“yapigundem-yeni-banner-1.jpeg”
Ana Sayfa Blog Sayfa 3

ISAF INTERNATIONAL

Güvenlik, Ülke Güvenliği, Siber Güvenlik, Akıllı Yaşam, Yangın ve İSG Fuarı ISAF International, 9-12 Ekim 2024 tarihleri arasında, kapılarını 28.kez açıyor.

Güvenlik, Ülke Güvenliği, Siber Güvenlik, Akıllı Yaşam, Yangın ve İSG Fuarı ISAF International, 9-12 Ekim 2024 tarihleri arasında, kapılarını 28.kez açıyor.

Dünyanın bu alanda en özel ve değerli fuarlarından biri olan ISAF International, 2024 yılında, 120 üzeri uluslararası 200 üzeri yerli firmanın katılımı ile gerçekleşiyor. Toplamda 320’nin üzerinde firmanın her birinin stant alanında birden çok markanın yer alması ile, fuarda ürünleri sergilenen firma sayısının 850 olması bekleniyor.

Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada geniş bir alanda sektörün buluşma noktası olan ISAF International bu özelliği ile 50 üzerinde ülkeden ziyaretçiyi ağırlamaktadır. Özellikle yakın ülkelerden gelen alıcıların yanı sıra, ülkemizde aktif olmak isteyen, işbirlikleri arayan önemli üreticiler de ISAF’ı mutlaka ziyaret etmektedirler.

50 üzerinde ülkeden ziyaretçi ağırlayan ISAF International Fuarı, ev sahipliği yaptığı binlerce uluslararası firma ile yapılan işler sonucunda bu özelliği ile ülkemiz ekonomisine sağladığı önemli katkının yanında, sektörün gelişmesi anlamında da önemli bir görevi hayata geçirmektedir.

Yerli firmalarımızın son yıllarda geliştirip ürettiği ürünlerin global pazara sunulmasında önemli katkılar sağlayan ISAF Fuarı katılımcıları, aynı zamanda temsilcisi oldukları, distribütörü oldukları önemli dünya markalarının ürün geliştirmelerine de çok önemli katkılar sağlamaktadır. Birçok değerli yerli firmanın uluslararası partnerlerinden gelen ödüller bunun en önemli göstergesidir.

ISAF Fuarı’nın uluslararası işbirliklerine yaptığı katkıdan daha fazlası yurtiçinde gerçekleşmektedir. 28.kez düzenlenecek olan ISAF Fuarı, geçen yıllar boyunca sektörde önemli temel taşlarını oluşturan en önemli platform olmuştur. Sektörün yurtiçinde büyümesi, genişlemesi, Pazar payının büyümesi gibi önemli katkıların çok ötesinde, sektörde ürüne ulaşmanın kolaylaşması ve iletişimin güçlenmesi ISAF’ın yarattığı en önemli katkılardandır.

Fuar alan büyüklüğü olarak, 2024 yılında 35.000 m2 alana ulaşan ve 320 stant alanında 850 firmanın ürünlerinin sergilendiği ISAF Fuarı, 30.000 üzeri ziyaretçiyi ağırlamaya hazırlanıyor. Yurtdışından 3.000 civarında olacağı beklenen ve tamamı direk alım ve işbirliği için gelen ziyaretçiler ile yurtiçinden en büyük kurumdan bireysel kullanıma kadar çok geniş bir ziyaretçinin takip etmesi beklenmektedir.

Edirne’ye yeni 5 yıldız!

Edirne’nin ilk sanayi kuruluşları arasında yer alan, yıllar önce şehir merkezine bir hayli uzak olmasına rağmen süreçte artık en işlek kesimde kalan kentin sembol yapılarından Trakya Un Fabrikası’nın yıkımına başlandı… Merkezi İstanbul’da bulunan Alfamonte Otelcilik ve Turizm Ticaret Anonim Şirketi tarafından satın alınan fabrika alanına 5 yıldızlı otel planlandığı kaydediliyor. ..

Edirne’nin ilk sanayi kuruluşları arasında yer alan, yıllar önce şehir merkezine bir hayli uzak olmasına rağmen süreçte artık en işlek kesimde kalan kentin sembol yapılarından Trakya Un Fabrikası’nın yıkımına başlandı.
Edirne’de 1977 yılında Trakya Un Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından kurulan ve yaklaşık yarım asırlık süreç içerisinde kent ekonomisine önemli katkıda bulunan fabrikanın binası merkezi İstanbul’da bulunan Alfamonte Otelcilik ve Turizm Ticaret Anonim Şirketi tarafından satın alındı..
Alfamonte Otelcilik ve Turizm Ticaret Anonim Şirketi 2022 yılı Haziran ayında Fatih’te Kemal Balkan tarafından kurulduğu öğrenildi.
Karadağ kökenli olduğu ve bir oğlunun da Trakya Üniversitesi’nde eğitim gördüğü belirtilen iş insanı Kemal Balkan’ın İstanbul’da otel zincirlerinin bulunduğu ve yıkım sonrası buraya da otel planladığı kaydediliyor.

Kaynak : Hudut Gazetesi

Muğla’ya 676 yataklı konaklama tesisi geliyor

Muğla Milas’a 676 yataklı villa tipi konaklama tesisi geliyor.

Sınırlı sorumlu Ayyıldız 3 konut yapı kooperatifi Muğla Milas Kıyıkışlacık Mahallesi, Karaburun Mevkii 361 Ada, 4 ve 5 Parsel ile 556 Ada, 1 Parselde toplam 96.070,67 m2 ’lik (70.628,69 m² + 20.688,64 m² + 4.753,34) alanda, 176 adet apart villa şeklinde otel yapacak.

676 yatağın 176 villalık projenin toplam maliyeti 713 milyon 443 bin 530 lira olarak hesaplandı.

Otel projesi tamamlandığında toplam 65 personelin çalışması planlanıyor.

Tesiste restoranlar, kafeler, dükkanlar (market, eczane, manav vs.), sosyal tesis, açık otopark gibi bölümler yer alacak.

Kaynak : Turizm Ajansı

Bakan Ersoy’un otel projesini yeniden yargıya taşıdılar

Muğla’nın Bodrum ilçesinde mavi yolculuğun başladığı Kissebükü Adalıyalı mevkiinde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ormanlık alandan tahsis ederek turistik tesis yapmaya çalıştığı projeye ÇED Gerekli Değildir raporunu “İptal edilmesi” için TMMOB Bodrum İlçe Koordinasyon kurulu yargıya taşıdı.

Muğla’nın Bodrum ilçesinde mavi yolculuğun başladığı Kissebükü Adalıyalı mevkiinde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ormanlık alandan tahsis ederek turistik tesis yapmaya çalıştığı projeye ÇED Gerekli Değildir raporunu “İptal edilmesi” için TMMOB Bodrum İlçe Koordinasyon kurulu yargıya taşıdı.

Anter haber’den Yaşar Anter’in haberine göre Muğla’nın Bodrum ilçesinde mavi yolculuğun başlangıç noktası olan Kissebükü Adalıyalı mevkiinin imara açılmaması için 20 yıldır eylem yapan Bodrumlular bu kez Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un dev turistik projesi içini aldığı ÇED Gerekli Değildir raporunun iptal edilmesi için yargıya gittiklerini açıkladılar.

TMMOB Bodrum İlçe Koordinasyon Kurulu basın açıklaması yaparak konuyu kamuoyu ile paylaştı. Basın açıklamasına katılanlar “Adalıyalı’a ormanıma, tarihime , denizime dokunma” yazılı pankart açtı.

TMMOB adına açıklama yapan Çevre Mühendisi Ahmet Acar şunları söyledi:

Bakan Ersoy 1000 yataklı otel için ÇED gerekli değildir raporunu aldı

“Ersoy Otelcilik İnşaat ve Turizm İşletmeciliği Anonim Şirketi tarafından Muğla İli, Bodrum İlçesi, Çiftlik Mahallesi, Adalıyalı Mevkii, 308 Ada, 1 ve 4 Parselde 124.021,35 m2’lik tapulu alanda Kültür ve Turizm Bakanlığından alınan Turizm Yatırımı Belgesi’ne göre toplamda 325 oda 750 yatak (275 oda (2 yatak), 3 bedensel engelli (2 yatak), 6 villa (4 yatak), 3 apart villa (6 yatak) ve 38 aile odası (4 yatak)) kapasiteli 5 yıldızlı “MAXX ROYALBODRUM OTEL” kurulup işletilmesi planlanmaktadır. Proje kapsamında daha önce 490 oda ve 1000 yatak kapasiteli Proje Tanıtım Dosyası hazırlanarak Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne başvuruda bulunulmuş, 20.11.2014 Tarih ve E-2014886 sayılı ÇED Gerekli Değildir Kararı alınmıştır. Söz konusu proje ve yer aldığı alanla ilgili Tahsis, İmar Planları ve ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR kararına dair yargının iptal kararlarına rağmen ÇED süreci başlatılmış, ÇED süreçlerinden 08/05/2019 tarihinde düzenlenen Halk Katılım Toplantısı sonrası yapılan İDK toplantısı ardından gelinen aşamada;124.021,35 m2’lik tapulu alanda toplamda 325 oda olarak revize edilen projenin ÇED Yönetmeliği Ek-1 kapsamında değerlendirilmesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığına başvuru yapılmıştır. Bakanlıkça yapılan inceleme sonucunda e-ÇED sistemi üzerinden ÇED Yönetmeliği Ek-1 kapsamında sunulan 325 oda olarak revize edilen projeye 24.07.2024 tarihinde Nihai rapor oluşturularak uygun görüş verilmiştir” ifadelerini kullandı.

ÇED dosyasındaki yanlışlıklar

Ahmet Acar açıklamasını “İlan edilen ÇED dosyası üzerinde yaptığımız incelemede tespit ettiğimiz hususların mevzuat ve genel hukuki uygunsuzlukları nedeniyle ÇED Dosyasının iptali talebiyle yargıya başvurma zorunluluğu doğmuştur.

1- Proje alanı incelemesi üzerinden 5 yıl geçmiş, 4 yıl önce yapılan halkın katılımı toplantısının projeye olacak katkısı ayrıca tartışılmamıştır. “Proje faaliyeti kapsamında Arka plan gürültü ölçümleri Ekim-2019 tarihinde proje alanı çevresinde 4 noktada yapılmıştır. Gürültü ölçümlerinin üzerinden 5 yıl geçmiş olup, mevzuatınca 5 yılı geçen değerlendirmenin güncellenmesi gerekmektedir.

2- Alanın bozuk maki olduğu ifade edilmekte ve alan içerisinde önemli görülen ağaçların kayıt altına alındığından bahsedilmektedir. Rölevi alacak kadar önemli ağaçların olduğu ifade edildiği halde neden sadece makilik olduğu belirtilmiştir. Ağaçların önem durumunu kimin belirlediği, kimin neden kayıt altına alındığı belirtilmediğinden yanıltıcı bilgiler verilmiştir.

3- Tahmini proje bedeli 265.675.303,42 TL ‘dir” denilmektedir. Projenin bütüncül olarak değerlendirilmesi için araziye ulaşım yolu bulunmadığından ulaşım yolu yapılması, mevcut yolların iyileştirilmesi, kaplaması, alana enerji hattının getirilmesi, kıyı ile ilgili yapılacak düzenlemeler ve birçok gider göz ardı edilerek proje bedeli düşük gösterilmeye çalışılmıştır. Proje inceleme bedeli, planlanan projenin yatırım maliyetine bağlı olduğundan yapılması planlanan proje bedeli düşük gösterilmeye çalışılmış olması ile kamu zararına yol açacaktır.

4- Proje fayda maliyet hesaplamaları yapılmıştır. Kabullere göre %70 dolulukla yani 325*0,7=227,5 yaklaşık 227 odanın 12 ay boyunca (yılda 227odax365gün= 82.855 geceleme/oda) dolu olacağı ve yıllık 71.930.000 TL gelir olacağı hesaplanmıştır. Bu hesaplama sonucuna göre odaların günlüğünün 868,14 TL olması gerekir. Bodrum da turizm açısından bu fiyatlara konaklamanın mümkün olmaması, bu ÇED kararının ve hazırlanan raporun da hayal seviyesinde gerçekçi olmadığını göstermektedir” diyerek sürdürdü.

Acar açıklamasını “Ormanlarımız, Mavi Yolculuğumuz, tarım alanlarımız, doğal ve arkeolojik değerlerimizin tarumar edilmesine dur diyebilmek adına tüm sürecin ısrarlı takipçisi olacağımızı belirtiyor, her türden benzeri yasa tanımaz ve toplumsal meşruiyetten uzak kararlarla coğrafyamız kamusal alanlarının belli çevrelerin rant alanlarına dönüştürülmesine izin vermeyeceğiz” diyerek bitirdi.

Kaynak : Turizm Ajansı

Evyap’tan 97. yılında Endonezya’da yeni üretim tesisi

Kişisel temizlik, kişisel bakım ve hijyen alanındaki 97 yıllık deneyimi ile dünyanın sayılı oyuncuları arasında yer alan Evyap, yurt dışındaki üçüncü tesisini Endonezya’da kuruyor.
Türkiye haricinde Malezya ve Mısır’da da üretim tesisleri bulunan Evyap, Endonezya’da temelini attığı yeni tesisiyle küresel oleo-kimya piyasasındaki yerini sağlamlaştıracak.

Kişisel temizlik, kişisel bakım ve hijyen alanında dünyanın önde gelen şirketleri arasında yer alan Evyap, Türkiye dışındaki yeni yatırımı için Endonezya’yı seçti.

Endonezya’nın Kuzey Sumatra Eyaleti’nin Sei Mangkei Bölgesi’nde hayata geçecek yeni üretim tesisinin temel atma töreni 5 Eylül 2024 tarihinde gerçekleşti. Bu yatırım, Evyap’ın Endonezya’daki ilk girişimi olmakla beraber, şirketin Güneydoğu Asya’daki büyüme stratejisinin de önemli bir adımı. Proje, Türkiye ile Endonezya arasındaki ekonomik bağları güçlendirmeye ve bölgenin sürdürülebilir büyümesini desteklemeye de katkıda bulunacak.

Temel atma töreni, Endonezya Yatırım Bakanı Yardımcısı Nurul Ichwan, Türkiye’nin Endonezya Büyükelçisi Prof. Dr. Talip Küçükcan, Yatırımcı İlişkileri Direktörü Sri Endang Novitasari, Malezya Başkonsolosu Shahril Nizam Abdul Malek, Türkiye Fahri Konsolosu Rahmat Shah, Simalungun Valisi Radiopoh Hasiholan Sinaga, Evyap İcra Kurulu Başkanı Mehmed Evyap, Evyap Yönetim Kurulu üyeleri, İcra Kurulu, Evyap Oleo Malezya ve Sei Mangkei Özel Ticaret Bölgesi ekiplerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

Törende Endonezya Yatırım Bakanı Yardımcısı Nurul Ichwan, “Bölgeye yapılan bu önemli yatırım için çok teşekkür ederiz. Bu yatırım sadece Endonezya değil Asya’nın refah ve kalkınmasında önemli bir paya sahip olacak. Bu sayede Endonezya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin de güçleneceğine inanıyoruz” dedi.

Küresel rekabete önemli bir avantaj sağlayacak

Yeni tesis, Evyap’ın uluslararası büyüme planlarının önemli bir adımı olarak 70 milyon doların üzerinde bir yatırımla hayata geçiyor. Endonezya yatırımı, Evyap’ın küresel oleo-kimya pazarındaki rolünü daha da güçlendirecek. Tesis, Evyap’ın Güneydoğu Asya’daki operasyonel varlığını kuvvetlendirmenin yanı sıra, Malezya’daki mevcut faaliyetleriyle de sinerji yaratacak ve Evyap’ın bölgedeki liderliğini pekiştirecek.

Evyap İcra Kurulu Başkanı Mehmed Evyap, törende yaptığı konuşmada, “Endonezya’ya yaptığımız bu yatırım, kurucularımızın bizlere miras bıraktığı anlayışın, emanet ettikleri değerlerin tartışmasız bir göstergesi. 12 yıl önce, 2012’de Evyap olarak Malezya’da Johor Bahru fabrikamızın temelini attığımızda Evyap Grubu katı sabun, hızlı tüketim ve limancılık alanlarında faaliyet gösteriyordu. Bugün ise, Evyap olarak oleo-kimya sektöründe en geniş ve global müşteri portföyüne sahip şirketlerden biriyiz. Endonezya’daki yeni tesisimiz tamamlandığında, oleo-kimya sektöründe dünyanın ilk 5 oyuncusundan biri olmayı hedefliyoruz” dedi.

Sapphire AVM kapanıyor

İstanbul’un en yüksek binalarından biri olan Kiler Holding’e ait Sapphire AVM resmen kapanıyor. Bina ofis olarak kullanılacak.

İstanbul’un Le­vent semtinde yer alan Sapphire AVM kapanarak ofis alanına dönüşecek ve ofisler yakında kiralanmaya başlayacak.

Açılışında lüks AVM olarak hizmet veren Sapphi­re’de ofis kiralamala­rının başlaması bek­leniyor. 

Kiler Holding’ten alınan bilgiye göre AVM bölü­mü içinde tadilatın tamamlandı.  Ofis kiralamalarının yaklaşık bir ay başlaması öngörülüyor.

İSTANBUL’UN EN YÜKSEK BİNALARINDAN BİRİ

İstanbul’un 4. Levent semtinde bulunan Sapphire, 262.5 metre yüksekliği ile İstanbul’un da en yüksek binaları arasında bulunuyor.

Sapphire, konut, AVM, seyir terası kullanımlarının bir arada yer aldığı karma bir proje olarak tasarlanmıştı. Bina 10 bodrum ve yerüstünde 56 kattan oluşuyor.

HALKBANK’TAN GERİ ALMIŞLARDI

Sapphire AVM, borçları karşılığında 2019 yılında 100 milyon dolara Halkbank’a satılmış, 2021’de ise 48 milyon dolara yine Kiler Holding tarafından geri alınmıştı.

Geçtiğimiz yıldan bu yana da AVM’yi ofise dönüştürmek isteyen Kiler Holding, kiracı markalar ile görüşerek yollarını ayırmış, ocak ayı itibari ile Sapphire’deki AVM’yi kapatmıştı.

Şirketin Kamu Aydınlatma Platformu’nda yayınla­dığı 2023 yıl sonu gay­rimenkul değerleme raporuna göre, Sapp­hire AVM’nin değeri 2 milyar 411 milyon 324 bin TL.

Kaynak: Sözcü

Adana ve Çorum’da GES Kuracak

COPA, Adana ve Çorum’da 6 Mw’lık yıllık 9 milyon 600 bin kw/h gücünde Güneş Enerji Santralleri (GES) kuruyor.

Çevreye saygılı, yenilikçi ve üstün tasarruf sağlayan ürün grubuyla iklimlendirme sektörünün öncü firmalarından COPA, üretim süreçlerinde sürdürülebilir kaynak kullanımına odaklanmaya devam ediyor. 

PROJENİN 3 AYDA TAMAMLANMASI BEKLENİYOR

COPA, 5 Eylül tarihinde GES projelerinin gerçekleşmesi için Boyut Yenilenebilir Enerji firması ile anlaştı. Bursa Minareliçavuş OSB’de yer alan fabrikasında gerçekleşen imza törenine COPA Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Besler, COPA Genel Müdürü Oktay Erdinç ve Boyut Yenilenebilir Enerji Elektrik İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Selman Özünel katıldı. Bu anlaşma ile COPA, Adana ve Çorum’da 6 Mw’lık yıllık 9 milyon 600 bin kw/h gücünde Güneş Enerji Santralleri (GES) kuracak. Çorum merkeze bağlı Ayvalı ve Kutluca köylerinde yer alan 4,09 hektar arazide kurulumuna başlanan COPA GES projelerinin 3 ayda tamamlanması planlanıyor. 

Üretim süreçlerinde sürdürülebilir kaynak kullanımına odaklanan COPA, 2022 yılında Bursa’da yer alan üretim tesisinde devreye aldığı Güneş Enerji Sistemi’yle 2023 yılındaki GES kapasitesini yüzde 100 artırarak yılda 3 ay tasarruf etmeye başlamıştı. Eylül ayında yaptığı bu anlaşma ile COPA, yıl sonuna kadar devreye alacağı Güneş Enerji Santralleri sayesinde 2024 yılı sonunda, karbon emisyonunu yüzde 60 oranında azaltmayı hedefliyor.

Kaynak: Endüstri Haber

Hazine’ye ait araziler yerli ve yabancı şirketlere tahsis ediliyor

Hazine, Türkiye’deki gözde tatil kentlerinde bulunan ormanlık alanları, yerli ve yabancı şirketlere tahsis ediyor. Bu araziler, 5 yıldızlı oteller, personel lojmanları ve günübirlik tesisler için kullanılacak. Girişimciler, birden fazla taşınmaz için başvuruda bulunabiliyor.


Tahsis Edilecek Yerler

  • Muğla Bodrum Göl Mahallesi
  • Muğla Bodrum Yalıkavak Gündoğan Göltürkbükü Turizm Merkezi
  • Aydın Didim Mavişehir Mahallesi
  • Antalya Manavgat Side
  • Antalya Manavgat Kızılağaç Mahallesi
  • Antalya Muratpaşa Tuzcular
  • Antalya Aksu Kemerağzı Mahallesi
  • Afyonkarahisar Sadıkbey Mahallesi

Tahsis Şartları

  • Girişimcilerin, en az 5 yıldızlı otel, personel lojmanları ve günübirlik tesisler inşa etmeleri gerekiyor.
  • Girişimcilerin, arazileri 25 yıl boyunca kiralamaları gerekiyor.
  • Girişimcilerin, arazileri 25 yıl sonra satın alma opsiyonları var.

Bu Tahsislerin Önemi
Bu tahsisler, Türkiye’nin turizm sektörünü geliştirmek için önemli bir adım. Bu tesisler, Türkiye’ye daha fazla turist çekerek, ülkenin ekonomisine katkı sağlayacak. Ayrıca, bu tesisler, yerli ve yabancı yatırımcılar için yeni iş fırsatları yaratacak.

Sonuç
Hazine’ye ait arazilerin yerli ve yabancı şirketlere tahsis edilmesi, Türkiye’nin turizm sektörünü geliştirmek için önemli bir adım. Ancak, bu tahsislerin çevreye zarar vermeyeceği konusunda da dikkatli olunması gerekiyor.

Rixos, Suudi Arabistan’da iki resort otel açacak

Rixos’un Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince Cidde’ye bir saat uzaklıkta Kızıldeniz kıyısında yer alan Kral Abdullah Ekonomi Şehri’nde (KEAC)’deki iki otelleri hakkında bilgiler verdi.

Rixos’un Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, dün sosyal medya hesabından paylaştığı bu projelerden biri olan Cidde’ye bir saat uzaklıkta Kızıldeniz kıyısında yer alan Kral Abdullah Ekonomi Şehri’nde (KEAC) yer alan otelin yapım sürecini paylaştı.

Hem yatırım ortağı hem işletmecisiyiz

Patronlar Dünyası’ndan Toygun Atilla’nın sorularını yanıtlayan Tamince, Rixos adıyla iki önemli oteli hayata geçireceklerini söyledi. Her iki otelin de resort tipi otel olacağını belirten Tamince, “Bunlardan biri Dur Hospitality ile birlikte. Diğeri ise Rixos Emarald projesi. Hem yatırım ortağı hem de işletmecisiyiz. Önümüzdeki birkaç ay içinde ikisini de açmış olacağız inşallah” dedi.

Tamince’nin bahsettiği Sur Hospitality ile işbirliği yapılan otelin ismi Rixos Obhur Jeddah. Otel 247 konuk odası ve özel havuzlu 73 villadan oluşuyor.

Projenin iki restoranı, bir Club Prive Lounge’ı olacak. Proje Suudi Prens Selam’ın Vizyon 2030 hedeflerinin de bir parçası. Tamince’nin bahsettiği ikinci resort oteli ise Rixos Premium Emerald Shores.

Bu proje de 270 bin metrekarelik bir arazide yer alıyor ve Cidde’ye bir saat uzaklıkta. Hicazi mimarisi dokunuşlarıyla tasarlanan otel 540 oda ve 36 villadan oluşuyor. 1200 misafir kapasiteli özel Temalı Su Parkı, çeşitli mutfaklara sahip 9 farklı restoran ve 5 lounge bulunuyor.

Kaynak: Turizm Ajansı 

THY’nin otel açılışı için geri sayım başladı

Boğaz’ın en nadide yalılarından Hatice Sultan ve Fehime Sultan yalıları, lüks otel olarak kapılarını açmak için gün sayıyor.

Boğaz’ın en nadide yalılarından Hatice Sultan ve Fehime Sultan yalıları, lüks otel olarak kapılarını açmak için gün sayıyor. Uzun yıllar mülkiyet yüzünden tartışmaların odağında olan Ortaköy’deki yalıları 2009’da THY’nin ikram şirketi DO&CO kiraladı. Lüks otel yapılmasına karar verilen yalıların mülkiyeti 2022’de İBB’den Hazine’ye geçti. THY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat, dün yaptığı açıklamada restorasyonun bittiğini ve en kısa sürede oteli açacaklarını söyledi.

Bolat: Oteli en kısa sürede açacağız

THY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat, sosyal iş ağında bir paylaşım yaparak bu gelişmeyi duyurdu. Bolat, paylaşımında şunları söyledi:

“Bizim için mutluluk verici olduğu kadar İstanbul ve ülkemiz için de heyecan verici olduğunu düşündüğüm bir haberi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bildiğiniz üzere Boğaz’ın incisi olarak adlandırılan Fehime ve Hatice Sultan yalılarında restorasyon işlemleri uzun süredir devam ediyordu. Bu işlemler tamamlanmış olup kendilerini en kısa sürede misafirlerini karşılamak üzere açacağız. Sultan II. Abdülhamid tarafından inşa ettirilen bu iki yalı hem bir asrı aşan tarihleri hem de enfes süsleme ve el işçilik örnekleriyle kültür ve turizm hayatımızın önemli eserlerinden biri olmaya aday. Bu yalılar konaklamadan yemeğe, toplantılardan kokteyllere kadar her alanda hizmet verecek. İnanıyorum ki güzellikleriyle misafirlerini büyüleyecekler. Türk Hava Yolları olarak İstanbul’a ve ülkemize böyle değerli iki eseri kazandırmaktan mutluluk duyuyoruz. Ülkemiz turizmine ve kültürel güzelliklerine her alanda katkı vermeye devam edeceğiz.”

96 odalı otelin otoparkı deniz seviyesinin dört kat altında

Her iki yalının parsel alanı yaklaşık 8 bin metrekare. Lüks otel olarak yeniden işlevlendirilen bu alana modern yapılar eklendi. Proje kapsamında; özgün malzemeler konservasyon yöntemleri ile korunarak yerinde kullanıldı. Yanan Fehime Sultan yalısı ile kalıntıları gün ışığına çıkarılan karakol, selamlık köşkü, koridor yapısı, seyis evi ve hamam yapılarının rekonstrüksiyonu özgün yapım tekniğine uygun şekilde gerçekleştirildi. Yalıların deniz seviyesinin 4 kat altındaki otoparkı metrolarda kullanılan özel bir teknikle Top Down olarak nitelendirilen yukarıdan aşağı yöntemle yapıldı. VIP misafirler otele denizden gelecek.

Kaynak: Turizm Ajansı

Mersin’e 384 milyon liraya 5 yıldızlı otel yapacak

Mersin Silifke’ye yeni otel geliyor.

Akçakıl Turizm Yatırım ve İşletme A.Ş Mersin Silifke’ye 5 yıldızlı otel yapacak.

Silifke Kocapınar Mahallesi, 185 ada 8 parsel ve 109 ada 1 Parsel (eski 185 ada 5 ve 6 parsel) adresinde toplamda 80 bin 195,42 metrekarelik alanda 125 oda ve 250 yatak kapasiteli otel yapılacak.

5 yıldızlı otel, zemin altı 1 ve 2 kat, zemin kat zemin üstü 3 kattan oluşacak.

Otel projesinin yapım maliyeti 384 milyon 361 milyon lira olarak hesaplandı.

Kaynak: Turizm Ajansı

Yeni Tesis Yatırımının Ardından Hedeflerini Açıkladı

Polat Makina Genel Müdürü L. Mutlu Şahan, 2024 yıl sonu hedefleri hakkında konuştu.

Zeytinyağı ve avokado yağı üretim süreçlerinde müşterilerin özel ihtiyaçlarına uygun olarak komple üretim hatları tasarlayan, gerekli tüm ekipmanları temin edip bu sistemleri faaliyete geçiren Polat Makina A.Ş, büyüyen talebi karşılamak ve rekabet avantajını sürdürmek için Ocak 2024 itibarıyla Aydın’da 30.000 metrekare kapalı alan üzerine kurulu yeni fabrika yatırımını tamamlayıp devreye aldı. Polat Makina Genel Müdürü L. Mutlu Şahan, 2024 yıl sonu hedefleri hakkında konuştu.

“GLOBAL PAZARDAKİ ZORLUKLARA KARŞI SAĞLAM KONUMLANACAĞIZ”

2024 yılında küresel pazarda yaşanan daralma ve belirsizliklere rağmen, hedefledikleri büyüme oranlarına ulaşmak için kararlılıkla çalıştıklarını söyleyen Şahan, “Müşterilerimize sunduğumuz değeri artırarak, yeni fırsatlar yaratarak ve mevcut portföyümüzü çeşitlendirerek global pazardaki zorluklara karşı sağlam bir şekilde konumlanmayı hedefliyoruz. Bu yıl piyasaya süreceğimiz yeni ürünler ve çözümler ile sektörel ihtiyaçlara uygun inovatif ve çevre dostu teknolojiler sunarak müşterilerimizin karşılaştıkları üretim zorluklarını aşmalarına yardımcı olmaya devam edeceğiz.” dedi.

Dijital ve operasyonel dönüşüm projeleriyle 2024 yıl sonu için yüzde 30 büyüme hedefledikleri bilgisini paylaşan Şahan, “Bu hedef, sadece ulaşılması gereken bir rakam değil, aynı zamanda yatırımlarımızın ilk yansıması ve gelişme potansiyelinin bir göstergesi. Bu hedefe ulaşmak için ekibimizle birlikte kararlılıkla çalışıyoruz. Bu başarıyı elde ettikten sonra, 2025 yılında daha yüksek hedeflere ulaşmak için daha da büyük bir motivasyon ve kararlılıkla çalışacağız. Müşteri memnuniyetini artırmak, operasyonel verimliliği iyileştirmek ve yeni pazar fırsatlarını değerlendirmek gibi stratejik adımlarla, işimizi büyütmeyi sürdürmek ve başarılarımızı daha da ileriye taşımak için çaba göstereceğiz.” dedi.

Şahan, son olarak, “Polat Extraction Technologies tarafında da Ar-Ge çalışmalarımızın tamamlanmasıyla birlikte stratejik büyüme hedeflerimiz doğrultusunda Hamle Projesi yatırımları kapsamında ürün gamımıza daha yüksek kapasiteli ekstraksiyon sistemleri ekleyeceğiz.” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Kaynak: Endüstri Haber

Antalya’da 104 milyon liraya belediyeden satılık turizm arazisi!

Antalya’da belediyeye ait turizm imarlı arazi 104 milyon lira muhammen bedelle satışa çıkarıldı.

Antalya Konyaaltı Belediyesi sahibi olduğu turizm imarlı araziyi satışa çıkardı.

Konyaaltı Arapsuyu Mahallesi 8959 ada 15 parseldeki arazinin belediye ait 550 metrekarelik kısmı satışa çıkarıldı.

Turizm, konut, ticaret imarlı 550 metrekarelik arazi için muhammen bedel 104 milyon 500 bin lira olarak belirlendi.

Turizm arazisi için 18 Eylül Çarşamba saat 14.00’te Konyaaltı Belediyesi Hizmet Binası Encümen Toplantı Salonunda ihale gerçekleştirilecek.

İhale 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 35/a maddesine göre Kapalı Teklif Usulü ile yapılacak.

Kaynak: Turizm Ajansı

Kuveyt’te Kuzu İnşaat’ın şansı arttı: Mega şehir projesinin tamamlayıcı işlerini alacak

Kuveyt Kamu İhale Merkezi Ajansı, Güney Al-Mutlaa şehir arıtma istasyonu ve tamamlayıcı işlerinin inşaatı, işletmesi ve bakımı ile Bayındırlık Bakanlığı lehine ihalenin Türk şirketi Kuzu Toplu Konut İnşaat Şirketi’ne verilmesini önerdi.

Şartlara ve teknik şartnamelere göre en düşük fiyatlar 66 ay boyunca 149,6 milyon dinar (yaklaşık 16,6 milyar TL) ile Kuzu İnşaat’tan geldi. 

KUVEYT BASININDA ÖVGÜYLE BAHSEDİLDİ

Kuveyt basınında yer alan haberlerde, Kuzu Toplu Konut İnşaat Şirketi’nin altyapı, konut, okul, hastane, resmi binalar, spor tesisleri, yollar, köprüler ve endüstriyel binaların geliştirilmesi alanında faaliyet gösteridiğine dikkat çekildi. Ayrıca Asya, Avrupa ve Afrika’da işler yaptığından bahsedildi. 

İhale Kurumu Yönetim Kurulu, 2016 yılı 49 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 60’ıncı maddesi uyarınca en düşük fiyatlı teklifle değerlendirme bütçesi hazırlanması ve önerinin kuruma sunulması için “İşler”e izin verilmesine karar verdi.

İHALEYE 5 ŞİRKET TEKLİF VERMİŞTİ

Ajans, geçen yıl Bayındırlık Bakanlığı tarafından teklif edilen Güney Al-Mutlaa şehri arıtma istasyonu ve tamamlayıcı işlerinin kurulması, işletilmesi ve bakımına yönelik projenin uygulanması için birbirleriyle yarışan 5 firmanın teklifini kabul etmişti. Ülkede arıtılmış su üretiminde niteliksel bir değişim yarattığı için 400 bin metreküp/gün kapasiteye sahip.

Kaynak: Patronlar Dünyası

Vaniköy’de izinsiz inşaattaki ruhsatsız ve kaçak yapıların yıkımı gerçekleştiriliyor

Üsküdar Vaniköy’de Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi’nde izinsiz inşa faaliyetlerinin gerçekleştirildiği alandaki ruhsatsız, kaçak yapılar ve iskanlı yapıdaki eklentilerle ilgili sabah saatlerinde başlatılan yıkım faaliyetine devam ediliyor.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından yapılan sosyal medya paylaşımında, “İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü yetki sahası içerisinde, birtakım izinsiz inşa faaliyetlerinin gerçekleştirildiği tespit edilmiş ve ruhsatsız yapılar Bakanlığımızca mühürlenmişti. Tespit edilen alanda yer alan ruhsatsız, kaçak yapılar ve iskanlı yapıdaki eklentilerle ilgili yıkım faaliyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İl Müdürlüğü ekiplerimiz koordinesinde bugün gerçekleştirilecektir.” ifadesi kullanıldı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İl Müdürlüğü ekipleri, yasal düzenlemelere aykırı inşaat faaliyeti gerçekleştirildiği tespit edilen ve inşaat çalışmaları durdurulan alana sabah saatlerinde geldi.

Alandaki ruhsatsız, kaçak yapılar ve iskanlı yapıdaki eklentilerin yıkımına iş makineleriyle başlandı.

Ekiplerin saha incelemesinde, Boğaziçi Doğal ve Tarihi Sit Alanı’nda, yürürlükteki imar planında “ikinci grup koru alanı ağaçlandırılacak alanlar” lejantında kalan bölgede tespit edilen ve yıkımına başlanan yapılar şu şekilde:

“3 adet 2 katlı, 4 adet 1 katlı kısmen betonarme kısmen çelik konstrüksiyon taşıyıcı sistemli yapılar, 1 adet havuz yapısı, 1 adet güçlendirilmiş set yapısı, betonarme istinat duvarları, merdivenler, bahçe duvarları, bekçi kulübeleri, altyapı çalışmaları, yapı malzemeleri ve atıkları, doğal zeminde beton enjeksiyonu, kazı, dolgu, kademelendirme ve setler”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının söz konusu alanda yıkıma başlamasının ardından olay yerine gelen İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri de yıkım çalışması yapıyor.

Ne olmuştu?

Üsküdar Vaniköy’de Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi’nde izinsiz inşaat yapıldığı ihbarı üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İl Müdürlüğü ekipleri, 22 Ağustos’ta bölgeye giderek incelemelerde bulunmuştu.

Ekiplerce yapılan incelemede, izinsiz inşaatın İBB’nin izniyle başlatıldığı tespit edilmiş, ardından inşaat durdurulmuştu.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekiplerinin, izinsiz inşaata ilişkin hazırladığı tespit tutanağında, doğal zemin ve bitki örtüsüne fiziksel müdahalede bulunularak tahribat yapıldığı tespit edilen alandaki tüm inşai faaliyetlerin durdurulduğu belirtilmişti.

Yapının bulunduğu alanın daha önce organize suç örgütü elebaşı Adnan Oktar’a ait olduğu, yakın zamanda Rus işadamı tarafından satın alındığı anlaşılmıştı.

İBB Boğaziçi İmar Şube Müdürlüğünce, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına Vaniköy’deki izinsiz inşaata ilişkin 22 Ağustos’ta bulunulan suç duyurusunda, bahse konu yerde inşai faaliyeti yapan yapı sahibi Boris Borisenko hakkında 2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu’nun mevzuata aykırı yapılarla ilgili maddesi ile Türk Ceza Kanunu’nun “imar kirliliğine neden olma” maddesine göre yasal işlem yapılması istenmişti.

İnşaatı durduran Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Boğaziçi Öngörünüm Bölgesinde yer alan yapıya ilişkin suç duyurusunda bulunulduğu belirtilmişti.

Açıklamada, şunlar kaydedilmişti:

“Söz konusu yapının, imar kirliliğine neden olduğu, ‘Tescil Edilen Sit Alanları, Korunması Gerekli Kültür-Tabiat Varlıkları ile Korunma Alanları’nın zarar görmesine sebebiyet verme’ suçlarından Bakanlığımızca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına 2 ayrı suç duyurusunda bulunulmuştur. Süreç titizlikle takip edilmektedir.”

İstanbul Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Maliki Ejder Batur’un açıklamaları

Yıkım kapsamında incelemeler için bölgeye gelen İstanbul Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Maliki Ejder Batur, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Batur, söz konusu yapıyla alakalı 21 Ağustos itibarıyla müdürlüğe gelen bir ihbarla harekete geçtiklerini söyledi.

Ekiplerin bölgede inceleme yaptığını ve kaçak yapılaşma olduğunun tespit edilmesinin ardından mühürleme işlemi uyguladıklarını kaydeden Batur, ilgili kanunlar uyarınca savcılığa da suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.

Batur, kamu kurumlarının hukuka en çok riayet etmesi gereken kurumlar olduğuna dikkati çekerek, yasal mevzuat neyi emrediyorsa onu yapmakla mükellef olduklarını vurguladı.

İskansız yapıların yıkım işlemini koordine ederek başlattıklarını belirten Batur, alanda toplam 7 parça yapı bulunduğunu, bunlardan 2’sinin iskanlı, 5’inin ise iskansız olduğunu bildirdi.

Batur, kaçak yapının yetki sahası içerisinde olması hasebiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Boğaziçi İmar Müdürlüğünün asıl sorumlu kurum olduğunun altını çizerek, “Ne yapıyorsak yapalım, yapacağımız işin hukuki mevzuat çerçevesinde olmasına özellikle dikkat etmeliyiz. Yasal süreler içerisinde ne yapılması gerekiyorsa, onu aynen ve harfiyen yapmamız gerekiyor. İlgilisinin bu süre zarfında, zabıt tutanağı tutulduktan itibaren, Bakanlığımız tarafından 22 Ağustos’tan itibaren, İmar Kanunu’na göre bir aylık, yine Büyükşehir encümeninin kararından sonra ilgilisine tebliğinden sonra 15 günlük yasal çerçeve söz konusu. İlgilisi tarafından az önce atfettiğim konuların giderilmesine dönük mükellefiyetlerini yerine getirmek üzere.” diye konuştu.

İşlemlere devam ederken doğaya zarar vermemeleri gerektiğini anlatan Batur, bunun hassasiyetleri olduğunu, yapacakları işin hukuk dışına çıkmaması gerektiğini söyledi.

İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü tarafından yapı sahiplerine 23 Nisan’da verilen 90 günlük bakım onarım izin belgesi olduğunu aktaran Batur, şöyle devam etti:

“Nisan 2023’te verilmiş olan bu izin belgesi 3 aylık bir süre zarfında uygulanmak üzere verilmiş. Bu süre zarfında Büyükşehir Belediyesinin Boğaziçi İmar Müdürlüğünün envanterine aslında burada bir yapılaşma potansiyeli olduğu gündemine girmiş. Dolayısıyla bu tarihten itibaren burada daha hassas bir şekilde denetim yapılmalıydı. Netice itibarıyla her bir kurum her birimizin, tüm kamunun, bize mal olmuş 85 milyonun her birinin kamu kurumu. Ama üzerindeki mükellefiyetleri, sorumlulukları ve yetkileri en iyi şekilde, zamanında özellikle yapmak mecburiyetindeler. Bir yeri, bir bölgeyi kaçak yapıdan korumak, yapıldıktan sonra yıkmak değildir esasen, yaptırtmamaktır, yapılmasına müsaade etmemektir. Çünkü yapılmasına müsaade edildikten sonra öyle veya böyle müsaade edilmese de dikkatten kaçması dahi büyük bir sorunu beraberinde getiriyor. İşte 2 haftadır ülkemizin, neredeyse her bir vatandaşımızın gündemine giren bir konu haline geldi, yerin de önemine binaen.”

