İnşaat sektörünün güncel proje bilgi ve satın alma platformu Yapiradar.com, bir yeniliğe daha imza attı. Yaklaşık 1,5 yıl süren yoğun çalışmalar sonucunda ortaya çıkardığı “İhaleler” ürününü yayına aldı.
Yapiradar.com ile güncel kamu yapım ihale duyuru ve sonuçlarını takip etmek artık çok daha kolay! 16.000’den fazla güncel inşaat projesi, 27.000’den fazla müteahhit ve çözüm ortağı bilgisi ve 11.000’den fazla aktif satın alma talebini tüm detaylarıyla üyelerinin bilgisine sunan platform; 1 Ağustos tarihinden itibaren kamu ihale duyuruları ve sonuçlarını da yayınlamaya başladı.
Yapiradar.com üyeleri kamu yapım ihale duyuru ve sonuçları sayesinde; güncel yapım ihale duyurularından anında haberdar olabilecek, ihale şartlarını ve son teklif verme tarihini görüntüleyebilecek, ihaleye en avantajlı teklifi veren firmaları listeleyebilecek, ihaleyi kazanan firma bilgilerine ve teklif tutarına kolaylıkla ulaşabilecek.
“Yapiradar.com Farkını Yine Yansıttık”
İhaleler ürünü için tüm ekibin, yaklaşık 1,5 yıl boyunca büyük bir özveri ile çalıştığını belirten Yapiradar.com Genel Müdürü Arif Burhan TARHAN, Yapıradarlılara bir yenilik daha sunmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.
Yaptıkları her işte Yapıradarlıların dijital çözüm ortağı olmayı hedeflediklerini söyleyen Tarhan, yapiradar.com farkını ihale çalışmalarına da yansıttıklarını dile getirdi. Üyelerine fayda sağlamayı amaçladıklarını belirten Tarhan, “Diğer ihale sitelerinden farklı olarak avantajlı teklif veren firma bilgisini, yani kazanmaya en yakın olan firmanın bilgisini de paylaşıyoruz. Buna ek olarak, ihalelere teklif veren tüm firmaların detaylı bilgilerini de sunuyoruz. Böylelikle üyelerimiz firmaları inceleyerek yeni iş bağlantıları oluşturabiliyor” dedi.
İhaleler ürününü yayına alırken mevcut üyeleri de unutmadıklarını söyleyen Tarhan, “Mutluluğumuzu üyelerimize vereceğimiz bir hediye ile taçlandırmak istedik. Mevcut üyelerimiz, üyelik sürelerinin sonuna kadar “İhaleler” ürünümüzü ücretsiz olarak kullanabilecekler. Yeni üyelerimiz için ise avantajlı fiyatlar ve ödeme seçenekleri hazırladık.” diye konuştu.
Sektörün Dijitalleşmesine Büyük Katkı
Güncel inşaat projeleri takip platformu yapiradar.com, müteahhitler ile tedarikçiler arasında köprü kuruyor. Türk müteahhitlerinin hem yurt içi hem de yurt dışında başlaması planlanan ve devam eden projelerinin detaylarından oluşan büyük bir veriyi üyelerinin kullanımına açan platform, sektörün dijitalleşmesine önemli ölçüde katkı sağlıyor.
Yapiradar.com olarak Türkiye’yi karış karış gezdiklerini belirten Tarhan, bu geziler sayesinde üyelerine sundukları avantajları şu sözlerle özetliyor: “İşimiz dijital olsa da, bir ayağımız hep sahada! Pandemi şartlarına rağmen saha ekibimiz son bir yıl içerisinde 210.000 kilometre yol yaptı. Ülkemizin doğudan batıya 1.650 kilometre olduğunu düşünürsek; sadece son bir yıl içerisinde Türkiye’yi 127 kez gezmiş olduğumuzu söyleyebiliriz. Şantiye ziyaretlerimiz sırasında projelerin son durumlarıyla alakalı bilgiler topluyor, fotoğraflarını çekiyor ve tüm bu bilgileri sistemimize ekliyoruz. Bu sayede üyelerimiz adeta kendileri şantiyeleri gezmiş gibi tüm bu bilgilere ulaşabiliyor. Şantiye gezileri için araba kiralamalarına, yakıt harcamalarına veya bir personel istihdam etmelerine gerek kalmıyor. Dolayısıyla hem operasyonel süreçleri kolaylaşıyor hem de maliyet avantajı sağlıyoruz.”
Şirketimizin temelleri 2004 yılının sonunda atılmaya başlayarak şahıs işletmesi olarak 2014 yılı sonuna kadar devam etmiş ve aynı yıl içerisinde iki ortaklı olarak MAG Tasarım Mimarlık İnşaat Emlak San. Ve Tic. Ltd. Şti Ünvanı altında sektöründe faaliyetlerinde devam etmektedir. Şirketimiz Marka Patentine sahiptir. Son 16 yıldır bölgesinde Konut, Fabrika, Eğitim, Sağlık vb. yapılarda proje ve uygulama işleri yürütmeye devam etmektedir. Yenilikte ve gelişimde sürekliliği ilke edinen şirketimiz kaliteden ödün vermeden, geçmişten günümüze bölgesinde varlığını göstermeye devam edecektir. Şirketimiz, yatırımcılara emlak, proje ve teknik danışmanlık olarak da hizmet etmektedir. Tüketiciye saygı başta olmak üzere şeffaflık, dürüstlük ve güven değişmez prensipleriyle hizmetlerinde teknik esaslara dayanarak, kaliteli çözümler sunarız. 2020 yılı başında mevcut şirketten bağımsız, EKOARK İnşaat Emlak San ve Tic. Ltd. Şti. ni kurarak, aynı iş kollarına ilaveten Enerji, ( Enerji Kimlik Belgesi) Bina ve Toplu Yapı Yöneticiliği iş kollarını da yürütmektedir.
İletişim Bilgileri ( MAG Tasarım Mimarlık İnş. Eml. San. ve Tic. Ltd. Şti. ) 0282 650 02 28 0282 502 06 24 www.magyapi.com [email protected]
Akaryakıt, gıda ve gayrimenkul sektörlerindeki başarılı yatırımlarıyla tanınan Kadooğlu Holding ve Celka Gayrimenkul, İzmir Kemalpaşa’da yaşama geçirdiği Paşa Country ED ile lüks konut sektöründe çıtayı yükseltti.
Kadooğlu Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Celka Gayrimenkul Kurucusu Celal Kadooğlu, Kemalpaşa Akalan’da doğayla lüks yaşamı harmanlayan yeni bir yaşam kurguladıklarını söyledi.
Celka Gayrimenkul olarak bugüne dek yurt genelinde pek çok konut ve ticari alanı teslim ettiklerini belirten Kadooğlu, “İnşaat sektöründe fark yaratmak için yola çıktık. Bugüne dek tamamladığımız her başarılı projemizde yüksek müşteri memnuniyeti ve güven yarattık. Paşa Country ED bizim için çok önemli bir proje. Ustalık eserimiz diyebilirim. 5+1 tripleks ve 3+1 dubleks tiplerindeki 70 villamız ferah yaşam alanı, konforlu ve şık mimari tasarıma sahip. Kemalpaşa Akalan da önemli bir lokasyonda. İzmir İstanbul otoyoluna çok yakın bir konumda yer alıyor. Kullandığımız tüm malzemeler birinci sınıf, tüm villalar aydınlık bir ortamda optimum kullanım alanı sunuyor. Depreme karşı da sağlam ve güvenli bir yaşam vaad ediyor. Projemiz doğayla uyumlu modern mimarisiyle lüksü günlük yaşamın bir parçası haline getirecek. Projemizde son aşamaya geldik. Gerek yurt içi gerekse yurt dışından diğer projelerimize olduğu gibi Paşa Country ED projesine de önemli talepler alıyoruz. Önümüzdeki süreçte projemizin lansmanını gerçekleştirerek taleplerin artmasını sağlayacağız. 2026 yılında yaşamın başlayacağı Paşa Country ED, lüks konutta yeni bir yaşamın kapılarını açacak” diye konuştu.
İZMİR VE EGE HER DÖNEM TALEP GÖRÜYOR
İzmir ve Ege Bölgesi’nin sunduğu yaşam olanaklarıyla, tüm Türkiye’den yoğun ve nitelikli bir talep gördüğünü kaydeden Celal Kadooğlu, şunları söyledi: “Her dönem talep gören gayrimenkul ve yapı sektörü ülkemizin lokomotif sektörlerinden birisi. Bu nedenle inşaat tarafında da yatırım yapma kararı aldık. Yaptığımız araştırmalar ve fizibilite çalışmaları sonucunda Gaziantep’in sanayi şehri olmasından dolayı yoğun bir göç aldığını ve yeni konutlara ihtiyacı olduğunu fark ettik. Gayrimenkul sektörüne 1989 yılında Gaziantep / Kalyon kavşağında bulvarında ilk konut projemizle adım attık. Sonrasında Ege’ye de açılmaya karar verdik. İzmir ve Ege Bölgesi de tüm Türkiye’den nitelikli göç alıyor. Bu gelişmede Ege kültürü, iklimi, gelişmişlik seviyesi, ulaşım ve sosyal olanaklar ve tatil merkezlerine olan yakınlığını da önemli etkenler arasında sayabiliriz. Üstelik İzmir aynı zamanda önemli bir tarım, ticaret ve sanayi kenti. İzmir – İstanbul otoyolunun tamamlanmasıyla iki kent arası 4 saate kadar indi. Benzeri yatırımlar İzmir – Ankara için de devam ediyor. İzmir gayrimenkul için her dönem gözde bir kent olmaya devam edecek. Biz de ilk projemizin ardından İzmir’de yeni yatırımlar için çalışmalara şimdiden başladık. İzmir ve Ege Bölgesi bizim için çok önemli”
KONUT, TİCARİ ALAN VE VİLLA PROJELERİ
Bugüne dek yüzlerce konut ve ticari alandan oluşan projeyi yapıp teslim ettiklerini kaydeden Celal Kadooğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “1989 yılından bugüne birçok prestij projeye imza atarak bu sektörde de ağırlığımızı hızla hissettirdik. Özellikle yatırım yaptığımız kentler ve bölgelerde o kentlerin ve bölgelerin yapısına uygun projeler hazırlayarak gelecek nesillere de önemli bir miras bıraktığımıza inanıyoruz. Bu anlamda bu güne kadar yaptığımız projelerden söz etmek gerekirse 1989 yılında Gaziantep / Kalyon kavşağı’nda ilk projesiyle 7 adet daire, 2 adet dükkan, Gaziantep / Değirmiçem’de 3 bloktan oluşan 30 adet daire, Gaziantep / Fevzi çakmak bulvarı’nda 14 adet daire, Gaziantep / Karataş bölgesinde Çankaya Sitesi 8 bloktan oluşan 156 adet daire, Gaziantep / Karataş bölgesinde 6 bloktan oluşan 108 adet daire, Gaziantep Şehitkamil ilçesinde Doktorlar sitesi, Gaziantep merkezde Bedesten AVM, Gaziantep / Gazikent bölgesinde 17 bloktan oluşan 615 daire, Gaziantep / Güven evler’de 120 konut, 86 dükkan, İstanbul Sultangazi’de 900 konut, 100 villa, 60 işyeri (proje devam etmektedir), İstanbul / Hadımköy’de 108 adet konut ve İzmir Kemalpaşa’da 70 adet villa projesini hayata geçiren grubumuz, sektördeki istikrarlı büyümeyi sürdürüyor”
KADOOĞLU HOLDİNG HAKKINDA
Temelleri 1977 yılında atılan Kadooğlu Holding, kömür işletmeciliği ve nakliye sektörüyle girdiği iş dünyasında akaryakıt dağıtım öncelikli olmak üzere; inşaat, yenilenebilir enerji ve dış ticaret alanlarının yanı sıra; bitkisel yağ üretimi sektörlerinde faaliyet gösteriyor. Kadooğlu Holding bünyesinde farklı sektörlerde faaliyet gösteren şirketler genelinde doğrudan bin 350, dolaylı yollardan da 7 bin kişiye istihdam imkânı sağlıyor.
– Kadooğlu Holding bünyesinde yer alan akaryakıt dağıtım şirketi Kadoil, 2006 yılında akaryakıt dağıtım ağı sektörüne girdi. Türkiye’de homojen bir biçimde, hızlı ve seçici bayi yatırımları yapan Kadoil; bugün ülke genelinde 600’ü aşan bayisi ve 18 bölge 2 yatırım müdürlüğü ile bayi ve müşterilerine hizmet veriyor.
-Kadooğlu Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş., 2007 yılında Kadooğlu Holding güvencesiyle kurulmuş olup, bugün Türkiye’nin en güçlü entegre yağ üreticilerinden biri olarak faaliyet göstermektedir. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan modern tesislerinde ayçiçek ve margarin üretimi yapan şirket, kuruluşundan bugüne kadar sürekli yatırım yaparak üretim kapasitesini ve ihracat gücünü artırmıştır. 650 ton/gün rafinasyon ve 1000 ton/gün dolum kapasitesiyle başlayan üretim yolculuğu yatırımlarıyla birlikte hız kazanmıştır. 2014 yılında margarin tesisinin devreye alınmasıyla katı yağlar da portföye dahil edilmiştir. 2015 yılında faaliyete geçen üçüncü rafineri tesisiyle 650 ton/gün kapasiteye, 2017–2019 yılları arasında ise dolum kapasitesi 1.200 ton/güne çıkarılmıştır. Aralarında Kadoo, Bizce, Brinto, Mayra, Azime, Elianto ve Mutfakların Şefi markalarının da bulunduğu güçlü marka portföyü bugün 80’den fazla ülkeye ulaştırılmaktadır.
– Kadooğlu Yatırım ve Gayrimenkul A.Ş; inşaat, akaryakıt istasyonları ve gayrimenkul alanlarında yatırımlar gerçekleştirmektedir. İnşaat, akaryakıt istasyonları ve gayrimenkul alanlarında yatırımlar gerçekleştiren bir şirket olma özelliğine sahip Kadooğlu Yatırım ve Gayrimenkul, 2000 yılından bu yana holdingin tüm yatırımlarıyla Türkiye’nin farklı şehirlerindeki özel konutların inşaat ve mühendislik hizmetlerini gerçekleştirmeye devam ediyor.
Gayrimenkul PR şirketinin hazırladığı konut stoku verilerine göre Eylül 2025 tarihi itibariyle Ankara’da satılmayı bekleyen konut stoku 90 bini aştı
Ankara’da satılık konut arzında yükseliş devam ediyor. 90 binden fazla konutun satılıkta olduğunu belirten gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde pazarlama alanında faaliyet gösteren Ankara’nın önde gelen gayrimenkul şirketi Gayrimenkul PR, 2024 Ekim ayında Ankara’da satılık konut arzının 78 bin olduğunu, Ekim 2025 tarihi itibariyle bu arzın 90 bin 500’e yükseldiğini açıkladı. Buna göre Başkent’te satılmayı bekleyen konut geçen yıla göre yüzde 15,5 oranında arttı.
Arz, talep ve fiyat arasında arasındaki denge henüz bulunamadı
Ankara’da konut arzında yaşanan artışları Gayrimenkul PR şirketi şu şekilde değerlendirdi;
İnşaat sektörünün canlılığını koruması, yeni projelerin tamamlanması, piyasaya sürekli yeni konut girişi sağlıyor. Göçmenlerin geri dönüşleri, deprem konutlarının teslimi ile yaşanan tersine göçler ve kullanılmayan konutların satılıp, emtia veya mali piyasalara geçmek isteyenler, konut arzını artırıyor
Arz, talep ve fiyat ilişkisinde denge rakamlarına henüz oturmadı. Bunun en önemli nedeni, seri ilan sitelerindeki nominal fiyatların, piyasada ‘satılmış fiyat’ gibi algılanmasından ötürü satıcılar fiyatlarında direnmeye devam ediyor. Seri ilanlar sitelerinde konut ilanın kapanma süresi 100 gün hatta 150 günü bulduğu için bunu net bir şekilde görebiliyoruz
Arz sıkıntı değil gelir sıkıntısı var
Hükümetin başlattığı, ‘Ev Sahibi Türkiye’ 500 bin konut kampanyası, konut arzını artırıp, fiyatları aşağı çekmek için yapılacak bir çalışma. Ancak, Ankara’daki verilerden de anlaşılacağı üzere, konut arzında herhangi bir kıtlık yok. Asıl mesele, seri ilan sitelerinin oluşturduğu konut balonu ortamıdır. Nominal fiyatlar yüksek görüldüğü için, arz değil gelir sıkıntısından dolayı insanlar ev sahibi olamıyor.
Bununla birlikte, TOKİ’nin Ankara’ya 30.700 konut yapacağını açıklaması, konut piyasasında ertelenmiş bir talep oluşturacağı için Başkent’te konut stokunun daha da artacağını sabit ve alt gelir gurubuna yönelik konut fiyatların da denge rakamlarına oturacağını öngörüyoruz.
Türkiye hazır beton ve inşaat sektörünün en prestijli buluşmalarından biri olan BETON 2025 Hazır Beton Fuarı ve Zirvesi , 12-15 Kasım 2025 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde kapılarını açacak. Zirvede, sektörün geleceğini şekillendiren en yeni teknolojiler, sürdürülebilirlik çözümleri ve inovasyon odaklı ürünler sergilenecek. Yapıchem Kimya da bu önemli zirvenin resmi sponsoru olarak yer alıyor.
Yapı kimyasalları sektörünün öncülerinden Yapıchem Kimya, yapı dünyasının en prestijli buluşmalarından biri olan BETON 2025 Zirvesi’ne resmi sponsor olarak destek veriyor. 12-15 Kasım2025 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek etkinlik, sektör profesyonellerini, yenilikçi ürünleri ve sürdürülebilir teknolojileri bir araya getirecek. Fuar ile eş zamanlı düzenlenecek BETON 2025 Zirvesi, ekonomiden sürdürülebilirliğe, düşük karbon stratejilerinden dijitalleşmeye kadar geniş bir yelpazede oturumlara ev sahipliği yapacak. Zirvede Yapıchem Kimya yalnızca sponsor değil, aynı zamanda sektöre yön veren bir fikir lideri olarak da yerini alacak. Özel tasarlanmış standında çevre dostu ürünlerini, inovatif çözümlerini ve Ar-Ge çalışmalarını ziyaretçilerle buluşturacak.
Sektör Profesyonelleri Bir Araya Geliyor
BETON 2025 Hazır Beton Fuarı ve Zirvesi, 12 binden fazla ziyaretçiyive yüzlerce katılımcı firmayı bir araya getirecek. Hazır beton, çimento, agrega üreticileri ile inşaat firmaları, kamu kurumları, müteahhitler, tedarikçiler ve akademisyenler bu etkinlikte bir araya gelerek sektörün nabzını tutacak.
“Bu Zirve Sektörün Geleceğini Şekillendiriyor”
Yapıchem Kimya Genel Müdürü Pınar Arıcan Bayramiçli, zirveye ilişkin açıklamasında şunları söyledi:
““Yapıchem Kimya olarak, yalnızca ürünlerimizle değil, aynı zamanda sektörümüzün geleceğine katkı sağlayacak platformlarda yer almayı da önemsiyoruz. BETON 2025, yapı kimyasalları ve beton teknolojilerinde dünyadaki en güncel gelişmelerin takip edilebildiği, profesyonellerin buluştuğu önemli bir organizasyon. Resmi sponsor olarak bu değerli zirveye destek vermekten büyük mutluluk duyuyoruz. Burada yer almak, sektörün tüm paydaşlarıyla bilgi paylaşımını, iş birliğini ve yenilikçiliği teşvik eden önemli bir görev.”
Etkinlik boyunca Yapıchem Kimya standı, ileri teknoloji çözümleri, çevre dostu ürünleri ve sürdürülebilir üretim anlayışıyla, ziyaretçilere yalnızca bugünü değil, yarının yapı dünyasını da deneyimleme fırsatı sunacak.
Yapıchem Kimya Hakkında: 2011 yılında kurulan Yapıchem Kimya Sanayi A.Ş. Türkiye’deki geniş üretim ağı, inovasyon ve teknoloji odaklı vizyonu ve her yıl genişleyen uluslararası bayi ağı ile küresel pazarda Beton, Çimento ve İnşaat sektörlerine yüksek kaliteli özel kimyasallar üretmektedir. %100 Türk sermayesi ile kurulmuş olan Yapıchem Kimya; Türkiye sınırları içinde stratejik noktalarda faaliyet gösteren, yıllık toplam üç yüz bin tonluk üretim kapasitesine sahip üretim sahaları, en gelişmiş teknolojik imkânlar ile donatılmış Beton, Çimento ve Ar-Ge laboratuvarları ve konusunda uzman geniş teknik kadrosu ile müşterilerinin özel ihtiyaçlarına yönelik yenilikçi ve performansı yüksek çözümler üretmektedir.
Otomatik süreç kontrol sistemi, güç ünitesinin temel teknolojik süreçlerinin koordinasyonunu sağlıyor.
Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom tarafından inşa edilen Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) sahasına, 1. Güç Ünitesi için üretilen Otomatik Süreç Kontrol Sistemi ekipmanı teslim edildi. Ekipman, Rosatom’un Otomatik Süreç Kontrol Sistemi ve Elektrik Mühendisliği Bölümü “Rosatom Otomasyon Sistemleri” Anonim Şirketi (Rasu A.Ş.) tarafından üretildi. Bu sistem, reaktör tesisatının tüm temel parametrelerinin yanı sıra santralin teknolojik süreçlerinin kontrolünü ve yönetimini sağlıyor. Otomatik Süreç Kontrol Sistemi ekipmanının kurulumu ve devreye alınması, 1. Güç Ünitesi’nin işletmeye alınmasında kilit aşamalardan biri olacak.
Akkuyu Nükleer A.Ş. Genel Müdürü Sergei Butckikh, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Nükleer güç santralindeki teknolojik süreçler, onlarca ana ve yardımcı sistem ile ünitenin koordineli çalışmasını gerektirir. Bu da az sayıda işletme personelinin nükleer güç santralini etkin bir şekilde yönetmesini sağlayan yüksek otomasyon seviyesi sayesinde mümkün oluyor. NGS’nin otomatik süreç kontrol sistemi, güç ünitesi sistemlerindeki temel teknolojik işlemlerin otomasyonunu sağlayan karmaşık bir teknik ve yazılım çözümü sunuyor. VVER-1200 reaktörlü modern üniteler, en yeni Otomatik Süreç Kontrol Sistemi bileşenleriyle donatılıyor. Bu bileşenler, Rus nükleer endüstrisinin uzun yıllara dayanan deneyimi temel alınarak geliştirildi ve yüksek derecede operasyonel güvenlik sağlıyor. Şu anda yüksek nitelikli uzmanlar, Otomatik Süreç Kontrol Sistemi ekipmanının kurulum ve ayar işlemlerinin yanı sıra 1. Güç Ünitesi altyapısı ile entegrasyonunu da tamamlıyor.”
Akkuyu NGS sahasına yapılan teslimat, toplam ağırlığı 555 ton olan 42 bin adet ekipmandan oluşuyor. Bu ekipmanlar arasında Otomatik Süreç Kontrol Sistemi ve reaktör koruma kontrol sisteminin çalışması için gerekli olan kontrol kabinleri, kontrolörler, bilgi işlem modülleri ve yardımcı bileşenler yer alıyor.
Akkuyu NGS’nin 1. Güç Ünitesi’nde şu ana kadar reaktör tesisatının soğuk ve sıcak testleri için gereken kontrol ve güvenlik sistemlerinin büyük bir kısmı kurulmuş durumda. Bu işlemler, ünite sistemlerinin tam olarak bağlanması ve ardından ana işletmeye alma aşaması için büyük bir önem taşıyor.
Macaristan hükümeti, Budapeşte Liszt Ferenc Uluslararası Havalimanı için 2,5 milyar euroluk önemli bir geliştirme projesi duyurdu.
Yatırımlar Dergisi’nin aldığı bilgiye göre, proje kapsamında havalimanını şehir merkezine bağlayan 27 kilometrelik bir demiryolu hattı için 1 milyar euro, üçüncü bir terminalin inşası için 1 milyar euro ve erişim yolu ağı için 500 milyon euro yatırım yapılması planlanyor.
Demiryolu hattı, devletin azınlık hissesi alma olasılığıyla bir imtiyaz altında inşa edilecek ve işletilecek. İmtiyaz süresinin sona ermesiyle hattın mülkiyeti devlete geri dönecek. Yeni terminalin inşaatının Mart 2026’da başlaması ve sekiz yıl içinde tamamlanması bekleniyor.
Projenin tamamlanmasıyla havalimanının kapasitesi, mevcut 20 milyondan yılda 40 milyon yolcuya ulaşabilecek. 12 kilometrelik altı şeritli yol ağının 2028 yılına kadar, terminal ve demiryolunun ise 2034-2035 yılları arasında tamamlanması bekleniyor.
Ayrıca, Budapeşte, Debrecen ve Sármellék havalimanlarını Macar hava trafik kontrol şirketi Hungarocontrol ile bir araya getirecek ulusal bir havacılık holding şirketi olan “Aviatikai Holding”in kurulması da planlanıyor.
Budapeşte ile Liszt Ferenc Uluslararası Havalimanı’nı birbirine bağlayacak yeni bir altı şeritli otoyol ve demiryolu hattı için planlar hazırlandı Havalimanının 3. terminali 2035 yılına kadar, Otoyol 2028 yılı sonuna kadar, demiryolu hattı ise 2035 yılına kadar tamamlanacak.
Bir milyar euroluk imtiyazlı yatırım kapsamında, Kőbánya’dan (10. Bölge) Monor’a (Budapeşte yakınlarındaki bir kasaba) 27 kilometre uzunluğunda ve saatte 160 kilometre hıza sahip bir demiryolu hattı inşa edilecek. Bu hat, başkent ile havalimanı arasında doğrudan bir bağlantı sağlamanın yanı sıra, Nyíregyháza, Szeged, Székesfehérvár ve Győr gibi uzak şehirlerden Budapeşte havalimanına daha hızlı erişim de sağlayacak.
Proje kapsamında 500 milyon euro yatırım yapılacak olan,Üllői Caddesi’nin dış kısmı ile havalimanı arasında bağlantı yolları da dahil olmak üzere 12 kilometrelik altı şeritli otoyol inşaatı için 2026 yılının ikinci yarısında yapım ihalesine çıkılması bekleniyor.
Yiğit Group, İstanbul’da kentsel dönüşüm projelerine odaklanarak, sürdürülebilir mimari ve yeşil konseptiyle öne çıkan marka projelere imza atmaya hazırlanıyor.
Güçlü bir vizyonla 45 yılı aşkın süredir inşaat ve gayrimenkulden otomotive, yatırımdan teknolojiye, mimariden gıdaya kadar farklı sektörlerde önemli başarılara imza atan Yiğit Group, İstanbul’un merkezindeki kentsel dönüşüm projelerine odaklanarak, sürdürülebilir mimari ve yeşil konseptiyle öne çıkan marka projelere imza atmaya hazırlanıyor.
Yiğit Group Yönetim Kurulu Başkan Vekili Önder Yiğit, bugüne kadar 1 milyon metrekare alanda 6 bin 500’e yakın konutla güçlü bir gelecek inşa ettiklerini söyledi. Yiğit Group’un DNA’sında taşıdığı fark yaratma koduyla, yüksek kaliteli konutların yanı sıra ticari binalar ve alt yapı projelerine imza attığını ve 47 yıla önemli başarılar sığdırdığını anlatan Önder Yiğit, şunları söyledi:
“Hayata geçirdiğimiz tüm projeleri yaşamda, iş hayatında, alışverişte ve konaklamada kaliteyi ve konforu hayal ederek en ince detaylarıyla tasarladık. Bugüne kadar grup olarak toplamda 6 bin 331 konut teslim ettik. Bu konutların 2 bin 683 adedi İstanbul’da, 2 bin 853 adedi Diyarbakır’da, 755 adedi Malatya’da, 40 adedi ise Elazığ’da inşa edildi. Ayrıca bir hastane, iki yurt, iki fabrika ve iki sosyal projeyi de grup bünyesinde tamamlayarak hizmete açtık. Gelirlerimizin yüzde 85’i inşaat sektöründen geliyor. Otomotiv sektörünün toplam gelirlerimizdeki payı yüzde 10, teknoloji alanının payı yüzde 3, mimarlık faaliyetlerimizin payı ise yüzde 2 seviyesinde. Önümüzdeki dönemde tüm bu faaliyet alanlarını daha kurumsal bir yapı altında birleştirmeyi hedefliyor, holdingleşme sürecimize odaklanıyoruz. Yiğit Group olarak 2024 yılını 6 milyar TL ciroyla tamamladık. 2025 yılı sonunda ise yüzde 60’ın üzerinde bir büyüme hedefiyle 10 milyar TL seviyesinde bir ciroya ulaşmayı öngörüyoruz. Sürdürülebilir ve başarı odaklı projelerle sadece Türkiye’nin değil, dünyanın önemli markaları arasında olma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
“Şehrin dönüşümüne yön veriyoruz”
Yiğit Group olarak 47 yıllık tecrübelerini geleceğe taşıyan projeler üretme vizyonuyla hareket ettiklerini anlatan Yiğit, modern şehir yaşamının ihtiyaçlarına uygun, sürdürülebilir, estetik ve yüksek yaşam kalitesi sunan yapılar inşa etme hedefiyle çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti. Emlak Konut güvencesiyle geliştirdikleri Senfoni Etiler gibi yüksek standartlı konut projeleriyle, yatırımcılara güvenli ve prestijli yaşam alanları sunmaya devam edeceklerine işaret eden Önder Yiğit, “Senfoni Etiler, İstanbul’un en prestijli lokasyonlarından Etiler’de, toplam 205 konut ve 10 ticari ünite olarak hayata geçiriliyor. Bölgenin en seçkin yaşam alanlarından biri olarak tasarlanan proje, çağdaş mimari çizgiler, geniş sosyal alanlar ve yeşil dokuyla bütünleşmesiyle dikkat çekiyor. Şu anda söz konusu projenin yüzde 20’si tamamlanmış durumda. Projede yer alan konutların ise yüzde 10’u satıldı” diye konuştu.
“Gelecek nesillere kalıcı değerler üretmek için çalışıyoruz”
Vizyonlarının yalnızca binalar inşa etmekle sınırlı olmadığını, yaşanabilir şehirler, güçlü topluluklar ve gelecek nesiller için kalıcı değerler üretmeyi hedeflediklerini vurgulayan Önder Yiğit, önümüzdeki dönemde Yiğit Group’un adının İstanbul’un merkez bölgelerindeki kentsel dönüşüm projelerinde daha çok duyulacağını söyledi. Yiğit Group’un markalı konut projelerinde de iddiasını sürdürdüğüne dikkat çeken Yiğit, sürdürülebilir mimari ve yeşil bina konseptinin vazgeçilmez değerleri arasında yer aldığını ifade etti.
Yiğit Group’tan 500 milyon dolarlık dönüşüm hamlesi
Beşiktaş ve Etiler hattında yürüttükleri projelerle kentsel dönüşümde ölçekten çok niteliğe odaklanan bir vizyon benimsediklerini vurgulayan Yiğit Group Yönetim Kurulu Üyesi Berat Yiğit ise, markanın sürdürülebilir büyüme hedeflerini ve grubun Beleg çatısı altında devam eden projelerinin detayları hakkında şu açıklamalarda bulundu:
“Önümüzdeki dönemde İstanbul başta olmak üzere büyük ölçekli kentsel dönüşüm projelerine ağırlık vererek, şehrin yenilenen siluetine değer katmayı hedefliyoruz. Bu vizyon doğrultusunda grubumuz bünyesinde yer alan Beleg markası altında yürüttüğümüz projelerimizle hem dönüşümde kalite standartlarını yükseltiyor hem de çevreyle uyumlu, sürdürülebilir yaşam alanları oluşturuyoruz. Bu sürecin ilk adımı olan Beleg Levent projemizde 2024 Aralık ayında ruhsat aldık. İnşaatın yüzde 65’i, satışların ise yüzde 60’ı tamamlandı. İstanbul’un merkezinde yer alan proje, toplam 33 konuttan oluşuyor ve modern mimarisiyle bölgenin dönüşüm vizyonuna katkı sağlıyor. Levent’in yenilenen yüzünü temsil eden bir diğer kentsel dönüşüm projemiz Beleg 29 ise toplam 34 konuttan oluşuyor. Şu anda inşaatın yüzde 5’i tamamlanmış durumda olmasına rağmen satış oranımız yüzde 70 seviyelerinde. Bu tablo, bölgenin nitelikli yeni konutlara duyduğu yüksek talebin en somut göstergesi. Levent ve Etiler hattında şu anda toplam 5 projemiz bulunuyor. Etiler’de 3 farklı lokasyonda, toplam 75 dairelik butik projeler için sözleşmelerimizi imzaladık. Bu kapsamda yaklaşık 120 yeni bağımsız bölüm üretmeyi planlıyoruz. Beşiktaş bölgesindeki mevcut projelerimiz için 10-12 milyon dolar aralığında bir sermaye bütçesi ayırdık. Ancak bu yalnızca başlangıç sermayemiz, projelerin yatırım değeri bunun çok üzerinde. Hedefimiz, her yıl en az 2 yeni projeyle sözleşme imzalayarak planlı bir biçimde ilerlemek. 2030’a kadar Beşiktaş özelinde toplamda 2 bin konutluk dönüşümü tamamlamayı öngörüyoruz. Bu hedef, yaklaşık 500 milyon doları aşan toplam yatırım değeri anlamına geliyor.”
Otomotiv ve teknolojide yatırımlara devam edecek
Yiğit Group’un otomotiv sektöründeki faaliyetlerine de kısaca değinen Önder Yiğit, “Şu anda Mercedes-Benz Malatya ve Kayseri bayilikleri ile faaliyet gösteriyoruz. Önümüzdeki yıl Mercedes Benz’in Çanakkale bayiliğini de bünyemize katarak, bu sektördeki varlığımızı daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz. Orta vadede ise Mercedes markasıyla toplamda 5 bayilik hedefine ulaşarak, otomotiv alanında ulusal ölçekte güçlü ve sürdürülebilir bir büyüme gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz” dedi.
Önder Yiğit, teknolojik ve katma değeri yüksek projeler üreten start-up’larla da ilgilendiklerini ve yatırımcı olmak için fırsatları değerlendireceklerini sözlerine ekledi.
Coyar Turizm, Kartal’da mevcut binayı 99 odalı La Quinta by Wyndham Kartal Otel’e dönüştürüyor; proje 12,3 milyon TL yatırım değerine sahip.
İstanbul’un Kartal ilçesinde turizm yatırımı hız kazanıyor. Coyar Turizm, Sanayi Caddesi, İst Marina Blok No:2/2 adresindeki 1.403,89 metrekarelik tapulu alanda “La Quinta by Wyndham Kartal Otel” işletmeciliği yapmayı planlıyor.
Kartal’da mevcut ofis binası 99 odalı La Quinta by Wyndham oteline dönüştürülecek.
Mevcut alanda 9.450 metrekarelik inşaat alanına sahip, 15 katlı (4 bodrum + zemin + 14 normal kat) ofis ve işyeri binası bulunuyor.
Toplam yatırım bedeli 12 milyon 372 bin 922 TL olarak belirlenen proje için çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreci başlatıldı. Projenin tamamlanmasıyla Kartal’da yeni bir konaklama seçeneği hizmete sunulacak.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin ilk hızlı tren fabrikasının inşaat çalışmalarının başladığını ve ekonomiye yıllık 3,5 milyar lira katkı sağlayacaklarını açıkladı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TÜRASAŞ Sakarya Bölge Müdürlüğü bünyesinde kurulacak Milli Elektrikli Hızlı Tren Seti İmalat ve Test Fabrikası’nın inşaat çalışmalarının başladığını duyurdu.
PERSONEL İSTİHDAMI VE EKONOMİK KATKI
Bakan Uraloğlu, “Yaklaşık 250 kişilik yeni personel istihdamı oluşturacağız, ekonomimize de yıllık yaklaşık 3,5 milyar lira katkı sağlayacağız” dedi. Ayrıca, Sakarya’da kurulacak yeni tren fabrikasının yaklaşık 15 bin metrekarelik bir alanda yer alacağını belirtti.
YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM HEDEFİ
Uraloğlu, “Bu proje ile ülkemize yeni bir üretim merkezi kazandıracağız. Bu tesisimizde 225 kilometre hıza sahip, ülkemizin ilk yerli ve milli Elektrikli Hızlı Treni başta olmak üzere, Türkiye’nin raylı sistemler alanındaki geleceğine yön verecek nice yerli ve milli tren bu tesiste hayat bulacak” dedi.
İnşaat sektörü güveni 2020 Mayıs dönemi sonrası en düşük seviyesine geriledi. Sadece perakende ticaret güveninde yükseliş görüldü.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından Hizmet, Perakende Ticaret ve İnşaat Güven Endeksleri – Ekim 2025 verileri açıklandı.
Mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi Ekim ayında bir önceki aya göre hizmet sektöründe yüzde 0,3 azalarak 110,7 değerini alırken, perakende ticaret sektöründe yüzde 3,7 artarak 113,2 değerini aldı.
Perakende sektöründe 6 ayın en yüksek seviyesi kaydedilirken, hizmet sektöründe 3 ayın en düşük seviyesi görüldü.
İnşaat sektöründe ise yüzde 5,3 oranında azalarak 83,7 değerini aldı. Böylece 2020 yılının Mayıs ayının ardından görülen en düşük seviye kaydedildi.
İnşaat sektörünün alt kalemlerinden alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi aylık yüzde 5,7 azalırken, gelecek 3 aylık dönemde toplam çalışan sayısı beklentisi yüzde 4,9 azaldı.
Perakende sektörü endeksinin alt kalemlerinden son 3 aylık dönemde iş hacmi – satışlar aylık yüzde 5,9 artışla endekse en büyük pozitif katkıyı gerçekleştirdi.
Antalya’nın Alanya ilçesinde Sezer İnşaat Otelcilik tarafından yapılması planlanan 130 odalı, 260 yatak kapasiteli yeni turizm tesisi için ÇED süreci başlatıldı. Projenin yatırım bedeli 140 milyon 622 bin 708 TL olarak açıklandı.
Antalya’nın Alanya ilçesi Türkler Mahallesi’nde, Sezer İnşaat Otelcilik Turizm Ticaret ve Sanayi A.Ş. tarafından 130 oda ve 260 yatak kapasiteli bir turizm konaklama tesisi yapılması planlanıyor.
Toplam 8 bin 457 metrekarelik alanda inşa edilecek tesisin, bölgedeki turizm kapasitesine katkı sağlaması hedefleniyor. Proje alanı, Alanya ilçe merkezine yaklaşık 20,5 kilometre, Antalya şehir merkezine ise 112 kilometre uzaklıkta yer alıyor.
Tesisin çevresinde mevcut olarak turizm konaklama işletmeleri ve alışveriş mağazaları bulunuyor.
Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başlayan projenin toplam yatırım bedeli 140 milyon 622 bin 708 TL olarak belirlendi.
Yetkililer, projenin tamamlanmasının ardından bölgenin turizm çeşitliliğine katkı sağlayacağını ve istihdam olanaklarını artıracağını belirtiyor.
Kaynar İnşaat’ın Esentepe Mahallesi’nde yükselen lüks konut projesi ön satışa çıktı. Modern yaşamın adresi olacak proje Temmuz 2025’te teslim edilecek.
Nevşehir’in güvenilir markalarından Kaynar İnşaat, Esentepe Mahallesi’nde modern mimarisi ve yüksek kalite standartlarıyla dikkat çeken yeni konut projesini Temmuz 2025’te teslim edecek.
Kaynar İnşaat, Nevşehir Esentepe Mahallesi’nde hayata geçirdiği lüks konut projesinde ön satış dönemini başlattı. Modern mimari, yüksek kalite ve konforun buluştuğu proje, hem aileler için huzurlu yaşam alanı hem de yatırımcılar için prestijli bir fırsat sunuyor. Teslim tarihi Temmuz 2025 olarak açıklandı.
