“yapigundem-yeni-banner-1.jpeg”
Ana Sayfa Blog Sayfa 82

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum: 18 Bin Kaçak Bina Yıkılacak!

Köyde Yaşayanlara Sosyal Konut Uygulamasına Benzer Köy Konutları Tarımköy Projeleri Geliyor

Kaçak yapılarla mücadele tüm hızı ile sürerken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı uydu resimleri ile kaçak yapılaşmaya göz açtırmıyor. Bakan Murat Kurum 18 bin kaçak yapıyı yıkacaklarını duyurdu. Detaylar haberimizde!

Türkiye’nin en büyük sorunları arasında yer alan çarpık kentleşme ve kaçak yapılar konusunda Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum önemli açıklamalarda bulundu. 

Devletin Parası Hazır! Kentsel Dönüşüme Yüzde 50 Faiz Desteği Sürecek! 

Kentse dönüşüm projelerini desteklemeye devam edeceklerini belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum “ülkede 1.5 milyon konutun acil dönüştürülmesi lazım. Aciliyet gerektiren binalar 6-7 milyon kişiyi ilgilendiriyor.

Toplamda 8.5 milyon konut kentsel dönüşüm kapsamına giriyor. Ama bunların bir bölümünde aciliyet yok. Şu an Türkiye’deki yapı stokunun yüzde 45-50’si depreme hazır. Yıllık dönüşümde 300 bin konut hedefi koyduk. 2023’e kadar bunu yapacak becerimiz var. “Bunun yüzde 15’ini yani 50 bin konutu biz yapalım geri kalanı özel sektör yapsın” dedik. Kentsel dönüşüm için yüzde 50’ye kadar faiz desteğini İller Bankası’ndan kredi olarak verebiliyoruz. 4 milyar lira paramız var. Bir belediye gelsin “Kentsel dönüşüm yapacağım yüzde 50 faiz desteği istiyorum” desin, para hazır” diyerek faiz desteğinin süreceğini dile getirdi. 

Türkiye’de Toplam Kaçak Yapı Sayısı Ne Kadar?

Kaçak yapılarla mücadele konusunda sıfır tolerans ile hareket ettiklerini belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum “Türkiye’de 21 bin kaçak yapı var. Bunların 3 bin 300’ünü yıktık ve yıkmaya da devam edeceğiz. SİT alanlarındaki kaçak yapı yaklaşık 4 bin. Bunlarında bin 400’ü için suç duyurusunda bulunduk, 423’ünü yıktık, kaçak yapıları yıkımlarımızda aralıksız devam ediyor. İmar denetçisi sayısını 2 bin 100’e çıkardık. Kısa vadede hedeflerinin bu sayıyı 3 bine çıkaracağız” diyerek son rakamları da paylaştı. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Buca Tüneli İçin İhaleye Çıkıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Buca Tüneli İçin İhaleye Çıkıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Buca ile Bornova arasında kesintisiz ulaşım sağlayacak projenin önemli ayaklarından olan “Buca Tüneli”ni sonlandırmak için kolları sıvadı. İlgili firmanın işten çekilmesi nedeniyle yarım kalan tünel inşaatının ivedilikle bitirilmesi için yeniden ihaleye çıkılıyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından dün bizzat denetlenen tünel projesi, viyadükle birlikte Konak’tan şehirlerarası otobüs terminaline ulaşımı kolaylaştıracak. Şehir içi trafiği de rahatlatacak projenin toplam uzunluğu 7,1 kilometreyi bulacak. Tünel ise tamamlandığında İzmir’in en uzun karayolu tüneli unvanına sahip olacak.

İzmir’in en uzun tüneli “Buca-Onat Caddesi ile Şehirlerarası Otobüs Terminali ve Çevre Yolu Arası Bağlantı Yolu Projesi”nin ikinci etabı kapsamında inşa edilecek. İki şeritli tünelin uzunluğu 2,5 kilometre olarak açıklandı. Tünelin yüksekliği 7,5 metre, genişliği ise 10,6 metre olacak.

İnşaat Yeniden Başlayacak

İzmir Büyükşehir Belediyesi Buca Ufuk Mahallesi ile Bornova Çamkule’yi birbirine bağlayacak derin ve çift tüplü tünel inşaatı, ihale ve proje çalışmalarının tamamlanmasının ardından 2020 yılının bahar aylarında yeniden başlayacak. İnşaat esnasında yol güzergâhında kalan 250 ağaca dokunulmayacak, kamulaştırma yapılmayacak.

Ne Olmuştu?

Tünel ihalesini 109 milyon 900 bin 827 TL’lik teklif sunan HGG İnşaat Anonim Şirketi kazanmıştı. Ancak yüklenici firmanın 4735 Sayılı Kanun’un “Sözleşmelerin Tasfiyesi ve Devri” başlıklı geçici dördüncü maddesine dayanarak işin tasfiyesi için başvuruda bulunması üzerine yaklaşık 250 metresi tamamlanan tünelde geçen yaz başında inşaat durmuştu.

Tünel Hakkında

Gidiş-geliş toplam dört şeritli olacak tünel ile Çamlık, Mehtap, İsmetpaşa, Ufuk Ferahlı, Ulubatlı, Mehmet Akif, Saygı, Atamer, Çınartepe, Merkez, Zafer, Birlik, Koşukavak, Çamkule, Meriç, Yeşilova ve Karacaoğlan mahalleleri aşılarak Bornova Kemalpaşa Caddesi’nden otogara bağlantı sağlanacak.

Sarıçay Barajı’nda İnşaat Çalışmaları Başlıyor

Sarıçay Barajı’nda İnşaat Çalışmaları Başlıyor

AK Parti Aydın Milletvekili ve MKYK Üyesi Metin Yavuz, yatırım maliyeti DSİ tarafından karşılanacak olan Sarıçay Barajı inşaatında şantiye kurulum çalışmalarına başlandığını açıkladı. 

“En kısa sürede tamamlanacak”

Geçtiğimiz Ağustos ayında ihalesi yapılan Sarıçay Barajı’nın ihale onay sürecinin tamamlanmasının ardından şantiye kurulum çalışmalarına da başlandığını belirten AK Parti Aydın Milletvekili Yavuz, “Kuşadası ve Söke başta olmak üzere Davutlar ve Güzelçamlı Mahallerinin içme suyu sorununu çözecek olan ve tüm yatırım maliyetinin DSİ tarafından karşılanacak olan Söke Sarıçay Barajı şantiye kurulumunun ardından yapılacak çalışmaların ardından en kısa sürede tamamlanarak hizmete açılacak. Barajın maliyeti 350 milyon TL olup, isale hatları, depolar, terfi merkezi ve arıtma tesisleri ile birlikte projenin toplam maliyeti 516 Milyon TL’dir. Tüm maliyetlerin tamamının DSİ tarafından karşılanacak olan Sarıçay Barajı, Kuşadası, Söke ve bölge halkımıza şimdiden hayırlı uğurlu olsun” dedi.

300 Milyon Euro Yatırım Yolda

300 Milyon Euro Yatırım Yolda

45 yıllık altyapı ve üstyapı tecrübesini gayrimenkul sektörüne taşıyan Kalyon Holding yeni yatırımlar için çalışmalarını hızlandırdı.

Kalyon Holding’in gayrimenkul sektöründeki ilk yatırımı olan İstanbul Üsküdar’daki ‘Nevbahar Üsküdar’ projesinin satış ofisinde gazetecilerle bir araya gelen Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu, sektördeki gelişmeleri ve yeni projelerini anlattı.

Havalimanına Komşu

Nevbahar Üsküdar’ın, tarihi ilçenin merkezinde yer aldığını belirten Mehmet Kalyoncu projeye gösterilen ilgiden memnun olduklarını belirtti. Kalyoncu,“Ciddi bir hareketlilik görüyoruz. Satış ofisimizde yoğunluk arttı. Projemizin lansmanına çıkalı henüz iki ay oldu. Şu an konut tarafındaki satış önümüzdeki günler için ciddi moral veriyor. 2019 yıl sonu hedefimiz projemizin yüzde 40’ını satarak yılı kapatmak. 2020’de ise projedeki tüm konutların satışını tamamlamayı hedefliyoruz” diye konuştu. Kalyon Holding’in, Kalyon Gayrimenkul markası altında gayrimenkul sektörüne yatırım yapmaya devam edeceğini belirten Kalyoncu, 3 yılda 300 milyon Euro yatırım yapacakları açıkladı. Yeni projelerinin İstanbul Havalimanı yakınında olacağını belirten Mehmet Kalyoncu “Bir konut projemiz, bir de eğitim ve eğlencenin bir arada olduğu bir yaşam merkezi projemiz olacak. Yaşam merkezi projemizle İstanbul turizmine katkı sağlayacağız” dedi.

AVM Değil Çarşı

Satışların sürdüğü ‘Nevbahar Üsküdar’ projesinde 4 blokta 169 daire yer aldığını belirten Kalyoncu, projede farklı büyüklüklerde 138 mağazanın olduğu, ‘Nev Çarşı’ isimli bir alışveriş, eğlence ve yaşam alanı da yer alacağını ifade etti. Projelerinde, alışveriş merkezi değil çarşı olduğuna vurgu yapan Mehmet Kalyoncu, “Üsküdar’ın bir çarşı geleneği var. Aslında bütün İstanbullular AVM’ye gidiyor, vakit geçiriyor. Ama kiminle konuşsak yeni bir AVM söylemi pek sıcak gelmiyordu. O yüzden biz Üsküdar’ın çarşı geleneğini, günümüzün ihtiyaçları ile buluşturan bir kurgu yapmak istedik. İsmine de Nev Çarşı dedik. Burada hem bildiğimiz zincir perakende üniteleri var hem de proje özelinde geliştirilmiş birtakım kurgularımız mevcut. Bunlardan biri Cocoon ismini verdiğimiz, toplamda bin metrekarelik büyüklüğe sahip bir merkez. Çocukların aileleri ile birlikte oynayarak öğrenebilecekleri bir oyun eğitim merkezi. Nev Çarşı’da ayrıca kamuya açık bir kütüphane ve sanat galerisi de olacak” şeklinde konuştu. Kalyon Gayrimenkul Yatırım Genel Müdürü Çağın Işıkdağ ise, Nev Çarşı’nın konut teslimlerinden daha önce, 2020’nin mart ayında açılacağını, mağaza kiralamalarının yüzde 70’lere ulaştığını dile getirdi.

0.49 Faiz İmkanı

Projedeki konutların Eylül 2020’de teslim edileceğini belirten Kalyoncu, yabancılara da satış yaptıklarını ifade etti. Kalyoncu, “Yabancıya konut satışı deyince Türk insanının gözünün önüne hemen Ortadoğulu alıcı geliyor. Bizde sadece Arap değil, İtalyan, Çinli ve Rus alıcılarımız var. Özellikle İstanbul’da yaşayan yabancı çalışanlardan talepler alıyoruz” dedi. Ödeme seçenekleri konusunda bilgi veren Kalyon Gayrimenkul Yatırım Satış ve Pazarlama Müdürü Ayşegül Öztürk ise, “Yüzde 30 peşinat verip kalan kısmı, şirket bünyesinde taksitle ödemek isteyenler için, teslime kadar hiçbir ödeme talep edilmeden yüzde 0.49’luk vade oranıyla taksitlendiriyoruz. Üstelik taksit ödemelerini de konut teslimlerinden hemen sonra başlatıyoruz. Bunun yanında projeye özel, yüzde 10 peşinat ödeyerek, daha uzun taksit isteyenler için de banka kredileri kullanılabiliyor” diye konuştu.

Ev Almanın Tam Zamanı

Konut kredi faizlerinin düşmesiyle piyasanın hareketlendiğini  söyleyen Mehmet Kalyoncu, “Tüketici güveni artarken, gündemde sektöre karşı algının da olumlu anlamda geliştiğini görüyoruz. Yıl bitmeden bu güvenin daha hızlı alıma yöneldiğini göreceğiz. Fiyat artışı nispeten yavaş olduğu için, konuttaki cazibe zirveye ulaşmış durumda. İnşaat maliyetleri arttı ama fiyatlarındaki artış sınırlı kaldı. Fiyatlar eninde sonunda artacak, artmak zorunda. Bu sebeple ev almanın tam vakti olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

Kuzey Marmara Otoyolu Projesi Çalışmalarında Sona Gelindi!

Kocaeli'nin Ulaşım Ağına Nefes Aldıracak Projeler Gerçekleştirilecek

Tamamlandığında 3 ilin trafik sorununu büyük oranda çözecek olan Kuzey Marmara Otoyolu projesinde özverili çalışmalar ile sona yaklaşıldı. Türkiye’nin en büyük ve en önemli ulaşım projeleri arasında yer alan Kuzey Marmara Otoyolu projesi son durumu ve açılış tarihi haberimizde!

3 ilde yaşanan trafik sorunlarını büyük oranda çözecek olan Kuzey Marmara Otoyolu projesinde sona gelindi! 

Belirli kesimleri kademeli olarak geride bıraktığımız aylarda açılarak kısmende olsa hizmet vermeye başlayan projede inşaatın devam eden bölümleri 2020 yılında tamamlanacak. 

2020 Yılında Tüm İnşaat Bitmiş Olacak! 

Dünyada eşine rastlanılmayan yapıları sayesinde adından söz ettirerek tüm dikkatleri üzerine çekecek olan Kuzey Marmara Otoyolu projesinde yer alan 4 şeritli tüneller dünyanın en geniş tünelleri unvanını da elde edecek.  İstanbul, Kocaeli ve Sakarya trafiğinde yaşanan yoğunluk sorununu çözecek olan proje 3 ilde trafiği rahatlatacak, vatandaşa hem yakıttan hem de zamandan tasarruf etme imkanını sağlayacak. 

Toplam uzunluğu 377 kilometre olarak planlanan Kuzey Marmara Otoyolu 3 kesim halinde projelendirilirken Kınalı’dan başlayan otoyol Akyazı ilçesinde sonlanacak. 

Yavuz Sultan Selim Köprüsünü de kapsayan Odayeri Paşaköy kesiminin yapım çalışmaları 2013 yılında başlarken projede Kurtköy Akyazı kesimi 169 km. olarak hesaplandı. 

Kınalı Odayeri kesimi ise 88 km. olarak projede yer aldı. 

Kuzey Marrmara Otoyolu Güzgergahı Proje Haritası 

İstanbul Eskişehir Arası Ulaşım 2,5 Saate Düşecek! 

Kuzey Marmara Otoyolu projesi tamamlandığında Edirne-Kınalı-İstanbul-Ankara Otoyolu, İstanbul-İzmir Otoyolu ile birleşerek Marmara Bölgesini, Ege ve İç Anadolu Bölgesi’ne otoyol ağı ile birbirine bağlayacak.  Yapılan çalışmalar sonucunda yeni otoyol ağı sayesinde İstanbul’dan Bursa’ya ulaşım 1,5 saate, İstanbul’dan İzmir’e ulaşımı 4 saate ve İstanbul’dan Eskişehir’e ulaşım 2,5 saate düşecek.

İşte İstanbul Havalimanı’na Yapılacak 3 Otel

Arnavutköy’de hayata geçirilen İstanbul Havalimanı’nın yanı başında kurulacak Airport City’de yer alacak oteller için ÇED başvurusu yapıldı.

IGA Havalimanı İşletmesi, İstanbul Havalimanı arazisinde 25 yıl süreyle kiraladığı arazide 255 milyon lira yatırımla 1750 odalı üç otel inşa edecek. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) için başvuruda bulunan İGA’nın sunum dosyasına göre İstanbul Havalimanı proje alanı içerisinde yapımı planlanan otel projesinin 3 farklı konfigürasyonda hizmet vermesi planlanıyor.

3,4 ve 5 Yıldız

IGA Airport City Otel’in inşa edileceği toplam alan miktarı 39 bin 569 metrekare olarak planlandı. Buna göre,

3 Yıldızlı Otel; 5 bin 506 metrekarelik alan üzerinde 631 oda, restoran, cafe-bar ve toplantı odaları yer alacak. 3 yıldızlı otel çamaşırhane ve otopark servisleri 4 yıldızlı otel ile ortak kullanılacak.

4 Yıldızlı Otel; 4 bin 506 metrekarelik alan üzerine 564 oda, 3 yıldızlı oteldeki hizmetlere ilaveten ikinci restoran, fitness-gym-spa alanları yer alacak. Otel bünyesinde kapalı yüzme havuzu yer alacak.

5 Yıldızlı Otel ve Balo Salonu; 5 bin 214 metrekarelik alan üzerine 555 oda, 4 yıldızlı oteldeki hizmetlere ilaveten 4 bin 394 metrekarelik alan üzerine 1500 oturma kapasiteli balo salonu yer alacak. Ayrıca 3 ve 4 yıldızlı otelden bağımsız çamaşırhane ve kuru temizleme hizmetleri yer alacak.

IGA Airport City Otel bünyesinde çeşitli boyut ve kapasitelerde toplam bin 750 oda yer alacak.

30 Ayda Bitecek

İnşaatın yaklaşık 30 ay sürmesi planlanıyor ve yatırım bedelinin 255 milyon lira olması ön görülüyor.

IGA Airport City Otel, Devlet Hava Meydanları İşletmesi ile yapılan ana sözleşmeye uygun olarak 25 yıl süreyle IGA tarafından işletilecek. 25 yılın sonrasında günü şartlarına göre yeni işletmeci bulunacak ya da anlaşma sağlanması durumunda aynı işletmeci ile devam edilecek.

Türkiye’den Ev Alan İranlılar Rekor Seviyeye Ulaştı!

250 bin dolarlık taşınmaz alan yabancılara Türk vatandaşlığı verilmesi ile beraber yabancıların konut alım sayıları rekor seviyelere ulaştı. Yükselen döviz kuru ve düşen konut fiyatları yabancıların konut alımlarını arttırdı. Detaylar haberimizde!

Türkiye’de ki özgürlük imkanları kendi ülkelerind şeriat baskısı altında yaşamak zorunda kalan Müslümanları Türkiye’ye çekmeye devam ediyor. 

Konu hakkında özel bir yazı hazırlayan Sunday Times gazetesi, “Özgürlük ve alkol, İran’ın zenginlerini Türkiye’ye çekiyor” isimli makale ile gündeme bomba gibi düştü. 

250 Bin Dolara Vatandaşlık Yabancıları Türkiye’ye Çekti! 

Yabancıların son dönemde Türkiye’den konut alımlarında yaşanan yükselişe dikkat çeken gazete özellikle de İranlıların sayısında ki artışa dikkat çekti. 

Ülkelerinde üzerlerinde kurulan baskıdan kurtulmak isteyen İran vatandaşları özgür bir Müslüman ülke olması nedeni ile Türkiye’yi tercih ettiğini belirten gazetenin Orta Doğu muhabiri Louise Callaghan, BBC Türkçe’nin aktardığı haberinde “Orta sınıf İranlılar Türkiye’ye akın ediyor, burası vizeye ihtiyaç duymadan seyahat edebildikleri bir avuç ülkeden biri” diyerek bu artışın nedenini açıkladı. 

Sadece geçene İran’dan Türkiye’ye 30 bin kişinin kaçtığını iddia eden gazeteye konuşan Türkiye’de yaşayan İran vatandaşı Maryam Seda, “Burada her şey çok daha kolay. İran’da tutunmak imkansız. Ekonomi çok kötü ve protestolar beni korkutuyor. Günlerdir anneme ulaşamıyorum” diyerek Türkiye’yi neden tercih ettiğini açıkladı. 

2019 Yılının İlk 8 Ayında 3 Bin İranlı Türkiye’den Ev Aldı

İran’da üzerinde kurulan baskıdan kurtulmak isteyen maddi durumu iyi olan kişiler 250 bin dolara ev alarak Türk vatandaşlığı almayı tercih ediyor. 

Gazete tarafından yapılan habere göre 2019 yılının ilk 8 aylık döneminde bir önceki yılın aynı ayına oranla ev alan kişi sayısı ikiye katlanarak 3 bin rakamına ulaştı. 

Gebze ve Darıca’ya Önemli Sağlık Yatırımı!

Gebze ve Darıca’ya Önemli Sağlık Yatırımı!

Kocaeli’de sağlık alanında yeni yatırımlar yapılıyor. Kocaeli’de 2020 yılı içinde yeni sağlık merkezlerinin yapımı için çalışmalar başlıyor.

İl Sağlık Müdürlüğü Kocaeli genelinde bazı ilçelerde yeni sağlık merkezlerin yapımı için ihaleler düzenleyecek.  Buna göre, Kartepe’de Toplum Ruh Sağlığı Merkezi yapılacak. Sağlık merkezi, 1.705 metrekarelik bir alan üzerine 2 katlı olarak inşa edilecek. Sağlık merkezi 1 yıl içinde tamamlanacak. Bu ihale 20 Aralık günü yapılacak. Bir diğer sağlık merkezi ise Gebze’de yapılacak. Gebze Şehit Mehmet Kartal ASM Hizmet Binası 180 gün içinde tamamlanması hedefleniyor. Bu ihale ise 12 Aralık günü yapılacak.

Darıca’ya Önemli Yatırım

En önemli sağlık yatırımı ise Darıca’ya yapılacak. Yapımı uzun süredir gündemde olan Darıca Sağlık Kompleksi inşaatı için 13 Aralık günü ihale düzenlenecek. 7 bin 441 metrekare büyüklüğündeki bir alanda inşa edilecek sağlık merkezi 4 katlı olacak. Bu inşaatın ise 450 günde tamamlanası bekleniyor. Başiskele Altınkent ASM ihalesinin ise 11 Aralık günü yapılacağı açıklandı. Tek katlı inşaa edilecek sağlık merkezi toplam 322 metrekare büyüklüğünde olacak. Bu sağlık merkezinin inşası 180 günde tamamlanacak.

İçişleri Bakanı Soylu: “Türkiye’de afet konut sayısı 2 bin 640”

İçişleri Bakanı Soylu: "Türkiye'de afet konut sayısı 2 bin 640"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Türkiye’de 2018 ve 2019’da tamamlanan afet konutu sayısı 2 bin 640, inşaatı devam eden konut sayısı ise 3 bin 108’dir. Ülkemizde geçen yıl kaydedilen deprem sayısı 22 bin 899, bu yıl ise 20 bin 940’tır. Tüm Türkiye’de 16 bin 427 toplanma alanımız vardır” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, başkentte bir otelde düzenlen “Asya Afet Azaltma Konferansı” katıldı. Konferans 36 ülkenin katılımıyla gerçekleşirken konferansın başının çeken iki ülke Türkiye ve Japonya oldu. Türkiye, Asya Afet Azaltma Merkezi’ne ise geçen yıl üye olmuştu. Üyeliğin ardında da İçişleri Bakanı Soylu, ilk gerçekleşecek konferansın Türkiye’de yapılması önerisinde bulunmuştu. Öneriye sıcak bakan üye devletler toplantının Türkiye’de yapılmasını kararlaştırdı. Konferansa konuşmacı olarak Soylu’nun yanı sıra, Japonya Hükümeti Devlet Bakanı Taira Musaaki, Japonya Büyükel Akio Miyajima, çisi AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, Asya Afet Azaltma Merkezi Başkanı Hamada Musanori katıldı.

“Afetlerin neden olduğu ekonomik kayıp 131,7 milyar dolar”

Bakan Soylu, Japonya’nın ve diğer Asya ülkelerinin afetlerle alakalı yoğun bir tecrübesi, yüksek bir teknolojik seviyesi ve afetle mücadele kurumlarının varlığını belirterek, “Belçika-Brüksel merkezli Afetlerin Epidemiyolojisi Araştırma Merkezi verilerine göre, 2018 yılında dünya genelinde 68 milyon insanı etkileyen ve 11 bin 804 insanın ölümüyle sonuçlanan 315 doğal afet yaşandı. Bu afetlerin yüzde 45’i, ölümlerin yüzde 80’i ve bu afetlerden etkilenen insanların yüzde 76’sı Asya Kıtası’nda. Afetlerin neden olduğu ekonomik kayıpların 131,7 milyar dolar, asıl tehlikeli nokta ise afetlerdeki artış 1989-2003 yılları arasında dünyada toplam 4 bin 129 afet yaşandı, 2004-2018 yılları arasında bu sayının 5 bin 227 şeklinde” diye konuştu.

“Avrupa’nın ikinci büyük deprem gözlem ağına sahibiz”

Soylu, Türkiye’nin, deprem ve heyelan başlıkları başta olmak üzere, afet riski yüksek bir ülke olduğunun altını çizerek, “Türkiye, acı tecrübe ve büyük kayıplar yaşadı. 1999 Marmara depremindeki yıkımı, o günlerdeki çaresizliğimizi, organizasyon eksikliğimizi doğrudan sahada yaşadım ve hissettim. Türkiye, 1999 depreminden önemli dersler çıkardı ve bunların pek çoğunu hayata geçirdi. Türkiye’nin afet yönetimi noktasındaki organizasyon yapısı üzerinde reform sayılabilecek çok önemli değişimler, gelişmeler ve devrimler ortaya koyduk. Bugün Türkiye’de afet yönetimi, AFAD Başkanlığımız eliyle gerçekleştirilmektedir. 1999’da ülkemizde sadece 50 deprem gözlem istasyonumuz vardı. Bugün bu sayı bin 100’dür ve halen Avrupa’nın ikinci büyük deprem gözlem ağına sahibiz. AFAD Başkanlığımızda toplam 5 bin 874 personel, 81 il müdürlüğümüz, 11 birlik müdürlüğü, 26 lojistik depo, 47 de lojistik destek depomuz bulunmaktadır. Ülkemizin sathına tüm unsurlarımızla birlikte yayılmış durumdayız. Geçen yıl bin 788 olaya müdahale etmiştik, bu yıl olay sayımız 2 bin 456’dır. Ülkemizde geçen yıl kaydedilen deprem sayısı 22 bin 899, bu yıl ise 20 bin 940’tır. Tüm Türkiye’de 16 bin 427 toplanma alanımız vardır” şeklinde konuştu.

“Afetle mücadelede 6 stratejik adım”

Afetle mücadele konusunda 6 stratejik adım belirlendiğini vurgulayan Soylu, “Bunların ilki 2019 yılını, önümüzdeki yıla da sarkacak şekilde afetlere hazırlık yılı olarak ilan etmekti ve bunu yaptık. Geniş çaplı bir bilgilendirme, eğitim ve farkındalık kampanyası başlattık. İkinci olarak AFAD gönüllülük sistemini kuruyoruz. Dünyada, özellikle Almanya’da bunun pek çok etkin örnekleri var. Almanya’da yaklaşık 80 bin gönüllü ile çalışıyorlar. Bizde de bu rakam 40 bini aştı. Üçüncü adımımız AFAD Akreditasyon Sistemi’nin kurulmasıdır. Dördüncüsü, tatbikatlarımızı arttırmak ve bunu alışkanlık haline getirmektir. 2019 yılı içinde 57 il düzeyinde masa başı ve saha tatbikatı, 9 bölgesel masa başı ve saha tatbikatı ile bir ulusal düzeyde tatbikat gerçekleştirdik. Beşinci adımımız Türkiye Afet Risklerinin Azaltılması Platformunu oluşturmak ve burada paydaşların ortak aklını harekete geçirmektir. Son olarak da Afet Risklerini Azaltma Sistemi’ni hayata geçirdik. Burada afet risk haritalarını oluşturduk, bunları web tabanlı bir dijital platformda ilgili tüm kurumlarla paylaştık. Ayrıca il afet risk azaltma planlarını hazırladık. Bu sayede ilin yöneticilerinin eline afet risklerinin azaltılmasına dönük bir rehber olmasını sağladık” bilgilerini verdi.

“Afet konut sayısı 2 bin 640”

AFAD’ın yaşanan doğal afetlerin ardından iyileştirme faaliyetlerinin önemini belirten Bakan Soylu, “Türkiye’de 2018 ve 2019’da tamamlanan afet konutu sayısı 2 bin 640, inşaatı devam eden konut sayısı ise 3 bin 108’dir. Yani afetin hem öncesini, hem afet anını hem de afet sonrasını kapsayan modern bir afet yönetim bilinciyle hareket ediyoruz” ifadelerine yer verdi.

Konferansın ardından katılımcılar ikili görüşmelere geçti. İçişleri Bakanı Soylu da görüşmelere katılarak fikir alışverişinde bulundu.

İnşaat Sektörü Turizmin Göz Bebeği Bodrum’da Buluşuyor

İnşaat Sektörü Turizmin Göz Bebeği Bodrum'da Buluşuyor

Ege’nin iki yakasını birleştiren ‘Bodrum Dekorasyon Tadilat ve İnşaat Malzemeleri Fuarı Decoyap Bodrum’ 22-25 Ocak 2020′ tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

100’e yakın firmanın katılımıyla gerçekleşecek organizasyon 5 bin ziyaretçi hedefliyor. İnşaat sektörüne yeni bir ivme kazandıracak fuarda, banyo ve mutfak donanımlarından ev mobilyalarına, havuz ekipmanlarından bahçe mobilyalarına kadar dekorasyona dair her şey yer alacak.

Yerli ve yabancı turistin gözdesi Bodrum, gayrimenkul sektöründe yükselişe geçti. Ünlü tatil beldesi büyük şehirlere alternatif arayan inşaat firmaları içinde yeni rota olarak ön plana çıkıyor. Bölgede lüks konut projeleri, otel yatırımları ardı ardına gelirken, turizm ekonomisinin yanı sıra gayrimenkulde de önemli bir finansman ortaya çıkıyor. Bu kapsamda yapılan organizasyonlar ve fuarlar bir kat daha önem kazanıyor. 22-25 Ocak 2020′ tarihleri arasında Bodrum Herodot Kültür Merkezi Fuar ve Sergi Alanı’nda düzenlenecek ‘Bodrum Dekorasyon Tadilat ve İnşaat Malzemeleri Fuarı Decoyap Bodrum’ özellikle Ege’de sektöre önemli bir hareketlilik katacak.

Sektörün ticari hacminin gelişmesi anlamında önemli bir buluşma noktası olacak fuar hakkında açıklamalarda bulunan Demos Fuarcılık Genel Müdürü Hüseyin Aslan, “Bankaların kredi faizlerini indirmesi ile sektörde yavaş yavaş hareketlenmeler başladı. Bizde oluşturduğumuz uluslararası platform ile bu hareketlenmeye önemli katkılar sağlayacağız. Yerli ve yabancı turistin göz bebeği olan Bodrum’da tatil sezonu açılmadan önce düzenlenecek fuarımız ile birlikte gerçekleşecek ticari faaliyetler hem ülke hem de bölge ekonomisine önemli katkılar sağlayacak.

Enerji Kimlik Belgesi Nasıl Alınır, Eski Binalarda Mantolama Isı Yalıtımı Zorunlu mu?

Enerji Kimlik Belgesi Nasıl Alınır, Eski Binalarda Mantolama Isı Yalıtımı Zorunlu mu?

Enerji Kimlik Belgesi için son başvuru tarihi 1 Ocak 2020 tarihi itibari ile doluyor. Yapılan yasal düzenleme ile bu tarihten sonra EKB’si olmayan binalarda ne kiralama ne de konut satışı yapılabilecek. Peki, enerji kimlik belgesi nedir, nereden alınır, nasıl başvuru yapılır?

Enerji Kimlik Belgesi için geri sayım hızlandı. 1 Ocak 2020 tarihi itibari ile enerji kimlik belgesi olmayan binalarda bulunan daireler için artık kiralama ya da da satış işlemleri yasaklanacak. 

Enerji Kimlik Belgesi Nereden Alınır?

EKB uzmanı mühendis ya da mimar çalıştıran Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü tarafından yetki verilen Enerji Verimlilik Danışmanlık (EVD) Şirketleri tarafından EKB verilmektedir.  Hangi Binalarda Enerji Kimlik Belgesi Almak Zorunlu? Mevcut binaların tümünde enerji kimlik belgesi almak zorunludur. 

Enerji Kimlik Belgesi Almak İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?

Mimari Proje
Isı Yalıtım Projesi
Elektrik Projesi
Mekanik Tesisat Projesi (Isıtma, soğutma, havalandırma)

Isı Yalıtımı Olmayan Binalar Enerji Kimlik Belgesi Alabilir mi, EKB Almak İçin Eski Binalarda Mantolama Zorunlu mu?

Eski binalara mantolama zorunluluğu bulunmuyor ancak EKB alınması yasal bir zorunluluk olarak uygulanıyor.  1 Ocak 2020 tarihi itibari ile EKB almayan binalarda yer alan taşınmazlar için tapu devri ve kiralama işlemi yapılamayacak. 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı konu hakkında yapmış olduğu yazılı açıklamasında … 5.12.2008 Tarihli ‘Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nin’ geçici 3. maddesine göre, -mevcut binalar ve inşaatı devam edip henüz yapı kullanma izni almamış binalar için Enerji Verimliliği Kanununun yayımı tarihinden itibaren on yıl içinde Enerji Kimlik Belgesi düzenlenir- denilmektedir.

Bu maddeye göre, mevcut binalar için 2.5.2017 tarihine kadar Enerji Kimlik Belgesi düzenlenmesi gerekmektedir. Enerji kimlik belgesi düzenlenmesi mevcut binalar için yalıtım yapma zorunluluğu getirmemektedir…” böyle bir zorunluluğun olmadığını duyurmuştu. 

İl Emniyet Müdürlüğü Yeni Hizmet Binasının Temeli Atıldı!

İl Emniyet Müdürlüğü Yeni Hizmet Binasının Temeli Atıldı!

Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılan Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü yeni hizmet binası için temel atma töreni düzenlendi.

Jandarma Genel Müdürlüğü hizmetinde bulunan 116 Jandarma Komutanlığı karşısındaki arazi, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne tahsis edilmesinin ardından Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü yeni hizmet binası için çalışmalar başladı. 15 bin metrekare arsa üzerine yapılmaya başlanan İl Emniyet Müdürlüğü yeni hizmet binası için dün, temel atma töreni düzenlendi. Temel atma törenine Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş’ın yanı sıra Vali Orhan Tavlı, AKP Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, AKP Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Levent Kerim Uça, İl Emniyet Müdürü Faruk Karaduman, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Karişit, siyasi parti temsilcileri, kurum müdürleri, İlçe Belediye Başkanları, Esnaf Oda Başkanları, İl Emniyet Müdürlüğü mensupları ve vatandaşlar katıldı. İl Emniyet Müdürlüğü yeni hizmet binası ile ilgili yapılan bilgilendirmede, binanın 15 bin metrekare arsa üzerine kurulu, toplam 3 bin 380 metrekare oturma alanı ile 20 bin 639 metrekare inşaat alanı olarak projelendirildiği belirtildi. Ayrıca binanın toplamda 7 kattan oluşacağı da ifade edildi.  

“Bütün imkanlar bir araya geldiğinde, personelimizin moral ve motivasyonu olumlu şekilde artacaktır” 

İl Emniyet Müdürü Faruk Karaduman; “Güvenlik ihtiyacı, sürekli değişen ve gelişen bir yapıya sahiptir. Bu dinamik yapı içinde şuanda görev yaptığımız Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü, şehrin merkezinde sıkışık ve dar bir alanda kalmıştır. Toplam kullanım alanı 4 bin 650 metrekare olan bu bina, şuan itibariyle yetersizdir. Bugün temelini atacağımız bina, 15 bin metrekare arsa üzerine oturturulmuş, toplam 3 bin 380 metrekare oturma alanı olan 20 bin 639 metrekare inşaat alanı olan toplam 7 kattan oluşacak şekilde projelendirilmiştir. Günümüz güvenlik konseptine uygun olarak vatandaşlarımızın ve personelimizin ihtiyacına göre projelendirilmiştir. Bodrum ve zemin katta hem personelimize hem vatandaşlarımıza sosyal donatılarla hizmet verecektir. Bütün bu imkanlar bir araya geldiğinde, personelimizin moral ve motivasyonunu olumlu şekilde etkileyerek, ilimizdeki güvenlik hizmetinde kalitenin artacağı kanaatindeyim” dedi.  

“Gerçekleştirdiğimiz temel atma töreni en gurur duyduğumuz işlerden bir tanesidir”

AKP Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu; “Devletin bekası, yücelmesi, milletin güvenliği için gece gündüz durmadan canını siper eden kardeşlerimizdir emniyet teşkilatımız. Polis demek; güvenlik demektir. Eğer çocuğunuz eve geç geliyorsa ilk gideceğiniz yerdir emniyetimiz. Mahallenizde bir yanlış varsa ilk gideceğiniz yerdir emniyetimiz. Polis teşkilatımız, bizim güvenliğimizdir. Sizler, gece-gündüz demeden bu bayrak, toprak, vatan için mücadele ediyorsunuz. Bizler, köprü, okul, yol yapıyoruz. Fakat bugün gerçekleştirdiğimiz temel atam töreni en gurur duyduğumuz işlerden bir tanesidir. Çünkü canını bizler için siper eden emniyet güçlerimize güzel bir ev yapıyoruz. 174 yıldır Türk toplumuna hizmet eden emniyet teşkilatımıza ne yapsak azdır” dedi. 

“Çanakkale’ye hizmet etmek bambaşka onur ve gururdur”

AKP Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan; “Her şehre hizmet büyük bir onur ve gurur kaynağıdır. Fakat Çanakkale’ye hizmet etmek bambaşka onur ve gururdur. Çanakkale, Cumhuriyetimizin ön sözü, Gazi Mustafa Kemal’in tarih sahnesine çıkmaya başladığı özel yerdir. Çanakkale’mizin artık ayağa kalkmasını istiyoruz. Çanakkale’nin yanlış gündemlerle, polemiklerle değil, hizmetle, çalışmayla gündem olmasını istiyoruz.

Önümüzde dört yıl seçim yoksa, halktan bu süreç için yetki almışsak, sonuna kadar kullanalım, bu dönemi kavgasız, polemiksiz bir hizmet dönemi yapalım. Çanakkale’miz, son dönemde hep ulusal ve uluslararası projelerle adından söz ettirdi. Köprümüz, sadece Çanakkale değil, dünya projesidir. Troya 2018 Yılı, Türkiye değil, dünya projesiydi. Turizmde dönemsel olarak zaman zaman düşüşler olsa da Troya Yılı’ndan ötürü Çanakkale’mizin turizm konusunda çok büyük sorunu olmadı. Tüm Türkiye’de turizm daralırken, Çanakkale’miz ekstra yatırımlarla turizmden kaynaklı sorunlu zamanı sorunsuz bir şekilde atlama imkanı buldu.

