İlçesi, Türkler Mahallesi, Şükrü Sipahioğlu Sokak 104 ada 52 parseldeki 5746,62 m2 ve 104 ada 11 parseldeki 15669,14 m2, 8593,38 m2’lik kısmı toplamda 14340 m2 yüzölçümlü alanda Elif Turizm Ticaret Ve İşletme A.Ş. tarafından 245 oda, 490 yatak kapasiteli Turizm Konaklama Tesisi yapılacağı öğrenildi.

Projenin yapılacağı 104 ada 52 parsel 5746,62 m2 ve 104 ada 11 parselin 15669,14 m2
8593,38 m2’lik kısmı toplamda 14340 m2 alan mevcut durumda boş arazi vasfında olup arazi içerisinde 2 adet bir katlı kargir bina bulunurken projeye konu 104 ada 11 parsel nolu taşınmaz 14 kişi adına hisseli tapu olup turizm konaklama tesisi yapılması ve işletilmesi amacıyla elif turizm tarafından kiralandı. Numa Turizm Tic. A.Ş. adına kayıtlı olan 104 Ada 52 parsel numaralı taşınmaz da turizm konaklama tesisi yapılması ve işletilmesi amacıyla Elif Turizm tarafından kiralandı.

Sahil bandında yer alacak tesiste konaklayacak misafirlerin günübirlik faaliyetlerde denize girmesi ve sportif faaliyetler için 100 m2 büyüklüğünde güneşlenme iskelesi yapılması planlanan, Antalya İli, Alanya İlçesi, Türkler Mahallesi’nde Elif Turizm Ticaret Ve İşletme A.Ş. tarafından hayata geçirilecek 245 oda, 490 yatak kapasiteli otel projesi için 433.546.500,00 TL yatırım yapılacak.

Kaynak: Turizm Haber Merkezi

3’ncü büyük turizm hamlesini başlatmanın zamanı geldi

TTYD Başkanı Oya Narin, ‘’üçüncü büyük turizm hamlesini başlatmanın zamanı geldi’’ dedi.

Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin, ‘öüçüncü büyük turizm hamlesini başlatmanın zamanı geldi” dediTürkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin, 3. TÜRSAB Turizm Kongresi’nin açılışında yaptığı konuşmada, TÜRSAB Turizm Kongresi’nin stratejik önemine ve sektörün geleceğine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Bolu Kartalkaya’da Yaşanan Yangına Duyarlılık
Konuşmasına, ocak ayında Bolu Kartalkaya’da meydana gelen yangında hayatını kaybeden vatandaşları anarak başlayan Narin, “Bu elim olay hepimizi derinden sarstı. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum” dedi.

Turizmin Türkiye Ekonomisindeki Rolü
Turizmin Türkiye ekonomisinin taşıyıcı kolonlarından biri olduğunu vurgulayan Narin, 2024 yılında 62,2 milyon turistin ağırlandığını ve sektörün 60,5 milyar dolar gelir elde ettiğini belirtti. Türkiye’nin dünya genelinde en çok turist çeken 5. ülke ve turizm gelirlerinde 7. sırada olduğunu hatırlatarak, turizmin cari açığa 40 milyar doları aşan bir katkı sunduğunu ifade etti.

Üçüncü Büyük Turizm Hamlesi Başlıyor
Turizmde sürdürülebilir büyüme için yeni bir stratejik döneme girildiğini söyleyen Narin, üçüncü büyük turizm hamlesi kapsamında:

  • Yatak kapasitesinin güncellenmesi ve artırılması,
  • Rezidans konaklama modelinin devreye sokulması,
  • Sağlık ve 3. yaş turizmi gibi yeni alanlara odaklanılması gerektiğini belirtti.

Bu dönüşümün gerçekleşmesi için güçlü finansal enstrümanlara ve sürdürülebilir yatırım modellerine ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Narin, iç bölgelerdeki turizm potansiyelinin de değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Dijitalleşen Seyahat Endüstrisi
Seyahat acentalarının turizmdeki kritik rolüne dikkat çeken Narin, küresel ölçekte geleneksel acentaların yerini hızla çevrimiçi seyahat platformlarına bıraktığını söyledi. Avrupa’da 76.000 seyahat acentasının faaliyet gösterdiğini belirten Narin, Türkiye’de ise bu sayının 2005’te 4.825’ten 2023’te 15.700’e ulaştığını vurguladı. Türkiye’deki acentaların sunduğu kişiselleştirilmiş hizmetlerin ve yenilikçi iş modellerinin bu büyümede etkili olduğunu ifade etti.

Turizmde Geleceğe Yönelik Hedefler

Orta Vadeli Program kapsamında turizm gelirlerinin 2025’te 64 milyar dolar, 2026’da 69 milyar dolar ve 2027’de 74 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini belirten Narin, bu hedeflere ulaşmak için sektörel çeşitliliğin artırılması ve turizmin 12 aya yayılmasının kritik önem taşıdığını söyledi.

Kaynak: Turizm News

47. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul, Dopdolu Etkinlik Programı ile Mimarlık ve Yapı Sektörünün Geleceğini Şekillendirecek

İnşaat sektörünün trendlerinin konuşulacağı, en yeni yapı teknolojileri ve yapı ürünlerinin sergileneceği 47. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul, 16-19 Nisan 2025 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek. 

Balkanlar, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgedeki en büyük, dünyada ise beş büyük yapı fuarından biri olan Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul, Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde sektördeki önemli kurum ve kuruluşların iş birliğinde, inşaat sektörüne yön veren son gelişmeleri gündeme taşıyacak.

Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul, bölgedeki en etkili iş platformu olmasının yanı sıra Türk yapı sektörünün en uzun süredir düzenlenen fuarı olma niteliği taşıyor. Fuar hem yerel hem de yabancı katılımcılar için alıcılara, karar vericilere ve kanaat önderlerinden oluşan geniş bir kitleye ulaşmayı sağlayan bir ana platform görevi görüyor. 47. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul; yapı, inşaat malzemeleri ve teknolojileri alanında yüzlerce yerli ve yabancı katılımcıyı ağırlayacak. 

Türkiye dışında Orta Doğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika’dan da sektör profesyonellerini cezbeden fuar, yeni iş birlikleri kurulmasında da önemli bir rol oynuyor. Bu yıl İtalya, Avusturya, Kore Cumhuriyeti, Çin, Portekiz, Tayland, Bulgaristan, Rusya ve Mısır’dan yabancı katılımcılar fuarda yer alacak. Kore’den DSP firması, büyük bir stantta özel bir proje ile katılım sağlayarak Asya pazarındaki güçlü konumunu fuara taşıyacak. Mısır ise bu yıl hem ilk kez hem de pavilyon olarak fuarda yer alacak. Her sene olduğu gibi Çin, en büyük metrekare alanla en geniş katılımı gerçekleştirirken, ilk kez katılacak olan Tayland’dan da iki firma fuara dahil olacak. 250’nin üzerinde firma ise 16-19 Nisan 2025 tarihleri arasında düzenlenecek fuar için şimdiden yerini ayırttı.

BAU 2025 ile Verimli İş Birliği

BAU 2025 ile önemli bir partnerlik anlaşması imzalayan Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul, global alandaki etkisini artırmak adına 13-17 Ocak 2025 tarihleri arasında Münih’te düzenlenen fuara stantlı olarak katılıp sektör paydaşlarıyla buluştu. 

BAU 2025’e dair açıklamalarda bulunan Yapı Fuarı Direktörü Banu Keskin, “BAU 2025 süresince gerek potansiyel katılımcı gerekse ilgili satın almacılar ile bir araya gelebildik. Normal şartlarda dijital platformlardan ulaşabildiğimiz sektör profesyonelleri ile bire bir görüşmek adına BAU Fuarı’na katılmak, bizim için doğru bir karar oldu. Uluslararası olarak Yapı Fuarı’nın bilinirliğinin son hız devam ettiğini bizzat standımıza gelen ziyaretçilerden duymuş olduk. 5 günün sonunda var olan networkümüze yenilerini de ekleyerek fuarı bitirmiş olduk. Şimdiden yeni iş birlikleri geliştirmek ve satın alma niyetinde olan ziyaretçilerimiz, bizimle irtibata geçmeye başladı. Hatta ürün bazında üretici firma soran mailer de alıyoruz. Bu anlamda Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul, yakın çevresi için sektörel anlamda köprü niteliğinde olduğunu yeniden göstermiş oldu.”

Turkeybuild İstanbul 2025: İnovasyon ve İş Birliği Dolu Bir Etkinlik Programı

Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul 2025, bu yıl mimarlık dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getirerek heyecan verici bir etkinlik programına ev sahipliği yapacak. Sektörde tanınmış ve başarılı projelere imza atmış mimarlarla iş birliği içinde tasarlanan bu program, inşaat sektörünün geleceğine ışık tutacak.

Yapı Arena etkinlikleri, mimarlık ve yapı sektörünün geleceğini şekillendirmek, yenilikçi çözümler sunmak ve sektöre ilham vermek için konularında uzman gün eş küratörleri ve Yapı Fuarı İçerik ve Etkinlikler ekibi tarafından dört ana tema etrafında kurgulandı. “İnovasyon”, “İyileştirme”, “Etki” ve “Birliktelik” olmak üzere, her biri sektörün farklı bir boyutuna ışık tutan 4 tema altında 4 gün boyunca yapı dünyasının ekonomik, teknolojik, toplumsal ve çevresel dönüşümü ele alınacak.

16 Nisan Çarşamba – Yapı sektörünün geleceğini şekillendiren keşifler, inovasyon ve malzeme bilimindeki dönüşümler, “Keşfin Hammadesi” teması altında ele alınacak. Solo Design & Consultancy Kurucu Ortağı, Mimar, Pasif Yapı Tasarımcısı Esra Aydınoğlu ve Döngüsel Tasarım Kurucusu, Mimar Özgül Öztürk eş küratörlüğünde kurgulanan 1. gün programında “Doğadan İlham Alan Yenilikçi Yapı Malzemeleri”, “Ekolojik Dengeyi Koruyan Akıllı Tasarımlar” ve “Geleceğe Yön Veren Teknolojiler” konuları masaya yatırılacak. Döngüsel ekonomi anlayışıyla sürdürülebilir kentleşme ve yeni nesil iş modelleri üzerinden, sektörün öncü isimleri malzeme inovasyonu, finansal sürdürülebilirlik ve start-up iş birlikleri üzerine ilham verici içgörüler paylaşacak.

17 Nisan Perşembe – “Dijital Onarım” temasında gerçekleştirilecek fuarın ikinci gün oturumlarında iyileştirme odağında “Dijital Dönüşüm ve Adaptif Kullanım”, “İyileştirici Teknolojiler”, “Yapay Zeka Ve Parametrik Tasarım Odaklı Çözümler” başlıkları, ezber bozan bakış açıları ve ilham verici sunumlarıyla uzmanlar tarafından masaya yatırılacak. İkinci günün eş küratörü Parametic Architecture Kurucusu Hamid Hassanzadeh olacak.

18 Nisan Cuma – “Etkinin Mimarisi” üçüncü günü teması olacak ve etki odağında Nobon Mimarlık Kurucusu, Mimar Dr. H. Cenk Dereli eş küratörlüğünde “Dönüştürücü Mimari ve Çevresel Etkiler”“Tasarımın Sosyal, Ekonomik ve Çevresel Etkileri, “İleri Dönüşüm ve Ekonomik Katkılar” başlıkları tartışılacak. Yerel yönetimler, akademi ve özel sektör arasındaki iş birliklerini güçlendirmek üzere karar vericiler ve fikir önderleri ile buluşacak.

19 Nisan Cumartesi – “Dönüşüm İçin Birliktelik”temasında son gün birliktelik masaya yatırılacak ve “İş Birliği & Katılım ile Yaratıcı, Sürdürülebilir ve Dönüştürücü Tasarımlar”, “Bireysel ve Toplumsal Dönüşüm”“Mekansal Dönüşüm” ve “Süreçsel Dönüşüm” konuları ilham verici isimler tarafından Piknik Works Kurucu Ortağı, Mimar, Çok Yönlü Tasarımcı Oğul Can Öztunç eş küratörlüğünde ele alınacak. 

2024 yılında inşaat malzemeleri ihracat ve ithalatını etkileyen birçok gelişmenin yaşandığını belirten Yapı Fuarı Direktörü Banu Keskin, “2024 yılında inşaat malzemeleri ihracatı, 2023 yılına göre yüzde 0,5 azalarak 29,03 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2024 yılında ithalat ise yüzde 0,3 azaldı ve 11,31 milyar dolara indi. 2024 yılında ihracat ve ithalat birlikte çok sınırlı gerileme gösterdi. Yılın ikinci yarısında daha yüksek ihracat ve ithalat yapıldı. Dışarıda yüksek enflasyonlar karşısında uygulanan sıkı para politikaları ile inşaat sektöründe yaşanan daralmalar, inşaat malzemesi talebini de zayıflattı. Küresel ekonomide yaşanan durgunluk ve özellikle Avrupa ülkeleri ile İngiltere gibi önemli pazarlarda inşaat sektörlerinde yaşanan yavaşlama, malzeme ihracatında düşüşe neden oldu. Jeopolitik gelişmeler de birçok geleneksel ihracat pazarında yavaşlamaya yol açtı. Rusya-Ukrayna savaşı sonrası Orta Doğu’daki çatışmalar, ihracatı olumsuz etkiledi. Rusya ve İsrail’e ihracat ise geriledi ve İsrail’e ihracat yasağı getirildi. Orta Doğu pazarları da yavaşladı. Yurt içinde ise yerel seçimler sonrası gelişmeler etkili oldu. İkinci çeyrekten itibaren ekonomi programının kararlılıkla uygulanması sonucu TL’de belirsizlik ve oynaklık azaldı. Ancak TL değer kazanmaya başladı ve bu da ihracatı zorladı. Üçüncü ve dördüncü çeyrekte ise ihracatta genel bir toparlanma görüldü. İhracat, üçüncü ve dördüncü çeyreklerde bir önceki yılın üçüncü ve dördüncü çeyreğine göre sınırlı ölçüde arttı” açıklamasında bulundu.

ABD’de yeni yönetimin uygulamaya başladığı ithalatta vergi uygulamalarının inşaat malzemelerini ve tedarikçileri nasıl etkileyeceğine dair belirsizlikler bulunmasına rağmen 2025’te inşaat malzemeleri ihracatında sınırlı da olsa artış olacağının öngörüldüğünü dile getiren Banu Keskin, “Gelişmiş ülkelerde faiz indirimleri ile 2025 yılında ekonomilerde ve inşaat sektörlerinde beklentilerde iyileşmeler olacaktır. Buna bağlı olarak inşaat malzemeleri ihracatı, yıl genelinde yüzde 2-3 arasında artabilir. 2025 yılı genelinde inşaat malzemeleri ithalatında ise sınırlı bir düşüş olacağı tahmin ediliyor. Ekonomide uygulanan sıkılaşma politikaları ile 2025 yılında da ithalat sınırlanabilir” dedi. 

Kaynak: Gayrimenkul Haber

Malatya’da inşaat temellerinde çıkan yer altı suyu sulamada kullanılacak

Malatya’da, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’teki depremlerden sonra yapımına başlanan inşaat alanlarından çıkan yer altı suları biriktirilerek bitki ve ağaçlara “can suyu” olacak.

Malatya’da, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’teki depremlerden sonra yapımına başlanan inşaat alanlarından çıkan yer altı suları biriktirilerek bitki ve ağaçlara “can suyu” olacak.

Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin büyük yıkıma neden olduğu Malatya’da, kent merkezindeki iş yerlerinin büyük kısmı yıkıldı ve ağır hasar aldı.

Bakırcılar Çarşısı, Şire Pazarı, Mısır Çarşısı, Sebze Hali ve Kasap Pazarı gibi bölgelerin yıkımı sonrasında, bölgede kalıcı çarşının oluşturulması için çalışmalar başlatıldı.

Binaların temel atımları esnasında bölgeden çıkan yer altı sularının kullanılabilmesi için proje üretildi.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, gazetecilere, Malatya’da depremin yaralarının sarılması için çalışmaların sürdüğünü söyledi.

Bölgede birçok alanda çalışma yaptıklarını aktaran Er, şunları kaydetti:

“Çarşı Projesi’ni ihya ederken çok ciddi şekilde yer altı suyu çıkmaya başladı. Şu anda 6 kilometre uzunluğunda bir yağmur suyu kanalımız var. Bu yağmur suyu kanalımız Cengiz Topel Caddesi’nden gelip Fuzuli Caddesi’nde birleştikten sonra çevre yolunun altından deşarj oluyor. Biz bu yağmur suyu kanalına ilave olarak 6 kilometre daha inşa ediyoruz. Bu hattı kullanarak yine aynı şekilde yapacağız. İnşaat alanlarından çıkan suları bu hatlardan geçirerek Çarmuzu Deresi’ne aktaracağız. Bu suları, sulama suyunda kullanacağız. Bunları TOKİ ve MASKİ ile yapıyoruz. Malatya’mız için önemli bir proje. 12 kilometre yağmur ve yer altı suyu projesi yapmış olacağız.”

Kaynak: Habertürk

Havalar Isındı, İnşaat Sektörü Canlandı

Kış aylarında soğuk hava koşulları nedeniyle durdurulan konut inşaatları, havaların ısınmasıyla birlikte yeniden hareketlendi. Iğdır’da inşaat sektöründe çalışanlar işbaşı yaparken, şehrin farklı noktalarında yeni projeler hız kazandı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından kış aylarında betonun donma riski nedeniyle ara verilen çalışmalar, uygun hava koşullarıyla birlikte kaldığı yerden devam ediyor. İnşaat sahipleri ve çalışanlar, yeni sezonun kazasız, sorunsuz geçmesi temennisinde bulunuyor.

İnşaat sektörünün canlanmasıyla birlikte, demir, çimento ve diğer yapı malzemelerine olan talebin de artması bekleniyor. Bölgedeki esnaflar da inşaat sezonunun açılmasıyla birlikte ekonomik hareketliliğin yaşanacağını belirtiyor.Tüm inşaat sektörüne hayırlı işler dileriz.

Kaynak: Yeşil Iğdır

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 81 ilin bitki rehberini hazırlıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 81 ilin bitki rehberinin hazırlandığını belirterek, “Cennet ülkemizin dört bir yanındaki yerel bitki örtülerini iklim ve ekolojik özelliklerine göre kayıt altına alacağız.” dedi.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğünce hayata geçirilen “Kent Peyzajında Kullanılabilecek Doğal Bitki Rehberi Projesi” ile Türkiye’nin dört bir yanındaki yerel bitki örtüleri incelenirken, iklim ve ekolojik özelliklere göre illerin bitki varlığı kayıt altına alınıyor.

Bu kapsamda şehirlerde yeşil alanların tasarımında yöreye uygun ve iklim değişikliğine dayanıklı doğal bitki türlerinin tercih edilmesine ilişkin 81 ilde çalışma yürütülüyor.

İlk etapta İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illerin bitki rehberi oluşturulurken, bu yıl içinde 5 coğrafi bölgenin daha tamamlanması planlanıyor.

Öncelikle belediyelerin kullanımına sunulacak rehber sayesinde 12 binin üzerinde bitki taksonuna ve 3 binden fazla endemik bitki türüne sahip olan Türkiye’nin doğal bitki örtüsüne göre yeşillendirilmesi için adım atılacak.

Çalışmayla kent peyzajı uygulamalarında şehirlerin iklimine ve doğal bitki türüne uygun yeşillendirme çalışmalarının hayata geçirilmesi planlanıyor.

“81 ilimizin bitki rehberini hazırlıyoruz”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, projeye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

“Çok detaylı bir çalışmayla 81 ilimizin bitki rehberini hazırlıyoruz. Cennet ülkemizin dört bir yanındaki yerel bitki örtülerini iklim ve ekolojik özelliklerine göre kayıt altına alacağız. Böylece Türkiye’nin doğal bitki örtüsüne göre yeşillendirilmesi için çok önemli bir adım atmış olacağız.”

“Az su tüketen bitkiler olmasını arzuluyoruz”

Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Kasım Yenigün de rehberle iklim değişikliği, çölleşme ve erozyonla mücadele kapsamında önemli adımın atılacağını belirtti.

Kırsal alanlarda ağaçlandırma yaptıklarını, şehirlerde ise peyzaj uygulamalarını gerçekleştirdiklerini bildiren Yenigün, “Yapılan bu peyzaj uygulamalarının sürdürülebilirliğini sağlamak ve bitkilerin uzun ömürlü olması için aynı zamanda iklime uyumlu, kurakçıl, az su tüketen bitkiler olmasını arzuluyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA

City Pearl”de Ev Sahibi Yapacak Cazip Fırsatlar Sunuyor

Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de Polat Holding, Nurol Holding ve Özaltın Holding ortaklığı ile hayata geçen prestijli City Pearl projesi bölgeye değer katmaya devam ediyor.

İlk etap teslimleri başlayan bu benzersiz proje, modern yaşam alanları ve çevre dostu özellikleriyle dikkat çekiyor. Mart ayının sonuna kadar sürecek ve stoklar ile sınırlı olan kampanyalar, alıcılara büyük avantajlar sunuyor.

Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de yükselen City Pearl, yüksek yaşam standartları, çevre dostu özellikleri ve modern tasarımıyla sadece ayrıcalıklı bir yaşam değil, yatırım fırsatı da sunuyor. Şimdiden hem ticaretin hem de modern yaşamın yeni merkezi olarak anılmaya başlayan bu prestijli projede, tarihi dokuyla harmanlanmış bir yaşam sizi bekliyor. 

Mart ayının sonuna kadar A blokta geçerli olan kampanya farklı seçenekleriyle önemli avantajlar sunuyor. 

  • 3+1 ve 4+1 daire sahiplerine park yerleri tamamen ücretsiz 
  • Tüm dairelere depo ve park yeri %15 indirimli 
  • Sadece park yeri almak isteyenlere özel %15 indirim 

Ayrıca A blok dışında kalan ve inşaatı süren dairelerde %20 ön ödemeli, %80 teslimde ödeme avantajı ile City Pearl dünyanın dört bir yanından büyük ilgi görüyor.

Tuna Nehri kıyısındaki Soroksári bölgesinde yer alan City Pearl, geçmişi modern tasarımla harmanlayarak bölgenin tarihi dokusuna saygı gösteriyor. 19. yüzyıldan kalma ikonik su kulesi, boğa heykelleri ve balo salonu gibi tarihi yapılar restorasyonla projeye kazandırılırken, modern mimarisiyle de geçmişin izlerini taşıyor. 

Projenin kalbinde yer alan “Piazza”, açık hava alışveriş merkezi olarak bölgeye yeni bir dinamizm kazandırıyor. Restoranlar, kafeler, fitness ve oyun alanlarıyla donatılmış bu alan, modern yaşamla birlikte ticaretin de merkezine dönüşüyor. Yüksek tavanlı daireler ve geniş yeşil alanlar, hem sakinlere hem de bölgedeki ziyaretçilere eşsiz bir yaşam deneyimi sunuyor.

Kaynak: Emlak Haberi

Hatay Valisi Masatlı, İskenderun’daki İnşaat Projelerini Denetledi

Hatay Valisi Mustafa Masatlı, İskenderun’da devam eden konut, dükkan ve altyapı projelerini ziyaret ederek, çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Hatay Valisi Mustafa Masatlı, İskenderun İlçesi’nde Kaymakam Muhammet Önder ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü İsmail Ceylan ile birlikte devam eden inşaat projelerini yerinde inceledi. Heyet, bölgede yürütülen çalışmalar hakkında yetkililerden detaylı bilgi aldı.

İnceleme Yapılan Projeler

Vali Masatlı ve beraberindeki heyet, İskenderun’un çeşitli bölgelerinde devam eden projeleri yerinde görerek, çalışmaların son durumu hakkında bilgi aldı. İncelenen projeler arasında şu çalışmalar yer alıyor:

Hatay İli İskenderun İlçesi Merkez 2. Bölge, 5. Bölge, 6. Bölge 2. Etap, 4. Bölge 2. Etap ve 3. Etap, 14. Bölgedeki konut ve dükkan inşaatları ile altyapı ve çevre düzenleme çalışmaları
İskenderun Aşkarbeyli Mahallesi Merkez 3. Bölge ve 12. Bölgedeki konut, dükkan ve depo ianşaatı çalışmaları

Hatay Valisi Mustafa Masatlı, İskenderun'da devam eden konut, dükkan ve altyapı projelerini ziyaret ederek, çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Bölgedeki Çalışmalar Hız Kesmeden Devam Ediyor

İskenderun’da devam eden bu projeler, bölgenin kentsel dönüşüm ve altyapı gelişimine büyük katkı sağlayacak. Altyapı ve çevre düzenleme çalışmalarının yanı sıra konut projelerinin tamamlanmasıyla birlikte vatandaşların yaşam standartlarının yükseltilmesi hedefleniyor.