✅Modern Yaşamın Yeni Adresi
Kaynar İnşaat, yeni konut projesiyle sadece ev değil, aynı zamanda modern bir yaşam alanı inşa ettiklerini vurguluyor. Projede ferah daireler, sosyal yaşam alanları ve estetik tasarım bir arada sunuluyor.
✅Kaynar İnşaat Hakan Kaynar’ın Açıklaması
Proje hakkında bilgi veren Kaynar İnşaat yetkilisi Hakan Kaynar, şunları söyledi:
“Yılların tecrübesi, güvenilirliğimiz ve kalitemizle Nevşehir’deki yaşam standartlarını yükseltmeye devam ediyoruz. Esentepe Mahallesi’ndeki yeni projemiz, konforu ve estetiği bir arada arayan aileler için eşsiz bir fırsat olacak.
“Esentepe’nin yeni adresi: Huzur, güven, konfor.”
“Bir ev sahibi olmak herkesin hayali, fakat biz Kaynar İnşaat olarak bu hayali sıradan bir konutla sınırlamıyoruz. Biz, size sadece dört duvar değil; huzurun, güvenin ve konforun buluştuğu özel bir yaşam alanı sunuyoruz.
“Bugünün konutu, yarının en değerli yatırımı”
Esentepe’nin en prestijli noktasında yükselen bu proje, modern mimarisi, geniş sosyal yaşam alanları ve yüksek kalite standartlarıyla yalnızca bugün değil, gelecekte de değer kazandıracak bir yatırım fırsatıdır.
Biz inanıyoruz ki; bir ev, içinde huzurla yaşandığında ‘yuva’ olur. İşte bu proje, size ve ailenize gerçek bir yuva olmanın ötesinde, yaşam kalitenizi yükseltecek, prestij katacak bir adrestir.
“Kaynar İnşaat: Ev değil, yaşam inşa ediyoruz.”
Kaynar İnşaat güvencesiyle, şimdi ön satış avantajlarından yararlanın. Çünkü bu proje, sadece ev değil; geleceğinize bırakacağınız en değerli mirastır.”
Birçok şirket ev inşa eder, biz yaşam alanlarınızı inşa ediyoruz. Bu proje huzurun, güvenin ve konforun anahtarıdır.”
✅Ön Satış Fırsatları Başladı
Esentepe’nin yükselen değerinde yer alan proje, modern mimari, geniş sosyal alanlar ve yüksek kalite standartlarıyla öne çıkarken, topraktan alım fırsatları sayesinde yatırımcıya yüksek değer kazancı vaat ediyor
✅ Neden Kaynar İnşaat?
Güven: Yılların tecrübesi ve sayısız başarılı proje
Kaynar İnşaat, Nevşehir’de yıllardır sayısız projeyi başarıyla tamamlamış, binlerce aileye güvenilir yuva kazandırmış köklü bir markadır. Her yeni projede, güven duygusunu ilk günden teslim gününe kadar hissettirir.
Kalite: Modern mimari ve yüksek standartlı inşaat
Projelerinde yalnızca modern mimariyi değil, yüksek standartlı malzeme ve işçiliği de ön planda tutar. Böylece uzun ömürlü, sağlam ve estetik yaşam alanları inşa eder.
Konfor: Sadece ev değil, yaşam alanı anlayışı
Kaynar İnşaat’ın vizyonu yalnızca ev yapmak değildir. Ailelerin huzurla yaşayabileceği, sosyal alanlarıyla günlük yaşamı kolaylaştıran gerçek yaşam merkezleri kurmaktır.
Prestij: Esentepe’nin yükselen değerinde yatırım fırsatı
Esentepe’nin yükselen değerinde yer alan bu lüks konut projesi, yalnızca bir ev değil; hem bugünün hem de yarının kazandıran yatırım fırsatıdır. Kaynar İnşaat, konut sahibi olan herkese prestij katmayı hedefler.
“Kaynar İnşaat: Bugünün evi, yarının değeri.”
Yani özetle: Kaynar İnşaat ile ev değil, güven, kalite, konfor ve prestij satın alırsınız.
Kaynar İnşaat, Esentepe’deki bu lüks konut projesiyle şehre değer katıyor. Nevşehir halkına hayırlı ve uğurlu olsun.
Katar, Pazar günü inşaat ruhsatlarının verilmesinde yapay zekâ teknolojilerini kullanan yeni sistemini resmen başlattı.
Yeni sistem, Belediye Bakanlığı’nın dijital dönüşüm programı kapsamında yürütülen temel projelerden biri olup, işlem süreçlerini hızlandırmayı, teknik standartları birleştirmeyi, mühendislik sektörünü ve danışmanlık ofislerini desteklemeyi, prosedürleri sadeleştirmeyi ve çıktıların doğruluğunu ve verimliliğini artırmayı hedefliyor. İlk aşamada planların yaklaşık %70’inin dijital olarak işlenmesi planlanıyor.
Katar Belediye Bakanı Abdullah bin Hamad Al Atiyye, yapay zekâ gücüyle çalışan inşaat ruhsatı sisteminin, dijital dönüşüm yolunda önemli bir ulusal başarı olduğunu ve Katar’ı kamu hizmetlerinde yapay zekâyı kullanan öncü ülkeler arasına yerleştirdiğini belirtti.
Sistemin açılışı dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Al Atiyye, etkinliğe Başbakan ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani’nin de katıldığını ifade ederek, sistemin inşaat ruhsatı süreçlerinde devrim niteliğinde olduğunu ve hizmet alanların memnuniyetini artırarak performans verimliliğini yükselteceğini söyledi.
Yeni sistem sayesinde, inşaat ruhsatları 30 gün yerine sadece 120 dakika içinde verilebilecek. Bu, sistemin mimari planları otomatik olarak okuyup, onaylı teknik standartlara uygunluğunu doğrulama yeteneği sayesinde mümkün oluyor. Böylece süreçler kolaylaştırılırken teknik doğruluktan ödün verilmemiş olacak.
“Yapay zekâ gücüyle çalışan inşaat ruhsatı sistemi”, Belediye Bakanlığı’nın dijital dönüşüm programı kapsamındaki öncelikli projelerden biri olarak, belgelerin otomatik geliştirilmesini, ulusal yapay zekâ platformu FANAR ile entegrasyonu ve Katar’ın 2024–2027 Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi doğrultusunda 2,4 milyar dolarlık akıllı devlet projelerinin desteklenmesini de içeriyor.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) 2025 yılının üçüncü çeyreğine yönelik İnşaat Sektörü Analiz Raporu’nu yayımladı. Rapora göre 2025 yılı ikinci çeyrek inşaat harcamaları reel olarak yüzde 20,2 artarak 2.29 trilyon TL’ye çıktı.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) 2025 yılının üçüncü çeyreğine yönelik İnşaat Sektörü Analiz Raporu’nu yayımladı. Rapora göre inşaat sektörü, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 10,9 oranında büyüyerek genel ekonominin üzerinde bir performans sergiledi. 2025 yılı ikinci çeyrek döneminde inşaat harcamaları nominal olarak yüzde 48,1’lik artışla 2,29 trilyon TL olarak gerçekleşirken, inşaat harcamaları reel olarak yüzde 20,2 arttı. Buna karşın özel sektörün zayıf talep karşısında temkinli duruşu dikkatleri çekti.
İNŞAAT SEKTÖRÜNDE BÜYÜME DEVAM EDİYOR
Sektör, 2025 yılı ikinci çeyrek döneminde üst üste 11 çeyrek dönem büyüme kaydetti. Buna karşın yatırımların büyük ölçüde kamu kaynaklı olduğuna dikkat çekilen raporda, “Özel sektörün zayıf talep karşısında temkinli davranması ve konut talebinde kredi koşullarının sınırlayıcı etkisi, büyümenin sürdürülebilirliği konusunda belirsizlik yaratmıştır.
Aynı dönemde gayrimenkul sektörü zayıf da olsa büyüme eğilimini sürdürmüş, 2025 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 2,6 büyüyen gayrimenkul faaliyetleri zayıf bir performans sergilemiştir” denildi.
Rapora göre, ciro endeksi verileri de inşaatın genel ekonomik aktivitedeki payının arttığını gösterdi. 2025 yılı Ağustos ayında sanayi, ticaret, hizmet ve inşaat sektörlerinden oluşan toplam ciro endeksi yıllık yüzde 36,7 artarken, inşaat ciro endeksi bu dönemde yüzde 53,2 yükseldi.
İnşaat üretim endeksi Ağustos ayında aylık bazda yüzde 0,9 gerilese de yıllık bazda yüzde 25’lik artışla büyüme eğilimini korudu.
Bina inşaatı endeksi yıllık yüzde 26,6, bina dışı yapıların inşaatı yüzde 17,4, özel inşaat faaliyetleri ise yüzde 25,1 artış gösterdi. Bu veriler, konut ve ticari yatırımlardaki talebin sürdüğüne, kamu projelerinin ise sektöre istikrarlı destek sağladığına işaret etti.
Raporda, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Eylül ayında yayımlanan “Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması” ile “Şantiye Şefleri Hakkında Yönetmelik” değişikliklerinin sektöre önemli yenilikler getirdiğine dikkat çekildi.
Şantiye şeflerine ilişkin dijital izleme uygulamalarıyla günlük ilerleme, kullanılan iş makineleri ve çalışan sayısının sistemde kayıt altına alınmasının hedeflendiği belirtilen raporda, bu adım, sektörde dijital dönüşüm, şeffaflık ve verimliliğin artırılması açısından önemli bir gelişme olarak değerlendirildi.
Yapı müteahhitlerinin sınıflandırılmasına ilişkin düzenlemelerin ise firmaların mali ve teknik kapasitelerine göre yetkilendirilmesini ve yeterlik sisteminin güçlendirilmesini hedeflediği ifade edilen raporda, müteahhitlik kriterlerinin esnetilmesinin, güvenli yapılaşma ve yapı kalitesi açısından risk oluşturabileceği uyarılarına yer verildi.
YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİKTE TÜRKİYE DÜNYA İKİNCİLİĞİNİ KORUDU
Türk inşaat sektörü, uluslararası arenadaki güçlü konumunu 2025’in ilk dokuz ayında da korudu. Ocak-Eylül döneminde 9,2 milyar ABD Doları tutarında 128 yeni proje üstlenildi.
1972 yılından bu yana 137 ülkede yürütülen toplam proje sayısı 12.665’e, toplam proje değeri ise 546,5 milyar ABD Doları’na ulaştı.
Bu dönemde en fazla iş üstlenilen ülkeler arasında 4 milyar dolar ile Romanya ilk sırada, 1 milyar dolar ile Irak ikinci sırada yer aldı. Türk müteahhitlik firmaları, uluslararası prestij göstergesi olarak kabul edilen ENR (Engineering News Record) Dergisi’nin “Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesinde 45 firma ile ikinci sıradaki yerini korudu. İlk 100 firma arasında 8 Türk firmasının yer alması, sektörün küresel ölçekteki rekabet gücünü bir kez daha ortaya koydu.
Türkiye Müteahhitler Birliği’nce 2025 yılının üçüncü çeyreğinin değerlendirildiği raporda, inşaat sektörüne ilişkin özetle şu tespitlere yer verildi:
KONUT SATIŞLARINDA YILIN ZİRVESİ GÖRÜLDÜ
2025 yılının Eylül ayında Türkiye genelinde konut satışları yıllık yüzde 6,9 artışla 150 bin 657’ye ulaştı. Ocak-Eylül döneminde toplam satışlar 1 milyon 128 bin 727’ye çıkarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde19,2 artış kaydetti. İstanbul, 24 bin 119 satışla ilk sırada yer alırken, Ankara ve İzmir onu takip etti.
İpotekli satışlar Eylül ayında yüzde 34,4 artarak 21 bin 266 olurken, toplam satışlardaki payı yüzde 14,1 olarak gerçekleşti.
Konut Fiyat Endeksi (KFE) Eylül ayında aylık yüzde 1,7 artışla 195,7 seviyesine ulaşırken, yıllık bazda nominal yüzde 32,2 artış kaydetti. Ancak reel bazda yüzde 0,8 oranında gerileme, fiyat artışlarının enflasyonun gerisinde kaldığını gösterdi.
YABANCIYA SATIŞ GERİLEMEYE DEVAM EDİYOR
Yabancılara konut satışları aynı dönemde yüzde 7,7 gerileyerek 1.867 adette kaldı. En çok satış yapılan iller sırasıyla İstanbul, Antalya ve Mersin oldu. Yabancı alıcılar arasında Rusya, İran ve Irak vatandaşları ilk üçte yer aldı.
KÜRESEL EKONOMİDEKİ BELİRSİZLİKLER ETKİLİ OLDU
Jeopolitik riskler, yüksek maliyetler ve finansal sıkılaşma, küresel ölçekte inşaat faaliyetlerinde temkinli bir duruşa yol açtı. Kamu yatırımlarındaki yavaşlama büyümeyi sınırlandırırken, Türkiye’de kamu destekli projeler sektörde üretim ve istihdam açısından dengeleyici bir rol oynadı.
FİNANSMANA ERİŞİM VE TALEP SORUNU DEVAM EDİYOR
Raporda, sektörde faaliyet gösteren firmaların en önemli sorunlarından birinin yüksek maliyetli ve kısıtlı finansman koşulları olduğu vurgulandı.
Konut kredi faizlerinin yüksek seyretmesi, özel sektör yatırımlarının yavaşlamasına ve yeni projelerin ertelenmesine yol açtı. Bu durum, büyümenin kamu kaynaklarına bağımlı şekilde sürmesine neden oldu.
İNŞAAT MALİYETLERİ ARTIŞ EĞİLİMİNİ KORUYOR
Malzeme, işçilik ve enerji fiyatlarındaki yükseliş, sektörün üzerinde baskı oluşturmaya devam ediyor. İthal girdilere bağımlı yapı, küresel jeopolitik gelişmelerden doğrudan etkileniyor ve maliyet artışlarını tetikliyor. Bu tablo, özellikle özel sektör yatırımlarında temkinli bir yaklaşımı beraberinde getiriyor.
YENİ KONUT ARZI SINIRLI KALDI
Yüksek faiz oranları ve artan üretim maliyetleri nedeniyle konut üreticileri temkinli bir tutum sergiliyor. Talep canlılığını korusa da yeni konut arzındaki yavaşlama, özellikle büyükşehirlerde arz-talep dengesizliğini derinleştiriyor.
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) tarafından ülkemize tanıtılan Beton Sürdürülebilirlik Konseyinin (Concrete Sustainability Council) belgelendirmeleri devam ediyor. Konseyin Belgelendirme Kuruluşu olan KGS’nin yaptığı denetimler sonucunda Limak Anka Çimento Fabrikası “Platin” seviyesinde belgelendirildi. Böylece Limak Anka Çimento Fabrikası, Türkiye’de “Platin” CSC Sertifikası alan ilk çimento fabrikası oldu
Türkiye’de standartlara uygun beton üretilmesi ve inşaatlarda doğru beton uygulamalarının sağlanması için 37 yıldır uğraş veren THBB, “Kaynakların Sorumlu Kullanımı Sistemi”nce belgelendirilmek üzere başvuran firmalara yönelik çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor.
Bu doğrultuda, Limak Anka Çimento Fabrikasının belgelendirilmesi için başvuruda bulunuldu. Konseyin Belgelendirme Kuruluşu olan KGS’nin yaptığı denetimler sonucunda Limak Anka Çimento Fabrikası 1 Ekim 2025 tarihinde “Platin” seviyesinde belgelendirildi. Limak Anka Çimento Fabrikası, bu belgelendirmeyle Türkiye’de “Platin” CSC Sertifikası alan ilk çimento fabrikası oldu.
Bu önemli başarıya imza atan fabrikanın sertifikasının takdimi için, Limak Çimento’nun ev sahipliğinde 20 Ekim 2025 tarihinde Ankara’da bir tören düzenlendi. Limak Anka Çimento Fabrikası’nda yapılan törene; Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, Limak Çimento Global CEO’su Erkam Kocakerim, Limak Çimento Grup İnsan, Kültür ve Sürdürülebilirlik Direktörü Şule Öztürk, THBB Genel Sekreteri Reşat Sönmez, THBB Teknik ve Sürdürülebilirlik Direktörü Koray Saçlıtüre, KGS Müdürü Çağlar Şaşmaz, THBB Kurumsal İletişim Müdürü Hakan Zengin’in yanı sıra Limak Çimento yetkilileri ve Limak Anka Çimento Fabrikası çalışanları katıldı.
Sürdürülebilirlik konusuna son derece önem veriyoruz
THBB Başkanı Yavuz Işık, törende yaptığı konuşmada, “Birçok sektörde olduğu gibi ‘sürdürülebilirlik’ konusuna son derece önem vermekteyiz. Bildiğiniz üzere, ‘Sürdürülebilirlik’ ekonomik büyümenin çevresel ve sosyal bir denge içerisinde ele alınması ve bu süreçte doğal kaynakların etkin kullanımının sağlanmasıdır. Sürdürülebilirliğe dair sektörümüzle ilgili dünyadaki en önemli gelişmelerden biri 2016 yılında Beton Sürdürebilirlik Konseyinin (CSC) kurulması olmuştur. Biz de güçlü alt yapımız ve teknik kadromuzla 2017 yılında Konsey üyesi ve Türkiye “Bölgesel Sistem Operatörü” olarak ülkemizde çalışmalarımıza etkin bir şekilde başladık. Bağımsız öz denetim mekanizmamız olan KGS de Konsey tarafından yetkilendirilerek “Belgelendirme Kuruluşu” olarak atandı. Konsey; beton, agrega, çimento ve prefabrik üreticilerinin sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarının, güvenilir, bağımsız, verilere dayanan bir belgelendirme sistemi ile ödüllendirilmesi imkânı sunmaktadır. Bu Belgelendirme Sistemi, üreticilerimizin, sürdürülebilirlik konusunda göstermiş olduğu hassasiyet ve çabalarını tüm dünyaya göstermekte; böylece üreticilerin sürdürülebilirlik açısından yüksek standartlara ulaşmasına katkı sağlamaktadır.” dedi.
CSC Belgelendirme Sistemi’nin üreticileri “Yönetim”, “Çevre”, “Ekonomi” ve “Sosyal” olmak üzere dört ana başlıkta incelediğini ifade eden THBB Başkanı Yavuz Işık, “Bugün itibarıyla dünya genelinde 1514 tesisin aktif belgesi bulunmaktadır. Ülkemizde 9 çimento üretim tesisi, 12 beton üretim tesisi ve 5 agrega üretim tesisi olmak üzere toplam 26 tesis CSC belgeli olarak faaliyet göstermektedir. Birliğimizin üyesi Limak Çimento’nun Anka Çimento Fabrikası, Türkiye’de “Platin” seviyesinde CSC Sertifikası alan ilk çimento fabrikası olarak sektörde öncü bir adım atmıştır. Birliğimiz üyesi Limak Çimento’yu bu değerli kazanımdan dolayı kutluyor, sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarının sektörlerimize ilham kaynağı olmasını ve çalışmalarının artarak devam etmesini diliyorum.” diye konuştu.
THBB Başkanı Yavuz Işık, konuşmasının sonunda, “Çevreye duyarlı üretim yapan ve sürdürülebilirlik odaklı çalışan hazır beton, çimento, agrega ve prefabrik sektörlerindeki tüm firmaları küresel ölçekte etkin olan bu sisteme davet ediyorum.” dedi.
“Limak Çimento olarak sürdürülebilirlik ve inovasyonda sektörümüze öncülük etmeye devam edeceğiz”
Törende konuşan Limak Çimento Global CEO’su Erkam Kocakerim, CSC Platin sertifikasına ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi:
“Limak Çimento olarak tüm faaliyetlerimizi sürdürülebilirlik ve inovasyon odağında yürütüyor, yeşil dönüşüm odaklı ürün ve çözümlerimizle sektörümüze öncülük ediyoruz. Ankara fabrikamızın, sürdürülebilirlik alanında sektörümüzün en saygın platformlarından biri olan CSC tarafından Platin sertifikasına layık görülmesi, uluslararası ölçekte de önemli bir başarı niteliğini taşıyor. Sürdürülebilir üretim vizyonumuzun somut bir göstergesi olan bu prestijli sertifika, ‘daha sürdürülebilir bir gelecek’ için attığımız adımların uluslararası düzeyde tescillendiğinin güçlü bir kanıtı. Limak Çimento olarak sürdürülebilirlik ve inovasyonda sektörümüze öncülük etmeye devam edeceğiz.”
Konuşmaların ardından, THBB Başkanı Yavuz Işık, Limak Anka Çimento Fabrikası’nın “Platin” seviyesindeki CSC sertifikasını Limak Çimento Global CEO’su Erkam Kocakerim’e takdim etti.
Törenin devamında THBB Başkanı Yavuz Işık, fabrikanın belgelendirmesi sürecinde emeği geçen Anka Fabrika Direktörü Serdar Çelik, Anka Fabrika Direktör Yardımcısı Serdar Doğan, Anka Sürdürülebilirlik ve İklim Değişikliği Şefi Nimet Unay, Grup Sürdürülebilirlik ve İklim Değişikliği Müdürü Hande Atabey, Grup Sürdürülebilirlik Süreç Lideri Akın Yalçın, Grup Sürdürülebilirlik Süreç Lideri Samet Çetin’e plaket takdim etti.
Limak Çimento Global CEO’su Erkam Kocakerim ise THBB Teknik ve Sürdürülebilirlik Direktörü Koray Saçlıtüre ve KGS Müdürü Çağlar Şaşmaz’a plaket takdim etti.
Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (The Concrete Sustainability Council)
Beton ve çimento sektörlerinde faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar, kaynakların sorumlu kullanımını teşvik eden küresel bir belgelendirme sistemine duyulan ihtiyaç doğrultusunda 2013 yılında bir araya geldi. Bu çalışmaların sonucunda, 2016 yılında İsviçre merkezli Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (CSC) kuruldu. Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), 2017 yılında Konseyin üyesi olmuş ve “Bölgesel Sistem Operatörü” ünvanını aldı. Aynı dönemde, Türkiye’de betonun kalite denetiminde yetkinliğiyle bilinen Kalite Güvence Sistemi (KGS) de “Belgelendirme Kuruluşu” olarak atandı. CSC Belgelendirme Sistemi; beton, çimento, agrega ve prefabrik üreticileri için dünya genelinde kabul gören, güvenilir ve bağımsız bir sürdürülebilirlik değerlendirme modeli sunmaktadır. Bu sistem; üreticilerin yönetim, çevre, ekonomi ve sosyal ana başlıkları altında sürdürülebilirlik performanslarını analiz eder ve bu alanlardaki güçlü uygulamaları belgelendirir. CSC belgesi, üreticilere yalnızca uluslararası alanda tanınırlık kazandırmakla kalmaz; aynı zamanda giderek daha fazla önem kazanan Yeşil Bina Derecelendirme Sistemleri açısından da önemli avantajlar sağlar. Böylece üreticiler, çevresel ve toplumsal sorumluluklarını yerine getirirken sektördeki rekabet güçlerini de artırma fırsatı elde eder.
Türkiye Hazır Beton Birliği hakkında
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), 1988 yılından beri güvenli ve dayanıklı yapıların inşası için, standartlara uygun beton üretilmesi, standartlara uygun beton uygulamaları için, özellikle deprem riski yüksek bölgelerde yüksek dayanım sınıflarında ve dayanıklı beton kullanılması için uğraş veren mesleki bir kuruluştur. 1991 yılından beri Avrupa Hazır Beton Birliğinin (ERMCO) de tam üyesi olan THBB’ye üye olacak şirketlerin bütün hazır beton tesislerinde standartlara uygun üretim yapılması, THBB Kalite Güvence Sisteminin (KGS) sürekli habersiz denetimlerine tabi olunarak KGS Uygunluk Belgesi alınması, uygun laboratuvar bulunması, teknik, çevre, iş sağlığı ve güvenliği, yasal ve etik kriterlerin eksiksiz yerine getirilmesi zorunludur.
Özbey İnşaat’ın Alibeyköy’ün en prestijli noktasında hayata geçirdiği Q81 projesinde yaşam başladı. Hemen teslime özel 3+1 daireler 13 milyon 500 bin TL’den başlayan fiyatlarla satışta.
Özbey İnşaat’ın Alibeyköy’de yükselen prestijli konut projesi Q81’de yaşam resmen başladı. Modern mimarisi, yüksek kalite standartları ve merkezi konumuyla dikkat çeken proje, İstanbul’un yeni yaşam merkezlerinden biri olma iddiasında.
Toplam 1.700 metrekare alan üzerinde hayata geçirilen Q81 projesi, 40 konuttan oluşuyor. Projede 1+1, 2+1 ve 3+1 daire seçenekleri yer alıyor. Geniş balkonlar ve ferah iç mekan tasarımlarıyla öne çıkan proje, şehir yaşamının dinamizmini doğayla buluşturuyor.
Bin metrekarelik yeşil alan
Projede 1.000 metrekarelik yeşil alan, kapalı otopark, fitness salonu, sauna, Türk hamamı ve çocuk oyun alanı gibi sosyal donatılar yer alıyor. Ayrıca 7/24 güvenlik hizmeti ile sakinlerine güvenli ve konforlu bir yaşam sunuluyor.
Q81, Alibeyköy tramvay hattına yürüme mesafesinde, Vialand AVM’ye 5 dakika uzaklıkta ve TEM bağlantı yoluna kolay ulaşım avantajı sağlıyor.
Konut fiyatları ne kadar?
Projedeki dairelerde hemen teslime özel kampanya dikkat çekiyor. 3+1 daireler, 13 milyon 500 bin TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulmuş durumda.
Modern yaşamın ihtiyaçlarına yanıt veren Q81, yatırımcılar ve oturum amaçlı konut arayanlar için Alibeyköy’de yeni bir yaşam alternatifi oluşturuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı 500 bin konutluk sosyal konut projesi, dar gelirli ailelere ve emeklilere öncelik vererek barınma sorununa çözüm sunuyor. Başvurular yakında e-Devlet üzerinden alınacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyurduğu sosyal konut projesi, Türkiye’nin barınma sorununa köklü çözümler sunmayı amaçlıyor. Bu devasa girişimle, özellikle dar gelirli vatandaşlar için kapsamlı bir plan hayata geçirilecek. Proje, ülke genelinde milyonlarca aileyi doğrudan ilgilendirecek ve Toplu Konut İdaresi (TOKİ) öncülüğünde yürütülecek.
PROJE KAPSAMINDA İNŞAAT DETAYLARI
Projenin temel taşlarından biri olan 500 bin konutluk inşaat planı, İstanbul’da kiralanabilir nitelikteki konutları da içeriyor. Başvuruların e-Devlet sistemi üzerinden sembolik bir ücret karşılığında alınacak olması bekleniyor. Gayrimenkul sektörü analistleri, başvuruların yakın zamanda açılacağı tahmininde bulunuyor. Hükümet yetkilileri, bu stratejik projede önceliğin emekliler ve genç aileler olacağını belirtiyor.
BAŞVURU KOŞULLARI VE BEKLENTILER
Projeye dahil olmak isteyenlerden istenecek temel şartlardan biri, hane halkı gelirinin belirli bir sınırın altında olması. Bu sınırın yaklaşık olarak aylık 60 bin TL civarında olacağı öngörülüyor. Konut tipleri ağırlıklı olarak 2+1 ve 3+1 şeklinde tasarlanacak. Ödeme planları ise düşük peşinat oranları ve uzun vadeli taksitlendirme seçenekleriyle vatandaşların erişimine sunulacak. Sektör uzmanları, bu girişimin Türkiye’nin konut alanındaki en büyük adımlarından biri olduğunu vurgulayarak, projenin depremden etkilenen bölgelerdeki konut ihtiyacını da karşılamayı hedeflediğini ekliyor.
Turizm sezonu boyunca süren inşaat yasakları sona erdi. Bodrum, yüksek talep gören gayrimenkul yatırımlarıyla yatırımcıların cazibe merkezi olmayı sürdürüyor.
Bodrum’da turizm sezonu boyunca uygulanan inşaat yasakları 15 Ekim itibarıyla sona erdi. 15 Mayıs’tan bu yana süren yasaklar sırasında çevreye rahatsızlık veren faaliyetlerde bulunan firmalara ağır cezalar kesilmişti. Bodrum Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, yasaklara uymayan firmalara 831 cezai işlem uygulamıştı.
Yasak dönemi boyunca yalnızca kapalı alanlarda küçük tadilatlara izin verilirken, gürültü, çevre ve görüntü kirliliği oluşturan inşaat faaliyetlerine kesinlikle izin verilmedi. Uygulanan cezalar, inşaat firmalarına kurallara uyulması konusunda güçlü bir uyarı niteliği taşıyor.
İnşaat yasağı geçtiğimiz hafta sona ermişti.
Bodrum’daki inşaat ve gayrimenkul piyasası, yüksek faiz oranlarına rağmen yatırımcılar için cazibesini koruyor. 2024 Nisan – 2025 Nisan döneminde Bodrum Belediyesi tarafından toplam 1.699 binaya yapım ve kullanım izni verildi. Bu durum, bölgeye olan talebin kriz dönemlerine rağmen devam ettiğini gözler önüne seriyor.
Melek Yıldırımçakar’dan sektör değerlendirmesi
BODEV Yönetim Kurulu Başkanı Melek Yıldırımçakar, Bodrum’daki yatırımların ekonomik ve gayrimenkul piyasasına etkilerini değerlendirdi. Bodrum’un insanlara sunduğu yaşam kalitesi nedeniyle her daim tercih edilir bir konumda olduğuna dikkat çeken Yıldırımçakar, “Bodrum, Türkiye’nin yatırımcılar açısından en cazip bölgelerinden biri olmayı sürdürüyor. Yüksek faiz oranlarına rağmen, yatırımcılar Bodrum’u tercih etmeye devam ediyor. Özellikle Yalıçiftlik, Gündoğan ve Gümüşlük mahallelerinde lüks konut projeleri ön plana çıkarken, bölgenin diğer mahallelerinde orta ve üst segment konut yatırımları da artış gösteriyor. Bu trend, hem gayrimenkul fiyatlarının yükselmesine hem de yerel ekonominin güçlenmesine katkı sağlıyor. Bodrum, sunduğu yaşam kalitesi, doğal güzellikleri ve yatırım potansiyeliyle gayrimenkul piyasasında Türkiye’nin önde gelen cazibe merkezlerinden biri.” diye konuştu.
Ekrem Uçak: Bodrum büyük bir cazibe merkezi
Bodrum’da sekötürün son dönemdeki gelişini yorumlayan diğer bir isim ise Bodem Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Uçak oldu. Uçak, “Bodrum, sadece gayrimenkul sektörü için değil, aynı zamanda bölge ekonomisi ve turizm açısından da büyük bir cazibe merkezi. Yatırımlar, bölgenin sürdürülebilir ekonomik büyümesine doğrudan katkı sağlıyor.” ifadelerini kullandı.
Bodrum’da yapı sekötüründe yatırımların çeşitliliğine vurgu yapan Uçak, “Özellikle pandemi ve yüksek faiz ortamına rağmen yatırımcıların Bodrum’u tercih etmesi, bölgenin sunduğu yaşam kalitesi ve altyapı avantajlarının bir göstergesi. Lüks konut projeleri dikkat çekse de, orta segment konutların artışı da yatırımcı çeşitliliğini destekliyor. Bodrum’un doğal güzellikleri, deniz ve kültürel değerleri, yatırımcıların kararını etkileyen en önemli faktörler arasında. Önümüzdeki dönemde, inşaat ve gayrimenkul yatırımlarının yerel ekonomi ve turizm sektörünü daha da güçlendirmesi bekleniyor. Bu trend, Bodrum’u Türkiye’nin yatırım açısından en sürdürülebilir ve cazip bölgelerinden biri haline getiriyor.” dedi.
Uzmanlar, Bodrum’un gayrimenkul ve inşaat sektöründe önümüzdeki dönemde de yüksek bir büyüme ivmesi göstermesini bekliyor. Bölgedeki yatırımlar, sadece bireysel yatırımcıları değil, aynı zamanda turizm ve hizmet sektörünü de olumlu etkileyerek Bodrum’un ekonomik dinamizmini güçlendiriyor.
Bodrum, hem turizm sezonu boyunca sunduğu doğal ve kültürel cazibesi hem de gayrimenkul sektöründeki canlılığıyla yatırımcıların öncelikli tercih noktası olmaya devam ediyor.
16 bin hektarlık alanı kapsayan ve doğa tahribatına yol açacağı gerekçesiyle tepki çeken Çeşme Turizm Projesi’ne ilişkin iptal kararı Danıştay tarafından kesinleştirildi. Çevreciler ve yurttaşlar, “Çeşme kurtuldu” diyerek kararı sevinçle karşıladı.
İzmir’in Çeşme ilçesinde yıllardır tartışmalara neden olan “Çeşme Turizm Projesi”ne ilişkin Danıştay kararı kesinleşti. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle ilan edilen “Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi” kararının iptalini onayladı.
Danıştay’ın kararıyla 16 bin hektarlık devasa alanı kapsayan Çeşme Turizm Projesi artık tamamen geçersiz hale geldi. Kararın ardından doğaseverler, çevre örgütleri ve bölge halkı büyük sevinç yaşadı.
İzmir Mimarlık Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Avukat Arif Ali Cangı, Anayasa’nın hukuk devleti ilkesine vurgu yaparak, “Yargı tarafından iptal edilmiş bir kararın aynı şekilde yeniden gündeme getirilmesi hukuken mümkün değildir. Bu karar, hukuk devletinin zaferidir,” dedi.
Projeye karşı yürütülen hukuk mücadelesinde TMMOB, İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, EGEÇEP, Çeşme Çevre Platformu, Batı Urla Köylerini Koruma Derneği, Gücücek Koyunu Koruma Derneği ve 103 yurttaşın aktif rol aldığı hatırlatıldı.
Cumhurbaşkanlığı kararıyla “turizm bölgesi” ilan edilen 16 bin hektarlık alan içinde 47 kilometrelik kıyı şeridi, ormanlar, içme suyu havzaları, zeytinlikler, doğal sit alanları ve beş ada bulunuyordu. Proje kapsamında mega yat limanları, golf sahaları, oteller ve lüks rezidansların yapılması planlanmıştı.
Cangı, “Bu proje, halkın erişimine kapalı, imtiyazlı bir alan yaratacaktı. Oysa bu bölgeler hepimizin ortak yaşam alanlarıdır. Danıştay kararıyla bu talan girişimi tamamen durdurulmuştur,” diye konuştu.
Danıştay’ın iptal kararıyla, Çeşme’nin doğal dokusunu tehdit eden yapılaşmaların önü de kapandı. Ayrıca İzmir 2. İdare Mahkemesi’nin, doğal sit alanlarının koruma statüsünü kaldıran düzenlemeyi iptal ettiği, bu kararın da İzmir Bölge İdare Mahkemesi tarafından onaylandığı bildirildi.
Cangı, “İzmir’in doğal ve kültürel varlıklarını korumak hepimizin görevi. Bu konu yeniden ısıtılmaya çalışılsa da izin vermeyeceğiz,” diyerek yerel sermaye çevrelerinin projeyi yeniden gündeme getirme girişimlerine tepki gösterdi.
“Basına yansıyan haberlerde Çeşme projesinin tekrar gündeme getirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Ancak yargının kesin kararı ortadadır. Devletin niteliği hukuk devletidir; aynı alanın tekrar turizm bölgesi ilan edilmesi mümkün değildir,” ifadelerini kullanan Cangı, Bakanlığa da çağrıda bulundu:
“Çeşme Yarımadası’nın son kalan kamu alanlarına turizm bahanesiyle el atmaktan vazgeçin. Yargının kesinleşmiş kararlarına uyun. Bu kez doğanın, kamunun, halkın yararına hareket edin.”
Böylece, yıllardır süren hukuk mücadelesi sonucu Danıştay’ın kesin kararıyla Çeşme Yarımadası’ndaki turizm projesi tamamen durdurulmuş oldu.
İSTİNYE ÜNİVERSİTESİ VADİ ANA KAMPÜSÜ’NDE BULUNAN BİN 300 YILLIK ZEYTİN AĞACI, ÖĞRENCİLERE “PES ETMEMEYİ, ÇABALAMAYI VE UMUDU” AŞILIYOR…
VİVİN İNŞAAT KURUCUSU MİMAR SEVCAN BORA, “YALNIZCA BİR YAPI DEĞİL, İNSANIN RUH HALİNİ, ÜRETKENLİĞİNİ VE YAŞAM ENERJİSİNİ ŞEKİLLENDİRİYORUZ.”
Yurt içinde olduğu kadar yurt dışında pek çok başarılı projeye imza atan Vivin İnşaat, özellikle eğitim alanında yaptığı projelerle adından söz ettirmeye devam ediyor. 2023 yılında 6 ay gibi rekor bir sürede tamamlanan İstinye Üniversitesi Vadi Ana Kampüs Projesi, modern mimarinin estetik, hız ve mühendislikle bütünleştiği örnek gösterilen bir proje oldu.
Sekiz katlı yapısı ve peyzaj alanı dahil yaklaşık 40 bin metrekarelik inşa alanı bulunan ana kampüs binasında rektörlük katında başlayarak her çizgide çağdaş bir sadelik, her yüzeyde zamansız bir estetik hâkim kılındı. Kampüsün kalbinde yer alan tıp ve eczacılık fakülteleri; derslikler, amfiler, laboratuvarlar ve sosyal alanlarla çevrelendi. Elektronikten moleküler biyolojiye, anatomi ve biyokimyadan mikrobiyolojiye uzanan farklı laboratuvarlarda teknoloji ile mekânsal konforun dengesi titizlikle sunuldu. Özellikle konferans salonundaki akustik denge; kat yüksekliği ve mekanik sistemlerin uyumu ile üst seviyeye taşındı. Dere kenarında olduğu için ileri teknoloji kullanılarak zemin iyileştirmesi yapılan İstinye Üniversitesi Vadi Ana Kampüs Projesi, yaklaşık 11 bin metrekareyi bulan peyzaj alanıyla da “teknik mükemmeliyetin zarafetle buluştuğu bir mimari manifesto” olarak yorumlanıyor.
ÇABAYI SİMGELEYEN 1300 YILLIK ZEYTİN AĞACI
İstinye Üniversitesi’nin bahçesinde bulunan bin 300 yıllık zeytin ağacı, öğrencilere “pes etmemeyi, çabalamayı ve umudu” aşılamaya devam ediyor. Vivin İnşaat Kurucusu Mimar Sevcan Bora’nın kararlı takibi sonucu, satışta olmamasına rağmen “öğrencilere model” olması adına ısrarcı olmasıyla bulunduğu fidanlıktan temin edilen zeytin ağacı, 70 kişilik özel bir ekip tarafından yerinden alınarak İstinye Üniversitesi’nde bugünkü yerine nakledildi. Projenin doğayla kurduğu güçlü bağı da simgeleyen bu ağaç, yalnızca bir peyzaj unsuru değil; Vivin İnşaat’ın köklere, doğallığa ve sürdürülebilir mimariye duyduğu saygının da bir ifadesi oldu.
İNCE DETAYLARDA VİVİN İMZASI
Doğayı bir dekor değil, yaşamın ayrılmaz bir parçası olarak gördüklerini belirten Mimar Sevcan Bora, “Her projemizde aynı vizyonu sürdürerek moderniteyle doğallığı, teknikle zarafeti, mühendislikle sanatı buluşturuyoruz. Bu çizgiyi her yeni projede daha da ileri taşımayı hedefliyoruz. İstinye Üniversitesi Vadi Kampüsü, bu yaklaşımın en güçlü yansımalarından biri olmuştur. Doğayla uyum içinde tasarlanmış yapısıyla yalnızca bir üniversite değil; geleceğin mimarlarına, doktorlarına ve bilim insanlarına ilham veren bir yaşam alanı inşa ettik. Kampüsün her köşesinde, Vivin İnşaat’ın imzası olan detaylar saklı” dedi.