Çanakkale, Çanakkale’yi aşan bir yatırım imkanına sahiptir. Bu yıl sadece bir ilde emniyet binası inşaatına izin verildi, o il de Çanakkale’dir. Bugün ekstra bir gururla söyleyebilirim ki, zaten ihtiyaç olan emniyet binamızın bu yıl Türkiye’de atılan tek emniyet binası inşaat temeli olması da bizim için ayrı bir gururdur. Burada emeği geçen İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’ya, Bakan Yardımcımız Muhterem İnce’ye ve Genel Müdürümüz Sayın Mehmet Aktaş’a çok teşekkür ediyorum. Mevcut binamız, şehrin tam göbeğinde ve emniyet sorunu olan bir noktadaydı. Binamız eski ve deprem gibi sorunları vardı. Binamızın temelinin bu yıl atılması çok kıymetliydi.  İnşallah 2020’nin Nisan ayında Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü yeni hizmet binası tamamlanacaktır” dedi.  

“2020 yılında yeniden bir araya gelerek, binamızı hizmete sunacağız”

İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş; “Polis teşkilatımız, tam 174 yıldır milletimizin huzuru ve güvenliği için gece-gündüz demeden canla, başla mücadele etmektedir ve yeri geldiğinde gözünü kırpmadan canını feda etmektedir. Teşkilatımızın imkan ve kabiliyetini arttırması için devletimiz hiç bir imkanı geri bırakmamaktadır. Onlardan bir tanesini de Çanakkale’mizde görüyoruz. Binamız, jandarmamızdan alınan 15 dönümlük arazi üzerine, yaklaşık 20 bin metrekare kapalı alan olacak şekilde inşa edilmektedir. Binamızın kazasız, belasız bir şekilde yapılarak hizmete girmesini temenni ediyorum. 2020 yılında da yeniden bir araya gelerek, binamızı hizmete sunacağız” dedi. 

“Emniyetimizin yeni hizmet binasının temelini atmanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz”

Vali Orhan Tavlı; “Ülkemizde ve dünya çapında ilgiyi Çanakkale’ye çekmekle birlikte eğitime, sağlığa, spora, ulaşıma ve güvenliğe yönelik yapılan yatırımlar, tüm hızıyla devam etmektedir. Bugün, bu yatırımlara bir yenisini daha ekleyerek, Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğümüzün yeni hizmet binasının temelini sizlerle birlikte atmanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz. Jandarma Genel Komutanlığına tahsisliyken Emniyet Genel Müdürlüğümüze tahsis edilen arazi üzerine yapılacak olan İl Emniyet Müdürlüğü hizmet binasının toplam 15 bin metrekare olana arsasının tahsis edilmesi ve binamızın ilimize kazandırılması vesilesiyle başta İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu olmak üzere Çanakkale Milletvekillerimize, İçişleri Bakan Yardımcımız Sayın Muhterem İnce’ye, Jandarma Genel Komutanımıza ve Emniyet Genel Müdürümüze şükranlarımız sunuyorum” dedi.

Ekim’de, Perakende ve İnşaat Sektöründe Güven Azalırken, Hizmet Sektöründe Arttı

Ekim’de, Perakende ve İnşaat Sektöründe Güven Azalırken, Hizmet Sektöründe Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Kasım ayında Perakende ve İnşaat sektörü güven endeksi azalırken, Hizmet sektörü güven endeksi arttı.

Mevsim etkilerinden arındırılmış hizmet sektörü güven endeksi Ekim ayında 90,7 iken, Kasım ayında %0,7 oranında artarak 91,3 oldu. Hizmet sektöründe bir önceki aya göre; iş durumu ve hizmetlere olan talep endeksleri sırasıyla %2,9 ve %2,7 artarak 89,3 ve 87,6 değerlerini aldı. Hizmetlere olan talep beklentisi endeksi ise %2,9 azalarak 97,1 oldu.

Perakende Ticaret Sektörü Güven Endeksi 101,2 Oldu

Mevsim etkilerinden arındırılmış perakende ticaret sektörü güven endeksi Kasım ayında %1,1 oranında azalarak 101,2 oldu. Perakende ticaret sektöründe bir önceki aya göre; mevcut mal stok seviyesi ve iş hacmi-satışlar beklentisi endeksleri sırasıyla %2,2 ve %2,5 azalarak 105,6 ve 103,1 değerlerini aldı. İş hacmi-satışlar endeksi ise %1,8 artarak 95 oldu.

Mevsim etkilerinden arındırılmış sektörel güven endeksleri, Kasım 2019

İnşaat Sektörü Güven Endeksi 63,9 Oldu

Mevsim etkilerinden arındırılmış inşaat sektörü güven endeksi bir önceki ayda 65,1 iken, Kasım ayında %1,9 oranında azalarak 63,9 oldu. İnşaat sektöründe bir önceki aya göre; alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi endeksi %8,1 azalarak 44,5 değerini aldı. Toplam çalışan sayısı beklentisi endeksi ise %1,7 artarak 83,3 oldu.

Mevsim etkilerinden arındırılmış sektörel güven endeksleri, alt endeksleri ve değişim oranları, Kasım 2019

İBB İptal Ettiği İhaleyi Yeniden Açtı

İBB İptal Ettiği İhaleyi Yeniden Açtı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 23 Haziran’daki İstanbul Seçimi’nden 16 gün sonra iptal ettiği, ‘Yenikapı- Atatürk Havalimanı Hafif Metro Hattı Hemzemin İstasyonları Kapasite Artışı’ ihalesini, yeniden açtı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 23 Haziran’daki İstanbul Seçimi’nden 16 gün sonra iptal ettiği, ‘Yenikapı- Atatürk Havalimanı Hafif Metro Hattı Hemzemin İstasyonları Kapasite Artışı’ ihalesini, yeniden açtı. İhalenin 3 Aralık’ta tekrarlanacağı belirlendi.

İstanbul’daki toplu taşıma ile ulaşımda önemli yer tutan Yenikapı- Havalimanı hafif metro hattının istasyonlarının uzatılıp, metro katarları 5’li vagona çıkarılarak yolcu kapasitesinin artırılmasına karar verildi. Proje kapsamında, hat üzerindeki Ataköy, Zeytinburnu, Terazidere, Kocatepe, Yenibosna ve Sağmalcılar istasyonlarının boyu uzatılacak.

İhale 2 Gün Kala İptal Edildi

İBB’nin şirketlerinden Metro İstanbul A.Ş., söz konusu kapasite artırım projesi için 10 Haziran 2019’da ihale yapılmasına onay verdi. 13 Haziran’da da yayımlanan ilan ile ihalenin 11 Temmuz’da yapılacağı duyuruldu. İstanbul Seçimi’nden sonra İBB yönetiminin değişmesinni ardından 9 Temmuz’da ihale iptal edildi. İhalenin iptal edilmesi ile ilgili yapılan açıklamada şöyle denildi

4734 sayılı Kanun’un ‘İhale Saatinden Önce İhalenin İptal Edilmesi’ başlıklı 16’ncı maddesinde ‘İdarenin gerekli gördüğü veya ihale dokümanında yer alan belgelerde ihalenin yapılmasına engel olan ve düzeltilmesi mümkün bulunmayan hususların bulunduğunun tespit edildiği hallerde ihale saatinden önce ihale iptal edilebilir’ hükmü gereğince iptal edilmiştir.

İhale Yeniden Açıldı, 3 Aralık’ta Yapılacak

Metro İstanbul A.Ş., 7 Kasım’da ‘Yenikapı- Atatürk Havalimanı Hafif Metro Hattı Hemzemin İstasyonları Kapasite Artışı’ işi ihalesine ikinci kez onay verdi. 11 Kasım’da ikinci kez yayımlanan ilanda, ihalenin 3 Aralık’ta yapılacağı duyuruldu. İhale ilanında işin niteliği bölümünde şöyle denildi M1 Hattı hemzemin istasyonlarda peron uzatılması, bu uzatma işlerine bağlı olarak ortaya çıkan 1700 metrekare duvar, 1500 metrekare boya işi ile döşeme, tavan, ve diğer ince inşaat işlerinin şartnameye uygun olarak yapılmasıdır.

20 Aralık 2020’ye Kadar Bitirilmesi Bekleniyor

İBB, 13 Haziran 2018 tarihinde, ‘Yenikapı-Atatürk Havalimanı Hafif Metro Hattı ve Esenler Yerleşkesi Kapasite Artırım, İnşaat ve Elektro- Mekanik Sistemleri Temin, Montaj ve İşletmeye Alma İşleri’ adı altında düzenlediği ihale ile işi Metro İstanbul A.Ş.’ye verdi. Metro İstanbul A.Ş. de, 85 milyon 449 bin 608 TL’ye üstlendiği işi, bölümlere ayırarak ayrı ayrı ihale etmişti. İptal edilen ihale de söz konusu bölümlerden biriydi. İBB’nin, Metro İstanbul A.Ş. ile yaptığı sözleşmeye göre, istenen işlerin 20 Aralık 2020 tarihine kadar bitirilmesi gerekiyor.

Güney Kore’ye Türk İnşaat Sektörü Çıkarma Yapacak

Güney Kore’ye Türk İnşaat Sektörü Çıkarma Yapacak

Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı tarafından hedef ülkeler arasında belirlenen Güney Kore’ye Türk İnşaat sektörü çıkarma yapacak.

Geride bıraktığımız yüzyılın ortalarında savaştan çıkmış olmasına rağmen gösterdiği atılımla Asya-Pasifik pazarının devi haline gelen Güney Kore, Türkiye’nin de iştahını kabartıyor.

Ticaret Hacmi Her Yıl Daha da Büyüyor

Güney Kore 1950’li yıllarda savaştan henüz çıkmış olmasına rağmen eşi benzeri olmayan bir hızla büyüyerek birçok sektörde kendini kanıtlamayı başardı. Özellikle, 1962-1994 yılları arası her yıl yüzde 10 büyüme göstermeye devam eden ülke, ihracatta, yine bu yıllar arasında yıllık yüzde 20’ye yakın büyüme kaydetti. Güney Kore, yaptığı bu büyük ekonomik atılımların yanı sıra, 1970’li yıllarda çelik sektörüne yaptığı yatırımlarla birlikte otomobil, gemi ve elektronik gibi alanlarda dünya ile rekabete geçti. Günümüzde dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan Güney Kore’nin Türkiye ile dostane bir ilişkiye sahip olması iki ülke arasındaki ticaret hacminin her yıl daha da büyümesini sağlıyor. Bu yıl Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenen hedef ülkeler listesinde yer alan Güney Kore’ye ihracatımızı arttırmak için küresel ölçekte ticaret yapan birçok Türk firması, bu ülkede düzenlenen fuarlara katılmayı amaçlıyor.

“En iyi küresel fuarlar”

Bu yıl Güney Kore’de düzenlenecek olan fuarlardan yapı ve inşaat sektörünün en büyük fuarı Korea Build, 26 Şubat – 1 Mart 2020 tarihleri arasında başkent Seul’da gerçekleşecek. 2019 yılı organizasyonunda 70,476 metre karelik alana sahip olan fuar, 937 katılımcı firma ve 107,630 sektör profesyonelini ağırlamayı başarmıştı. KoreaBuild Fuarı, uluslararası fuar endüstri birliği UFI’nin onaylı etkinlikleri arasında yer almakla birlikte Kore Ticaret, Sanayi ve Enerji Bakanlığı’nın “en iyi küresel fuarlar” listesinde de yerini aldı. Fuarla ilgili olarak açıklamalarda bulunan, Expotim Genel Müdür Vekili Çağatay Erşahin, 2024 yılında Asya-Pasifik pazarının önemine dikkat çekerek, söz konusu pazarda çok ciddi bir büyüme öngörüldüğünü ifade etti. Yapı sektörünün alt bileşeni konumunda olan kapı-pencere pazarında 750 milyon birim talep olacağı tahminine değinen Erşahin, “Sadece kapı-pencere pazarındaki talep tahmini bile Asya-Pasifik pazarının ne denli bir büyüme yaşayacağını gösteriyor” diyerek fuarın yapı ve inşaat sektörü için önemini vurguladı.

Stil Spor Zemin Çözümlerini Türk- Arap İşbirliği Zirvesi’nde Tanıttı

Stil Spor Zemin Çözümlerini Türk- Arap İşbirliği Zirvesi'nde Tanıttı

Stil Spor, katılım gerçekleştirdiği Türk- Arap İşbirliği Zirvesinde ziyaretçilere zemin çözümlerini tanıttı.

Zemin çözümlerinde geniş bir ürün gamına sahip olan Stil Spor, farklı organizasyonlarda hedef kitlesiyle buluşmaya devam ediyor. Son yıllarda yurt dışındaki çalışmalarına hız veren firma Arap ülkelerinde de faaliyetlerini arttırmayı hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda Stil Spor, Türk- Arap İşbirliği Zirvesine katıldı. 

Türk Arap Ülkeleri İşbirliği Derneği (TÜRAP)’nce ve TurabExpo tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Türk- Arap Gayrimenkul, Proje, Yatırım, Finansman Fuarı İstanbul’da yapıldı. Türk Arap Yapı-İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri İç Mimari, Mobilya Fuarı ile Türk Arap Gayrimenkul, Proje, Yatırım, Finansman Fuarı’nı buluşturan 14’üncü Türk- Arap İşbirliği Zirvesi, İstanbul Yenibosna’da Pullman Istanbul Hotel ve Convention Center’da gerçekleştirildi.  

Stil Spor, 14’üncü Türk- Arap İşbirliği Zirvesinde EPDM, akrilik, poliüretan zemin kaplamalarını ziyaretçilere tanıttı. 

1500 Arap yatırımcı ile 230 Türk yatırımcının buluştuğu fuarda Stil Spor’un standı Arap ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi gördü. 

Şehirlerin Dijital İkizi Sayesinde İmar Barışına Girmeyen Kaçak Yapılar Tespit Edilecek!

Şehirlerin Dijital İkizi Sayesinde İmar Barışına Girmeyen Kaçak Yapılar Tespit Edilecek!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum şehirlerin dijital ikizlerini oluşturduklarını bu sayede de hem afetleri önceden önleyeceklerini hem de imar barışına girmeyen kaçak yapıların anında tespit edileceğini duyurdu. Detaylar haberimizde…

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 6 adet 196 megapiksel fotogrametrik hava kamerasına sahip uçak kiralayarak şehirlerin 3 boyutlu dijital haritasını çıkardı. 

12 Milyon Konut Dijital Ortama Aktarıldı! 

Konu hakkında açıklama yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum 500 saatlik uçuşun ardından 517 bin stereo hava fotoğrafı çekildiğini belirterek “Ortofoto Projesi’ni 2017 yılında başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra ona bağlı ‘Kentsel Yerleşim ve Gelişme Alanlarında 3 Boyutlu Topoğrafya ve Bina Modeli Oluşturma Projesi’ de tamamlandı” dedi. 

12 milyon konutu dijital ortama aktardıklarını belirten Bakan Kurum “Tüm şehirlere ait Türkiye’nin 3 boyutlu dijital ikizi oluşturuldu. Dünyada bir ilki başardığımız projeyle afetlere önceden önlem alacak, kaçak yapıları tespit edeceğiz.

Ayrıca 5G teknolojisine geçilebilecek. Dünyada şehirlerin dijitaline ulaşmaya çalışan İsviçre, Almanya, Hollanda ve Singapur’dan önce Türkiye’nin tüm şehir merkezlerini 3 boyutlu dijitale dönüştürmesi, dünya genelinde büyük yankı uyandırdı.

Çalışmayla artık şehirlerdeki mevcut kat aralığına göre bina sayıları saptanabiliyor, şehir merkezinde yer alan bina sayısı net olarak belirleniyor, binaların toplam taban alanı ve ortalama yüksekliği, hacmi ve kotları anında kayıt altına alınıyor” diyerek yeni projeyi aktardı. 

2 Yıldır Duran Çekmeköy–Sancaktepe–Sultanbeyli Metro Hattı’nda Çalışmalar Tekrar Başlıyor

2 Yıldır Duran Çekmeköy–Sancaktepe–Sultanbeyli Metro Hattı'nda Çalışmalar Tekrar Başlıyor

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yapımı 2 yıldır duran Çekmeköy–Sancaktepe–Sultanbeyli Metro Hattı’nda çalışmalara başlanması için talimat verdi. Deutsche Bank’tan sağlanan kredi ile tekrar başlayacak inşaat için 26 Kasım’da İmamoğlu’nun katılımı ile tören düzenlenecek. Hattın 2022 yılının son çeyreğinde hizmete açılması planlanıyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çekmeköy–Sancaktepe–Sultanbeyli Metro Hattı için Alman Deutsche Bank’tan kredi sağladı. İBB, Anadolu Yakası’ndaki kara yolu trafiğini rahatlatacak olan ve yapımı yaklaşık 2 yıl önce durdurulan Çekmeköy–Sancaktepe–Sultanbeyli Metro Hattı’nda çalışmalara yeniden başlıyor.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla 26 Kasım Salı günü Sancaktepe Abdurrahman Gazi Metro İstasyonu inşaat alanında düzenlenecek törenle, kazı çalışmasını yapacak tünel açma makinesi TBM tekrar tünele indirilecek. Tüneller ve 6 istasyonun peronları TBM ile kazılacak. Bilet holleri aç-kapa olarak yapılacak. 2 istasyonun peron ve bilet holü ise komple aç-kapa yöntemi ile yapılacak.

Üsküdar-Çekmeköy Hattının Devamı

Üsküdar – Ümraniye – Çekmeköy Metro Hattı’nın devam niteliğindeki Çekmeköy – Sancaktepe – Sultanbeyli Metro Hattı, sırası ile Meclis Mahallesi, Sarıgazi (entegrasyon istasyonu), Şehir Hastanesi, Abdurrahmangazi, Samandıra, Veysel Karani, Hasanpaşa ve Sultanbeyli İstasyonlarından geçerek Sultanbeyli TEM yolu kenarında son bulacak.

65 Bin Yolcu Taşınacak

10,9 km’lik 8 istasyonlu hatta, yolculuk süresi 16 dakika sürecek ve saatte tek yönde 65 bin yolcu taşınabilecek. Son teknolojiyle inşa edilen ve tam otomatik sürücüsüz metro olarak hizmet verecek hattın istasyonlarında, tam boy peron ayırıcı kapılar kullanılacak. Samandıra İstasyonu’nda sürücülerin park ederek metro ile yolculuğuna devam edebilmesi için 336 araç kapasiteli tam otomatik mekanik otopark yapılacak.

Deutsche Bank’tan Kredi Sağlandı

Çekmeköy–Sancaktepe–Sultanbeyli Metro Hattı için Ekim 2019’da yapılan anlaşma ile Deutsche Bank’tan kredi sağlandı. Hattın 2022 yılının son çeyreğinde hizmete açılması planlanıyor.

Mayıs 2017’de yapımına başlanan projede, 29 Aralık 2017’de İBB tarafından çalışmalar durdurulmuş, Mart 2018’de tekrar başlatılmıştı. Ancak, hak ediş ödemelerinin yapılamaması sebebiyle Ekim 2018’de inşaat tekrar durmak zorunda kalmıştı. Metro hattında yapılan fiziki imalat oranı yaklaşık yüzde 6 seviyesinde.

Fransızlar da Kredi Vermişti

Reuters’ta yer alan habere göre Fransa İstanbul Başkonsolosu Bertrand Buchwalter, bu ay başında Fransız Kalkınma Ajansı’nın (AFD), Tuzla-Pendik metro yapımı için İBB ile 86 milyon euro tutarında bir kredi anlaşmasına imza attığını açıklamıştı.

TÜİK İnşaat Maliyet Endeksi, Eylül 2019 Açıklandı! Konut Fiyatları Yükselecek mi?

TÜİK Sektörel Güven Endeksleri, Kasım 2020 Raporu Yayımlandı

TÜİK Eylül 2019 dönemine ait İnşaat Maliyet Endeksi verileri açıklandı. Bir önceki aya oranla düşen inşaat maliyet endeksi bir önceki yılın aynı ayına oranla ise yükseliş gösterdi. Müteahhitlerin yeni konut üretimi maliyetleri arttı. Peki, yaşanan yükseliş konut fiyatlarına nasıl yansıyacak, konut fiyatları yükselecek mi?

TÜİK inşaat sektörü için büyük önem taşıyan inşaat maliyet endeksi verilerini açıkladı. 

Eylül ayına ait verilere göre bir önceki aya oranla kısmi düşüşler yaşanırken bir önceki yılın aynı dönemine oranla ise yükseliş yaşandığı görüldü. 

İnşaat Maliyet Endeksi 2018 Yılına Oranla Yüzde 4 Yükseldi! 

TÜİK tarafından açıklanan verilere göre Eylül ayında İnşaat maliyet endeksi (İME) bir önceki aya oranla yüzde 0,59 düşüş gösterirken 2018 yılının aynı ayına göre ise yüzde 4,02 oranında arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,41, işçilik endeksi yüzde 0,97 düştü. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 3,43 düştü, işçilik endeksi yüzde 24,63 arttı.

Müteahhitlerin Konut Üretimi Maliyeti Bir Yılda Yüzde 5,53 Arttı! 

Bina inşaatı maliyet endeksi verilerinde ise Eylül 2019 döneminde bir önceki aya oranla yüzde 0,73 düşüş yaşandı. Bir önceki yılın Eylül ayına göre ise yüzde 5,53 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi yüzde 0,61, işçilik endeksi yüzde 1,00 düştü. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 1,78 düştü, işçilik endeksi yüzde 24,93 arttı.

İnşaat Maliyet Endeksi Değişim Oranları Eylül 2019

14. Türk Arap İşbirliği Zirvesi

14. Türk Arap İşbirliği Zirvesi

İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, Türkiye’nin Yakın ve Orta Doğu ülkeleri ile ticari ve ekonomik ilişkilerinin son yıllarda gelişme gösterdiğini belirterek, “Bu ülkelere ihracatımız ilk 9 ayda 23 milyar dolar olurken, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 artış göstermiştir. Ayrıca, aynı dönemde bu ülkelere ihracatımız ithalatın yaklaşık 2 katı olarak gerçekleşmiştir.” dedi.

Türk Arap Ülkeleri İşbirliği Derneği (TÜRAP) tarafından 14. Türk Arap İş Birliği Zirvesi, 6. Türk-Arap Yapı İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri, İç Mimari ve Mobilya Fuarı ve 3. Türk-Arap Gayrimenkul, Proje, Yatırım, Finansman Fuarı İş Birliği Organizasyonu düzenlendi.

Gayrimenkul sektörünün İstanbul’da 1500 Arap yatırımcıyla buluştuğu, 22 Kasım’a kadar devam edecek olan fuarda, sektör temsilcileri Arap yatırımcılarla yüz yüze yatırım fırsatlarını değerlendirme imkânı bulacak. TÜRAP, 19 Arap ülkesinde kurduğu organizasyon aracılığı ile fuara katılan firmaların konutlarının, Arap ülkelerinde satışına da aracılık edecek.

Zirvenin açılışında konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, Türkiye’de 2018 yılının ikinci yarısından itibaren kur ve faiz tarafında yaşanan spekülatif hareketler nedeniyle maliyetlerin arttığını, küresel ekonomide yaşanan ivme kaybı ve jeopolitik risklerin göz önüne alınarak değerlendirildiğinde Türkiye’de inşaat sektörü başta olmak üzere temel sektörlerin olumsuz etkilendiğini aktardı.

Kuralay, Türkiye ekonomisinin, dünya ekonomisinde yaşanan sıkıntılara ve kendi içerisinde yaşanan mevcut sorunlara rağmen, 2018 yılında yüzde 2,6 büyüyerek TL bazında 3,7 trilyon TL, dolar bazında ise 784 milyar dolar gayri safi yurt içi hasılaya (GSYH) ulaştığını belirtti.

Türkiye ekonomisinin çok ciddi bir değişim sürecinden geçtiğini geçmeye de devam ettiğini aktaran Kuralay, küresel krizlere aldırmadan, bölgedeki ve dünyadaki krizlere takılmadan, hatta içeriden ve dışarıdan yapılan taarruzlara boyun eğmeden Türkiye ekonomisinin istikrarla büyümesini sürdürdüğünü dile getirdi.

Kuralay, Türk iş insanları olarak, Arap coğrafyasıyla ticari ilişkileri her zaman iyi bir seyirde devam ettirdiklerini aktararak, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin son yıllarda katlanarak artan yatırımcı çekme oranının, ülkemizin gücünü ve yatırımcılar için çok büyük fırsatlar barındırdığını gösteren önemli bir gösterge olduğunu vurgulamak isterim. Türkiye’nin Yakın ve Orta Doğu ülkeleri ile ticari ve ekonomik ilişkileri son yıllarda gelişme göstermiştir. Bu ülkelere ihracatımız ilk 9 ayda 23 milyar dolar olurken, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 artış göstermiştir. Ayrıca, aynı dönemde bu ülkelere ihracatımız ithalatın yaklaşık 2 katı olarak gerçekleşmiştir.”

Türkiye’nin birçok fırsatı aynı anda bünyesinde barındırdığına işaret eden Kuralay, “Türkiye, jeopolitik konumu sayesinde birçok ülke arasında ticaret köprüsü görevi görürken, üretimi, sanayisi ve verdiği hizmetler ile de ekonominin nabzını tutmaktadır. Doğrudan yabancı yatırımlar sermaye oluşumu, teknoloji, insan kaynakları gelişimi ve yönetimi, ticaret ve rekabetçilik ile çevre kanalı yoluyla ülkelerin ekonomik büyüme ve kalkınma süreçlerini büyük ölçüde etkilemektedir. Burada ülke gruplarına göre yatırım tutarlarına bakıldığında, Körfez ile Yakın ve Orta Doğu ülkelerinin yaptığı yatırım yüzde 15 seviyesindedir.” ifadelerini kullandı.

Kuralay, Türkiye’de inşaat sektörünün, oluşturduğu katma değer ve istihdam nedeniyle Türkiye ekonomisi için önemli bir “lokomotif sektör” konumunda olduğu belirterek, şunları kaydetti:

“Türkiye’de inşaat sektörü, 2000-2009 yılları arasında yüzde 5,8, 2010-2018 yılları arasında ise yüzde 9,3 büyüdü. Gayrimenkul, gündelik hayat içerisinde kullanılan bir yatırım aracı olarak karşımıza çıkıyor. İstanbul emlak piyasasında yabancılara yapılan satışlara bakacak olursak, ocak-ekim döneminde yabancılara 36 bin konut satışı gerçekleştirilmiştir. Geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 18 artış olmuş. Burada yabancıların büyük bir iştahı olduğunu ve yatırım yaptığını görebiliyoruz. Emlak sektörüne verilen teşvikler ve vergi indirimleri de yatırım yapılması konusunda yatırımcılara önemli ölçüde katkı sağlamaktadır.”

“Bosna Hersek’te bine yakın Arap iş adamıyla 10 milyon dolarlık 4 tane projeye imza atıldı”

Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Yönetim Kurulu Üyesi ve MÜSİAD Diplomatik İlişkiler Komite Başkanı Zeki Güvercin de Türk ve Arap dünyasının iş birliğini MÜSİAD olarak kuruldukları günden beri desteklediklerini söyledi. Türkiye’nin Arap nüfusunun yoğun olduğu bir ülke olduğunu kaydeden Güvercin, “12 milyona yakın Türkiye’de yaşayan Arap vatandaşımız, misafirimiz ve dostumuz bulunmaktadır.” diye konuştu.

Güvercin, geçen aylarda Bosna Hersek’te bine yakın Arap iş adamıyla bir zirve gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, “Avrupa’nın en ileri noktasındaki Müslüman ülkesinde bin iş adamıyla önemli görüşmeler yapıldı. Takriben 10 milyon dolarlık 4 tane projeye imza atıldı. Geçen yıl mart ayında yaptığımız Türk-Arap zirvesine 1500 Arap iş adamı katılmıştı. Bu zirveyi gelecek sene mart ayında MÜSİAD Genel Merkezi’nde yine 1500’e yakın Arap iş adamıyla gerçekleştirerek Türkiye ve Arap ülkeler arasındaki iş birliğini artırma yönündeki çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” dedi.

MÜSİAD’ın 1990’da kurulduğundan beri Medine pazarı ruhunu her zaman koruduğunu dile getiren Güvercin, “Medine pazarında aslında Müslümanlar arasında duvar yoktur. Gelecek asırda ticaret savaşlarının yaşandığı, daha dün Filistin ile ilgili tek yönlü bir kararın alındığı, uluslararası hukukun çiğnendiği bir ortamda tarihi sorumluluklarımız var.” yorumunda bulundu.

“Türkiye ile Arap ülkeleri arasındaki ticaret hacmi son 15 yılda 5’e katlandı”

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, Türkiye’nin geçmişten bu yana Arap halkları ile yüzyıllardır süregelen tarihi, sosyal, kültürel yakınlığının Türkiye’yi Arap dünyasıyla yakından ilgilenmeye teşvik ettiğinin altını çizdi.

Aydın, Türkiye’nin son yıllarda bağımsız politikalar sonucunda Arap ülkeleri ile olan ilişkilerinde çok boyutlu ve geleceğe dönük bir dış politikayı rota edindiğini aktararak, Türkiye’nin her yönüyle Orta Doğu’da barış, istikrar ve refahın egemen olması için yürütülen çabalara güçlü ve aktif bir şekilde destek verdiğini bildirdi.

Türkiye’nin, Arap dünyası ile ilişkilerini karşılıklı ekonomik çıkarların ön plana alındığı bir düzleme taşıdığını ifade eden Aydın, şu ifadelerde bulundu:

“Arap ülkeleri ile Türkiye arasındaki mevcut ilişkilerin ve iş birliğinin güçlenmesi bizler için önem taşımaktadır. Türkiye ile Arap ülkeleri arasındaki ticaret hacmi son 15 yılda 5’e katlandı. Arap birliği ile ekonomik ilişkilerini en üst düzeye çıkarması Türkiye’nin ve Arap dünyasının lehine olacağı şüphesizdir. 2003 yılında 9 milyar dolar olan Körfez ülkeleri ile ticaretimiz 2018 yılının başlarında 46 milyar dolar seviyesine kadar çıkmıştır. Türkiye ile Arap ülkeleri arasındaki bu ticaretin yeterli olmadığını görüyoruz. Bu tarz etkinliklerle kısa sürede Türkiye ile Arap ülkeleri arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolar seviyesine çıkacağına inanıyoruz. Bu tarz etkinliklerle birbirimizle olan ticaretimizi daha hızlı geliştireceğiz. Bizler samimiysek karşılıklı ticaretimizi 100 milyar dolara çıkarmak için bir yol buluruz. Müslüman coğrafyanın birer parçası olarak ticarette önceliği birbirimize vermeliyiz.”

“Türk ve Arap ülkeleri arasında köprü görevini sürdürüyoruz”

Türk Arap Ülkeleri İş Birliği Derneği Genel Başkanı Sabuhi Attar, TÜRAP olarak iş birliği toplantısında hedefleri pratik hayata geçirmek üzere toplandıklarını belirterek, ortak fırsat olanaklarını ve Türk ve Arap yatırımlarını birlikte hayata geçireceklerini dile getirdi.

Attar, TÜRAP olarak tarihi bir görev üstlendiklerini, ekonomik olarak güven ve huzuru sağlamak üzere kurulduklarını ifade ederek, Arap yatırımcılardan ve iş adamlarından da Türkiye ile irtibatlarını kesmemelerini istediklerini, kendilerine bedelsiz sunulan birçok hizmet olduğunu vurguladı.

Arap ülkelerinde olsun Türkiye’de olsun hukuki danışmanlıklar verdiklerini kaydeden Attar, “Arap ülkelerine etkili ve yapıcı ziyaretlerde bulunuyoruz. Türk ve Arap ülkeleri arasında köprü görevini sürdürüyoruz. TÜRAP olarak gereken bütün olanaklarını sizlere sunmaya devam edeceğiz. Dolayısıyla Türk ve yabancı şirketlerinin TÜRAP ile görüşmelerine devam etmelerini istiyoruz. Danışmanlarımız gereken hizmeti vermeye hazırdır. Yatırım olsun, gayrimenkul alışverişi olsun bütün ihtiyaçlarınıza destek vermeye hazırız. Fuara, 1500 Arap şirketinin katılması bizim için bir övünç kaynağıdır. Fuara ayrıca 230 Türk şirketi de katılmıştır. Bu katılımlar uzun vadeli gelecek için önem arz ediyor. Önümüzdeki yıllarda ortak çalışmalarımızı artıracağız.” değerlendirmesinde bulundu.

Apple 1 Milyar Dolarlık Yeni Kampüs İnşaatına Başladı

Apple 1 Milyar Dolarlık Yeni Kampüs İnşaatına Başladı

ABD merkezli, tüketici elektroniği, bilgisayar yazılımı ve kişisel bilgisayar üreticisi Apple Inc. Teksas, Austin’de yaklaşık 278 bin metrekare büyüklüğünde yeni bir kampüs inşaatına başladığını duyurdu.

Apple’dan yapılan açıklamaya göre, 1.0 milyar dolar yatırımla 2022 yılında tamamlanması beklenen kampüste en yeni Mac Pro bilgisayarların üretimi de yapılacak.

Açıklamada, yeni kampusun, şirketin yerel yatırımları genişletme planlarının bir parçası olarak, Amerikan ustalık ve yaratıcılığına olan güvenden dolayı, Teksas’ta yapılmasının kararlaştırıldığı belirtildi.

Teknoloji devi Apple Austin’de yaklaşık 7,000 kişi istihdam ediyor. Apple’ın açıklamasında ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump’ın üretim tesisini ziyaret edeceği de belirtildi.

Eyüp’e Yepyeni Konut Projesi Geliyor: Tepe Life Evleri

İstanbul Eyüp’e bağlı Akşemsettin Mahallesi’nde 2 bloktan oluşan yepyeni bir proje hayata geçiyor.

37 daireden oluşacak Tepe Life Evleri, Emre Yapı güvencesiyle inşa ediliyor.

5200 metrekare inşaat alanına sahip Tepe Life Evleri’nde açık ve kapalı çocuk oyun alanları, otopark, buhar odası, yeşil alan, kamelyalar, spor alanları, jeneratör, güvenlik sistemleri gibi birçok donatı bulunuyor.

Şu an temel aşamada devam eden Tepe Life Evleri’nde anahtar teslimi 2020 yılının son çeyreğinde yapılacak.

Milyonlarca Kişiyi İlgilendiriyor! Enerji Kimlik Belgesi Almak Artık Zorunlu

Milyonlarca Kişiyi İlgilendiriyor! Enerji Kimlik Belgesi Almak Artık Zorunlu

1 Ocak 2020’den sonra binalar ya da bağımsız bölümlere ilişkin alım, satım ve kiraya verme ile ilgili iş ve işlemlerde enerji kimlik belgesi şartı aranacak. Uzmanlar bu uygulamanın zorunlu hale gelmesi ile ciddi bir enerji tasarrufu sağlanacağını belirtiyor.

Binalar için zorunlu hale getirilen ‘enerji kimlik belgesi’ni almak için kısa bir süre kaldı. Son tarihi 1 Ocak 2020 olan belgenin alımı için bugüne kadar yapılan çalışmalar artarken, tüketicilerin bilinçlenmesi adına farkındalık da oluşturuldu.

1 Ocak 2011’den sonra yapı ruhsatı alan yeni binalar için zorunlu hale getirilen Enerji Kimlik Belgesi alan bina sayısı 873 bine ulaştı. Türkiye’deki toplam bina sayısı 10 milyonu aşıyor.

Yüzde 50 Tasarruf

Milliyet’ten Duygu Erdoğan’ın haberine göre; 1 Ocak 2020’den sonra binalar ya da bağımsız bölümlere ilişkin alım, satım ve kiraya verme ile ilgili iş ve işlemlerde enerji kimlik belgesi şartı aranacak. Satış veya kiralama safhasında, mal sahibinin bu kimliğin bir suretini alıcıya veya kiracıya vermesi gerekecek. Türkiye’nin enerji tüketiminin yüzde 40’ının binalarda tüketildiği göz önüne alındığında, binaların enerji verimli hale getirilmesinin önemi de ortaya çıkıyor. Bu tüketimin ise yüzde 80’i binanın ısıtma ve soğutulması için harcanıyor.

“Yüzde 50 enerji tasarrufu sağlar”

Daha önce Mayıs 2017’de dolacak enerji kimliği çıkarma tarihinin 1 Ocak 2020’ye ertelendiğini hatırlatan Enerji Verimliliği Derneği (ENVER) Genel Başkanı Murat Kalsın, en başta tüketicinin ‘kendi cebinde’ önemli bir tasarruf oluşturacağına dikkat çekti. Kalsın, “Daire satın alırken veya kiralanırkan enerji kimlik kartını isterseniz, talep ederseniz o zaman ilgili firma ya da şahıs bu belgeyi mutlaka alacaktır. Enerji verimli binalarda oturmak sadece cephe izolasyonu ile yüzde 50 enerji tasarrufu sağlar. Faturalar yüzde 50 azalır. Yeni projeler denetleniyor ancak eski yapılarda da bu belgenin daha hızlı alınmasını bekliyoruz. Bakanlıklar bunu teşvik edecek sistemleri de hayata geçirdi. Yeni bir erteleme taraftarı değiliz ancak tüketici için belge almayı kolaylaştıracak her türlü uygulamanın yapılması gerekiyor” diye konuştu.

“Ev sahibine sorun”

Yeni binaların iskan alabilmesi için en az C sınıfı Enerji Kimlik Belgesi almaları gerektiğini anlatan İZODER Başkanı Levent Pelesen, mevcut binalarda ise enerji sınıfı ile ilgili herhangi bir şart bulunmadığını kaydetti. Pelesen, “Enerji sınıfı ne olursa olsun, ister yalıtımlı isterse de yalıtımsız tüm mevcut binalara Enerji Kimlik Belgesi alınabiliyor. Mevcut binalarda Enerji Kimlik Belgesi sadece durum tespiti fonksiyonunu görüyor. Artık ev alırken, satarken ya da kiralarken sadece konumuna, manzarasına, oda sayısına değil kimlik belgesine de bakılmalı” diye konuştu.

Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Şenal ise, kış mevsimiyle birlikte artan ısınma faturalarının tüketici bütçesinde önemli bir yer tuttuğunu belirterek, alınacak önlemlerle tasarruf edilebileceğini söyledi.

Yapı ve çatılarda yalıtım uygulamasının enerji sarfiyatında ciddi oranda azalma sağladığını hatırlatan Şenal, “Tüketiciler binalarında standartlara uygun çatı ve cephe yalıtım uygulamalarıyla faturalarında yüzde 50’ye varan tasarruf sağlarken, ülke ekonomisine ve doğaya da fayda sağlayabilir” dedi.

Sağlık Bakanlığı 3 Şehir Hastanesi İçin İhaleye Çıkıyor!

Yeni Şehir Hastanesi Müjdesi!

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yoğun olarak tartışılan ve doktorların büyük tepkisini çeken Şehir Hastaneleri hakkında yeni açıklamada bulundu. 3 yeni şehir hastanesi daha geliyor! İhalesi iptal edilen Sancaktepe Şehir Hastanesi yanı sıra Ordu ve Sakarya şehir hastanesi de ihalesi yapılacak hastaneler arasında yer alıyor.