Vali Masatlı, projelerin tamamlanması için çalışmaların titizlikle yürütüldüğünü ve bölgede yaşam kalitesini artıracak projelerin hızla devam ettiğini vurguladı.

Kaynak: Haber Hatay

Konya Meram’a Termal Tesis Yapılması Planlanıyor

Konya İli, Meram İlçesi, İnlice Mahallesi, RHT.42.00.2023.JEO.1 Jeotermal İşletme Ruhsatlı ve 3236915 Erişim Numaralı Saha adresinde Konya Krom Mağnezit Tuğla San. A.Ş. tarafından yapılması planlanan Jeotermal Kaynak Kullanımı, Termal Tesis ve Seracılık projesi ile ilgili olarak ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir’ kararı verildi.

Termal Konaklama tesisinin; 200 adet oda ve 750 yatak kapasitesinde olması planlanıyor. Bu odalar içerisinde 8 adet süit oda, 7 adet delux oda ve 109 adet aile odası bulunuyor. Alakart Restoran, Restoran, Açık Büfe, Pasta-Oyun Salonu, Bilardo Salonu, Jimnastik Salonu, Gece Kulübü, Türk Hamamı, Sauna, Masaj Salonu, Fuaye, kapalı yüzme havuzu, çocuk yüzme havuzu, yüzme havuzu, dükkanların yer alması planlanıyor.

Proje Bedeli: 80.500.000 TL olarak belirlendi.

Kaynak: turizmprojedergisi

İç Anadolu Bölgesi’ne, 7 binin üzerinde yatak kapasitesine sahip 30 yeni otel daha geliyor

Turizm Proje Dergisi olarak, İç Anadolu Bölgesi için yaptığımız yeni otel projeleri araştırmamıza göre 2025 yılı ile 2026 ve sonrasında, bugün itibarıyla toplam 30 yeni otel daha bölge turizmindeki yerini alması bekleniyor. Ocak 2025 tarihinde son güncellemelerini yaparak hazırladığımız bilgilere göre, İç Anadolu Bölgesi’nde, 10’u 5 yıldız, 11’i 4 yıldız, 3’ü 3 yıldız, 6’sı ise butik otel kategorisinde olmak üzere 30 yeni otel, toplamda 7 bin 392 yatak kapasitesi ile hizmet vermeye başlayacak.

Türkiye’nin yüzölçümü bakımından ikinci büyük bölgesi olan İç Anadolu Bölgesi, Ankara, Konya, Kayseri, Eskişehir, Sivas, Kırıkkale, Aksaray, Karaman, Kırşehir, Niğde, Nevşehir, Yozgat ve Çankırı illerimizi kapsamaktadır. İç Anadolu Bölgesi denince ilk olarak hiç şüphesiz, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara ve ziyaret edilecek ilk yer olarak Büyük Önder Atatürk’ün ebedi istirahatgahı Anıtkabir gelir. Ziyaret edilecek diğer yerler olarak, Cumhuriyet tarihini temsil eden Eski Meclis, Ankara Palas Oteli, İsmet İnönü’nün Pembe Köşk’ünü sayabiliriz. Bölgenin turizm merkezleri olarak, tabii ki doğal güzellikleri ve mistik atmosferi ile dünyaca ünlü Kapadokya peri bacaları en çok turist ağırlayan destinasyonlardan olarak yerini alır. Nevşehir’de bulunan Göreme Açık Hava Müzesi, doğayla tarihi buluşturan ve muhteşem bir manzaraya sahip Ihlara Vadisi, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan Ankara Kalesi, Türkiye’nin Venedik’i olarak bilinen Eskişehir, Odunpazarı, Porsuk Çayı, özellikle flamingolar olmak üzere yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yaparken, endemik bitkileriyle de dikkat çeken Tuz Gölü’nün bulunduğu Aksaray, Divriği Ulu Cami’nin bulunduğu Sivas, Unesco Dünya Kültür Mirası içinde yer alan Çatalhöyük’ü ve Mevlana Müzesi’ni bünyesinde barındıran, kültür mirası ile öne çıkan gastronomisi ile ünlü Konya önemli turizm merkezlerindendir. Kayseri ilimizde yer alan Erciyes Kış Sporları ve Turizm Merkezi ise kış turizminin vazgeçilmez adreslerinden biri haline gelmiştir.  Yozgat ve Sivas illerimiz ise termal turizm faaliyetleri açısından zengin potansiyele sahiptir.

Bölgede, 2025 yılı ile 2026 ve sonrasında toplam 30 yeni otel projesi daha turizme kazandırılacak

Turizm sektörünün turist sayısı ve gelirler bakımından 2024 yılını beklentiler doğrusunda kapatmasına rağmen gerek döviz kurunun baskılanması gerekse maliyetlerdeki artış otellerin karlılıklarına olumsuz yönde yansıdı. Aynı zamanda otel yatırımlarının da önemli bir kısmı ya beklemeye alındı yada tamamen iptal edildi. Fakat bu yılın özellikle ikinci yarısından itibaren döviz kurunda ve fiyatlarda nispeten bir dengelenme olacak beklentisiyle yeni ve yenileme otel yatırımlarında bir hareketlilik yaşanması bekleniyor.  Turizm Proje Dergisi olarak İç Anadolu Bölgesi için yaptığımız yeni otel projeleri araştırmamıza göre bölgede, an itibarıyla 2025 yılı ile 2026 ve sonrasında toplam 30 yeni otel projesi daha turizme kazandırılacak. Bu otellerin 18’si 2025’te, 12’si ise 2026 yılı ve sonrasında hizmete girecek. Söz konusu otellerin 10’u 5 yıldız, 11’i 4 yıldız, 3’ü 3 yıldız, 6’sı ise butik otel kategorisinde bulunuyor. Tüm bu tesislerin toplam yatak kapasitesi ise 7 bin 392 adeti buluyor.

Tesis sayılarına göre Ankara ilimiz 9 otel ile ilk sırada yer alıyor

Tesis sayılarına göre Ankara 9 otel ile ilk sırada yer alıyor. Konya ilimiz ise 7 otel ile listenin ikinci sırasında bulunuyor. Konya’yı sırasıyla Nevşehir 6, Kayseri 5, Eskişehir 2 ve Sivas 1 yeni otel projesi ile takip ediyor. Ankara’da yapımı devam eden otellerin biri 5 yıldız, beşi 4 yıldız, ikisi 3 yıldız ve biri butik otel kategorisinde bulunuyor. Konya’da dördü 5 yıldız, üçü 3 yıldız kategorisinde olmak üzere 7 yeni otel projesinin yatırımı devam ediyor. Nevşehir’de ise üçü 5 yıldız, biri 3 yıldız ve ikisi butik olmak üzere 6 yeni otel yatırımı bulunuyor. Kayseri’de biri 5 yıldız, biri 4 yıldız, üçü butik olmak üzere toplamda 5 otel projesi, Eskişehir’de biri 5 yıldız, biri 4 yıldız olmak üzere 2 otel ve Sivas’ta bir adet 4 yıldızlı otelin inşaat süreçleri devam ediyor.

Bölgede, yatak sayıları bakımından yapılan sıralamada, Konya 2 bin 66 yatak ile ilk sırada bulunuyor

Toplam da 7 bin 392 yeni yatak bölge turizmine kazandırılacak. Yatak sayıları bakımından yapılan sıralamada ise Konya 2 bin 66 yatak ile ilk sırada bulunuyor. Bu ilimizi 1.956 yatak ile Nevşehir izliyor. Bu şehirlerimizi ise sırasıyla; 1.686 yatak ile Ankara, 1.156 yatak ile Kayseri, 432 yatak ile Eskişehir ve 96 yatak ile Sivas ilimiz takip ediyor.

Kaynak: turizmprojedergisi

Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde 4 yıldızlı otel yapılacak

ST Turkuaz Turizm Yatırımları A.Ş. Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde 4 yıldızlı otel yapacak.

ST Turkuaz Turizm Yatırımları A.Ş. tarafından Kocaeli’nin Dilovası İlçesi, Muallim-1 Mahallesi’nde, 585 Ada, 1 Parsel sınırları içerisinde, “ST Turkuaz Otel” projesinin yapılması ve işletilmesi planlanıyor.


2.213,14 metrekare alana yapılacak proje kapsamında 5 katlı, 106 oda ve 226 yatak kapasiteli bir otel yapılacak. 4 yıldızlı standartlara sahip olması düşünülen otelin inşaat aşaması 24 ay içinde tamamlanacak.

Toplam proje bedeli 98 milyon 400 bin TL olarak belirlendi.

Kaynak: Turizm Ajansı

Ankara’da konut satışları yüzde 40 oranında düştü

Ankara’da şaşırtan konut satış verileri gerçekleşti. İşte ilçe düzeyinde satışlar

TÜİK Ankara bölge müdürlüğünün açıkladığı verilere göre Ankara’da Ocak ayında 10 bin 158 konut satılırken bir önceki aya göre satışlar yüzde 40 oranında düştü. İşte ilçe düzeyinde konut satışları ve analizler

Türkiye genelinde 112 bin 173 konut satışı gerçekleşirken Ankara’da konut satışları sert fren yaptı. Geçen yılın aynı ayında Ankara’da 6 bin 709 konut satılırken, Ocak ayında ise 10 bin 158 konut satıldı. Ankara’da konut satışları geçen yıla arttı ancak, bir önceki aya göre satışlar çok sert düştü.

Gayrimenkul PR  ‘satıcıların fiyat artırmaları, konut satışlarını düşürdü’

Ankara’da konut fiyatlarının reel olarak düştüğünü belirten gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde faaliyet gösteren Ankara’nın önde gelen gayrimenkul şirketi Gayrimenkul PR TÜİK verilerini şu şekilde analiz etti;

Geçen yıla göre Ankara’daki konut satışları yüzde 62 civarında artarken, bir önceki aya göre konut satışlarında ortalama yüzde 40 azalış gerçekleşti. Aralık ayında Ankara’da 18 bin konut satılmıştı. Konut satışlarında bir ay içerisindeki meydana gelen bu büyük farkın nedeni; 6 aydır yüksek seyreden satış oranları sonrasında inşaat firmaları ve mülk sahipleri Ocak ayı itibariyle suni fiyat artışına gitti ve konut satışları sert bir şekilde düştü

Nisan ayı itibariyle doğrulanmış ilan sistemi başlayacak ve piyasa gerçeklerinden uzak sahte ve mükerrer ilanlar silinecek. Önümüzdeki süreçte doğru fiyatlamanın önemi daha artacak. Satıcılar ve alıcılar konut alım-satım kararı vermeden önce ilan sitelerindeki satılamamış fiyatlara değil, konusunun uzmanlarından destek almalarında uzun vadede sonsuz faydalar görmekteyiz

Ocak 2025 Ankara ilçe düzeyinde konut satış sayıları

Akyurt: 122

Altındağ: 710

Beypazarı: 67

Elmadağ: 83

Etimesgut: 849

Gölbaşı: 489

Güdül: 25

Haymana: 39

Kahramankazan: 78

Keçiören: 1476

Kızılcahamam: 57

Mamak: 1282

Polatlı: 218

Pursaklar: 286

Sincan: 1239

Yenimahalle: 1068

Çankaya: 1751

Çubuk: 273

Şereflikoçhisar: 36

La Quinta by Wyndham Batumi, 15 Mart’ta kapılarını açıyor

Modern tasarımı ve uluslararası hizmet anlayışıyla La Quinta by Wyndham Batumi, dinamik gezginlere hitap edecek

River Rock Hotels Genel Müdürü Ünay Türköz ile grubun Batum’daki yeni yatırımı ve bölgenin turizm potansiyeli hakkında konuştuk.

River Rock Hotels’i kısaca tanıtabilir misiniz?

River Rock Otelleri Antalya merkezli yaklaşık 50 yıllık bir işletme. Türkiye’nin yerli ve milli ilk otelcilik firmalarından bir tanesi. Kemer ve Kaleiçi’nde otel yatırımları da var. Buradaki otellerimizin adları Kaftan City Hotel, Olimpos Beach Hotel ve Kare Adalya Port Hotel.

Batum hem tarihi olarak hem de ekonomik olarak Türkiye ile çok sıkı ilişkileri olan bir yer. Gürcistan’ın toplam ithal ettiği ürünlerin yüzde 70’i Türkiye’den geliyor. Dolayısıyla çok iyi süregelen ekonomik ilişkileri var. Ayrıca 90’lı yıllarda, yani Sovyetler’in yıkılmasından sonra Gürcistan’ı ilk tanıyan ülkelerden biri de Türkiye. Batum Acara Özerk Bölgesi’nde Türkçe diğer bölgelere göre daha yaygın konuşuluyor. Bu sayede çalışan ve yatırım yapanlar için dil olarak da zorluk yaşanmıyor. Bizim iki sene önce Gürcistan’a gelerek otel işletmeciliği konusunda kendi markamızla başladığımız bu macera, şu anda üç tane residans ve bir tane otel olmak üzere Elt Building diye bahsettiğimiz yatırımcı firmanın çatısı altında gerçekleşiyor.

Uzman bilgi birikimimizle süreci en verimli şekilde yönetiyoruz

Elt Building hakkında bilgi verebilir misiniz? Batum’da işletme konusunda know-how eksikliğinin temel nedenleri nelerdir?

Elt Building, Batum’un yerlileri ve Gürcü bir firma. Sahibi müteahhit Elguja Turmanidze buralarda residans yapmış. Beş-altı yıl önce buraya geldiğim zaman, başka bir otelde çalışırken, Batum’da hiçbir şey yoktu. Rusya-Ukrayna Savaşı başladıktan sonra, bu iki ülkeden göç eden insanlar, önce buraya sonra Türkiye’ye yöneldi. Dolayısıyla bu durum konut talebinde artışa yol açtı. Ancak, arz yetersiz kaldığı için birçok yeni konut inşa edilse de bu yapıların etkin şekilde işletilmesi konusunda ciddi bir know-how eksikliği ortaya çıktı. Bu noktada da biz devreye girdik. Uzman bilgi birikimimizle süreci yönetiyor, satış, organizasyon becerilerimizi sunuyor ve otelcilik alanındaki deneyimimizle bu yapıları en verimli şekilde işletiyoruz.

Önay Türköz

Residanslar çok rağbet gören bir sektör haline geldi

Residans projelerinin Batum’da ilgi görmesinin nedenleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Batum çok gelişen ve ilerleyen bir şehir. Deniz kıyısında Dubai Palm adasına benzeyen bir ada yapıyorlar ve 2027’ye kadar bitirecekleri öngörülüyor. Bunun yanı sıra birçok otel ve inşaat projeleri var. Batum’da residanslar çok rağbet gören bir sektör haline geldi. Mesela, çok otel olmasından dolayı Antalya’da çok rağbet görmedi. Ama burada çok rağbet görüyor. Çünkü residans ekonomiye dönüştürülüyor. Yurtdışından gelenler residans satın alıyorlar ve elbette ülkeye döviz girdisi oluyor. Ve aldıkları bu residansları kısa ve uzun dönem kiraya veriyorlar. Bunun birkaç sebebi var. Casinoların burada olması, tropikal bir iklim olup yaz sıcaklığının tatil yörelerine göre daha ılıman geçmesi ve ucuz bir memleket olması.

Buradaki otel ve casino yatırımları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Burada yaklaşık olarak 10 otel ve 10 casino bulunuyor. 5 yıldızlı otel olmanın şartlarından birisi, otellerin kendi casinolarının olması.

Casinoların yöneticileri aynı zamanda otellerin de yöneticileri. İşletmeciler genellikle Türk ve burada çalışan birçok profesyonel de Türk arkadaşlarımızdan oluşuyor.

“Biz şehrin sadece casinolar ile anılmasını istemiyoruz”

Batum’a gelen turist profili nasıl? Gelen turistler için Batum’un avantajları neler?

Ağırlıklı olarak Türkiye, Rusya ve İsrail’den turistler geliyor. Batum’un en büyük çekim noktalarından biri casinolar. Ancak biz şehrin sadece bununla anılmasını istemiyoruz.

Uygun fiyatlı tatil imkânı, kimlikle giriş, Batum’a direkt uçuşların olması burayı cazip kılıyor.

Restoran yatırımları ile ilgili neler söylersiniz?

Batum’un kendine özgü enteresan bir yiyecek içecek kültürü var. Aslında siz de deneyimlediniz. Diğer mutfaklar çok sönük kalıyor. Restorancılık tam anlamıyla çeşitli değil. Elbette bir Hint restoranı var, Çin restoranı var. Onlar da burada yaşayan, yerel Hintlilere ve Çinlilere hitap ediyor. Gürcü mutfağı çok milliyetçi bir eğilim içerisinde olduğundan dolayı diğer mutfakları domine ediyor.

“La Quinta markası genç ve genç çiftlere hitap ediyor”

Yeni projeniz La Quinta by Wydham Batumi nasıl bir konsepte sahip olacak?

Wyndham’ın La Quinta markası, Kafkasya’da bir ilk. Kendi içerisinde gençlere ve genç çiftlere daha çok hitap ediyor. Otel odaları da dekorasyonu ve canlı renkleriyle minimal bir özelliğe sahip. La Quinta markası Doubletree by Hampton ayarında bir otel konseptine sahip. İçeride ayrıca sandviç satın alabileceğiniz makineler mevcut. Dolayısıyla Wyndham otelleri, La Quinta markasının burada olmasına çok önem veriyor.

Bizim çok sıkı sıkıya çalıştığımız şirket olan Wyndham otelleri, Türkiye’de en büyük sayıda zincir otellere sahip. 2024 yılını 110 otelle kapattılar. Gürcistan’da da buna benzer stratejileri var ve burada giderek büyüyorlar. Şu anda Batum’da iki tane Wyndham markası var. Biri Grand Wyndham, biri Ramada, biz üçüncüyüz. Bildiğim kadarıyla iki tane daha otel gelecek. Yani bütün coğrafyada aynı Türkiye’de olduğu gibi çok ilerleyerek devam edecek.

“Yüzde 65 yıllık büyüme bekliyoruz”

Otelin doluluk oranıyla ilgili beklentiniz nedir?

Özellikle yaz döneminde Batum, yüzde 100 doluluk oranına ulaşıyor. Bütün yıla böldüğümüzde yüzde 65 yıllık büyüme bekliyoruz.

98 odalı otelimizde standart ve Junior süit oda konseptimiz öne çıkıyor. Ayrıca bir tane executive junior odamız mevcut. Otelde 100 çalışanla istihdam sağlayacağız.

“Alt yapı ve üst yapı konusunda desteklerimiz var”

Otel yatırımınızın bölgede turizm alt yapısına ve ekonomisine katkısıyla ilgili neler söylersiniz?

Şimdi yolun halini görüyorsunuz. Siz de ister istemez sitemde bulundunuz haklı olarak. İşte o yolu bizler düzelteceğiz. Önünde sonunda şikâyet olacak. Bizler kamyon bulacağız, vinç bulacağız, asfalt bulacağız. Bizler düzelteceğiz. O konuda tedirginim açıkçası. Burada bu işler biraz zor.

Bizim ekonomik olarak tabii ki alt yapı ve üst yapı konusunda desteklerimiz var. Ama ekonomik olarak bu defa bu sokak olduğu gibi bizim firmanın işlettiği bir sokak olma yolunda gidiyor. Ve siz de İstanbul’da bir örneği vermiştiniz. Vadi İstanbul. Burada 15-20 yıl sonra o tarzda bir konsept olacak. Binaların önünde kendimize ait özel plajımız var ve o plaja da köprüyle geçiliyor. Köprü de işlevsel değil, ama işlevsel hale gelecek. Cafelerin olduğu bir planımız var.

“Batum daha ekonomik bir alternatif sunuyor”

Batum’a ne kadar Türk ziyaretçi geliyor? Düşüş oldu mu? Hangi dönemler, nedir ortalaması. Batum’dan Türkiye’ye gidenler nereleri gösteriyorlar?

Son yıllarda Türkiye, covitten beri ekonomik bunalım yaşıyor. Her sektör bu bunalımı yaşadığı gibi hem iç hem de dış turizm bu bunalımdan çok etkilendi. Ekonomik olarak 2021’den beri insanların satın alma gücünü etkileyen çok ciddi bir düşüş var. Doların bu kadar yükseliyor olması inanılmaz kötü bir etken. Batum’un şöyle bir avantajı var. Bodrum’da bir restorana gittiğiniz zaman ödediğiniz paranın neredeyse yüzde 70’i kadar bir parayı burada ödüyorsunuz. Bunu etkileyen etmenler var tabii ki. Batum’da gaz, elektrik, su ve iş gücünün daha uygun olması bu etkenlerin başında geliyor. En büyük etken ise; Bodrum ve Çeşme gibi destinasyonlar aşırı pahalı hale gelirken, Batum daha ekonomik bir alternatif sunuyor. Burada aynı hizmetleri daha uygun fiyatlara alabilmek mümkün. Kimlikle Yunanistan’a gidilmiş olsaydı gereksiz ve aşırı pahalı olan Bodrum ve Çeşme’ye kimse gitmeyecek. Çok egzajere edilmiş bir pahalılık mevcut. Aynı hizmet, bir mil ötedeki Yunanistan’da daha uygun.

“Yatırımcılara mihmandarlık yapmayı hedefliyoruz”

River Rock Hotels olarak yeni yatırım planlarınız var mı? Gelecekteki hedeflerinizden bahsedebilir misiniz?

Sadece otel işletmeciliği değil, konut ve residans yönetimi, restoran danışmanlığı gibi farklı alanlarda büyümek istiyoruz. Tiflis ve tüm Gürcistan’da güçlü yatırımlarla ilerlediğimizi vurgulamak isteriz. Tiflis’te inşaatı devam eden yeni bir residans yatırımı var. 2027’de bitmesi planlanan residans, turistik ve mevkii olarak çok güzel bir yerde.

Bunun haricinde One Development diye başka bir firmaya da hizmet veriyoruz. Onların da çok zevkli ve yakın zamanda açılacak olan 15 tane villası var. Aynı zamanda 2027’de açılması planlanan iki tane residans var.

Biz restoran danışmanlığı da yapıyoruz. Türkiye’de çok iyi bir networking ağımız var. O ağ ile gelecek olan yatırımcılara mihmandarlık yapmayı hedefliyoruz.

2025 yılında yeni açılacak uluslararası otellerimiz ise; River Rock Ishtar Baghdad (Bağdat, Irak), River Rock Gelendzhik Bay (Gelencik, Rusya), River Rock Tuxpan Resort (Varadero, Küba), River Rock Boulevard Hotel (Semerkant, Özbekistan).

“Türkiye ve Gürcistan mutfağı ile entegrasyon sağlayacak etkinlikler yapmayı hedefliyoruz”

Batum’un gastronomisi hakkında neler söylersiniz?

Batum’da, var olan destinasyona katkı sağlamak gibi bir misyonumuz da var. Buraya devamedebilirlik, sürdürebilirlik oluşsun diye bir katkı sunmak gerekiyor. Bunlardan birisi de gastronomiyi bu destinasyon için parlatmak. Çünkü casino ile anılan bir ülke. Şehirden ziyade başka noktalarda da çalışan bir destinasyon yaratmayı hedefliyoruz. Gastronomi her zaman sempatik geliyor insanlara. Ve bu mutfak da hak ediyor. Dünyada şaraplarıyla ünlü. 5000 yıllık şarap tarihi var. Dünyadaki en büyük bilinen şarap tarihi Gürcistan’da. Bir diğeri de Moldova’da. Bu tarihin içerisinde maalesef dünyada istenilen seviyede değil. O marketing yapılmamış şimdiye kadar. Biz elimizden geldiğince Türkiye ve Gürcistan mutfağı ile entegrasyon sağlayacak etkinlikler yapmayı hedefliyoruz. Bu bizim misyonumuz içerisinde var ve bu sayede turizm çeşitliliğini artırmak istiyoruz.

Batum şarap, et ve hamur işleriyle ön plana çıkan bir mutfağa sahip. Sebze biraz daha nadir çıkıyor.

“Kahvaltıda Türk mutfağının lezzetleri öne çıkacak”

Restoranda hangi lezzetler öne çıkacak?

Kahvaltıda Türk mutfağının lezzetleri öne çıkacak. Restoran menüsünde ise ağırlıklı olarak Gürcü, Rus mutfağının yanı sıra uluslararası mutfaklardan seçkin tatlara yer vereceğiz.

“Türkiye’deki acentelerle çalışmak istiyoruz”

Türk ziyaretçileri Batum’a çekmek için sosyal medya, dijital pazarlama veya etkinlikler gibi hangi pazarlama stratejileri uyguluyorsunuz?