300 KİŞİLİK EKİP 6 AYDA İNŞA ETTİ
2023 yılında eğitim dönemine yetiştirebilmek adına 6 ay gibi rekor bir sürede tamamlanan İstinye Üniversitesi Vadi Ana Kampüs Projesi’nde 300 kişilik bir ekip aralıksız çalıştı. Ticaret merkezleri, kongre salonları, konut ve kişiye özel villa projeleri dahil pek çok başarılı yapıyı hayata geçiren Vivin İnşaat’ın uzman ekiplerinin imzasını taşıyan bu proje, modern mimarinin estetik, hız ve mühendislikle bütünleştiği örnek gösterilen bir çalışma oldu. “Üniversite kampüs binasını altı ayda inşa ederek rekor kırdık. Yalnızca bir yapı değil, insanın ruh halini, üretkenliğini ve yaşam enerjisini şekillendiriyoruz” diyen Vivin İnşaat Kurucusu Mimar Sevcan Bora şunları söyledi;
“Vivin İnşaat olarak, mimarinin yalnızca bir yapıyı değil, insanın ruh halini, üretkenliğini ve yaşam enerjisini şekillendirdiğine inanıyoruz. Her renk, her form, her ışık dokunuşu insan psikolojisinde iz bırakır. Biz bu bilinci tasarımlarımızın merkezine koyuyoruz. Sağlık ve eğitim alanlarında geliştirdiğimiz projelerde, mekânların sadece işlevsel değil, ruha iyi gelen, zihni dengeleyen alanlar olmasına özen gösteriyoruz. Çünkü biliyoruz ki; insan kendini iyi hissettiği mekânda öğrenir, üretir ve iyileşir. Renkleri duygusal bir dil, mimariyi bir anlatım biçimi, sanatı ise o mekânın kalbi olarak konumlandırıyoruz. İnsana iyi gelen, yaşamı güzelleştiren, sağlığı ve estetiği birleştiren yapılar tasarlıyoruz.”
Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde inşaat çalışmaları hızla devam ederken, proje Türkiye’nin enerji geleceğine büyük katkılar sağlıyor.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Genel Müdür Sergei Butckikh, projeye dair önemli bilgiler paylaşarak, Rusya’nın Rosatom şirketinin destekleriyle Türkiye’nin enerji vizyonuna katkıda bulunduklarını açıkladı.
PROJENİN EKONOMİK ETKİLERİ
Butckikh, projeye katılan yerel Türk şirketlerinin sayısının yaklaşık 2 bin olduğunu belirtti. Bu işbirliği, Türkiye’nin yerel ekonomisine 11 milyar dolarlık vergi katkısı sağlarken, istihdamı da artırıyor. Akkuyu NGS, Türkiye’nin enerji bağımsızlığını güçlendirmek adına kritik bir adım olarak öne çıkıyor.
ÇEVRESEL SORUMLULUKLAR VE GÜVENLİK
Santralin çevresel etkileri üzerine de konuşan Butckikh, güvenlik önlemlerinin titizlikle alındığını ve balıkçılık gibi etkinliklerle çevre koruma çalışmalarını desteklediklerini ifade etti. İlk ünitenin devreye girmesiyle birlikte yıllık 8,7 milyar kilovatsaat elektrik üretimi hedefleniyor, bu da ülke genelindeki enerji talebinin önemli bir kısmını karşılayacak.
Suudi Arabistan Expo 2030 Riyad Şirketi (Expo 2030 Riyadh Company-ERC), Expo 2030 Riyad altyapı paketi (Lot 1) için teklif istedi.
Yatırımlar Dergisi’nin aldığı bilgiye göre, Söz konusu iş için teklif istenen firmalar şöyle belirlendi:
10. Al-Ayuni Investment & Contracting (Yerel)
02. Almabani / FCC Construction (Yerel-İspanya)
03. Al-Yamama Trading & Contracting Company (Mısır)
04. El-Seif Engineering Contracting (Mısır)
05. Hassan Allam Construction (Mısır)
06. IC İctaş/Al-Rashid Trading & Contracting (Türkiye/Yerel)
07. Kolin İnşaat (Turkiye)
08. Mapa İnsaat (Turkiye)
09. Mota-Engil/Albawani (Portekiz-Yerel)
10. Saudi Pan Kingdom (Yerel)
11. Shibh Al-Jazira Contracting (Yerel)
12. Unimac (Yerel)
13. Yüksel İnşaat (Türkiye)
Expo 2030 Riyad’daki ana altyapı ihale paketleri (lotlar) şöyle belirlenmişti:
• Lot 1: Ana altyapı
• Lot 2: Kuzey doğal koridor bölgesi
• Lot 3: Güney doğal koridor bölgesi
Önceki Gelişmeler: Bilindiği gibi ihale ile ilgili olarak teknik tekliflerinin sunulması için son tarih 26 Ekim 2025, ticari tekliflerin sunulması için son tarih ise 09 Kasım 2025 olarak belirlenmişti.
Daha önce de Mühendislik, inşaat ve proje yönetimi hizmetleri alanında lider bir kuruluş olan Bechtel, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da düzenlenecek 2030 Dünya Fuarı’nın proje yönetimi danışmanlığını üstlendiğini duyurmuştu.
Expo 2030 Hakkında: Expo 2030 Riyad Şirketi (ERC), Expo 2030 Riyad’ın tüm yaşam döngüsü boyunca planlanması, geliştirilmesi ve gerçekleştirilmesinden sorumlu resmi organizasyon kuruluşudur. Tamamen Kamu Yatırım Fonu’na (PIF) ait olan ERC, dünya standartlarında bir Expo’nun sorunsuz bir şekilde yürütülmesini ve gerçekleştirilmesini sağlamak için devlet kurumları ve küresel ortaklarla birlikte çalışacak.
PIF 19 haziran 2025 tarihinde, Suudi Arabistan’ın ilk Dünya Fuarı olan Expo 2030 Riyad’ın tesislerini inşa etmek ve işletmek ve etkinliğin mirasını korumak için PIF’in tamamına sahip olduğu Expo 2030 Riyad Şirketi’nin (ERC) kurulduğunu duyurdu.
Expo 2030 Riyad’ın ana planı, 6 milyon metrekarelik bir alanı kapsıyor ve bu da onu en büyük Dünya Expo alanlarından biri yapıyor. Expo, şehrin kuzeyinde, gelecekteki Kral Selman Uluslararası Havalimanı’nın yakınında ve Suudi başkentinin simge yapılarına doğrudan bağlantılarla gerçekleştirilecek.
Expo 2030 Riyad’ın 40 milyondan fazla ziyaretçi çekmesi bekleniyor. Expo etkinliğinin ardından ERC, Expo’nun kapalı alanının, dünya standartlarında olanaklara sahip uluslararası bir yerleşim topluluğuyla çevrili, perakende, yiyecek ve içecek alanında çok kültürlü bir merkez olarak hizmet verecek küresel bir köye dönüşmesine öncülük etmeyi ve sürdürülebilir turizmde yeni standartlar belirlemeyi planlıyor.
PIF, Suudi Arabistan için sürdürülebilir getiriler sağlarken ekonomik etki yaratma stratejik misyonunu sürdürüyor. PIF, Suudi Arabistan’ın ekonomik çeşitliliğini yönlendirirken aynı zamanda küresel ekonomiyi şekillendiren kilit sektörlerin ve fırsatların yaratılmasını sağlayan dünyanın en etkili yatırımcılarından biridir. PIF, Suudi Arabistan genelinde dönüştürücü giga projelerinin ve çığır açan gayrimenkul girişimlerinin geliştirilmesine öncülük ediyor.
ERC, görevini yerine getirmek için hızla faaliyetlerine başlıyor ve inşaat, kültürel programlama ve etkinlik yönetimi hedeflerine ulaşmak için yerel ve küresel özel sektörle ortaklık kuracak.
Expo 2030 Riyad, 1 Ekim 2030 – 31 Mart 2031 tarihleri arasında düzenlenecek ve şehrin uluslararası işletmeler nezdindeki çekiciliğini daha da artıracak. Bu etkinlik, şehrin sürdürülebilirlik, bağlantı ve yaşam kalitesini ölçeklendirerek dünyanın en hızlı dönüşüm geçiren başkentlerinden biri olma statüsünü pekiştiriyor. Riyad, Kasım 2023’te Expo 2030’a ev sahipliği yapma hakkını kazandı.
Expo 2030 Riyad ve mirasının, inşaat aşamalarında Suudi Arabistan GSYİH’sine yaklaşık 64 milyar dolar katkıda bulunması ve yaklaşık 171.000 doğrudan ve dolaylı istihdam yaratması bekleniyor. Faaliyete geçtikten sonra ise GSYİH’ye yaklaşık 5,6 milyar dolar katkıda bulunması bekleniyor.
Expo 2030 Riyad’a katılan ülkeler, kalıcı pavyonlar inşa etme ve etkinliğin mirasına katkıda bulunma seçeneğine sahip olacak. Expo, uzun vadeli iş ve yatırım büyümesi için fırsatlar sunacak.
Expo 2030 Riyad, ortak çözüm bulmak ve sürdürülebilir bir gelecek için çözümler sunmak amacıyla 195’ten fazla ülke ve 29 uluslararası evrensel bir araya getirmeyi amaçlıyor.
Arap Yarımadası’nın kalbinde yer alan Riyad, 8,5 milyondan fazla insana ev sahipliği yapan, büyüyen uluslararası yatırımlara ve Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu’nun cesur hedefleri doğrultusunda gelişen yaratıcı ve kültürel sektöre ev sahipliği yapan küresel bir kültür, ticaret ve inovasyon merkezidir.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin uzlaşı, yerinde dönüşüm ve belediye garantörlüğü ilkeleriyle yürüttüğü kentsel dönüşüm çalışmaları devam ediyor. Bu kapsamdaki Örnekköy Kentsel Dönüşüm Projesi 3, 4 ve 5’inci etaplardaki çalışmalar da hız kazandı. Cephe ve iç imalatlarına başlanan binaların tapuları önümüzdeki ilkbahar aylarında teslim edilmeye başlanacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin halkın sağlıklı yaşam alanlarına sahip olması için titizlikle sürdürdüğü kentsel dönüşüm çalışmalarında önemli bir aşama daha kaydedildi. Karşıyaka Örnekköy Kentsel Dönüşüm Projesi 3’üncü, 4’üncü ve 5’inci etapları kapsamındaki 1603 bağımsız bölümün cephe ve iç imalatları yapılmaya başlandı. 3. Etap’ta 584 konut, 27 işyeri, 4. Etap’ta 380 konut, 27 işyeri, 5. Etap’ta 571 konut, 14 işyeri bulunan proje için önümüzdeki ilkbahardan itibaren anahtarlar teslim edilmeye başlanacak.
“Bahar aylarında tapu ve daireleri teslim etmeye başlayacağız” İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İsmail Mutaf, yüzde 100 uzlaşma ve yerinde dönüşüm ilkeleriyle çalışmaları sürdürdüklerini belirterek “Yapım sürecinde iki yöntem belirlenmektedir. Birincisi; 2886 sayılı ihale kanunu kapsamında diğeri şirketimiz İZBETON tarafından protokoller aracılığıyla anahtar teslim işin yürütülmesi şeklinde. Örnekköy dördüncü etaptayız. İZBETON tarafından yapımı sürdürülen, Egeşehir Yapı Müşavirlik Şirketimiz tarafından müşavirlik hizmeti verilen etabımız. Burada artık cephe imalatları ve iç, ince imalatlara başlanmış durumda. İnşaatlar hızla ilerliyor. Örnekköy’de hem üç hem dördüncü etaplar İZBETON sorumluluğunda yürütülüyor. Burada önümüzdeki bahar aylarından itibaren blok bazında hak sahiplerine tapularını ve dairelerini teslim edeceğiz. Ayrıca Örnekköy’de beşinci etap dediğimiz kat karşılığı ihaleyle yaptığımız inşaatlarımız da ilerliyor. Bunları da 2026 yaz aylarında hak sahiplerine teslim etmeye başlayacağız” dedi.
“Kimseyi mağdur etmeden verilen taahhütleri yerine getiriyoruz” Kent genelinde yürütülen dönüşüm çalışmalarına ilişkin bilgiler veren İsmail Mutaf, “Bunun dışında Uzundere’de üçüncü etabın ikmal inşaat ihalesi bitti. Yakında yer teslimini yapacağız, inşaatları hızlandıracağız. Dördüncü etapta da önümüzdeki günlerde ikmal yapım ihalesine çıkacağız. Bu kapsamda bugüne kadar Uzundere’de iki etap, Örnekköy’de iki etap olmak üzere bin 150 daireyi hak sahiplerine teslim ettik. Şu an 2886 sayılı kanun kapsamında bin 560 bağımsız bölümün yapım süreci devam ediyor. 4 bin 786 bağımsız bölümün yapımı da protokoller kapsamında sürüyor. Toplamda 6 bin 346 bağımsız bölümün inşaatı ilerliyor. Yakın zamanda bunları hak sahiplerine teslim edeceğiz. Amacımız hak sahiplerini sağlıklı, güvenli, fen ve sanat kurallarına uygun yapılarda ikamet ettirmek. Bu anlamda uzlaşma sağladığımız, kura çektiğimiz Örnekköy 6’ncı etapta yapım ihalesine çıkacağız. Bunun dışında kentimizde Gaziemir’de iki etapta yapım çalışmalarımız sürüyor. İZBETON sorumluluğunda olan birinci etapta anahtar teslim ikmal yapım inşaat ihalesine çıkılacak. Ege Mahallesi’nde de yine hak sahipleriyle ilgili verdiğimiz taahhüt gereği yapım işimiz devam ediyor. Amacımız İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak öncelikle hak sahiplerine verdiğimiz taahhüdü yerine getirmek. Bunun için İZBETON şirketimiz ihalelerini gerçekleştirdi. Bu anlamda İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak kimseyi mağdur etmeden, verilen taahhütleri yerine getirerek anahtar teslim inşaat ihalelerimizi sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
Kentsel dönüşümde 6 bölgede titiz süreç İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin garantörlüğünde merkez kentte altı bölgede toplam 248 hektarlık alanda kentsel dönüşüm çalışmaları sürdürülüyor. Bu kapsamda Karabağlar’ın Uzundere Mahallesi’ndeki 32 hektarlık alan için uzlaşma tamamlandı, yapım devam ediyor. Karşıyaka’nın Örnekköy Mahallesi’nde 18 hektarlık bölgede uzlaşma ve yapım sürdürülüyor. Gaziemir’de Aktepe ve Emrez Mahallesi’nde 122 hektarda uzlaşma ile yapım süreci işletiliyor. Konak’ta Ege Mahallesi’nde 7 hektarlık alanda uzlaşma ve yapım çalışmaları ilerliyor. Konak’ın Ballıkuyu bölgesinde yer alan 48 hektarlık dönüşüm sahasında uzlaşma devam ediyor ve kentsel dönüşüm projesi çalışılıyor. Çiğli Güzeltepe Mahallesi’ndeki 21 hektarlık alanda da uzlaşma sürdürülüyor.
Çalışmalarda son durum: Kentsel dönüşüm alanlarında devam eden uzlaşma görüşmeleri neticesinde hak sahiplerinden yaklaşık 450 bin metrekare tapu devri yapıldı. Uzundere 1’inci ve 2’nci ile Örnekköy 1’inci ve 2’nci etaplar kapsamında, bin 150 bağımsız birimin anahtar teslimi yapılarak kat mülkiyet tapusu hak sahiplerine verildi. Kentsel dönüşüm alanlarında devam eden çalışmalar neticesinde inşaat aşamasına geçen etaplarda bulunan sağlıksız, depreme karşı dayanıklılığı olmayan, metruk binalarda işlemler yapıldı. Bu kapsamda Uzundere’de bin 159, Örnekköy’de 628, Ege Mahallesi’nde 57, Ballıkuyu’da 111 olmak üzere toplam bin 955 bağımsız birim tahliye edilerek yıkıldı. Örnekköy 3’üncü, 4’üncü ve 5’inci etaplar kapsamında inşaat yapım süreci devam ediyor. 2026 yılı içinde bu etaplarda konut teslimleri başlatılacak. Örnekköy 6’ncı etap için ihale hazırlığı sürdürülüyor. Aktepe-Emrez 1’inci ve 2’nci etaplar kapsamında 552 bağımsız birim inşaatı yapım aşaması işletiliyor. 2’nci etap kapsamında inşaatı devam eden 261 bağımsız bölümün 2026 yılı içinde hak sahiplerine teslim edilmesi planlanıyor. 1’inci etap kapsamında bulunan 291 bağımsız birim için ikmal ihalesi yapılması çalışmaları devam ettiriliyor. Uzundere 3’üncü etap için yapılan ikmal ihalesinde süreç ilerliyor. Uzundere 4’üncü etap için ikmal ihalesi yapılması çalışmaları sürüyor. Ege Mahallesi 1’inci etap kapsamında 3 blokta 714 bağımsız birimin inşaat yapım sürdürülüyor. Örnekköy, Aktepe-Emrez, Uzundere ve Ege Mahallesi kentsel dönüşüm alanlarında toplam 6 bin 346 bağımsız birimin inşaat yapım süreci devam ettiriliyor. Örnekköy 6’ncı etap kapsamında yaklaşık bin 300 bağımsız birim için ihale hazırlık süreci işletiliyor. Yapım etapları kapsamında kalan ve evlerini tahliye eden hak sahiplerine yeni konutları teslim edilene kadar sahip oldukları her bir bağımsız bölüm için aylık 12 bin TL/ay kira yardımı yapılıyor. İsteyen vatandaşa da İzmir Büyükşehir Belediyesi mülkiyetinde bulunan konutlarda geçici iskan sağlanıyor.
Bartın Belediyesi tarafından ihalesi yapılan Kent Kafe binası ABA İnşaat imzasıyla yükselecek
Bartın’da Devlet Hastanesi başta olmak üzere kurum binaları, okullar, lojmanlar, sanayi siteleri gibi birçok kamu binasının inşaatını tamamlayan, çok sayıda okul ve kurumun deprem güçlendirmesini gerçekleştiren, altyapı ve üst yapı çalışmalarında yer alan, kente farklılık getiren mimari projelerle yüzlerce konut üreten ABA İnşaat yeni bir projeye daha imza atmaya hazırlanıyor.
Eski öğretmenevinin yıkıldığı alana inşa edilecek olan ve Bartın Belediyesi tarafından ihalesi gerçekleştirilen Kent Kafe binası ABA İnşaat imzası ile yükselecek.
Bölgede yıkım çalışmaları tamamlanırken yapılan ihale sonucu yeni binanın inşa sürecinde yüklenici firma ABA İnşaat oldu.
ABA İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Aydın kentte yeni bir projeye daha imza atacak olmanın mutluluğu içinde olduklarını söyledi.
Bartın için inşa etmeye devam ediyoruz
Aydın yaptığı açıklamada, “Yıllarca Öğretmenevi olarak hizmet veren bina geçtiğimiz aylarda yıkıldı. Bartın Belediyesi tarafından alana kentin önemli bir ihtiyacını karşılayacak olan Kent Kafe inşa edilmesi için proje çalışmaları yapıldı. Bölgenin çehresini de değiştirecek projede ihale sonucu yüklenici firma olmanın gururunu yaşadık. Bartın merkezli bir firma olarak bu ihaleyi kazanmış olmak ve kentte yeni bir değere imzamızı atacak olmak bizler için mutluluk verici.” Dedi.
32 yılı aşkın bir süredir Bartın’dayız
Aydın açıklamasının devamında ise, “Bartın’da tüm resmi kurum ihalelerinde yer alan ve birçok işi de üstlenen bir firmayız. Çok sayıda ekibimiz birlikte üstlendiğimiz inşa işlerini zamanında ve tüm şartlara uygun şekilde teslim etmenin hedefinde oluyoruz. Çok şükür bunu da başarıyoruz. İlimizde bugüne kadar Bartın Devlet Hastanesi, Milli Eğitim Hizmet Binası, Milli Eğitim Lojmanları, okullar, kamu binaları gibi sıfırdan birçok inşa çalışmasına imzamızı attık. Yine birçok kurum ve okul binasının deprem güçlendirme çalışmalarını da başarıyla tamamladık. Kente farklılık getiren yüzlerce konut ve yaşam alanı inşa ettik. 32 yılı aşkın bir süredir Bartın’dayız ve Bartın’a değer katan projelerin yükleniciliğini yapıyoruz. Bartın Belediyesi tarafından projelendirilip ihale edilen Kent Kafe binası da ABA İnşaat sorumluluğunda yükselecek. Kentimize değer katacak yeni bir projede daha imzamızın olacak olmasından dolayı mutluyuz. İlimize hayırlı olmasını diliyoruz.” Şeklinde konuştu.
TÜPRAG Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz: “Halkımıza fayda sağlamaya yönelik eğitim, sağlık, çevre ve alt yapı çalışmalarımızla yöreye katkı veriyoruz.”
TÜPRAG Metal Madencilik Sanayi ve Ticaret AŞ tarafından Uşak’ta inşa edilecek ‘TÜPRAG Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu Müdürlüğü Hizmet Binası’ için protokol imzalandı.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, Uşak Valiliği, Uşak İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve TÜPRAG arasında imzalanan İnşaat ve Bağış Protokolü ile kentte modern bir eğitim ve konaklama tesisi hayata geçirilecek.
Törende, Uşak Valisi Naci Aktaş, Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım ve Uşak İl Milli Eğitim Müdürü Halil Yücel‘in yanı sıra TÜPRAG yöneticileri de hazır bulundu.
Tesis, 84 oda ve en az 168 yatak kapasitesiyle yaklaşık 10 bin metrekarelik kapalı alana sahip olacak. Otel bloğunda misafir odalarının yer aldığı katların her biri 846 metrekare büyüklüğünde ve 5 kattan oluşan tesiste toplam 72 çift kişilik oda, 10 aile odası, 2 süit aile odası ile engelli misafirler için özel olarak tasarlanmış odalar yer alacak. Ayrıca 258 kişilik konferans salonu bulunacak.
– ‘Uşak’ın kültür ve turizminde büyük hizmetlerde bulunacağına inanıyoruz’
Açıklamada imza töreninde yaptığı konuşmaya yer verilen Uşak Valisi Naci Aktaş, Uşak’taki otel doluluk oranının yüzde 95’i bulduğunu belirtti.
Aktaş, ‘Bu yeni yapılacak öğretmenevimiz, vasıfları dolaysıyla 4 yıldızlı otel düzeyinde bir kamu misafirhanesidir. Uşak’ın kültür ve turizminde büyük hizmetlerde bulunacağına inanıyoruz.’ ifadelerini kullandı.
Uşak İl Milli Eğitim Müdürü Halil Yücel de projenin tamamlanmasıyla birlikte hem eğitim camiası hem de kente gelen misafirler için nitelikli bir konaklama imkanı sunulacağını kaydetti.
TÜPRAG Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz da Uşak Kışladağ Altın Madenini 2006’da işletmeye aldıkları günden itibaren kamu menfaatini birinci öncelik olarak belirlediklerini vurguladı.
Yılmaz, ‘Bu doğrultuda devlete karşı sorumluluklarımızı yerine getirmenin yanı sıra, sosyal sorumluluk projelerimiz ve halkımıza fayda sağlamaya yönelik eğitim, sağlık, çevre ve alt yapı çalışmalarımızla yöreye olan katkılarımızı simgeleştirmeye çalıştık. Üniversitemizin eğitim fakültesi, okul binaları ve çocuk kent gibi irili ufaklı birçok projeyi hayata geçirdik. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu alandaki çalışmalarımızı sürdüreceğiz.’ ifadelerine yer verdi.
Kütahya il merkezinde yapımı devam eden eğitim yatırımları yerinde incelendi.
Kütahya il merkezinde yapımı devam eden eğitim yatırımları yerinde incelendi.
Vali Musa Işın ve beraberindeki heyet, ilk olarak yapımı süren 30 Ağustos İlkokulu inşaat alanında incelemelerde bulundu. İl Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz, okulun fiziki gerçekleşme oranı, mevcut durum ve planlanan tamamlanma süreci hakkında bilgilendirme yaptı. İnşaat firması yetkilileri de projeye ilişkin teknik detayları paylaştı.
Toplam 16 derslik olarak planlanan 30 Ağustos İlkokulu’nun tamamlanmasıyla birlikte bölgede artan öğrenci yoğunluğunun azaltılması ve modern, güvenli, erişilebilir bir eğitim ortamının oluşturulması hedefleniyor. Doğal ışık alan sınıf düzeni ve çağdaş donanımıyla tasarlanan okul, öğrenciler için nitelikli bir öğrenme atmosferi sunacak.
Heyet, ardından yapımı devam eden Merkez Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi inşaat alanında incelemelerde bulundu.
Toplam 16 derslik, 4 atölye, 100 öğrenci kapasiteli pansiyon ve spor salonu içeren okul kompleksi, öğrencilerin mesleki bilgi ve becerilerini uygulamalı olarak geliştirebilecekleri çağdaş bir eğitim altyapısına sahip olacak. Atölye ve laboratuvar alanlarının farklı meslek alanlarına göre planlandığı proje, sosyal donatı alanlarıyla birlikte Kütahya’nın mesleki eğitim vizyonuna önemli katkı sağlayacak.
Pehlivanköy’e yapılması planlanan hastane ile ilgili görüşme gerçekleştiren Pehlivanköy Belediye Başkanı Gündüz Hoşgör, Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürü Mehmet Fidan ziyaret etti.
Pehlivanköy Belediye Başkanı Gündüz Hoşgör, hayata geçirilmesi düşünülen projeler ile ilgili yaptığı görüşmeye dair değerlendirmelerde bulundu. Başkan Hoşgör, sağlık yatırımlarında sürecin hızlanması için yapılan görüşmenin verimli geçtiğini belirtti.
Başkan Hoşgör, “İlçemiz için hayati önem taşıyan sağlık yatırımlarımız kapsamında, yapmayı planladığımız Entegre Hastane projemizin hızlandırılması amacıyla Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürü Sayın Mehmet Fidan Bey’i ziyaret ettik. Gerçekleştirdiğimiz verimli görüşmede, hastanemizin ilçemize en kısa sürede kazandırılması ve yapım sürecinin hızlandırılması konularını istişare ettik. Sayın Genel Müdürümüze destekleri ve misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum” sözlerini dile getirdi.
Musa Şahin Bulvarı üzerindeki konumuyla dikkat çeken Reiwa Business Hotel, Kıdık Ailesi tarafından Osmaniye’ye kazandırıldı. Otel, şehir turizmine ve iş dünyasına yeni bir soluk getirmeyi hedefliyor.
Osmaniye’nin en işlek noktalarından biri olan Musa Şahin Bulvarı üzerinde hizmete giren Reiwa Business Hotel, hem şehir dışından gelen ziyaretçilere hem de iş dünyasına hitap eden bir konaklama alternatifi sunuyor. Shell Petrol İstasyonu yanında yer alan otel, modern mimarisi, sade iç tasarımı ve donanımlı yapısıyla kısa sürede ilgi görmeye başladı. Kıdık Ailesi’nin girişimiyle hayata geçirilen bu yatırım, Osmaniye’nin konaklama kapasitesine önemli katkı sağlayacak.
İş odaklı konaklamaya yeni bir yaklaşım
Reiwa Business Hotel, isminden de anlaşılacağı üzere iş seyahatleri için ideal bir yapı sunuyor. Resepsiyondan ofis alanlarına, teknolojik donanımlardan mutfak yapısına kadar her detay titizlikle planlanmış. Sessiz, sade ve fonksiyonel yapısıyla dikkat çeken otel, özellikle yoğun tempoda çalışan iş insanları için konforlu bir durak olmayı hedefliyor.
Ulaşım açısından stratejik bir lokasyon
Shell Petrol İstasyonu yanında, Musa Şahin Bulvarı üzerinde konumlanan Reiwa Business Hotel, ulaşım kolaylığıyla da öne çıkıyor. Hem şehir içi hem de şehirler arası bağlantılara yakın olması, oteli cazip hale getiriyor. Bu konum, kısa süreli konaklama ihtiyacı duyan yolcular için de avantaj sağlıyor.
Osmaniye’ye yeni bir turizm markası geliyor
Kıdık Ailesi tarafından hayata geçirilen bu yeni otel yatırımı, sadece konaklama değil; bölgesel kalkınma açısından da önemli. Reiwa Business Hotel, Osmaniye’nin büyüyen turizm potansiyeline katkı sunmayı ve şehirdeki hizmet standardını yukarı çekmeyi amaçlıyor. Konforlu yapısı ve profesyonel hizmet anlayışı ile hem bireysel hem kurumsal konuklara hitap ediyor.
Modern tasarım, işlevsel detaylar
Otele ait ilk görüntüler, tasarım detayları açısından da dikkat çekiyor. Doğal ahşap dokularla harmanlanmış lobisi, sade ama modern aydınlatmalarla desteklenen iç mimarisi ve geniş mutfak alanıyla Reiwa Business Hotel, şıklığı sadelikle birleştiriyor. İç mekânın yanı sıra dış cephe tasarımı da profesyonel bir dokunuşla hazırlanmış.
Antalya Manavgat’ta bulunan Victory Hurricane Hotel için kapasite artışı projesine ÇED olumlu kararı çıktı. Proje Süral Turizm tarafından yürütülüyor.
Antalya’nın turizmde öne çıkan ilçesi Manavgat’ta yer alan Victory Hurricane Hotel, kapasite artırımı için yeni bir yatırım sürecine giriyor. Mülkiyeti Süral Turizm Tarım İnşaat San. Tic. Ltd. Şti.’ye ait olan otel için hazırlanan kapasite artışı projesine, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecinden “olumlu” kararı çıktı.
Proje sahası, Çolaklı Mahallesi, 503 Ada 7 Parsel üzerinde yer alıyor ve toplam 15.158 m² büyüklüğünde. Genişletme projesi, bölgedeki turizm altyapısını güçlendirmeyi hedeflerken, otelin mevcut konaklama kapasitesine ciddi katkı sunacak.
Projenin çevresel etkileri BAYSAL Çevre Mühendislik Hizmetleri tarafından hazırlanmış olup, detaylı analizler sonucunda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından olumlu değerlendirilmiştir.
Konut piyasasında 2025 yılı Eylül ayı rekorlarla geçti. TÜİK verilerine göre Eylül ayında 150 bin konut satışı gerçekleşerek yılın en yüksek aylık satış rakamına ulaşıldı. Bir önceki yılın aynı ayında 140 bin konut satılmıştı. EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, rakamların dikkat çekici olduğunu ancak tabloyu doğru yorumlamak için stok artışı ve satış süresi gibi göstergelere de bakmak gerektiğini vurguladı. Yazıcı, “Konut satışında rekor yaşanıyor ama satılmak istenen gayrimenkule alıcı bulması süresi ortalamada 59 güne çıktı ve bu rakam rakam yavaş yavaş uzuyor” dedi.
Türkiye konut piyasası, 2025’in en hareketli ayını Eylül’de yaşadı. 150 bin adet konutun el değiştirdiği ayda, satışlar bir önceki yılın aynı dönemine göre %7 arttı. Ancak EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, satışlardaki bu artışın stok büyümesiyle paralel ilerlediğini belirterek “Piyasa hareketli görünse de tablo diğer verilerle analiz edilerek dikkatle okunmalı” uyarısında bulundu.
“Sadece satış rakamına bakmak tabloyu eksik gösterir”
Eylül ayında görülen güçlü satış performansına rağmen konut arzında da belirgin bir artış yaşandığını belirten Yazıcı, şu değerlendirmede bulundu: “Yılın ilk ayında satışta bulunan konut sayısı 500 bin civarındaydı. Bugün bu rakam 620 bine ulaştı. Öte yandan konutun el değiştirme oranı bir önceki yıla göre yüzde 20 artarken, stoklar azalamadı aksine %20 oranında artış göstermişti. Bu tablo, piyasada mülkünü satmak isteyenlerin sayısının da arttığını; dolayısıyla arz yönlü bir baskının oluştuğunu gösteriyor.”
Konutun alıcısını bulma süresi uzadı
Yazıcı, konut piyasasındaki dengeleri anlamak için satış süresi göstergesinin de önemli olduğunu vurgulayarak, “Yılın başında bir gayrimenkul ortalama 54 gün içinde alıcısını bulurken, bugün bu süre 58-59 güne çıktı. Bu da piyasada bir miktar stok birikimi ve talep yavaşlaması sinyali veriyor. Satışların artışı tek başına canlılık göstergesi değildir; alım iştahı kadar bekleyen stokun ve satış süresinin de izlenmesi gerekir. Konutun ilk defa el değiştirmesine ait bir veri olan birinci el konut satışlarının ise oransal olarak hiç değişemediğini ve aylık satışların hep %30 u oranında seyrettiğini belirtti. Konut satışları arttıkça mutlak değer olarak içindeki birinci el satış miktarı artsa da bu oran hep %29-30 seviyelerinde seyrediyor, birinci el konuta erişim kolay değil “ dedi.
“Yılın son çeyreğinde temkinli bir yavaşlama bekleniyor”
Yazıcı, yılın son üç ayında konut piyasasında daha dengeli, ancak önceki aylara göre yavaşlayan bir seyir beklediklerini belirterek, “Eylül, yılın zirve noktası oldu. Ancak faiz oranları, maliyet baskıları ve mevsimsel etkilerle birlikte Ekim–Kasım döneminde satışların benzer seviyelerde kalmasını bekliyoruz .Aralık ayı satışları doğası gereği biraz daha yüksek olacaktır. Stoklardaki artış, piyasanın dengeye oturma sürecine girdiğinin bir göstergesi. Ancak satışlar düşündüğümüz şekilde devam ederse yılı son yılların en yüksek konut satışı rakamları ile -takribi 1,6 milyon ve üzeri – tamamlayacağımızı görüyoruz.
“Konut piyasası gerçek verilere dayalı okunmalı”Konut satışlarındaki artış ilk bakışta pozitif bir tablo çiziyor. Ancak satış hızı, stok oranı ve arz-talep dengesi birlikte ele alındığında, piyasada daha temkinli bir döneme girildiğini söylemek mümkün. Analizleri sadece bir veriye bakarak yapmak yanıltıcı olabilir, farklı tabloları da harmanlayarak düşünmek ve yorumlamak daha doğru olur” şeklinde konuştu.
İstanbul – Hnn Yapı ve Ahmer İnşaat ortaklığıyla Ankara Esenboğa’da hayata geçirilecek Ataşehir Ankara Projesi için imza töreni düzenlendi.
Hnn Yapı ve Ahmer İnşaat ortaklığıyla Ankara Esenboğa’da hayata geçirilecek Ataşehir Ankara Projesi için imza töreni düzenlendi.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, proje, konut alanlarının yanı sıra teknoloji ve ticaret merkezleri, golf sahaları, at çiftliği, lüks villa yerleşimleri, üniversite kampüsü ve yaklaşık 55 bin kişilik bir amfi tiyatro ile çok yönlü bir yaşam alanı sunmayı hedefliyor.
Projede ayrıca birçok markanın mağazaları, alışveriş caddeleri, restoranlar, wellness & spa alanları ve ofis bloklarının bulunması planlanıyor.
Yaklaşık 25 bin konut ve 800 villadan oluşacak ve Esenboğa Havalimanı’na olan yakınlığıyla konum avantajı sunacak projenin 4 yılda tamamlanması planlanıyor.
Açıklamada imza töreninde yaptığı konuşmaya yer verilen Ahmer İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeli, Ataşehir Ankara projesinin yalnızca bir konut projesi değil, başkentin geleceğini yeniden tanımlayacak bir şehir vizyonu olduğunu belirtti.
Karadeli, projede doğayla iç içe, teknolojiyle bütünleşik, yaşamın her alanına dokunan bir sistem kurduklarına işaret ederek, Ankara’nın artık sadece Türkiye’nin değil, bölgenin de yatırım merkezi olacağını aktardı.
Projenin ana yatırımcısı Hnn Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Haşim Kocaman da Ataşehir Ankara projesinin uzun vadeli bir şehirleşme vizyonunun yansıması olduğunu kaydetti.
Kocaman, projede sürdürülebilirlik, güven ve değer üretimini merkeze alan bir yaklaşım benimsediklerini, bu anlayışı Ahmer İnşaat iş birliğiyle hayata geçirdiklerini aktardı.
Keşan Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) yatırım yapacak olan Çinli firma Teknik Alüminyum firmasının yöneticileri bölgeyi ziyaret etti.
Teknik Alüminyum Keşan OSB’de yatırıma başlıyor
Keşan Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) yatırım yapacak olan Çinli firma Teknik Alüminyum firmasının yöneticileri bölgeyi ziyaret etti.
Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Jack Cheng, CEO’su Xiwei Cheng ve CFO’su Seher Yıldırım, Keşan OSB’deki 263 dönümlük yatırım alanında incelemelerde bulundu.
Ziyarete Keşan Kaymakamı Aziz Mercan, İpsala Kaymakamı Ömer Sevgili, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Şapçı, Keşan Ticaret Borsası Başkanı Necmi Kaymaz ve OSB Bölge Müdürü Rıza Taşlıtepe de katıldı.
Heyet, yatırım alanındaki incelemelerin ardından OSB İdari Binası’nda bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda, yatırım süreci, bölgenin sanayi altyapısının güçlendirilmesi ve Keşan’ın ekonomik gelişimine katkı sağlayacak projeler hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.
Keşan OSB yönetimi tarafından yapılan açıklamada, “Keşan’ımızın sanayileşme yolunda attığı bu önemli adımın, bölge ekonomimize büyük bir ivme kazandıracağına inanıyoruz.” ifadelerine yer verildi.
İş insanı İzzet Kahvecioğlu tarafından Avcılar Merkez Mahallesi’nde 73 odalı yeni bir otel projesi hayata geçiriliyor. 176 milyon TL’lik yatırımla yapılacak otel için “ÇED gerekli değildir” kararı verildi.
İstanbul’un hızla gelişen bölgelerinden Avcılar, yeni bir otel yatırımına ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. İş insanı İzzet Kahvecioğlu tarafından hayata geçirilmesi planlanan proje, Merkez Mahallesi, 0 Ada, 13887 Parsel üzerinde yer alacak.
Toplam 748 metrekarelik alan üzerinde inşa edilecek tesisin 73 oda kapasiteli bir otel olarak hizmet vermesi planlanıyor.
ÇED süreci tamamlandı
Proje için yapılan değerlendirmeler sonucunda “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararı verildi. Böylece yatırım süreci önünde çevresel açıdan bir engel kalmadı.
Stratejik konumda
Otelin konumuyla ilgili detaylara göre proje alanı, İstanbul Üniversitesi Kampüsü’ne 400 metre, Avcılar Murat Kölük Devlet Hastanesi’ne 450 metre, Fatih Sultan Mehmet Anadolu Lisesi’ne 450 metre, Küçükçekmece Gölü’ne 900 metre ve Marmara Denizi’ne yaklaşık 950 metre mesafede yer alıyor.
176 milyon liralık yatırım
Toplam yatırım bedeli 176 milyon 591 bin 411 TL olarak açıklanan proje, bölgenin turizm potansiyeline katkı sağlamayı hedefliyor.
Mülkiyeti Finike Belediyesi’ne ait olan Finike Yat Limanı (Finike Marina) alt yapı, üst yapı ve çevre düzenlemesi dahil; yapımı, yapım süresi de dahil olmak üzere yirmi beş yıllığına kiraya verilecek.
Tahmini 198.255.638 TL yatırım gerektiren limanın yıllık kira bedeli 35 milyon TL + %10 + KDV hasılat payı ödenmesi olarak belirlendi.
31 Ekim 2025 Cuma günü saat 14:00’de, Finike Belediyesi Toplantı Salonu’nda yapılacak ihalenin geçici teminat bedeli 6.997.669 TL, şartname bedeli ise 100.000 TL olarak açıklandı.
TÜİK Ankara bölge müdürlüğünden alınan verilere göre Ankara’da Eylül ayında 13 bin 417 konut satıldı. İşte ilçe düzeyinde konut satışları ve analizler
Türkiye genelinde konut satışları Eylül’de geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6,9 artarak 150 bin 657 olurken Ankara’da 13 bin 417 konut satıldı. Geçen yılın ayını ayında ise Ankara’da 13 bin 205 konut satılmıştı.