Şehir Hastaneleri tartışmaları gündemdeki yerini korumaya devam ederken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yeni açıklamalarda bulundu. 

Bakan Koca giderleri Sağlık Bakanlığı bütçesinden karşılanacağını belirterek 6 bin 100 yatak kapasitesine sahip olan 3 şehir hastanesi inşa edileceğini duyurdu. 

İstanbul Sancaktepe Şehir Hastanesi, Ordu Şehir Hastanesi ve Sakarya Şehir Hastanesi İhalesi Yapılacak! 

Elektronik Kamu Alımları Platformu’nda(EKAP) tarafından yayımlanan verilere göre “Uygulama Projelerinin ve İhale Dokümanlarının Hazırlanması, Danışmanlık Hizmet Alımı İşi” ihale tarihleri belil oldu. 

Yayımlanan verilere göre; İstanbul Sancaktepe Şehir Hastanesi ihale tarihi 19 Kasım 2019, Ordu Şehir Hastanasi ihale tarihi 19 Kasım 2019,  Sakarya Şehir Hastanesi ihale tarihi 23 Kasım olarak açıklandı. 

6.100 Yatak Kapasiteli 3 Şehir Hastanesi Geliyor!  Yapılacak olan ihale ile beraber İstanbul Sancaktepe Şehir Hastanesinde 4 bin 200 yatak, Ordu Şehir Hastanesinde 900 yatak kapasitesi ve Sakarya Şehir Hastanesinde de 1000 yatak kapasitesi olmak üzere 6 bin 100 yatak kapasitesine sahip olan 3 şehir hastanesi inşa edilecek. 

Konu hakkında açıklama yapan Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, “Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamaları kamu zararı edildiğini itiraf eder nitelikteydi. KÖİ modelinden vazgeçildiğini açıklaması olumlu bir gelişme fakat yetersiz. Şehir hastanesi açma ısrarından vazgeçilmelidir” diyerek hastanelerin yapılmamasını talep etti.

İnşaat Malzemeleri Sanayisi Toparlanma Eğilimine Girdi

Kentsel Dönüşüm İçin Yeni Düzenlemeler!

Türkiye İMSAD İnşaat Malzemeleri Sanayi Bileşik Endeksi, Ekim ayında 0,89 puan arttı. Endekse göre inşaat malzemeleri sanayisinin dip seviyelerden toparlanma eğilimine girdiği, ancak bu toparlanmanın kademeli ve yavaş gerçekleşeceği vurgulandı.

Türkiye İMSAD (İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) tarafından her ay düzenli olarak yayınlanan İnşaat Malzemeleri Sanayi Bileşik Endeksi’nin Ekim 2019 sonuçları açıklandı. Bileşik Endeks’te şu bilgiler yer aldı: İnşaat malzemeleri sanayisinin son bir yılda yaşanan keskin düşüşlerin ardından Eylül ve Ekim aylarında toparlanma eğilimine girdiği ancak bu toparlanmanın kademeli ve yavaş gerçekleştiği görüldü. Ekim ayında faaliyetlerde yaşanan toparlanma Bileşik Endeks’e olumlu yansıdı. Güven ve beklentilerde de sınırlı artışlar gerçekleşti. İnşaat Malzemeleri Sanayi Bileşik Endeksi Ekim ayında 0,89 puan arttı.

Faaliyetlerde Önemli Toparlanma

İnşaat malzemeleri sanayi faaliyetleri, uzun süreli gerileme ve dalgalanmanın ardından toparlanma sürecine girdi. Ekonomik koşullarda iyileşme ve mali göstergelerdeki istikrar da faaliyetleri olumlu etkiledi. İç satışlar, ihracat, üretim ve cirolarda artışlar yaşandı. Eylül ayındaki büyümenin ardından Ekim ayında da tüm faaliyetlere yayılan dengeli bir toparlanma gerçekleşti. Koşullardaki iyileşmeler ve mevsimsellik faaliyetleri destekledi. Yurtiçi satışların önemli ölçüde yükseldiği Ekim ayında Faaliyet Endeksi, bir önceki aya göre 1,2 puan arttı. Mevsimsellik etkileri dışında inşaat malzemeleri sanayisinin faaliyetlerinde toparlanmanın devam etmesi ve bu toparlanmanın yavaş gerçekleşmesi bekleniyor.

Güven Endeksi Dip Seviyelerden Yükselişe Geçti

Güven Endeksi’nde Ekim ayında da sınırlı bir artış yaşandı. Bir önceki aya göre 0,75 puan artan Güven Endeksi dip seviyelerden dönerek yavaş bir toparlanma sürecine girdi. Ekim ayında faaliyetlerdeki toparlanmaya rağmen güven seviyesi çok sınırlı ve temkinli bir artış gösterdi. Güven Endeksi’nde son aylarda kırılgan bir toparlanma yaşandığı, kalıcı güven artışı için gerekli koşulların halen yeterince oluşmadığı görüldü. Türkiye ekonomisine ilişkin güven seviyesinde de sınırlı bir artış yaşandı. Yurtiçi pazarlarda güven sınırlı bir artış gösterdi. İhracat pazarlarında ise güven yine önemli bir artış sağladı. Güven Endeksi’nin tüm unsurlarına yayılan iyileşme işaretleri bulunuyor. Ancak iyileşme çok sınırlı gerçekleşiyor. İnşaat sektöründe yaşanan ve kendi dinamiklerinden kaynaklanan sorunlar güveni etkilemeye devam ediyor.

Beklentilerde Sınırlı Artış

Beklenti Endeksi’nde Ekim ayında da sınırlı bir artış yaşandı. Faaliyetlerdeki artış beklentileri olumlu etkiledi. Ancak faaliyetlerdeki artışın yarattığı katkıya karşın inşaat sektöründe yaşanan sıkıntılar ve risklerin tam olarak ortadan kalkmamış olması beklentilerdeki artışı sınırlamaya devam etti. Ekim ayında bir önceki aya göre 0,7 puan artan Beklenti Endeksi, geçen yılın Ekim ayının beklentilerinin 10,7 puan altında gerçekleşti. Türkiye ekonomisine ilişkin beklentiler ise sınırlı ölçüde arttı. Önümüzdeki üç aya ilişkin alınan yurtiçi siparişlerde sınırlı bir düşüş yaşanırken ihracat siparişleri hızlı artışını sürdürdü. Önümüzdeki üç ayın üretim beklentisi ise düşüş gösterdi. Sektörde özellikle yurtiçi siparişlerdeki mevsimsel yavaşlama nedeniyle üretimde gerileme öngörülüyor. Beklentilerde de kademeli ve sınırlı bir iyileşme eğilimi oluşuyor. Ancak inşaat sektöründeki sorunlar ve küçülme de beklentileri etkiliyor. Ekim ayında, beklentilerdeki iyileşme için sadece faaliyetlerde artış yaşanmasının yeterli olmayacağı bir kez daha görüldü.

Yapı Ruhsatı Verilen Yapıların Yüzölçümü Yüzde 58 Azaldı

Yapı Ruhsatı Verilen Yapıların Yüzölçümü Yüzde 58 Azaldı

Türkiye İstatistik Kurumu, Ocak-Eylül dönemine ilişkin Yapı İzin İstatistiklerini açıkladı. Buna göre, yılın ilk 9 ayında yapı ruhsatı verilen yapıların yüzölçümü yüzde 58, bina sayısı yüzde 57,1 azaldı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan açıklamaya göre, belediyeler tarafından verilen yapı ruhsatlarının 2019 yılının ilk dokuz ayında bir önceki yıla göre, bina sayısı yüzde 57,1, yüzölçümü yüzde 58, değeri yüzde 48,9, daire sayısı yüzde 63,8 azaldı.

Belediyeler tarafından verilen yapı ruhsatlarının 2019 yılının ilk dokuz ayında bir önceki yıla göre, bina sayısı %57,1, yüzölçümü %58, değeri %48,9, daire sayısı %63,8 azaldı.

Yapı ruhsatı verilen binaların 2019 yılı Ocak-Eylül ayları toplamında;

Yapıların toplam yüzölçümü 45,5 milyon m2 iken; bunun 20,3 milyon m2’si konut, 17,1 milyon m2’si konut dışı ve 8 milyon m2’si ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.

Kullanma amacına göre 26,7 milyon m2 ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 5,3 milyon m2 ile kamu eğlence, eğitim, hastane veya bakım kuruluşları binaları izledi.

Yapı sahipliğine göre özel sektör 33,2 milyon m2 ile en büyük paya sahip oldu. Bunu 11,2 milyon m2 ile devlet sektörü ve 1,1 milyon m2 ile yapı kooperatifleri izledi. Daire sayısına göre ise, toplam 179 bin 766 dairenin 155 bin 469’u özel sektör, 21 bin 985’i devlet sektörü ve 2 bin 312’si yapı kooperatifleri tarafından alındı.

Yapıların toplam yüzölçümüne göre 7,5 milyon m2 ile İstanbul en yüksek paya sahip oldu. İstanbul’u, 2,9 milyon m2 ile Konya, 2,88 milyon m2 ile Ankara illeri izledi. Yüzölçümü en düşük olan iller sırasıyla Karabük, Ardahan ve Çankırı oldu.

Daire sayılarına göre İstanbul ili 33 bin 538 adet ile en yüksek paya sahip oldu. İstanbul’u 9 bin 702 adet ile Konya ve 7 bin 768 adet ile Ankara illeri izledi. Daire sayısı en az olan iller sırası ile Karabük, Ardahan ve Hakkari oldu.

Yapı Kullanma İzin Belgesi Verilen Yapıların Yüzölçümü %7,2 Azaldı

Belediyeler tarafından verilen yapı kullanma izin belgelerinin 2019 yılının ilk dokuz ayında bir önceki yıla göre, bina sayısı %20,6, yüzölçümü %7,2, daire sayısı %11,3 azalırken, değeri %12,3 arttı.

Yapı kullanma izin belgesi verilen binaların 2019 yılı Ocak-Eylül ayları toplamında;

Yapıların toplam yüzölçümü 111,4 milyon m2 iken; bunun 62,7 milyon m2’si konut, 25,4 milyon m2’si konut dışı ve 23,2 milyon m2’si ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.

Kullanma amacına göre 84,1 milyon m2 ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 7,7 milyon m2 ile toptan ve perakende ticaret binaları izledi.

Yapı sahipliğine göre, özel sektör 94,2 milyon m2 ile en büyük paya sahip oldu. Bunu 15 milyon m2 ile devlet sektörü ve 2,2 milyon m2 ile yapı kooperatifleri izledi. Daire sayısına göre ise toplam 543 bin 801 dairenin 492 bin 287’si özel sektör, 42 bin 662’si devlet sektörü ve 8 bin 852’si yapı kooperatifleri tarafından alındı.

Yapıların toplam yüzölçümüne göre 20,3 milyon m2 ile İstanbul en yüksek paya sahip oldu. İstanbul’u 10,8 milyon m2 ile Ankara, 4,8 milyon m2 ile Bursa izledi. Yüzölçümü en düşük olan iller sırasıyla Ardahan, Tunceli ve Batman oldu.

Daire sayılarına göre, İstanbul ili 106 bin 637 adet ile en yüksek paya sahip oldu. İstanbul’u 39 bin 510 adet ile Ankara ve 29 bin 235 adet ile İzmir illeri izledi. Daire sayısı en az olan iller sırası ile Ardahan, Batman ve Bayburt oldu.

Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması Mecburiyeti 2 Aralık’ta Yürürlüğe Girecek

Doğu Türkistanlı iş adamı yatırım yapmak için Giresun'a geldi

21 Eylül tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kararname ile müteahhitlerden sınıflandırma mecburiyeti istenilmesi 2 Aralık tarihine kadar uzatıldı.

2 Mart 2019 tarihli ve 30702 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması” hakkında yönetmeliğin bazı hükümleri 2 Haziran tarihi itibari ile yürürlüğe girmişti. Yeni yapı ruhsatı düzenlenmesi aşamasında müteahhitlerden sınıflandırma zorunluğu istenmesi ise 2 Eylül tarihi itibari ile başlamıştı. 21 Eylül tarihli Resmi Gazete ile müteahhitlerden sınıflandırma zorunluğu istenilmesi zorunluğu ise 2 Aralık tarihine kadar uzatıldı.

Müteahhitler Sınıflarına Göre İş Alabilecekler

Buna göre, 2 Aralık 2019 tarihinden itibaren düzenlenecek yapı ruhsatlarında, yapı müteahhitlerinin sınıflarının belirlenmiş olması ve kayıtlarının tutulması ve yapı müteahhitlerinin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne müracaat ederek Yetki Belgesi gruplarını tayin ettirmeleri gerekiyor. Yapı müteahhitleri, mesleki ve teknik yeterlikler ile ekonomik ve mali yeterlikler esas alınarak; A-B-C-D-E-F-G ve H grubu olarak sınıflandırılacaklar. Müteahhitler, sınıflarının belirtmiş olduğu azami iş miktarlarının üzerinde iş alamayacaklar.

Bu yönetmelik gereği Çanakkale İl Müdürlüğünde 2 adet müteahhitlik sınıflandırma ve belgelendirme komisyonu teşkil edildi. Çanakkale’de faaliyet gösteren müteahhitlik firmaları, yönetmelikte belirtilen belgeler ile birlikte İl Müdürlüğüne başvuruda bulunmaları durumunda gerekli incelemeler yapıldıktan sonra müteahhitlik sınıfları belirlenebilecek.

Müteahhitlik yetki sınıfları her müteahhit için 5 yıl geçerli olacak. Belge süresi dolan müteahhit 5 yılın sonunda belge yenilemesi için yeniden müracaat yapabilecek.

Geçici Müteahhitlik Yapılabilecek

Tek parselde bir bodrum katı dışında, en çok iki katlı ve toplam yapı inşaat alanı 500 metrekareyi geçmeyen yapılarda; yapı müteahhitliğine ilişkin bütün sorumlulukları üstlenmek şartıyla parsel maliki kendi yapısını inşa edebilecek. Bu durumdaki yapılar için ayrıca yapı müteahhidi aranmayacak.

Sadece o yapım işinde kullanılmak ve beş yıl içinde bir defaya ve tek bir yapıya ilişkin olmak üzere, yapı sahibine geçici yetki belgesi numarası verilecek.

Atatürk Havalimanı’nda Yıkım Başladı

Atatürk Havalimanı'nda Yıkım Başladı

86 yıl boyunca Türk sivil havacılığına ve milyonlarca yolcuya hizmet eden Atatürk Havalimanı kargo bölümünün bir kısmının yıkım işlemleri başladı.

Atatürk Havalimanı’nda yıkım çalışmaları kapsamında kargo binasının çatısı sökülürken, demir iskeleti ise parçalara ayrılıyor. 100 kişilik ekiple yürütülen yıkım işlemlerinin 2 ay içinde tamamlanması hedefleniyor. Yıkım işlemleri yapılırken havalimanında askeri uçaklar, özel jetler ve kargo uçakları kullanılmaya devam ediliyor.

Yıkılan yapıdan elde edilen demir, kablo ve çatı malzemeleri israf edilmeyerek geri dönüşüm fabrikalarına gönderiliyor. Havalimanının ticari uçuşların sona ermesinin ardından havalimanında sadece kargo uçakları, özel jetler ve askeri uçaklar kullanabiliyor. Saniyede 1 uçak iniş kalkışı ile 4 Eylül 2016’da rekor kıran Atatürk Havalimanı’na bugün sadece birkaç kargo uçağı iniyor. Öte yandan yıkım işlemleri, uçakların iniş ve kalkışlarında herhangi bir aksamaya neden olmuyor.

Tarsus’a 700 Milyon TL İşlem Hacmi Kazandıracak Yatırım

Tarsus’a 700 Milyon TL İşlem Hacmi Kazandıracak Yatırım

Mersin’in Tarsus ilçesinde Ticaret Borsası Başkanı Murat Kaya, yeni sezonda üreticinin ve tarım sektörünün hizmetine girecek lisanslı depoların, Tarsus’a yıllık 600-700 milyon TL’lik bir işlem hacmi kazandıracağını söyledi.

Başkan Murat Kaya, geçtiğimiz Ağustos ayı başında borsa yerleşkesinde yapımına başlayan lisanslı depolarda incelemelerde bulunarak, yüklenici firma yetkililerinden bilgi aldı. İnşaat alanındaki inceleme sonrasında açıklamalarda bulunan Borsa Başkanı Murat Kaya, lisanslı depoların çok önemli bir ekonomik yatırım olduğunun altını çizerek, “Geçtiğimiz yıl Borsa Meclisi olarak aldığımız kararla tek kurucu ortak olarak Tarsus Ticaret Borsası Lisanslı Depoculuk A.Ş.’yi kurmuştuk. Bu yılın Ağustos ayı başında başlayan lisanslı depo inşaatımızı muhtemelen Şubat 2020 tarihinde tamamlamayı hedefliyoruz. Yeni sezonda üreticilerimizin ve tarım sektörünün hizmetine girecek depolarımızla birlikte Tarsus’a yıllık 600-700 milyon liralık bir işlem hacmi kazandıracağız” dedi.

İşlenmiş tarım ürünlerinin sağlıklı koşullarda ticari amaçla muhafaza edilmesini sağlayan Lisanslı Depoculuk sisteminin, Türkiye’de genişlemesini sürdürdüğünü hatırlatan Borsa Başkanı Murat Kaya, “Sayıları günden güne artan Lisanslı Depoculuk sistemi ile ilgili olarak Tarsus Ticaret Borsası olarak bizlerde 40 bin ton kapasiteli yeni bir yatırım yaptık. Lisanslı Depoculuk sistemi hem üretici, hem de tüccarlar için birçok avantajı barındırıyor. Depolara ürün koyan üreticiler, aldıkları ürün senetleri karşılığında ürün bedelinin yüzde 75’i kadar olmak üzere 9 ay faizsiz kredi kullanabiliyor ve bazı depolama, nakliye desteklerinden de yararlanabiliyorlar. Bu sistem size ayrıca tarım ürünleri ticaretinin herkesçe kabul gören standartlar taşıyan ürünler üzerinden yapılmasını olanak vererek, güvenli bir piyasanın oluşturulmasına zemin sağlayarak rekabet şartlarını eşitleme ve özel sektörün katılımını artırma şansı da veriyor” ifadesini kullandı. 

Milletvekili Esgin’den Bursa’ya Sağlık Yatırımı Müjdesi

Milletvekili Esgin'den Bursa'ya Sağlık Yatırımı Müjdesi

AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, Bursa’ya sağlık yatırımlarıyla ilgili önemli müjdeler verdi.

Esgin, “Muradiye Devlet Hastanesi, deprem güçlendirmesi yapılarak, modern haliyle yeniden hizmete girecek. Bursa’ya ayrıca yakın bir zamanda iki yeni ağız ve diş sağlığı hastanesi kazandıracağız. Bursa Şehir Hastanesi’nde halkımızın memnuniyet oranı yüzde 90’ın üzerinde” dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile bir araya gelerek Bursa’nın sağlık yatırımlarını ele alan AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, Bursa’nın son yıllarda sağlık alanında önemli atılımlar gerçekleştirdiğine dikkati çekti. AK Parti iktidarı ile birlikte Bursa’ya 17 yılda 26’sı hastane 68 sağlık yatırımı yapıldığını ve 3 milyar TL harcandığını belirten Esgin, “AK Parti hükümetleri olarak insanımıza verdiğimiz sağlık hizmetini devletin sağladığı bir lütuf olarak değil, bir hakkın teslimi olarak görüyoruz. 2002-2019 yılları arasında Bursa ve ilçelerimize toplamda bin 835 yatak kapasiteli, son teknolojiye sahip, modern 26 sağlık tesisi kazandırdık. Bununla birlikte kamu-özel işbirliğiyle kentimize kazandırdığımız Şehir Hastanesi bin 355 yatak kapasitesindedir. Ayrıca yoğun bakım ünitelerindeki yatak sayısını kamu, özel ve üniversite hastaneleriyle birlikte 9.5 kat arttırdık” diye konuştu.

Bursa’da sağlık yatırımlarına hız kesmeden devam edeceklerini kaydeden AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, şunları söyledi:

“AK Parti iktidarımızın ilk yıllarında sağlık alt yapımızın güçlenmesine büyük ihtiyaç duyulmaktaydı. Mevcut hastanelerimizin yaş ortalaması 49 iken birçoğu da deprem güçlendirmesi ve fonksiyonel açıdan kötü durumdaydı. Bugün hastanelerimizin yaş ortalaması 49’dan 13’e düşmüştür. 750 yataklı Çekirge Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi inşaatı devam ediyor. Bununla birlikte merkez ve ilçelerimize yeni sağlık hizmet binaları ve 112 Acil Sağlık Merkezleri inşaatlarımız da devam ediyor. Yine aynı şekilde Harmancık İlçe Hastanesi inşaatına başlayacağız. Muradiye Devlet Hastanesi’ni de yenilenmiş modern haliyle 400 yataklı olarak bölgemize hizmet verecek. Bursa’ya ayrıca iki yeni ağız ve diş sağlığı merkezi kazandırıyoruz. Bakanlığımızda bununla ilgili planlamaları yapıyoruz. Mevcut sağlık tesislerimiz ve yeni yatırımlarımız ile birlikte Bursa’mızda hastanelerimizi ve sağlık merkezlerimizi 5 yıldızlı otel konforuyla buluşturduk. Bursa’da 2002 yılında yüzde 39 olan sağlıkta memnuniyet oranını 2019 yılında yüzde 80’lere ulaştırdık.”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Şehir Hastaneleri ile ilgili açıklamasının belirli bir çevre tarafından maksatlı olarak çarpıtıldığına dikkati çeken Esgin, “Yeni planlanan Şehir Hastanelerimizi hız kesmeden yapımına devam edeceğiz. Ülkemizde çağdaş bir sağlık hizmeti verebilmek için 100 bin civarında yatağın yenilenme ihtiyacının yanı sıra artan nüfus ihtiyacına göre 50 bin yeni yatak ilavesi gerekiyordu. Bunun bir çoğu Bursa’daki son 26 sağlık tesisi yatırımımızda olduğu gibi devlet eliyle gerçekleştirilirken, kamu-özel ortaklığıyla Bursa dahil 10 ilimizde Şehir Hastanesi hastanesi modeli ülkemize kazandırıldı. Şehir Hastaneleri ile birlikte aciliyet gerektiren kapasite açığı önemli ölçüde giderilmiştir. Şehir Hastaneleri’nden halkımızın memnuniyet oranı yüzde 90’ların üzerine çıktı. Devletimiz ihtiyaç duyduğunda gerek genel bütçeden gerekse de kamu-özel finansman modeliyle yeni Şehir Hastaneleri’nin kurulmasına başvurabilir. Şehir Hastaneleri’yle ilgili yalan-yanlış algı üretiliyor. Şehir Hastaneleri’ne yönelik Sağlık Bakanlığı’nın hasta garantisi diye bir şey yoktur” dedi.

Rüzgarda 2 Milyar Dolarlık Yatırım Mümkün

Rüzgarda 2 Milyar Dolarlık Yatırım Mümkün

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Yıldırım, gelecek yıl 2 bin megavatlık karasal rüzgar enerjisi santrali (RES) lisansının verilmesi durumunda, toplam 2 milyar dolar yatırım seviyesine ulaşılacağını söyledi.

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Yıldırım, AA muhabirine, rüzgar sektöründe yapılması beklenen yatırımlara ilişkin değerlendirmede bulundu. 

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz’ın 2 bin megavatlık RES için başvuruları nisanda alacakları yönündeki açıklamalarını anımsatan Yıldırım, başvuruların incelenmesi ve değerlendirilmesi sonrasında yarışmaların yapılacağını anlattı. Yıldırım, rüzgar enerjisi sektörünün 2007 ve 2015 dönemi RES başvurularındaki tecrübelerine göre, başvuru ile yarışmalar arasında 1 ila 3 yıl süre gerektiğini bildirdi.

Sektörün ve mevzuatın bu alanda yeterli tecrübeye sahip olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Planlanan kapasite yarışmalarının bir yıldan kısa sürede yapılması ve kapasitelerin tahsis edilmesi söz konusu olabilir.” dedi.

İhracat ve İstihdama Katkı

Yıldırım, 2021’de ön lisans alması öngörülen kapasitede, proje geliştirme, finansman ve inşaat süreçleri düşünüldüğünde ilk projelerin 2023 sonunda başlamasının mümkün olacağını belirterek, şöyle devam etti:
“Gelecek yıl nisanda 2 bin megavatlık karasal RES lisansının verilmesi durumunda, toplam yatırım 2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşecek. Yeni Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları Destekleme Mekanizması’ndan bağımsız olarak, yerli katkı desteğinin de devam etmesi halinde Türkiye’nin rüzgar endüstrisi yerli aksam üretimindeki yüzde 50 potansiyelini koruyacak.”

Yıldırım, söz konusu projelerin aksam yatırımları üzerindeki etkisine de dikkati çekerek, “Bu yatırımlarla, Türkiye yeni aksam yatırımlarına ev sahipliği yapacak ve ihracatını artıracak.” ifadesini kullandı. Bu arada, Türkiye Elektrik İletim AŞ verilerine göre ekim ayı itibarıyla Türkiye’nin elektrikte kurulu gücü 91 bin 70 megavat seviyesindeyken, TÜREB’in temmuz ayı verilerine göre ise rüzgar enerjisinde kurulu güç 7 bin 600 megavatı buldu.

83 Bin 121 Konutun İnşası Devam Ediyor

83 Bin 121 Konutun İnşası Devam Ediyor

Bakan Kurum’un verdiği bilgiye göre TOKİ, son 10 yılda 540 bin 926 konut üretti. TOKİ’nin son 10 yılda yaptığı konutlarda ilk sırayı 106 bin 297 konutla İstanbul aldı. 83 bin 121 konutun inşası sürüyor…

CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a TOKİ’nin son 10 yılda yaptığı konut sayısını ve illere göre dağılımını sordu. Kurum, CHP’li Karaca’nın soru önergesini TOKİ verileriyle yanıtladı. TOKİ Başkanlığı’nın verilerine göre, son 10 yılda 540 bin 926 konut üretildi. TOKİ, 10 Ekim 2019 itibarıyla 850 bin 266 konut sayısına ulaştı. TOKİ’nin son 10 yılda yaptığı konutlarda ilk sırayı 106 bin 297 konutla İstanbul aldı. “İl bazında konut sayısında” öne çıkan iller Ankara (56 bin 565), Van (21 bin 823), Konya (13 bin 876), Gaziantep (13 bin 835), Kocaeli (10 bin 890), Diyarbakır (9 bin 845), Kayseri (9 bin 825), Malatya (9 bin 231), Bursa (9 bin 213), Denizli (9 bin 166) ve Elazığ (9 bin 36) oldu.

Şırnak’a 10 Bin Konut

Şırnak’ta ise 2015-2016 yıllarında teröristlerin açtığı hendek ve kurduğu barikatların kaldırılmasına yönelik operasyonda ağır hasar görüp yıkılan konutların yerine yapılan binalarla yeni bir kent kuruldu. TOKİ verisi uyarınca Şırnak’ta da 10 bin 587 konut yapıldı. Son 10 yılda en az konut yapılan iller Artvin, Aydın, Bayburt, Gümüşhane, Iğdır, Kilis, Osmaniye, Siirt, Sinop, Yalova oldu.

Borcunu Satış Feshi

İnşaatı devam eden toplam konut sayısı 83 bin 121 olarak açıklandı. İnşaatı süren konutların il bazında dağılımında ise İstanbul, Ankara, İzmir, Konya, Denizli, Gaziantep ve Şırnak öne çıktı. TOKİ, son 10 yılda borcunu ödeyemediği için bin 125 konutun satışını feshetti. TOKİ’den birden fazla konut sahibi olanların sayısı 2 bin 39 olarak açıklandı.

Millet Bahçelerinin

TOKİ tarafından özelleştirme iş ve işlemleri yapılmadığı belirten Kurum, “TOKİ olarak proje alanlarımızın ortalama yüzde 25’i çevre düzenlemesi kapsamında yeşil alan olarak ayrılmıştır. Ayrıca TOKİ tarafından 11 milyon 200 metre kare alan üzerinde Millet Bahçeleri projelerinin uygulamaları başlatılmıştır. Bu kapsamda 375 bin metre karelik alan tamamlanmış, 1 milyon 810 bin metre karelik alanın inşaatı devam etmekte ve kalan alanların ise plan, proje, ihale çalışmaları devam etmektedir” dedi.

İllere Göre Fiyat Farkı

Kurum, harcama kalemlerinin her ihalede farklılık gösterdiğinden TOKİ Başkanlığı’nca satışa sunulan konutların fiyatlarının ilden ile ve aynı ildeki farklı projelerde de değişiklik gösterdiğini ifade ederken, “TOKİ tarafından ihalesi yapılan konut uygulama alanları; yapılan uygulamaya uygun olarak konut, sosyal donatı alanı vb. kullanımlara ayrılmış imar planı bulunan, TOKİ mülkiyetinde olan ve uygulama yapılmasında hukuksal, fiziki herhangi bir engeli bulunmayan taşınmazları kapsamaktadır. TOKİ konut uygulamalarında insanların sosyal ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla okul, sağlık ocağı, cami, ticaret merkezleri, çocuk oyun alanları, spor alanları, açık-kapalı otoparklar, peyzaj alanları, taziye evleri vb. gibi birçok sosyal donatı inşa edilmiştir” diye konuştu.

Wyndham, Türkiye’de Rezidans Otellerle Büyüyecek

Wyndham, Türkiye'de Rezidans Otellerle Büyüyecek

Dünyanın en büyük otel zinciri olan ve Türkiye’de 80’e yakın oteliyle hizmet veren Wyndham Grup, 2020’de 100 hedefine doğru koşarken bir taraftan da gözünü rezidanslara dikti.

Türk yatırımcılardan gelen talepler doğrultusunda rezidansları otel konseptiyle işletmek için kolları sıvayan grup, Wyndham Rezidans ve Ramada Rezidans olmak üzere iki proje üzerinde çalışıyor. 2020’de hayata geçirilmesi planlanan proje ile boşta kalan rezidanslar otel konseptiyle değerlendirilirken, yeni yatak arzları da sağlanacak. Projeyle orta segment turiste hizmet verilecek. Sabah’tan Betül Alakent’e konuşan Wyndham EMEA Bölgesi Başkanı Dimitris Manikis, Wyndham Rezidans ve Ramada Rezidans projesi için altyapıyı incelediklerini belirterek, “Ciddi bir potansiyel olduğunu gördük. 2020 gibi hayata geçirmeyi planlıyoruz. Türkiye’den doğacak bu projeyi potansiyeli olan ülkelerde de hayata geçirebiliriz” dedi.

Odabaşı Gelirde Yüzde 25 Artış

Wyndham Hotels&Resorts Orta ve Doğu Avrupa Bölge Başkan Yardımcısı Edwin Broers da, grubun 9 aylık verilerini paylaştı. 9 ayda yüzde 62.9 doluluk ortalaması yakaladıklarını anlatan Broers, “Son aylarda açılan otelleri dahil etmediğimizde ortalama yüzde 85’leri buluyor” dedi. Oda başı gelirde de yüzde 25 artış sağladıklarını anlatan Broers, 2020’de gelirde çift haneli artış beklediklerini kaydetti.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi 283 Milyon Liralık Dev Arsa Satış İhalesi Düzenliyor!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi 283 Milyon Liralık Dev Arsa Satış İhalesi Düzenliyor!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi muhammen bedeli yaklaşık 283 milyon lira olarak belirlenen 5 arsa için satış ihalesi düzenleyeceğini duyurdu. İBB taşınmaz taşınmaz satışı için ihaleyi Aralık ayında gerçekleştirecek. Detaylar haberimizde!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi taşınmaz satışı için ihale düzenleyeceğini duyurdu.  İstanbul BB sınırları içerisinde yer alan ve mülkiyeti İBB yönetimine ait olan arsa satışı için belirlenen muhammen bedel dudak uçuklattı! 

İBB Satılık Arsa İhaleleri 

İstanbul Pendik Şeyhli Mahallesi Arsa Satış İhalesi İlanı 

İmar durumu idari tesis alanı olarak belirlenen 11.909 metrekarelik yüzölçümüne sahip olan arsa satışı için muhammen bedel 30.965.246 olarak belirlendi. 

Söz konusu arsa için satış ihalesi 4 Aralık 2019 tarihinde saat 11:00 itibari ile gerçekleşecek. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Arnavutköy Kulüp Mahallesi Satılık Arsa İhalesi İlanı

Mülkiyeti İBB yönetimine ait olan ve imar durumu yönetim merkezi alanı olarak belirlenen 1.330 metrekare büyüklüğe sahip olan arsa için muhammen bedel 30 milyon 590 bin lira olarak belirlendi. 

Söz konusu arsa satışı için İBB yönetimi ihaleyi 4 Aralık 2019 tarihinde saat 11:00 itibari ile gerçekleştirecek. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şile Kumbaba Satılık Arsa İhalesi İlanı 

İmar durumu dinlenme ve rekreasyon alanı olarak belirlenen 18.996,53 metrekarelik büyüklüğe sahip olan arsa için İBB yönetimi arsa satış ihalesi düzenleyeceğini duyurdu. 

Söz konusu arsa için belirlenen muhammen bedel ise 22.795.836 lira olarak belirlendi. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Fatih Fatma Sultan Mahallesi Satılık Arsa İhalesi İlanı 

Hmaks: 2 Kat Sosyal Kültürel Tesis Alanı, Sosyal Kültürel Tesis Alanında kalan diğer parsellerle tehvit şartı bulunan 6.842,00 m2 + 2.486,40 m2 toplam: 9.328,40 m2 büyüklüğünde arsa satışa sunuldu. 

Muhammen bedeli 182 milyon 836 bin lira olarak belirlenen arsa için satış ihalesi 4 Aralık 2019 tarihinde İBB yönetimi tarafından saat 11:00 itibari ile gerçekleştirilecek. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Tuzla Merkez Manastır Kavağı Satılık Arsa İhalesi İlanı 

Mülkiyeti İBB yönetimine ait olan 6.168,35 metrekarelik imar durumu arsa olan taşınmaz ihale yöntemi ile satılacak. 

Söz konusu arsanın satış bedeli için belirlenen muhammen bedel 16.037.710 TL olarak belirlendi. 

Ankara Esenboğa Havalimanı Metro Projesi Hazır! (Keçiören Çubuk Metrosu)

Metro İhalesi Tekrarlanıyor!

Ankara ulaşımı açısından büyük önemi bulunan ve Ankaralılar tarafından yakından takip edilen Keçiören Kuyubaşı Esenboğa Havalimanı metrosu için çalışmalarda sona gelindi! Detaylar haberimizde!

Ankara’da yaşayanların ya da Ankara’yı ziyaret etmek için uçak yolculuğunu tercih eden kişilerin en çok şikayetçi oldukları konuların başında yer alan ulaşımda metro seçeneğinin bulunmaması sorunu çözülüyor. 

Ankara Keçiören Kuyubaşı Esenboğa Havalimanı Metro projesi ile havalimanı metrosu geliyor. Ulaştırma Bakanlığı yapmış olduğu açıklama ile projenin tamamlandığını duyurdu. 

Esenboğa Havalimanı Metro İhalesi Ne Zaman Yapılacak?

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yapılan açıklama ile söz konusu projede çalışmaların tamamlandığı ve 2020 yılı itibari ile ihaleye çıkılacağı duyuruldu. 

Keçiören Kuyubaşı – Esenboğa Havalimanı Metrosu Güzergahı / Durakları!

İlk açıklanan bilgilere göre Ankara Keçiören Kuyubaşı Havaalanı projesi ile ilgili olarak güzergah Keçiören, Altındağ, Pursaklar, Akyurt ve Çubuk olarak belirlenmiş durumda. Projenin toplam maliyeti ise 5 milyara yakın olacak. Gidiş ve geliş olmak üzere çift yönlü olarak hizmet verecek olan metro hattı Esenboğa Havalimanı ulaşım sorunlarının büyük bir bölümünü çözmüş olacak.

Ankara Havaalanı ulaşım metro projesinin yaklaşık 5 senelik zaman dilimi içerisinde etaplar halinde tamamlanması öngörülüyor. 

Keçiören Kuyubaşı – Esenboğa Havalimanı AKM Bağlantılı Olacak

Hatırlanacağı üzere 22 Haziran 2018 tarihli Resmi Gazete ile yayımlanan karar kapsamında metro hattının AKM ile bağlantılı olmasına karar verilmişti. Bu sayede metro hattından hem Batıkent hem de Kızılay istasyonlarından kolay aktarma yapılacak. Metroyu kullanan vatandaşın Kızılay’dan havalimanına ulaşımı sadece 30 dakikaya düşecek. 

‘Eskişehir İnşaat Fuarı’ Başladı

'Eskişehir İnşaat Fuarı' Başladı

TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım AŞ’nin düzenlediği “Eskişehir İnşaat Fuarı” törenle açıldı.

Vali Özdemir Çakacak, ETO-TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’ndeki açılışta, inşaat sektörünün sadece bina yapımı, onarımı gibi faaliyetler olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirterek, inşaat sektörünün birçok sektörle iç içe olduğunu söyledi.

İnşaat sektörünün, ülke ekonomisinin büyümesi için lokomotif rolü üstlendiğini belirten Çakacak, “Teknoloji ve değişen insan ihtiyaçları neticesinde inşaat üretimi, artık yapılan üretimden çok daha fazla anlam ifade eder hale gelmiştir. İnşaat sektörü bileşenleri çevreye dost, sosyal sorumluluk taşıyan, sosyal yaşama, toplumsal yapıya doğrudan etki eden saydam ve sürdürülebilir üretim kavramlarını da içeren çok yönlü anlamlar ifade etmektedir.” dedi.

Açılış kurdelesini kesen Vali Çakacak ve beraberindeki protokol üyeleri, stantları gezdi.

İnşaat ve gayrimenkul sektöründen 70 firmanın katılımıyla gerçekleştirilen fuarın açılış törenine, Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler, Eskişehir Ticaret Borsası Başkanı Ömer Zeydan, Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Nadir Küpeli, TÜYAP Anadolu Fuarları AŞ Genel Müdür Yardımcısı Server Seçer ile çok sayıda davetli katıldı.

TÜİK Ciro Endeksleri Eylül 2019 Açıklandı! İnşaat Sektöründe Ciro Yüzde 16.1 Azaldı

TÜİK tarafından açıklanan verilere göre Eylül ayında artan konut satış rakamlarına rağmen inşaat sektöründe ciro kaybı yaşandı. Detaylar haberimizde!

Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK tarafından Eylül 2019 Ciro Endeksleri Raporu açıklandı.  Açıklanan rapora göre toplam ciro endeksi yüzde 4.8 oranında artış gösterdi. Ancak inşaat sektöründe ciro kaybı sürdü. 