Biz onu başaramadık henüz. Bir defa biz direkt Türkiye’deki acentelerle çalışmak istiyoruz. Bire bir sıcak satış yapmak istiyoruz. Buradaki en büyük handikap, Türkiye’deki acenteler birkaç tanesi hariç maalesef çok fazla burasıyla ilgilenmiyorlar. Çünkü, direkt online dan alışveriş yapıyorlar.

“Türk turizmciler dünyanın her yerinde başarılı işlere imza atıyor”

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Biz Türkiye’de çok iyi bir misafirperveriz. Bu hem genetiklerde olan bir şey, hem de aileden gelen bir şey. Başka coğrafyalarda bu nadir oluyor. Sizin kadar olmasa da dolaştım ve böyle bir şey görmedim. Bu Türkiye’nin yapısı itibarıyla başarılı olmayı getiriyor bize. Bu da otelcilik anlamında iş sahibi, yatırımcı, yönetici olmaya yarıyor. Hem Ortadoğu coğrafyasında hem bu coğrafyada hem de Uzakdoğu’da çok iyi yerlerde çalışan Türk turizmciler, dünyanın her yerinde başarılı işlere imza atıyor. Hepsiyle de gurur duyuyoruz.


Ünay Türköz Kimdir?

Ünay Türköz, Mersin Üniversitesi Turizm Otel İşletmeciliği bölümünde eğitim gördü. Turizm sektörüne 1997 yılında Antalya’da başladı.

2008 yılından itibaren yurtdışında çeşitli ülkelerde farklı pozisyonlarda çalışmaya başlayan Ünay Türköz, Tayland, Kazakistan, Libya, Moldova ve Gürcistan’da görev aldı.

Turizm ve otel işletmecisi Güngör Ünay Türköz, Gürcistan’daki River Rock Hotels ve Resorts bünyesinde görevine devam ediyor. Batum’da hali hazırda var olan dört farklı işletmenin genel müdürü olarak görev yapıyor.

Kaynak: Turizm Ajansı

Konut satışları yeni yıla hızlı başladı

Türkiye’de konut satışları ocakta yıllık bazda yüzde 39,7 artarak 112 bin 173’e yükselirken, bu rakam tüm zamanların en yüksek ikinci ocak verisi olarak kaydedildi.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) ocak ayına ilişkin konut satış istatistiklerine göre, geçen ay ülke genelinde 112 bin 173 konut satıldı. Böylece, Ocak 2020’de gerçekleşen 113 bin 615 adetlik satıştan sonra en yüksek ikinci ocak ayı rakamına ulaşılmış oldu.

  • Türkiye’de ocakta 112 bin 173 konut satıldı 

Geçen ayki satışların 32 bin 785’ini sıfır, 79 bin 388’ini ikinci el konutlar oluşturdu. Yüksek faiz oranlarına rağmen ocakta yıllık bazda ipotekli satışlarda görülen yüzde 182,8’lik artış dikkat çekti. Geçen ay satılan konutların 16 bin 726’sında banka kredisi kullanıldı.

AA muhabirine konut satış verilerini değerlendiren sektör temsilcileri, verilerin sevindirici olduğunu ifade ederek, satış adetlerindeki canlılığın sürmesi için üretimin artırılması ve sosyal konut hamlesinin hızlıca hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.

“Faizlerdeki düşüş sürmeli”

Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ramadan Kumova, konut satışlarının aralık ayına göre düşse de geçen yılın aynı dönemine kıyasla arttığını belirterek, “2025’e iyi bir başlangıç yapıldığını düşünüyoruz. Ancak konut satışlarının ideal seviyelere gelebilmesi ve ihtiyacın karşılanması için gerekli adımlar atılmalı ve faizlerin yüzde 1’ler seviyelerine kadar gerilemesi sağlanmalı.” dedi.

Ocakta tüm alt kırımlarda yıllık bazda artış yaşandığını dile getiren Kumova, “İpotekli satışlarda yüzde 182,8’lik bir artış olsa da toplam içerisindeki kredili satışların payı yüzde 14,9 olarak gerçekleşti. İdeal piyasa koşulları düşünüldüğünde kredili satış oranları düşük seyrine devam ediyor ve sağlıklı piyasa koşullarında kredili satış oranının yüzde 50’lere yaklaşması gerekir.” diye konuştu.

Kumova, faiz indirimlerinin hız kesmeden devam etmesi gerektiğini belirterek, sosyal konut hamlesi gibi gelişmelerin 2025’in kalanı için kritik öneme sahip olduğunu söyledi.

“Kiracılıktan yeniden ev sahipliğine yönelik bir kayma var”

Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Hakan Şişik de yıla hızlı bir başlangıç yaptıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:

“Fiyat artışlarından etkilenmemek için nakdi olanlar peşin indirimlerden yararlanırken, birçok kişi de yüksek faiz oranlarına rağmen artan kiralardan kurtulmak ve enflasyona yenilmemek için krediyle konut alımına yöneldi. Azalan konut sahipliği oranları karşısında yavaş yavaş kiracılıktan yeniden ev sahipliğine yönelik bir kayma var. Satışlarda da daha düşük metrekareli evler ön plana çıkıyor. Gayrimenkul her zaman en güvenilir yatırım araçlarından. Faiz indirimleriyle birlikte konut satışlarındaki artış da devam ediyor. İpotekli satışlardaki artış da bunu gösteriyor. Satışlardaki hareketlilik devam ederse bu yıl 1,5 milyon konut satışına ulaşma ve bu rakamı geçme ihtimalimiz bulunuyor.”

“TOKİ’nin kiralık konut da üretmesi gerekiyor”

Gayrimenkul Pazarlama ve Satış Profesyonelleri Derneği (GAPAS) Başkanı İsmail Özcan ise konut satışlarında birkaç aydır şaşırtıcı rakamlar gördüklerini kaydederek, ocak ayı verilerinin beklediklerinden yüksek geldiğini söyledi.

Özcan, “Özellikle birinci el satış içerisinde önceden satışı yapılan projelerdeki ve kentsel dönüşümü tamamlanan konutlardaki tapu devirlerinin etkili olduğunu düşünüyoruz. Ama baktığınızda ikinci el satışları sıfır konutlara göre iki kattan fazla. Burada da ana etken yüksek kiralar. Vatandaşlar kira ödemektense kendi konutunu alıp onun taksitini ödemeyi daha doğru buluyor ve bu yöne doğru bir eğilim var.” ifadelerini kullandı.

Beklenen faiz indirimlerinin gerçekleşmesi halinde sektördeki canlılığın artıracağını dile getiren Özcan, “Ancak satışların yükünü ikinci el konutlar çekiyor. Burada canlılığın sürmesi için üretimin artırılması gerekiyor. Bu noktada stoklar bitme noktasına gelmiş durumda. Son dönemde açıklanan sosyal konut hamlesinin bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. TOKİ, Emlak Konut ve KİPTAŞ gibi kurumların sosyal konut üretimini artırması, TOKİ’nin kiralık konut da üretmesi gerekiyor.” diye konuştu.

Kaynak: AA

Sosyal konut projelerine uygun arazi aranıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, sosyal konut projeleri için uygun arazi belirlenmesi amacıyla valiliklere genelge göndermesinin ardından, konuyu değerlendiren sektör temsilcileri, bu adımın dar ile orta gelirli vatandaşların ev sahibi olmasını kolaylaştıracağını belirtti.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, sosyal konut projelerinin hayata geçirilmesi amacıyla geçtiğimiz günlerde 81 ilin valiliklerine kamu arazilerinin belirlenmesi için bir genelge göndermişti. Bu adım sektör temsilcileri tarafından konut arzının artırılması açısından olumlu karşılandı. Kamu desteği ile projelerin hayata geçirilmesiyle dar ve orta gelirli vatandaşların ev sahibi olmasının kolaylaşacağı bekleniyor.

Yeni konut projelerinin üretiminin yanı sıra kentsel dönüşümün de hızlanması gerektiğini ifade eden gayrimenkul ve inşaat sektörü temsilcisi Şemsettin Aydın, ’’Kamu arazilerinin konut projeleri için tahsis edilmesi arz kısmında önemli katkı sağlayacaktır, çok olumlu bir hamle. Özellikle kamu ve özel sektör işbirliğiyle ciddi bir etki olacaktır. Büyükşehirlerde arsa stoku kısıtlı olduğu için arz talep dengesinden ziyade ağırlıklı olarak kentsel dönüşüm ile yeni konutlar üretilmelidir. Konforlu ve dayanıklı konutların artırılması bu sayede sağlanacaktır. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğü ile başlatılan projeler konutta hem fiyatları erişilebilir hale getirecek hem de depreme dayanıklı konutlar üretilmesini sağlayacaktır’’ dedi.

Aydın, ‘‘Kamu ve özel sektörün hem mühendislik hem teknik anlamda işbirliği çok gerekli. Konut fiyatlarını en fazla yükselten etkenlerin başında arsa maliyetleri geliyor. Kamu arazileri de konut projelerine dahil edildiğinde konut fiyatları düşecektir. Bu sayede dar ve orta gelirli vatandaşların konuta erişimi kolaylaşacaktır’’ şeklinde konuştu.

‘‘Kentsel dönüşümü hızlandırmalıyız’’

Kentsel dönüşümü hızlandırmanın önemine de değinen Aydın, ‘‘Kentsel dönüşümü hızlandırmalıyız. Hem kamu hem özel işbirlikleri ile bir ahenk içinde çalışıyor. Kentsel dönüşüm toplumsal olarak her kesim ile birlikte sağlanmalıdır. Kentsel dönüşümü hızlandırmak için toplum olarak daha duyarlı olmalıyız’’ diye konuştu.

İnşaat maliyetlerinde dalgalanmaların ortadan kalktığını fiyatların normalleştiğini ifade eden Aydın, inşaat malzemesi ihracatına ilişkin de bilgi verdi. Türk inşaat sektörünün önemli projelere imza attığına dikkat çeken Aydın, ‘‘Covid salgını döneminden sonra inşaat maliyetlerinde dengesizlikler oluştu. Fakat fiyatlardaki bu dalgalanmalar son dönemde ortadan kalktı. Aynı zamanda Türkiye’den yurt dışına ihraç edilen inşaat malzemeleri de dalgalanmalar olmadığında daha mümkün hale geliyor. 1,3 milyar TL’yi bulan yurt dışı yatırımımızda 400 milyon TL’lik ürünü Türkiye’den aldık. Yatırımcılar olarak biz yurt dışı projelerimizde de Türkiye’den inşaat malzemesi tedarik ediyoruz. Bu sayede ülkemizin ekonomisine de katkı sağlıyoruz’’ dedi.

Kaynak: İHA

Bodrum’da yılbaşından bu yana 44 yapıdan 10’unun yıkımının gerçekleştirildi, 79 inşaat mühürlendi

BODRUM (Muğla), (DHA)-MUĞLA’nın Bodrum ilçesinde, belediye ekipleri tarafından yılbaşından bu yana yıkım kararı verilen 44 yapıdan 10’unun yıkımının gerçekleştirildiği, 79 inşaatın ise mühürlendiği bildirildi.

Bodrum Belediyesinin, kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış, doğal güzellikleriyle ön planda olan yarımadanın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için kaçak yapılaşmayla mücadele çalışmaları sürüyor. Bodrum Belediyesi Yapı Kontrol Müdürlüğü ekipleri, 3194 Sayılı İmar Kanunu’nun 32. Maddesi’nde belirtilen ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapılarla ilgili yaptırımlarına devam ediyor. Ekipler, kendi tespitleri ve vatandaşlardan gelen ihbarlar doğrultusunda kaçak yapıları tespit ediyor ve yasal süreçleri başlatıyor. Yasal süreçlerin tamamlanmasının ardından kaçak yapıların yıkımı gerçekleştiriliyor. Bodrum Belediyesi ekipleri, 2024 yılında 179 kaçak yapımının ortadan kaldırılmasını sağladı.

Son olarak Gürece Mahallesinde 3. derece doğal SİT (Ekolojik karakteri korunması gereken alan) olarak belirlenen bölge üzerindeki kaçak yapılaşmada yıkım çalışması başlatıldı. Ekiplerin yılbaşından bu yana yıkım kararı verilen 44 yapıdan 10’unun yıkımının gerçekleştirildiği, 79 inşaatın ise mühürlendiği bildirildi.

‘KAÇAK YAPILARLA MÜCADELE KONUSUNDA KARARLIYIZ’

Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, kaçak yapılarla mücadele konusunda kararlı olduklarını söyledi. Başkan Mandalinci, “Dünyada eşi benzeri olmayan kentimizin doğal yapısının bozulmasını önlemek ve bu güzel kenti geleceğe taşımak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Kaçak yapıların tespiti için ekiplerimiz yoğun bir çaba harcıyor. Tespitler, tutanak işlemleri ve tüm yasal süreçler tamamlandıktan sonra kendi ekiplerimizle yıkım işlemini gerçekleştiriyoruz. Bu konudaki çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın da kentimizi korumak üzere kaçak yapılaşmadan uzak durmasını bekliyoruz. Daha yaşanabilir bir Bodrum bırakılmasına katkı sağlamak ve betonlaşmanın önüne geçmek için Bodrum Belediyesi olarak kaçak yapılarla mücadelede vatandaşların desteğine büyük önem veriyoruz. Kaçak yapıları gören vatandaşların bu durumu belediyeye bildirmesi, mücadeleye önemli katkı sağlayacaktır” dedi.

Kaynak: DHA

Konutder Başkanı Ramadan Kumova: “Konut Satışları 2025’e Vites Düşürerek Girdi”

  • 2024 Temmuz ayından bu yana son 6 aydır her ay yükselen konut satışları 6 ay sonra ilk defa düşüş gösterdi.
  • 2024’ün ikinci yarısında canlanarak 1 milyon 478 bin konut satışına ulaşan sektör, eski performansına geri dönüş sinyali verirken 2025’in ilk verilerinde satışlar Aralık’a göre %47,2 geriledi. 2024 Ocak’a göre %39,7 oranında artış gerçekleşse de konut satışları 2025’e hız keserek başladı.
  • 1. El konut satışları 2. El konut satışlarına göre daha hızlı düştü. 1. El konut satışlar adet olarak bir önceki ay Aralık 2024’e göre %57,2 azalırken 2. El konutlarda düşüş %41,6 oldu. Ocak 2024’e göre ise 1.El konut satışları %29,8, 2.El konut satışları ise %44,2 artış kaydetti.
  • 2024’ün ilk yarısındaki düşük performansa göre 2025’e göre daha iyi bir başlangıç yapıldı ancak konut satışlarının ideal seviyelere gelebilmesi ve ihtiyacın karşılanabilmesi için faizler ve sosyal konut hamlesi belirleyici olacak.

Konutder Başkanı Ramadan Kumova, bugün TÜİK tarafından açıklanan Ocak 2025 Konut Satış İstatistiklerini değerlendirdi.

Türkiye genelinde konut satışları 2025 Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %39,7 oranında artarak 112 bin 173 olsa da Aralık 2024’e göre %47,2 düştü.

Konut fiyatlarındaki reel düşüşü 2024’ün son 6 ayında fırsata dönüştüren halkımız piyasayı hareketlendirdi ancak Ocak’ta bu 6 aylık artış trendi son buldu ve satışlar bir ayda %47,2 gerileyerek 212 bin 637 adetten 112 bin 173’e düştü. Her ne kadar 2025’e düşüş ile başlanmış olsa da 2024’ün ilk yarısındaki düşük performans göz önüne alındığında 2025’e daha iyi bir başlangıç yapıldığını düşünüyoruz. Ancak konut satışlarının ideal seviyelere gelebilmesi ve ihtiyacın karşılanması için gerekli adımlar atılmalı ve faizlerin %1’ler seviyelerine kadar gerilemesi sağlanmalı.

Ocak 2025’te 1. El konut satışları 32 bin 785 olarak gerçekleşirken adet olarak Aralık 2024’e göre %57,2 azalmış durumda. 2024’ün Ocak ayına göre ise %29,8 arttı. Öte yandan 2. El konutlarda ise satışlar 79 bin 388 olarak gerçekleşirken adet olarak Aralık 2024’e göre %41,6 azalmış durumda. Ancak 2024’ün Ocak ayına kıyasla %44,2’lik bir artış kaydedildi.

Türkiye genelinde kredili (ipotekli) satış adedi Aralık 2024’e göre %28,1 azaldı ve geçen senenin Ocak ayına göre %182,8’lik bir artış olsa da bir düşüş eğilimi var. Öte yandan toplam konut satışları içinde kredili satışların payı %14,9 olarak gerçekleşti. İdeal piyasa koşulları düşünüldüğünde kredili satış oranları düşük seyrine devam ediyor ve sağlıklı piyasa koşullarında kredili satış oranının %50’lere olması gerekiyor.

Yabancıya konut satışında ise düşüş devam ediyor. Aralık 2024’e göre %36 azalan yabancıya konut satışı geçen seneye göre de %24,9 oranında geriledi.

Tüm bu rakamlara bakıldığında Ocak ayında Aralık’a göre bir düşüş gözlemlense de 2024’e göre sektör yeni yıla daha iyi bir başlangıç yapmış durumda. Faiz indirimlerinin hız kesmeden %1’lere kadar istikrarlı olarak düşürülmesi, merakla beklenen sosyal konut hamleleri gibi gelişmeler 2025’in kalanı için kritik öneme sahip.

Kastri’de İnşaat Ruhsatları Geçici Olarak Durduruldu

Kastri’de Ruhsat Problemi

Erdek Belediye Başkanı Burhan Karışık, Kastri bölgesinde inşaat izni ve ruhsat verme işlemlerinin durdurulduğunu açıkladı. Erdek ilçesinde, Kara Kuvvetleri Kampı’nın da yer aldığı bölgede çeşitli hukuki sorunlar yaşanıyor.

Mahkeme Kararı

İki kaçak yapı sahibi, imar planında kendilerine ait yola itiraz ederek Balıkesir Bölge Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme, bu davayla ilgili olarak parsel bazında yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bu karara istinaden, Erdek Belediyesi Kastri bölgesindeki tüm inşaat ve ruhsat işlemlerini geçici süreyle durdurdu.

Geçici Durdurma Kararı

Belediye Başkanı Karışık, ortaya çıkan bu sorunu 1-2 ay içinde çözmeyi planladıklarını ve ardından inşaat ruhsat işlemlerinin yeniden başlayacağını belirtti. Belediye, mahkeme kararını dikkate alarak bölgede hukuka uygun bir çözüm üretmeye çalışıyor.

İleriye Dönük Planlar

Yerel yönetim, bölgedeki inşaat ruhsat problemlerini çözerek Kastri’nin gelişimini desteklemeyi hedefliyor.

  • İmar planlarına uygun düzenlemeler yapılacak.
  • Ruhsat işlemleri hukuki çerçevede sürecek.
  • Belediye, mahkeme kararlarına saygılı bir yol izleyecek.

Bu süreç, Erdek Belediyesi’nin bölgedeki tüm inşaat işlemlerini daha sağlıklı bir zemine oturtmasını amaçlıyor.

Kaynak: Balıkesir GerÇek

Yılın ilk inşaat endüstrisi ihracat fuarı açıldı

Yılın ilk inşaat endüstri ihracat fuarı İstanbul’da kapılarını açtı. 12-15 Şubat tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde organize edilen fuara 3 bini yabancı, 10 bin profesyonel ziyaretçi ilgi gösteriyor. Sektörün ihracatını yukarılara çekecek olan CF İstanbul 4 gün boyunca açık olacak.

Türk ekonomisinin en önemli destekçilerinden biri olan inşaat ve yapı sektörü, 2025 yılının ilk ihracat fuarı İnşaat Endüstrisi İhracat Fuarı- CF İstanbul’da bir araya geliyor. İnşaat ve yapı endüstrisine dair her türlü ürün ve hizmetin yer aldığı fuar, İstanbul Fuar Merkezi’nde organize ediliyor. Fuarı iç pazar profesyonellerinin yanı sıra Nijerya, Tunus, Cezayir, Arnavutluk, Sırbistan, Rusya, Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Mısır’ın da aralarında olduğu Orta Doğu, Doğu Avrupa, Afrika ve Bağımsız Devletler Topluluğu’ndan 40’a yakın ülkeden profesyonel alıcı geliyor. 3 bin yabancının ziyaret etmesi beklenen ve halka kapalı olan fuarın toplam profesyonel ziyaretçi hedefi ise 10 binin üzerine çıkmak.

TÜRKİYE İLK BEŞ ÜLKE ARASINDA

Fuarda, inşaat malzemeleri ve teknolojileri sanayinde dünyanın ilk beş ihracatçısı arasında olan Türk inşaat endüstrisinin global ticaretini artıracak B2B ikili iş görüşmeleri gerçekleştiriyor. Bu görüşmeler katılımcı firmalara yeni ihracat kanalları oluşturmasının yanında Türk firmaların global marka bilinirliklerini de artırma olanağı sunuyor. Fuar’da inşaat malzeme ve teknolojilerinin yanı sıra; iklimlendirme, banyo mutfak, tesisat sektörleri ile inşaat elektrik elektroniği, akıllı bina sistemleri özel olarak tasarlanan ayrı ayrı hollerde sergileniyor. Ziyaretçiler, bu özel alanlarda sektörün en güncel trendlerini takip edebilirken, yeni teknolojilere dair kapsamlı bilgilere de ulaşabiliyor.

YABANCI TİCARET ODALARI ALIM HEYETLERİYLE GELDİ

CF İstanbul’un daha ilk gününde birçok ülkenin ticaret odaları ve alım heyetleri katılımcılarla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirmeye başladı. Aralarında Fildişi Sahilleri, Nijerya, Kosova, Fas, Tunus, Cezayir, Arnavutluk, Moldova, Romanya, Suudi Arabistan, Umman ve Lübnan’ın da olduğu ülkelerin ticaret ile mimarlar oda temsilcilerinin ve heyette bulunan alım gruplarının yaptığı görüşmeler, fuar katılımcıları için yeni ihracat kanalları oluşturacak. İstanbul Fuar Merkezi’nin 9 ve 10’uncu hollerinde düzenlenen İnşaat Endüstrisi İhracat Fuarı- CF İstanbul’un kapıları 15 Şubat’a kadar açık olacak.

Kaynak: Sabah

Biva Mimarlık Balıkesir’e 240 turizm tesisi yapacak

Biva Mimarlık A.Ş. Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde 240 odalı rezidans konseptli turizm tesisi yapacak.

İzmir bölgesinde faaliyet gösteren Biva Mimarlık A.Ş. Balıkesir’in Burhaniye ilçesi, Geriş Mahallesi, İğdeburnu mevkiinde “Solena Residence” isimli 240 oda kapasiteli bir turizm tesisi inşa edecek. 12 bloktan oluşacak tesis odalar dışında, dinlenme alanları, restoran, peyzaj alanları, satış ünitesi, oyun salonu, kamp alanı, olimpik havuz gibi alanlar yer alacak.

58.290 metre kare arsa üzerine kurulacak tesisin toplam 2.075.130.764 TL’ye mal olması planlanıyor.

Kaynak: Turizm Ajansı

Fenerbahçe Futbol Akademi tesisi için imzalar atıldı

Fenerbahçe Futbol Akademi’nin yer alacağı Maltepe’deki 125 dönümlük inşaatın yapımı başlıyor ve 2 yıl içinde tamamlanacak.

Fenerbahçe Kulübü, Futbol Akademi’nin tesis yapımı için “Ark İnşaat” ile resmi imzaları attı.

Fenerbahçe Futbol Akademi’nin yer alacağı Maltepe’deki 125 dönümlük inşaatın yapımı başlıyor ve 2 yıl içinde tamamlanacak.

Bu işin tamamında, Başkan Ali Koç’un talimatıyla Asbaşkan Hamdi Akın görev alacak. Hamdi Akın’ın bu konularda tecrübesiyle Fenerbahçe’ye büyük katkı vereceği belirtiliyor. 

Kaynak: Haber Global

Kahramanmaraş’ta 400 yataklı acil durum hastanesi açıldı

Kahramanmaraş’ta sağlık altyapısını güçlendirmek amacıyla inşa edilen 400 yataklı Kahramanmaraş Acil Durum Hastanesi, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Depreme dayanıklı çelik konstrüksiyon sistemiyle inşa edilen hastane, modern tıbbi cihazlarla donatılarak vatandaşlara geniş kapsamlı sağlık hizmeti sunmayı amaçlıyor.

Kahramanmaraş’ta 6 Şubat depremlerinin ardından sağlık altyapısını güçlendirmek amacıyla inşa edilen 400 yataklı Kahramanmaraş Acil Durum Hastanesi, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Çelik konstrüksiyon sistemiyle depreme dayanıklı olarak inşa edilen hastane, modern tıbbi cihazlarla donatılarak geniş kapsamlı sağlık hizmeti sunmayı amaçlıyor.