“Çivi çakılmasına dahi kolayca müsaade edilemeyen bir bölgedir”

Batur, kamu ve Bakanlık olarak dünyanın incisi Boğaziçi’ni korumaya, kollamaya paydaşlarıyla beraber devam edeceklerini kaydederek, şu ifadeleri kullandı:

“Bu bölge, çivi çakılmasına dahi kolayca müsaade edilemeyen bir bölgedir. İskanlı binaların basit onarım, bakım izni alabilme şansı hukuken vardır. İskanlı binaların tadilat ruhsatı alabilme… Tadilat ruhsatı alabilmeyi de Boğaziçi İmar Müdürlüğünün, Bakanlığımızın ilgili kurullarından görüş alarak vermesi gerekir. Aynı şekilde, Boğaziçi öngörünümünde iskanlı binalar güçlendirme ruhsatı alabilir. Bakanlığımızın kurullarından izin almak, kurullarımızın periyodik olarak o izin verildikten sonra da Boğaziçi İmar Müdürlüğünün ilgili kurullarından aldıkları görüşler çerçevesinde oluşturduğu izni, harfiyen, etap etap takip etmek mükellefiyetleri vardır. Ama basit onarım izin belgesi dediğimiz belgede kurulların görüşüne ihtiyaç duyulmaz. Dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi Boğaziçi İmar Müdürlüğü 2023 Nisan’ında basit onarım izin belgesi vermiştir ve kurullarımızın öyle ya da böyle bilgisine, ilgisine müracaat edilmemiş. Mevzuat gereği, basit onarım belgesi veriyorsanız etmezsiniz. Tadilat ruhsatı veya güçlendirme ruhsatı veriyorsanız eğer kurullarımızın bilgisi olur ve kurullarımızın da yine 2863 Sayılı Kanun çerçevesinde üzerine düşen mükellefiyetleri yerine getirme gibi bir sorumluluğu vardır.”

İBB ekiplerinin, kendileri bölgeye geldikten sonra gelip yıkıma başladıklarını söyleyen Batur, yıkım işlemini bir iki gün içerisinde tamamlayacaklarını ifade etti.

Batur, tespitlerine göre bölgede eksilen ağaçların yerlerine dikileceğini sözlerine ekledi.

İBB Boğaziçi İmar Müdüründen açıklama

İBB Boğaziçi İmar Müdürü Elçin Karaoğlu ise basın mensuplarına yaptığı açıklamada, kaçak yapıların geçmişi ve yapılan işlemler hakkında kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla birinci ağızdan açıklık getirmek istediğini söyledi.

Karaoğlu, söz konusu yapının 2023 yılının ortasında bir Rus iş adamına satıldığını, bu kişinin müracaatı üzerine basit onarım belgesi düzenlendiğini, bu süreçte yapılan çalışmaların da denetim altında olduğunu belirterek, “16 Ağustos’ta buraya gelip yapı tatil tutanağı tanzim ettik. ‘Orman arazisine sıfırdan bir kaçak inşaat olarak yapılıyor’ denilen konu aslında mevcut özel mülkiyete konu olan iskanlı yapıların olduğu ve verilen izinlerin dışında birtakım çalışmaların yapıldığı bir yer. Bakanlığın 21’inde yaptığı tespitten yaklaşık 5 gün önce, 16 Ağustos’ta yapı tatil tutanağı tanzim ederek, mühür altına almışız ve inşaat faaliyetlerini durdurmuşuz. Bu süreçte, tutanağın tutulmasıyla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulunduk.” dedi.

Daha sonra konuyu İBB Encümeni’ne ilettiklerini aktaran Karaoğlu, “İlk cuma günü belediye encümeninin gündemine alındı ve yıkım kararı verildi. Bu karar, geçtiğimiz pazartesi günü mahallinde asılarak ilgililere tebliğ edildi. Burada alınmış olan tek bir yıkım kararı var o da Boğaziçi İmar Müdürlüğünün aldığı yıkım kararıdır.” diye konuştu.

İBB’ye ait iş makinelerinin alana girmeye çalıştığı sırada buradaki bazı ağaçların zarar görmesine ilişkin soru üzerine Karaoğlu, şunları ifade etti:

“Biz, bakanlık araçlarını kaldırmıyoruz. Alana girmek için o yamaçtan, o makilik, nitelikli olmayan ağaçların olduğu kısımdan, oradaki dikenli telleri de kaldırarak alana geçiş yapmaya çalışıyoruz. Bu arada da kendi çekicilerimizle de bu araçları kaldırmak için de müdahale edeceğiz. Böyle bir şeyi kabullenemeyiz. Yasal görevliler, arkadaşlarımız, hep birlikte yıkım için buradayken böyle bir müdahaleyi kabul edemeyiz. Gerekirse o araçların kaldırılmasıyla ilgili de çalışma yapacağız. Dediğim gibi, ağaç kesilme meselesi öyle bir şey değil. Alana girmek için oradan iş makinesinin kendine bir yol açması için düşük nitelikli maki tarzı, makilik alandaki bitki örtüsünün olduğu bir alandır orası.”

Öte yandan bölgede çalışma yapan İBB’ye ait iş makinesi yoldan, yapıların olduğu bölüme girmek için ağaçlık alanın kenarındaki çitleri kırdı.

Çitlerin kırılmasıyla alanda bulunan bazı ağaçlar zarar görürken iş makinesi daha sonra yapılan işlemi durdurdu.

Çalışmalar devam edecek

Gün boyu süren çalışmada, ekiplerce alana eklenen kaçak yapılara müdahale edildi. Akşam saatlerinde durdurulan yıkım çalışmalarına, yarın devam edileceği öğrenildi.

Kaynak: AA Haber

Konut Fiyatlarındaki Artış, Arsa Talebini Patlattı: Arsa Fiyatları Yüzde 63 Arttı

Son dönemde konut fiyatlarında yaşanan keskin yükseliş, arsa talebini önemli ölçüde artırdı. Gayrimenkul sektöründe yaşanan bu değişim, yatırımcıları ve alıcıları yeni arayışlara yönlendiriyor. Arsa fiyatları, son bir yıl içinde yüzde 63 oranında artarken, bu talep artışı ilan sayılarında da kendini gösterdi. Son altı ayda arsa ilanlarında yüzde 25’lik bir artış yaşandı.

Büyük Şehirlerde Arsa Bulmak Zorlaştı
Perlanest Gayrimenkul Kurucu Ortağı Birsen Engin, konut fiyatlarındaki yükselişin arsa talebine olan etkisini değerlendirirken, “Konut fiyatlarının hızla artması, yatırımcıları ve bireysel alıcıları arsa yatırımına yöneltti. Özellikle büyük şehirlerde arsa bulmak zorlaşırken, talep Anadolu’nun farklı bölgelerine kaymaya başladı. Bu da arsa fiyatlarında ciddi bir yükselişe neden oldu,” dedi.

‘’Konut Fiyatlarındaki Belirsizlikler, Arsa Yatırımını Daha Cazip Hale Getiriyor’’
Engin, aynı zamanda arsa yatırımının orta ve uzun vadede kazançlı bir seçenek haline geldiğini belirterek, “Arsa yatırımı, uzun vadeli bir getiri sağlayabilecek bir alan olarak öne çıkıyor. Özellikle konut fiyatlarındaki belirsizlikler, arsa yatırımını daha cazip hale getiriyor,” şeklinde konuştu.

Arsa Yatırımlarının Daha da Artması Bekleniyor
Engin, gayrimenkul piyasasında arz-talep dengesinin değiştiğine de dikkat çekerek, “Önümüzdeki dönemde arsa yatırımlarının daha da artmasını bekliyoruz. Bu süreçte doğru yatırım kararları almak ve geleceği öngörmek kritik bir önem taşıyor,” ifadelerini kullandı.

Yarısı Bizden ile konutlar yükseliyor

İstanbul’da Kentsel Dönüşümde “Yarısı Bizden” desteğinin ilk döneminde başvuru yapan vatandaşların yeni yapıları hızla yükseliyor. İnşaatlardan görüntüler paylaşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “İstanbul’da dönüşümü başaracağız. Bunu devlet-millet el ele, omuz omuza yapacağız “ ifadelerini kullandı.  Evlerini dönüştüren vatandaşlar ise projeden tüm İstanbul’un yararlanması gerektiğine dikkat çekip, “Devlete güvensinler. Biz böyle evleri kendi başımıza yaptıramazdık” mesajını verdi.

İstanbul’da Kentsel Dönüşümde “Yarısı Bizden” desteğinin ilk döneminde başvuru yapan vatandaşların yeni yapıları hızla yükseliyor. İnşaatlardan görüntüler paylaşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “İstanbul’da dönüşümü başaracağız. Bunu devlet-millet el ele, omuz omuza yapacağız “ ifadelerini kullandı.  Evlerini dönüştüren vatandaşlar ise projeden tüm İstanbul’un yararlanması gerektiğine dikkat çekip, “Devlete güvensinler. Biz böyle evleri kendi başımıza yaptıramazdık” mesajını verdi.

8 AĞUSTOS’TA YENİ DÖNEM BAŞLADI
Geçen yıl 26 Nisan- 2 Haziran arasındaki ilk başvuru döneminde e-devlet üzerinden 106 bin 225 bina ve 1 milyon 225 bin 63 bağımsız bölüme ilişkin talep toplandı. 8 Ağustos’ta da kampanyanın yeni dönemi başladı ve artık süre kısıtlaması olmadan talepler toplanıyor.

“DÖNÜŞÜMÜ DEVLET-MİLLET EL ELE, OMUZ OMUZA YAPACAĞIZ”
Sosyal medya hesabından Yarısı Bizden desteğinden faydalanan vatandaşların görüşlerini ve devam eden inşaatlara ilişkin görüntüleri paylaşan Bakan Kurum, “Yarısı Bizden kampanyamızda yeni dönemi başlattık. İstanbul’da dönüşümü başaracağız. Bunu devlet-millet el ele, omuz omuza yapacağız” mesajını verdi.

“DEPREMİ DUYUNCA TEDİRGİN OLUYORDUK”

Kampanya desteğiyle depreme dayanıklı projelerle bakanlık denetiminde güvenli yapılar inşa ettirebildiklerine dikkat çeken vatandaşlar, tüm İstanbulluları bu destekten faydalanmaya davet etti. 

Evinin inşaatı devam eden Aşur Türköz, “Kampanya hem bizim için hem de yapan müteahhit için güvence oldu. Denetimler üst seviyede, binanın temelinden bitimine kadar yapılar kontrol ediliyor. Evler depreme dayanıklı inşa ediliyor. Kendimiz yaptırmak istesek, bu denli ince ayrıntıya baktırıp denetletemezdik” dedi. Artık deprem korkusu yaşamadıklarını anlatan Türköz şöyle devam etti: Eski evimizdeyken rahat uyuyamıyorduk, depremi duyunca tedirgin oluyorduk. Artık yeni binayla birlikte çok rahat uyuyabiliriz. Depreme dayanıklı yeni binamızda gönül rahatlığıyla oturabiliriz.

“DEVLET DESTEK OLMASA YAPAMAZDIK”
Bir başka hak sahibi Hacı Tura ise daha önce maddi yetersizlik nedeniyle yenileyemedikleri evlerini şimdi devletin sağladığı kredi ve hibeyle dönüştürebildiklerini anlattı: İnsanlar binalarını yıktırmak istediler ancak kimsede para yoktu. Yarısı Bizden Kampanyası ile devlet destek veriyormuş. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da açıklayınca biz de gidip başvurumuzu yaptık. Sırtımızı devlete yasladık. Yoksa yaptıramazdık, binamız yarım kalırdı. Herkesin elini taşın altına koyması, bu kampanyadan faydalanması gerekiyor.

“BAKAN KURUM SÖZÜNÜ TUTTU”
Bir başka hak sahibi Fatih Şeşen ise memnuniyetini “Devlet burada yine babalığını gösterdi, vatandaşına el uzattı” sözleriyle dile getirdi. Şeşen, “Burada kesinlikle partizanlık yok, siyaset yok. Bir emek var. Herkes eski binalarını dönüştürmeye çalışıyor. Devletimiz bu projede el ele, gönül gönüle bir aile bilinciyle herkesin huzur içinde evlerine taşınmasını istiyor. Bakan Murat Kurum bu projeyi başlattığından beri, verdiği bütün sözleri tuttu, uyguladı ve hayata geçirdi” dedi.

YARISI BİZDEN DESTEĞİNİN AYRINTILARI
Proje kapsamında hak sahiplerine 700 bin TL’si hibe, 700 bin TL’si kredi ve 100 bin TL’si de tahliye desteği olmak üzere toplam 1.5 milyon TL destek veriliyor. Kredi geri ödemeleri ise yapı ruhsatının alınmasından 2 yıl sonra başlıyor. 10 yıl vadeli kredinin ödemesinin başladığı ilk yıl faiz uygulanmıyor. Yeni kampanya dönemiyle birlikte artık başvuru tarihi kısıtlaması olmaksızın talepler toplanacak. Otopark ve sığınak proje metrekaresinin dışında tutulacak. Yüklenici firmaya desteğin yüzde 30’u iş başladığında peşin ödenecek.

Kaynak: Milliyet

Double Tree By Hilton Van Oteli’ne yeni genel müdür

Double Tree By Hilton Van Oteli’nin Genel Müdürü M. Fırat Kaya oldu. 1988 Mardin doğumlu olan M. Fırat Kaya, lisans ve yüksek lisans eğitimini turizm işletmeciliği üzerine tamamlayan Kaya, 2011 yılından beri turizm sektöründe aktif olarak çalıştı.

Mardin, Antalya ve İstanbul gibi farklı şehirlerde olmak üzere Hilton otellerinde 10 yıla yakın satış ve operasyon tecrübesinin olduğunu vurgulayan Kaya, “Bir Mardinli olarak Van’da turizm sektörüne hizmet edecek olmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşamaktayım.

Kültürel ve turistik değerleriyle doğunun incisi olan Van kentinde Hilton markasının kalitesine ve yatırımcımız Akay Şirketler Grubunun vizyonuna yakışır şekilde çalışacak olmaktan mutluluk duyarım. Daha önce değerli meslektaşımın sürdürdüğü başarılı görevi kaldığı yerden devam ettireceğim. İnşallah deneyimli ekibimle birlikte burada çok güzel hizmetlere imza atacağız” paylaşımında bulundu.

Kaynak: Turizm Proje Dergisi

Çin’in En Büyük Otel Firması Artık Türkiye’de

Çin’in en büyük otelcilik şirketlerinden biri olan CTG Hotels Holdings Corporation Limited, Türkiye’deki ilk büyük adımını attı. Otel geliştirme, franchise ve yönetim konularında önde gelen Türk şirketlerinden olan ve Türkiye’yi yurt dışında başarı ile temsil eden Continent Worldwide Hotels ile gerçekleştirilen stratejik ortaklık sayesinde, CTG Hotels & Resorts, Türkiye’deki varlığını genişletmeye hazırlanıyor.

Bu iş birliği kapsamında, CTG Hotels & Resorts, Türkiye’deki ilk otel yatırımlarını Kapadokya’da gerçekleştirdi. Bu yeni anlaşma ile ‘çift markalama’ ile, Continent Hotel Kapadokus Thermal Oteli, aynı zamanda Metropark Cappadoccia markasıyla Çin ve Asya pazarlarına tanıtılacak. Bu strateji, CTG Hotels & Resorts’un küresel genişleme planlarının bir parçası olarak, Türkiye’nin hızla büyüyen turizm sektöründe önemli bir yer edinmesini hedefliyor.

CTG Hotels & Resorts’un Türkiye pazarına girişi, sadece bir otel açılışının ötesinde, iki güçlü otelcilik markasının, Continent Worldwide Hotels ve CTG Hotels & Resorts’un, küresel arenada birlikte hareket etmesini simgeliyor. İmza töreni için Türkiye’ye gelen CTG Hotels yetkilisi James Kim, Türkiye’deki bu yeni yatırımlarının, ülkenin turizm potansiyelini artırarak, Çinli turistler için Türkiye’yi daha cazip bir destinasyon haline getireceğine inancının tam olduğunu dile getirdi.

Bu ortaklık, CTG Hotels & Resorts’un Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgelerindeki varlığını genişletme hedefi doğrultusunda atılmış önemli bir adım olarak görülüyor. Türkiye’deki otel yatırımlarını artırmayı planlayan CTG Hotels & Resorts, Continent Worldwide ile birlikte, Türkiye’deki turizm sektöründe güçlü bir oyuncu olmayı hedefliyor ve Manisa, İzmir, Ankara, İstanbul ve Antalya gibi şehirlerde de büyüme planı çerçevesinde büyümeyi ve yeni tesisler açmayı hedefliyor.

CTG Hotels & Resorts’un bu yeni girişimi, Çinli turistlerin Türkiye’ye olan ilgisini artırırken, aynı zamanda Türkiye’deki otelcilik sektörüne de yeni bir soluk getirecek. İki şirketin güçlerini birleştirmesi, hem yerel hem de uluslararası turizm sektöründe şimdiden dikkat çekmeye başladı.

Kaynak: Turizm Proje Dergisi

İnşaat Yapılarında Peyzajın Önemi

Günümüz şehirlerinde hızla artan betonlaşma ve yapılaşma, yaşam alanlarımızı doğadan uzaklaştırıyor. Bu bağlamda peyzaj, sadece estetik bir unsur olarak değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik, ekoloji, ve insan sağlığı açısından da büyük bir önem taşıyor.

İnşaat yapılarında peyzajın önemi, estetik kaygıların ötesinde ekolojik denge, insan sağlığı, ve ekonomik değer gibi birçok kritik unsuru kapsar. Doğru bir peyzaj tasarımı, sadece bina çevresini güzelleştirmekle kalmaz, aynı zamanda daha yaşanabilir, sürdürülebilir ve sağlıklı kentler yaratılmasına katkıda bulunur. Bu nedenle, modern inşaat projelerinde peyzaj planlaması, tasarım sürecinin ayrılmaz bir parçası olarak ele alınmalıdır. Peyzaj düzenlemeleri, yapıların estetik değerini artırmanın ötesinde, mekânın kullanımını daha işlevsel hale getirir. Yeşil alanlar, yaya yolları, su öğeleri ve sosyal alanlar, binaların çevresinde cazip ve kullanışlı mekânlar yaratır. Bu düzenlemeler, bina sakinlerinin yaşam kalitesini yükseltir ve çevresel stres faktörlerini azaltır.

DOĞAL BİTKİ ÖRTÜSÜ ÇEVRESEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE KATKI SAĞLAR

Doğal bitki örtüsü, toprağın erozyonunu önleyerek suyun tutulmasını sağlar ve çevresel sürdürülebilirliğe katkıda bulunur. Ayrıca, yeşil çatılar ve dikey bahçeler gibi peyzaj unsurları, şehirlerdeki ısı adası etkisini azaltır, enerji verimliliğini artırır ve hava kalitesini iyileştirir. Bu tür uygulamalar, karbon ayak izini düşürmeye yönelik sürdürülebilir yapı stratejilerinin bir parçasıdır. Peyzaj, insan sağlığı üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. Yeşil alanlar, stresin azaltılmasına, mental sağlığın iyileştirilmesine ve fiziksel aktivitelerin teşvik edilmesine yardımcı olur. Doğayla iç içe olan mekânlar, insanların doğayla olan bağlarını güçlendirir ve sosyal etkileşimi artırır.

PEYZAJ GAYRİMENKULUN DEĞERİNİ ARTIRIYOR

Peyzaj düzenlemeleri, gayrimenkul değerini artıran önemli bir unsurdur. İyi planlanmış bir peyzaj, konut ve ticari mülklerin çekiciliğini artırır, bu da yatırım getirisi olarak geri döner. Aynı zamanda, düşük bakım gerektiren peyzaj çözümleri, uzun vadede maliyet avantajı sağlar.

Kaynak: Endüstri Haber

Son Altı Ayda Arsa İlanlarında Yüzde 25’lik Bir Artış Yaşandı

Son dönemde konut fiyatlarında yaşanan keskin yükseliş, arsa talebini önemli ölçüde artırdı. Perlanest Gayrimenkul Kurucu Ortağı Birsen Engin, Arsa yatırımlarının daha da artmasını beklediklerini açıkladı.

Son dönemde konut fiyatlarında yaşanan keskin yükseliş, arsa talebini önemli ölçüde artırdı. Gayrimenkul sektöründe yaşanan bu değişim, yatırımcıları ve alıcıları yeni arayışlara yönlendiriyor. Arsa fiyatları, son bir yıl içinde yüzde 63 oranında artarken, bu talep artışı ilan sayılarında da kendini gösterdi. Son altı ayda arsa ilanlarında yüzde 25’lik bir artış yaşandı.

Perlanest Gayrimenkul Kurucu Ortağı Birsen Engin, konut fiyatlarındaki yükselişin arsa talebine olan etkisini değerlendirirken, “Konut fiyatlarının hızla artması, yatırımcıları ve bireysel alıcıları arsa yatırımına yöneltti. Özellikle büyük şehirlerde arsa bulmak zorlaşırken, talep Anadolu’nun farklı bölgelerine kaymaya başladı. Bu da arsa fiyatlarında ciddi bir yükselişe neden oldu,” dedi.

Engin, aynı zamanda arsa yatırımının orta ve uzun vadede kazançlı bir seçenek haline geldiğini belirterek, “Arsa yatırımı, uzun vadeli bir getiri sağlayabilecek bir alan olarak öne çıkıyor. Özellikle konut fiyatlarındaki belirsizlikler, arsa yatırımını daha cazip hale getiriyor,” şeklinde konuştu.

ARSA YATIRIMLARININ DAHA DA ARTMASI BEKLENİYOR

Engin, gayrimenkul piyasasında arz-talep dengesinin değiştiğine de dikkat çekerek, “Önümüzdeki dönemde arsa yatırımlarının daha da artmasını bekliyoruz. Bu süreçte doğru yatırım kararları almak ve geleceği öngörmek kritik bir önem taşıyor,” ifadelerini kullandı.

Kaynak:Endüstri Haber

Yalova’ya 52 odalı otel geliyor

Yalova Çiftlikköy’e yeni otel geliyor.

Muhammet Bahadır-Sahra İnşaat tarafından Yalova Çiftlikköy’e 52 odalı otel yapılacak.

Çiftlikköy Kılıç Mahallesi, 145 Ada, 36 Parsel adresindeki toplam 959,41 metrekare tapulu alanda 2.608,40 metrekare inşaat alanına sahip otel yapılacak.

Proje kapsamında 6 katlı tek bir yapı inşa edilecek.

Zemin katta 10 adet oda, ara katlarda (1-2-3. Kat) 14 oda olmak üzere toplam 52 adet otel odası yer alacak.

Proje alanı Marmara Denizi’ne ve İzmit Yalova yoluna 50 metre mesafede.

Otel projesinin 48 milyon 777 bin liraya mal olacağı hesaplandı.

Kaynak: Turizm Ajansı

Rixos Tersane İstanbul açıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (sağ 5), Rixos Tersane İstanbul açılış törenine katıldı. Programda, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İstanbul Valisi Davut Gül, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank ve Rixos Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince de yer aldı. ( Cemal Yurttaş - Anadolu Ajansı )

Rixos Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince’nin sahibi olduğu Rixos Tersane İstanbul Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı törenle açıldı.

İstanbul’da Haliç Port kapsamında inşa edilen Rixos Tersane İstanbul’un açılış törenine yapıldı. 49 yıllığına kiralayarak Hazine arazisi üzerinde inşa edilen Tersane İstanbul’un açılışına katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’da katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, projenin sahibi Fettah Tamince’yi tebrik ederek “Bizim için yerli yabancı yatırımcı yok. İş dünyasına destek vermeye devam edeceğiz. Otelin şehrimize, ülkemize ve Rixos ailesine hayırlı olmasını diliyorum. Fettah Tamince’yi önemli yatırımları için tebrik ediyorum. 2 bin 27 metrekare etkinlik alanına sahip olan otelimiz toplantılar için de cazip hale gelecek ve Türkiye’nin tanıtımına katkı sağladığını görüyoruz. Rixos camiasını yürekten kutluyorum. Sermayenin renklere ayrıldığı, iş dünyasında da imtiyazlıların tahakküm kurduğu eski anlayışa son verdik. Bizim için yerli yabancı yatırımcı yok, katma değer sağlayan yatırımcı vardır. İş dünyasına destek vermeye devam edeceğiz” dedi.

Ersoy: Rixos Tersane İstanbul şehir için ciddi kazanım

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Rixos Tersane İstanbul açılış töreninde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’da konuşma yaptı. Ersoy, Rixos Tersane İstanbul’a ilişkin, “İnşa edilen bu yeni eser, bu modern tesis hem otel işleviyle hem bir sanat ve organizasyon kurumu kimliğiyle şehrimizin gerek turizm gerek kültür-sanat hayatı için ciddi bir kazanımdır.” dedi. Ersoy, turizm ve kültür noktasında Bakanlığın paydaşlarının gösterdiği titizlik ve hassasiyete değinerek, “İşte bu hizmet anlayışıyla baktığınızda Rixos Tersane İstanbul’un açılışının anlamı ve değeri de çok daha iyi anlaşılacaktır. İnşa edilen bu yeni eser, bu modern tesis hem otel işleviyle hem bir sanat ve organizasyon kurumu kimliğiyle şehrimizin gerek turizm gerek kültür-sanat hayatı için ciddi bir kazanımdır. Uzun yıllar İstanbul’a ve İstanbullulara layıkıyla hizmet edeceğine, ağırladığı misafirleri İstanbul’a dair eşsiz deneyim ve anılarla ülkelerine uğurlayacağına inanıyorum. Rixos Otelleri ve Sembol İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Fettah Tamince’nin şahsında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Rixos Tersane İstanbul’un şehrimizin turizm ve kültür-sanat hayatına hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.

Tamince: Rixos Tersane İstanbul şehir otelciliğine yepyeni bir bakış açısı getirecek

Rixos Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, Rixos Tersane İstanbul projesinin ilk etabının örnek bir koruma yaklaşımıyla tamamlandığını belirterek, “Yeniden kent hafızasının bir parçası haline gelmeye hazırlanan bu eşsiz bölgede açtığımız Rixos Tersane İstanbul, şehir otelciliğine yepyeni bir bakış açısı getirecek. Ekonomiye ve istihdama büyük katkı sağlayacak.” dedi. Tamince, törende yaptığı konuşmada, İstanbul’un kültürel ve endüstriyel mirasının en değerli unsurlarını yansıtan ancak uzun yıllardır atıl durumda bulunan 600 yıllık Tersane İstanbul’u, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vizyonu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının emekleriyle yeniden hayata geçirdiklerini ve çağdaş bir yaşam alanı olarak geri kazandırdıklarını söyledi. Projenin İstanbul’un köklü kültürel mirasının gelecek nesillere aktarılması açısından da önemli rol üstleneceğini dile getiren Tamince, “Tasarımından mimarisine Rixos Tersane İstanbul’un her detayını titizlikle düşündük. Benim için ticari bir projenin çok ötesinde olan bu yeni heyecanımızın, şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.” ifadelerini kullandı. Tamince, “Rixos Tersane İstanbul projesinin ilk etabı örnek bir koruma yaklaşımıyla tamamlandı. Yeniden kent hafızasının bir parçası haline gelmeye hazırlanan bu eşsiz bölgede açtığımız Rixos Tersane İstanbul, şehir otelciliğine yepyeni bir bakış açısı getirecek. Ekonomiye ve istihdama büyük katkı sağlayacak.” dedi.

Rixos Tersane İstanbul 432 odasıyla misafirlerini ağırlayacak

3 kıtada 8 ülkede yatırımları bulunan Rixos Grubunun amiral gemisi olan Rixos Tersane İstanbul, 432 odasıyla misafirlerini ağırlayacak.

Bölgenin tarihi dokusuyla uyum içindeki mimarisi, şehir merkezine yakınlığı ve tarihi yarımadayı çevreleyen manzarasıyla yerli ve yabancı turistler için bir çekim merkezi olacak Rixos Tersane İstanbul’a deniz yoluyla da kolaylıkla ulaşım sağlanacak.

Ayrıca Rixos Tersane İstanbul, bulunduğu lokasyondan aldığı ilhamla kültürel sürdürülebilirlik kapsamında özel bir sanat koleksiyonu oluşturdu. Yerli ve yabancı sanatçıların el emeği çağdaş sanat eserlerinden oluşan koleksiyonun bir kataloğu ve dijital arşivi de olacak.

Otel ayrıca geniş ve görkemli etkinlik alanlarına sahip Tersane Balo Salonu ile Tersane İstanbul Event Hall’da, yerli ve yabancı birçok organizasyona ev sahipliği yapacak.

Kaynak: Turizm Ajansı

ORDU’DA BİR İLK! KENDİ MALİYETİNİ KARŞILAYAN PROJE: YENİ MAHALL

Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından “Sağlıklı Kentler İnşa Ediyor, Yeni Nesil Çözümler Sunuyoruz” sloganıyla kurulan ORKENT AŞ, Ordu’ya değer katan projeler oluşturmaya devam ediyor. Ordu’da ilk ve bölgede en büyük olma özelliğini taşıyan alan bazlı kentsel dönüşüm projesi Yeni Mahall’in ilk etap kısmında inşaat başladı. Proje aynı zamanda kendi maliyetini de kendi içinde sağlıyor.

Orkent .Ş, 2015 yılında Bakanlar Kurulu Kararıyla riskli alan ilan edilen şehrin yaşam ve ticaret merkezi konumundaki Yeni Mahalle’de, kendi maliyeti kendi içinden sağlanan bir model ile Ordu’da ilk ve bölgede en büyük olma özelliğini taşıyan alan bazlı kentsel dönüşüm projesi Yeni Mahall’i hayata geçiriyor. 9 yıldır mağduriyet yaşayan esnafın ve konut sahiplerinin mağduriyetleri artık son buluyor. Daha yaşanabilir ve daha güvenli bir şehir için başlatılan kentsel dönüşüm projesinde, vatandaşların gönül rızası alınarak, mülklerinin değerine değer katabilecekleri bir dönüşüm gerçekleştiriliyor. Projede, hak sahipleriyle görüşmeler ve sözleşme imzaları hız kesmeden devam ediyor. Teknik personeller hem saha çalışmalarında hem de kentsel dönüşüm ofisinde vatandaşlara proje hakkında detaylı bilgiler sunarak, tüm soruları yanıtlıyor. 58 bin metrekarelik bir alanda inşa edilen projenin ilk etabı olan Yeni Mahall Ticaret Merkezi’nde iksa ve zemin güçlendirme çalışmaları tamamlandı. Hafriyat çalışmalarının yanı sıra ofis ve dükkan satışları devam ediyor. Farklı metrekarelerdeki ofis ve dükkanlar, ödeme kolaylığı ve taksit seçenekleriyle iş yeri ve ofis satın alacakları bekliyor.

Ordu’nun en büyük kentsel dönüşüm projesi

2+1, 3+1, 4+1 olmak üzere 420 adet daireden ve 100 iş yeri, 200 ofis ve 20 dükkandan oluşan projenin en önemli özelliği ise 15 bin metrekare yeşil alana sahip olması. Daha önce hiç yeşil alanı olmayan proje, böylece Ordu’nun yeşil doğasıyla iç içe geçecek. Konuyla ilgili açıklama yapan ORKENT AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Kentsel Dönüşüm Uzmanı Mimar Dr. Nihat Şen, “Mimarisi, fonksiyonelliği ve ürettiği finans sistemi ile örnek bir kentsel dönüşüm projesi olan Yeni Mahall, esnafların yıllardır süregelen sorunlarını çözüme kavuşturacak. Mevcutta bulunan sanayi dükkanları, yeni yerlerine, inşaatı önceden bitirildikten sonra taşınmaları sağlanacak, iş yeri sahiplerinin 1 gün dahi iş kaybı yaşamamalarına dikkat edilecek. Hak sahipleri inşaat süresi boyunca kira desteği alıp hak kaybı yaşamayacaklar. Böylece yıllardır üzerine basa basa durduğumuz alan bazlı ve kendi maliyetini kendi içerisinde karşılayan kentsel dönüşüm ile Ordumuzda sağlıklı binalar inşa ederken ülkemize de örnek olacağımızı düşünüyorum” dedi.

Trabzon’un ünlü yaylasına 5 yıldızlı Swandor geliyor

Swandor A.Ş. Grubu, Trabzon Akçaabat’ta 5 yıldızlı bir otel inşa etmeyi planladığını açıkladı.

Ayhan Gedikli, Swandor A.Ş. Grubu’nun başkan vekili olarak görev yapıyor. Karadenizli olan Gedikli, 30 yıllık turizm kariyerinde, Türkiye’nin kıyı bölgelerine birçok turist getiren Swandor Grubu’nu temsil ediyor. Antalya’da iki adet 1000 odalı otele sahip olan şirketin, dünyanın çeşitli yerlerinde de otelleri bulunuyor. Swandor Grubu, turizm alanında geniş bir deneyim ve altyapıya sahip.

Hıdırnebi yaylasına yapılacak otel 250 kişiyi iş sahibi yapacak

Trabzon’da 5 yıldızlı markalı bir otel yapmayı planlayan Swandor Grubu, bu otelin ya kendi markaları olacağını ya da uluslararası bilinirliği olan bir markayı bölgeye getireceklerini belirtiyor. Gedikli, ticari olarak başarılı olmaları durumunda bölgenin diğer kesimlerinde de benzer yatırımlar yapmayı planladıklarını dile getiriyor.

Hıdır Nebi Yaylası’nda 100 dönümlük bir araziyi Turizm Bakanlığı’ndan 49 yıllığına tahsis ettiklerini belirten Gedikli, bu araziyi çevre düzenine uyumlu, teknolojinin son gelişmelerini takip eden bir turizm alanına dönüştürmeyi planladıklarını ifade ediyor. Swandor Grubu, bu alanı sadece bir otel değil, seminerler, yaz ve kış turizmi, futbol takımları için idman alanları gibi Karadeniz’e özgü aktivitelerle donatmayı planlıyor. Ayrıca, gastronomi ve inanç turizmi gibi özel deneyimler de misafirlere sunulacak.

Gedikli, projelerinde Karadenizli gençlere ve üniversiteli öğrencilere yer vermeyi planladıklarını ve böylece bölgeye 200-250 kişilik istihdam sağlamayı hedeflediklerini belirtiyor. Şirket, mevcut ofislerinin yanı sıra dünya genelinde anlaşmalı olduğu birçok turizm şirketi ile de turist sayısını artırmayı planlıyor. Türk bayrak taşıyıcı havayolları başta olmak üzere birçok havayolu şirketi ile de işbirlikleri bulunuyor.

Gedikli, bu yatırımı sadece ticari kazanç amacıyla değil, memleketine olan gönül bağı ve borcu nedeniyle gerçekleştirdiklerini, bu topraklara daha fazla değer katmayı amaçladıklarını ifade ediyor.

Kaynak : Turizm Ajansı

İstanbul’a 88 odalı otel yapacak

İstanbul’a yeni otel geliyor.

İlk Yapı İnşaat İstanbul Arnavutköy’e otel yapacak.

Arnavutköy Taşoluk Mahallesi 4102 Ada 11 parseldeki 2.794 metrekare tapulu alanda yapılacak otel 88 odalı olacak.

Otelin ismi Lamar Hotel olacak.

8 katlı olacak otel 4 yıldızlı olarak hizmet verecek.

Otelin yapım maliyeti 181 milyon 651 bin lira olarak hesaplandı.

Kaynak : Turizm Ajansı

Divan Talya Otel için flaş karar!

Antalya’da yapımı süren Divan Talya Otel’in imar planı ve yapı ruhsatının iptali talebiyle açılan davada, Konya Bölge İdare Mahkemesi belediyelerin itirazlarını reddetti.

Antalya’da, Koç Grubu’na ait Divan Talya Otel’in yeniden yapım sürecinde, otelin imar planı ve yapı ruhsatının iptaline yönelik belediyeler tarafından açılan davada önemli bir karar çıktı.

Yürütmeyi durdurma talebine ret!

Gazete Duvar’ın haberine göre Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Muratpaşa Belediyesi’nin itirazlarını değerlendiren Konya Bölge İdare Mahkemesi, yürütmenin durdurulması talebini reddetti.

Antalya 4. İdare Mahkemesi’nin verdiği kısmi ruhsat iptali kararı sonrasında Muratpaşa Belediyesi inşaatı mühürlemiş, her iki belediye de mahkemeye başvurmuştu. Mahkeme, Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve Muratpaşa Belediye Meclisi’nin 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptaline yönelik itirazları reddetti.

Davacı avukatı Figen Albuga Çalıkuşu, otelin mevcut yapı ruhsatının yargı kararlarına aykırı olduğunu belirterek, “Hiçbir yargı kararı, Koç Grubu’na 45 bin metrekare alana otel yapma imkanı vermiyor” dedi. Çalıkuşu, Koç Grubu’nun bu tavrının, Türkiye genelinde sanata ve estetiğe duyarlı bir yönetim iddiasıyla örtüşmediğini ifade etti.

Kaynak : Turizm Ajansı

“Kentsel Dönüşümün Hızlanmasının Yolu Vatandaşı Bilgilendirmekten Geçiyor”

İstanbul’da riskli yapı stoku oldukça fazla. Dolayısıyla bu yapı stoklarının dönüştürülmesi adına, kentsel dönüşüm çalışmaları da büyük önem taşıyor. Beyaz Group İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Beyaz, İstanbul’daki kentsel dönüşüm sürecinin hızlandırılması gerektiğine dikkat çekti.

Türkiye, deprem kuşağında yer alan ülkelerden biri. Riskli yapı stoku oldukça fazla olan Türkiye’de topyekün bir dönüşüme ihtiyaç var. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu ve depremden korunmanın tek yolunun da kentsel dönüşümden geçtiğini hatırlatan Beyaz Group İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Beyaz, özellikle İstanbul’da 1999 yılından önce inşa edilmiş yapı stoğunun hızlıca gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi. İstanbul’un kaybedecek zamanı kalmadığına dikkat çeken Beyaz, büyük bir felaket yaşamamak ve ülke olarak ağır bir ekonomik çöküntüye uğramamak için bu konunun en öncelikli konu haline gelmesi gerektiğini belirtti.

FOTO: Beyaz Group İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Beyaz

Kentsel dönüşümün hızlanması sürecinde en büyük problemin ise hak sahiplerinin konuya hakim olmamasından kaynaklandığını dile getiren Emrah Beyaz, gündeminde kentsel dönüşüm olan vatandaş için önemli uyarılarda bulundu. Türkiye’nin, bir deprem ülkesi olduğnu hatırlatan Emrah Beyaz “Geldiğimiz noktada beklenen depremin ağır sonuçlarından korunmak için kentsel dönüşüm birinci önceliğimiz olmalı. Ancak kentsel dönüşümüm önündeki en büyük engel kat maliklerinin konuyla ilgili bilgi sahibi olmaması ve uzlaşamamasıdır. Kentsel dönüşümün hiç vakit kaybetmeden hızlanması gerek. Bu nedenle Kentsel Dönüşüm Kanunu çerçevesinde yeni bir yasa teklifi hazırlandı. Teklife göre kentsel dönüşümün önündeki en büyük engellerden biri olan kat maliklerinin uzlaşmada 3’te 2’yi yakalama zorunluluğu kalkıyor.

Teklif yasalaşırsa kat maliklerinin yarısından bir fazlası ile kentsel dönüşüm kararı alınabilecek. Bir an önce uygulamanın başlaması gerekiyor” dedi.

“ÖNCELİK ANKASTRE YA DA MUTFAK DOLABI OLMAMALI”

Vatandaşı bilgilendirmenin önemine değinen Emrah Beyaz, bu konuda belediyelere de görev düştüğünü belirtti. Beyaz “Gündeminde kentsel dönüşüm olan vatandaş, öncelikle binanın zeminine, kullanılan malzemeye, statik ya da mimari planına bakmıyor. Vatandaş sadece kombiye, ankastreye, parkeye, mutfak dolabının rengine odaklanıyor.

Oysa bu detaylar ikinci kademede bakılması gereken konular. Özellikle belediyelerin kentsel dönüşüm konusunda vatandaşa destek olması gerekiyor. Belediyelerin kentsel dönüşüm birimleri var. Statikçiler, mühendisler, raportörler gibi işin uzmanlarının çalıştığı bu birimlerin, vatandaşa randevu vererek kentsel dönüşüm şirketlerinin projelerini ve tekliflerini anlatması doğru bir yol olacaktır. Konu detaylı şekilde izah edilebilir, slaytlarla anlatılabilir. Mülk sahiplerine binaların zemini hakkında bilgi verilebilir. Ayrıca temelin nasıl yapılması gerektiği, temelin fore kazıklarla nasıl güçlendirilmesi gerektiği, binanın nasıl güvenli hale getirileceği etraflıca anlatılmalı. Bu bilgilendirme vatandaşın harekete geçmesinde etkili olacaktır” diye konuştu.