Türkiye Ciro Endeksi Yüzde 4.8 Oranında Artış Gösterdi! 

TÜİK tarafından açıklanan verilere göre sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında takvim etkilerinden arındırılmış ciro endeksi, 2019 yılı Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,8 arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış toplam ciro endeksi ise bir önceki aya göre yüzde 2.8 oranında artış gösterdi. 

İnşaat Sektöründe Ciro Kaybı Sürüyor! 

Konut kredisi faiz oranlarında bankalar tarafından yapılan indirimler sonrasında ev satış rakamları artmış ve inşaat sektöründe hareketlilik başlamıştı. 

Ancak yaşanan artışa rağmen ne yazık ki takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi, 2019 yılı Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,1 oranında azaldı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi ise bir önceki aya göre yüzde 1,4 düşüş gösterdi. 

Gayrimenkul Sektörü 2020’de Daha Hareketli Olacak

Gayrimenkul Sektörü

Makro ekonomik göstergelerin iyileşmesinin, kamu bankalarının konut kredisine erişimi kolaylaştırmasının sektördeki aktiviteyi hızlandırdığına işaret eden Emlak GYO AŞ Genel Müdürü Hakan Gedikli, “Yaşanan olumlu gelişmeler 2020 ve sonraki yıllarda Türk ekonomisi ile gayrimenkul sektörünün daha iyi olacağının en önemli göstergesi” diye konuştu.

Ekonominin toparlanması konut sektörünü de hareketlendirdi. Bu hareketliliğin devam edeceğini öngören sektör temsilcileri, 2020’nin 2019’a göre daha pozitif geçeceği kanısında.

Ticari Faaliyetler Hızlandı

Emlak Konut GYO AŞ Genel Müdürü Hakan Gedikli, Merkez Bankası’nın üste yaptığı faiz indirimlerinin konut kredilerine olumlu yansıdığını ve ticari faaliyetlerin hızlandığını söyledi. Gedikli, 2019’un ikinci yarısında tüketici eğilimlerinin ivme kazandığını; makroekonomik değişkenlerde de iyileşmenin sürdüğünü anlattı.

Makro verilerdeki iyileşmenin ve kamu bankalarının hayata geçirdiği konut kredi kampanyalarının gayrimenkul sektöründeki aktiviteyi arttırdığını aktaran Gedikli, “Özellikle son 3-4 aylık periyotta elde edilen ön satış rakamları ile iletişim kanallarındaki yoğunluk olumlu yöndeki hareketlenmenin ve tüketici güveninin ispatıdır” dedi.

Olumlu Gelişmeler Söz Konusu

Ekonomide olumlu gelişmeler yaşandığına dikkat çeken Gedikli, “Bu tablo 2020 ve sonraki yıllarda Türk ekonomisinin ve gayrimenkul sektörünün daha iyi olacağının en önemli göstergesidir” ifadesini kullandı.

Emlak Konut olarak bugüne kadar başta İstanbul olmak üzere ülkenin farklı bölgelerinde 133 proje gerçekleştirdiklerini dile getiren Gedikli, “Toplam 127 bin bağımsız bölüm yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Bu yıl yaklaşık 7 bin bağımsız bölüm teslim ettik. Sene sonuna kadar 3 bin bağımsız bölüm daha teslim etmeyi amaçlıyoruz. İnşallah 2020’de 15 bin bağımsız bölüme yakın teslim gerçekleştireceğiz” şeklinde konuştu.

Merkez Ankara’da Hedef Büyük

Gedikli, Emlak Konut GYO güvencesiyle Pasifik İnşaat tarafından Ankara’da hayata geçirilen Merkez Ankara projesini de tanıttı. Karma projenin yatırımcılarını mutlu edeceğini; sakinlerine iyi bir yaşam imkânı sunacağını vurguladı. Gedikli, projeden 4 milyar 195 milyon TL satış geliri elde etmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.

Konutların Yüzde 30’u Satıldı

Pasifik Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Erdoğan ise Merkez Ankara’nın AKM Millet Bahçesi’ne komşu konumuyla fark oluşturacağını belirtti. Projenin modern Ankara’nın yeni yüzü olacağının altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Merkez Ankara’da 10 blokta, toplam bin 425 konut bulunuyor. Projede kendine özgü peyzaj ve sosyal alanları ile 2+1’den 6+1’e kadar farklı daire tiplerinden oluşan 824 adet aile konutu ile 1+1 ve 2+1’lerden oluşan 601 adet şehir süitleri, açık hava alışveriş merkezinin 500 metre uzunluğundaki caddesiyle birbirinden ayrılıyor. Merkez Ankara, A plus ofis kuleleri, AVM ve otel de barındırıyor.”

İlk teslimi 2 yıl sonra yapacaklarını duyuran Erdoğan, “Ön satışlara başladık. Lansman yapmadan satışa açık konutların yüzde 30’unu sattık” açıklamasını yaptı. Erdoğan, metrekare satış fiyatlarının 5 bin 500 liradan başladığını da sözlerine ekledi.

Temelkon İnşaat’tan Yepyeni Proje: Çengelköy Erguvan Evleri

Temelkon İnşaat'tan Yepyeni Proje: Çengelköy Erguvan Evleri

Temelkon İnşaat’ın yepyeni projesi Çengelköy Erguvan Evleri, eşsiz lokasyonunda hız kesmeden inşa ediliyor.

İstanbul Boğazı manzaralı bu projede 13 blokta toplam 336 daire bulunuyor.

18 bin metrekarelik bir alanda inşa edilen Çengelköy Erguvan Evleri’nde otopark, peyzaj, çocuk oyun alanları, yüzme havuzu, hamam ve fitness salonu gibi birçok donatı bulunuyor.

Anahtar teslimi 2021 yılının yaz aylarında yapılacak olan projenin satış talepleri başladı.

AYK Plus’tan Time Life İstanbul Projesi Yeni Yılda Hazır!

AYK Plus'tan Time Life İstanbul Projesi Yeni Yılda Hazır!

AYK Plus imzasıyla İstanbul Ümraniye’de yepyeni bir proje inşa ediliyor.

İki blokta toplam 114 daire ve 8 ticari alandan oluşacak Time Life İstanbul’un otopark, hamam, sauna, yüzme havuzu, spor alanları, fitness salonu, güvenlik sistemleri gibi birçok donatısı bulunuyor.

Lokasyon açısından birçok yere yakınlığıyla dikkat çeken Time Life İstanbul, modern ve özgün mimarisiyle de öne çıkıyor.

1+1 ve 2 farklı 2+1 daire tipleri bulunan projenin anahtar teslimi 2020 yılının başında yapılacak.

Furkanlar İnşaat’tan Malatya’ya Yepyeni Proje: Kadıköy VIP Residence

Furkanlar İnşaat'tan Malatya'ya Yepyeni Proje: Kadıköy VIP Residence

Kadıköy VIP Residence, Furkanlar İnşaat tarafından Malatya Yeşilyurt’ta tüm hızıyla yükseliyor.

Bostanbaşı Mahallesi’nde inşa edilen projede 4+1 ve 5+1 olmak üzere 64 adet rezidans daire bulunuyor. Hem konut hem ofis olarak kullanılabilen bu dairelerin büyüklüğü 285 metrekare ve 300 metrekare olarak değişiyor.

Projede 4 adet de ticari alan bulunuyor. 8 bin metrekarelik yeşil alan ve sosyal alan, kapalı yüzme havuzu, sinema ve gösteri salonu, hamam, sauna, fitness salonu, tenis kortu, spor alanları, çocuk havuzu ve oyun alanları gibi birçok özelliği bulunan proje 2020 yılının başında tamamlanacak.

Tarihi Evlerden 7 Butik Otel Çıkacak

Tarihi Evlerden 7 Butik Otel Çıkacak

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından, Tarsus’ta tarihi evlerden oluşan 7 butik otelin tahsisini gerçekleştirdi. İlçede, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restorasyonu tamamlanan Tarihi Tarsus Evleri’nden 7’si butik otel olarak düzenlendi. Otel olarak hizmet verecek evlerin kati tahsisi geçtiğimiz günlerde yapılmıştı.

63 yatak sayısı ile tarihi ve kent kimliğine uygun bir yapıya kavuşturulan butik otellerin 2020 yılında hizmet girmesi bekleniyor. Evlerin Tarsus’a turizm hareketliliği getirmesi hedefleniyor.

Trabzon Uzungöl’de Tıraş Kararı!

Uzungöl İçin Yeni İhale Düzenlenecek!

Dünyaca ünlü turizm merkezi Trabzon Uzungöl’de imar barışına uygun olmayan yaklaşık 118 yapının yıkımıyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.

Trabzon’un Çaykara ilçesinde imar kirliliği tartışmaları ile gündeme gelen turizm merkezi Uzungöl’de yıkımına karar verilen imar barışına uygun olmayan 118 yapının, sahiplerinin talebi üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan bölgeye gelen heyet tarafından yapılan inceleme tamamlandı.

17’si Yıkılmayacak Tıraşlanacak

İncelemeler sonucunda, 118 yapıdan 17’sinin, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nce hazırlanan yeni plan çerçevesinde kısmi olarak tıraşlanacağı, 6 binada ise imara aykırı herhangi bir durumun olmadığı için yıkımın yapılmayacağı belirtildi. Diğer yapıların yıkım işleminin ise ödeneğin gelmesiyle başlayacağı bildirildi.

Tayvan, Kocaeli’de 100 Milyon Dolarlık Çelik Yatırımı Yapacak

Tayvan, Kocaeli'de 100 Milyon Dolarlık Çelik Yatırımı Yapacak

Tayvan Dış Ticareti Geliştirme Konseyi Başkanı Walter Yeh, Tayvan’ın Türkiye’deki yatırımlarının arttığını belirterek, “Tayvan’ın en büyük çelik üreticileri arasında yer alan bir firmamız, Kocaeli’de 100 milyon dolarlık bir çelik fabrikası yatırımına başlıyor.” dedi.

Tayvan Dış Ticareti Geliştirme Konseyi Başkanı Walter Yeh, Tayvan’ın Türkiye’deki yatırımları ve iki ülke arasında iş birliği yapılabilecek alanlara ilişkin değerlendirmede bulundu. Tayvan ile Türkiye için elektronik, otomotiv ve sanayi sektöründe önemli iş birliği fırsatları bulunduğunu dile getiren Yeh, Taiwan Cement Company tarafından OYAK Çimento AŞ’nin hisselerinin yüzde 40’ının 640 milyon dolara satın alındığını anımsattı.

Yeh, iki ülke ticaret hacmini 2 milyar dolar seviyesine çıkarmayı hedeflediklerini dile getirerek şöyle devam etti:

“Tayvan’ın Türkiye’deki yatırımları artıyor. Tayvan’ın en büyük çelik üreticileri arasında yer alan firmamız, Kocaeli’de 100 milyon dolarlık bir çelik yatırımına başlıyor. Yatırımla ilgili süreçler yürütülüyor şu anda. Bu da iki ülke arasında daha fazla etkileşim olduğu anlamına geliyor. Türkiye, Tayvan için çok önemli bir ülke çünkü birçok firmamız Türkiye’yi bir operasyon merkezi olarak görüyor. Türkiye, Afrika, Orta Doğu ve Avrupa’ya erişim için bir merkez konumunda.”

Helal Gıdada İşbirliği

Yeh, Türk şirketler için de Tayvan’da önemli fırsatlar bulunduğunu söyledi. Türk şirketlerinin Tayvan’da özellikle yeme içme sektöründe yatırım yapabileceğini belirten Yeh, “Biz, Türk iş insanlarının Tayvan’a gelerek kendilerini tanıtmalarını ve fırsatları değerlendirmelerini bekliyoruz. Böylece, ikili ilişkilerimiz daha da güçlenebilir.” diye konuştu.

Yeh, Tayvan’ın helal gıda sektöründe de bir açılım yapacağını ve bu noktada Türkiye’deki Helal Akreditasyon Kurumu ile birlikte çalışacaklarını bildirdi. Kurum yetkililerini Tayvan’a davet ettiklerini söyleyen Yeh, şunları kaydetti:

“Helal Akreditasyon Kurumu yetkililerine bu alandaki çalışmalarımızı göstereceğiz ve sertifikasyon şartlarını nasıl karşılayabileceğimizi öğrenmek istiyoruz. İlk etapta, Malezya ve Endonezya’ya helal gıda ihracatı yaptık fakat Orta Doğu ve Türkiye’yi de bu alanda değerlendirmek istiyoruz.”

Döveç Group’tan Doğaya ve Enerjiye Dev Yatırım

Döveç Group’tan Doğaya ve Enerjiye Dev Yatırım

İnşaat sektöründe faaliyet gösteren Döveç Group, Aslanköy’de Kuzey Kıbrıs’ın en büyük dördüncü güneş enerjisi santralini kurdu.

Kuzey Kıbrıs’ta inşaat sektörüne yön veren kuruluşlarda Döveç Group, sadece konut sektörüne yatırım yaparak değil; içeriği tamamen doğa dostu ve günümüz teknolojisine, yaşam konforuna uygun projeler üreterek ülke ekonomisine ve çevreye büyük katkı sağlıyor.

Döveç Group, kurulduğu günden bugüne kalitesi ile ön plana çıkmayı başarmakta ve müşterilerine verdiği güven ile öncü işlere imza atmaya devam ediyor. “Sağlıklı yaşam, çevreye karşı duyarlılık ve sosyal sorumluluk bilinciyle” yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımına önem veren Döveç Group, çevre duyarlılığının en somut örneklerini, Aslanköy’de kurduğu Kuzey Kıbrıs’ın en büyük 4’üncü güneş enerjisi santrali ile gösterdi.

Aslanköy’de 20 dönümlük bir alanda 3 bin 336 adet ve 330 Watt güneş paneli kurulumu tamamladı. Bin 100 kWp gücündeki Döveç Group Güneş Enerji Santrali’nin bir yıllık dönemde yaklaşık 400 konuta yetecek iki milyon kWs elektrik enerjisi üretmesi planlanıyor. Döveç Group Şirketleri’nin enerji ihtiyacının karşılanması için Döveç Construction ve Alfam Öğrenci Yurtları tarafından kurulan güneş enerjisi Santrali Döveç Group’un çevreye verdiği önemi yansıtıyor.

Burçin Döveç: İstihdama katkı olacak

Döveç Group Yönetim Kurulu Başkanı Burçin Döveç, Aslanköy’de Döveç Group şirketleri Döveç Construction ve Alfam Öğrenci Yurtları tarafından kurulan güneş enerjisi sisteminin bölgede istihdam yaratacağını, çevreye ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacağını söyledi. Tesisin yılda yaklaşık 1 milyon 400 bin kilogram değerinde karbondioksit salınımını önleyeceğini belirten Döveç, bu miktarın da yılda 62 bin 235 ağacın temizlediği karbondioksit miktarına eşit olduğunu vurguladı. Döveç, bu tesisin ülkemize ve doğamıza hayırlı olması dileklerini iletti.   

İnsan, çevre ilişkisine önem veren Döveç Group, Kuzey Kıbrıs’ın marka şirketlerinden olmanın bilincinde sosyal sorumluk projelerini her zaman ön planda tutuyor. Kurum, ülke değerlerine saygılı ve kaliteli üretim anlayışıyla gelecek nesillere sağlıklı ve temiz bir çevrenin yanı sıra yeşil bir ülke bırakma sorumluluğu ile istikrarlı bir şekilde büyümeye devam ediyor.    

Şirket, projenin gerçekleşmesine katkı sağlayan bölge halkına, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na, Paşaköy Belediyesi’ne, Aslanköy Muhtarlığı’na, Döveç Group çalışanlarına, tüm taşeronlara, kurulumu gerçekleştiren BAR-ER Enerji Ltd’e ve emeği geçen herkese teşekkürlerini de iletti.

Dem Yapı’dan Aydın’a Yepyeni Bir Proje Geliyor

Aydın Efeler’e bağlı Zafer Mahallesi’nde 2 blokta toplam 48 daire ve 6 ticari alandan oluşan Dem Moment projesi, Dem Yapı imzasıyla 3 metrekarelik bir alanda yükseliyor.

8 bin 800 metrekarelik inşaat alanı bulunan Dem Moment projesinde otopark, çevre düzenlemesi, güvenlik sistemleri gibi özellikler bulunuyor.

Projenin anahtar teslimi önümüzdeki yılın sonunda yapılacak.

1500 Arap Yatırımcı İstanbul’da Buluşuyor

1500 Arap Yatırımcı İstanbul'da Buluşuyor

Bin 500 Arap yatırımcı Türkiye’deki gayrimenkul firmalarıyla buluşuyor.

Türk Arap Ülkeleri İşbirliği Derneği (TÜRAP) bu yıl üçüncüsünü düzenleyeceği “Gayrimenkul Proje Geliştirme ve Finansman Fuarı”nda, bin 500 Arap yatırımcıyı Türkiye’deki gayrimenkul firmalarıyla buluşturacak.Türk-Arap Yapı İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri ile 3’üncü Türk-Arap Gayrimenkul Proje Yatırım ve Finansman Fuarı, 20-22 Kasım tarihleri arasında Pullman İstanbul Airport & Convention Center’da gerçekleşecek. TÜRAP Genel Başkanı Sabuhi Attar, eş zamanlı yapılacak Yapı İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri ile Gayrimenkul Proje Yatırım ve Finansman Fuarı’nın, Türkiye’deki konut projelerinin Arap dünyasında tanıtılması, pazarlanması ve satışında büyük rol oynayacağını kaydetti.

1500 Arap Yatırımcı Katılacak

12 yıldan bu yana Türk-Arap ülkeleri arasındaki işbirliğini geliştirmeye yönelik çalışmalar yürüttüklerini kaydeden Attar, “Bu zirvemize ciddi bir katılım var. Yaklaşık bin 500 Arap ve Türkiye’den bin katılımcı olacak. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Arap ülkelerindeki bakanlıklar, ticari heyetler, Ankara’daki Arap elçiler ve konsoloslar katılım sağlayacak. Bu da zirveye çok renk katıyor. Her türlü şirketlerimize soru-cevap buluyor ve bu katılımlarla onlara yardımcı olabilme imkanı sağlanıyor. İnşallah burada herkes büyük bir zirve çalışması yakalamış olur. Bu zirve ülkemize ve Arap ülkelerine çok fayda sağlayacak. Biz onlara en iyi teknolojiyi sağlayarak en iyi hizmeti götüreceğiz” dedi.

Hedef Türk ve Arap Ülkelerinin Ekonomik İşbirliği

Attar, “TurabExpo kuruluşumuz 12 yıl boyunca sürekli Türk-Arap zirvelerini ciddi bir şekilde Türkiye’de yaygın hale getirmeye çalıştırıyoruz. 19 Kasım’da büyük bir çalışmamız var. 6’ncı Yapı İnşaat Malzeme Fuarı’nı yapıyoruz. Hem de 3’üncü Gayrimenkul Fuarımızı yapıyoruz. Orada ciddi bir toplum olacaktır. Fuara, 200’ün üzerinde Türk firması katılacak. 1500 Arap yatırımcı yer alacak. Güzel çalışmalar olacak. Çünkü Türkiye’de ve Arap ülkelerinde her zaman işbirliği ihtiyacı var. Çalışma sadece fuar olarak değil. Biz organizasyonumuza destekli çalışmalar yapıyoruz. Hem zirvemizde yaklaşık 40 avukatımızla hukuk çalışmamız var tüm Arap ülkelerinde. Bu ticarete, yatırımcıya kolaylık sağlıyor. Şuan da gayrimenkul üzerine çok ciddi bir grup kurduk. Hem istişare, hem hizmet hem de Arap ülkelerine direkt satış amacıyla temsilcilerimiz bu vazifeyi aldı. Bu fuara yaklaşık 50 temsilcimiz katılacak. Bu hizmet hem Türkiye’ye, hem de Arap ülkelerine faydalı kazanç getirecektir. Hedefimiz, Türkiye’ye ve Arap ülkelerine iyi bir ekonomi ve işbirliği sağlanmasıdır” diye konuştu.

Tüm Yıl Sanal Fuar

“Fuar, istihdam ve ekonomi açısından çok faydalı olacak” diyen Attar, sözlerine şöyle devam etti: “Biz ne kadar markalarımızı ve ürünlerimizi Arap ülkelerine tanıtırsak, imalat açısından da artış sağlayacaktır ve ciddi ihracat rakamları yakalanacaktır. Bu da imalatı arttıracak. Bizim bu yüzden Türkiye’deki markamızı daha güçlü bir marka haline getirmemiz lazım. Amacımız Türkiye’nin ihracat hacminin ve yatırımlarının gelişmesine yönelik. İktisadi işbirliklerinin bu bölgelere refah getirmesi konusunda çalışıyoruz. Umarız daha büyük birlik ve ticaret yaparak bölgeye refah getiririz, fuardan ciddi satış hacmi bekliyoruz. Sadece bu iki gün sürecek fuar çalışmaları değil, mevcut firmalarımızın bütün yıl satış destekçisi olarak devam edeceğiz. Sanal fuarımızla birlikte, tüm firmalarımızın Arap müşteri potansiyelini artırmayı hedefliyoruz. Yapmış olduğumuz aplikasyon sayesinde Arap yatırımcılar ve gayrimenkul alıcıları Türk firmaların proje ve gayrimenkullerine TÜRAP aracılığıyla daha güvenilir ve doğru bir şekilde ulaşacaktır. Yabancıya satışın artırılması için en önemli faktör, markalaşma, uluslararası bir marka olabilmek ve marka bilinirliğini artırmak. Kimi Türk konut üreticilerinin Arap ülkelerinde merdiven altı, sokak emlakçıları üzerinden yürüttükleri satış pazarlama faaliyetleri, dolandırıcılığa kadar uzanan kimi sorunları beraberinde getirdi ve güven sarsıcı oldu. Bu konuda Türk Arap Ülkeleri İşbirliği Derneği olarak oluşturduğumuz TA Grubu aracılığı ile Türk firmalarıyla bu güveni yeniden inşa edebiliriz. Bu potansiyeli, Arap yatırımcılara ucuz ve kaliteli konut alternatifi sunan, İspanya, İtalya, ABD, İngiltere gibi ülkelere bırakmamalıyız.”

Çamlıca Televizyon Kulesi’nde ‘Son Parçalar’ Yerleştiriliyor

Çamlıca Televizyon Kulesi'nde 'Son Parçalar' Yerleştiriliyor

Çamlıca’da görüntü kirliliği oluşturan antenler ve kulelerinin tek bir noktada toplanması için yapımına başlanan Küçük Çamlıca TV-Radyo Kulesi inşaatında sona yaklaşılıyor. Kulede devam eden kaplama çalışmalarında, alt bölümlerdeki son parçalar yerine yerleştiriliyor. Kulenin kullanılmaya başlanmasının ardından Çamlıca tepesindeki antenlerin sökülmeye başlanacağı öğrenildi.

2016 Yılından Bu Yana İnşaat Sürüyor

Büyük Çamlıca Camisi’nin yapımıyla birlikte gündeme gelen Çamlıca Tepesindeki onlarca radyo ve televizyon vericisinin kaldırılması amacıyla başlayan projeye 2016 yılının Mart ayında başlandı. 221 metre boyundaki betonarme bölümün tamamlanmasının antenleri taşıyacak çelik konstrüksiyon bölümü yapılmıştı. Ardından kuleye kıvrımlı formunu veren ve yaşam alanlarının bulunduğu katlar yerine yerleştirilmiş ve kaplama işlemlerine başlanmıştı.

7 Vinç Aynı Anda Koordineli Olarak Çalışıyor

Kulenin kaplama işlemlerinde ise artık sona gelindi. Alt bölümde süren çalışmalarda kaplama yapılmamış küçük bir bölüm kaldı. Buranın da kapanmasının ardından kulenin betonarme bölümü artık görünmeyecek. Şu anda alt bölümde süren çalışmalarda 7 vinç aynı anda koordineli bir şekilde çalışarak projenin bu bölümünü bitirmeye çalışıyor.

2020 Yılında Eski Antenler Sökülmeye Başlanacak

Öte yandan Küçük Çamlıca TV-Radyo Kulesi’nin devreye girmesinin ardından şu anda Çamlıca tepesinde görüntü kirliliği yaratan eski antenlerin de sökümüne 2020 yılının ilk çeyreğinde başlanacağı öğrenildi. Etap etap gerçekleştirilecek çalışmaların sonunda Çamlıca tepesinin tamamen anten kirliliğinden kurtarılacağı belirtildi.

İstanbul’un Sembolü Olacak

İstanbul’un sembolü olması beklenen yeni kulede 39 ve 40’ıncı katlarda deniz seviyesinden 393,5 ve 398 metre yüksekliğinde birer restoran bulunacak. Ayrıca kulenin 33 ve 34’üncü katlarında deniz seviyesinden 366,5 ve 371 metre yüksekliğinde iki ayrı seyir terası da yer alacak. 32.000 m² inşaat alanı bulunan kulenin yapımında 30.000 m³ beton ve 3.000 ton yapı çeliği kullanıldı. Bittiğinde girişinden itibaren 388,5 metre olacak kulenin zirvesi deniz seviyesinden yaklaşık 576,5 metre yüksekliğe ulaşacak. Kule her biri 4,5 metre yüksekliğinde ve 4 katı yerin altında 53 kattan oluşacak. 300 işçi ve mühendisin gece gündüz çalıştığı projede, kule sayesinde, tek noktadan televizyonlara, radyolara ve kişilere yayıncılık hizmeti verilmesi planlanıyor.

Ilısu Barajı Enerji Üretimine Hazırlanıyor! Ekonomiye 2 Milyar Liralık Katkı

Ilısu Barajı Enerji Üretimine Hazırlanıyor! Ekonomiye 2 Milyar Liralık Katkı

Türkiye’nin vizyon projelerinden biri olan GAP kapsamında yapımı tamamlanan Ilısu Baraj Gölü’nde biriken su miktarı 600 milyon metreküpe ulaştı.Türkiye’nin vizyon projesi olan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında yapılan Ilısu Barajı Hidroelektrik Santrali’nin (HES) 3 ay sonra enerji üretimine başlaması planlanıyor.

Ön yüzü beton kaplamalı kaya dolgu barajlar kategorisinde, gövde hacmi ve kret uzunluğu bakımından Atatürk Barajı’ndan sonraki ikinci büyük konumundaki Ilısu Barajı’nda su tutma çalışmaları kontrollü şekilde sürüyor.

Ağustos ayı itibarıyla su tutulmaya başlanmasıyla baraj gölünde su seviyesi 50 metreyi aşarken, depolanan su miktarı ise 600 milyon metreküpe ulaştı. 10,5 milyar metreküp suyun depolanacağı barajda enerji üretimine 3 ay sonra başlanması planlanıyor. 4 milyar 120 milyon kilovat/saat enerji üretim kapasitesine sahip baraj, ülke ekonomisine yıllık 2 milyar lira katkı sunacak.

DSİ 16. Bölge Müdürü Ali Naci Kösalı, AA muhabirine, Güneydoğu Anadolu Projesi’nin can damarı olan Ilısu Barajı’nın aynı zamanda Cizre Barajı’nın da yapımına imkan sağlayacağını söyledi.

Baraj gölündeki su miktarının yaklaşık 6 ay sonra 10,5 milyar metreküpe ulaşacağını belirten Kösalı, baraj gölünde teknelerin dolaşmaya başladığını hatırlattı.

Suyun kontrollü şekilde tutulduğunu vurgulayan Kösalı, “Yıl sonuna doğru suyun Hasankeyf’e ulaşmasını hedefliyoruz. Şubat 2020’de türbinlerimizi çalıştırıp enerji üretimine geçeceğiz.” ifadelerini kullandı.

“Çok büyük bir gurur kaynağı”

Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aydın Durmuş da barajın ülke için büyük önem taşıdığını söyledi.

Daha önce yapımı tamamlanan Keban, Karakaya, Atatürk, Birecik ve Karkamış barajları sayesinde Fırat Nehri’nin suyundan enerji üretimine başlandığını aktaran Durmuş, Dicle, Kralkızı, Ilısu ve Cizre barajlarıyla da Dicle Nehri’nin suyunun değerlendirileceğini aktardı.

Ilısu Barajı’nda yakında enerji üretimine geçileceğini dile getiren Durmuş, “Barajımız başarıyla tamamlandı ve su seviyesi 50 metreyi aştı. Bu bizim için çok büyük bir gurur kaynağı. 6 türbinden bin 200 megavatlık enerji üretimi yapılacak. Bu sayede enerji açığımız azalacak.” dedi.

50 Bin Sosyal Konut Daha Geliyor

50 Bin Sosyal Konut Daha Geliyor

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki 2020 yılı bütçesi görüşmelerinde, bakanlığın bütçe sunumunu yaptı.

Bakan Kurum sunumunda dar gelirli vatandaş için sosyal konut müjdesi de verdi. Dar gelirliler için üretilen projelerin etkisiyle birinci el konut satışında TOKİ’nin payının 2019’da yüzde 11’e yükseltildiğini belirten Kurum, “Halen 317 şantiyemizde, 83 bin konut ve sosyal donatıların inşası devam etmektedir. TOKİ, Cumhurbaşkanımız tarafından 5 Mart 2019’da 67 ilde 140 proje ile başlatılan ‘50 bin sosyal konut’ projemizi de yürütüyor. 50 bin konutumuzun 22 bin 380 tanesi için ihale süreçlerimizi tamamladık, inşaat süreçlerini başlattık. İkinci 50 bin sosyal konut kampanyamızı da 2020 yılı içinde başlatacağız. 2023’e kadar hedefimiz, 250 bin sosyal konutu sosyal üretmek” dedi.  

16 Milyar Yatırım

Kentsel dönüşüm projeleri kapsamında bugüne kadar yaklaşık 13 milyar lira kaynak kullandıklarını belirten Bakan Kurum, “İller Bankamızla belediyelerimize 4 milyar lira kredi desteği ve yüzde 50’ye varan oranda finans desteği sağlıyoruz. İllerimizden gelen strateji belgelerinden edindiğimiz sonuçlar; acilen dönüştürülmesi gereken 1.5 milyon konutumuz olduğunu, bu konutları en fazla 5 yıl içinde dönüştürmemizin gerekliliğini ortaya koydu” diye konuştu. Bakan Kurum, 8 maddelik ‘Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’ hazırladıklarını; ‘Deprem riski altındaki yapıların ve alanların dönüşümü’, ‘Sel ve heyelan riski altındaki alanların taşınması’, ‘Tarihi kent merkezleri ve meydanların ihyası’ ve ‘Sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü’ olmak üzere 4 başlık altında çalışmaların incelendiğini kaydetti. Bakan Kurum, “2019’da TOKİ’mizle 25 bini İstanbul’da olmak üzere 65 bin bağımsız birimin dönüşümünü bitirmiş olacağız. Özellikle son dönemde Karadeniz’de yaşanan sel ve heyelanlardan sonra kentsel dönüşüm çalışmalarına hız verdik. Bu kapsamda, ‘Karadeniz İklim Değişikliği Eylem Planı’nda açıkladığımız üzere riskli alanlarda oturan vatandaşlarımız için 15 bin konutumuzu TOKİ eliyle üreteceğiz. 2019’da dönüşüm ve sosyal konutlar dahil olmak üzere tüm projeler için yaklaşık 16 milyarlık yatırım yaptık. Bu yılın ilk 10 ayında 31 bin yeni konutun satışını gerçekleştirdik, 42 bin 161 konutu da vatandaşlarımıza teslim ettik” şeklinde konuştu.

Kaçak Takibi

Kaçak yapılarla mücadelenin sürdüğünü belirten Bakan Kurum, “5 gün önce, Coğrafi Bilgi Sistemleri Kararnamemiz yayınlandı. Şehirlerimizin 3 boyutlu dijital ikizlerini oluşturduk. 2020’de sistem tüm belediyelerimizin kullanımına açılacak. Artık kaçak nerede yapıldıysa anında dijital olarak takip edip, müdahale edebileceğiz” dedi. Ülke genelinde imar barışına aykırı 21 bin yapı tespit edildiğini belirten Bakan Kurum, bunlardan 3 bin 295 adedinin yıkıldığını söyledi. Emlak Bankası hakkında da bilgi veren Kurum , “Bankamızın aktif büyüklüğü, 7.9 milyar lira. 2 şubemizi açtık. 13 şubemizi de yıl sonuna kadar açacağız” diye konuştu. Kurum, Bakanlığın bütçesinin 2 milyar 827 milyon 733 bin lira, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü bütçesinin ise 1 milyar 185 milyon 359 bin lira olarak belirlendiğini ekledi.

Boğaziçi İmara Açılmayacak

Bakan Kurum, milletvekillerinin Boğaziçi Kanunu´na ilişkin sorularını ise şöyle cevapladı: “Boğaziçi düzenlemesi milletvekillerimiz tarafından yapılacak. Boğaziçi meselesi CHP-AK Parti meselesi değildir. Mesele Boğaziçi’nin gelecek kuşaklara bırakılma meselesidir. Boğaziçi sorunu 16 milyonun değil, 82 milyonun hatta tüm insanlığın sorunu olarak görüyoruz. Planlama yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’nda değildir. Düzenlemede, Boğaziçi kesinlikle imara açılmayacaktır. Boğaziçi tarihi, dokusunu ve siluetini koruyacak, yeşil alanları artıracak, kaçak yapılaşma ile mücadele edecek önemli adımların atılacağı süreç olarak düzenleme meclisimizdedir.”

İstanbul Finans Merkezi’ne 5 Yeni Müteahhit

Türkiye Varlık Fonu’nun İstanbul Finans Merkezi’nde ortak alanlar için yeni müteahhitler görevlendirildi. Görev verilen şirketlerin hükümete yakın olması dikkatlerden kaçmadı.

Türkiye Varlık Fonu’nun İstanbul Finans Merkezi’nde ortak olduğu alanlar için yeni müteahhitler görevlendirildi. Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamada 3.7 milyar liralık sözleşme imzalandığı duyuruldu. Şirketlerin hükümete yakın isimler olması dikkat çekti…

Yapımı yılan hikayesine dönen İstanbul Finans Merkezi projesindeki inşaatlar için 3.7 milyar lira + KDV değerinde üç yeni sözleşme imzalandı.

Konuyla ilgili olarak Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’ndan Kamuyu Aydınlatma Platformu’na bu akşam açıklama yapıldı.

Açıklamaya göre, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Protokolü çerçevesinde 3328 Ada 1 ve 13 Rekreasyon Parselleri İkmal İnşaatı İşi için Siyahkalem Mühendislik & Mustafa Ekşi İnşaat İş Ortaklığı ile KDV hariç 1 milyar 140 milyon liralık sözleşme imzalandı.

3328 Ada 14 Parsel Özel Proje Alanı İkmal İnşaatı İşi için ise Güryapı Restorasyon & Yapı ve Yapı İnşaat İş Ortaklığı ile KDV Hariç 1 milyar 842 milyon liralık TL, 3328 Ada 2 Parsel İkmal İnşaatı İşi için ise ASL İnşaat ile KDV hariç 719 milyon lira bedel üzerinden sözleşme imzalandı.

Varlık Fonu Ortak Olmuştu

Türkiye Varlık Fonu geçtiğimiz eylül ayında toplam 1.3 milyon metrekarelik kullanılabilir alanı olan projenin yaklaşık 465 bin metrekarelik kısmını proje, hafriyat, arsa bedelleri ve bugüne kadar tamamlanan inşaat maliyetleri dahil olmak üzere toplam 1 milyar 670 milyon TL karşılığında devralmıştı. Ofis ve çarşı alanlarını içeren bu kısımlardaki 3 yüklenici firma ile anlaşma imzalayan Varlık Fonu, inşaatların bir an önce başlaması için Emlak Konut GYO ile birlikte ihale düzenleneceğini açıklamıştı.

Yeni Müteahhitler 

İstanbul Finans Merkezi’nin yapımında görev alan yeni müteahhitler hükümete yakınlığıyla dikkat çekiyor. Sözleşme imzalayan şirketlere işlerin “davet” usulü mü yoksa “teklif” usulü mü aldıkları bilinmiyor.

Anlaşma sağlanan ASL İnşaat‘ın sahibinin eski AKP milletvekili Abdülkadir Kart.

Siyahkalem Mühendislik ise bugüne kadar Emlak Konut, TOKİ ve devletten aldıkları ihalelerle biliniyor.

İstinye Park’ın ortakları arasında yer alan Yapı ve Yapı İnşaat ise son olarak AKP döneminde İstanbul’daki Etiler Polis Meslek Yüksekokulu arazisinde geliştirilecek projenin ihalesini davet usulü Astaş ile birlikte KİPTAŞ’tan almıştı.

Mustafa Ekşi İnşaat ise TOKİ ve Emlak Konut’un yanı sıra Millet Bahçesi projelerinde görev yapıyor.  Hasan Gürsoy’un sahibi olduğu Güryapı ise bugüne kadar kamu  kuruluşlarından aldığı çok sayıda ihale ile dikkat çekiyor.

Akkuyu İçin Rusya’da Mühendis Yetişiyor

Akkuyu İçin Rusya’da Mühendis Yetişiyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin devreye alınmasıyla enerjide dışa bağımlılığın azalacağını söyledi.

HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni’nin Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili verdiği soru önergesini yanıtlayan Bakan Dönmez, “Akkuyu NGS’nin kurulmasıyla birlikte, birincil enerji kaynaklarında dışa bağımlılığımız yaklaşık yüzde 75 oranında olup yerli enerji kaynaklarımızın azami derecede kullanılması, yenilenebilir enerjinin elektrik üretimimiz içerisindeki payının artırılması, enerjinin daha verimli kullanılması ve nükleer enerjinin de elektrik üretim portföyüne dahil edilmesi planlanıyor” dedi.

Akkuyu NGS Projesi, inşaat döneminde yaklaşık 12 bin, işletme döneminde ise yaklaşık 3 bin 500 operatör, mühendis, teknisyen ve işçiye istihdam imkanı sağlanacağını kaydeden Dönmez, şunları söyledi: “Akkuyu’da çalışacak operatör ve mühendis ihtiyacının karşılanması amacıyla Rusya’ya gönderilen öğrencilerden 88’i mezun olup iş başı yapmış, 156 Türk öğrenci Rusya’da eğitimlerine devam ediyor. Bunun yanında, 22 öğrenci bu yıl yüksek lisans için Rusya’ya gönderilmiş olup eğitimlerini tamamladıktan sonra Akkuyu Projesi’nde çalışacaklar. Projenin ilerleyen safhalarında hedef, Akkuyu NGS’nin tamamen Türk mühendis, teknisyen ve işçisi eliyle işletilmesi.”