Onikişubat ve Dulkadiroğlu ilçelerinin sınırında bulunan hastanenin açılış törenine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve diğer yetkililer katıldı.

Bakan Memişoğlu: Afetlere dayanıklı bir sağlık üssü

Açılış töreninde konuşan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, hastanenin yalnızca deprem sürecinde değil, uzun vadede sağlık hizmetlerinin güçlenmesine büyük katkı sağlayacağını belirtti.

“Bugün hizmete açtığımız 400 yataklı Kahramanmaraş Devlet Hastanemiz, ‘önce insan’ vizyonumuzun en güzel örneklerinden biri. Depreme dayanıklı ağır çelik yapı tekniğiyle inşa edildi. 55 bin 755 metrekare alana sahip hastanemizde; 86 poliklinik, 12 ameliyathane, 12 yeni doğan yoğun bakım olmak üzere toplam 81 yoğun bakım yatağı, anjiyo ünitesi, fizik tedavi ve diyaliz gibi birçok özellikli birim bulunuyor. Modern tıbbi cihazlarla donatılmış ve afet durumlarında 3 gün boyunca kesintisiz sağlık hizmeti sunabilecek kapasitede. Kahramanmaraşlı vatandaşlarımıza hayırlı olsun” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Bölgeye büyük katkı sağlayacak

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise hastanenin sadece Kahramanmaraş’a değil, bölgedeki tüm vatandaşlara hizmet vereceğini vurguladı.

“Bu hastane, 97 bin metrekarelik bir sağlık kompleksi olarak 400 yatak kapasitesi, 86 poliklinik odası, 12 ameliyathane, 81 yoğun bakım yatağı ile büyük bir hizmet kapasitesine sahip. Anjiyografi ünitesi, diyaliz merkezi, fizik tedavi ve rehabilitasyon imkanları ile son teknolojiye sahip altyapıya sahip. Afet durumlarında 3 gün boyunca kesintisiz sağlık hizmeti sunabilecek şekilde tasarlandı. Bölgedeki vatandaşlarımız artık daha güvenli ve donanımlı bir hastanede sağlık hizmeti alabilecek” ifadelerini kullandı.

Yeni şehir hastaneleri yolda

Sağlık yatırımlarının süreceğini belirten Yılmaz, Kahramanmaraş ve Hatay’a toplamda 2 bin yatak kapasiteli iki yeni şehir hastanesinin planlandığını açıkladı:

“Bin yatak kapasiteli Kahramanmaraş Şehir Hastanesi ve bin yatak kapasiteli Hatay Şehir Hastanesi projelerini tamamladık. İnşallah ihale süreçlerini de bu yıl içinde tamamlayarak, bölgeye iki güçlü sağlık yatırımı daha kazandıracağız” dedi.

Yeni açılan Kahramanmaraş Acil Durum Hastanesi, bölgedeki vatandaşlara modern ve kesintisiz sağlık hizmeti sunarak, özellikle afet anlarında kritik bir rol oynayacak.

Kaynak: Dünya Gazetesi

Savunmaya 3.8 milyar TL yatırım geliyor

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından Milli Savunma Bakanlığı için inşa edilen 56. Bakım Fabrikası’nda çalışmalar devam ediyor. Projenin 3.8 milyar TL yatırımla yapıldığını söyleyen Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, projeyi yıl sonuna tamamlayacaklarını belirtti.

Konya Büyükşehir Bele­diye Başkanı Uğur İbra­him Altay, Ağır Bakım Kentsel Dönüşümü kapsamın­da Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen 56. Bakım Fabrika Müdürlüğü inşaatında­ki çalışmaları inceledi.

Tesisin taşınacağı Selçuklu Aşağı Pınarbaşı Mahallesi’nde gerçekleştirilen incelemeler­de bulunan Başkan Altay, Tür­kiye’deki en önemli konulardan birisinin kentsel dönüşüm oldu­ğunu belirterek, Konya’da çok önemli kentsel dönüşüm çalış­maları yürüttüklerini söyledi.

Bakım Fabrika Müdürlü­ğü inşaatında çalışmaların ti­tizlikle sürdürüldüğünü vur­gulayan Başkan Altay, “Aslında Konya kamuoyuna sorduğunuz­da kentsel dönüşüm çalışması yapılması gereken üç alanla il­gili çalışmalar yaptık. Birincisi, Eski sanayi ve Karatay Sanayi. İkincisi Sille yolunda bulunan cephanelik alanı. Yine Milli Sa­vunma Bakanlığı (MSB), Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile yapmış olduğumuz protokol kapsamında Çum­ra’da güncel bedelle 4 milyar 800 milyon liraya Türkiye’nin en modern cephaneliklerinden birisini yaparak Milli Savun­ma Bakanlığı’mıza teslim ettik. Üçüncüsü ise Havzan’da Ağır bakım olarak bildiğimiz alan” ifadelerini kullandı.

Başkan Altay, “56. Ağır Ba­kım Fabrika alanı toplam 600 bin metrekarelik bir alan. 60 bin metrekarelik kapalı alanda Mil­li Savunma Bakanlığı’nın isteği doğrultusunda tesisler gerçek­leştirilmiş oldu. Burada baştan sona bir tankın bakımının yapı­labileceği, hatta yeni imal edile­bilecek alanların oluştuğu mo­dern bir tesis inşa ediyoruz” dedi.

Tesisin 60 bin metrekare kapalı alanda anahtar teslimi bütün mekanik elektrik işleri­nin, çevre düzenlemelerinin ya­pıldığı ve askeri personelin tüm sosyal imkanları karşılayacağı­nı belirten Altay, “Güncel mali­yetle burasının yatırım maliyeti 3 milyar 800 milyon lira. Dola­yısıyla cephanelik ve ağır bakım için 9 milyar bedel harcamış olu­yoruz. Yaptığımız işler NATO standartlarında. Hiçbir masraf­tan kaçınılmadı. Çünkü biz bunu bir memleket meselesi olarak gö­rüyoruz. Milli Savunma Bakan­lığımıza Türkiye’nin en modern tesislerinden birisini teslim et­miş olacağız. Ağır Bakım alanı­nın yılsonuna kadar bu bölgeye taşınmasını arzu ediyoruz.

Eylül ayı gibi Milli Savunma Bakanlı­ğı’na teslim ederek taşınmanın tamamlanmasını bekliyoruz. Taşınma sonrası o bölgede 640 bin metrekarelik alan Büyükşe­hir Belediyemize devredilecek. Orada; yeşil alanlar, okul alanla­rı, sağlık tesisi alanları ile birlik­te yaklaşık 500 bin metrekare­lik yeni bir sosyal donatı alanı­na kavuşmuş olacağız. Kalan 140 bin metrekarelik alanda proje­nin finansmanı için konut olarak kentsel dönüşümde kullanılmak üzere değerlendirilecek.”

“Konya’nın hayallerini bir bir gerçekleştiriyoruz”

Başkan Altay, şehrin hayati meselelerine çözümler ürettiklerine dikkati çekerek, “İfade ettiğimiz gibi el ele verdik, Konya’nın hayallerini bir bir gerçekleştiriyoruz. Böylece merkezde kalmış hem askeri bakımdan büyük bir yoğunluk oluşturan hem de tesis olarak ülkemize hizmet etmekten öte bir alanı böyle bir modern bir alana; en önemlisi de Organize Sanayi Bölgesi’nin hemen yanı başında, ASELSAN Konya’nın karşısında yeni bir üretim üssü haline getirerek, Milli Savunma Bakanlığı’na devretmiş olacağız” dedi.

Kaynak: Dünya Gazetesi

Çankırı’da çöplükten OSB’ye dönüştürülen alandan yılda 100 milyon dolarlık ihracat

Çankırı’nın Çerkeş ilçesinde eskiden çöplük olarak kullanılan alan, bugün yılda 100 milyon dolar ihracat yapılan organize sanayi bölgesine ev sahipliği yapıyor.

İlçeye yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta D-100 kara yolu kenarındaki alanda 1990’lı yıllarda Organize Sanayi Bölgesi kurulması kararı alınmasına rağmen uzun yıllar yatırım yapılmadı.

Çerkeş Belediye Başkanı ve Çerkeş OSB Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Sopacı’nın 2014 yılında göreve gelmesiyle ilçenin çöplüğü olarak kullanılan alanda çalışma başlatıldı.

Yapılan çalışmaların ardından iki etap halindeki 1500 dekar alanda bulunan OSB’de 12 fabrika faaliyet gösterirken, bu fabrikalardan yaklaşık 30 ülkeye ihracat gerçekleştiriliyor.

OSB’nin üçüncü etabının ise 2 bin dekarın üzerinde olması planlanıyor.

Sopacı, AA muhabirine, OSB’nin bulunduğu alanın 2014 yılında kocaman bir çöplük olduğunu söyledi.

Bölgenin temizlenmesi ve altyapısının yapılmasının ardından yatırımcı çekmek için çalışmalara başladıklarını belirten Sopacı, “2014 yılında belediye başkanı ve aynı zamanda OSB başkanlığını aldığım gün bu alanı İl Özel İdaresi ve kamunun desteğiyle 27 araçla 27 günde temizledik. O günden başlayarak bu alanımızda fabrikalar, sanayi kuruluşları çoğalmaya başladı.” dedi.

“OSB’de 2 bin kişiye istihdam sağlıyoruz”

İstanbul’a, Ankara’ya, Dilovası’na gittiklerini, Türkiye’nin değişik yerlerinde yatırımcıları, “Çerkeş’e yatırım yapın” diye dolaşıp ikna ettiklerini anlatan Sopacı, “Çerkeş ilçesi kalkınmada öncelikli 5. bölge ama organize sanayi bölgemiz, 6. bölge olarak geçiyor. Yatırımcılara ciddi teşvikler var. Bunları da yatırımcılarımıza anlattık ve 2014’ten bu yana alanımızda 12 fabrika faal durumda. 10 fabrika da yatırım yapıyor şu anda. Bir kısmı projede, bir kısmının yatırımı bitmek üzere.” ifadesini kullandı.

OSB’de birinci ve ikinci etapta 3 parsel kaldığını, yoğun talep üzerine üçüncü bölge için yatırım kararı alındığını aktaran Sopacı, şöyle devam etti:

“OSB’de 2 bin kişiye istihdam sağlıyoruz. Yılda yaklaşık 100 milyon dolar ihracat yapılıyor. Bölgemiz Türkiye’nin İstanbul’a ve Ankara’ya en yakın, en çok yatırım alan ve gelişen bölgesi. Havalimanına 100 kilometre, Ankara’ya 100 kilometre, İstanbul’a 350 kilometre. Üçüncü etap OSB ile ortasından D-100 kara yolunun geçtiği bir alan. Aynı zamanda OSB’nin güneyinde demir yolu da mevcut. Burada Zonguldak’tan Ankara’ya kadar uzanan demir yolu ağımız var. Tüm yatırımcılarımızı ilçemize bekliyoruz.”

OSB’de ayakkabı, raf, dolap, bijuteri ürünleri, mobilya, oyuncak, kimyasal ürün, kağıt gibi birçok alandaki fabrikanın üretim yaptığını vurgulayan Sopacı, “Burada dünyanın birçok ülkesine ihraç edilen ürünler üretiliyor. Buralarda üretilen ürünler yaklaşık 30 ülkeye gönderiliyor. Amerika’dan Çin’e kadar ürünlerin pazarlandığı bir bölgemiz.” diye konuştu.

Kaynak: AA

Dülük-OSB tüneli inşaatı başlıyor

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı (GAOSB) ve Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) tarafından yapılacak Dülük-OSB Tüneli için geri sayım başladı.

Cumhurbaşkanlığı 2025 Yılı Yatırım Programı içerisinde yer alan, 7.2 milyar TL değerindeki Dülük-OSB Tüneli inşaatı başlıyor. Trafik yoğunluğunu azaltacak ve ulaşımı hızlandıracak proje ile İpekyolu üzerindeki yoğunluğun hafifletilmesi hedefleniyor.

Şehrin ekonomisi için lokomotif görevi gören, 300 bin çalışanıyla aralıksız üretimini sürdüren Gaziantep Organize Sanayisi’nde işçilerin hızlı ulaşımını sağlayacak çalışmada Dülük Ormanları’nın altından geçirilecek şekilde planlanan, 3 bin 250 metrelik iki tünel inşa edilecek. Doğaya zarar vermeyecek şekilde planlanan tünel çalışması, yapılacak bağlantı yollarıyla toplam uzunluk 8 bin 600 metre olacak.

Karayolları Genel Müdürlüğü proje içerisinde 5 yeni köprülü kavşak inşa edecek. İhale sürecinin tamamlandığı ve çalışmaların başladığı tünel çalışması için yakın zamanda temel atma yapılacak.

“Yolu ve mesafeyi kısaltıyor, zamanı ve maliyeti düşürüyoruz”

Proje hakkında bilgi veren Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, sanayi çalışanlarının organize sanayi bölgesine ulaşmak için büyük bir yol gittiklerini aktararak şunları söyledi:

“Bizim açımızdan bu çalışma çok önemliydi. Yine Gaziantep Modeli çalışıyor. Tüneli GASOB ile Büyükşehir Belediyesi yapıyor. İhalesi yapıldı. Yol açma ve delme işlemi başladı. Proje kapsamında da 5 kavşak var. 5 kavşağı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yapacak. Bu proje tam bir ilaç olacak, 40 dakikada ulaşılan yere 10 dakikada varacaksınız. 2 yıllık bir iş ama bir an önce başlaması gerekiyordu. İhalesi yapıldı. Burası organize sanayideki iş sağlığı, iş güvenliği, insanımızın huzurlu bir şekilde gitmesi açısından çok önemli. Yolu ve mesafeyi kısaltıyor, zamanı ve maliyeti düşürüyoruz.”

Dülük-OSB tüneli inşaatı başlıyor

Kaynak: İHA

İnşaat maliyetlerinde 45 ayın en düşük yıllık enflasyonu

  • İnşaat maliyet endeksi, Aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,27 arttı.
  • Böylelikle inşaat maliyetlerinde 2021 Mart ayından bu yana en düşük yıllık enflasyon görüldü.

İnşaat maliyet enflasyonunda düşüş ivmesi devam ediyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, inşaat maliyet endeksi, 2024 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 0,70 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,27 arttı.

Yıllık enflasyon Mart 2021’den bu yana en düşük enflasyon oldu.

Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,41 arttı, işçilik endeksi yüzde 1,29 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 26,18 arttı, işçilik endeksi yüzde 54,35 arttı.

Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 0,66 arttı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34,67 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,40 arttı, işçilik endeksi yüzde 1,18 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 26,81 arttı, işçilik endeksi yüzde 53,38 arttı.

Kaynak: Bloomberght

Baykar, Endonezya’da ortak SİHA üretecek

İnsansız hava araçları üreticisi Baykar, Endonezya’da üretim yapacak. Konuya ilişkin anlaşma, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Endonezya ziyareti kapsamında imzalandı. Anlaşma uyarınca Baykar, Endonezya’nın savunma şirketi Republikorp ile Bayraktar TB3 ve Bayraktar Akıncı SİHA’ların üretimi ve ihracatı konusunda ortak girişim kuracak.

Endonezyalı savunma şirketi Republikorp ile Baykar, Endonezya’da insansız hava aracı fabrikası için ortak girişim kurmaya yönelik anlaşma imzaladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Endonezya Cumhurbaşkanı Subianto, Bogor Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi İlk Toplantısı’nın ardından anlaşmaların imza törenine başkanlık etti ve ortak basın toplantısı düzenledi.

Törende, Endonezyalı savunma şirketi Republikorp ile Baykar, Endonezya’da insansız hava aracı fabrikası için ortak girişim kurmaya yönelik anlaşma imzaladı. Anlaşma, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto’ın ikili görüşmesinin ardından imzalandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji, tarım, ticaret, savunma sanayisi, iletişim, eğitim gibi çeşitli alanlarda 13 mutabakat metni imzalandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Savunma sanayinde mevcut projeleri ve ilave işbirliği imkanlarını gözden geçirdik. Görüşmelerimizde ticaretimizin 10 milyar dolar seviyesine yükseltilmesine ve dengeli hale getirilmesine yönelik yapabileceğimiz çalışmaları ele aldık.”

Kaynak: ekonomigazetesi

Antalya Aksu’ya 5 Yıldızlı 240 odalı Yeni Otel Yatırımı

Antalya’nın Aksu ilçesine bağlı Kundu Mahallesi’nde 5 yıldızlı yeni bir otel inşa edilecek.

Nebula Otelcilik Organizasyon Ticaret A.Ş. tarafından hayata geçirilecek proje için 2 milyar 256 milyon TL yatırım yapılacak. 240 oda ve 900 yatak kapasitesine sahip olacak otel, toplamda 72 bin metrekarelik bir alanda yükselecek.

Otelin içerisinde misafirlerin konforunu artıracak birçok alan bulunacak. 350 kişilik ana restoran, 100 kişilik ek restoran ve 150 kişilik bar salonunun yanı sıra toplam 450 kişilik toplantı salonları yer alacak. Ayrıca, açık ve kapalı yüzme havuzları, spa, Türk hamamı, masaj ve hidroterapi birimleri, jimnastik salonu, bilardo ve bowling alanları da misafirlerin hizmetine sunulacak. Araç park ihtiyacını karşılamak için 60 araçlık açık ve 20 araçlık kapalı otopark da projeye dahil edildi.

İnşaatın 2 yıl içinde tamamlanması hedeflenirken, işletme aşamasında 650 kişinin istihdam edilmesi planlanıyor. Bölge turizmine büyük katkı sağlaması beklenen bu yatırım, Antalya’nın konaklama kapasitesini ve turizm potansiyelini daha da artıracak.

Kaynak: turizmdays

Şanlıurfa’ya 5 yıldızlı yeni otel geliyor!

Şanlıurfa’ya 403 milyon liralık yatırımla 5 yıldızlı 240 odalı yeni otel geliyor!

Şanlıurfa’ya 403 milyon liralık yatırımla 5 yıldızlı 240 odalı yeni otel geliyor!

Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesi, Akebe Mahallesi 2373 ada, 5 parsel üzerindeki alana Ömer Bucak İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından 240 oda kapasiteli Turizm Konaklama Tesisi yapılacak.Toplam 20 bin 153 metrekare alan üzerinde 24 katlı olarak yapılacak 5 yıldızlı otel de 250 kişilik lokanta, 300 kişilik çok amaçlı salon, 110 kişilik toplantı salonu, 200 kişilik konferans salonu, açık ve kapalı yüzme havuzları bulunacak. İnşaat aşamasında 50 kişinin işletme aşamasında ise 30 kişinin çalıştırılması planlanan ve 2 yıl içerisnde hizmet vermye başlayacak. Otelin yapımı için 402 milyon 931 bin 250 TL yatırım yapılacak.

Kaynak: Turizm News

481 milyon TL yatırımla Hilton açacak

Bitlis’e 481 milyon 410 bin TL yatırımla Hilton oteli yapılacak.

Bitlis’in Merkez ilçesi, Taş Mahallesi, 9 ada 5 parselde bulunan metrekarelik araziye 4 yıldızlı otel yapılacak.

Eren Enerji Elektrik Üretim A.Ş .tarafından yapılacak otel uluslararası otel zinciri Hilton’un Garden Inn markası altında ‘Hilton Garden Inn Bitlis’ ismiyle işletilecek.

Otelde 2 adet bedensel engelli oda, 38 çift kişilik oda, 64 king oda, 1 junior suit oda, 6 suit oda olmak üzere 111 oda faaliyet gösterecek. Otelde ayrıca 110 kişilik restoran, 40 kişilik bar, 2 adet toplantı odası bulunacak.

Otel projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü tarafından ÇED süreci başlatıldı.

Kaynak: Turizm Güncel

SPOINT İnşaat Galatasaray Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımı’nın forma kol sponsoru oldu

Taahhüt ve konut projeleriyle inşaat sektöründe güvenin temsilciliği üstlenen SPOINT İnşaat A.Ş., Galatasaray Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımı’nın forma kol sponsoru olarak, kadın futbolunun gelişimine katkıda bulunmaya hazırlanıyor. Sponsorluk anlaşması kapsamında, SPOINT İnşaat logosu, Galatasaraylı kadın futbolcuların formalarının kolunda yer alacak.

Hayata geçirdiği taahhüt ve konut projeleriyle inşaat sektörünün yenilikçi markaları arasında yer alan SPOINT İnşaat A.Ş., sporun birleştirici gücüne olan inancıyla spora ve sporculara verdiği desteği tüm hızıyla sürdürüyor. Bu kapsamda SPOINT İnşaat, Galatasaray Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımı ile forma kol sponsorluğu anlaşması imzaladı. Sponsorluk anlaşmasıyla sarı kırmızılılar, formaların kolunda SPOINT İnşaat A.Ş. logosunu taşıyacak.

“Galatasaray bizim içim bir tutku”

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan SPOINT İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Galatasaraylı Yönetici ve İş İnsanları Derneği (GSYİAD) Yönetim Kurulu Üyesi Ünal Memiç, “Galatasaray, yalnızca bir spor kulübü değil, aynı zamanda bir değer, bir kültür ve bir ilham kaynağıdır. Bugün, SPOINT İnşaat olarak Galatasaray Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımı ile gerçekleştirdiğimiz forma kol sponsorluğu anlaşmasının imza töreni için buradayız. Bu iş birliği, kadın futbolunun yükselişine katkıda bulunma sorumluluğumuzun bir parçasıdır” dedi.

“Kadınların başarılarını ayakta alkışlamaya alıştık, daha fazlasına da hazırız!”

Sarı kırmızılı kadın futbolcuların yeşil sahalardaki mücadelesini gururla desteklediklerini ifade eden Ünal Memiç, “Kadın futbolunun gelişimi, sadece sporun değil, toplumsal ilerlemenin de önemli bir göstergesidir. Kadın Futbol Takımımız, sahada gösterdiği azim ve kararlılıkla bu dönüşümün öncülerinden biri olmuştur. Biz de kadın sporcularımızın mücadelesini desteklemeyi ve bu yolculukta onların yanında olmayı önemli bir sorumluluk olarak görüyoruz. Galatasaray, Baba Gündüz’ün dediği gibi, ‘bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır.’ Bugün burada attığımız bu adım da Galatasaray’ın bu güçlü ruhunun bir yansımasıdır. Bu güçlü takımın bir parçası olmak ve kadın futbolunun yükselişine birlikte tanıklık etmek, bizim için büyük bir onur. Futbolcularımıza ve kulübümüze emek verdikleri tüm alanlarda başarılar diliyor, bu yolculukta her zaman yanlarında olacağımızı bir kez daha belirtmek istiyorum” şeklinde konuştu.

Kaynak: Gayrimenkul Haber

İPYD 8. inşaat Yönetimi Zirvesi 27 Mayıs 2025’te gerçekleşecek

Bu sene İPYD 8. inşaat Yönetimi Zirvesi mottosu; Çevik PMO, Kurumsal Dönüşümler, Yetkinlik Gelişimi & İnsan olacak.

İPYD 8. inşaat Yönetimi Zirvesi 27 Mayıs 2025’te gerçekleşecek

İPYD 8. inşaat Yönetimi Zirvesi mottosu; Çevik PMO, Kurumsal Dönüşümler, Yetkinlik Gelişimi & İnsan olacak. Zira 27 Mayıs 2025 Salı günü Sheraton Grand İstanbul Ataşehir Otel’de bu sene 25. Dinamikler Kongresi düzenlenecek.

İstanbul Proje Yönetim Derneği’nden İnşaat Yüksek Mühendisi Yıldır Raifoğlu konuyu sosyal medyadan şöyle duyurdu; “Bu sene 25.sini “ÇEVİK PMO, KURUMSAL DÖNÜŞÜMLER, YETKİNLİK GELİŞİMİ & İNSAN” mottosuyla düzenleyeceğimiz DİNAMİKLER KONGRESİ’nin SPONSORU olarak sizleri de diğer büyük markalarla birlikte aramızda görmekten mutluluk duyacağız.”

Raifoğlu, Bir çok değerli katılımcı, konuşmacı ve sponsorun ağırlanacağı Uluslararası Dinamikler Kongresi’ni 27 Mayıs 2025 Salı günü Sheraton Grand İstanbul Ataşehir Otel’de düzenleyeceklerini ifade etti. Bu sene 25.yılı gerçekleşecek olan 8. inşaat Yönetimi Zirvesi, network ve etkileşimlerin bolca gerçekleşeceği, profesyoneller için yenilik, motivasyon ve gelişim fırsatları ile dolu olacak.

İstanbul Proje Yönetim Derneği (İPYD) çatısı altında gerçekleştirilecek 25. Dinamikler Kongresi için inşaat ve gayrimenkul sektörü paydaşlarının gücü ile daha iyisini yapmak üzere yeniden çalışmalara başlandı.