Ankara’da satılık konutlar ve satış türleri
İpotekli ve ilk el satış: 517
İpotekli ve ikinci el satış: 2.074
Diğer birinci el satış: 3.375
Diğer ikinci el satış: 7.451
Gayrimenkul PR ‘konut satışları geçen yıla göre ayını seviyede kaldı’
Gayrimenkul ekonomisi ve ileri düzeyde pazarlama alanında faaliyet gösteren Ankara’nın önde gelen gayrimenkul şirketi Gayrimenkul PR şirketi, TÜİK verilerini şu şekilde analiz etti;
Sıfır konutlarda durgunluk devam ederken, ikinci el konutlarda peşin alımlara yapılan büyük indirimler konut satışlarını canlı ve istekli tutuyor
İnşaat firmalarının satışa sunduğu konutların nominal fiyatları ile ikinci el satılmış fiyatları kıyasladığımızda yüzde 30’lara varan farklar görüyoruz. Bu yüzden alıcılar, fiyatı cazip olan ikinci el konutlara yöneliyorlar
2025 yılının başından bu yana satıcı ağırlıklı piyasa sürüyor. Kullanılmayan gayrimenkuller satılarak altın veya mali piyasalarda değerlendirilirken, altın ve diğer araçlardan elde edilen kazançlarında gayrimenkule yönlendirildiğini gözlemliyoruz
Gayrimenkul sektörünün en önemli sorunu, fiyatların suni olarak artıyormuş gibi görünmesine neden olan seri ilan siteleridir. Alıcılar ve satıcılara önerimiz, ilanlardaki balon fiyatlara bakarak yanlış fikirlere sahip olmasınlar.
Önerimiz, konut almadan veya satmadan önce konusunun uzmanlarından destek almalarında uzun vadede sonsuz faydalar görüyoruz
Ankara Eylül 2025 İlçe düzeyinde konut satış sayıları
Woven Global CEO’su Burak Ustaoğlu, TÜİK tarafından açıklanan eylül ayı konut satış verilerini değerlendirdi. Ustaoğlu, “Bugün açıklanan TÜİK verilerine göre konut satışları rekor kırmaya devam ediyor. Eylül ayı itibarıyla Türkiye konut piyasasında hareketlilik yeniden ivme kazanmış durumda. TÜİK verilerine göre, geçen yılın aynı dönemine kıyasla satışlar yüzde 6,9 artarak 150 bin 657 adede ulaştı” dedi.
“Konut hâlâ yatırım aracı olarak görülüyor”
Ustaoğlu, “Yılın ilk dokuz ayında toplamda 1 milyon 128 bin 727 konut el değiştirdi. Bu da geçen yıla göre yüzde 19,2’lik oldukça güçlü bir artış anlamına geliyor. Krediyle, yani ipotekli konut satışlarında da ciddi bir toparlanma var. Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 34,4 artış kaydedildi. Toplam 21 bin 266 konut krediyle satıldı. Bu satışlar toplam pazarın yaklaşık yüzde 14’üne denk geliyor. Bu da Türkiye’de konutun sadece bir barınma aracı değil, aynı zamanda bir yatırım aracı olarak görülmeye devam ettiğini kanıtlıyor” diyerek değerlendirmesine devam etti.
“Satışlar yıl sonunda 1,5 milyon adedi zorlayabilir”
Konut talebinin iki temel sebebe dayandığını belirten Ustaoğlu, “Mevduattan çıkanların gayrimenkule yönelmesiyle konut talebinin hâlâ canlı olduğunu görüyoruz. Faizlerin düşmeye devam etmesi genel bir öngörü durumunda, faiz gelirinin cazibesi azalınca da yine reel varlıklara dönüş oluyor. Eğer finansman kanalları biraz daha açılırsa, bu yıl sonu itibarı ile satışların 1,5 milyon adet seviyesini zorlaması mümkün görünüyor” diye konuştu.
“Enerji kimlik belgesi ile aylık 5 bin TL avantaj”
Olası faiz düşüşünün konut kredilerine etkisine de değinen Woven Global CEO’su Burak Ustaoğlu, “2026’nın hemen başında faiz düşüşü bekliyoruz, yeni rekorlar da böylece gelecek. Örnek verecek olursak, aylık 30 bin TL ödemeli 10 yıllık konut kredisi çektiğiniz zaman, ‘Enerji Kimlik Belgesi’ne sahip bir konut aldığınızda her ay 5 bin TL daha az kredi ödemesi yapabileceksiniz” dedi.
“2026’da krediyle ev satışları rekor kıracak”
Ustaoğlu, “Kredi ödemeleri daha az olacağı için krediyle ev satışları 2026 yılı başında rekora ulaşacak. Sonuçta, Türkiye’de gayrimenkul hâlâ güvenli liman olarak kalmaya devam ediyor” diyerek sözlerini noktaladı.
Sakarya’nın kültürel hayatında önemli bir yere sahip olan ve 1999 Marmara Depremi’nde hasar görüp 2016 yılında yıkılan AFA Kültür Merkezi, yeniden inşa edilmek üzere çalışmalara başlandı.
Sakarya’nın kültürel hayatında önemli bir yere sahip olan ve 1999 Marmara Depremi’nde hasar görüp 2016 yılında yıkılan AFA Kültür Merkezi, yeniden inşa edilmek üzere çalışmalara başlandı. Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, projenin detaylarını kamuoyuyla paylaştı.
Başkan Alemdar, şehrin sosyal ve kültürel hayatındaki bu eksikliği gidermek amacıyla yola çıktıklarını belirterek, “AFA Kültür Merkezi, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde ağır hasar görmüş ve riskli olduğu tespit edilince 2016 yılında yıkılmıştı. O tarihten bu yana çeşitli projeler hazırlandı ancak hayata geçirilemedi. Biz bu eksikliği giderme gayesiyle yola çıktık,” dedi.
Bakanlık İş Birliğiyle Yıl Sonuna Kadar İnşaat Başlıyor
Kültür merkezinin yeniden inşası için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile ortak bir proje yürüttüklerini açıklayan Alemdar, en dikkat çekici detayı paylaştı: “Yapacağımız projede, eskiden olduğu gibi yine aynı noktada AFA Kültür Merkezi’ni inşa edeceğiz.” Şehrin dokusuna uygun ve kültürel yaşama katkı sağlayacak şekilde tasarlanan projenin bitme aşamasında olduğunu belirten Başkan Alemdar, sürecin takvimini de açıkladı: “Hemen ardından ihaleye çıkacağız ve yıl sonuna kadar da inşaat çalışmalarına başlamayı planlıyoruz.”
AFA Kültür Merkezi’nin tamamlandığında Sakarya’nın sanatsal ve sosyal yaşamına yeniden canlılık ve hareketlilik kazandıracağı öngörülüyor.
Mayıs ayı ortasında başlayan İnşaat yasakları 15 haziran itibariyle sona erdi. Yasaklar sırasında kurallara uymadığı tespit edilen inşaat şirketlerine 10 milyon 838 Bin lira ceza uygulandı.
Mayıs ayı ortasında başlayan İnşaat yasakları 15 haziran itibariyle sona erdi. Yasaklar sırasında kurallara uymadığı tespit edilen inşaat şirketlerine 10 milyon 838 Bin lira ceza uygulandı.
Turizm bölgelerinde 15 Mayıs’ta uygulanmaya başlayan inşaat yasakları, 15 ekim Çarşamba günü sona erdiği duyuruldu.
Çevreye rahatsızlık vermeden kapalı alanlarda, tadilatların yapılabildiği yasaklar sırasında, inşaatlarda; gürültü, çirkin görüntü, çevreyi kirletmek gibi olumsuz çalışma yapan, ağır nakliyat, hafriyat ve harçlı inşaat faaliyetleri sürdürenlere ise cezai işlemler uygulandı.
Bodrum Belediyesi zabıta müdürlüğü ekiplerince yapılan denetimlerde yasakları ihlal eden 831 inşaat şirketine cezai işlem uygulandı. Bu işlemlerde toplam 10 milyon 838 bin 289 lira ceza kesildi.
Muğla’nın Bodrum ilçesi Kızılağaç Mahallesi’nde, Kültür ve Turizm Bakanlığı tahsisli 204 bin metrekarelik arsada 5 yıldızlı bir tatil köyü kurulacak. İSPA İnşaat tarafından yapılacak tesis 248 oda ve 1200 yatak kapasitesiyle hizmet verecek.
Muğla İli, Bodrum İlçesi, Kızılağaç Mahallesi’nde T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tahsisli, mülkiyeti hazineye ait 3 nolu özel parselde (316 ada / 1 parselin bir kısmı) 248 oda kapasiteli turizm konaklama tesisi inşa edilmesi planlanıyor.
Proje, İSPA İnşaat Sanayi ve Pazarlama A.Ş. tarafından hayata geçirilecek ve toplam yatırım bedeli 978 milyon TL olacak.
1200 yatak kapasiteli tatil köyü
5 yıldızlı tatil köyü konseptinde tasarlanan tesis, toplam 204.569 metrekarelik alanda inşa edilecek. Tesiste 150 süit oda, 68 aile odası, 28 apart bölüm ve 2 engelli odası yer alacak. Yatak kapasitesi ise 1200 olarak planlandı.
EN-EM Otelcilik, Alanya’nın Okurcalar Mahallesi’nde 5 bin 110 metrekarelik alanda 180 odalı otel inşa edecek. Tesisin 3 yıldızlı turizm konaklama tesisi olarak hizmet vermesi planlanıyor.
Antalya’nın Alanya ilçesinde turizm yatırımları hız kesmeden sürüyor.
EN-EM Otelcilik İnşaat Turizm Ticaret Ltd. Şti. tarafından ilçeye bağlı Okurcalar Mahallesi, 1022. Sokak No:6 adresinde yeni bir turizm konaklama tesisi kurulması planlanıyor.
Proje kapsamında toplam 5 bin 110 metrekarelik parsel alanı üzerinde A, B ve C olmak üzere üç blok inşa edilecek. Tesiste 180 oda ve 360 yatak kapasitesi bulunacak.
3 yıldızlı otel kategorisinde hizmet vermesi planlanan tesisin, bölgedeki konaklama kapasitesine katkı sağlaması ve yerel istihdama destek vermesi hedefleniyor.
Okurcalar Mahallesi, son yıllarda artan yatırım ilgisiyle Alanya’nın öne çıkan turizm bölgelerinden biri haline gelirken, yeni projenin de bölgedeki turizm çeşitliliğini artırması bekleniyor.
Yatırım maliyeti 402 milyon 500 bin TL olarak belirlenen projenin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başladı.
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ile bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri gösteren “Hazır Beton Endeksi” 2025 Eylül Ayı Raporu’nu açıkladı. Temmuz ayındaki zirveden sonra ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Endekslerin geçen yıla göre yükselse de eşik değerin altında kalması, sektörün daha iyi bir noktada olduğunu ancak hâlâ istenen seviyede olmadığını göstermektedir.
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir.
Hazır Beton Endeksi 2025 Eylül Ayı Raporu’na göre, temmuz ayındaki zirveden sonra ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Beklenti ve Güven Endekslerinin her ikisi de yine negatif tarafta hareket etmiştir. Beklentide görülen sınırlı artış, endeks değerini eşiğin üzerine taşımaya yeterli olmamıştır. Güven Endeksi ise eylül ayında gerilemiş görünmektedir. Son olarak birleşik Beton Endeksi de Güven Endeksi’ndeki azalışa paralel olarak düşüş kaydetmiştir.
Geride bıraktığımız eylül ayında tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiş görünmektedir. Artış oranı açısından bakıldığında ön plana çıkan endeksler Faaliyet ve Beklenti endeksleridir ancak bu durum, her iki endeksin de eylül ayında mutlak değer olarak eşik değerin altında konumlandığı bilgisi ile birlikte değerlendirilmelidir. Güven Endeksi’ndeki artış ise geçen yıla kıyasla oldukça sınırlı kalmıştır. Eylül ayındaki tüm endekslerin eşik değerin altında kalmalarına rağmen geçen yıla kıyasla daha yüksek bir değerde olmaları, inşaat sektörünün eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre daha iyi bir noktada olduğunu teyit etmekte, ancak mevcut durumun henüz istenen seviyede olmadığını göstermektedir.
Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Temmuz ayındaki zirvenin ardından ağustosta eşik değerin altına gerileyen Faaliyet Endeksi, eylül ayında eşik değerin altındaki yatay hareketine devam etmiştir. Eylül ayında tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiştir. Tüm endekslerin eşik değerin altında kalmalarına rağmen geçen yıla göre daha yüksek bir değerde olmaları, inşaat sektörünün geçen yıla kıyasla daha iyi bir noktada olduğunu, ancak henüz istenen seviyede olmadığını göstermektedir.” dedi.
Ekonomik gelişmelerle ilgili görüşlerini paylaşan THBB Başkanı Yavuz Işık, “Türkiye ekonomisinde yılın son çeyreğindeki, daha da önemlisi 2026 yılına dönük gelişmelerin belirleyicisi faiz ve ona bağlı olarak finansman maliyeti olacaktır. Dünyada ise küresel büyümede yavaşlama riskleri ve resesyon endişeleriyle birlikte, bazı piyasalarda normalleşen para politikalarının gevşemesi konusu öne çıkmaktadır. Sektörümüz için en olumlu senaryo; enflasyonun istikrarlı şekilde gerilemesi, TCMB’nin öngörülebilir bir duruşa kavuşması ve kamu altyapı harcamalarının planlandığı şekilde devam etmesi olacaktır. Bu senaryoda konut talebi ve yatırım iştahı güçlenebilir, inşaat sektörü de büyümeyi ve istihdamı sırtlayabilir ancak düşmeyen enflasyon, belirsiz faiz politikası veya dış kaynaklı şoklar olursa maliyetler ve finansman tablosu olumsuz etkilenebilir. Ekonomi yönetimi öngörülebilirliği artırıp maliyet ve finansman risklerini minimize ederek yatırımları sürdürülebilir kıldığı sürece inşaat sektörü ekonomiyi daha fazla destekleyecektir.” dedi.
Hazır Beton Endeksi hakkında
Söz konusu endekslerin oluşturulmasına esas teşkil eden anket ile firmalara 8 soru soruluyor. Her bir endeksin değeri 100’ün altında ya da üstünde olmasına bağlı olarak yorumlanıyor. 100’ün üzerinde olması durumunda önceki aya ait faaliyetin ya da gelecek döneme ilişkin beklentinin olumlu yönde geliştiği yorumu yapılıyor. Türkiye genelinde her ay hazır beton üreticileri ile gerçekleştirilen çalışmada 3 farklı endeks oluşturuluyor. Hazır Beton Faaliyet Endeksi ile hazır beton firmalarının geçmiş bir aylık faaliyetlerinin sonuçları, Hazır Beton Güven Endeksi ile hazır beton sektöründe faaliyet gösteren teşebbüslerin, ekonomi ve sektöre yönelik duydukları güven seviyesi, Hazır Beton Beklenti Endeksi ile hazır beton firmalarının önümüzdeki üç aylık dönemde faaliyetlerinin hangi seviyede olacağına ilişkin beklentiler hakkında bilgi ediniliyor. Hazır Beton Endeksi ile endekslerin tümünü içeren bileşik endeks elde ediliyor.
Türkiye Hazır Beton Birliği hakkında
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), 1988 yılından beri güvenli ve dayanıklı yapıların inşası amacıyla standartlara uygun beton üretilmesi, tekniğine uygun beton uygulamalarının yaygınlaşması ve ülkemizde kaliteli, dayanıklı, yüksek dayanım sınıflarında beton kullanılması için uğraş veren mesleki bir kuruluştur. THBB, Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (The Concrete Sustainability Council) üyesi; Beton Sürdürülebilirlik Konseyi “Bölgesel Sistem Operatörü”dür. THBB’ye üye olacak şirketlerin bütün hazır beton tesislerinde standartlara uygun üretim yapması, THBB Kalite Güvence Sisteminin (KGS) sürekli habersiz denetimlerine tabi olarak KGS Uygunluk Belgesi alması, uygun laboratuvar bulundurması, teknik, çevre, iş sağlığı ve güvenliği, yasal ve etik kriterleri eksiksiz yerine getirmesi zorunludur.
İnşaat üretim endeksi, ağustosta yıllık bazda yüzde 25 artış gösterdi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ağustos ayına ilişkin inşaat üretim endeksi verilerini açıkladı.
Buna göre, endeks ağustosta yıllık bazda yüzde 25 artış kaydetti.
İnşaatın alt sektörleri incelendiğinde endeksin, ağustosta geçen yılın aynı ayına kıyasla bina inşaatı sektöründe yüzde 26,6, bina dışı yapıların inşaatında yüzde 17,4 ve özel inşaat faaliyetlerinde yüzde 25,1 yükseldiği görüldü.
İnşaat üretim endeksi, ağustosta aylık bazda yüzde 0,9 azaldı.
Endeks, ağustosta bir önceki aya göre bina inşaatı sektöründe yüzde 1,5 ve özel inşaat faaliyetlerinde yüzde 0,2 geriledi, bina dışı yapıların inşaatında ise yüzde 1,5 arttı.
Akçakoca Belediye Başkanı Fikret Albayrak, Yeni Akçakoca Devlet Hastanesi’nin hizmete girmesi için büyük önem taşıyan altyapı çalışmalarımızda önemli bir aşamayı daha tamamladıklarını söyledi.
Başkan Fikret Albayrak, “Belediyemiz Su ve Kanalizasyon Müdürlüğü ekipleri tarafından yürütülen içme suyu ve kanalizasyon hattı yapım çalışmalarının ikinci etabı başarıyla tamamlandı. Üç etap halinde planlanan çalışmaların bu bölümünde, köprülü kavşak ile hastane arasındaki güzergâhta içme suyu hattı döşeme ve bağlantı işlemleri gerçekleştirildi. Tüm çalışmalar, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün çevreyolu programıyla uyumlu şekilde ilerletilmiş, planlanan iş takvimine sadık kalınarak süresinde tamamlanmıştır.” diye ifade etti.
Ekiplerimiz, altyapının güvenli, eksiksiz ve uzun ömürlü şekilde hizmete alınmasını sağlamak için kısa süre içinde üçüncü etap çalışmalarına başlayacağını belirten Fikret Albayrak ‘’Yeni hastanemizin modern, sağlıklı ve sürdürülebilir bir altyapıya kavuşması için tüm birimlerimizle titizlikle çalışmaya devam ediyoruz.” dedi.
Viven İnşaat’ın tüm hisselerinin Gaziantep’li bir iş insanına satılmasının ardından önemli bir gelişme yaşandı. Şirketin kurucu ortağı Emrullah Yolçi, şirket hisselerinin tamamını geri aldı. Yolçi, Alim Emiroğlu ile olan ortaklığına son verdi.
Viven İnşaat’ın kurucusu Emrullah Yolçi şirkette yaşanan son gelişmelerle ilgili bir açıklama yaptı.
Viven’in geçtiğimiz haftalarda el değiştirmesi sonucu Emrullah Yolçi ve Alim Emiroğlu’na ait şirket hisselerinin tamamı devredilmişti. Emrullah Yolçi, şirket hisselerinin tamamını geri alarak şirketin tek sahibi oldu.
Yolçi açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Viven’de yeni bir döneme giriyoruz.
Kurucusu olduğum Viven’in tüm hisselerini devralarak şirketin tamamına sahip oldum.
Bu adımı, markamızı daha güçlü, daha özgür ve daha vizyoner bir yapıya taşımak için attım. Yıllardır aynı inançla, sadece projeler değil değerler inşa ettik. Şimdi bu değeri ulusal ve uluslararası alanda büyütmek, Türkiye’yi gururlandıracak yeni eserler ortaya koymak için daha kararlı bir şekilde yolumuza devam ediyoruz.
Viven artık tek bir vizyonla ilerliyor: Kalite, güven ve sürdürülebilir başarı.
Bu süreçte emeği geçen tüm ekip arkadaşlarıma, yatırımcılarımıza ve bizi her zaman destekleyen dostlarımıza teşekkür ederim. Yeni dönem, sadece Viven için değil, Türkiye inşaat sektörü için de yeni bir sayfa olacak.
Yılın 9 ayında gayrimenkul satışları 2024’ün aynı dönemine kıyasla ocak, şubat, nisan, mayıs, haziran, temmuz, ağustos ve eylülde artarken sadece martta düşüş gösterdi.
Yeniyıla hızlı başlayan konut, arsa, tarla, iş yeri ve ticari taşınmaz gibi tüm gayrimenkul satışları, yılın devamında da bu ivmeyi sürdürdü. Yılın 9 ayında gayrimenkul satışları 2024’ün aynı dönemine kıyasla ocak, şubat, nisan, mayıs, haziran, temmuz, ağustos ve eylülde artarken sadece martta düşüş gösterdi. Marttaki kısmi düşüş oranı yüzde 0.8 olarak gerçekleşti. Ülke genelinde satılan gayrimenkul sayısı ocakta 238 bin 938, şubatta 232 bin 756, martta 222 bin 934, nisanda 237 bin 829, mayısta 263 bin 643, haziranda 218 bin 282, temmuzda 284 bin 852, ağustosta 290 bin 564, eylülde 300 bin 687 oldu. Böylece yılın en yüksek aylık satış sayısına eylülde ulaşılmış oldu. Geçen ay satışı gerçekleştirilen gayrimenkul sayısı yıllık bazda yüzde 5.4 artış gösterdi. Ocak-eylül döneminde ise gayrimenkul satışları yüzde 11.4 artarak 2 milyon 290 bin 485’e yükseldi. Bu rakam, tüm zamanların en yüksek ocak-eylül verisine çok yakın gerçekleşti. Bu döneme ilişkin rekor 2022 yılında 2 milyon 295 bin 393 adetle kırılmıştı. Söz konusu dönemde tapu dairelerinde toplam 14 milyon 679 bin 594 işlem gerçekleştirildi. Bunun yaklaşık 2.3 milyonunu satış, 985 binini ipotek, 356 binden fazlasını intikal, 126 bine yakınını düzeltme, 48.6 binini kamulaştırma, 38.7 binini ayırma, 25.1 binini bağış, 22.4 binini birleştirme işlemleri oluşturdu. Diğer işlemler ise 10.7 milyona yaklaştı. Bu dönemde tapuda harç geliri yüzde 77.5 artışla 105 milyar 569 milyon 443 bin liraya ulaştı.
Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş., “İstanbul Esenler Atışalanı 4. Etap Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı” ihalesinin ön yeterlik başvurularını 14 Ekim 2025 tarihinde topladı.
Yatırımlar Dergisi’nin aldığı bilgiye göre, ihale için 5 ön yeterlik başvurusu yapıldı.
Ön yeterlik başvurusunda bulunan firmalar şöyle belirlendi:
Dedeman Hospitality, 59 yıllık mirasını geleceğe taşıyan büyük bir büyüme hamlesine imza atıyor. Marka, iki ay içinde açacağı 10 yeni otelle Türkiye genelindeki varlığını güçlendirirken, Türk misafirperverliğini modern bir anlayışla dünyaya taşımayı hedefliyor.
Türkiye’nin en köklü otel zincirlerinden biri olan Dedeman Hospitality, 59 yıllık deneyimiyle 2025 yılının son çeyreğine güçlü bir büyüme hamlesiyle giriyor.
Marka, yalnızca 2 ay içinde gerçekleştireceği 10 yeni otel açılışıyla, Türkiye’nin dört bir yanında büyüyen güçlü varlığını yeni noktaları ile pekiştirecek.
Van’dan Çanakkale’ye, Konya’dan İzmir’e, Bursa’dan Sapanca’ya uzanan bu büyüme rotasında; Park Dedeman Van, Park Dedeman Şişli, Park Dedeman Midyat, Remida Managed by Dedeman Çanakkale, Park Dedeman Konya, Park Dedeman İzmir, Rest & More by Dedeman Sky Tower Bursa, Park Dedeman Bursa, Şeref Han Konağı Managed by Dedeman Kütahya ve Rest by Dedeman Sapanca yer alıyor.
Her biri kendi konseptine sahip bu yeni oteller misafirlerin farklı ihtiyaç ve beklentilerine yanıt verirken, bulundukları şehirlerin ruhunu Dedeman misafirperverliği ile buluşturmaya hazırlanıyor.
Köklü bir miras, geleceğe yön veren bir vizyonla büyüyor
Dedeman Hospitality Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Demiray, markanın büyüme stratejisini şu sözlerle değerlendiriyor:
“Dedeman olarak her zaman ülkemizin turizm potansiyeline ve bu toprakların misafirperverlik geleneğine güveniyoruz. Bugün attığımız her adımda, köklü mirasımızdan aldığımız gücü çağın gereksinimleriyle birleştiriyoruz. Büyüme bizim için bir hız yarışı değil; doğru zamanda, doğru adımlarla ilerlemeyi gerektiren bir yolculuk. Amacımız, her yaşa ve her beklentiye hitap eden farklı deneyimler sunarken, kaliteden ödün vermeden sürdürülebilir bir büyüme modeli ortaya koymak. Bunu da iş ortaklarımızla, ekip arkadaşlarımızla ve misafirlerimizle büyük bir aile olmanın bilinciyle yapıyoruz.
Dedeman Hospitality çatısı altında hedefimiz; Türk misafirperverliğini modern bir anlayışla geleceğe taşımak ve hem ülkemizde hem dünyada bu değeri gururla temsil etmek.”
Dedeman Hospitality, altmış yıla yaklaşan geçmişiyle Türk turizminin hafızasında yalnızca bir marka olarak değil, bir kültürün taşıyıcısı olarak yer alıyor. Bugün attığı her adımda, köklü mirasını geleceğin dinamikleriyle buluşturarak, değişen beklentilere uyum sağlayan ama özünden ödün vermeyen bir anlayışı temsil ediyor.
“Herkesin Dedeman’ı” mottosunun ardında, misafir deneyimini kişiselleştiren, sürdürülebilirlik ilkelerini iş modelinin merkezine yerleştiren ve dijital dönüşümü hizmet kalitesine entegre eden bir vizyon bulunuyor. Dedeman Hospitality, her markasıyla yalnızca konaklama değil; buluşma, paylaşma ve ilham alma noktaları yaratıyor. Geleceğe dönük tüm yatırımlarında temel amaç, Türk misafirperverliğini uluslararası standartlarda yeniden tanımlamak ve bu değeri yeni nesillere aynı samimiyetle aktarmak.
Türkiye’nin dört bir yanında yükselen Dedeman imzası, aslında bir büyüme hikâyesinden fazlasını; köklü bir mirasın tutkulu bir vizyonla geleceğe yürüyüşünü simgeliyor.
Türkiye konut piyasasında yatırımcıların tercihleri değişiyor. EVA Gayrimenkul Değerleme’nin son analizleri, İstanbul’da yükselen satış fiyatlarının kira getirilerini gölgede bıraktığını ortaya koyuyor. Satın alma maliyetlerinin çok yüksek olması, yatırımın geri dönüş süresini uzatırken; Anadolu ve Ege şehirlerinde daha makul fiyatlı konutlar ile canlı kira piyasası, yatırımcıya çok daha hızlı geri dönüş sağlıyor.
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdür Yardımcısı Zuhal Balsarı, bu dönüşümü şöyle değerlendiriyor:
“İstanbul’da evin satış fiyatı yüksek olmasına rağmen kira getirisi aynı oranda artmıyor. Bu nedenle yatırımcılar artık daha cazip fırsatlar sunan Anadolu ve Ege şehirlerine yöneliyor. Eskişehir’de öğrenci nüfusunun yarattığı hareketlilik, Konya, Gaziantep, Kayseri, Samsun, Adana ve Mersin’de sanayi ve lojistiğin sağladığı istikrar, İzmir’de ise sanayi, üniversite ve turizmin birlikte oluşturduğu çeşitlilik kira piyasasını canlı tutuyor. Ankara, Bursa ve çevre iller ise beyaz yaka ve sanayi yoğunluğu sayesinde istikrarlı bir yatırım ortamı sunuyor. Turizmde öne çıkan Antalya, Kuşadası, Didim, Ayvalık, Edremit ve Pamukkale gibi bölgeler de sezonluk yüksek kira getirileriyle dikkat çekiyor.”
Balsarı, İstanbul’un konut piyasasına ilişkin değerlendirmesinde ise şu ifadeleri kullandı:
“Arz-talep dengesindeki sıkışıklık, yüksek inşaat maliyetleri ve nüfus hareketliliği nedeniyle İstanbul’da kira fiyatlarının kısa ve orta vadede yüksek seyretmeye devam etmesi muhtemel. Ancak yatırımcı açısından bakıldığında, geri dönüş süresi Anadolu ve Ege şehirlerine kıyasla daha uzun kalıyor.”
Türkiye’nin farklı bölgelerinde kira piyasasını besleyen dinamikler çeşitlilik gösterse de, analizler yatırımcıların İstanbul dışındaki alternatif kentlere ilgisinin artarak devam edeceğini ortaya koyuyor.”
EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık Hakkında: EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık AŞ, gayrimenkul sektörün uzman isimleri tarafından 2008 yılında kuruldu. EVA, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkilendirilen Değerleme Şirketlerinden olup ayrıca, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) tarafından finans kurumlarına, “gayrimenkul, gayrimenkul projesi veya bir gayrimenkule bağlı hak ve faydaların değerlemesi” hizmet verme yetkisine sahip şirketler arasındadır. Ayrıca uluslararası bir kurum olan RICS (Royal Institution of Chartered Surveyors) tarafından Türkiye’de “Regulated by RICS” olarak ünvanı verilen ilk kuruluştur.
EVA Değerleme’nin kendi alanında 26 adet uluslararası ödülü bulunmaktadır. Finans piyasaları konusunda dünyanın önemli otoritelerinden Euromoney Yayın Kurumunun lider dergisi olan Euromoney Magazine her yıl dünyanın birçok ülkesinde çeşitli kategorilerde en başarılı kurumları bilimsel bir çalışma ile belirlemektedir. EVA Değerleme, 2011 senesinde Euromoney tarafından Değerleme Konusunda Türkiye En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması, 2013 senesinde Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde, 2014 senesinde ise “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Araştırma Firması” ödülüne, 2016, 2017 ve 2018 senelerinde tekrar Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde layık görülmüştür. 2020 yılında ise Euromoney’in “Real Estate Awards 2020” ödülleri kapsamında, Türkiye’nin en iyi Gayrimenkul Araştırma ve Gayrimenkul Değerleme firması seçilmiştir. Ayrıca uluslararası International Property Awards, EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlığı 2013-2014 senesi ödüllerinde “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması” ve “Avrupa’nın En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması”; 2014-2015, 2015-2016, 2016-2017, 2017-2018 ve 2018-2019 senesinde ise arka arkaya tekrar “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması” olarak seçmiştir. Tüm bu ödüller yanısıra 2017 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Best Property Appraisal Company, Turkey 2017”, 2018 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Most Innovative Real Estate Valuation Brand, Turkey 2018, 2023 senesinde tekrar Global Brands Magazine tarafından “Best Real Estate Advisor Turkey 2023 ödülüne layık görülmüştür. 2024 senesinde Boston Brand Research&Media tarafından “Best Real Estate Advisor, Turkey 2024 ödülüne layık görülmüştür.
EVA Gayrimenkul Değerleme, her türlü gayrimenkul ve gayrimenkule dayalı hak ve faydaların değerlemesi, makine ve ekipman değerlemesi hizmetleri vermekte, gayrimenkul projelerinde fizibilite, şerefiyelendirme, yer seçimi analizi, çalışmaları yapmakta, en iyi ve en verimli kullanım etütleri hazırlamakta, kurumsal imar barışı danışmanlığı hizmeti vermekte, finansal kurumlar için kredilerde yatırım ilerleme raporları hazırlanması hizmetleri vermektedir. Şirketin ortakları ve Yöneticileri arasında Türkiye’nin ilk SPK Lisanslı Değerleme Uzmanlarından Cansel Turgut Yazıcı, Özdil Şahin, Özhan Yurtseven ve Zuhal Balsarı bulunmaktadır. Şirketin Türkiye Otel Sektörü Pazar Analizi Raporu, Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli Analizi raporları, İstanbul Markalı Konut Piyasası Araştırma ve Öngörüler Raporu, İstanbul Yurt sektörü raporu gibi yayınlanmış sektörel araştırma raporları vardır.
Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Yalıntaş Mahallesi’nde projelendirilen TOKİ konutlarında inşaat aşamasına geçildi.
Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Yalıntaş Mahallesi’nde projelendirilen TOKİ konutlarında inşaat aşamasına geçildi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından yürütülen ‘250 Bin Sosyal Konut Projesi’ kapsamında hayata geçirilen proje, hak sahipliği kura çekiminden 32 ay sonra start aldı.
Yüklenici firma, Karyağmaz ile Kapalı Hayvan Pazarı arasındaki Koca Düz Mevkii’nde inşa edilecek 256 adet sosyal konut ve 2 dükkandan oluşan ticaret merkezinin yer aldığı proje için şantiye kurulumunu tamamladı. Ekim ayı itibariyle hazırlıklarını büyük ölçüde tamamlayan firma, önümüzdeki bir hafta içinde ilk temeli atmaya hazırlanıyor.
Toplam 16 bloktan oluşacak projede 2+1 ve 3+1 daire tiplerinde 256 konut yer alacak. Ayrıca altyapı, çevre düzenlemesi ve sosyal donatı alanlarıyla birlikte bölgeye yeni bir yaşam alanı kazandırılacak. 450 takvim gününde tamamlanması planlanan Yalıntaş TOKİ Konutları, Mustafakemalpaşa’nın şehirleşme vizyonuna ve yaşam kalitesine önemli katkı sağlayacak.
TOKİ’nin 5. konut bölgesi TOKİ, son 17 yılda Mustafakemalpaşa’da bin 500’e yakın konut ve çeşitli sosyal donatıyı hayata geçirdi. Tatkavaklı Mahallesi’nde 432, Dere Mahalle’de 384, Lalaşahin Mahallesi’nde 681 konut projesi tamamlanırken, 2006 yılında yanan kırsal Karaköy Mahallesi’nde de 102 afet konutu inşa edildi. Yalıntaş Mahallesi’ndeki yeni proje, TOKİ’nin ilçedeki 5. büyük konut yatırımı olacak.
Antalya’da yapımı süren Otonomi Antalya, bölgeye yeni bir bağlantı yolu kazandırırken, önünden geçecek tramvay durağı planı da halktan yoğun destek görüyor. Altyapı adımları, projenin erişimini kolaylaştırarak bölge ticaretini canlandıracak.
İSGEM İnşaat yatırımıyla Türkiye’nin güneyinde yapımı devam eden en kapsamlı otomotiv ticaretprojelerinden Otonomi Antalya, inşaat süreci sona yaklaşırken ulaşım alanında iki önemli gelişmeyle öne çıkıyor. Antalya’nın Aksu ilçesinde inşa çalışmaları süren, D400 karayoluna cepheli konumuyla sadece Antalya’dan değil, çevre illerden ve turistik ilçelerden de kolay erişilebilirliğiyle öne çıkan Otonomi Antalya, otomotiv ticaretini şehir içi sıkışıklığından çıkararak daha erişilebilir ve planlı bir noktaya taşıyor. Bu yönüyle sadece sektörel değil, kentsel bir düzenleme örneği sunuyor.
İnşaat alanının hemen yanından ana yola bağlanan yeni bağlantı yolu hizmete giriyor. Bu yol hem inşaat döneminde hem de proje tamamlandığında bölgedeki araç trafiğini düzenleyerek erişimi rahatlatacak. Ayrıca, Otonomi Antalya’nın önünden geçen ana karayoluna yeni bir tramvaydurağı yapılması konusu da gündemde. Halkın yoğun talep gösterdiği proje, hayata geçtiğinde hem çalışanların hem de ziyaretçilerin merkeze toplu taşıma ile doğrudan ulaşmasını sağlayacak.
ULAŞIM ADIMLARI BÖLGEYE DEĞER KATACAK
Yeni bağlantı yolu, özellikle inşaat sürecinde artan ağır vasıta trafiğini ana yol yoğunluğundan uzaklaştırarak güvenli ve düzenli bir akış oluşturuyor. Bu sayede çevredeki sanayi siteleri, lojistik firmaları, yedek parça satıcıları ve küçük esnaf da bu bağlantı sayesinde daha rahat erişim imkanı bulacak. Planlanan tramvay durağı ise, Antalya şehir merkezi ve havalimanı arasında kurulan toplu taşıma hattına doğrudan entegre olacak. Bu sayede Otonomi Antalya, hem kara hem de raylı sistem ulaşımıyla erişilebilen bir ticaret merkezi konumuna gelecek.
“ULAŞIM ALTYAPISININ GÜÇLENMESİ TÜM BÖLGEYE KAZANÇ SAĞLAR”
Otonomi Antalya Genel Müdürü Seyit Coşkun, gelişmeleri şu sözlerle değerlendirdi: “Biz yalnızca modern bir otomotiv ticaret kompleksi inşa etmiyoruz; çevresiyle uyumlu, kolay erişilebilir bir merkez kuruyoruz. Açılan bağlantı yolu, hem inşaat sürecinde hem de sonrasında bölgedeki ulaşımı rahatlatacak. Tramvay durağı ise, halkın da yoğun talep gösterdiği bir konu. Hayata geçtiğinde yalnızca bizim projemiz değil, bölgedeki tüm işletmeler ve yerleşimler bu imkândan faydalanacak.”
EKONOMİYE VE İSTİHDAMA KATKI
Otonomi Antalya; galeriler, bakım-onarım servisleri, yedek parça satıcıları, ekspertiz firmaları, sigorta acenteleri ve sosyal donatı alanlarıyla, farklı sektörleri aynı çatı altında buluşturacak. Ulaşım yatırımları, bu ekosistemin daha erişilebilir ve canlı olmasını sağlayarak bölgesel ticaret hacmini büyütecek.
OTONOMİ ANTALYA HAKKINDA
Otonomi Antalya, modern galeriler, otomotiv yan sanayi işletmeleri, bakım-onarım alanları, ekspertiz ve sigorta ofisleri ile sosyal yaşam alanlarını tek çatı altında toplayan Türkiye’nin yeni otomotiv ticaret üssüdür. Antalya Havalimanı, şehir merkezi ve ana ulaşım arterlerine yakınlığı ile stratejik bir konumda yer alan proje, tamamlandığında yüzlerce kişiye istihdam sağlamayı hedeflemektedir.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Ege Şehir Planlama Şirketi aracılığıyla Menemen’de dar gelirliler için yapacağı konut projesinin maliyeti 7 milyar 589 milyon TL olarak belirlendi. Belediyeye bağlı şirket Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na ÇED başvurusunda bulundu. Belediye 3 bin 100 konut yapacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi dar gelirlileri ev sahibi yapacağı projede yeni bir gelişme yaşandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın aylar önce duyurduğu projeyle ilgili olarak bakanlığa ÇED başvurusunda bulunuldu.