Sürekli Denetleniyor

Bakan Dönmez şu bilgileri verdi: “Nükleer tesislerin yer değerlendirme, tasarım, inşaat, işletmeye alma, işletme, işletmeden çıkarma ve sahanın düzenleyici kontrolden çıkarılması aşamalarında ve acil durumlarda İyonlaştırıcı radyasyonun zararlı etkilerinden korunmasına ilişkin uyulması gereken hususlar 29 Mayıs 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Nükleer Tesislerde Radyasyondan Korunma Yönetmeliği’nde tanımlanmakta olup bahse konu tesisin yönetmeliğe uyumu Nükleer Düzenleme Kurumunca denetleniyor.

Akkuyu NGS, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) nükleer güvenlik gereklilikleri de dâhil olmak üzere ilgili tüm ulusal ve uluslararası mevzuata göre, deprem riski de dikkate alınarak Akkuyu Nükleer A.Ş. tarafından tasarlanmıştır. NDK denetimlerine ek olarak, teknik destek kuruluşları ve yetkilendirilmiş bağımsız nükleer denetim kuruluşları vasıtasıyla Akkuyu NGS sürekli olarak denetlenmektedir. Akkuyu NGS’nin soğutma suyu denizden karşılanacak olup santralin deniz ortamına radyolojik ve termal etkilerinin analizi ÇED aşamasında yapılmıştır. Deniz deşarjlarına ilişkin radyolojik etki analizinde belirlenen dozlar mevzuatta yer alan limitlerin altındadır.”

Bakan Kurum’dan Boğaziçi Kanunu’yla İlgili Yeni Açıklama

Bakan Kurum'dan Boğaziçi Kanunu'yla İlgili Yeni Açıklama

Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, Boğaziçi Kanunu ile ilgili, “Yapılması düşünülen düzenlemede Boğaziçi kesinlikle imara açılmamaktadır” dedi

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının bütçesi üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Türkiye’nin, Paris Anlaşması’na taraf olmadığını belirten Kurum, yürütülen müzakerelerin olumlu sonuçlanmasının ardından Türkiye’nin uzun vadeli finansmandan faydalanacağını söyledi.

Türkiye’nin dünyayı en az kirleten ülkeler arasında yer aldığını vurgulayan Kurum, “Bu anlamda tarihi bir sorumluluğu kesinlikle yoktur. İklim fonundan faydalansak da faydalanmasak da iklim değişikliğiyle mücadele noktasında birçok gelişmiş ülkeden daha çok adım atmaktayız.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı hedefler doğrultusunda 1 milyon 300 bin konutun dönüşümünü sağladıklarını aktaran Kurum, acil dönüştürülmesi gereken 1,5 milyon konut daha olduğunu, bu tespit çerçevesinde planlarını hazırladıklarını söyledi.

Bakan Kurum, bu dönüşümlere ilişkin İller Bankası Genel Müdürlüğü kanalıyla yapılan düzenleme çerçevesinde belediyelere 4 milyar liraya kadar finans desteği sağlayabildiklerini ifade etti.

“Boğaziçi; CHP, AK Parti meselesi değildir”

Boğaziçi Kanunu’na ilişkin birçok milletvekilinin soru sorduğunu dile getiren Kurum, şunları kaydetti:

“Boğaziçi; CHP, AK Parti meselesi değildir. Mesele Boğaziçi’nin gelecek kuşaklara bırakılma meselesidir. Meseleyi yetki alma verme kanunu olarak kimse görmemelidir. Boğaziçi ulusal bir sorumluluktur. Hepimizin üzerine düşen görevler vardır. Boğaziçi sorununu 16 milyon değil, 82 milyonun hatta tüm insanlığın sorunu olarak görüyoruz. Biz bugüne kadar hiçbir çalışmamızda millete rağmen hareket etmedik, hep milletimizle birlikte yürüdük. İçerisinde milletimizin menfaati olmayan hiçbir çalışmaya imza atmadık, atmayacağız. Planlama yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığında değildir ve yapılması düşünülen düzenlemede Boğaziçi kesinlikle imara açılmamaktadır. Aksine tarihi, doğal dokusu ve silüetini koruyacak, yeşil alanları artıracak, oğazda kaçak yapılaşmayla mücadele edecek önemli adımların atılacağı düzenleme yapılacak. Bu düzenlemeye ilişkin yetki Meclisimizdedir. Bu konu yerel idarelerin çözeceği bir konu olmanın ötesine geçmiş ulusal bir sorun haline gelmiştir. Biz İstanbul’un incisi Boğaziçi’mizi; canımızı, yavrularımızı korur gibi koruyacağız.” 

Murat Kurum, Kanal İstanbul’un proje bedelinin 75 milyar lira olduğunu kaydederek, “Yap-işlet-devret modeliyle hayata geçirilmesi kararlaştırılmıştır. Kanal İstanbul çevresini kapsayan planlama çalışmaları Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile yürütülmektedir. Bir bölü yüz bin ölçekli çevre düzeni planlanmıştır. Boğazın iki yakasında 500 bin nüfusu aşmayacak şekilde zemin artı üç, dört katı aşmayacak şekilde yatay mimari anlayışıyla düzenlenmektedir. Devlet bütçesinden de herhangi bir bedel çıkmayacaktır.” açıklamasını yaptı.

“İmar Barışı’ndan 23 milyar 954 milyon lira gelir elde edildi”

Nusaybin’deki konutların teslimlerinin devam ettiğini anlatan Kurum, “Barış Pınarı Harekatı sırasında ilçemize isabet eden havan toplarından dolayı meydana gelen zarar ve ziyan tespiti yapıldı. Bu hasarlar Bakanlığımız tarafından giderilmeye başlandı.” dedi.

Kurum, İmar Barışı’ndan 23 milyar 954 milyon lira gelir elde edildiğini bildirerek, “Bu gelirden Kentsel Dönüşüm Proje özel hesabına 2 milyar lira kaynak aktarıldı. Bunun dışında da Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’nda yer alan 65 bin konutun yapımı planlanmaktadır. Bu çerçevede İstanbul Gaziosmanpaşa, Esenler, Üsküdar, Kartal, Kağıthane, Ankara Mamak, Altındağ, Burdur ve Erzurum’da başlattığımız kentsel dönüşüm projeleri de bu projeden kaynak alacak projeleridir. Diğer kentsel dönüşüm projeleriyle alakalı İmar Barışı’nın dışında da Hazine ve Maliye Bakanlığıyla ilgili ve yurt dışından finans destekleri alınmaktadır.” diye konuştu.

Kurum, 40 dakikalık sunumunun yarısını iklim değişikliğine ilişkin konuların kapsadığını dile getirerek, sadece çevre projeleriyle değil, kentsel dönüşüm projeleriyle de iklim değişikliği ve sıfır atığa uygun projeler yapmaya çalıştıklarını belirtti.

Hazine’ye ait taşınmazların envanter kaydının bulunduğunu aktaran Kurum, “Bugün itibarıyla 3 milyon 942 bin hazine taşınmazının kaydı bulunmaktadır.” bilgisini verdi.

Bakan Kurum, plastik poşetlerde bu yılın dokuz ayı itibarıyla yüzde 78 azalma sağlandığını ve buradan gelen payın 188 milyon lira olduğunu kaydetti.

Çevre Kanunu hükümleri gereğince tehlikeli atıkların ithalatının yasak olduğunu anımsatan Kurum, tehlikesiz atıkların ithalatının da kontrollü olarak yapıldığını söyledi.

Belediyelere kendi imar yönetmeliklerini yapma yetkisi verildiğini aktaran Kurum, bu çerçevede bugüne kadar İstanbul, Bursa, Ankara ve Gaziantep büyükşehir belediyelerinin tekliflerinin uygun görüldüğünü, yönetmeliklerinin yürürlüğe girdiğini ifade etti.

“Kişi başı emisyon değeri 13,3 tondan 10,5 tona düştü”

Bakan Kurum, sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 21 azaltmayı hedeflediklerini, 2030 yılı itibarıyla kişi başı emisyon değerinin 13,3 tondan 10,5 tona düşeceğini belirtti. 

Küçük Menderes Havzası’nda düzenli olarak izleme çalışmalarının yürütüldüğünü, kurulu kapasitesi günlük 10 bin metreküp ve üzeri 11 atık su arıtma tesisi çıkış sularının 7 gün 24 saat incelendiğini anlatan Kurum, Bakanlık merkez ve taşra teşkilatınca son üç yılda 8 bin 409 denetim gerçekleştirildiğini, bu çerçevede 15 milyon 691 idari ceza uygulandığını ve 30 iş yerinin faaliyetinin durdurulduğunu kaydetti.

Sıfır Atık Projesi’nin 2017 yılında başlatıldığını anımsatan Kurum, “Bugün itibarıyla 25 bin kamu kuruluşunda uygulamaya geçtik. Burada bir himaye olması Bakanlığımız, ülkemiz adına sevindirici bir durumdur. Bir dünya liderinin eşinin böyle bir çevre projesine sahip çıkması bizim işimizi kolaylaştırmaktadır. Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’ye şükranlarımızı arz ediyoruz.” dedi.

Belediyelerin öz gelirlerinin artırılması amacıyla, belediyelerin bütçe açıkları, personel yapıları, araç ve gereçler gibi birçok konunun incelendiğini aktaran Kurum, büyükşehir belediyeleri ve illerden gelen talepler dikkate alınarak, birçok birimle, belediyelerin ihtiyaçlarını giderecek çalışmayı yürüttüklerini dile getirdi.

“Çapa’ya ilişkin yerleşim alanları inşaatı tamamlanacak”

Kurum, İller Bankasının sermaye tavanının 18 milyar liraya yaklaştığını, bunu 30 milyar liraya çıkararak kalan 12 milyar lira ile de vatandaşların hizmetine yönelik projeler yapılacağını söyledi.

İstanbul’un Küçükçekmece ilçesi Halkalı arazisinin 6306 sayılı kanun gereği rezerv yapı alanı olduğunu ifade eden Kurum, burada şehircilik ilkelerine uygun, az katlı, yeşil alanları ve sosyal donatıları olan örnek proje yürütüldüğünü dile getirdi.

İstanbul’da yaşanan deprem sonrası İstanbul Üniversitesi ile yapılan protokol çerçevesinde Çapa Tıp Fakültesinin Hasdal’da yeni birimlerini inşa ettiklerini aktaran Kurum, şöyle konuştu:

“Birinci etabın yıl sonuna kadar ihalesini yapacağız ve en kısa sürede Hasdal’da Çapa’ya ilişkin yerleşim alanları inşaatı tamamlanacak. Aynı şekilde Cerrahpaşa’da, Avcılar’daki yerleşkelerde sorunlar var. Öğrencilerimizi başka alana naklettik ve 2019 yılı sonuna kadar Cerrahpaşa Hastanemiz ve Avcılar kampüsümüzdeki eğitim yapılarının inşaatlarına başlayacağız ve en kısa sürede bu süreci tamamlamış olacağız. Marmara Üniversitesi kampüsündeki binaları yeniliyoruz. Şehrimizde ne kadar kamu binası varsa buna ilişkin kentsel dönüşüm sürecini de hızlı, kararlı şekilde yürütmeye gayret gösteriyoruz.”

“24 bin 608 şehit ailemize 1 milyar 221 milyon lira kredi kullandırıldı”

Bir milletvekilinin “Salda’yı korumuyorsunuz, aksine kirletiyorsunuz, doğal güzellikleri bozuyorsunuz.” sözlerine katılmadığını dile getiren Kurum, Bakanlığın Salda Gölü ve çevresinin doğal güzelliklerini korumaya yönelik yaptığı çalışmaları anlattı.

Kütahya ve Iğdır’da Bakanlık tarafından yürütülen çalışmalara ilişkin açıklamalarda bulunan Kurum, daha sonra Çevre Kanunu kapsamında gerçekleşen denetimler ve uygulanan cezalara değindi.

Kaçak yapılaşmayla mücadelede, kanun yürürlüğe girdikten sonra yapılan kaçak yapıların tapularına şerh konulması çalışmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Kurum, milletvekillerinden bu çalışmaya destek vermelerini istedi.

Kurum, Özel Çevre Koruma bölgelerinin yüzde 56’sının deniz koruma alanı içerisinde kaldığını anlatarak, yapılan çalışmalarla deniz koruma alanlarını tescil ettiklerini dile getirdi.

Ergene Havzası’ndaki kirlilikle ilgili 2012 yılında Türkiye’nin en büyük çevre projesinin başlatıldığını hatırlatan Kurum, “Bu projenin üç atık su arıtma tesisi tamamlandı, ikisinin inşaatı devam ediyor. Yine denize bağlantı tamamlanmış durumda.” dedi.

İztuzu Plajı’nı korumak için çok önemli adımlar attıklarını anlatan Kurum, iki yıl önce ile şu an kıyaslandığında, yeniliklerin net şekilde görüleceğini ifade etti.

Kurum, TOKİ tarafından şehit ailelerine yönelik yapılan çalışmalara ilişkin, “Bir şehit ailesine 2019 yılında 137 bin lira faizsiz konut kredisi verilmektedir. Bugüne kadar 24 bin 608 şehit ailemize 1 milyar 221 milyon lira kredi kullandırılmıştır.” diye konuştu.

Kurum’un milletvekillerinin sorularını yanıtlamasının ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2020 yılı bütçesi ile 2018 yılı kesin hesabı Komisyonda kabul edildi.

Özmen Park İnşaat İmzasıyla Tarsus’a Yepyeni Bir Proje: Anatolium

Özmen Park İnşaat İmzasıyla Tarsus'a Yepyeni Bir Proje: Anatolium

Özmen Park İnşaat’ın yeni projesi olan Anatolium, Mersin Tarsus’ta Sait Bolat Bulvarı üzerinde, Nusret Mayın Gemisi’nin tam karşısında, 6500 metrekarelik alanda, 3 blokta toplam 84 adet 5+1, 2 adet 2+1 daire ve 4 adet dükkandan oluşuyor.

Açık yüzme havuzu, açık ve kapalı otopark, barbekü, kamelya ve piknik alanları, 24 saat güvenlik ve çocuk oyun alanları gibi birçok özellikle öne çıkan Anatolium projesinin anahtar teslimi 2020 yılının ikinci çeyreğinde yapılacak.

Konut Kredisi Faiz Oranları Düşmeye Devam Ediyor mu?

Bankaların konut kredisi faiz oranları düşmeye devam ediyor. Özel bankaların faiz indirim atağı sonrasında tabela konut kredisi faiz oranları ortalaması %1.43’e geriledi.

Konut kredisi faiz oranları Ekim ayında yaşanan siyasi riskler ve kurdaki hareketlilik ile yavaşlasa da Merkez Bankası’nın Ekim sonunda uyguladığı faiz indirimi ve risklerin ortadan kalkması ile düşüşüne devam ediyor. Kasım başından itibaren düşüşüne hız veren konut kredisi faizlerinde tabela ortalaması %1.43’e geriledi. 

Ay başından itibaren Vakıfbank, İNG, Garanti BBVA, HSBC ve ICBC’nin indirimleri ile hareketlenen özel bankalar kanadında indirimlerin devam etmesi bekleniyor. Ağustos ayından itibaren konut kredisi faizlerinde indirim yapmayan kamu bankalarından ise bu ay içinde yeni bir konut edindirme modelinin açıklanması bekleniyor. 

Berat Albayrak’ın duyurduğu ve bu ay içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanması beklenen yeni model ile tüketicinin TOKİ ve kamu bankaları desteği ile 20 yıl vadeye kadar %0.50 – %0.60 bandında konut kredisi faizleriyle ev sahibi yapılması bekleniyor.

Bankalarda güncel olarak görülen en düşük konut kredisi faiz oranı kamu bankalarının kampanyası dahilinde uygulanan %0.99 seviyesinde. Özel bankalarda ise bu seviye %1.04 düzeyinde. 

Kredi Pazarı’nın araştırmalarına göre 11 Kasım ile başlayan haftada bankaların güncel konut kredisine uygulamaları güncel faiz oranları şu şekilde; 

Ziraat Bankası Konut Kredisi 

Ziraat Bankası konut ürün paketi dahilinde 15 yıl vadeye kadar 500.000 TL’ye dek krediler  için %0.99 faiz oranı sunuyor. Banka 500.000 TL üzerindeki tutarlarda ise %1.09 faiz oranı uyguluyor. 

HalkBank Konut Kredisi 

HalkBank kampanyalı hesaplı evim konut kredisi dahilinde 500.000 TL ve 15 yıla kadar vade için %0.99, 500.000 TL üzeri taleplerde ise %1.19 faiz oranı ile kredi kullandırıyor. 

VakıfBank Konut Kredisi 

VakıfBank kampanyalı sarı panjur kampanyası için 500.000 TL limit ve 15 yıl vadeye dek %0.99 faiz oranı sunarken standart konut kredisi kapsamında %1.29 faiz oranı ile kredi sağlıyor. 

İNG Konut Kredisi 

İNG faiz indirimi sonrasından kampanyalı sigortalı kredi ürünü için 10 yıl vadeye kadar  %1.04 faiz oranı ile kredi kullandırıyor. 

Kuveyt Türk Konut Finansmanı 

Kuveyt Türk Bankası 10 yıl vadeye kadar tüm vadeler için kar payı oranlarını %1.07 olarak uyguluyor. Bankanın kampanyalı faiz oranları %1.04’e kadar düşüyor. 

TEB Konut Kredisi 

TEB kampanyalı konut kredisi ürünleri için faiz oranlarını tüm vadelerde 10 yıla kadar %1.10’a düşürdü. Banka tabela faizleri ise halen %2.58 seviyelerinde. 

İş Bankası Konut Kredisi 

İş Bankası güncel olarak kampanyalı konut kredisi için faiz oranlarını %1.10’a düşürdü. Bankanın tabela konut kredisi faizleri ise %1.75 seviyesinde. 

Türkiye Finans Konut Finansmanı 

Türkiye Finans Katılım Bankası 10 yıl vadeye dek %1.12 kar payı oranı ile konut finansmanı kullandırıyor. 

Garanti BBVA Konut Kredisi 

Garanti BBVA da dün uyguladığı faiz indirimi sonrasında  10 yıla kadar tüm vadelerde 100.000 TL’ ye kadar olan krediler için %1.17, 200.000 TL’ ye kadar kredilere %1.15, 200.000 TL ile 500.000 TL arası kredilere  de %1.14 faiz oranı ile kredi kullandırıyor. 

Yapı Kredi Konut Kredisi 

Yapı Kredi Bankası faiz indirimi sonrasında 10 yıla dek tüm vadelerde %1.17 faiz oranı sunuyor. 

Akbank Konut Kredisi 

Akbank konut kredisi faiz oranlarını 10 yıl vadeye kadar %1.17 olarak uyguluyor. 

İş Bankası Konut Kredisi 

İş Bankası güncel olarak kampanyalı konut kredisi için faiz oranlarını %1.17’ye düşürdü. Bankanın tabela konut kredisi faizleri ise %1.75 seviyesinde. 

ICBC Konut Kredisi 

ICBC Bank kampanyalı konut kredisi için %1.19, tabela faizleri kapsamında ise %2 faiz oranı sunuyor. 

QNB Finansbank Konut Kredisi 

QNB Finansbank faiz indirimi sonrasında 10 yıl vadeye dek %1.28 faiz oranı ile kredi kullandırıyor. 

DenizBank Konut Kredisi 

DenizBank kampanyalı konut kredisi için %1.37 faiz oranı ile kredi kullandırıyor. Banka tabela konut kredisi faizleri kapsamında ise %1.79 faiz oranı sunuyor. 

Şekerbank Konut Kredisi 

Şekerbank  5 yıl vadeye kadar %1.49, 7 yıl vadeye kadar %1.54 ve 10 yıl vadeye kadar %1.64 faiz oranı ile kredi kullandırıyor.

HSBC Konut Kredisi 

HSBC Bank 10 yıl vadeye kadar %1.6 faizli konut kredisi kullandırıyor. 

Anadolubank Konut Kredisi 

Anadolubank konut kredisi faiz oranları dahilinde 5 yıl vadeye kadar %1.58, 10 yıl vadeye kadar %1.83 faiz oranı sunuyor.

Moyaks Yapı’dan Yepyeni Proje: Moyaks Park Konutları

Moyaks Yapı'dan Yepyeni Proje: Moyaks Park Konutları

Moyaks Yapı imzasıyla, Kırşehir Kaman’da 4532 metrekarelik alanda yepyeni bir proje yükseliyor. Moyaks Park Konutları, 10 katlı 2 bloktan ve 80 daireden oluşuyor.

Deprem yönetmeliğine uygun, açık otopark, spor salonu, kütüphane, süs havuzu, merkezi sistem gibi birçok özelliği bulunan projenin inşaat alanı ise yaklaşık 15 bin 500 metrekare.

Özgün ve estetik mimarisiyle göze çarpan Moyaks Park Konutları’nın örnek bir dairesi mevcut. Projenin anahtar teslimi 2021 yılının başında yapılacak.

Türkiye’nin Maliyeti En Yüksek Şehir İçi Yol İnşaatlarından Biri Olarak Gösteriliyor

Türkiye'nin Maliyeti En Yüksek Şehir İçi Yol İnşaatlarından Biri Olarak Gösteriliyor

Karadeniz Sahil Yolu’nun Akyazı Kavşağından başlayarak Trabzon – Gümüşhane yolunun Çağlayan Kavşağında son bulacak olan 28 km’lik Kanuni Bulvarı’nın inşaatı 2,5 milyarı bulan maliyeti ile Türkiye’nin en maliyetli şehir içi yol inşaatları arasında gösteriliyor. Yolun maliyetinin artmasının en önemli nedeni ise yaklaşık 1,5 milyar TL’yi bulan yüksek kamulaştırma bedelleri.

Trabzon için önemli bir ulaşım altyapısı olarak geçtiğimiz yıllarda inşaatına başlanan Kanuni Bulvarı’nın yapımı sürüyor. Trabzon’un şehir içi, şehirlerarası ve uluslararası trafiğe hizmet vermesi ve sahil yolunun yükünü önemli derecede hafifletmesi planlanan Kanuni Bulvarı’nın yolun büyük bir bölümü tamamlandı. Toplum uzunluğu 28 kilometre olan ve etap etap hizmete açılan Kanuni Bulvarı’nda 22 köprülü kavşak olacak. 2020 sonu itibariyle tamamen hizmete açılması hedeflenen proje yaklaşık 2,5 milyar TL’ye mal olacak. Yolun yapımında onlarca ev iş yeri kamu binası yıkılırken, ödenen 1,5 milyar TL’lik yüksek kamulaştırma bedelleri yolun maliyetinin artmasına neden oldu.

Temeli 2011 yılının Mayıs ayında atılan ve yapımı 8 yıldır süren toplam 28 kilometre uzunluğunda 2×3 şeritli bölünmüş yol olarak yapımı devam eden Kanunu Bulvarı Projesi’nde 22 köprülü kavşak, toplam uzunluğu 6,5 kilometre olan 8 çift tüp ve 441 metre uzunluğunda 1 tek tüp olmak üzere toplam 17 tünel ve toplam uzunluğu 7 bin 888 metre olan 55 köprü bulunuyor. Toplam uzunlukları yaklaşık 10 km olan ve delme çalışmaları devam eden Boztepe tüneli ve Bahçecik tünelleri de var. Bu tünellerin yanı sıra proje bünyesinde 0,4 Km (çift tüp) uzunluğunda Çukurçayır 1 Tüneli, 0,3 Km (çift tüp) uzunluğunda Çukurçayır 2 Tüneli, 0,5 km (çift tüp) uzunluğunda Gölçayır 1 Tüneli, 0,75 Km (çift tüp) uzunluğunda Gölçayır 2 Tüneli de yer alıyor. Trabzon’un trafik sorununu önemli oranda çözmesi beklenen 3 gidiş-gelişli projede 5 metre genişliğinde sağlı, sollu yaya kaldırımları da bulunuyor.

Katar Türk Yatırımcılara ‘Cazip Fırsatlar’ Sunuyor

Katar Türk Yatırımcılara 'Cazip Fırsatlar' Sunuyor

Katar Yatırım Geliştirme Ajansı Üst Yöneticisi Sani, “Güçlü dostluğumuz ve ikili ilişkilerimiz dahilinde Türk firmalarına geniş iş ve yatırım potansiyeli sunuyoruz.” dedi.

Katar, Basra Körfezi’ndeki stratejik konumu, 2022 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak olması, Katar Finans Merkezi ve Türk iş insanlarına sunduğu cazip fırsatlarla yeni yatırımcılarını bekliyor.

Türkiye ile stratejik müttefikliğinin yanında güçlü ekonomik ve ticari ilişkileri bulunan Katar, Türk iş dünyası için geniş ölçekte iş ve yatırım potansiyeli barındırıyor.

Katar Yatırım Geliştirme Ajansı Üst Yöneticisi Ali Alwaleed Al Sani, AA muhabirine, iki ülke ilişkilerini değerlendirdi.

Türk yatırımcılar için Katar’da cazip imkanlar bulunduğunu belirten Al Sani, “Ülkemizde Türk firmaların sayısının arttığını gördükçe gurur duyuyoruz. Güçlü dostluğumuz ve ikili ilişkilerimiz dahilinde Türk firmalarına geniş iş ve yatırım potansiyeli sunuyoruz.” dedi.

Türk şirketlerinin farklı yetenek ve uzmanlıklarının Katar’da memnuniyetle karşılandığını vurgulayan Al Sani, şöyle devam etti:

“Bugüne kadar Türk firmaları ağırlıkla inşaat sektöründe faaliyet gösterdi ve çalışmalarına devam ediyorlar. Artan sektörel çeşitliliği memnuniyetle karşılıyoruz. Türk firmalarınca medya ve kimyasal madde sektöründe heyecan verici yeni projeler yürütülüyor. Ayrıca hizmet sektöründe, lojistik, üretim ve bilgi teknolojilerinde önemli fırsatlar bulunuyor.”

Ticaretten Finansa Yatırım Fırsatları

Al Sani, Katar’da yabancı şirketlerin faaliyet göstermesi için çok çeşitli platformlar bulunduğuna işaret ederek, “Örneğin Katar Finans Merkezi profesyonel finans firmaları için çok cazip bir iş merkezi. Bir diğeri, esas olarak denizcilik endüstrileri, plastikler, gelişmiş üretim, soğuk hava depoları ve lojistik konularına odaklanan Katar Serbest Bölgesi. Burası dünyada ikinci sınıf serbest ticaret bölge işletmesi düzeyinde. Katar’da diğer birçok kara ve deniz yatırımı imkanları mevcut ve Türk firmalarının hem yerel pazara girmelerini hem de daha büyük bölgesel ve küresel pazarlarda olmasını sağlayabilir. Katar, Umman ve Kuveyt gibi komşu ülkelere kolay erişilebilecek bir konumda. Ayrıca, ülke olarak birçok Asya ve Doğu Afrika ülkesiyle ticari ortaklıklar ve güçlü ilişkiler içindeyiz.” diye konuştu.

Katar’ın Türk iş insanlarına oldukça elverişli bir iş ortamı sağladığını dile getiren Al Sani, şunları kaydetti:

“Türk şirketleri iş vizesi, iş gücü hareketliliği, daimi ikamet, mülkiyet edinme ve cazip yerel fonlara erişim anlamında yatırım dostu düzenlemelerden rahatlıkla yaralanabilir. Yüzde 100 yabancı mülkiyet izni yanında, yabancı şirketler karlarının hepsini kendi ülkelerine götürebiliyor. Daha fazla Türk şirketini çekmeyi ve ağırlamayı dört gözle bekliyor, iş birliğimizin verimli ve sürdürülebilir yollarla karşılıklı çıkarlara hizmet etmesini istiyoruz.”

5 Yıllık Ticaret Hacmi Yaklaşık 4,6 Milyar Dolar

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye ile Katar arasındaki ticaret hacmi 2014-2018 döneminde yaklaşık 4 milyar 578 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu dönemde Türkiye’nin toplam ihracatı 2 milyar 952 milyon doları geçerken 2014-2018 döneminde ihracat 3 katına çıktı.

Değerli Konut Vergisi ve Yüksek Tapu Harcı İçin Sona Gelindi!

Konut sektörünü ilgilendiren önemli iki yeni vergi düzenlemesi için sona gelindi. Yapılan düzenleme ile lüks konut sahiplerini etkileyen değerli konut vergisi ve ev alıp satanları ilgilendiren gerçek değer sistemi vatandaşı nasıl etkileyecek?

Değerli konut vergisi ve tapuda gerçek değer dönemi için meclis görüşmeleri çok yakında başlayacak. 

Söz konusu düzenlemeleri de içeren yeni vergi kanunu için görüşmelerin başlaması beklenirken yapılan görüşmelerde taslak metinde yenilik yapılıp yapılmayacağı da merak konusu oldu. 

Tapuda Gerçek Değer Dönemi Hem Ev Alanı Hem Ev Satanı Etkileyecek! 

Yapılan yasal düzenleme ile beraber tapuda gerçek değer dönemi başlayacak. Bu düzenlemenin yasalaşması halinde ikinci el konut satışı ve sıfır konut satışlarında bundan sonra rayiç bedel üzerinden satış yapılamayacak ve ekspertiz zorunlu tutulacak. 

Konut satışından ve tapu devrinden önce eksper gelerek konut değerini belirleyecek. Satışta en düşük tutar bu bedel üzerinden gösterilecek. 

Artık 300 bin liralık ev alan kişi 100 bin liralık bedel üzerinden satış yapamayacak. Şu anda yüzde 3 olarak tapu harcı indirimi yeni bir karar alınarak uzatılmazsa 31 Aralık tarihinde sona erecek ve 1 Ocak 2020 tarihi itibari ile yüzde 4 olarak uygulanacak. 

Yani 300 bin liralık konut alan kişilerin bugün 3 bin lira olarak ödeyeceği tapu harcı (100 bin lira bedel üzerinden satış yapıldığı varsayılarak hesaplanmıştır) 1 Ocak tarihinde 12 bin liraya çıkacak. Yani tapu harcı nerede ise 4 katına çıkacak. 

Devletin büyük gelir kaybı yaşadığı tapu harcı geliri bu sayede arttırılacak. Artık devlet gerçek değer üzerinden tapu harcı alacağı için yeni bir yasal düzenleme ile tapu harcı indirimi yapılabileceği de belirtiliyor. 

Değerli Konut Vergisi Nedir, Kimler Lüks Konut Vergisi Ödeyecek?

Bir diğer yasal düzenleme de değerli konut vergisi için yapılacak. Devletin yapacağı yasal düzenleme ile sahip olduğu evi 5 milyon lira ve daha üzeri fiyata sahip olan kişiler lüks konut vergisi ödeyecek. 

Lüks konut vergisi yasalaştığı anda bu kişiler emlak vergisi gibi her yıl düzenli olarak lüks konut vergisi ödeyecek.  Vergiye konu olan taşınmazın değeri 5 milyon lira ile 7.5 milyon lira arasında ise yıllık binde 3, taşınmazın değeri 7.5 milyon ile 10 milyon lira arasında ise binde 6, 10 milyon liranın üzerinde değeri olan konutlar için de binde 10 vergi alınacak.

Karapınar’da Güneş Enerjisi Santrali İnşaatına Başlandı

Karapınar'da Güneş Enerjisi Santrali İnşaatına Başlandı

Karapınar ilçesinde bin megavat kapasiteli güneş enerjisi santrali kurmak için altyapı ve şalt sahası yapımı için yüklenici firma tarafından çalışmalara başlandı.

Karapınar ilçesinde bin megavat kapasiteli güneş enerjisi santrali kurmak için altyapı ve şalt sahası yapımı için yüklenici firma tarafından çalışmalara başlandı.

Yatırım bedeli 1,3 milyar doları bulması planlanan güneş enerjisi santrali çok sayıda kişiye de istihdam kapısı oluşturacak.

Güneş enerji santrali kurulumu için alanda iş makineleri çalışmalara başlarken, güneş panellerinin ise mart nisan aylarında sahaya konulacağı öğrenildi.

Şantiye şefi Davut Denizgürcü, konu hakkında şunları söyledi:

“Konya Karapınar’da Türkiye’nin en büyük güneş enerji santrali yapacağız. Bin megavat enerji üretimi sağlanacak Yaklaşık 3 yıl sürecek inşaatımızın sonunda ülkeye büyük bir değer katmış olup bin Kalyon Holding Enerji Grup tarafından enerjiyi sisteme dahi edeceğiz. Burası şu an mobilizasyon aşamasında olup şantiye kurumu şantiye sahalarının kurulumu için çalışmalarımız başlamıştır. Bölge insanlarından çalışma sırasında mümkün olduğunca yardım almak onlara da istihdam sağlamak istiyoruz. Biz maksimum noktada 700-800 kişiye ulaşmayı planlıyoruz.”

Bu Tarihler Arasında Sıfır Konut Alanlar Dikkat! Mahkemeden Emsal Konutta KDV İade Müjdesi Geldi

Bu Tarihler Arasında Sıfır Konut Alanlar Dikkat! Mahkemeden Emsal Konutta KDV İade Müjdesi Geldi

Ev satış rakamlarını arttırmak amacı ile sıfır konut satışı için KDV indirimi müjdesi gelmişti. Kararın ardından sıfır konut almak isteyenler kadar alanlar için de konut fiyatı indirim müjdesi gelmiş oldu ancak konut sektöründe bir KDV belirsizliği baş göstermişti. Konu hakkında mahkemeden emsal karar çıkmış oldu.

Konut alımlarında uzun süredir yaşanan KDV belirsizliği konusunda sonunda beklenen emsal karar çıktı.  İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen emsal karar ile müteahhitlerin alıcıdan aldığı KDV tutarı yatırmaması nedeni ile para iadesi yapılacak! 

Konutta KDV İndirimi Yüzde 10’luk Fark Oluşturdu! 

Hükümet tarafından hem ekonomiyi canlandırmak hem de inşaat sektörüne destek olmak amacı ile başlatılan konutta KDV indirimi beraberinde yeni tartışmaları getirmişti. 

Bazı müteahhitler konut satış sözlemesi imzaladıkları müşterilerine bu indirimi yansıtmazken çoğu müteahhitte zaten fiyatta indirim yaptığı gerekçesi ile yüzde 10’luk payı kendisine ayırdı. 

Net alanı 150 metrekare ve üzerinde olan sıfır konutları kapsayan konutta KDV indirimi ile yüzde 18 olan konutta KDV oranı yüzde 8 seviyesine çekildiği için yüzde 10 oranında bir fark oluştu. 

Bu Tarihler Arasında Ev Alanlar Dikkat! 

Posta Gazetesi tarafından yapılan habere göre 8 Eylül 2016 ile 31 Mart 2017 tarihi de dahil olmak üzere bu tarihler arasında yapılan teslimlerde ve tapu devirlerinde konutta KDV indirimi geçerli sayılmıştı. 

Ancak yüzde 18 KDV oranı baz alınarak satılan konutlarda henüz satın aldığı ev teslim edilmeyenler için aradaki yüzde 10’luk KDV indiriminin konutu üreten inşaat şirketine mi yoksa evi satan alan kişiye mi ait olacağının belirsizliği vardı.

10 Yıl İçinde Dava Açma Hakkınız Var! 

Pek çok inşaat şirketi konu hakkında aradaki farkın kendisine ait olduğunu iddia ederek vatandaşa KDV’yi iade etmemişti. İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 26 Eylül 2019 tarihinde verdiği emsal karar ile belirsizliği sonlandırmış oldu. 

Mahkeme tarafından verilen emsal ile beraber inşaat şirketinin KDV’yi son kullanıcıdan alıp Maliye’ye ödemesi gereken bir aracı olduğunu, Maliye’ye bu yüzde 10 farkı ödemediğine göre de sebepsiz zenginleştiğini belirtip aradaki yüzde 10 farkın inşaat şirketine değil tüketiciye ait olduğunu belirterek inşaat şirketinin bu yüzde 10 farkı iade etmesi gerektiğine hükmetti. Bu nedenle yukarıdaki tarihlerde konut teslimi alan kişilerin 10 yıl içerisinde dava açarak KDV tutarının iadesini talep etmesi gerekiyor. 

İnşaat Sektöründe Hareketlenme Var

Betona Destek Sürüyor

THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton Endeksi’nin 2019 Ekim Ayı Raporu’nu açıkladı.

Eylül ayında başlayan hareketlilik ekim ayında da devam etti. Ancak, sektör oyuncularının inşaat sektörüne yönelik güveni yükselmekle beraber eşik değerin altında kalmaya devam etti.

Beklenti Endeksi’nin eşiğin altında kalması ve aşağı yönlü hareketi, yılın son iki ayında inşaat sektörünün ne yönde hareket edeceğine ilişkin soru işareti doğurduğu belirtildi.

Güven Endeksi’nin en düşük endeks olması, kalıcı iyileşmenin hâlen gerçekleşmediğine işaret ediyor.

Hazır Beton Endeksi 2019 Ekim Ayı Raporu’na göre, bütün endeksler önceki yılın aynı dönemine göre artış sergiledi. Geçen yılın aynı ayına kıyasla geride bıraktığımız ekim ayında sektörde önemli bir canlanma söz konusu.

Son 2 yıllık faaliyet incelendiğinde inşaat faaliyetlerinde ilk kez iki ay üst üste devam eden bir hareketlilik olduğu görülüyor.

‘Afrika pazarının yolu Fransa’dan geçiyor’

‘Afrika pazarının yolu Fransa’dan geçiyor’

İDDMİB üyesi 50 Türk firması, Fransızca konuşan Afrika pazarlarından daha çok pay almak için Paris’teki sektörel fuarda yerini aldı. Fuarda konuştuğumuz Türk Yapı Malzemeleri Sektör Başkanı Urfalılar, ‘Çin, bizim sektörde yüzde 25 fiyat avantajı ile mal satabileceğimiz bir ülke haline geldi’ dedi.

Türk ihracatçılar ülkemiz aleyhine oluşturulmaya çalışılan algılara ve çeşitli ambargo tehditlerine rağmen etkili oldukları pazarlardaki güçlerini kullanarak faaliyetlerini artırıyorlar. Özellikle ülkemiz aleyhine en çok haberin çıktığı Fransa’da yaratılmaya çalışılan bütün olumsuz havaya rağmen, İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) bünyesindeki 50 Türk firması Paris’teki dünyanın en büyük ikinci fuarında yerini aldı. Bu yıl 60. kez düzenlenen Uluslararası İnşaat Endüstrisi Fuarı’na (Batimat Paris) biz de bir grup gazeteci ile birlikte İDDMİB’in davetlisi olarak katıldık.