Bu sene kongrede yurt içinde ve yurt dışında faaliyet gösteren, büyük projelere imza atmış, sektöründe yine öncü firmaların ağırlanması planlanıyor.

İnş. Yük. Müh. Yıldır Raifoğlu açıklamasını; “Kongremize sponsor olma veya konuşmacı önerisinde bulunma konusunda ilgi duyarsanız sizlerle görüşmek ve ekte paylaştığım sponsorluk detaylarını aktarmak isteriz.” sözleri ile tamamladı.

İPYD 7. İnşaat Yönetimi Zirvesi gerçekleşti.

İstanbul Proje Yönetim Derneği (İPYD) 7. inşaat Yönetimi Zirvesi, 27 Nisan 2024‘te İstanbul Feriye Sarayı’nda düzenlendi.

“Geleceğin Yönetimi” temalı etkinlik, çeşitli oturumlara ev sahipliği yaparak sektörün geleceğine ışık tutmayı amaçlamaktadır. Nitekim 24. Dinamikler Kongresi dünyadaki hızlı değişim sürecinde inşaat sektörünün geleceğinin nasıl şekilleneceğine dair önemli sorulara cevap aradı.

İstanbul Proje Yönetim Derneği

‘Proje Yönetimi’ yaklaşımları ülkemizde 1980 yılından bu yana, farklı üretim alanlarında, proje, kuruluş ve sektör düzeylerinde farklı nitelik ve tanımlarda ortaya çıkmıştır. Zira bu anlayış günümüzde dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye’de de genel kabul görmüş, mesleki bir kimliğe kavuşma sürecini yaşamıştır. Bununla birlikte konu ile ilgili bilgi birikimine sahip olma ve terminoloji oluşturma çalışmaları da önem kazanmıştır. Nitekim İstanbul Proje Yönetim Derneği ( www.ipyd.org), bu süreçte yer alan 27 kişilik kurucularının çabalarıyla 18 Mart 1997 tarihinde yasal kuruluşunu tamamlamıştır.

Derneğin şu an İnşaat ve Taahhüt, Telekom, Bilişim, Finans başta olmak üzere çeşitli sektörlerden 480’den fazla üyesi bulunmaktadır. 

Misyonumuz

Ülkemizdeki işgücü ve kısıtlı kaynakların verimli kullanılması için, proje yönetiminin etkin olarak uygulanmasına katkıda bulunmaktır.

Vizyonumuz

Türkiye ve Avrasya koridorunda, proje yönetiminin çağdaş ilke, yöntem ve araçlarının kullanımını yaygınlaştıran, proje yönetimi alanında referans noktası ve paylaşım platformu olmayı hedefleyen lider Sivil Toplum Kuruluşu olmaktır.

Amacımız 

Proje yöneticiliğinin tüm disiplinlerde bir meslek olarak kabul görmesini sağlamak, proje yönetiminin teori ve uygulamalarını geliştirmek ve yaygınlaştırmak, proje yönetiminde profesyonelliği ve kaliteyi teşvik etmek, etik kuralların, mesleki standartların ve akreditasyon koşullarının geliştirilmesini ve korunmasını sağlamaktır.

Kaynak: Emlak Medya

Rusya, Akkuyu nükleer santrali inşaat maliyetlerini karşılamak için doğal gaz kullanılmasını önerdi

Rusya, yaptırımlarla engellenen sınır ötesi transferlere alternatif olarak Türkiye’deki bir nükleer santralin inşaatında doğal gaz kullanmak için görüşmeler yapıyor.

Görüşmelerin özel olması nedeniyle isimlerinin açıklanmasını istemeyen kişilerin Bloomberg News’a verdikleri bilgilere göre, Rusya’nın Türkiye’ye 20 milyar dolarlık Akkuyu santralinin inşaat maliyetinin bir kısmını devlet şirketi Rosatom’dan devralmayı önerdiğini söyledi.

Rosatom eşdeğer miktarı ruble olarak gaz ihracatçısı Gazprom PJSC’ye ödeyecek, o da Ankara’nın aylık yakıt ithalat faturasından düşecek. Önerilen takas, mega projeyi şimdiye kadar finanse eden Rusya’dan Türkiye’ye geleneksel uluslararası banka transferlerine bir alternatif sunacak.

Ne Rosatom, ne Gazprom ne de Akkuyu projesinin kendisine yaptırım uygulanıyor ancak yabancı bankalar ABD’nin cezalarına maruz kalmaktan korktukları için Rusya’ya ve Rusya’dan yapılan ödemelerde giderek artan gecikmeler yaşanıyor, özellikle de Washington’un Rusya’nın savaş ekonomisiyle iş yapan üçüncü ülke finans kuruluşlarını kıskaca alacağını açıkladığı Haziran ayından bu yana.

https://www.bloomberg.com/news/articles/2025-02-11/russia-turkey-discuss-gas-swap-to-pay-for-akkuyu-nuclear-plant?srnd=homepage-asia

Kaynak: foreks

Çin’in Suudi Arabistan’da Modüler İnşaat Fabrikası Faaliyete Geçti

Çin Liman Mühendislik Şirketi, Suudi Arabistan’daki Sedra projesi kapsamında modüler inşaat fabrikasını açtı. 200.000 metrekarelik alana sahip olan fabrika, prefabrik bileşenler üreterek gelecekteki inşaat projelerine temel oluşturacak.

RİYAD, 11 Şubat (Xinhua) – Çin Liman Mühendislik Şirketi’nin Suudi Arabistan’daki Sedra (çizgi) projesi çerçevesinde kurulan modüler inşaat fabrikası resmen faaliyete başladı.

Şirket tarafından pazar günü yapılan açıklamada, yaklaşık 200.000 metrekarelik alana sahip fabrikanın Sedra projesinin tamamen modüler villalar için prefabrik bileşenler sağlayacağı ve gelecekte Suudi Arabistan’da kurulacak prefabrik inşaat girişimleri için endüstriyel bir temel oluşturacağı belirtildi.

Kaynak: Xinhua

Borsada işlem gören Yeşil GYO konkordato ilan etti

Borsada işlem gören Yeşil Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO), mali sıkıntılar nedeniyle konkordato ilan etti. Yeşil GYO’nun konkordato talepli başvurusuna Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi üç ay geçici mühlet verdi.

Yeşil Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Innovia 4 projesiyle ilgili yaşadığı imar sorunları nedeniyle konkordato ilan etti. Konuyla ilgili olarak KAP’a yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“MAĞDUR OLDUK”

Innovia 4 projesi ile ilgili yaşadığımız imar sorunları nedeni ile şirketimiz çok mağdur olmuş, müşterilerin dairelerini iade etme talepleri karşılığında 640 daire geri alınarak müşterilerin alacakları faizi ile iade edilmiş ve şirketimizin nakit kaynakları çok ciddi manada eksilerek şirketi ve tüm diğer muhataplarını da zor duruma düşürmüştür.

Müşteriler iflas istemli alacak davası açmakta ve şirketimizi iflas etme tehdidi altında tutmaktadır. Şirketimizin 16 milyar TL öz varlıklarını korumak, müşterilerin alacaklarını makul bir vadeye yayarak ve Innovia 4 inşaatını tamamlayarak şirketimizi bu güç durumdan sorunsuz bir şekilde geçirmeyi hedeflemekteyiz.

3 AY GEÇİCİ MÜHLET VERİLDİ

Bu kapsamda; Konkordato talepli başvurumuza Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2025/113 E. sayılı dosya ile 05/02/2025 tarihinde bu tarihten itibaren üç ay geçici mühlet verilmiş, geçici Konkordato komiserleri görevlendirilmiş ve tedbir kararlarına hükmolunmuştur.

Devam eden süreçte şirket faaliyetlerinin aksamaması, nakit akışın düzenli hale getirilmesi amacıyla gerekli hassasiyet ve hedeflenen noktaya ulaşılması adına tüm çabalar gösterilecektir.

Kaynak: Haberler.com

Algün İnşaat, 2025 Yılını Atılım Yılı Olarak İlan Etti

Düzce’nin köklü ve güvenilir markası Algün İnşaat, 2025 yılını atılım yılı olarak ilan etti. 2024 yılında beş projenin teslimini gerçekleştiren Algün İnşaat, 2025 yılında hem devam eden projelerini tamamlayacak hem de yeni projeler için düğmeye basacak.

Çeyrek asırlık tecrübesiyle Düzce’nin lider gayrimenkul markası olma başarısını yakalayan Algün İnşaat, 2025 yılını atılım yılı olarak ilan etti. 2024 yılında beş projenin inşaatını tamamlayarak sahiplerine teslim eden Algün İnşaat, 2025 yılında ise hem devam eden projelerinden altısının teslimini gerçekleştirecek hem de yeni projeler için start verecek.

Kurulduğu günden bu yana 5 binin üzerinde aileyi ev sahibi yapan Algün İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Algün, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Düzce projelerindeki konutları sahiplerine teslim etmek üzere çalışmalarına hız verdiklerini söyledi. Algün “Bugüne kadar yerleşik olduğumuz Düzce’de, imzamızı taşıyan 47 proje ile bölge ekonomisine, marka değerine, sosyal hayatına ve modern bir kent olmasına katkı sunduk. Bugüne kadar 5 binin üzerinde aileyi ev sahibi yaptık. Beş projemizin inşaatını tamamlayarak sahiplerine teslim ettiğimiz 2024 yılında ise toplam 24 bin 453 m² olmak üzere 209 adet bağımsız bölümün satışı gerçekleştirdik.

738 bağımsız bölümü teslim edecek

Şimdi de 2025 yılını atılım yılı olarak ilan etmiş bulunuyoruz. 2025 yılı içerisinde Düzce projelerimizdeki konutları sahiplerine teslim etmek üzere çalışmalarımıza hız verme kararı aldık. Bu yılı, Düzce’deki projelerimiz için teslimat yılı olarak planladık. Bir yandan dabu yıl, İstanbul pazarına girme kararı alarak bu alandaki çalışmalar için düğmeye bastık. Düzce’de hali hazırda eş zamanlı 16 şantiyede faaliyetimiz devam ediyor. Bunların altısında satışlarımız devam ediyor. Tüm projelerimizi peyderpey sahiplerine teslim edeceğiz. Bu yıl içinde toplam 8 milyar TL yatırım değeri taşıyan altı projemizdeki 738 bağımsız bölümün teslimatını gerçekleştirmeyi hedefledik” diye konuştu.

Hedef dünya pazarları…

Planlamalarını sadece yurt içi için yapmadıklarını ifade eden Cihat Algün, aynı zamanda sektörün global oyuncuları arasında yer almak üzere de çalıştıklarını belirtti. Algün “Global oyuncu olmak için ilk adımı attık ve 2025 yılını bu atılım kararlarımızı uygulamaya almak için bir milat olarak kabul ettik. Bu çerçevede, öncelikle markamızı global arenaya taşıyacak olan İstanbul’u merkez aldık ve genel müdürlüğümüzü İstanbul’a taşıdık. Düzce projelerimizi sırasıyla teslim edeceğiz, bir yandan da İstanbul’a Ataşehir ve Beylerbeyi’nde olmak üzere iki dev kentsel dönüşüm projesini hayata geçirerek giriş yapacağız.

Diğer yandan global oyuncu olma hedefimiz doğrultusunda şimdiden yurt dışında arazi geliştirme çalışmalarına da başladık” dedi.

Kaynak: Algün İnşaat

Karmod, Misek İnşaat’ın Arnavutköy ve Antakya Projelerine Şantiye Yapıları Kurdu

Şantiye yapılarının markası Karmod, Misek İnşaat AŞ’nin İstanbul ve Hatay’daki projeleri için hazırladığı şantiye yapılarının kurulumunu tamamlayarak teslim etti. 

Konuyla ilgili Karmod’dan yapılan açıklamaya göre, Misek İnşaat’ın İstanbul Arnavutköy ve Hatay Antakya’daki projeleri için iki ayrı şantiye mobilizasyon işi tamamlandı. 

Karmod ilk olarak Misek İnşaat’ın yükleniciliğini yaptığı ‘İstanbul Arnavutköy Dursunköy 3. Etap 12. Kısım’ projesi için şantiye yapıları hazırlayarak kurulumunu gerçekleştirdi. Şantiye yapı grubunda prefabrik ve konteyner şantiye yapıları birlikte kullanıldı. 

Karmod’un ikinci şantiye kurulum sahası Hatay oldu. Yine Misek İnşaat’ın yükleniciliğini yaptığı ‘Hatay Antakya 6. Etap Konut Ve Ticaret İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenleme İşi’ projesine konteyner ve prefabrik şantiye mobilizasyonunun kurulumu gerçekleştirdi.

İstanbul Arnavutköy Dursunköy 3. Etap 12. Kısım Şantiye Yapıları

Karmod, Misek İnşaat’ın, ‘İstanbul Arnavutköy Dursunköy 3. Etap 12. Kısım’ projesi şantiye yapı ihtiyacı için prefabrik ofis ve konteyner yatakhane binaları kurdu. 

Proje yönetim ofisi olarak kullanılacak prefabrik ofis 2 katlı. 780 m2 büyüklükteki ofis içerisinde şantiye şefi odası, proje teknik odası, iş güvenliği odası, insan kaynakları odası, toplantı odası, mutfak gibi alanlar yer alıyor. 

Proje için hazırlanan şantiye yapılarından biri de yatakhane binası. Konteyner modeliyle inşa edilen yatakhane binası 560 m2 büyüklüğe sahip olup iki katlı olarak kurulum yapıldı. İki katta 40 ayrı yatak odasının yer aldığı bina saha mühendisleri başta olmak üzere şantiye teknik ekibince kullanılacak. Bağımsız yatak odalarının içerisinde WC ve duş üniteleri de yer alıyor. 

Hatay Antakya 6. Etap Konut ve Ticaret İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenleme İşi Şantiye Yapıları

Karmod, Misek İnşaat için ikinci şantiye kurulumunu Hatay’da tamamladı. Firmanın yükleniciliğindeki ‘Hatay Antakya 6. Etap Konut ve Ticaret İnşaatları ile Altyapı ve Çevre Düzenleme İşi’ projesi için Karmod, prefabrik ofis ve konteyner yatakhane binalarının kurulumu gerçekleştirdi.

Misek İnşaat’ın Antakya projesi için, Arnavutköy projesindeki şantiye yapılarının aynı proje uygulaması yapıldı. Şantiye projesi kapsamında, Karmod tarafından 780 m² prefabrik ofis ve 560 m² konteyner yatakhane binası kurularak kullanıma sunuldu.

Kaynak: yatirimlar.com

Navigare yeni inşaat anlaşması imzaladı

Danimarka merkezli Navigare Capital Partners, Çin’de altı yeni inşa gemisi için yaptığı anlaşmayla portföyüne daha fazla konteyner gemisi eklemeyi planlıyor.

Danimarka merkezli Navigare Capital Partners, Çin’de altı yeni inşa gemisi için yaptığı anlaşmayla portföyüne daha fazla konteyner gemisi eklemeyi planlıyor.

Clarksons’a göre, Kopenhag merkezli alternatif yatırım fonu yöneticisi, Taizhou Sanfu Gemi İnşa’da dört adet 4.300 TEU’luk gemi için sözleşme imzaladı ve iki gemi için daha opsiyonu bulunuyor.

2027-2028 yılları arasında teslim edilmesi öngörülen gemilerin fiyatı henüz açıklanmadı.

Navigare, 2017 yılında Maersk Yönetim Kurulu Başkanı Robert Maersk Uggla ve dört tanınmış nakliye yöneticisi tarafından kuruldu.

Şirketin şu anda konteyner gemilerinin yanı sıra dökme yük gemileri, tankerler, gaz taşıyıcıları ve açık deniz rüzgar destek gemileri de dahil olmak üzere işletme varlıklarına sahip üç fonu yönetimi altında bulunduruyor.

Şirketin kutu gemi yeni inşasındaki son katılımı, Schoeller Holdings ile yapılan ortaklık aracılığıyla 2023-2024 yılları arasında teslim edilen altı adet 2.700 TEU’luk besleyici gemiyi (resimde) içeriyordu.

Clarksons’a göre yılbaşından bu yana toplam hacmi 0,2 milyon TEU olan 18 konteyner gemisi sipariş edildi.

Kaynak: DENİZ HABER AJANSI 

La Mare Lara konut projesi Günsan, domino serisi var

Anahtar, priz ve elektrik aksesuarları alanındaki 17 bin çeşit ürün portföyüyle kaliteli, güvenilir ve uygun fiyatlı çözümler sunan Günsan Elektrik, nitelikli inşaat projelerinin vazgeçilmez çözüm ortağı olmayı sürdürüyor.

Son olarak, Antalya’daki La Mare Lara konut projesinde Domino serisiyle yer aldı. 

Nitelikli inşaat yaşam konseptlerinin güvenilir çözüm ortağı olan Günsan Elektrik, prestijli konut projelerine sunduğu yenilikçi çözümlerle adından söz ettirmeye devam ediyor. Son olarak, Antalya’daki La Mare Lara konut projesinde de tercih edilen Günsan, domino serisinin bronz inox rengiyle projeye dahil oldu. 

Günsan Elektrik, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde gerçekleştirdiği projelerle sektördeki etkisini güçlendirirken, bu doğrultuda stratejik iş birliklerini derinleştirmeye, geleceğe yönelik vizyonunu pekiştirmeye devam edecek.

Günsan Hakkında
1982’de anahtar priz ve elektrik aksesuarları imalatı yapmak üzere kurulan Günsan, 1995’te halen üretiminin devam ettiği endüstriyel tesisine geçti. Anahtar-priz üretimi ile Türkiye’nin sektöründe öncü şirketlerinden biri olan Günsan, inşaat sektöründe alçak gerilim tesisatı ekipmanları olan elektrik anahtarı, priz, grup priz, şalt malzemesi, kompakt şalter, kaçak akım röleleri, sigorta kutuları ve aksesuarlarından oluşan 17.000 parçalık ürün portföyünü distribütörleri ve bayileri aracılığı ile hem ülke içine hem de dünyada 50’den fazla ülkeye ulaştırıyor

Kaynak: Emlakhaberi.com

İnşaat seramikleri 2024’te de ihracat lideri oldu!

Türkiye Seramik Federasyonu’nun hazırladığı İhracat Katkı Endeksi 2024 yılı ikinci yarı sonuçlarına göre; inşaat seramikleri sektörü yılı 12,89 puanla en yüksek ihracat katkı oranına erişerek kapattı.

2024 yılı ikinci yarısında devam eden küresel sıkı para politikaları, dünya ticaretini ve ihracat pazarlarını olumsuz etkiledi. Türkiye’de uygulanan tasarruf politikaları, yüksek faiz oranları ve Türk lirasının reel olarak değer kazanması, finansmana erişimi zorlaştırdı. Bu koşullar altında, 2024 yılı ikinci çeyreğini 0,85 puan ile negatif kapatan Türkiye ihracat katkı endeksi, üçüncü çeyrekte 0,90 puanla pozitife yükselse de dördüncü çeyrek sonunda 0,87 puana geriledi.

İnşaat seramikleri sektörünün net katkısı 860 milyon dolara ulaştı

2024 yılında 20 sanayi kolu içinde en yüksek ihracat katkı oranını 12,89 puan ile inşaat seramikleri sektörü gerçekleştirdi. Sektörün bu başarısında ithalattaki gerileme etkili olurken, net ihracat katkısı, 2023 yılındaki 842 milyon dolardan 2024 yılında 860 milyon dolara yükseldi. Mobilya sektörü 5,37 puan ve giyim eşyaları sektörü 3,92 puan ile diğer yüksek katkı oranına sahip sektörler oldu.

İhracat performansında değişken tablo

2024 yılında Türkiye’nin toplam ihracatı yüzde 2,4 artışla 262 milyar dolara ulaşırken, inşaat seramikleri ihracatı yüzde 0,7 düşüşle 939 milyon dolar olarak gerçekleşti. Seramik kaplama malzemeleri ihracatı değer olarak yüzde 8,0 artışla 685 milyon dolara, miktar olarak ise yüzde 33,7 artışla 1.787.232 tona yükseldi. Seramik sağlık gereçleri ihracatı ise değer olarak yüzde 18,6 düşüşle 254 milyon dolara, miktar olarak da yüzde 16,7 düşüşle 126.940 tona geriledi.

Birim fiyatlarda düşüş

2024 yılında seramik sektöründe birim fiyatlar da düşüş gösterdi. Seramik sağlık gereçleri ihracat birim fiyatı ortalama 2,00 dolar/kg’ye, seramik kaplama malzemeleri ihracat birim fiyatı ise 38 cent/kg’ye geriledi.

Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Zeki İlter Yurtbay, endeksle ilgili yaptığı değerlendirmesinde şunları söyledi: “2024 yılında küresel pazarlarda yaşanan tüm zorluklara rağmen sektörümüz, 20 sanayi kolu arasında en yüksek ihracat katkı oranını elde ederek önemli bir başarıya imza attı. Net ihracat katkımızın 860 milyon dolara yükselmesi, sektörümüzün uluslararası rekabetteki gücünü ve sürdürülebilir büyüme potansiyelini açıkça ortaya koymaktadır. Önümüzdeki dönemde de katma değerli üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejimizi kararlılıkla sürdüreceğiz.”

Kaynak: Emlakhaberi.com

Cengiz İnşaat Karavanke Tüneli Projesi’nde sona yaklaştı

Cengiz İnşaat, Akdeniz, Balkanlar ve Orta Avrupa’yı birbirine bağlayan Karavanke Tüneli’nde altyapı çalışmalarını tamamladı.

Avusturya ve Slovenya sınırında bulunan ve Avrupa ulaşımı için stratejik öneme sahip olan Karavanke Tüneli’nin doğu tüpü, 2026’nın ilk çeyreğinde trafiğe açılacak. Proje, Slovenya’da bir Türk yüklenici firma tarafından hayata geçirilen ilk altyapı projesi olma özelliğine sahip.
Slovenya üzerinden Avusturya’ya ulaşan ve Akdeniz, Balkanlar ve Orta Avrupa’yı birbirine bağlayan karayolu ağındaki en önemli nokta kabul edilen Karavanke Tüneli projesinde önemli bir aşama daha geride bırakıldı. Cengiz Holding’in grup şirketi Cengiz İnşaat tarafından gerçekleştirilen Karavanke Tüneli’nde altyapı işleri başarıyla tamamlandı. Alp Dağları’nda stratejik bir geçiş noktası olan Karavanke Tüneli, mekanik ve asfalt tabakaları, beton yol imalatları, epoksi boya imalatları, tünel aydınlatma ve havalandırma sistemleri ve diğer elektromekanik sistemlerle ilgili çalışmaların tamamlanmasının ardından 2026’nın ilk çeyreğinde trafiğe açılacak.

Slovenya sınırları içinde inşa edilen en uzun karayolu tüneli olan ve Alp Dağları’ndaki Hrusica bölgesinde yer alan Karavanke Tüneli’nin toplam uzunluğu 7.822 metre olacak. Projede Cengiz İnşaat, Slovenya sınırları içinde kalan 3.446 metrelik kısmı inşa ederek; Slovenya’da bir Türk yüklenici firma tarafından hayata geçirilen ilk altyapı projesine imza atmış olacak. Karavanke Tüneli projesindeki elverişsiz koşulları, ileri mühendislik bilgileriyle bertaraf eden Cengiz İnşaat, Avrupa’nın bu önemli ulaşım projesinde Türk müteahhitlik sektörünü başarıyla temsil ediyor.


ULUSLARARASI TİCARETİ GELİŞTİRECEK
Geçen yıl nisan ayında yapılan ışık görme töreni sonrasında çok kısa sürede, tünel temel ve invert betonu, nihai kaplama betonu, tavan plakaları ve kablo kanallarını tamamladıklarını belirten Cengiz İnşaat Proje Müdürü Mert Çevik, “Karavanke Tüneli, 8 ülkenin ulaşımını etkilerken, aynı zamanda uluslararası ticaretin ve turizm akışlarının gelişmesine büyük katkı sağlayacak. Böylesine stratejik bir projede yer almaktan ve önemli kilometre taşlarını başarıyla geçmekten gurur duyuyoruz. Kasım ayında tüneli teslim ettiğimiz elektromekanik sistem yüklenicisi Avusturyalı şirketle işlerimizi eşzamanlı olarak ilerletiyoruz. Şimdi, üstyapı çalışmalarına odaklanarak Karavanke Tünel’ini 2026’nın ilk çeyreğinde kullanıma hazır hale getireceğiz. Tünel açıldığında; 1991 yılında tamamlanan ve halihazırda faaliyette olan diğer tünelin renovasyonu yapılacak ve bu süre içinde bizim tünelimiz tek tüp olarak gidiş geliş için kullanılacak. Eski tünelin renovasyonu tamamlandığında ise bizim tünelimiz sadece Slovenya – Avusturya yönü için trafiğe açılacak” diye konuştu.