Kaynak: Endüstri Haber

830 milyon lira ödeyecekti… Fettah Tamince’nin otelini almaktan vazgeçti

Hamdi Akın’ın sahibi olduğu Akfen Gayrimenkul Ortaklığı Fettah Tamince’nin otelini almaktan vazgeçti.

Hamdi Akın’ın sahibi olduğu Akfen GYO geçtiğimiz yıl Ekim ayında Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP)’a yaptığı açıklamada halka arzdan elde edilecek 2.6 milyar TL gelirin 830 milyon liralık kısmıyla Fettah Tamince’nin sahibi olduğu “Tersane İstanbul Projesi’nde yer alacak otel yatırımlarından birinin satın alınacağını duyurmuştu.

Artan maliyetler ve riskler sebebiyle Tersane Otel projesini almaktan vazgeçtik

Akfen GYO 21 Ağustos 2024’te KAP’a yeni açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Şirketimiz Yönetim Kurulu’nun 21.08.2024 tarih ve 2024/23 sayılı kararı ile; 1) Şirketimizin 1.300.000.000 TL olan çıkarılmış sermayesinin, tamamı nakden karşılanmak suretiyle 2.600.000.000 TL artırılarak 3.900.000.000 TL’ye çıkarılması kapsamında ihraç edilen payların halka arzı suretiyle temin edilen fonun kullanımına ilişkin olarak 12.10.2023 tarihinde KAP’ta ve halka arz izahnamesinde duyurulan “Sermaye Artırımından Elde Edilecek Fonun Kullanım Yerlerine İlişkin Rapor”da (“Fon Kullanım Raporu”) belirtilen Tersane Otel Projesi için kullanılması planlanan fon tutarının (830 milyon TL), Tersane Otel Projesi’ne ilişkin yapılan nihai değerlendirmeler ve artan maliyetler ile riskler göz önünde bulundurularak; Şirketimiz için daha etkin, karlı ve gelişen durumlara uyum sağlayabilecek şekilde kullanımı amacıyla, Fon Kullanım Raporu’nda yer verilen diğer projelerimizin hızlandırılması ve geliştirilmesi ile Şirketimizin olağan faaliyetleri çerçevesinde fırsat olarak değerlendirilebilecek yatırımların finansmanında kullanılması amacıyla Fon Kullanım Raporu’nda değişiklik yapılmasına karar verilmiştir”.

Kaynak: Turizm Ajansı

Asansörcüler, yeni ihracat noktaları için 19. Uluslararası Asansör İstanbul Fuarını Bekliyor!

Son yılların dış ticarette cari fazla veren sektörlerinden birisi olan Türkiye Asansör Endüstrisi, sağladığı ihracat başarısıyla ülke ekonomisine de katkı sağlamaya devam ediyor. Asansör aksamı satışında dünyada 5. sıraya yükselen sektör, gerçekleştirdiği yatırımlarla ihracatını 300 milyon doların üzerine çıkardı. Montaj, bakım, onarım ve servis firmaları ile aksam üreten tedarikçiler, A Tipi muayene kuruluşları ve onaylanmış kuruluşların da aralarında olduğu geniş bir faaliyet alanını kapsayan Türkiye Asansör Endüstrisi, 3 milyar dolar ciroya ulaştı. Sektör, hem alternatif satış kanaları oluşturmak hem de yeni ihracat fırsatları yakalamak için, dünyanın en büyük iki fuarından birsi olan 19. Uluslararası Asansör İstanbul Fuarı’na odaklandı. Avrupa, Ortadoğu ve Türk Cumhuriyetleri başta olmak üzere 5 kıtadan 30 binin üzerinde profesyoneli Tüyap Beylikdüzü’nde ağırlayacak olan fuar, asansör dünyasına milyonlarca dolarlık ticaret hacmi yaratacak. 

Informa Markets tarafından AYSAD’ın (Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği) desteğiyle düzenlenen Uluslararası Asansör İstanbul Fuarı, 15-18 Mayıs 2025 tarihlerinde 19. kez kapılarını açmaya hazırlanıyor. Sektörün yurt içi ve yurt dışındaki önemli üreticileri, daha akıllı, daha hızlı ve daha güvenli asansörlerini Asansör İstanbul’da sergileyecek. Dört gün boyunca dünyanın dört bir tarafından çoğunluğu doğrudan satınalmacı binlerce profesyoneli ağırlayacak olan fuar, önceki buluşmalarda olduğu gibi yine milyonlarca dolarlık ticarete ev sahipliği yaparken, Türkiye Asansör Endüstrisi’nin 300 milyon doları aşan ihracat başarısının daha da yukarı çıkarılmasına doğrudan katkı sağlayacak.  

Online ziyaretçi kayıtları devam ediyor

Dünyanın dört bir tarafından 30 bin profesyoneli, 400’ün üzerinde katılımcı markayla buluşturacak olan Asansör İstanbul 2025’in online ziyaretçi kayıtları da tüm hızıyla devam ediyor. Asansör ve yürüyen merdiven endüstrisindeki tüm yenilikleri tek adreste görmek, yeni işbirlikleri kurmak, avantajlı fiyatlara ürün, hizmet, makine ve teknoloji tedarik etmek ve yeni ticaret anlaşmaları yapmak isteyen sektör profesyonelleri Asansör İstanbul’u şimdiden fuar takvimlerine aldı. 

Asansör İstanbul 2025’te; konut ve ticari bina asansörlerinden hastane asansörlerine, ev içi asansör ve kişisel taşıyıcılardan oto asansörlerine, yük ve servis asansörlerinden engelli asansörlerine kadar dikey ulaşım teknolojileri ile yürüyen merdiven ve yollara ilişkin tüm yenilikler bir arada sergilenecek. 19. Uluslararası Asansör İstanbul fuarında katılımcı olarak yer almak isteyen sektör firmaları ile organizasyonu ziyaretçi olarak takip etmek isteyenler detaylı bilgi için www.asansoristanbul.com adresini ziyaret edebilirler.

Topkapı29 projesinin ikinci etabındaki daireler satışa çıktı

Akzirve Yönetim Kurulu Danışmanı Mahir Katırcı, “Satışı başlayan 549 daireden oluşan ikinci etap konutlar için yeni bir satış kampanyasını da devreye aldık ve alıcılara 29 ay vade imkanıyla kefilsiz, kredisiz ödeme seçenekleri sunduk” dedi.

Akzirve Yönetim Kurulu Danışmanı Mahir Katırcı, Topkapı29’un ikinci etabının satışa çıktığını belirterek, alıcılara 29 ay vade imkanıyla kefilsiz, kredisiz ödeme seçenekleri sunduklarını söyledi.

Akzirve’nin projelerinden Topkapı29’un yeni kampanyalarının ve projenin son durumunun paylaşıldığı basın toplantısı Akzirve Topkapı 29 Projesi Satış Ofisi’nde gerçekleşti.

Etkinlik Akzirve Yönetim Kurulu Danışmanı Mahir Katırcı, şirket yetkilileri, basın mensupları ve sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşti.

Topkapı29’un 679 daireden oluşan ilk etabını tamamlanarak, ev sahiplerine anahtarı teslim edilmeye başlandı. Diğer etapların inşaatının hızla devam ettiği projede, 549 dairenin yer aldığı ikinci etap daireler de satışa çıktı. İkinci etap konutlar için yeni bir satış kampanyasının başladığının da bilgisi verilen projede, ticari alanlar ve cadde dükkanlar da yatırımcılara açıldı.

Etkinlikte konuşan Katırcı, projenin ilk etabını tamamlayarak daire sahiplerine teslim etmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade ederek, ‘Şimdi sıra, yeni etaplarımızın inşaatını da tamamlayarak bu başarımızı daha da ileriye taşımakta. Satışı başlayan 549 daireden oluşan ikinci etap konutlar için yeni bir satış kampanyasını da devreye aldık ve alıcılara 29 ay vade imkanıyla kefilsiz, kredisiz ödeme seçenekleri sunduk.’ şeklinde konuştu.

Ticari alanlar içinden 82 mağazanın yer aldığı cadde dükkanları da yatırımcılara açtıklarını kaydeden Katırcı, projelerinde ticari alan olarak cadde dükkanları ve alışveriş merkezi bulunduğunu 84 bin 563 metrekarelik bir inşaat alanına sahip olan ticari alanlarının 39 bin 624 metrekaresini kiralanabilir alan olarak tasarladıklarını söyledi.

– ‘Projemiz, bölgenin alışveriş anlayışını da değiştirecek’

Katırcı, bu alanda da toplamda 178 mağazanın yer alacağı bilgisini paylaşarak, şöyle devam etti:

‘Yatırımcılara açtığımız ticari alanlarımızdan 82 mağazanın bulunduğu cadde dükkanlarımız, bölgenin ekonomik anlamda da canlanmasına önemli katkılar sağlayacak. 23 bin 76 metrekare inşaat alanının 12 bin 592 metrekaresinin kiralanabilir alan olarak belirlediğimiz cadde dükkanlarımıza yatırımcılarımızı davet ediyoruz. Projemizdeki diğer bir ticari alanımız olan alışveriş merkezimiz ise 61 bin 487 metrekarelik bir inşaat alanında yükselecek. 27 bin 32 metrekaresi kiralanabilir alan olarak tasarlanan alışveriş merkezimizde 96 farklı mağaza hizmet verecek. Projemiz, devasa bir alışveriş merkezi ve cadde dükkanlarıyla birlikte bölgenin alışveriş anlayışını da değiştirecek. Ticari alanların konsept geliştirme ve kiralama danışmanlığı için CBRE (Coldwell Banker Richard Ellis) ve MallMark firmalarıyla çalışıyoruz.’

Topkapı29’da bölgeye hareketlilik katacak ve turizme katkı sağlayacak bir de otelin bulunduğuna dikkati çeken Katırcı, otelin dünyaca tanınmış bir marka tarafından işletileceğini, birkaç markayla görüşme halinde olduklarını ve görüşmelerinin çok yakın bir zamanda netleşeceğini dile getirdi.

Katırcı, projenin en dikkati çeken özelliklerinden birinin de ulaşım kolaylığı olduğunu vurgulayarak, ‘Şehrin en önemli ulaşım ağlarına sadece 10 dakikalık yürüme mesafesinde yer alan Topkapı29 metro, metrobüs, tramvay ve marmaray istasyonlarına yakınlığı ile toplu ulaşım olanaklarından en üst düzeyde yararlanma imkanı sunuyor.’ diye konuştu.

– Chapman Taylor mimarlık ofisi tarafından tasarlandı

Topkapı29’un Avrupa’nın en iyi mimarlık ofislerinden Chapman Taylor tarafından tasarlandığına işaret eden Katırcı, Projenin meydanlar, özel peyzaja sahip yeşil alanlar, sokaklar, avlular ve sosyal buluşma noktalarıyla tamamen yaşam konforunu öne alan yenilikçi bir tasarım anlayışıyla hayata geçirildiğini aktardı.

Mahir Katırcı, Topkapı29’da 5 ile 15 katlı 16 blok bulunduğunu ve projenin 1+1’den 5+1’e kadar uzanan farklı büyüklüklerdeki dairelerden oluştuğunun altını çizen Katırcı, her bir dairenin, 3.05 metre tavan yüksekliğiyle sahip olduğu bilgisini paylaştı.

Katırcı, ‘8-28 metrekare arası geniş balkon ve 35-80 metrekare arası özel bahçeli teraslarla doğayla iç içe ve huzurlu bir yaşam alanı oluşturmayı hedeflediğimiz projemizde, beş farklı temadan oluşan avlularımız da bulunuyor.’ dedi.

– 10 bin metrekarelik kent parkı

Katırcı, açık ve yarı olimpik kapalı yüzme havuzu ve 10 bin metrekarelik kent parkıyla proje sakinlerine yaklaşık yüzde 64’ü yeşil alanlardan oluşan bir yaşam merkezi sunduklarını söyledi.

Projenin sosyal imkanlarına da değinen Katırcı, 4 bin metrekarelik sosyal donatı alanlarında, fitness salonu, stüdyo, SPA, kapalı ve açık havuz, kafe, sinema salonu, dinlenme salonu, kütüphane, TV alanı ve ortak çalışma alanı gibi birçok sosyal olanağın bir arada bulunduğu bilgisini paylaştı.

Projenin depreme dayanıklılığı ile ilgili de bilgilendirmelerde bulunan Katırcı, ‘Topkapı29 projemizde doğal afetler konusunda son derece titizlikle çalıştık. Yapılarımızda perde-çerçeve taşıyıcı sistemlerin dışında C40 sınıfı beton ve B420C sınıfı betonarme çelik malzemeler kullanarak, en yüksek güvenlik standartlarını sağladık. Tüm yönetmeliklere uygun olan projemizin depreme dayanıklılığı, ayrıca İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından yapılan kontrollerle de onaylandı ve sertifikalandırıldı.’ ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

Arsası arazisi olanlar dikkat! 2 sene kararı Resmi Gazete ile yayımlandı

22 Ağustos 2024 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanırken İşlenmeyen Tarım Arazilerinin Tarımsal Amaçlı Kiraya Verilmesine İlişkin Yönetmelik yürürlüğe girdi. Yayımlanan yönetmelik kapsamında ekilmeyen tarım arazilerinin kiraya verileceği karara bağlandı. Böylelikle atıl durumda olan tarım arazileri ekonomiye kazandırılırken tarımsal üretimin arttırılması amaçlanıyor.

TARIMSAL ARAZİLERİN ATIL DURUMDA KALMASI ENGELLENECEK!
Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik kapsamında “Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan tarım arazileri hariç olmak üzere mülkiyeti gerçek veya tüzel kişilere ait olup üst üste iki yıl süreyle işlenmeyen tarım arazileri, arazinin vasfının değiştirilmemesi ve kiralayan tarafından tarımsal üretimde kullanılması şartıyla bu Yönetmelik hükümleri çerçevesinde Bakanlıkça sezonluk olarak kiraya verilir.” ifadelerine yer verilerek üst üste 2 sene ekilmeyen ve atıl durumda kalan tarım arazilerinin artık kiraya verileceği ifade edildi.

Alınan karar kapsamında artık tarım arazileri boş kalmayacak ve tüm tarım arazilerinin ekilmesi sağlanmış olacak. Bu amaç doğrultusunda arazi tespit komisyonu kurulacak. Kurulacak olan komisyon il ve ilçelerde yer alan atıl durumdaki arazileri tespit ederek bunları kiraya verecek. Arsa sahipleri itirazlarını belirlenen süreler içerisinde yapabilecek. İtirazlar değerlendirilerek karara bağlanacak.

Kaynak: Emlak 365

Bakan Bolat emlakta “doğrulanmış ilan” uygulamasına ilişkin detayları paylaştı

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, emlakta doğrulanmış ilan sisteminin devreye alınmasıyla Bakanlık olarak sıkı denetimler gerçekleştireceklerini belirterek, mevzuata aykırı hareket edenlere 158 bin 460 liraya kadar idari para cezası uygulanacağını bildirdi.

AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Ticaret Bakanlığı, taşınmaz ticaretine yönelik yönetmelik değişikliğiyle piyasanın güvenilirlik içinde işlemesini sağlamak, tüketici haklarını korumak ve taşınmaz ticaretinde kayıt dışılığın önüne geçmek amacıyla ilan platformlarında emlakçılara “doğrulama yükümlülüğü” getirdi.

Düzenleme kapsamında Bakanlıkça kurulan Elektronik İlan Doğrulama Sistemi (EİDS), 15 Eylül’de devreye alınacak ve yılbaşından itibaren zorunlu olarak emlak ticaretinde uygulanacak.

Uygulamayla platformlardaki emlak ilanları, taşınmaz sahibi, bu kişinin birinci ve ikinci hısımları veya eşi tarafından sistem üzerinden yetkilendirilen işletmelerce verilebilecek.

Ticaret Bakanı Bolat da AA muhabirine, düzenlemenin detaylarına ilişkin bilgi verdi.

Yetkilendirmenin e-Devlet üzerinde oluşturulan ekrandan gerçekleştirileceğini belirten Bolat, Bakanlıktan alınması gereken taşınmaz ticareti yetki belgesine sahip olmayan emlakçıların ilan girişi yapamayacağını söyledi.

Bolat, “Düzenlemeyle ilan kirliliğinin, tüketici mağduriyetlerinin, yetki belgesiz ve kayıt dışı emlakçılık faaliyetlerinin önlenmesini, sahte, aldatıcı ilanların ve bunların yol açtığı spekülatif fiyat artışlarının önüne geçmeyi amaçlıyoruz.” dedi.

Uygulamaya geçişin hem vatandaşlar hem de sektör paydaşları için kademeli şekilde gerçekleşeceğini vurgulayan Bolat, “EİDS’nin devreye alınması sonrasında ilanlar Bakanlığımızca sıkı şekilde takip edilecek, mevzuata aykırı hareket edenler hakkında her bir aykırılık için 158 bin 460 liraya kadar idari para cezası uygulanabilecek.” diye konuştu.

“Sisteme entegre olmaksızın verilen tüm ilanları denetleyeceğiz”

Bolat, uygulama kapsamında elektronik ortamda yayımlanan tüm emlak ilanlarının sisteme dahil olması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

“Sosyal medya platformlarının yaygınlaşmasıyla ilanların farklı mecralardan da yayımlanmasına müsaade etmeyeceğiz. Sisteme entegre olmaksızın verilen tüm ilanları sıkı şekilde denetleyeceğiz ve doğrulama yapılmadan verilen ilanların yayından kaldırılmasını sağlayıp bunlarla ilgili gerekli idari yaptırımları uygulayacağız.”

Düzenlemede aynı taşınmaz için birden fazla emlakçının yetkilendirilebilmesi ve ilanlarda ada parsel bilgilerine yer verilmesi gibi konularda sektörde fikir ayrılıklarının bulunduğunu gözlemlediklerine işaret eden Bolat, şu değerlendirmede bulundu:

“Bakanlık olarak tüm talepleri titizlikle değerlendiriyoruz ve vatandaşlarımız için en ideal sistemi oluşturmak için çalışıyoruz. Şu an için taşınmaz sahibinin birden fazla emlakçıya ilan yetkisi vermesi mümkün. Diğer taraftan yönetmelik gereği emlak işletmeleri, ilanlarında adres bilgisi hariç olmak üzere il, ilçe, mahalle, ada ve parsel bilgilerine yer vermek zorunda. Bu zorunluluğun EİDS’nin uygulamaya alınması ile getirilmiş bir yükümlülük olmadığı belirtmek isterim. Bu sistemle de aynı durum devam ediyor. Bakanlık olarak bundan sonra da sektördeki tüm paydaşların görüşlerini göz önünde bulundurarak sistemi geliştirmeye devam edeceğiz.”

Kaynak: AA

Boğaziçi’ndeki ‘izinsiz inşaat’ sonrası İBB’ye uyarı yazısı

İstanbul Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Boğaziçi İmar Müdürlüğü’ne uyarı yazısı gönderdi. Gerekçe ise Üsküdar ilçesinde Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi’nde izin inşaat başlatılması.

İstanbul Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Boğaziçi İmar Müdürlüğü’ne uyarı yazısı gönderdi. Gerekçe ise Üsküdar ilçesinde Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi’nde izin inşaat başlatılması.

Batur, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı: “Üsküdar Vaniköy’de Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi’nde birtakım izinsiz inşai faaliyetlerin gerçekleştiği tespiti üzerine İl Müdürlüğümüzce inceleme başlatılmış olup, mezkur bölgenin İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü yetki sahası içerisinde olması nedeniyle gerekli cezai işlemlerin ivedilikle yapılması gerektiği konusunda uyarı yazısı ilgili kuruma iletilmiştir.”

Kaynak: Dünya

Dünyaca ünlü otel 1 milyar dolara satıldı

Dünyanın dördüncü büyük Hyatt oteli 1 milyar dolara satıldı.

Dünyaca ünlü zincir Hyatt Hotels Corporation dev bir satış gerçekleştirdi.

ABD’nin Orlando şehrindeki Hyatt Regency Orlando 1 milyar 7 milyon dolara satıldı.

1641 odalı Hyatt Regency Orlando yılda 1 milyon müşteri ağırlıyor.

Dünyanın dördüncü büyük Hyatt oteli olan Hyatt Regency Orlando’yu RIDA Development Corporation ve Ares Management Real Estate Fund. ortaklığı satın aldı. Satın alma fiyatına otelin yanındaki 18 hektardan büyük mülk de dahil.

Kapsamlı yenilemeye girecek, oda sayısı 2500’e çıkacak

Ünlü oteli satın alan RIDA ile Ares ortaklığı otel için kapsamlı bir yenileme planı planlıyor. Yenileme sonucu Grand Hyatt Orland yaklaşık 2.500 odaya sahip olacak. “Orange County Kongre Merkezi”nde 4.000’den fazla konuk odası oluşturulacak. Ayrıca büyük ölçekli kongre mülkleri geliştirme konusunda geniş deneyime sahip olan iki şirketin, bitişikteki 18 dönümlük arazi üzerinde yeni bir Grand Hyatt Oteli için Hyatt ile anlaşması bulunuyor.

Hyatt Regency Orlando’nun satışı, Hyatt tarihindeki en büyük tek satışı temsil ediyor. Hyatt CEO’su Mark S. Hoplamazian dev oteli satın alan RIDA ve Ares ile çalışmaktan memnuniyet duyduklarını belirterek ” Hyatt Regency Orlando’nun başarısını artırmaya ve yeni bir Grand Hyatt Oteli ile ABD’nin en çok ziyaret edilen destinasyonunda marka portföyümüzü genişletmeye devam edeceğiz” dedi .

Oteli Ares grubuyla birlikte satın alan RIDA CEO’su Ira Mitzner ise şunları söyledi: ” Bu tarihi işlemde Ares ile çalışmaktan çok memnunuz. Hem grup hem de tatil amaçlı gelen misafirler için benzersiz bir misafir deneyimi yaratmak amacıyla Hyatt ile ortak olmaktan büyük heyecan duyuyoruz.”

Merkezi ABD Chicago’da bulunan Hyatt Hotels Corporation bünyesinde 6 kıtada 78 ülkede 1.350’den fazla otel ve her şey dahil tesis bulunuyor.

Kaynak: Turizm Ajansı

Türkiye, otel yatırımlarında 4. sırada!

Avrupa’da bu yılın ilk yarısı itibariyle toplam 64.835 oda kapasiteli 418 yeni otel yapılıyor. Türkiye, Avrupa’da en çok yeni otel yapılan ülkeler arasında dördüncü sırada.

Avrupa’da yeni otel projelerinin şehirlere göre dağılımında Londra, 76 yatırım ile ilk sırada yer alırken, İstanbul, 50 yeni otel yatırım projesiyle ikinci sırada bulunuyor. Ülke sıralamasında ise Türkiye, 4’üncü sırada yer aldı.

Yeni otel yatırımları Avrupa’da ve Türkiye’de devam ediyor. Avrupa’da bu yılın ilk yarısı itibariyle toplam 64.835 oda kapasiteli 418 yeni otel yapılıyor. Türkiye, Avrupa’da en çok yeni otel yapılan ülkeler arasında dördüncü sırada.

Lodging Econometrics’in (LE) 2024 2. Çeyrek Avrupa Otel İnşaatı Yatırım Trend Raporu’ndaki verilere göre yeni otel yatırımında İngiltere 306 proje ile ilk sırada. O’nu 178 proje ile Almanya, 120 proje ile Fransa’nın izlediği, Türkiye’nin de 117 proje ile dördüncü sırada olduğu belirtiliyor. Türkiye’de 2026 yılına kadar 354 yeni otel ve turizm yatırımı projesinin gerçekleşmesi bekleniyor.

İstanbul 2. sırada

Yeni otel yatırımlarının şehirlere göre dağılımında Londra 76 proje ile ilk sırada yer alırken, arkasından İstanbul geliyor. İstanbul, 50 yeni otel yatırımı projesiyle Avrupa şehirleri listesinde ikinci sırada. Raporda Avrupa genelinde geçen yıl toplam 115.300 oda kapasiteli 755 otel projesinin olduğu, bu yılın ilk yarısında ise toplam 64.835 oda kapasiteli 418 yeni otel yatırım projesi olduğu belirtiliyor.

Yeni otel yatırımlarının yüzde 21’i lüks kategorisinde

Raporda otellerde yeni otel yatırım projeleri yanında yenileme yatırımlarının da hızlandırıldığı, Avrupa genelinde toplam 95.519 oda kapasiteli 825 tesiste yenilemeye gidildiği belirtiliyor. Bu arada yılın ilk yarısında Avrupa genelinde 128 yeni otelin açıldığı yılın ikinci yarısında buna 202 otel daha eklenerek 2024’te yeni açılan toplam otel sayısının 330’a ulaşması öngörülüyor.

Türkiye’de 100 yeni otel

Bu arada 2025-2026 yılı döneminde Türkiye genelinde 4 ve 5 yıldızlı 100 yeni otelin hizmete girmesi, 2026 yılına kadar da 354 yeni otel ve turizm yatırımı projesinin gerçekleşmesi bekleniyor.

AVRUPA’DA EN ÇOK YENİ OTEL YATIRIMI OLAN İLK 5 ÜLKE

? İngiltere (306 proje/43.515 oda)

? Almanya (178 proje/28.637 oda)

? Fransa (120 proje/12.831 oda)

? Türkiye (117 proje/17.856 oda)

? Portekiz (114 proje/14.247 oda)

AVRUPA’DA EN ÇOK YENİ OTEL YATIRIMI OLAN İLK 5 ŞEHİR

? Londra/İngiltere (76 proje/14.954 oda)

? İstanbul/ Türkiye (50 proje/8.397 oda)

? Lizbon/ Portekiz (36 proje/4.425 oda)

? Dublin/ İrlanda (26 proje/5.012 oda)

? Dusseldorf/ Almanya (24 proje/4.448 oda)

Kaynak: Lodging Econometrics (LE)

Grand Tarabya otelin arsası ikinci kez satışta… Fiyat yükseldi

İBB, Sarıyer’deki Tarabya Oteli’nin arsasını yeniden satışa çıkardı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Sarıyer’deki Grand Tarabya Oteli tarafından işgali olan 829 metrekare büyüklüğündeki arsayı yeniden satışa çıkardı.

Sarıyer Tarabya Mahallesi 1030 ada 113 parseldeki arazi için 17 Temmuz’daki ilk ihalede muhammen bedel olarak 398 milyon lira belirlenmişti. İhaleye katılımın az olması sebebiyle arazi için yeniden ihaleye çıkıldı.

Fiyat 414 milyon liraya çıktı

Yeni ihalede muhammen bedel 414 milyon 715 bin lira olarak belirlendi.

Arazinin ihalesi 4 Eylül saat 10:00’da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Encümen Salonu’nda gerçekleştirilecek.

Satışa çıkarılan arazi Grand Tarabya Oteli tarafından restoran olarak hizmet veriyor.

Kaynak: Turizm Ajansı

Konut sahibi olmak kolaylaşıyor

Ev, arsa, yatırım araçları derken yatırımcıların dönem dönem akıllarında soru işaretleri oluşuyor. Türkiyede ve dünyada hızla büyüyen gayrimenkul franchise markasının İstanbul Bağdat Caddesi şubesindeki uzmanlar, doğru yatırımla olumlu sonuçlar almak isteyen yatırımcılar için gayrimenkul sektörünü değerlendirdi.

Konut kredisi faizlerindeki yükselişler, yatırım yapmak isteyenlerin çekimser davranmasına sebep olsa da özellikle büyükşehirlerde konut satışlarında artışlar devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Temmuz 2024 verilerine göre, Türkiye genelinde konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %16 artarak 127 bin 88 olarak kayıtlara geçti. Konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 19 bin 47 ile İstanbul, 11 bin 364 ile Ankara ve 6 bin 659 ile Antalya oldu. Türkiye’de ve dünyada hızla büyüyen gayrimenkul franchise markası Redstone Global’in Redstone İnfinity Bağdat Caddesi şubesi Brokerları Seda Saray ve Korhan Korkutlu, anlık olarak yüksek olan konut kredisi faizlerinde düşüş yaşandığında yapılandırma seçeneğinin değerlendirilebileceğine dikkat çekerek İstanbul’un popüler destinasyonlarından Kadıköy’deki Bağdat Caddesi’nin konut piyasasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. 

Gayrimenkul yatırımlarının, uzun vadeli kazanç potansiyeli ve ekonomik büyümeye sağladığı katkılar nedeniyle yatırımcılar için her zaman cazip bir seçenek olduğunu vurgulayan Seda Saray, “Mevduatta değerlendirilen yatırımlar kısa vadede kârlı gözükse de maliyeti artan ve kıymeti zamanla doğru oranlı yükselen konutlara yatırım yapılması çok daha kazançlı. Redstone Infinity olarak Bağdat Caddesi’nde inşaat maliyetlerinin altında konut satışı hizmeti veriyoruz” dedi.

Gayrimenkul yatırımı, istikrarlı bir gelir kaynağıdır”

Gayrimenkul yatırımı, uzun vadede finansal güvenlik, sürdürülebilir gelir ve sermaye kazancı sağlama potansiyeli ile yatırımcılar için önemli bir yatırım aracıdır diyen Redstone Infinity Bağdat Caddesi Broker’ı Korhan Korkutlu ise “Doğru zamanda ve doğru lokasyonda yapılan gayrimenkul yatırımları, yatırımcılar için hem finansal hem de kişisel anlamda tatmin edici olabiliyor. Bu yatırım türü, istikrarlı bir gelir kaynağı, sermaye kazancı, enflasyona karşı koruma ve portföy çeşitlendirmesi gibi önemli faydalar sunuyor. Biz de inşaat maliyetlerinin altında konut satış hizmetleri sunuyoruz. Bugün metrekare fiyatı 50 bin lira olan gayrimenkullerin, 2025’in ilk çeyreğinde %70 artışla 85 bin liralara ulaşması ön görülüyor. Orta vadede ciddi kazanç elde etmenin mümkün olduğu bu yatırımlar, birçok farklı açıdan yatırımcılara avantaj sunuyor” şeklinde konuştu.

“Gayrimenkul yatırımı, kişileri enflasyon erozyonunun etkilerine karşı korur”

Konut veya ticari gayrimenkullerden elde edilen kira gelirinin, yatırımcılar için sürekli bir gelir kaynağı oluşturduğuna dikkat çeken Seda Saray, “Gayrimenkul yatırımları, enflasyona karşı doğal bir koruma sağlıyor. Enflasyon arttıkça, genellikle gayrimenkullerin değeri ve kira gelirleri de artıyor. Bu durum, yatırımcıların enflasyonun erozyon etkisinden korunması demek oluyor. Gayrimenkul, para biriminin değer kaybetmesine karşı sağlam bir yatırım aracı olarak öne çıkıyor. Biz de yatırımcılarımıza İstanbul’un en nezih ve popüler konumlarından biri olan Bağdat Caddesi’nde kazançlı yatırım fırsatları sunuyoruz” ifadelerini kullandı. 

“Gayrimenkul yatırımı, uzun vadede yüksek getiri sunabiliyor”

Redstone İnfinity Bağdat Caddesi Brokerları sözlerini şöyle tamamladı: “Gayrimenkul yatırımı, uzun vadede mülkün değerinin artmasıyla sermaye kazancı sağlıyor. Özellikle gelişmekte olan bölgelerde yapılan yatırımlar, zaman içinde mülklerin değer kazanmasıyla yatırımcılara yüksek getiri sunabiliyor. Orta sınıf semtlerde arsa maliyetiyle konut maliyetinin metrekaresi 50 bin lira civarında ve bu durumda 100 metrekare bir dairenin ortalama fiyatının 5 milyon lira olduğunu gösteriyor. Kaldı ki Redstone Infinity olarak hizmet verdiğimiz bölgede arsa maliyeti lokasyon ve şerefiye değerleriyle inşaat maliyetleri metrekare başına 150 ile 300 bin lira civarına kolaylıkla çıkıyor. Bu konuları 2001 ve 2008 ekonomilerini tecrübe etmiş kişiler iyi biliyor. Genç jenerasyonun da bu bilinçle hareket etmesi, hem inşaat sanayimizin hem de ekonomimizin canlanmasına katkı sağlayacak, en önemlisi de yatırımcısına kazandıracaktır.”

Siltaş Yapı, Pendikspor’a İkinci Kez İsim ve Forma Göğüs Sponsoru Oldu

İş dünyasındaki 40 yıllık tecrübesini 2011 yılından itibaren insan odaklı yaşam alanları oluşturmak için kullanan Siltaş Yapı, bir kez daha Pendikspor’un isim ve forma göğüs sponsoru oldu. Daha önce de Pendikspor’un ana sponsorluğunu üstlenen şirket, bu adımıyla takıma olan desteğini bir üst seviyeye taşıyor.

İstanbul’un cazibe merkezi Pendik’te bugüne kadar çok sayıda prestijli ve lüks projeye imza atan Siltaş Yapı, bölgeye değer katan yapılar inşa ederken spora verdiği desteği de kesintisiz sürdürüyor. Bu kapsamda Pendikspor’a uzun yıllardır destek veren Siltaş Yapı, geçtiğimiz sezonlarda üstlendiği ana sponsorluğu bu yıl da devam ettirerek bir kez daha takımın isim ve forma göğüs sponsoru oldu.

Uzun yıllara dayanan dostluk, giderek büyüyen iş birliği ile yeşil sahalarda

Siltaş Yapı’nın Pendikspor ile yıllara dayanan dostluğu ve iş birliği, her geçen gün daha da güçlenerek devam ediyor. Sponsorluk anlaşması kapsamında açıklamalarda bulunan Siltaş Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Özdemir; “Yarım asra yaklaşan deneyimimizle, insanların yaşam kalitesini artıracak projeler geliştiriyoruz. İstanbul’un yükselen yıldızı Pendik’te inşa ettiğimiz insan ve çevre odaklı yapılar, bölgenin toplumsal yaşamına ve kent vizyonuna katkıda bulunuyor. Bölgeye yönelik yatırımlarımızı spora olan desteğimizle de güçlendiriyoruz. Pendikspor ile kurduğumuz uzun süreli dostluk ve sponsorluk ilişkisini, stadımıza ismimizi vererek taçlandırmıştık. Şimdi ise ana sponsorluk ve forma göğüs sponsorluğu anlaşmamızı yenileyerek desteğimizi bir adım daha ileri taşıyoruz. Takımımız, bu sezon da ‘Siltaş Yapı Pendikspor’ adıyla yeşil sahalarda olacak. Bu yıl sahalarda daha güçlü bir performans sergileyeceğimize inanıyor, yeni sezonda tüm futbolseverleri Pendik Stadı’na bekliyoruz” dedi.

Siltaş Yapı Pendikspor yeni sezona hazır

Konuyla ilgili açıklama yapan Pendikspor Futbol A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Türkoğlu; “Kulübümüz Pendikspor ile 40 yılı aşkın geçmişi ışığında Pendik ilçesine değer katan işlere imza atan Siltaş Yapı arasında, futbol takımımızın 2024-2025 sezonu için kulüp isim sponsorluğu ve forma göğüs sponsorluğu kapsamında anlaşma sağlandı. Takımımız sezon boyunca ‘Siltaş Yapı Pendikspor’ adıyla Trendyol 1. Lig ve Ziraat Türkiye Kupası’nda mücadele edecek. Pendikspor olarak kulübümüze desteğini sürdüren Siltaş Yapı’ya teşekkür eder, bu iş birliğinin her iki taraf için de hayırlı olmasını dileriz” diye konuştu.

Siltaş Yapı Hakkında

Temel yapı taşları tecrübe, güven ve kalite olan Siltaş Yapı, iş dünyasındaki 40 yılı aşkın köklü geçmişinde biriktirdiği tecrübe ve güvenin ışığında 2011 yılından bu yana inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor. İnsan odaklı ve kente değer katan yapılar inşa eden Siltaş Yapı, bugüne kadar ağırlıklı olarak Pendik, Kartal, Maltepe aksında iş merkezleri, Siltaş Safir Park, Siltaş Teras Park, Siltaş Mavi Park, Siltaş Flora Park, Siltaş Nova Park, Siltaş Marina gibi çok sayıda yeni nesil konut projelerini hayata geçirdi. 2022 yılında Pendik’in en büyük kentsel dönüşüm projesi Siltaş Panorama’ya start veren, 2023 yılında ise yine Pendik’te Siltaş Korupark ve Sancaktepe’de Siltaş Comfort projelerine başlayan Siltaş Yapı, şimdi de Pendik Yenişehir’deki yeni projesi Siltaş Premium ile prestijli yaşamın tanımını değiştirmeye hazırlanıyor.

Yapı ruhsatlarında sert gerileme

TÜİK verilerine göre; bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2024 yılı II. çeyreğinde belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen bina sayısı yüzde 22,7, daire sayısı yüzde 28,9 ve yüzölçümü yüzde 30,9 azaldı. Pandemi dönemi (2019 ve 2020) dışarıda bırakıldığında 2009’dan bu yana en düşük ruhsat sayısına gelindi.

TÜİK, 2024 yılının II. Çeyrek ‘Yapı İzin İstatistikleri’ni açıkladı.

Nisan-Haziran döneminde kapsayan dönemde ruhsat sayısında sert bir düşüş yaşandı. Önceki yılın aynı çeyreğine göre; belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen bina sayısı yüzde 22,7, daire sayısı yüzde 28,9 ve yüzölçüm yüzde 30,9 azaldı.

II. Çeyrekler karşılaştırıldığında pandemi dönemi haricinde 2009’dan beri en düşük izin rakamları ortaya çıktı.

Yapı ruhsatı istatistikleriYapı kullanma izin belgesi istatistikleri
Yıl YearÇeyrek QuarterBina sayısı Number of buildingDaire sayısı Number of dwelling unitYüzölçüm Floor area (m²)Bina sayısı Number of buildingDaire sayısı Number of dwelling unitYüzölçüm Floor area (m²)
2024II24 082137 21027 105 40915 37882 43018 100 224
2023II31 136192 86739 225 94118 033107 78021 207 503
2022II29 076144 99430 842 88722 994149 53029 494 241
2021II30 530157 67031 774 13818 508120 92924 282 373
2020II19 616137 81227 492 57714 490114 97323 566 831
2019II8 95444 83711 337 79619 456145 83728 932 151
2018II32 970220 25945 528 77829 058202 45139 337 225
2017II48 000430 57386 008 78328 325195 19337 808 466
2016II35 418252 32952 560 04228 669188 48637 907 009
2015II34 025246 08351 959 46928 838194 70637 527 234
2014II34 541288 42858 006 84924 204160 80529 501 271
2013II33 920246 18049 125 24927 624164 79430 228 535
2012II30 304222 78044 534 16323 130132 86025 860 550
2011II26 649164 35830 886 17125 472145 13027 559 570
2010II28 890181 88336 229 18219 33497 00419 624 586
2009II21 122113 80222 495 37624 769128 17223 617 756
2008II27 694148 34631 197 78719 99687 62016 966 104
2007II32 113170 51137 047 73318 83379 51815 183 585
2006II34 640174 46835 321 38916 67168 41712 908 663
2005II28 645141 22926 597 89214 09354 12710 600 772
2004II16 01871 30714 627 5407 06326 9275 047 841
2003II12 20949 88510 860 0688 83133 9096 295 594
2002II11 73946 39810 272 86610 01130 9876 443 460

TOPLAM YÜZÖLÇÜMÜN YÜZDE 53,8’İ KONUT ALANI

Belediyeler tarafından 2024 yılı II. çeyreğinde yapı ruhsatı verilen binaların toplam yüzölçümü 27,1 milyon m² iken; bunun 14,6 milyon m²’si konut, 6,9 milyon m²’si konut dışı ve 5,6 milyon m²’si ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.

EN YÜKSEK PAY YÜZDE 66,6 İLE İKİ VE DAHA FAZLA DAİRELİ BİNALARIN OLDU

Belediyeler tarafından 2024 yılı II. çeyreğinde yapı ruhsatı verilen binaların kullanma amacına göre en yüksek yüzölçüm payına 18,0 milyon m² ile iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 2,2 milyon m² ile sanayi binaları ve depolar izledi.

YAPI KULLANMA İZİN BELGESİ VERİLEN BİNALARIN YÜZÖLÇÜMÜ YÜZDE 14,7 AZALDI

Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2024 yılı II. çeyreğinde belediyeler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilen bina sayısı %14,7, daire sayısı %23,5 ve yüzölçüm %14,7 azaldı.

Belediyeler tarafından 2024 yılı II. çeyreğinde yapı kullanma izin belgesi verilen binaların toplam yüzölçümü 18,1 milyon m² iken; bunun 9,3 milyon m²’si konut, 5,2 milyon m²’si konut dışı ve 3,6 milyon m²’si ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.

Belediyeler tarafından 2024 yılı II. çeyreğinde yapı kullanma izin belgesi verilen binaların kullanma amacına göre en yüksek yüzölçüm payına 11,6 milyon m² ile iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 1,8 milyon m² ile kamu eğlence, eğitim, hastane veya bakım kuruluşları binaları izledi.