Hedef Afrika Ülkeleri

Fuarda 50 Türk firmasının 12’si milli katılımla yer alırken, 38’i kendi sergiliklerini kurmuşlar. Türk firmalarının böylesine önemli bir fuarda güçlü bir şekilde yer almasının nedenini anlatan İDDMİB Üyesi, Türk Yapı Malzemeleri Sektör Başkanı Serdar Urfalılar, “Fuara Afrika ülkelerinden çok önemli bir katılım var. Bizim fuarı önemsememizdeki sebeplerin başında bu ilgi yer alıyor. Hedefimiz sadece Avrupa ya da Fransa değil, Afrika’daki Fransa etkisi altındaki Fransızca konuşan ülkeler” dedi. Bilindiği üzere Çin de Afrika ülkelerinde oldukça hakim. Paris’teki fuarın ikinci günü Çin’in Şanghay kentinde uluslararası ithalat fuarı başladı. Başkan Urfalılar’a ve İDDMİB Başkan Yardımcısı Çetin Tecdelioğlu’na sektörün bu ülkeye yönelik faaliyetlerini sorduk.

Daha önce Türk üreticilerin Çin’den çekindiğini ancak artık koşulların Çin’e mal satabileceğimiz bir hale geldiğini anlatan Serdar Urfalılar, “Çin bizim için fırsat. Bankada bir milyon dolar ve üzerinde nakdi olan 117 milyon kişi var. Butik ürtilen her şey pahalı. Çin, bizim sektörde yüzde 25 daha ucuza mal satabilceğimiz bir yer oldu” bilgisini verdi. İDDMİB Denetim Kurulu Üyesi Ferruh Özkan da, İTO’nun Çin’de organize ettiği fuarda bu yıl Türk firmalar ayrılan yerin yüzde 30 büyüdüğünü ancak talebin yüzde 300 olduğunu ifade etti. Geçen hafta Çin’deki Canton Fuarı’ndan firma çalışanlarının 140 kartla döndüğünü belirten Çetin Tecdelioğlu ise, “110’u farklı ülkelerdi. Buraya mutlaka katılım göstermek lazım. Sadece Çin’e mal satmak için değil dünyaya mal satmak için Çin’de olmak lazım” ifadelerini kullandı.

İhracat, İthalatın İki Katı

350 bin ziyaretçinin beklendiği Paris’teki fuarda yapı sektörünü de değerlendiren Serdar Urfalılar, mevcut durumda Afrika ülkelerine yapılan ihracatın toplam yapı sektörü ihracatı içerisindeki payının yüzde 12 civarında olduğunu kaydetti. Türk yapı sektörünün Türkiye ihracatının içerisindeki payının yüzde 13 civarında olduğuna dikkat çeken Urfalılar, “22 milyar dolar ihracatla dünya sıralamasında 12’inci sıradayız. Bu seneyi de en az 22 milyar dolarla kapatmayı hedefliyoruz. Bu sene ekim sonu ihracatımız 17 milyar dolara yakındı, ithalatımız ise 8 milyar dolar seviyesinde. Bölgemizdeki en kaliteli yapı malzemesini biz yapıyoruz. Avrupalılar artık bizi fiyatımızdan dolayı değil de kalitemizden dolayı tercih ediyorlar” diye konuştu.

Çetin Tecdelioğlu ise şunları söyledi: “Bunca yıl Fransızlara Fransız kaldık. Avrupa ile ikili ilişkilerimizde her zaman ikinci plandaydık. Ama lojistik yakınlığımızdan, gümrük birliğimizden, çevre ülkelerdeki ilişkilerimizden Fransızlar ister istemez bizlerle çalışma durumunda kaldılar. Bundan sonraki dönemde bizler de kültür yakınlığımızı kullanarak özellikle Fransa’nın ağırlığının çokça hissedilebildiği Cezayir, Fas ve Tunus gibi ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları ile ticaretimizi zenginleştireceğiz.”.

İngiltere ile Yakın Temasta

Yapı sektörü ihracatında Polonya, Hollanda ve İngiltere ile ciddi bir rekabet halinde olduklarını anlatan Urfalılar, ancak Brexit ile beraber dengelerin değişeceğini ve bir boşluk oluşacağını vurguladı. Urfalılar, şunları söyledi: “Avrupa Birliği’nden ayrıldıklarında özellikle AB’den ciddi ithalat yaptıkları ülkelerle özel bir anlaşma yapmazlarsa beklenti yapı malzemesi fiyatları yükseleceği yönündedir. Biz güzel bir anlaşma yaparak İngiltere’ye girebilirsek AB’den boşalan pazarı doldurabiliriz. Şu anda çok yakın temastayız. İngiltere’de önümüzdeki ayda ticaret odalarını ziyaret edeceğiz. Birmingham’da düzenlenen ve içerisinde yapı ile ilgili her şeyin olduğu bir etkinliğe üç kez katılım gösterdik.”

Demir ve demir dışı olarak sektörel kümelenmeyi çok güzel sağladıklarını ifade eden Çetin Tecdelioğlu da, temsil ettiği hırdavat sektörü için “Hırdavat olarak 8 milyar dolara yakın ihracatımız var ve bunun 3.5-4 milyar dolarlık kısmını Avrupa coğrafyasını alıyor. Ayrıca biz katma değerli ürün satıyoruz, kilogram başı 4.7 dolara ulaştık. Neredeyse Türkiye’nin dört katıyız. Sektör olarak Yapı Malzemeleri Sektörünün ayrılmaz bir parçasıyız” diye konuştu.

Sanayinin Çarklarını İDDMİB Döndürüyor

İDDMİB Yönetim Kurulu Üyesi Ayşegül Çapan, birliğe ait sektörler olarak işbirliği yapıp ortak hedef çerçevesinde hareket ettiklerini bildirdi. Çapan, “Alüminyum, metal hırdavat bakır ve yapı sektörü gibi sektörlerle aynı fuarları ziyaret edip, birbirimizi destekliyoruz ve tamamlıyoruz. Bütün sektörlerimiz hep bir adım öteye gidiyor ve birlikten kuvvet doğuyor. İDDMİB olarak Türkiye ekonomisinin en önemli yapı taşını oluşturuyoruz. Bizim nihai ürünlerimiz sanayi için ara ürünü oluşturmaktadır. Bizde çarklar hareket ettikçe Türkiye ekonomisi durmaz” dedi.

Erzurum’da 1400 Yeni Konut Yapılacak

Erzurum’da 1400 Yeni Konut Yapılacak

Resmi temaslarda bulunmak ve kentte incelemeler yapmak amacıyla dün Erzurum’a giden Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, şehrin 6 ayrı noktasında, aynı anda projeler yapacaklarını, toplamda 1400 bağımsız bölümü içeren konutlarla vatandaşların risk altında bulunan alanlarının dönüşümünü sağlamış olacaklarını belirterek risk altında bulunan alanların dönüşümünün tamamlanacağını söyledi.

Üç Kümbetler, Taşambarlar ve çevresini gezen, Kavak mahallesinde incelemelerde bulunan, buralarda kentsel dönüşüm için düşünülen alanları haritadan inceleyen Kurum, daha sonra Sanayi ve Şükrüpaşa semtlerindeki gecekondu bölgelerini gezdikten sonra bir basın toplantısı düzenledi.

Gazetecilere yaptığı açıklamalarında 2023’e giden yolda Erzurum’un marka şehir haline geleceğini aktaran Bakan Kurum, “Kale çevremiz ve kale çevresinde yapılacak çevre düzenlemesine ilişkin süreçlerle ilgili iki etaptan oluşan projemiz var. Kalenin yanında bulunan alanda 21 bin metrekare alanda projemizi gerçekleştireceğiz. Maliyeti, 14 milyon Türk lirası. 5 milyon lirasını İller Bankası Genel Müdürlüğümüz kanalıyla hibe, kalan kısmına kredi vermek suretiyle projeyi gerçekleştireceğiz. Kale etrafı tamamen açılacak ve tarihi binaların restorasyonu tamamlandığında oraya gelen vatandaşlara konaklama ve yeme içme alanları da oluşturulacak. İkinci etap tarif ettiğim alanın karşısında kalan Cumhuriyet Caddesi, Ulucami, Taşambarlar arasındaki 88 bin metrekarelik alanı kapsıyor. Burada 234 bina, 664 bağımsız bölüm var. Burasını hem kentsel dönüşüm hem riskli alan ilan ederek vatandaşların rızasıyla dönüşüm projesi gerçekleştireceğiz.” dedi.

Konutların tarihi eserlerin siluetlerini bozmadan inşa edileceğini, vatandaşların riskli binalardan kurtulacağını vurgulayan, yapılacak projeler arasında Üç Kümbetler Millet Bahçesi çalışmasının da olduğunu ifade eden Kurum, şunları kaydetti:

“Hacı Cuma, Sanayi, Dağ Mahallesi, Gölbaşı, Palandöken’de bulunan birinci ve ikinci marketler olarak bilinen yerlerde hayata geçireceğimiz projelerimiz var. Yapılacak projelerle hem ecdat yadigarı olan tarihi eserler gün yüzüne çıkacak, hem de vatandaşlarımızın riskli yerlerden taşınması sağlanacak. Erzurum’da 6 ayrı noktada, aynı anda projeler yapacağız. Toplamda bin 400 bağımsız bölümü içeren konutlarla vatandaşlarımızın risk altında bulunan alanlarının dönüşümünü sağlamış olacağız. Böylece risk altında bulunan alanların dönüşümü tamamlanacak.”

İzmir Narlıdere Metrosu’nda İki İstasyon Birleşti

İzmir Narlıdere Metrosu'nda İki İstasyon Birleşti

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yapımını sürdürdüğü Fahrettin Altay ile Narlıdere arasındaki 7,2 kilometrelik metro hattında ilk iki istasyon birbirine bağlandı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2018 Haziran ayında temelini attığı Narlıdere Metrosu’nun yapımına devam ediyor. Fahrettin Altay-Narlıdere hattındaki yedi istasyonda birden çalışan İzmir Büyükşehir Belediyesi, Balçova İstasyonu ile Çağdaş İstasyonu arasındaki 860 metrelik mesafeyi tünel açma makinesi (TBM) ile aşarak iki istasyonu birbirine bağladı.

“Dev köstebek” diye de adlandırılan TBM’nin iki istasyonu birleştiren tüneldeki son çalışması İzmir Büyükşehir Belediyesi ve metro inşaatında çalışanlar tarafından sevinçle karşılandı. TBM’nin tünelden çıkışını izleyenler arasında İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, Genel Sekreter Yardımcı Eser Atak ile Banliyö ve Raylı Sistem Yatırımları Dairesi Başkanı Mehmet Ergenekon da vardı.

Çalışmalar tamamlandığında Bornova EVKA-3’ten metroya binen bir yolcu Narlıdere’ye kadar aktarmasız gidebilecek. İzmir’de raylı sistemin uzunluğu 179’dan 186,5 kilometreye ulaşacak.

Dev Köstebek İki İstasyonu Birleştirdi

Yaklaşık 900 kişinin çalıştığı Fahrettin Altay-Narlıdere metro projesinde bugüne kadar 4 kilometreden fazla tünel açıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, klasik yöntem olan “Yeni Avusturya Metodu”nu (NATM) kullanılarak 3 bin 150 metre uzunluğunda tünel açtı. NATM ile 1,5 yılda 3 bin 150 metre tünel açılırken, TBM ile 1,5 ayda 860 metre ilerleme sağlandı. Hat üzerine kurulan ikinci TBM de kazıya başladı ve 105 metre yol aldı. Böylece açılan tünelin toplam uzunluğu 4 bin 115 metreye ulaştı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, metro projesinin finansmanını devletten maddi destek almadan kendi olanaklarıyla karşılıyor.

Bornova’dan Narlıdere’ye Kesintisiz Ulaşım

Metro çalışmalarının hızlı bir şekilde, aksamadan ilerlediğini belirten Genel Sekreter Dr. Buğra Gökçe, “Bu rakam epeyce hızlı ilerlediğimizi gösteriyor. Yani bu da tünel açma sürelerimizin kısalması anlamına geliyor. TBM bizi çok daha hızlı bir biçimde hedefe ulaştıracak. 2020 sonunda tünel kazma işlemimizi bitirmeyi planlıyoruz. Ardından da diğer işlerimizi yapıp 2022’de, bir aksilik olmazsa, metromuzu İzmirlilerin hizmetine sunmayı hedefliyoruz. Böylece metro ile Bornova’dan Narlıdere’ye kadar aktarmasız gidilebilecek” dedi.

İzmir Geleceğe Hazırlanıyor

Toplu taşımaya yatırım yapılmasının önemini belirten Gökçe, “Toplu taşımanın birinci önceliği raylı sistem, başka bir çare yok. Raylı sistem yapan kentler geleceğe hazırlanan kentler, belediyemiz İzmir’i geleceğe hazırlamaya devam ediyor. Başkanımız Tunç Soyer’in yeni hedefi Buca Metrosu, onun için de hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. 2020 yılında Buca Metrosu’nun temelini atmayı hedefliyoruz, ihale hazırlıklarımız bu yönde sürüyor. Bir yandan da Çiğli Tramvayı için hazırlıklar büyük bir hızla devam ediyor. Yine 2020 yılında Çiğli Tramvayı için çalışmalara başlamayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Japon Deprem Uzmanı Moriwaki: ‘Türkiye’nin depreme hazırlıklı olması, hasarı yüzde 70 oranda düşürebilir’

Japon Deprem Uzmanı Moriwaki: 'Türkiye'nin depreme hazırlıklı olması, hasarı yüzde 70 oranda düşürebilir'

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Uzakdoğu Topluluğu tarafından düzenlenen ve deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki’nin konuşmacı olarak yer aldığı ‘Deprem Gerçeği ve Alınması Gereken Önlemler’ adlı söyleşi gerçekleşti. Ondokuz Mayıs Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleşen söyleşiye akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Japonya Yurtdışı İnşaat Şirketleri Derneği Türkiye Şubesi Genel Sekreteri Yoshinori Moriwaki, topraklarının yüzde 97’si deprem kuşağında yer alan Türkiye’nin deprem gerçeğine dikkat çekti.

2023’te En Uzun Asma Köprü Liderliği Türkiye’ye Verilecek

Dünyanın en uzun asma köprüsünün inşasını gerçekleştiren Moriwaki, ‘Akashi Boğaz Köprüsü 1991 metreyle dünyanın en uzun asma köprüsü. Osmangazi Köprüsü 1550 metreyle dünyada dördüncü. 2023 sizin için önemli bir yıl, Cumhuriyetin yüzüncü yılı. 2023 yılında Çanakkale’de, ara mesafesi 2023 metre olmak üzere dünyada birinciliği artık Japonya, Türkiye’ye teslim edecek. Bu sizler için çok gurur verici bir şey, dünyada en uzun asma köprü sizde olacak’ ifadelerini kullandı.

Samsun da Deprem Riski Taşıyor

Uzman Moriwaki, Samsun’un da fay hattı üzerinde olduğunu ve deprem riski barındırdığını vurguladı. Türkiye’de deprem bilinci oluşturmak için yapılan seminerlerin sayısını az bulduğunu ifade etti. Özellikle çocuk yaşta depreme yönelik tatbikat eğitiminin sıkça yapılması gerekliliğinin önemi üzerinde durdu.

Türkiye Depremdeki Ölümlerde Dünyada Üçüncü Sırada

Söyleşiye katılan inşaat mühendisliği ve mimarlık bölümü öğrencilerine seslenen Moriwaki ‘Japonya’da her yerde yanardağ var. Metrekare olarak Türkiye Japonya’dan iki kat daha büyük fakat nüfusa baktığımızda Japonya Türkiye’nin iki katı. Yani Türkiye’de 1 metrekarede 1 insan varsa Japonya’da 4 insan var. Alan yetersizliği nedeniyle Japonya’da gökdelenler yapılıyor. Fakat Türkiye’de Konya gibi düz bölgeler mevcutken Ankara, İstanbul, İzmir gibi şehirlerde gökdelen yapılanmaları mevcut. Deprem büyüklüğü olarak Türkiye, Japonya’dan daha şanslı ama depremde ölen kişi sayısına baktığımızda Türkiye, dünyada üçüncü sırada yer alıyor. Ben 29 yıldır Türkiye’deyim artık yarı Türk sayılırım, bu ölüm oranını utanarak söylemek lazım’ şeklinde konuştu.

’30 yıl içerisinde 1999 Marmara Depremi tekrar edebilir’

Marmara Bölgesi’nde 30 sene içerisinde yüzde 60 ihtimal 7,4 büyüklüğünde deprem beklediklerini belirten Moriwaki, ‘Özellikle 1999 depreminden sonra Marmara Bölgesi’ne 29 cihaz koyduk. İnce ince ölçümler yapıyoruz, 4 bölgede depremin uzun zaman görülmediği noktalar var. Olası bir deprem sonrasında Türkiye ve Japonya’da hasar hesapları yapıyoruz. ‘Ne kadar bina çökebilir ya da ekonomi nasıl etkilenebilir’ diye. Devlet ve belediyelerin yaptığı çalışmalar ile Türkiye’nin depreme hazırlıklı olması, hasarı yüzde 70 oranda düşürebilir’ diye konuştu.

Japonya Yurtdışı İnşaat Şirketleri Derneği adına Marmaray ve İzmit Körfezi Geçiş Köprüsü projelerinde yer alan, Malezya’daki Petronas İkiz Kulelerinin ve Japonya’ da bulunan dünyanın en uzun asma köprüsü Akashi’nin inşaatında çalışan Moriwaki, sunumunun ardından katılımcıların sorularını cevapladı.

Gaziantep OSB Başkanı Cengiz Şimşek: “Sanayide çarklar daha hızlı dönmeye başladı”

Gaziantep OSB Başkanı Cengiz Şimşek: "Sanayide çarklar daha hızlı dönmeye başladı"

Enflasyonun tek rakamlara düşmesi ve son üç ayda yüzde 10 oranındaki faiz indiriminin etkisi üretime yansımaya başladı. Türkiye’nin en büyük Organize Sanayi Bölgesi olan Gaziantep OSB’de elektrik tüketimi Ekim ayında yüzde 15.5 oranında arttı.

Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Cengiz Şimşek, sanayide çarkların daha hızlı bir şekilde dönmeye başladığını söyledi. Kredi faizlerinin neredeyse kriz öncesi oranların daha da gerisine düştüğünü belirten Şimşek, “Sanayide işler yoluna girdi. Sanayi tesislerimizin kapasite kullanım oranları ve istihdam her gün artıyor. Ekonomi iyi yolda” dedi.

“Sanayide çarklar hızlandı”

5 Organize Sanayi Bölgesi ve 43 milyon 250 bin metrekare alanı ile Türkiye’nin en büyük OSB’si olan Gaziantep Organize Sanayi Bölgesindeki elektrik tüketimi yılın ilk 10 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 arttı. Ekim ayında ise elektrik tüketiminde tarihi bir rekor kırıldı. Ekim ayında elektrik tüketimi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 15.5 oranında artış gösterdi. OSB Başkanı Cengiz Şimşek, enerji tüketimindeki artışın, üretimdeki ve istihdamdaki artışın da göstergesi olduğunu söyledi. Başkan Şimşek, “Türkiye’de tüketilen toplam elektriğin yüzde 3’ünü Gaziantep OSB’deki sanayi tesisleri tüketmektedir. Enerji tüketimindeki artış, sanayideki çarkların daha hızlı dönmeye başladığının, işlerin yolunda gittiğinin de göstergesidir” dedi.

“40 fabrika inşaatı devam ediyor”

Gaziantep OSB’de elektrik tüketim rakamlarındaki artışta 5. Organize Sanayi Bölgesinin de önemli etkisi olduğunu belirten Cengiz Şimşek, şöyle devam etti: “5. Organize Sanayi Bölgesinin altyapısı hızla devam ediyor. 20-30 Metre derinliğe inerek kazı ve dolgu çalışması yaparken, neredeyse bir arsa parası kadar harcama yapıyorlar. Bu sanayicilerimizin ellerinden öpmek gerek. O dağa, o yatırımları yapan sanayicilerimizi kutluyorum. Şu anda 5. Organize Sanayi Bölgemizde 40 kadar fabrikamızın inşaatı devam ediyor. Yeni yatırımları çok önemsiyoruz. Gaziantepliler artık, katma değeri yüksek, modaya, teknolojiye, inovasyona uygun yatırımlar yapıyor. Dünya ile rekabet edebilecek yatırımlar yapıyor. Ar-Ge ve inovasyona önem vermeden, dünya ile rekabet etme şansınız kalmadı.”

“Üretim ve yatırım zamanı”

Ekonomideki olumlu gelişmeler nedeniyle üretim ortamının yeniden olumlu hale geldiğini de kaydeden Gaziantep OSB Başkanı Cengiz Şimşek, enflasyonun tek rakama, kredi faizlerinin de son üç ayda yüzde 10 oranında düştüğünü hatırlattı. Şimşek, “Ekonomik ortam, üretim için, yatırım için uygun hale geldi” dedi.

“Sanayici parayı toplumla paylaşır”

Gaziantep sanayisinin 2002 yılından sonra büyük bir atılım yaptığına dikkat çeken Şimşek, “Hükümetimiz, 2002’den sonra biz sanayicilere borçlanabilme kabiliyeti getirdi. Bizler genellikle emek yoğun ve enerji yoğun sektörlerde faaliyet gösteriyoruz. Faizler yüksek olduğunda, büyüme duruyor, yaptığımız yatırımlar verimliliğini büyük ölçüde kaybediyor. Ancak faizler düşerse büyüyor, kalkınabiliyoruz. Zaten 2001-2002’den sonraki kalkınmamızın sebebi de buydu. Faizler açısından, yeniden kriz öncesi ortama ve hatta daha altına gelindi” şeklinde konuştu.

Yatırımlar Hızlanacak

Enflasyonun düşmesinin yatırımı arttıracağını belirten Şimşek, “Ekonomi yönetiminin gayretleri sonucu, enflasyon tek rakama düştü. Faizler de neredeyse tek rakama doğru gidiyor. Bu şu demek, para üretime, yatırıma akacak. Ekonomi daha da canlanacak. Türkiye kazanacak. Parayı faize yatırırsan, bir tek sen kazanırsın. Ama parayı ekonomiye, üretime kanalize edersen, toplumun tüm kesimlerine dağılır. Üretimi, istihdamı desteklemek lazım. Çünkü sanayici parayı herkesle paylaşır. İşçisi, ham maddesi, nakliyecisi, müşterileri, tedarikçileri ile yani herkesle paylaşıyor. Ama faizci ne yapıyor, bankaya yatırıyor. Bir tek kendi kazanıyor. Türkiye’nin kalkınması için üretimin desteklenmesinden başka çare yok” ifadelerine yer verdi.

“Gaziantep ayrıcalık istiyor”

OSB Başkanı Şimşek, Gaziantep olarak devletten ve bankalardan ayrıcalık beklediklerini söyledi. Şimşek, “Gaziantep bir ayrıcalık istiyor. Sınır bölgesindeyiz, adeta çıkmaz sokaktayız. Bölgenin yükünü çekiyoruz. Gaziantep, devletimize, hükümetimize her zaman en büyük desteği vermiştir. Üreten bir şehiriz. Aynı zamanda 500 bin Suriyeliyi misafir ediyoruz. Sanayiciler olarak, devlet ve bankalardan Gaziantep’e ayrıcalık tanımalarını istiyoruz. Üretimde, ihracatta ve istihdamdaki gücüne rağmen komşu illere verilen teşviklerden yararlanamadı. Gaziantep artık devletin teşvikleri konusunda daha fazla dikkate alınmalı ve öncelikli teşviklerden faydalanma imkanına sahip olmalı” diye konuştu.

“Basın Ekspres”in Beklenen Projesi Nivo İstanbul’un Tesis ve Site Yönetimini Atalian Türkiye Üstlendi

Cathay Group’un Basın Ekspres Yolu, Güneşli E-5, TEM ve sahil yolunu birbirine bağlayan kavşak noktasında 200 bin metrekare alan üzerinde gerçekleştirdiği Nivo İstanbul projesinin temizlik, güvenlik, teknik hizmetler yönetimi ve site yönetimini

Atalian Türkiye Gerçekleştirecek

Türkiye’nin en büyük tesis yönetimi firmalarından Atalian Türkiye, hizmet verdiği gayrimenkul projelerine bir yenisini ekledi. Cathay Group’un Küçükçekmece’de hayata geçirdiği ödüllü karma projesi “Nivo İstanbul”un entegre tesis yönetimi Atalian tarafından gerçekleştirilecek. Nivo İstanbul, 200 bin metrekare üzerine kurulu alanda konut, işyeri ve mağazalardan oluşuyor. Atalian, yapılan anlaşma kapsamında 5 yıl süre ile projenin temizlik, güvenlik, teknik hizmetler yönetimi ve site yönetiminden sorumlu olacak.

Cathay Group ve Atalian Türkiye arasında yapılan iş birliğine yönelik bir açıklama yapan Atalian Türkiye CEO’su Barış Ünalp: “İstanbul’un önemli projeleri arasında yer alan Nivo İstanbul’un entegre tesis yönetimini üstlenmekten dolayı mutluyuz. Cathay Group, profesyonel bir bakış açısına sahip olmamız ve tesis yönetimi alanındaki uluslararası tecrübemiz nedeniyle bizi tercih etti. Atalian, yapısı itibarıyla kendi bünyesinde de tesis yönetimini benimsemiş bir şirket. Bu çok sesliliğimizle de iş ortaklarımızın farklı isteklerini hızlı bir şekilde, tek noktadan gerçekleştirecek kapasitede ve esneklikte hizmet sunabiliyoruz. Bu sayede müşterilerimize maliyet, zaman, enerji verimliliği gibi pek çok konuda avantaj sağlıyoruz” dedi.

Nivo İstanbul projesinin temizlik, güvenlik, teknik hizmetler yönetimi ve tesis yönetimini yürütecek olan Atalian Türkiye; teknik hizmetler kapsamında, klima-kazan-asansör bakımları, tüm elektrik ve mekanik sistemlerin bakım ve arıza sistemleri yönetimi sunacak. Ayrıca Isıtma-soğutma tesisatı, sıhhi tesisat, havalandırma, yangın söndürme tesisatı, klima bakım onarım hizmetleri de verilecek.

Atalian Türkiye Hakkında

Dünyanın önde gelen tesis yönetim hizmetleri sağlayıcılarından biri olan Atalian Global Services, 30’dan fazla ülkede 125 binden fazla çalışanıyla özel sektör ve kamudaki müşterilerinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte çözümler geliştiriyor.

2013 yılında Türkiye pazarına giren Atalian Türkiye bünyesinde 5 bini aşkın kişi çalışıyor. Atalian Türkiye, entegre tesis yönetimi hizmetleri kapsamında müşterilerine çok geniş bir hizmet alanıyla destek veriyor: tesis yönetimi, enerji yönetimi, bina otomasyon sistemleri, temizlik, güvenlik, teknik bakım, resepsiyon, peyzaj, inşaat & renovasyon. Atalian Türkiye, seçilen stratejik alanlarda 5 yıl içinde Türkiye’nin en büyük entegre tesis yönetimi firması olmayı hedefliyor.

Atalian Türkiye’nin hizmet verdiği önemli markalar arasında Renault, Ford, Mercedes, Bosch, CarrefourSA, Migros, Sütaş, Coca-Cola, Ikea, Boyner, LCW, Gratis, Media Markt, Simit Sarayı, Panasonic-Viko, Yapı Kredi, Odeabank, UPS, Nef, TED Ankara Koleji, TED Üniversitesi, Kültür Üniversitesi, Aselsan, Doğuş Grubu ve Anadolu Grubu ile İnİstanbul, Brooklyn Park, Nivo İstanbul projeleri yer almaktadır.

Konut Satışları 12 Ülkede Açılacak Olan Tapu ve Kadastro Temsilciliği ile Desteklenecek!

Konut Satışları 12 Ülkede Açılacak Olan Tapu ve Kadastro Temsilciliği ile Desteklenecek!

Son dönemde giderek artan yabancıya konut satışı rakamlarını desteklemek, gurbetçilerin ülkemizde daha kolay ev sahibi olmasını sağlamak amacı ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum 12 ülkede tapu ve kadastro temsilciliği açacaklarını duyurdu.

İnşaat sektöründe dünyanın en güçlü 2. ülkesi konumunda olan Türkiye bu pozisyonunu korumak ve birinci sıradaki Çin ile mücadeleyi güçlendirmek amacı ile yeni ataklarda bulunmaya devam ediyor. 

Bunlardan biri de aynı zamanda konut satışlarını da destekleme amacını taşıyan yabancı ülkelerde tapu ve kadastro temsilciliği açılması işlemi oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 12 yabancı ülkede yeni temsilcilikler açmaya hazırlanıyor. 

12 Ülkede Temsilcilikler Açılacak, Konut Satışı Artacak! 

Konut satışlarını arttıracak yeni bir hamlede bulunduklarını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum “Bu anlamda Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğümüzce başta 12 ülkede olmak üzere temsilcilikler açacağız. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız ve yabancı ülke vatandaşları ülkemizden gayrimenkul alacakları zaman Tapu Müdürlüklerine giderek oradan işlemlerini yapabilecekler. Bunun dışında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak bir çevre müşaviri kadro tahsisi gerçekleştireceğiz. Yoğun olarak müteahhitlik hizmeti verdiğimiz ülkelerde iş yapan yüklenicilere yardımcı olmak ve orada yeni iş imkanları aramak için bu müşavirler vasıtasıyla çalışacağız” dedi. 

Hangi Ülkelerde Tapu ve Kadastro Temsilciliği Açılacak?

Konu hakkında açıklama yapan Bakan Kurum Türkiye’nin müteahhitlik sektöründe büyük bir güç olduğunu belirterek “Müteahhitlik sektörünü övünerek anlatıyoruz. Hem bu sektörümüzü hem de Türkiye’de çok gelişmiş olan inşaat malzemeleri sektörümüzü yurt dışına açmamız gerekiyor. Yurt dışına iş yaptığımız ülkelerde ihracat yapacağımız bir model geliştireceğiz. Yurt dışındaki ticari ateşeler gibi bu vasıfta eleman görevlendireceğiz. Bu müşavirler, devletimiz adına ilgili süreçleri yönetecekler, araştırma-geliştirme faaliyetlerinde bulunacaklar, işbirliği imkanlarını araştıracaklar. Aynı zamanda yurt dışında yaşayan vatandaşlarla da bu alandaki konularda bilgi alışverişinde bulunacaklar” dedi.

Açılacak olan Tapu ve kadastro temsilciliklerinin Almanya, İngiltere, Yunanistan, Avusturya, Hollanda, Danimarka, Norveç, Rusya, Belçika, Katar ve Türki Cumhuriyetler’den 2 ülkede kurulması planlanıyor. 

Dar Gelirli Vatandaşlar için Hükümet Düğmeye Bastı! 250 Bin Sosyal Konut Üretilecek

Hükümet dar gelirli vatandaşların konut erişimini kolaylaştırmak adına önümüzdeki yıllarda yeni projeleri devreye sokacak. Bu projelerden birisi de 250 bin sosyal konut projesi.

Hükümet dar gelirli vatandaşların konut sahibi olmaları adına yeni bir proje başlatıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından başlatılan “Konut Araştırması Projesi” ile başta dar gelirli vatandaşlar ile maddi olarak dezavantajlı olan vatandaşların ev sahibi olmaları amaçlanıyor. 

Söz konusu proje programı hem kamu kurumları hemde özel sektör ile işbirliği ile gerçekleştirilecek. Ayrıca bu projelere özel imkanlar vatandaşlara sunulacak. 

Dar Gelirli Vatandaşların Konuta Erişimleri Kolaylaştırılacak

“Konut Araştırması Projesi” ile ilgili düzenlemelerin hayata geçirilmesi, geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yer alana 2020 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda yer aldı.

Programda ele alınan veriler ve elde edilen tespitlerde; konut projeleri bölgelerin gelişme eğilimlerine göre ve alt gelir gruplarının konut sorununu çözmek amacıyla yapılacak. Burada ayrıca kamu kurumları ve özel sektör aktörlerinin iş birliğiyle karşılanabilir konut finansman yöntemlerini de içerecek şekilde uygulama stratejileri geliştirilecek. 

“Konut Araştırması Projesi”  kapsamında 2023 yılına kadar 250 bin sosyal konut projesinin üretilmesi amaçlanıyor. Bu sosyal konut projeleri başta dar gelirli vatandaşların konuta erişimini kolaylaştırmak amacıyla satışa sunulacak.

Kalyon Holding Yurt Dışı Yatırımlarına Hazırlanıyor

Kalyon Holding Yurt Dışı Yatırımlarına Hazırlanıyor

Kalyon Holding, İstanbul Havalimanı ile edindiği tecrübeyi, dünyanın farklı coğrafyalarına taşımaya hazırlanıyor.

Kalyon Holding’in bugüne kadar tamamladığı projeler arasında, 1980’li yıllarda yapımını üstlendikleri Ankara tank bakım fabrikaları, İstanbul’un su sorununu çözen Ömerli Çamlıca İsale Hattı, İstanbul Metrobüs projesi, KKTC’ye su temini projesi, Avrupa’nın en büyüğü olan Ataköy İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi ve son olarak İstanbul Havalimanı yer alıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu, gayrimenkul, yenilenebilir enerji ve altyapı yatırımı alanlarında hayata geçirilecek yeni projelerle birlikte 2020 yılını yüzde 15’in üzerinde büyümeyle tamamlamayı hedeflediklerini belirtti.

Kalyoncu, Kalyon Holding şirketlerinde şu an istihdam edilenlerin sayısının 16 bin 500’e ulaştığını, bu sayının iştirakler ve alt yüklenicilerle birlikte 34 bin kişi civarında olduğunu bildirdi.

“Kalyon’u dünyanın en önemli markalarından birine dönüştürmeyi hedefliyoruz”

Kalyon’u kendi alanında dünyanın en önemli markalarından birine dönüştürmeyi hedeflediklerini aktaran Kalyoncu, bu kapsamda yeni dönemde yurt dışı yatırımlarına da ağırlık vereceklerini aktardı.
Kalyoncu, şunları kaydetti: “Bu konuda ciddi adımlar atmayı sürdürüyoruz. Hedef coğrafyalarda da ülkemizde geldiğimiz büyüklüğe ulaşmak istiyoruz. Bunun için Kalyon Avrupa ofisimizi ilk olarak Bükreş’te kurduk. Buradan Balkanlar, Doğu Avrupa’daki fırsatları inceliyoruz. Dünyanın farklı coğrafyalarında önemli ihalelere giriyoruz. Amerika’dan Avrupa’ya ve Orta Doğu’ya uzanan geniş bir coğrafyada, yeni havalimanı projeleri üzerinde çalışıyoruz. Peru, Katar, Arnavutluk, Hollanda gibi ülkelerde teklif ve ihale süreçlerimiz oldu. Bu çalışmalara hız kesmeden devam edeceğiz. Türkiye’de tamamladığımız önemli projeler, küresel bazda da önümüzü açıyor, Kalyon markasının güvenilirliğine önemli katkı sağlıyor. Devlet Başkanı, başbakan ve bakan seviyesinde farklı ülkelerden görüşme davetleri alıyoruz.”

Kalyon Holding’in yatırım atağının yurt içinde de devam ettiğini, geçen günlerde tanıtımı gerçekleştirilen Nevbahar Üsküdar ile markalı konut sektörüne ilk yatırımı yaptıklarını hatırlatan Kalyoncu, “Gayrimenkul sektörü artık 2.0 olarak adlandırılabilecek yeni bir evreye girdi. Eski dönemin anlayışı olan, şehirle bağlantısı zayıf, aile hayatından uzak, deneyim ve tasarım sürecine gereken değer verilmeden, ‘nasıl olsa satar’ diyerek geliştirilen projeler dönemi geride kaldı. Araştırmalar, finansal gücü yüksek, vizyon sahibi, kaliteden ödün vermeyen, insan ile aile hayatına dokunan şirketlerin ve projelerin öne çıktığı bir dönemin başladığını gösteriyor. Bu anlamda Kalyon Gayrimenkul Yatırım olarak, gayrimenkul sektörünün yeni dinamiklerine yön veren bir şirket olmayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Bu dönemde ev almanın tam vakti”

Mehmet Kalyoncu, gayrimenkul sektöründe inşaat maliyetlerindeki artışların bugüne kadar sineye çekildiğini fakat bu maliyetlerin, gelecek dönemde fiyatlara yansıtılacağını da belirterek, “Son dönemde inşaat maliyetleri arttı ama gayrimenkul fiyatlarındaki artış sınırlı kaldı. Bu maliyet artışının fiyatlara yansımaması kesinlikle sürdürülebilir değil. Fiyatlar eninde sonunda artacak. Tam da bu sebeple özel indirimlerin uygulandığı bu dönemde ev almanın tam vakti olduğunu düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.

İstanbul Havalimanı ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Kalyoncu, bu projenin Cumhuriyet tarihinde yapılmış en büyük yatırımlardan biri olduğunu, böyle bir yatırımın bir parçası olmaktan gurur duyduklarını aktardı.

Kalyoncu, “7 Nisan 2019’daki büyük taşınmadan bugüne kadar geçen 8 ayda, 41 milyonun üzerinde yolcu havalimanımızı kullandı. Bu rakam, Münih Havalimanı’nın geçen bir yılda ağırladığı yolcu sayısına eş değer. Dolayısıyla İstanbul Havalimanı, her türlü kriter açısından havacılık endüstrisinde küresel anlamda kendisini kanıtlamış durumda. Böylesine büyük ve stratejik bir projenin Türk şirketleri tarafından yerli sermaye ile ve Türk yöneticilerin emeğiyle hayata geçmesi bile gururlanmak için yeterli.” değerlendirmesinde bulundu.

“Üçüncü pist 2020 yazında hizmete girecek”

Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Kalyoncu, İstanbul Havalimanı’na ilişkin memnuniyet oranının da çok yüksek seviyelerde olduğuna işaret ederek, hava yolu şirketlerinin ihtiyaç ve önceliklerini de titizlikle değerlendirdiklerini bildirdi.

Kalyoncu, şunları kaydetti: “Böyle büyük bir havalimanında, hava yollarının verimli bir şekilde faaliyetlerini sürdürmesi için planladığımız birçok yenilik oldu. Yer altında 14 kilometrelik tünel ağıyla lastikli araçların daha hızlı ve güvenli bir şekilde hizmet vermelerini sağlarken, aynı zamanda apronu sadece uçakların kullanımına bırakıyoruz. Havalimanı bünyesinde bir de yakıt limanımız var. Bu liman sayesinde dünya üzerindeki tüm rafinerilerden jet yakıtı alabiliyoruz. Bu çözüm, hava yolları için en önemli maliyet olan yakıt maliyetini ciddi oranda düşürdü. Yine yakıt hidrant sistemimiz sayesinde jet yakıtının tankerlerle değil, yer altından hidrant hattıyla uçaklara ikmalini gerçekleştiriyoruz. Bir diğer önemli konu olan taksi süresi ise bu büyüklükteki havalimanlarının ortalamasında… 2020 yılının yaz aylarında hizmete girecek üçüncü pistle birlikte taksi süresini de ortalamanın çok altında bir süreye indireceğiz.”

Yanan Ali Kuşçu Gökbilim Merkezi Yeniden İnşa Edilecek!