3 bin 100 KONUT YAPACAK
Belediye şirketi Ege Şehir Planlama 5 etapta 3 bin 100 konut inşaa edecek. Projelerin maliyeti 7 milyar 589 milyon TL., Başvuruda projeyle ilgili olarak şöyle denildi:
“Egeşehir Menemen Konutları (3100 Konut)” projesi, İzmir’de artan konut ihtiyacına cevap verecek, sosyal alanlarla desteklenmiş, planlı ve sürdürülebilir bir yerleşim alanı oluşturma hedefiyle kamu yararı gözetilerek geliştirilen bir projedir. Yer seçimi aşamasında; ulaşım ağlarına erişim kolaylığı, mevcut imar planı durumu, altyapı imkanları, çevresel uygunluk, sosyal ihtiyaçlar ve bölgedeki konut talebi kriterleri esas alınmıştır. Bu doğrultuda da Menemen İlçesi, Koyundere Mahallesi; İzmir-Çanakkale karayolu ve toplu taşıma hatlarına yakınlığı, planlı gelişim alanı olması, koruma statüsü bulunan doğal veya kültürel alanlar dışında yer alması, altyapı yatırımlarının büyük oranda tamamlanmış olması ve artan konut ihtiyacına uygunluğu nedeniyle proje alanı olarak seçilmiştir. Bununla birlikte, artan nüfus yoğunluğu dikkate alındığında, yerleşim alanları içinde kalan Koyundere Hafriyat Toprağı Depolama Sahası’nın rekreasyon alanına dönüştürülmesi, planlı kentsel gelişimi desteklemenin yanı sıra proje alanı ve yakın çevrede yaşayan halkın taleplerini karşılayan, yaşam kalitesini artırıcı son derece olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. Projenin planlaması yapılırken; yerleşim yoğunlukları, konut tipleri ve sosyal alan oranları değerlendirilerek, yüksek yapı yoğunluğuna sahip ve yeşil alan oranı düşük alternatifler yerine, toplumsal yaşam kalitesini artıracak yeterli sosyal alan ve yeşil dokuya sahip çevreci bir model tercih edilmiştir. Projede kullanılacak teknoloji seçiminde ise enerji verimliliği yüksek, çevre dostu yapı malzemelerinin kullanılması, yenilenebilir enerji sistemlerine uyumlu altyapı oluşturulması, su tasarruflu peyzaj uygulamaları ve modern atık yönetim sistemlerinin entegrasyonu gibi sürdürülebilirlik esasları önceliklendirilmiştir. Bu kapsamda, seçilen proje modeli ve yerleşim alanı; hem sosyal ve ekonomik gereksinimlere uygun hem de çevresel etkilerin en aza indirileceği bir planlama yaklaşımını yansıtmaktadır”
Tiflis’te inşa edilecek 70 bin seyirci kapasiteli yeni ulusal stadyumun ihalesinde en düşük teklifi Türk şirket YDA İnşaat verdi. 744,9 milyon Lari (yaklaşık 274 milyon dolar) değerindeki proje, UEFA Kategori 4 standartlarında olacak.
Gürcistan, ülke tarihinin en büyük stadyum projesine hazırlanıyor. Tiflis Belediye Kalkınma Fonu tarafından açılan ihale kapsamında yapılacak yeni ulusal stadyum, 70 bin seyirci kapasitesiyle ülkenin en büyük spor kompleksi olacak.
Kerim Ülker’in Patronlar Dünyası’nda yer alan habere göre, ihaleye üç farklı şirket teklif sundu. Gürcü Anagi şirketi, projeyi 850 milyon lariye tamamlamayı teklif ederken; Türk şirket YDA İnşaat, 744,9 milyon lari (yaklaşık 274 milyon dolar) ile en düşük teklifi verdi. Gürcü Macro Company ve Azerbaycanlı Inshaatchi 3 LLC ise ortaklaşa 789,4 milyon lari teklif sundu.
Proje, “Tasarım-İnşaat” modeliyle gerçekleştirilecek. Bu kapsamda, ihaleyi kazanan firma hem mimari tasarımdan hem de inşaattan sorumlu olacak. Stadyumun, UEFA’nın en yüksek standart seviyesi olan Kategori 4 kriterlerine uygun olarak inşa edilmesi planlanıyor.
Her bir katılımcı firma, şartname gereği 8,7 milyon lari tutarında geri alınamaz banka teminatı sundu.
YDA İnşaat’ın güçlü referansları Türk inşaat sektörünün önde gelen firmalarından YDA İnşaat, bugüne kadar Türkiye’de otoyollar, havalimanları ve stadyumlar dahil olmak üzere birçok büyük ölçekli projeye imza attı. Şirket, Karabük’teki 15 bin kişilik stadyum projesiyle de tanınıyor.
Proje 2029-2030’da tamamlanacak Yeni stadyum, Tiflis Uluslararası Havalimanı yakınındaki 270 bin metrekarelik bir alana inşa edilecek. İhaleyi kazanan firmanın projeyi 51 ayda tamamlaması planlanıyor. Buna göre, stadyumun 2029-2030 yılları arasında hizmete açılması bekleniyor.
Gürcistan’daki en büyük stadyum Sovyet döneminden kalma Yeni ulusal stadyum tamamlandığında, Gürcistan’ın mevcut en büyük stadyumu olan Boris Paiçadze Dinamo Arena’nın yerini alacak. 1936’da inşa edilen ve 1976’da Gürcü mimar Gia Kurdiani tarafından yeniden yapılan Dinamo Arena, Sovyet döneminde Lenin Dinamo Stadyumu adını taşımıştı. Bugün 54 bin 202 kişilik kapasitesiyle Gürcistan milli futbol takımına ev sahipliği yapıyor.
Rakamlarla
Kapasite: 70.000 seyirci
Alan: 270.000 m²
Süre: 51 ay (yaklaşık 4 yıl 3 ay)
Tahmini maliyet: 744,9 milyon lari (yaklaşık 274 milyon dolar)
BETON 2025 Hazır Beton, Çimento, Agrega, İnşaat Teknolojileri ve Ekipmanları Fuarı ve Zirvesi, 12-15 Kasım 2025 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek.
Fuar, 100’ün üzerinde katılımcı firmayı ve 12 bini aşkın profesyonel ziyaretçiyi ağırlayacak
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) ve TG Expo’dan yapılan açıklamaya göre, Fuar 15 bin 708 metrekare alanda, 100’ün üzerinde katılımcı firmayı ve 12 bini aşkın profesyonel ziyaretçiyi ağırlayacak.Zirvede de Türkiye beton sektörü, sürdürülebilirlik, dijitalleşme, döngüsel ekonomi, inovasyon, düşük karbon stratejileri, mevzuata uyum temalarını 4 gün boyunca teknik oturumlarda ele alacak.
Organizasyon, ürün sergilerinin ötesinde, yeniden yapılanma ve sürdürülebilir şehirleşmeye ilişkin uygulanabilir politika ve standart önerileri üretmeyi hedefliyor.
BETON 2025, afet bölgelerinde standartların yükseltilmesi, kamu-özel işbirliklerinin şeffaflığı ve maliyet-karbon ayak izi dayanıklılık dengesinin sahada nasıl kurulacağına dair tartışmaları da gündeme taşıyacak.
BETON 2025, Amerikan Beton Enstitüsü (ACI) Türkiye Chapter, Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (CSC), Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK), Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO), İstanbul Sanayi Odası (İSO), Türkiye Deprem Vakfı (TDV), Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD), İnşaat Mühendisleri Odası (İMO), Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği (YDDMD), Yapı Ürünleri Üreticileri Federasyonu (YÜF) tarafından destekleniyor.
“Kentsel dönüşümün geleceği inşaat ekonomisini şekillendirecek”
Açıklamada görüşlerine yer verilen THBB Başkanı Yavuz Işık, Birlik olarak, Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (CSC) üyeliğiyle yürüttükleri kaynakların sorumlu kullanımı belgelendirmelerinin ve döngüsel ekonomi çalışmalarının Türkiye’yi Avrupa’daki yeşil dönüşüm sürecinde öncü konuma taşıdığını belirtti.
Yüksek finansman maliyetlerine rağmen sektörün dinamik olduğunu vurgulayan Işık, kentsel dönüşümün geleceğin inşaat ekonomisini şekillendireceğini belirtti.Işık, dijital izleme sistemleri (EBİS), enerji verimliliği uygulamaları ve yapay zeka destekli üretim planlaması gibi yeniliklerin, hazır beton sektörünün yeni normlarını oluşturduğunu ifade ederek, “Artık betonun sadece dayanımı değil, yapının maruz kalacağı çevresel etkiler de dikkate alınıyor. Türkiye’de üretilen her metreküp beton, sürdürülebilirlik ve dayanıklılık açısından ülkemizin kalkınma hedefleriyle uyumlu hâle geliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
TG Expo Genel Müdürü Cem Şenel ise TG Expo olarak 2008’den bu yana Think Global vizyonuyla Türkiye’yi uluslararası fuarcılığın merkezine taşıdık. Geçtiğimiz yıl 54 ülkeden profesyonel satın almacı ağırladık.” ifadelerini kullandı.
Şenel, bu yılki BETON 2025 ile VIP Hosted Buyer Programı kapsamında Orta Doğu, Kuzey Afrika, Balkanlar ve CIS ülkelerinden gelecek VIP alım heyetleriyle, Türk firmaları için yeni ihracat kanalları açtıklarını kaydetti.
BETON 2025’in yalnızca bir fuar değil, bölgesel yatırım ve ihracat köprüsü olacağının altını çizen Şenel, “Zirvede sürdürülebilirlik, dijitalleşme, döngüsel ekonomi ve inovasyon temaları ele alınacak. Biz bu fuarı, beton ve inşaat sektörünün ekonomi ve teknoloji vitrini olarak değerlendiriyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
İnşaat Mühendisleri Odası Genel Merkezinden alınan yetki sonucu, İMO Aydın Şubesi “bilirkişilik eğitimi verme” hakkı kazandı.
Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Bilirkişi Daire başkanlığı tarafından 5 Mayıs 2025 tarihinde yayımlanan Bilirkişilik Temel ve Yenileme eğitimlerinin 3 Mart 2025 tarih ve 32889 sayılı resmi gazetede yayımlanan Bilirkişilik yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yeniden düzenlendiğini duyurmasını ardından, inşaat Mühendisleri Genel Merkezinden yetki alan İMO Aydın Şubesi artık üyelerine Aydın’da eğitim verecek.
Bilirkişi Eğitmen sertifikasını alan İMO Aydın Şubesi kurucularından Altan Güney ilk eğitimini 22 Ekim tarihinde verecek.
BİLİRKİŞİ EĞİTİMLERİ ARTIK AYDIN’DA VERİLECEK
Bundan sonra bilirkişi eğitim programlarının Aydın’da verileceği müjdesini veren İMO Aydın Şube Başkanı Ali Atılım Kahraman “Daha önce bu eğitimler için başka illere gitmek zorunda kalan üyelerimize artık çok daha hızlı bir şekilde, şubemizde yerinde vereceğiz. İMO Aydın şubesi olarak bu yetkiyi almamız meslektaşlarımıza zaman olarak önemli bir kolaylık sağlayacak, bunun yanında meslektaşlarımızın taleplerine daha etkin cevap vereceğiz” dedi.
Türkiye Hazır Beton Birliği Başkanı Yavuz Işık, hazır beton sektörü için bu yılın çok verimli geçtiğini ve gelecek yılın daha iyi geçeceğini belirtti. Işık, ‘Türkiye’de kentsel dönüşüm projeleri, kamu kaynaklı projeler ve alt yapı projeleri bu yıl içerisinde gelişim gösterdi. Türkiye ikinci çeyrekte 4.8 büyürken inşaat sektörü 10.9 büyüdü’ dedi.
Türkiye Hazır Beton Birliği ve TG Expo iş birliğiyle hayata geçirilecek olan ‘BETON 2025 Hazır Beton, Çimento, Agrega, İnşaat Teknolojileri ve Ekipmanları Fuarı ve Zirvesi’, 12-15 Kasım tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde ziyaretçilerini ağırlayacak. Fuarın yanı sıra sektörün durumuyla ilgili bilgi veren Türkiye Hazır Beton Birliği Başkanı Yavuz Işık, ‘Türkiye’de kentsel dönüşüm projeleri, kamu kaynaklı projeler ve alt yapı projeleri bu yıl içerisinde gelişim gösterdi. Türkiye ikinci çeyrekte 4,8 büyürken inşaat sektörü 10,9 büyüdü. Bu rakamlara bakınca inşaat sektörünün ciddi anlamda büyüdüğünü gösteriyor’ dedi.
‘Fuarda 100’e yakın firma ürünlerini sergileyecek’ Fuarın yoğun ve beklentinin üzerinde bir katılımla geçeceğini belirten Işık, ‘Fuarımız 12 – 15 Kasım arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde olacak. Katılımcı sayısının 12 bin civarında olmasını bekliyoruz. Yabancı alım heyetleri fuarda stantlarımızı ziyaret edecekler. 100’e yakın firma ürünlerini sergileyecek. Ayrıca alanda bir beton zirvesi gerçekleştireceğiz. Ana başlık olarak inşaat sektörünü ve Türkiye ekonomisini ele alacağız. İkinci önemli konumuz ise sürdürülebilirlik olacak. Üçüncü olarak konumuz dijitalizasyon olacak. Son olarak da akademi bölümü olacak. Bu son bölümde değerli hocalarımızın beton ile ilgili panelleri olacak’ dedi.
‘Hazır beton sektörü için verimli bir yıl oldu’ Hazır beton sektörü açısından verimli bir yıl geçtiğini belirten Işık, ‘Bu sene hazır beton sektörü açısından çok verimli bir yıl oldu. 2024 yılında 130 milyon metreküp beton döküldü. Geçen seneki Temmuz ayından bu seneki aynı aya baktığımızda üretim endeksinde yüzde 10’luk bir artış var. İnşaat üretim endeksi yüzde 25 olurken hazır beton üretim endeksinde yüzde 10’luk bir artış yaşandı. Deprem konutları noktasında düşününce 11 vilayette inşaat devam ediyor. Bunun yanı sıra Türkiye’de kentsel dönüşüm projeleri, kamu kaynaklı projeler ve alt yapı projeleri bu yıl içerisinde gelişim gösterdi. Türkiye ikinci çeyrekte 4.8 büyürken inşaat sektörü 10.9 büyüdü. Bu rakamlara bakınca inşaat sektörünün ciddi anlamda büyüdüğünü gösteriyor. Bunlarla tabi ki yetinmiyoruz iskan ruhsatlarına ve yapı kullanma izin belgelerine bakıyoruz. Yapı kullanma izin belgelerinde yüzde 30’luk artış görünüyor. İnşaat ruhsatlarında ise yüzde 60’lık bir artış var. Bunlar sadece metrekare bazında değil aynı zamanda bina sayısı açısından ve metrekare bazında birbirini doğrulayan rakamlar’ ifadelerini kullandı.
‘Gelecek yıl yeni projeler bizi bekliyor’ Işık, ‘Gelecek yıl ile ilgili hükümetimizin yeni projeleri ve planları var. Bunlardan birisi 500 bin kiralık konut projesi. Bu çok önemli bir konu ve bunun yaygınlaşacağını düşünüyorum. Türkiye’de konut sahibi olma oranı oldukça düşük. Rakamsal olarak baktığımızda konut sahibi olanların sayısı yüzde 56 olarak görünüyor. Bu sayının yüzde 70’lerin üstüne çıkması lazım. Bunun yanı sıra yeni yılda bir sığınak projesi var. 81 ilde millet bahçelerinin altlarına sığınaklar yapılacak. Tabi ki bunlar önemli ve stratejik kararlar. Herkese 1 metrekare düşecek şekilde sığınaklar yapılacak. Tabi ki bunlarda yapılırken betondan yapılacak, ciddi bir beton kullanımı olacak. Diğer taraftan kentsel dönüşüm projeleri hızlanacak. 2026 yılında çok verimli bir yıl olacağı buradan görünüyor’ dedi.
Bolu’nun nitelikli projeleriyle adından söz ettiren, inşaat alanının önde gelen firması Özpolat İnşaat, sahibi Orhan Özpolat öncülüğünde, dünyanın en büyük otel zincirlerinden biri olan Wyndham Hotel Group’un bünyesindeki Ramada Hotel için Bolu’daki yatırımlarına dair protokol anlaşması imzaladı.
D-100 karayolu İstanbul istikametinde yapılacak yatırım için Özpolat İnşaat merkez ofisinde gerçekleştirilen protokol törenine, Özpolat İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Özpolat, Yönetim Kurulu Üyesi Emircan Özpolat, Wyndham Hotels & Resorts Türkiye Geliştirme Başkanı Murat Özel, Genel Koordinatör Aziz Akpınar ve projeyi yönetecek uluslararası Global ICM Consulting & Project Management Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Beşli katıldı.
“BOLU’YA HİZMETİ BORÇ BİLİYORUZ”
İmza töreninde kısa bir konuşma yapan Orhan Özpolat, “Özpolat Grubu olarak Bolu’ya hizmet etmeyi kendimize bir borç biliyoruz. Bu nedenle, şehrimize turizm alanında dünyaca ünlü Wyndham Hotel Group ile Ramada Hotel markası için iş birliği yapmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu iş birliğiyle Bolu’ya yakışır, üstün nitelikli hizmeti önceleyen bir yatırımı hayata geçirerek şehrimizdeki konaklama kalitesini olması gereken seviyeye taşımayı; ayrıca büyükşehirlere yakınlığı sayesinde Bolu’yu bir mola ve nefes alma noktası hâline getirmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Wyndham Hotels Group adına konuşan Murat Özel ise, “Bolu gibi büyük şehirlerin kesişme noktasında bulunan ve doğal güzellikleriyle öne çıkan bir şehirde, Özpolat Group ile yatırım ve iş birliğine gitmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Wyndham Hotel Group olarak, dünyada en fazla nitelikli otele sahip otel zinciriyiz. Bu yatırımın da uluslararası standartlarda ve yüksek kalitede bir işletme olacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Albayrak Beton, Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin (MESAM) yeni yönetim binası inşaatına başladı. 170 milyon TL yatırımla hayata geçirilen proje, İstanbul Şişli’de 3 bin metrekarelik alanda yükseliyor ve 12 ay içinde tamamlanması planlanıyor.
Albayrak Beton, şimdi de ihalesini kazandığı ‘Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin yönetim binası projesinin inşaatı için düğmeye bastı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Albayrak Beton Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Albayrak “Türkiye’nin göz bebeği bir kurumun yönetim binasını inşa ediyor olmaktan mutluluk duyuyoruz. Benim bir sanatçı topluluğuna vefa borcum var, bu inşaatla bu borcu ödemiş oluyorum. Projemizi 170 milyon TL yatırımla hayata geçiriyoruz. Temellerini attığımız projemizi 12 ay içerisinde bitirmeyi planladık” dedi.
Metrolardan kamu binalarına, alt yapıdan eğitim kurumlarına ve nitelikli gayrimenkul projelerine kadar geniş bir yelpazede hizmet veren Albayrak Beton, şimdi de ihalesini kazandığı müzik eserleri alanında faaliyet gösteren ilk meslek kuruluşu ‘Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin (MESAM) yönetim binası projesinde düğmeye bastı. İstanbul Şişli’de Prof. Dr. Bülent Tarcan Caddesi üzerinde konumlanan MESAM’ın yönetim binası, yaklaşık 3 bin metrekarelik bir inşaat alanına sahip bulunuyor. Bina, dört bodrum kat ve beş normal kattan oluşan dokuz katlı tek bir bloktan meydana geliyor. Betonarme karkas yapıdan oluşacak binanın cephesinde porselen seramik, yarı kapaklı cephe sistemi ve kenet kaplama beraber kullanılacak. Bina tamamlandığında 126 kişi kapasiteli bir konferans salonu, ofis katları ve bir yönetim katına sahip olacak. Özel detaylarla çözümlenen projede, akustik tavan ve duvar panelleri, cam panel ofis bölmeleri ve birinci sınıf malzemeler kullanılacak.
Bir yıl içinde teslim edilmesi planlanıyor
Projeyle ilgili açıklamalarda bulunan Albayrak Beton Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Albayrak “Türkiye’nin göz bebeği bir kurumun yönetim binasını inşa ediyor olmaktan büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz. Benim bir sanatçı topluluğuna vefa borcum var, bu inşaatla bu borcu ödemiş oluyorum. İhaleye Kefelioğlu İnşaat ile adi ortaklık sözleşmesi kapsamında ve yüzde 50 finansal ortaklıkla girmiştik. Şimdi 170 milyon TL yatırımla hayata geçireceğimiz binanın temellerini atarak inşaatına başladık. Yaklaşık 3 bin metrekarelik bir inşaat alanına sahip bulunan bina, dört bodrum kat ve beş normal kattan oluşan dokuz katlı tek bir bloktan meydana geliyor. Tamamlandığında güvenli, konforlu, modern ve şık bir görünüme sahip olacak projemizi 12 ay içerisinde bitirmeyi planladık. Ancak zamanından önce sözleşme hükümlerine uygun şekilde teslim etmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Irak’ın en büyüğü olan Bağdat Uluslararası Havalimanı ihalesine 4 konsorsiyumdan teklif geldi. Nitekim Türkiye’den YDA Group, ERG İnşaat ve Terminal Yapı da projeye ilgili.
Bağdat Uluslararası Havalimanı projesi kamu-özel ortaklığı yoluyla hayata geçirilecek
Irak’ın en büyüğü olan Bağdat Uluslararası Havalimanı ihalesine 4 konsorsiyumdan teklif geldi. Söz konusu konsorsiyumlarda yer alan Türk inşaat firmaları YDA Group, ERG İnşaat ve Terminal Yapı, 25 yıllık imtiyaz hakkı ihalesinde yer aldı.
patronlardunyasi.com‘dan Kerim ÜLKER’in özel haberine göre Irak’ın başkentini dünyaya açan Bağdat Uluslararası Havalimanı projesinde ihale süreci başladı. Temmuz ayında Irak Ulaştırma Bakanlığı, Dünya Bankası Grubu üyesi Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ile iş birliği içinde, kamu-özel sektör ortaklığı (PPP) yoluyla Bağdat Uluslararası Havalimanı’nı (BIAP) geliştirme projesinin ayrıntılarını duyurmuştu. Bakanlığın duyurusunda dev projeyi yönetecek ve geliştirecek yatırımcı için ihale sürecine 10 şirket ve konsorsiyumun katılacağı belirtilmişti. Bugün ise ön yeterlilik alan 10 şirket ve gruptan, 4’ü kısa listeye kaldı.
İhalede Asyalı firma da var, Avrupalı da
İngiltere, Çin, Suudi Arabistan, Bahreyn, Lüksemburg gibi farklı coğrafyalardan şirketlerin oluşturduğu konsorsiyumlarda Türklerin rakip olarak yarışması dikkat çekti. Tekliflerden ilki inşaat, altyapı ve lojistik alanlarında faaliyet gösteren aile şirketi yatırım grubu Suudi Arabistan’ın Asyad Holdings’i ile Çin’in Shaanxi Construction Engineering Group’tan geldi. İkinci konsorsiyumda havalimanı ve büyük ölçekli altyapı inşaatında öncü firmalardan Türk şirketi YDA Group’un öncülük ettiği şirketler var. Bu şirketler arasında Körfez ülkelerinde PPP projelerinde faaliyet gösteren yatırım firması Bahreyn’den Lamar Holding ve İrlanda’daki havalimanlarını yöneten Dublin Airport Authority (Dublin Havalimanı Otoritesi) var. Üçüncü teklifteki konsorsiyumda ise Türk inşaat şirketleri ERG Grubu ve Terminal Yapı var. Son teklif ise Latin Amerika ve Avrupa’da 50’den fazla havalimanını işleten Lüksemburg merkezli operatör Corporacion America Airports ile Irak merkezli Amwaj International tarafından verildi.
25 Yıllık imtiyaz elde edecek
İhaleyi kazanan konsorsiyum, havalimanı altyapısını yenilemek, yeni bir yolcu terminali inşa etmek ve işletme ve bakımını yönetmek için 25 yıllık bir imtiyaz elde edecek. Mali teklifler, Uluslararası Finans Kurumu’nun (IFC) hükümete danışmanlık yapmasıyla 16 Ekim 2025’te açılacak.
2.Lüks Gayrimenkul Projeleri Yatırım Fuarı gün sayıyor
Türkiye‘nin Satış Odaklı Fuarı; 2.Lüks Gayrimenkul Projeleri Yatırım Fuarı 6-7 Aralık 2025 tarihleri arasında Hilton İstanbul Bosphorus Conference Center’da düzenlenecek.
2025 yılı ENR En Büyük 250 Uluslararası Müteahhitlik Firması sıralaması belli oldu
Uluslararası inşaat sektörü dergisi Engineering News Record, 2025 yılı ENR En Büyük 250 Uluslararası Müteahhitlik Firması Listesi‘ni yayımladı. Türk müteahhitler sıralamada 45 firmayla dünya ikincisi oldu. Ticaret Bakanlığı’nın bildirdiğine göre Çin’in ardından ikinci sırada yer alan Türk firmaları 20,8 milyar dolarlık uluslararası proje üstlendi.
Yahyakaptan Mahallesi’nde inşa edilen Aile Sağlığı Merkezi ve 112 Acil Hizmetler binasında kaba inşaat bitti, dış cephe çalışmaları başladı.
İzmit Yahyakaptan Mahallesi’nde yapımı süren Aile Sağlığı Merkezi (ASM) ve 112 Acil Servis Hizmetleri İstasyonu (ASHİ) için inşa çalışmaları hızla ilerliyor. Beril Sokak ile Çamlısakız Sokak arasında, Otobüsçüler ve Minibüsçüler Odası’nın karşısındaki alanda inşa edilen yeni sağlık kompleksinde kaba inşaat tamamlandı. Şimdi ise binanın dış cephesiyle ilgili kaplama ve boyama işlemleri sürdürülüyor.
5 Katlı Yeni Sağlık Kompleksi
Kocaeli İl Sağlık Müdürlüğü tarafından ihalesi yapılan projeyi, YNSO Elektrik İnşaat Ticaret firması yürütüyor.
Toplam inşaat alanı: 3.076 metrekare
Kat sayısı: 5
İnşaat süresi: 540 gün olarak planlandı
Geçen süre: Yaklaşık 430 gün
Beklenen açılış: 2026 yılının ilk ayları
Yeni binada yalnızca ASM ve 112 ASHİ değil, aynı zamanda Sağlıklı Hayat Merkezi de yer alacak. Bu merkezde vatandaşlara psikolojik destekten sağlıklı yaşam danışmanlığına kadar birçok alanda hizmet sunulacak.
6 Aile Hekimiyle Yeni Bir Başlangıç
Daha önce Akkaya Caddesi üzerinde faaliyet gösteren Yahyakaptan Aile Sağlığı Merkezi, yeni binasına taşındığında 6 aile hekimiyle hizmet verecek. Yeni merkezin, yalnızca Yahyakaptan’a değil, çevre mahallelerden gelecek hastalara da cevap verebilecek kapasitede olması planlanıyor.
Özellikle artan nüfus yoğunluğu ve sağlık hizmetlerine erişim talebi göz önüne alındığında, bu yeni tesis bölge halkı için büyük bir rahatlama sağlayacak.
Sağlıklı Hayat Merkezi ile Kapsamlı Hizmet
Yeni binada yer alacak bir diğer önemli birim de Sağlıklı Hayat Merkezi olacak. Bu merkezde görev alacak psikologların yanı sıra, beslenme uzmanı, fizyoterapist ve farklı branşlardan hekimlerin yer alması öngörülüyor. Böylece tek çatı altında hem temel sağlık hizmetleri hem de koruyucu sağlık hizmetleri sunulacak.
Gayrimenkul sektörüne ‘sigorta destekli güvenli konut’ modelini kazandıran QFlats, İstanbul Kurtköy’de hızla yükseliyor.
Alanında uzman isimlerin ortaklığı ile hayata geçen proje sektöre örnek olmayı hedefliyor. QFlats, 347 seçkin dairesiyle hem yatırımcılara hem de yaşamak için ev arayanlara hitap ediyor.
MHR GYO tarafından, İstanbul’un yükselen yaşam merkezi Kurtköy’de hayata geçirilen QFlats’in lansmanı, İstanbul Feriye’de düzenlenen basın toplantısı ile yapıldı. Proje ile gayrimenkulde güvenli konut dönemi başladı. QFlats Gayrimenkul Projesi, baştan sona Bina Tamamlama Sigortası güvencesiyle yürütülecek.
TEM otoyoluna 1 dakika, Sabiha Gökçen Havalimanı’na 8 dakika mesafe uzaklıkta yer alan QFlats Kurtköy, şık ve konforlu tasarımı ile dikkat çekiyor. 2027 Aralık tarihinde tamamlanacak olan proje; 70 adet 1+1 ve 277 adet 2+1 olmak üzere toplam 347 konuttan oluşuyor. QFlats ile gayrimenkul sektöründe ‘sigorta destekli güvenli konut’ modeli de hayata geçiyor.
BİNA TAMAMLAMA SİGORTASI
Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, sigorta destekli güvenli konut modelinin detaylarını paylaştı. Ahmet Yaşar, afetlere karşı toplumun direncini artırmak, kentsel dönüşümü hızlandırmak ve sigorta mekanizmalarını hayata geçirmenin yalnızca bir kamu politikası olmadığını belirterek, “Ülkemizin geleceği için vazgeçilmez bir zorunluluktur. Biz Maher Holding Sigorta Grubu olarak, uzun süredir dile getirdiğimiz önleyici sigortacılık misyonumuz gereği bu vizyonun tam merkezindeyiz. Quick Sigorta öncülüğünde Türkiye’de ilk kez uygulamaya aldığımız Bina Tamamlama Sigortası, kentsel dönüşümün ve yeni konut projelerinin güvence altına alınmasında kritik bir araçtır” dedi.
Bina Tamamlama Sigortası sayesinde vatandaşların sadece ev sahibi olmakla kalmayıp, aynı zamanda oturacakları konutun tamamlanacağına dair kesin bir güvence elde etiklerine dikkat çeken Yaşar, şunları söyledi:
“Bina Tamamlama Sigortası, yalnızca finansal bir poliçe değil; toplumun geleceğini, şehirlerimizin güvenliğini ve ekonomimizin sürdürülebilirliğini teminat altına alan bir mekanizmadır. Türkiye’nin önünde çok büyük bir kentsel dönüşüm ihtiyacı var. Bu dönüşümün sağlıklı ve güvenli şekilde gerçekleşebilmesi için bina tamamlama sigortasının yaygınlaştırılması artık kaçınılmazdır. Güçlü sermaye yapımız, uluslararası reasürans bağlantılarımız ve inovatif yaklaşımımızla bu alandaki öncü rolümüzü sürdüreceğiz.”
MHR GYO Genel Müdürü Nurkan Kaçmaz, lansmanda yaptığı konuşmada, iki yıl önce gerçekleşen halka arz sürecinde yatırım planları arasında yer alan QFlats projenin hem yatırımcılara hem de geleceğin şehir yaşamına değer katacağını söyledi. Kaçmaz, MHR GYO’nun, bu yıl tamamlanan sermaye artırımı ile şirket sermayesinin 1.24 milyar TL’ye yükseltildiğini ifade ederek, “Güçlü özkaynak yapımız ve sürdürülebilir büyüme stratejimiz ile, sigortacılık güvencesini gayrimenkul geliştirme süreçlerine entegre eden Sigortalı Proje Geliştiricisi olma vizyonumuz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.
Kaçmaz, MHR GYO tarafından geliştirilen QFlats projesinin, sektörde güçlü ve güvenilir paydaşların bir araya geldiği yeni nesil bir iş modeli ile hayata geçirildiğine de dikkat çekerek, “Proje, yatırımcılara güvenli ve sürdürülebilir bir yatırım fırsatı sunarken, kullanıcılarına da modern, konforlu ve sigorta güvencesiyle desteklenen bir yaşam alanı vadediyor” şeklinde konuştu.
ÜÇLÜ SACAYAĞI MODELİ GELİŞTİRİLDİ
MHR GYO Gayrimenkul Yatırımları ve Proje Geliştirme Komitesi Üyesi Emin Murat Kan, geliştirdikleri ilk konut projesi olan QFlats ile gayrimenkul sektöründe yeni bir dönemin öncülüğünü üstlendiklerini belirterek, “Bina tamamlama sigortasıyla desteklenen kurumsal modelimiz sayesinde, Türkiye’de konut üretiminde güven, şeffaflık ve sürdürülebilirliğe dayalı yeni bir yaklaşımı hayata geçiriyoruz” dedi.
Emin Murat Kan, QFlats projesinde, gayrimenkul geliştirme görevini üstlenirken, tasarımı Tago Mimarlık, ana yükleniciliği ise Tepe İnşaat’ın yürüttüğünü kaydederek, şunları söyledi:
“Projede, Allianz Teknik, deprem performans analizlerini gerçekleştiriyor, Quick Sigorta bina tamamlama sigortasını sağlıyor, Corpus Sigorta ise tüm riskler ve sorumluluk sigortalarını üstleniyor. Denetim hizmetlerimiz ise Entegre Proje Yönetimi tarafından yürütülüyor. Bu güçlü iş birliğiyle, güven, kalite ve teknik mükemmeliyeti merkeze alan bir konsorsiyum oluşturduk. Türkiye’nin tek akredite deprem laboratuvarı olarak hizmet veren Allianz Teknik, proje kapsamında yapıların performans analizlerini gerçekleştirerek binalarımızın deprem güvenliğine ilişkin tüm endişeleri ortadan kaldırıyor. Türkiye’nin en itibarlı inşaat firmalarından Tepe İnşaat, sahip olduğu bilgi birikimi ve tecrübeyi QFlats projemize aktararak yapım kalitemizi uluslararası standartlara taşıyor.”
Bu yapı sayesinde geliştirici, müteahhit ve denetim mekanizmalarının bağımsız olarak konumlandığı üçlü saç ayağı modelinin hayata geçtiğine ve Türkiye standartlarının ötesinde bir sistem ortaya koyduklarına dikkat çeken Kan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ayrıca, arkamızda yer alan regüle sigorta şirketleri sayesinde yüzde 100 bitim garantisi sunarak sektörde benzersiz bir güven ortamı oluşturuyoruz. MHR GYO olarak, QFlats projesiyle Türkiye’de gayrimenkul üretiminde güven temelli, sigorta destekli yeni bir modelin temsilcisi olmayı hedefliyoruz. Tasarım aşamasından yapım sürecine kadar en yüksek kalite standartlarında, deprem ve yangın güvenliği başta olmak üzere tüm yasal yönetmeliklere tam uyumlu bu projemiz; sigorta temelli ve yüzde 100 bitim garantili yapısıyla gayrimenkul sektöründe yeni bir referans noktası olma özelliği taşıyor.”
MHR GYO HAKKINDA
Maher Yatırım Holding çatısı altında olan MHR GYO, sigorta şirketi iştiraki olan ilk GYO şirketi özelliğine sahip. 18 Ekim 2023 tarihinde Borsa İstanbul’da sermayesinin yüzde 25’i oranında işlem görmeye başlayan MHR GYO’nun sermayesinin yüzde 64,98’i Quick Sigorta’ya, yüzde 12,59’u Corpus Sigorta’ya ait ve geri kalan hisseler Borsa İstanbul’da işlem görüyor. MHR GYO’nun, sermayesi 1.24 milyar TL’ye, aktif büyüklüğü 8,26 milyar TL’ye, özkaynağı 6,9 milyar TL’ye ulaşmış durumda.
QFLATS KURTKÖY HAKKINDA
QFlats, İstanbul’un hızla değer kazanan bölgelerinden Kurtköy’de yükseliyor.
👉 5.865.401 TL’den başlayan peşin fiyatlar
👉 58 m²’den başlayan 1+1 ve 80 m²’den başlayan 2+1 daireler
👉 48 aya varan vade seçenekleri
👉 Quick Sigorta güvencesiyle Bina Tamamlama Sigortası
📍 Konum: İstanbul Anadolu Yakası, Pendik – Sabiha Gökçen Havalimanı, Teknopark ve Viaport’a birkaç dakika mesafede.
🏗️ Proje Detayları:
• 10.795 m² arsa üzerinde toplam 347 konut ( 70 ADET 1+1 277 ADET 2+1 )
Katar’dan UCC Holding’in bağlı kuruluşu Urbacon Airports ve Türkiye’den Cengiz İnşaat, Kalyon İnşaat, TAV Construction ile ABD’den Assets Investments, Şam Uluslararası Havalimanı kapsamlı yeniden geliştirme projesinin bir parçası olarak beş adet danışmanlık ve tasarım anlaşması imzaladı .
Anlaşmaların kapsamında, yıllık 31 milyon yolcuya ulaşmak üzere tasarlanan aşamalı bir yeniden geliştirme olan havalimanı ve tüm ilgili tesislerin yeniden geliştirilmesi yer alıyor . Bu, mevcut terminal ve binaların yenilenmesinin yanı sıra, havalimanına bitişik, 200 premium oda, çok sayıda yemek ve eğlence tesisi ve doğrudan terminal erişimi sunan yeni bir beş yıldızlı otelin tasarım ve geliştirilmesini de içeriyor. Otel, uluslararası alanda tanınmış bir konaklama markası tarafından yönetilecek ve işletilecek ve dünya standartlarında hizmet ve konuk deneyimi sağlanacak.
Ayrıca, Lübnan-Suriye sınırını Şam Uluslararası Havalimanı’na bağlayan hayati bir koridor olan Havaalanı Yolu’nun güzelleştirilmesi ve iyileştirilmesi de dahil olmak üzere temel altyapı paketlerinde çalışmalar devam ediyor. Bu kapsamda, giriş ve çıkışlar iyileştirilmiş, güvenlik ve bağlantı olanakları iyileştirilmiş, aydınlatma ve kapsamlı peyzaj düzenlemeleri yapıldı.
UCC Konsorsiyumu Şam Uluslararası Havalimanı için aşağıdaki şirketlerle anlaşmalar imzaladı:
1. HESCO Hammada Engineering Services: Yeni Şam Uluslararası Havalimanı’nın ana planından , 1 ve 2 numaralı terminallerin tasarım ve onarımından ve yeni 3 numaralı terminalin ve ilgili tüm tesislerin tasarımından sorumlu olacak
2. H’Collective: Yeni Şam Havalimanı Oteli’nin mimari ve iç tasarımından sorumlu olacak.
3. Dar Al-Handasah (Shair and Partners): Proje Yönetim Ofisi (PMO) olarak , saha denetimi , tasarım incelemesi ve onayı , tasarım geliştirme denetimi ve proje takvimleri ile ara ödemelerin doğrulanmasından sorumlu olup , kalite, güvenlik ve zamanında teslimatı garanti altına alacak.
4. DG Jones and Partners: Sözleşme yönetimi, maliyet kontrolü ve miktar araştırmasından sorumlu olacak.
5. Elegancia Catering ve Newrest Gulf Ortak Girişimi: Havaalanının merkezi mutfağının ve uçak içi ikram tesislerinin tasarım ve işletmesini denetleyecek.
Önceki Gelişmeler: Suriye Sivil Havacılık Otoritesi, Şam Uluslararası Havalimanı tesislerinin yolcu kapasitesinin 8 yıl içinde yıllık bazda 31 milyona çıkarılmasını öngören 4 milyar dolarlık yatırım için Katar’dan UCC, (Urbacon Airports) liderliğinde Türkiye’den Kalyon İnşaat, Cengiz İnşaat, TAV Construction ve ABD’den Assets Investments firmalarından oluşan Konsorsiyum ile stratejik iş birliği anlaşması imzalamıştı. Daha sonra ise Şam Uluslararası Havalimanı Projesini gerçekleştirecek konsorsiyumun CEO’sunun Ersel Göral olduğunu sizlere duyurmuştuk.
Çin merkezli elektrikli ve hibrit araç üreticisi BYD’nin Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde kurmayı planladığı dev fabrikada yeni gelişmeler yaşanıyor. Edinilen bilgiye göre, uzun süredir sessizliğin hakim olduğu fabrika sahasında ekim ayı sonunda inşaat çalışmalarına başlanacak.
Türkiye’deki 1 milyar dolarlık yatırımın en önemli ayağını oluşturan BYD’nin Manisa fabrikası, 2026 yılı sonunda tamamlanarak yıllık 150 bin araç üretim kapasitesiyle faaliyete geçmeyi hedefliyor.
Daha önce şubat ayında altyapı çalışmaları kapsamında kamyon ve iş makinelerinin yoğun mesai yaptığı bölgede, haziran ayında faaliyetlerin durması dikkat çekmişti. Üç aylık sessizlik döneminde kamuoyunda “yatırım iptal mi edildi?” soruları gündeme gelirken, şirketin planlarında herhangi bir değişiklik olmadığı öğrenildi.
Edinilen son bilgilere göre BYD, ekim ayı sonunda şantiyede yeniden çalışmalara başlayacak ve fabrikanın inşaat süreci resmen başlayacak.