Projenin 120,2 milyon Euro ihale bedeliyle alındığını ve Avrupa Birliği tarafından finanse edildiğini hatırlatan Çevik, şöyle devam etti: “Proje kapsamında gişelerden tünele kadar gelen yolun yanı sıra, 165,2 metre uzunluğunda ardgermeli bir köprü ile tünelin havalandırma, aydınlatma ve diğer elektromekanik sistemlerinin yönetiminin yapılacağı portal binasını ve 1.000 metrekarelik 3 katlı idare binasını da tamamladık. 175’i Türk 225 kişinin istihdam edildiği tünel trafiğe açıldığında, diğer tünelin renovasyon dönemi olan üç yılda toplam 15 milyon aracın geçmesi bekleniyor.”

Kaynak: Gazeteniz Olsun

Avrupakent GYO’dan Kirazlı’ya yatırım

Avrupakent GYO, 26 adet dükkanı kira geliri elde etmek amacıyla 980 milyon TL bedelle satın alacak.

Avrupakent GYO, Avrupa Konutları Yenimahalle projesindeki 26 adet dükkanı kira geliri elde etmek amacıyla 980 milyon TL bedelle satın alacak.

Şirket’ten KAP’a yapılan açıklamada şu bilgiler verildi:

“Yönetim Kurulumuzun 07.02.2025 tarihli toplantısında, Artaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. mülkiyetinde bulunan ve İnvest Gayrimenkul Değerleme ve Danışmanlık A.Ş.’nin 07.02.2025 tarihli Değerleme Raporu ile KDV hariç toplam piyasa değeri 1.090.230.000TL olarak takdir edilen İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Kirazlı Mahallesi, 3282 ada 8 nolu parsel üzerinde kayıtlı bulunan Avrupa Konutları Yenimahalle projesindeki 26 adet dükkanın Şirketimizin mevcut yatırım stratejisi kapsamında düzenli kira geliri elde etmek amacıyla toplu olarak yaklaşık %10 iskonto uygulanması suretiyle 980.000.000TL+KDV bedel üzerinden satın alınmasına ve bedelin peşin olarak ödenmesine karar verilmiştir.”

Kaynak: BİGPARA

İnşaat sektöründe dijital dönüşüm başlıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’nin inşaat ekosisteminde dijitalleşme hedefleri doğrultusunda önemli bir adım atıyor. Proje, yapım ve işletme süreçlerinin tamamen dijital platformlara taşınması için çalışmalar resmen başladı.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü tarafından inşaat sektöründe dijital dönüşüm yol haritasının belirlenmesi amacıyla “Ulusal Yapı Bilgi Modellemesi (BIM) Entegrasyonu Çalıştayı” düzenlendi. İlbank Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen çalıştay, Birleşik Krallık Connected Places Catapult (CPC) işbirliği programı kapsamında düzenlendi.

Çalıştaya; Bakan Yardımcısı Hasan Suver, Mesleki Hizmetler Genel Müdürü Banu Aslan, İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Jill Morris, Birleşik Krallık Türkiye Ticaret Müsteşarı Charles Maguire, akademisyenler ve sektör paydaşları katıldı.

BIM ile Verimli ve Yenilikçi Bir Sektör Hedefleniyor

Çalıştayda konuşan Bakan Yardımcısı Hasan Suver, Türkiye’nin dijital inşaat stratejisine yönelik yol haritasının belirlenmesinin yanı sıra, sürdürülebilir, verimli ve yenilikçi bir inşaat sektörü oluşturmayı hedeflediklerini belirtti. Dijitalleşmenin sektöre sosyal, çevresel ve ekonomik faydalar sunduğuna vurgu yapan Suver, şu değerlendirmelerde bulundu:

“İnşaat sektörünün dijital dönüşümü için yenilikçi ulusal stratejiler geliştirilmesi yönünde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sektörün dijital dönüşümünün merkezinde yer alan ve projelerde zaman, maliyet, kalite ve koordinasyon problemlerine teknolojik çözümler sunan BIM ve ilgili araçların kullanımına yönelik çalışmalara başladık. Bu sayede bina yaşam döngüsü boyunca verilerin, üç boyutlu sayısal yapı modelleriyle görselleştirilmesi ve yönetilmesi sağlanacak.”

Türk Firmalarına Küresel Fırsatlar

Suver, inşaat sektöründe dijitalleşmenin artmasıyla Türk firmalarının sadece Türkiye’deki kamu projelerinde değil, uluslararası büyük ölçekli projelerde de daha fazla yer alabileceğine dikkat çekti.

Sektörde dijital dönüşüm sürecinin hız kazanmasıyla birlikte, inşaat projelerinin daha verimli, şeffaf ve sürdürülebilir hale getirilmesi hedefleniyor.

Kaynak: Fuar Dergisi

Coral Group Hotels Mısır’da ikinci otelini açıyor

Kızıldeniz’in plajları ve berrak sularıyla ünlü Abu Soma körfezinde yer alan Seven Seas Jolie Bay oteli, 1 Mart tarihinden itibaren Coral Group Hotels çatısı altında faaliyet göstermeye başlıyor.

Coral Group Hotels, yurt dışındaki otel yatırımlarıyla istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Aqua Mondo Abu Soma Resort, 1 Mart tarihinden itibaren Coral Group Hotels’in üst segment markası Seven Seas çatısı altında, Seven Seas Jolie Bay adıyla faaliyet göstermeye başlıyor.
Seven Seas Resorts & Hotels markasının iyi tasarlanmış hizmet standartları ve fark yaratan hizmetleri sayesinde konaklama deneyimini daha da yukarı noktalara taşıyacak olan Seven Seas Jolie Bay, unutulmaz bir tatilin adresi olmaya hazırlanıyor. Coral Group Hotels’in yönetimi altındaki Seven Seas Jolie Bay, huzurlu bir ortamda dinlenmek ve farklı kültürleri tanımak isteyen gezginler için ideal bir seçenek haline geliyor.


Aile üyeleriyle, arkadaşlarla veya tek başına seyahat eden tüm yaş gruplarına hitap eden Seven Seas markası, konuklarına sunduğu hizmet çeşitliliği ile birinci sınıf bir konaklama deneyimi yaşatıyor.


Seven Seas Jolie Bay, Kızıldeniz’in plajları ve berrak sularıyla ünlü Abu Soma körfezinde yer alıyor. Otel, zengin yemek seçenekleri, plajı, spor ve fitness aktiviteleri, çocuk ve gençlik aktiviteleriyle konuklarına dolu dolu bir tatil vaat ediyor. 372 odalı tesiste, biri ana restoran ve dördü à la carte olmak üzere toplam 5 restoran ve 6 bar bulunuyor. Ayrıca, otelde biri 6 kaydıraklı aquapark özelliğine sahip olmak üzere 3 adet ısıtmalı havuz mevcut.


Seven Seas Jolie Bay, Coral Group Hotels’in Mısır’daki ikinci oteli olacak. Grup hâlihazırda Mısır’da Hurghada bölgesindeki Xanadu Makadi Bay otelinin işletmesini yürütüyor. 2022 yılında Grup bünyesine katılan otel “High Class All Inclusive” konseptiyle hizmet veriyor.
Coral Group Hotels konaklama sektöründe Seven Seas Resorts & Hotels, Xanadu Hotels ve Marvida Hotels olmak üzere üç farklı markayla faaliyet gösteriyor. Grup üç marka altında, Türkiye, Mısır, Tunus ve Yunanistan’da farklı iş modelleri ile yönetilen toplam 3.430 oda kapasiteli 12 tesis ile misafirlerini ağırlıyor.

Coral Travel Group hakkında:

1992 yılındaki kuruluşundan bu yana Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük turizm gruplarından biri olmayı başaran Coral Travel Group, tur operatörlüğü, konaklama, destinasyon hizmetleri, havacılık, seyahat acenteliği, bilgi teknolojileri ve güvenlik alanlarında sektörün en güvenilir markalarıyla uluslararası turizm endüstrisinde büyümeye devam ediyor. 23 ülkedeki 38 şirket ve 5 binden fazla çalışanıyla Coral Travel Group, yılda 3 milyondan fazla turiste hizmet veriyor.


Grup, tur operatörlüğü ve satış acenteliği alanında Coral Travel markası ile 15 ülkede hizmet vermektedir. Destinasyon hizmetlerinde ODEON Tours (Türkiye, Mısır, Yunanistan, İspanya, BAE, Tayland, Tunus, Vietnam’da), konaklamada Coral Group Hotels (Seven Seas Hotels, Marvida Hotels, Xanadu Resort) bünyesindeki otellerle yer almaktadır. Otel yatak bankası alanında ODEONBEDS, bilgi teknolojilerinde ODEON Yazılım ve Teknoloji, güvenlik alanında ise ODEON Güvenlik ve Danışmanlık markalarıyla faaliyet gösteriyor.

Kaynak: Turizm Ajansı

Muğla’dan Köyceğiz Beyobası’na yatırım

Muğla Büyükşehir Belediyesi, Köyceğiz’in Beyobası Mahallesi’nde toplam maliyeti 2 milyon 203 bin 147 TL olan pazar alanı, açık otopark ve yeşil alan projesini hayata geçiriyor.

Muğla Büyükşehir Belediyesi yatırımları ile kente değer katacak projeler üretmeye devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi, Köyceğiz’in Beyobası Mahallesi’nde hayata geçireceği toplam maliyeti 2 milyon 203 bin 147 TL olan pazar alanı, açık otopark ve yeşil alan projesinin ihalesini tamamladı ve çalışmalara başladı.

Bölgede Hem Ticaret Hem De Sosyal Yaşam Canlandırılacak

Proje kapsamında 650 metrekare yeşil alan, 2 bin 440 metrekare pazar alanı parke kaplaması, 135 metrekare kaldırım imalatı ve 390 metrekare itfaiye alanı yapılıyor. Büyükşehir Belediyesi,çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte bölgede hem ticareti hem de sosyal yaşamı canlandırmayı hedefliyor.

Bölge Değer Kazanacak

Proje kapsamında bölge halkı daha modern bir alanda pazar alışverişlerini yapabilecek. Açık otopark ve yeşil alan düzenlemeleri ile de bölgeye önemli katkılar sunulacak. Büyükşehir Belediyesi çalışmalarını kısa sürede tamamlayarak modern alanı halkın kullanımına sunacak.

Başkan Aras: “Halkımızın İhtiyaçlarına Yönelik Projeler Üretmeye Devam Edeceğiz”

Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Hemşehrilerimizin yaşam kalitesini artırarakkentimizi daha modern ve yaşanabilir hale getirmek için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Köyceğiz ilçemizin Beyobası Mahallesi’nde hayata geçireceğimiz pazar alanı, açık otopark ve yeşil alan projesi ile mahallemize hem ekonomik hem de sosyal açıdan önemli katkılar sunacağız. Bu projeyle, vatandaşlarımız daha düzenli bir pazar alanına kavuşacak ve dinlenebilecekleri yeşil alanlara sahip olacaklar. Çevre dostu anlayışımız doğrultusunda yeşil alanları artırarak mahallemize sosyal alanlar kazandırmış olacağız. Muğlamızın her köşesinde halkımızın ihtiyaçlarına yönelik projeler üretmeye devam edeceğiz” dedi.

Kaynak: MUĞLA (İGFA)

Hatay Kentin Kültürel Mirası Geleceğe Taşınıyor

TTV, depremin ikinci yılında da Hatay için çalışmaya devam ediyor. Hatay’ın yeniden doğuşu için atılan adımlar, 6 Şubat depreminin ikinci yılında da sürüyor.

Türkiye Tasarım Vakfı tarafından yürütülen “Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi, sadece bir yeniden inşa süreci değil, kültürel mirası koruyarak geleceğe taşıyan sürdürülebilir bir şehir modeli sunuyor. Deprem sonrası şehircilik anlayışına yön veren bu proje, küresel ölçekte de ilgiyle takip ediliyor.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan protokoller kapsamında Türkiye Tasarım Vakfı (TTV), geçtiğimiz yıl Nisan ayında tanıtımı gerçekleştirilen “Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi çalışmalarına depremin ikinci yılında da devam ediyor. Hatay’ın ihyası için tasarlanan proje, şehrin kültürel mirasını koruyarak ve kent kimliğini yaşatarak bölgenin yeniden ayağa kalkmasını hedefliyor.

Hatay Kentin Kültürel Mirası

TTV, ulusal ve uluslararası ölçekte 53 mimarlık, mühendislik ve planlama ofisiyle ve yaklaşık 1000 kişinin emeğiyle kolektif biçimde oluşturulan projede, Hatay’ın kentsel dokusunun arkeolojik, sosyolojik, ekonomik ve mimari dinamiklerini gözeterek bir master plan oluşturmuştu. Hatay için bir master plan hazırlanması süreci, DB Mimarlık, KEYM, Foster + Partners, Buro Happold ve MIC-HUB ile birlikte yürütüldü. Şehir için yapılan master plan çalışmasında, yeşil alanlar ve kamusal alanların artırılarak mevcut konut ve ticaret sayısının korunması hedeflendi.
Asi Nehri kolları ve çevresinde, sıvılaşma ve taşkın riskinin yüksek olduğu alanlar da dahil olmak üzere kent boyunca bütünlük arz eden bir yeşil koridorlar oluşturuldu. Eğitim, sağlık, idari, dini donatı alanları – spor alanları ve yeşil alanlar artırılarak yeşil koridorlarla bağlandı. Bu sayede avlularıyla, yeşil alanlarıyla, kamusal mekanlarıyla ve caddeleriyle Antakya daha yaşanabilir ve yürünebilir bir açık şehir haline geldi. Master planın pilot çalışmaları ise Antakya kent merkezi, Antakya tarihi kent merkezi ile Defne, İskenderun, Kırıkhan ve Samandağ ilçelerinde başladı ve devam ediyor.

“Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi dünya şehircilik tarihinde yerini aldı

“Hatay Yeniden Canlanıyor” projesine geniş bir paydaş grubu dahil edilerek Hatay’ın yeniden doğuşu için çok katılımlı bir çalışma planı kurgulandı. Medeniyetler şehri Hatay’ın tarihi ve kültürel dokusunun korunarak yeni bir gelecek vizyonuyla yeniden tasarlanması için düzenlenen platformlarda, yerel sivil toplum kuruluşları ve Hataylıların fikir, öneri, ihtiyaç ve beklentileri dikkate alınarak ortak bir payda oluşturulması hedeflendi ve ortak bir işbirliği şeması oluşturuldu. Depremden sonra 8 ay içerisinde 40’tan fazla paydaş toplantısı gerçekleştirildi. Dünya şehircilik tarihinde yerini alan proje, global çaptaki mimarlık ve tasarım platformlarında da ses getirerek büyük bir heyecan yarattı. Yeni çağın getirdiği sürdürülebilir şehircilik anlayışına uygun, Hatay’ın derin mirasına sahip çıkan ve depreme karşı dayanıklı bir tasarım anlayışıyla oluşturulan proje, dünyanın farklı bölgelerindeki deprem tehlikesi yaşayan şehirlerin tasarımı için de bir örnek teşkil etti.

“Hatay’ı yeniden tasarlamanın gururunu ve sorumluluğunu taşıyoruz.”

TTV Yönetim Kurulu Başkanı Furkan Demirci ve TTV yöneticileri, depremin ikinci yıldönümü dolayısıyla Hatay’da düzenlenen anma törenlerine katıldı. Demirci, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hüznümüz ilk günkü gibi taze. Ancak Hatay’ın yeniden ayağa kalkması için hepimize büyük görevler düşüyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığımızla Antakya’nın yeniden ihyası için vakıf olarak protokoller yaptık. Biz 3 ölçekte Hatay için bir masterplan hazırladık. Masterplan süreci Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen mimarlık ofislerinden DB Mimarlık, KEYM, Foster and Partners, Buro Happold, Mic-Hub’un emekleri ile ortaya çıkarıldı. Tasarımlar aynı zamanda şehrin iklimine ve geleceğine de uygun düşünüldü.” dedi.

Hatay’da ele aldıkları yaklaşımda erişilebilirlik, yenilenebilir enerji, kültürel süreklilik ve ekolojik yaklaşık eksenleri korunarak ilerlendiğini kaydeden Furkan Demirci, dereler, taşkın alanları şeması, yeşil alanlar ve acil durum kullanım şeması, ulaşım stratejileri ve merkez kurgusu dikkatle ele alınarak masterplan oluşturulduğunu vurguladı. Şu bilgileri verdi: “Antakya’da kentin genelinde 136 bin metrekare olan yeşil alanı, yeni masterplan ile 778 bin metrekareye ulaştırdıklarına dikkat çekti. Eğitim alanları 183 bin metrekare alandan 270 bin metrekareye ulaştırıldı. Sağlık tesisi yerleşkesi 4.100 metrekare alandan 42.600 metrekare alana çıkarıldı. Sosyo kültürel tesis alanları 16 bin metrekareden 53 bin metrekareye çıkarıldı.”

Antakya kent merkezi hakkında da bilgi veren TTV Başkanı Furkan Demirci, “Asi Nehri’nin batı yakasında, 50 hektarlık ana kent merkezindeki pilot proje alanı, daha önce var olan yaklaşık 5 bin konut ve 2 bin ticari alan korunarak ama nehir kıyısı da açılarak, yeşil alanlar tam üç katına, donatı alanları ise iki katına çıkarılarak, yeni bir kütüphane, yeni bir konser salonu, yeni bir tiyatro, 1,5 km yayalaştırılmış yol, 9 km bisiklet yolu eklenerek özetle 50 hektarlık alan verimleştirilerek tasarımın gücü ile herkesin tatmin olacağı bir kentsel dokuya dönüştürüldü.” ifadelerini kullandı.

‘Unutmak yok, umut var’ diyerek çıktığımız yolda, Hatay’ın köklü tarihine, kültürel mirasına uygun bir yeniden canlandırma süreci başlattık. Bu proje, yalnızca şehrin fiziksel dönüşümüne değil, aynı zamanda hafızasını ve kimliğini koruyarak geleceğe taşınmasına da katkı sağlıyor. Dünya mimarlık tarihinde kendine yer edinen bu çalışmayı, üyesi olduğumuz uluslararası platformlarda, dünya medyasında, tasarım ve mimarlık çevrelerinde anlattığımızda büyük ilgiyle karşılandı. Projemiz tüm dünyada bir umut oldu. Bugün, insanlık tarihinin en eski yerleşimlerinden biri olan Hatay’ı tüm paydaşlarla beraber yeniden tasarlamanın hem gururunu hem de sorumluluğunu taşıyoruz. Şuan bakanlığın koordinasyonunda 50 hektarlık kent merkezi TTV Hatay İş Birliği ekibinin çalışmaları çerçevesinde inşa ediliyor ve hayat buluyor. Bundan sonra da Hatay için çalışmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.

“Hatay Yeniden Canlanıyor, tüm Türkiye’nin ortak projesidir”

Gelinen noktada bu sürecin sürdürülebilir kılınması için daha geniş çaplı bir dayanışmaya ihtiyaç olduğunun da altını çizen Furkan Demirci, “Bir dünya şehri olan Hatay’ın yeniden ayağa kalkmasını desteklemek adına, Türkiye’de ve dünyada, geleceğe daha yaşanılabilir bir dünya bırakma hassasiyeti taşıyan tüm kurum ve kuruluşları iş birliğine ve desteğe davet ediyoruz. Hatay Yeniden Canlanıyor, aslında tüm Türkiye’nin ortak bir projesi. Hatay’ı geleceğe hep birlikte taşımalıyız.”

Türkiye Tasarım Vakfı Hakkında:

Türkiye Tasarım Vakfı, tasarımın gücünü kullanarak toplumsal fayda sağlayan projeler geliştirmeyi amaçlayan bir kurumdur. Eğitim, mimari, sanat ve kültürel miras konularında projeler üreten TTV, yerel ve uluslararası paydaşlarla iş birliği yaparak sosyal etki yaratmayı hedeflemektedir. Depremin ardından, TTV Hatay Tasarım ve Planlama İş Birliği Grubu öncülüğünde hayata geçirilen “Hatay Yeniden Canlanıyor” projesi, bölgenin mimari kimliğini koruyarak geleceğe taşımayı amaçlamaktadır.

Kaynak: Emlak Haberleri

Radisson Otel Grubu, 300’den fazla yeni imza ve açılışla 2024’ü rekor yılı olarak tamamladı

Radisson Otel Grubu, 2024 yılında marka portföyüne yaklaşık 40.000 anahtar ekleyerek rekor kırdığını, ve dünya çapındaki varlığını daha da güçlendirdiğini bildirdi. Radisson Blu, üst üste 13. yıldır Avrupa’nın lider lüks markası olmaya devam ederken Grup, EMEA’da üst segment resort kategorisinde lider konuma geldi.

Radisson Otel Grubu Küresel Geliştirme Başkanı Elie Younes şu yorumda bulundu: “2024 yılında yaşanan küresel jeopolitik değişimlere rağmen, misafirlerimiz ve yatırımcılarımız olmak üzere iki temel müşteri grubumuza sunduğumuz kesintisiz hizmet ve kararlılıkla başarılı bir yıl geçirdik. 2025 yılında da mevcut segment ve ortaklıklarımızı geliştirmenin yanı sıra yeni iş alanları arayarak tüm paydaşlarımız için daha fazla olanak ve fırsat yaratmaya devam edeceğiz. Güvenleri ve destekleriyle ortak başarımızı mümkün kılan ortaklarımıza, hissedarlarımıza ve özverili ekiplerimize minnettarız.”

Radisson Otel Grubu’nun dönüşüm planı ile belirlenen net bir büyüme ve gelişme vizyonu ile Grup, 2024 yılında portföyünde aşağıdaki başarıları elde etmeyi başardı:

2018’deki lansmanından bu yana Radisson Collection markası 2024 yılında yaklaşık 70 otele ulaştı ve önemli destinasyonlarda önemli bir portföy büyümesi gerçekleştirdi. Paris ve Madrid’deki ilk Radisson Collection tesislerinin imzalanması, Riyad’da Grubun üçüncü Radisson Collection tesisinin imzalanması ve Roma (İtalya) ve Srinagar’da (Hindistan) amiral gemisi otellerin açılması bu gelişmeler arasında yer aldı. Paris’in kalbindeki Radisson Collection oteli, Louvre Müzesi ve Le Marais bölgesine sadece birkaç adım uzaklıktaki ikonik ve miras korumalı Haussman binasında yer alıyor. Madrid’de ise Radisson Collection oteli, prestijli Canalejas bölgesindeki Madrid’in en önemli caddelerinden biri olan Alcala Caddesi üzerinde yer alan ikonik Generali binasında hizmete girecek.

Radisson Otel Grubu, PPHE Hotel Group ile işbirliği yaparak Mayıs ayında art’otel London Hoxton’ın kapılarını açtı. Hareketli Hoxton bölgesinde yer alan otel, Signature Artist D*Face’in büyüleyici sanat eserlerini son teknoloji tasarımla birleştiriyor. Grup ayrıca 2025 yılının başlarında Roma’da bir art’otel tesisi açarak markanın İtalya’daki ilk açılışını gerçekleştirecek

Radisson Blu geçtiğimiz yıl, EMEA ve APAC’daki güçlü ivmesini yansıtacak şekilde portföyüne 20’den fazla yeni otel ekleyerek büyük bir başarı elde etti. Bu büyüme, tesisin şehrin yeni finans bölgesinde yer aldığı Kazablanka (Fas) gibi dünyanın en ünlü şehirlerinden bazılarının silüetini yeniden tanımlayan açılışları ve imzaları içeriyordu. Conakry’de kısa süre önce açılan otel, Gine’nin canlı başkentine önemli bir ektir ve sadece yeni bir pazar girişi değil, aynı zamanda Grubun Batı Afrika’daki ayak izinin önemli bir genişlemesidir.

Radisson RED, Danang (Vietnam), Berlin (Almanya), Auckland (Yeni Zelanda), Vientiane (Laos) ve Abuja (Nijerya) dahil olmak üzere birçok yeni pazara açıldı. Galway’in en yeni bölgesi Crown Square’de ve Galway’in şehir merkezine yakın bir konumda yer alan Radisson RED Galway’in açılmasıyla markanın İrlanda’da ilk kez faaliyete geçmesi önemli bir gelişme oldu. İkonik Patong Plajı’na sadece 200 metre mesafede yer alan Radisson RED Phuket Patong Beach ise markanın Tayland’daki ilk açılışı. Otel, kendi RED radyo istasyonu ile konuk deneyimini yeni seviyelere taşıyor.