Yanan Ali Kuşçu Gökbilim Merkezi Yeniden İnşa Edilecek!

Yaşanan yangın faciası nedeni ile kullanılamaz hale gelen Ali Kuşçu Gökbilim Merkezi hakkında beklenen müjdeli haber geldi. Gökbilim merkezi öğrenciler ve meraklıları için kısa sürede yeniden inşa edilecek!

Ankara’da en çok ziyaret edilen ikinci adres olarak kabul edilen Ali Kuşçu Gökbilim Merkezi henüz nedeni belirlenemeyen bir yangın nedeni ile kullanılamaz hale geldi. 

Gökbilim Merkezi Baştan İnşa Edilecek! 

Yandığı güne kadar 46 farklı ilden toplamda 70 bin öğrencinin ağırlandığını belirten Mamak Belediye Başkanı Murat Köse yangın nedeni ile büyük üzüntü yaşayan gök bilimi meraklılarına müjdeli haberi verdi. 

Köse yapmış olduğu açıklamasında Ali Kuşçu Gökbilim Merkezini yeniden inşa edeceklerini duyurarak “2017’de hizmete açılan tesisimiz özel bir işletme tarafından hizmet vermekteydi. Uzmanlar yangının çıkış sebebini incelemeye devam ediyor. Yangın tesisin aşağı kısmından yayılmış, çok kısa sürede bütün tesisi etkisi altına almış. Birçok ilden ziyaretçi ağırlayan tesisimiz tüm çabalara rağmen maalesef kullanılamaz hale gelmiştir. Tek tesellimiz yaralı ve can kaybının olmaması. Merkezimizi yeniden inşa ederek daha güçlü bir şekilde donatıp öğrencilerimizin, gençlerimizin ve tüm Ankaralıların hizmetine sunacağız” diyerek söz konusu yapının aslına uygun olarak baştan inşa edileceğini duyurdu. 

Açıklanan karar büyük mutluluk yaratırken her dönem özellikle de yerel okullar Ali Kuşçu Gökbilim Merkezi’ne düzenli olarak ziyaret gezileri düzenleyerek öğrencilerin bilim alanındaki meraklarını gidermelerini sağlıyordu. 

İngiltere’de İnşaat Sektörü Ekimde Daraldı

İngiltere'de İnşaat Sektörü Ekimde Daraldı

IHS Markit/CIPS verilerine göre, İngiltere’de inşaat sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi geçen ay 44,2’ye geriledi.

İngiltere’de inşaat sektörü geçen ay daraldı. IHS Markit/CIPS verilerine göre, İngiltere’de inşaat sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) ekimde 44,2 oldu. İnşaat sektörü PMI, bir önceki ay 43,2 seviyesinde bulunuyordu.

Son PMI verisi ile birlikte İngiltere’de inşaat sektörü, son 6 aydır art arda daralmış oldu. PMI verilerinde 50 seviyesinin altı sektörel daralmaya işaret ederken, bu seviyesinin üstü sektörel büyüme olarak yorumlanıyor.

IHS Markit Economisti Tim Moore, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “İngiltere’de inşaat şirketlerinin performansı ekim ayında politik belirsizlik ve duraklayan ekonomik koşullar nedeniyle bozulma yaşadı.” ifadesini kullandı. 

AKM’nin Sahnesi Göründü

AKM'nin Sahnesi Göründü

Taksim Atatürk Kültür Merkezi inşaatında sahne göründü. Drone ile havadan çekilen görüntülerde sahne ve izleyicilerin yer alacağı bölümün oluşmaya başladığı görüldü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla 6 Kasım 2017’de Haliç Kongre Merkezi’nde tanıtılan Yeni Atatürk Kültür Merkezi Projesi’nin inşaat çalışmaları devam ediyor.

Eski AKM binasının yıkılmasının tamamlanmasının ardından 10 Şubat’ta yeni AKM binasının temeli atıldı. İnşaatının 2021 yılında tamamlanması hedeflenirken havadan çekilen görüntülerde sahne ve seyircilerin oturacağı bölüm ortaya çıkmaya başladı.


AKM’ye Aşina İmza: Tabanlıoğlu

Temelin büyük bölümünde beton atma işlemi hızla devam ederken, sütunların demirlerinin de işçiler tarafından hazırlandığı görüldü. Yeni Atatürk Kültür Merkezi binasında, 2 bin 500 kişilik bir opera salonu, 800 kişilik tiyatro salonu, bin kişilik konferans salonu, 285 kişilik sinema salonu, 250 kişilik oda tiyatrosu, sergi salonu, kütüphane, 885 araçlık otopark bulunacak. Yeni binanın en üst katında ise bir restoran yapılacağı öğrenildi. AKM’nin yeni binasının mimarlığını ise AKM’nin ilk binasının mimarı Hayati Tabanlıoğlu’nun oğlu Murat Tabanlıoğlu yapıyor.

Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metrosu’nun Açılış Tarihi Belli Oldu

Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metrosu'nun Açılış Tarihi Belli Oldu

Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metro Hattı’nın Kabataş’a uzanan ikinci kısmında da tünel çalışmalarının tamamlandığı, 6 Kasım Çarşamba günü tören düzenleneceği açıklandı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamada, tüm tünellerinin tamamlanması sebebiyle, 6 Kasım Çarşamba günü tören düzenleneceği belirtildi.

Açıklamada, 8 ilçeyi bağlayacak hattın Mecidiyeköy-Mahmutbey arasındaki 15 istasyonunun, önümüzdeki yılın ilk aylarında hizmete girmesinin hedeflendiği ifade edilerek, şunlar kaydedildi:

“Yapımı hızla devam eden Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metro Hattı projesinde mutlu sona yaklaşılıyor. Mecidiyeköy-Mahmutbey arasında test sürüşleri devam eden hattın ikinci etabı olan Mecidiyeköy-Kabataş arasındaki tünel kazı çalışmaları da tamamlandı. 6 Kasım Çarşamba günü ‘Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metro Hattı Tünellerinin Tamamlanması’ sebebiyle tören düzenlenecek. Programda, Mecidiyeköy-Kabataş arasındaki tünel çalışmasını tamamlayan TBM makinesi, hattın Fulya İstasyonu’ndaki şafttan çıkarılacak.”

Tam otomatik sürücüsüz olarak inşa edilen metronun, 24,5 kilometre uzunluğunda ve 19 istasyondan oluştuğu belirtilen açıklamada, şu bilgiler verildi:

“Bir saatte tek yönde 70 bin yolcu kapasitesine sahip hattın tamamının hizmete girmesiyle günde bir milyon yolcuya hizmet vermesi bekleniyor. Raylı sistem hattı, Avrupa Yakası’nda yerleşim olarak yoğun nüfusa sahip Beyoğlu, Beşiktaş, Şişli, Kağıthane, Eyüp, Gaziosmanpaşa, Esenler ve Bağcılar’ı birbirine bağlayacak. Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey (M7) Metro Hattı, 5 ayrı noktada diğer raylı sistemlere entegre olacak.”

Entegrasyon noktaları ve hatlar şöyle:

“Kabataş İstasyonunda, Kabataş-Taksim Füniküler (F1) hattı ve Eminönü-Kabataş Tramvayı (T1) ile
Mecidiyeköy İstasyonunda Yenikapı-Hacıosman Metro (M2) hattı ile Karadeniz Mahallesi İstasyonunda Topkapı-Sultançiftliği (T4) hattı ile Mahmutbey İstasyonunda Bağcılar (Kirazlı)-Başakşehir Metro (M3) hattı ile .”

Atlas Otel Yeniden Açılıyor

Atlas Otel Yeniden Açılıyor

Pek çok devlet büyüğünü ve ünlü isimleri ağırlayan İzmir’in simge oteli yeniden hizmet vermeye başlayacak.

1958 yılında hizmete açılan, dönemin pek çok devlet büyüğünü, ünlü isimlerini ağırlayan, İzmir’in simge otellerinden Atlas Otel geri dönüyor. Uzun yıllardır atıl vaziyette olan otel, Kaya Grubu’nun girişimleriyle yeniden hayat bulacak. Yaklaşık 2 hafta sonra ilk müşterilerini ağırlaması beklenen Atlas Oteli’nin yeniden İzmir’e kazandırılma hikayesini Gazete Yenigün’e anlatan Kaya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kaya “Atlas Oteli’ni günümüzde de yaşatmak için yola çıktık. İzmir’e yakışacak bir konsept olacak. Nostaljik odaları gündeme aldık. O dönemi yansıtan bir dekorasyon yaparak, en az 3-5 odayı eski haline getirmek hedefindeyiz. Çocuklarım Seda ve Feyzi Kaya, Atlas Oteli’ni yeniden İzmir’e kazandırmayı çok istediler. İşin planlamasıyla yakından ilgilendiler” bilgisini verdi.

Serdal Adalı, Adana’dan Sonra İzmir’e Otel Yapacak

Serdal Adalı, Adana'dan Sonra İzmir'e Otel Yapacak

Türkiye Jokey Kulübü Başkanı ve Beşiktaş Kulübü’nde başkanlık yarışlarına giren iş insanı Serdal Adalı otelcilikte büyüyor.

Truva Turizm Yatırım ve İşletmecilik Anonim Şirketi’nin İzmir’de 250 oda 500 yatak kapasiteli 5 yıldızlı otel yapmak için harekete geçtiği bildirildi. Kente yapılacak yatırımın tutarının 138 milyon 410 bin TL olacağı ve 200 kişiye istihdam yaratılacağı ifade edildi. Yeni Asır’da yer alan habere göre şirketin yönetim kurulunda Türkiye Jokey Kulübü Başkanı, Beşiktaş Kulübü’nde başkanlık yarışlarına girmiş iş insanı Serdal Adalı yer alıyor. Adalı ailesi Adana’da 5 yıldızlı Sheraton Oteli’ni işletiyor.

Büyükada’daki Hacopulos Köşkü Restore Edilecek

Büyükada'daki Hacopulos Köşkü Restore Edilecek

Yaklaşık 150 yıl önce inşa edilen, Kaymakamlık binası olarak da kullanılan Büyükada’nın en büyük yapılarından Hacopulos Köşkü restore edilecek. Tarihi köşkteki restorasyonun 18 Kasım 2021 tarihine kadar tamamlanması planlanıyor.

Büyükada’nın en büyük köşklerinden biri olan, en son Adalar Kaymakamlığı olarak kullanılan Çankaya Caddesi’nde 10527 metrekarelik bir alanda yer alan Hacopulos Köşkü, 17 Eylül’de restorasyon için ihaleye verildi.

İstanbul Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından ‘Büyükada Kaymakamlık Binasının Restorasyon Projesi Uygulama İşi’ ismiyle açılan ihale sonuçlandı. 4 geçerli teklifin verildiği ihaleyi, Rena İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi 13 milyon 953 bin TL’ye üstlendi. 28 Ekim’de sözleşmesi imzalanan ihalenin şartnamesine göre, restorasyon çalışmaları 18 Kasım 2021 tarihine kadar tamamlanacak.

Rena İnşaat firmasının sahibi Sinan Mataracı, yurt dışında da birçok restorasyon projesi gerçekleştirdi.

Hacopulos Köşkü

1860- 1870 yılları arasında yaptırıldığı değerlendirilen ve İstanbul´un önemli tüccar ve bankeri olarak bilinen, uzun yıllar Adalar Belediye Başkanlığı yapmış olan Kiryako Hacopulo’nun malikanesi olan köşk, Hacopulos’un ülkeyi terk etmesi üzerine hazineye geçti. Daha sonra, Murat Pinyatoğlu tarafından satın alındı, ancak 1’inci Dünya Savaşı sırasında tekrar hazineye geçti. İstanbul’un işgali sırasında 1919- 1923 yılları arasında kiraya verilip, bir süre otel olarak kullanılan Hacopulos Köşkü, 1927 yılından sonra Hükümet Konağı olarak kullanıldı.

Köşk, büyük bir bahçenin ortasındadır, mermer kaplı on üç basamaktan inilerek bahçeye girilir. Ayrıca bahçe kapısında Kiryako Hacopulo’nun ad ve so­yadının ilk harflerinin içice geçmiş ‘KH’ monogramları bulunur.

Öte yandan Hacopulos Köşkü şu sıralar, ‘Yedinci Kıta’ teması etrafında şekillenen 16. İstanbul Bienali’nin üç durağından biri olan Büyükada’daki beş farklı noktadaki sergi mekanlarından biri olarak da kullanılıyor. Köşkün girişinde, Monster Chetwynd´in ucuz malzemelerden ürettiği el yapımı melez yaratık heykelleri sergileniyor.

İran’ın Otomotiv Devi Khodro Company Türkiye’de Fabrika Kuracak

İran'ın Otomotiv Devi Khodro Company Türkiye'de Fabrika Kuracak

Alman otomotiv devi Volkswagen’in ardından İran’ın otomotiv firması Khodro Company de Türkiye’de fabrika kurma kararı aldı.

İranlı yatırımcılar, uygulanan yaptırımların etkilerini azaltabilmek için yatırımlarını Türkiye’ye kaydırırken, Orta Doğu’nun en büyük araç üreticisi konumundaki İran’ın Khodro Company (İKCO) firması da Van’da fabrika kurmak için girişimlere başladı.

Bu kapsamda, bir süre önce beraberindeki heyetle Van’a gelen şirketin CEO’su Farshad Moqimi, Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aslan, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Halil İbrahim ve kentteki iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi.

Daha sonra, Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi yetkilileriyle görüşen Moqimi’nin “Van’da otomobil fabrikası kurma kararı aldıklarını” iletmesi, kentte heyecan yarattı. Van Organize Sanayi Bölgesi’nde tahsis edilecek 50 hektarlık alana kurulması planlanan fabrikada, ilk etapta yaklaşık bin kişinin istihdam edilmesi öngörülüyor.

“Çok ciddi bir firma olduğunu tespit ettik”

Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Bilmez, son zamanlarda İran ile söz konusu yatırım konusunda çok ciddi temaslarının olduğunu söyledi.

Yaptırımlar nedeniyle İran’daki birçok firmanın fabrikalarını farklı ülkelere taşımaya çalıştığını, Van’ın da bu firmalar için en uygun yer olduğunu anlatan Bilmez, İran’daki birçok firmanın bu konudaki temaslarının devam ettiğini kaydetti.

İran’daki Khodro Company firmasının Van’da araç üretimi yapmak istediğini anlatan Bilmez, “Minibüs ve kamyonet üreten bir marka. Bu firmanın ekibiyle görüştük. Yaptığımız araştırmalarda ciddi bir firma olduklarını tespit ettik. Ardından bu yatırımcıları Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi yetkilileriyle görüştürdük. Firmanın yapacağı yatırımın diğer firmalara da örnek olmasını ümit ediyoruz.” diye konuştu.

“Üretilen araçlar Türk patentli olacak”

Firma yetkililerinin fizibilite raporları ve projelerini hazırlamaya başladığını ifade eden Bilmez, yatırımın gerçekleşmesi durumunda yüzlerce insana yeni iş kapısının açılacağını vurguladı.

İranlı firmanın Van’da büyük bir yatırım yapmasının diğer yabancı yatırımcıları da etkileyeceğini belirten Bilmez, şunları kaydetti:

“Van, İran’ın batıya açılan penceresi. Van’ı tercih etmelerindeki temel neden, ana fabrikalardan çok uzaklaşmadan parçaların bir kısmını orada, bir kısmını burada ve bir kısmını da Kanada’daki fabrikalarında üretip nihai ürünün Van’da şekil almasını sağlamak. Üretilen araçlar Türk patenli olacak. Her ilde bir servisinin olması gerekiyor. Bu nedenle yaratacağı istihdam da çok ciddi bir rakam olacak. OSB bünyesinde onların gerekli gördüğü miktarda arsayı tahsis edeceğiz. Van, bölgenin cazibe merkezi. Burada yaratılacak istihdamla batıya olan göç de duracak. Van, altyapısı ve ulaşım ağıyla yatırım için çok uygun bir yer.”

Geçmişte yaşanan terör olayları nedeniyle iş adamlarının bölgeden uzaklaştığını anımsatan Bilmez, eski huzurlu günlerine kavuşan Van’ın son dönemlerde ciddi yatırım talepleri aldığının da altını çizdi.

“İran’daki firmalardan birçok yatırım talebi alıyoruz”

Van OSB Başkanı Mehmet Aslan da ambargo nedeniyle ürünlerine Avrupa pazarına satamayan İranlı yatırımcıların, Türkiye’ye yöneldiğine işaret etti. Van’ın, İran’ın Batı’ya, Türkiye’nin de Doğu’ya açılan kapısı konumunda olduğuna dikkati çeken Aslan, stratejik konumuyla kentin son yıllarda İran’daki firmalardan birçok yatırım talebi aldığını aktardı.

Önceden yer tahsis ettikleri bazı İranlı firmaların üretime başladığını anlatan Aslan, şöyle devam etti:

“Van’da yatırım kararı alan otomotiv firması çok ciddi üretim kapasitesine sahip. Firmanın yetkilileri iki kez ilimizi ziyaret etti. OSB’nin stratejik konumu, lojistiği, altyapısından ve altıncı bölge teşviklerinden faydalanmak istiyorlar. Tüm kurumlarımızla bu yatırımcılara yardımcı oluyoruz. Hedefleri ilimizde 50 hektarlık alana 150-200 milyon dolarlık büyük bir fabrika kurmak. Bu da ilimiz için büyük bir yatırım olacak. Aynı zaman da 800 ile 1000 kişilik bir istihdam potansiyeli yaratacak.”

Yatırımla ilgili fizibilite çalışmalarının devam ettiğini ve firma temsilcilerinin ilgili bakanlıklarla görüşmelerini sağladıklarını ifade eden Aslan, “Uluslararası anlamda böylesi büyük bir yatırımın Van’da yapılması bizi heyecanlandırdı. Uluslararası ticaret açısında çok önemli. Yatırımın gerçekleşmesi için canla başla çalışıyoruz.” dedi.

Dünyanın En Büyük 3D Baskılı Binası Tanıtıldı

Dünyanın En Büyük 3D Baskılı Binası Tanıtıldı

Dubai’nin Al Warsan bölgesindeki, 3D yazıcıyla basılan bina, Guinness World Records’a 3D yazıcıyla basılmış, ilk iki katlı bina ve dünyadaki en büyük hacimli bina olarak kaydedildi.

Dubai’de, inşaat maliyetlerini ve israfı azaltma çabalarının bir parçası olarak, bir yıldan uzun süren test ve kontrollerden sonra, dünyanın en büyük iki katlı 3D baskılı binası tanıtıldı. 

Dubai Belediyesi, 3D baskı teknolojisini kullanarak toplam 640 metrekarelik alanda 9,5 metre yüksekliğe sahip iki katlı entegre bir bina projesini tamamladığını söyledi. 3D baskı sayesinde geleneksel tekniklerden %60 daha az atık üretildi.

Dubai Belediyesi Genel Müdürü Dawoud Al Hajri, “Bu proje, inşaat sektörünün yerel ve bölgesel düzeylerde önemli bir dönüm noktasıdır ve inşaat sektöründeki 3D baskı teknolojilerindeki inovasyon stratejisini temel almaktadır.” dedi.

Bu büyüklükte bir binayı inşa etme maliyetinin 680 bin ABD dolarından 272 bin ABD dolarına düşürüldüğü belirtilirken gelecekte inşaat sektöründe yaşanacakların öncüsü olarak bu bina gösterileceği ifade edildi.

“Doğru şehirleşme için planlı ve kaliteli yapılar şart”

"Doğru şehirleşme için planlı ve kaliteli yapılar şart"

Dünya Şehircilik Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Şua İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Nimetullah Kaya, şehir planlamasının bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerektiğine dikkat çekti.

Planlı ve bilinçli şehirleşme için kentsel dönüşümün büyük bir fırsat olduğunu vurgulayan Şua İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Nimetullah Kaya, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü kapsamında açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin yüzölçümünün yüzde 92’sinin deprem kuşağında bulunduğunu ve riskli binaların acilen yenilenmesi gerektiğini hatırlatan Kaya, özellikle büyük şehirlerde yaşanılan çarpık kentleşme ve beraberinde gelen yapısal sorunların bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerektiğine dikkat çekti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından açıklanan yeni “Kentsel Dönüşüm Eylem Planı” ile öncelikli 1,5 milyon konutun 5 yıl içerisinde dönüştürüleceğinin altını çizen Kaya, ülkemizin güvenli, sağlıklı ve uzun ömürlü konutlara ihtiyacı olduğunu bildirdi. Yapıların şehrin mimarisine uygun ve her türlü teknik altyapıya sahip olması gerektiğini ifade eden Kaya, doğaya dost sürdürülebilir bir yaklaşımla dizayn edilen binaların hem dünyanın geleceğine hem de tüketicilerin daha tasarruflu bir yaşam sürmesine katkı sağladığını söyledi.

Şehircilik konusuna dikkat çekilmesini amaçlayan 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Şua İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Nimetullah Kaya, şehir planlamasının bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerektiğinin altını çizdi. Planlı ve bilinçli şehirleşme için kentsel dönüşümün büyük bir fırsat olduğunu vurgulayan Kaya, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından açıklanan yeni “Kentsel Dönüşüm Eylem Planı” ile 6,7 milyon konut içinde acil ve öncelikli statüsünde olan 1,5 milyon konutun 5 yıl içerisinde dönüştürüleceğini hatırlattı.

Türkiye’nin yüzölçümünün yüzde 92’sinin deprem kuşağında bulunduğuna dikkat çeken Nimetullah Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü; “Günümüzde hızla artan nüfusla birlikte şehirleşme de artıyor. Her an deprem gerçeği ile karşı karşıya olan ülkemizde güvenli, sağlıklı ve uzun ömürlü konutlara ihtiyaç var. Özellikle büyük şehirlerde yaşanılan çarpık kentleşme ve beraberinde gelen yapısal sorunları planlı kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ortadan kaldırmak mümkün. Bu noktada önemli olan yenilenecek yapıları; şehrin mimarisine uygun, her türlü teknik altyapıya sahip ve sürdürülebilirlik ilkesi çerçevesinde planlanmak.”

Kentsel Dönüşüm Acilen Hızlanmalı

Güvenilir yapılara ulaşmak için kentsel dönüşüm çalışmalarının acilen hızlandırılması gerektiğini vurgulayan Nimetullah Kaya, konut alırken, binaların deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edilip edilmediğinin sorgulanmasının büyük önem taşıdığını ifade ederek şu açıklamalarda bulundu; “Depremlerin oluşturacağı hasarları azaltmanın en etkili yolu toplumu depreme karşı bilinçlendirmek. Bu bilinç çerçevesinde güvenilir ve depreme dayanıklı bir ev sahibi olmak isteyenlerin detaylı bir araştırma yapması gerekiyor. Bu noktada; projelerini yönetmeliklere uygun olarak ileri inşaat teknolojisi ve yüksek kaliteli malzemelerle hayata geçiren, sermaye yapısı ve referansları güçlü köklü inşaat firmalarını tercih etmek büyük avantaj sağlıyor.”

Doğa Dostu Sürdürülebilir Yapılar Oluşturulmalı

Çevre hassasiyeti yüksek ve insana saygılı yapıların hem giderek etkileri artan küresel ısınma ile mücadeleye hem de insan yaşamına önemli katkıları olduğunu belirten Kaya, “Konut satın alacaklar seçimlerini yaparken çevresel faktörleri de mutlaka göz önünde bulundurmalılar. Binaların çevreye olan etkilerini göz ardı etmemek gerekiyor. Akıllı telefon ya da tabletlerle internet bağlantısı üzerinden kontrolü sağlanabilen ve bu sayede enerjiyi verimli kullanan akıllı ev konsepti kurularak, yağmur sularının arıtılmasıyla elde edilen gri su arıtma sistemi gibi su verimliliğine yönelik uygulamalar tercih edilerek ve güneş enerjisinden yararlanılarak doğaya dost sürdürülebilir bir yaklaşımla dizayn edilen binalar, hem dünyanın sürdürülebilirliğine hem de tüketicilerin daha tasarruflu bir yaşam sürmesine katkı sağlıyor” diyerek sözlerini tamamladı.

Müteahhitlere Büyük Müjde! Devlet Bankaları 2 Yıl Ana Para Ödemesiz, 5 Yıl Vadeli Kredi Verecek

Müteahhitlere Büyük Müjde! Devlet Bankaları 2 Yıl Ana Para Ödemesiz, 5 Yıl Vadeli Kredi Verecek

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak merakla beklenen İstihdam Odaklı İşletme Kredisi hakkında açıklama geldi. Devam eden konut projeleri için devlet bankaları 2 yıla kadar ana para ödemesiz, 5 yıl vadeli kredi verecek!

Son dönemde inşaat sektöründe yaşanan maddi yetersizlik nedeni ile yarım kalan inşaat projesi sorununun çözümü için devlet destekli kredi müjdesi geldi. 

İstihdam Odaklı İşletme Kredisi adı verilen yeni kredi paketi ile devlet devam eden konut projeleri için müteahhitlere destek olmak için 2 yıla kadar ana para ödemesiz olmak üzere 5 yıla kadar vadeli kredi kullandıracak. 

İnşaat Sektöründe Ek İstihdam Sağlanacak! 

Yapılacak olan yeni destek sayesinde inşaat sektöründe özellikle de 2019 yılında yaşanan işsizlik sorununun çözülmesi bekleniyor. 

Yaşanan işsizlik sorunun her geçen gün artması üzerine gelen bu müjde büyük sevinç yarattı. Kamu bankaları tarafından verilecek olan yeni kredi ile projelerin devam etmesi sağlanacak, böylelikle inşaat çalışanlarının işten çıkarılmasının önüne geçilecek. 

İlave istihdam başına kredi tutarı ile inşaat sektöründe 200 bin liraya kadar kamu bankaları kredi desteği sağlayacak. 

Devam eden konut projelerinde İstihdam Odaklı İşletme Kredisi ile azami 2 seneye kadar ana para ödemesiz toplamda 5 yıl vadeli kredi desteği sağlanacak. 

Vizyon Kale İnşaat’tan Çanakkale’ye Yepyeni Proje

Çanakkale Merkez’de yaklaşık 9500 metrekarelik inşaat alanına sahip bir proje yükseliyor.

3 blokta toplam 3 ticari alan ve 86 daireden oluşacak Esen City projesi, Vizyon Kale İnşaat tarafından inşa ediliyor.

Yürüyüş alanları, yüzme havuzu, bahçelendirme ve peyzaj çalışmaları, spor alanları, otopark, çocuk oyun alanları ve güvenlik sistemleri, projenin özellikleri arasında.

Son derecede kullanışlı biçimde projelendirilmiş; açık ve kapalı olarak 2 farklı 2+1 ve 3+1 şeklinde 3 farklı daire tipi bulunan Esen City’nin anahtar teslimi 2020 yılının yaz aylarında yapılacak.

Akkuş Gayrimenkul, 2 Yılda 500’ü Aşkın Yeni Konut Üretecek

Akkuş Gayrimenkul, 2 yılda 250 milyon TL’lik yatırımla 500’ü aşkın yeni konut üretecek.

Akkuş Gayrimenkul açıklamasına göre, inşaat ve gayrimenkul sektöründe 6 yılda çok sayıda projeye imza atarak kısa sürede sektörün en yenilikçi markaları arasına giren şirket, 2017 yılında Lübnanlı El Khatip Grup ile yüzde 50 ortaklıkla BOSS4 Gayrimenkul İnşaat’ı kurdu.

Bu ortaklıkla 100 konutu sektöre kazandıran şirket, gelecek 2 yılda, 250 milyon TL’lik yatırımla, 500’ü aşkın konut daha tamamlayarak Alya markası altında imza attığı projelere yenilerini ekleyecek.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Akkuş Grup Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Akkuş, Türk-Lübnan ortak girişimi olarak kurdukları BOSS4 Gayrimenkul İnşaat şirketi ile Akkuş Gayrimenkul olarak Alya markasıyla imza attıkları projelere devam edeceklerini vurguladı.

Bugüne kadar hayata geçirdikleri projelere değinen Akkuş, “Akkuş Gayrimenkul olarak ortaklık öncesinde Alya markasıyla 385 milyon TL’lik yatırımla 3 proje hayata geçirdik. Alya Trio projemizde 31, Alya Penta’da 58, Alya Residence’de 56 konutu inşa ederek teslimatını yaptık. Bu konutlarda yaşam başladı. Lübnanlı ortağımız Ahmet El Katip ile kurduğumuz BOSS4 Gayrimenkul İnşaat ile Beylikdüzü’nde hayata geçirdiğimiz 10 blokta 100 konut ve 8 ticari üniteden oluşan, Alya Grandis projemizi inşa ettik. Bu proje, bizim prestij projemiz oldu. Satışlarımızın yüzde 90’ını tamamladık. Burada yaşam başladı.15 adet dubleks dairemizin satışlarına çok yakında başlayacağız. Ortaklığımızın yeni projelerinden olan Alya Onist 1’de 106, Alya Onist 3’te ise 64 konut yer alıyor.” ifadelerini kullandı.

Akkuş, Beylikdüzü-Kavaklı’da yer alan Alya Onist 1 ve Alya Onist 3 projelerinin inşaatının devam ettiğini, Levent’te de 128 dairelik projenin hafriyat çalışmalarına başlayacaklarını belirtti. Levent’teki projenin 3 ay içinde satış ofisini oluşturacakları bilgisini veren Akkuş, Eylül 2021’de de teslimatı gerçekleştireceklerini aktardı.

Onist serisinin devamı olan 86 konutluk Onist 2 projesi için çalışmalarının devam ettiğini anlatan Akkuş, Esenyurt’ta hayata geçirecekleri 208 konutluk projenin de ruhsatını aldıklarını ve yakında başlayacaklarını bildirdi.

Abdülkadir Akkuş, gayrimenkul ve inşaat sektöründen aldıkları güçle gelecek 2 yıl içerisinde 250 milyon TL’lik yatırımla, 500’ü aşkın konutu sektöre kazandırmayı hedeflediklerini belirterek, “Bu kapsamda yakın ve uzun vadede 5 projede 592 konuta imza atacağız.” ifadelerini kullandı.

Tekstilde İlk 500’de

Grup olarak 1993 yılında tekstil sektörüne adım atarak başlattıkları faaliyetlerini, attıkları dev adımlarla gerçek bir başarı hikayesine dönüştürdüklerini kaydeden Akkuş, “2006 yılında kurduğumuz tekstil üretim tesisi ve bugünkü fabrikamızın geniş üretim kapasitesiyle birlikte şirketimiz, ISO’nun Türkiye’deki en büyük 500 şirket sıralamasına girdi. Tekstil ile gelen başarılarımızdan sonra, akaryakıt ve inşaat alanlarında da Akkuş Grup olarak boy gösterdik. Bugün Türkiye ekonomisinin lokomotif firmaları arasında seçkin bir yere sahibiz.” değerlendirmesinde bulundu.

Akkuş, grup olarak 2 yıldır, her yılı 250 milyon TL ciro ile kapattıklarını vurguladı. Bu seneki cirolarının da bu civarlarda olacağını bildiren Akkuş, “Ciromuzun yüzde 60’ı tekstilden, geri kalanı ise inşaat ve kimya sektöründen geliyor. Önümüzdeki dönem, projelerimiz aracılığıyla ciromuzdan inşaatın aldığı payı artırmayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Mavinar İnşaat’tan Yepyeni Bir Proje: Yenikent Sitesi

Mavinar İnşaat'tan Yepyeni Bir Proje: Yenikent Sitesi

Yenikent Sitesi, Afyonkarahisar Yenice’de, Mavinar İnşaat tarafından inşa ediliyor.

4109 metrekarelik bir arsada yükselen ve 7350 metrekarelik bir inşaat alanına sahip olan bu projede 2 blokta toplam 36 daire bulunuyor ve 3+1 ve 4+1 olarak iki daire tipi mevcut.

Yenikent Sitesi’nde otopark, çocuk oyun alanları, güvenlik sistemleri gibi birçok özellik öne çıkıyor.

Yenikent Sitesi ile Afyonkarahisar’a yepyeni bir soluk getiren Mavinar İnşaat 2014 yılında kuruldu.

Çevreye duyarlı, iş güvenliğine oldukça önem veren Mavinar İnşaat’ın en büyük özelliği, tüm projelerde yüksek malzeme kalitesine ve proje fiyatlarının makul olmasına verdiği önem.

Danimarka’dan Kuzey Akım 2’ye İzin

Danimarka'dan Kuzey Akım 2'ye İzin

Danimarka, Rus doğal gazını Almanya üzerinden Avrupa’ya taşıyacak Kuzey Akım 2’nin, kıta sahanlığındaki inşaat çalışmalarına izin verdi.

Danimarka Enerji Ajansından yapılan açıklamada, projenin yürütücü firması Nord Stream 2 AG’ye, ülkenin kıta sahanlığında Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hattını inşa etme izni verildiği belirtildi.

Nord Stream 2 AG’den yapılan açıklamada ise projenin inşasına kısa süre içerisinde başlanacağı kaydedildi.

Projenin inşaat rotasında yer alan ülkelerden Almanya, Finlandiya ve İsveç, projeye ilişkin inşaat izinlerini bir süre önce vermişti.

Toplam maliyetinin 10 milyar avro civarında olması beklenen Kuzey Akım 2 projesiyle yılda 55 milyar metreküplük Rus gazının Baltık Denizi üzerinden Almanya’ya sevk edilmesi planlanıyor.

ABD, Ukrayna, Polonya ile Baltık ülkelerinin inşasına karşı çıktığı projenin ortakları arasında proje sahibi Gazprom’un yanı sıra Shell, OMV, Engie, Uniper ve Wintershall gibi şirketler yer alıyor.

Gazprom’un geçen yıl Avrupa’ya ihraç ettiği 194,4 milyar metreküplük gazın yaklaşık yüzde 30’u Ukrayna üzerinden sevk edilmişti.

Paris’teki İnşaat Fuarı Batimat’a 53 Türk Firması Katılacak

Paris'teki İnşaat Fuarı Batimat'a 53 Türk Firması Katılacak

Dünyanın en büyük yapı fuarları arasında yer alan Paris’teki Uluslararası İnşaat Endüstrisi Fuarı’na (Batimat) Türkiye’den 53 firma katılacak.

İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) açıklamasına göre, yapı sektörü için dünyanın en önemli buluşma noktalarından biri olan ve bu sene 60’ıncısı düzenlenecek olan Batimat Fuarı 4-8 Kasım’da Paris’te gerçekleştirilecek.

İki binden fazla firmanın katılacağı ve 350 bin ziyaretçi beklenen fuarda, Türkiye de 53 firma ile yer alacak.

Açıklamada görüşlerine yer verilen İDDMİB Başkanı Tahsin Öztiryaki, dünyanın her yerinden sektör profesyonelinin katılacağı fuara İDDMİB olarak milli katılım gerçekleştirdiklerini dile getirdi.

“Türk firmalarının Fransa’ya ihracatlarını artırabileceği en büyük platform”

Türk Yapı Malzemeleri Sektör Komite Başkanı Serdar Urfalılar ise Batimat’ın Avrupa’nın sektördeki en büyük ikinci fuarı olduğunu ifade ederek, fuarın Türk firmaları açısından da büyük önem taşıdığını kaydetti.

Fuarın ziyaretçi dağılımına bakıldığında en fazla Avrupa’dan, sonrasında Fransızca konuşan ülkelerden katılım olduğunu belirten Urfalılar, “Fransa’nın yapı malzemeleri açısından dünya ihracatından aldığı pay yüzde 2,6, dünya ithalatından aldığı pay ise yüzde 3,8 seviyesinde. Fransa’nın ithalatında Türkiye’nin payı ise yüzde 1,5. Fransa yapı malzemeleri sektöründe en fazla ihracat yaptığımız 8’inci ülke konumunda bulunuyor. Fuarı Türk firmalarının Fransa’ya ihracatlarını artırabileceği en büyük platform olarak değerlendiriyoruz.” ifadelerini kullandı.

“İlk 9 aylık dönemde sektörün ihracatı yüzde 1 arttı”

Geçen yıl yapı sektörünün ticari hacminin 33 milyar doların üstünde gerçekleştiğini aktaran Urfalılar, bu yılın ilk 9 aylık döneminde ise sektörün ihracatının yüzde 1 artışla 16,3 milyar dolara ulaştığını ve yıl sonunda 22 milyar dolarlık ihracat hedefini aşmayı hedeflediklerini bildirdi.

Fuarda her dönem İnovasyon Ödüllerinin verildiğini de dile getiren Urfalılar, “Bu yıl inşaat sektörü profesyonellerinin kendi çıkarlarını keşfedebilecekleri ve kullanabilecekleri 140 inovasyon ürünü sergilenecek. İnovasyon Ödüllerine seçilen 140 ürün içinde Türk Markası yer almıyor. Önümüzdeki dönemde bu listeye Türk firmalarının katılımını öngörüyoruz.” açıklamasında bulundu.

İGA Açıkladı, İstanbul Havalimanı Metrosu Ne Zaman Açılıyor Belli Oldu!

İstanbul’un en önemli ulaşım projeleri arasında yer alan İstanbul Havalimanı Metrosu için açılış tarihi belli oldu. İstanbul Havalimanı metrosu durakları ve diğer detaylar haberimizde!

İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü H. Kadri Samsunlu büyük bir merakla beklenen İstanbul Havalimanı Metrosu hakkında yeni açıklamada bulundu. 

İstanbul Havalimanı Metrosu Ne Zaman Açılacak?

Habertürk yazarlarından Güntay Şimşek ile özel bir röportaj yapan İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü H. Kadri Samsunlu önemli açıklamalarda bulundu. İstanbullular tarafından yakından takip edilen İstanbul Havalimanı metrosu hakkında açıklama yapan Samsunlu projenin 2020’nin ikinci yarısında sonbahar dönemine kadar tamamlanacağı müjdesini verdi. 

Gayrettepe Yeni Havalimanı Metro Durakları 

M11 Gayrettepe Yeni Havalimanı metro hattı durakları listesi şu şekilde sıralanıyor;

Gayrettepe metro durağı 
Kağıthane metro durağı 
Kemerburgaz metro durağı 
Göktürk metro durağı 
İhsaniye metro durağı 
Yeni Havalimanı metro durağı 

İstanbul Havalimanı Metro Durağı Haritası 

Ankara Yeni Adliye Binası Nereye Yapılacak Belli Oldu!

Ankara Yeni Adliye Binası Nereye Yapılacak Belli Oldu!

Yeni Ankara Adliye Sarayı için Adalet Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında protokol imzalandı. Merakla beklene yeni adliye binası için yer belirlenmiş oldu. Detaylar haberimizde!

Adalet Bakanı Abdullah Gül ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum arasında imzalanan protokol ile beraber Ankara’nın yeni Adliye Sarayı için yer belirlenmiş oldu. 