Kaynak: HaberTürk

Konut fiyatları İstanbul ve İzmir’de geriledi

Konut Fiyat Endeksi, 2024 yılı temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 0,9 oranında, bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 38,7 oranında arttı, reel olarak ise bir yılda yüzde 14,3 oranında azaldı. İstanbul ve İzmir’de ise konut fiyat endeksinde önceki aya göre yüzde 0,2 düşüş yaşandı.

TCMB, temmuz ayına dair konut fiyat endeksi verilerini açıkladı. Endeks, ülke genelinde bir önceki aya göre yüzde 0,9 oranında, bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 38,7 oranında arttı, reel olarak ise yüzde 14,3 oranında azaldı.

İstanbul’da ise aylık yüzde 0,2’lik düşüş görüldü, yıllıkta ise yüzde 26,8 artış yaşandı.

Türkiye genelinde yıllıkta en az artışın yaşandığı şehir İstanbul oldu. İstanbul’u yüzde 30 ile Adana-Mersin, yüzde 30,1 ile Antalya-Burdur-Isparta takip etti.

En yüksek artış ise yüzde 66 ile Bingöl-Elazığ-Malatya-Tunceli-Van-Bitlis-Hakkari-Muş bölgesinde yaşandı.

Kaynak: HaberTürk

Dedeman’dan bir otel için daha imza!

Türkiye’nin en büyük yerli otel zinciri Dedeman Hotels & Resorts International bir otel açmak için daha yatırımcıyla imza töreni gerçekleştirdi.

Türkiye’nin en büyük yerli otel zinciri Dedeman Hotels & Resorts International, “Herkesin Dedeman’ı” olma vizyonu doğrultusunda büyüme stratejisini geliştirmeye devam ediyor. Yeni markalar ve konseptleriyle turizm sektörünün farklı kulvarlarında yer alan marka, son olarak Dedeman Güre-Nurhayat Thermal Resort & Spa imza törenini gerçekleştirdi.

Dedeman Hotels & Resorts International ile Nurhayat Gayrimenkul arasında 12 Ağustos 2024’te gerçekleşen imza töreni ile Kazdağları’nın büyüleyici eteklerinde yer alacak Dedeman Güre- Nurhayat Thermal Resort & Spa için önemli bir adım atıldı.

İmza törenine Nurhayat Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Yalçın ve Ailesi, Dedeman Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Dedeman, Başkan Vekili Banu Dedeman, Dedeman Hotels & Resorts International Yönetim Kurulu Başkan Vekili Murat Özmestçi ile Dedeman yöneticileri katılım gösterdi.

Dedeman Güre- Nurhayat Thermal Resort & Spa, Türkiye’nin en prestijli termal destinasyonlarından biri olarak konumlanacak. Balıkesir’in Edremit ilçesinde, Kazdağları’nın huzur veren eteklerinde yer alacak tesis, toplamda 132 odası ile misafirlerine konforlu bir konaklama deneyimi sunacak. Otel, geniş oda seçenekleri ve modern tasarımıyla da dikkat çekiyor. Tesisin 2024 yılının Ekim ayında kapılarını açması bekleniyor.

Kazdağları’nın eşsiz doğasında bir termal kaçamak

Edremit Körfezi’nde yer alan Güre, Edremit’e 12 kilometre uzaklıkta ve Kazdağları’nın eteklerinde bulunuyor. Bölge, Kazdağı Millî Parkı’nın etkileyici doğası, Ege Denizi’ne olan kıyısı ve yüksek oksijen seviyesi ile Türkiye’nin en etkileyici bölgelerinden biri olarak öne çıkıyor. Güre Kaplıcası, Tahtakuşlar Etnografya Müzesi ve Pınarbaşı gibi önemli turistik mekanlarla çevrili bu bölge, sağlık turizmi açısından da büyük bir cazibe merkezi.

Konfor ve termal sağlık bir arada

Dedeman Güre- Nurhayat Thermal Resort & Spa, geniş ve çeşitli oda seçenekleri ile her ihtiyaca hitap edecek şekilde tasarlandı. Oda tipleri arasında standart odalardan süitlere kadar geniş bir yelpaze sunan 132 odalı tesiste her detay misafirlerin konforu için düşünüldü. Ayrıca otelin fiziksel engelli misafirler için özel odaları da mevcut.

Kaynak: Turizm Ajansı

18 Bloklu Ümraniye Hekimbaşı kentsel dönüşümünde ilk etap evlerin teslimi için geri sayım başladı

Bakanlık ve Ümraniye Belediyesi tarafından 2023 yılında temelleri atılan 591 konutlu Ümraniye Hekimbaşı kentsel dönüşüm projesinde sona geliniyor.

Megakent İstanbul’da dönüşüm projeleri hızlandı. Bakanlık ve Belediyeler İstanbul’un çeşitli ilçelerinde dev kentsel dönüşüm projelerine imza atıyor. Bu ilçelerden biri de Ümraniye. 

Ümraniye Belediyesi tarafından Hekimbaşı’nda hayata geçirilen kentsel dönüşüm projesinde sona yaklaşılıyor. 2023 yılında temelleri atılan dev dönüşüm projesi kapsamında inşaat çalışmaları tamamlanmak üzere. Projede ilk etapta 288 adet konutun hak sahiplerine teslim edilmesi planlanmış durumda.

Konuyla ilgili Ümraniye Belediyesi tarafından paylaşılan bilgiye göre, “Hekimbaşı Mahallemizde geçtiğimiz yıl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı iş birliği ile temelini attığımız kentsel dönüşüm projemizin yüzde 65’i tamamlandı. 591 konut, 28 dükkân, 18 blok ve 4 bin 214 metrekare park alanı ile yeni bir yaşam merkezi inşa ettiğimiz Hekimbaşı’nda 288 hak sahibinin konutlarını teslim etmemize çok az kaldı. 

Afetlere dirençli, modern bir Ümraniye için adım adım ilerliyoruz!” denilerek projenin geldiği son durum bir video ile duyuruldu.

Ümraniye Hekimbaşı kentsel dönüşüm projesi kapsamında hak sahipleri projede yer alan evlerine kavuşmak için gün saymaya başladı.

Kaynak: Emlak Pencerem

Vakıflar, lüks villa inşaatı için dev araziyi ihaleye çıkardı

İstanbul Başakşehir’de Silahtar Abdullah Ağa Bin Abdulkerim Vakfı adına kayıtlı yaklaşık 30 dönümlük araziye Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından kat karşılığı lüks konut ve villa inşaatı yaptırılacak. Arazi, 1.1 milyar TL bedelle ihaleye çıkarıldı.

İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü, Başakşehir’de bulunan 31 bin metrekarelik arazisini “kat karşılığı inşaat yapımı” için 23 Ağustos günü ihaleye çıkarıyor.

Resmi Gazetede yayımlanan ihale ilanında yer alan bilgilere göre Başakşehir İkitelli’de bulunan arazinin tamamının mülkiyeti, Silahtar Abdullah Ağa Bin Abdulkerim Vakfı adına kayıtlı.

İmarı “konut” olan parseller için hazırlatılan avan projeye göre dev araziye bloklar halinde dubleks villa, daire, dükkan olmak üzere 217 adet bağımsız bölüm inşa edilecek.

TAHMİNİ BEDEL 1.1 MİLYAR TL

İnşaat tamamlandığında 88 adet daire, 18 adet villa ve 3 adet dükkan olmak üzere toplam 109 adet bağımsız bölüm vakfa devredilecek.

Arazisini lüks konut inşaatı için ihaleye çıkaran Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü, ihalenin tahmini bedelini 1 milyar 175 milyon 257 bin 480 TL olarak belirledi.

Arazi Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi’nin yanı başında bulunuyor.

Kaynak: Sözcü

TOKİ Sinop’ta 317 konutun yüzde 92’si tamamlandı

Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından Sinop’ta inşa edilen 317 konutun yüzde 92’si tamamlandı. Konutların kasım ayında hak sahiplerine teslim edilmesi planlanıyor.

Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca (TOKİ) Sinop’ta inşa edilen 317 konutun yüzde 92’lik bölümü tamamlandı.

Vali Mustafa Özarslan, beraberindeki heyetle Ordu Mahallesi’nde inşa edilen TOKİ konutları inşaat alanında incelemelerde bulundu.

Burada yetkililerden bilgi alan Vali Özarslan, gazetecilere, konutları kasım ayı içerisinde hak sahiplerine teslim etmeyi planladıklarını söyledi.

Konutların yüzde 92’lik kısmının tamamlandığını vurgulayan Özarslan, şöyle konuştu:
“İlimizin gelişmesi ve kalkınması açısından konut inşaatları çok önemli. TOKİ Başkanlığımız gerek il merkezinde gerekse ilçe merkezlerinde Sinop’umuzda konut yapımına devam etmekte. Bakanımız Sayın Murat Kurum beye TOKİ başkanlığımıza, kıymetli mühendislerimize, yüklenicilerimize ve işçilerimize çok teşekkür ediyorum. Hak sahiplerine hayırlı uğurlu olsun diyorum. Vatandaşlarımız güle güle otursunlar.”

Kaynak: AA / Güncel

Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği Değişti

Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde yapılan değişiklikler Resmi Gazete’de yürürlüğe girdi.

Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ülke genelinde uygulamada olan emlak vergisi kanunu tebliği kapsamında yeni değişikliklere gidildi. İlgili tebliğ 16 Ağustos tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

EMLAK VERGİSİ KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 85)
29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, binalar için vergi değerinin, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca müştereken tespit ve ilan edilecek bina metrekare normal inşaat maliyetleri ile aynı maddenin (a) bendinde belirtilen esaslara göre bulunacak arsa veya arsa payı değeri esas alınarak 31 inci madde uyarınca hazırlanmış bulunan 29/2/1972 tarihli ve 7/3995 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Emlak Vergisine Matrah Olacak Vergi Değerlerinin Takdirine İlişkin Tüzük hükümlerinden yararlanmak suretiyle hesaplanan bedel olduğu hükme bağlanmıştır.

Bu itibarla, emlak vergisine esas olmak üzere 2025 yılında uygulanacak bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca bu Tebliğ ekinde yer alan cetvelde belirtilen tutarlarda tespit edilmiştir. Tebliğ olunur.

Kaynak: Emlak Pencerem

Anemon Eskişehir Hotel’in yeni genel müdürü Nesrin Peksaygılı oldu

Nesrin Peksaygılı, 15 Haziran tarihi itibarı ile Anemon Eskişehir Oteli yeni genel müdürü oldu. Anemon grubuna katılmadan önce Hilton Garden – Inn Eskişehir – Erzincan otellerinin müdürlüğünü yapan Peksaygılı, üniversite eğitimini Anadolu Üniversitesinde Turizm ve Otel İşletmeciliği – İşletme – Sağlık Yönetimi bölümlerinde tamamladı. Peksaygılı, 24 yıllık kariyer yolculuğunda üst düzey görevlerde bulundu.

Kaynak: Turizm Proje Dergisi

Ankara’da Temmuz ayında 11 bin 364 konut satıldı

Fiyat indirimleri Ankara’da konut satışlarını etkiledi

TÜİK Ankara bölge müdürlüğünden alınan verilere göre Temmuz 2024 tarihinde Ankara’da 11 bin 364 konut satıldı. İşte ilçe düzeyinde konut satışları ve analizler

Türkiye genelinde konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %16,0 artarak 127 bin 88 oldu. Ankara’da ise 11 bin 364 konut satıldı. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %20,9 azalış göstererek 11 bin 496 oldu

Gayrimenkul PR ‘inşaat firmaları ve mülk sahipleri büyük indirimler yaptı’

Ankara’da konut fiyatlarının reel olarak enflasyon ve dolar bazında 1 yıldır gerilediğini belirten gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde faaliyet gösteren Ankara’nın önde gelen gayrimenkul şirketi Gayrimenkul PR TÜİK verilerini şu şekilde analiz etti;

Ankara’da konut satışlarında belirgin bir artış olduğu gözlemdi. Bunda en önemli faktör, inşaat firmalarının ve mülk sahiplerinin fiyatları düşürmesi oldu. Özellikle inşaat firmaları sundukları finansal çözümler ile tüketiciler sıfır faizli ve uzun vadeli konutlar satmaya başladılar. Gerçek satıcı pozisyonunda olan mülk sahipleri de yüksek fiyattan konut satamayacaklarını gördükleri için büyük indirimler yaptı. Yapılan indirimler, mevduattan gelir elden ve fırsat indirimleri bekleyen tüketiciler için avantajlar sundu.  

Piyasada alış ve satış canlı ve isteki ancak temel sorun ilanlardaki fiyatların halen yüksek görülmesi. Bize göre satılmış konutlar ile ilanlardaki fiyatlar arasında yüzde 30 oranında fark var. Doğru fiyatlandırılmış konutların rakiplerine oranla daha hızla satıldığını gözlemliyoruz. Çünkü; piyasa gerçeklerinden kopuk yanlış fiyatlandırılmış gayrimenkuller, diğer gayrimenkullerin daha hızlı satılmasına dolaylı destek veriyor.

Ankara Temmuz Haziran 2024 İlçe düzeyinde konut satışları

Akyurt: 165
Altındağ: 727
Beypazarı: 58
Elmadağ: 61
Etimesgut: 995
Gölbaşı: 606
Güdül: 37
Kahramankazan: 95
Keçiören: 1714
Kızılcahamam : 106
Mamak: 1301
Polatlı: 258
Pursaklar: 312
Sincan: 1638
Yenimahalle: 1106
Çankaya: 1779
Çubuk: 273
Şereflikoçhisar: 63

Konut satışlarında yılın zirvesi

Türkiye genelinde konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,0 artarak 127 bin 88 oldu. Bu rakam 2024’ün aylık olarak en yüksek satışı olarak kayıtlara geçti. Temmuz ayları açısından bakıldığında 2020’den beri en fazla satış gerçekleşti.

TÜİK, 2024 Temmuz’a dair konut satış verilerini açıkladı. Temmuzda yılın en yüksek konut satış sayısına ulaşıldı. Satışlar bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,0 artarak 127 bin 88 oldu.

En fazla satışın yapıldığı iller 19 bin 47 ile İstanbul, 11 bin 364 ile Ankara ve 6 bin 659 ile Antalya olurken, en az olduğu iller sırasıyla 61 ile Ardahan, 64 ile Hakkari ve 77 ile Bayburt oldu.

2020’DEN BERİ EN YÜKSEK TEMMUZ PERFORMANSI

Son dönemde özellikle krediye ulaşımda yaşanan sıkıntı nedeniyle önceki yılların gerisinde kalan konut satışı, temmuzda adeta patlama yaptı. Temmuz ayları karşılaştırıldığında 2020’den beri en yüksek satış performansına ulaşıldı. 2020’de yüzde 0,64 ile konut kredisi kampanyası yapıldığını hatırlatalım.

SADECE YÜZDE 9’U İPOTEKLİ

127 bin 88 satışın sadece 11 bin 496’sı ipotekli olarak gerçekleşti. İpotekli konut satışları temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20,9 azaldı. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 9,0 olarak gerçekleşti.

İLK EL KONUTUN PAYI YÜZDE 32,1

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 28,9 artarak 40 bin 784 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı yüzde 32,1 oldu. İkinci el konut satışlar bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10,8 artış göstererek 86 bin 304 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı yüzde 67,9 oldu.

YABANCIYA SATIŞTA 9 AYIN ZİRVESİ

Yabancılara yapılan konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,1 azalarak 2 bin 350 oldu. Temmuz ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 1,8 olarak gerçekleşti. Satışta Ekim 2023’ten bu yana en yüksek rakama ulaşıldı. Yabancılara yapılan konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 878 ile Antalya, 752 ile İstanbul ve 218 ile Mersin oldu.

Kaynak: Habertürk

Zeray, Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’na dönüşüm için SPK onayı aldı

Zeray Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Zeray, “Tüm dinamiklerimizi güven üzerine kuran bir firma olarak, sadece hedeflerimize kitlenerek bu başarıyı sergiledik ve SPK tesciliyle bütün algıları değiştireceğimizi düşünüyoruz” dedi.

Zeray İnşaat, Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’na (GYO) dönüşümü için Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) onay aldı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Zeray’ın bu yılın ilk çeyreğinde başvuru yaptığı GYO dönüşümü, SPK tarafından dün yayınlanan bültende onaylandı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Zeray Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Zeray, tecrübeleri ve performanslarıyla ilişkide oldukları tüm kurumların ve kişilerin sektöre bakışını değiştirdiklerini belirtti.

Zeray, ‘Tüm dinamiklerimizi güven üzerine kuran bir firma olarak sadece hedeflerimize kitlenerek bu başarıyı sergiledik ve SPK tesciliyle bütün algıları değiştireceğimizi düşünüyoruz. Zaman geriye akmasa da bu yeni baştan dönüşüm sayesinde zamanın ötesinde bir gelişim göstereceğiz ve tüm derslerimizin neticesinde, kitap gibi, halka açık, tükenmez gelişim bilgeliği sergileyerek kümülatif kazanç sağlayacağız.’ ifadelerini kullandı.

Türkiye’de geliştirecekleri yatırımlarıyla bölgeye ve Türkiye’ye değer katmayı hedeflediklerini kaydeden Zeray, birçok ilde yatırımlarının başarı ile sonuçlandırdıklarını aktardı.

Zeray, ‘Firmamız ‘İnşa Etme’ işiyle lokomotif sektörler arasında yer aldığından toplumsal sorumluluk anlamında yatırımcılarına ve tüm paydaşlarına kazandırarak her dönemde ezber bozmaya devam edecektir. Kültür bilincimize doğadan beri öğretilen yuvanın kutsallığı ile Vatanımızın kutsallığını her global haberde, her gelişmede, gördüğümüz etkilerle daha derinden anlıyor ve yaşıyoruz. Ülkemiz adına sorumluluk almaktan çekinmiyoruz. 1 milyon konut hedefimizi de ülkemizin tamamına yayılarak gerçekleştireceğiz. Pasta diliminden pay elde etmekten öte, yeni tarifler üretme, özgün ve özgür gelecek kurma odağındayız.’ değerlendirmesinde bulundu.

– ‘Türkiye’nin yeni yatırımları arasında aranan firması olacağız’

Sektörün gelişimine yönelik yapılması gerekenlere rehber olacaklarını vurgulayan Zeray, şunları kaydetti:

‘Türkiye’nin yeni yatırımları arasında aranan gözlenen firması olacağız. Ülkemizin ekonomik politikaları, global etkenler, sektörlerin reaksiyonları, yatırımcıların yönelimi, gelişen yeni normlar, savaş ve barış senaryolarından küresel değişimlere kadar her göstergeyi sorumlu olduğumuz değerler adına okuyor ve analiz ediyoruz. Risk almanın yüksek getirisi şu an için kısa vadeli planlamalarımızda değil, riske atmamanın verdiği güvencelerle güvenle yol almanın, yol kat edebiliyor olmanın çevik kubbesi altındayız. Korunaklı olmak zorundayız çünkü kazanmış olduğumuz değerler altında yılda yüzde 400’e varan kazanç fırsatları zaten sunabiliyoruz.’

Türkiye’nin eşsiz ve paha biçilemez değerleriyle bütünleşen yatırımlarıyla yurt dışından da ciddi boyutta yatırımcılar bulduklarına işaret eden Zeray, ‘Yurt dışı yatırımcılarını sadece gayrimenkul yatırımcılığından öte görerek, piyasalarda ilgi gören yıllık borsa ortalamasının 5 katı değer kazandıracak hisselerimize yatırımlarını çekerek, global çapta kazanmak ve üzerine yurt dışında gösterilecek faaliyetler ile varılan noktada hedef gösteren boyutta roller üstlenme gayretinde olacağız.’ şeklinde görüş belirtti.

Kaynak: AA

Kale Kilit K-Tech Motorlu Yeni Nesil Akıllı Silindir ile Kontrol ve Güvenlik En Üst Seviyede

Türkiye’nin öncü kilit ve güvenlik çözümleri üreticisi Kale Kilit, yenilikçi ürün gamına bir yenisini daha ekledi: K-Tech Motorlu Yeni Nesil Akıllı Silindir. Kale Kilit’in 70 yılı aşkın güvenlik tecrübesi ve inovatif yaklaşımının ürünü olan bu akıllı silindir, kullanıcıların güvenlik ve konfor ihtiyaçlarını en üst düzeyde karşılamak için tasarlandı.

Yüksek Teknoloji ile Güvenliği Birleştiriyor
K-Tech Motorlu Yeni Nesil Akıllı Silindir, Kale Kilit’in KALE uygulaması üzerinden hem iOS hem de Android cihazlarda kullanılabiliyor. Motorlu sistemi ve uzaktan kablosuz haberleşme teknolojisi sayesinde silindir, mobil uygulama, uzaktan kumanda ve parmak izi okuyucu ile çalıştırılabiliyor. Parmak izi okuyucu, yüksek güvenliği kolay kullanım ile birleştirirken, uzaktan kumanda özelliği kullanıcıya büyük bir rahatlık sunuyor. Opsiyonel olarak sunulan uzaktan kumanda ile kapılar oturulan yerden kontrol edilebiliyor. 

Sesli Komut Özelliği ile Akıllı Kontrol
Sesli komut özelliği ile dikkat çeken bu sistem, IOS tabanlı telefonlarda Siri üzerinden kontrol edilebiliyor. Böylece kullanıcılar, telefonlarına dokunmadan sesli komutlarla kapılarını yönetebiliyor.

Hırsızlık Girişimlerine Karşı Üst Düzey Koruma
Kale Kilit’in sağlamlık ve güvenlik standartlarını taşıyan K-Tech Motorlu Yeni Nesil Akıllı Silindir, çelik takviyesi ve tuzak özellikleri ile hırsızlık girişimlerine karşı güçlü bir koruma sağlıyor. Kilit zorlandığında sadece ön parça kırılıyor ve kilidin tam güvenliği sağlanıyor. Ayarlanabilir kilitleme yönü ve kilit tur sayısı ile esnek kullanım sunan sistem, Type-C kablo ile şarj edilebiliyor ve tek şarjla ortalama üç ay kullanılabiliyor.

Estetik ve Kullanışlı Tasarım
Ev ve iş yerlerinde kolayca uygulanabilen bu sistem, şeffaf LED aydınlatıcı topuzuyla estetik bir görünüm sunuyor. Giriş-çıkış izleme, log tutma gibi özelliklerle de kullanıcıların güvenliğini en üst düzeye çıkarıyor. Ayrıca OTC (One Time Code) özelliği ile geçici süre ile kilitlere şifre atanabilmekte ve böylece birden fazla kişinin belli süreler içinde kilitleri güvenle kullanması sağlanmaktadır. 

Türkiye Çapında Ulaşılabilir
K-Tech Motorlu Yeni Nesil Akıllı Silindir, Türkiye genelindeki tüm Kale Kilit yetkili satıcıları ve Kale Kilit amblemi taşıyan tüm anahtarcılardan temin edilebiliyor.

Teknik Özellikler:

  • Topuz ayar mesafesi: 12 mm
  • Silindir boyu: 26 + 10 + 40
  • Haberleşme Teknolojisi: BLE 5.2 2.4GHz
  • Pil Türü: Şarj Edilebilir / BL-5C
  • Şarj Gerilimi: 4.2VDC
  • USB ile pil şarj edebilme özelliği
  • Gövde: MS 58 Pirinç Malzeme, kumlu nikel kaplamalı
  • Anahtar: Pirinç, Multi kanallı, Nikel Kaplı, 5 Anahtarlı

Kale Kilit’in inovatif ve güvenilir çözümleri ile ev ve iş yerleriniz artık daha güvende!Daha fazla bilgi için: Web: www.kalekilit.com.tr
Telefon: 444 0 243

DYO, Türkiye Ar-Ge 250 Araştırması’nda, Yürütülen Proje Sayısına Göre 6’ncı Oldu

default

Boya sektöründe müşterilerine en yenilikçi ürün ve çözümleri sunan DYO, her yıl düzenli olarak arttırdığı Ar-Ge yatırımlarının meyvesini almayı sürdürüyor. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı verilere dayanılarak hazırlanan Türkiye Ar-Ge 250 Araştırması’nda DYO, bu yıl da sektörün en iyi rakamlarını elde etti. 

DYO Boya, Ekonomi ve İş Dünyası Portalı Turkishtime’ın hazırladığı, Türkiye’de Ar-Ge harcamalarına yapılan yatırımların nabzını tutan Türkiye Ar-Ge 250 Araştırması’nda, bu yıl da üst sıralarda yer aldı.

Araştırma sonuçlarına göre belirlenen farklı kategori ve listelerde sektörün en iyi sıralamalarını elde eden Türkiye’nin en köklü boya üreticisi DYO, Ar-Ge merkezleri ile sektörde öncü rol oynamaya ve pazara yön vermeye devam ediyor.

DYO, “AR-GE Merkezinde Yürütülen Proje Sayısına Göre İlk 100” listesinde, 158 projesiyle 6. sırada yer aldı. “Ar-Ge Harcamalarına Göre En Büyük 250 Şirket” sıralamasında 62’nci olurken, “Ar-Ge Merkezinde Çalışan Toplam Personel Sayısına Göre İlk 100 şirket” arasında 74’üncü ve “Ar-Ge Merkezinde Alınan Marka Sayısına Göre İlk 50 şirket” arasında 15. oldu.

Ar-Ge’de Türkiye’nin Öncü Markası

96 yıllık birikimiyle, 11 ana sektöre 5 markayla 1200 çeşit ürün ve 60 bin renk çeşidi sunan DYO Boya, İzmir Çiğli ve Kocaeli Dilovası’ndaki fabrikalarında yer alan ve Türkiye’nin en iyi 10 Ar-Ge merkezi arasında bulunan tesislerinde, geçen sene 49 Ar-Ge projesini başarıyla tamamlarken, pazara 85 yeni ürün kazandırdı. Kendisini sadece boya üreten bir marka değil, aynı zamanda bilimsel çalışmalar yürüten, yeni ürün ve teknolojiler geliştiren küresel bir merkez olarak da konumlandıran lider boya markası, yakın zamanda Ar-Ge çalışmaları kapsamında, Özel Sektör Ar-Ge Merkezleri Zirvesi ve RDCONF – 3. Uluslararası Araştırma-Geliştirme ve Tasarım Konferansı’nda da çok sayıda ödüle layık görüldü.
DYO, Ar-Ge çalışmaları kapsamında inovatif ürün geliştirme, marka konumlama ve ürün tasarımlarını iyileştirme başlıklarında kendi öz kaynakları ile proje geliştirmenin yanı sıra, üniversiteler ve diğer sanayi kuruluşları ile birlikte ortak çalışmalara da imza atıyor. İnşaat ve sanayiye yönelik ürün gamının hepsine aynı özeni gösteren DYO, her birine yönelik çalışmaları eşit tutuyor. Farklı sektörlere yönelik uzmanlaşan Ar-Ge tecrübesine sahip olması sebebiyle, ekiplerin arasındaki sinerjiyi kullanarak çok daha inovatif ürünler ortaya çıkarabiliyor. 

TOKİ 32 ilde 174 arsayı açık artırmayla satacak: TOKİ konut ve iş yeri satışı açık artırma ne zaman, hangi illerde yapılacak?

TOKİ, 32 ilde 174 arsayı açık artırma ile satışa sunuyor. TOKİ İstanbul Hizmet Binası’nda gerçekleştirilecek açık artırma sürecinin ayrıntıları paylaşıldı. Peki, TOKİ konut ve iş yeri satışı açık artırma ne zaman, hangi illerde yapılacak?

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), 32 ilde 174 arsayı açık artırma yöntemiyle satışa sunacağını duyurdu. Konut, ticaret, sanayi, plansız arsalar, sosyal kültürel tesis alanları ile akaryakıt istasyon alanları niteliğindeki arsalara alıcılar, yüzde 25 peşinat, 48 ay vade ile sahip olabilecek.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) Ankara, İstanbul ve İzmir’in de aralarında bulunduğu 32 ildeki 174 arsayı satışa, İstanbul’da bulunan bir rekreasyon alanını da kiraya sundu.

Muhammen bedeli 6 milyar 653 milyon 300 bin 300 lira olan toplam 6 milyon 957 bin 343 metrekare büyüklüğündeki Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bayburt, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Eskişehir, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Hatay, Isparta, İstanbul, İzmir, Karabük, Kayseri, Kırşehir, Kocaeli, Malatya, Mersin,Muğla, Muş, Niğde, Siirt, Sivas, Şanlıurfa, Tekirdağ, Uşak ve Van’da bulunan 174 arsa, açık artırmayla satılacak.

İstanbul’da da bir rekreasyon alanının kiraya sunulacağı açık artırma, 29 Ağustos’ta 10.30 saatinde yapılacak.

Oturumlar, Ankara Bilkent Otel ve Konferans Merkezi ile TOKİ İstanbul Hizmet Binasında gerçekleştirilecek. Ayrıca internetten de “www.emlakyonetim.com.tr” teklif verilebilecek.

Arsalara yüzde 25 peşinat, 48 ay vadeyle sahip olunabilecek
Konut, ticaret, sanayi, plansız arsalar, sosyal kültürel tesis alanları ile akaryakıt istasyon alanları niteliğindeki arsalara alıcılar, yüzde 25 peşinat, 48 ay vade ile sahip olabilecek.

Satışa sunulan arsalar arasında Ankara Etimesgut’ta rekreasyon ve konut alanları, Bayburt’ta tarım ve hayvancılık tesis alanları, Diyarbakır’da konut ve ticaret alanları, İstanbul’da konut ve rekreasyon alanları, İzmir’de sanayi depolama alanları ve konut alanları bulunuyor.

Satışa ilişkin detaylı bilgiye “www.toki.gov.tr” ile “www.emlakyonetim.com.tr” internet adreslerinden ve 444 86 54 numaralı telefondan ulaşılabilecek.

Kaynak: NTV

Konut satışlarında temmuzda yılın en yüksek rakamı görüldü

Temmuzda konut satışlarında yılın en yüksek rakamı görülürken, sektör temsilcileri, peşinatı olanların konut fiyatlarındaki reel düşüşü değerlendirdiğini bildirdi.

İstanbul

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan temmuz ayına ilişkin konut satış istatistiklerine göre, ülke genelinde konut satış sayısı, temmuzda, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16 artarak 127 bin 88 oldu.

  • Türkiye’de temmuzda 127 bin 88 konut satıldı

Ocak-temmuz döneminde ise satışlar yüzde 0,5 azalarak 672 bin 162’ye düştü.

Ülke genelinde ipotekli konut satışları, temmuzda, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 20,9 azalarak 11 bin 496’ya indi. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 9 olarak gerçekleşti.

Sektör temsilcileri, AA muhabirine, temmuz ayına ilişkin konut satış rakamlarını değerlendirdi.

“Peşinatı olan ev almak için artık harekete geçmeye başladı”

Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) Başkanı Neşecan Çekici, Türkiye genelinde konut satışlarının temmuzda yıllık bazda yüzde 16 arttığını belirterek, bu artışla ilk 7 ay toplamındaki konut satış adedinin geçen yılı yakaladığını ve 672 bin 162 olarak gerçekleştiğini söyledi.

İpotekli satışlardaki düşüşün devam ettiğini dile getiren Çekici, temmuzda ilk el satışların yüzde 28,9, ikinci ellerin ise yüzde 10,8 arttığını anlattı.

Çekici, “Bu tablo bize, şirketlerin kendi kampanyalarının işe yaradığını, daha da önemlisi peşinatı olanların yakın gelecekte fiyat artışı olabileceği endişesiyle artık harekete geçmeye başladığını gösteriyor.” dedi.

Alternatif yatırım araçlarından beklentilerin sınırlı hale geldiğini ifade eden Çekici, “Kısa vadede faizlerin düşeceği, konut fiyatlarında da yukarı yönlü bir hareket olacağı ihtimali gündemde. Ayrıca konut fiyatları reelde 7 aydır geriliyor. Hem döviz hem mevduat ve politika faizi hem de maliyetlerin gerisinde kaldı ilk kez 7 aydır.” diye konuştu.

“Fiyatlardaki reel düşüş konut alımını hızlandırdı”

Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Hakan Şişik de temmuzdaki yüzde 16’lık artıştan önce bir düşüş yaşandığını anımsatarak, önceki aylarda yaşanan düşüşte fiyatların artmasının ve yüksek faiz oranlarının etkili olduğunu söyledi.

Mevduat faizlerindeki artışın da alıcıyı konuttan uzaklaştırdığını dile getiren Şişik, “Konut satışlarındaki durağanlıkla birlikte fiyat artışlarındaki durgunluk, hatta fiyatlarda reel olarak düşüş yaşanması alıcıları harekete geçirdi. Burada bir etken de uzun vadeli bakabilmek. Faizler aşağı yönlü oldukça konut fiyatları da artacaktır. Bu da konut alımı için doğru zaman olduğunu gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

Fuzul Topraktan Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Akbal da temmuzda yılın en yüksek aylık rakamına ulaşıldığını ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Banka kredili satışlarda düşüş devam ederken, ilk el satışlarda yüzde 28,9, ikinci el satışlarda ise yüzde 10,8 artış yaşandı. Bu tablo bize, konuta erişimi kolaylaştıran Fuzul Topraktan gibi alternatif ürünlerin de etkisiyle bekleyen talebin harekete geçmeye başladığını gösteriyor. Peşinatı olanlar, bankaları beklemeden şirketlerle ödeme planı üzerinde anlaşıyor ve karlı bir alım yapmış oluyor. Dolayısıyla bu pozitif etkinin kalan aylarda da yayılımını göreceğiz.”

“Bekleyen talep, fiyat artışlarından etkilenmemek için harekete geçti”

Helmann Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün de bir süredir beklemede olan talebin harekete geçtiğini belirterek, bu sayede yılın en yüksek konut satış rakamını gördüklerini söyledi.

Yaz ayları, tatil dönemi ve yüksek faiz oranlarına rağmen güzel bir rakam yakalandığını dile getiren Özgün, “3-4 aylık düşüş döneminden sonra tekrar çift haneli artış yakalanması konuta talebin hala ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Öte yandan fiyatlarda reel anlamda düşüşler söz konusu. Tüketicilerimiz bu fırsatları değerlendirmek ve muhtemel fiyat artışlarından etkilenmemek adına harekete geçti.” açıklamasında bulundu.

Özyurtlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Özyurt da konut satış rakamlarının yukarı yönlü hareketinin başladığını dile getirerek, bunun sektör temsilcileri için sevindirici bir gelişme olduğunu vurguladı.

Özyurt, “Konut fiyatlarının, inşaat girdi maliyetlerindeki artış ve enflasyonist ortam nedeniyle zirve yaptığı bir süreçteyiz. Mevcut rakamlarla ev sahibi olmak için kredi kullanmak şart. Ancak burada da vatandaşın karşısına çıkan yüksek konut kredi faizleri çıkıyor. Ancak son dönemde konut fiyatlarındaki yüksek artışın stabil hale gelmesi, elinde parası olan kesimi harekete geçirdi.” ifadelerini kullandı.

Bahaş Holding Üst Yöneticisi (CEO) Abdüssamet Bahadır da artan maliyetlere, ekonomik dalgalanmalara ve arzın talebi karşılayamama durumuna rağmen satış rakamlarının temmuzda artış trendine girmesinin umut verici bir gelişme olduğunu söyledi.

Yerliye satışta artış yaşanırken yabancıya satışta hem yıllık hem de aylık bazda düşüşün sürdüğünü anlatan Bahadır, sektörün daha canlı olabilmesi ve yabancıya satışın da artması için çeşitli teşvik modellerinin geliştirilmesi gerektiğini belirtti.

Kaynak: AA

İnşaat maliyet endeksi haziranda aylık yüzde 0,40, yıllık yüzde 66,12 arttı

İnşaat maliyet endeksi, haziranda aylık bazda yüzde 0,40, yıllık bazda yüzde 66,12 artış gösterdi.

Ankara

Türkiye İstatistik Kurumu, haziran ayına ilişkin inşaat maliyet endeksi verilerini açıkladı.

Buna göre endeks, haziranda bir önceki aya kıyasla yüzde 0,40, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 66,12 yükseldi.

Aylık bazda malzeme endeksi yüzde 1,01 artarken işçilik endeksi yüzde 0,80 azaldı. Yıllık bazda malzeme endeksi yüzde 51,55, işçilik endeksi de yüzde 105,5 artış kaydetti.

Bina inşaatı maliyet endeksi, aylık bazda yüzde 0,36, yıllık bazda yüzde 65,78 yükseliş gösterdi. Aylık bazda malzeme endeksi yüzde 1,06 artış gösterirken işçilik endeksinde yüzde 0,96 azalış görüldü. Yıllık bazda malzeme endeksi yüzde 50,87, işçilik endeksi de yüzde 104,61 yükseldi.

Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, aylık bazda 0,52, yıllık bazda 67,24 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,85 artarken işçilik endeksinde yüzde 0,22 azalış kaydedildi. Geçen yılın aynı ayına göre malzeme endeksinde yüzde 53,7, işçilik endeksinde yüzde 108,78 yükseliş görüldü.

Kaynak: AA

ECE Türkiye, Antalya’da 50 bin m2’lik AVM yönetecek

ECE Türkiye, inşaat halindeki V Metroway ile Ağaoğlu Çekmeköy Park AVM’yi hizmete açmaya hazırlanırken, Forum Bornova ve Antalya’daki Luviya’yı da portföyüne ekledi. Yatırımını Aderan Global’in yaptığı Luviya, 50 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olacak. Projenin 2027’nin ilk aylarında devreye alınması planlanıyor.

Yönetimini üstlendiği 200 alışveriş merkezi ile faaliyet gösteren Al­man ECE Marketplaces’in iş­tiraki ECE Türkiye, yerelde de portföyünü genişletmeye de­vam ediyor. Bu yıl, inşaat ha­lindeki V Metroway ile Ağaoğ­lu Çekmeköy Park AVM’yi hiz­mete açacak olan şirket, Forum Bornova ve Luviya projelerini de portföyüne ekledi.

Forum Bornova’nın yönetimini bu yı­lın ağustos ayında alacak olan şirket, ilk kazmanın vurulduğu 50 bin metrekare kiralanabilir alana sahip Antalya’daki Luvi­ya projesini de 2027’nin ilk ay­larında devreye alacak. Böylece şirketin Antalya’daki portföyü üçe çıkacak. Türkiye’de 25 yıla yaklaşan tecrübeleri ile zorla­yıcı koşullar altında bile yara­tıcı çözümler üretebildikleri­ni ifade eden ECE Türkiye Eş Genel Müdürü ve CFO’su Nuri Şapkacı, yeni projeler ve geniş­leyen portföyleriyle sektörde­ki konumlarını daha da güçlen­dirdiklerini söyledi.

Operasyon halindeki AVM’lerde 2024 yılı­nın ilk yarısında sektör ortala­malarının üzerinde ciro artışı elde ettiklerini açıklayan Şap­kacı, “Sunduğumuz alışveriş deneyimini sürekli olarak ge­liştiriyoruz. Bunu yaparken de iş ortaklarımız olan peraken­deciler ve yatırımcılarımız için de optimum faydayı sağlayacak şekilde hareket ediyoruz. Port­föyümüzdeki AVM’ler 2024 yı­lının ilk beş ayında geçen yılın aynı dönemine oranla peraken­de satış cirolarında yüzde 82 artış elde etti. Bu, enflasyonun üzerinde bir artış. AVM’leri­miz, yüzde 100 doluluk oranına sahip” dedi. Yeni dönemde de portföye değer katacak projeler geliştirmeye devam edecekle­rini dile getiren Şapkacı, özel­likle Antalya projesinin önemi­ne dikkat çekti.

Türkiye’nin turizm başken­ti Antalya’da, karma kullanım­lı proje Luviya için yatırım­cı grup Aderan Global ile bir iş birliğine imza attıklarını duyu­ran Şapkacı, “Kent yaşamının yeni buluşma noktası olarak tasarlanan Luviya, Antalya’nın hızla gelişen yerleşim bölgesi­nin merkezinde yer alıyor. Beş yıllık projeksiyonda, bölgede yeni konutlar, ticaret alanları, turizm tesisleri ve sosyal hiz­met alanlarının hayata geçiril­mesi planlanıyor. Luviya, bu avantajlı konumuyla hem ye­rel halkın hem de uluslararası ziyaretçilerin kolayca ulaşabi­leceği bir lokasyonda bulunu­yor” dedi.

Şapkacı’nın verdiği bilgile­re göre, karma kullanımlı pro­je kapsamında, 50 bin metre­kare kiralanabilir alana sahip yeni nesil bir alışveriş merkezi, 39’u bahçe dubleksi olmak üze­re 653 adet daire, 5 yıldızlı bir otel, otelle bağlantılı 90 adet markalı konut ve 24 adet A sı­nıfı ofis alanı bulunuyor. AVM, 200 mağaza ile hizmet vere­cek. AVM’lerin doğrudan 600 bin, dolaylı 2,1 milyon kişiye is­tihdam sağladığını açıklayan Şapkacı, “Alışveriş merkezle­rinin geliştirilmesine yönelik hizmetlerin tamamını aynı ça­tı altında kapsamlı bir şekilde sunan ECE Türkiye, 10’u ope­rasyon halinde, üçü inşaat, biri de geliştirme aşamasında bu­lunan toplam 14 AVM ile ülke ekonomisine katkı sağlıyor” diye konuştu.