Manisa’daki yatırımın, yalnızca otomotiv sektörüne değil, bölge ekonomisine ve istihdama da büyük ivme kazandırması bekleniyor.
Sanayi yapılarında sektörün öncülerinden biri haline gelen Oytaş İnşaat, kuruluşunun 33. yılını kutlamanın gururunu yaşıyor. Bursa merkezli şirket, 33 yılı aşkın süredir yalnızca inşaat sektöründe değil, otomotiv, tekstil, sağlık, turizm ve gıda gibi pek çok alanda kalıcı değerler yaratarak büyümesini sürdürdü.
Oytaş İnşaat, kurulduğu günden bu yana teknik beceri, uzmanlık ve bilgi birikimini bir araya getirerek projeleri en doğru ve güvenilir şekilde hayata geçirmeyi temel prensip edindi. Bu anlayışla hayata geçirilen projeler, yalnızca işlevsellik açısından değil, aynı zamanda uluslararası standartlardaki kalite ve güvenlik ölçütleriyle de dikkat çekiyor. Bugün attığı her adımda “yarının dünyasını şekillendirme” hedefiyle hareket eden şirket, iş ortaklarına güvenilir bir çözüm ortağı olmayı sürdürüyor. Bursa ve Türkiye genelinde gerçekleştirdiği sanayi yapılarıyla adından söz ettiren Oytaş, bugüne kadar pek çok fabrikanın, üretim tesisinin ve endüstriyel alanın inşasında imzasını attı. Bu projeler yalnızca modern üretim kapasitesini desteklemekle kalmadı, aynı zamanda bölge ekonomisine ve istihdama da önemli katkılar sağladı. Şirket, başarı yolculuğunda özellikle sanayi yatırımlarına odaklanarak öne çıktı. Otomotiv ve tekstil gibi Bursa’nın güçlü olduğu sektörlerde gerçekleştirdiği projeler, şehrin üretim gücünü artırırken, sağlık, gıda ve turizm alanındaki yapılar da toplumsal ihtiyaçlara kalıcı çözümler sundu.
33 yıl, güçlü imza…
“33 Yıl, Güçlü Bir İmza” mottosuyla yeni yaşını kutlayan Oytaş İnşaat, bugüne kadar olduğu gibi önümüzdeki dönemde de güven, kalite ve sürdürülebilirlik ilkelerini merkeze alarak yoluna devam edecek. Şirket, bir yandan Türkiye’nin ekonomik gelişimine katkıda bulunurken, diğer yandan uluslararası düzeyde de rekabet gücünü artırmayı hedefliyor. Oytaş İnşaat, geçmişten aldığı güç ve tecrübe ile geleceğe emin adımlarla ilerliyor. Oytaş Yıldız İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yıldız, şirketin sektördeki güçlü konumunu ve üretim kapasitesini değerlendirdi. Yıldız, bugüne kadar toplamda 1 milyon 700 bin metrekarelik alanın inşa edildiğini belirterek, “Otomotivden gıdaya, tekstilden kimyaya kadar 500’den fazla müşterimizle memnuniyet içinde çalışıyoruz” dedi. Firmanın çelik atölyesinde yıllık 3 bin ton üretim kapasitesine sahip olduğunu vurgulayan Yıldız, projelere uygun şekilde işlenmiş 50 bin ton çelik üretimi gerçekleştirdiklerini ifade etti. Ayrıca, uygun teknik donanıma ve ehliyete sahip 200’ün üzerinde çalışan personelle faaliyetlerini sürdürdüklerini söyledi.
Deprem güçlendirmede uzmanlık
Oytaş Yıldız İnşaat’ın deprem güvenliği konusunda da önemli bir uzmanlığa sahip olduğunu belirten Osman Yıldız, “Depreme karşı güçlendirmede uygulama deneyimi ve uzman kadromuzla öne çıkıyoruz. Çalışmalarımız bağımsız firmalar tarafından düzenli olarak denetleniyor” dedi. Modern yapılara yönelik proje ve mühendislik çözümlerinde öncü olduklarını kaydeden Yıldız, firmanın hem sanayi hem de ticari projelerde kalıcı ve güvenilir çözümler sunmaya devam edeceğini dile getirdi.
Hey Golden Turizm tarafından Midyat’ta 95,6 milyon TL yatırımla 4 yıldızlı “Hampton by Hilton Mardin Midyat” otel yapılacak.
Mardin’in Midyat ilçesinde turizm yatırımlarına bir yenisi ekleniyor. Hey Golden Turizm San. Tic. Ltd. Şti. tarafından Yeni Mahalle, Seyfettin Güneştan Caddesi’nde inşa edilmesi planlanan “Hampton by Hilton Mardin Midyat” oteli ile ilçe, uluslararası markalı yeni bir tesise kavuşacak.
Toplam 78 odalı olarak planlanan otelde, 77 standart oda ve 1 engelli odası yer alacak. Tesiste 98 yatak kapasitesiyle 156 kişilik konaklama imkânı sunulacak. Ayrıca otel bünyesinde 100 kişilik lokanta, 100 kişilik toplantı salonu ve bir jimnastik salonu da hizmet verecek.
4 yıldızlı olarak projelendirilen otelin yatırım bedeli 95 milyon 604 bin 408 TL olarak hesaplandı. Tamamlandığında Midyat’ın turizm potansiyeline katkı sağlaması ve konaklama çeşitliliğini artırması bekleniyor.
Tadilat nedeniyle bir süredir kapalı olan Van Ferit Melen Havalimanı’nda çalışmalar planlanandan önce tamamlanıyor. Yüklenici firma yetkilisi Zahir Kandaşoğlu, havalimanının bu ay sonunda uçuşlara hazır olacağını açıkladı.
Tadilat nedeniyle bir süredir uçuşlara kapalı olan Van Ferit Melen Havalimanı’nda yürütülen çalışmalar hızla tamamlanıyor. Havalimanının 5 Aralık 2025’te yeniden hizmete açılması planlanırken, yüklenici firma yetkilisi Zahir Kandaşoğlu, sürecin planlanandan önce biteceğini duyurdu.
Kandaşoğlu, çalışmaların bu ay sonunda tamamlanacağını belirterek, “İnşallah bu ayın sonuna doğru uçuşlara hazır hale gelecektir. Bugün bizzat sahada, havalimanında kendi aracımla ilk deneme geçişini yaptım. Tüm halkımıza selam ve saygılarımı sunuyorum, hayırlı olsun,” ifadelerini kullandı.
Halkın mağduriyeti en aza indiriliyor
Kandaşoğlu, Van halkının ulaşımda yaşadığı zorlukları en aza indirmek için ek çaba gösterdiklerini vurguladı. “Değerli Bölge Halkı, Yüce Rabbimin yardımıyla, DHMİ tarafından yürütülen çalışmalar büyük bir gayretle sürdürülmektedir. Halkımızın bu zorluğu daha fazla yaşamaması için çalışmalar planlanandan önce tamamlanma aşamasına gelmiştir,” dedi.
Test sürüşüyle uçuşa hazırlık teyit edildi
Çalışmaların son aşamada olduğunu aktaran Kandaşoğlu, “Bugün bizzat sahada, havaalanında kendi aracımla ilk test sürüşünü gerçekleştirdim. Lafla değil, icraatla hizmet ediyoruz,” ifadelerini kullandı. Bu adım, havalimanının teknik altyapısının uçuşlara hazır olduğunun somut bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Havalimanının erken açılmasıyla, bölge halkının şehir içi ve şehirlerarası ulaşımındaki aksaklıkların sona ermesi bekleniyor. Van Ferit Melen Havalimanı’nın resmi açılış tarihinin önümüzdeki günlerde kamuoyuna duyurulması planlanıyor.
KONUTDER’in 2025 yılı ikinci beklenti anketine göre sektör temsilcilerinin tamamı konut kredi faizlerinin düşeceğini öngörüyor. Uzmanlara göre faiz indirimi konut satışlarını artırırken, fiyatlarda da yeni bir yükseliş dalgası yaratabilir
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER), “Konut Sektörü Beklenti Anketi”nin 2025 yılı ikinci dönem sonuçlarını açıkladı. Ankette öne çıkan en çarpıcı veri, üyelerin tamamının konut kredi faizlerinin düşeceğini tahmin etmesi oldu. Bu güçlü beklentiyle birlikte kredili konut satışlarında artış bekleyenlerin oranı yüzde 76’ya çıktı. Üyelerin yüzde 68’i sıfır konut satışlarında artış öngörürken, yüzde 72’si fiyatların yükseleceğini düşünüyor.
Anket sonuçlarını değerlendiren KONUTDER Başkanı Ziya Yılmaz, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın açıkladığı 250 baz puanlık faiz indiriminin konut piyasasında güveni yeniden tesis eden önemli bir adım olduğunu söyledi. Yılmaz, “Bu gelişmenin kalıcı olabilmesi için faizlerin düzenli şekilde ve hızla makul seviyelere inmesi büyük önem taşıyor. Ankette üyelerin tamamı faizlerin düşeceğini öngörüyordu; bu da sektörün nabzıyla alınan kararların örtüştüğünü gösteriyor” dedi.
Yılmaz ayrıca, enflasyondaki düşüş eğilimiyle birlikte faiz indirimlerinin devam etmesi halinde kredili satışların artacağını vurguladı. “Kamu eliyle üretilecek uygun maliyetli arsalar ve krediye erişimi destekleyici adımların atılması, daha dengeli bir konut piyasasının önünü açacaktır” ifadelerini kullandı.
Konut kredisi faizlerinin hâlâ yüzde 3 seviyelerinde olduğuna dikkat çeken Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı ise vatandaşların yüksek kira artışları karşısında ev sahibi olma isteğinin güçlendiğini belirtti. “Kiralardaki artış satış fiyatlarından çok daha yüksek. İmkânı olanlar yatırımlarındaki açığı krediyle tamamlayarak konut sahibi olmaya yöneliyor. Özellikle ikinci el konutta hâlâ erişilebilir seviyeler mevcut” dedi.
FAİZ İNİDİRİMİ BEKLEMEK DOĞRU MU?
Konut yatırımı planlayan vatandaşların bir kısmının faiz indirimini beklediğini söyleyen Özelmacıklı, bu yaklaşımın rasyonel olmadığını ifade etti: “Faiz oranları düştüğünde konut fiyatları da genelde artar. Finansman kolaylaştıkça talep yükselir, bu da fiyatlara yansır. Dolayısıyla şu anki dönemde harekete geçmek, ileride kazanç olarak geri dönecektir. Üstelik faiz oranları düştüğünde kredinin yeniden yapılandırılması da mümkün.”
İNŞAAT FAALİYETLERİNDE YAVAŞLAMA SİNYALİ
Haber Global’den Sibel Gülersöyler’in aktardığına göre, Türkiye Hazır Beton Birliği’nin “Hazır Beton Endeksi” Raporu da sektörün mevcut durumuna dair önemli ipuçları sunuyor. Raporu değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Temmuz ayında yılın en yüksek seviyesini gören Faaliyet Endeksi, ağustosta bu seviyeyi koruyamayarak eşik değerin altına indi. Ağustos ayında inşaat faaliyetlerinde hem yıllık hem aylık bazda düşüş yaşandı” dedi.
Işık, 2025 yılı ağustos ayındaki 143 bin adetlik konut satışının geçen yıla göre yaklaşık yüzde 7 artışa işaret ettiğini belirterek, “Yılın ilk 8 ayında toplam artış oranı yüzde 20’nin üzerinde” ifadelerini kullandı.
KONUTDER ve sektör temsilcilerinin değerlendirmeleri, faiz indirimlerinin konut piyasasında yeni bir canlanma dönemi başlatabileceğine işaret ediyor. Ancak uzmanlar, fiyat artışlarının bu sürecin doğal bir sonucu olacağı konusunda da uyarıyor
Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, Damla Kent Projesi’ne ilişkin gelişmeleri paylaşmaya devam ediyor.
Yeni gelişmeyi Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) üzerinden duyuran Emlak Konut GYO, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’na (TOKİ) ait arsalar üzerinde geliştirilen İstanbul Başakşehir Damla Kent Projesi kapsamında inşaat aşamasına geçilmesine yönelik ihale süreçlerinin planlandığı takvimde tamamlandığını bildirdi.
Buna göre A ve B etaplarındaki konut ve ticari üniteler ile altyapı ve çevre düzenleme işlerinin yapımına yönelik anahtar teslim ihaleler sonuçlandırıldı.
Yüklenici firmalarla sözleşmelerin imzalanmasının ardından projenin inşaat faaliyetlerine hızla başlanacak. Emlak Konut, süreçteki tüm önemli gelişmeleri düzenli olarak kamuoyu ve yatırımcılarla paylaşmayı sürdürecek.
EVA Gayrimenkul Değerleme’den Sektörde Bir İlk: Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Karbon Ayak İzi Raporu Hazırlandı
EVA Gayrimenkul Değerleme, gayrimenkul değerleme sektöründe öncü bir adım atarak sürdürülebilirlik alanındaki kararlılığını ortaya koydu. Şirket, sektöründe ilk kez Sürdürülebilirlik Raporu ve Kurumsal Karbon Ayak İzi Raporu hazırlatarak şeffaflık ve sorumluluk anlayışını kamuoyu ile paylaştı.
Hazırlanan Sürdürülebilirlik Raporu, EVA Gayrimenkul Değerleme’nin sosyal, çevresel ve ekonomik etkilerini kapsamlı şekilde değerlendiriyor. Bunun yanı sıra, Kurumsal Karbon Ayak İzi Raporu, şirketin tüm faaliyetlerinden kaynaklanan doğrudan ve dolaylı sera gazı emisyonlarını ölçerek, sürdürülebilirlik yolculuğunda önemli bir kilometre taşı oluşturuyor.
EVA Gayrimenkul Değerleme, özel müşteri taleplerine dayalı değerleme çalışmaları sırasında meydana gelen toplam sera gazı emisyonunu hazırlattığı “Karbon Modülü” yazılımı ile hesaplamakta, tercih eden müşterilerine de önceden temin ettiği karbon sertifikaları ile karbon ayak izlerini dengeleme opsiyonu sunmaktadır.
Bu uygulama, yalnızca teknik bir gerekliliğin yerine getirilmesi değil; doğaya olan etkinin azaltılması, hizmet üretiminde çevresel farkındalığın gözetilmesi ve kurumsal sorumluluğun sürdürülebilirlik ilkeleriyle bütünleştirilmesi anlamına gelmektedir. Her bir karbon dengeleme işlemi, atmosferdeki sera gazı yükünü azaltmaya yönelik somut bir adımdır. Bu proje kapsamında yapılan dengeleme; iklim dostu projelerin desteklenmesine, doğanın ve çevresel dengenin sürdürülebilir biçimde sağlanmasına katkı sunmaktadır. Bu yaklaşım bugünün değil, yarının da sorumluluğunu üstlenen bir hizmet anlayışının göstergesidir.
EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Dünyanın ritmi değişiyor; hava su, toprak ve doğal kaynaklar sonsuz değil. İnşaat üretirken verilen kararlar bir yüzyılı etkiliyor. Dünya Karbon salınımın ¼ ünü de inşaat sektörü ve bizim gibi bileşenleri yapıyor. Sürdürülebilirlik bizim için yalnızca çevresel bir sorumluluk değil, aynı zamanda geleceğe yatırım olarak gördüğümüz bir yaklaşım. Gelecek nesillerin de kaynaklara ulaşabilmesi gerekli, bu raporlarla hem sektörümüze örnek olmayı hem de değerleme sektöründe sürdürülebilirlik bilincinin yayılmasına katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz Karbon Modülü yazılımı ile de yaptırdıkları çalışmalarla ilgili karbon ayak izlerini dengeleme opsiyonu sunuyoruz.”
EVA Gayrimenkul Değerleme, hazırlanan raporlarla birlikte sektörde ilk olmanın gururunu yaşarken, sürdürülebilirlik alanında atılacak yeni adımlar için de güçlü bir zemin oluşturuyor.
EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık Hakkında: EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlık AŞ, gayrimenkul sektörün uzman isimleri tarafından 2008 yılında kuruldu. EVA, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkilendirilen Değerleme Şirketlerinden olup ayrıca, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) tarafından finans kurumlarına, “gayrimenkul, gayrimenkul projesi veya bir gayrimenkule bağlı hak ve faydaların değerlemesi” hizmet verme yetkisine sahip şirketler arasındadır. Ayrıca uluslararası bir kurum olan RICS (Royal Institution of Chartered Surveyors) tarafından Türkiye’de “Regulated by RICS” olarak ünvanı verilen ilk kuruluştur.
EVA Değerleme’nin kendi alanında 26 adet uluslararası ödülü bulunmaktadır. Finans piyasaları konusunda dünyanın önemli otoritelerinden Euromoney Yayın Kurumunun lider dergisi olan Euromoney Magazine her yıl dünyanın birçok ülkesinde çeşitli kategorilerde en başarılı kurumları bilimsel bir çalışma ile belirlemektedir. EVA Değerleme, 2011 senesinde Euromoney tarafından Değerleme Konusunda Türkiye En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması, 2013 senesinde Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde, 2014 senesinde ise “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Araştırma Firması” ödülüne, 2016, 2017 ve 2018 senelerinde tekrar Türkiye’nin En İyi Danışmanlık (Best Real Estate Advisory-Overall), En İyi Araştırma (Research) ve En İyi Değerleme (Valuation) Firması ödüllerinde layık görülmüştür. 2020 yılında ise Euromoney’in “Real Estate Awards 2020” ödülleri kapsamında, Türkiye’nin en iyi Gayrimenkul Araştırma ve Gayrimenkul Değerleme firması seçilmiştir. Ayrıca uluslararası International Property Awards, EVA Gayrimenkul Değerleme Danışmanlığı 2013-2014 senesi ödüllerinde “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması” ve “Avrupa’nın En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması”; 2014-2015, 2015-2016, 2016-2017, 2017-2018 ve 2018-2019 senesinde ise arka arkaya tekrar “Türkiye’nin En İyi Gayrimenkul Danışmanlık Firması” olarak seçmiştir. Tüm bu ödüller yanısıra 2017 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Best Property Appraisal Company, Turkey 2017”, 2018 senesinde Global Brands Magazine tarafından “Most Innovative Real Estate Valuation Brand, Turkey 2018, 2023 senesinde tekrar Global Brands Magazine tarafından “Best Real Estate Advisor Turkey 2023 ödülüne layık görülmüştür. 2024 senesinde Boston Brand Research&Media tarafından “Best Real Estate Advisor, Turkey 2024 ödülüne layık görülmüştür.
EVA Gayrimenkul Değerleme, her türlü gayrimenkul ve gayrimenkule dayalı hak ve faydaların değerlemesi, makine ve ekipman değerlemesi hizmetleri vermekte, gayrimenkul projelerinde fizibilite, şerefiyelendirme, yer seçimi analizi, çalışmaları yapmakta, en iyi ve en verimli kullanım etütleri hazırlamakta, kurumsal imar barışı danışmanlığı hizmeti vermekte, finansal kurumlar için kredilerde yatırım ilerleme raporları hazırlanması hizmetleri vermektedir. Şirketin ortakları ve Yöneticileri arasında Türkiye’nin ilk SPK Lisanslı Değerleme Uzmanlarından Cansel Turgut Yazıcı, Özdil Şahin, Özhan Yurtseven ve Zuhal Balsarı bulunmaktadır. Şirketin Türkiye Otel Sektörü Pazar Analizi Raporu, Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli Analizi raporları, İstanbul Markalı Konut Piyasası Araştırma ve Öngörüler Raporu, İstanbul Yurt sektörü raporu gibi yayınlanmış sektörel araştırma raporları vardır.
KPMG Türkiye’nin ülkemizde inşaat ve gayrimenkul sektörlerinin 2025 yılı 2. çeyrek durumunu ortaya koyan raporuna göre Türkiye genelinde konut satışları 356 bin adet ile bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 34 artarken ipotekli satışlar ve ikinci el konut satışları sırasıyla yüzde 116 ve yüzde 37,7‘lik artış gösterdi.
KPMG Türkiye tarafından hazırlanan “İnşaat ve Gayrimenkul Sektörel Bakış Raporu” 2025 yılı 2. çeyrek rakamlarına göre 2024 yılını reel olarak yüzde 9,3 büyüme ile tamamlayan Türkiye inşaat sektörünün, 2025 ve sonrasındaki dönemde büyümeye devam etmesi bekleniyor. Benzer şekilde, 2024 yılında reel olarak yüzde 3 büyüme gösteren Türkiye altyapı sektörünün de 2030 yılına kadar olan projeksiyonlarda, inşaat sektörüne benzer olarak kendi büyüme trendini azalarak da olsa sürdüreceği tahmin ediliyor.
Ayrıca Türkiye inşaat sektöründe faaliyet göstermekte olan şirketlerin 2025 yılı 2. çeyrekte ortalama yüzde 69,6’sı faaliyetlerini kısıtlayan herhangi bir faktörün olmadığını açıklarken, finansman sorunları ortalama yüzde 23,4 seviyesindeki payıyla girişimleri sınırlayan birincil faktör olmaya devam etti. Kısıtlayıcı unsurlarda finansman sorunlarının ardından gelen talep yetersizliği ise yüzde 11,8’lik ortalamayla önceki dönemlerde olduğu gibi faaliyetleri kısıtlayan faktörlerdeki sırasını korumaya devam etti.
Raporla ilgili değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye İnşaat ve Gayrimenkul Sektörü Lideri Savaş Görkem Yapan, “Türkiye inşaat ve gayrimenkul sektörü yılın ikinci çeyreğinde güçlü performansını sürdürerek ülke ekonomisinin lokomotiflerinden biri olmaya devam etti. Konut satışlarındaki artışa rağmen konut fiyat endeksinin reel bazda düşüş göstermesi, piyasada dengelenme sürecinin işaretlerini veriyor. AVM cirolarındaki büyüme ve turizm sektöründeki toparlanma ise gayrimenkulün ticari ve turistik boyutlarında da hareketliliğin sürdüğünü gösteriyor. Doğru stratejilerle, inşaat ve gayrimenkul sektörünün büyüme ivmesini koruyarak ekonomiye katkısını sürdüreceğine inanıyoruz.” dedi.
Konut satışlarında artış devam ediyor 2025 yılı 2. çeyrekte Türkiye genelinde konut satışları 356 bin adet ile bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 34,1’lik artış gösterirken, alt kırılımdaki ipotekli satışlar ve ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı çeyreğine göre toplamda sırasıyla yüzde 116 ve yüzde 37,7‘lik artış gösterdi. Bir önceki dönemdeki sonuçlara paralel olarak aynı dönem İstanbul 58 bin adet ile Türkiye genelinde en çok konut satışı yapılan şehir oldu, İstanbul’daki satışları 32 bin adet ile Ankara ve 21 bin adet ile İzmir takip etti.
Konut fiyat endeksi reel bazda düştü Türkiye’de Haziran 2025 sonu itibarıyla 186 seviyesinde seyreden konut fiyat endeksi ise 2024 yılının aynı ayına göre nominal bazda yüzde 32,8 attı. Endeksin Şubat 2024 itibarıyla negatife dönen reel bazlı değişimi ise bu trendine devam etti ve 2025 yılının haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre reel olarak yüzde 2,4’lük düşüş kaydetti.
AVM’lerde ciro arttı ziyaretçi azaldı Türkiye genelinde ciro endeksleri bu dönemde de artış trendine devam etti. AVM metrekare ciro verimlilik endeksi, 2025 2. çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 26,7’lik nominal artış gösterdi ve 4.042 puana yükseldi. Kiralanabilir metrekare başına düşen ciro da Türkiye’de aynı dönem itibarıyla 16.547 TL olarak kaydedildi. Ciro endeksindeki artışa karşılık, aynı dönemde ziyaretçi endeksi bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 5,6 düşüş göstererek 101 puan oldu.
Türkiye genelinde otel doluluk oranları arttı Rapora göre İstanbul‘da bulunan konaklama tesisleri doluluk oranları, 2025 2. çeyrekte ortalama yaklaşık yüzde 38 seviyesindeki oranla bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 47 oranında düşüş gösterdi. Antalya’da bu dönemdeki doluluk oranı, yaklaşık yüzde 39 seviyelerinde kaydedildi. Türkiye genelinde otel doluluk oranları, bir önceki çeyreğe oranla artış göstererek bu dönemde ortalama yüzde 31,2 seviyesine yükselirken, Muğla ve İzmir’de sırasıyla yüzde 28 ve yüzde 26 olarak gerçekleşti.
Aksu ilçesi Kemerağzı Mahallesi’nde 12 bin metrekarelik alana inşa edilecek 245 odalı otel, Ceylan İşletme Turizm tarafından hayata geçirilecek. Yatırımın bedeli yaklaşık 1 milyar TL olarak açıklandı.
Antalya turizmine yeni bir tesis daha kazandırılıyor. Aksu ilçesi Kemerağzı Mahallesi’nde, 13397 ada 6 parsel üzerinde toplam 12 bin 212 metrekarelik alanda 245 oda kapasiteli otel inşa edilecek.
Ceylan İşletme Turizm Yatırım Nakliyat Gıda İçecek Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından gerçekleştirilecek proje, 4 yıldızlı otel konseptiyle planlandı.
Toplam yatırım bedeli 984 milyon 169 bin 120 TL olarak belirlenen tesisin, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başladı.
Hasanbey İnşaat, yılların getirdiği deneyim ve güvenle Sakarya’nın Karasu ilçesinde modern, estetik ve dayanıklı yapılar inşa etmeye devam ediyor.
Konut projelerinden özel villalara, prestijli ticari alanlardan modern yaşam konseptlerine kadar geniş bir yelpazede hizmet sunan firma, her projesinde güvenliği, sağlamlığı ve müşteri memnuniyetini ön planda tutuyor.
Modern mimari anlayışı ve yenilikçi yaklaşımıyla Hasanbey İnşaat; Azure Projesi, Private Villa, Hasanbey Premium, Private Life Villas, Hasanbey Modern, Hasanbey Prestige ve Azure12 gibi seçkin projelere imza atarak bölgede kalıcı değerler oluşturuyor. Her projesinde fonksiyonelliği estetikle birleştiren firma, çevre dostu malzemeler ve sürdürülebilir çözümlerle geleceğin yaşam alanlarını bugünden inşa ediyor.
Profesyonel ekibi, kaliteli işçiliği ve zamanında teslim anlayışıyla Hasanbey İnşaat, sadece binalar değil, güvenle yaşanacak yaşam alanları oluşturmayı hedefliyor. Hayallerinizi sağlam temeller üzerine kurmak için Hasanbey İnşaat, Sakarya’nın en güvenilir adreslerinden biri olmaya devam ediyor.
Emlak Konut, Damla Kent Projesi A Etabı 1. Kısım İhalesini gerçekleştirdi.
Konuya ilişkin kapa yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
İstanbul Başakşehir Damla Kent Projesi Gayrimenkul Sertifikası ihracı kapsamında yer alan, Şirketimizce gerçekleştirilen “İstanbul Başakşehir Damla Kent Projesi A Etabı 1. Kısım Konut ve Ticaret İnşaatları ile Altyapı ve Çevre Düzenleme İnşaatı İşi” ihalesi gerçekleştirilmiştir.
İhale sonucuna göre, söz konusu işin yapımını üstlenecek yüklenici firma belirlenmiş olup, sözleşme imzalama süreci başlatılmıştır. Bu ihale, toplam 121.061,01 m² inşaat alanını kapsamakta olup, proje kapsamında 562 adet konut ve 14 adet ticari ünite olmak üzere toplam 576 bağımsız bölüm inşa edilecektir.
İhalenin inceleme ve değerlendirme sürecinin tamamlanması ve sözleşmenin imzalanmasına ilişkin detaylar, ayrıca kamuoyuna duyurulacaktır; kalan diğer etaplara ait ihale sonuçları ise planlanan takvime uygun olarak ilan edilecektir.
Türkiye’nin lider sanayi kuruluşlarından ASAŞ, mimari ürün gruplarını mimar, tasarımcı ve sektör profesyonelleriyle buluşturduğu showroomlarına bir yenisini ekledi. İstanbul’daki yeni showroom, “İlham Rotası” konseptiyle hayata geçirildi. Her proje bir fikirle başlar, ilhamla gelişir ve mekâna dönüşür anlayışıyla tasarlanan showroom, yaratıcı yolculuklara ev sahipliği yapmayı hedefliyor.
ASAŞ, İstanbul’daki yeni showroomunu, yapı sektöründe Türkiye’de birçok ilke imza atan yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlerle açtı. Geleceğin yapı malzemelerini ve teknolojilerini ziyaretçilerin beğenisine sunan showroom, sektörde öncü birçok yeniliği ve yüksek performanslı ürünleri bir araya getiriyor.
Showroomda öne çıkan çözümler arasında; Türkiye’nin ilk yerli PVC kaldır-sür sistemi Hebe-Schiebe, yenilikçi mekan tasarımlarına konfor katıyor. Tamamı duvara gömülebilen çerçevesi ve yalnızca 20 mm kenet genişliğiyle iç ve dış mekân arasındaki sınırları görünmez kılan RESF32 SkyFeel, yalın tasarımı ve yüksek performansıyla mekân algısını yeniden tanımlıyor. 34 mm ısı bariyerine sahip minimal kapı ve pencere sistemi ASW34, enerji verimliliği ile zarafeti bir arada sunuyor.
Kanada ve ABD’de tescilli, Türkiye’nin ilk yerli cephe sistemi REWW141, iskele gerektirmeden hızlı montaj avantajı ve estetik tasarımıyla projelere değer katıyor. Yeni desen ve renk seçenekleriyle öne çıkan Naturalbond kompozit paneller ve düzlemsel yüzeylerde üç boyut etkisi oluşturan Ombrae teknolojisi, cephelere yalnızca malzeme değil, kimlik ve ifade gücü kazandırıyor.
Pasif ev sertifikalı ilk yerli alüminyum sistem RWT95, sürdürülebilir yapılarda enerji verimliliğinde yeni bir standart oluşturuyor. Yüksek performanslı PVC pencere, kapı ve sürme çözümleri sunan INOVA serisi, enerji verimliliği, estetik ve güvenliği bir araya getiriyor. Bu seride yer alan INOVA 76 PH sistemi, Almanya Passivhaus Institut tarafından verilen Pasif Ev Sertifikası ile belgelenmiş olup, Türkiye’den bu belgeyi almaya hak kazanan öncü sistemlerden biridir.
Dünyada ilk ve tek özel tasarımıyla ışık ve gölgeyi kontrol etmeye olanak sağlayan Zebra Panjur Sistemleri ve Daylight Panjur Sistemi, çağdaş yaşam alanlarına hem fonksiyonellik hem de estetik katıyor.
ASAŞ’ın yeni showroomu, yapı sektöründe yenilikçi çözümleri ve sürdürülebilir malzemeleri bir arada sunarak geleceğin yapılarına ilham vermeye devam ediyor.
Showroom açılışında davetlilere ASAŞ’ın “ilham” temasını simgeleyen özel buhurdanlık armağan edildi. Seçilen kokular, yaratıcılığı tetikleyerek yeni fikirlerin doğmasına katkı sağlamayı amaçlıyor.
Showroom açılışında konuşan ASAŞ Genel Müdürü Derya Hatiboğlu; “Her proje bir fikirle başlar ve doğru adımlar ve seçimlerle kendine özgü bir kimlik kazanır. Showroomlarımızın bu yolculuğun duraklarından biri olmasını; yeni fikirler, yaratıcı çözümler ve farklı bakış açıları kazandıracak bir buluşma noktası olmasını hedefliyoruz. Burada sergilediğimiz ürünlerle amacımız, projelerinize değer katan çözümler sunmak ve her ürünümüzle ilhamınızın bir dokunuşu olmak. Ayrıca showroomlarımızda daha iyi bir deneyim yaşamanız için bu hafta içinde devreye alacağımız internet sitelerimizdeki rezervasyon sayfası üzerinden randevu talebi oluşturabilirsiniz. Talebinizi aldıktan sonra sizinle iletişime geçip ziyaret zamanını birlikte planlayacağız” dedi.
ASAŞ, sektöre kazandırdığı yenilikçi ürünlerin yanı sıra mimar ve tasarımcıların ilham yolculuğuna eşlik etmeyi hedefliyor. “İlham Rotası” showroomları, ziyaretçilerini yeni bakış açılarıyla tanıştırarak projelerde fark yaratan çözümlere ulaşmayı kolaylaştırıyor.
Ulusal ve uluslararası alanda gerçekleştirdikleri farklı ölçeklerdeki ödüllü mimari ve iç mimari projeleriyle tanınan BAB Architects, medya merkezlerinin mimari tasarım sürecinde dikkat edilmesi gereken noktalar konusunda yenilikçi, sürdürülebilir ve fonksiyonel çözüm önerilerinde bulunuyor.
Mimar İrem Arıbaş, İç Mimar Hüseyin Beş ve İç Mimar & Set Tasarımcısı Yurdaer Beş liderliğindeki BAB Architects medya merkezi tasarlarken ilk adımın, işlevsel akışı doğru kurgulamak ve farklı kullanıcı gruplarının ihtiyaçlarını net biçimde analiz etmek olduğunu belirtiyor. Haber üretim süreçlerinin hızlı, yoğun ve eşzamanlı ilerlediğini hatırlatarak mekanların bu dinamizme uyum sağlamasının kritik bir öncelik olduğunu söylüyor. Disiplinler arası ekiplerin dönüşümlü olarak 7/24 aktif çalıştığı bu yapılarda, tasarımı bir bütün haline getiren parametrelerin eksiksiz bir şekilde çözümlenmesi gerektiğini ifade eden BAB Architects, doğru bir tasarım desteğiyle sistemin kusursuz işleyebileceğinin altını çiziyor.
Dolayısıyla medya merkezi tasarımlarında işlev, kullanıcı deneyimi ve estetik gibi unsurların bir bütün olarak ele alınması gerektiğini söyleyen BAB Architects kurucularından Mimar İrem Arıbaş, tasarımın insan psikolojisini şekillendirme gücünü her zaman arkasına alan ve projelerinin merkezine yerleştiren bir anlayışla hareket ettiklerine dikkat çekiyor: “Bu yaklaşımda yalnızca mekanın nasıl çalıştığı değil, aynı zamanda nasıl hissettirdiği de önem kazanıyor. Böylece ofis, hayata geçirilen medya merkezlerinde hem üretkenliği destekleyen hem de aidiyet duygusunu güçlendiren mekanlar oluşturuyor.”
Açık planlar, modüler kurgular, altyapı güncellemelerine olanak tanıyan yapısal çözüm sistemleri ve gerektiğinde farklı kullanım senaryolarına uyarlanabilen stüdyoların bu yaklaşımın merkezinde yer aldığını ifade eden İç Mimar Hüseyin Beş ise tüm bu çözümlerin hızlı üretim ritmine uyum sağlamak amacıyla geliştirildiğini şu sözlerle aktarıyor: “Teknolojiyi yalnızca görünmez altyapıda değil, kullanıcıya hissettirmeden konfor sağlayan akıllı sistemler aracılığıyla da ele alıyoruz. Mekanların en az müdahaleyle dönüştürülebilir esnek bir yapıya sahip olmasını, bu sayede yalnızca bugünün ihtiyaçlarına değil, yarının gereksinimlerine de hazır hale gelmesini sağlıyoruz.”
Mekanın içinde uzun saatler geçirildiğinden doğal ışığın mekana maksimum düzeyde alınması, göz yormayan aydınlatma, doğru akustik gibi küçük detayların zihinsel ve fiziksel konforu etkilediğini vurgulayan BAB Architects ortakları, bunların yanında kullanıcının psikolojisini desteklemek amaçlı yeşil dokunuşlar ve doğal malzemeler ile doğanın mekanın içine taşınması gerektiğine dikkat çekiyor. Farklı ruh hallerine ve çalışma biçimlerine de alan açmak için mekanları esnek bir şekilde kurgulamaya çalıştıklarını söyleyen Mimarİrem Arıbaş, hibrit ve bölümlenmiş alan planlamasına aynı anda başvurarak odaklanma ve hızlı iletişim imkanlarına birlikte yer verdiklerine değiniyor.
Buna ek olarak, kamusal alanların kurum kimliğini en güçlü şekilde yansıttığını ve çalışanlara nefes alma imkanı sunduğunu vurgulayan Arıbaş çok yönlü bir iç mekan planlamasının önemine de şu sözlerle dikkat çekiyor: “Basın toplantısı salonlarının güçlü bir teknolojik altyapı ile donatılması, medya merkezinin kalbi olan yayın stüdyolarında dijital LED ekranların kullanımı ve kurumsal kimlik ile manifestoyu öne çıkaran grafiklerin tasarıma entegre edilmesi, yapının hizmet amacına uygun olarak güvenilir ve sağlam bir duruş sergilemesi açısından kritik unsurlar olarak öne çıkıyor. Dinlenme alanlarında işlevselliği sosyal etkileşimle birleştirerek, özenle tasarlanmış peyzaj alanları ve kültür, sanat ile edebiyatın entegre olmasına imkan tanıyan informal oturma köşeleri ve açık mutfaklı rekreasyon alanları sayesinde çalışanların bir araya gelmesini ve iletişim kültürünün güçlenmesini destekliyor.”
Sürdürülebilirliğin değer üreten bir planlamanın ve aynı zamanda estetiğin yapı taşlarından biri olduğunu söyleyen BAB Architects, doğal ışıkla aydınlanan bir mekanın sadece enerji verimli olmadığını aynı zamanda kullanıcıyı da iyi hissettirdiğini belirtiyor. Medya merkezleri gibi son derece yoğun çalışma ortamlarında motivasyonu, dikkati ve aidiyeti kaybetmeden performans sergileyebilmenin yapı tasarımının sağladığı psikolojik destekle doğru orantılı olması gerektiğine dikkat çekiyor. Malzeme seçiminde doğal ürünler ve iç mekanda yeşil mimarinin gücünün önemli bir etken olmasının yanında; cephe çözümlerinde ısı kaybını azaltmak, akıllı sistemlerle enerji yönetimi sağlamak ve bu sistemlerin kullanıcı üzerindeki yükünü hafifleterek sunduğu zaman ve uzun vadeli mali kazançların, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde önemli katma değerler yarattığını vurguluyor.
Hızla değişen çağa uyum sağlayabilen esnek çözümlerle üretilmiş bir proje ise bir medya merkezinin olmazsa olmazıdır diyen BAB Architects, bunların ötesinde ekip olarak sürdürülebilirliği bir vizyon kalitesi; ayrımsız her projede onay aşamasında masaya getirdikleri ve getirmeye devam edecekleri bir sorumluluk meselesi olarak gördüklerinin altını çiziyor.
Otomotiv sektörüne çözüm ortaklığı sunan Sarıtaş, Yalova’da 800.000 ton kapasiteli paslanmaz çelik entegre üretim tesisi yatırımına başladı. Dört fazda tamamlanacak yeni yatırımın 2030 yılında tam kapasiteye ulaşması planlanıyor.
Paslanmaz çelik sektöründe 65 yılı aşkın uzmanlığıyla Türkiye’nin en köklü üreticilerinden biri olan Sarıtaş Paslanmaz Çelik, Yalova Makine İhtisas OSB’de başlattığı 800.000 ton/yıl kapasiteli yerli ve milli entegre üretim tesisi yatırımıyla hem Türkiye sanayisine hem de küresel pazarlara güçlü bir katkı sunmayı hedefliyor. Dört fazda tamamlanacak yatırımın 2030 yılında tam kapasiteye ulaşması planlanıyor.
1957 yılında İstanbul Karaköy’de kurulan ve yalnızca paslanmaz çelik üretiminde uzmanlaşan Sarıtaş Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş., Yalova OSB’de yatırımına başladığı entegre paslanmaz çelik üretim tesisiyle, Türkiye’nin bu alandaki dışa bağımlılığını azaltmayı ve ihracat potansiyelini artırmayı amaçlıyor.
4 FAZDA HANGİ YATIRIMLAR ELE ALINACAK
2024 yılında Yalova OSB’de arazi alımıyla başlatılan yatırım süreci dört fazda hayata geçirilecek.