Eski MİT Başkanlığı Arazisine İnşa Edilecek! 

Yapılan protokole göre MİT tarafından boşaltılan eski arazi yeni Adliye Sarayı’na ev sahipliği yapacak. 

Hatırlanacağı üzere MİT için Etimesgut Bağlıca’da özel güvenlik seviyelerine sahip yeni bir yerleşke inşa edilmişti.  MİT’in yeni yerleşkesine taşınması ile beraber Batıkent’te yer alan eski yerleşke de boşaldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı arasında imzalanan protokol ile yeni adalet sarayı buraya inşa edilecek. 

Konu hakkında açıklamada bulunan Bakan Gül 250 dönümlük arazi üzerine inşa edilecek yeni adalet sarayı hakkında “Yeni adliye binamız yanında metro istasyonları olan, ulaşımı da uygun olan bir alana inşa edilmiş olacak. Bugün önünde bulunduğumuz adliye 90 bin metrekare kapalı alana sahip ve Ankara Adliyesi 6 ayrı yerde hizmet vermektedir. Yeni projemizde adliye binamız 500 bin metrekare kapalı alana sahip olacak” dedi. 

Ankara Adalet Sarayı Ne Zaman Bitecek?

Projenin 3 sene içerisinde tamamlanacağını belirten Bakan Kurum ise “El birliğiyle, 2023 vizyonumuza yakışır bir adalet sarayını Ankara’ya, başkentimize kazandıracağız” diyerek yeni adalet sarayının 3 sene içerisinde tamamlanacağını müjdeledi. 

Doğal Taş Sektöründe Yeni Rota: Güney Amerika

Doğal Taş Sektöründe Yeni Rota: Güney Amerika

Doğal taş sektöründe 100’den fazla ülkeye yılda ortalama 2 milyar dolar civarında ihracat gerçekleştiren Türkiye, yeni pazar arayışı konusunda rotasını Brezilya, Arjantin ve Şili başta olmak üzere Güney Amerika coğrafyasına çevirdi.

İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Aydın Dinçer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’nin birkaç yıldır senede 4,5-5 milyar dolarlık maden ürünleri ihraç ettiğini söyledi.

Maden sektörü olarak bu yılı 4,6 milyar dolar civarında bir rakamla kapatacaklarını belirten Dinçer, bunun yaklaşık yarısını oluşturan doğal taş sektörünün önemli bir kalem olduğunu vurguladı.

Doğal taş dış satımının yarısını ise blok mermerin oluşturduğunu aktaran Dinçer, şöyle devam etti:

“Şu anda en çok blok mermer ihracatı yapılan ülkeler Çin ve Hindistan. İşlenmiş üründe de ABD yaklaşık 400 milyon dolarlık ihracatla önde gidiyor. Ondan sonra Suudi Arabistan ve diğer ülkeler geliyor. Sektör olarak pazarları çeşitlendirmek zorundayız çünkü Çin’de büyüme oranlarının gerilemesi doğal olarak oradaki inşaat sektörünü de etkiledi ve küçülmesine sebep oldu. Böyle olduğu için de doğal taş ithalatında da bir gerileme söz konusu. Bunları aşabilmek için orada kaybettiğimiz yüzdelik dilimi diğer ülkelerde tamamlamamız gerekiyor. Çin 1 milyar dolarlık ithalat yaptığı için oradaki yüzde 10’luk daralma bile 100 milyon dolara tekabül eder ki bu da bizim için büyük bir rakam. Bu büyük rakamı da tek bir ülkeden kapatamayız.”

Yeni Pazarlara Girmede “Ticaret Heyetleri”nin Önemi

Dinçer, İMİB olarak bir yıldır fuarlar haricinde 20’ye yakın ülkeye ticaret heyeti düzenlediklerini aktardı.

Ticaret heyetlerini çok önemsediklerine değinen Dinçer, “Ticaret heyetlerinde 20’ye yakın firmamızı değişik ülkelere götürüyoruz ve orada ciddi alıcılarla bire bir masaya oturtuyoruz. Ticaret heyetleri, hiç doğal taş satmadığımız veya çok az sattığımız ülke pazarlarına girme adına ilk adım oluyor. Brezilya, Arjantin ve Şili gibi Güney Amerika ülkelerini hedef pazarlar olarak belirledik ve oralara ticaret heyeti düzenledik. Ayrıca Meksika ve Güney Kore gibi ülkelere de ticaret heyetleri düzenledik.” dedi.

Dinçer, ticaret heyetlerine 2020 yılında da devam edeceklerini dile getirdi.

Ana pazarlarda kayıplar yaşandığında değişik ve çeşitlendirilmiş pazarların hazır olması gerektiğine işaret eden Dinçer, “100’den fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. İMİB olarak ihracat yapılan ülke sayısını artırmaya, hiç ihracat yapmadığımız ülkeleri de işin içine katmaya çalışıyoruz. Ticaret heyetleriyle inşallah bunu başaracağız. Dolayısıyla bunlara devam ederek pazar paylarını artırmayı ve çeşitlendirmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Umuyorum ki İtalyanları çok geride bırakacağız”

Maden Mermer Üretici ve Sanayici İş Adamları Derneği (MADSİAD) Başkanı Erol Efendioğlu da doğal taş sektörünün bu yılı kesili ürün ve blok mermer ihracatı sayesinde çok az kayıpla kapatacağını belirtti.

Diğer ülkelerde çok daha fazla daralma olduğuna dikkati çeken Efendioğlu, şunları kaydetti:

“Türkiye onlara rağmen çok daha iyi. Yılı 1 milyar 200 milyon dolar işlenmiş ürün, 900 milyon dolar da blok mermer ihracatıyla kapatacağımızı düşünüyoruz. Türkiye her yıl, yeni ülkelere ihracat yapmaya çalışıyor. Türkiye’nin 100’ün üzerinde ülkeye mermer ihracatı var. Çin haricinde mermerde söz sahibi iki ülke var: İtalya ve Türkiye. Şu anda kafa kafaya gidiyoruz. ya onlar öne geçecek ya da biz ama umuyorum ki biz öne geçeceğiz, İtalyanları geride bırakacağız.”

Karahan İnşaat İmzasıyla Karahan Towers!

Karahan İnşaat İmzasıyla Karahan Towers!

Manisa Akhisar’a yepyeni ve özgün mimarisiyle damgasını vuracak Karahan Towers, Karahan İnşaat imzasıyla yükseliyor.

2 blokta 65 metrekareden 250 metrekareye kadar farklı boyutlarda toplam 180 daireden oluşacak Karahan Towers’ta cadde dükkanlar, açık ve kapalı otoparklar, yüzme havuzları, spor alanları, fitness salonları, çocuk parkları, 7000 metrekarelik yeşil alan ve kreş gibi birçok donatı bulunuyor.

1+1’den 5+1’e kadar pek çok daire tipine sahip Karahan Towers’ın anahtar teslimi önümüzdeki yıl Nisan ayında yapılacak.

Dünya Devi Türkiye’de 44 Otel Daha Açacak

Dünya Devi Türkiye'de 44 Otel Daha Açacak

Dünya otelcilik devi Türkiye’de otelcilikte hızlı büyüyecek. Accor Yeni Doğu Avrupa Operasyon Direktörü Alexis Delaroff, yakında açılacak ve kendilerinin işleteceği Sofitel İstanbul Taksim Oteli’yle ilgili yaptığı değerlendirmede Türkiye’de otelcilikte hızlı büyüme hedeflediklerini ifade etti.

Türkiye’de Otel Sayımızı 99’a Çıkaracağız

Delaroff, Accor olarak Türkiye’ye duydukları güvenle büyüme hamlesi başlattıklarını söyledi. Delaroff, “Uluslararası yatırımcılar açısından Türkiye, çok önemli fırsatlar sunuyor. Biz de Türkiye’de olmaktan dolayı mutluyuz. Şu anda Türkiye’de 55 olan otel sayımızı, önemli bir atılımla 2023 yılına kadar 99 otele ulaştırmayı hedefliyoruz.Fransız yaşam tarzını sade ve modern bir lüks hissiyle harmanlayan Sofitel ile Türkiye’ye gelen nitelikli turist sayısının artmasını da sağlayacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.

Yalıtım Sektörü Kentsel Dönüşümle Büyüyecek

Yalıtım Sektörü Kentsel Dönüşümle Büyüyecek

Türkiye’de 5 milyar doların üzerinde ekonomik büyüklüğe sahip olan yalıtım sektörü, son yasal düzenlemelerle büyümesini aralıksız sürdürüyor. Önümüzdeki dönemde özellikle kentsel dönüşüm projeleri ile sektördeki hareketlilik artarak devam edecek. Yalıtım sektöründe özellikle ısı yalıtımında yıllık yüzde 20’leri aşan büyüme gerçekleşiyor. Ürün grupları bazında ise bu rakamın, yüzde 30’ları yakaladığı belirtiliyor. Sektörde üretimde ve uygulamada olmak üzere toplam istihdam sayısı yaklaşık 90 bin civarında. Sektör oyuncuları, 2023 yılında bu rakama yaklaşık 100 bin kişilik ilave istihdam ekleneceğini ifade ediyor.

Türkiye’nin geleceği için stratejik öneme sahip ısı, su, ses ve yangın yalıtımı sektörü son yasal düzenlemelerle birlikte ivme kazandı. Türkiye’de 5 milyar doların üzerinde ekonomik büyüklüğe sahip yalıtım sektöründe, üretimde ve uygulamada olmak üzere toplam istihdam sayısı ise yaklaşık 90 bin civarında. Sektör oyuncuları, 2023 yılında bu rakamlara yaklaşık 100 bin kişilik ilave istihdam ekleneceğini ifade ediyorlar.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un geçen ay açıkladığı yeni Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’nda, dönüşüm alanlarında inşa edilecek yapılarda enerji verimliliği ne kadar fazla ise belirli bir oranda hibe verileceği veya kredi sağlanacağı, böylelikle enerji verimliliğini esas alan projelerin sayısının artırılarak, ekonomiye büyük katkılar sağlanacağı açıklandı.

Kentsel dönüşümün yeni yol haritası niteliğindeki planla binalarda enerji verimliliğini sağlayan en önemli unsurlardan biri olan ısı yalıtımı teşvik edilecek. Türkiye’de binalarda kullanılan enerji miktarı, toplam tüketilen enerjinin çok önemli bir kısmına, yani yaklaşık yüzde 32’sine ulaşmış durumda. Alınacak ısı yalıtımı önlemleriyle bu savurganlığın önüne geçilmesi mümkün.

6 Milyar TL’lik Tasarruf

Eylem planı kapsamında, halihazırda acil dönüştürülmesi gereken 1 milyon 500 bin konutun beş yıl içerisinde dönüştürüleceği ve her yıl 300 bin konutun kentsel dönüşümünün yapılacağı açıklandı. Buna göre her yıl 300 bin konutun mevcut mevzuatlara uygun olarak yalıtılması durumunda sağlanacak yıllık enerji tasarrufu ısıtma için yaklaşık 97,5 milyon metreküp doğalgaz ve soğutma için yaklaşık 314 milyon kWh elektrik enerjisine karşılık geliyor. Isıtma ve soğutma birlikte değerlendirildiğinde elde edilecek tasarruf miktarı yaklaşık 220 bin ton eşdeğeri petrol (TEP) seviyesinde. 20 yıllık ortalama petrol fiyatları üzerinden değerlendirildiğinde elde edilebilecek verimliliğin sağladığı yıllık ekonomik değerle, beş yıllık bir süre içerisinde 6 milyar TL’nin üzerinde tasarruf edilmesi söz konusu.

Enerji Kimlik Belgesi Zorunlu

İnşaat sektöründe Türkiye’de büyük bir eksikliği giderme amacıyla binalara dayanıklılık, kalite ve konfor kazandıracak olan ‘Binalarda Su Yalıtımı Yönetmeliği’ ve ‘Binaların Gürültüye Karşı Korunması Hakkında Yönetmelik’ 1 Haziran 2018’de yürürlüğe girdi. Yeni binalarda su yalıtımı zorunlu oldu.

Yeni yapılan binalarda bu yönetmelikte öngörülen esaslara uyulmadığının tespit edilmesi halinde bu eksiklikler giderilinceye kadar binaya yapı kullanma izin belgesi verilmeyecek.

Ülkemiz için çok önemli olan ses yalıtımı yönetmeliği, inşaat halindeki ve mevcut tüm binalara, insanların beden ve ruh sağlığının korunması için gürültü kriteri getirdi. Yeni düzenlemeyle şehir hayatının en büyük sorunlarından biri olan gürültü kirliliğine karşı binalarda kullanılan yalıtım sistemlerinin teknik kuralları belirlendi. Yasal düzenlemeler sektörün büyümesini tetikledi. Ayrıca, Enerji Performans Yönetmeliği gereğince yeni inşa edilen binaların yanı sıra ülkemizde yer alan 20 milyon konutun da 2020 yılına kadar Enerji Kimlik Belgesi alma zorunluluğu bulunmasının sektörün büyümesine olumlu katkı sağlayacak.

Yakın Ülkelere İhracat

Türkiye son 10 yılda yalıtım malzemelerinde üretim kapasitesini genişleterek artan oranda ihracat yapmaya başladı. Türkiye yalıtım malzemeleri ihracatının büyük bölümünü yakın ve komşu ülkelere yapıyor. İhracatta ilk beş sırada İsrail, Irak, Katar, Bulgaristan ve Gürcistan yer alıyor. Türkiye yalıtım malzemeleri ithalatında ilk sırayı Almanya yer alıyor. Almanya’yı Çin, ABD ve Fransa izliyor. Yalıtım malzemeleri ithalatı daha çok gelişmiş ülkelerden yapılıyor.

Avrupa’nın Gerisindeyiz

Isı yalıtım malzemesi kalınlıkları Türkiye’de ortalama 4-5 santimetre iken gelişmiş Avrupa ülkelerinde 15-20 santimetre gibi kalınlıklarda uygulanıyor. Isı yalıtımı konusunda Avrupa ülkelerinin çok gerisinde bulunuyoruz. Isı yalıtımını en etkin kullanan ülkelerin başında ABD, Avrupa Birliği ülkeleri ve Japonya geliyor. Eylem planı çerçevesinde mevzuatların da iyileştirilmesi, ısı yalıtım kalınlıklarının artırılarak AB seviyesine yükseltilmesi de enerji verimliliği için çok önemli bir adım olacak

İlk Yerli Güneş Paneli Üretimine 2020’de Başlanacak

İlk Yerli Güneş Paneli Üretimine 2020'de Başlanacak

Kalyon Enerji, Ankara’da kuracağı entegre güneş panel fabrikası için Çinli CETC ile iş birliği anlaşması imzaladı.

Kalyon Enerji, Karapınar güneş enerjisi projesi kapsamında Ankara’da kuracağı entegre güneş paneli fabrikası için Çin’in en büyük devlet şirketlerinden Çin Elektronik Teknolojisi Grubu Şirketi (CETC) ile iş birliği anlaşması imzaladı. Bu kapsamda, Türkiye’de ilk yerli güneş paneli üretimine Nisan 2020’de başlanacak.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın açtığı ve 20 Mart 2017’de gerçekleştirilen Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları güneş enerjisi (YEKA GES-1) ihalesini kilovatsaat başı 6,99 dolar/cent teklif vererek kazanan Kalyon Enerji, ihale şartlarına göre Konya Karapınar’da bin megavat kapasiteli güneş enerjisi santrali ve 500 megavat kapasiteli entegre panel üretim fabrikası kuracak.

AA muhabirinin Kalyon Holding yetkililerinden edindiği bilgiye göre, Ankara Başkent Organize Sanayi Bölgesi’nde 80 bin metrekare kapalı alanda inşaatı tamamlanan fabrikada, bin 300 kişiye istihdam sağlanacak.

Toplamda 400 milyon dolar yatırımla hayata geçirilecek fabrika, devreye alındığında “ingot, wafer, hücre ve modül” imalatını tek çatı altında yapabilen Türkiye’nin ilk entegre tesisi olacak.

Kalyon Enerji, tesisi Çinli CETC ile birlikte devreye alacak. Çinli şirket, tesisi teknolojik olarak kuracak ve 2 yıl boyunca fabrikanın işletmesi ile Ar-Ge projelerinde Kalyon Enerji ile birlikte çalışacak.

Söz konusu tesisin yapımı için CETC’nin yanı sıra tasarım firması EDRI ve silikon ingot makinaları üreticisi Jıngsheng ile de iş birliği yapıldı.

Kurulacak fabrikanın yıllık üretim kapasitesi 500 megavat olacak. Tesiste, yüzde 22 verimliliğe sahip “mono perc” hücre teknolojisi geliştirilecek. İstihdam edilen personelin eğitimlerine Çin’de başlanacak ve bu eğitimler, kuruluma paralel olarak Türkiye’de devam edecek.

Yılda 134 milyon dolarlık güneş modülü ithalatı ihtiyacını ortadan kaldıracak entegre tesis, 58 milyon dolar ihracat kapasitesine de sahip olacak. Tesiste, Nisan 2020’de Türkiye’nin ilk yerli güneş paneli üretimi gerçekleştirilecek.

Ayrıca, tesis bünyesinde kurulacak Ar-Ge merkeziyle Türkiye’de yeni ve verimli teknolojilerin geliştirilmesi sağlanacak. Ar-Ge merkezinde 100 mühendis çalışacak ve merkeze 10 yılda 87 milyon dolar yatırım yapılacak.

Santral, 14 Bin 386 Futbol Sahası Büyüklüğünde

Konya Karapınar’daki bin megavat kapasiteli güneş enerjisi santralinin inşasına da Nisan 2020’de başlanacak ve 3 yılda tamamlanacak.

İnşaat süresince 800, operasyona başladığında ise 100 kişiye istihdam sağlayacak santral, 14 bin 386 futbol sahasına eş değer büyüklükteki 22 bin hektarlık alana inşa edilecek.

Yaklaşık 3,5 milyon güneş panelinin kullanılacağı santral, yılda 2,5 milyar kilovatsaat elektrik üreterek, bölgedeki 1 milyondan fazla hanenin enerji ihtiyacını karşılayacak.

Santralin toplam yatırımı 1 milyar 100 milyon değerinde olacak. Böylece, Kalyon Enerji santral ve entegre panel üretim fabrikasına 1,5 milyar dolar yatırım yapmış olacak.

Tunç Soyer: Bina Bina Tüm Evler İçin Bedava Deprem Testi Yapacağız!

Tunç Soyer: Bina Bina Tüm Evler İçin Bedava Deprem Testi Yapacağız!

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer İzmir’i depreme hazırlamak için çalıştıklarını belirterek tüm evleri bina bina kontrol edeceklerini açıkladı. Detaylar haberimizde!

Habertürk’ten Kübra Par ile özel bir röportaj yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer önemli açıklamalarda bulundu. 

İzmir Depreme Hazır mı?

Deprem konusunda tüm gözler İstanbul’a çevrilirken asıl riskin İzmir’de olduğuna dikkat çeken uzmanların açıklamaları hatırlatılan Tunç Soyer İzmir’in depreme ne kadar hazırlıklı olduğunun sorulması üzerine “Genel olarak Türkiye depreme hazırlıksız. Ama bizde toplanma alanlarının hiçbiri AVM yapılmadı. En azından birçok yerle karşılaştırıldığında, bizde daha iyi bir hazırlık olduğundan bahsedebiliriz. Bu deprem bizim için de uyarı oldu; biz de hem hazırlıklarımızı gözden geçirme fırsatı bulduk hem de “Daha ne yapabiliriz?”e kafa yorduk “dedi. 

İzmir’de Tüm Binalar Belediye Tarafından Deprem Testinden Geçirilecek! 

Depreme hazırlık konusunda tüm ilçelerde binalara ücretsiz deprem testi yaptıracaklarını belirten Tunç Soyer bina bina tüm şehri testten geçireceklerini söyledi. 

Bu işlemin ücretsiz olarak mı yapılacağının sorulması üzerine Soyer “Evet. Zaten benden önceki dönemde Büyükşehir Belediyesi Balçova ve Seferihisar ilçelerinde yapıldı. Ben o dönem Seferihisar belediye başkanıydım, bu çalışmanın nasıl yapıldığını biliyorum. Bütün İzmir’de yapacağız. Zaman alacak, ama yapacağız” açıklamasında bulundu. 

Konya Şehir Hastanesi Projesinde Sona Gelindi!

Konya Şehir Hastanesi Projesinde Sona Gelindi!

Tamamlandığında sadece Konyalılara değil tüm İç Anadolu Bölgesine sağlık hizmeti sunacak olan Konya Şehir Hastanesi projesinde sona yaklaşıldı. Konya Şehir Hastanesi kaç yataklı, nerede, ne zaman açılacak? Sorularınızın yanıtları haberimizde!

Kamu Özel Sektör İşbirliği ile inşa edilen şehir hastanesi projeleri arasında yer alan Konya Şehir Hastanesi projesinde sona gelindi. 

Konya Şehir Hastanesi Ne Zaman Açılacak?

Konu hakkında açıklama yapan Konya İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Mehmet Koç, hastanenin 2020 yılının Nisan ayında hizmete gireceği müjdesini verdi. Hastanenin yüzde 81 gibi büyük bir bölümünün tamamlandığını belirten Koç “Bin 250 yataklı olarak planlanan Konya Şehir Hastanemizin yüzde 81’i tamamlandı. İnşallah 2020 yılının nisan ayında ya da en geç ortalarına doğru hastanemizi vatandaşlarımızın hizmetine açacağız. Konya’yı sağlık üssü haline getirecek hastane, çevre illerinden de çok sayıda hastayı burada ağırlayacak. Yurt dışından da hasta kabul edecek seviyede altyapı oluşturduk. Yine hastanemizde 244 yoğun bakım ünitesi olacak. 335 hekimimiz 330 poliklinikte hastalara hizmet verecek” dedi. 

Konya Şehir Hastanesi’ne Yabancı Ülkelerden Hasta Getirilecek

Hastanenin hizmete girmesi ile yurt dışından da hasta getirileceğini belirten Koç “İnşaatı devam eden hastanemizi aşama aşama takip ediyor ve sorunsuz bir şekilde milletimizin hizmetine açma hedefi ile hareket ediyoruz. Özel ve devlet hastanelerimiz ile yurt dışından hasta getirilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 16 kamu, özel ve üniversite hastanemiz, yurt dışından hasta kabulü alacak şekilde sertifikalarını tamamlamıştır. Şehir Hastanemiz de 17’nci hastane olarak buna katkı sağlayacaktır” dedi. 

İnşaat Sektörü Güven Endeksi 65,1 Oldu

Samsun Büyükşehir Belediyesinden Kimsesizlere "Barınma Evi"

TÜİK, Sektörel Güven Endeksleri 2019 Ekim ayı verilerini açıkladı. İnşaat sektörü güven endeksi Ekim ayında %8,3 oranında arttı.

Mevsim etkilerinden arındırılmış hizmet sektörü güven endeksi Eylül ayında 89,3 iken, Ekim ayında %1,6 oranında artarak 90,7 oldu. Hizmet sektöründe bir önceki aya göre; hizmetlere olan talep beklentisi endeksi %4,9 artarak 100,1 oldu. İş durumu ve hizmetlere olan talep endeksleri ise sırasıyla %0,3 ve %0,2 azalarak 86,8 ve 85,3 değerlerini aldı.

Perakende Ticaret Sektörü Güven Endeksi 102,3 Oldu

Mevsim etkilerinden arındırılmış perakende ticaret sektörü güven endeksi Ekim ayında %4,8 oranında artarak 102,3 oldu. Perakende ticaret sektöründe bir önceki aya göre; iş hacmi-satışlar, mevcut mal stok seviyesi ve iş hacmi-satışlar beklentisi endeksleri sırasıyla %4,9, %2 ve %7,7 artarak 93,3, 108 ve 105,6 değerlerini aldı.

İnşaat Sektörü Güven Endeksi 65,1 Oldu

Mevsim etkilerinden arındırılmış inşaat sektörü güven endeksi bir önceki ayda 60,1 iken, Ekim ayında %8,3 oranında artarak 65,1 oldu. İnşaat sektöründe bir önceki aya göre; alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi ve toplam çalışan sayısı beklentisi endeksleri sırasıyla %9,1 ve %7,9 artarak 48,4 ve 81,8 değerlerini aldı.

Yavuzlar İnşaat’tan 29 Ekim’e Örnek Proje

Yavuzlar İnşaat'tan 29 Ekim'e Örnek Proje

Ege Bölgesi’nde 40 yıldır faaliyette bulunan Yavuzlar İnşaat’ın sosyal sorumluluk projeleri aralıksız sürüyor. İnşaat sektöründeki projeleriyle olduğu kadar eğitime verdikleri destekle de öne çıkan Söke firması, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Dalama’da bulunan bir okulun tadilat işlerini gerçekleştirdiler. 

Yavuzlar İnşaat A.Ş, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda sosyal sorumluluk projesi kapsamında tadilat sorunu bulunan okulları destekleme kararı aldı. Proje kapmasında Dalama 100.Yıl İlkokul/Ortaokul’unun tadilat işleri tamamlandı. 

Milli Eğitim Müdürlüğü ile iletişime geçerek Efeler’e bağlı okulların ihtiyaç listesini talep ettiklerini söyleyen Yavuzlar İnşaat Kurumsal İletişim Sorumlusu Kadriye Seyrek, Dalama İlköğretim Okulu Müdürü Rıdvan Güleç ile görüşerek 24 Ekim Perşembe günü okullarında ziyaret edip  tadilat tespiti yaptıklarını belirtti. Seyret yaptığı açıklamada, “Yeni eğitim öğretim döneminin başlamasına rağmen eksiklik bulunan okullara ilişkin listeyi Aydın İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden talep ettik. Listede yer alan Dalama 100.Yıl İlköğretim-Ortaokulu müdürü Rıdvan Güleç ile iletişime geçtik. Eksiklikleri tespit ettikten sonra hemen okula Yavuzlar İnşaat Mylife City Satış Ofisi çalışanları ve Yavuzlar İnşaat personelleri ile giderek, sınıfların boyanması işlemine başladık” dedi.   

İlk Önce Atatürk Büstü

Atatürk büstünün ölçülerini de alarak tadilata büstten başladıklarını belirtilen Seyrek, “Şirket politikamız gereği tek seferlik yardım yerine belirli aralıklarla ihtiyacı olan okullarımıza sosyal sorumluluk kapsamında yardımlara devam edeceğiz” dedi. Dalama 100.Yıl Okul Müdürü Rıdvan Güleç’de Yavuzlar İnşaat yetkililerine ve çalışanlarına Dalama İlkokulu/Ortaokulu öğrencileri, öğretmenleri ve halkı adına şirketimize teşekkürlerini ileterek herkese örnek olması dileğinde bulundu.  Okul Aile Birliği Başkanı Serap Özen ise, “Yavuzlar İnşaat’ın Efeler’in en uzak mahallesi olan Dalama’ya  gelerek böyle bir faaliyette bulunmalarının kendilerini çok mutlu ettiğini, çocuklarının fiziki şartları daha iyi bir okulda eğitim göreceklerinin mutluluğu içerisinde olduklarını” ifade etti.

Kanal İstanbul’un Maliyeti 75 Milyar TL’ye Çıktı

Kanal İstanbul’un Maliyeti 75 Milyar TL’ye Çıktı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “çılgın projesi” Kanal İstanbul’un Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna son halini vermek için 28 Kasım’da İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı gerçekleştirilecek. Daha önce açıklanan 60 milyar yerine TL 75 milyar TL bedel ile yapılacak çılgın proje için hazırlanan son ÇED raporuna göre; daha önce Marmara Denizi’ne yapılması planlanan 3 yapay takım adadan ve Sazlıdere Yat Limanı’ndan vazgeçildi. 7 yılda tamamlanması planlanan kanal için 4 yıl boyunca kazı yapılacak ve 1.1 milyar metreküp hafriyat çıkacak.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından projelendirilen Kanal İstanbul ile ilgili 28 Kasım 2019 tarihinde yapılacak İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısının duyurusu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapıldı. İDK toplantısında son hali verilecek olan ÇED raporunda önemli değişiklikler bulunuyor. Küçükçekmece, Avcılar, Arnavutköy ve Başakşehir ilçelerinden geçecek yaklaşık 45 km uzunluğunda ve 20.75 metre derinliğinde olan projenin daha önce 60 milyar TL olarak açıklanan maliyeti 75 milyar TL’ye çıktı.

Sözcü’den Özlem Güvemli’nin haberine göre Kanal İstanbul Projesi kapsamında 20 Şubat 2018’de sunulan ÇED Başvuru Dosyasında kanal kazısından çıkan uygun malzemeler ile Marmara Denizi’nde 3 adet yapay takım ada oluşturulması planlanıyordu. Devam eden mühendislik ve fizibilite çalışmaları sonucunda mali açıdan etkin görülmediği için adalardan vazgeçildiği açıklandı. Yine aynı dosyada yer alan Sazlıdere Yat Limanı’nın da kanal içi seyir güvenliği ve yapılan detaylı mühendislik çalışmaları sonrasında iptal edildiği kaydedildi. Sadece Marmara Denizi girişinde Küçükçekmece Gölü’nde bin 200 bağlama yeri olan bir yat limanı inşa edilecek.

7 Yılda Tamamlanacak

Daha önce öngörülen bir yıllık hazırlık süresi de 2 yıla çıkarıldı. Raporda ufak bir aksamanın tüm projenin uzamasına neden olacağı belirtilerek bu nedenle hazırlık süresinin 2 yıl olmasının planlama açısından emniyetli bir yaklaşım olacağı ifade edildi. Bu durumda yatırım süresinin 7 yıl olacağı kaydedilerek, “Yatırım için öngörülen 7 yıllık (ihale aşamasından itibaren) sürenin ilk 2 yılı hazırlık (finansmanın kesinleştirilmesi, arazi çalışmaları, uygulama projelerinin hazırlanması, mobilizasyon çalışması vb.) dönemi olarak kabul edilmektedir” denildi.

Kazı Çalışmaları 4 Yıl Sürecek

Rapora göre projenin kazı aşaması da 4 yıl sürecek. Yılda yaklaşık 275 milyon metreküp kazı yapılacak. Kanaldan çıkacak toplam hafriyat miktarı yaklaşık 1 milyar 155 milyon 668 bin metreküp olarak hesaplandı. Bu miktarın 1 milyar 79 milyon 252 bin metreküpünü kara kazısı, 76 milyon 416 bin metreküpünü deniz ve göl taraması oluşturacak. Kanal boyunca karada yapılması planlanan yaklaşık 1,1 milyar metreküplük kazının 800 milyon metreküplük kısmı Karadeniz’e bağlanılan kesimde gerçekleştirilecek.

Tek Yönlü İşletilmesine Karar Verildi

Kanal İstanbul Projesi kapsamında işletme (trafik) simülasyonu ve kanal işletme prensibinin belirlenmesi kapsamında yapılan çalışmalar sonucunda da kanalın tek yönlü işletmesine karar verildi. Kanal İstanbul Projesi kapsamında; kanal içerisinde acil bağlama alanları, acil müdahale merkezleri, kanal giriş ve çıkış yapıları, gemi trafik sistemleri gibi alt ve üst yapılar, liman, lojistik merkez, yat limanı, kanal içerisinde ihtiyaç duyulan noktalarda karşıdan karşıya ulaşımı deniz yolu ile sağlayacak kıyı yapıları, tahkimat ve dolgu alanları gibi kıyı tesisleri yapılması planlanıyor.

Kanal İstanbul Projesi ile entegre olarak geliştirilecek projeler; Marmara ve Karadeniz Konteyner Limanları, Küçükçekmece Yat Limanı ve Karadeniz kıyısında rekreasyon amaçlı dolgu ile lojistik alan dolgusu olarak sıralandı. Karadeniz kıyısına rekreasyon ve lojistik alan için toplam 54 milyon 605 bin 865 metrekare dolgu yapılacak. Dolguda kanal hafriyatından çıkacak malzeme kullanılacak.

Söz konusu güzergahın üzerinde ve çevresinde genel olarak tarım arazileri, kısmen orman alanları ve yerleşimler ile su kütleleri bulunuyor. Bu su yüzeyleri içerisinde İstanbul’un 24-25 günlük su ihtiyacını sağlayan Sazlıdere Barajı güzergah üzerinde yer aldığı için iptal edilecek.

8-10 Bin Kişi Çalışacak

Projenin inşaat aşamasında yaklaşık 8-10 bin kişinin, işletme aşamasında ise 500-800 kişinin çalışması öngörülüyor. Çalışma alanı olarak tanımlanan ve inşaat faaliyetlerinin yürütüleceği kesim yaklaşık 63.2 milyon metrekare olarak hesaplandı. İnşaat faaliyetleri tamamlandıktan sonra kanal yapı yaklaşım sınırına kadar olan kesim diğer kamu ihtiyaçları için terk edilecek alan 25.75 milyon metrekare olacak. Kanal için kullanılacak alan 37.5 milyon metrekare olarak açıklandı.

Kuşların Habitatına Zarar Verecek

Kanal güzergahı boyunca toplamda 21 takım, 44 familyaya ait 124 kuş türü tespit edildi. Raporda tespit edilen kuş türlerinden bazılarının proje alanının belli kesimlerini kışlama alanı, üreme alanı ve konaklama alanı olarak kullandığı belirtilerek “Proje faaliyetinin kuşlar üzerine olacak en büyük etkisinin habitat kaybı olacağı düşünülmektedir. Küçükçekmece Gölü, proje sahasında tür çeşitliliği bakımından en zengin alandır. Hem kışlayan türler, hem üreyen türler hem de göç sırasında konaklayan türler için çevresinde ve su gövdesinde elverişli alanlar oluşturmaktadır. Bu alanların kaybedilmesi sonucunda bazı kritik önemde türlerin üreme ve kışlama popülasyonları etkilenecektir. Bunları önlemek amacıyla Küçükçekmece Gölü’nün bir kısmının sedde ile ayrılarak mevcut hali ile korunması ve Altınşehir’deki sazlık alana benzer bir habitatın muhafaza edilen göl alanı içerisinde oluşturulması önerilmektedir” denildi.

Yeni Havalimanına Zorunlu İniş

Baklalı, Boyalık, Dursunköy civarında bulunan tarım arazilerinin göç sırasında yorgun düşen ya da olumsuz hava şartları nedeniyle devam edemeyecek olan başta leylekler olmak üzere göçmen kuşlar için yaşamsal öneme sahip olduğu aktarıldı. Sonbahar göçü sırasında da Küçükçekmece Gölü’nün kuzeybatısında İstanbul Üniversitesi’ne ait tarım alanlarına da büyük sürülerin indiği belirtilerek, “Bu alanların kaybolması ile birlikte en yakın olarak Çatalca civarındaki açık alanlara iniş yapmaları mümkün olacaktır. İlkbaharda Boğazı aşıp gelen kuşlar için daha öncesinde elverişli alanlar bulunmamaktadır. Bu durumda kuşlar zorunlu olarak ya Yeni Havalimanı sahası etrafındaki çayırlıklara ya da Çatalca civarındaki açıklıklara iniş yapabileceklerdir. Bu alanların şu anki konaklama alanlarına mesafesi dikkate alındığında kuşların bu alanlara sorunsuz ulaşabilecekleri öngörülmektedir ve konaklama amaçlı kullanan kuşlar için olumsuz etkisi olmayacağı öngörülmektedir” ifadeleri kullanıldı.

Çalışmalar 2011’de Başladı

Raporda projenin geçmişi de anlatıldı. 2011 yılında başlatılan çalışmalar ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından 5 adet alternatif arasından, Marmara Denizi’ni Küçükçekmece Gölü’nden ayıran noktadan başlayarak, Sazlıdere Baraj Havzası boyunca devam eden, Sazlıbosna Köyü’nü geçerek Dursunköy’ün doğusuna ulaşıp Baklalı Köyü’nü geçtikten sonra Terkos Gölü’nün doğusunda Karadeniz’e ulaşan güzergahın İstanbul Boğazı’na alternatif su yolu “Kanal İstanbul Projesi ” için en uygun güzergah olarak belirlendiği kaydedildi.

Belirlenen bu güzergah doğrultusunda Kanal İstanbul Projesi’nin yürütülmesi ile ilgili çalışmaların 4 Şubat 2017 tarihinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü’ne (AYGM) verildiği anlatıldı. AYGM tarafından 14 Temmuz 2017’de etüt-proje işi ihalesine çıkıldığı ve gerekli işlemlerin tamamlanması ile 8 Ağustos 2017 tarihinde işe başlanıldığı anlatıldı.


İnşaat Sektöründe Elektronik İşlem Numarası Dönemi Başlıyor!

İnşaat Sektöründe Elektronik İşlem Numarası Dönemi Başlıyor!

Antalya’da düzenlenen Uluslararası İnşaat Çalıştayı kapsamında Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum önemli açıklamalarda bulundu. 

Bakan Kurum yapmış olduğu açıklamasında kaçak yapılaşma ile mücadelede kararlı olduklarını bir kere daha vurgularken şeffaflığı sağlamak adına elektronik işlem numarası uygulamasına başlayacaklarını söyledi. 

İmar Planı Dijital Askı ile İlan Edilecek! 

Bakan Murat Kurum yapmış olduğu açıklamasında “Elektronik işlem numarası vereceğiz ve bununla birlikte artık tek çatı altında tüm imar planlarını göreceğiz. Şeffaf yönetim anlayışı sergilemek istiyoruz. Adaletli bir yönetim anlayışı sergilemek istiyoruz. İmar planlamalarını adaletli yapacak ve dijital olarak askıya çıkaracağımız süreci de bu düzenlemeyle yapmak istiyoruz. Kaçak yapılaşma tüm ülkelerin problemi. Buna ilişkin bakanlığımız havadan, karadan denetimlerini sürdürmektedir. Yine Meclisimizin yapacağı düzenlemeyle kanun yürürlüğe girdikten sonra ruhsatsız başlayan, ruhsat eklerine aykırı yapıların, tespit edilmesi halinde, kaçak yapıların tapu kayıtlarına; bu yapıların satılamayacağı ve kiralanamayacağına ilişkin şerh konulacak” diyerek yeni uygulamayı duyurdu. 

Köylerde ve Yaylalarda Kaçak Yapılaşmaya Geçit Yok! 

Son dönemde sık sık haberlere konu olan kaçak yapılaşma hakkında da açıklamada bulunan Bakan Murat Kurum “Köylerimizde, yaylalarımızda kaçak yapılaşmayla mücadele etmek adına, burada yapılacak yapılarında valilik kanadıyla ruhsatlandırıyoruz. Vatandaşımızdan, köylümüzden buna ilişkin herhangi bir harç alınmadan, sadece can ve mal güvenliğini temin edebilmek amacıyla, yapacakları yapılarda ruhsata ve mevzuata uygun yapıların valilik onayına müteakip inşaatların yapımına müsaade edilecek” dedi.