Ağustosta Forum Bornova yönetimini alacak

ECE Türkiye Eş Genel Mü­dürü ve COO’su Semet Yolaç Canlıel ise “Commerz Real’ın gayrimenkul fonu Hausin­vest’in alışveriş merkezlerin­den biri olan Forum Borno­va’nın yönetimini 1 Ağustos 2024 itibari ile üstleneceğiz” açıklamasını yaptı. 2006’da açılan Forum Bornova’nın, Ege Bölgesi’nin en çok ziya­ret edilen alışveriş merkezle­rinden biri olduğunu söyleyen Canlıel, “Üstü açık AVM kon­septi ile 60 bin metrekarenin üzerindeki kiralanabilir alan­da faaliyet gösteren ve yılda 10 milyonu aşkın kişi tarafından ziyaret edilen Forum Borno­va, yaklaşık 130 mağaya sahip” dedi.

Bu yıl hizmete girecek iki yeni AVM hakkında bilgi ve­ren Canlıel, “Ağaoğlu Şirketler Grubu ile iş birliğimiz kapsa­mında Çekmeköy’de faaliye­te geçecek olan ve 7 milyar TL yatırım değerine sahip karma kullanımlı projenin AVM ba­cağının konsept optimizas­yonu, kiralama ve yönetimini üstlendik. AVM’de 30 bin met­rekarelik kiralanabilir alan­da 110 mağaza yer alacak” de­di. İsra Holding tarafından Başakşehir’de inşa edilen V Metroway AVM’nin de bu yaz hizmete gireceğini hatırlatan Canlıel, yine İsra Holding tara­fından yatırımı yapılan V Mall İstanbul’un da 2025 yılında açılacağını, böylece Başakşe­hir’de ECE Türkiye yönetimin­de toplam 70 bin metrekarelik bir perakende destinasyonu oluşacağını söyledi.

“Ciro kaçıranlar tespit edilince AVM’lere fesih hakkı verilsin”

Bazı organize perakende markaları tarafından AVM yönetimlerine yönelik eleştirilere de cevap veren Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Nuri Şapkacı, ortak alan giderlerinde metrekare başına 50 TL suistimal yapıldığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Ortak alan giderlerinin denetçiler tarafından denetlendiğini ve raporların markalara sunulduğunu dile getiren Şapkacı, “Ticaret Bakanlığı mevzuat yayınladı, bütün yatırımcılar SPK tescilli kamu denetçisi tarafından denetlenmek zorunda. AVM’ler denetleniyor ve raporlar perakendecilere gönderiliyor. Raporda tüm kalemler yazıyor. Bunu yapmayan yatırımcı varsa Ticaret Bakanlığı gerekli cezayı kessin. Ayrıca AVM’lerde ortak alan giderlerinin yüzde 40’ını yatırımcı ödüyor. Hatta bazı AVM’lerde toplam aidatın neredeyse yüzde 70’ini yatırımcı ödüyor.

Burada her AVM’yi zan altında bırakıyorlar. Ben de ‘Bütün perakendeciler cirolarını beyan etmiyor desem’ doğru olur mu? Olmaz. Ama zincir markalar dahil ciro kaçıranlar var ve mevzuatta bunun denetimi yok. Bu sadece bize karşı değil kamuya da zarar” dedi. Şapkacı, “Ciro kaçıranlar tespit edildiğinde AVM’lere kiraları fesih hakkı verilsin” diyerek yeni bir tartışma başlattı. Perakendecilerin ortak alan giderinde MOBİLİUM’u örnek göstermesini de eleştiren Şapkacı, “MOBİLİUM’da günlük ziyaretçi sayısı 500. Aynı büyüklükte başka bir AVM’nin 50 bin. Giderlerleri kıyaslamak anlamsız. MOBİLİUM’u örnek veren perakendecilerden bir tanesi bile orda yok” dedi.

“Şikayet edenler de AVM’de kalıyorlar”

 Fahiş kira talepleri ve uyarlama davaları şikâyetlerine de cevap veren Nuri Şapkacı, şunları söyledi: “Perakendeciler AVM’ye girdikleri zaman genelde ortalama 5 yıllık anlaşma yapıyor. Kanun, ‘5 yıl geçtikten sonra yatırımcı rayiç kira bedelini isteyebilir’ diyor. TÜFE artışı ortada. Rayiçler o kadar yukarı çıktı ki yatırımcı o oranda artış yapamadı. Eski kiracılara da ‘Çok düşük kaldı bu rakamı istiyorum’ diyor. İstedi diye veriliyor mu? Buna mahkeme karar veriyor ve genelde de rayicin yüzde 10-15 altında oluyor. Biz grup olarak masaya oturduklarımızın yüzde 90’ı ile anlaşıyoruz. 2 bin 500 kontrattan 3’ü ile mahkemelik olduk. Çünkü onlar bizim için kiracı değil iş ortağımız. Bugün AVM’lerden şikâyet edenler yine AVM’de kalmaya devam ediyor.”

Kaynak: Dünya Gazetesi

ORDU’NUN YENİ İŞ VE YAŞAM ALANI: PARK MELET

Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından “Sağlıklı Kentler İnşa Ediyor, Yeni Nesil Çözümler Sunuyoruz” sloganıyla kurulan ORKENT AŞ, yeni iş ve yaşam alanı Park Melet’i hayata geçiriyor. 154 iş yeri, 65 ofis, 45 konut ve 400 araçlık otoparktan oluşan Park Melet, ismini aldığı Melet Nehri’nin yanında inşa ediliyor.

Afetlere karşı daha dirençli, daha modern ve daha sağlıklı bir Ordu için çalışmalarını hız kesmeden sürdüren ORKENT AŞ, Türkiye’de örnek alınacak işlere imza atıyor. Türkiye’de ilk kez kentsel dönüşümde kendi finansmanını oluşturarak projeleri hayata geçiren ve bu anlamda kentsel dönüşümün sağlıklı ilerlemesini sağlayan ORKENT AŞ, Melet Nehri’nin yanında hayata geçen Park Melet projesiyle yine adından söz ettiriyor. Ofisler, dükkanlar ve konutların yer aldığı bu proje, her bir detayıyla titizlikle planlandı. İnşaatın en zor aşaması olan, hafriyat, yer altı su çalışması ve temel inşaatı tamamlanan projede bodrum kat betonarme inşaatı devam ediyor. Şehrin yaşam kalitesini artırmak için inşa edilen projelerden biri olan Park Melet, deprem ve imar yönetmeliğine uygun olarak bazalı sistem üzerinde depreme dayanıklı sağlam temeller üzerinde yükseliyor. İlk üç katı ihtisas çarşısı olup sonraki katlar 2 blok halinde biri ofis diğeri ise konut bloku olarak inşa ediliyor. İhtisas çarşısında değişik büyüklükte 154 iş yeri ve ortak alanlar bulunuyor. Ofis bloğunda ise içerisinde mutfak ve tuvalet bulunan 65 adet ofis yer alıyor. Konut blokunda da 1+1 ve 2+1 şeklinde 45 adet konut bulunuyor. Proje şehrin en büyük ihtiyaçlarından biri olan otopark sorununun çözümüne toprak altında iki katlı 400 araçlık kapalı otopark ile katkı sağlanması hedefleniyor. Ayrıca yağmur hasat sistemi, gri su depolama, kısmi kendi enerjisini üreten akıllı bina ve otomasyon sisteminin de projede yer alınması planlandı. 

İlkleri gerçekleştiriyor
Kaliteli tasarımları ulaşılabilir fiyatlarla sunmak, müşterilerinin beklentilerine en uygun çözümler üreterek memnuniyetlerini en üst seviyede tutmak, taahhütleri altında proje teslimlerini zamanında ve standartlara uygun tamamlamak misyonlarının olduğunun altını çizen ORKENT AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Kentsel Dönüşüm Uzmanı Mimar Dr. Nihat Şen, “Türkiye’de kentsel dönüşüm denilince herhangi bir yatırımcı müteahhidin kat karşılığı sistemiyle mevcut binaların yıkılıp yerine yeniden yapılması veya eski bir binanın yıkılıp yeniden yapılması olarak algılanmaktadır. Ancak kentsel dönüşüm bir binanın yıkılıp yeniden yapılması demek değildir. Kentsel dönüşüm bu toplumun yeniden öz değerleriyle yeni yaşam alanlarına alt ve üst yapısıyla bir dönüşüm modellemesidir. Kentsel dönüşüm vizyoner bir plan anlayışıyla şehirlerin kimlikli değeri yüksek çevresel faktörleri ön plana alan, doğal ve tarihi değerleri koruyan, mahalle kültürü ve beşeri ilişkileri güçlendiren bir dönüşüm modellemesidir. ORKENT AŞ olarak biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. Hem Türkiye’de kentsel dönüşümde ilkleri gerçekleştiriyoruz hem de atıl olan alanları işlevselliği ve tasarımıyla dikkat çeken yeni alanlara dönüştürüyoruz” dedi.


Altınordu ilçesi ana cadde üzerinde bulunan Park Melet, havalimanına 8, üniversiteye 3, şehir hastanesine 4, vilayet binasına ve emniyet binasına 2, Ordu Büyükşehir Belediyesi’ne 3, şehir merkezine 4 dakika mesafede bulunuyor. Melet Irmağı kenarında yeşil alana yakın, geniş görüş alanına sahip. 3 tarafında da yol olan projenin çok yakınında sanayi sitesi de bulunuyor. Proje ile ilgili daha detaylı bilgi için Yeni Mahalle Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan “Yeni Mahall Satış Ofisi’ni” ziyaret edilebilir. 

EVA Gayrimenkul 2023 ve 2024 İlk 6 Ayının Yabancı Yatırımcılarını Değerlendirdi

EVA Gayrimenkul Değerleme, son iki yılda yabancı yatırımcıların Türkiye’de gerçekleştirdikleri gayrimenkul yatırımlarını ilk 10 ülke bazında ve en fazla tercih edilen ilk 10 ili temel alarak masaya yatırdı. Türkiye’de gerçekleştirilen yabancı yatırımlarını toplam hisseye isabet eden yüzölçümü ve tüm işlemler bazında değerlendiren EVA Gayrimenkul Değerleme, yatırımların 2024’ün ilk 6 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre metrekare bazında yüzde 65 azaldığını ortaya koydu.

Yabancı yatırımcıların 2024 ve 2023 ilk 6 ay itibariyle Türkiye’de gerçekleştirdikleri tüm gayrimenkul cinsinden alımları mercek altına alan EVA Gayrimenkul Değerleme, alan bazında 2024 yılının ilk 6 ayı itibariyle 2023 yılının aynı dönemine kıyasla metrekare bazında %65, işlem sayısında ise %43 oranında düşüş olduğunu belirledi.

EVA Gayrimenkul Değerleme, yabancı yatırımcıların 2023 yılı ilk 6 ay verileri ile 2024 yılı aynı döneminde Türkiye’de gerçekleştirdikleri gayrimenkul alımlarını inceledi. Tapu yabancı işler daire başkanlığı verilerine göre; 2023 yılı ilk 6 ay sonunda 2 milyon 422 bin 2224 metrekare olan yabancıların gayrimenkul edinimleri 2024 yılı aynı döneminde yüzde 65 oranında azalarak 852 bin 797 metrekare oldu. 

TÜİK verilerine göre Türkiye genelinde ilk altı ayda, yabancılara toplam 10 bin 461 adet konut satıldı
Konut satışı özelinde TÜİK tarafından açıklanan verilere göre; adet bazında, 2024 ilk 6 ayı itibariyle Türkiye genelinde, toplam 10 bin 461 adet konut satıldı. 2023 yılının aynı dönemine göre 2024 yılı 2.çeyrekte yüzde 43 düşüş görüldü. Yabancılara satılan konutların toplam konut satışları içindeki oranı 2023 yılı ilk 6 ay sonu itibariyle yüzde 3,4 iken bu oran 2024 yılı aynı döneminde yüzde %1,9’a düştü.

Gayrimenkulde yüzölçümü bazında Almanya, satış adedi olarak Rusya Federasyonu ilk sırada2024 yılı ilk 6 ay itibariyle, yabancıların Türkiye genelindeki toplam hisseye isabet eden yüzölçümü bazında tüm gayrimenkul yatırımları incelediğinde,  yüzölçümü bazında ilk sırada Almanya yer alıyor.  Almanya’yı, Suudi Arabistan, Amerika Birleşik Devletleri, Irak, İran, Rusya Federasyonu, İngiltere, Azerbaycan, Ukrayna ve Kazakistan takip ediyor.

Rusya Federasyonu ilk sırada2024 yılı ilk 6 ay itibariyle Türkiye genelinde yabancılara yapılan toplam gayrimenkul satış adetinde ise geçtiğimiz sene de ilk sırada yer alan Rusya Federasyonu ilk sırayı aldı. Rusya Federasyonu’nu İran, Ukrayna, Almanya, Irak, Kazakistan, Azerbaycan, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi Arabistan takip etti.

Yıllar açısında Türkiye’yi tercih eden yabancıları değerlendirmeTürkiye’de yabancı alımında 2022’den 2023’e ilk yarısı kıyaslandığında, işlem bazında %46 civarında küçüldü. Bu rakam 2023’den 2024’e ilk yarısı kıyaslandığında bir %42 daha düştü.  Ancak Tercih eden ilk 10 ülkeyi incelediğimizde Rusların Türkiye’den en fazla vazgeçen ülke olduğunu görebiliyoruz. Ruslarında satın alımlarında 2024 işlemleri, 2023 e göre % 60 azalmış durumda. En az vazgeçen ise ortalamanın altında kalarak alımı %10 düşen Azerbaycanlılar, onu %22 ile Ukraynalılar takip ediyor, onu da %31 ile Almanlar takip ediyor. Bu açıdan bakıldığında savaşın etkisinin Ruslardaki rahatsızlığının azaldığının ve alım yapmadıklarını veya hala yurtdışında alım yapıyorlarsa da Türkiye’yi tercih etmediklerini söyleyebiliriz.

Gayrimenkul yatırımında yabancı satış adeti bazında İstanbul, Antalya ve Mersin ilk üçte Tüm gayrimenkul cinsinden en çok tercih edilen illerde toplam hisseye isabet eden yüzölçümü bazında 2024 yılı ilk 6 ay itibariyle yabancıların gayrimenkul yatırımlarında en çok tercih ettiği il İstanbul olurken, İstanbul ilini sırası ile Mersin, Bursa, Yalova, Antalya, Muğla, Kocaeli, İzmir, Ankara ve Aydın izledi. 

Tüm gayrimenkul cinsinden 2024 yılı ilk 6 ay itibariyle en çok tercih edilen illerde satış adeti bazında ise ilk sırayı İstanbul aldı. İstanbul ilini sırası ile Antalya, Mersin, Ankara, Yalova, Bursa, Muğla, İzmir, Aydın ve Kocaeli izledi.

Yabancı gayrimenkul yatırımlarında Körfez ülkelerinin payı %21’e düştüYabancı gayrimenkul yatırımlarında önemli bir ağırlığa sahip olan Körfez ülkelerinin, 2023 yılı ilk 6 ayında 589 bin 826 m² büyüklüğündeki tüm gayrimenkul cinsinde metrekare bazında yaptıkları yatırımlar 2024 yılı aynı döneminde yüzde 67 oranında azalarak 192 bin 84 m²’ye düşmüştür. Ayrıca, toplam yabancı yatırımlarının içinde Körfez ülkelerinin durumunu değerlendiren EVA Gayrimenkul Değerleme, 2023 yılı ilk 6 ayında metrekare bazında toplam yabancı yatırım içinde payı %23 olan Körfez ülkelerinin 2024 senenin aynı dönemindeki payının %21’e düştüğünü ortaya koyuyor. 

İstanbul’da yabancılara yapılan gayrimenkul satışlarında m2 bazında 2023 yılının aynı dönemine göre 2024’de %75’lik düşüş yaşandıYabancı yatırımcıların 2024 yılı ilk 6 ay sonunda ve 2023 yılı aynı döneminde İstanbul’da gerçekleştirdikleri gayrimenkul alımlarımda ise, Tapu Yabancı İşler Daire Başkanlığı verilerine göre; 2023 yılı ilk 6 ayında 293 bin 28 metrekare olan yabancıların gayrimenkul edinimleri 2024 yılı aynı döneminde yüzde 75 azalarak 74 bin 476 metrekare oldu.

İstanbul’da Yabancılara Konut satışında İran birinciliği aldı2024 yılı ilk 6 ay sonu itibariyle, yabancıların toplam adet bazında İstanbul genelindeki tüm gayrimenkul yatırımlarında, ilk sırada İran yer alıyor. Toplam adet bazında İran’ı Rusya Federasyonu, Çin, Irak, Azerbaycan, Filistin, Suudi Arabistan, Afganistan, Mısır ve Amerika Birleşik Devletleri takip ediyor. 

İstanbul’da Yabancılara Konut satışında 2023 yılının aynı dönemine göre 2024 yılında adet bazında yüzde 40’lık düşüş yaşandıKonut satış adedi özelinde ise Tapu Yabancı İşler Daire Başkanlığı’ndan alınan verilere göre yabancılara adet bazında, 2024 ilk 6 ayında İstanbul genelinde, toplam 4 bin 559 adet konut satıldı. Bu rakamla, 2023 yılının aynı dönemine göre yüzde 40’lık bir düşüş görüldü. Tüm Türkiye’de yabancılara satılan konutların toplam konut satışları içindeki oranı TÜİK verilerine göre, 2023 yılı ilk altı ay sonu itibariyle yüzde 3,4 iken bu oran 2024 yılı aynı döneminde yüzde 1,9’a düştü.

İlçe tercihleri, Esenyurt, Beylikdüzü, Başakşehirİstanbul’daki gayrimenkul edinimlerinde yabancılar tarafından adet bazında en çok tercih edilen ilçeler sırasıyla Esenyurt, Beylikdüzü, Başakşehir, Küçükçekmece, Bağcılar,  Büyükçekmece, Avcılar, Kağıthane, Şişli ve Kadıköy ilk onda yer aldı. 

EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık Hakkında: EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık AŞ, gayrimenkul sektörün uzman isimleri tarafından 2008 yılında kuruldu. EVA, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkilendirilen Değerleme Şirketlerinden olup ayrıca, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK)  tarafından finans kurumlarına,  “gayrimenkul, gayrimenkul projesi veya bir gayrimenkule bağlı hak ve faydaların değerlemesi” hizmet verme yetkisine sahip şirketler arasındadır. Ayrıca uluslararası bir kurum olan RICS (Royal Institution of Chartered Surveyors) tarafından Türkiye’de “Regulated by RICS” olarak ünvanı verilen ilk kuruluştur.

EVA Değerleme’nin kendi alanında 25 adet uluslararası ödülü bulunmaktadır. Finans piyasaları konusunda dünyanın önemli otoritelerinden Euromoney Yayın Kurumunun lider dergisi olan Euromoney Magazine her yıl dünyanın birçok ülkesinde çeşitli kategorilerde en başarılı kurumları bilimsel bir çalışma ile belirlemektedir.  EVA  Değerleme,   2011 senesinde Euromoney tarafından Değerleme Konusunda Türkiye En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması, 2013 senesinde Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde, 2014 senesinde ise “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Araştırma Firması” ödülüne, 2016, 2017 ve 2018 senelerinde tekrar Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde layık görülmüştür. 2020 yılında ise  Euromoney’in “Real Estate Awards 2020” ödülleri kapsamında, Türkiye’nin en iyi Gayrimenkul Araştırma ve Gayrimenkul Değerleme firması seçilmiştir. Ayrıca uluslararası International Property Awards, EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlığı 2013-2014 senesi ödüllerinde “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması” ve “Avrupa’nın En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması”;  2014-2015, 2015-2016, 2016-2017, 2017-2018 ve 2018-2019 senesinde ise arka arkaya tekrar “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması”  olarak seçmiştir. Tüm bu ödüller yanısıra 2017 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Best Property Appraisal Company, Turkey 2017”, 2018 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Most Innovative Real Estate Valuation Brand, Turkey 2018, 2023 senesinde tekrar Global Brands Magazine tarafından “Best Real Estate Advisor Turkey 2023 ödülüne layık görülmüştür. 

EVA Gayrimenkul Değerleme, her türlü gayrimenkul ve gayrimenkule dayalı hak ve faydaların değerlemesi, makine ve ekipman değerlemesi hizmetleri vermekte, gayrimenkul projelerinde fizibilite, şerefiyelendirme, yer seçimi analizi, çalışmaları yapmakta, en iyi ve en verimli kullanım etütleri hazırlamakta, kurumsal imar barışı danışmanlığı hizmeti vermekte, finansal kurumlar için kredilerde yatırım ilerleme raporları hazırlanması hizmetleri vermektedir. Şirketin ortakları ve Yöneticileri arasında Türkiye’nin ilk SPK Lisanslı Değerleme Uzmanlarından Cansel Turgut Yazıcı, Özdil Şahin, Özhan Yurtseven ve Zuhal Balsarı bulunmaktadır. Şirketin Türkiye Otel Sektörü Pazar Analizi Raporu, Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli Analizi raporları, İstanbul Markalı Konut Piyasası Araştırma ve Öngörüler Raporu, İstanbul Yurt sektörü raporu gibi yayınlanmış sektörel araştırma raporları vard

Erzurum’a 500 milyon liraya Holiday Inn yapacak

Reysaş GYO (RYGYO), Erzurum’da hayata geçireceği Erzurum Holiday Inn Otel projesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan turizm yatırım belgesi aldı.

Şirketin yaptığı açıklamaya göre otelin inşaat ruhsatının alınmasının ardından çalışmalara başlanacak. Söz konusu yatırımın 2026 yılında tamamlanması planlanıyor. Diğer yandan yatırımın maliyetinin ise yaklaşık 500 milyon TL olacağı öngörülüyor.

Söz konusu otel projesinin 108 odalı, 216 yataklı, 116 kişilik lokanta ve 380 kişilik de konferans salonunu kapsadığı açıklamada yer aldı.

Kaynak: Turizm Ajansı

GAÜN, güneşten 6 ayda 80 milyon lira gelir elde etti

Gaziantep Üniversitesi (GAÜN), 6 ay önce devreye aldığı güneş enerjisi santralinden (GES) 18 milyon kilovatsaatlik elektrik üreterek 80 milyon lira gelir elde etti.

Gaziantep

Milli Emlak Genel Müdürlüğüne ait Araban ilçesindeki 300 dönüm arazide GES çalışmalarına 2022 yılında başlayan üniversitenin 43 bin 324 panel ile kurduğu 6 enerji adasında14 Şubat’ta geçici kabul tamamlandı, 20 Şubat 2024 tarihinde ise elektrik üretimine başladı.

Şubat ayında 1 milyon 202 bin 998, mart ayında 2 milyon 819 bin 751, nisan ayında 3 milyon 674 bin 603, mayıs ayında 3 milyon 236 bin 778, haziran ayında 3 milyon 309 bin 214 ve temmuz ayında 3 milyon 908 bin 676 kilovatsaat elektrik üretildi.

Gaziantep Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Yumrutaş, AA muhabirine, üniversitenin yıllık elektrik tüketiminin 30 milyon kilovatsaat olduğunu belirtti.

Hazırlanan GES’in üniversite ihtiyacından yüzde 25 daha fazla enerji ürettiğini belirten Yumrutaş, “Temmuz ayı sonu itibarıyla toplam 18 milyon kilovatsaat elektrik üretip, üniversitemize yaklaşık 80 milyon lira girdi sağlamış olduk. Bundan da çok mutluyuz.” dedi.

GAÜN GES projenin iyi bir örnek teşkil ettiğini anlatan Yumrutaş, “GAÜN GES banka finansmanı kullanarak 800 milyon liralık bir yatırımdır. Bu çalışma üniversite ölçeğinde model bir projedir. Santral, önümüzdeki yıllarda üniversitemizin artan elektrik ihtiyacını daha fazla karşılama noktasında önemli bir misyon üstlenecek.” diye konuştu.

Kaynak: AA

İngiltere’den Kalyon Enerji’ye güneş enerjisi santrali için 249 milyon avro kredi

Birleşik Krallık İhracat Kredi Kuruluşu (UKEF) ve Polonya İhracat Kredi Kuruluşu (KUKE) garantörlüğünde, Kalyon Enerji’nin 390 megavatlık güneş enerjisi santraline İngiliz Standard Chartered Bankası tarafından 249 milyon avro kredi sağlanacak.

Londra

UKEF’ten yapılan açıklamaya göre, Kalyon Enerji’nin Niğde, Gaziantep ve Şanlıurfa’da 7 ayrı bölgede kuracağı toplam 390 megavatlık elektrik üretim kapasiteli güneş enerjisi santrallerinin inşası için 249 milyon avroluk finansman sağlanacak.

Proje tamamlandığında söz konusu GES’lerde Türkiye’de 65 binden fazla haneye yetecek miktarda elektrik üretilecek.

İngiliz ihracatçı GE Vernova şirketi, santral için inverter istasyonları, enerji santrali kontrolörleri ve diğer kritik ekipmanları tedarik edecek ve kuracak. Böylece, GE Vernova’nın Staffordshire tesisindeki istihdamının yanı sıra İngiltere’de tedarik zincirinin de desteklenmesi hedefleniyor.

Polonyalı ihracatçılar proje için güvenlik sistemleri ve çelik bileşenler sağlayacak.

Söz konusu kredi UKEF ve KUKE garantörlüğünde Standard Chartered tarafından verilecek. İngiliz ihracat kuruluşu UKEF finansmana yüzde 100 garanti sağlarken, finansmanın 122 milyon avrosu Polonya İhracat Kuruluşu KUKE tarafından reasüre edildi.

İngiltere İhracat Bakanı Gareth Thomas, finansmana ilişkin değerlendirmesinde, İngiliz işletmelerinin dünya standartlarındaki mal ve hizmetlerini farklı ülkelere satabilmeleri için ihracatı artırmanın ekonomiyi büyütme misyonunun parçası olduğunu belirtti.

Kalyon Enerji Üst Yöneticisi Murtaza Ata da söz konusu santralin Türkiye’nin en büyük ikinci güneş enerjisi santrali olacağını dile getirerek, finansmanın Kalyon Enerji’nin UKEF ve GE Vernova ile bugüne kadar güneş enerjisinde gerçekleştirdiği ikinci işlem olduğunu ifade etti.

Kaynak: AA

Türkiye 58. havalimanına 10 Ağustos’ta kavuşacak

Bakan Uraloğlu, Çukurova Uluslararası Havalimanı’nın 10 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla hizmete açılacağını belirterek, “Havalimanı, 5 milyonun üstündeki vatandaşımıza hizmet edecek.” ifadesini kullandı.

Ankara Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, yazılı açıklamasında, Çukurova Uluslararası Havalimanı’nın, Türkiye’nin sivil havacılık alanında gökyüzüne açılan 58. kapısı olacağını vurguladı.

Bakanlıkça yılın başından bu yana, Gayrettepe-İstanbul Havalimanı Metro Hattı’nın son halkası Kağıthane-Gayrettepe kesimi, Sirkeci-Kazlıçeşme Raylı Sistem Hattı, Bakırköy Sahil Kirazlı Metrosu, Kocaeli Şehir Hastanesi Tramvay Hattı, Arnavutköy-İstanbul Havalimanı Metrosu, Yusufeli Merkez Viyadüğü gibi dev ulaşım projelerinin hizmete açıldığını, Türkiye’nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’nın başarıyla uzaya fırlatıldığını anımsatan Uraloğlu, “Şimdi de ülkemizin 58. havalimanı olarak adını tarihe yazdıran bölgesel havalimanı niteliğindeki Çukurova Uluslararası Havalimanı’nı 10 Ağustos saat 15.00’te Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle hizmete açacağız.” bilgisini paylaştı.

Uraloğlu, 2002’de 34,5 milyon olan iç ve dış hat yolcu sayısının 2023 sonunda 214 milyonu aştığına ve Türk semalarından yaklaşık her 15 saniyede bir uçak geçtiğine işaret ederek, bu yılın 7 ayında hava yoluyla seyahat eden yolcu sayısının 129 milyon 738 bin 772’ye ulaştığını bildirdi.

Uraloğlu, bu yıl sonu itibarıyla hava yoluyla 230 milyonun üstünde yolcu taşınmasını öngördüklerini ifade etti.

“Bölgeye yakışan muhteşem bir eser”

2053 hedefleri kapsamında yapımları devam eden Bayburt-Gümüşhane ve Yozgat havalimanları ile yapımını planlanan Karaman Havalimanı’yla aktif havalimanı sayısını 61’e çıkaracaklarına işaret eden Uraloğlu, şunları kaydetti:

“Türk bayrağının yeni taşıyıcısı, dünyaya açılan yeni kapımız Çukurova Uluslararası Havalimanı’mız, ağaç formunda tasarlanan hava kontrol kulesi, Çukurova’nın eşsiz lezzetteki narenciyesinden esinlenen turuncu rengi ve bölgenin simgesi pamuk motifleri ile süslü mimarisiyle tarım ve teknolojiyi bir araya getirerek, Çukurova bölgesinin yöresel kültürünü de yansıtan ve bölgeye yakışan muhteşem bir eser oldu.”

Bakan Uraloğlu, bölgenin tüm hava yolu ihtiyacını karşılayacak havalimanına dair şu bilgileri verdi:

“Yılda 8 milyon yolcu kapasiteli ve 110 bin metrekare terminal alanı bulunan havalimanının 3 bin 500 metre uzunluğa sahip ve 60 metre gövdeli ana pistine en geniş gövdeli uçaklar da iniş yapabilecek. Çukurova Uluslararası Havalimanı, başta Mersin ve Adana ile Osmaniye ve Niğde’ye de olan yakınlığıyla bu şehirlerde yaşayan 5 milyonun üstündeki vatandaşımıza hizmet edecek. Bölge ve ülke genelinde doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 3 bin kişinin istihdamına da katkı sağlayacak.”

Kaynak: AA

Zonguldak Merkez Çarşısı Yeniden Yapılacak: Anlaşma Tamamlandı, İnşaat Ne Zaman Başlayacak?

Zonguldak’ta, Merkez Çarşısı’nın yeniden inşaatı için esnaf ve belediye arasında uzun süredir devam eden müzakereler nihayet sonuçlandı.

Çarşının yeniden yapım süreci ve inşaatın başlangıç tarihi, şehirdeki en çok merak edilen konular arasında yer alıyor. İşte detaylar…

Geçmiş Sorunlar ve Yıkım Süreci

Merkez Çarşısı, geçtiğimiz yıllarda dayanaksız olduğu gerekçesiyle yıkılmıştı. Çarşının eski yapısının güvenlik açısından risk taşıdığı belirtilerek, yıkım kararı alınmıştı. Yıkım süreci sonrasında, Zonguldak Belediyesi yeni bir çarşı inşaatı için planlamalara başladı. Ancak, bu süreçte çeşitli sorunlar ortaya çıktı.

Başkan Ömer Selim Alan Dönemindeki Kat Sorunları

Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan döneminde, Merkez Çarşısı’nın yeniden yapılması için esnaf ile belediye arasında kat sorunu yaşandı. Esnafın, yeni projede sahip olacağı dükkanlar ve katlar konusundaki endişeleri, sürecin yavaşlamasına neden oldu. Bu sorunların çözülmesiyle birlikte, projede ilerleme kaydedilmesi bekleniyordu.

Yerel Seçimlerin Etkisi ve İşgaliye Bedeli Tartışmaları

Sorunların çözülmesinin ardından, araya yerel seçimler girdi. Seçim dönemi nedeniyle, projede belirli bir süre duraksama yaşandı. Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem’in göreve gelmesinin ardından, esnaflardan işgaliye bedeli talep edildi. Bu durum, projeyle ilgili yeni bir tartışma yarattı ve sürecin uzamasına yol açtı.

Anlaşmanın Sağlanması ve Yeni Gelişmeler

Sonunda, belediye ve esnaflar arasında uzun süren görüşmelerin ardından anlaşma sağlandı. Anlaşmanın detayları kamuoyuyla paylaşılırken, Merkez Çarşısı’nın yeniden inşaatı için umutlar tazelendi. Anlaşmanın sağlanması, hem esnaf hem de şehir halkı tarafından olumlu karşılandı.

İnşaatın Başlangıç Tarihi ve Proje Süreci

Anlaşmanın sağlanmasının ardından, gözler Merkez Çarşısı’nın yeniden inşaatına çevrildi. İnşaatın ne zaman başlayacağı ve projenin tamamlanma süreci, halkın en çok merak ettiği konular arasında yer alıyor. Yetkililer, proje ile ilgili detaylı bir takvim ve inşaat süreci hakkında bilgi verecek. İnşaatın başlamasıyla birlikte, çarşının eski günlerine kavuşması için adımlar atılacak.

Proje ve İnşaatla İlgili Beklentiler

Merkez Çarşısı’nın yeniden yapımı, Zonguldak şehir merkezi için büyük bir önem taşıyor. Yeni çarşının, esnafın iş yapma koşullarını iyileştirmesi ve şehrin ticaret hayatına katkıda bulunması bekleniyor. Proje tamamlandığında, Merkez Çarşısı’nın modern bir yapıya kavuşması ve eski görkemli günlerine dönmesi hedefleniyor.

Kaynak: İmza Gazetesi

Roca Grup, 2023 yılında 2,057 milyon Euro ciro elde etti. 2024 yılında da sürdürülebilir büyüme için çalışmalarına devam ediyor

4 kıtada 39 ülkede yerleşik 19.768 çalışanı bulunan, 79 fabrikasıyla sektörün öncü konumunda yer alan Roca Grup, 2023 yılında elde ettiği 2,057 milyon Euro ciro ve yaptığı 153 milyon Euro’luk yatırımla büyümesini sürdürüyor. Pandemi sonrası dönemde inşaat sektöründeki daralma ve tüketici önceliklerindeki değişime rağmen satışlarını artıran, 170’ten fazla ülkede ticari faaliyetlerini sürdüren Roca Grup, yıl sonunu 27 milyon Euro net kâr ile kapatırken, Roca Türkiye 2023 yılını yüzde 69 büyüme ile sonlandırdı.

Banyo alanları için tasarladığı ve ürettiği yenilikçi ürünleriyle dünyanın önde gelen markalarından Roca Grup, başarılı yatırımları ve yenilikçi ürün grupları ile büyümesini sürdürüyor. 2023 yılını; yüksek faiz oranları ve salgın sonrası inşaatlardaki yavaşlamaya rağmen; 2,057 milyon Euro ciro ile kapattı. FAVÖK’te ise, cironun yüzde 15’ine eşdeğer olan 318 milyon Euro’ya ulaşan Roca Grup, 2023 yılı sonunda 27 milyon net kâr elde etti. 2023 yılında toplam 1 milyon armatür ve gömme rezervuar üretimi gerçekleştiren Roca Türkiye ise; İspanya, İsviçre, Bulgaristan, Portekiz ve Fransa olmak üzere toplam 40 ülkeye gerçekleştirdiği ihracatla birlikte 2023 yılını, önceki yıla göre yüze 69 büyüme ile kapattı.


2022’ye göre yüzde 13 artışla 153 milyon Euro’luk yatırım yapıldı
2023 yılındaki yatırım oranını bir önceki yıla göre yüzde 13 artırdıklarını belirten Roca Grup CEO’su Albert Magrans, “Roca Grup olarak, yeni yatırımlarımız ve ürünlerimizle büyümemizi sürdürüyoruz. Bu kadar karmaşık bir yılda, 2022’ye göre yüzde 13 artışla 153 milyon Euro’luk yatırım gerçekleştirdik. Bu yatırımlar çerçevesinde fabrikalarımızın üretim kapasitelerini genişlettik ve iyileştirdik. Yetkinlik merkezlerini güçlendirirken, dijitalleşme ve yeni ürünlerin
geliştirilmesiyle birlikte sürdürülebilirlik yol haritasında belirlenen kilometre taşlarının ilerletilmesi için çalıştık. Ayrıca, tesislerimizi ve mağazalarımızı yeniledik. Öte yandan, Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulan Madeli’yi satın alarak, grubun armatür ve premium banyo mobilyası bölümünü daha da güçlendirdik. Tüm bu başarılı yatırımlarımız, yenilikçi ürünlerimiz ve profesyonellerimizin çabaları ile şirket bizi mutlu eden bir büyüme elde etti. Bu büyüme ile bu yıl da şirketimize değer katacak yatırımlar yapmaya devam ediyoruz” diye konuştu.


25 milyon Euro’luk iki yatırım gerçekleştirildi
Roca Group Ventures platformu ile de birçok yatırım gerçekleştirdiklerini belirten Magrans, şöyle devam etti: “Roca Group Ventures platformu ile 25 milyon Euro’luk iki yatırım gerçekleştirdik. Bunlardan ilki, hareket kabiliyetini azaltmaya yönelik ürünlerin üreticisi olan ve aynı zamanda ev kazalarını önlemeye ve banyo alanının kullanımını kolaylaştırmaya yönelik ürünler geliştirip dağıtan İspanyol KMINA şirketi oldu. İkinci olarak, ofisler, oteller ve tatil köyleri için yapay zeka destekli akıllı ve sürdürülebilir su arıtma cihazları geliştiren, üreten ve dağıtan Hintli su teknolojisi girişimi olan Boon’a yatırım yaptık. Roca Grup olarak, tüm bunlarla birlikte sürdürülebilir büyüme hedeflerimize emin ilerliyoruz Yılın geri kalanında da yeni yatırımlar ve inovatif ürünlerle büyümemizi sürdürmeyi amaçlıyoruz.”


“2045’e kadar net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyoruz”
Sürdürülebilirlik çalışmalarına da hız kesmeden devam ettiklerini vurgulayan Magrans, “Sürdürülebilirlik, Roca Grup’un en önem verdiği konuların başında geliyor. Bu bağlamda, 2023 yılında Avusturya’daki Gmunden tesisinde sıhhi seramik üretimi için dünyanın ilk elektrikli tünel fırınını devreye alarak seramik sağlık gereçleri ve tüm seramik sektöründe paradigma değişimine öncülük eden benzeri görülmemiş bir kilometre taşına imza attık. Tesislerimizdeki enerji kullanımını ise yüzde 57 oranında azalttık. Bu sayede son 7 yılda Co2 emisyonlarını yüzde 50 azalttık. Amacımız, 2045’e kadar net sıfır emisyona ulaşmak” ifadelerini kullandı.


Roca Hakkında :
Roca, mimari, inşaat ve iç mekanlar için tasarlanmış banyo alanı için ürünlerin tasarımı, üretimi ve pazarlamasına adanmış bir şirkettir. Kökleri 100 yıl öncesine dayanan Roca 4 kıtada 22 ülkede yer alan 79 üretim tesisi ile 22 bine yakın kişiye istihdam sağlıyor. Yıllık yaklaşık 2,09 milyar Euro ciroya sahip olan Roca, ürün ve çözümlerini 170’ten fazla pazarda müşterileriyle buluşturuyor.

Tosyalı Holding’den Karbon Salınımını Sıfırlayacak Projeler

Tosyalı Holding CEO’su Dr. Suhat Korkmaz, gündemlerindeki yeşil enerji ve karbon salınımını minimize etme projeleri hakkında açıklamada bulundu.

3 kıtada sayıları 40’a yaklaşan tesisi ve yaklaşık 15 bin çalışanıyla 70 yıldır faaliyet gösteren Tosyalı Holding, yeni yatırımı Tosyalı Demir Çelik Sarıseki Tesisi ile birlikte 10 milyon ton üretim kapasitesine ulaştı. Dünya Çelik Üreticileri Birliği verilerine göre 2022 yılında dünya ham çelik üreticileri arasında 77. sırada yer alan şirket, 100’ü aşkın ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. 150 farklı kategoride binlerce çeşit ürünüyle otomotivden beyaz-eşyaya, enerjiden inşaata kadar birçok sektörün ihtiyaçlarını karşılıyor. Türkiye’de Osmaniye ve İskenderun’daki tesislerinin yanı sıra Cezayir’den sonra Senegal ve Angola’da da yatırımlara başlayan Tosyalı’nın, İskenderun ve Cezayir’deki liman işletmeleri ve devam eden yeni liman yatırımlarına ek olarak, Erzin’de de liman yatırımı planladığını söyleyen Tosyalı Holding CEO’su Dr. Suhat Korkmaz, gündemlerindeki yeşil enerji ve karbon salınımını minimize etme projelerini ise şu sözlerle anlattı:

EN İLERİ TEKNOLOJİLERİ KULLANIYOR

“Karbon vergilerinin gündemde olduğu bir süreçteyiz. Buradaki ürünlerimiz yeşil çelik kategorisinde ve sürdürülebilirlik açısından da çok ciddi katma değer yaratıyor. Fabrikamızda en ileri teknolojileri kullanıyoruz ve bu da karbon salımını önemli oranda önlüyor. Örneğin bu tesiste Quantum Furnace teknolojisi kullanıyoruz ve bu Türkiye’de bir ilk. Oldukça düşük elektrikli tüketimi ile enerji tasarrufu sağlıyor, daha az karbon salımına yol açıyor. Bu fabrikada buna benzer birçok ileri teknoloji kullanıyoruz. Bu sayede bu tesisimiz %30 daha az elektrik enerjisi ve %15 daha az doğalgaz tüketecek.  Ayrıca daha verimli hurda kullanımı yapacağız. Güneş gibi yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarını kullanacağız. Bu yatırımlarla yüksek fırınlara göre %70, geleneksel ark ocaklarına göre %20 daha az karbon ayak izi ile son derece çevreci bir tesis olacak. Kademeli olarak tesisimiz tüm fonksiyonlarıyla önümüzdeki dönemde üretime geçtiğinde gerçekten Türkiye için ciddi bir katma değer yaratacak.”