Yatırımının ilk iki fazı kapsamında kurulacak olan soğuk haddeleme tesislerinin 2027 yılında devreye alınması planlanıyor. Bu yeni kapasiteyle birlikte Sarıtaş, yılda 400.000 ton üretim kapasitesi ile 500 kişilik ek istihdam sağlayacak.
2028 yılında faaliyete geçmesi planlanan üçüncü etap sıcak haddeleme tesisiyle toplam üretim 800.000 tona, istihdam 700 kişiye ulaşacak.
2030 itibarıyla devreye girecek çelik ergitme tesisiyle birlikte, tüm üretim süreçleri (melt-to-finish) tek çatı altında toplanacak. Böylece 1.200 kişiye doğrudan istihdam sağlayan tam entegre bir tesis yapısı tamamlanmış olacak.
Yatırımla ilgili “Bu yatırım, Türkiye’nin sanayi bağımsızlığına atılmış güçlü bir adımdır” değerlendirmesinde bulunan Sarıtaş Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Ercüment Sarıtaş, şu açıklamayı yaptı:
“Yalova OSB’de başlattığımız bu entegre tesis yatırımı yalnızca bir kapasite artışı değil; Türkiye’nin paslanmaz çelikte yerli ve milli üretim gücünü artırma, dışa bağımlılığını azaltma ve yüksek katma değerli sanayi modelini güçlendirme adımıdır. Bu yatırımla birlikte ergitmeden son ürüne kadar tüm zinciri bünyemizde yönetecek hem iç pazarın hem de ihracatın ihtiyaçlarını yerli kaynaklarla karşılayacağız. Sanayide egemenliğin yolu, kendi hammaddesini kendi işleyebilen entegre yapılardan geçiyor. Biz de bu vizyonla ilerliyoruz.”
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE DİJİTAL ALTYAPI ODAKLI TASARIM
Yatırımın mühendislik planlaması sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda yürütülüyor. Tesislerde enerji verimliliği yüksek ekipmanlar, proses otomasyon sistemleri, dijital izlenebilirlik çözümleri ve atık geri dönüşüm altyapıları yer alacak. Böylece Sarıtaş Paslanmaz Çelik, üretim performansı kadar çevresel sorumluluk açısından da sektöre örnek olmayı hedefliyor.
GEBZE TESİSLERİ İLE TAM ENTEGRASYON
Sarıtaş’ın halihazırda Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde 350 kişilik uzman kadrosuyla sektörde faaliyet gösteren, 750.000 ton/yıl işleme kapasitesine sahip mevcut işleme merkezi, yeni entegre tesis ile eş zamanlı çalışacak. Şirket burada; dilme, boy kesme, taşlama, boyama, özel yüzey işlemleri ve parmak izi önleyici kaplama gibi katma değerli hizmetlerini sürdürerek sanayiye esnek ve yüksek kaliteli çözümler sunmaya devam edecek.
“GELECEĞE ÜRETİMLE, YATIRIMLA VE İŞ BİRLİĞİYLE YÜRÜYORUZ”
Ercüment Sarıtaş sözlerini şu ifadelerle tamamladı: “65 yıldır bu ülkede sanayiye inanıyor, üretimin dönüştürücü gücünü savunuyoruz. Bugün 74 ülkeye ihracat yapan bir marka olarak, bu yatırımla yalnızca üretim gücümüzü değil, Türkiye’nin globaldeki itibarını da büyütüyoruz. Sarıtaş, yalnızca bir üretici değil; beyaz eşya, otomotiv, gıda, makina imalat, enerji, kimya, savunma sanayi, gemi inşa ve inşaat gibi sektörler başta olmak üzere sanayiye çözüm ortaklığı sunan bir yapıdır. Geleceğe üretimle, yatırımla ve iş birliğiyle yürüyoruz.”
74 ÜLKEYE İHRACAT YAPIYOR
1957 yılında İstanbul Karaköy’de kurulan Sarıtaş Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş., Türkiye’nin en köklü paslanmaz çelik üreticilerinden biridir. İstanbul Ataşehir’deki genel merkezi ve Gebze OSB’deki modern üretim tesisiyle yıllık 750.000 tonu aşan işleme kapasitesine sahiptir. Beyaz eşya, enerji, otomotiv, makine, kimya, gemi inşa gibi stratejik sektörlere hizmet veren Sarıtaş, 74 ülkeye ihracat yaparak paslanmaz çelik ihracatında da öncü kurumlar arasında yer alıyor. Yüzde yüz yerli sermaye yapısıyla faaliyet gösteren Sarıtaş, paslanmaz çelik işleme alanında Türkiye’de lider konumda bulunuyor. Şirket, sürdürülebilir üretim politikaları doğrultusunda, uluslararası kalite standartlarına uygun hizmetler sunuyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ağustos ayına ilişkin konut satışı istatistiklerini açıkladı.Türkiye genelinde konut satışı sayısı, Ağustos’ta geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 6,8 artışla 143 bin 319’a çıktı.
İzmir’de ise konut satışları yılın ilk 8 ayında geçen yıla göre yüzde 30 artarak 57 bin 374’e ulaştı.
İzmir’in Türkiye’nin her yerinden talep görmeye devam ettiğini dile getiren İzmirli inşaat sektörü temsilcileri, faiz indirimi ve yeni arsa üretilmesinin önemine dikkat çekti.
Gayrimenkulün ülkemizde en güvenli yatırım aracı olduğunu dile getiren sektör temsilcileri, talep artışında yeni zamlara yakalanmadan harekete geçen yatırımcıların etkisinin büyük olduğunun da altını çizdi.
Müteahhitler Federasyonu (MÜFED) Başkanı Ayhan Sulak: KONUT ÜRETİMİ VE SATIŞLARI ARTIYOR İzmirde gayrimenkul sektörüne olan talep devam ediyor. Depremler sonrası vatandaşımızın depreme dayanıklı ve güvenilir konut arayışının yanı sıra; kira bedellerindeki artışlardan dolayı konut alımı hızlandı. Önümüzdeki dönemde, konut maliyetlerinin artacağını düşünen yatırımcılar da ilk 8 ayda konut satışlarını artırdı. Bu hareketliliğin devam etmesi için konut fiyatlarındaki artışın en büyük sebebi olan arsa sorununun çözüme ulaşması gerekiyor. Mevcut arsa fiyatlarının ve kat karşılığı oranlarının yüksek olmasından dolayı arzda sorun yaşanıyor. Bu sorunun giderilebilmesi için yeni konut alanları oluşturulmalı. Ülkemizin en öncelikli sorunu depreme karşı, kentsel dönüşüme öncelik vermeliyiz. Bu konuda ivedilikle tedbir almalıyız. Depreme dayanıklı, güvenli ve yeni konut alımına ulaşılabilmesi için konut kredi faiz oranları düşürülmeli. Önümüzdeki dönem meslektaşlarımız için hazırlık süreci olacaktır. Yılın son çeyreği ve yeni yılda da konut üretimi ve satışlarının artacağını düşünüyorum
Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Kenan Kalı: KONUT ALMAK İSTEYENLER SON ÇEYREĞİ İYİ DEĞERLENDİRMELİ Merkez bankasının faiz indirimi devam edecek. Faiz indirimlerine paralel olarak, konut fiyatları da önümüzdeki birkaç ay içinde tırmanışa geçecek. Konut almak isteyenlerin yılın son çeyreğini iyi değerlendirmesi gerekiyor. Konuttaki fiyat artış trendi sonbahar ve kış aylarıyla birlikte hızlanacaktır. Bankaların reel faiz getirisi yüksek olduğu için yatırımcıların bugüne dek birikimlerini bankada değerlendirdi. Şimdi, elde edilen bu mevduat faizini yatırıma çevirme dönemi geldi. Konut yatırımı yapmak isteyenler eğer imkanları varsa önümüzdeki süreci iyi değerlendirmeli. Artık sıfır ev almaya insanların bütçeleri yetmeyecek. Müteahhitler de çok yüksek maliyetlerle inşaat yapıyor. Konut talebi de artacağı için konutlar yüzde 40’a yaklaşan artışlarla satışa sunulacak. Artık en uygun fiyata ev alınacak gün bugün, yarın fiyatlar bugünden de yüksek olacak.
Sirius Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Barış Öncü: FAİZ İNDİRİMİ YATIRIMCILARI HAREKETLENDİRİR Yılın ilk çeyreğinde Mart ayına kadar hareketlilik vardı. Mart sonunda yaşanan olaylar nedeniyle bu hareket azaldı. Sektörel olarak baktığımızda Eylül ayı itibariyle yeniden hareketlenme görüyoruz. Faiz indirimi Eylülde olduğu gibi Ekim ayında da devam ederse bu hareket daha da hissedilir olacaktır. İnşaat sektörü maalesef şu anda maliyetinin altında satış yapıyor. Hatta belki de bir ilk olarak işçi maliyeti, malzeme maliyetinin finans endeksini de geçmiş durumda. Çünkü bütün kalifiye elemanlar doğudaki deprem bölgesine gitti. Bizim bulabildiğimiz işçiler ve ekipler ise yüksek rakamlar talep ediyor. Maliyetlerin artması nedeniyle konut fiyatları da artmayı sürdürecek. Bence imkanı olanlar bu dönemde konut satın almalı. Çünkü ileride refinansman yapma imkanı da bulacaklar.
Tanyer Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Münir Tanyer: KONUT YATIRIMI GÜVENLİ LİMANDIR Hem sıfır, hem de ikinci el konut talebi artıyor. İnsanlar gerekli kredilere ulaşmakta hala zorlanıyor. Sektörün genelinde konut kredi faizlerindeki başlayan düşüşün devamı beklentisi bulunuyor. Tüm dünyada ekonomide zaman zaman dalgalanmalar olabiliyor. Bu dalgalanmaların geçici olduğunu bilerek hareket etmeliyiz. Enflasyon hedeflerinin korunması, sıkı para politikalarının devam etmesi çok önemli. Pandemiden beri yeterince konut üretilmiyor; fakat talep hala canlılığını koruyor. Şu anda yeni başlayan, yapımı devam eden projeler herkes için önem taşıyor ve kıymetli. İnsanlar konut yatırımını güvenli liman olarak görüyor. İzmir bana göre Türkiye’nin parlayan yıldızı. Yaşam biçimi, iklimi, ulaşım kolaylığı ve tatil merkezlerine olan yakınlığı nedeniyle nitelikli göç almaya devam ediyor. Bu nedenle talep artışı da sürüyor.
Normkar İnşaat Satış Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü Özkan Yalaza: KONUT ALMAK İSTEYENLER HAREKETE GEÇMELİ Konut satışlarının artmasında merkez bankasının uyguladığı faiz indiriminin payı büyük. Faizler indikçe konut fiyatları da yukarı yönlü ivmeleniyor. Kur korumalı mevduat uygulaması da sona erdi. İnsanlar elindeki parayı fiyatlar daha da artmadan konuta yatırmak istiyor. Yeni yılla birlikte rayiç bedeller ve alım satım vergilerinde de düzenleme yapılacağı söyleniyor. Öte yandan fiyatlar uzun süredir stabil gidiyor. Bence şu anda yatırım için doğru bir zaman. Çünkü yılbaşından sonra kiralama ve konut fiyatlarının 2026 yılında yüzde 70’e varan oranda artması da söz konusu. Bugün harekete geçmeyenler için yarın geç olabilir.
Coordinat Yapı Kurucu Ortağı Onur Durmuş: KONUT TALEBİ ARTARAK DEVAM EDİYOR Konut ihtiyacı Türkiye’de geçerliliğini sürdürüyor. Özellikle İzmir, yoğun göç alan bir bölge olduğu için hem kiralık hem de satılık konutlara olan talep her dönemde canlı kalıyor. İnsanlar, banka faizlerinden veya diğer yatırım araçlarından elde ettikleri gelirleri nakite çevirerek güvenilir bir liman olarak gördükleri konuta yöneliyor. Artık herkes için konut, en güvenli yatırım aracı olarak kabul ediliyor. Öte yandan artan enflasyon, malzeme ve işçilik maliyetlerini ciddi biçimde yükseltmiş durumda. Uzun süredir durağan seyreden konut fiyatlarının, faiz indirimleriyle birlikte yeniden artışa geçeceğini öngörüyoruz. Yeni yılla birlikte bu artışın etkilerini daha net hissedeceğiz. Dolayısıyla konuta yatırım yapmak isteyenlerin 1+1 ya da 2+1 demeden bir an önce harekete geçmesi gerekiyor. Çünkü zaman yatırımcının aleyhine işliyor ve konut sahibi olmak giderek zorlaşıyor. Bu noktada, özellikle arsa maliyetlerinden başlayarak inşaat sektörüne yeni destekler sağlanmalı. Vatandaşlarımız hem sağlam, hem de uygun fiyatlı konutlara ulaşabilmeli
İzmir’de Temmuz 2024’te durdurulan inşaat süreçleri, Örnekköy 3. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi’nde çözüme kavuştu. S.S. İş Dünyası Konut Yapı Kooperatifi ile İZBETON A.Ş. arasında imzalanan yeni protokol duyuruldu.
İzmir’de Temmuz 2024’te durdurulan inşaat süreçleri, Örnekköy 3. Etap Kentsel Dönüşüm Projesi’nde çözüme kavuştu. S.S. İş Dünyası Konut Yapı Kooperatifi ile İZBETON A.Ş. arasında imzalanan yeni protokol duyuruldu.
Kooperatif, protokol ile ile projede inşaat çalışmaları yeniden başlayacağını açıkladı. Anlaşma sayesinde kooperatif üyeleri, belirlenen ödeme planı çerçevesinde en geç iki yıl içinde konutlarına kavuşacak.
“Temmuz 2024’te inşaatların durdurulmasıyla başlayan süreç, Örnekköy 3. Etap Projesi’nde çözüme kavuştu. Yüklenici kooperatif olan S.S. İş Dünyası Konut Yapı Kooperatifi ile İZBETON A.Ş. arasında imzalanan protokol, projeyi yeniden hayata geçirdi.
Yaklaşık iki hafta önce taraflarca imzalanan Niyet Protokolü, kooperatifin 25 Eylül’de gerçekleştirilen Olağanüstü Genel Kurulu’nda kabul edilerek resmileşti. Bugün ise yapılan tadilat ile mevcut protokol yeniden yürürlüğe girdi. Kooperatif yönetiminden yapılan açıklamada, inşaatın İZBETON A.Ş.’nin ihale ettiği firma tarafından yürütüleceği ve kooperatifin üstleneceği ödemeler karşılığında en geç 2 yıl içerisinde üyelerin konutlarına kavuşacağı belirtildi.
Açıklamada ayrıca, üyelerle belirlenen ödeme planının projeyi çözüme kavuşturmasının hem kooperatif hem de İzmir için önemli bir kazanım olduğu vurgulandı. Yönetim, diğer etaplarda da benzer imzaların atılmasıyla sorunların kısa sürede çözüme kavuşacağına inandıklarını ifade etti.
Folkart, bağımsız parsellerde, villa imarlı arsaları satışa sunacak. Arsa sahipleri, mimari bütünlüğün sağlanması için çizimleri ve planı Folkart tarafından yapılmış konutları “çelik villa” ya da “betonarme villa” olarak yaptırabilecek.
Folkart, Folkart Arsa markasıyla villa imarlı arsa satışına başlayacak.
Şirket, bu kapsamda ilk adımı Dikili Çandarlı’da atacak.
Şirketten yapılan açıklamada, “Folkart’ın satışa sunacağı villa imarlı, inşaat ruhsatı almaya hazır arsaların tapuları, satış sırasında hemen teslim edilecek. İsteyenler altyapılı villa imarlı arsalar üzerinde, ortak bir mimari bir dil oluşması için, mimari çizimi ve planları Folkart tarafından tamamlanmış konutlar yaptırabilecek. Konutların yapım süreçleriyle ilgili, Folkart isteyenleri çelik villa ya da betonarme villa imalatı yapan güvenilir, tecrübeli, anlaşmalı firmalara yönlendirecek. Böylece arsa sahipleri uygun rakamlarla konut da edinmiş olacaklar. Süreç Folkart’ın denetiminde gerçekleşecek. Folkart, söz konusu alanda 2+1, 3+1, 4+1 seçenekleriyle, tüketicinin gezip görüp daha kolay karar verebileceği ‘örnek villalar’ hazırlayacak.” denildi.
“Arsa konusunda ilk projenin Dikili Çandarlı’da hayata geçeceğini, bu alanda da çok iddialı olduklarını vurgulayan Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, “20 yıldır binlerce aileyi konut sahibi yaptık. İnsanın hakettiği her alanda kalite çizgisine sahip, spa, spor alanları, yüzme havuzları ve benzeri imkanları yeni yaşam alanlarında bütünleştirerek, insanlara sadece konut değil, aileleriyle birlikte mutlu olacakları yaşam tarzları yarattık. Bulunduğumuz tüm lokasyonların çehresini değiştirdik. Şimdi yeni bir görevimiz var. Artık tüm tüketicilerin önce arsa, sonra konut sahibi olabilecekleri, yeni bir proje geliştirdik. Güven veren, şeffaf anlayışımızla arsa sektörüne giriyoruz. İnsanlar için hayallerindeki evi kurabilecekleri, geleceğe güvenle bakabilecekleri bir sistem inşa ediyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın duyurduğu 500 bin sosyal konut projesinde tanıtım ekim ayında, başvurular ise yıl sonunda tamamlanacak. İstanbul’da kiralık sosyal konutlar da hayata geçirilecek.
Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut kampanyasında tanıtım ve başvuru süreçlerine ilişkin detaylar şekilleniyor. Tanıtım toplantısının ekim ayında gerçekleştirilmesi, başvuruların ise yıl sonuna kadar tamamlanması öngörülüyor. Bu dev proje kapsamında öncelikli olarak İstanbul’da kiralık sosyal konutların hayata geçirileceği belirtildi.
SOSYAL KONUT PROJESİ DETAYLARI
Projenin tanıtım toplantısında, konutların illere göre dağılımı, konut tipleri ve başvuru ile satış bedelleri gibi kritik bilgiler kamuoyu ile paylaşılacak. Tanıtımın ardından başlayacak başvuru süreci, yıl sonuna kadar devam edecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 29 Eylül’deki Kabine Toplantısı’nda duyurduğu proje için düğmeye basıldığı ve gençlere, şehit ve gazi yakınlarına, üç çocuklu ailelere öncelik verileceği daha önce açıklanmıştı.
KİRALIK SOSYAL KONUT UYGULAMASI
Sosyal konut projesinin yanı sıra, dar gelirli aileleri rahatlatmak amacıyla ilk kez kiralık sosyal konut uygulamasına geçileceği ve bu uygulamanın öncelikle İstanbul’da hayata geçirileceği bildirildi. Bu kapsamda inşa edilecek konutlar, uygun şartlarla kiralanabilecek. Proje kapsamında 500 bin konut inşa edilecek ve deprem bölgesinde hak sahibi olmayanlar ile gençlere, üç çocuklu ailelere ve şehit-gazi yakınlarına özel kontenjanlar ayrılacak. Konutlar ağırlıklı olarak 2+1 ve bazı 3+1 dairelerden oluşacak ve yüzde 10 peşinat ile 240 aya kadar vade imkanı sunulacak.
BAŞVURULAR VE ARSA ÇALIŞMALARI
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, konut yapımına uygun arsaların belirlenmesi için 81 il valiliğine yazı göndermişti. Bu çalışmaların büyük ölçüde tamamlandığı, az sayıda ilde ise halen devam ettiği bilgisi paylaşıldı. Proje, 81 ilde ve bu illere bağlı bazı ilçelerde hayata geçirilecek. Başvuruların e-Devlet üzerinden açılacak bir sistem aracılığıyla alınacağı ve daha önceki projelerde olduğu gibi sembolik bir başvuru bedeli talep edileceği belirtildi. Konutların inşa edileceği bölgeler ve il bazında konut sayıları gibi ayrıntıların önümüzdeki günlerde netleşmesi bekleniyor.
Gebze Millet Bahçesi içerisine şehit yakınları ve gazilerin kullanımı için sosyal tesis inşa ediliyor.
Gebze Millet Bahçesi içerisine şehit yakınları ve gazilerin kullanımı için sosyal tesis inşa ediliyor.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen “Gebze Şehit Yakınları ve Gazi Evi Projesi”nde temel atma çalışmaları tamamlanarak kolon imalatına geçildi. Proje tamamlandığında tesisin, şehit aileleri ve gaziler için bir sosyal buluşma noktası olması hedefleniyor.
Toplam 2 bin 674 metrekarelik proje alanı üzerinde hayata geçirilen tesisin, 300 metrekaresi betonarme bina olarak inşa edilecek. Proje bünyesinde ayrıca 25 araçlık otopark, 800 metrekare yeşil alan ve 300 metrekare sert zemin düzenlemesi yapılacak.
Tesiste 64 kişilik konferans salonu ile kadın ve erkekler için ayrı mescitlerin yer alacağı belirtildi.
Yeni hastane inşaatında ilimizde bir ilk gerçekleştirildi: Deprem izolatörleri ile donatılan yapı, olası sarsıntılara karşı can ve mal güvenliğini artıracak.
Projeyi üstlenen Eren Ailesi ise maddi güçlerinin yanı sıra toplum yararını gözeten vizyoner yaklaşımıyla örnek oldu. Modern sağlık tesisi, Eren Ailesi’nin Bitlis halkına olan bağlılığını ve şehrin geleceğine yaptığı katkıyı simgeliyor.
İnşaat Mühendisleri Odası Bitlis İl Temsilciliği, ilimizde ilk kez uygulanan bu yeniliğin kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ederken, ihtiyaç duyulacak her türlü mühendislik hizmeti için hazır olduklarını kamuoyuna duyurdu.
Antalya’nın Manavgat ilçesinde Akas Enerji tarafından yapılacak 3 yıldızlı turizm tesisi, 82 oda ve 164 yatak kapasiteli olacak.
Antalya’nın önde gelen turizm merkezlerinden Manavgat’ta, bölgeye yeni bir yatırım geliyor. Akas Enerji Limited Şirketi tarafından yürütülecek proje kapsamında, Sorkun Mahallesi’nde 2.757 metrekarelik alana sahip 2274 ada 2 parsel üzerinde modern bir turizm konaklama tesisi inşa edilecek.
Toplam 82 oda ve 164 yatak kapasitesi ile planlanan tesisin, 3 yıldızlı standartlarda hizmet vermesi hedefleniyor. Projenin toplam yatırım maliyeti ise 97 milyon 753 bin TL olarak açıklandı.
Bölge turizmine katkı
Yeni tesis, Manavgat’ın konaklama kapasitesini artırarak bölge turizmine ekonomik ve sosyal açıdan katkı sağlaması bekleniyor. Hem yerli hem yabancı turistlere hitap edecek şekilde tasarlanan otelin, Manavgat’ın turizm çeşitliliğini güçlendirmesi öngörülüyor.
İstihdam ve ekonomik katma değer
Yatırımın hayata geçirilmesiyle birlikte bölgedeki istihdam olanaklarının genişlemesi ve yerel ekonomiye ek katma değer yaratılması bekleniyor. Ayrıca tesisin, Manavgat’ın sürdürülebilir turizm potansiyeline katkı sağlayarak turizm sezonunu 12 aya yayma hedeflerine de destek sunacağı ifade ediliyor.
Yozgat’ta yapımı tamamlanan TOKİ konutları anahtar teslim töreni ile hak sahiplerine teslim edildi.
Yozgat’ta Menekşe Evleri TOKİ yerleşkesinde tamamlanan dairelerin anahtar teslim töreni gerçekleştirildi. Projenin ayrıntılarından söz eden Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü İzzet Yılmaz, “338 hak sahibi ile 2022 yılında yüzde 100 mutabakata varılarak Türkiye’de ilk defa bir kentsel dönüşüm alanında tüm hak sahipleri ile uzlaşma sağlanmıştır. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’mızca bugüne kadar 48 ay boyunca hissedarlar dahil olmak üzere 338 hak sahibine toplam 17 milyon 540 bin 200 lira kira yardımı yapılmıştır. Projede toplam 53 bin 360 metrekare inşaat alanımız ve 14 blok sayımız bulunuyor. Bloklardan 2 blok 92 metrekare 2 artı 1 konseptinde, 3 blok 121 metrekare 3 artı 1 konseptinde ve 9 blok 139 metrekare 3 artı 1 konseptinde projelendirilmiştir. Toplam konut sayımız 301 toplam iş yeri sayısı 22 otopark sayısı 10 tanesi engelli olmak üzere 190’dır. Proje kapsamında üretilen 184 konut ve 9 iş yerinin hak sahiplerine dağıtımına bugün itibariyle başlanmıştır. Geriye kalan 117 konut ve 13 iş yeri daha sonraki süreçte satışa sunulacaktır” dedi.
Yozgat Valisi Mehmet Ali Özkan ise “Emekleri olan arkadaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Anahtarlarını alacak, mutlu yuvalarına kavuşacak insanlarımıza hayırlı olsun dileklerimi iletiyorum” dedi.
Protokol üyelerinin hak sahiplerine anahtar tesliminin ardından örnek dairelerin gezilmesiyle program sona erdi.
Aydın Efeler’de TOKİ tarafından inşa edilen sosyal konut projesinde sona yaklaşılıyor. Yaklaşık 4 bin 35 kişinin taşınması beklenen projede 2027 Ağustos’ta teslimatların başlaması planlanıyor.
Aydın’ın Efeler ilçesinde Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından yapımı sürdürülen sosyal konut projesi önemli bir aşamaya geldi. Proje tamamlandığında yaklaşık 4 bin 35 kişi yeni konutlarına taşınacak.
SAVRANDERE TOKİ PROJESİ
Aydın Efeler ilçesi Savrandere Mahallesi’nde TOKİ’nin yürüttüğü sosyal konut projesinde inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. 2024 yılında zemin etütleri tamamlandıktan sonra temeli atılan bu projede bin 5 konut, 10 dükkanlı bir ticaret merkezi ve bir cami inşa ediliyor. Projede yer alan 7 katlı 58 blokta 2+1 ve 3+1 tipinde daireler bulunuyor. Toplam inşaat alanı 136 bin 573 metrekare olan projenin cami alanı ise bin 937 metrekareye ulaşıyor.
TESLİMAT VE İLAVE KONUTLAR
İnşaatın 3 yıl sürmesi planlanan projenin teslimlerinin 2027 yılının Ağustos ayında başlaması öngörülüyor. Aydın-Muğla Karayolu üzerinde stratejik bir konumda yer alan bu proje, bölgeye yeni bir cazibe merkezi kazandırarak şehrin görünümünü değiştirecek. Savrandere TOKİ projesi, Aydın genelinde inşa edilecek 6 bin 800 sosyal konutun önemli bir kısmını oluşturuyor. Ayrıca, projeye 250 konut daha eklenmesi planlanıyor. Hak sahipleri, TOKİ tarafından duyurulacak tarihte belirilecek bir bankanın şubesinde Gayrimenkul Satış Sözleşmesi imzalayacaklar.
Niğde 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde yatırımcılar için önemli bir adım atıldı. Bölgenin ilk ön tahsis sözleşmesi, karton kutu ambalaj üretimi yapacak olan firma ile imzalandı.
Valilik makamında gerçekleştirilen imza töreninde sözleşmeye; Niğde Valisi ve OSB Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Çelik, Niğde Belediye Başkanı ve OSB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emrah Özdemir ile firma yetkilisi Şahabettin Özkan imza attı. Törende konuşan Vali Cahit Çelik; Niğde 2. Organize Sanayi Bölgesi’nin stratejik konumu, güçlü enerji altyapısı, modern arıtma tesisleri, ulaşım kolaylığı ve teşvik avantajlarıyla bölgeye değer katacağını belirtti. Çelik; “Niğde 2. OSB, üretim ve istihdamın yeni adresi olacak” ifadelerini kullandı.
BAŞVURULAR 6 EKİM’DE BAŞLIYOR
Öte yandan Niğde 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde ön tahsis başvurularının 6 Ekim’den itibaren devam edeceği ve yatırım yapmak isteyen firmaların avantajlı şartlardan yararlanmak için başvurularını yapabileceği bildirildi.
Sason ilçesinde uzun süredir beklenen Toplu Konut İdaresi (TOKİ) projesi kapsamında inşa edilecek konutların yapımına resmen başlandı.
Proje kapsamında 106 daire ve 5 ticari dükkân yer alacak. Modern şehircilik anlayışıyla hayata geçirilen konutların, ilçedeki konut ihtiyacına önemli bir katkı sunması hedefleniyor.
Sason ilçesinde vatandaşların yaşam kalitesini artırmaya yönelik çalışmalar kapsamında başlatılan TOKİ konut projesi, modern mimarisi ve sosyal donatı alanlarıyla dikkat çekiyor. Proje kapsamında inşa edilecek konutların yanı sıra yer alacak 5 dükkân, hem bölgedeki ticari hareketliliği artıracak hem de günlük ihtiyaçların karşılanmasına katkı sağlayacak.
İnşaat çalışmalarının başlamasıyla birlikte ilçede hem istihdamın hem de ekonomik hareketliliğin artması bekleniyor. Projenin tamamlanmasının ardından konut sahibi olacak vatandaşlar, daha konforlu, güvenli ve düzenli bir yaşam alanına kavuşacak.
Yetkililer, TOKİ konutlarının sadece bir barınma alanı değil, aynı zamanda sosyal yaşamı destekleyen, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir yapılar olduğunu vurgularken; konutların belirlenen süre içerisinde tamamlanarak hak sahiplerine teslim edilmesi için çalışmaların titizlikle sürdürüldüğünü belirtti.
Sason halkı tarafından memnuniyetle karşılanan proje, ilçede konut alanında yaşanan sorunlara kalıcı bir çözüm sunarken, modern şehirleşme yolunda atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Giresun 1. Organize Sanayi Bölgesi Altyapı Tadilat İhalesi Tamamlandı
Giresun 1. Organize Sanayi Bölgesi’nin altyapı tadilat ihalesi, 25 Eylül 2025 tarihinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda gerçekleştirildi. Yaklaşık iki yıldır gündemde olan ve Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır tarafından yakından takip edilen 95 milyon 951 bin 658 TL değerindeki ihale, bölgenin altyapı sorunlarının çözümüne yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Giresun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Çakırmelikoğlu, ihale süreciyle ilgili yaptığı açıklamada, “Giresun 1. Organize Sanayi Bölgesi’ne ait yol, yol drenajı, atık su, yağmur suyu, içme ve kullanma suyu inşaatı ihalesinin tamamlanması ve yakın zamanda yatırım çalışmalarının başlayacak olması bizler için büyük bir mutluluk kaynağıdır. Bakanlıkta dört firmanın katıldığı ihalede, Egemen İnşaat-Mehmet Lütfü Candır Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin teklifi kabul edilmiştir. Hedef, bölgemizin eksiklerinin 2026 yılı Haziran ayı sonuna kadar tamamlanmasıdır. Bilindiği üzere, bölgenin yol, su ve altyapı eksikleri yatırımcılarımızı mağdur etmekte, güvenlik ve sağlıklı üretim açısından sorunlar yaratmaktaydı. Yaklaşık iki yıldır Bakanlık düzeyinde sürdürülen girişimler ve Bakanımız Sayın Kacır’ın yakın ilgisi sayesinde süreç başarıyla tamamlanmıştır,” dedi.
Çakırmelikoğlu, yatırımın bir yıl içinde tamamlanmasını hedeflediklerini belirterek, “2023 yılından bu yana bölgenin eksiklerinin giderilmesi için hazırlanan proje kapsamında emeği geçen Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mehmet Fatih Kacır’a, Giresun Valimize, Giresun Milletvekillerimize ve Giresun Organize Sanayi Bölgesi yönetim kurulu üyelerimize teşekkürlerimizi sunarız,” ifadelerine yer verdi.
Konya’nın Selçuklu ilçesinde, Dikilitaş Mahallesi’nde yer alan bir yapı otel işletmesine dönüştürülüyor. Dağ Mühendislik Müteahhitlik Tic. ve San. A.Ş. tarafından yürütülen proje için 84 milyon 450 bin TL yatırım yapılması planlanıyor.
Konya ili Selçuklu ilçesi Dikilitaş Mahallesi, 20724 ada 5 parsel adresinde bulunan yapı, otel işletmeciliği faaliyetine dönüştürülecek. Toplam 70 oda kapasiteli olacak tesisin kapladığı alan tapuda bin 364 metrekare olarak kayıtlı.
Binada revize yapılacak
Tesis binası hazır durumda bulunuyor. Hâlihazırda şirket adresi olarak kullanılan yapının odalarında dekorasyon ve yapısal revizeler yapılarak otele dönüştürüleceği belirtildi.
Dağ Mühendislik’in ÇED süreci başlayan otel için öngördüğü proje maliyeti 84 milyon 450 bin TL olarak açıklandı.
İstanbul ili, Pendik ilçesi, Zeytinağılı Mevkii, 0 nolu ada, 4741 nolu parsel 960 m2 mevkiindeki DMR İnşaat Adi Ortaklığı tarafından yapılması planlanan Otel (72 Oda) projesi ile ilgili olarak ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir’ kararı verildi.
Proje kapsamında otelin 72 odalı olması, ilk 7 katta 7’şer oda,8.katta 6 oda, 9.katta 5 oda,10 ve 11. Katlarda ise 6’şar oda olacak şekilde 11 adet normal kattan oluşması, otelin 3 kat bodrum katı, zemin katı ve bir adet asma katı olması planlanıyor. Bodrum katlarda sığınak, otopark, depo, havuz, ıslak alan ve toplantı odaları, mutfak bulunacak olup zemin katında ise bilgi işlem, büro, vestiyer, lobi bulunuyor.
Aksaray Organize Sanayi Bölgesi’ne yapılacak yeni atık su arıtma tesisi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından finanse ediliyor. Bu yatırım, bölgenin çevresel sürdürülebilirliğini artırmayı ve yeni yatırımları çekmeyi hedefliyor.
Aksaray Organize Sanayi Bölgesi (OSB), büyümesini sürdürürken çevresel sürdürülebilirliğe de önem veriyor. Yeni bir atık su arıtma tesisi yatırımıyla, mevcut sanayi kuruluşlarının atık yönetimi iyileştirilecek ve yeni yatırımcılar için güçlü bir altyapı sağlanacak.
SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI DESTEĞİ
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ihale edilen ve finanse edilen proje, merkezi hükümetin çevreci sanayi politikalarına verdiği önemi gösteriyor. Aksaray OSB Bölge Müdürü Ali Bay, projenin sadece altyapıdan ibaret olmadığını, Aksaray’ın çevreye duyarlı kalkınma vizyonunun bir parçası olduğunu vurguladı.
YEREL VE GENEL KATILIM
Bay, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Aksaray Valisi Mehmet Ali Kumbuzoğlu, milletvekilleri Cengiz Aydoğdu ve Hüseyin Altınsoy, Aksaray Belediye Başkanı Dr. Evren Dinçer ve Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Koçaş’a teşekkürlerini iletti. Bu yatırımın, OSB ve Aksaray için büyük bir kazanım olduğunu belirtti.
ÇEVRECİ SANAYİLEŞME
Artmakta olan sanayi yatırımlarıyla birlikte çevre altyapısının da gelişmesi gerekiyor. Yeni arıtma tesisi, Türkiye’de çevreci sanayileşme modelinin bir örneği olarak gösteriliyor. Hedef, su kaynaklarının korunması, atık yönetiminin iyileştirilmesi ve çevre standartlarının yükseltilmesidir. Bu yatırım, OSB’nin büyüme potansiyelini destekleyip ulusal düzeyde yeni yatırımları Aksaray’a çekecek.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraki Kent Konut AŞ tarafından projelendirilen ve 144 konuttan oluşan Kartepe Evleri’nde inşaat çalışmaları eş zamanlı olarak devam ediyor.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraki Kent Konut AŞ tarafından projelendirilen ve 144 konuttan oluşan Kartepe Evleri’nde inşaat çalışmaları eş zamanlı olarak devam ediyor.
Sarımeşe Mahallesi’nde 16 bin 800 metrekare alan üzerine kurulan proje, bölgedeki yaşam kalitesini artırmayı ve modern şehircilik anlayışına katkı sunmayı hedefliyor. Sözleşmenin imzalanması ve yer tesliminin ardından yüklenici firmanın şantiye mobilizasyonunu tamamlamasıyla başlayan inşaat faaliyetleri, belirlenen iş takvimine uygun şekilde ilerliyor.
Toplam 12 bloktan oluşacak projede ekipler, farklı noktalarda çalışmaları eş zamanlı olarak yürütüyor. Bazı bloklarda temel donatı montajı büyük ölçüde tamamlanırken, diğer bloklarda grobeton dökümü, temel izolasyonu ve demir mastar atma gibi işlemler gerçekleştiriliyor.
Modern mimari çizgilerle tasarlanan projenin 365 gün içerisinde tamamlanması planlanıyor. Proje tamamlandığında sosyal donatı alanları, çocuk oyun parkları, spor salonları, otoparklar ve peyzaj düzenlemeleriyle bölge sakinlerine yeni bir yaşam alanı sunacak.
Türk Hava Kurumu Genel Başkanlığı, Torbalı ve Bergama’da bulunan arsalarında kat karşılığı bina yapımı için 10 Ekim’de ihaleye çıkarıyor.
Türk Hava Kurumu (THK) Genel Başkanlığı, İzmir’in Torbalı ilçesinde mülkiyetinde bulunan arsayı kat karşılığı inşaat yapımı için ihaleye çıkarıyor.
Kuruma ait Torbalı Mahallesi’ndeki 39 ada 78 parselde yer alan, 1.423,49 metrekare büyüklüğündeki taşınmaz, güncel imar planında konut alanı olarak belirlenmiş durumda. Emsal 2 ve ayrık nizam zemin-5 kat iznine sahip arsa üzerine yapılacak bina için yüklenici firmaya arsa payı karşılığı ödeme yapılacak.
İhale, 10 Ekim 2025 Cuma günü saat 10.00’da THK Genel Başkanlığı’nda kapalı zarf usulüyle gerçekleştirilecek. İşin süresi 360 takvim günü olarak belirlendi.
BERGAMA Türk Hava Kurumu (THK), İzmir’in Bergama ilçesi Ertuğrul Mahallesi’nde bulunan arsası için de kat karşılığı bina yapım ihalesine çıkıyor. THK Genel Başkanlığı tarafından yapılan duyuruya göre, mülkiyeti kuruma ait 26 ada 151 parselde yer alan 212,5 metrekarelik arsa için mevcut 5 katlı bina yıkılacak ve yerine kentsel dönüşüm kapsamında yeni bina inşa edilecek.
KENTSEL SİT ALANINDA Söz konusu parselin kentsel sit alanı içerisinde bulunduğu belirtilirken, yapılacak inşaat için gerekli tüm izinlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ilgili birimlerinden alınması yüklenici firmanın sorumluluğunda olacak.
540 takvim günü süresinde tamamlanması planlanan yapım işi, THKY-405 İhale Yönetmeliği hükümlerine göre “Kapalı Zarf Usulü” ile gerçekleştirilecek. İhale, 10 Ekim 2025 tarihinde saat 15.00’te THK Genel Başkanlığı’nda yapılacak.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), eylül ayına ilişkin hizmet, perakende ticaret ve inşaat güven endekslerini açıkladı. Güven endeksi, eylülde geçen aya kıyasla hizmet sektöründe yüzde 0,1 azalırken perakende ticaret sektöründe yüzde 0,4, inşaat sektöründe yüzde 3,6 artış gösterdi. Buna göre, mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi eylülde aylık bazda hizmet sektöründe yüzde 0,1 azalarak 111, perakende ticaret sektöründe yüzde 0,4 artışla 109,2 ve inşaat sektöründe yüzde 3,6 yükselişle 88,3 değerini aldı. Hizmet sektöründe eylülde geçen aya kıyasla son üç aylık dönemde iş durumu yüzde 0,1 ve gelecek üç aylık dönemde hizmetlere olan talep beklentisi yüzde 0,7 düşerken son üç aylık dönemde hizmetlere olan talep yüzde 0,7 artış gösterdi.