İlk kez 2020 yılında lanse edilen Radisson Individuals, APAC bölgesinde en hızlı büyüyen markalardan biri haline geldi ve 2024 yılında portföyüne Udaipur ve Güney Delhi’nin Saket bölgesi (Hindistan) dahil olmak üzere neredeyse 15 yeni otel ekledi. EMEA bölgesinde ise marka, Umman, Sardinya, Türkiye, Fransa ve İngiltere gibi ülkelerde genişleyerek büyümesini sürdürdü. İngiltere’de, Surrey ve Bolton’daki açılışlarla güçlenen marka, özellikle Bolton Wanderers Futbol Kulübü’nün merkezine bağlı oteliyle Kuzey Batı İngiltere’de dikkat çekici bir konum kazandı.

Yıl sonuna doğru Grup, orta ölçekli yaşam tarzı markası prizeotel’i Prize by Radisson olarak yeniden markalaştırdı. Gdansk (Polonya) ve Berlin’de (Almanya) duyurulan yeni oteller, markanın büyüme stratejisinde önemli bir dönüm noktası oldu.

Faaliyette ve geliştirilmekte olan 150’den fazla tesisiyle Radisson Otel Grubu, üst segment resort kategorisinde sektör lideri konumunda. Grubun Mauritius’taki mevcut otel portföyüne bir ekleme de dahil olmak üzere nefes kesici destinasyonlarda yeni açılışlar ve imzalar duyuruldu. Bu çarpıcı tesis, Mauritius’un doğu kıyısında, adanın en bakir plajlarından birinde birinci sınıf bir konumda yer alıyor.

2025 yılına adım atarken Radisson Otel Grubu, her pazar için doğru marka ve çözümle stratejik coğrafyalarda genişlemeye ve odaklanmaya devam edecek ve paydaşlar için daha fazla olanak ve fırsat yaratacaktır.

Kaynak: turizmprojedergisi

Yeni otel markası XO Collection ilk otelini Moskova’da tanıttı

Fethiye’de kapılarını açmaya hazırlanan ve “New Era On The Turkish Riviera” mottosuyla bölgeye yeni bir soluk getirmesi beklenen XO Cape Arnna, Rusya’nın önde gelen tur operatörleri Coral ve Sunmar’ın Moskova’da düzenlediği workshop etkinliğinde acentelerle bir araya geldi.

Melden Group’un yeni otel markası XO Collection’ın Fethiye’nin dünyaca ünlü Çalış bölgesinde yer alan ilk oteli XO Cape Arnna, toplamda 100.000 m2 alan üzerine inşa edilen ve en küçüğü 50m2’den başlayan 530 lüks oda, 17 farklı alakart restoran, ısıtma ve soğutmalı havuzlar, 3Moms tarafından tasarlanan Kids Club bölümü, aileler ve yetişkinlere özel kişiselleştirilmiş hizmetler sunan The Resort ve The Club bölümleriyle bölgenin öne çıkan oteli olmayı başarıyor.

Workshop etkinliğinde boy gösteren oteller arasında yer alan XO Cape Arnna, etkinlik sonrasında çok özel bir partiye de ev sahipliği yaptı. 500 misafirin katıldığı workshop etkinliği sonrası tüm acenteler, XO Cape Arnna’nın davetlisi olarak Metropol Hotel’de gerçekleşen partide
keyifli anlar yaşadı. Luxury Band’in canlı müzik performansının yanı sıra ikramlar ve çeşitli şovlarla eğlenen misafirler, düzenlenen
çekilişe de yoğun ilgi gösterdi. XO Collection Genel Müdürü Burç Özarutan’ın yaptığı çekilişle de geceye katılan 5 talihliye XO Cape
Arnna’da muhteşem tatil deneyimleri hediye edildi.

Gecede konuşma yapan Genel Müdür Burç Özarutan, otelin ruhunu misafirlerin varlığıyla kazandığını vurgulayarak şunları söyledi: “Biz
ne kadar güzel oteller yaratırsak yaratalım, aslında bir oteli asıl güzelleştiren, içinde konaklayan misafirlerdir. Eminiz ki gelecekte
sizler ve sizlerin seçkin misafirleri otelimizi daha da güzelleştirecek.”

Kaynak: Turizm Ajansı

GÜRSU’YA YENİ TOKİ KONUT ALANI

Gürsu’da, 413 konut ve 8 adet dükkanın bulunacağı yeni Toki konut alanı oluşturulacak. Gürsu İpekyolu Mahallesi’nde oluşturulacak yeni Toki konut alanında incelemelerde bulunan Gürsu Belediye Başkanı Mustafa Işık, “ Nüfusu hızla artan ilçemizin konut ihtiyacının karşılanmasında bu konutların önemi çok büyük. Verimli Gürsu ovamız, oluşturulacak bu yeni konut alanları sayesinde korunacak.

Toki konutlarıyla oluşmuş İpekyolu Mahallemiz ve yeni oluşacak konut alanıyla, hem ovamız korunmuş olacak hem de sağlıklı yapılaşma sağlanmış olacak. Yaşam alanları planlamaya ve çağdaş kentleşmeye yönelik politikalar belirleyerek, belediyelerle işbirliğinde kentsel dönüşüm uygulamaları yapan Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından oluşturulan bu yeni konut alanıyla Gürsumuz’un konut ihtiyacının giderilmesine büyük katkı sağlanmış olacak” dedi. Başkan Işık, teknik ekip, inşaatı gerçekleştirecek firma yetkilileri ve muhtarla alanda incelemelerde bulunarak bilgi aldı.

Kaynak: Gürsu Belediyesi

Şanlıurfa Birecik TOKİ’de yaşayan depremzedeler sorunlarının çözülmesini bekliyor

6 Şubat depremlerinde evleri yıkılan vatandaşlar, kendileri için yapılan Birecik ilçesindeki TOKİ’ye yerleştiklerini ancak evlerinde elektrik, su ve doğal gaz olmadığını belirterek, yetkililerden çözüm istedi.

6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerde evleri yıkılan vatandaşlar, Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde yapılan TOKİ’lere yerleştiklerini ancak evlerinde elektrik, su ve doğal gaz olmadığını dile getirdi. Çoğan Mahallesi muhtarı Müslüm Çetin, mağdur olduklarını belirterek yetkililerden çözüm istedi. Taşındıkları deprem konutlarında her gün yeni bir sorun ile karşılaştıklarını öne süren mahalle muhtarı Müslüm Çetin, şunları söyledi:

“Depremzede konutları muhtarıyım, depremzedelerimiz mağdur zor durumda ekmek fırınımız yok, sağlık ocağımız eksik, okulumuz açılmadı, market yok, ulaşım sıkıntımız var, asansörlerimizin kimi çalışıyor kimi çalışmıyor, doğal gazımız düzenli bir şekilde faaliyette değil, bazen soğuk bazen sıcak, su akıyor, elektrik sorunlarımız oluyor bazen giderilmesini istiyoruz.”

Kaynak: Anka Haber Ajansı

GYODER, iş gücü sorununa çözüm için yol haritası sundu

GYODER tarafından BETAM’a yaptırılan “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” araştırması kamuoyu ile paylaşıldı. Depremler ve kentsel dönüşüm ihtiyaçlarının inşaat sektöründe iş gücü krizini derinleştirdiğine dikkat çeken araştırma, yeni nesil iş gücünün ağır çalışma koşulları ve gelir düzensizliği nedeniyle sektörü tercih etmediğini ortaya koyuyor. GYODER Başkanı Neşecan Çekici, daha iyi çalışma koşulları ve yıpranma hakkı gibi düzenlemelerle sektöre cazibe kazandırılması gerektiğini belirterek, “Bu kriz uzun vadeli stratejilerle aşılabilir. Raporumuzun ardından Uzun Vadeli Stratejik İş Gücü Platformu için çalışmalara başlayacağız” dedi.

Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) tarafından Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’ne (BETAM) yaptırılan “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” araştırmasının sonuçları 4 Şubat’ta İstanbul Divan Otel’de düzenlenen basın toplantısında açıklandı.

GYODER Başkanı Neşecan Çekici, YTÜ Konut ve Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Serhat Başdoğan, Bahçeşehir Üniversitesi BETAM Direktörü Prof. Dr. Seyfettin Gürsel ve İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü ve Kurucusu Can Selçuki araştırmanın çıktılarını ve çözüm önerilerini paylaştı.

Basın toplantısında konuşan GYODER Başkanı Neşecan Çekici, “Sektörümüzün en büyük sorunlarından biri nitelikli işçi bulamama sorunu. Özellikle depremden sonra bu durum daha da arttı. Bu kriz yalnızca kısa vadeli çözümlerle değil, uzun vadeli stratejilerle aşılabilir. Hazırlamış olduğumuz raporumuz, sektörümüzün mevcut durumuna ışık tutarken geleceğe yönelik önemli bir yol haritası da sunuyor. Bu kapsamda, GYODER olarak iş gücünün niteliğini artırmak ve stratejik çözümler üretmek amacıyla 7 sektörel STK ve Birlik ile ‘Uzun Vadeli Stratejik İş Gücü Platformu’ oluşturma çalışmalarına başlıyoruz. Amacımız, sektörde sürdürülebilir bir kalkınmayı mümkün kılacak insan kaynağı yapısını desteklemek ve bu alanda öncü bir rol üstlenmek” dedi.

Raporda verimlilik analizi de yapıldı

İnşaat sektörünün güncel sorunlarını belirlemeyi ve bu sorunların çözümlerine yönelik önlem ve politikalar önermeyi amaçlayan “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” raporunda ekonomik dinamiklerin sektöre yansımaları da derinlemesine analiz edildi.  

2000 sonrası dönemde yatırımların inşaat ve hizmet sektörlerine kaydığı, ancak bu sektörlerde üretimin ve millî gelir içindeki payın beklenen artışı göstermediğine dikkat çeken araştırmada, bu durumun 2014 sonrası dönemde inşaat sektöründe yaşanan düşük verimlilikten kaynaklandığı vurgulanıyor.

Rapora göre, 2020’den itibaren emek verimliliğinde ciddi artışlar görüldü. Enflasyondan arındırılmış TL cinsinden çalışan başına katma değer, 2019’da 121 binden 2022’de 220 bine çıkarak yüzde 82 artarken bunun sadece yüzde 15’i TL’nin değerlenmesinden kaynaklandı. 2020’den 2022’ye çalışan sayısındaki yüzde 20’lik sınırlı artışın ise kriz döneminde inşaat firmalarının vasıflı çalışanları işten çıkarmak yerine düşük kapasitede çalıştırmayı tercih etmesiyle açıklanıyor.

Cazip görülmüyor

“İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24” araştırması kapsamında 12.037 çalışan ile anket gerçekleştirildi. İşveren tarafında da 100’e yakın kurumla derin görüşmeler yapıldı. Araştırmaya göre, bedensel güç gerektirmesi, ağır çalışma koşulları, mesai saatlerinin uzunluğu, hafta sonu çalışma, iş kazaları riskinin yüksekliği, projelerin dönemsellik taşıması ve sürdürülebilir iş imkanı sunmaması gibi sebeplerden dolayı inşaat sektörünün mecbur kalınmadıkça büyük çoğunluk tarafından çalışılmak istenmeyen bir sektör haline geldiği görülüyor.

Raporda, Çalıştığınız işten genel olarak memnun musunuz?” sorusuna en çok “Hayır” cevabı verilen iki sektör tarım ve inşaat olarak ortaya çıkıyor. En yüksek memnuniyetsizlik oranları, yevmiyeli kesimden geliyor. İnşaatta işten memnuniyetsizliğin uzak ara en önemli nedeni gelir düzensizliği ve inşaat işlerinin ağır ve zor oluşu olarak ortaya çıkıyor.

‘Aldığım ücret / maaş / yevmiye ya da işten elde ettiğim gelir ile geçinemiyorum’ diyenlerin oranı yüzde 54,2, ‘Ağır bir iş yapıyorum, iş sağlığıma zarar veriyor’ diyenlerin oranı yüzde 37,5, ‘Çalışma saatlerimden memnun değilim’ diyenlerin oranı ise yüzde 26,7.

3 yevmiyeli çalışandan 2’si ayrılmayı düşünüyor

Araştırmaya göre inşaat sektöründe çalışmayı istemeyenlerin en sık belirttiği neden, işin ‘bedensel olarak yorucu’ olması. Bu nedeni, sırasıyla inşaatta çalışmanın tehlikeli oluşu, deneyim gerektirmesi ve sağlık sorunlarına yol açma ihtimali izliyor.

Neredeyse her üç yevmiyeli çalışandan ikisi sektörden ayrılmayı düşünüyor. Sektörden ayrılmayı düşünenlere nedenleri sorulduğunda yüzde 31,4 ile “Ücretin tatmin edici olmaması” yanıtı dikkat çekerken, onu yüzde 30,7 ile “İş/yaşam dengesinin iyileştirilmesi” talebi ve yüzde 23,7 ile “Daha kısa saatler çalışma” isteği takip ediyor.

Yüksek maaşlar geçici

Araştırmada, inşaat sektöründeki kazançların diğer sektörlere göre daha yüksek olmasına rağmen, çalışma koşulları ve toplumdaki olumsuz algı nedeniyle özellikle gençler tarafından tercih edilmediğine dikkat çekiliyor. Örneğin kule vinç operatörü maaşlarının kimi zaman şantiye şefinden bile daha yüksek olduğunu belirten görüşmeciler bulunmakla birlikte, ankete katılanlar bu yüksek maaşların yalnızca dönemsel olduğunu ve kalıcı olmayacağını ifade ediyor.

Kadın çalışan oranı yüzde 5

Rapora göre Türkiye’de inşaat sektöründe kadın istihdamının payı 2022 yılında yüzde 5 iken, Almanya ve Fransa’da sırasıyla yüzde 14 ve 13, İtalya’da yaklaşık yüzde 10, İspanya ve Polonya’da yüzde 7’nin üzerinde. Raporda, Avrupa’da özellikle vasıflı mavi yakalı kadınların inşaat sektöründe bu oranlara ulaşmasının yaklaşık 30 yıllık bir sürece yayıldığı vurgulanıyor. Ayrıca uygun koşullar sağlandığında kadınların ustalık gerektiren işlerde çalışabileceği ve hatta bazı işlerde erkek ustalardan daha başarılı olabileceğine dair görüşler öne çıkıyor.

Çözüm önerileri

Demografik ve sosyal olguları da ele alan raporda, Türkiye’de şehirleşme sürecinin devam ettiği, iç ve dış göçten kaynaklı nüfus artışının konut talebini yüksek tuttuğu vurgulanıyor. Deprem riski ve kentsel dönüşüm ihtiyacının ise bu talebin yakın gelecekte daha da artmasına yol açacağı ifade ediliyor.
Sağlıklı bir inşaat sektörü için arz-talep ve fiyat dengesinin önemine dikkat çekilen raporda, istikrarlı yapı üretimi için nitelikli mavi yaka çalışanların kritik rol oynadığı vurgulanıyor. Sektörün cazip hale gelmesi için gelir istikrarı, iş güvenliği, çalışma koşulları ve mesai saatlerine ilişkin düzenlemelerin şart olduğu ifade ediliyor. Ayrıca, eğitim ve müfredatta köklü çalışmaların yapılması, nitelikli işçi yetiştirmeye yönelik istihdam ve setifika programlarının düzenlenmesi, inşaat işlerini fiziksel olarak kolaylaştıracak teknolojilerin devreye alınması, teşvik mekanizmalarının oluşturulması, iş güvenliği denetimlerinin etkin olarak yapılmasının yaygınlaştırılması, mavi yaka çalışanlara yıpranma hakkı tanınması da raporda sunulan çözüm önerileri arasında yer alıyor.

Sektör çalışanlarının künyesi

2024 ilk çeyreği rakamlarına bakıldığında inşaat sektörü 2 milyon 147 kişiye istihdam sağlıyor. Sektörde çalışanların %95,4’ü erkek, %4,6’sı kadın. Çalışanların %60,6’sı ilkokul ya da ortaokul, %20,2’si lise, %13,5’i ise yüksekokul ya da daha üst seviye okul mezunu. Sektörde çalışanların yüzde 90’ı tam zamanlı çalışırken yüzde 37’si haftada 50 veya daha fazla saat çalışıyor. Sektörde çalışanların yarıya yakını (yüzde 47) mevcut işinde 1 yıldan daha kısa süredir çalışıyor. Bu durum, inşaat sektöründe işgücü istikrarsızlığının oldukça yüksek olduğunu gösteriyor.

Kaynak: Gayrimenkul Haber

Deprem bölgesinde çarkları ‘inşaat sektörü’ döndürüyor

Deprem bölgesinde kamu kaynakları daha çok konut yapımı için harcanırken ticari tarafta işlerin ağır ilerlediği şikayetleri var. İllerin tamamında onarım çalışmalarının yoğunluğu inşaat sektörünü öne çıkarmış durumda. En büyük eksik ise nitelikli işgücü.

6 Şubat Depremi’nde büyük yıkım yaşayan 11 ilin ekonomisi büyük zarar gördü. Konutlar dışında (518 bin konut yıkılmış veya ağır hasar almıştı!) sanayi tesisleri, turizm binaları, atölyeler, işletmeler yıkıldı, hasar aldı. Enerji ve ulaştırma altyapılarında büyük yıkım oldu. Deprem sonrası hasar tespit çalışmalarında imalat sanayi tesislerinde 82 milyarlık hasar tespit edilmiş, tarımda da 70 binden fazla büyük ve küçük baş hayvan telef olmuş, 13 binden fazla ağır yıkılmıştı.

Cumhurbaşkanlığı Strateji Başkanlığı’nın raporuna göre ülke GSYH’sı içinde %10- 11 payı olan 11 ilde oluşan 104 milyar dolarlık hasar; GSYH’da yüzde 1 ila 1,4 puan kayba yol açabilecek kadar büyüktü.

Depremin üzerinden 2 yıl geçti. İktisadi toparlanma iki kanaldan yürüyor. Birisi kamu yatırımları ve destekleri, ikincisi de yurttaşların kendi çabaları… 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi’nin yüzde 9,3’ü kadar (1 trilyon TL’nin üzerinde) kaynak ayrılmıştı. Bu kaynak daha çok konut yapımı için harcanıyor. Ticari tarafta onarım ve yerine koyma işlerinin biraz daha ağır ilerlediği şikayetleri var. Bazı illerde esnaf konteyner çarşılarda hizmet veriyor. Bu illerin tamamında onarım çalışmalarının yoğunluğu inşaat sektörünü öne çıkarmış durumda. Bu sektör sayesinde çarklar dönüyor. Bilindiği gibi deprem illerinden büyük göç dalgalarına, işgücü ve istihdam kayıplarına yol açtı. Şimdi bu toparlanma döneminde en çok ihtiyaç duyulan eksiklerin başında nitelikli işgücü açığı var.

Şirket kuruluş ve kapanışlarında deprem bölgesi hızı gözüküyor

Bu illerin ekonomisi toparlandı mı? Buna çeşitli göstergelerden bakmak mümkün. En önemli veri yatırım projeleri, teşvik verileri… Ancak bakanlık bu verileri kapattığı için, bu açıdan durumu görmek olanaksız. Şirket kuruluş kapanış sayıları, ticari araç satış verileri, konut satış sayılarından bakıldığında ise durum çıkışı yansıtıyor. Türkiye ortalamasından daha iyi rakamlar var. Şirket kuruluş kapanışları ekonomik aktiviteyi yansıtan önemli bir gösterge. Deprem illeri, bu açıdan Türkiye ortalamasından daha iyi bir performans göstermiş. Kurulan şirket ve gerçek kişi işletmelerde azalma olmuş ancak bu Türkiye ortalamasından daha düşük. Kapanışlarda da Türkiye ortalamasından daha iyi bir performans dikkat çekiyor. Rakamlar, deprem illerinde ekonomik yıkım seviyesinden çıkışı yansıtıyor. Tek tek iller bakımından durum farklılık arzediyor. Adıyaman gerek şirket gerekse gerçek kişi işletmelerinde kuruluşlar bakımından en yüksek gerçekleşme olan il. Depremden görece daha az etkilenen Urfa’da şirket kuruluşlarında %21,1 azalma olmuş. Bu 11 il içindeki en yüksek azalmaya işaret ediyor. Şirket kapanışlarında %38,4’le en kötü performans K. Maraş’ta.

Deprem illeri ihracatta depremden bir önceki yıl, 2022 seviyesini henüz yakalayamadı. 2024’te bu illerin toplam ihracatı 19 milyar 35 milyon dolar. 2022’de bu rakam 20,2 milyar dolardı. Buna göre geçen yıl ihracat rakamları 2022’nin %5,7 altında. Ancak deprem yılı 2023’e göre artış Türkiye ortalamasının (%2,3) üstünde, yüzde 7 seviyesinde. Deprem öncesinde 11 ilin Türkiye ihracatındaki payı % 8,5’tu. 2024 itibariyle %8’e tekrar gelmiş durumda. İhracatta da ilden ile durum farklı. İhracatını deprem öncesi (2022) seviyesinin üzerine çıkaran iki il var. Şanlıurfa’da 2022’ye kıyasla ihracat geçen yıl yüzde 25 artış göstermiş. Adana da 2022 seviyesini yakalamış. Ancak diğer illerin tamamı henüz deprem öncesinin altında. Adıyaman, Osmaniye, Elazığ’da hem deprem öncesine göre hem de deprem yılına göre yüksek oranlarda düşüş var. Diğer illerde toparlanma dikkat çekiyor.

Deprem nedeniyle oluşan konut ihtiyacı satışları artırdı

Konut satışları geçen yıl Türkiye ölçeğinde de rekor seviyelere çıkmış, 2023’e göre yüzde 48,7 artış göstermişti. Ancak deprem bölgesi yıkım nedeniyle büyük konut açığı ortaya çıktığı için, konut satışları Türkiye ortalamasından çok daha yüksek, %67,3 artış göstermiş. Bununla birlikte geçen yıl adet bazında deprem öncesi (2022 yılı) seviye, ancak yakalanmış görünüyor. 2022’ye göre Türkiye ortalamalarına yakın bir tablo var ancak deprem yılına göre yıkım nedeniyle geçen yıl artış çok yüksek. Ticari araç satışlarında geçen yıl, deprem öncesi (2022) rakamların bir hayli üzerine çıkıldı, yüzde 25,7 artış oldu. Bu rakam Türkiye ortalamasının (%23,4) üstünde. Deprem yılına (2023) göre de artışlar Türkiye ortalamasının (%11,5) üstünde.

Turizmde de toparlanma var

Gaziantep ve Hatay, UNESCO Yaratıcı Şehirler listesinde Gastronomi şehri unvanına sahip. Adana ve Diyarbakır gastronomi, Kahramanmaraş, edebiyat, Şanlıurfa müzikte UNESCO Yaratıcı Şehirler listesinde. 2022’de bu şehirlerde turizm işletme belgeli tesislerde 4.181.454, belediye belgeli tesislerde ise 1.426.181 turist konaklamıştı. Diğer tesislerle birlikte 2022’de toplam 7.185.814 geceleme yapılmıştı. Bu Türkiye toplamının yüzde 3,9’una denk geliyor. Deprem yılı 2023’te sadece bakanlık belgeli ve basit konaklama tesislerinde 5 milyon geceleme olsa da deprem nedeniyle olduğu için gerçek durumu yansıtmıyor. 2024 rakamları henüz bazda için artışı göremiyoruz. Depremde 21 turizm işletme belgeli ve 26 belediye belgeli konaklama tesisi yıkılmıştı. 240 tesis ağırorta- az hasar görmüştü. Cumhurbaşkanlığı Strateji Bütçe Başkanlığı’nın raporuna göre bu tesisleri onarma ve yeniden kurma maliyeti 2,2 milyar lira olarak tespit edilmişti. Bu tesislerin bir kısmında onarım çalışmaları tamamlandı. Ancak hala yapılacak çok şey var. Yetkililerin verdiği bilgiye göre Adıyaman’da, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Nemrut Dağı için otellerin hasarlı olması ve yenilerinin inşa edilmemesi nedeniyle konaklayacak yer bulamıyor. GAP turlarına katılan turistler çevre illerde konaklamak zorunda kalıyor.

23 yeni OSB geliyor

Depremden etkilenen 11 ilde halen 39 organize sanayi bölgesi (OSB) faal durumda. Planlama aşamasında 13 OSB var. 6 yeni OSB için altyapı çalışması yapılıyor. 4 OSB için de kamulaştırma çalışmaları yürütülüyor. Bunlar da açıldığında bölgedeki 11 ilde toplam OSB sayısı 62’ye ulaşacak.

Bunların tamamının bu yıl açılması beklenemez elbette. En muhtemel olanı altyapı çalışması yapılmakta olan 6 OSB’nin açılması. Bu OSB’lerin devreye girmesi bölgedeki ekonomik canlılığı haliyle artıracaktır.