DÜNYANIN EN BÜYÜK ÇATI ÜSTÜ GES’İ TAMAMLANMAK ÜZERE

Bununla birlikte fosil yakıtlara alternatif olarak güneş enerjisi ve karbon salımı sıfır olan hidrojenin kullanımına yönelik çalışmalarının da devam ettiği bilgisini payalaşan Korkmaz, “Yatırımına geçen yıl başladığımız dünyanın en büyük çatı üstü GES projesini tamamlamak üzereyiz. Ayrıca yine geçen yıl doğalgaza alternatif olarak hidrojenin tav fırınlarında yakıt olarak kullanılması ile fosil yakıt tüketimini minimize etmeyi, yeşil çelik üretimine katkı sağlama hedefiyle yaptığımız deneme çalışmalarını tamamladık. Elde ettiğimiz bu çıktıları kullanarak üretimde hidrojen kullanımına yönelik süreçlerimizi geliştirmeye devam ediyoruz. Hidrojen konusunda birçok seçeneği değerlendiriyoruz. Cezayir’deki Tosyalı Algérie tesisimizde yapımı devam eden ikinci DRI tesisi ile sağlanan teknoloji sayesinde üretimde tamamen hidrojen kullanabilir hale geleceğiz.” dedi.

Kaynak: Endüstri Haber

Erciyes’e yeni otel geliyor

Kayseri’nin kış turizmi merkezi Erciyes’te yeni bir otelin temeli atıldı.

Kayseri Erciyes’e yeni otel geliyor.

Arlberg Chalet isimli otel projesinin temeli geçen hafta sonu düzenlenen törenle atıldı.

Develi kapıda gerçekleştirilen temel atma törenine AK Parti Kayseri Milletvekili Murat Cahid Cıngı, Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu, Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın da katıldı.

AEE Turizm A.Ş. tarafından Erciyes’te temeli atılan otelin adı Arlberg Chalet olduğu belirtildi.

Turizmci Fikret Çelikkesir, otel projesiyle ilgili olarak ‘Kayserimize Erciyesimiz’e hayırlı olsun. Arlberg sport olarak 30 yılı aşkın süredir Erciyes kayak merkezinde hizmet veren işletmemize yeni bir yatırım ekliyoruz. Erciyes master planı fikir babası Arlberg Sport kurucusu Mehmet Eğlenceoğlu şefimizin izinde Erciyes’e Türkiye turizmine hizmete devam edeceğiz’ dedi. 

Kaynak: Kayseriolay

Malatya’da o ihale sonuçlandı, inşaat başlıyor!

Malatya’da, Battalgazi İlçesi Üçbağlar Mahallesi 36. Bölge 1. Etap’ta 345 adet konut ve 4 adet dükkânın inşa sürecine başlanacak.

Battalgazi İlçesi Üçbağlar Mahallesi 36. Bölge 1. Etap’ta yapılacak olan altyapı ve çevre düzenlemesi işi ihale edildi. Bu kapsamda bölgeye, 345 adet konut ve 4 adet dükkân inşa edilecek.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, konuyla ilgili “ Yeni bir konut ve dükkân ihalesi daha sonuçlandı. Merkez Battalgazi İlçesi Üçbağlar Mahallesi 36. Bölge 1. Etap’ta 345 adet konut ve 4 adet dükkân inşaatı ile altyapı ve çevre düzenlemesi işi 5 Ağustos’ta ihale edilmiştir. Şehrimize hayırlı olsun. Malatya’mız için çalışmaya ve yeni projelerle hemşerilerimize müjdeler vermeye devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

Kaynak: Malatya Söz

Araplar için yapılmıştı: Yıllardır boş duruyordu… Şato Villalar için karar verildi

Bolu’da 2011’de Araplara satılmak amacıyla başlayıp inşaatı yapan Sarot Grup’un mali sorunları nedeniyle yılan hikayesine dönen ‘Şato Villalar’ olarak bilinen Burj Al Babas projesine, ABD merkezli Nova Grup Holding, yatırımcı olmak için girişimde bulundu.

Bolu Mudurnu’da 2011’de yapımına başlanan 732 villa, AVM, otel ve 2 kongre merkezinin yer aldığı proje kapsamında şato tipindeki villalardan 580’inin kaba inşaatı tamamlandı.

Villalardan 350’si Katar, Bahreyn, Kuveyt, Dubai ve Suudi Arabistan’daki müşterilere satıldı.

Arap müşterilerin taksitleri zamanında ödememesi ve şirketin ekonomik planlamada yaşadığı sorunlar nedeniyle ‘Burj Al Babas’ adlı projenin sahibi Sarot Termal Grup, 2018 Haziran’da konkordato için başvurdu.

İstanbul 3’üncü Ticaret Mahkemesi, 2018’in Eylül ayında Sarot Grup çatısı altındaki 3 şirket hakkında iflas kararı verdi.

Şato tipi mimarisiyle dikkat çeken proje durdu. Proje özellikle mimarisiyle dünya çapında ünlendi. Yapıların Cittaslow (Sakin Şehir) ünvanı alan ve UNESCO Kültür Mirası Listesi’ne aday olan Mudurnu’nun tarihi dokusuna yakışmadığı yönünde çok sayıda eleştiri yapıldı.

İFLAS VE KONKORDATO KARARI KALDIRILDI

Daha sonra İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17’nci Hukuk Dairesi, geçen yıl Sarot Grup’a ait 3 şirket hakkında verilen iflas kararını kaldırdı.

İlerleyen hukuki süreçte konkordato başvurusu da kaldırılan şirket hakkında satış izni verildi.

‘EKONOMİYE VE TÜRKİYE TURİZMİNE KAZANDIRILACAK’

Amerika Birleşik Devletleri merkezli Nova Grup Holding şirketi, yarım kalan Burj Al Babas’ı tamamlamak adına yatırımcı olmak için girişimde bulundu.

Nova Grup ve Sarot Grup’un temsilcileri projenin tamamlanması için Ankara’da görüşme yaptı.

Nova Grup Holding Türkiye CEO’su Müjdat Güler, projenin eski sahipleri ve taşınmaz satın alan hak sahipleri açısından hiçbir sorun yaşanmadığını söyledi.

Satışla ilgili hukuksal sürecin devam ettiğini aktaran Güler, yarım kalan proje için, “Burada bir yatırım var, burası tekrar ekonomiye ve Türkiye turizmine kazandırılacak. Bazı ufak hukuki sorunlar var. Oranın ekonomiye kazandırılması gerekiyor. Tadilatı yapılmadan geçen her gün, yapılar daha fazla zarar görüyor” dedi.

Güler, sürecin tamamlanmasının ardından gerekli açıklamayı yapacaklarını vurguladı.

‘GÖRÜŞME AŞAMASINDAYIZ’

Sarot Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Yerdelen de sürecin devam ettiğini belirterek, “Şu anda bu konuyla alakalı görüşme aşamasındayız. İnşallah hayırlı haberler vereceğim” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Sözcü

Kuzey Kıbrıs, Bireysel ve Kurumsal Yatırımcıların Yeni Gözdesi

Kuzey Kıbrıs, stratejik konumunun getirdiği avantajlarla birlikte, yerli ve yabancı yatırımcılara avantajlı bir yatırım ortamı sunarken, iş ve yaşam ortamının kalitesi ile birlikte, doğrudan yatırımlara çeşitli yatırım teşvikleri de sağlıyor. EVA Gayrimenkul Değerleme Personeli Eylül Helin Gül, Kıbrıs’taki gayrimenkul piyasasını mercek altına aldı. Lefkoşa merkez bölgesinde ticari imarlı arsaların talep edilen m 2 birim satış fiyatı minimum 200 GBP ile maksimum 1.100 GBP arasında değişirken, Girne‘de lüks villalar için talep edilen fiyatlar 1 milyon 200 bin sterlin ile 2 milyon 500 bin sterlin aralığında yer alıyor.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin son yıllarda konut sektörü özelinde büyük bir gelişme gösterdiğini vurgulayan EVA Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Eylül Helin Gül, “Kıbrıs’ın doğal güzellikleri, uygun maliyetler ve son yıllarda fazlalaşan konut stoku ile yabancı yatırımcılar için Kıbrıs’ın tercih edilebilirliğini arttı. Bölge genelinde özellikle Girne ve İskele bölgelerinde yeni yapılan konut projeleri son yıllarda gelişirken, İskele bölgesi ise geniş arazi potansiyeli bulundurması nedeniyle büyük yatırım potansiyeli barındırmakta. Son zamanlarda İskele Liman bölgesinde karma projeler yapılmaya başlanmış ve inşaat hareketliliği bu bölgeye kaymıştır. Girne Merkez ve İskele bölgelerinde yeni dönem için büyük potansiyel taşıyan karma projeler (içerisinde otel, alışveriş alanları, büyük sosyal donatılar bulunduran konut projeleri) yapılmaya başlanmıştır. Bu yaşanan yenilikler ile beraber KKTC’nin konut sektörü hem yerli hem de yabancı yatırımcıları cezbetmektedir.” dedi.

Gül, şöyle devam etti:


Yükselen emlak fiyatları fırsat oluşturuyor
Kuzey Kıbrıs, küçük ama hızlı büyüyen ekonomisi ve sürekli yukarı doğru bir yükseliş kaydeden emlak fiyatları ile hem bireysel hem de kurumsal gayrimenkul yatırımcısı açısından fırsat oluşturuyor. Son yıllarda yaşanan Covid-19, Rusya-Ukrayna Savaşı ve İsrail-Filistin Savaşı olayları Kıbrıs’ı yabancı yatırımcılar için cazip bir yer haline getirmiştir. Covid-19 sonrası, Kıbrıs’ta artan konut talebi ile birlikte Bellapais bölgesi, İskele ve Girne bölgesinde geliştirilen karma konut projelerinin sayısında önemli bir artış ortaya çıkmış, projeler hız kazanmıştır.

Kıbrıs’ın barındırdığı öğrenci potansiyeli de konut yatırımları için önemli bir etkendir. Öğrencilerin oluşturduğu kiralık konut
talebi özellikle üniversitelere yakın bölgelerde kiralık konut fiyatlarını oldukça artırmakta ve kira geri ödeme sürecinin düşmesine neden olmaktadır.

Girne ve İskele bölgelerinde konut projeleri artıyor
KKTC genelinde konut fiyatları COVİD-19 sonrası önemli bir artış göstermiştir. Son üç yılda dünyada yaşanan gelişmeler (COVİD-19, Rusya – Ukrayna Savaşı vs.) sonucu KKTC’nin yatırımcılar için cazibesinin arttığı görülmüş “101evler.com” verilerine göre KKTC genelinde konut fiyatlarının pound cinsinden son üç yıldaki artışı yaklaşık %92 iken bu büyük artışın Mart 2021 itibariyle oluştuğu gözlemlenmiş olup, 2018 – 2021 yılları arasındaki pound cinsinden konut fiyatlarının oldukça stabil olduğu tespit edilmiştir. Kıbrıs genelinde özellikle Girne Merkez Bölgesindeki konut fiyatlarının pound cinsinden son üç yılda yaklaşık %96’lık bir artış gösterdiği bilgisi alınmıştır. KKTC genelinde olduğu gibi Girne Merkez Bölgesinde de 2018-2021 yılları arasında konut fiyatları stabil bir şekilde ilerlerken Mart 2021 sonrası büyük bir
yükselme eğilimine girmiştir. Konuta olan talep sebebi ile Girne ve İskele bölgelerinde konut projelerinin de sayı olarak artmaya başladığı tespit edilmiştir.

Kıbrıs’ın barındırdığı öğrenci potansiyeli de konut yatırımları için önemli bir etmendir. Öğrencilerin oluşturduğu kiralık konut talebi özellikle üniversitelere yakın bölgelerde kiralık konut fiyatlarını oldukça artırmakta ve kira geri ödeme sürecinin düşmesine neden olmuştur. Yıllık veya 6 aylık olarak öğrencilere kiralanan evler yatırımcılar için Kıbrıs’ı ilgi çekici bir alan haline getirmektedir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti emlak piyasasında Türkiye’den farklı olarak “Kıbrıs Dönümü” tabiri kullanılmaktadır. Kıbrıs’ta arazi alım satımlarında “dönüm, evlek, ayak kare (ay 2) ölçü birimleriyle karşılaşılmaktadır ve Kıbrıs’ta işlem gösteren birçok emlakçı da alım satım işlemleri sırasında bu ölçü birimlerini kullanmaktadır.

Bu ölçü birimleri;


1 Dönüm = 4 Evlek = 14.400 ay 2  = 1.338 m 2
1 Evlek = 3600 ay 2  = 334,5 m 2
1 m2 = 10,76 ay 2 , olarak gösterilebilmektedir.


“Kıbrıs Dönümü” Kıbrıs genelinde arazi alım satımlarında en çok kullanılan ölçü birimlerinden birisidir. Bölge genelinde araştırma yapılırken birim fiyatlar m 2 ve dönüm cinsinden alınmış olup yazı genelinde evrensel bir dil kullanılabilmesi için arsa birim satış fiyatları m 2 fiyatları üzerinden karşılaştırılmıştır. Lefkoşa merkez bölgesinde ticari imarlı arsaların talep edilen m 2 birim satış fiyatı minimum 200 GBP ile maksimum 1.100 GBP arasında değişiyor. Bölgede yapılan araştırmalara göre Lefkoşa’da ticari arsaların talep edilen m 2 birim
satış fiyatı ilçenin batı, merkez ve doğu aksına göre sırasıyla minimum 200 – 700 – 340 sterlin, maksimum 450 – 1100 – 485 sterlin aralığında bulunuyor.

Girne merkezde fiyat aralığı yükseliyor

Girne merkezde ticari arsaların talep edilen m 2 birim satış fiyatı minimum 186 – 336 sterlin, maksimum 600 – 1.420 sterlin iken, Alsancak bölgesi denize sıfır arazilerin m 2 birim satış fiyatı minimum 290 – 410 sterlin, maksimum 560 – 750 sterlin aralığına yükseliyor. Girne merkez bölgesinde son dönemlerde artan karma konut projelerinin artmasıyla birlikte ticari arsa stoku azalmış olup, fiyatlarının arttığı
bilgisine ulaşılmıştır.

İskele’de arsaların talep edilen m 2 birim satış fiyatı minimum 180, maksimum 680 sterlin

İskele bölgesi son yıllarda konut ve turizm yönünden yükselişe geçmiştir. İskele Bölgesinin sahile olan yakınlığı yatırımcılar için cazip bir yöne çekerken, havalimanına ve şehre olan uzaklığı da arsaların ve konutların fiyatlarının Girne ve Lefkoşa’ya göre düşük kalmasına sebep olmuştur. İskele’de arsaların talep edilen m 2 birim satış fiyatı minimum 180 sterlin, maksimum 680 sterlin değerinde. Denize sıfır olan arsaların ise m2 birim satış fiyatlarının 410 – 680 sterlin arasında değiştiği tespit edilmiştir.


KKTC Yabancı Yatırımın dikkatini çekiyor
KKTC’de Konut Piyasası KKTC’nin günümüzdeki sosyoekonomik durumu genç ve dinamik bir yapıya sahip. Bu durum konut piyasasına olumlu etki ederken, sürekli gelişen bir sektör olduğunu göstermekte ve avantaj olarak kabul görülüyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti konut sektöründe yerli ve yabancı yatırımcıların rol aldığı ve yine yerli ve yabancı yatırımcıların taşeron olarak da önemli roller üstlendiği bir piyasa. Bölgede yapılan araştırmalara göre konut sektöründe ağırlıklı olarak İngiliz ve Türk kökenli birkaç inşaat şirketinin öne çıktığı tespit edilmiştir.

Getirisi en yüksek konut piyasası
Yatırım bazında getirisi en yüksek alan olan konut piyasası ciddi geri dönüşü sayesinde en çok tercih edilen yatırım modeli olmakla birlikte, Kuzey Kıbrıs’ın bulunduğu coğrafi konumda yer alan komşularına bakıldığı zaman sahip olduğu ortam ve komşularına oranla konut fiyatlarının daha düşük olması yabancı yatırımcının dikkatini çeken diğer bir konu. Turizm, eğlence ve yüksek okuma oranı sektörü büyütüyor
Çok sayıda üniversitenin ve yüksek okuma oranının sağladığı genç nüfus üniversite eğitimi süresince gayrimenkullerde konaklama yapıyor ve ekonomiyi canlandırıyor.


Eğitimin ve turizmin gelişmesi gayrimenkul sektörünü büyütmeye devam ediyor. 2022 yılında önceki yıla göre en yüksek sektörel büyüme yaklaşık %41 ile “Ticaret+Turizm” sektöründe kaydedilmiştir. Yapılan araştırmalara göre KKTC ilçelerinde daireler genellikle 3+1, 2+1 ve 1+1
olarak tasarlanıyor. Lüks dairelerin genellikle Covid-19 sonrası inşa edildiği belirtiliyor. Standart daire, bina yaşı 10 yıl ve üzeri olan, kapalı alan büyüklüğü ortalama 75 m 2 ile 130 m 2 arasında olan daire modelleri olarak tanımlanıyor. Lüks villa 200 m 2 üzerinde, özel yüzme havuzu, geniş bahçe ve 3 yatak odasından fazla özelliğe sahip konut modeli olarak tanımlanıyor. Standart villalar ise genellikle yüzme
havuzu bulunmayan, ortalama en fazla 200 m 2 kapalı alan büyüklüğüne sahip
konutlardan oluşuyor.


Girne Merkez’de lüks villa maksimum 3 milyon sterlin

Girne konut sektöründe KKTC‘de öncü konumda bulunuyor. Kira getirisi ve satış karı açısından en yüksek rakamlara ulaşılan Girne‘de genellikle villa ve apartman dairesi olan rezidans modelinde tasarlanmış konutlar görülüyor. Girne’nin gelişen potansiyeli yatırımcılar tarafından karma konut projeleri olarak değerlendirilmeye başlamış olup, konut fiyatları bu karma projeler için m 2 birim fiyatı olarak bölgenin ortalamasını yükseltmektedir.


Girne‘de lüks villalar 1 milyon 200 bin sterlin ve 2 milyon 500 bin sterlin aralığında Girne‘de lüks villa talep edilen fiyatları Bellapais bölgesinde 1 milyon 200 bin sterlin ve 2 milyon 500 bin sterlin aralığında, yer almaktadır. Standart daireler batıda 490 bin ve merkezde 950 bin sterlin değerine kadar yükselmektedir. Girne merkezde yapılan yeni projelerde fiyatlar büyüklüklere göre değişmekte olup, talep edilen
fiyatlar minimumda 250 bin sterlin ve maksimumda 2 milyon sterline kadar yükselmektedir.


Kıbrıs’ta yeni yapılan projeler incelendiğinde birim satış fiyatı açısından yüksek olan bölgenin Girne Merkez olduğu tespit edilmiş ve özellikle deniz gören / denize cephesi olan projelerin yüksek birim fiyatlardan satışa çıktığı görülmektedir. Merkez bölgesi Girne’nin merkezini oluşturmaktadır ve özellikle Alsancak, Lapta bölgesi oteller ile yapılaşmış durumdadır. Proje alanı yakınlarında AVM projeleri ve karma konut projeleri olduğu tespit edilmiştir. Değerleme konusu gayrimenkulün konumlu olduğu Girne Marinası bölgesi merkezi özelliği ile reklam kabiliyeti oldukça yüksek bir bölgedir.


Girne merkezde yapılan lüks projelerde talep edilen m 2 birim fiyatları 2.900 sterlin ile 5.000 sterlin arasında değişmektedir. Girne’de yapılan araştırmaya göre deniz gören konut projelerinin birim satış fiyatlarının diğer bölgelerdeki projelere göre daha yüksek olduğu bilgisine ulaşılmıştır.

İskele‘de yeni konut projeleri bölgenin tercih edilebilirliğini artırmaktadır Yeni gelişmekte olan İskele‘de karma projeler ve nitelikli konut pazarı gelişim gösteriyor. Özellikle İskele geniş bir arazi potansiyeli bulunması sebebiyle yakın gelecek için büyük yatırım potansiyeli barındırmaktadır. Son zamanlarda bölgelerde birkaç markalı konut projesinin ve yeni otellerin oluşturduğu bir inşaat hareketliliği başlamış bulunmaktadır. İskele‘de standart daire için talep edilen fiyatlar 55 – 100 bin sterlin, lüks daireler için ise 120 bin – 1 milyon sterlin değerinde. İskele bölgesinde yapılan lüks projelerde m 2 birim fiyatları 2.000 sterlin değerindedir.


“101evler.com” verilerine göre, İskele Bölgesindeki konut fiyatlarının son üç yılda yaklaşık pound cinsinden %97’lik bir artış gösterdiği bilgisi alınmıştır. Son altı yıllık değişime bakıldığında da Kıbrıs genelinden farklı olarak bölgedeki konut fiyat artışlarının Mart 2019 yılı itibariyle başladığı ve 2022 yılında yukarı doğru hızlı bir ivme kazandığı görülmüştür. “

Yatırımcılar Konut Almak İçin Belirsizliğin Bitmesini Bekliyor

TÜİK’in açıkladığı Haziran 2024 konut satış istatistiklerini değerlendiren Gayrimenkul Hizmet Ortaklığı (GHO) Genel Müdürü Özkan Yalaza, konut satışındaki aşağı yönlü seyrin, yaz aylarında da devam etmesini beklediklerini söyledi.

TÜİK’in açıkladığı Haziran 2024 konut satış istatistiklerine göre Türkiye genelinde konut satışları geçen yıl Haziran göre yüzde 5,2 azalarak 79 bin 313 olarak gerçekleşti.

Yalaza, açıklanan rakamların yatırımcıların harekete geçmek için belirsizliğin ortadan kalkmasını beklediğini ortaya koyduğunu dile getirdi.

Bir süredir gündeme gelen konuta ek vergi konusunun da belirsizliği artırdığını vurgulayan Özkan Yalaza, “Yatırımcının belirsizlik ortadan kalkmadan alım yapmasını beklemek zor. Şu anda kiralarda ek vergi, ikinci ve üçüncü konuta ek bir kira vergisi tartışılıyor. Ayrıca konut satışında yine ikinci ve üçüncü konutta yeni bir vergi gelirse bu sistem devam eder. Yatırımcı fiyatların stabil olması nedeniyle parasını yüksek getirili mevduatta değerlendirmeye devam ediyor. Piyasayı da gözlemliyor. Ne zaman konut fiyatlarında yukarıya doğru bir yükseliş görecek o zaman mevduattan çıkıp, gayrimenkul ihtiyacını karşılayacak. Yatırımcılar birikimini mevduatta tuttuğu her günü avantaj ve kar olarak görüyor. Şu anda ev ihtiyacı yoksa ve yatırım amaçlı alım yapacaksa, yatırımcıyı oradan çıkarıp konuta yönlendirmek kolay olmayacaktır” diye konuştu.

KREDİ OLANAKLARI ARTIRILMALI

Yaz aylarında gurbetçi Türkler’in gayrimenkul konusunda eskisi gibi bir ivme yaratmadığına da dikkat çeken Özkan Yalaza, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu anda gurbetçi kesimde de eski hareketlilik yok. Bu durumun değişmesi için kredili satışların önünün açılabilmesi gerekli. Bunun banka kredileriyle geriye gelmesi çok mümkün görünmüyor. Şu anda yüzde 3,5 ile yüzde 4’ün altında kredi bulmak da çok olası değil. Bu kredilerin kısa vadede yüzde 1’in altına inmesi de zor. Devletin bu durumla ilgili konut stoğunu düşürmeye dönük, ilk evim kredisi gibi, çeşitli kredi olanaklarını artırması önemli. Ancak ilk evim kredisi deyip maksimum 1 milyon liralık bir kredi verilmesi de sorunu çözmüyor. Kredinin devlet tarafından ne ölçüde destekleneceği de çok önemli. Kısa vadede enflasyon rakamları veya mevduat faizleri yüzde 10 ve 15 seviyesine düşmeyecektir. Bu 1-1,5 buçuk yıllık bir süre içinde ancak gerçekleşebilir. 2025 sonuna kadar kademeli bir düşüş bekleniyor. Ama bizim daha önceki yıllardaki gibi yüzde 1’in altında kredi oranlarını görmemiz 2026’yı bulacaktır”

KİRALARDA YÜKSELİŞ SÜRECEK

Konut ve barınma krizinin ülkede çok ciddi sorunları da beraberinde getirdiğin vurgulayan Yalaza, şunları söyledi: “Mal sahibi ve kiracı dava sayılarında rekor artış var. Eski kiracı ile yeni kiracı arasındaki kira rakamlarında makas çok açıldı. Bu durum kiracı açısından çok gergin bir ortam yaratıyor. Konut değiştirmek maddi ve psikolojik açıdan çok zor bir konu. Bir yıldır bu sorun artarak devam ediyor. Kiradaki yüzde 25 artış sınırının kalkması da kira rakamlarının çok yükselmesine neden oldu. Haziran ayında kira artış oranı yüzde 65 olarak gerçekleşti. Bunun yöntemi kiraya sınır koyarak değil, satılacak ve satın alınacak konuta ulaşmayı sağlayacak yolları açmakla mümkün olacaktır. Müteahhit tarafından üretim yapılsa da satılamayacağı için bu da çözüm değil. Devletin destekleyeceği projeler olmadan, piyasaların kendi normal seyriyle hareketlenmesi 2026 yılını bulacaktır”

VitrA’ya “yeşil tasarım” ödülü

VitrA tarafından üretilen dünyanın ilk ve tek %100* geri dönüştürülmüş lavabo, “Green Good Design Awards 2024” kapsamındaki ürün/grafik tasarım kategorisinde Türkiye’den ödül alan tek marka oldu. Çevre dostu seramik lavabo, İSO Yeşil Dönüşüm Ödülleri’nde de yeşil ürün kategorisinde 3. oldu.

VitrA, 1950’den beri düzenlenen ve dünyanın en eski ve en saygın tasarım yarışmaları arasında yer alan Good Design’dan 54. ödülünü almaya hak kazandı. Önceki ödüllerden farklı olarak bu kez, Bozüyük’te ürettiği dünyanın ilk ve tek %100 geri dönüştürülmüş seramik lavabosuyla “Green Good Design 2024” ödülüne layık görüldü. En iyi sürdürülebilir tasarımları onurlandırmak amacıyla 2009’dan bu yana verilen “yeşil iyi tasarım” ödüllerde bu yıl, ürün/grafik tasarım kategorisinde 70 ürün arasında Türkiye’den ödül alan tek marka VitrA oldu.

Tasarımda mükemmelliğin simgesi kabul edilen Good Design’ın 2023 edisyonunda 3 banyo koleksiyonu ve 3 karo serisiyle ödül alan VitrA’nın çevre dostu seramik lavaboları, geçtiğimiz ay da İSO Yeşil Dönüşüm Ödülleri’nden 3.’lükle dönmüştü. VitrA, ilk olarak UNICERA 2023’te tanıttığı çevre dostu lavabolar için Milano, İstanbul ve Londra’da lansman etkinlikleri düzenlemişti.

* İçerik olarak yaklaşık %100’ü üretim sürecinde ortaya çıkan ve bertarafa giden atıklardan üretilmiştir.

Elektrikli ve Radyant Isıtıcılarda Bakım, ‘Yüksek Verim ve Sistem Emniyeti’ Sağlıyor

Kış aylarında endüstriyel tesisler ile kafe, restoran ve otel gibi işletmelerde yaz konforu sunan bütçe dostu elektrikli ve radyant ısıtma sistemlerini kışa hazırlamanın şimdi tam zamanı.

Çukurova Isı Pazarlama Müdürü Osman Ünlü, elektrikli ve radyant ısıtma sistemlerinde yapılacak bakımın sistem verimi ve emniyeti açısından sağladığı avantajlara dikkat çekti.

Yaz ayları kışa hazırlık için en ideal zaman olarak kabul ediliyor. Soğuklarda hayatımıza konfor sunan bütçe dostu elektrikli ısıtıcıları ve gaz yakıtlı radyant ısıtma sistemlerini de bugünden kışa hazırlamak ve bakımlarını yaptırmak oldukça önemli. Çünkü bakım, konfor şartlarını sağlamaktan beklenmeyen arızaları önlemeye, cihazın kullanım ömrünü uzatmaktan enerji faturalarını kontrol altında tutmaya kadar birçok avantaj sunuyor.

Çukurova Isı Pazarlama Müdürü Osman Ünlü, endüstriyel tesisler ile kafe, restoran ve otel gibi işletmelerdeki elektrikli ısıtıcılar ve gaz yakıtlı radyant ısıtma sistemlerinde yapılacak yaz bakımı ile sağlanacak avantajlara dikkat çekti:

“Havalar soğumadan önce elektrikli ve radyant ısıtma sistemlerinin bakımını yaptırmak oldukça önemli. Geleneksel sistemlere göre yüzde 30 ila yüzde 50 enerji tasarrufu sunan elektrikli ve radyant ısıtma sistemlerinin uzun yıllar güvenli ve optimum verimlilikte çalışabilmeleri için kışa girmeden periyodik bakımlarının yaptırılmasını tavsiye ediyoruz. Üstelik bu sistemlerin bakımı da geleneksel sistemlerden çok daha kolay ve ekonomik oluyor.

Cihaz verimini ve ömrünü artırıyor

Çukurova Isı olarak, 81 ili kapsayan geniş servis ağımız ile satış sonrasında da müşterilerimizin yanındayız. Yıllık periyodik bakım çalışmaları kapsamında elektrikli ve radyant ısıtıcıların genel temizliğini yapıp, varsa arıza ve aksaklıkları gideriyoruz. Cihaz temizliği, sistemin verimli ve uzun ömürlü olması açısından büyük önem taşıyor. Çünkü radyant ısıtıcıların bulundukları ortamdaki toz ve diğer kirletici etkenler zamanla cihaz içerisinde kirlenmeye ve mekanik aksamların aşınmasına neden oluyor. Bu durum ise cihazın orijinal ayarlarını bozarak hem ısıtma performansını düşürüyor hem de enerji sarfiyatını artırıyor. Bakım esnasında gerekli kontrolleri, temizlik ve ayarları yaparak cihazın ilk günkü performansına ulaşmasını sağlıyoruz. Bu sayede sistemin enerji tüketimini de azaltıyoruz.

Arızaları erken tespit etme avantajı sunuyor

Aynı zamanda sistemde yaşanabilecek arızaları erkenden tespit edip daha yüksek maliyetli arızaların önüne geçmiş oluyoruz.

Sistem emniyeti sağlanıyor

Ayrıca gaz yakıtlı radyant ısıtma sistemlerinin bakımı sistemin emniyetli bir şekilde çalışması için de büyük önem taşıyor. Bakım kapsamında sistemdeki gaz kaçağı kontrollerini yaparak can ve mal güvenliğini sağlıyoruz. Periyodik bakımlar sayesinde İşçi Sağlığı ve Güvenliği (İSG) açısından oluşabilecek riskler de ortadan kaldırılıyor.” dedi.

Eaton, Yılmaz Özcan’ı Türkiye, Bağımsız Devletler Topluluğu, İsrail, Romanya ve Bulgaristan Bölge Müdürü Olarak Atadığını Duyurdu

Eaton, Yılmaz Özcan’ı 1 Ağustos 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Türkiye, Bağımsız Devletler Topluluğu, İsrail, Romanya ve Bulgaristan Bölge Müdürlüğü’ne atadığını duyurdu.


Halihazırda Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu Ülke Müdürü olarak görev yapan Yılmaz Özcan, artık aynı zamanda İsrail, Romanya ve Bulgaristan’daki ülke satış ekiplerine de liderlik edecek. Özcan, bu genişletilmiş yeni görevinde Gelişmekte Olan Pazarlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Dusan Pirich’e bağlı olarak çalışmaya devam edecek.

Eaton’a 2017 yılında Türkiye Ülke Müdürü olarak katılan Yılmaz Özcan, farklı küresel şirketlerde edindiği liderlik deneyimini de beraberinde getirdi. Görevi 2021 yılında odak noktası özellikle Kazakistan olmak üzere tüm Bağımsız Devletler Topluluğu bölgesini kapsayacak şekilde genişleyen Özcan, 2022 yılında Eaton’ın Ankara’daki yerel satış organizasyonuna da liderlik etmeye başladı.


Gelişmekte Olan Pazarlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Dusan Pirich, Özcan’ı kutlayarak; “Özcan’ın üstün liderlik yetenekleri ve derin sektör deneyimi, görev aldığı bölgelerde büyüme ve operasyonel verimliliğin sağlanmasında çok önemli bir rol oynadı. Kendisini yeni
görevinden dolayı en içten dileklerimizle kutluyor ve başarılar diliyoruz.” dedi.

TOPTAŞ HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI UĞUR TOPTAŞ’TAN 2025 YILI İÇİN ÇARPICI UYARI: 500 BİN TONLUK BAKIR ARZ FAZLASI OLACAK

Toptaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toptaş, bakırın yakın vadeli görünümüne ilişkin açıklamalarda bulundu. Makroekonomik büyüme endişeleri ortadan kalkınca bakır fiyatlarının yükseleceği yönünde bir algı oluşturulduğunu söyleyen Toptaş, “Önümüzdeki sene tahminen 500 bin tonluk bakır arz fazlası olacağı söyleniyor. Bu durum dünya çapında üretimde fazlalık oluşturacak. Yani bakır fiyatları için düşüş beklentisi içindeyiz. Ancak bunun tam tersi bir algı yaratılmaya çalışılıyor.” dedi.

Sürdürülebilir ticaret vizyonuyla faaliyet gösteren Toptaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toptaş, sanayi metallerinin lideri olması beklenen bakırın geleceğine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Arz kısıtlamaları ve jeopolitik faktörlerden çeşitli sektörlerde gelişen talep eğilimlerine kadar karmaşık bir dizi faktörü yansıtan bakır fiyatlarına ilişkin konuşan Toptaş, “Son dönemde bakırın ton fiyatı 11 bin dolara kadar yükseldi ve 11 bin dolardan tekrar geriye doğru geldi. Aslında orada bir algı yaratıldı. Spekülasyonlarla fiyatı şişirdiler. Öncesinde haberler servis edilerek yatırımcıda bir algı oluşturuldu. O algıyla beraber bakır 11 bin dolara geldiğinde “Tren kalkıyor” demeye başladılar. Şu anda ise ton fiyatın 9 bin dolar. Aradaki 2 bin dolar oldukça ciddi bir rakam. Yatırımcıların yatırımları, teminatları elden gitti. İşin içinden çıkamaz hale gelindi.” diye konuştu. 

2025 YILINDA FİYATLAR NE OLACAK?

Enerji ve inşaatta kullanılan bakır fazlasının gelecek yıl 500 bin tona çıkacağını ve yatırımcıların yeniden manipülasyonlarla karşılaşabileceğini ifade eden Uğur Toptaş, şunları kaydetti:

“Önümüzdeki sene tahminen 500 bin tonluk bakır arz fazlası olacağı öngörülüyor. Bu arz fazlasının olması şu anlama geliyor; dünya çapında yıllık Türkiye’nin tüketimi kadar üretimde fazlalık oluşacak. Bu da bakır fiyatlarını düşürecek. Ama tam aksine bir propaganda yapılıyor. Bakır fiyatları yükselecek, fiyatlar artacak algısı yaratılıyor. Fed’in faiz indirimi gerçekleştiğinde bakır fiyatından küçük ölçekli yukarı yönlü bir hareket geçici olarak gerçekleşecektir buna aldanmamak gerekir. Tabii talep, denge, arz… Buna bakılıyor. Asıl olayımız bunlar. Veya dönüp stoklara bakıyoruz.”

Toptaş sözlerini şöyle sürdürdü:

“Geçen yıl Londra bakır depolarına bakıyoruz, normalde olması gerekenden fazla bakır var ama bakır fiyatı yukarı yönlü gidiyor. Şaşırdık, depoları kontrol ediyoruz, tonajlara bakıyoruz bu sefer tam tersi senaryoda yine ters hareket ediyor. Burada böyle bir korelasyon yok, bu ters korelasyon. Bunlar imkânsız şeyler. Demek ki neye varıyoruz? Bakır spekülasyona çok açık bir piyasa.”

“BAKIRA YATIRIM YAPILIR AMA…”

Toptaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toptaş, fiziki bakırla ticaret yapmanın öneminden bahsederek “Bakıra yatırım yapılmaz mı? Hayır yapılır, çok da güzel yapılır. Üstelik fiziki bakırla ticaret yapmak gibisi yok. Borsalara girdiğiniz zaman işler karışıyor. Biz bununla alakalı olarak “back to back” kararı aldık. Yaklaşık 3 yıldır yaptığımız her işlemde back to back yapıyor, riski sıfırlıyoruz. Yaptığımız işlemleri borsaya bildirerek ilerliyoruz. Çünkü bizim kar marjımız çok ani hareketlere müsaade etmiyor.” ifadelerini kullandı.

“BAKIR FİYATLARI YUKARI YÖNLÜ HAREKET ETMEYECEK”

Bakır fiyatlarının geleceğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Uğur Toptaş, şunları kaydetti:

“Bir yatırım tavsiyesi değildir ancak bakır fiyatının borsada yukarı yönlü hareket edeceği algısı oldukça yanlış. 2025 yılının ortasına kadar yukarı yönlü bir hareket beklemiyoruz. Bin dolar ileri, bin dolar geri tabii ki olabilir ama burada 12.000 dolarlar, 15.000 dolarlar speküle ediliyor. Bu algı oluşturuluyor. Ama stoklara ve arzulara bakalım aşikâr olan bir durum var. O da 500.000 ton arz fazlasının oluşacağı… Arz fazlası olursa fiyat yükselmez. Bakırın geleceği ile ilgili söyleyebileceğimiz en net şey, algıya kanmamak gerektiği.”

“ÇİPİ ÜRETMEMİZİ SAĞLAYACAK BAKIR, ÇİP KRİZİ KADAR KONUŞULMADI”

“Dünyanın en büyük yatırım bankalarından Goldman Sachs’ın metal sektörüne ilişkin öngörülerine göre, bakır dünyanın yeni petrolüdür ve karbon ayak izini azaltmak bakır olmadan imkân dâhilinde değildir. Tüm bu değerlendirmelere karşın bakır sektörü, bakır fiyatları maalesef yeterince konuşulmuyor. Kapalı bir sektör olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yani bakır fiyatları ve buradaki spekülasyonlar çip krizi kadar konuşulmadı. Oysaki çipi üretmenizi sağlayacak olan şey bakırın kendisi.”

BOSTIK S590 SEAL’N’FLEX CEPHE SİLİKONU: “Tek bir ürün ile tüm yüzeylerde mükemmel koruma”

Bostik Türkiye, yenilikçi ürünleriyle yapı sektöründe fark yaratmaya devam ediyor. Bostik S590 SEAL’N’FLEX cephe silikonu, her tür yüzeye uygulanabilme özelliğiyle öne çıkıyor. Beton, PVC, alüminyum, cam, ahşap, seramik ve fayans gibi birçok zeminde kullanılabiliyor. Nötr alkoksi silikon mastik olan S590, kalıcı elastikiyet sunarak cephe yapımcıları, duvar ustaları, marangozlar ve camcılar için ideal bir çözüm sunuyor.


Kalite testlerinden başarıyla geçen ve gerekli sertifikalarına sahip olan Bostik S590 SEAL’N’FLEX, 600 ml sosis ambalajıyla, Bostik yetkili bayilerinde yerini aldı.


Akıllı Özellikler

 Tek bir ürün ile su geçirmezlik, yalıtım, genleşme ve cam yapıştırma işlemlerini gerçekleştirebilir.
 Hem iç hem de dış mekânlarda kullanılabilir.
 Hava koşullarına ve yaşlanmaya karşı üstün direnç gösterir.
 Kullanımı son derece kolaydır (yayma ve ekstrüzyon).
 Kokusuzdur.
 Metalleri aşındırmaz.
 Beton, tuğla, alüminyum, ahşap, cam, PVC, seramik ve fayans üzerinde astar gerektirmeden mükemmel
yapışma sağlar.

Kalite testlerinden başarıyla geçen ve gerekli sertifikalarına sahip olan Bostik S590 SEAL’N’FLEX, 600 ml sosis
ambalajıyla, Bostik yetkili bayilerinde yerini aldı.


Kale Grubu, Bir Günde İki Temel Birden Attı

Kale Grubu, üç kuşaktır süregelen Seramik Bayramı geleneğini bir kez daha yatırımlarla taçlandırdı. 67. kuruluş yıldönümünün kutlandığı gün, Kale Grubu’nun Türkiye ve dünyada seramik sektöründeki konumunu güçlendirecek iki önemli yatırımın da temeli atıldı.