Belek’te TUI Blue Maviss ve Didim’de Akra Didim Resort & Spa 2026’da hizmete girecek. Tesisler, geniş konaklama kapasitesi, özel plajları ve spor olanaklarıyla turizme katkı sunacak.
TUI, 2026 yaz sezonu için hem Avrupa’da hem de Karayipler’de otel portföyünü büyütmeye hazırlanıyor. İtalya’nın Sardinya Adası’nda Budoni ve Matta Village’ın ardından üçüncü tesis olarak TUI Blue Pardu kapılarını açacak. Güneyde konumlanan otel; 145 odası, TUI Kids Club’ı, iki restoranı, iki barı ve tenis, padel ile futbol sahalarını kapsayan spor imkânlarıyla özellikle ailelere yönelik bir konsept sunacak. Genişleme adımlarından biri de İspanya’da olacak. Costa del Sol’daki 10 kilometrelik sahil şeridi üzerinde yer alan TUI Blue Yaramar, yenilenerek 2026’da yeniden hizmete girecek. 225 odalı tesis; deniz manzaralı havuzu, üç barı, iki restoranı ve fitness alanıyla öne çıkacak.
Türkiye’de ise iki yeni tesisin açılışı planlanıyor. TUI ile Barut Hotels iş birliğinde geliştirilen Akra Didim Resort & Spa, 359 odalı yapısı, lüks villaları, spa ve hamam hizmetleri ile spor odaklı konseptiyle dikkat çekecek. Tesiste tenis, padel ve pickleball sahaları yer alacak. 10 restoranı bulunacak otel, Didim Marina’ya 12 kilometre, Bodrum Havalimanı’na ise 80 kilometre mesafede olacak.
Bir diğer yatırım ise Belek’te gerçekleşecek. Nisan 2026’da açılması planlanan TUI Blue Maviss, 499 odası ve doğrudan havuz erişimine sahip aile odalarıyla hizmet verecek. Beş yüzme havuzu, çocuklara özel Splashpool, TUI Kids Club ve üç alakart restoranla ailelere hitap edecek tesis, yetişkinlere özel alanlarıyla da farklı beklentilere yanıt sunacak. Antalya Havalimanı’na 40 kilometre uzaklıktaki otelin kendine ait özel kum plajı bulunacak.
Türk sermayesi uluslararası pazarlardaki etkinliğini artırıyor, yatırımcılar yüzünü yurt dışına dönüyor. Apollo Assets, Dubai’nin önde gelen tasarım odaklı lüks gayrimenkul geliştiricisi Ellington Properties’in projelerini 27–28 Eylül’deki tanıtım günlerinde Türk yatırımcılarla buluşturmaya hazırlanıyor.
İSTANBUL — Ticaret Bakanlığı verileri, Türk yatırımcıların küresel arenadaki yükselişini gözler önüne seriyor. 2024 itibarıyla yurt dışında 2 bin 317 yatırıma imza atan Türk vatandaşları, gayrimenkul sektöründeki organizasyonlarla şimdi yüzünü farklı coğrafyalara dönüyor. Danışmanlık şirketi Apollo Assets, Dubai’nin önde gelen tasarım odaklı lüks gayrimenkul geliştiricisi Ellington Properties’in projelerini 27–28 Eylül’deki tanıtım günlerinde Türk yatırımcılarla buluşturmaya hazırlanıyor. The Ritz-Carlton, İstanbul’da düzenlenecek özel etkinlikte, yatırımcıların farklı pazarlara açılması için vizyoner bakış açısı yaratılması hedefleniyor.
“Bu işbirliği, kalite ve güven odaklı bir sinerjinin sonucu”
Türkiye’de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışı yatırımlarının yaklaşık %10’unu oluşturan Yakın Doğu, Ortadoğu ve Asya ülkeleri, özellikle inşaat ve gayrimenkul sermayesi yaratmak açısından öne çıkıyor. Yatırımcıların bu bölgeye yönelmesinin Türk sermayesinin uluslararası pazarlardaki etkinliğinin giderek artırdığının da bir göstergesi olduğunun altını çizen Apollo Assets kurucuları İlknur Atahan ve Altuğ Atahan, söz konusu işbirliğine dair şu açıklamada bulundu:
“Apollo Assets olarak vizyonumuz yatırımcılarımızı sadece Türkiye’de değil, global ölçekte de güçlü fırsatlarla buluşturmak. Dubai merkezli bir gayrimenkul şirketi olarak, bölgesel uzmanlığımızı ve uluslararası ağımızı yatırımcılarımızın hizmetine sunuyoruz. Ellington Properties, Dubai’nin en prestijli ve tasarım odaklı geliştiricilerinden biri. Onlarla yollarımız kesiştiğinde, yatırımcılarımıza Dubai’nin yükselen değerlerini İstanbul’da tanıtma fikri doğdu. Bu işbirliği, kalite ve güven odaklı bir sinerjinin sonucu.”
İstanbul’un hem yerli yatırımcıların hem de bölgeye gelen uluslararası sermayedarların buluşma noktası olduğunu aktaran Apollo Assets CEO’su Altuğ Atahan, “Dubai, global ölçekte vergi avantajları, güçlü kira getirisi, yatırımcı dostu mevzuatı ve istikrarlı büyüyen ekonomisiyle öne çıkıyor. Özellikle lüks konut segmentinde yüksek talep var. Türk yatırımcılar, bu pazarda hem güvenli mülk edinme hem de yüksek getiri elde etme fırsatını buluyor. Etkinliğimizle Dubai ile İstanbul arasında yatırım köprüsü kurmak istedik. Böylece yatırımcılar, Dubai projelerini yerinde görmeden İstanbul’da tanıyabilecek. Bu yalnızca bir lansman değil, aynı zamanda bir vizyonun da başlangıcı” diyerek değerlendirmelerine şunları ekledi:
“2014’te Dubai’de kurulan Ellington Properties, geçmiş yıllarda İstanbul’da bağımsız lansmanlar düzenlese de bu yılki lansmanında ilk kez bizimle işbirliği yapma kararı aldı. Bu stratejik adım, Ellington’un Türkiye pazarına olan ilgisini pekiştirirken, projelerini bizim bölgesel uzmanlığımızla birleşerek yatırımcılara daha güçlü ve güvenilir bir deneyim sunmasını sağlayacak.”
“Etkinliğimiz, Türkiye’den Dubai’ye güçlü bir yatırım köprüsünün ilk adımı olacak”
Dubai merkezli bir şirket olmanın getirdiği küresel bakış açısıyla yatırımcılarını farklı pazarlara açmaya devam edeceklerinin altını çizen Altuğ Atahan, “Ellington Properties ile başlayan bu süreç, Türkiye’den Dubai’ye uzanacak güçlü bir yatırım köprüsünün ilk adımı olacak. Etkinlikte katılımcılarımızla yatırımlarına değer katacak güncel projeleri ve özel danışmanlık fırsatlarını paylaşacağız. Dubai’de mülk edinme süreçleri ve uzun vadeli avantajlar hakkında detaylı bilgilendirme yapacağız. Katılımcılar, uluslararası network kurabilecek, farklı ödeme planlarını inceleyebilecek. Ellington Properties’in seçkin konut ve rezidans projelerini doğrudan keşfetme imkanı bulacak ve yatırımlarının finansal getirilerini öngörebilecek. Apollo Assets olarak biz de, her adımda danışmanlık desteği sunacağız” dedi.
Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mehmet Fatih Zeren, Manisa’nın en büyük mahallelerinden biri olan Muradiye Mahallesi’ne yeni bir hastanenin kazandırılacağını duyurdu.
Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mehmet Fatih Zeren, Sağlıklı Türkiye Yüzyılı Koruyan, Geliştiren Ve Üreten Manisa Sağlık Hizmetleri Sunumu gerçekleştirdi. Sağlık İl Müdürlüğü’nde gerçekleşen toplantıda Manisa’daki s sağlık hizmetleri ve sağlık yatırımlarını ele aldı. Zeren, Manisa’nın sağlık hizmetlerinde Türkiye ortalamasının üstünde hizmet verdiklerini kaydetti. Zeren, yeni sağlık yatırımlarıyla Manisa’nın sağlık alanında gücüne güç kattığını vurguladı.
Muradiye’ye 400 yataklı hastane geliyor
Manisa’nın Yunusemre ilçesine bağlı Muradiye Mahallesi’ne yeni bir hastane kazandırılıyor. Zeren, bölgede artan nüfusa dikkat çekerek sağlık hizmetlerinin daha güçlü verilebilmesi için modern bir hastane projesi hazırladıklarını belirtti. Zeren, yapılacak hastanenin 300 ila 400 yatak kapasitesine sahip olacağını ifade ederek, “Muradiye’ye kazandıracağımız butik hastane, hem kapasitesi hem de hizmet çeşitliliğiyle bölgenin sağlık yükünü önemli ölçüde hafifletecek” dedi.
Yeni bir Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi de yapılacak
Manisa’da 400 yıllık bir tarihe sahip olan Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi, günümüzde Manisa ve çevre illerden binlerce hastaya hizmet veriyor. Ancak, ihtiyaca cevap veremiyor. Zeren, kente ikinci bir Ruh Ve Sinir Hastalıkları Hastanesi açılacağını duyurdu. Zeren yeni hastanenin eskiye oranla daha modern ve sıkı güvenlik önlemleri olacağını açıkladı. Zeren, “Manisa’ya yüksek güvenlikli Ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesi geliyor. Yeri tam belli değil. Daha modern olacak. Yerini ilerleyen dönemlerde belirteceğiz” dedi.
Manisa’daki sağlık yatırımlarından bahseden Zeren, “İlçelerimizin tamamına yakınında hastanelerimiz yenilendi. 450 yataklı Akhisar Devlet Hastanesi ve 400 yataklı Salihli Devlet Hastanesi inşaatlarımız hızla yükseliyor. Yeni yapılan her iki hastanemizi de 2026 yılı içerisinde halkımızın hizmetine sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz. 20 Ünitlik Alaşehir Ağız ve Diş Sağlığı Merkezimizi hizmete açtık. Böylelikle ilimizdeki Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi sayımız 6’ya yükselmiş oldu. Şehzadeler ilçemizde eski Manisa Devlet Hastanesi’nin bulunduğu alana Şehzadeler Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi kazandırma planlamalarımız Sağlık Bakanlığımızla, Valiliğimizle koordineli olarak devam etmekte. Şu an için planlama aşamasında olan bu çalışmamız nihayete erdiğinde ayrıca bilgilendirme yapacağız. Saruhanlı İlçemizde 50 yataklı olarak planlanan yeni devlet hastanesi yapım ihalesi aşamasına gelmiş durumda. Arsa tahsisi yapılan 50 yataklı Sarıgöl Devlet Hastanesi ve 10 yataklı Köprübaşı Devlet Hastanesi için çalışmalar süratle devam etmekte. Hayırsever yardımıyla yapılan ve inşaat aşamasında olan Kırkağaç Devlet Hastanesi ek hizmet binasıyla, Proje aşamasında olan Gördes Devlet Hastanesi Ek Hizmet binalarıyla sağlık hizmetlerimizdeki mevcut gücümüze güç katmış olacağız” dedi.
Akhisar’da uzun süredir beklenen sağlık yatırımlarından biri daha hızla yükseliyor. Eski sigara fabrikası alanı içerisinde yapımı devam eden 450 yataklı devlet hastanesi inşaatı, bölge halkının sağlık hizmetlerine erişimini güçlendirecek dev bir proje olarak dikkat çekiyor.
Akhisar’da uzun süredir beklenen sağlık yatırımlarından biri daha hızla yükseliyor. Eski sigara fabrikası alanı içerisinde yapımı devam eden 450 yataklı devlet hastanesi inşaatı, bölge halkının sağlık hizmetlerine erişimini güçlendirecek dev bir proje olarak dikkat çekiyor.
Toplamda 18 bin 716 metrekarelik oturma alanına sahip olacak hastanenin 124 bin 233 metrekarelik kapalı inşaat alanı bulunuyor. Harfiyat çalışmalarının ardından temeli atılan proje, yoğun bir şekilde devam eden inşaat süreciyle hızla ilerliyor.
Yeni devlet hastanesi tamamlandığında 132 poliklinik, 97 yoğun bakım, 18 yenidoğan yoğun bakım, 19 ameliyathane ve 40 acil yatak kapasitesiyle Akhisar’a modern bir sağlık kompleksi kazandıracak. Toplamda 450 yatak kapasitesine sahip olacak hastane, bölgenin artan nüfus ve sağlık ihtiyacına yanıt verecek düzeyde planlandı.
Yetkililer, hastanenin 2026 yılı içerisinde tamamlanarak hizmete açılmasının hedeflendiğini belirtiyor. Projenin hayata geçmesiyle birlikte Akhisar’ın yalnızca Manisa’ya değil, çevre ilçelere de hizmet verecek güçlü bir sağlık altyapısına kavuşacağı ifade ediliyor.
Vatandaşların sağlık hizmetlerinden daha etkin, daha hızlı ve daha modern koşullarda faydalanmasını sağlayacak olan 450 yataklı devlet hastanesi, Akhisar’ın geleceğine yapılan en önemli yatırımlardan biri olarak gösteriliyor.
Cortex Tarım Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş., Beyoğlu’nun tarihi dokusu içinde 51 odalı otel projesi planlıyor. Galata Köprüsü ve Galata Kulesi’ne yakın konumuyla dikkat çeken yatırımın bedeli 339 milyon 669 bin TL olarak açıklandı.
İstanbul’un en turistik bölgelerinden biri olan Beyoğlu’na yeni bir otel yatırımı geliyor. Bereketzade Mahallesi, Bankalar Caddesi No:4 adresinde bulunan 170 ada 1 parselde, Cortex Tarım Turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından “Otel (51 oda) Projesi” hayata geçirilecek.
Toplam 443 metrekarelik alan üzerinde planlanan proje, 3 bin 630 metrekarelik kapalı alanı kapsayacak. Yapı; bodrum kat, zemin kat, asma kat, 6 normal kat ve çatı katından oluşacak şekilde tasarlandı.
Projenin bulunduğu alan, İstanbul’un simge yapılarıyla çevrili. Otel sahası, Galata Köprüsü’ne 160 metre, Galata Kulesi’ne 200 metre, Marmara Denizi’ne 220 metre, Karaköy İskelesi’ne ise 250 metre mesafede yer alıyor. Çevresinde çok sayıda turistik tesis ve banka bulunması da bölgenin canlı yapısını ortaya koyuyor.
Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başlayan projenin yatırım bedeli 339 milyon 669 bin TL olarak belirlendi.
Türkiye’nin turizm sektöründeki seyahat acentalarını temsil eden TÜRSAB’ta, Kasım ayında gerçekleşecek 26. Genel Kurul öncesi hareketlilik başladı. Turizm sektörünün, özellikle TÜRSAB camiasının çok yakından tanıdığı M. Nezih Hacıalioğlu, 23 Eylül Salı günü İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında TÜRSAB Başkan Adaylığını geniş kapsamlı bir açıklamayla kamuoyuna duyurdu.
“1997’de Başlayan Sektör Yolculuğum, Bugün Bir Değişim İçin Yola Çıkıyor”
Basın mensuplarıyla bir araya gelen M. Nezih Hacıalioğlu, sektördeki deneyimini şu sözlerle ifade etti: “Balıkesir Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksek Okulu’nda 1997 yılında başladığım eğitim hayatımdan bu güne kadar sektörün farklı alanlarında aktif olarak yer aldım. 1999 yılında transferman olarak Marmaris’de başlayan seyahat acentacılığı deneyimim; 2005 yılında ortağımla kurduğumuz TÜRSAB üyesi seyahat acentamızda halen başta sejour operasyonu ve kültür turları olmak üzere seyahat acentacılığının farklı konularında halen faaliyet gösteriyor. TÜRSAB’da 23.Dönem Yönetim Kurulu Üyesi olarak ülkemizin dört bir yanında TÜRSAB’ın teşkilat yapısının omurgasını oluşturan Bölge Temsil Kurullarından gurur duyarak görev yaptım.”
“TÜRSAB bir aile şirketi değildir”
Hacıalioğlu, başkanlık vizyonunu, eleştirilerini ve çözüm önerilerini basın mensuplarıyla paylaşırken, TÜRSAB’ın mevcut yönetim anlayışının sektörden ve üyelerden koptuğunu, acentaların ve üyelerin artık bu yapıya güvenmediğini ifade etti. M. Nezih Hacıalioğlu “TÜRSAB bir aile şirketi değildir. Bugün, Firuz Bağlıkaya’nın mevcut yönetim anlayışı, TÜRSAB’ın temel misyonundan oldukça uzaklaşmış, Birlik; üyesine destek sağlayan, yol gösteren, onların gücünü artıran bir kurum olmaktan çıkmış, aksine kendi çıkarlarını sürdürmeyi birincil hedef haline getiren, üyelerden kopuk bir yapıya evrilmiştir” sözleriyle mevcut durumu sert bir dille eleştirdi.
“TÜRSAB Üyesine Yabancılaştı, Çözümden Uzaklaştı”
Hacıalioğlu adaylık açıklamasında TÜRSAB’ın mevcut yönetimini şu sözleriyle eleştirdi: “Her yıl kurulan bine yakın acentanın kayıt ücretleri, üyelerin ödediği yıllık aidatlar, TÜRSAB plakasına ödenen fahiş rakamlar üyelerin menfaatine kullanılmak yerine Burdur’da balon uçurmak, Galataport’a tramvay durağı yapmak gibi üye için hiçbir şey ifade etmeyen, sürdürülemeyen, üyelerin parasını israf eden anlamsız projelere harcanmaktadır. Aynı kişilerin katıldığı adı ‘info turu’ olan etkinliklere, Turizm Bakanlığının katıldığı fuarlarda Bakanlıkla bir yarış içinde olduğu belli olan standlara, ‘danışmanlık’ adı altında yapılan ödemelere harcanmıştır.”
“TÜRSAB’ üyelerin zamanını çalan, işlevsiz bir yapıya dönüştü”
TÜRSAB’ın artık işlevsiz bir yapıya dönüştüğünü ifade eden M. Nezih Hacıalioğlu: “15.000 değerli TÜRSAB üyesi meslektaşımız tecrübelerini hiçbir menfaat beklemeden TÜRSAB’a sunmak için beklemekten bıktı. Beceriksiz yönetim anlayışı, sorun çözmekten uzak, yetersiz, sürekli aynı sözleri tekrarlayan bir duruma geldi. Bağlıkaya ve ekibinin yönetim anlayışından memnun olan kimsenin olmadığını hepimiz biliyoruz. Bugün TÜRSAB, koltuk hırsıyla, kişisel menfaatler ve ilişkiler üzerine kurulmuş sağlıksız bir yönetim anlayışıyla üyelerinin sorunlarını anında çözen, projeler üreten, geleceğe ışık tutan bir yapıdan uzaklaşarak adeta bir dernek lokali gibi üyelerimizin zamanını çalan bir havaya büründü. İşte bu yüzden yola çıkma kararı aldık” dedi. Hacıalioğlu, konu yıllarını adamış binlerce emekçi üyemizin geçim derdi, geleceği olunca, hiç bir isim TÜRSAB’ın herhangi bir üyesinden daha büyük olmaz, onun tekeline bırakılamaz diyerek sözlerine devam etti.
“Türkiye turizm endüstrisinin temel taşı TÜRSAB, kimsenin tekeline bırakılamaz.”
Dünya çapında 1,5 milyara yakın uluslararası seyahatin gerçekleştiği, küresel ölçekte yaklaşık 10 trilyon dolarlık ekonomik hacim yaratan turizm sektöründe ülke olarak dünyada ilk 5 destinasyon arasında yer aldığımızı ifade eden TÜRSAB başkan adayı Hacıalioğlu, sözlerine şöyle devam etti. “Hepinizin bildiği gibi bugün 15.000’e yakın üyesiyle, Türkiye’nin turizm endüstrisinde kritik bir rol üstlenen TÜRSAB, sektörün gelişimi, düzenlenmesi ve uluslararası temsili açısından merkezi bir kurum konumundadır. Bugün geldiğimiz noktada bu kadar stratejik önem taşıyan kurumumuzu mevcut yönetim gibi gelişmelere seyirci kalan yapıdan kurtarmak durumundayız. TÜRSAB yönetimi kendisine verilen kredisini çoktan bitirmiş, verilen son şansı da heba etmiştir. Üye artık beklemekten de zaman kaybından da bıkmıştır. Bundan sonra kaybedilecek 1 dakikamız verilecek 1 kuruşluk kredimiz yoktur. TÜRSAB kimsenin tekeline bırakılamayacak kadar yüksek öneme sahip bir kurumdur.”
TÜRSAB’ta 26. Dönem Seçimleri, Kasım ayında İstanbul’da gerçekleştirilecek
M. Nezih Hacıalioğlu, bu seçimlerde önümüzdeki üç yıl boyunca birliği yönetecek olan yeni yönetim belirleneceğini, turizm sektörünün geleceği adına stratejik kararlar alacağını söyleyerek bu seçimin önemini vurguladı. TÜRSAB Başkan Adayı Hacıalioğlu: “Kurumumuzun önemli kronikleşmiş temel sorunları var, bunları nasıl çözeceğimizi çok iyi biliyoruz. Üyelerimiz, saha ne istiyor iyi biliyoruz. Üye icraat istemektedir. Üye verdiği aidatın hakkını, sahip çıktığı kurumun projeler üretmesini, önünü açmasını beklemektedir” dedi.
“Tüm Kronik Sorunlara Net Çözümlerimiz Var”
TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu, yaklaşan genel kurul öncesinde kapsamlı çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaştı. Mevcut yönetimi eleştiren Hacıalioğlu, “Üyeyi müşterisi gibi gören değil, bu yapının gerçek sahibi olarak kabul eden bir TÜRSAB vizyonu için adayız” diyerek, göreve gelmeleri halinde ilk etapta hayata geçirecekleri projeleri sıraladı.
Yeni Yasa, Şeffaf Süreçle Hazırlanacak
TÜRSAB yasasının yenilenmesinin şart olduğunu vurgulayan Hacıalioğlu, yeni düzenlemelerin üyelerin talepleri dikkate alınarak, birlikte yapılacağını belirtti.
Aidatlar 30 Günde Tarih Olacak
Üyelerden gelen en yoğun şikâyetlerden biri olan yüksek aidatlar konusunda net konuşan Hacıalioğlu, “Aidat sorununu ilk 30 gün içinde çözeceğiz. Bu konuda hukuki ve idari altyapımız hazır” ifadelerini kullandı.
Fahiş Plaka ve Pul Ücretleri Kaldırılacak
Tur ve transfer araçlarında kullanımı zorunlu olan TÜRSAB plakası ve pullarına ödenen yüksek bedellerin kaldırılacağını belirten Hacıalioğlu, “Plakalar ve pullar artık maliyetine verilecek. TÜRSAB, üyesinin cebine elini uzatan bir kurum olmaktan çıkacak. Üye TÜRSAB’ın müşterisi değil, gerçek sahibidir” dedi.
Her Üyeye 20.000 TL Destek
2019 yılında alınan ancak bugüne kadar uygulanmayan Genel Kurul ulaşım ve konaklama desteği kararını hayata geçireceklerini söyleyen Hacıalioğlu, şunları ifade etti: “Mazbatayı aldıktan sonra ilk yönetim kurulu toplantımızda bu kararı uygulamaya koyacağız. İstanbul dışından oy kullanmak için gelen her üyemizin hesabına 20.000 TL yatırılacak.”
Bölge Temsil Kurulları Özgürleşecek
BTK’ların üzerindeki baskıların kaldırılacağını ve yeniden aktif hale getirileceğini açıklayan Hacıalioğlu, “Farklı görüşlere sahip olduğu için baskı gören, kapatılan ya da mobbing uygulanan hiçbir BTK kalmayacak. BTK’lar, üyelerle genel merkez arasında güçlü bir bağ kuracak. Hiçbir başkan düşüncesinden ötürü görevden alınmayacak” dedi.
İhtisas Başkanlıklarına Bütçe ve Yol Haritası
Mesleki alanlardaki uzmanlaşmanın önemine değinen Hacıalioğlu, “Tüm ihtisas başkanlıklarının bütçesi, planı ve çözüm takvimi olacak. İlgili projelerin önü yasal düzenlemelerle açılacak. Bu başkanlıklar, dünya ile rekabet edecek nitelikte çalışacak” dedi.
Tanıtım, Pazarlama ve Dijital Dönüşüm Hamlesi
Yeni dönemde dijitalleşme ve tanıtım faaliyetlerine ağırlık verileceğini belirten Hacıalioğlu, şu açıklamalarda bulundu: “Dijital dünyaya, yeni trendlere ve genç kuşaklara uyum sağlamak için tüm üyelerimize eğitim ve altyapı desteği vereceğiz. Yeni pazarlar yaratacağız, fuar katılımlarını destekleyeceğiz. Türkiye’yi sadece beş şehirden ibaret göstermeyeceğiz; 81 ilin turizm potansiyelini ortaya çıkaracak projeler geliştireceğiz.” Ayrıca her yıl TGA’ya 20 büyük proje sunacaklarını belirten Hacıalioğlu, iç turizmi ülke geneline yaymak için de özel çalışmalar yürütüleceğini vurguladı.
“TÜRSAB’ı Tek Adamın Değil, Üyenin Birliği Haline Getireceğiz”
TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu: “Bu kurumu yeniden güçlü, üretken ve saygın hale getirmek için geliyoruz. Önümüzdeki süreçte başta üyelerimizin hak ve hukuklarını koruma odaklı projelerimizi olmak üzere; seyahat acentacılığı mesleğinin farklı branşları ile ilgili projelerimizi, ülke ve bölge turizmini geliştirme ile ilgili projelerimizi ve TÜRSAB’ın itibarını ve gücünü gerek ülke içinde gerekse uluslararası arenada arttırmaya yönelik projelerimizi de detaylarıyla açıklayacağım. Çıkış mottomuz, ‘ÖNCÜ TÜRSAB, BÜYÜK TÜRKİYE’dir. Ülkemizin petrolü turizmdir. TÜRSAB’da turizmin lokomotifi olarak Büyük Türkiyemizin öncüsü, vazgeçilmez parçasıdır. TÜRSAB üyeleri turizm ve seyahat faaliyetinin tüm halkaları ile doğrudan iç içedir, bu aktörlerin bir araya gelmesini sağlayan, koordinasyonu kuran ve ticarî ilişkilere aracılık eden merkezi kuruluştur. İlgili tüm kurum ve kuruluşlarla uyum içinde üyelerimizin hakları ve geleceği için çalışacağız. Bu vesile ile Kasım ayında gerçekleşecek olan 26.TÜRSAB Genel Kurulu’nda yapılacak olan seçimlerde; TÜRSAB’ın kronikleşmiş sorunlarını çözmek, yeni bir vizyon çizerek üyelerin TÜRSAB üyesi olmaktan gurur duyduğu, çağdaş bir birlik haline getirmek için huzurlarınızda TÜRSAB Başkanlığına adaylığımı üyelerimize ve kamuoyuna en içten saygılarımla açıklıyorum.” dedi.
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ile bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri gösteren “Hazır Beton Endeksi” 2025 Ağustos Ayı Raporu’nu açıkladı. Temmuz ayında yılın en yüksek seviyesini gören Faaliyet Endeksi ağustosta bu pozisyonunu koruyamamış ve eşik değerin altına inmiştir. Ağustos ayında inşaat faaliyetlerinin hem geçen yıla kıyasla hem de bir önceki aya göre düşüş göstermiş olması önemli bir sonuçtur.
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içerisinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan öncü bir göstergedir.
Hazır Beton Endeksi 2025 Ağustos Ayı Raporu’na göre, temmuz ayında yılın en yüksek seviyesini gören Faaliyet Endeksi ağustosta bu pozisyonunu koruyamamış ve eşik değerin altına inmiştir. Beklenti Endeksi temmuz ayındaki pozitif değerinden sonra düşüş göstererek negatif tarafta geçmiştir. Güven Endeksi ise temmuz ayındaki değerine yakın bir noktada, yine eşik değerin altında kalmıştır. Son olarak birleşik Hazır Beton Endeksi, diğer endekslerdeki azalışa paralel olarak düşüş kaydetmiş ve uzun zamandan sonra temmuz ayında üzerine çıktığı eşiğin yeniden altına gerilemiştir.
Geride bıraktığımız ağustos ayında Faaliyet hariç tüm endeksler, geçen yılın aynı ayına kıyasla yükselmiş görünmektedir. Artış oranı olarak bakıldığında ön plana çıkan endeks beklentidir ancak bu durum, Beklenti Endeksi’nin ağustos ayında mutlak değer olarak eşik değerin altında konumlandığı bilgisi ile birlikte okunmalıdır. Faaliyet Endeksi ise diğer endekslerden farklı olarak geçen yıla kıyasla azalış göstermiştir. Beklenti ve Güven Endeksleri yıllık bazda yükselmiş olmakla beraber her iki endeks de eşik değerin altındadır. 2025 yılı ağustos ayında inşaat faaliyetlerinin hem geçen yıla kıyasla hem de bir önceki aya göre düşüş göstermiş olması önemli bir sonuçtur.
Raporun sonuçlarını değerlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Temmuz ayında yılın en yüksek seviyesini gören Faaliyet Endeksi ağustosta bu pozisyonunu koruyamamış ve eşik değerin altına inmiştir. 2025 yılı ağustos ayında inşaat faaliyetlerinin hem geçen yıla kıyasla hem de bir önceki aya göre düşüş göstermiş olması önemli bir sonuçtur.” dedi.
Ekonomik gelişmeleri değerlendiren THBB Başkanı Yavuz Işık, “2025 yılı ağustos ayındaki 143 bin adetlik konut satış rakamı geçen yıla kıyasla %7’ye yakın bir artışa işaret etmektedir. İlk 8 ay olarak baktığımızda ise artış oranı %20’nin üzerindedir. Ağustos ayında ipotekli konutlardaki artış %45 ile dikkat çekicidir ancak hâlen ilk el konut satışlarında ciddi bir hareketlilik söz konusu değildir. Merkez Bankasının son toplantısında beklentilere paralel gelen faiz indirimi ile ekonomimizin yeniden yükselen bir trend içine gireceğini düşünüyoruz. Bunun için söz konusu faiz indiriminin kredi faizlerine yansımasına yönelik mekanizmaların tesis edilmesi gerekiyor. TCMB’nin bankaların kredi kanallarını rahatlatması, reeskont, Eximbank kredilerinin daha ulaşılabilir hâle gelmesine yönelik adımları önümüzdeki günlerde atması gerekmektedir. İnşaat sektörünün konut kredilerinde de beklenen faiz indirimlerine ihtiyacı bulunmaktadır.” dedi.
Hazır Beton Endeksi hakkında
Söz konusu endekslerin oluşturulmasına esas teşkil eden anket ile firmalara 8 soru soruluyor. Her bir endeksin değeri 100’ün altında ya da üstünde olmasına bağlı olarak yorumlanıyor. 100’ün üzerinde olması durumunda önceki aya ait faaliyetin ya da gelecek döneme ilişkin beklentinin olumlu yönde geliştiği yorumu yapılıyor. Türkiye genelinde her ay hazır beton üreticileri ile gerçekleştirilen çalışmada 3 farklı endeks oluşturuluyor. Hazır Beton Faaliyet Endeksi ile hazır beton firmalarının geçmiş bir aylık faaliyetlerinin sonuçları, Hazır Beton Güven Endeksi ile hazır beton sektöründe faaliyet gösteren teşebbüslerin, ekonomi ve sektöre yönelik duydukları güven seviyesi, Hazır Beton Beklenti Endeksi ile hazır beton firmalarının önümüzdeki üç aylık dönemde faaliyetlerinin hangi seviyede olacağına ilişkin beklentiler hakkında bilgi ediniliyor. Hazır Beton Endeksi ile endekslerin tümünü içeren bileşik endeks elde ediliyor.
Türkiye Hazır Beton Birliği hakkında
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), 1988 yılından beri güvenli ve dayanıklı yapıların inşası amacıyla standartlara uygun beton üretilmesi, tekniğine uygun beton uygulamalarının yaygınlaşması ve ülkemizde kaliteli, dayanıklı, yüksek dayanım sınıflarında beton kullanılması için uğraş veren mesleki bir kuruluştur. THBB, Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve Beton Sürdürülebilirlik Konseyi (The Concrete Sustainability Council) üyesi; Beton Sürdürülebilirlik Konseyi “Bölgesel Sistem Operatörü”dür. THBB’ye üye olacak şirketlerin bütün hazır beton tesislerinde standartlara uygun üretim yapması, THBB Kalite Güvence Sisteminin (KGS) sürekli habersiz denetimlerine tabi olarak KGS Uygunluk Belgesi alması, uygun laboratuvar bulundurması, teknik, çevre, iş sağlığı ve güvenliği, yasal ve etik kriterleri eksiksiz yerine getirmesi zorunludur.
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği – KONUTDER’in NielsenIQ Türkiye ile birlikte yaptığı Konut Sektörü Beklenti Anketi’nin 2025 yılı ikinci anket sonuçlarını açıklandı.
Çalışmanın en dikkat çekici verisi, üyelerin tamamının konut kredi faizlerinin düşeceğini öngörmesi oldu. Bu güçlü beklentiye paralel olarak, kredili konut satışlarında artış bekleyenlerin oranı %76’ya yükselerek yılın en çarpıcı bulgusu haline geldi. Ayrıca üyelerin %68’i 1. El konut satışlarında artış beklerken, %72’si fiyatların yükseleceğini öngörüyor.
Anket sonuçlarını KONUTDER Başkanı Ziya Yılmaz değerlendirdi ve sektörün mevcut sorunlarına, faiz beklentilerine ve konuta erişim konusundaki çözüm önerilerine dikkat çekti.
Ziya Yılmaz: “Faizlerdeki düşüş ve uygun kredi koşullarıyla konuta erişim güçlenecek”
“Merkez Bankası’nın açıkladığı 250 baz puanlık faiz indirimi, uzun süredir yüksek seyreden faizlerde düşüşün başladığını gösteriyor ve konut piyasasında güvenin yeniden tesis edilmesi açısından önemli bir adım olmuştur. Bu gelişmenin kalıcı olabilmesi için faizlerin düzenli bir şekilde ve hızla makul seviyelere inmesi büyük önem taşımaktadır. Anketimizde üyelerimizin tamamı önümüzdeki dönemde faizlerin düşeceğini öngörüyordu; bu da sektörün nabzıyla alınan kararların örtüştüğünü gösteriyor. Sektör rakamlarına baktığımızda 2016–2020 döneminde kredili satışların ilk 8 aylık ortalaması %31 iken, son 5 yılda bu oranın %17’lere kadar gerilediğini ve benzer şekilde 1. El satışların payı da %45’ten %30’a düştüğünü görüyoruz. Kredi oranlarının düşmesi ve BDDK’nın kredi kısıtlarının kalkması ile kredili konut satışları ve 1. El satışlar da artacaktır.”
“Önümüzdeki süreçte, enflasyondaki düşüş eğilimi ve Orta Vadeli Program’daki hedefler doğrultusunda faiz indirimlerinin devam etmesi, konuta erişimi kolaylaştırarak kredili satışlara da ivme kazandıracaktır. Anketimizin en çarpıcı bulgularından birisi de üyelerimizin bu yöndeki güçlü beklentisi olmuştur. Buna paralel olarak, markalı konut üreticilerinin erişilebilir projelere odaklanabilmesi için arsa maliyetlerinin de gerilemesi gerekmektedir. Kamu eliyle üretilecek uygun maliyetli arsalar ve krediye erişimi destekleyici adımların atılması halinde, daha dengeli ve sürdürülebilir bir konut piyasası oluşacaktır.”
KONUTDER tarafından yayınlanan Konut Sektörü Beklenti Anketi Raporu’nda markalı konut üreticilerinin beklenti ve öngörüleri şöyle sıralanıyor:
KONUTDER üyelerinin %100’ü önümüzdeki 6 ay içinde faizlerin düşeceğini öngörüyor. Bu, anket tarihindeki en güçlü ortak kanaat olarak öne çıkıyor. Faiz indirimi beklentisi, piyasanın yönünü belirleyen en önemli unsur olarak kaydedildi.
Kredili Konut Satışlarında Güçlü Artış Beklentisi
Faizlerdeki düşüş beklentisi, kredili satışlara doğrudan yansıyor. Kredili satışların artacağını düşünenlerin oranı %47,6’dan %76’ya çıktı. Böylece 2025’in kalan bölümünde kredili satışların piyasayı hareketlendirmesi bekleniyor.
1. El Konut Satışlarında Yükseliş Eğilimi
KONUTDER üyelerinin %68’i önümüzdeki 6 ayda 1. El konut satış adetlerinde artış bekliyor. Bu oran, yılın ilk yarısındaki %71,4 seviyesinin biraz altında kalsa da üyeler arasında satışlarda artış öngörüsü güçlü şekilde devam ediyor. Faizlerin düşmesiyle birlikte satışlarda yeniden yukarı yönlü hareketin hız kazanacağı öngörülüyor.
Konut Fiyatlarında Yükseliş Beklentisi
KONUTDER üyeleri arasında fiyatların artmaya devam edeceğine yönelik beklenti sürüyor. Konut fiyatlarının artacağını düşünenlerin oranı %72 seviyesindeyken fiyatların aynı kalacağını düşünenlerin oranı %28 olduğu görülüyor.
Konut Maliyetlerinde Artış Eğilimi
Üyelerin %80’i önümüzdeki 6 ayda toplam maliyetlerin artacağını öngörüyor. Artan maliyetler, özellikle satış fiyatlarına da doğrudan yansıyan bir unsur olarak dikkat çekiyor.
İşçilik ve Malzeme Fiyatlarında Artış Baskısı
İşçilik maliyetlerinin artacağını düşünenlerin oranı %88, malzeme maliyetlerinde artış bekleyenlerin oranı ise %76 seviyesinde. Bu durum, üretim maliyetlerinin sektör genelinde en önemli risk kalemi olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Konut Üretiminde Yatay Seyir Beklentisi
Üyelerin %60’ı önümüzdeki 6 ayda konut üretim adetlerinin aynı kalacağını öngörüyor. Üretim artışı bekleyenlerin oranı %28 seviyesinde kalırken, sektörde üretim iştahının dengelenme sürecine girdiği görülüyor.
Yeni Projelerde Devam Eden İstek
Öte yandan KONUTDER üyelerinin %68’i önümüzdeki 6 ay içinde satış ve inşasına başlayacak yeni projelerinin olduğunu belirtti. Bu oran, yılın ilk yarısına göre gerilemiş olsa da sektörde yeni yatırımların devam edeceğini gösteriyor. Üreticilerin temkinli duruşuna rağmen, faizlerdeki düşüş beklentisi yeni projelere olan ilgiyi canlı tutuyor.
Kentsel Dönüşümde Beklenti Güçlü
Kentsel dönüşüm, sektör için önemli bir üretim alanı olmaya devam ediyor. Üyelerin yarısından fazlası (%64) bu alanda önümüzdeki dönemde üretimin artacağını öngörüyor. Bu, hem arz ihtiyacının karşılanması hem de deprem riskine karşı adımlar açısından öne çıkıyor.
Kiralarda Artış Beklentisi
Üyelerin %80’i önümüzdeki 6 ayda kiraların artacağını öngörüyor. Bu, kira maliyetlerindeki baskının devam edebileceğine işaret ediyor.
Yabancıya Konut Satışlarında Durgun Seyir
Üyelerin %80’i yabancıya satışların önümüzdeki dönemde aynı kalacağını öngörüyor. Azalma bekleyenlerin oranı %16 seviyesinde kalırken, bu alanda güçlü bir toparlanma işareti henüz görülmüyor.
NielsenIQ Türkiye tarafından KONUTDER üyesi 25 firmanın üst düzey yöneticileri ile yapılan anket, 2025 yılının ikinci çeyreğinde (Ağustos 2025) toplanan verilerle hazırlanmış olup üçüncü ve dördüncü çeyreklere dair projeksiyonları içermektedir.