Kaynak: Ekonomim

İşte Moskova’nın siluetini değiştirecek inşaat projesi

Moskova’nın Yeni Arbat bölgesinde, SSCB devrinden kalma eski Ekonomik Karşılıklı Yardım Konseyi (SEV) binasının yerine inşa edilmesi planlanan yeni kentsel kompleksin ilk görselleri ortaya çıktı. Hafta sonu ilk haberle Türk inşaatçılara duyurduğumuz projeye aşina olan bir kaynağın RBC’ye sunduğu görseller, bölgenin dönüşümüne yönelik çeşitli tasarım alternatiflerini gözler önüne serdi. Şehir planlama yetkilileri, bu dönüşüm projesi için hem yerel hem de uluslararası olmak üzere 10’dan fazla mimarlık bürosunun katkı sunduğunu belirtti. Ancak şu ana kadar kesinleşmiş bir proje bulunmuyor. Nihai kararın yaz aylarından önce alınması beklenmiyor.

Moskova yönetimi, Ekim 2024’te SEV binası ve çevresinin yenilenmesi yönünde bir karar almıştı. Şehir Mülkiyet Departmanı yetkilileri, 1960’lı yıllarda inşa edilen yapıların, yapılan teknik analizler sonucunda “kısmen işlevsel ve kullanıma elverişsiz” olarak değerlendirildiğini açıklamıştı. Yapılar, günümüzün yangın güvenliği ve enerji verimliliği standartlarına uymadığı gerekçesiyle yıkılmaya karar verildi. Departman yetkilileri, mevcut yapıların onarım maliyetinin yeni bir inşaata kıyasla çok daha yüksek olacağını ve bu nedenle kapsamlı bir yeniden yapılanma projesinin başlatıldığını ifade etti.

Söz konusu alan, 1960’lı yıllarda SEV için inşa edilen ve içerisinde ünlü “Kitap Ev” (Dom-Knjiga) binasını da barındıran bir kompleksten oluşuyor. SEV’in 1991 yılında feshedilmesinin ardından bina Moskova belediyesinin kontrolüne geçmişti. Ancak 2024 sonbaharında yapılan incelemeler sonucunda yapı “riskli” olarak sınıflandırılmış ve yenileme sürecinin hızlandırılmasına karar verilmişti. 3 Şubat’ta projeye yatırımcı olarak dahil olan Kievskaya Ploshchad Şirketler Grubu, eski SEV binasının yerinde “sosyo-kültürel bir merkez” inşa etme planlarını açıkladı. Şirket yetkilileri, projeye uluslararası uzmanların da dahil edildiğini ve yeni merkezin Moskova’nın kültürel ve ekonomik aktivitelerine büyük katkı sağlayacağını belirtti.

Planlanan kompleksin toplam alanının 600 bin metrekare olacağı açıklandı. Bunun 450 bin metrekarelik kısmı kültürel, sosyal ve ticari amaçlı yapılar için ayrılırken, geri kalan alan ise konut ve teknik altyapı tesisleri olarak değerlendirilecek. Yetkililer, Yeni Arbat’ta oluşturulacak bu yeni kompleksin, Moskova’daki Büyük Şehir (Bolşoy Siti) ile Arbat ve Hamovniki bölgeleri arasında önemli bir bağlantı noktası haline geleceğini belirtti. Proje tamamlandığında, Moskova’nın modern kent planlaması açısından önemli bir dönüşüm noktasını temsil etmesi bekleniyor.

Kaynak: türkrus

Büyüme Stratejilerimizi Belirledik, Makine Yatırımlarına Başlıyoruz

Hasanoğulları Hafriyat Yönetim Kurulu Üyeleri Ferhat Akkuş ve Mehmet Akkuş, “Biz de büyüme stratejilerimizi belirledik. Önce yarımada bölgesine daha sonra İzmir merkeze açılacağız. Bunun için makine yatırımlarımıza başlıyoruz” dedi.

Çeşme’nin ilk ruhsatlı yıkım firması olarak 2004 yılında Alaçatı’da aile şirketi olarak faaliyetlerine başlayan Hasanoğulları, ilk büyük atılımını 2010 yılında sektörel büyük makine yatırımlarıyla başladı. Şirketin bir sonraki büyüme durağı pandemi döneminde yazlık bölgelerine kayan inşaat furyasıyla oldu. Şirket bugün merkezi Çeşme olmak üzere temel kazı çalışmaları, vinç çalışmaları, ruhsatlı yıkım, hafriyat, moloz nakliye, tanker kiralama gibi hizmetleri 70 kişilik ekibiyle sağlıyor. Hasanoğulları Hafriyat Yönetim Kurulu Üyesi Ferhat Akkuş ve Mehmet Akkuş son teknolojiye göre her ebatta makineleri ile parkurlarını hazır tuttuklarını söyledi.

hasanogullari-hafriyat-cesme.jpg

Akkuş,  “Şu an 60’a yakın araç parkurumuz bulunmaktadır. Merkezimiz Çeşme olduğu için hacmimizin yoğun kısmı yine bu ilçeyi kapsıyor. Buna rağmen İzmir içi diğer bölgelerde de proje bazlı çalışmalarımız oluyor” dedi.

cesme-hafriyat.jpg

Çeşme’de mobil vinci olan tek hafriyat firmasıyız

Çeşme’de mobil vinci olan tek hafriyat firması olduklarını ifade eden Akkuş,  “Vinç sektöründe 1,5 senelik firma olmamıza rağmen burada da öncü yatırımlarda bulunuyoruz.  Bu alanda daha da büyümeyi düşünüyoruz ve yatırımlarımızı hızlandırdık. Çeşme’de vince yönelik çok büyük bir ihtiyaç hasıl. Çünkü ilçenin arazi durumu ve doğayla uyumlu yapıların tercih edilmesi her şarta uyumlu mobil vinç ve iş makinesini önemli kılıyor. Mobil vinçlerimizi konteynır taşımacılığı, büyük şantiyelerdeki malzeme ve tiny house aktarımları ve yüksek gerilim hattındaki işlemler için kullanıyoruz” şeklinde konuştu.

İş garantili eğitim programı

Sektörde kalifiyeli personel sorunu yaşandığını belirten Akkuş, bu sorunu çıraklıktan personel yetiştirerek gidermeye çalıştıklarını vurguladı. Akkuş, “İl dışından gelen personellerimizin barınma imkanından, yeme içmesine kadar her şeyini karşılıyoruz. Bunun dışında yaşanan kalifiyeli personel sorununu aşmak için devlet okulunda eğitim gören 10 öğrencimizi çırak olarak bünyemizde çalıştırıyoruz. Bu arkadaşlarımız okul bittiğinde sektörde çalışabilecek tam donanımlı bir birey haline geliyor. Sektördeki işçi açığı da göz önüne alındığında okul sonrasında iş garantili bir eğitim veriyoruz diyebilirim” dedi.

hasanogullari-cesme.jpg

Son 4 ay zorlu geçti

20024’ün ilk 4 ayının iyi son 4 ayının ise zorlu geçtiğini belirten Akkuş, şunları dile getirdi: “İşlerimiz  ülkemizdeki ekonomik koşullardan dolayı biraz daha daralsa da biz herhangi bir küçülmeye gitmedik ve işimizin başındayız. Şu anki politikamız para kazanmak değil, konumumuzu korumak ve istihdamı sürdürmek. Bu dönemi zararsız atlatmayı ve sonraki seneye mevcut konumumuzu taşımanın derdindeyiz.”

Yönümüz İzmir merkez…

2025’te inşaat sektöründe büyük yatırımların olmasını beklediklerini ifade eden Akkuş, “Gelişen piyasalarla beraber biz de yönümüzü önce yarımada bölgesine daha sonra İzmir merkeze çevirmeyi planlıyoruz. Bunun için gerekli altyapı ve makine yatırımlarına başlayacağız. Emin adımlar atmayı ve gittiğimiz yerde kalıcı olmayı arzuluyoruz.  Yaptığımız her işte doğayı korumayı, müşterilerimize de; hızlı, pratik, fiyat olarak da avantajlı hizmetler sunmayı hedefliyoruz” dedi.

Kaynak: İnşaat Deryası

22. Uluslararası Yapı ve İnşaat Fuarı KyrgyzBuild 2025, 15-17 Nisan 2025 Tarihlerinde Bişkek’te Düzenlenecek

22. Uluslararası Yapı ve İnşaat Fuarı KyrgyzBuild 2025, 15-17 Nisan 2025 tarihlerinde Bişkek’te düzenlenecek.

Yatırımlar Dergisi’nin aldığı bilgiye göre, KyrgyzBuild 2025, Kırgızistan inşaat sektöründeki en önemli etkinliklerden biridir. Hükümet ve ilgili bakanlıklar ile departmanlar tarafından destekleniyor.

Kırgızistan inşaat sektöründeki tedarikçiler, üreticiler, bayiler ve etkili profesyonellerle iş görüşmeleri yapmak için en uygun yer olan KyrgyzBuild, Orta Asya bölgesinde iş ilişkileri kurma ve güçlendirme ve şirketlerin faaliyet alanlarını genişletme konusunda mükemmel bir fırsat sunuyor.

Kyrgyz Build 22. Uluslararası Yapı ve İnşaat Fuarı Katılımcı Ürün Grupları : 

  • İnşaat malzemeleri ve ekipmanları
  • Mühendislik ve ısıtma ekipmanları
  • Bitiş ve dekoratif malzemeler
  • Kapılar
  • Pencereler
  • Cepheler
  • Çatı
  • Kapılar
  • Enerji ve aydınlatma
  • Güvenlik sistemleri
  • İnşaat için özel ekipmanlar

Kaynak: Yatırımlar Dergisi

İnşaat sektöründe işçi alarmı

İnşaat sektöründe son bir kaç yıldır işçi sorunu yaşanıyor. 6 Şubat depremleri sonrasında işçilerin bölgedeki yeniden yapılanma faaliyetlerinde görev alması, kentsel dönüşümün hızlanması ve işçilerin yurtdışına gitmesi açığı artırıyor.

İşçi ücretleri yükselse de ağır çalışma koşulları ve gelir düzensizliği nedeniyle gençler, inşaat sektöründe çalışmak istemiyor. Sektör, işlerinin aksamaması, üretimin durmaması için yurtdışından işçi getiriyor ya da göçmenlere iş veriyor. Sorun şimdilik bu şekilde bertaraf ediliyor. Ancak bu da kalıcı çözüm olarak görülmüyor.

USTALAR BİLE İSTEMİYOR

Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER), ‘İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24’ araştırmasını açıkladı. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (BETAM) hazırladığı rapora göre, bedensel güç gerektirmesi, ağır çalışma koşulları, mesai saatlerinin uzunluğu, haftasonu çalışma, iş kazası riskinin yüksekliği, dönemsel olması ve sürdürülebilir iş imkanı sunmaması gibi sebeplerden dolayı inşaat sektöründe çalışılmak istenmiyor. Özellikle gençler bu sektöre yanaşmazken, mevcut ustalar bile çocuklarının inşaat sektöründe çalışmasına sıcak bakmıyor.

6 BAŞLIKTA ÇÖZÜM ÖNERİSİ

GYODER Başkanı Neşecan Çekici, nitelikli işçi bulamama sorununun yalnızca kısa vadeli çözümlerle değil, uzun vadeli stratejilerle aşılabileceğini söyledi. Raporda, işçi sorununun çözülememesi halinde inşaat sektörünün durma noktasına gelebileceği ifade edildi. Çözüm önerileri ise şöyle:

* Çalışma koşullarının iyileştirilmesi
* Özel vasıf gerektiren mesleklerde eleman yetiştirilmesi
* Kanun ve yönetmeliklerin sıkı şekilde uygulanması
* İnşaat sektöründe kadın istihdamının artırılması
* Konut piyasasının etkinliğinin artırılması
* Toplumla iletişimde hamle.

KADINLAR UMUT OLUR MU?

Rapora göre, Türkiye’de inşaat sektöründe kadın istihdamının payı 2008’de yüzde 3 gibi çok düşük bir düzeydeyken, bu oran 2022’de yüzde 5 seviyesine geldi. Mimar, mühendis, iş güvenliği uzmanı gibi kadrolar dışında kadın çalışan sayısı yok denecek kadar az. Kadın çalışan oranının yüzde 14’e çıkması durumunda, sayılarının 258 bin olacağı hesaplanıyor. Buna göre, mevcut ile potansiyel kadın çalışan sayısı arasında 167 bin kişilik fark oluşuyor. Rapor, ustalık gerektiren işlerde de kadın çalışan sayısının artması gerektiğini vurguluyor.

ÜRETİM GÖÇMENLERE KAYIYOR

Rapora göre, işçi sorunu göçmen işçilerle hafifletiliyor. Genellikle Suriye, Afganistan ve Türki Cumhuriyetler’den gelen göçmenler işçi olarak çalıştırılıyor. Sektördeki işçilerin yaklaşık yüzde 20-30’unun göçmen olduğu tahmin ediliyor. Göçmen işçilerin de çalışmamaları durumunda üretimin ciddi biçimde sekteye uğrayacağı görüşü hakim.

2 MİLYON 147 BİN

İnşaat sektöründe istihdam.

YÜZDE 95.4

Sektörde çalışan erkek oranı.

YÜZDE 60.6

İlkokul ve ortaokul mezunu çalışan oranı.

50+

Çalışanların yüzde 37’sinin haftalık çalışma süresi.

Kaynak: Posta

Zincirler, doğanın kucağında otel yatırımlarına yöneliyor

Tüketicilerin yıldızların altında, doğanın kucağında geceleme taleplerin artması, uluslararası otel zincirlerinin bu alandaki yatırımlarının hızlanmasına yol açıyor.

Türkiye Turizm Ansiklopedisi’nin THP’den Chris Bown imzalı haberden derlediği bilgilere göre, bu alanda ilk adımı geçen yıl Hilton yönetimi attı.

Hilton yönetimi, 2024 yılının başında Autocamp ile bir ortaklık anlaşması yaparak portföyüne o markanın ikonik Airstream karavanlarında konaklamaları ekledi. Hilton’un ardından Hyatt yönetimi, glamping (lüks çadırda konaklama) markası Under Canvas’la yaptığı ortaklık anlaşmasını duyurdu.

Glamping seçeneğine yönelik talebin artması Best Western grubu yönetiminin de dikkatini çekti. Şirket yönetimi, Zion Ulusal Parkı’ndaki bir alanı, otel odasından farklı konaklama arayan gezginlerin beklentilerine uygun şekilde hazırlama planı yapıyor. Doğaseverlere yönelik tasarlanan konaklama biriminin bu yılın mart ayında hizmete girmesi bekleniyor.

Marriott International da bu kervana katıldı

Uluslararası otel zincirlerinin doğa tabanlı yatırımlara yöneldiğini gören Marriott International yönetimi de konuya kayıtsız kalmayıp bu kervana katıldı. Şirket yönetimi, ABD genelinde 29 şubesi bulunan Postcard’ı satın aldığını duyurdu.

Postcard, 29 destinasyonunda misafirlerin tüm elektronik cihazların fişini çekerek dijital detoks yapıp, doğanın tadını çıkarmasını sağlayan yaklaşık 1.200 kabinin sahibi. Bu kabinler, büyük yerleşim yerlerine iki saat uzaklıktaki konumlanmış olup, orta büyüklükteki kabinlerin kendi mutfakları ve özel banyoları var. Ayrıca her birinin etrafında konukların mahremiyetini sağlamak için bolca alanları da bulunuyor.

Marriott International yönetimi, Rocky Dağları ve Grand Canyon gibi ulusal park konumlarında beş tesis ve 559 odalı bir butik otel markasının sahibi Trailborn ile de uzun vadeli bir anlaşma imzaladı.

Trailborn’un tesislerinde, açık hava deneyimi konforlu otel tarzı konaklama imkanlarıyla birleştirip müşteriye sunuluyor. Trailborn markasının Wrightsville Beach, Newyork City, Mendocino ve Kaliforniya’da geliştirme aşamasında iki tesisi daha bulunuyor.

Marriott yönetimi, yeni satın alma ve ortaklıklarla misafirlerine doğa tabanlı, çevre dostu konaklama seçeneği de sunmaya kararlı olduklarını söylüyor. Marriott’un günümüzde üye sayısı 219 milyonu aşan Marriott’un Bonvoy sadakat programı var. Marriott yönetimi, bünyeye yeni katılacak doğa tabanlı konaklama birimleri misafirlerinin de bu sadakat programından yararlanacağını açıkladı.

Kaynak: Turizm Proje Dergisi

İZSU’dan Aliağa’da yatırım atağı

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün Aliağa’da başlattığı altyapı projeleri hız kesmeden devam ediyor. Aliağa Merkez Kültür Mahallesi’ndeki yağmur suyu hatları tamamlanırken, Şakran’daki eskiyen ve ekonomik ömrünü yitiren içme suyu şebeke hatları da İZSU’nun işletme ekipleri tarafından yenileniyor. İZMİR (İGFA) – İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün ilçelerdeki atık su ve içme suyu şebekelerini yenileme çalışmaları devam ediyor. İşletme ömrünü tamamlayan içme suyu hatları yenileniyor, atık su arıtma tesisleri ile yeni kanalizasyon ve yağmursuyu hatlarının yapımı devam ediyor.

İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan da Aliağa’da devam eden çalışmaları yerinde denetleyerek, Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar ile bir toplantı gerçekleştirdi.

ALİAĞA’DAKİ BİRÇOK YATIRIM ELE ALINDI

Toplantıda İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün Aliağa’da yaptığı yatırımlar ve saha ekiplerinin koordinasyonunu sağlamak üzere iki kurumun teknik ekipleriyle birlikte koordinasyon toplantısı yapıldı.

Aliağa’da devam eden yatırımlarla ilgili de bilgi veren İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan “Şakran Hasbi Efendi Mahallesi’nde 30 yıllık içme suyu şebekesi ve branşman hatlarını kendi işletme imkanlarımız ile yeniliyoruz.

25 milyon liralık yatırımın ardından Samurlu, Karaköy, Kapukaya ve Bahçedere Mahalleleri’nde çalışmalar devam edecek. Kültür Mahalle’mizde yağmursuyu hatlarını yeniledik. Diğer mahallelerde de taşkın riski olan alanlarda yağmursuyu hattı çalışmalarımız da devam edecek” dedi.

Kaynak: igf

MIPIM, 11-14 Mart 2025 tarihlerinde 35. Kez Düzenleniyor

Avrupa Ve Ortadoğu Gayrimenkul Ve Şehircilik Sektörleri 35. Kez Cannes Da Bir Araya Geliyor!

Türkiye temsilciliğini ALKAŞ’ın üstlendiği gayrimenkul sektörünün en prestijli fuarı MIPIM, 11-14 Mart 2025 tarihlerinde Fransa’nın Cannes kentinde düzenlenecek. Bu yıl 35. kez düzenlenecek olan fuar, “Global Şehir Festivali” temasıyla, dünya çapındaki gayrimenkul profesyonellerini bir araya getirecek. Türkiye, fuarda hem devlet düzeyinde hem de sektör liderleriyle güçlü bir temsil sergileyecek.

Dünyanın en önemli gayrimenkul etkinliklerinden biri olan MIPIM, Türkiye’den Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katılımıyla gerçekleşecek. Bakanlık, fuara TOKİ ve İller Bankası gibi sektöre yön veren kuruluşlarla geniş bir heyetle katılacak. Ayrıca, Emlak Konut, SP Architects, LAL Değerleme, GYODER ve YENİA Yeni Nesil Yapı gibi sektörün önemli oyuncuları da fuarda yer alacak.

Bakan Kurum’un katılımıyla Türkiye, uluslararası yatırımcılara ülkenin güçlü gayrimenkul potansiyelini ve fırsatlarını tanıtmayı hedefliyor. Bu sene Avrupa ve Orta Doğu’dan eşit oranda katılım aldığını belirten MIPIM, bu doğrultuda Türkiye’nin dünya çapındaki yatırımcılar için cazip bir pazar olduğuna vurgu yaparak yurt dışından yeni yatırımların ülkeye kazandırılmasına olanak sağlayacak.

Türk mimarlar uluslararası sahnede bir araya geliyor.

Türk mimarlık sektörü de fuarda güçlü bir şekilde temsil edilecek. A Tasarım Mimarlık, Avcı Architects, Dome+Partners, DS Landscape & Architecture, GAD Architecture, Melike Altınışık Architects (MAA), Norm Architects, Tabanlıoğlu Mimarlık ve RGG Architects gibi önemli isimler yer alacak.

Kaynak: Emlakhaberi.com

Yeni Bir Sosyal Konut Seferberliği Başlıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’deki konut ihtiyacını karşılamak ve dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını kolaylaştırmak amacıyla sosyal konut seferberliği başlattı.

Bakan Murat Kurum’un imzasıyla 81 ilin valiliklerine gönderilen genelge ile sosyal konut yapılabilecek arazilerin belirlenmesi talimatı verildi. Bu kapsamda, öncelikle Hazine veya belediye mülkiyetinde bulunan taşınmazların tespit edilmesi hedefleniyor” dedi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye’deki konut ihtiyacını karşılamak ve dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını kolaylaştırmak amacıyla sosyal konut seferberliği başlattı. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Global Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Sosyal konut projelerini, konut sahipliği oranını artıracak önemli bir adım olarak görüyoruz. Bakanlığımız, 2025 yılı sonuna kadar 81 ili kapsayan yeni bir sosyal konut kampanyası başlatacak. Bu sene sonuna kadar deprem bölgesinde 453 bin bağımsız bölümün teslim edilmesi hedefleniyor. Ayrıca, daha önceki 250 bin sosyal konut projesinde inşaatlar ve ihaleler devam ediyor. On İkinci Kalkınma Planı dönemi sonuna kadar dar ve orta gelirlilere yönelik üretilmesi hedeflenen toplam konut sayısı 500 bin seviyesinde” dedi.

Konut Arzını Artırıcı Etkileri Olacak

Özelmacıklı, “Bu tür uygulamalar konut kira ve satışlarındaki fiyat artışlarının enflasyon üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesine yönelik konut arzını artırıcı ve konuta erişimi kolaylaştırıcı uygulamalar olarak değerlendiriyoruz. Yapılacak konutlar salgın döneminde daralan konut arzını hızla artırılacak, depremin oluşturduğu konut stokundaki kayıpların telafisine yönelik yeni sosyal konut projeleri geliştirilecek ve dar gelirli vatandaşların konuta erişimini kolaylaştırılacaktır” dedi. 

Türkiye’de Konut Sahipliği Oranı 

2023 yılı Eylül sonu itibarıyla Türkiye’de toplam konut sayısının 41,3 milyon olduğunu ifade eden Özelmacıklı, “TÜİK verilerine göre, fertlerin yaklaşık yüzde 56,2’si kendilerine ait bir konutta yaşarken, yüzde 27,8’i kiracı statüsünde bulunuyor. TOKİ’nin yürüttüğü projeler, bu oranı daha da artırarak, özellikle dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını sağlayacak” dedi.

Nüfusa Göre Konut Planlamas

Özelmacıklı, “Kent merkezleri ve ilçelerde, nüfus yoğunluğuna göre konut sayıları belirleniyor. Nüfusu 10 bin ve altında olan yerleşim yerleri için en az 100 konut, nüfusu 10 binden fazla olan ilçeler için ise en az 500 konut yapımı planlanıyor. Uygun arazilerin belirlenmesinde altyapı ve ulaşım olanaklarına yakın, tarım, orman veya sit alanı gibi kısıtlamalar içermeyen arazilerin tercih edilmesi isteniyor. Arazi seçiminde, sadece büyüklük değil, arazinin eğimi, yerleşime uygunluğu ve topoğrafik yapısı gibi teknik detaylar da dikkate alınıyor. Valiliklerden, mülkiyet sınırlarının sayısal verileri, imar planları, jeolojik-jeoteknik etüt raporları ve halihazır haritalar gibi teknik belgeler de talep ediyor” dedi. 

Konut Üretim Sürecine Desteğimiz Tam

Özelmacıklı, “26 yıllık tecrübesi ve 150’ye yakın franchise işletmesiyle Türkiye’nin önde gelen gayrimenkul markalarından biri olan Altın Emlak Global olarak konut sektörüne yönelik devlet destekli projelerin öneminin farkındayız. Sosyal konut projelerinin, hem konut arzını artırmak hem de dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmasını kolaylaştırmak açısından büyük bir adım olduğuna inanıyoruz. Bu süreçte tüm temsilcilerimiz ile bu projelerin hayata geçirilmesi ve vatandaşlarımızın modern, güvenli ve uygun fiyatlı konutlara erişimi için destekler sunmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin konut sektöründeki dönüşümüne katkıda bulunmaktan gurur duyuyoruz” dedi.

Kaynak: Emlakhaberi.com