Kale Grubu’nun 67. kuruluş yıldönümü ve geleneksel Seramik Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Oruç Baba İnan, Çanakkale Valisi Ömer Toraman ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’ın yanı sıra Çanakkale kent protokolü, kamu ve özel sektör temsilcileri, bayiler, yurt dışından gelen iş ortakları ve çalışanların katılımıyla kutlandı. Seramik Bayramı coşkusunu artıran iki önemli yatırımın temeli de aynı gün atıldı.

Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, törende yaptığı konuşmada, Kale Grubu’nun öncü ve girişimci bir DNA’ya sahip olduğuna vurgu yaparak, “Türkiye’de sanayi sektörünün gelişmesi ve dünyada rekabetçi konumunu koruyabilmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. Yurt içi ve yurt dışındaki bu zorlayıcı tabloya karşın geçen yıl yatırımlarımıza mola vermedik, toplam 75 milyon dolar yatırım yaptık. Türkiye, ancak sanayimiz büyürse istikrarlı bir şekilde büyüyüp gelişebilir. Kale Grubu da Türkiye’nin parlak geleceğine inanan topluluklardan biri olarak, bu süreçte sorumluluğunun bilincinde. Bunun için elimizi taşın altına koyduk, koyuyoruz…” dedi.

Geleceğin yatırımlarının temeli atıldı

Türkiye’de üretilen ilk ve en büyük porselen plaka Kalesinterflex için üretim kapasitesini artırma hedefiyle, System Ceramics Spa ile yapılan anlaşması kapsamında, yeni üretim hattının temeli Seramik Bayramı’nda atıldı.

Seramik Bayramı coşkusunu artıran bir diğer temel atma töreni de ‘Supera Üretim Hattı-Parlak Sırlı Porselen Üretim Sistemi’ için düzenlendi. İtalyan SITI B&T Group S.p.A. firmasıyla yapılan anlaşma kapsamında mevcut granit hattında yenileme ve geliştirme yapılması, hattın 1 Aralık 2024 tarihinde devreye alınması öngörülüyor.

Karbon emisyonlarını azaltıyor

Kale Grubu, ‘İyi Bak Dünyana’ felsefesiyle birleştirdiği sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda, 2030 sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda, karbon emisyonunu azaltacak enerji tasarruf projeleri gerçekleştiriyor, su ayak izi ve atık yönetimi projeleri uyguluyor. Atıkların geri kazanımına yönelik geliştirilen projelerle geri kazanım oranlarında yüzde 70’lerin üzerinde artış sağlandı.

Topluma dokunan çalışmalar

Kale Grubu, şirketler ve Kaleseramik Eğitim, Sağlık ve Sosyal Yardım Vakfı (KSV) bünyesinde toplumsal etki yatırımları da öne çıkıyor. KSV çatısı altında düzenlenen Mesleki Eğitim Programları ile bugüne kadar 10 bin mezun verildi. Adıyaman ve Gaziantep’te deprem sonrası açılan Meslek Edindirme Kursları ile 40 kişi istihdam edilebilir nitelik kazandı. Burs Programları ile 2001’den bu yana 4 bini aşkın öğrenciye destek sağlandı. Sekiz yıldır düzenlenen İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Programı ile değişimi dönüşümü tetikleyen, azimle umutla meydan okuyan 90’a yakın girişime destek verildi.

Kale Grubu, farklı disiplinleri ve birçok farklı alandan paydaşı kapsayan bir platforma dönüşen Kale Tasarım ve Sanat Merkezi (KTSM) ile kültürel mirasa sahip çıkmaya, seramik sanatçılarını desteklemeye, sürdürülebilirliği tasarımla, tasarımı sanatla, sanatı mimari ile buluşturan projeler üretmeye devam ediyor.

Grup, yerel kalkınmaya verdiği önem doğrultusunda, Nevruz Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi’ni kurup, el emeği ürünlerini dünyaya pazarlayan kadınların yanında yer alıyor.

Çan’da bayram sevinci

Kale Grubu’nun geleneksel Seramik Bayramı kutlamaları kapsamında ayrıca Çan Terminal’de halk konseri, mevlit, sünnet töreninin yanı sıra uzun dönemli çalışanlar ve bayiler için Kıdem Ödül Töreni düzenlendi.

Ev Ve Mutfakların Geleceğini Şekillendirecek Tasarım Trendleri Zuchex’te

Informa Markets tarafından Züccaciyeciler Derneği ZÜCDER işbirliğinde 34.’sü düzenlenecek olan Uluslararası Ev ve Mutfak Eşyaları Fuarı Zuchex, dünyanın lider trend belirleyici firması WGSN’i konuk ediyor. Fuar kapsamında gerçekleşecek WGSN sunumunda, sektörün 2025 tasarımlarına yön verecek trendlere dair ipuçları konuşulacak. Semineri takip eden sektör profesyonelleri, ev ve mutfak eşyalarında yaşanacak değişimin şifrelerini Zuchex’te öğrenirken, 2025 sezonunun ana renklerinden baskı ve desenlere kadar pek çok detay hakkında da bilgi sahibi olabilecekler. 

Yurt içi ve yurt dışından 1.500’ün üzerinde markanın, en yeni ve trend ürünlerini vitrine çıkarmaya hazırlandığı Zuchex, Tüyap Beylikdüzü’nde 34. kez kapılarını açacak. 19 – 22 Eylül tarihlerindeki organizasyon, sektörün geleceğini şekillendirecek çok önemli bir etkinliğe de ev sahipliği yapacak. WGSN Türkiye Satış Müdürü Seden Ünlü tarafından gerçekleştirilecek seminerde, 2025 sezonuna ait tasarım trendleri paylaşılacak.

Evdeki yenilikler vitrine çıkıyor
Bir çok markanın yeni koleksiyonlarını ilk kez dünya ile buluşturacağı Zuchex 2024’te, “Sofra ve Mutfak Eşyaları, Pişirme Ekipmanları, Plastik Ev Eşyaları / Bahçe Aksesuarları, Ev Gereçleri, Dekoratif Ev ve Mutfak Eşyaları ile Elektrikli Ev Aletleri”
kategorilerinde binlerce ürün bir arada sergilenecek.


Gördüğü yoğun katılımcı ilgisi üzerine aylar öncesinden Tüyap Beylikdüzü’nün tüm salonlarını dolduran, hatta dış mekanlara da taşan Zuchex 2024’ün, online ziyaretçi kayıtları devam ediyor. Ev ve mutfak dünyasının ilham kaynağı fuardaki yenilikleri yerinde takip etmek isteyenler, www.zuchex.com adresi üzerinden ücretsiz ziyaretçi kayıtlarını yaptırabilirler.

Ankara’da Konut Satışları Yüzde 20 Düştü

TÜİK Ankara bölge müdürlüğünden alınan verilere göre Haziran 2024 tarihinde Ankara’da 6 bin 866 konut satıldı. İşte ilçe düzeyinde konut satışları ve analizler…

Türkiye genelinde konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,2 oranında azalarak 79 bin 313 olurken Ankara’da 6 bin 866 konut satıldı. Geçen yılın ayını ayında Başkent’te 7 bin 325 konut satılmıştı

Gayrimenkul PR; ‘ilandaki fiyatlar ile satılmış fiyatlar arasında çok fark var’

Ankara’da konut fiyatlarının ve satış oranlarının dolar bazında 1 yıldır gerilediğini belirten gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde faaliyet gösteren Ankara’nın önde gelen gayrimenkul şirketi Gayrimenkul PR TÜİK verilerini şu şekilde analiz etti;

Enflasyonu düşürmek için uygulanan sıkı para politikası, TL mevduatı getirisinin cazip olması ve konut kredi faizlerinin oldukça yüksek olması konut satışlarını etkiliyor. Piyasada alış ve satış canlı ve isteki ancak temel sorun ilanlardaki fiyatların yüksek görülmesi. Bize göre satılmış konutlar ile ilanlardaki fiyatlar arasında yüzde 30 oranında fark var

Doğru fiyatlandırılmış konutlar satılıyor

Ankara’da konut satışlarında düşüş eğilimi devam edecek ancak bu gibi dalgalı dönemlerde doğru fiyatlandırmanın önemi hiç olmadığı kadar arttı. Yanlış fiyatlandırılmış gayrimenkuller, rakip gayrimenkullerin daha hızlı satılmasına dolaylı destek veriyor. Satıcılara ve alıcılara önerimiz ilan sitelerinde yayınlanan fahiş fiyatlı ilanlardan ziyade satılabilecek doğru fiyat için konusunun uzmanlarında destek almalarında uzun vadede sonsuz faydalar görmekteyiz

Ankara’da Haziran 2024 tarihinde satışlar

İpotekli Satış ve 1. (İlk Satış)             212

İpotekli Satış ve 2. (İkinci El Satış)    823

Diğer Satış ve 1. (İlk Satış)                1507

Diğer Satış ve 2. (İkinci El Satış)       4324

Ankara Haziran 2024 İlçe düzeyinde konut satışları

Akyurt: 93

Altındağ: 471

Ayaş: 28

Beypazarı: 59

Elmadağ: 38

Etimesgut: 605

Gölbaşı: 327

Güdül: 34

Haymana: 29

Kahramankazan: 71

Keçiören: 1018

Kızılcahamam : 65

Mamak: 801

Polatlı: 144

Pursaklar: 170

Sincan: 799

Yenimahalle: 749

Çankaya: 1191

Çubuk: 161

Şereflikoçhisar: 47

Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Kalı: ‘TÜRKİYE’NİN YENİ BİR KONUT STRATEJİSİNE İHTİYACI VAR’

Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Kenan Kalı, deprem kuşağında yer alan Türkiye’nin yapı stoğunun yenilenmesi için yeni bir konut stratejisi uygulanması gerektiğini söyledi.

Türkiye’nin tıpkı Japonya gibi deprem gerçeğini temel alarak sağlam uzun ömürlü ve yenilebilir konut üretmesi gerektiğini belirten Kalı, betonarme yerine çelik konstrüksiyon yapı inşaatına geçilebileceğini söyledi.

Türkiye’de inşaat sektörünün asla bitmeyeceğinin altını çizen Op. Dr. Kenan Kalı, “Çünkü konut açığı var; yeni evlere ihtiyaç devam ediyor. Türkiye’nin tamamı deprem bölgesi üzerinde ve bina stoğumuz eski. Farklı illerde yaşanan depremler nedeniyle binalar yıpranıyor. Avrupa’ya, İngiltereye bakıyorsunuz binalar 100 yaşında ama hala ayakta. Türkiye’de ise bir binanın ömrü ortalama 30 yıl. İnşaat sektöründe yeni bir strateji belirlenmeli. Sağlam ve uzun ömürlü konutlar yapılmalı. Sürekli konut yıkıp yenileyecek kadar zengin bir ülke değiliz. Mutlaka belli ölçüde tasarruflar yapılmalı. Daha sürdürülebilir bir konut sistemi planlanmalı” diye konuştu.

MALİYETLER ÇOK YÜKSEK

Konut sektörünün sıkıntılı bir dönem geçirdiğini kaydeden Kalı, şöyle devam etti:

“Bazı inşaat firmaları artık kepenklerini indirdi. Yeni arz edilen konut çok az. Finansman kaynaklarının yetersiz olması nedeniyle talep de baskılanmış durumda. Konutta kredili satın almalar bir önceki yıla göre yüzde 57 azalmış. Kredi faizleri düştüğünde insanlar yeniden ev almaya yönelecek. İnşaat sektörünün geleceği sıkıntılı. Müteahhit ev yapamıyor yapılan evi de vatandaş alamıyor. Böyle bir kısırdöngü var. Bugün 10 milyon lira olan evler yarın faizler düştüğünde 15 milyon olacak. Eğer insanlar ev alma hayalini kaybetmişse yaşama sevincini kaybeder. Araba ve ev aslında temel ihtiyaçtır. Bu ihtiyaçlar karşılanmazsa yurt dışına göç başlar. Devlet olarak bu doğrultuda çözümler üretmeliyiz. Aslında temel barınma işini devlet çözmeli. Lüks konutu özel sektör yapmalı. Türkiye’de temel anlamda sosyal konutlara da çok ihtiyaç var. TOKİ ve Emlak Konut eliyle vatandaşlar için uygun konutlar yapılmaya çalışılıyor. Artık maliyetler çok astronomik değerlere çıktı. Bunlar sektörün kabul edebileceği rakamlar değil”

KONUT SATIŞLARINDAKİ DURAĞANLIK DEVAM EDECEK

İnşaat sektörünün ülkede pek çok farklı iş kolunu beslediğini ve istihdam yarattığını dile getiren Op. Dr. Kenan Kalı, şunları söyledi: “Bu maliyetler nedeniyle sektörün geleceğini iyi görmüyorum. Malatya, Antep ve ve Hatay’da yaşanan deprem de bu işte etkili oldu. Devlet vatandaşların yarasını sarmak onlara konut yapmak için piyasadaki bütün iş gücünü o bölgeye yığdı. İnsan kaynağında da sıkıntı büyük. Maliyetler çok arttı. Şimdi bir vinç operatörü, öğretmenin 4 katı kadar maaş alıyorsa bu işte bir sorun vardır. Enflasyon düşmeye başladı ama bu durum konut satışlarının artması anlamına gelmiyor. İnsanların yorgun oldukları dönemden sonra bir dinlenme periyotları vardır. Önce enflasyon bir düşecek, sonra insanlar yeniden harekete geçmeye başlayacak. İnşaat sektöründeki satışların yeniden başlamasının ancak 2 yıl sonra gerçekleşebileceğini düşünüyorum”

İZMİR’DE BİN 500 KONUT YAPIYORUZ

Gözde Grubu olarak İzmir’de farkı segmentlere yönelik konut inşaatlarını sürdürdüklerini de ifade eden Kalı, iki yıl içinde bin 500 konut yapmayı planladıklarını dile getirdi.

İzmir’de konut açığının devam ettiğini ve kentin göç alması nedeniyle taleplerin de sürdüğünü belirten Op. Dr. Kenan Kalı, şöyle devam etti: “Şu anda Alsancak, Gaziemir, Harmandalı ve Menemen’de 4 şantiyede birden çalışmalarımız sürüyor. Farklı konseptlerdeki ihtiyaçlara cevap verecek. Gaziemir Country projemiz yüzde 90 seviyesine geldi. Alsancakta TRT’nin arkasındaki projemiz ise yüzde 50 seviyelerine ulaştı. Harmandalı projemizin temellerini attık. Menemen’de ise yüzde 75 seviyesindeyiz. Toplam konut adedimizin bin 500 olmasını planlıyoruz. 2025 yılında 3 projeyi 2026 yılında ise 1 projeyi tamamlamayı öngörüyoruz, Şu anda inşaatlarımız planlanan program dahilinde devam ediyor”

Alanya’ya 5 Yıldızlı Otel İnşa Edilecek

Eftelya Hotels, Alanya’da 5 yıldızlı bir otel daha yapacak. Mevcut otellerinin arasındaki parselde inşa edilecek otel, 4 bloktan oluşacak ve 547 odalı olacak.

Eftalya Hotels, Alanya 547 oda, 1094 yatak kapasiteli yeni bir otel yatırımı yapacak. Eftalia Sole Resort adıyla işletileceği öğrenilen otel, denize sıfır tesis 29.677 metrekarelik bir arazi üzerinde inşa edilecek. Eftalia Aqua Resort ve Eftalia Blue arasında kalan parselde inşa edilecek otel 4 bloklu olarak inşa edilecek. Tesis bünyesinde 24 tane de villa yer alacak.

KPMG: Türkiye, çelik sektöründe net ihracatçı konumunu kaybetti

Türkiye, çelik sektöründe son altı yıldır sürdürdüğü net ihracatçı konumunu 2023 yılında 6 milyon ton net ithalat yaparak kaybetti. Türkiye’nin 2023 yılı çelik ihracatı bir önceki yıla göre ton bazında yüzde 26, dolar bazında ise yüzde 46 düştü.

Ülke bazında 2023 yılında Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkeler 717 milyon dolar ile İsrail, 551 milyon dolar ile Romanya ve 478 milyon dolar ile İtalya olarak kayıtlara geçti. Rusya ise son dört yıldır Türkiye’nin çelik ithalatında en büyük tedarikçi konumunu koruyor. 

KPMG Türkiye’nin hazırladığı “Çelik Sektörel Bakış – 2024” raporuna göre dünya ham çelik üretimi, 2023 yılında bir önceki yıl ile benzer seviyede kalarak 1,8 milyar ton olarak gerçekleşti. 2023 yılında, Çin’in ham çelik üretimi, 2022 yılına göre sabit kalarak 1 milyar ton seviyesinde gerçekleşirken ikinci önemli üretici olan Hindistan ise büyüme trendini bozmadı ve ham çelik üretimini yüzde 12,2 arttırdı. 2023 yılında, ilk 5 ülke arasında, Çin ve Hindistan’dan sonra, üretim artışı gerçekleştiren ülkeler; yüzde 6 ile Rusya, yüzde 1,3 ile Güney Kore ve yüzde 1,5 ile İran oldu. Japonya ise yüzde 2,5 azalış gösterdi. Almanya’da yüzde 3,9 düşüş görülürken ABD’de ise üretim geçen yıl ile aynı seviyelerde kaldı. 

Türkiye ise 2021 yılında tüm zamanların en yüksek ham çelik üretim miktarına ulaşmasının ardından hem iç pazarda hem de küresel pazarlarda rekabet gücünü yitirmesi ile 2022 ve 2023 yıllarında üretimde önemli bir düşüş yaşadı. 2021 yılında 40,4 milyon tona ulaşan ham çelik üretimimiz, 2022 yılında yüzde 12,9 azalarak 35,1 milyon ton civarlarına geriledi. 2023 yılında da bu düşüş trendi devam etti ve ham çelik üretimi yüzde 4 azalarak 33,7 milyon ton civarına geriledi. Küresel ham çelik üretim sıralamasında 2022 yılında bir sıra gerileyen Türkiye 8. sıraya yerleşti ve 7. sırayı Almanya’ya bıraktı. 2023 yılında ise sıralamada bir değişiklik olmadı.  

“Artan elektrik fiyatları üreticilerin küresel pazarda rekabet gücünü düşürdü” 

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye Metal ve Maden Sektör Lideri, Şirket Ortağı Burak Yıldırım, “Dördüncüsünü bu yıl hazırladığımız Çelik Sektörü Görünüm raporumuzda küresel ve bölgesel gelişmeler ışığında 2023 yılı Türkiye çelik sektörünün performansını ortaya koyduk. Enerji fiyatlarındaki yükseliş, 2022 yılının ikinci yarısından itibaren çelik fiyatlarındaki düşüş ve beraberinde Türk lirasının değer kaybetmeye devam etmesiyle oluşan negatif makroekonomik ortam, iç pazarda belirsizlikler yaratarak çelik üretiminin düşmesinin sebeplerinden oldu. 2022 yılında artan enerji fiyatları, üretiminde çoğunlukla elektrik ark ocaklarına dayanan Türkiye için üretim maliyetlerinin de yüksek oranda artmasına neden oldu. Artan elektrik fiyatları yerli üreticilerin küresel pazarda rekabet gücünü düşürdü. Son olarak 2023 Şubat ayında Türkiye’de meydana gelen deprem de çelik üretim tesislerinin birkaçı için üretim kesintilerine neden oldu ve 2023 yılı çelik üretim miktarlarını olumsuz olarak etkiledi.” dedi.  

Çelik ihracatı geçen yıl ton bazında yüzde 26, dolar bazında yüzde 46 düştü 

Türkiye çelik sektöründe son altı yıldır sürdürdüğü net ihracatçı konumunu 2023 yılında 6 milyon ton net ithalat yaparak kaybetti. Türkiye’nin 2023 yılı çelik ihracatı bir önceki yıla göre ton bazında yüzde 26 düşüş, dolar bazında ise yüzde 46 düşüş gösterdi. Türkiye çelik ithalatında ise bir önceki yıla kıyasla yüzde 11,3 oranında bir artış yaşandı. 

Rapora göre Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere ana ihracat pazarlarında talepteki düşüş, Türkiye’nin çelik ihracatını olumsuz etkileyen en önemli faktörlerden oldu. Hem sanayi üretimi hem de inşaat sektöründeki durgunluk ve yatırım iştahındaki azalma da çelik ürünlerine olan talebi beraberinde düşürdü. Küresel çapta görülen faiz artışları, genel ekonomik faaliyetleri yavaşlatarak hem inşaat hem de sanayi yatırımlarını olumsuz etkiledi ve bu durum, çelik ürünlerine olan talebi azaltarak Türkiye’nin ihracatına olumsuz yansıdı. 
Küresel enflasyon artışı, çelik üretiminde kullanılan ham madde ve enerji fiyatlarında önemli artışlara neden oldu. Bu durum, Türkiye’deki çelik üretim maliyetlerini de yükseltti. Buna ek olarak asgari ücrete yapılan zamlar ve iş gücü maliyetlerindeki artışlar da ihracatı olumsuz etkileyen unsurlar arasında yer aldı. Bu esnada, 2022 yılının ikinci yarısından itibaren çelik fiyatlarının düşüş trendinde olması ve yüksek girdi maliyetleri gibi faktörler Türk çelik üreticilerini fazlasıyla zorladı. 

İhracatta Türkiye’nin en önemli ticaret ortağı AB  

2023 yılında Türkiye çelik ihracatında en büyük paya yüzde 44,3 ile Avrupa Birliği sahip oldu. Avrupa Birliği’nin ardından en büyük ikinci pazar yüzde 22,8 ile Orta Doğu ülkeleri olurken Afrika kıtası ülkeleri yüzde 17,2, Güney Amerika yüzde 7 ve Kuzey Amerika yüzde 5,1 ile Türkiye’nin önemli çelik ihracat pazarları arasında yer aldı. 

İnşaat Sektörü Çözümü Yabancı İşçide Buldu

Türkiye Müteahhitler Birliği’ne (TMB) göre Türk şirketler en çok kalifiye eleman ve maliyetler konusunda sorun yaşıyor. Bazı şirketlerin mavi yakalı işçi yokluğu sorununu yabancı işçi getirerek çözdüğü ifade edildi.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), yılın ilk yarısına ilişkin “İnşaat Sektörü Analizi Raporu”nu yayımladı.

Türk firmalar tarafından yakından takip edilen Kalkınma Yolu Projesi’nin en az 15 milyar dolar tutarında olacağına dikkat çekilen raporda, “Irak, yılda en az 5 milyar dolar tutarında proje üstlenilebilecek bir pazar olarak öne çıkmaktadır.” ifadesi kullanıldı.

Raporda, projenin Türk müteahhitlik firmalarının oluşturacağı konsorsiyumlar tarafından yaklaşık 4 yıl içerisinde tamamlanabileceği belirtildi.

Suudi Arabistan da öne çıkıyor

İnşaat sektörü için öne çıkan bir diğer pazar olan Suudi Arabistan’la ilişkilerin yoğunlaştığı anımsatılan raporda, Türk müteahhitlik firmaları ile Suudi kamu idareleri ve müteahhitlik firmalarını bir araya getirecek etkinliklere yıl içinde devam edilmesinin planlandığı aktarıldı. 

İnşaat sektörü ülke dışından eleman getiriyor

Sektörün yılın ilk yarısında karşılaştığı en önemli zorluklardan birinin işçilik maliyetleri ve kalifiye eleman sıkıntısı olduğu belirtilen raporda, sektörün iç piyasadaki mavi yakalı çalışan sorununu yurt dışından eleman getirerek çözmeye çalıştığı ifade edildi.

En büyük pazar Gabon

Raporda, sıkı para politikaları nedeniyle yılın üçüncü çeyreğinde yeni konut satışlarında durağanlık yaşanacağının öngörüldüğü vurgulanarak, şunlar kaydedildi: 

“Ocak-haziran dönemi itibarıyla Türk inşaat sektörü tarafından yurt dışında 7,6 milyar dolarlık 82 proje üstlenilmiştir. Böylece sektörün 1972 yılında Libya ile yurt dışı pazara açılmasından bu yana ulaştığı uluslararası proje portföyü büyüklüğü, 137 ülkede üstlenilen 12 bin 207 projeyle 511 milyar dolar olmuştur. Yılın ilk yarısında yurt dışında en çok iş üstlenilmiş ülke 1,2 milyar dolarla Gabon olurken, 1 milyar dolarla Polonya ikinci, 975 milyon dolarla Kazakistan üçüncü sırada yer almıştır.”

Korgun’da 3. Etap TOKİ Konutlarının İnşasına Başlandı

Korgun ilçesinde 3. Etap TOKİ projesi kapsamında 116 adet sosyal konut ve 4 adet işyerinin inşasına başlandı. Dün itibarıyla ilk kazma vurularak projeye resmen start verildi.

Korgun Belediye Başkanı Hasan Hüseyin Kozan, yaptığı açıklamada bu süreçte kendilerine desteklerini esirgemeyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Sadir Durmaz’a, ayrıca Çankırı Milletvekili Doç. Dr. Pelin Yılık’a teşekkürlerini iletti.

Başkan Kozan, üretken belediyecilik anlayışını sürdürdüklerini vurgulayarak, Korgun’a kazandırılacak bu yeni konut ve işyerlerinin ilçenin sosyal ve ekonomik yapısını güçlendireceğini belirtti.

Özbekistan’da OSTİM Binaları Yükseliyor

OSTİM tarafından yönetilen Özbek-Türk Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) inşaat çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te yükselen bu projede, OSTİM’in katkılarıyla önemli adımlar atılıyor.

Haziran ayında TOBB’un ev sahipliğinde gerçekleşen Türkiye-Özbekistan İş Forumu’nda, OSTİM OSB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın ve Özbekistan Cumhuriyeti Yatırım, Sanayi ve Ticaret Bakanı Kudratov Laziz Shavkatovich arasında önemli bir yatırım sözleşmesi imzalandı. 100 hektarlık alanı kapsayan bu projede, OSTİM Global Proje ve Teknoloji A.Ş. liderliğinde yatırımcılar için hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor.

Bu sanayi bölgesinde yönetim binası, anaokulu, ilkokul, teknik kolej, otel, spor kompleksi ve poliklinik gibi birçok yapının inşaatı hızlı bir şekilde ilerliyor. Projenin planlama ve inşaat süreçlerinde görev alan OSTİM OSB Bölge Müdürü ve Özbekistan Projesi Koordinatörü Y. Mimar Adem Arıcı, Özbekistan Cumhuriyeti Yatırım, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile sıkı iş birliği içinde çalıştıklarını belirtti. Arıcı, sanayi üretiminin başlaması için gereken çalışmaların hızlandırıldığını ifade etti.

Projenin koordinasyonu kapsamında 6-13 Temmuz 2024 tarihlerinde Taşkent’te bulunan Arıcı, projenin güncel durumu hakkında bilgi verdi. Yatırımcı görüşmeleri, altyapı ihalesi değerlendirmeleri, yeni alanların planlanması, ofis ve saha çalışmaları kesintisiz devam ediyor. Türkiye’den yatırım yapmak isteyen firmalarla görüşmeler sürerken, Özbekistan’daki Türk iş insanları ile sürekli temas halinde olunarak bölgenin yatırım ve iş birliği imkanları değerlendiriliyor.

Taşkent Zangiota Bölge Hakimi (Vali) ve yardımcıları, idari ve mülki yetkililer de sık sık şantiyeyi ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi alıyor. Orta Asya yatırımlarında yeni adres olarak öne çıkan Özbek-Türk OSB, firmalara Rusya’nın da dahil olduğu Avrasya Gümrük Birliği üyesi 5 ülkeye gümrüksüz ihracat yapma imkanı sunacak.

Projenin başarılı bir şekilde tamamlanmasıyla birlikte, Özbekistan’ın sanayi bölgesi kurma ve işletme anlayışı değişmiş olacak. OSTİM Ekosistemi Modeli, Özbekistan’da örnek bir uygulama haline gelecek. 15 Aralık 2023’te Özbekistan Hükümeti tarafından karara bağlanan bu projenin yönetimi, OSTİM Global Proje ve Teknoloji A.Ş. ve bu şirketin Özbekistan için kurduğu Ostim Global Türk Klasteri Direksiyası şirketleri üzerinden ilerliyor.

Türk mimar, 40 bin tasarımı geride bırakarak İtalya’da ödül aldı

Türk mimarlar, uluslararası çapta adından söz ettiriyor. İbrahim Halil Tuğbay, vizyoner yaklaşımı ve yenilikçi tasarım anlayışıyla hayata geçirdiği “Şükrü Dudu Barber’s Club” projesiyle A’ Design Award and Competition 2024’te 40 bin tasarımı geride bırakarak Mekansal Tasarım Ödülü’nü almaya hak kazandı. Mimar, olağanüstü tasarım mükemmelliğini temsil eden A’ Design ödülünü Filistinli çocuklara ithaf etti.

Yalnızca kişisel yaşam alanlarını değil, kamusal mekanları da dönüştüren mimarlar, gerçekleştirdikleri tasarımlarla uluslararası düzeyde başarılara imza atıyor. Son olarak, Mimar İbrahim Halil Tuğbay, İstanbul Zorlu Center’daki Şükrü Dudu Barber’s Club projesiyle tasarım dünyasının en prestijli ödüllerinden A’ Design Award and Competition 2024’te 40 bin tasarımı geride bırakarak Mekansal Tasarım Ödülü’nü kazandı. Vizyoner yaklaşımı ve yenilikçi tasarım anlayışıyla hayata geçirdiği projeyle estetik ve kullanıcı deneyimini buluşturan ve jürinin beğenisini kazanan mimar, A’ Design ödülünü İtalya’daki 211 yıllık opera binası Teatro Sociale di Como’da 18 Temmuz’da düzenlenen törende aldı.

Dünyanın en prestijli tasarım ödülü

A’ Design Award, dünyanın en prestijli tasarım ödüllerinin başında gelmekte ve her yıl yenilikçi ve olağanüstü tasarımları ödüllendirerek, tasarım dünyasının en parlak yeteneklerini ön plana çıkarmaktadır. Bu uluslararası ödül, çeşitli disiplinlerdeki yaratıcı projeleri tanıtarak, tasarımcıların global ölçekte tanınmasını ve kariyerlerinde önemli bir sıçrama yapmalarını sağlıyor. İtalya’da düzenlenen büyüleyici gala gecesi ile kutlanan ödül töreni, tasarım dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getiriyor ve kazananlara, projelerini sergileme ve geniş kitlelere ulaştırma fırsatı sunuyor. A’ Design Award, sadece estetik ve işlevsellik açısından üstün tasarımları değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve kullanıcı deneyimi gibi önemli kriterleri de değerlendirmektedir. Bu ödül, tasarımcıların yaratıcı vizyonlarını destekleyerek, dünya genelinde farkındalık yaratmalarına yardımcı oluyor. Her yıl binlerce başvuru arasından seçilen kazananlar, uluslararası medyada geniş yer bulmakta ve tasarımlarını sergileme şansı elde etmektedir. A’ Design Award, tasarım dünyasında mükemmelliği, yaratıcılığı ve yeniliği teşvik eden benzersiz bir platform sunarak, geleceğin tasarımlarına ilham veriyor. Bu ödül, sadece bir yarışma olmanın ötesinde, tasarımcıların hayallerini gerçekleştirmelerine olanak tanıyan bir kapı açıyor.

Ödülünü Filistinli çocuklara ithaf etti

Olağanüstü tasarım mükemmelliğini temsil eden A’ Design Award ile tasarım yetkinliğinin taçlandırıldığını belirten İbrahim Halil Tuğbay, ödül töreninde yaptığı konuşmada şu açıklamada bulundu: “Bu prestijli ödülü almaktan büyük bir onur ve mutluluk duyuyorum. Bu başarıda emeği geçen herkese en derin şükranlarımı sunuyorum. Ödülümü, savaşın acımasız faturasını ödemek zorunda kalan Filistinli çocuklara ithaf etmek istiyorum. Yaşadıkları zorluk ve acılar, insanlık ve dünyanın geleceği adalet ve barışın ne kadar büyük önemli olduğunu bize hatırlatıyor. Bu ödülün, kulakları sağır eden savaşın ortasında, çocukların duyulmayan seslerini yükselteceğini umuyorum” dedi.

Türkiye’nin tasarımdaki gücünü kanıtladı

İç mimari tasarım ve uygulamalarıyla dikkat çeken Tuğbay Mimarlık’ın Kurucusu İbrahim Halil Tuğbay, İtalya’dan aldığı ödülle Türkiye’nin tasarım alanındaki gücünü uluslararası bir camiaya kanıtlıyor. Mimar, hem Türkiye’de hem de globalde adından söz ettiren bu prestijli ödülle, gelecekteki projeleri için de büyük bir motivasyon kaynağı elde ettiğini belirtiyor. Kazanan projelerin geniş kitlelere ulaşmasını sağlayan A’ Design Awards and Competition sayesinde, proje sahipleri de uluslararası tasarım camiasında tanınırlık elde ediyor ve iş ağlarını genişletebiliyor.

TÜRKİYE RÜZGAR KURULU GÜCÜ 13 BİN MW’A DAYANDI!

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği, rüzgar sektörünün 2024 yılının ilk yarısını nasıl geçirdiği ve bundan sonraki döneme dair öngörüleri paylaştığı basın sohbet toplantısını 18 Temmuz 2024 Perşembe günü Novotel İstanbul Bosphorus’ta gerçekleştirdi.

TÜREB Başkanı İbrahim Erden, TÜREB Genel Sekreteri İskender Kökey, Başkan Yardımcıları Ebru Arıcı, Ufuk Yaman, Ali Aydın ve Uğur Işık ile yönetim kurulu üyelerinin de katıldığı toplantıda Türkiye’de 2024’ün ilk 6 ayında 450 MW’lık yeni rüzgar kurulu gücünün şebekeye katıldığını belirten TÜREB Başkanı İbrahim Erden, bunun, 2023’ün toplamında gerçekleşen ve son 13 yılın en düşük kurulu güç ilavesi olarak kayıtlara geçen yaklaşık 400 MW’lık rüzgar kurulu gücünden de fazla olduğunu söyledi. Türkiye rüzgar kurulu gücünün an itibarıyla 12 bin 933 MW’a eriştiğini ifade eden Erden, 13 bin MW sınırına dayanan rüzgarda 2026 itibarıyla önemli bir sıçrama görülmeye başlanacağını vurguladı. Türkiye rüzgar sektörünün, Eylül ayı sonunda Hamburg’da yapılacak WindEnergy Hamburg Fuarı’na yine kamu ve özel sektörden oluşan geniş bir heyetle katılım göstereceğini de dile getiren Erden, bu tür etkinliklerin, Türkiye’nin Avrupa rüzgar sektörünün ‘en güvenilir partneri olduğunu vurgulama’ yönündeki çalışmaları adına ciddi faydalar sağladığını belirtti.

18 Temmuz’da İstanbul Novotel Bosphorus’ta yapılan toplantıya basın mensuplarının yanı sıra TÜREB YK üyelerinin bir bölümü de katıldı. Öğleden sonra ‘Yatırımcı Toplantısı’ ile devam eden programın sabah yapılan basın toplantısında konuşan İbrahim Erden, halen yaşanan enerji dönüşümünde en büyük payın rüzgar ve güneşe ait olduğunu hatırlatarak ve 2024 sonuna kadar 1.000 MW’lık yeni kurulu gücün gerçekleşmesini beklediklerini söyleyerek şunları kaydetti: “Türkiye’de 2026, 2027, 2028’de gerçekten çok hızlı bir ivmelenme bekliyoruz. Halen depolama rüzgar projelerinde 19 bin MW tahsis edildi. Ayrıca lisanssız projelere hariç olmak üzere 15 bin MW’a yakın da takriben güneş kapasitesi tahsis edilmiş durumda. Rüzgar tarafındaki 19 bin MW’lık proje portföyünün önemli bir kısmı büyük yatırımcıların elinde ve projenin geliştirme süreçlerinin hızla takip edildiği ile ilgili bir izlenimimiz var. Yatırımcılarımız projeleri en hızlı şekilde inşaat aşamasına getirmeye çalışıyor.”

Proje geliştirme ve izin süreçlerinde hızlanma ihtiyacı

TÜREB Başkanı İbrahim Erden, rüzgar enerjisi sektöründe tahsis edilen projelerin yatırıma dönmesinde ve proje geliştirme süreçlerinde yaşanan sorunları da toplantıda basın mensuplarıyla paylaştı. Hali hazırda geçen yıldan bu yıla aktarılan 3 bin MW seviyesinde kontratlanmış proje olduğuna işaret eden Erden, “3 bin MW’lık kontratlanmış proje havuzu var. Bu da önümüzdeki yıllarda geçmiş yıllara oranla büyük ve güçlü kurulumlar gelecek

anlamına geliyor. Bu önemli bir gösterge. Finansman sorunları ve tahsis edilen bu projelerin geliştirme süreçlerinde yaşanan önemli sorunlar var. 19 bin MW’lık uygun bulunan projenin yaklaşık 15 bin MW’lık kısmı ön lisans aldı. Yani top yatırımcının sahasında, projeyi alacak, proje geliştirme süreçlerini yürütecek. Bu süreçler Avrupa’da da yaşanıyor. Covid-19 sonrası dönemdeki zorluklar benzer şekilde şu anda da yaşanıyor” dedi.

Rüzgar sektörü süper izin sürecinden umutlu

Enerji Bakanlığı’nın üzerinde çalıştığı ve yenilenebilir enerji proje süreçlerinde ciddi bir hızlanma sağlayacak ‘süper izin’ kanunu hakkında da değerlendirmelerde bulunan İbrahim Erden, son 3 yılda yapılan enerji yatırımlarının yüzde 75’ine yakınını sadece rüzgar ve güneşin oluşturduğunu anımsatarak ‘Dolayısıyla bu projelerin önünün açılmasını elzem buluyoruz. Çünkü baz yük yatırımı gelmediği zaman çok daha fazla rüzgar ve güneş yatırımı yapmak zorundasınız. Aynı zamanda şebeke yatırımlarının da yapılması gerekiyor. TEİAŞ’ın bu alanda özellikle 2035 sonrasına yönelik olmak üzere çok ciddi bir yatırım süreci için çalıştığını da biliyoruz. Şebeke tarafında sahada karşılaştıkları önemli bir sıkıntı müteahhitlik kısmı” dedi.

“Sektörün kapasitesi yılda 3 bin MW yeni kurulu güç”

Toplantıda deniz üstü rüzgar santralleri alanındaki çalışmalar ve depolama konusunda sektörle bağlantılı son gelişmeler hakkında da bilgiler veren İbrahim Erden, Türkiye rüzgar sektörünün yılda 3 bin MW’lık yeni kurulu güç gerçekleştirme kapasitesine sahip olduğunu belirterek “Yeter ki biz bunu yapabilecek izin ve finans süreçlerini sağlayalım!” şeklinde konuştu.

Fırat Life Style’ın Ankara Gölbaşı Projesi Başlıyor! Başkente 518 Yeni Konut Geliyor!

Fırat Life Style, Ankara’da yeni bir konut projesine start verdi. Gölbaşı’nda inşa edilecek bu projede 518 konut yer alacak ve projenin toplam maliyeti 957 milyon 693 bin 900 TL olarak belirlendi.

Projede Neler Var?

Ankara Gölbaşı’nda yükselecek projede sadece konutlar değil, aynı zamanda 5 adet dükkan ve 6 adet ofis de bulunacak. Fırat Life Style Ankara Gölbaşı projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvuru yapıldı ve Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci sonucunda ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı alındı.

Proje Alanı ve Yapılar

Proje, Gölbaşı İlçesi, Taşpınar-İmar Mahallesi’nde yer alacak ve 957 milyon 693 bin 900 TL’ye mal olacak. Toplam 104 bin 421 metrekare alan üzerinde inşa edilecek projede:

  • A blokta 238 konut ve 3 kapıcı dairesi,
  • B blokta 238 konut, 1 kapıcı dairesi ve 1 dükkan,
  • C blokta ise 38 konut, 6 ofis ve 4 dükkan yer alacak.

Bu projede toplamda 518 konut, 6 ofis ve 5 dükkan bulunacak. Ayrıca, 606 araç kapasiteli bir otopark da projede yer alacak.

İnşaat Süreci

Fırat Life Ankara Gölbaşı projesinin inşaat çalışmalarının yaklaşık 3 yıl sürmesi planlanıyor. İnşaat süresince yılda 300 gün, günde 8 saat tek vardiya şeklinde 50 işçinin çalışması öngörülüyor.

Lokasyon ve Yakın Çevresi

Proje tamamlandığında yaklaşık 1.503 kişinin yaşaması bekleniyor. Fırat Life Style Gölbaşı projesi, Ede Tower’a 360 metre, Royal İncek Konutları’na 350 metre, Ons İncek Residence’a 60 metre, Veb Tower’a 280 metre, İncek Flora Konutları’na 205 metre ve Endpoint İncek Konutları’na 65 metre mesafede yer alıyor.

Not: Fotoğraf, Fırat Life Style firmasının Natura Batıkent projesine aittir.

Gayrimenkul Yatırımcılarının Yeni Gözdesi: Dubai ve Kıbrıs

agent, lease, successful management

Gayrimenkul ve emlak piyasası toparlanma eğilimine girerken, yatırımcılar yönünü güneye çevirdi. Son dönemde Dubai ve Kıbrıs’ın revaçta olduğunu belirten yerli gayrimenkul şirketi ise bu yatırım eğiliminin nedenlerini ve her iki bölgenin de avantajları açıkladı. 

Yatırımcılar için güvenli bir yatırım alanı olan gayrimenkul, son yıllarda dinamikleri sürekli değişen bir endüstriye dönüşürken yapılan araştırmalar, sektörün geleceği için olumlu bir tablo çiziyor. İngiltere merkezli WTX’in 350 üst düzey profesyonel ile gerçekleştirdiği çalışmaya göre, katılımcıların birçoğu emlak piyasasının esnek bir yapıya evrilerek toparlanma eğilimi göstereceğini belirtiyor. Ekonomik duyarlılığını sürdüren Ortadoğu bölgesi ise önemli bir büyümeye tanıklık ederken, bunu fırsata dönüştüren Türk yatırımcılar rotasını Dubai ve Kıbrıs’a çeviriyor. 

Dubai emlak piyasasındaki işlem sayısı 1 yılda %50 civarında arttı

Dubai ve Kıbrıs’ta gayrimenkul satışlarının birçok avantaj barındırdığını belirten Remax Revizyon Broker’ı Ramazan Sakallı ise konuya dair, “Dubai ve Kıbrıs, globalde olduğu gibi Türk yatırımcılar için de cazip hale gelmeye başladı. Bunun temelinde ise birçok faktör yer alırken, bütüncül bir yaklaşım elde etmemiz için her iki bölgeyi de ayrı incelememiz gerekiyor” değerlendirmesinde bulunurken Dubai hakkında şunları kaydetti: 

“Dubai, küresel dalgalanmalara direnciyle dünyanın farklı coğrafyalarındaki yatırımcılar için kilit bölge olmaya devam ediyor. Buradaki gayrimenkuller, lüks ve şık mimarisi, sürdürülebilir yapısıyla ilgi çekerken; bölgenin ticaret merkezi olması da Dubai’yi iş insanları için giderek önemli hale getiriyor. Canlı ekonomisi ve uluslararası sermaye piyasalarına uyumluluğuyla güvenli bir liman oluyor. Öte yandan, uzun süreli ikamet imkanı gibi hükümetin yatırımcıları teşvik edecek olanaklar sunması da bireysel yatırımlara yön veriyor. Son yayımlanan veriler de Dubai emlak piyasasındaki satış işlem sayısının 1 yılda %50 civarında artması, taleplerin sarsılmaz istikrarını ortaya koyuyor.”

“Kıbrıs’ın gayrimenkul hacmi 116,30 milyar dolara ulaşacak”

Emlak piyasasıyla gelecek vaat eden bir bölge olan Kıbrıs’ta gayrimenkul hacminin bu yıl sonunda 116,30 milyar dolara ulaşması beklendiğini belirten Ramazan Sakallı, “Güneşli bir iklime sahip olan Kıbrıs, özellikle bireysel yatırımlar için kusursuz bir bölge olarak kabul edilirken birçok avantaj barındırıyor. Örneğin, nispeten düşük yaşam maliyetleri, girişimciliğe açık ekonomik ortamı, gayrimenkul fiyatlarındaki istikrar yatırımcıların ilgisini çekiyor. Çünkü, bu unsurlar yatırımcıların zarara uğramayacağını gösteriyor. Ayrıca Kıbrıs, dinamik iş ortamı, zorlu koşullar içermeyen vergi sistemiyle de iş insanları için elverişli bir yatırım alanı olarak öne çıkıyor. Biz de Remax Revizyon olarak, profesyonel 20 gayrimenkul danışmanımızla hem Dubai hem de Kıbrıs’ta yatırım yapmak isteyenlere aracılık ediyoruz” şeklinde konuştu. 

“Yılda 80 işlem gerçekleştiriyoruz”

Yatırımcıların güvenli bir şekilde alışveriş yapmasını mümkün kıldıklarını belirten Remax Revizyon Broker’ı Ramazan Sakallı, açıklamalarını şöyle sonlandırdı: “Dubai ve Kıbrıs’ın gayrimenkul satışlarında söz sahibi bir şirket olarak, yılda 80 işlem gerçekleştiriyoruz. Kusursuz müşteri deneyimi ilkemizle danışanlarımızın hassasiyetlerini ön planda tutarak büyümeye devam edeceğiz. Etik değerlerimiz, güvenilir ve tecrübeli ekibimizle gelecekte de sektörümüzün öncüsü olmaya devam edeceğiz.”

Özak Doa Göktürk’te Yaşam Başladı

Özak GYO’nun, İstanbul’un yükselen değeri Göktürk’te, doğa ile iç içe, ormana komşu bir hayat sunan ikinci projesi Özak Doa’da yaşam başladı. “3 Oda 1 Orman” mottosuyla sakinlerine şehirden kopmadan ormanın kalbinde bir yaşam sunan projede az sayıda satışı devam eden konutlar sahiplerini bekliyor.

Ormanın yanında, geniş ve ferah evlerde yaşamak isteyenlerinhemen taşınabilecekleri Özak Doa Göktürk, İstanbul’un oksijen zengini ve en temiz havasına sahip lokasyonunda yer alıyor. Bu benzersiz proje, evinizin konforunda otururken, Göktürk Ormanı’nın taze havasını içine çekebileceğiniz keyifli bir deneyime dönüşüyor. Geniş orman alanlarına komşu Özak Doa, çocukların doğada, huzur ve mutluluk içinde büyümelerini destekleyen aktiviteleriyle ve şehrin tüm imkanlarına yürüme mesafesiyle sakinlerine özenilen bir yaşam alanı sunuyor.

İklimlendirme Sektörünün Sürdürülebilir Dönüşüm Yol Haritası Açıklandı

Türk iklimlendirme sektörünün birleştirici gücü İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB), İklimlendirme Sektörü Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nı düzenlediği lansmanla kamuoyuyla paylaştı. Tüm dünyanın geleceğini etkileyen iklim krizine ilişkin konuların masaya yatırılarak oluşturulduğu plan; farkındalık, yönetişim, finansal sürdürülebilirlik, çevresel sürdürülebilirlik, sosyal sürdürülebilirlik, teknoloji ve inovasyon olmak üzere altı farklı eylem alanında 25 stratejik hedef ortaya koyularak hazırlandı. Türkiye İhracatçılar Meclisi Yerleşkesi Dış Ticaret Kompleksi’nde 10 Temmuz Çarşamba günü gerçekleştirilen lansmanın açış konuşmalarını; İSİB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal ve Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe gerçekleştirdi. Konuşmasında sürdürülebilirliğin iklimlendirme sektöründe kilit rol üstlendiğine dikkat çeken İSİB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal, “Bu planda çizdiğimiz yol haritasının, sektörümüzde faaliyet gösteren tüm firmalarımızın sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm perspektifinde adımlar atmasına katkı sağlamasını hedefliyoruz” dedi.

İSİB, altı farklı eylem alanında 25 stratejik hedef belirleyerek titizlikle hazırladığı İklimlendirme Sektörü Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nın sonuçlarını basın mensupları, sektör temsilcileri ve iş dünyasından önemli isimlerin yer aldığı lansmanda kamuoyuyla paylaştı. Sektörün sürdürülebilirlik ekseninde izlemesi gereken stratejik yol haritasının masaya yatırıldığı lansmanda İSİB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal, dünyada hızlanan iklim mücadelesi kapsamında Türk iklimlendirme sektöründeki kabuk değişiminin ivme kazanması gerektiğini vurguladı.

“Hedefimiz iklim değişikliği sürecini yakından takip ederek sektörümüzü dönüştürmek”

İklimlendirme Sektörü Sürdürülebilirlik Eylem Planı lansmanının açış konuşmasını yapan Mehmet Şanal; “Bilindiği üzere dünyanın işleyişine dair mevcut koşullar devam ettiği takdirde, birçok kaynağın tükeneceği ya da bu kaynaklara daha da sınırlı erişimin olacağı bir gelecek bizi bekliyor. İklim değişikliğinin son derece ciddi ekonomik, politik, sosyal ve toplumsal yansımaları olacak. İklimde yaşanan değişikliğin kabulü ve bunun sonucunda iklim değişikliği ile mücadele, 50 yıla yakın bir süredir ağırlığı değişmekle birlikte ülkelerin, toplumların ve bireylerin gündeminde. Ancak süreç, son düzlükte farklı bir boyuta taşındı. 2015 yılında Birleşmiş Milletler tarafından açıklanan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve 2019 yılında Avrupa Yeşil Mutabakatı ile hızlanan iklim mücadelesi hareketi, dünyanın genelinde iktisadi, politik, sosyal konularda tüm başlıkları şekillendirdi. İSİB olarak bugüne kadar bu sürecin inşa edildiği dönemi yakından takip ederek sektörümüzü bilgilendirmeye çalıştık. Ancak yeni sürecin hem sektörümüze hem de ülkemize yükleyeceği sorumlulukları daha iyi analiz edebilmek için kapsamlı bir çalışma yapmamız gerekiyordu. Sektör olarak bu değişim sürecini sistematik ve gerçekçi bir şekilde hayata geçirebilmek ve ortaya çıkacak yeni olanaklardan faydalanabilmek için süreci takip etmenin ötesinde yeni adımlar atmamız zorunlu hale geldi. İklimlendirme Sektörü Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nı tam da bu gerekçe ve değerlendirmelerin bir çıktısı olarak kamuoyu ile paylaşıyoruz” dedi.

“Eylem planının tüm sektöre rehberlik etmesini öngörüyoruz”

Farkındalık, yönetişim, finansal sürdürülebilirlik, çevresel sürdürülebilirlik, sosyal sürdürülebilirlik, teknoloji ve inovasyon olmak üzere altı farklı eylem alanında 25 stratejik hedef ortaya koyduklarını belirten Mehmet Şanal; “Eylem planımızın temel amaçlarını; sektörün sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm perspektifinde adımlar atmasını hızlandırmak, sektör firmalarının yakın gelecek planlamalarını bu perspektifi de esas alarak yapılandırmalarını teşvik etmek ve sektörün uluslararası rekabet gücünü artırmak olarak belirledik. Şu anda sektör olarak AB’nin döngüsel ekonomi stratejisi ile uyumlu ekodizayn kriterlerine ve Avrupa Enerji Verimliliği Standartları’na uygun sürdürülebilir ürünler üretiyoruz. Ancak yakın gelecekte ülke ekonomimizin ve sanayimizin yapısını yeşil, sürdürülebilir ilkeler ve gereklilikler doğrultusunda dönüştürmemiz şart. Bu noktada sektör temsilcilerinin daha fazla farkındalık kazanması ve teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek sektöre tam entegre edilmesi için çalışmalarımıza artan bir ivmeyle devam edeceğiz. Bunların yanı sıra temiz, akıllı ve yeni teknolojilerin adaptasyonu, sektörde döngüsel ekonomi perspektifinin etkinleştirilmesi gibi konularda çalışmalarımıza hız vereceğiz. Aynı zamanda yenilenebilir enerji kullanımı ile düşük emisyonlu ham madde seçiminin artırılması, karbon ayak izi, su ayak izi, atık yönetimi gibi kritik konularda kurumsal adımların atılması, yenilenebilir enerji yatırım projelerinin artırılması gibi çalışmalarda sektörün yanında yer almayı ve bu alanlarda dönüştürücü projelere imza atmayı sürdüreceğiz. Bu noktada beklentimiz, eylem planımızın tüm sektörümüz ve ihracatçı üye firmalarımız için rehber bir belge olması ve ihracatçılarımızın sürdürülebilirlik çerçevesindeki değişim ve dönüşümüne katkı sağlaması” diye konuştu.

“İklimlendirme sektörü yoksa iklim mücadelesi de olmaz”

Yeşil mutabakat süreci ile birlikte küresel ticarette oyunun kurallarının yeniden yazıldığını belirten TİM Başkanı Mustafa Gültepe, “TİM olarak dönüşümün merkezinde yer almak adına yeşil üretime odaklandık ve üç yıl önce TİM Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nı açıkladık. 27 sektörümüzün tamamının eylem planları bugünle beraber açıklanmış oldu. 6 Haziran’da tanıtımını yaptığımız platformla ise ücretsiz olarak firmalara karbon ayak izini hesaplama ve raporlama imkânı sağlıyoruz. Bu platformdan yaklaşık 150 bin ihracatçı firmamızın yararlanmasını hedefliyoruz. Bu durumda beklenen tasarruf 500 milyon doları bulacak” dedi.

Dünyayı tüketmeden dünya için üretmek mottosu ile özellikle üretimde çevreye en az zararla, geri dönüşümlü ürünleri kullanarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak adına çalışılması gerektiğine dikkat çeken Gültepe; “Bu kapsamda birliklerimizin ve TİM’in yapacağı çalışma, takip, raporlama ve eylem planları çok değerli. Türkiye’nin rekabetçilik noktasında özellikle sınırda karbon vergisi nedeniyle ihracat hacminin düşmemesi adına bu eylem planlarının uygulamaya geçmesi kilit rol oynuyor. Bu konuda farkındalığı artıramazsak sektörlerimizi geleceğe taşıma şansımız yok. İş birliği içinde, ortak akılla bu çalışmaların devamlılığını sağlayabilmek adına TİM olarak tüm üye birliklerimizin arkasındayız” diye konuştu.

İklimlendirme sektörünün gittikçe büyüyen bir sektör olduğuna dikkat çeken Gültepe; “Bu yılın ikinci yarısında sektör ihracatının artan bir ivmeyle büyümesini bekliyoruz. İklimlendirme sektörü yoksa iklim mücadelesi de olmaz. Sektörün bu kapsamda liderliği kritik önem taşıyor” diyerek sözlerini tamamladı.

Urfa’da 11 Yeni Otel Yapılıyor, 120 Urfa Evi Restore Edilecek

Şanlıurfa İl Kültür ve Turizm Müdürü Aydın Aslan, Göbekli tepenini ziyarete açılması ile birlikte artan ziyaretçi trafiğinin konaklama alanında yeni yatırımlara girişildiğini belirterek ilde 11 yeni oteli yapımının devam ettiğini, bu yatırımların 2-2,5 yıl içinde hizmete gireceğini, gelecek yıl hizmete açılacak olanlarda olduğunu söyledi.

Aslan yapımı devam eden yeti tesislerden 3’ünün tanesi 5 yıldızlı olduğunu belirterek “2012 de 1,500-2,000 olan toplam yatak sayısı 2014’te 4,000, bugün 8,500’e ulaştı” dedi.

Aslan, bu arada 120 eski Urfa evini restore edilerek turizme kazandırılması için başvurular olduğunu Kültür ve Turizm Bakanlığı hibe destekleri kapsamında bu evlerin korunarak turizme kazandırılacağını söyledi.

Mis Group 70 Odalı Otel Yapacak

Mis Group, Konya’nın Selçuklu ilçesinde 70 odalı şehir oteli yapacak.

Konya’nın Selçuklu ilçesinde inşaat, mobilya ve gıda sektöründe yatırımları bulunan Mis Group, 70 odalı şehir oteli yatırımı yapacak. Grup bünyesindeki Misyapı Özkanlar İnşaat AŞ tarafından gerçekleştirilecek olan yatırım, Selçuklu Dikilitaş Mahallesi’nde bulunan 3132 metrekarelik bir alan üzerinde inşa edilecek.

Şirketin ofis inşaatı olarak başladığı yatırım, yapılan revizyonla otel projesine dönüştürüldü. 154 yatak kapasiteli otelde 4 adet süit oda, 60 adet standart oda, 3 adet aile odası ve 3 adet de engelli odası yer alacak. Alakart restoran, konferans salonu ve toplantı salonu da bulunacak otel, Konya il merkezine mesafesi 13 km, Selçuklu ilçe merkezine ise yaklaşık 5 km uzaklıkta yer alıyor.

Themore Concept, Sven ve Legolas Banyo Modelleri İle Fonksiyonel Bir Kullanım Sunuyor

Banyolar, günün yorgunluğunu attığımız, tazelenip enerji topladığımız bir alan olarak evimizin en önemli bölümlerinden biridir. Ancak, dar bir banyoya sahip olmak, işlevselliği ve konforu sağlama konusunda bazı zorluklar yaratabiliyor. Küçük banyoları daha kullanışlı hale getirmek için ise çeşitli depolama alanlarından renk seçimlerine kadar her şeyi özenle seçmek gerekiyor. Köşe ve gömme dolaplar banyoda daha fazla depolama alanı sağlayarak düzen oluştururken, aydınlatma sistemleri ve renk seçimleri ise daha ferah bir alan oluşturmaya yardımcı oluyor.
Günümüzde daha minimalist bir şekilde tasarlanan evlerde, banyolar da küçük ve dar olabiliyor. Küçük metrekareli banyoların dekorasyonunda duvar rengi, karo modeli ve rengi, banyo mobilyası ile aksesuar seçimi gibi üzerinde düşünülmesi gereken pek çok ayrıntı bulunuyor. Banyoları dekore ederken tasarıma ferahlık katan, yerden tasarruf sağlayan ve düzen kolaylaştıran tercihler bu alanların en elverişli şekilde kullanılmasını sağlayabilir.


Banyolarda en verimli depolama alanları
Dar ölçüye sahip banyolarda depolama alanı duvar rafları, aynalı dolaplar, lavabonun altındaki çekmeceler ve kapı arkasındaki askılıklar gibi akıllıca tasarlanmış depolama çözümleri ilk sıralarda yer alıyor. Çok amaçlı kullanılan mobilyalar hem alanı daha verimli gösteriyor hem de banyoya modern bir hava katıyor. Themore Concept’in Legolas kapak banyo modeli; derin çekmece ve açık depolama alanına sahip lavabo altı mobilyası, LED’li ve aynalı dolabı ile banyonun her köşesini maksimum düzeyde kullanmayı sağlıyor. Ahşap tasarımı ile şık bir görünüme sahip olan model, lavabo üstünde yer alan açık raflı dolabı ile kullanım hacmini de arttırıyor.


Kullanışlı alanlar yaratıyor
Themore Concept’in diğer bir koleksiyonu olan Sven ise; dar banyoları kullanışlı hale getirecek tasarımı ile banyo alanlarını daha ferah göstermeye yardımcı oluyor. Dikey sert çizgileri ve kulpsuz tasarımı ile şık bir görünüm oluşturan Sven Koleksiyonu; yuvarlak aynası, derin çekmeceye, açık ve kapalı depolama alanına sahip lavabo altı dolabı, açık raflı lavabo üstü dolabıyla fonksiyonel bir kullanım sağlıyor. Yuvarlak aynası ve ayna arkasındaki aydınlatma ile banyoya derinlik katan koleksiyon, lavabo altı dolabının yanında bulunan açık bölme ile çamaşır makinesini kolayca depolamaya imkan sağlıyor.

Elektra Elektronik Makineleşme Atılımıyla Üretime Hız Verdi, Rotayı Çin’e Çevirdi

2024 yılının ilk yarısındaki başarılı performansıyla sektördeki liderliğini sürdüren Elektra Elektronik, iddialı hedeflerle ihracat pazarlarında büyümeye devam edecek.
Türkiye’de alçak gerilim trafo ve reaktör sektörünün lideri konumunda olan Elektra Elektronik, 2024 yılının ilk yarısını hedeflerine ulaşarak tamamladı. Ar-Ge’den güç alan köklü bir üretici olmanın getirdiği hakimiyet ile birçok farklı sektöre çözüm ortaklığı yapan şirket, yeni yatırımları sonucunda 1500 kW olan üretim kapasitesini 3300 kW’a kadar çıkardı. İhracatta da ciddi atılımlar yapan Elektra Elektronik, marin sektörüne özel çözümleri doğrultusunda odağına aldığı Çin’de önemli ticari iş birliği adımları attı. İlk yarı sonuçlarında elde ettikleri başarıda yatırım ve ihracat planlarının çok önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Elektra Elektronik Genel Müdürü İlker Çınar, yılın başında uygulamaya başladıkları yalın üretim (Kaizen) stratejilerinin de bu tabloda kritik rol oynadığını belirtti.

Ülkemizdeki alçak gerilim trafo ve reaktör pazarındaki büyüme hızı, küresel trendlerle uyumlu olarak pozitif bir seyir izliyor. Yenilenebilir enerji entegrasyonu ve elektrik altyapısının modernizasyonu, büyümenin itici güçleri arasında yer alıyor. Bu büyümede önemli bir rol üstlenen Elektra Elektronik, yılın ilk yarısında önemli atılımlar gerçekleştirdi. 2024 yılının ilk yarı sonuçları ile ilgili değerlendirmede bulunan Elektra Elektronik Genel Müdürü İlker Çınar; “Yeni makine yatırımlarımız sayesinde 1500 kW olan üretim kapasitemizi 3300 kW’a yükselterek üretimimizi hızlandırdık ve hedeflerimiz doğrultusunda büyük ilerleme kaydettik. Yatırımlarımızla ivme kazanan bu başarının arkasında otomasyon çalışmalarımız, stratejik adımlarımız ve planlama gücümüz gibi bizi sektörümüzde bir adım öne taşıyan pek çok unsur var. Otomasyon hedeflerimiz doğrultusunda önemli adımlar attık ve bu da bize büyük trafoların üretiminde üç gün süren işleri yeni makineler sayesinde bir günde tamamlama imkânı sundu. Yurt içi pazarı domine ederken 6 kıtada 60’tan fazla ülkeye ihracat yapan bir şirket olarak global pazarlarda da büyümeye devam ettik ve ticari hacmimizi yüzde 50 iç pazar, yüzde 50 dış pazar dengesinde sürdürdük. Yalın üretim (Kaizen) anlayışını uygulamaya aldık ve bu stratejinin başarılı sonuçlarını izledikçe uygulama alanını genişlettik. Bizim için yılın son yarısına girerken en önemli gelişmelerden biri de marin sektörüne özel çözümlerimizle yeni ticari iş birlikleri için başta Çin olmak üzere küresel arenada önemli temaslar gerçekleştirmemiz oldu” diye konuştu.

Artan enerji talebi ve modernizasyon çalışmaları sektörün büyümesini destekleyecek

Son yıllarda alçak gerilim trafo ve reaktör sektöründeki büyüme ve dönüşüm hızının arttığını belirten İlker Çınar; “Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de artan enerji talebi, elektrik altyapısının modernizasyonu ve yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonu gibi faktörler bu büyümeyi destekledi. Sürdürülebilir enerji projeleri ve teknolojik yenilikler de sektördeki ilerleyişin temel dinamikleri arasında yer alıyor. Aslında bu büyüme ekseni geçen yıldan beri sürüyor. Verileri incelediğimizde; küresel pazarın 2023 yılında 58,8 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını gözlemliyor ve 2024-2032 döneminde yüzde 7 bileşik yıllık büyüme oranı (CAGR) öngörüyoruz. Bu noktada 2032 yılında sektörün büyüklüğünün 109,5 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Biz de Elektra Elektronik olarak sektörün büyüme hızı ile paralel büyümek için gerekli yatırım ve planlamalarımızı hayata geçirmeye artan bir ivmeyle devam edeceğiz” dedi.

Akfen GYO’nun Portföy Değeri 689 Milyon Avroya Ulaştı

Akfen Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (Akfen GYO) toplam portföy değerini son altı ayda yüzde 20 artırarak 689 milyon avroya çıkardı.

Akfen GYO’dan yapılan açıklamada, şirketin portföy değerinde ara dönem değerleme sonuçlarına göre kayda değer bir artış yaşandığı belirtildi. Smart Kurumsal Gayrimenkul Değerleme ve Danışmanlık AŞ tarafından hazırlanan ara dönem gayrimenkul değerleme raporları ile Akfen GYO’nun toplam varlık değeri 24 milyar lirayı aştı.

Portföydeki önemli varlıklar arasında Bodrum Loft, Hadımköy Fabrika, Ibis Otel Adana, Ibis Otel Ankara Havalimanı, Ibis Otel Bursa, Ibis Otel Esenyurt, Ibis Otel Eskişehir, Ibis Otel İzmir, Ibis Otel Tuzla, Isparta Öğrenci Yurdu, Kıyıkışlacık Projesi, Kütahya Öğrenci Yurdu, Novotel Bosphorus Karaköy İstanbul, Novotel Trabzon, Novotel ve Ibis Otel Gaziantep, Novotel ve Ibis Otel Kayseri, Novotel ve Ibis Otel Zeytinburnu, Söğütlüçeşme Projesi ve Yalıkavak Villa Projesi bulunuyor.

Akfen GYO Genel Müdürü Ece Demirpençe, yaptığı açıklamada, portföylerinin değerindeki artışın stratejik yatırımları ve gayrimenkul sektöründeki güçlü duruşları sayesinde gerçekleştiğini ifade etti. Demirpençe, “Portföyümüzü çeşitlendirerek, yatırım risklerimizi en aza indiriyor ve farklı segmentlerde yatırımlar yaparak daha dengeli bir yapı oluşturuyoruz. Yatırımcılarımıza en yüksek getiriyi sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.

Portföydeki değer artışının, Akfen GYO’nun farklı segmentlerdeki projeleriyle yatırımcılara daha geniş fırsatlar sunma hedeflerine yaklaşmasına katkı sağladığını belirten Demirpençe, “Gayrimenkul sektöründe sürdürülebilir ve karlı yatırımlar yaparak, hem ülkemize hem de yatırımcılarımıza katkı sağlamaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

2024-2025 Eğitim Yılına 14 Yeni Okul

Yıkılan Okul Yeniden İnşa Ediliyor!

Kocaeli İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün eğitim yatırımları kapsamında, 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başlamadan önce 14 yeni okulun tamamlanması hedefleniyor.

2024 yılı Yapım Projeleri çerçevesinde, Kocaeli İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün 11 ilçede yürüttüğü 37 okul inşaatı devam ediyor. Bu projelerden 14 tanesinin yeni eğitim-öğretim yılına kadar bitirilmesi planlanıyor. Kocaeli genelinde inşaatı süren toplam 669 derslik kapasiteli 37 okulun çalışmaları yoğun şekilde sürüyor. Bu projeler tamamlandığında, Kocaeli’deki eğitim kurumlarına 192 yeni derslik eklenmiş olacak.

İlçelere Yeni Anaokulları Geliyor

Yapımı devam eden 14 okuldan, Çayırova Akse Mahallesi’nde 6 derslikli, Kartepe Sarımeşe Mahallesi’nde 4 derslikli, Derince Çınarlı Mahallesi’nde 8 derslikli, Derince Yenikent Mahallesi’nde 10 derslikli, İzmit Cedit Mahallesi’nde 4 derslikli anaokulu ve Körfez’de 16 derslikli Anadolu Lisesi’nin, yeni eğitim yılı başlamadan tamamlanması bekleniyor.

Derslik Sayısında En Fazla Artış Darıca’da

Gebze’de İnönü Mahallesi’nde 24 derslikli bir ortaokul ve Gebze İstasyon Mahallesi’nde 8 derslikli bir anaokulunun inşaatı sürüyor. Darıca ise, yeni dönemde en fazla derslik artışı yaşayacak ilçe olacak. Darıca’da İstasyon Mahallesi’nde 6 derslikli bir anaokulu, Kazım Karabekir Mahallesi’nde 28 derslikli bir ortaokul, Fevzi Çakmak Mahallesi’nde 6 derslikli bir anaokulu, 24 derslikli Darıca İmam Hatip Ortaokulu ve 24 derslikli bir başka İmam Hatip Ortaokulu öğrencilerin kullanımına sunulacak.

Geçici Kabulü Yapılan Okullar

Darıca: 26 derslikli imam hatip ortaokulu
Darıca: 24 derslikli imam hatip ortaokulu
İzmit: 24 derslikli ilkokul
Kartepe: Sarımeşe’de 4 derslikli anaokulu


2024’te Tamamlanacak Okullar

Çayırova Akse Mahallesi: 6 derslikli anaokulu
Darıca İstasyon Mahallesi: 6 derslikli anaokulu
Darıca Kazım Karabekir Mahallesi: 28 derslikli ortaokul
Derince Çınarlı Mahallesi: 8 derslikli anaokulu
Derince Yenikent Mahallesi: 10 derslikli anaokulu
Gebze: 24 derslikli ortaokul
Gebze İstasyon Mahallesi: 8 derslikli anaokulu
İzmit Cedit Mahallesi: 4 derslikli anaokulu
Körfez: 16 derslikli Anadolu Lisesi


İnşaatı Devam Eden Okullar

Başiskele: 26 derslikli ilkokul
Çayırova: 26 derslikli ilkokul
Darıca: 26 derslikli ilkokul
Darıca: 12 derslikli özel eğitim anaokulu
Dilovası: 24 derslikli imam hatip ortaokulu
Dilovası: 12 derslikli özel eğitim ortaokulu
Gebze: 24 derslikli H. Ayvacıoğlu-İsmail Baran Ortaokulu
Gebze: 26 derslikli ilkokul
Gebze Mutlu Kent: 26 derslikli ortaokul
Gebze: 12 derslikli özel eğitim anaokulu
Gölcük Saraylı: 24 derslikli ilkokul
Gölcük: 16 derslikli ilkokul
Gölcük Değirmendere: 12 derslikli özel eğitim uygulama okulu
Gölcük Barbaros Hayrettin Paşa Anadolu Lisesi ve Spor Salonu
İzmit Körfez Mahallesi: 19 derslikli ilkokul
İzmit Gündoğdu Mahallesi: 4 derslikli anaokulu
İzmit: 32 derslikli Namık Kemal Anadolu Lisesi
İzmit: 32 derslikli İmam Hatip Lisesi ve Pansiyonu
Kandıra: 24 derslikli İmam Hatip Lisesi ve Pansiyonu
Kartepe: 4 derslikli ilkokul
Körfez: 8 derslikli TOBB Esentepe Anaokulu
Körfez: 24 derslikli Yarımca Emlak Konut Ortaokulu ve Pansiyonu

Century 21 Trio Gayrimenkul, The House Residence’ın Yetkili Satış Ofisi Oldu

Gelecek yıl gayrimenkul değerinin %50’den artması beklenen Muğla, yatırımcıların yeni gözdesi oluyor. Gayrimenkul şirketi ise satış ofisi yetkilisi olduğu Bodrum yakınındaki proje ile yatırımcılara denizin kıyısında ferah bir yaşam alanı sunuyor.

Büyükşehirlerden tersine göç hareketiyle birlikte Türkiye’nin birçok bölgesinde emlak piyasası hareketleniyor. Bunların başında, konut satış değeri bir yılda %50’den fazla artan Muğla gelirken, gelecek yıl gayrimenkullerinin değeri %26,45 artması beklenen Milas ilçesi yatırımcıların gözdesine dönüşüyor. Bu ivmeyi değerlendirmek isteyenler ise kârlı yatırımların peşine düşerken, Century 21 Trio Gayrimenkul, Helis Yapı’nın Bodrum’a 15 kilometre yakınındaki Boğaziçi Adabükü bölgesinde inşa ettiği The House Residence projesinin tüm satış yetkilerini aldığını duyurdu. İstanbul’daki zincir marka The House Café’nin yapısal bütünlüğünü taşıyan projede, The House üzerinden rezidans hizmetleri de veriliyor. 

“Projenin yetkili satış ofisi olmak için işbirliğine imza attık”

İstanbul ve Bodrum’daki ofisleriyle gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteren Coldwell Banker Trio ve Century 21 Trio Gayrimenkul’ün Yönetim Kurulu Başkanı Sezgi Bilge, konuya dair şu bilgileri paylaştı: 

“Gayrimenkul sektöründeki 20 yıllık deneyimimizle İstanbul’da Coldwell Banker, Bodrum’da ise Century 21 çatısı altında hizmet veriyoruz. İki bölgede de çeşitli projeler için yetkili satış ofisi olarak işbirlikleri gerçekleştiriyoruz. Son olarak, büyük bir kısmının geçtiğimiz yıl tamamlanmasıyla günlük yaşamın başladığı The House Residence projesinin yetkili satış ofisi olduk.” 

Denizin kıyısında ferah bir yaşam alanı sunuyor

The House Residence’ın 72 bin metrekarelik alana yayıldığını ve Ege’nin dokusuna uyumlu çağdaş mimariye sahip olduğunu belirten Trio Gayrimenkul’ün Yönetim Kurulu Başkanı Sezgi Bilge, “Proje, bireylerin ihtiyaç duyduğu her şeyi yanı başında bulabileceği ayrıcalıklarla dolu bir yaşam vaat ediyor. Bodrum’un doğal güzelliğinin doyasıya izlenebildiği 2 geniş terasa sahip villalar, 4 oda, 3 banyo ve ferah yaşam alanlarından oluşuyor. Öte yandan buradan ev sahibi olunduğunda tıpkı oda servisleri gibi otel konseptinde hizmet alınabiliyor.” diyerek proje hakkındaki detayları da paylaştı:

Buna göre The House Residence, denizin kıyısında, çam ormanlarıyla çevrili ferah bir alanda konumlanıyor. Ünlü şefler tarafından hazırlanan Türk ve dünya mutfağının lezzetlerine, açık yüzme havuzuna, yazlık sinemaya ve plaja ev sahipliği yapıyor. Modern yaşama hitap eden kuaför, spor salonu, spa gibi çeşitli bölüm ve hizmetleri de barındırıyor. Ev sahipleri ayrıca satın aldıkları evlerde bulunmadıkları zamanlarda evlerini yönetim güvencesi ile kısa dönemli kiraya vererek gelir elde edebiliyor. 

“Yatırımcıların bugünün dinamiklerini iyi değerlendirmesi gerekiyor”

Projenin en önemli yapı taşlarını oluşturacak uzatma iskeleleri ve marinasının da yapımına kasım ayında başlanacağına dikkat çeken Sezgi Bilge, sözlerini şöyle sonlandırdı: 

“Trio Gayrimenkul olarak, bu işbirliği ile Ege Bölgesi’nde yatırım yapmak veya yaşamak isteyenler için önemli bir fırsat yarattık. Her geçen yıl değer kazanan böylesi bir şehir, birçok avantajı da barındırıyor. Dolayısıyla geleceğine yatırım yapmak isteyen herkesin, dinamikleri sürekli değişen gayrimenkul piyasasında bugünün fırsatlarını değerlendirmesinin kritik olduğunu düşünüyoruz. Biz de onlar için yeni yaşam alanları sunmak amacıyla çalışmaya devam ediyoruz.”

VitrA QuantumFlush, yeni reklam filmlerinde suyun akışına yön veriyor

VitrA, QuantumFlush teknolojisini tanıtmak amacıyla hazırladığı yeni reklam filmlerinde; günlük hayatta kontrol edemediğimiz küçük anlardan esinlenerek, doğru klozet seçiminin ne kadar önemli olduğuna dikkat çekiyor. Laminar akış teknolojisi sayesinde sıçratmayan, 7 kat daha sessiz çalışan ve 2 kat daha güçlü performans ortaya koyan QuantumFlush klozetlerin, banyolara üst düzey hijyen ve sessizlik getirdiğine vurgu yapıyor.

VitrA’nın yeni reklam filmleri, yaşamın içinden gerçek anları dramatize ederek izleyicilere ulaşıyor. QuantumFlush teknolojisinin sağladığı konforu ve pratikliği gözler önüne seriyor. Yaratıcı reklam ajansı Madam Martha UK’İn imzası taşıyan ve DAT Film London tarafından hayata geçirilen filmlerin yönetmen koltuğunda Hüseyin Aydın oturuyor.

Künye

Reklamveren: VitrA
Reklamveren Temsilcileri: Çiğdem Ortaç Gencer, Selin Önen Tümen, İpek Özdemir Kayaalp
Yaratıcı Reklam Ajansı: Madam Martha UK
Prodüksiyon Şirketi: DAT Film London
Yönetmen: Hüseyin Aydın
Executive Producer: Tuğba Selvitopu
Producer: Hülya Yavuz
DOP: Veli Kuzlu
Post Şirketi: Pixel Post Pro
Edit Director: Berk Öz

Özak Duyu Göktürk’te Lansman Öncesi Fırsatlar

Özak GYO’dan Göktürk’e 3.proje geliyor. Geliştirdiği projelerde yaşamı kolaylaştıran çözümler sunan Özak GYO, İstanbul’un yükselen değeri Göktürk’te inşaatına başladığı 3. projesi Özak Duyu’nun satışına başladı. Lansman öncesine özel indirimler ve 12 ay vade fırsatı ile satışa sunulan 1+1’den 4,5+1’e kadar olan daireler alıcılarını bekliyor.

Şehrin renkli yaşantısından kopmadan doğa ile iç içe yaşayacaksınız

Özak Göktürk ve Özak Doa projeleri ile doğa ile iç içe, ormana komşu bir yaşam sunan Özak GYO, ‘5 Duyu 1 Yaşam’ fikriyle şekillendirdiği projesinde ev sahiplerine; manzarayı görerek, iyi hissederek, inzivaya çekilmeden hayatı tadarak, doğayı dinleyip toprağı koklayabilecekleri bir yaşam sunuyor.

Boydan boya uzanan pencereleri ve yüksek tavanları ile nefes alan yaşam alanları Özak Duyu’da özenle tasarlanırken, fonksiyonel yaşam alanları, optimum mimari çözümlerle birleşti.

Yeşil ile iç içe, butik yaşam imkanı

Ormana komşu Özak Duyu Göktürk, geniş terasları, ferah balkonları ve ormanın ruhuna açılan bahçeleriyle sakinlerine huzurlu bir yaşam sunuyor. Her dairede balkon, teras veya bahçetasarımıyla İstanbul’un nadir yeşil bölgelerinden birinde ormanlarla çevrili olmanın ayrıcalığını sağlarken, Göktürk metroya ve ana arterlere yakınlığı ile şehirden kopmadan butik yaşam alanına olanak tanıyor.

Yaklaşık 12 bin metrekare arazi üzerinde yer alan Özak Duyu projesi, 141 ünite, yatay mimari ile oluşturuldu. Projede 1+1’den 4,5+1’e kadar farklı daire modelleri mevcut. Ormanın hemen yanı başında olan projede, daha önceki projelerde olduğu gibi dış mekânlar konforlu ve kullanışlı olarak tasarlandı. Projede; yüzme havuzu, fitness salonu, çok amaçlı açık spor sahası, çocuk oyun alanları, bahçe oturma alanları, cafe alanı, yürüyüş alanı, barbekü alanı bulunuyor.

Özak Duyu Göktürk, şehrin renkli yaşantısından ve doğadan kopmadan, yeşille iç içe, rahat ve keyifli bir yaşamı sakinlerine sunuyor.

Yapıchem Kimya’dan 25 Farklı Ülkeye İhracat

Yapı kimyasalları sektörünün lider firmalarından Yapıchem Kimya’nın Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Arıcan, 25 farklı ülkeye ihracat yaptıklarını ve bu sayıyı daha da artırmayı hedeflediklerini belirtti.

Fatih Arıcan; Türk inşaat sektörü, Yapıchem’in iç pazardaki faaliyetlerine büyük birpotansiyel sunuyor. Müşteriye özel olarak ürettiğimiz ürünlerimizle hem global hem de yerel pazardaki müşterilerimize hizmet veriyoruz. Dış pazara yönelik olarak izlediğimiz genişleme stratejisi ile uluslararası inşaat sektöründe daha fazla rekabet avantajı elde ediyoruz. Ürünlerimiz, uluslararası standartlara uygunluğu, kalitesi ve
müşteriye sunduğu terzi usulü özel çözümleriyle de dikkat çekiyor.” dedi.


İç pazardaki güçlü konumlarıyla birlikte dış pazarda da hızla büyüyen bir firma olduklarını sözlerine ekleyen Arıcan, “25 farklı ülkeye ihracat yapmanın gururunu yaşıyoruz. İhracat faaliyetlerimiz, beton ve çimento katkıları başta olmak üzere geniş bir yapı kimyasalları ürün yelpazesini kapsıyor. Yapıchem olarak bu sektörde sahip olduğumuz tecrübemiz, bilgi birikimimiz, ürün çeşitliliğimiz ve maliyet avantajımız
global pazarda rekabet gücümüzü artırıyor. Her geçen yıl, ihracatımızın ciromuzdaki payı da artış gösteriyor. Bu artış, Yapıchem olarak global pazarlardaki etkimizi ve marka değerimizi sürekli güçlendirdiğimizin de bir göstergesi. İhracat yaptığımız ülkeler arasında ise; özellikle Orta Doğu, Balkanlar, Kuzey Afrika, Türki Cumhuriyetler ve Karadeniz’e komşu ülkeler ön plana çıkıyor. Bu coğrafyalara olan ihracat, sektör dinamiklerini ve pazar ihtiyaçlarını yansıtırken, Türkiye’nin stratejik konumu ihracat faaliyetlerimiz için büyük avantajlar sunuyor.” şeklinde konuştu.


Tüm dünyadaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini de ifade eden Arıcan, “Uluslararası fuarlara çok önem veriyoruz. Yılın ilk yarısında, Polonya, Cezayir ve Nijerya’da sektörel fuarlarda yer aldık. Yılın ikinci yarısında da sektörel fuarlarda yer alarak, tüm ürün gruplarımızı ve yeni projelerimizi paylaşmaya, yeni iş fırsatları için zemin oluşturmaya devam edeceğiz. Ayrıca, sektördeki değişken koşullara hızla
uyum sağlıyoruz ve stratejik planlarımızı sürekli olarak yeniliyoruz. Böylelikle, dinamik pazarda sağlam adımlarla ilerleyip büyüme hedeflerimizi gerçekleştiriyoruz.” şeklinde
sözlerini bitirdi.